Göztepe maçında baskının temel sıkıntısı oyunu soldan kurma isteğinin oldugunu düşünüyorum. Solda Rıdvan ve larin ile mi oyun kurmak daha mantıklı yoksa rosier ve gezzalla mı kurmak? Ben sağ tarafı tercih ederdim. Sağ stopere de vida değil wellinton veya serdar koyardım. Gol ve penaltı bence vidanın hatalarından oldu. Montero evet muhteşem bir stoper değil ancak yanındaki adama göre de performans veren bir oyuncu. Vidanın kötü olması onu da etkiledi. Ayrıca topu alan her oyuncu pjanic arıyor. Rakipler de aptal değil. Burada solu oyun kurmak için kullanmak çok mantıklı değil. Solda gezzal gibi biri yoksa kurulumu sağa kaydırmak lazım.

Konya maçından galibiyet zor. Palut bu sene takımını oturttu ve ligin maliyet fayda anlamında en iyisi durumunda takımı. Sağ bek yokken 3lü savunmayı deneyebiliriz. Risk alacak mı bakalım önder hoca.

@turgay
Vida’yı hiç beğenmediğimi, geldiği günden beri Zapo’dan artısı yok dediğimi hatırlatayım da Vida savunuyorum zannedilmesin. Gol ve penaltı tamamen Montero’ya yazar. Ayakta uyuyordu maçta, uyandığı anlarda da fiziksel kusurlarının kurbanı oldu. Açıkçası Pedro Franco, Milo ekibinden Montero da. Fiziksel özellikleri sıfır. Açıkçası oynatılmasının tek faydası bizden daha enayi bir kulüp bulup bonservis ücretimizi geri almak olur.

@can
Bende tam tersi düşünüyorum. İlk gole bakarsan vidanın pozisyonunda olmadığını öne çıkıp kime neden basmaya gittiğini kimse bilmiyor. Boş alana koşu yapan rakibi kovalamadığı için monteroya kızabiliriz ama boş alanı kimin yarattığı bence daha önemli. Penaltı pozisyonunda yine vida kontrolündeki rakibe topu kontrol edip pas verme şansını veriyor. Senelik 3,5 milyon gömdüğünüz bir savunma oyuncusundan ligin üstünde performans almalısınız. Ama biz vidadan montero performansı alıyoruz. Montero da hayatında bizim seviyeden daha iyi bir ligde oynaması için daha çok çalışması gereken çaylak bir oyuncu. Yani ben vidadan bu performansı alacaksam neden bu paraları verdim?

Gecen seneyi hatirlatan takim izledik. Oyun zaman zaman git-gelli olsa da bu sene hic gormedigimiz mucadeleyi, oyunu birakmamayi son 3 macta goruyoruz ve en onemlisi oyuna mudahaleler cok iyi, daglar kadar fark var. Hocamiz Sergen Yalcin'in herseyiyle tam tersi.

Sergen sahte Besiktasliydi, paranin kopegiydi, hoca kalpten Besiktasli.
Sergen oyuna mudahale etmezdi, mudahaleleri de takima negatif yansirdi, hoca cok dogru mudahalelerde bulunuyor.
Sergen oyuncu secimlerinde adaletsiz davranirdi, hoca hak edene mantikli bir sekilde formayi veriyor.
Sergen oyunculari medyanin onune atardi, sucu onlara yuklerdi, hoca belli ki oyunculara sahip cikiyor, oyunculara oyle-boyle sevdirmis kendini.

Cok fazla duygusalliga kendimizi kaptirmadan, mantikli bir cercevede ilerlemek lazim. Su anda gelecek sene tartismasiz bir sekilde herkesin uzerinde konsensus saglayacagi hocayi bulamayacaksak sacma bir 6 aylik hocaya donmeye gerek yok. Onder hocanin gelecek sene takiminda basinda bulunacak tecrubede, profilde ne kadar oldugunu da iyi dusunmek lazim. Hedeften kopmus bir takimi 6 ay idare etmekle sampiyonlugun favorisi bir takimi sampiyonluga kosturmak ayni sey degil, onun da farkinda olmak lazim.

Bu aksam muhtemelen Trabzonspor puan kaybedecek. Konya'yi yenersek 17 puan farkla devreye girecegiz. Trabzon'u son haftalarda Ugurcan ayakta tutuyor, ama birkac sakatlik yasadilar, sikinti yasayacaklar. Bu sans onlara butun sezon kesinlikle yardim etmez, ama puan farki bu kadar acilmisken kapatmak cok cok zor. Sporting macindan sonra mantikli bir yonetim Sergen'i kovardi rezil mac ve mac sonu aciklamalarindan sonra. O macta kovmadin, birkac hafta kovmadan, en son radde Alanya maglubiyeti sonrasi 'ben cozum bulamiyorum' lafiydi. O mactan sonra da mudahale etmediniz, bos yere Giresin ve Kasimpasa maclarini kaybettik. O 5 puani almis olsaydik bu an bambaska bir yerde olurduk. Fikret Orman'in Senol Gunes'i kovmamasi nasil bize 2 sampiyonluga malolduysa Sergen'i kovmamak da 1 sampiyonluga malolabilir.

@bjk4ever konyayi yenersek 15 fark olacak, 17 değil.
Geçen postta da dedim: Yönetim yüzünden 5 kaybedildiyse, hakemler yüzünden de 8 kaybedildi. Takımda sistem olmayınca da fark 20’lere çıkmıştı bir ara.

Bu maç iki takım için de tamam-devam maçı haline geldi ve önemi daha da arttı ts’un puan kaybı sonrası. Karaveli hocam için tam bir test maçı olacak.

17 derken maksimum 17 demek istedim, Trabzon berabere kalinca 15 oldu. Pek fark etmiyor zaten, sampiyonluk treni kacti. 3 maca kadar inse fark Trabzon'un 1-2 puan kaybi serisiyle durum farkli noktaya gelirdi, ama 15 puan farktan sonra yakalanmazlar. Onlar yeteri puan kaybdecek olsa bile biz o kadar uzun seri yapamayiz.

Ama bu aksam kazanirsak Konya ile 5, FB ile 1 puan fark kaliyor, 2.lik gayet muhtemel.

Konyaspor'u bu sene hiç izlemedim ama ligdeki konumlarının karşılığı olacak kadar organize bir takımsa bizi epey zorlarlar zira bizim mevcut en büyük problemimiz takım olarak birlikte hücuma çıkma ve karşılama konusunda gösterdiğimiz zaafiyet. Kimse yanındaki adamın ne yapacağını doğru düzgün bilmiyor. Eskiden sağda sakince ayağa paslarla çıkardık, Larin arka direk aksiyonu net bir opsiyondu şimdi ne yapıyoruz bilmiyorum. Mesela Göztepe'ye attığımız ilk golde Ghezzal'in yerine Töre olsa ve Rıdvan'a 2 Göztepe'inin üzerinden o saçma sapan pası atmasa muhtemelen golü yiyeceğimiz bir pozisyondu.

Pjaniç dışında organize bir hücuma çıkışı planımız olmadığı gibi, kadronun fiziksel kapasitesine uygun bir oyun da oynamıyoruz. Bu kadar teknik kapasitesi üst düze bir takımın oyunu alamaması, tempoyu düşürememesi tam bir skandal. Sergen'in kafasındaki tek kurguyu inatla bu kadroya dikte etmeye çalışması akıl alır gibi değil. Üst düzey futbol sadece fiziksel üstünlükten ibaret olsa kimse Guardiola'ya, Klopp'a senelik 20m vermezdi. Bir atletizm hocasını koyup 11 tane atleti saha atarlardı.

Neyse konudan saptım ama Önder Hoca'nın bu süreçte takımı bir oyun alışkanlığı kazandırma noktasında çok da büyük bir temasını görmedim. Beşiktaş hala organizasyondan uzak. Sadece biraz daha özgüvenli oynadığını düşünüyorum. Haksızlık etmek istemem, bir kamp dönemi geçirmeden kafasındakini sahaya yansıtması zor olabilir ama sanki seviye biraz soru işareti gibi bence. En azından temel bir farklılık görmeliydik. Bu Pjaniç-Josef rol değişimi değil. En azından benim beklentim o değil. O zaten olması gerekendi.

Önder hoca direk oynamayı tercih ediyor, oyun ezberi olmadan bu oyunu verimli oynamak kolay değil. Riskli bence. Tamamen Oğuzhan’ın ekstra oyununa bağlı, o da maç ritmi, form yakalamadan oynayabilen oyuncu değil. Kötü oynarken kazanmaya devam edebilirsek belki bir süre sonra yeniden değerlendirmek lazım oyunu genel olarak.

Tercihler konusunda da ben son iki maçtır biraz sorguluyorum açıkçası. Montero Vida iyi bir ikili değil. Bir de sağa sol ayaklı birini tercih etti bugün, gol yemememiz mucize olur yani.

Bir Ozzy fanboy olarak söylüyorum, bugünkü gibi kaçak oyunlarına tahammül etmek zor gerçekten. Stoperlerin arasında bekliyor top gelmesin diye. Orta yuvarlakta Larin Bats filan top alıp dönmeye çalışıyor.

Bir Ozzy fanboy daha burada, @huzeyfe katiliyorum abi. Vitaminsiz, casper dedikleri kadar oynuyor gercekten, cok uzucu:(

Gozunun onundeki su hareketi hadi sen gormedin Mete Kalkavan, VAR ne yapiyor acaba ? Inanilmaz gercekten.

Bir de Vida'ya 40metreden geldi diye sari kart gosteren de kendisi. Kaptan abi tabi ki gelecek.

Bunlarin disinda bir Oguzhan fanboy u olarak ne yapmaya calistigini gercekten anlamiyorum. Adam bize ne izletti zamaninda, simdi ne oynuyor anlayamiyorum.

Artık yeter ya.

Hakeme diyecek laf yok. Ne yapmamiz lazim onu da bilmiyorum, itiraz etsen de olmuyor. Vida sari kartli ve baya riskli oynuyor. Sanki tedbirli davranip cikarsa iyi olur.

Hucumda sadece Oguzhan degil, herkes kotu. Ghezzal ve Batshuayi cok istekli ama gunlerinde degil. Larin zaten haftalardir gununde degil, formayi da hak etmiyor. Oguzhan da gununde degil. Ghezzal-Oguzhan-Pjanic'i birlikte oynamak icin odun veriyorsak bunun karsiligi bu olmamali. Olumlu hareketleri hic yok. Hucumda 1 tane dislileri birlestirip cevirtecek adam lazim. Guven-Larin degisikligi icin cok beklemeyiz umarim.

Oğuzhan yerine Can girmeli. Yine kız gibi oynuyor. Konya ve hakeme söylenecek söz yok. İnsan izlerken iğreniyor.

Beni cikar hoca sutunu cekti Oguzhan :D

eskiden dayak yedigimizde hakemler en azindan utana sikila faul calip kart gostermiyorlardi, artik faul bile calmiyorlar. pjanic'in ilk yarida bilegine basilmasinin benzer pozisyonlarina defalarca kez kirmizi cikti bu ligde. o kartlar dogruydu yanlisti bir kenara, kirmizi olup olmadigi tartisilan pozisyonlardi. bize faul bile calmadi adam. onun disinda kac tane pozisyonda ayaga mudehale/sarja faul vermeden gecti sayamadim. obur tarafta konya lehine olabilecek her pozisyonda aninda caldi faulu.

bu arada kotu oynuyoruz ama takima kizmanin cok da bir anlami yok. konya'ya calinmayan fauller calinip cikmayan kartlar ciksa bizi bu kadar sindiremeyecekler. yaptiklari hic bir hamle faul sayilmayacak 11 fit hali saha oyuncusuyla bayern mac yapsa rakibi sindirip maci 0-0'a kilitlerler. su ortamda kazanmak mucize olurdu (ki ghezzal iki cm asagi vursa belki kazanirdik).

bence bats ve pjanic'i gonderme sansimiz varsa aninda gonderelim. ozellikle barca pjanic'i geri isteyebilir. su ortamda yarismaci olmaya calismanin anlami yok.

Bizim takımın garip bir özelliği var, maç başlarken bir şeyleri kötü yapmaya başladıysa, maç boyunca da öyle devam ediyor. Anlam veremiyorum.

Bu maçta da en çok takıldığım şeyler şutlardı. Sanki talimat almışçasına sürekli tavana vurduk şutları. Ceza sahasından, içinden, dışından. Artık bağırma noktasına geldim. Daha ilk Oğuzhan'ın şutu mesela. Açısı da zamanı da vardı. Ayak içiyle uzak direğe bıraksa kılçıksız bi gol olacaktı. Sonra bir de topa vurmak için sürekli topun sibopunu arama. İlk yarıda Ghezzal, ikinci yarıda Güven. En nihayetinde son dakikada Can. La önün boşalmış işte, vur ne olacaksa olsun daha nereye çekiyorsun.

Ayrıca, ben de bir Oğuzhan fandayı'sı olarak söyleyeyim, şu ceza sahasında yerli yersiz asist denemeleri de sıktı artık. Önünde bir kişi var, 4 kişinin tuttuğu adama pas vermeye çalışıyor. Vur artık şu toplara. Samet'in, Bilic'in, Şenol'un ilk zamanlarını hatırla. Kaç tane kilit açan golün vardı. Allah aşkına yeter artık, ceza sahasına girdiğinde, kaleyi düşün biraz da. Pası verdiğin adam da Batshuai. 20 şutta bir gol atıyor adam, golden sonra da ellerimizi açıp dua ediyoruz "Allah'ım n'olur VAR'dan dönmesin" diye. Vur abi. Vur.

Kendimle çelişeceğim, ben GS maçından önce "GS'yi yeneriz, ligde de şampiyon oluruz, çünkü bizden daha iyi takım yok" demiştim. Sonra köprünün altından çok sular geçti, kadro için yine bir şey söylenemez ama "takım" konusunda çok yanılmışım. Konya bizden daha iyi takım. Maçı bu ön kabul ile seyredince, olanlar da çok şaşırtmıyor aslında.

İlk yarı Meraş çok kötüydü, ikinci yarı toparladı. Pjanic iyiydi ve o çıkana kadar Konya bizden daha iyi gözükmüyordu. Ghezzal standartının altındaydı, yine de maçı 3-4 kez bize getirme fırsatı yakaladı. Ersin geri paslarda çok kötü olsa da risksiz oynadı. Rıdvan'ın önünden aldığı top harikaydı.

Ghezzal'in sprinter bir alternatifinin olması lazım. Bu NKoudu mu bilmiyorum. Hasic gelirse o da olur. Çünkü Ghezzal bazı maçların son 15 dakikasında fazla lüks kaçıyor. Bir de gerektiğinde üç dört maç sırıtmayacak bir sağ bek yedeği gerek. Bunun dışında bu sezon için fazla yatırım yapmaya gerek yok. Yeni sezon için yapılan her yatırıma okeyim.

Sezon bitti zaten gecmis olsun. Yatirim'a vs gerek yok, gelecek sene icin adam bulurlarsa alsinlar. Veya Kartal, Bilal gibi oyunculari geri cagirip oynatalim.

Bu macin gunahi yok. Ilk 11 de oyuncu degisiklikleri de fena degildi. Asil sikinti plansiz sekilde Atiba'nin girmesiydi. Salih kadrodamiydi bilmiyorum, ama Salih girmeliydi. Atiba yine her zamanki gibi hicbir yere yetisemedi, kotu paslariyla aldigimiz orta sahayi tek basina verdi.

Temiz bir sekilde ligi kapattik. Beraberlikte bile az da olsa devam edecek 2.lik ihtimali bitti. Zorlamaya da gerek yok daha fazla. Gelecek sene icin yatirim yapmak lazim artik.

Vida-Larin gibi oyunculari ufaktan takimdan kesmek de mantikli gozukuyor artik.

Ben genelde skorları hakeme bağlamamayı tercih ederim. Özellikle Şenol ile şampiyon olduğumuz ilk sene bir çok maç hatırlarım hakemlerin en az iki penaltı vermemesine rağmen ezerek 3-4 farklı kazandığımız maçları.

Yani aslında yeterli bir oyunun varsa, hakem hatalarını tolere edebilirsin, hem de çok rahat bir şekilde.

Şimdi yine hakeme suç bulmadan, en azından olaya Vida açısından yaklaşacağım. Normalde yediğimiz golde Vida'nın rakibi düşürmesi lazımdı. Ben mesela sarı kartsız olsa bu pozisyonda rakibini düşürmediği için kabahati ona bulurdum. Ama kartla oynayan adamın, ortasahada baya da mesafe varken rakibini düşürmemesini de anlarım.

İşte orada iş hakemin ilk yarıda Vida'ya verdiği izansız karta geliyor. Adam takım kaptanı olarak, sakin bir şekilde tartışma bölgesine geliyor. El kol yok, abartı hareketler yok, itiş kakış yok. Adama "oradan geldin" diye kart veriyor. Adam takım kaptanı, görev bölgesi de defans. Ne yapacak uzaktan "olum olaylara karışmayın" mı desin takım arkadaşlarına? Çok salakça bi karttı, bence maçın skoruna da dolaylı yönden etki etti. En azından bireysel olarak Vida'nın performansına etki etti.

Yanlış bilmiyorsam önümüzdeki 4 maçın üçü deplasman maçı. Rize(D) antep Karagümrük(D) Malatya(D)

bu maçın da deplasmanda olduğunu düşünürsek, 5 maçta tam 4 deplasman yapmış olacağız, bizim gibi kırılgan takımlar için bundan büyük bir dezavantaj olamaz.

Hoca ilk haftalarda yaptığı küçük dokunuşlarla Pjanic'in daha aktif bir rolde oynamasını ve ön plana çıkmasını sağladı. Devre arası aynı şeyi Bats için de yapmasını bekliyorum. Yoksa 3.5m€'luk bir yedeğimiz daha olacak.

Ricardinho gelmişti seneler önce. Cambaz topçu ama mevkisi yoktu. 6/8 oynamak için fiziği zayıfti, 10 için temposu yoktu. Ama çok yenetekli olduğu için kenarda da oturamazdin. Pjanic bana onu hatırlatıyor. Belki iki tane tempolu 8in arkasında oynatabilirsin ama sen iki 8i bulana kadar o Barcelona ya geri dönecek. Pjanic ten verim almaya ugrasacagimiza, onsuz bir kurgu kurmalıyız. Batshuayi den de artık alacağımız bir şey kalmadı. Herşey bir yana kiralık futbolcu oynatmanin hiçbir mantığı kalmadı artık Beşiktaş açısından.

Vida için daha önce de yazmıştım. Oynadığı her dakika bizim için zarar. Dün akşam gerek alanını boşaltması tıpkı göztepe maçındaki gibi gerek pas hataları gerek suratındaki memnuniyetsizlik çekilir gibi değil. Oynatmaya gerek yok. Önder hocaya yine eleştiri yapamıyorum çünkü kalıcı mı değil mi bilmiyorum. Burada sorun yönetemeyen yönetimde. Kaç hafta oldu daha ortada somut bişey yok. Adı konmaya her birliktelik zarar verir kişilere.

Anlaşılan o ki 3 büyükleri MHK başkanının değişim süreci ile ilgili bu sene güzelce bir dövecekler. Konya deplasmanı zaten sıkıntılı ama Mete hocanın da şu Beşiktaşlı imajını silmek için yaptıkları ayrı saçmalık.

Hadi Pjanic'in pozisyonu ortada diyelim. Ersin'e atılan tekmeyi nasıl açıklayacaklar. Topla alakası olmayan bir açıdan Ersin topu uzaklaştırdıktan sonra bariz tekme atıyor adam. Yazıklar olsun. Yediğimiz golün başında da Vida hatalı olabilir ama devamında da sıralı hatalar var.

Bu sezon kalan hedefler arasında en prestijlisi kupayı almak. Seviye burada artık, yapacak bi şey yok. İttirsen kaktırsan zorlasan ikinci olsan ŞL ön eleme'de bu sene gruplarda oynadıklarımızın ayarında takımlar gelme ihtimali var. Daha iki sene önce PAOK maçında olanları biliyoruz.

Türk takımlarının seviyesi en fazla Avrupa Ligi. Gerçi galiba oraya da takım gönderememe durumumuz var ama Konferans Ligi'ne de gideceksek, en azından elemesiz ya da tek elemeyle gitmenin anahtarı kupa. Umarım ciddiyetsiz bir oyun olmaz. Zaten "Altay bizden daha kötü takım" diyeceğimiz bir durum yok. Savunmada çok hata yapıyoruz ve Altay da gol atan bir takım.

https://www.youtube.com/watch?v=AeP0LGgtY8Y

Sırf bu tarz oyun analizleri için sezon sonuna kadar Önder Karaveli hocamızla devam etmemizi çok istiyorum..

Zamanda geri dönmek mümkün olsaydı, Abu ya istediği paranın verilip bu hikayenin nasıl olacağını bilmek isterdim. İlk 6 ay bembeyaz sonrası simsiyah bir yıl oldu. Seneye umarım güzel bir yıl olur Beşiktaş için.

Gerçekten eğitim verir gibi anlatmış, ifadeleri gayet berrak ve düzgün. Ben de bu sezon devam etmesini çok isterim.

Sevgili adminler yarin super kupa macimiz oldugunu biliyor musunuz?

madde madde:

- zemin duzgun olunca yetenek eksigimiz olsa bile oynuyoruz.
- zemin guzel olsa da macin katar'da oynanmasi sacmalik. senin neyine c seviyesi liginin 3. kupasini yerel izleyici disinda birilerine pazarlamaya calismak? al iste, bedava biletle 3500 kisi zor gelmis.
- kenan karaman olmayacak. ben sezon basinda larin'in gonderilip kenan'in sol forvete gecebilecegini dusunuyordum. kenan'da larin'in yarisi kadar vurus kalitesi yok ama fizigi ve eforu ile lig icin yeterli olabilirdi. hala daha larin'in tam alternatifi olarak dogru durust oynamadi ama yok, bu saatten sonra zor. teknigine o kadar salladigimiz olcay bile hem topla daha iyiydi, hem de daha teknik sut cekiyordu.
- sergen'in ridvan yerine n'sakala'yi oynattigi her macin nasil bir kayip oldugunu tekrar tekrar anliyoruz.

Chelsea-Liverpool macindan sonra bu sahadan oynanan seyi izlemek (futbol demek futbola hakaret olur) buyuk izdirap.
Hadi hakemlere birsey yapmiyorsunuz, zeminlere birsey yapmiyorsunuz, sahadaki ahlaksizliga bari birsey yapin.

Ilk yarida adamlar 85 tane taktik faul yapti, attigimiz golde orta sahada kontra'yi kesmek icin hayvan gibi indirdiler, hakem sigiri dogru durust sari kart vermedi bile. Bu taktik fouller yeni moda oldu, ama hakemler mal mal bakiyor sadece tabii.

Ne zaman tempo artsa, bir takim kontraya kalksa kancik kopek gibi yatiyorlar, topu disari atmayinca bir de dayilaniyor kopekler. Ona da birsey yapmiyorsun.

Skoru bulunca da basliyor yerde yatmalar, zaman gecirmeler. 1 dakika orospu kari gibi kivranip hakem oyunu durdurduktan 10 saniye sonra Usain Bolt gibi depar atan bu serefsizlere birsey olmuyor tabii.

Futbol kalitesini gectim artik, su ahlaksizliklara, tiyatroya baktikca zaten icim karariyor. Oynayacaginiz futbolun da Allah belasini versin. Vermis de zaten verecegi kadar.

Sabaha kadar yatsinlar simdi gonul rahatligiyla. Oyun bes para etmezdi, seyretmek eziyet oldu ama hangi kupa olursa olsun kupa keyfi de baska oluyor. En azindan winner mentalite'yi ortaya koyup bu kupa'yi almak da bir marifet.

@4ever

Bu maçı izlemek bırak CHE-LIV maçını, Stoke City- Preston North End maçının ardından bile büyük ızdırap.

@Pheaglix

Zaten Katar’da toplumsal bir futbol aşkı yok ki. 2016-2017’de ben ortalama 700 kişiye oynanmış lig maçları. Başka da veri bulamadım.

İki tane şeyhin fantezileri tatmin olsun diye 50 bin kişilik statlar yapılmış, turnuvalar düzenleniyor, statlar boş. Rezillik TFF’yi de geçiyor FIFA’ya kadar uzanıyor.

Acayip şekilde sallanmayan bir maç yaşıyoruz. Burada bile başlık açacak bir tane moderatör yok. Çok enteresan gerçekten.

11 tane eksikle maça çıkıp 60dk iyi top oynadığımız larin'in komedi videolarına girecek kadar absürd olan pozisyon harcamasından sonra hocanın benim anlam veremediğim şekilde pjanic yerine umutu almasıyla bizim için bitse de gitsek maçından kupa çıkardık. 35 kupayla fenerin önüne geçtik. 2011 süper kupasını da alırsak ali koç muhtemelen mahallede kazanılan maçları da kupadan saydırmaya çalışacaktır.

Oyun dediğim gibi değişikliklerin zamanında gelmemesine ek olarak aşkolandın larinin golü atanmaması sonucu baya zorladı bizi. Nuri Şahin pro lisansını alınca hemen almak lazım. Elindeki zayıf çekirdekten iyi verim alabiliyor. Daha da gelişecektir.

Önder hoca eğer lütfedip yönetim tamam deyip kalırsa daha agresif şekilde cüretkar olmalı. Hem oyun başlangıcı olarak hem de kenardan müdahale olarak daha saldırgan olmalı. Korkmadan oyun ve oyuncu değiştirmeli. Mesela bu kadar eksik varken Kenana da mecbur kaldıysan onu kanat oynatmak yerine 3-5-2 yapılabilirdi. Ya da 3-4-2-1 yapılabilirdi ya da hiç denenmeyen batshuayi isimli ofsayt canavarını sola atıp ortada kenanı oynayabilirdi.denemeden bilemeyiz verim nasıl alınır. Korkmadan deneyen olmalı hoca zaten ağzıyla kuş tutsa Şenol Güneş hayranı kalitesiz kendi reklamının peşinde koşan başkan ve yöneticiler sana yar etmeyecek o koltuğu bari sen kendi yeteneğini göster.

Son olarak Rıdvan dururken onun önüne nskala atan umut meraş atan zihniyeti de sevgiyle analım.

Son 2 mactaki oyuncu tercihleri ve degisiklikleri sorgulanabilir, ama sakat/hasta sayisi fazlaligina verip beklemek lazim.

Eger sakatlar dondukten sonra su formdaki Larin yerine N'Koudou veya Guven oynamazsa bence sorgulanir.
Atiba, Kenan Karaman ilk 11'de baslamaya devam ederse sorgulanir. Kenan'in dakikalari Emirhan'a gitmezse sorgulanir.
Stoperler bu formdayken Serdar forma sansi almazsa sorgulanir.

Bekleyip gormek lazim. Ama mac sonu aciklamalari, maci teknik olarak analiz etmesi, duzgun dil kullanimi ve net ifadeleriyle her halukarda saygi'yi hak ediyor zaten. Aslinda bu durumda da futbolumuzun ozeti bir yerde. Duzgun Turkce kullanan ve mac'la ilgili birkac cumle teknik analiz yapan birini uzayli gormus gibi seyrediyoruz. Seviyeye bak.

Bu maçta iyice ayyuka çıkan bir durum var, Beşiktaş gitgide Pjanic'in yeni rolüne bağımlı olmaya başladı. Her maç Pjanic'inm varlığı ile yokluğu arasındaki makas açılmaya başladı. Bu oyuncunun gelecek sezon bizimle olmayacağını düşünerek bir transfer planı, ya da oyun formatı değişikliği planı yapılıyordur umarım.

"Beşiktaş pjanic'e baskı yapıp top kullandırtmayınca sıradan bi takım oluyor" yorumu yapılıyor çokça. Ya iyi de kardeşim bu baskı dediğin şeyi insan gibi yapmıyorlar ki. Dün beşinci dakikada 3 tane faul yapıldı adama. Bir de sarı kart çıktı. Böyle tabi top aldırılmaz. Bunu da bir taktik diye millete yutturuyorlar. Seneye Konya ŞL'de Juventus'la karşılaşsın da yapsın bakayım o faulleri Pjanic'e. İlk yarıyı kırmızı kart yemeden bitirebiliyorlar mı? Bizim kendi eksikliklerimizi, kendi yanlışlarımızı, kendi çarpıklıklarımızı böyle futbolcuları kötülemek için kullanıyor olmamız, her sene bizi avrupa'dan daha da uzaklaştırdı. Şimdi herkes mutlu.

Bu yerli oyuncu zorunluluğunu, kendimize sıktığımız bir silaha dönüştürmememiz gerektiğini söylemiştim sezon başında. Mesela Kenan Karaman konusu tam da buna örnek. Türk oyunucu almam lazım paniğiyle, Türk milli takımından oyuncu almaya kalkınca, bize ancak ikinci lig'de serbest statüdeki oyuncu düştü eldeki mali duruma göre. Benim Kenan'a tek bir kötü yorumum olamaz, bu adamı sırf milli takımda oynuyor diye transfer eden ve ettiren kimse onun kazığı bize.

Emirhan'ı ilk kez izledim. En kötüsü, "olduğu olacağı bu" olabilir, bu hali bile dördüncü yedek oyuncu olmak için yeterli. Kenan, Umut, Kaan Ayhan, bence Mert Müldür, efendime söyleyim, Koray Günter vs oyuncuların hiçbiri alt yapıdan karşılanamayacak oyuncular değil. Bunu defalarca, defalarca, defalarca test ettik gördük. Lütfen şu rotasyon oyuncusu alımı yaparken, alt yapıyı iyice bir gözden geçirsinler gerçekten alternatif yoksa alsınlar.