Asena Özkan'ın bugünkü köşe yazısından bir kısım;
Rakamlar arasında ‘uçurum’ olsa da bizler bunun benzerini yakın geçmişte Tümer Metin transferinde yaşamıştık. Formasını giydiği Beşiktaş’ın önerdiği rakamı ‘tatminkar’ bulmayan Tümer Metin, Fenerbahçe’nin teklifine başkan Aziz Yıldırım’ın evinde sabaha karşı ‘Olur’ yanıtını verip imzayı atmış ve Fenerbahçeli oluvermişti. Tercihini, ‘daha çok para’dan yana kullanan Tümer Metin’i yermek gereksiz. Kararına saygı duymalı, sonuçta; futbolcu yeşil sahalardan koptuğunda, tüm yaşamını transferlerden elde ettiği rakamlarla sürdürmek zorunda olan emekçi. Yaşamın ‘giz’i de sanıyorum buralarda bir yerlerde! Nedir beklentimiz? ‘Daha çok para’ mı, yoksa ‘yetecek kadar para ve beraberinde ömür boyu sizi gölge gibi takip edecek saygınlık mı?’ Tümer Metin’in şansı yaver gitmedi ki, bu son derece doğal. ‘Daha çok para’ için Fenerbahçe’yi tercih edip renk değiştiren oyuncunun aynı şeyi yeni kulübüne de yapma olasılığı söz konusu olabilirdi! Tümer Metin ne Beşiktaşlı olarak anılacak ne de Fenerbahçeli... Bana öyle geliyor ki geriye dönme olanağını bulabilse takımında kalır daha az kazanır ama Beşiktaşlı Tümer Metin olmayı yeğlerdi! Yapacak bir şey yok; Tümer Metin, para için takımını değiştiren futbolcu olarak hatırlanacak. Ya Kaka? O ‘efsane’ olacak, yok formasını üç kez göğsüne götürdüğünde oldu bile. Neyi tercih ederdiniz: Efsane olmayı mı, daha çok kazanmayı mı?
5 yıl önce
7 yıl önce
8 yıl önce
10 yıl önce
10 yıl önce
11 yıl önce
11 yıl önce
12 yıl önce
12 yıl önce
5 Yorum:
tümeri beşiktaştayken severdim, hala da severim. tarih 27 mayıs 2006,askerliği bitirmenin verdiği huzurla ankaraya dönüş biletimi aldım, yolda okumak için iki gazete aldım, biri vatan. vatanın ekinde de sanem altan ile tümer metin röportajı var.tümer biraz sıradışı olduğundan sıradışı, biraz da sıradışı olmaya çalıştığından sıradan bir futbolcu olarak beşiktaşı ne kadar çok sevdiğini anlatıyordu ki, bir ay sonra fenerbahçeye gitti..üzüldüm mü evet, kızdım mı hayır, ki transfer sürecinde de beşiktaşlı yöneticilerin aymaz bir tutum sergilediğini belirtmekte fayda var. bana kalırsa ne kal ne de git diyemediklerinden arafta kalmalarından ötürü tümere net birşey söyleyemediler ve bu durumu hisseden tümer, fenerbahçenin transfer teklifini kabul etti..bence iyi de yaptı, herşeye iyi yanından bakmak lazım, tümer de fenerbahçeye gitmese, yok şu kadar fenerli beşiktaş forması giydi muhabbeti daha da aymazca yapılırdı..
@Beautiful Freak
Abicim keşke senin kadar iyimser olabilsem.
taraftarız sonuçta. taraftar penceresinden bakmazsak işin tadı kaçar, ruhu ölür. tümer'i yolda görsem 'suratına tükürem de içim ferahlasa' demem. ama fener'e gidişine anlam vermek, haklı görmek, onu sevmeye çalışmak benim ilgi alanım dışında. beşiktaş forması çıkarıp fenerbahçe formasını giydiği an olay kapanır.
taraftar olarak bakıyorum ve sadece Beşiktaşlı tümer olma fırsatını kaçırmış bir adam görüyorum. Beşiktaştan ayrılma nedeninin ise bence para değil Beşiktaş yönetiminin ve teknik heyetinin kararsızlığı olduğundan, çok da kızamıyorum. tabi asla bir Feyyaz gibi anılmayacak tümer ama yine de büyük sitemlerle anamıyorum kendisini.
Yani bakabilecegim en bayagi sekilde bakayim olaya da, ben "Burasi Besiktas Alayina Gider" soylemis birinin iki ay sonra oraya gitmesine anlam veremiyorum.
Besiktas Yonetimi, Tumer ile gorusmekte iken Fenerbahce ile gorustugunu duyunca resti cekti benim bildigim kadariyla, tabii bu yurtdisinda yasayan bu sahsin gazetelerden okudugu. Ama ben hak vermistim Murat Aksu'ya "Besiktas kaptani bize haber vermeden Fenerbahce ile gorusemez" dediginde.
Tumer'den nefret etmem, keza su alemdeki en dedigi anlasilan futbolculardan; fakat kendisini sevmem icin hic bir neden yok.