Turk antrenorlerinden artik midem bulaniyor. Rakiplerimiz her mac en fazla 2 orta saha 4 hucumcu ile cikiyor, en azindan Anadolu takimlarini yeniyor.
Biz her mac hucum katkisi 0 3 orta sahayla cikiyoruz, yetmiyor simdi bu macta da aciga bir bek, diger aciga defansif bir kanat koyuyoruz.
Hicbirsey yapamiyorsan Rebic-Cenk veya Muleka-Cenk cik en azindan forvet gucun olsun.
Bu macta harbiden ne bekliyorsun? Cenk'in desteksiz tek basina savunma arasinda kaybolacagini, Tayfur'in hucum anlaminda hicbirsey yapamayacagini, Rashica'nin tek basina merhem olamayacagini goremiyormusun?
Yetmiyor sagbekte Rosier yok, bir kazma daha var.
Aksam aksam bir mac izleyecegiz alt tarafi, ne istah ne heyecan birakiyorlar.
Yerli olarak hicbirsey istemiyorum bu kulupte arkadas. Keske baskanindan tut caycisina kadar tamami yabanci olsa.
Arma haric hicbir seyimiz yerli olmasin kurtuluruz vallahi.

Maç çok mühim değil, yeniliriz muhtemelen.

Ama beni rahatsız eden bir şeyi paylaşmak isterim. Seçim sonucu ne olursa olsun, yine bizi ortalama olarak bu döneme benzer bir dönem bekliyor gibi. Zaten başkan adayı da yok ortada ama, Emre Kocadağ - ANÇ ikilisinden biri ve Hasan Arat yarışacak galiba.

Emre Kocadağ ve ANÇ'nin görev yaptıkları dönem, yapacaklarının da teminatı zaten. O yüzden orayı geçiyorum. Zaten onlardan biri gelirse, olağanüstü seçim en fazla 6 ay sonra tekrarlanır. Buradan bir istikrar çıkması mümkün değil.

Diğer taraftan, Hasan Arat'ın "medyaya yansıyan" planları ne kadarının doğru olduğunu bilmesek de yine bize vıcık vıcık bir yerellik vaad ediyor. En masumu Samet Aybaba'nın futbol direktörlüğü. Samet Aybaba'yı çok sevmeme rağmen, bizim en büyük sorunumuz olan dış dünyaya kapalı yapımızı değiştirecek bir şey vadetmiyor. Hele bir de td olarak Sergen'in adı geçiyor ki, Sergen başkanla bile çalışamayan bi adam, futbol direktörü ile nasıl çalışacak?

Umarım bu haberler ya yemdir, ya da spor yazarlarının mabadından uydurduğu efsanelerdir. Umarım transfermarkt'dan sözleşmesi bitmiş oyuncu arama devri bitmiştir.

isin guzel tarafi zaten sampiyon olamayacagimiz sezonda en azindan anc'nin defolup gitmesi garantilendi gibi. isin kotu yani da maalesef hicbir zaman cikip anc'ye de, senol gunes'e de, burak yilmaz'a da "sizin yapacaginiz isi sikeyim" diyemeyecegiz.

Fatih hocasının çeyreği kadar durum yönetimi yapamayan "sertifikasız" Burak hoca, eldeki tek stoper Bailly üzerinden şov yapmaya karar verince 1-0'lık maç 3-1'e geldi. Herkes sakat oyuncu aldınız sitemlerini hazırlamışken Rosier-Necip-Bahtiyar-Onur tandeminin bambaşka sebeple kurulduğu anlaşıldı. Konu hakkında Ali Ece'nin videosunu izlemeyenler tekrar tekrar izleyebilir.

Beşiktaş'ı Rıza hocalara (Aybaba veya Şifo vb) emanet etmeyen futbol aklı, (şimdilik) son hamlesini yaparak seçimde tekrar aday olmayacağını açıklamış.

Başkanlık yarışından hariç, ortada otorite şov yapan bir gayriresmi "teknik adam", bir resmi "yabancı" teknik adam ve dağılmış bir takım var. Sırada da Avrupa macerası için bir nevi tamam mı devam mı maçı olan Bodo maçı var.

Bugün Beşiktaş'ın Bodo maçı var. Müstafi yönetimi, "kendi ülkemde ... yaptırmam" hocası ve bir maç olup diğer maç olmayan oyuncuları; acaba ne kadar kafaya takıyor bu maçı?

Beşiktaş grup sonuncusu, ama üç maç var. İkisi içeride, diğeri de kağıt üzerinde grubun en kolay deplasmanında. Takım silkinip kendine gelse çok farklı hikayeler yazılabilir buradan. Ama buna dair ufak bir emare var mı?

Gelelim Bailly'nin olayına. Eğer ortalarda dolaşan görüntüden ibaretse, saha içinde anlık bir olay ve Gedson'un araya girmesiyle uzamamış bir durumdan müteşekkil ise durum sanki biraz şey gibi olmuş: Stajyer hocanın otorite şovu stoper yokluğunda elinde patlayınca maç sonu mağlubiyeti gölgelemek için gündem değiştirme gibi.

Bakalım bugün takımı hangi hoca çıkaracak maça? Eldeki en elle tutulur stoper görev alacak mı? Maç hazırlıkları fotoğraflarında Burak hoca yok Bailly var ilginç bir şekilde. Burak hocanın müstafi başkandan talep ettiği küçük istekler ne oldu acaba?

En azından şu gün, kaosa 1 gün ara verip, taraftarıyla gidici yönetimiyle oyuncularıyla bir bütün ve tek parça olması gerekmez mi Beşiktaş'ın?

Beşiktaş Bodo karşısına;

Mert / Rosier,Bailly,Necip,Bahtiyar /Amir,OX,Gedson /Rashica,Aboubakar,Muleka 11'i ile çıkıyor.

Bailly 11'de. Ne anladık şimdi geçen maçtaki şovdan? Tayfur yedeklerde. Ghezzal yedeklerde yok. Rebic ve Onana yine yedek.

Bakalım nasıl bir maç olacak?

Isınırken sakatlanan yıldız forvet, ilk yarıyı tamamlamadan çıkan yıldız stoper. Ve bu takımdan hala bir şey bekleyen milyonlar.

Seçime kadar dibi görecek gibi bu takım. Ondan sonra da kaç sezonda düzelebilir meçhul.

Ve mağlubiyete alıştırılan bir Beşiktaş. Lig gitti, Avrupa gitti, bu gidişle kupada ilk turda elenmek de sürpriz olmaz.

Bu genç futbolcular daha ne zaman oynayacak acaba?

Altyapıda Amartey kadar stoper, yürüyen Cenk'ten daha dinamik forvet yok mu?

Gedson bile top oynamayı, pas vermeyi unutmuş gibi sadece koşuyor.

Bu takıma arkadaş hoca, abi hoca değil; silkinip kendine getirecek veya olmuyorsa 4 genci sahaya atacak hoca lazım...

Veee Burak hoca dönemi de sona erdi.

Kendisi kısa süreli Beşiktaş td kariyerinde takımı lig yarışından kesin bir biçimde koparmayı ve konferans ligindeki iddiayı bitirmeyi başardı.

Muhtemelen bir iki yıl sonra bu sezon için Şenol hoca dönemi güzellenecek ve erken gitti denilecek. Ligden henüz kopulmamıştı ve ön eleme de olsa o kadar Avrupa maçında puanlar kazandırmıştı takıma.

Artık yarın geç olur, bugünden tezi yok Beşiktaş efsanelerinden biri geçmeli takımın başına. Kongreye kadarsa kongreye kadar.

Beşiktaş futbol takımı artık kaptan Rıza'ya emanet. Uzun yıllar sonra tekrar hoca olarak döndü Beşiktaş'a. Yıllarca Sivasspor'da kısıtlı imkanlarla oynattığı futbolla aslında underrated bir teknik adam oldu.

İsimsiz yabancı, Trabzonspor efsanesi ve karam tayfa şeklindeki teknik adam döngüsünde sıra bu sefer bir Beşiktaş efsanesine geldi. Görün bakın yarın saat 16:00'da stadyumda nasıl bir atmosfer olacak.

Yeni bir teknik adam ve yarın çıkacak yeni bir kadro. Futbolcular artık papucun pahalı olduğunu anlamıştır.

Rıza hocanın ilk basın toplantısı mesajlarla doluydu. Bahtiyar 10 numara oyuncusu ve herkesi mevkisinde oynatırım söylemi en dikkat çeken hususlar oldu. Yarın için de Demir Ege, Yakup Arda ve Semih'in forma bulacağına dair mesaj; takımda zihniyet değişiminin habercisi gibiydi. Yıldız oyunculara yönelik de "background" temalı pozitif mesajlar vardı.

Basın toplantısından benim anladığım şeyler çerçevesinde muhtemel ilk 11;

Mert/Onur-Bailly-Necip(Amartey)-Tayfur(Umut)/Demir Ege-OX(Gedson)-Bahtiyar/Rebic(Y.Arda)-Semih-Rashica şeklinde olabilir.

Hocanın Sivas'tayken sol kenarda bir Gradel ve ileride top indiren bir Yatabare ile yaptıkları ortada. Ghezzal form tutarsa Gradel gibi kullanır. Ama Aboubakar'dan ziyade Weghorst gibi bir santraforu olsa daha çok tercih ederdi gibi hissediyorum.

Yaklaşık bir gün sonra Rıza hocanın Beşiktaş'ını izleme şansını yakalayabilirsiniz.

Teknik sorumlu değişti ama Beşiktaş'ta tuhaflıklar devam ediyor. Rashica "milli takım kampına katılacağı" için Başakşehir maçı kadrosunda olmayacakmış. Pardon? Zaten takımın santraforları ve stoperleri nerede sakatlandıkları anlaşılmayan bir biçimde bir maç varlar bir maç yoklar; böyle eksik bir takımda Rashica nasıl oluyor da maç oynanmadan gönderiliyor? Bu sezon Beşiktaşlı oyuncuların maaşlarını milli takımları mı ödüyor? Daha Afrika kupası başlamadan gelinen noktaya bak.

Sanki bir otorite ve yönetim boşluğu var demek ağır mı kaçar acaba?

İsrail ile erteleme maçları var pazar günü ondan gidiyor

Muleka'yı oynatır ilerde

@Ruşenaliduran

Rashica'nın mevzusu bunca olayın üzerine gelince diğer türlü olması da şaşırtmayacak noktaya geldi aslında. Hadi onunki erteleme maçı, diğer futbolcuların durumu neden bu kadar belirsiz? Colley sakat mı şimdi? Bailly'ye güvenip 11 başlatmak ne kadar mantıklı? Beşiktaş'ta çok sayıda oyuncunun sürekli maç kaçırması normal dışı değil mi? Rıza hoca basın toplantısında sıradaki maçta gençleri oynatmak zorunda olduğuna benzer bir şeyler söyledi sanki.

- "Background"ı olan oyuncular konusunun da üstünden geçtiği için; OX, Rebic ve Bailly'ye forma verecek gibi durdu.

- Takımdaki tek 10 numara olan Bahtiyar'ı esas mevkisine koyarsa orta sahada geriye 2 forma kalmış olacak. Hoş, sistem takıntısı olmadığını ve eldeki oyunculara göre çeşitli varyasyonlar yapılabileceğini de işaret etti. Belki 4-4-2, belki 3-5-2 izleyeceğiz yarın.

- Semih, Demir Ege ve Yakup Arda'yı hep beraber ilk 11'de de görebiliriz.

Mesela; Mert / Onur-Bailly-Necip-Tayfur / Demir Ege-OX-Bahtiyar / Yakup Arda-Semih-Rebic

Yedekler: Ersin, Amartey, Colley, Rosier, Onana, Amir, Gedson, Salih, Muleka (Neredeyse tamamı formsuz)

Açıkçası daha sürpriz bir kadro da görebiliriz.

Spor medyası içerisinde şöyle bir muhtemel 11 var: Mert, Rosier-Necip-Bailly-Tayfur, Oxlade-Hadziahmetovic-Salih, Ghezzal-Rebic-Muleka. Anlaşılan bu muhtemel 11, hocanın yarın gençleri oynatacağız söylemini pek ciddiye almamış.

Rosier'in son Bodo performansından sonra sağ bekte Onur'u görmek daha olası gibi. Amir ve Gedson'un performansları yerlerde kaç zamandır. Yukarıdaki muhtemel 11'e göre kesilen Gedson olmuş. Ghezzal oynayabilir mi şüpheli. Antremanda var ama antremanda görüntülenen başka bir isim olan Colley'ye de sakat deniyor. Acaba bugün Rebic'i santrafor pozisyonunda mı izleyeceğiz?

Umarım, bazı spor muhabirlerine sızmayan veya onların maçtan 2 gün önce yazmaya başlamadığı kadrolar, yani maça 1 saat kala haberimizin olduğu sürpriz kadrolar görmeye başlarız.

Kusura bakmayin beyler, ben kitabin ortasindan konusacagim. Sosyal medya'da gelen tepkilere, baskan adaylarinin aciklamalarina bakiyorum ve hala hatalardan hicbir ders cikarmadigimizi goruyorum.
Riza Calimbay'in kisiligine, Besiktas'liligina, efendiligine kimse birsey diyemez, eyvallah. Besiktas teknik direktoru olmaya bu yetmemeli. Riza Calimbay'i ovenler Besiktas'a bagliligi disinda birseyi ovemiyorlar. Bilmemkac yillik antrenorluk kariyeri var, herhangi bir takimla somut bir basarisi yok (Denizli'nin UEFA seruveni ve Sivas'in 1 yillik ufak basarisi disinda). Ligde kac sene gorev almis bir basari yakalayamamis, BJK ve Trabzon yillari dahil. Hicbir takimda akilda kalacak, guzel, keyifli bir futbol oynatmamis.
Tipik Anadolu takimi futbolu oynatan (cok adamla geride bekle, kos mucadele et fizik guc kullan, pivota sisir atarsan at bir tane), buyuk bir takima yakismayacak kalitede bir teknik direktor. O kadar mac yonetti, herhangi bir sonrasi adam akilli bir analiz yaptigini, iyi mucadele ettik ama basit goller yedik disinda birsey soyledigini gormedim. Goreniniz varsa yazsin.
Besiktas antrenoru olmaya bunlar yetecekse eyvallah. O zaman ayni hatalari yapmaya, Turkiye'nin 3. kulubu ve anca hasbelkader tesadufi sampiyonluklar yasamaya devam.
Hadi taraftar duygusal bakiyor eyvallah, sonucta takim dipte ve Burak'la tabii kiyaslanmaz. Ama baskan adaylarinin guzelleme yapmamasi lazim. Cikip Riza Calimbay'i ovup, hakkini verecek ama cumle sonunda bizim kafamizdaki teknik direktor profili degil, her halukarda devre arasi veya yil sonu yeni bir antrenor gelecek demelerini beklerdim. Cikip bunu soylemeyip Riza Calimbay'i bize layik goruyorsaniz bence sizin de ANC'den ve teknik direktorluk vizyonu Senol Gunes, Sergen Yalcin'i gecmeyen zihniyetten hicbir farkiniz yok.
Riza Calimbay'i severim, ama bunca yillik antrenorluk kariyerinde kendini gram gelistirememisse kendisi BJK antrenorlugune de layik degildir.

Rıza hocadan dakika 1 gol 1. Biz basın toplantısını yanlış anladık herhalde. Gençler "yedek kulübesinde".

Beşiktaş'ın Başakşehir karşısındaki ilk 11'i; Mert/Rosier-Amartey-Necip-Tayfur/Amir-Salih-Gedson/Bahtiyar-Rebic-Muleka'dan oluşuyor.

Yedekler: Ersin, Onur, Colley, OX, Ghezzal, Demir Ege, Aytuğ, Onana, Umut, Semih.

Bodo maçında dökülen Rosier ve Amartey ile kırmızı gören Necip 11'de. Orta üçlüde fabrika ayarlarına dönülmüş. "Mevkisi 10 numara" Bahtiyar ya sol kanat ya sağ kanat oynayacak gibi duruyor. Rebic için kendini gösterme şansı.

Maç içinde üç oyuncu değişikliğini sakatlık mecburiyetiyle yapan teknik adamı eleştirmek biraz acımasızlık olur.

Ama Rıza hoca basın toplantısında konuştuğundan başka davrandı demek yanlış olmaz herhalde. Gençlerden Demir Ege, kanat forvet (Rebic) çıktığında giriyorken Semih ise 1 dakika süre alamıyor. Yine de 3 sakatlığın olduğu maç ölçüt olmayabilir diyelim. Ligde en çok maça çıkan hoca olduğu yazılıp çiziliyor. Ligi bilen ve pragmatik bir hoca olması şaşırtmaz.

Bu Beşiktaş-Başakşehir maçında ne kadar da fazla yüze darbe oldu, enteresan değil mi? Taktiklerle mi ilgili yoksa tesadüf mü hocalara ve oyunculara sormak gerekebilir.

@BJK4EVER

Sergen hocayla 2. sezon olmadı. İlk sezon da büyük travmanın kıyısından dönüldü (TS ve GS sonraki sezonlarda güle oynaya şampiyon oldu mesela)
Önder K. ile olmayacağı belliydi. Valerien Ismael ile olmadı.
Şenol hoca yarım devrede umut verdi, müthiş transferlere! rağmen müteakip sezon yarışa erken havlu attı. "Karam tayfa"yı değerlendirme dışı tutuyorum. (Beşiktaş forması edebiyatının arkasından fotoğraf silmeler, takipten çıkmalar falan komik kaçmış)

Bu camia Rıza hocadan daha uygun kimi bulabilirdi şu şartlarda? Ligi bilen, öz Beşiktaşlı falan filan. Daha iyi bir opsiyon yoktu ki masada. Hele mevcut yönetim uzatmaları oynarken.

Çok kısa bir soru soracağım: Teknik olarak camiadaki Sergen hoca aşkıyla Burak hoca tepkisinin ayrıştırıcısı nedir sizce? İkisi de BJK-TS-GS-FB dolaştı. Burak derbide kendini yere attıysa Sergen'in de futbolcuyken nasıl ayrıldığını biliyoruz. Tekrar beyin fırtınası yapalım; o sezon Rıza hocanın Sivasspor'u deplasmanda FB'yi yenemese neler olacaktı?

Şimdi Rıza hoca eski kafalı teknik adam da; Sergen hoca "Kornere nasıl önlem alıcan", "Pandemi tatilinde futbolcular ne yapıyor bilmiyorum", "Avrupa'yla seviye farkı var", "Ghezzal'ı videodan izledim alın dedim" gibi söylemleriyle modern teknik adam mıydı?

@Bjk4ever;

Baskan adaylari Riza hoca icin guzelleme yapmak zorundalar, maalesef. Futbolcular hocanin 2-3 maclik bir hoca olmadigini bilmeleri lazim. Diger turlu, 2-3 maclik hoca icin hangi futbolcu, neden mucadele etsin?


Anc direk istifa etseydi ve secime gitseydi, ve o zaman Riza hoca getirilseydi ben de karsi cikardim. Ama su anda boyle olmasi gerekiyor maalesef. Secim olur, , yeni baskan o zaman baska bir hoca getiri gerekirse.

Yüzde yüz katlıyorum bu maç için Bailly'e durumunu soran hoca boynum ağrıyor oynayamam cevabı almış güya Fırat'ın dediğine göre buyrun burdan yakın bir kafa topuna müdahele etti diye iki maç kaçıran ilk Ve tek topçu dünyada futbolcuğuna kimse laf edemez ama müthiş egolu biri görüntüsü verdi şu ana kadar

Riza Hoca ilk mac icin cok zor ve iyi bir sinav verdi. Uzun vadede ne olacak gorecegiz ama bir tek antremandan sonra bile takimda su iki degisiklik net olarak goze carpti:
1- Paslasma hizi ve tempodaki dikkat cekici artis
2- Oyuncularin (Gedson, Muleka, Tayfur vs.) defans arkasina sikca topsuz kosu yapmasi

Basaksehir'in can havliyle oynadigi su macta, mac ici terslikleri de goz onune alirsak, iyi bir skor oldu. Ama bu takimi ayaga kaldirabilmek cok zor olacak. Acikcasi su kosullar altinda calisip basarili olma ihtimali olan Riza disinda birini de dusunemiyorum. O yuzden de yeni baskan adaylarinin da Riza'yi ovmesi kadar normal bir sey yok.

@kosu mesafesi,

Su an benim pek umrumda degil. Ama adama yapilan guzellemer sanki muthis hocaymis, gelecek sene devam edecekmis gibi. Koskoca Besiktas Riza Calimbay veya o ayarda antrenore kalmamali.

@gezegezgini,

Bu tur aciklamalarla adama da umut veriyorsun bos yere. Onder Karaveli icin de ilk basta gecici dediler, sonra iyi gider gibi olunca kalacak vs dendi sozlesme meselesi gundeme geldi, nasil bitti gorduk.

Hic bosuna konusmaya gerek yok. Yeni yonetim geldigi an kendi istedigi hoca'yla anlasana dek kadar anca Riza Calimbay'a sabretmeli. Seneye Riza Calimbay'la baslama ithiamlini kabul eden herhangi bir yonetimle hicbirsey olmaz.

Beşiktaş Karagümrük'e kaybederken travmayı önleyen FB-Sivasspor maçındaki Sivasspor kadrosu;

Ali Şaşal/Ahmet Oğuz-Robin Yalçın(orta saha orijinli stoper)-Caner Osmanpaşa-Uğur Çiftçi/Isaac Cofie(ön libero)-Faycal Fajr-Hakan Arslan/Ninga-Kayode-Gradel. Şu takımdan herhangi bir oyuncu transfer etsen Beşiktaş'a, Sergen hocanın Welinton-N'sakala linci gibi linç yersin.

Trabzonspor'un beğenmeyip gönderdiği Yatabare'yi nasıl da kullandı Rıza hoca mesela. Biraz parlattıklarına büyük takımlar üşüşüyordu zaten. O oyuncuların da akıbeti malum.

Beşiktaş; eğer diğer şampiyonluk yarışı rakipleri gibi "sevgi limit tanımaz", "adı bende saklı sponsorlar" vb metotlar uygulamıyorsa en uygun hoca adayı Rıza hoca işte... 3 liralık malzemeden 10 liralık yemek çıkarmak için ona göre aşçı lazım.

Bir zamanların Sivasspor'u o kısıtlı kadrosuyla büyük takımlarla içeride dışarıda maç yaptığı zaman kimse ezbere 3 puan yazamıyordu İstanbul takımlarına. Yenerse Sivas yener zorlarsa Sivas zorlar deniyordu. Bu başarı belli bir istikrarın sonunda, oyun anlayışını oturtmanın neticesinde geldi derseniz o başka tabi. Beşiktaş'ta o kadar vakit tanırlar mı muamma...

Elde malzeme yokken Yatabare'ye top şişirme taktiğini eleştirmek biraz ağır gibi. Bakalım Rıza hoca Aboubakar'ı nasıl kullanacak? Tabii Aboubakar oynarsa göreceğiz onu.

Yeni başkan olacak kişi Mourinho falan getirmeyecekse aşı tuttuysa Rıza hocayla devam eder doğal olarak...

Buraya yazdiklarim belki gunumuz futbolunda bir sey ifade etmeyecek, beni de romantik taraftar statusune koymaniza sebep olacak ama kendi kisisel hikayemden bir parca aktarip, Riza’nin neden su anda ve yakin gelecekte takim icin dogru isim oldugunu dusundugumu anlatmaya calisicam. Telefondan yaziyorum, yazim hatalarini gormezden gelirseniz sevinirim.
Besiktasi 89 yilindan beri bilincli takip ediyorum. Besiktas her zaman ucuncu buyuktu, bu bir asagilik kompleksi degil kendi kimyasi diger büyüklerden farkli oldugu için oyleydi. Ne zaman diğer buyuklere oykunse, ne zaman devlet-mafya-sermaye ucgeninden adamlar kulube dolussa takim dibi gormus tarihte. Takimin “kendi cocugu” veya aslinda denmesi gereken tabirle ozkaynagi Yeten ve Seba donemlerine ve ara donemlere bir bakin lütfen. Seba, devletle gecmisten gelen iliskisi sayesinde kulübü koruyabilmis, Koc ailesiyle kurduğu iliskiyle de takimi finanse etmenin yollarini bulmus filan. Fakat Seba’yi hic maclarda goremezdik. Zaten heyecan dolayisiyla izleyemiyordu:) Baskanin takimla kurdugu bağ ne cok sey ozetliyor. Sanki sunu kabul etmek lazim, Besiktas tum bilesenleriyle duygusal bir takim. Bu blog bile bunun göstergesi.
Oyle gecmisten gelen bir kurumsal birikimi ya da kara para aklayan zengin yoneticileri olmadi Besiktasin. Olunca da gecici basarilar geldi bence.
90 yili, hangi mac oldugunu hatirlamiyorum. İnonu’deki mactan bir gun once babam beni Fulyaya goturdu, o zaman idmanlar acikti, hala oyle mi bilmiyorum. Butun o efsaneleri gormustum. Forma filan yok, bi tane siyah tisort gittim idmana. Riza ve Feyyaz’la el sallastik. Semtiyle, taraftariyla, oyuncusuyla cok ilginc bir kimyasi vardi. Ertesi gun de yine Fulyadan İnonuye yuruduk takim otobusuyle. Riza yine kafami oksadi. Feyyaz kisa bir otobuse aldi, herkese el salladim sonra indim. Aglaya aglaya İnonu’ye gidiyorduk:)

Tekrar basa donuyorum, bunun gunumuzde bir karsiligi yok. Ama olmali. Besiktas tutarli bir sekilde bu degerlerin takimi olmali diye dusunuyorum. Rakipleri kadar buyuk paralara sahip degilse, yoneticisi, antrenoru, oyuncusu ozkaynagini degerlendirmeli.
Bahsettigim donemin oyuncu kadrosu oldukca nitelikli bir kadro. Hepsi bir sekilde futbolla donanmislar. Bir şekilde Besiktasa vefa hissediyorlar. Riza da elindeki malzemeyi yillarca istikrarla oynatmis. Su anda taraftarla takim arasindaki baglari onarabilecek birisi. Ayrica sizce Riza’nin besiktasla şampiyonluk yasama motivasyonu yok mu hic? Sergenin en buyuk katkisi, Besiktasla ozdeslesmis birinin o kadroyu bir sekilde sampiyon yapmasiydi, bunun ciddi bir motivasyon unsuru oldugunu gostermesiydi. Zaten Turkiyede iyi bir yabanci antrenorun su futbol ortaminda pek sansi olmadigini dusunuyorum.

Yine ayni futbol ortaminda musebbip, bence yanina birlikte calisabilecegi isimlerle birlikte (ornegin Futbol Sube Metin, sportif direktor Sifo, Basin sozcusu Feyyaz gibi) bir akil takimi olusturmak, Riza’nin tek basina baskiyi sirtlanmasi yerine, kaptanligi donemindeki sinerjiyi yakalamak nasil olur diye hayal kurmadan edemiyorum. Bir yandan da yabanci antrenore para harcamak yerine bu insan kaynagina yatirim yapip onlari egitimlerle belki gecici gorevlendirmelerle donatmak mumkun olabilir.

Benim böyle bir hayalim var Besiktasa dair. Baska bir buyuk değil, Besiktas olmasi. İstikrarla kendi kosullarinda yaptigi yatirimlara, insan kaynagina sahip cikmasi.

Elbette cagdisi oldugunun farkindayim ama eh biz de yaslaniyoruz iste.

Rıza hoca, Del bosque sonrası geldiğinde yarım devre çok iyi top oynatmıştı ama sonrasında yaptırdığı transferler ve oyun tercihi onun sonu olmuştu.

Rıza hocanın bu kadrodan verim alacağını düşünüyorum ancak sakatlık mevzularını hızlı çözmek gerekecek. Takıma bazı genç oyuncuları da monte edecektir zamanla ancak önce bir herkesi idmanda ve sahada görmeli.

Bu arada Serdar Saatçi'nin Braga'da süre almaya başladı. Rıdvan Yılmaz Rangers'ta oynamaya başladı, Milli takıma çağrıldı. Bu çocukları yollamak için ellerinden geleni yapanlara da selam olsun.

************************************

Transfer ve sahadaki oyun konusundan antrenör ve yönetimin karşılıklı birbirlerini kontrol etmeleri gerektiğini düşünüyorum.
Mesela, Rıza hoca Youla'yı almak istediği zaman yönetim hocayı durdurmalıydı. 2005-2006da Anadolu takımı gibi oynadığında hocayı uyarmalıydı. İş işten geçti, Rıza hoca gitti.

Şenol hoca'da mevki söyler, oyuncunun kim olduğuna bakmaz bir yapısı var. Ayrıca kariyerli oyuncuları da idare edemiyor. Pepe gibi stoperi hocaya laf söylememek için uzun top atıyor diye eleştirdiler. Negredo ve Rebiç kulübeye mahkum edildiler. Negredo varken, Larin kiraya yollanıp Love ile orta gol oynadık. Yönetim ne yapıyorsun demiyor. Lafını dinletemiyorsa kovamıyor.

4 ana stoperinden 3 tanesi Afrika kupasına gidecek, Türk olan da sakat ama hem yönetim hem hoca bu transferleri yapmaktan geri kalmıyor. Göz göre göre Bailly alınıyor.

Bu koordinasyon sağlanmadan başarı zor gibi duruyor.

***************************
Bu arada Ersin o kadar destek veriyoruz, Antalya maçında yaptığına bak :)

Karam tayfa eski hoca, gemileri yakmaya devam ediyor. Tabii, camia ve sosyal medyada büyük tepkiler. Ama benim dikkatimi çeken başka bir nokta var.

Hayalini zor kuracağı Beşiktaş teknik direktörlüğünü bir anda üzerinde buldu ve bunu kaldıramadı. İlk açıklamalar için hadi öyle desen, izah etsen de sonrasında yaptıkları ve demeçleri akla mantığa sığmıyor.

Sonra federasyon (ya da belli bir kişi) tarafından verilecek milli takım görevi haberleri geldi.

Aksini umarak soruyorum. Bu son kertede yapılan açıklamalar; eski hocasından futbolcusuna sallamalar, takımı karıştırmaya yönelik gibi duran ifadeler yeni görevle ilgili değildir di mi?

Federasyon ve Beşiktaş arasında belli bir çapta soğukluk var gibi, süreci takip edenlerin malumu. Federasyon ve milli takımda yer edinebilmek veya görev alabilmek için Beşiktaş ile tüm gönül bağını koparmak mı gerekiyor? Bunu da kamuoyunun önünde mi yapmak gerekiyor? Bu gerek şart mı? Yoksa bir "futbol insanı" neden yıllarca kapılanmaya çalıştığı bir camiayı bu kadar karşısına alsın? "Şanlı şerefli Beşiktaş forması"ndan 2 günde nereye geldi olay?

Neyse, daha fazla uzatmaya gerek yok. Pazar günü 15:00'de Sakarya'da Sakaryaspor'la hazırlık maçı varmış Süleyman Seba anısına. Bize böyle şeylerle gelin diyecektir zaten tarafar...

@Gecegezgini,

Riza Calimbay guzellemeleri icin mecburlar demistin.


https://www.youtube.com/watch?v=xzenhPxfU6M

Su video'nin 14:00 ile 25:00 arasindaki kismi izlerseniz neden bizim camia'dan birsey olmayacagini soyledigimi anlarsiniz. Simdiden kamuoyu yoklamasi ve algilar baslamis.
Soylenenlerden bazi basliklar:

"Riza Calimbay 4'te 4 yaparsa nasil gondereceksin"
"Iki tarafin da Riza Calimbay ile hemen yollari ayirma dusuncesi yok, takimin durumuna bakacaklar"
"Turkiye kupasini kazandi, ligi fena bir yerde bitirmedi, nasil gondereceksin?"

Iste bu yuzden bizden birsey olmaz. Daha gecen sene ayni seyleri yasamamis gibi hala ayni sacmaliklari goruyoruz.
Einstein'in ayni seyleri yapip farkli sonuc bekleyenler icin soyledigi birsey var da, neyse.
Cikip adaylar Riza Calimbay'a saygi duruyoruz, ama yeni antrenorle anlasma durumuna gore belki devre arasi, en kotu ihtimalle sezon sonu yollari ayiracagiz, simdiden bilinsin demedikleri surece benim icin tamamen boslar.
Riza Calimbay'in daha onceki Besiktas ve Trabzon facialarini bilmiyormusuz gibi konusuyor herkes. Ustelik efendilik, Besiktaslilik gibi kaliteli liyakat sahibi teknik direktorlukle alakasi olmayan seylerden bahsedilerek ovuluyor.
Olacaklar bence cok basit, nostradamus olmaya gerek yok. Ligden kopmanin rahatligi ve rakiplerimizin bizi kucumsemesiyle lig sonuna kadar kor-topal gideriz, 1-2 mac carpici sekilde kazaniriz. Ligi tertemiz 3. bitirirz, kupa'da kura'ya ve gunluk form durumuna bagli. Bu performans yeterli gorulur, sonra gelecek sene Riza Calimbay vizyonuyla gelsin vasat topcular. Lig basinda kalabalik fikstur, stresli maclar derken ekim-kasim ayindan ligden ve Avrupa'dan kopus ve kapanis. Bunun boyle olacagini gormek icin bu sene'ye bakmak, hatta bir evveli sene'ye bakmak yeterli. ANC'nin getirdigi antrenoru bize layik goren zihniyet ANC yonetiminin devamidir, bu kadar basit.

Beşiktaş, Seba anısına oynanacak maça çıkacak saat 15:00'de Sakarya'da. Maç televizyondan yayınlanacak.

Rıza hocanın ilk 11'i;

Ersin/Onur-Bailly-Necip-Umut/Onana-Tayfur-OX/Yakup Arda-Rebic-Emrecan Bulut şeklinde. Yedeklerde Gökhan İnler ve gençler var.

Sezonun ilk transferi Emrecan Bulut'u izleme fırsatı gelmiş oldu böylece. Rebic santraforda denenebilir. Tayfur yavaş yavaş yeni joker oldu. Pazar günü TV'de Beşiktaş maçı keyfi...

Sezon başı ilk olarak alınan ve unutulan Emrecan Bulut ilk yarı 2 asistle oynuyor Sakaryaspor maçında. Gayet de Beşiktaş'ta süre alabilecek bir profil çiziyor. Kontra ataklarda etkili bir silah gibi. Bununla beraber fizik gücü ve genç yaşı dikkate alındığında makul bir yatırım gibi duruyor.

Rebic de golünü attı. Üzerindeki ben bu takımda nasıl oynamam gerginliği hala hissediliyor.

Bailly'de tam bir şef stoper duruşu yok mu? Bu maçta ilginç olan Necip ile partner olduğunda hep sağda başlarken bu kez sol stopere çekilmiş olması. Bu, Rıza hocanın kafasında Necip > Amartey/Colley denklemi olduğuna dair bir şüphe uyandırıyor. Amartey ayrı konu ancak Colley geçen sezon sol stoperde başarılı bir grafik çizmişti. Bailly-Colley tandemi sağlam olur gibi duruyordu ancak Colley geçen sezona nazaran çok fazla "sakatlanıyor" ya da formsuz. 4 stoper arasında nasıl bir forma sıralaması oluşacağına dair net konuşmak için erken.

OX, alan bulunca nasıl da top sürüyor. Futbol zevki veriyor.

Onana derli toplu oynuyor gibi. Tek 6 numara oynamak daha kolay onun için galiba. Bu arada maçın spikeri bile Onana transferi tartışıldı mevzusuna girdi. Yüksek bonservis falan filan. Yüksek denilen de 4 milyon küsür. Aynı ligde 15 milyonlar ve alınan verimler tartışılmazken Onana transferi tartışılıyor. O yaştaki oyuncuyu Fransa liginden aldığında "mevcut piyasaya göre" 400 bin euro bonservis verecek değilsin herhalde. Onana da olay, mevcut kadro için lüzumu ne kadar vardı ne kadar yoktu, meselesi.

Canli izleyemedim ama lansmanla ilgili herseyi okudum.
Serdal Adali bombos populizm yapiyor. Kulubun gelecegi adina, surdurulebirlik adina birsey sunmuyor bence.
Harcayarak buyumek gibi tamamen safsata olan bir felsefe'ye inaniyor eyvallah.

Ama Hasan Arat'in nesi begenildi, niye bu kadar alkislandi onu hic anlamadim.
Proje aciklamak, resim gostermek kolay. Ama nasil yapilacagina dair hicbir aciklama yoktu.
Bu projeleri yapmanin gerekliligini herkes biliyor, sabaha kadar ben de anlatirim. Hangi kaynakla, nasil yapacak?
Buna dair aciklama, bilgi var mi? Yok. Devlet sevmedigi Besiktas'a mi bunlari yapacak? Yalakalik mi yapacagiz yani?
Yoksa kendi kaynaklarimizi mi kullanacagiz? Kullanirsak o borcu nasil bitireceksin?

Bir kere projeler ne kadar gerekli tartisilir. 3.000 kisilik Akatlar'i dolduramazken 10.000 kisilik spor salonu cok mu gerekli?
Besiktas'in son derdi olmali su an amator branslar. Bize gelir getirmeyecek faaliyetler bos yere yer kapliyor. Euroleague takimi olacagiz demek kolay.
Euroleague'deki takimlarin butcesi, Turkiye'den katilacak takimlarin sayisi belli. Efes ve FB yillik 15-20 milyon euro harciyor. Biri zaten sadece basketbola harcadigi
ve basketbol kulubu oldugu icin harciyor, digeri de FB'li zengin is adamlarinin eline bakiyor. Normal sartlarda senelik getirisi 3-5 milyon euro olmayan bir dala hicbir mantikli sponsor
senelik 15-20 milyon euro akitmaz. Sen daha stadina sponsor bulamazken basket takimina kim akitacak senelik 15 milyon euro? Gulerler adama.
Ki Milangaz zamaninda sampiyon olup Euroleague'e katilacagimiz sene bile sponsor bulamadik yahu, ne anlatiyorsun derler adama.

Ikincisi, app falan hikaye. 25 milyon dolar merchandising gelirimiz bile yok. Kac tane Besiktas'li var belli, bunlarin ne kadari kulube para harcayabilir belli.
Yuzde kaci telefon kullaniyor, bir application'in ne oldugundan haberi var o tamamen ayri bir mesele, ondan bahsetmiyorum bile. Feda bagis kampanyasinda toplanamamis parayi sen seyircinin buyuk kisminin ulasamayacagi app'le mi ulasacaksin? Dunya'nin belki de milyar taraftari olan takimlari bunu dusunemiyor da sen mi dusunuyorsun, uygulayacaksin? Gulerler adama ikinci perde.

Ucuncusu, borc 4.5 senede kapanacak demis. En son 6 milyar tl'yi gecmisti galiba, kaba hesap 200 milyon euro diyelim. Bu borcu 5 senede bitiririm diyorsan her sene 40 milyon euro kar edip borcunu kapatmak icin kullanmalisin. Senelik 100 milyon euro geliri bile olmayan, her sene ciddi zarar yazip borcunu buyuten bir kulubun bir anda 40 milyon euro her sene kar yazmasini soylemek, dusunmek tamamen akil mantik disi. Bunu diyen ya matematik bilmiyor ya dayak yememistir. Gulerler adama perde 3.

Serdal Adali vizyon sunmadi. Hasan Arat ise cafcafli resimlerle gerceklik disi bombos bir 'vizyon' gosterdi. Birazcik rakamlardan anlayan, mantigini kullanan herkes anlattiginin tamamen hikaye, ruya oldugunu anlar.

Benim hayalimdeki baskan sozde bos bir buyukluk vaad etmiyor. Aksine gerceklige yakisir bir kuculme vaad ediyor.
Benim hayalimdeki baskan Talisca'yi vaad etmiyor. 18 yasindaki Talisca'yi Brezilya'dan getirebilecek scout ekibini kurmayi vaad ediyor.
Benim hayalimdeki baskan Besiktas'i Real Madrid degil. Ajax, Shakhtar Donetsk yapmayi vaad ediyor.
Benim hayalimdeki baskan borcu x yilda eritirim tarzinda mantik disi sacma sapan birsey vaad etmiyor. Sadece Besiktas'i duzenli bicimde kar yapan, borcu rahat dondurebilir seviyede tutmayi vaad ediyor.
Benim hayalimdeki baskan para, zenginlik, transfer vaad etmiyor. Futbol akli, organizasyon, liyakat vaad ediyor.

Iki baskan da gram tatmin etmedi beni. ANC'den 1-2 tik iyi olurlar elbette, ama F. Orman'in 5 gomlek alti olurlar.

@BJK4EVER işte tam da bu yüzden acaba futbolu işadamları değil de, Beşiktaş'ın değerini bilen liyakatlı eski futbolcuları mı yönetseler?
Hesap verilebilirliği, şeffaflığı, ortak aklı önemseyen bir yapı bu yüzden bu adamlarla olmaz diye düşünüyorum.