Avrupa maçları özel ilgi alanıma girdiği için ilk yorumu yapayım.

Öncelikle Avrupa Ligi hakikaten zor bir turnuva. Rakiplere bakınca çerez diyorsun ama, Avrupa'da kısa yoldan puan ve para toplamanın yolu bu turnuva. Dolayısıyla takımlar hiç de bizim gibi burun kıvırmıyor. Braga da tam anlamıyla tipik bir Avrupa Ligi takımı. Bu turnuvayı önemsiyorlar, ve genelde iyi kötü bir yerlere geliyorlar. Biz ise, arka arkasına üçüncü kez gruptan çıkamamak üzereyiz. Liverpool ile eşleştiğimiz seneden beri, Şenol Güneş zamanında iki kez gruplara kaldık ve gruptan çıkamadık. Muhtemelen bu sezon da çıkamayacağız.

Avrupa puanımız açısından çok rezalet bir durum. Bu sezon muhtemelen 11 puana ulaşamayacağız bu da gelecek sezon, şimdiki puanımızı koruyamayacağımız anlamına geliyor. Ha diyeceksiniz ki, seneye avrupaya mı katılıyoz, haklısınız :)

Özellikle Avrupa'nın başaltı takımlarının yer aldığı bu turnuvayı ben çok seviyorum. Saint Etienne'i, PAOK'u, Mönchedlkdfjgdlfg'ı, Gen(k)(t)'i filan bi dolu aslında geleneği olan, fakat gerek kendi liglerinde hegemonyası olan takımlar, gerekse liglerinin katsayı zorbalığına kurban olmasından dolayı Avrupa sahnesinde yeterince yer alamamış takımları görmek çok güzel. ŞL'nin büyüsü tabii ki yok, o ayrı bir konu. Orası iyice 5büyükligcup'a doğru ilerliyor.

Hikayeyi kes, maç n'olur?
Valla bence tam kadro bile oynasak Braga bizi yenerdi, kaldı ki 30 tane eksikle en ufak bir umudum bile yok. Oraya bir 0 puan daha yazmanızı rica edicim.

Bende giderek her yol aynı kapıya çıkıyor... bu takımda transfere hoca onay verdi mi? Kondusyoner ekibini hoca getirdi mi? İki sorunun cevabı da evet ise ve 8 maçta 9 puan eklenince ortaya çok büyük total başarısızlık çıkıyor.

Eğer değilse o zaman başka şeyleri konuşabiliriz.

Sadece finansal durum/nakit para sıkışıklığımız yok 2. Sınıf bir kadromuz ve 2. Sınıf çalıştırıcılarımız var. Allah yeni yönetime sabır versin.

sezon başından bu yana bu kadar sakatlık normal değil. bunun üzerine ciddi düşünmesi gerek avcı hocanın. saha içi müdahaleleri zaten rezalet boyutta bir de oyuncu sağlığına verdiği önem de böyle olursa vah ki ne vah. resmen dağın fare doğurduğu bir dönem yaşıyoruz.

sakatlık konusunda abdullah avcı'yı tek eleştireceğim konu ,beşiktaş'ın para edecek tek oyuncusunu sağ bek mevkiinde abuk subuk pozisyonda sakatlamasıdır . sakatlanmasalar da geçen uefa maçındaki gibi migren falan birşey buluyorlar zaten . geçen yıl oynamayan oyuncular dökülüyor . oğuzhan , nkoudou , diaby ... burak zaten sakattı . gökhan hep böyle . geçen yıl oynamayan ,takımında fazla süre alamayan ,zaten zayıf olan oyuncular sakatlanıyor . onlara da güvenen çeksiz cezasını zaten . beşiktaş hocası olmayan sınıf gibi . herkes kafasına göre davranıyor . şimdi özellikle bazıları gs maçından önce düzelmez ki maçta olası kötü durumda taraftar tepkisi çekmesinler .

kaleciler hariç 11 oyuncu var, hafta sonu da 1 oyuncu daha eklenir. Bu kadar fazla sakatlık pek şans gibi durmuyor.
gelecek pek iç açıcı değil.

Kadro da mecburen
Necip vida roco caner
Atiba elneny
Lens ljajic boyd
Güven

@fiddas, bence bekte necip yerine rebocho oynayıp necip stopere geçebilir. Roco da olur, ama şimdiye kadar hiç oynamadıysa, hoca böyle bir maçta onu sahaya sürmez, adım gibi eminim.

Aslında, elneny ya da atiba'dan birinin yerine de necip olur. İkisi de ağır. Necip'in bir sezondaki 40 50 maçtan sadece birinde oynaması gerekiyorsa, o maç bu maç bence.

rebo vida roco caner
necip elneny yayic
lens güven boyd

hocalarımız sağolsun, genç oyuncuları pek tanımıyorum o yüzden kadromda değiller.

Bu maç yine deneme ve tuttuğu oyuncuları koruma maçı olacak. Mesela Güven'i iyicene taraftar önüne atmaz bu maç. Umut'u harcamak daha kolay :) Lens'i sağ bek yapıp iyicene bitirir. Belki Muhayer ile oynayabilir.

Lens vida Necip rebocho
Atiba(Muhayer) elneny
Boyd ljajic Caner
Umut

muhayeri malesef avrupa kadrosuna yazmadık ama en azından 21 yaş altı en az iki tam sene Beşiktaş'ta oynamış herkesi oynatma şansı var yani hoca isterse gençlerden istediğini oynatabilir.

ahmet nur çebi'nin hiç haketmediği halde futbolculara şu konuşmayı yapmasına neden olan paşa utanıyor mu aceba ?

Geçen yil Burak Yilmaza guvenilirse bu sene de kaybedilir diyenler hakli cikti. 8. gafta itibariyle 2 penalti harici golü olmayan Burak 1 ay daha yok!

Amaci gol olan oyunda bir ton para harcayip golcü olmayan kadro kuran tüm gerizekalilara selamlar olsun.

@beagle ben asıl "demek ki sene başında Beşiktaş taraftarı dinlemeyip Burak'ı alsa şampiyondu" diyen yılışık gazeteci bozuntularını ve twitter fenomenlerini pistte görmek isterim ben. Hiç sesleri çıkmıyor bu aralar.

Burak'ın eleştirilecek bir sürü defosu var ve performansı belki de sonlarda bu sıralamada. Allah'ı var adam geçen sene iyi form tuttu. Ama işte bu yaşta, bu sakatlık geçmişi olan adam bi yerde teklicekti. Bu adama bu kadar para verdiler, bu da bu sene forvet almamamıza sebep oldu. Aynı naneyi bir önceki sene Love'da da yedik. GS bir sezon forvetsiz geçirince ertesi sezon hem Falcao hem Andone'yi aldı. Geçmişten ders almak da sıfır bizde.

Burak'ın sakatlık defoları ayrı bir mevzu olmakla beraber forvet performansı ilk sorunumuz değil. Bu kadar topu geveleyen bir takımın forveti Messi, Brezilyalı Ronaldo filan olmalı ki şapkadan tavşan, gergedan,fil çıkarabilsin.

Sorunlarımızın genel çözümü dikine hızlı oynamak. Bu oyunu beceremediğimiz sürece bir halt olmaz. Kimse göbekte vakit kaybetmiyor. Biz ise 80 yan pas yaparak hücuma çıkıyoruz. Bu kafayla bizim forvetimiz ancak yan top ve yeteneksiz defans sayesinde gol atar.

Burak mevzusunda yönetimin hatası onu yedekleyememek. Antrenörün hatası işler kötü gidiyor kaygısıyla tam olarak iyileşmeden oynatmak. Bence Burak'ın hatası da sahalara erken dönmeye çalışmak. Bu 3lüye selam olsun diyerek kapatıyorum :)

burak'a güvenenlerin çuvalladığı kadar , ki burak geçen sezonun ikinci yarısı görevini yaptı , oğuzhan'a güvenenler de çuvallamadı mı ? gerçi üç yıldır aynı çuvallama yaşanıyor o konuda fakat romantizmle , olsun be birdaha diyerek çuvallamaya devam ediliyor . abdullah avcı bu kadar kötü hoca değil de şunu göremediği için gitmeyi sonuna kadar hakediyor . madem o kadar para savurduk son yıllarda bari sosa'yı biz alsaydık . bugün beşiktaşa gelsin herhalde takımın çehresini yüzde otuz/kırk değiştirir .

Burak'ı yazdık haklı çıktık. Allah'ı var geçen yıl harika oynadı ama 34 yaşında adam seni kaç yıl sırtında taşıyabilir?

Oğuzhan'da tersini yazdık da ben eleştiriyi anlayamadım. Oynadığı zaman takımın zekası direk yükseliyor. Ozzy'i yazarken onu bütünleyen Olcay, Töre gibi futbolcuların gitmesini de eleştirdik. Kısaca takımdaki oyun bütünlüğünden bireysele geçişi eleştirdik. Ayrıca Sosa onun değil Ljajic'in ikamesi ki Ljajic de Oğuzhan oynadığında biraz daha kıpırdanıyor. Yine de daha iyisini bulacaksak veya Tolgay gibi bir ikame yaratacaksak amenna, fakat ilk oyun sistemi/takım bütünlüğü sağlanmalı. Bu arada Sosa yorumuna da katılıyorum, takıma eli değerdi ama sanıyorum bu da yeterli olmazdı.

Bu arada ben geçen yıl Pektemek, Larin ve Love'a para vereceğimize bu kadar pahallı yedeklerin işini ucuza Umut da görür yazmıştım diye hatırlıyorum. Geçen gün twitterda @beagle ile yazıştık, Larin'in daha iyi iş göreceğini düşünüyor. Ben Umut yorumumdan mimli olduğum için sizlerin fikrini alayım. Bence bitiricilikte Umut'un çok önünde olsa da diğer özellikleri ile sınıfta kalıyordu. Siz ne düşünüyorsunuz, Avcı sisteminde iş yapar mıydı? (bana bu sistemde en iyi oynayacak oyuncu Negredo gibi geliyor bu arada)

Umut Beşiktaş'ın üçüncü santraforu olmak için yeterli bir oyuncu bence. Öncelikle çalışkan, az çok aidiyeti de var, iş ahlakı var. Yeteneği kısıtlı hatta yok gibi. Ama as oyuncu ve onu yedekleyecek oyuncu her ikisi de yoksa, onların da yedeği leblebici bir golcü olmaz tabii ki. Umut'a böyle bakarsak bence sorun yok.

Burada sorun önceki iki forvet. Bence Umut'luk bir durum yok ortada. Umut'un yerine Pektemek de olur, Larin de olur. Ama bunların ikisinin de bizdeki son maaşları Umutun 5-6 katıydı.

Oğuzhan konusunda, kendisini çok seven biri olarak, çok fazla somut verilerle kendisini savunamıyor olmak beni üzüyor. Son senelerdeki düşüşünün kendisinden çok başka sebeplerden kaynaklandığını düşünsem de, bu durum uzun bir zamana yayılmışsa, artık çözüm yok demektir. Bence kendisinin bulunduğu mevkii'ye en az bir mümkünse iki transfer yapılmalıydı.

Umut konusunda @ Basar'a katılıyorum. Bende zamanında alınması gerektiğini, Pektemek'ten filan daha efektif olabileceğini yazmıştım :) 3cü forvet için ideal. Biraz motivasyon ile iş yapar. Ayrıca çocuk yeteneksiz değil ama az şans bulan büyük takım topçusu modunda. Alt liglerdeki maçlarını izlemişliğim var. Biraz antrenörün ona güvendiğini hissettirmesi lazım. Güven ile orta gol oynarken Umut'u kenarda oturtursan adamı kaybedersin. Şu an mecburen oynatıyorum yoksa zor forma alırsın durumu var.

Larin iş yapar ama belli şartları var. Gollerini izlemiştim gelmeden. Adam bitirici forvet. Hep tek top ve kafa golü. Larin'in iş yapmasını istiyorsak oyun akıcılığı ve hızına sahip olmamız gerekiyor. Şu an oynadığımız oyunda kaybolur. Aslında şu an oynadığımız oyunda her forvet kaybolur.

Larin konusu ilginç konu ama Bjk'nin gelecegi açısından çok konusulmali:

1- 150 bin usd maas alan adam çok büyük is yapmadan 1.6M Euro maaş alir mi? Almaz. Bir yerde bir yolsuzluk var.

2. Furkan Yaman'ın eksikleri ile Larin'in eksikleri farkli mi (Tecrübe, Sürat)? Değilse bedava Furkani gönderip 10M Euro kontrat Larine baglayan zihniyet, Besiktasi borç batagina sokmuştur. Ileride eldeki milli genclerin posasini cikarmadan gondermemeliyiz.

3. Peki Larin geldi. Bu adam ne yapar? Topu rakip ceza alanina sokarsan gol atiyor. Kafa toplarinda bayağı iyi. Rakip stoperlerle fiziken dövüşebiliyor. Kuzey Avrupali bir iki stoperi kan revan icinde birakti.
Şenol denen akli kit bu adami kontra atak oyununda ve kanatta denedi. Efsane fakan değil, Ilhan Mansizi kesen ayni tip bu.
Tamam hoca adami sevmedi yanlis kullandi ama bu camia bunu nasil görmedi? Larin fizik avantaji, kariyeri ve gol geçmişi ile Umut ve Guven'den çok ondeydi. Benim gibi Burak sevmezler icin hatta, takim oyunu iyi ise Larin 34 yasindaki Buraktan da ondeydi.
Gönderecek adam mi kalmamisti? Avcı nasil bir hoca ki Burak yoksa elindeki tek idare eder adami gondertti? Bir yanlış transfer, mutlaka hemen gonderilmek zorunda degil. Negredi da yanlisti ama bir suru ahmaktan sonra gitmeliydi. Fb Ozan Tufan Alper gibi yanlis işler yapti. Ama hepsinden biraz biraz yararlaniyor. Kontratli oyunculari, Quaresma gibi hain degilse, mümkun oldugunca, yerine adam bulmadan zorla gondermeyelim.

hocanın açıklamalarından sonra kadro tahminimi yazayım.

karius
rebo vida roco caner
elneny necip ljajic
lens güven boyd

Necip toto:

Sağ bek 1.50
Stoper 3.35
Orta saha 17.00

Teknik direktorler altyapidan oyuncu oynatamama konusunda hep sabirsiz yoneticileri ve taraftarlari sucluyor ama bircogu cok basit bir oyun teorisini dusunebilmekten acizler.

Ornegin bu mac ozelinde, sagbekte Kerem'i oynatmanin maci kazanma ihtimalimize yapacagi negatif etki(ki bence pozitif etki yapar), Kerem rezalet oyanamadigi takdirde maci kaybetsek bile Avci'ya ekstra kredi kazandirma ihtimalinin yaninda cok dusuk kalmaz mi?

Ki ornek kumesini bu mac ozelinden sezon ve kariyer geneline genisletmek de gayet mumkun.

@ Emre Toraman +1

Antrenörler işin kolayını ve bahanesini bulmuşlar. Başarı baskısı var. O yüzden tecrübeli oyuncular ile oynuyoruz diyerek işin içinden çıkıyorlar. Aslında kendi ünlerini ve egolarını korumak için gençleri oynatmıyorlar.
Genel olarak Türkiye'deki antrenör profilinin genel sıkıntısı bu. Zorda kalmazlar ise genç oyuncu oynatmıyorlar. Zorda dediğim de mecbur kalmazlar ise. Tecrübeli oyuncu olsun da ne olursa olsun. Bu sorun alt liglerde de var.

Bir istisna ise Genç milli çalıştıran hocalar. Onlar daha cesurlar bu konuda. Terim ve Karaman gibi. Terim'de seneler ilerledikçe diğer gruba kaymaya başladı.

Genç oyuncunun alacağı tepki de farklı olur. Tribün yüklenmez, destek olur. Necip'in yapacağı hata ile Kerem'in yapacağı hata aynı tepkiyi almaz. Ayrıca mevki bilgisi olduğu için heyecanını attığı için daha az hata yapar.

Wolves maçında yediğimiz gol neden mevki kaydırması yapılmaması gerektiğinin en güzel örneği. Necip pozisyonda adrenalin ile yayda adama basmaya çıkıyor. Adamın DNA'sında ön liberoluk var ve gidip o adama basmak zorunda. Orada bir stoper olsa gidip basmaz. Yanındaki adamla kalır ve gole taş koyardı.

@Emre Toraman
Gökhan Gönül sahneye sakatliklar sonrasi bir avrupa kupasi macinda çıkti, ayni sene milli takimin bile kaderini degistirdi.

Genç oyuncu konusunda eskiden Mustafa Denizli de iyiydi. Avrupa kupası maçlarına Bülent'i oynatırdı. Ben gözlerimle görmüştüm bir yaz Tugay ve Okan'ı Çeşme'de plajda kumda çılgınca çalıştırıyordu. Sonra ikisi de altyapıdan ana takıma çıktılar. Terim de Vedat, Fatih, Sabri, Ozan gibi oyuncuları direk takıma koymuştu. Genç milli takım çalıştırmasının da etkisi var.

İstedikten sonra olur. İlla kendi takımında oynaması da gerekmiyor. Elin yabancısı gidip Çağlar'ı, Merih'i takip ediyor, sen gidip gözünün önünde ligden oyuncuyu transfer edemiyorsun. Açıkcası İrfan'ı, Cengiz'i transfer eden hocanın bize böyle bir oyuncu almaması başka bir hayal kırıklığı benim için.

Bugün hoca 8 oyuncu eksikliğine rağmen adım gibi eminim ki 1 tane bile genç oynatmayacak. Oraya buraya yama yapacak. Biz maalesef şanssızız, başımıza bu cesareti gösterecek bir hoca gelmiyor.

Avcı da zamanında genç milli takım çalıştırdı. Hatta başarılı bile oldu. Şimdi ise mecbur kalmadıkça esame listesine bile genç futbolcu yazmıyor.

@ nkonrat

Avcı 1 sene U17lerin Milli takımda altyapı koordinatörü diye geçiyor. U17 oyuncusu çok iyiyse ancak kendi A takımıyla sezon öncesi kampa gider. O kadar.

Terim ise U21 ve Karaman U21 ve A2 milli takım çalıştırmış. U21 grubu hazır oyunculardır. 1-2 maç sallanıp adapte olurlar.

Bu genç oyuncu mevzusu biraz abartılıyor bence. Fatih Aksoy net bir örnek değil mi ? 1.ligde 3 büyüklerin altyapısından çıkıp oynayan kaç oyuncu var ? Yok abi kaliteli oyuncu üreten altyapın, oyuncularını üstyapıya hazırlama kapasiten yok. İstediğin kadar U-21 de şampiyon ol. Ha bu kadar kalitesiz oyuncular transfer edeceğine bence de alt yapı oyuncusuna şans ver daha iyi ama altyapıdan çıkardığın adam Sivas'ta bile süre alamıyor işte.

Geçen birisi Benfica'dan 11 yiyen GS u19 takımının güncel durumunu paylaşmış. 3 tanesi futbolu bırakmış. 4 tanesi 3.ligde, 2 tanesi 2.ligde oynuyor. Fazla idealizm bu.

2002-2004 İstanbulspor U-21
2004-2005 Galatasaray A2
2005-2006 Türkiye U17
(Kaynak Wikipedia)

Genç milli takımla Avrupa şampiyonu oldu. Koordinatör olarak değil, çalıştırarak.

ben her transfer sezonu bittiğinde Türkiyenin alt liglerinin de transferlerini kontrol ederim. her seferinde gördüğüm en alt profosyonel ligde büyük takımların U21 ve U19larından oyuncular olur. sonraki sezonlarda bu oyuncuların çok azı bir üst profesyonel lige transfer yapabiliyor.
hele bu yıl U21ler dağıtıldıktan sonra 3. lige rahmet yağdı büyük takımlardan :)
daha önce de söylemiştim altyapı sistemi kadar oyuncularda da problem var. bu işi meslek olarak görüp gerekliliklerini yerine getirmiyorlar.
bizim alt yapıdan son on yılda takıma rest çekip giden Orhan Gülle, Erkut Şenturk, Muhammed Enes vs.. bir çok oyuncu vardı. Arayın hepsi ya 2. ya 3. ligde sürünüyorlar.
Mesela başka bir örnek Bursadan var, Batuhan Altıntaş. hakkında milyon eurolardan bahsediliyordu. Takımıyla kavga etti, hamburga transfer oldu. sonra da her yıl züper lig takımlarına kiralanıp yedek koltuğu ısıttı. Şimdi de bonservisiyle PTT lig takımlarını geziyor ve yedek koltuğu ısıtıyor. 2 sezon sonra falan 2. lig takımlarında görürüz.
Çok kötü örnek ama Batuhan Karadeniz bu konuda en sivri örnek, o ben futbola saygı duymuyorum diye bağırıyordu gideceği yer belliydi ve gitti. şimdi bandırmasporu PTT ligine çıkarmakla uğraşıyor ama PTT ligine çıkarınca Bandırmada kalmayacak çünkü PTT ligi kadar bile futbolu ciddiye almıyor. Diğer U21lerde Batuhan kadar laubali şekilde bağırmasalar bile futbolu yeterince ciddiye almıyorlar ya da gerçekten yetenekli değiller.

bütün bunlardan kurtulmanın ve bu gençleri takımda ve futbolda tutmanın yolu 15 kişilik A takım kadrosu kurduktan sonra kadroyu altyapıdan gelen veya benzer yaş grubundan umut vaat eden genç transfer ile tamamlamak. hem mali hem sportif açıdan başkaca da bir kurtuluş yolu da yok zaten.

yukarıdaki konuya devamla altyapıdan her pozisyonuna ideal oyuncu çıkmaz. ama en kötü ihtimal 3. opsiyon çıkabilir.

golcü için altyapıdan oyuncu tutturmak zor iş, zaten ender yetenek. o yüzden golcüye parayı gömersin, yedeğini onu aratmayacak ama mümkünse farklı tip bulursun. 3. opsiyonun ise altyapıdan olur.
ama kanat forvetler için 2. opsiyonun doğrudan altyapı veya genç transfer olabilir.
yani bizim yaşadığımız gibi takımın yarısı sakat olmassa en azında gençler sahadayken ne yaptığını bilen ortasahalardan, defanslardan ve golcülerden en az iki pozisyon sahada olur ki genç oyuncu da profesyonel seviyede nasıl oynandığını pratik etsin ve ona yardımcı olsunlar.
yoksa U19 ve U21 leri kiralayarak bir sonuç alınamaz. sonra Fatihi Sivasa kiraya veririz, en kötü kendi seviyesinde olan adamların arkasında bekler. orada onların arkasında bekleyeceğine gelsin biz de vidanın arkasında beklesin, nasıl olsa bir şekilde adamın kart cezası oluyor. fatihe 300bin euro verirsin rocoya 1 milyon euro. teknik adamlar altyapı oyuncularını ya çok sıkışınca ya yönetime transfer mesajı vermek için ya da as oyunculara ders vermek için kullanıyorlar.

başka bir durum beşiktaşın kaleci politikası. ülke futbolu kaleci açısından neresinden baksan altın çağını yaşıyor ama bizim 1-2 sezondur en çok kırıldığımız pozisyon kaleci. en az 7-8 potansiyelli kaleci sayılabilir gençlerden ama bizim 1ve2 numaramızın ikisine de güvenemiyoruz. ersin var ama onu da yönetime transfer mesaj vermek için U19ları oynattığımız hazırlık maçından beri unuttuk gitti.

şimdi transfermarktda canlı örnek gördüm. bursada 17 yaşında Ali Akman diye bir çocuk varmış. transfer yasağı varken çocuğu sürmüşler sahaya. ve yedekten de sanırım hem iyi oynamış hem gol atmış.
sonra bursa transfer yasağını kaldırmış, gitmiş 34 yaşında seleznyov almış, çocuk bir daha 1 dakika bile süre almamış. çocuğu şimdi ajax istiyormuş. bu durum genelde bursada şöyle ilerler. bursa oyuncuyu bonservisi beğenip vermez ama çocuğu ve ailesini de sözleşmeye zorlar. çocuk ve ailesi ajax teklifi olduğu için sözleşme imzalamaz, bursa kadro dışı bırakır ve vakıfköy tesisine tek başına idmana yollar ceza olarak. sonra sözleşme bitiminde çocuk basar gider. uzun süre takım ile oynamadığından ajaxta bocalar. sabır göstermezse türkiyeye yedek koltuklarını ısıtmaya transfer olur.
olayın özeti böyle oluyor genelde.

@fiddas oyuncuların işlerini ciddiye almamaları, 17-18 yaşındaki gençlerin tercihine bırakılacak kadar basit bir konu değil. Spor kulüplerinin esas amaçlarından bir gençlere spor ruhu kazandırmak ve onları bedenlerine hakim sporcular olma yolunda eğitmek. Yani "bizim oyuncularımızdan olmuyor" diyerek kulüplerin bu işten sıyrılamaması lazım. Bu biraz da "ülkede işsizlik yok, gençler iş beğenmiyor" diyen siyasilerin söylemine benziyor ve kulüpler arasında maalesef çok yaygın.

Bence kulüplerin işlerini ciddi yapmamaları daha büyük problem. Kulüpler milyon €'lar verdiği adamların bile performansını oyuncuların kendi inisiyatifine bırakmış vaziyetteler.

80 milyonluk havuzda yeteneksizlikten dolayı oyuncu çıkmaması olacak iş değil. Fakat kalifiye eğitici yok. TDlerin çapı ne ki, alt kademe eğiticiler ne olsun. Memlekette iş etiği de hak getire, tüm bu kaos içinde şans eseri random birileri çıkıyor işte. Merih gibi işi en başından ciddi alıp özel antrenör vs. tutup portekize gitmeyi göze alanlar da direk fark yaratıyor.

@yılmaz
işsiz gençler ile ilgili gençler iş beğenmiyor konusunda gençlerin yanındayım. bence genç futbolcuların mesleklerine saygı duymaması konusundaki örneğim de bu örnek ile birebir uyuşmuyor.
futbolcuların yaptıkları iş global bir iş ve son 10 yıldır futbolcular için sınırlar kalktı. böyle bir potansiyeli olan bir mesleği seçmiş bir insan için bütün suçun ve sorumluluğun kulüplerde olmasını bu sebeple kabul etmiyorum.
ismini örnek olarak verdiğim oyunculardan hareketle yazıyorum zaten o cümleleri, hasbelkader de olsa ismini duyurmuşsun ve belki yurt dışı transfer yapmışsın ama bu ortamda bile senden olmuyorsa bunun bütün suçu sisteme yüklenemez. bu konuda bizden daha çok örnek vermiş takımlar bursaspor ve trabzonspordur. ama çöpe giden o kadar çok yetenek var ki bu takımlardan çıkan. düşündükçe isimler çıkıyor daha.
ozan tufan direkten dönen örneklerden birisi, son anda ne iş yaptığının farkına vardı ve geri döndü.
yoksa vasat ve üstü bir potansiyel göstermiş oyuncular için mevcut sistemin sorumluluğu oyunculardan fazladır. çünkü onları vasat üstünden iyiye çevirecek olan sistemdir.
ama çok yetenekli oyuncu, eldeki sistemle bile bir şekilde sıyrılıyorsa artık kalan kısımda sorumluluğun fazlası oyuncudadır bence.

Turkiye Ligi son 20 30 sene efsanelere bakalim Sergen, Mehmet, Nihat, Volkan(Ayı olan), Tugay, Şaban Şükür, Okan. Yakinlara bakalim Yusuf A.kadir Cengiz Merih Okay vb vb.
Turkiye, altyapilardan çıkarıp yeterli maç oynattigin adamların değer, basarı vb olarsk transferleri katlar.

Sorun bu forum dahil her yerde transferlerden normal üstü bir halt beklenmesi. Elneni sk.msonigi ne yapmis ki 10 sene emek harcadigin Kartal Kayra dururken bi ton paraya getiriyorsun? Hele Eslemi bedava gönderip bir sene sonra bunu getirmek plansizligin ahmakligin daniskasidir.

Eslem ne mi yapiyor? Bir sürü yabanci kesip banko oynuyor. Sağ kanatta da M.Enesi oynatiyor paslariyla.

Güven denen gürbüz ilk 11 oynarken, gol özürlü Umut tek forvet yedegimizken altyapi eksigi konustugumuza inanamiyorum. Ahmet Almos sol kanadinin Rebocho Caner kanadina 20 cm arti yilda 10 gol üstünlüğü olur. Niye oynamiyorlar? Onu bilmem. Adaletten olmadigi kesin.

Altyapının iyi örnekleri var. Çağlar, Merih, Cengiz, Ozan as takımda şans bulur bulmaz yurtdışı transferi yaptılar. U19dan çıkan her oyuncu futbolcu olmak zorunda değil. Niye bunlara kafayı yakıyoruz anlamadım. A takımda oynayabileceğimiz 1 tane genç oyuncumuz yok mu? Mutlaka var. Çocuğu a takıma alıyorsun, oynatmıyorsun 22-23 yaşına geliyor, gelişmiyor, öğrenemiyor, hevesini de kırdıktan sonra kiralık gönderiyorsun sonra da oyuncu yetiştiremedin oluyor adı. Böyle bir mantık olabilir mi ya?
Dersin ki çok patlak bir nesil bulamadık, anlarım. Ama illa ki yetenekli, gelişmeye açık gençlerin var elinde. Hadi Güneş yarışmacıydı, genç oyuncuyla uğraşmayı sevmiyordu, e Avcı oyun oturtacak, kullan o çocukları. Sezon öncesi en iyi hazırlık maçımız gençlerle çıktığımız Pana maçıydı. Sezona Medelle Quaresmayla başladı adam. Boşuna Avcı'yla vakit kaybediyoruz. Şu maça bir bakın, böyle rezil bir iç saha oyunu olabilir mi?

Ilk yari Elninni: 0 top kapma 0 Faul kazanma hatta yaptigi faul de 0.
Onu boş kanada pas verecegine Rocoya verip top kaybettirdi.

yönetim yeniden taraftar desteğini yeniden kazanmada samimiyse oğuzhan ,necip ,caner gibi artık hiçbir işe yaramayan ,taraftarla bağı kopmuş oyuncularla yolları ayırmalı . hemen devre arasında . yeter artık , gönderin bu bitik işe yaramaz oyuncuları . yazıktır beşiktaş'a !

@fidddas konunun bu maçın önüne geçmesini istemiyorum. Ama işsizlik örneğinde de, futbol örneğinde de temel itiraz noktam aynı. İş en nihayetinde şuna dönüyor; Ahmet kendini geliştiremedi, alt lige gitti, Mehmet geliştiremedi, futbolu bıraktı, Hüseyin geliştiremedi, yedek kulübesine demirledi... İyi de bu takımın oyuncuya ihtiyacı var, birşeyler yapması lazım. Kimse kendini geliştirmezse ne olacak?

Maç özelinde aslında kazanabileceğimiz bir oyunu oynadık ikinci golü yiyene kadar. Fakat golü yiyince "hadi arkadaşlar, herkes evine" moduna girdi takım. Ondan sonraki oyunun analizini yapmak bile abes. Ben ilk yarıda gole kadar biraz daha "kafayı dağıtmış" bir takım görmüştüm aslında. Fakat Oğuzhan'ın geri pas atarken kaptırıp yedirdiği golden sonra, birden kepenk indirdi takım. İkinci yarıya da Braga maçı koparmak için başladı. Bu arada farkın artmaması sayesinde maça tutunduk. Penaltı gol olsa alacaktık bence maçı. Ama penaltı ve arkasından yediğimiz golden sonra takım bu seneki umutsuz, bezgin görüntüsüne geri döndü.

Bu grup zor bir gruptu. Bir tek bratislava maçı -kağıt üzerinde- "çantada keklik"ti onda da keklik biz olduk zaten. Bu gruptan çıkamamamız bu kaosa göre aşırı normal. Tabii bunun 0 puanla olmaması iyi olurdu.

Bir de bir sorum olacak, sizce şu maçta Necip ıslıklanmak için ne yaptı? Tek bir hata arıyorum. İlk yarıda bir kaç tane uzun topu vardı hedefsiz, onlar mı? Ben artık taraftarın izlediği şeyi anladığı konusunda çok şüpheliyim.

Bir de şu twitter'daki mavi tiklilere ayar oluyorum bu aralar. Ali Cansun, Şafak Malatya, Murat Özen, Övünç Özdem, Fırat Günayer...

Benim wall'ımda diye gördüğümü de bilmiyorum, takip etmiyorum adamları ama Beşiktaş'la ilgili hesapları takip ettikçe onlarda düşüyor.

Adam Adriano Pepe Talisca Babel Abou'dan işte Boyd'lara, Reboco'lara kalmışız. Ağız birliği etmişçesine bunu yazıyorlar. "Bunlara" kalmamızının sebepleri, zamanında PSG'nin elinden aldık, Barça'nın sol bekini aldık diye verdiğimiz akıl almaz maaşlar değil sanki. Şu maçta Rebocho'yla Adriano'yu kıyaslaması için ya kör, ya kötü niyetli, ya maçı izlememiş, ya da takipçi kasma derdinde olması gerekir. Her mağlubiyetten sonra Taliscaaa :( diye ağlayacaksak işimiz var. Bizi dördüncü yapan takım sanki Adriano, Pepe, Babel, Talisca Quaresma'lı takım değil. Bu adamlar gazlıyorlar tribünü, onlar da hınçlarını oyunuculardan çıkarıyor.

Konuşacak o kadar çok şey var ki, aslında şimdi hepinizle aynı ortamda olup hararetli bir şekilde anlatıp, içimdekileri dökmek isterim. Yazmaya yetmiyor gücüm.

oyuncuların üstte süre bulamayıp alt liglere gitmesinin sebebi alt liglerde olan ciddi paradır. askerliğimi yaparken kariyeri hep 2.lig b kategorisinde geçmiş bir abiye denk geldim. adamın kırıkkale ve ankarada toplam 15 evi ve 3 dükkanı, bankada hatırı sayılır parası, bununla beraber oynadığı takımlardan para alamadıklarında da hacizle beraber gelecek parası vardı. futbolcu dediğimiz adamların tek hedefi kısa sporculuk kariyerlerinde maksimum parayı kazanmaktır. çünkü böyle yetiştiriliyor bu adamlar. halbuki 17-18 yaşlarında yeteneksiz oyunculara para gömmek yerine hem bu zihniyeti değiştirip hem de vizyonumuzu geliştirmek adına genç adamlara yönelsek o zaman bu borç sarmalından kurtulabiliriz. akşam süre alan 2 genç adamın sırıtmamasının nedeni yanlarında oynayan kazmaların aslında o kadar da iyi topçu olmamalarıdır.

20 senedir necip kullanan utanmadan 280 antremanın 279una çıkmış diye övünen zihniyetlerden kurtulmak lazım. bu çocuklara şans verip necip gibi senelerce tutmana da gerek yok. eğer gelişmiyorsa necip gibi başkasını denersin. bu adamlar ucuz iş gücü necip gibi sene de milyon euro almıyor. sen bu ucuzluktan yararlanırsan elneny gibi boyd gibi roco gibi mirin gibi necip gibi tolgay gibi lens gibi gamsız adamlara para dökmeyi bırakırsın. tutarsa bu adamlardan bir kaçı maliyetinin fazlasına da satarsın. bu saydığım adamlara senelik toplamda 15 milyon euro verdi bu takım. alt yapılarda bu adamların yerine fersah fersah iyi oynayıp az maliyet yapacak oyuncular var. ama menajer uşağı olmak komisyon almak daha güzel şey.

akşamki maçı çok fazla seyremedim ancak avcının hala saha parselizasyonu falan konuşmasından bizim yaramıza merhem olamayacağını da bir kez daha gördüm. sezona gerçekçi düşünmeyip elindeki kadroya göre oyun planı oluşturmayıp bir hayalle başlayan sonra olmayınca başka oyuna geçen o da olmayınca ne yapacağını şaşıran bir hocanın hezeyanını yaşıyoruz. bizim temel ve en önemli problemimiz orta sahamızın kaplumbağa olması. ne topu koşturuyorlar ne de kendileri koşuyorlar. ne bindiren beke topu verebiliyorlar ne de dikine topu atabiliyorlar. sadece yan pas. e biz bunu zaten 2 sene şenol güneşle seyrettik. orada da temel problem buydu sen de avcı bunu oynatıyorsun. ben sezon başında caner'i orta sahaya alarak bu salak yan pas oyununu değiştirmek istiyor diye düşünmüştüm ama senin niyetinde ölümüne yan pasmış.

az bağırmadık burada hem golcü hem de 8 numara lazım bize bu ikisini çözemezsek kısır kalırız diye. bugün ne dikine top yapan 8 numaramız ne de iş bitirici golcümüz var. ceza sahasına bile giremiyoruz. çok acil kovulması gereken bir antrenörümüz var. bu ekonomik şartlarda maç kazanamayan takım daha da kötü şeyler demektir. maç kazanmak para kazanmaktır. kartal yuvası organizasyonundan daha değerli maç kazanmak. çok acil lig daha kopmamışken hoca değişikliği lazım. kondisyoneri gs maçından önce kovalım ama orası şuan daha önemli.

Bu Kartalin istatistigi. 19 yasinda Brezilyali olsa buralar karismisti:

Oyunda kaldığı süre 29 dakika 34 kere topla buluştu 29 isabetli pas yaptı (%96) 2 uzun top 2'si de başarılı 2 top sürme 2'si de başarılı 3 ikili mücadele 3'ünü de kazandı.

Bu istatistikler Elneni denen kifayetsizi bazi alanda 3e falan katliyor. Sene basinda Yunan macinda iyiydik çünkü kartal takimi idare etti demistik. Ha bu benim mucize tespitim falan değil, 9 yasindan beri tüm altyapi kategorilerinde bunu yapti bu çocuk.

2.si mal arkadaslarin illa yuhalayacaksa doğru adam secmesi. Maçı dogru izleyin, Kartaldan sonra en iyi istatistikler Oguzhan ve Rebocho'da. Karius da iyiydi. Boyd da acik ara en cok hucum aktivitesi deneyen adamdi.

Hayalet Elneni, kazma Roco, Savruk Vida değil de bu cocuklar mi batirdi takimi? Caneri solbeke koyan Avci değil de baskasi mi suçlu? Necip yerine Kerem oynamaliydi. Ama Necip oynadigi dk basina en çok ikili mucadele yapan adam. Niye yuhaliyorsunuz? Umutun eldeki tek merkez santrafor alternatifi olarak uçta oynamasi, Güven'in destek oynamasi lazimken, Güven, Ljajic merkezi ile takimi perisan eden gerizekalidan baska sorumlu aramamak kazim.