Ve taze hatıralarda Tolga Zengin'in çıkmadığı pozisyon eşliğinde yeni bir eşleşmenin kıyısında Beşiktaş Club Brugge ile. O çizgi kalecisiydi, taraftar fazlasını bekledi.

Maçtan önce uyarıyı Kopenhag yaptı. Galatasaray'ın şampiyonlar ligindeki kağıt üzerindeki en kolay maçında düştüğü haller Beşiktaş'a uyarı olmalı. Beşiktaş yarın konferans ligindeki kağıt üzerindeki en zor maçına çıkacak hem de. Kopenhag demişken Kopenhaglı 24 yaşındaki Achouri'nin malum sitede market değeri 1,5 milyon euro. Kopenhag 3'e almış. Şampiyonlar ligi sonrası 20'ye falan satabilir. Maçta akıyordu adeta.

Tekrar Belçika'ya dönecek olursak; zor maç. Ama bir bakıma da ölçü. Bu maçta Beşiktaş'tan direnç görürsek sezonun geri kalanı adına umut var demektir. Ama olası mağlubiyette Trabzon rotasyonuyla beraber Dimyat-Pirinç-Ev-Bulgur metaforu oluşacak.

Mert / Rosier-Bailly-Necip-Masuaku / Amir-Gedson-OX / Rashica-Aboubakar-Muleka şeklinde bir muhtemel 11 gördüm.

Galiba Beşiktaş'ın Afrikalı stoperleri dinlene dinlene oynayıp Necip ile tandem olacaklar. Necip-Omar, Necip-Amartey ve Necip-Bailly varyasyonlarını bol bol izleyeceğiz galiba. Necip bile bu kadar fazla 11 oynayacağını düşünmemiştir. Ne diyoruz? Müthiş kadro planlaması diyoruz.

Bu maçtan Beşiktaşlı taraftarın beklentisi; Mert karşı karşıya pozisyonları kurtarsın, Necip hata yapmasın, Bailly maçı tamamlayabilsin, OX eski günlerini hatırlatsın, Aboubakar düşük xG'lerden bol gol çıkarsın, Rashica kendine gelsin, Muleka Kasımpaşa günlerine dönsün, mümkünse Ghezzal oyuna girip maçı çevirsin vs vs. Başarı ihtimalini tüm oyuncuların maksimumunu gösterme ihtimaline bağlayan bir strateji.

Brugge'de Olsen'e, Vanaken'e, Thiago'ya, Nusa'ya, De Cuyper'e ve Zinckernagel'e dikkat demiştim.

Belçikalılar Beşiktaş'ı sorarsa da; Masuaku'ya, Amir'e, Gedson'a, OX'a, Rashica ve Aboubakar'a dikkat denir herhalde.

Bir Beşiktaş muhabirinin Demir Ege sürprizi "hissiyatı" ilk 11'de karşılık bulmuş.

Beşiktaş maça; Mert/ Rosier-Amartey-Bailly-Masuaku / Amir-Demir Ege-Gedson / Rashica-Aboubakar-Muleka 11'i ile çıkıyor.

Eski Beşiktaş maçları tecrübesiyle; Amartey ya da Bailly'den birinin sakatlanıp maçı Necip'in tamamlaması veya ilk yarı olumsuz bir sonuç çıkması durumunda ilk değişecek oyuncunun Demir Ege seçilmesi beni şaşırtmaz.

ŞG’nin ezilmedik açıklaması yapmasından sonra Brugge’ün Beşiktaş’ın üstünden silindirle geçmesi.
Bunak herif. Defol git.

Şu maçtan sonra çıkıp hocam bu maçın oyun planı neydi? Neden demir ege seçildi ilk 11 için? Neden gole ihtiyacı varken takımın bir sağ bek daha oyuna aldınız? Neden bu kadar baskı yerken orta sahanıza taze bir güç almadınız? Neden abou top tutamıyorken muleka gibi pas özürlü adam geçemeyen bir oyuncuyu 65dk oyunda tuttunuz? Gibi daha oyunu öğtenebilecrğimiz sorular soracak taşaklı bir gazeteci var mı merak ediyorum? Yoksa 3 gün önce kadroyu öğrenip hoca demir ege ile başlayacak mesaj verecek tarzı dedikodu haberleri yapan magazinciler gibi takılmaya devam mı edecekler?

Su macin ustune Kayseri macinda Yonetim istifa & Senol istifa diye stadi inletemiyorsak bize de yaziklar olsun. Ne diyim artik.

Futbolun adaleti yoktur temali bir mac oldu bu aksam. Golden once OX topu surerken ofsaytta olan ve OX'u patlatan Cenk'in önüne ofsayttan çıktığı gibi top düştü ve gol oldu.
Senol hocamiz oyun üstünlüğünü rakibe vermek icin her şeyi yapti.
Muleka ile baslayip bizi tek kanada mahkum etti. Onu çıkardı, gitti Onuru soktu. Bizi tek kanada mahkum etme uzerine ezberini bozmuyor derken maci Cenk ve Onur kanatlari ile bitirdik.

Bu arada yeni Negredo, Rebic oldu. Hoca bence aldigi paraya takti ve elinden geldigince oynatmamaya calisiyor. Bu macta oynamamasini ben anlamiyorum.
Neysecbir puani kopardigimiz icin hoca haklı cikacak bir sekilde.

Isteyen skor yazarligi yapabilir. Ben yapmam, neye ne soylerim.
Ilk yari fena degildik, oyunu dengeledik. Brugge 1-2 tik daha iyiydi, ama o kadari normal.
Bizden daha iyi kadrolari var diyemem, ama organizasyon ve futbol kulturu, bilgisi olarak fersah fersah ustumuzdeler.
Futbol olarak ikinci yarida darmadagan ettiler.
Senol Gunes capini gosterdi. Degisiklikleri gec yapti, yaptigi degisiklikler de ise yaramayip takimi geriye goturdu. Macin 4-0 degil de 1-1 bitmesi tamamen futbol mucizesi.

Ben Senol Gunes'in takimi sabote ettigini dusunmuyorum. Sadece kotu bir teknik direktor ve kotu bir insan. Inatlari uzerinden, ego tatmini uzerinden takim yonetiyor.
Sadece son 2 mac degil, kariyeri boyunca boyle oldu. Bizde basarili oldugu donemde de Oguzhan'i alternatifi olmadigi icin oynatti. Alternatifler cogalinca kendisini yemek icin herseyi yapti (iyi oynarken takimdan kesti, kritik anlarda sahaya surup taraftarin onune atti vs). Negredo'ya gorulmemis mobbing uyguladi. Bunlari yaparken Necip, Olcay, Quaresma gibi kendi prenslerine toz kondurmadi, tipki simdi Onur'da yaptigi gibi. Milli takimda aynisini Kenan Karaman ve Umut Meras'la yapti, Dunya Kupasi zamaninda Ilhan Mansiz'a yapmisti. Bize tekrar geldiginde Rosier ve Masuaku'ya da yaptigi, Saiss'e keza oyle. Aynisini Rebic'e yapiyor, kotu kadroda oynatiyor ki kotu gozuksun tepki gorsun. Bunlar futbol ici sebeplerle aciklanacak seyler degil. Hadi bazi oyuncularin karakterinde sikinti var vs dersiniz, Ilhan'i hepimiz biliyoruz beyler, ne falsosunu gorduk bugune kadar. Tamamen takinti, kusura bakmayin.

Ben futbolcularda suc bulamiyorum. Bunlar sigir degil sonucta, biz disaridan seyrediyorsak onlar her gun birbiriyle antrenman yapiyor. Takimda kim iyi kim kotu bizden elbette iyi biliyorlar. Kendinizi Gedson'un yerine koyun. Sezon basindan beri arkanda Necip oynamis. Bu macta isler kotuye giderken antrenorun sonunda mudahale ediyor, sonunda oh cekiyorsun. Bir bakmissin topu sag kanada atsan top kaybi garanti yapacak Onur var. Sol kanada atsan topu max 2 saniye ayaginda tutup solbeke verecek olan Zaynutdinov var. Bunlar olurken Rebic, Ghezzal, Ox kenarda. Tum yeteneksizleri takima doldurup kabiz futbol oynatmak ve skora yatmayi denemek herkesin yapabilecegi sey. Takimin en yetenekli oyuncularini oyundan zevk alacak sekilde butunlugu bozmadan birlikte oynatip oyuncularin zevk alip zevk verecegi, guzel bir futbol ortaya cikarabiliyormusun? Asil antrenorluk bu.

Yonetime tepki gosterdik hakli olarak, ama eninde sonunda cok da fena olmayan bir kadroyla lige girdik. Ama 10 uzerinden 7'lik kadroyla sampiyon olacaksan bazi dis faktorle lehine gelisecek+ antrenorun kadrodan maksimum verim alacak. Bu antrenor 7'lik kadro'dan en fazla 4'-5'lik verim alir, bunu gosterdi bence. Yonetim cuvalladi, antrenor bence cuvalladi ve cuvallayacagini gosterdi. Bakalim taraftar ne yapacak. Yonetim isi bilse skorlara bakmaz, sezonu kurtarmak icin yarin Senol Gunes'i kovar. O karari alacak cesaret, bilgi ve vizyon yonetimde yok, o cepte. Taraftar cesaretli olsa Kayseri macinda 90 dakika oyundan ve skordan bagimsiz Senol Gunes'e de, Ahmet Nur Cebi'ye de cok ciddi bir tepki gosterir. Zorla istifa'ya zorlar. Yaparlar mi? Zannetmiyorum. Ciliz 1-2 tepki olur, sonra gelecek galibiyetle susarlar. Hep boyle oldu, hep boyle olmaya devam edecek. Tepki anca mamalari kesilince verilir, hep boyle olmustur. Yonetim ve antrenor yetersiz. Pazar gunu tepki gostermeyecek taraftar da bence en az onlar kadar suclu ve bu sezonki gelecek basarisizlikta pay sahibi olur.

Vallahi gecen sene ilk yarilarda rakiplerin ustunden silindir gibi gecerken ikinci yari neden takim dusuyor, neden bu tempo'yu 90 dakika yapamiyor diye Valerien Ismail'in bir anasina kufur etmedikleri kaliyordu. Su son 2 mactaki rezaletten sonra ama kimse elestiremiyor. Vole'yi izlemedim, ama acsam eminim Ali Ece sevgili hocasini "lutfen" elestiriyordur. Elestirse bile 1-2 kelam edip sozu kadro'nun yetersizligine getiriyordur, lafi dolastirip dondurup oynamayan ve sucu olmayan Umut Meras ve Onana'ya falan getiriyordur eminim ki. Medya'nin [hakaret.yasak]₅ de az degil.

Valerien Ismail'i begenmeyebiliriz, bizim icin dogru isim degildi vs eyvallah hepsine. Ama yabanci antrenorlerin nasil bir bok cukurunda, nasil bir futbol ikliminde, nasil bir medya baskisi altinda ve esitsizligin oldugu ortamda antrenorluk yapmaya zorlandiklarini da gorup empati yapmak lazim.

Gecen sene ilk 5 macta oynadigimiz futbolun ceyregini bu sezonki maclarda simdiye dek oynayamadik. Ustelik kadro'nun cok daha iyi ve genis olmasina ragmen.

Montella & Senol swap i yapsak hic fena olmazdi aslinda :D

Dün Beşiktaş sanki Manchester City deplasmanında gibiydi. Tamam anladık takım hazır değil. Tamam Trabzonspor maçının moral bozukluğu var. Ama bu kadar da pasif oynanmaz. 3-0 yenildiğin Trabzonspor maçında oyun olarak ezilmedin ama bu maç skor 1-1 olmasına rağmen Trabzonspor maçını mumla arattın. Konferans Ligi bile böyle ağır geliyorsa Avrupa Ligi'ne, Şampiyonlar Ligi'ne falan gitsen ne yapacaktın? Lugano-Bodo Glimt müsabakası da grupta ikinciliğin kolay olmadığını gösterdi. Lugano çantada keklik bir rakip değil. İlk maçlardaki performanslar devam ederse grup sıralaması; 1-Club Brugge 2-Lugano 3-Bodo Glimt 4-Beşiktaş olur.

Duruma pozitif tarafından bakacak olursak; Club Brugge'lü oyuncu boş kaleye kaçırdıktan sonra çok sayıda Beşiktaşlı bu maçın enteresan bir skor ile biteceğini düşünmüş olabilir. Mert'in 5 gün içindeki vasat altı ve vasatın çok üstü performansları, alınan sonuçlara nasıl da etki ediyor. Bakasetas'ın frikiğini içeri alan Mert'ten, konferans liginde haftanın kalecisi olan Mert'e hızlı bir geçiş.

İlk resmi maçına çıkan Bailly'nin tavırları "baba stoper" gibiydi. Maçtan önce yazdığım gibi maçı tamamlayamadı ve yerine Necip girdi. Mert hep böyle oynarsa Bailly sakatlanmazsa arka taraftaki sorun çözülür. Bailly ilk maçında göz doldurdu.

Mert'in önünde Bailly-Omar gayet sağlam görünüyor. Sağ bek meselesi dert değil, Rosier biraz sallanırsa forma bekleyen Onur ve Tayfur var zira. Masuaku biraz alternatifsiz kaldı. Sağ ayaklı sol bek alternatifleri aynı katkıyı veremiyor. Belki Kiev maçını istisna sayıp Bahtiyar'ı tekrar orada denemek gerek alternatif olarak.

4 milyon bonservisli Onana ve 3 yılda 9 milyon maaşlı OX dururken, üstelik yerli kuralı olmayan bir Avrupa maçında Demir Ege oynuyorsa bu bir yerlere mesajdır. Zaten maçtan önce mesaj sızmış da çoğu kişi dikkate almamış. Mesaj taraftara değildir herhalde ya kadrodakilere ya da transfer komitesinedir.

Sergen hocanın Larin ile çözdüğü solda santrafor işi Muleka ile tam olmuyor. Cenk'i 90 dakika oynatmak da takımın dinamizmini düşürecek. Aslında Larin'den önce solda Babel veya Cenk, sağda Quaresma ile Şenol hoca başlatmıştı bu işin ön sürümünü. Onun Talisca'sı da vardı, Sergen hoca kontraatak oyuncusu Mensah ve canı isteyince oynayan Ljajic'ten fazla katkı alamamıştı.

Şenol hoca dün Brugge gol kaçırdıkça müdahale etmeyi geciktirdi. 2 deplasman sonunda 1 puan topladı. İlerleyen haftalarda pek tökezleme lüksü kalmadı.

Biraz araştırma yapalım genel problemi görmek için; (atılan gol ortalamaları)

Tirana maçları; 2,5 gol.

Neftçi maçları; 2,5 gol.

Kiev maçları; 2 gol.

---

Brugge maçı; 1 gol.

Lig maçları; 1 gol.

Görüldüğü üzere Beşiktaş'ın maçlarda attığı gol ortalaması giderek düşüyor. İlk Avrupa turlarındaki 2,5'un bile yeterliliği tartışmalıyken. 4 lig maçında sadece 4 gol atabilen bir Beşiktaş için tehlike çanları çalıyor demektir.

Bu skor kısırlığıyla şampiyonluk mücadelesi çok zor. Mevcut oyun ve oyuncu şablonunu değiştirmek şart. 3'lü ve 4'lü defans oynamaktan hazırlık maçlarında vazgeçen Valerien ve Lucescu gibi Şenol hocanın da geçen seneki iskeletten acilen vazgeçmesi gerekli fikrimce.

Ya 4-4-2 ya da 3-5-2 çözebilir bu kısırlığı sanki. Takımda golcü yok değil. Aboubakar, Cenk. Asistçi de var Rashica, Ghezzal. Bu gol azlığına Amir-Salih-Gedson ortasahası çok lüks kaldığı gibi, ikinci forvetin de kanatta koşturup pilini bitirmemesi gerekiyor.

Mert/Onur-Bailly-Omar-Masuaku/Rashica-Amir-Gedson-Rebic/Cenk-Aboubakar ya da

Mert/Bailly-Amir-Omar/Rosier-Salih-Gedson-OX-Masuaku/Cenk-Aboubakar gibi bir şeyler yapılabilir.

Maçları kazanmak için de koparmak için de "gol" lazım.

Çok karmaşık birşey değil. Bir tarafta oyun kurucu kanat, diğerinde golcü lazım. Alameti farikası Cenk-Abou-Redmond olan takımdan Cenk-Redmond’u çıkardığın zaman geriye birşey kalmıyor.
Ama hoca detaylara kafa yormadığı için Redmond-Rebic/Rashica değişikliğiyle aynı üretimi yapabileceğine inanıyor. Aynı şekilde Muleka 0.2-0.3 XG’den gol çıkarmadıkça oynayamaz Beşiktaş’ta.

Ox ve Ghezzal takımın en önemli iki oyuncusu. Bu oyuncuları takıma entegre etmek ve oyunu çeşitlendirmek yerine hoca ilk 11 üzerinden mesaj veriyor. Ulan böyle iletişim mi olur demiyor bir Allah’ın kulu da. Hoca mesaj verecek diye biz niye sezonu kapatıyoruz?
İkinci yarılarda da bütün tuşlara basar gibi değişiklik yapıyor sonra. Şu adamın yaptığı saçmalıkları herhangi bir yabancı hoca yapmış olsa neler olurdu gayet iyi biliyoruz.
Yönetimle birlikte gitmeli hoca.

@Huzeyfe

Redmond efektini de Beşiktaşlılar FB derbisi sebebiyle biraz abarttı sanki. Neticede sezon boyu ortalarda görünmeyen ve süre aldığında vasatı aşamayan bir oyuncuydu. Şezonun sonuna doğru coştu ama sezon başı da N'Koudou coşmuştu. Beşiktaş'a lazım olan istikrar.

Mert istikrarlı olursa Bailly sakatlanmadan istikrarlı oynarsa Amir-Gedson böyle devam ederse Aboubakar ve Cenk de yüksek bitiricilikle oynarsa yarışma imkanı olabilir takımın.

Transfer sezonunda Talisca kovalanıp olmayınca forvet arkası boş bırakıldıysa bu ligin kolaycı çözümü olarak çift santrafor yapmak lazım. Resmi maçlarda attığın gol ortalaman 1,72 (ligde 1,0) ise bir şeyler ters gidiyor demektir.

Muleka ne Larin kadar top saklayabiliyor ne de skor yapabiliyor. Fizikli bir Cenk, formda bir Aboubakar ve sağlıklı bir Ghezzal ile belki mevcut sistem işletilir. Ama ya tutarsa modu olacak.

Çift santrafora dönülürse Aboubakar, Cenk, Muleka, Semih hatta Rebic döne döne kullanılır. Kadroda bolluk neredeyse ona göre şekillenmek daha mantıklı duruyor.