13 Ekim 2022 Perşembe
STSL 10 Beşiktaş - Trabzonspor
Tarih: 16 Ekim 2022 Pazar 20.00
Stadyum: Vodafone Park
Hakem Hakkında Bilgi: Ali Şansalan (BJK Karnesi 6G 2B 1M)Eksik Oyuncular: Atiba Hutchinson, Romain Saiss, Emrecan Uzunhan / Dorukhan Toköz, Abdulkadir Ömür, Mahmoud Trezeguet, Edin Visca, Maxi Gomez
Cezalı Oyuncular: - / -
Etiketler:STSL 2022,Trabzonspor
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
TEKNİK DİREKTÖR OLMAK İSTEMEMİŞTİ - Aralık 2019'da Fitbol Dergi için yazılmıştı. AMATÖR LİGLERİN BÜYÜK GOLCÜSÜ OLAN DANİEL FARKE GOLLERİYLE HAYAT VERDİĞİ TAKIMA ZOR ZAMANINDA GİTMEK ZORUN...2 yıl önce
-
Josef de Souza Beşiktaş Orta Sahasına Ne Katar? - Evet, benim için çok çok ayrı bir yer olan bu platforma, vlogger olarak geri döndüm. Bu kez, garanti bir dönüş. Bavulumu alıp, Haydarpaşa Garı'na koymuş v...4 yıl önce
-
İyi ki Doğdun Büyük Başkan! (Metin Tekin Efsane Başkan Süleyman Seba'yı Anlatıyor) - Sarı Fırtına Metin Tekin, efsane başkanın doğum gününde onu anıları ile yad ediyor. Seneler evvel dediği gibi "Efsane, yıllar aşıp yüzyıl öteye geçebilme...4 yıl önce
-
Atleti - Atletico Madrid. Bir takım kurmuş... Bu takım sahada sanki bir vatan toprağını ya da bir ülküyü müdafaa eder gibi, bir kaleyi müdafaa ediyor. Sahaya çıkma...4 yıl önce
-
Golcü Şampiyon Yapıyor mu? - Gomis'in sezona muazzam başlaması üzerine Twitter'da bir tartışma gördüm. Tartışmanın temeli Gomis'in bu performansının Galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmay...7 yıl önce
-
sinanyyilmaz.blogspot.com - Sinan Yılmaz'ın yeni ve profesyonel yazıları* sinanyyilmaz.blogspot.com* adlı blog adresinde olacak.9 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadeles...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...9 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189510 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
-
61 Yorum:
Kimse yorum yapmadığına göre,herkes umutsuz sanırım bu maçtan
6-4 aliriz - her neredeyse gurbet kartali'na sevgiler.
umarim hakem hatasi olmaz... (oldu)
Geçen sezon deplasmandaki Trabzon maçını düşününce kaliteli pozisyon bulmamız bekleri ceza sahasına yaklaştırmamıza bağlı. Sağ tarafta Rosier’in önünü açmak için Ghezzal’ın içe kaymalarını kullanmak gerek. N’koudou form olarak iyi değilse çekilmez bu maçta. Ben başlangıçta Muleka’yı tercih ederim.
Umarım Ghezzal-N’koudou beraber başlamaz ve değişiklikler sağ beki üç defa değiştirmeden yapılır.
Orta sahada Gedson Hamsik eşleşmesi kritik. Salih’in devam eden sakatlığı var sanki (performansı epey düşük son haftalarda), öyleyse ben Tayfur’u tercih ederim. Zaten Siopis’le boğuşacak biri lazım.
TT-Montero idare eder ama Masuaku daha tedbirli oynamak zorunda.
Çok kritik maç hoca için. Bir yandan Ts-Bş-Fb maçlarını geride bırakıyorsun, galibiyet serisi yakalamak mümkün. Diğer yandan hepsini içerde oynuyoruz, en az birini kazanmamız lazım iddialı olmak için.
Ben gayet umutluyum. Kontrollu bir futbol degil de Karagumruk ve Sivas maclarindaki gibi baskili bir futbol ve net bir galibiyet bekliyorum.
Skor tahminim 4-1. Umarum Muleka ve Gedson yedek baslamaz. N'Koudou, Dele Alli ve Redmond'un bu form grafigiyle faydali olabilecegini sanmam.
Her ne kadar sıkıcı bir oyunu olsa da Avcı, Valerien Ismael e kıyasla çok daha iyi bir hoca, hem de çok daha zeki bir insan. Sanirim tokat manyagi yapar bu akşam.
Korkmadan oynatmayı başarırsa kazanırız. Ama korkup yine 70dk gol yemeyelim diye çıkarsak bişey olmaz. Sanki 2. seçenek daha yakın gibi. İstatistik olarak ligin tepesindeyiz ancak pratikte olanlar gelecek için ümit vermiyor
Aslında maçın şifrelerini Avcı basın toplantısında verdi. Fizik gücü, teknik kalite ile kıracakmış. Yani, talebesinin yaptığı ve Beşiktaş'ın mağlup olduğu maçın bir kopyasını oynamaya niyetlenmiş. Doğrudur, Başakşehir Valerien Ismael'in önde baskı oyununu ilk işlevsizleştiren takım olmuştu bu sezon. Ama karşılığında kaleye bile gidemedi. Necip Uysal'ın hatasını affetmeyip genç kaleci Emre'nin de tecrübesiz yer tutuşundan faydalanıp golü bulmuşlardı. Bir klasik olarak da golün üstüne yatmışlardı. Avcı da Uğurcan'ın Beşiktaş maçlarındaki ekstrem performansına güveniyor olmalı.
Bence, fizik kalite mi yoksa pas kalitesi mi üstün gelecek "2022 futbolunda" diye kendi çapında izlemesi keyifli bir deney maçı olacaktır. Artık futbol tezler ve antitezler üzerine ilerliyor ve bu döngüsellik daha dar bir zaman aralığında gerçekleşiyor. Öyleyse pasla fiziği kırmaya niyetlenen eski Beşiktaş teknik direktörüne karşı mevcut Beşiktaş teknik direktörü şöyle çıkmalı:
Ersin/Rosier-Necip-Talha-Masuaku/Josef-Gedson-N'Koudou-Tayfur/Muleka-Weghorst
Gördüğünüz gibi, kırıcı oyuncular yazdım. Hata potansiyeline rağmen Montero'dan çok daha sert olan Necip. İlk yarı baskısı için sakatlıktan yeni yeni dönen Ghezzal yerine Tayfur. İlk haftalardaki baskı oyununda büyük payı olup şimdilerde fantezi 11'lerde bile unutulan "golcü" Muleka.
Avcı Beşiktaş'ta iken teknik kalite ile pek bir şey kıramamıştı. Gerçi o da bana Diaby, Rebocho başkalarına Pjanic, Bathsuayi, Dele Alli, Ghezzal diyebilir.
İzleyelim görelim. Farklı anlayışlarla bu satranç oyununu kim kazanacak?
Trabzon'da sapkadan tavsan cikartacak bir Nwakaeme veya onun muadili bir oyuncu yok. Bizim baskin oldugumuz bir macta bize nasil gol atarlar? Anca Yusuf veya Bakasetas uzaktan vurur bizim kaleci her zamanki gibi klasik formunda olur, anca oyle.
Basaksehir macinin bir kopyasi olacaksa biz daha favoriyiz. Ama bu tur maclarda Muleka gibi oyuncular sart. Cok fazla pozisyona giremeyecegin macta bir duran toptan, karambolden, yarim pozisyondan iterek kakarak gol cikartacak oyuncular cok onemli oluyor.
Sac bas yoldurma potansiyeli yuksek N'Koudou, dar alanda sikinti yasayan Weghorst gibi adamlarla zor is.
Ersin/Rosier-Talha-Montero-Masuaku/Josef-Salih-Dele/N'Koudou-Ghezzal-Weghorst kadrosuyla çıkıyor Beşiktaş.
Emrecan'ın kırmızı kart gördüğü pozisyonun ardından; sol stoper yoksa sol stoper yedeği, sağ stoper yoksa sağ stoper yedeği oynar anlayışına sıkı sıkıya yapışılmış. Welinton veya Necip Uysal yerine gitmesi konuşulan Montero ilk 11'de.
Sakatlıktan dönen Salih hoop kadroda, göz dolduran Tayfur yedek.
Dinamo Gedson yedekte, ritim tutturamayan Dele Alli'den yine vazgeçilmemiş.
Sadece, son maçlarda sahada yürüyen Redmond kement yemiş.
Bakalım bu kadro ne oynayacak?
4-2-3-1 Gedson ve Muleka yok. Avcı sevinmiştir bu kadroya.
Trabzonspor kadrosu da gün boyu verilen kadro olmuş. Abdülkadir-Masuaku ve Trezeguet-Rosier eşleşmeleri ile Ghezzal-Eren ve N'Koudou-Larsen eşleşmeleri önemli olacak.
Elbette Bakasetas-Ersin ve Dele Alli-Uğurcan eşleşmeleri de...
Yan toplara muhtesem cikan Ersin (!) yine muhtesem cikti tabii. Ama ruyalarda.
Bu defansla Maxi Gomez'den, ozellikle de Montero'nun tarafindan, bir kafa golu yeriz diyordum mactan once. Kimse sasirmamistir. Ama golden once hakemin inanilmaz kararlarla hizimizi kesip Trabzon'un cikmasina izin verisi de inanilmaz.
@4EVER
Ne alaka ya kaleciyle o gol. Weghorst saçmaladı.
Saiss'i cok ariyoruz yazacaktim ama bu duzeyde bu hata akil alacak is degil.
Korkarim bizim icin mac da bitti zaten Ghezzal'in sakatligi ile. Rosier Ghezzal is birligi tek uyumlu tarafiydi takimin.
Attığımız gole kadar sol tarafta 3 oyuncu üst üste bindi. Golden sonra dele daha fazla ortaya girince bişeye benzedi oyun. Ancak tüm orta sahayı Salih tutuyor inanılmaz bişey. Ortada 40metrelik boşlukla oynuyoruz. Muleka un maçı olacakken inatla kanata basan adamlar oynatıyor hoca. Weghorst yerine bile oynayabilir muleka kafa bile vuramayacaksa zaten oynamasa da olur.
Icimden bir ses yenecegiz diyordu Ghezzal in sakatligina kadar ama isler degisti.
Bi ihtimal ikinci yari Josef-Gedson ve Dele-Muleka ya da Weghorst-Muleka olursa biseyler yapabiliriz. Yoksa zor gibi.
-Beşiktaş'ın korner savunmasına çalışan Avcı, Bakasetas'a Weghorst ön direği tutuyor onun arkasına aşır demiş.
-3 farklı önde değilsen Masuaku gibi orada öyle pas yapamazsın.
-Beşiktaş'ın oyuncuları tek pas denen şeyin varlığından habersiz gibi. Herkes topu üç kez dürterse, oyun da yavaşlar, boşluk da bulamazsın.
-Ne önde baskı, ne sağlam savunma; ne anladık biz şimdi?
-Kadroyu kim yapıyor? Yıldızcılık ve devrecilik mi var? Redmond ve Dele Alli 11 oynatma sözüyle mi transfer edildi?
bence de mac bitti. ikinci yari avci'nin takimi nasil oynatacagini biliyoruz. ustune ugurcan geleneksel olarak sezon macini oynayacak. olur da erkenden bi tane duran top golu itelersek belki kazaniriz ama cok dusuk ihtimal. yazik oldu.
@huzeyfe
Ersin suclu baabinda soylemedim. Gecen postta yan toplarda iyi demistin. Ilk 10 dakika 2 korner kullandilar, ikisi de altipasta kalecinin cikip alabilecegi pozisyondaydi, ikisinde de cikmadi.
Kaleci konusundaki sikintimi bu mactaki Ugurcana bakarak anlayabilirsin. Ugurcan 2 top cikardi, ikisi Ersin'e gelse buyuk ihtimalle ikisi, kesin olarak biri gol olurdu. Ve adamlar kale dibine kadar girmis Ersin ne yapsin diye korunurdu, ama o pozisyonlarda birsey yap(a)mayan adamin zaten bizim kalemizde olmamasi lazim. Bu sene icin yapacak birsey yok, ama sozlesme uzatmamaliydik ve seneye adam gibi bir kaleci almaliydik. Adam 2 tane zor top kurtardi takimini macta tuttu iste. Her yerli kaleci Ugurcan olamaz, ama Besiktas'in as kalecisi Ersin de olmamali.
Maca gelecek olursak, yazik oldu. Ama bu tur maclarda oyuncu secimleri belirleyici oluyor. O 2 golu her turlu yerdik zaten, ama Muleka oynasa ceza sahasi etkinligimiz artardi, belki bir tane daha sikistirabilirdik. Duran toplarin onemini de gorduk zaten, Muleka bu konuda da ilac. Hem Gedson hem Muleka en gec 60'ta girmeli yoksa cok cok zor. Insallah cevirebiliriz.
Bu kadar kotu oynayip takimi bozarken hala Dele Alli'nin sahada olmasina nasil bakabiliriz?
Bir aciklama Gedson'dan cok memnuniyetsiz olusu olabilir. Gedson gercekten de etkisiz oynuyor. Daha da onemlisi topa cok az dokunuyor ve pas alisverisinde yok. Baski oyunundan pas oyununa yakin bir seye gecmemizden sonra Gedson'un kesik yemesi ve Alli'nin top dagitici olarak sahada olmasinin anlami bu olabilir. Ha Alli bunu yapabiliyor mu o ayri bir soru. Orada da Alli'nin eski gunlerine donecegi umudu hocayi motive ediyor olabilir (gerci anladigim kadariyla Alli defans arkasina kosulariyla one cikmis, hic bir zaman iyi bir oyun kurucu orta saha olarak gorulmemis) Acaba Bilic'in lig pahasina Liverpool macina hazirlanisi gibi VI de Alli'yi kendine getiren hoca olarak mi Championship'e, hatta belki Premier'e donmek istiyor? Sonucta kellesi bu kadar yuksek perdeden istenirken bundan haberi olmamasina imkan yok.
Goruldugu gibi maci izlemek yerine yazi yaziyorum. Cunku ayni maci daha once o kadar cok kere izledim ki! Asil mac bizim icin yiyecegimiz 3. golden sonra tribunlerde baslayacak. Bakalim o macin sonucu ne olacak?
Kanatlari kullanmak iyi de, Cenk Tosun ve Muleka kenarda otururken bunu yapmak komik oluyor. Hangi antrenorun donemiydi hatirlamiyorum, ama bir ara orta sahada 3 onlibero, bir cizgiye yapismis Quaresma, diger cizgiye yapismis Simao, 4 defans oyuncusu arasinda debelenen Almeida gibi komik bir goruntumuz vardi, ona benzedi oyun olarak.
Dele Alli oyuncu karakteri olarak 2. forvet olabilir, ama bu fizik ve form durumuyla olmuyor, olmayacak. Muleka'ya yazik oluyor.
Yahu sezon başında versinler Trabzon’a kupasını, sonra hiç değilse ligde futbol izleyelim. Bu nedir Allah aşkına?
Her seyi anliyorum da, sag kanatta duzgun oynayan bir Redmond'u niye kotu oynadigi sol kanada aliyorsun be adam.
Resmen Muleka'yi saga atacam diye, ya da Weghorst u cikartmayacagim diye elimize gelen maci geri verdik.
En kotu Muleka solda oynardi, isleyen sag kanadimiz islemeye devam ederdi.
Jorge Jesus ve ekibi ligi daha 2. mactan sonra cozdu. Hic oyle savunmaya falan gerek yok, savunmayi ortaya kadar cikartirim, 4 tane hucumcu koyarim, hurra hucum yaparim, overloading taktigiyle ustesinden gelerim taktigiyle ligi cozdu.
Biz hala israrla 4-3-3 ve ceza sahasinda tek adam Weghorst'la futbol oynamaya calisiyoruz. Tempo yaptirmiyorlar iste abicim. Sen serbest vurusu hizli sekilde kullaninca hakem sakin diye seni geriye aliyor. Sen istedigin kadar ileride pres yap, rakibe dokundugundan an kursun yemis gibi kendini yere atip faul aliyor.
Ilk dakikadan itibaren ne var ne yok ceza sahasina yuklenip gerekirse risk alip alacaksin maclari. Su macta Cenk Tosun ve Muleka'nin bu kadar gec girmesinin aciklamasi yok. Bu yuzden gereksiz 2 puan kaybettik ve havlu atmak uzereyiz.
Hadi ligi tanimiyorsun eyvallah, ama kac hafta oldu be adam. Artik cift forvetle cikmadan bu isin olmayacagini anlamadin mi? Haftaya yine Muleka ve Cenk yedek oturursa agir kufur edecegim. Cik 4-4-2 ne var ne yok saldir iste yahu. Bu basit seyi cozmek bu kadar zor mu?
Dele net olarak Pjanic 2. Umarım bir daha “fırsat” transferi yapmayız.
Bu tarz adamlardan faydalanmak için bütün takımı ona göre dizayn etmek gerekiyor. Nasıl Pjanic’i iki tane at gibi koşan sekizle destekleyemediysek, Dele’yi de ikinci forvet gibi kullanamıyoruz. Ne Kane tarzı bir forvet var elimizde ne de Erikson gibi bir pasör. Belki olur diyordum Weghorst’un arkasında Ghezzal’ın savunma arkasına atacağı toplarla. Hoca hiç denemed, zaten Ghezzal da hiç oynayamadı.
Beklere altyapıdan itibaren ısrarla tembihlenen, asla atılmaması gereken pası attı Masuaku. Çünkü bek orijinli oyuncu değil.
Muleka ve Gedson’la başlasak kazanacağımız bir maçtı muhtemelen.
Weghorst korner golünde hatalı olsa da ikinci goldeki saçma ortayı indirebilecek az forvet var.
Avcı takımlarına akan oyunda gol atmanın yolu belli. Yapmak zor ama ekstra oyuncuyu (genelde bekleri) savunma arkasına koşturmak. Ghezzal bunu master seviyede yapabilen oyuncu.
Son olarak Josef ve Dele buysa, ben Berkay/Gedson ve Cenk/Tayfur/Muleka’yı tercih ederim.
Birde böyle oynayacaksak josef lüzumsuz. Gedson-Salih yada Gedson-Tayfur iş görür.
@BJK4EVER @Huzeyfe
On numara tespitler.
1-Beşiktaş'ın oyununu Dele Alli sevdası geriye götürdü. Kanatta santrafor özellikli oyuncu kullanmayınca tek çözüm forvet arkası orta sahanın golcü özellikli olması. İlk maçlarda Dele Alli işi kotarabilecek gibiydi. Ama denklemden Muleka da çıkınca Weghorst çok yalnız kalmaya başladı.
2-Çözüm belli, çare belli. Josef sakatken zaruri ortaya çıkan asimetrik diziliş Muleka'nın içe devrilmesini kolaylaştırıyordu. Salih ve Gedson iki 8 gibi oynamaya çalışıyordu. Berkay/Josef'i koyup Dele Alli'yi de sahaya sürünce orta saha birbirinden kopuk bir 6,8,10'a dönüyor. Muleka ve Gedson bir şekilde 11'de olmalı.
3-Beşiktaş takımında Weghorst da oyundan çıkabilir. Takımın son bir yıldaki en golcüsü Muleka ama asla santrafor oynatılmıyor. Rakip stoperler için Weghorst'u savunmak maçın sonlarında daha kolay. Muleka hadi sonradan girecek diyelim, en az 20-30 dakika süre almalı.
Bizim yönetim o kadar kötü ki Valérien Ismael i göndermeyerek kendi koltuklarını tehlikeye artıklarının farkında değiller 2 yada 3 hafta sonra inşallah hep beraber gidecekler.
Hoca yönetimin, taraftarın, medyanın istediği ne varsa yapıyor ama yine yaranamıyor. Dün topla oynama, isabetli pas, bilmem kaç pas dizisi, defanstan eveleye geveleye top çıkarma gibi "büyük takımın alametleri" olduğu iddia edilen her şeyi yaptı takım. Tabiri caizse "döve döve" golü de attı. Ama işte rakipten bi tane daha fazla atamadığı için istifası trend topic oldu.
Ismael'i beğendiğimden filan değil de, bu kadarı fazla değil mi sizce de? İstifa isteyenlerden Şenol Güneş ve Sergen Yalçın dışında tek bir isim önerisi bile gelmemesi daha da korkunç. Yani "VI istifa etsin, hemen yerine başka bir hoca bakalım" filan değil. Bu isimler gelsin, dertleri bu.
Bence Şenol Güneş gelsin ve 5 yıllık bağlayıcı bir sözleşme imzalansın. İşler iyi giderse ne ala. Gitmezse taraftar yalvarsın artık hocaya gitmesi için. Ömrümüzden bi 5 yıl daha gitsin ama en azından taraftarın %1'lik bir kısmını da olsa adam etmiş oluruz.
Taraftar zaten adam olmaz, dun yine Sergen Yalcin tezahuratlari yapilmis. Sanki daha 1 sene evvelki futbolu hatirlamiyormusuz gibi. Insanlar bu kadar mi hafiza kaybi yasiyor, anlamiyorum. Hos, o donem sakatliklar ve CL mac temposu da takimin belini buktu, ama V. Ismael de ideal sartlarda calismiyor. Takimin ve ligin en iyi oyuncusunu hic kullanamadi, 4-5 oyuncu cok gec transfer edildi, daha 2 hafta evveline kadar stoperde Necip'le oynamak zorunda kaliyordu.
Alternatif isimler olarak S. Gunes ve S. Yalcin, R. Calimbay vs goruldugu surece ben hoca'nin gitmesini istemem. Son 2 haftaki yonetimininden ve kadro tercihlerinden hic memnun degilim, ama yukaridaki isimlere katlanacagima ogrenme potansiyeli olan ve hali hazirda bazi seyleri iyi yapan hoca'ya katlanirim daha iyi.
Sistem degisikligi ve dogru oyuncu tercihleriyle hala sansimizin oldugunu dusunuyorum, Hatay maci da bunun icin ideal bir mac. Umarim haftaya Gedson ve Muleka'nin sahada oldugu, tercihen 4-4-2 oynadigimiz iyi bir mac izleriz. Haftaya da kazanamazsak zaten havlu atmaya yaklasmiz olacagiz.
Dele Alli'ye benim saydığım 3 tane net faul yapıldı. İki tanesi de kritik yerde. Bunları vermedi hakem. Bir tane de driplingle götürdüğü pozisyon var. Orada çektiler düşmedi, hakem avantaj işareti de yapmadı. Yani orada da vermediler faulü. Anlamıyorum, oyuncunun "güçsüz" etiketi olduğu için mi yapılan fauller verilmiyor? İddi adiyorum, o fauller verilse oyuncu bu kadar eleştirilmeyecek. Şu anda herkesin gözünde "çıtkırıldım" oluyor.
Dün akşam eleştirilecek tek konu gedson-dele ve belki redmond-muleka değişiklikleri bence. Ortayı kapatan ve bizi hata yapmamızı bekleyen rakibe karşı yine bol pozisyon buldu takım. Ben hocanın devam etmemesi gerektiğini düşünenlere biri olarak dün akşam için ihaleyi hocaya bırakmam. Hocanın Oluru bu zaten. Kenarda o kadar heyecanlı ki oyunu okuyamıyor. Ama hep heyecanlıydı. Sorun bence akılsız taraftarda. Şenol ve Sergen isteyen adamdan hayır gelmez kimseye. Bize lucescu lazım. Jesusla sadece o başa çıkar.
Bu arada jesus weghorstu neden istemedi dün akşam daha iyi anladım. Trabzon o kadar kötü adam paylaşımı yaptı ki 2 tane net boş kaldığına atletik eksiklikten bitiremedi. Üstüne rosierin 2.yarıda kestiği arka direk topuna da yetişemedi. Muleka işte böyle zamanlarda önemli bir alternatif. Hem jesusu haklı çıkardı hem de ismael hocaya iyi bir tecrübe yaşattı. Onunda kenara alınıp eksikliklerini anlatmak gerek.
Josef kafa olarak burada değil. Salih çıkana kadar orta sahayı tek başına çözdü. Bence gedson Salih orta sahası ile 4 4 2 yapabiliriz. Bir de bunu deneyelim bakalım zaman çok nasıl olsa
@yılmaz
Hay ağzınla bin yaşa. Benden önce davrandın. Hocanın avukatı vs değilim ama tribün aklıyla hareket edenin de burnu boktan kurtulmamıştır. Rakibe daha gerek kalmadan biz adamı yeterince zaten baskı altına alıyoruz ve hatta sene başındaki oyun tarzından vazgeçmesinde etrafının baskısının etkili olduğunu düşünüyorum.
@kosu mesafesi'nin bahsettigi weghorst'un yalniz kalmasi sorunu bence su an esas problemimiz. bu macta da ghezzal yerine redmond girdigi anda ayni seyleri dusundum. ceza sahasina girmeye bayilmayan iki kanat, formsuz ve aslinda 10 olmayan bir 10, yine ceza sahasina zorunda kalmadikca girmeyen 6 ve 8. ilk 4-5 hafta yine weghorst'a top sisiriyorduk ama sirf yanina giren ekstra oyuncular ile tonla pozisyon buluyorduk. simdi yine sisiriyoruz, ama orada bizim lehimize olusan kargasadan faydalanacak kimse yok. su takima muleka donmedikce ve josef yerine fernandes gecip hem salih hem fernandes'i ileri yaklastirmadikca her mac ayni seyleri gormeye devam ederiz.
hoca konusunda da @bjk4ever'in soylediklerine birebir katiliyorum. ismael yerine gelecek kisi senol gunes, sergen yalcin falan olacaksa ismael kalsin. ha gidip jesus muadili birisini ayarlamissak buyursun gelsin, ama su an takimi daha iyi yapabilecek bir alternatifimiz yok ortada.
Bence de Weghorst un yanina Cenk ya da Muleka'yi daha önce atsak maci alirdik. Weghorst yukarida da bahsedildigi gibi golcu sezileri cok guçlü bir adam degil. Nkodou'nun yerden sert kestigi toplarin en az birisini gole cevirirdi diger Muleka ya da Cenk.
Yine herkesin hemfikir oldugu gibi Josef-Gedson degisikligini yapmamiz gerekiyor artik. Bundan sonra kaybedecek bir sey yok, 4-4-2'ye veya 3-5-2'ye donup forveti ikilemek ve orta sahaya dinamik adamlari koymak gerekiyor.
4-4-2 ye dönünce iki kanat ghezzal yokken redmon ve nkodou olacak orta saha ise gedson ve salih. bu durumda oyun tamamen kanattan içeriye kesilen toplara kalacak.
mevcut durumda zaten dele alli orta sahada son pası atma işini ve skora katkı verme işini yapmadığı için bunu yaşıyoruz ama o zamanda ileride oyuna katkısı olmayan iki oyuncu tutmaya başlamamız gerekecek. bu bizi iyice üretkenlikten düşürür gibi geliyor bana.
weghorst varken forvet ikilenmeli ama ortasahayı da 3lü tutmak zorundayız bence sene başındaki plana geri dönüp 3-4-1-2 yi denemeliyiz. orta saha ikili kalırsa akın sürekliliği sağlamamız daha da zor olacak gibi geliyor bana.
talha saiss emracan
rosier salih gedson masuaku
dele alli (tayfur)
muleka(cenk) weghorst
deneyip önde baskıya geri dönsek daha iyi olacak gibi göruyorum ben. nkoduu ve redmondan alacağımız yan top verimini rosier ve masuakudan da alabiliriz. driblling ile adam eksiltmemiz azalır ancak bunu ikinci plan olarak görmeliyiz.
@fiddas ben de senin gibi düşünüyorum. Dele Alli'nin oynaması kendi içinde tutarlı aslında. Çünkü, Ghezzal yerine Muleka'nın oynadığı 2-3 maçlık dönemde neredeyse hiç üretkenlik sorunu yaşamadı takım. Ceza sahasında çoğalma işi hallediliyordu Muleka ve NKoudu sayesinde. NKoudu sakatlanıp kontak katapınca, Muleka'da "doğal olarak" formasını ghezzal'a kaptırınca orta kafa gol'e dönen bir oyunumuz oldu. İçeride çoğalmak için golcü özellikli bir ortasahaya ihtiyacımız vardı. Oyuncu tanımı birebir bu olan Dele Alli'nin son maçlarda 11 başlaması bence bu açıdan tutarlı.
Hesap edemediğimiz konu Gedson olmadığında yeteri kadar dönen top toplayamamız (ben kendi yaptığım yorumu da eleştiriyorum burada, ben Gedson'un bir süre kenarda beklemesi gerektiğini düşünüyordum). Bence de en kestirme çözüm, Dele'nin ceza sahası koşularından medet ummaktansa orta sahayı ikili kurup, Muleka Weghorst ile başlamak. Fakat bu durumda takım temposuz Ghezzal'i taşıyabilir mi emin değilim.
Kısacası Dele Alli'nin takımın azalan hücum gücünü toparlamak adına sahada olması bence tutarlı bir konu. Oyuncunun performansının eleştirilmesi ise gayet doğal. Ama bence en kötü maçı bu maç değildi. Bence bu maçta iyi işler yaptı. Tabii ki böyle bir isimden, kendisinden istenenleri de ele aldığımızda çok yetersiz kalıyor.
Dünkü maç özelinde Ghezzal sakatlanınca ezber hamleyle Redmond'u sokmak yerine, Salih'i kanada alıp, ortasahaya Gedson alınabilir miydi? Hem takımın direnci artardı, hem de kanattan oyun kurucu rolü kaybolmamış olurdu. Redmond dün defalarca Rossier'in gösterdiği yerlere değil de kenarlara kaçtı.
Futbol o kadar zor bir oyun degil. Ligin hepimizin bildigi dinamikleri var. Ne kadar dogru bir ligimiz var, ne kadar kaliteli o tartisilir. Ama dinamikleri belli. O dinamiklere gore takim kuran sampiyon oluyor.
Anadolu takimlarini ceza sahasinda cogalarak cok rahat yeniyorsun. Bunun 1000 tane ornegi var. Gerets'in cift forvet+Ilic'li Galatasaray'i, bizim Aboubakar+Larin+Atiba'li takimimiz, Ersun Yanal'in 3 santrforlu nisan'da sampiyon olan takimi.
Bu futbolla Avrupa'da ne yaparsin tartisilir, ama ligde ise yariyor iste.
Weghorst'u 4 kisinin arasinda tekte birakinca olmuyor iste. Anca duran toptan, uzaktan sutlardan, rakibin kendi kalesine topu sokmasindan vs medet umuyorsun. Cenk Tosun girer girmez 1 gol attik seken toptan, 2 tane pozisyona daha girdik son anda kacti.
Ligimizde bizim kadromuzdan iyi, belki muadili olarak sayabilecegin 4 takim var zaten. Diger takimlarin tamami net olarak kadromuzun cok gerisinde. Bu takimlara karsi kontrollu oynamayi, tedbirlik olmayi gerektirecek hicbirsey yok. Sen istedigin kadar orta sahada baskin ol, seken toplari al, topa sahip ol, bol pas yap, pozisyona girip gol atamadiginda bir ise yaramiyor. Bu yuzden zaten Muleka gibi adamlar lazim. Sivas ve Karagumruk maclarinda Muleka olmasaydi o maclardan da en az birinde puan kaybederdik. Adam ligin bug'i stilinde bir golcu iste. Ligin bug'i olabilecek baska bir kule santrforun da var. Ligin buglarindan biri olan nobetci golcunun krali var elinde. Ligin en iyi orta kesen asist potansiyeli uzayda olan bir oyuncun var. Kontra atak tehdidi olarak sokabilecegin 2 oyuncu var. Orta sahada hem ofansif guc olarak Dele Alli var, hem defansif kilit olarak Josef var. Her turlu senaryo icin her turlu opsiyonun var. Tayfur, Redmond, Talha gelmeden evvel genislik ve opsiyonlar tartisilirdi, artik tartisilacak kismi yok.
Bak, 4-4-2'de orta saha zayif kalir diye dusunsen bile sag acik olarak Tayfur'u oynatma imkanin da var mesela. Opsiyonlar 1000 tane. Artik bunun mazereti yok. Anadolu takimlarini yenecek formul ve kadro kabak gibi ortada. Bunu gorurse Ismael ne ala, gormezse de zaten bu evlilik uzun omurlu olmaz.
Ben antrenorlerin surekli kabak gibi dogru gozuken oyuncu tercihlerini yapmamasini, dogru taktigi kullanamamsini, sacma sapan oyuncu degisiklikleri yapmasini anlamiyorum. Alanya macinin devre arasinda 1 Allah'in kulu dogru yaptik dedi mi? Demedi. Dunku macin devre arasinda herkes bir agizdan Weghorst yanliz kaliyor Muleka ve Fernandes girmeli demedi mi? Cenk'i gec soktuk ama girer girmez golu attik. Weghorst tek kalsaydi ve oyuncu degisikligi daha gec gelseydi o gol de gelmeyecekti. Futbolun bazi temel dogrulari var ve bazen basit bir sekilde o dogrulari uygulamak gerekir. Guntekin sabaha kadar konusabilir.
Dele özellikle ilk golü atana kadar çok fazla sol tarafa deplase oldu bu da hem masuakunun etkinliğini bozdu hem de tahta bacak nkoudounun alanını daralttı. Sonra daha uzaklaşınca oradan bizim oyunumuzla beraber onunda oyunu düzeldi. Hatta bence çıktığı bölümde baya etki etmeye başlamıştı. Bende acaba josefi alıp gedson mu oraya koyar diye düşünürken josefi tutup Salih ve deleyi çıkardı hoca. Bu nedenle diyorum tüm kenar yönetim çok heyecanlı maç seyrediyor. Sakin kalıp maçta ne oldugunu iyi görmek lazım. Yoksa gerçekten felaket müdahaleleri var hocanın.
Hoca tecrübesiz ama ümitsiz vaka değil. En zayıf yönü aslında saha dışında- burada işlerin liyakatle yürümediğini, medyanın sahaya bakmadığını, baksa da ne olduğunu anlayacak kapasitesi olmadığını, belli başlı teknik direktör-menajer-medya kişilerinin el ele kol kola ülke futbolunu yönettiklerini bilmiyor. Biliç gibi gitar çalan PR seven bir profili de olmadığı için ne yaşadığı zorlukları ne de sahada takıma yaptırmak istediklerini taraftara anlatabiliyor.
Saha içinde de Josef takım lideriğ, Dele isim olarak hocayı zor durumda bıraktı. Bence Beşiktaş’tan kovulacaksa kendi bildiği, hayranı olduğu Conte oyununu oynatarak kovulmalı. Biz dünkü Trabzon maçının aynısını Sergen hocayken oynadık (taraftarın oyuna kızıp Sergen diye bağırması trajikomik). Halbuki VI’ın geçen seneki oyunu hem Fb hem Ts maçlarında daha umut vericiydi benim açımdan. 3-4-2-1 veya 3-3-1-2’ye dönmesi lazım hocanın. İstediklerini yapacak oyuncularla sahaya çıkması lazım. Bu gücü gösteremediği için eziliyor farkında değil. Bütün yaz üçlü tukaka diyen spor basını Jesus aynı şeyi oynayınca göklere çıkartıyor. Çünkü Jesus ağızlarına sıçıyor basın toplantılarında. Sergen de böyleydi, bence vasat hocaydı ama had bildiriyordu.
VI gibi naif adamlara üzülüyorum. Aslında Beşiktaş adına kayıp. Bu profilde bir hocayı rahat bıraksan 2-3 senede bir ekolün, kazanma alışkanlığın oluşabilir. Sürekli bir şampiyonluk adayına dönüşür, Avrupa’da da bir standart yakalayabilirsin. Yoksa bir sene şampiyonuz, seneye ilk beşte yokuz.
su had bildirme isi gercekten cok onemli. hani ulke futbolu ulke insaninin birebir aynasi. basinidir hakemidir teknik direktorudur futbolcusudur neredeyse tamami ezik ve asagilik kompleksleri var. Kendilerine diklenenden aninda kaciyorlar, naif ya da gucsuz birisini gorunce de saldirip ego tatmin ediyorlar. hakemi anca karsisinda lobisi zayif takim gorunce "duzgun" mac yonetir, teknik direktoru anca genc ya da gucsuz oyunculara afra tafra yapar, basini da anca naif hocalara "cesur" sorular sorar ya da anca onlari elestirir. ama biri cikip agizlarinin payini verdigi anda rezil olma korkusuyla kenara siner, o hoca zayiflayana kadar da ortaya cikmazlar.
ismael'in de sirf bu yuzden topla tufekle ustune gidiyorlar simdi. ama basindakilerin cogunun asil derdi besiktas'in iyiligi falan degil. gorduler naif adami, azicik sesi cikan hocalara karsi sus pus olmalarini ortbas etmek icin simdi aslan kesiliyorlar ki daha sonra birine karsi kediye donunce gecmise gonderme yapip ezikliklerini ortebilsinler. bunun aynisini hakemler "buyuk takima calisiyorlar" argumanina karsi bizi ya da siyasi destegi artmadan once trabzon'u dograyip yapiyorlardi, oyuncular sahada gorece isimsiz hakemlere karsi diklenerek yapiyorlar, anadolu kulubu yoneticileri de basin destegini zayif gordukleri buyuk takimlara (yani bize) laf yetistirerek yapiyorlar. hepsi farkli formda ama hem motif hem de sebep hepsinde ayni: asagilik kompleksi ve kendini oldugundan daha "alfa" ya da "cesur" gosterme cabasi.
ha biz de ismael'in isini kolaylastirmiyoruz. su aralar cikan homurdanmalari bir nebze anlayabiliyorum da simdi laf edenlerin cogunlugu daha sezon basinda da aynilardi. taraftar destegi yok diye adamin daha da ustune geliyorlar, o homurdananlari goren gorece bilincsiz taraftar da suru psikolojisiyle ismael'e laf yetistiriyor. ha bu arada elestirenlerin tamami bilincsiz demiyorum kesinlikle, mutlaka iclerinde gayet mantikli sebepleri olanlar da var. ama ulkedeki ortalama insan profili ortada ve nereden baksan 15 milyon taraftarimiz var. herhalde ortalama taraftar profilimiz ulke ortalamasindan cok da uzak degildir.
bu arada @turgay yukarida lucescu demis. eger lucescu 2-3 yil falan ust seviyede takim calistirabilecek sagliga sahipse ismael yerine gelecek ideal kisi olabilir. eger ille de ismael gidecekse kisa ve orta vadede gelebilecek en iyi kisi (saglikli oldugu surece) lucescu olabilir. hafiften yasliligin getirdigi tahammulsuzluk ile de salak sacma soru soran kim varsa kafasina vurup gonderir, ustune sampiyon da yapar. eger bir yildan fazla kalirsa da kalburustu bir duzen oturtur gitmeden.
Medya ikisine de esit mesafe'de davranmiyor, ama bu kredi'yi Jorge Jesus hak etti bence. Mesela 3'lu uzerinden kiyas yapmak biraz basit oluyor. Adam bize karsi kagit ustunde 3'lu oynadi evet, ama solbek ve sagbeklerinin ikisi de 10 numaradan bozma. Biz baya 2 back'le cikip 5'li gibi oynuyorduk, kiyas edilmez.
Adamin bugun cikarttigi kadro'ya bakin yahu. 3 stoper+Crespo, gerisi full hucumcu.
1 tane ofansif winger, 3 tane ofansif orta saha (1'i kanatta), 1 tane kanat forvet ve 1 tane santrfor. Ben boyle bir kadro'yla cikacak bulluge sahip antrenor Turkiye'de gormedim. Belki Schuster. Turk medya'sinin goz bebekleri, hucumcu diye pohpohladigi Senol Gunes ve Terim de dahil kimse'nin bullugu yetmez.
Ha, modern futbol mu, degil. Avrupa'da karsilasacaklari ilk takim, hele ki boyle oynarlarsa, rezil eder mi? Eder. Haftaya Basaksehir maci guzel bir sinav olacak, cikip 0-3 yenilirlerse sasirmam. Ama cok da tin. Adam bir sonraki 5 Anadolu takimiyla oynayacagi fiksturden 15 puan cikartip yoluna devam eder.
Adamin genel futbol felsefesi mi bu yoksa ligi erken cozup gereken bulluge sahip mi onu bilmiyorum, ama bu sekilde oynayan ve oynamaya devam edecek Fener'i gecmemiz cok cok cok zor.
Recete cok basit mi yoksa bana mi oyle geliyor?
1. Josef ve Alli’yi kes.
2. 4-4-2 veya 3-4-1-2’li cift onlu duzene gec, ceza sahasinda kalabalik kal
3. Oyun kurarken top sisirmeyi mumkun mertebe azalt, pasla cikmayi dene
4. Orta yapmak disinda merkezden 2-3 kisiyle gelerek delme sablonlari cikart
Gerisi orta sahadaki yaratici ayaklara ve ondekilerin bitiriciligine kaliyor.
(En azindan one Montero veya Talha’yi atmak gibi fanteziler yerine formsuz Josef’i kesip arkada risk aliriz ve skor gelince de kenar oyuncusu olarak surecegimiz iyi bir kozumuz olur boylece.)
Ha bunlari yapacak olsa ligin neredeyse 1/3’u bitmis olana kadar bu plani oturtturdu.Bu anlamda hoca ve genel sezon hakkinda negatif taraftan bakiyorum ama en azindan bu duzenle birlikte, onde Muleka-Cenk ve ortada Gedson-Salih gibi isimleri uzun vadede kazanmis oluruz. Bari bu acidan bir ise yarasin soru isareti hocamiz.
Önde iki forvetle oynayıp ortadan delmenin tek yolu 12 kişiyle oynamak. İkiye üç orta sahayla nasıl pasla çıkabilirsin?
Orta sahadan oyuncu eksilince mecburen topu kenarlardan ileri götürmek gerekir veya uzun vurulur. İngiltere’de futbol icad edildiği günden Mourinho Chelsea’ye gidene kadar böyle 4-4-2 oynanıyordu. Milne’in efsane Beşiktaş’ı da bu oyunu çok doğru oynayarak uzun süre başarılı olmuştu. Konuyu kaydırdım biraz ama hocayla ilgili söylemek istediğim bu. İster uzun topla oyna, ister geride üçlü dur, ister az pasla oyna farketmez. Aslolan oynamak istediğin ekolü doğru uygulamak. İngiltere’de Klopp, Pep, Conte, Arteta dört farklı ekol oynanıyor, hepsi başarılı. Conte hariç hiçbir ilk senesinde istediklerini yapamadı. Ama hiçbiri oynatmak istediği oyundan fırsat transferleri veya takım lideri için vazgeçmedi.
VI takımı bütün yaz çalıştırdığı şeyden sezon başlamadan hemen önce vazgeçti. On maç oynadık, sürekli kurcalıyor, sebebi de Dele, Josef, Redmond gibi oyuncular uğruna kurgudan vazgeçmesi. Jesus’la saha içindeki temel farkları bu. Yoksa aman aman bir hocalık farkı yok. Derbide Jesus değişikliklerle oyunu veren Ismael alan hocaydı. 90+5’ye oyuna Cenk yerine Batshuayi alma şansı olsa Ismael de alır. Başakşehir, Trabzon, Fb, İstanbulspor maçlarını iki forvetle bitirdik biz de. Elinde 200 milyonluk kadrosu olan takımla 130 milyonluk takım olan hocaları karşılaştırıyoruz. Çok abartmaya gerek yok. Jesus daha tecrübeli hoca, narrative’e daha hakim ama büyük fark yok.
İronik olacak hocanın sonu. Kendi bildiğini yaptığı için değil, medyanın ve şuursuzca hareket eden taraftar grubunun istediği şekilde oynatmaya razı olduğu için kovulacak.
Çok yazdım bu başlığa, kusura bakmayın. Ama sakin kafayla maçı tekrar izleyince daha net gözüküyor bazı şeyler. Maç öncesi ve sonrası sıcakken Muleka’yla çıkmak gerekiyor demiştim ama yanılmışım. Aslında hocanın oyun planı gayet güzelmiş. N’koudou’yu tuzak olarak kullanıp topu hızlıca Ghezzal’e atıp pozisyon bulmaya çalışmışız. Ghezzal oynadığı sürede %40’la filan oynamasına rağmen 18’de ve 29’da iki defa Rosier’i arkaya kaçırmışız, biri gol. Daha fazla üretemememizin sebebi Dele’nin savruk oyunu ve Weghorst’un biraz ağır kalması. Avcı’nın planı da klasik, diyagonal Rosier’in arkasına Trezeguet’yi kaçır, Salih’in bıraktığa boşluğa Hamsik’le atak yap, şut açısı bulursan vur. İlk gol öncesi korner bu.
İkinci yarıda Cenk’i oyuna alırken hocanın Gedson’la Salih’i değiştirmesi mantıklı çünkü orta sahayı iki kişiyle savunmak zorundayken tercih mecburen Josef-Gedson olur. Değişiklikler sonrası oyun planı da şahane, Cenk-WW sonrası Montero terste birebir buldu Redmond’u iki veya üç defa. İlkinde gol oldu zaten. Ama bu sefer de Redmond çizgiye indiği için Rosier’in önü kapandı. Muleka’yla yorulan N’koudou’yu değiştirip Rosier’in önünü açtı hoca. Bu değişiklik de çok net pozisyon üretmemizi sağlamış, 86’da Muleka içeri katettiği için Rosier geniş alan bulmuş ama pası hızlı ki acele etmesine de gerek yok topu sürse muhtemelen pas veya şut açısını bulacak.
Totalde değişiklikler öyle heyecanla filan yapılmamış. Hem tutarlı hem de sahada etkisi net gözüküyor. Fb derbisi bir bu iki, bence hocanın hamleleri kötü değil.
Oyunun genelinde Salih’i yine hiç beğenmedim. Hiç driplingi olmayan bir orta saha oyuncusu bu kadar çok pas hatası yapmamalı. Daha iyi şut atmalı, asist yapabilmeli veya asist öncesi pasları verebilmeli. Dele zaten epey konuşuldu. Aslında epey uğraşıyor ama adam 10 numara değil. SS olarak da hem Weghorst hem N’koudou’ya çok uyumsuz. Bence Josef bu kadar hareketsizken geriye çekip sezon başı çalıştığımız ön alan presine dönmemiz lazım 3-4-3’le. Ghezzal yokken N’koudou’ya mecburuz. Diğer tarafta Muleka Rosier’le oynayabiliyor. İlla Dele oynayacaksa o zaman mecburen Josef’i kesmek gerek, o da çok riskli bir oyun. Hocanın saha içindeki en büyük problemi Dele.
130 milyon vs 200 milyonluk kiyasi ben kabul etmiyorum mazeret olarak.
Ilk 11'leri karsilastirdigimizda gayet esit bir kadro var, hatta bana gore bizim ilk 11'imiz ideal sartlarda bir tik daha iyi bence.
Son transferleri yapmis olmasaydik kulube gucu cok fark ediyor denebilirdi, ama su anki kadromuzla cok rahat 5 oyuncu degisikligi yapip her turlu oyun duzenine ve formasyona gecebiliriz. Cok rahat 18 kisilik kemik bir kadromuz var. Aradaki farki yaratan da zaten 18 kisi'den sonraki kalite, ama FB bizden cok daha fazla mac oynadigina gore ve biz sadece lige konsantre oldugumuza gore bunun onemi yok.
Batshuayi rakipte giriyor da, sende de Cenk Tosun var. Sen Cenk Tosun'u vaktinde ve dogru sekilde kullanamiyorsan o senin sorunun. Sene basinda Besiktas taraftarina kulubede Batshuayi mi olsun yoksa Cenk Tosun mu dersen cevap belliydi. Birazcik da dogru oyuncu kullanimi devreye giriyor. Sen takimi kotu kurgularsan Weghorst da kotu gozukur, dogru kurgularsan gecen sene ana avrat kufur edilerek gonderilen Batshuayi kral olur. Hoca farki bence gozukuyor.
Cift forvet dusuncesi de Weghorst'un sakatlanmasiyla suya dustu. Yine tek forvetle kisi bir mac bekliyor bizi.
jesus bizim sezon başındaki planımızı uyguluyor ancak iki temel fark
- istatistikleri patlatacak şekilde yüzdeli şut atıyorlar. elde ettikleri xG ile attıkları gol arasında kendi lehlerine müthiş bir avantaj var şu anda.
- bunu sağlayan ise 3-4-3 sayesinde ceza alanında ciddi şekilde çoğalmaları burada ise temel farkımız ortaya çıkıyor. jesus 3-4-3 kenarlarını ferdi, lincoln, bos gibi orjinali bek olmayan oyuncularla oynuyor. bos ve ferdi için geçen seneye dua etmesi gerekiyor, victor ona bu bekleri hazır hale getirdi. geçen sene 3lü o adamın başını yaktı jesus bu sene bunu pragmatist bir şekilde kullanabiliyor. orta ikilisi arao ve crespo, sağ forvet irfan can gibi aslında neredeyse bizim takımın kurulmasına benzer yapılarla oynuyor. ama üretkenlik sorunu yaşamamasının temel sebebi kanatları.
şimdi bizde sezon başında sağ kanat bek oynayacak oyuncu bakıldı, rosier taca çıkmasın diye sağ stoper falan denendi ama tabii ki olmadı.
şu durumda 3-4-3 oynarsak bile elimizde bazı mevkiler buna tam uygun değil. ben de sağ tarafa rosier yazıyorum ama oraya redmond yazmak gerekiyor. masuaku sol tarafta idare eder. orta saha gedson-salih olmak zorunda.
ileri 3lüyü 2-1 veya 1-2 kurabiliriz. ghezzal varken dele - ghezzal önüne weghorst, yokken dele önüne weghorst - muleka olabilir.
şu durumda hem ghezzal hem weghorst yokken ne yapacak merak ediyorum.
Sabır fetişistlerinin şunu izlemesini tavsiye ederim:
https://youtu.be/o3WZsHWcW0Y
https://mobile.twitter.com/InStatTurkiye/status/1582316431060144128?t=Plhp2zpopfLbvHmlQ9VLWQ&s=19
Hani bu Izmayıl topla az oynuyordu ula.
Uzağa gitmeye gerek yok. Türk futbolundaki şampiyon hocalara bakın hepsi tribünün arkasında olduğu isimler. Şenol Güneş, Fatih Terim, Sergen Yalçın... Trabzon taraftarının güvendiği vasıfsız Avcı bile aldı kupayı. Bu sezon tüm tribünü arkasına alacak tek hoca Jesus olacaktı zaten. Avcının da aynı şekilde kredisi var. Sezon FB ile TS arasında geçecektir.
Elbette bir de düğünün kamberi İBB.
Ne alakasi var, ilk senesinde Sergen'in arkasinda tribun vardi da ikinci sene yok muydu? Ben Terim haric bu kadar medya ve taraftar destegi alan birini gormedim. Kendisi ve yonetim pek gonullu degilken tamamen taraftar baskisiyla tekrar getirildi adam. Ama sonuc CL'de 0 puan, ligde 5. haftada havlu atmak.
Su anda taraftarin cenesini kapatip Valerien Ismael'e destek vermesini, yonetimin de sert bir aciklamayla hodri meydan diyip hoca'ya destek vererek medya'yi susturmasini engelleyen birsey yok.
@4EVER
Orta saha ve savunmada daha çok alternatifleri var. Biz 5 hafta Necip’le oynadık savunmada.
Bahane olmamalı ama haklısın. Avrupa yok. Diğer yandan istatistiklere bakalım, gol beklentisi olarak rakipten geride bitirdiğimiz tek maç Alanyaspor’a karşı.
Bazen krizler fırsatlara neden olur.
Weghorst'un sakatlığı yavaştan yedek kulübesine gelmesi gereken santraforun, doğal yollardan kadrodan kesilmesi anlamına geliyor. Belki gayret ediyor ama ilk haftalardaki goller ve asistler yok artık. Tabi bunun Weghorst'un çevresindekiler ve çevresinde şekillenen oyunla da direkt ilgisi bulunmakta.
Nihayet Muleka'yı santraforda izleyebileceğiz. Hem de Hatay deplasmanı, tam maçı. Kadro planlaması yanlış yapıldığı için iki hücum oyuncusunun sakatlığında kanat forvetler alternatifsiz kaldı.
Sanki Josef'e de kulübe yolu gözüktü. Ne dersiniz? Necip kritik hata yapınca kesiliyorsa, Josef ve Masuaku da kesilmeli. Saiss geri dönecek ama Ghezzal gibi riske girmeye gerek yok, Montero bir maç daha idare eder.
O zaman sıradaki maçın ilk 11'i gelsin:
Ersin/Rosier-Talha-Montero-Tayfur/Gedson-Salih-Dele Alli/N'Koudou-Muleka-Redmond
Dele Alli'yi bir de Muleka arkasında deneyelim. Olmazsa ikinci yarı skora göre Berkay ya da Cenk girsin.
@kosu mesafesi ; Senol Gunes'li sampiyon oldugumuz sene de bir turlu oyunu oturtamamistik baslarda. Sonra Atiba'nin sakatligi, Tolgay'in 6'ya gecisi ile sampiyonluk gelmisti.
Benzeri neden olmasin...
galatasaray maçından önce ligin son ikisi ile oynayacağız. sakatlık, hoca vs bütün konulardan öte bu maçlardan 6 puan çıkarmak zorundayız. weghorstun olmaması farklı bir oyun denemek için bir avantaj olabilir. ama bu oyunda cenk ve/veya muleka ileride iken kalan 9 kişinin topu oraya sokmak için elinden geleni yapması gerekiyor. sonrasında bu oyuncular enner valencia gibi istatistik patlatabilirler.
dünya kupası arasına en az 28 puanla girmek zorundayız.
@ fidddas
3 puan fire kredisini Galatasaray maçına mı Antalyaspor maçına mı verdin?