1 Kasım 2021 Pazartesi
CL 04 Sporting Lisbon - Beşiktaş
Tarih: 3 Kasım 2021 Çarşamba 23.00
Stadyum: Estadio Jose Alvalade
Hakem Hakkında Bilgi: Sergei KarasevEksik Oyuncular: Tiago Tomas / Josef De Souza, Mitchy Batshuayi, Valentin Rosier, Kevin Nkoudou, Miralem Pjaniç
Cezalı Oyuncular: - / -
Etiketler:Sporting Lisbon,Şampiyonlar Ligi
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
TEKNİK DİREKTÖR OLMAK İSTEMEMİŞTİ - Aralık 2019'da Fitbol Dergi için yazılmıştı. AMATÖR LİGLERİN BÜYÜK GOLCÜSÜ OLAN DANİEL FARKE GOLLERİYLE HAYAT VERDİĞİ TAKIMA ZOR ZAMANINDA GİTMEK ZORUN...2 yıl önce
-
Josef de Souza Beşiktaş Orta Sahasına Ne Katar? - Evet, benim için çok çok ayrı bir yer olan bu platforma, vlogger olarak geri döndüm. Bu kez, garanti bir dönüş. Bavulumu alıp, Haydarpaşa Garı'na koymuş v...4 yıl önce
-
İyi ki Doğdun Büyük Başkan! (Metin Tekin Efsane Başkan Süleyman Seba'yı Anlatıyor) - Sarı Fırtına Metin Tekin, efsane başkanın doğum gününde onu anıları ile yad ediyor. Seneler evvel dediği gibi "Efsane, yıllar aşıp yüzyıl öteye geçebilme...4 yıl önce
-
Atleti - Atletico Madrid. Bir takım kurmuş... Bu takım sahada sanki bir vatan toprağını ya da bir ülküyü müdafaa eder gibi, bir kaleyi müdafaa ediyor. Sahaya çıkma...4 yıl önce
-
Golcü Şampiyon Yapıyor mu? - Gomis'in sezona muazzam başlaması üzerine Twitter'da bir tartışma gördüm. Tartışmanın temeli Gomis'in bu performansının Galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmay...7 yıl önce
-
sinanyyilmaz.blogspot.com - Sinan Yılmaz'ın yeni ve profesyonel yazıları* sinanyyilmaz.blogspot.com* adlı blog adresinde olacak.9 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadeles...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...9 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189510 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
-
40 Yorum:
Hazır boşa çıkmışken Nuno Santo’yu getirelim.
@huzeyfe
portekizli hoca demek gestifute demek gibi birşey. hoş yine de o adamlarla işimiz oluyor bir şekilde ama bu yönetim varken kulübü otobana çevirirler demirören zamanı gibi.
vida da gitmiyor portekize.
böyle çıkmayacak olsa da kadro
ersin
umut wellinton necip rıdvan
necip oğuzhan can
ghezzal alex larin
atibanın sakatlıktan çıkıp 3 günde 2 90 dakika oynatılması çok acayip olur ama yine de oynatılır büyük ihtimalle.
Keske yabanci hoca gelse, ama tercihen menajer/komisyon islerinin fazlaca dondugu ulkelerden (Portekiz mesela) degil de hirs ve disipliniyle un salmis ulkelerden. Almanya, Hollanda gibi. Mesela Preud'Homme da cok begendigim hocalardandi zamaninda. Zamaninda Co Adriaanse'yi cok istemistim.
Nispeten risk alinacaksa yerli bir antrenor yerine Edin Terzic'i de tercih ederim herhangi bir yerli hoca yerine. Ama bu her zaman risktir kariyerinde basarabilecegini kanitlamis bir hoca yerine.
Onun disinda boyle bir hoca getirdiginde gerekli destegi de vereceksin.
Mesela yanina sikik yerli antrenoru koymayacaksin. Tamamen kendi ekibini sececek. Hatta tercihen emeklikler haric kulupte kimse yerli olmayacak. Masor, saglik ekibi, altyapi hocalari, yoneticiler, herkes yabanci olacak. Ama bu baya utopik tabii. En azindan adamin isine karisamayacagin ve arkasinda duracagin bir yapi kurmak onemli. Cunku Fatih Terim, Sergen Yalcin, kismen Aykut Kocaman gibi hocalarin hatalarini konusmamak icin 40 takla atanlar soz konusu Del Bosque, Carvalhal, Aragones, Rijkaard, Tudor olunca basin toplantisinda bi fiziksel saldirmadigi kaliyor. Boyle sacma bir duzen var.
Ama oyle bir durumdayiz ki, Sergen gittiginde Senol Gunes/Riza Calimbay dongusune girmeyelim yeter.
Bence çok kritik bir dönemden geçiyoruz. Önümüzdeki 2 hafta kırılmazsak sonrasında önümüz daha açık.
Hocanın mutlaka bir karar vermesi gerekiyor. Ya oyundan vazgeçecek ya da oyunculardan. Josef-Pjanic-Texeria (ve Ghezzal) ile mevcut oyun oynanmaz.
Oyuncudan vazgeçecekse, devre arasına öyle böyle kendini atacak ve artık miladını doldurmuş Atiba'nın muadili bir orta saha transfer edecek. Elneny-Gedson benzeri fizikli, güçlü bir orta saha. Bu durumun zararları var. Salih'i komple kaybedeceksin. Zaten kalabalık olan rotasyon iyice kalabalıklaşacak. Her maç Ghezzal-Texeria'dan biri yedek kalacak. Texeria, Larin-NKodou'nun dakikalarını azaltacak. Bu durum takım sinerjisinde, oyuncu moralinde vb. sıkıntılar doğurabilir. Bu formül hocamız ancak set oynatmayı "bilmiyorsa" tercih edilecek bir oyun. Ki bu ihtimal var.
İkinci ihtimal oyundan vazgeçmek. Bu bence gitmemiz gereken yol. Daha dengeli, yıldız oyuncularını daha az koşturacak bir oyun bulmamız. Pjanic'den göğüs göğüse Veli Kavlak savunması beklersen o iş olmaz. Ve sonucunda her hafta böyle sakatlık verirsin. Pjanic, Texeria gibi oyuncular yerleşerek, alan kapayarak oynamaya alışık oyuncular. Daha az temaslı oynayacaksın. Önde baskının şiddetini azaltacaksın. Direkt pasların sayısını azaltacaksın. Daha set hücumuna yönelik, daha tempoyu kontrol eden bir oyun bulacaksın. Daha az heyecan verici, ama daha gerçekçi bir oyun.
Hoca kariyerinde set oyunu oynayan takımları hiç çalıştırmadı. Rakibi kilitlemeyi bildiğini gösterdi (Anadolu'da 7-8 takım çalıştırmış bir hoca için gayet doğal). Önde baskılı direkt oyunu oynamayı da biliyor (set oynamaktan nispeten daha az organizasyon isteyen bir futbol). Az koşarak ama alan kapatarak savunma yapmak, daha az atletik oyuncularla savunma yapmak, bunlar daha fazla organizasyon isteyen işler. Bunu yapıp yapamayacağı hocanın teknik direktör olarak geleceğini de belirleyecek.
Bu sezonki en rahat maçlarımızdan biri olacak. 30 eksikle gittiğimiz Ajax deplasmanında bile en azından tarihi bir fark yemeyelim stresi vardı. Bu maça bakıyorum da ne taraftarın ne teknik ekibin ne yönetimin ne de futbolcuların bir beklentisi olduğunu sanmıyorum. Yine sürüyle eksik ve angarya bir maç gibi görünüyor.
UEFA'nın maça atadığı hakemse ilgimi çekti. Daha önce iki şampiyonlar ligi maçımızı yönetmiş ve ikisini de kazanmışız. Napoli ve Leipzig maçları.
Bahis baronları şansını deniyor
sanırım :)
Bizim kulüpte başarıyı kişiselleştirme ve sonrasında gelen başarısızlıkta da kafayı kuma gömme olayı var.
Bugün takımın yarısı adale sakatlığı çekşyor ama sorumluluk alan kimse yok.
Stadın zemini rezalet alternatif üretmek yok.
Takımın oyununa uygun transfer yapılmıyor bunu yapan adamlar sorumluluk almıyor.
Sahada oyun akmıyor hoca sorumluluk almıyor.
Futbolcu sahada gezinip hakeme veya rakibe kafa kaldırmıyor sorumluluk almıyor.
Ancak iş başarıya gelince ben yaptım demeyi biliyoruz. Genel olarak diğer takımlar umurumda değil ama şu başarıyı yakalayınca mobese dahil her kameraya konuşan adamların başarısızlıkta ortadan kaybolup sorumluluklarını sallamalarına çok takılıyorum ben.
Şöyle oynarız böyle oynamalıyız filan yazardım ama, boşa. Önemli oyuncuların da eskikliğiyle gayet sermiş bir Beşiktaş izleyeceğimizi düşünüyorum. Umarım fark olmaz.
Benim dikkat çekmek istediğim bir istatistik var.
Şenol'un bize son kazığını atıp gitmesinden sonra, Avcı'nın "dahiyane" AL taktiği, Sergen Yalçın ile hazırlık maçı yapılmadan oynanan iki avrupa maçı ve bu sezon.
Avcı ile son AL maçımız Wolves. O maçtan sonraki AL maçlarını yazıyorum.
Wolves 4-0, tüm goller ikinci yarıda.
PAOK 3-1 tüm goller ilk yarıda
Rio Ave 1-1, zaten tek gol yedik
Dortmund 2-1 tüm goller ilk yarıda
Ajax 2-0 tüm goller ilk yarıda
Sporting 4-1 3 gol ilk yarıda.
İzlerken de hissediyordum ama, böyle döküm alınca daha belirgin oluyor. Son Avrupa maçlarımızda çok kısa sürelerde yiyoruz golleri. Ve genelde darmadağın oluyoruz. Birbiriyle alakasız bir sürü takım, bir sürü oyun planı. Hepsinde benzer durumlar.
Neyse, inşallah 1 puan alırız.
Bundan sonra tek hedef lig, dolayısıyla ben de nasıl bir yol izlememiz gerektiğine dair yorumlarımı lig maçlarına saklama düşüncesindeyim.
Lakin şampiyonlar liginde en azındn o 1 puanı mutlaka ve mutlaka almamız gerek. Fenerliler ile 0 çektikleri için 20 yıldır alay ediliyor/ediyoruz, aynı duruma düşmemeliyiz. Bu maçın dışındaki son 2 maçtan ise puan çıkartma şansımız mucize. O yüzden burada iyi savunma ile puan çıkartmamız şart.
Sonra da cumartesi olası bir Trabzon zaferi ile milli araya kendimizi atarsak daha sonrası için ligde deplasman problemine de bir çözüm bularak çıkışa geçeceğimizi düşünüyorum..
Oyun sablonu, oyuncu tercihleri vs hakkinda artik konusmayacagim. Cunku fayda etmiyor, olmuyor. Ne kadar konussak yine sahaya 4-1-4-1 seklinde dizilen, ezbere oyuncu tercihleri yapan, oyunculardan yapamayacagi seyleri bekleyen bir antrenorumuz var. Yorumlar tamamen bosa yapiliyor. O yuzden hic yorum yapmaya, kafa patlatmaya degmez bile. Aksama oturup seyredelim maci, insallah 1 puan aliriz da moral olur ve lige tekrar donebiliriz. Mucizevi bir galibiyet alirsak zaten samda kayisi.
Yine de yağmasak da gürleyelim yaa, böyle de çok tatsız oldu :)
3-0 alırız. Goller Ghezzal(p) Larin(2)
yine 20-45 arasi kornerden ayni golu yeriz diyen var mi:)
kazansak bile ajax veya dortmund'dan puan almamiz ya da uc veya ustu farkla kazanmamiz cok zor. berabere kalip sifir cekmekten kurtulalim yeter. bu sene bir yere gelecegimiz yok zaten.
Şu 11i görünce insan üzülüyor. Topal-josef-atiba nedir ya? Bunun açıklamasını yapamazsın kimseye. Adamlar köpek gibi koşuyor senin oynattığın adamların yaş ortalamasına 50. Yazık gerçekten.
Hayır Joseph topal yapıyosun bari Alex'i oynat da 4231 oynayalım. Bu orta saha ne top tutar ne top kazanır. Berbat bir maç olacak gibi. Tek teselli hamle oyuncusu olarak Alex'in olması.
Eziyet JK
Şampiyonlar ligi başka seviye diyen teknik direkötürün çıkardığı orta sahaya bak. Aklından acaba maçla ilgili ne geçiyor merak ediyorum. Maç sonunda kadro seçimini soracak muhabir çıkar mı acaba
bayagi ziya dogan takimi bu. cidden ridvan yerine n'sakala oynasaymis bari. hani kimse 10 hucumcu ile cikalim demiyor da o orta uclu nedir ya? belli ki onceki maclardaki ilk 20 dakika temposunu da yapamayacagiz bu kez. neyse, berabere kalalim yeter.
İçerdeki maça Pjanic-Alex’le çıkmak bir hata. Deplasmana Topal-Atiba’yla çıkmak da ayrı bir hata. Heryerde hata yapmak da bambaşka bir seviye yalnız.
Keşke burdan puan alabilsek ama kadro çok acayip yani insan hayal de kuramıyor.
O kadar Ghezzal üzerinden oynamak zorundayız ki Kenan/Larin/Atiba/Rıdvan 4'lüsüne savunma konsantrasyonundan kaynaklı hatalarla fırsatlar gelebilir. Erken goller yemezsek ilk yarı sonlarına doğru bir gol sıkıştırabiliriz bu 4'lüyle belki. Gerisi Ersin'e kalacak.
Bana deseler ki taraftarin mac istahini sikip atacak bir 11 yap anca bu kadar yaparim. Yapamam bile yani.
Kenan Karaman ayri bir karin agrisi, Josef-Atiba-Topal uclusu ayri bir bag agrisi. Taraftari sinir etmek icin 2 tanesini ayni anda sahaya surerim, 3'unu birden oynatmaya utanirim yahu.
Bundan daha kotusu ne olurdu? Solbekte Ridvan yerine N'Sakala, kalede Ersin yerine Mert. Onlar olmamis bari.
Ama cok pis kendisiyle celisiyor. Futbolda ofansif orta saha defansif orta saha diye birsey yok diye bilmis bilmis konusup tirstigin maclarda ne kadar onlibero varsa sahaya surmek buyuk rezillik. Yapsin simdi bu orta saha hucumu iste. Bakalim kac tane dripling yapacaklar, nasil oyun kuracaklar, kac key pass atacaklar. Tavsan temposunda yan pas-yan pas-yan pas top kaybi disinda birsey izleyemeyecegiz belli ki.
-----------------Ersin--------------------
Necip-----S.Saatci---Montero----Umut Meras
Ghezzal-Alex-Josef--Can----Ridvan
------------------Larin------------------
Boyle bir 11'le en azindan taraftar biraz heyecanlanirdi, ama olmaz tabii.
Sigir taraftarimiz da Sergenkirmizicizgimiz diye hastag acmis. Bu sigirlara Senol Gunes, Sergen gibileri laik zaten.
'Tayyip Erdogan'dan baska lider mi var yeaaa gelenin daha kotu yapmayacagi ne malum' diye konusan sigir AKP sempatizani=sigir Besiktas taraftari.
Şimdi şöyle bir açmaz var. Desek ki bu maçta neden topal yerine can oynamıyor? Ya Can hangi maçta oynadı ki bu maçta oynadı. Peki Beşiktaş ortasahası bir çok maçta sakatlıktan dolayı eksik kalmıştı. O maçlarda neden Can denenmedi?
Aynı Serdar Saatçı gibi. Çocuk herşeyi geçtim, Welinton'un sakatlıktan yeni çıktığı ADS maçında başlasaydı 11'de bir maç fazla deneyimle Ajax maçına çıkacaktı. Yine de iyi kotardı o maçı. Ama ne karın ağrıları çektik.
Bir de mesela haftasonu Umut bu maçta kesik yiyecek bir oyun oynamadı mesela. Bu maçta hiç zorunluk dışında pek tercih etmediği Rıdvan'la başlıyor. Çok net bir şekilde mazeret kadrosu bu. Aynısını Şenol da ikinci Bayern maçında yapmıştı. "Nasılsa yenilicem, zaten umut da yok, sallamamıştım" demek için.
Ghezzal'in ekstraları ve Larin'in kendini pazarlama hırsından başka çok bi şey yok gibi.
Şu orta sahayla ön alan baskısı mı yapıyoruz gerçekten? Adamlar 3 pasta kalenin içine giriyorlar. Ne izletiyorsun bize Sergen?
Sergen hoca lizbondan otobüsle dönsün
5 sene ŞL'ye katılmayı bekle, hayal kur. Sonra şu manzaraya bak. Keşke zamanı ileri sarma imkanımız olsa. daha 2 maç var ve o iki maçta bundan daha kötü geçecek.
Aynı oyunu oynuyor lizbon 2 maçtır sağ açık içeriye kat ediyor ileride sağda olan adam onun boşalttığı yere gidiyor al sana otoban şunu çözemedi
Önde adam adama baskı yapıyoruz adamına baskı yapması gereken topal ortada yok bir savunma arkasına koşu direkten dönüyor top daha 5.dk. 4dk sonra aynısını bir kere daha oynuyor lizbon bu sefer ersin kurtarıyor. Sen ne çalıştırdın bu takıma Sergen derler adama.
Pedro sakatlanıp çıkınca ne yapacaklarını şaşırdılar penaltı olmasa belki ilk yarı 0-0 biterdi şansımıza ama bu kadar bariz kötü antrenörlük şans falan dinlemez. Şampiyonlar ligi tarihimizin en kötü antrenörlüğü görüyoruz.
İnşallah Rıdvan'ı kaybettiğimiz maç olmaz.
Cok lazimmis gibi teixeira girdi, 4 gol atacak anasini satayim. Sakatlansin da trabzob maci da iyice iskence olsun.
Sakatlık yoksa çıkanın Montero olması çok saçma, Mehmet'in stoper performansı rezaletti önceki maçlarda, umarım skor rezalete dönüşmez. Alex'i de Kenan'ın yerine alıp bir şeyler keşfetme şansımız olabilirdi belki. Orta 3'lüden birinin yerine de Can girse onu kazanma şansımız olabilirdi en azından.
2004-2005teki çöküşe doğru gideriz bu kafayla. Sergen hoca oyuncu olduğu o seneyi simüle ediyor.
Kafası çalışan her topçu bir mucize ötesi birşey olmadığı sürece bu kadronun maçı kazanamayacağını anlayabilir. Hepsinden iyi de Sergen hoca anlar. Hoca kendini mi kovdurmaya çalışıyor artık çözemiyorum??
Takım ise çok kopuk. Niye geldik buraya modundalar.
Ayrıca böyle devam edersek elimizdeki Larin, Josef, Vida gibi adamlara yeni sözleşme zor imzalatırız. Başarının veya umudunun olmadığı yerde kimse kalmak istemez.
Rıdvan kupa maçlarına kadar kesik yer. Ersinde dinlenebilir biraz. Atiba ve Wellington vazgeçilmezimiz olarak devam ederler.
Topalla maça stoper başlamamak lazım. Maç içinde yama yapılabilir. Montero açık alanda çok ağır. Bu tip maçların adamı değil.
8. dakikadaki pozisyon dünyanın en basit hücum organizasyonu, 3 paslı geçiş oyunu: geriden kenar oyuncusunun önüne at, çizgiye in veya yaklaş, içeri ve geri çıkar.
Aynı atağı 10. dakikada da yedik. 90 dakika boyunca 10 kere filan yedik be hepsi gol pozisyonu. Peki neden? Sporting inanılmaz oyuncuları olan veya muhteşem bir taktik organizasyonu olan bir takım mı? Hayır. Tipik bir CL grubu üçüncüsü seviyesinde, kadro kalitesi bizden çok da üstün olmayan bir takım. Beşiktaş’ın hocasının beyni yanmış. 36 yaş ortalamalı orta sahasıyla bütün olayı bir geçiş oyunu oynamak olan bir takıma karşı ön alan presi yaptırmaya kalktı Sergen. Afedersiniz de gel beni becer demek bu.
Ben burda polyannacılık yapmıyorum, beklentimiz bir puandan ötesi değildi. Sen zaten Anadolu’dan gelmiş hocasın, bildiğin savunma oyununu oynat işte. Üç büyüklerle Anadolu arasındaki fark ŞL takımlarıyla Türk takımları arasında yok mu? Üstelik deplasmana çıkıyorsun.
Bugün Sergen’i kovmayan yönetim, yarın Sergen’le elele gider Beşiktaş’tan.
ŞL resmen ızdıraba dönüştü. Hani sergen'den harikalar beklemezdim zaten ama en azından bize umut verecek bir görüntü ortaya koymasını beklerdim. Açıkçası burada ligi de bırakmış olabiliriz. Bana bunları yaşattıktan sonra ligi alsanda bir anlamı yok zaten. Renklilerle karıştırmasınlar bizi.
daha en kötüsünü görmedik. Görünüşe göre Dortmund ile evinde oynayacağımız maç, onlar için final maçı olacak.
Korner meselesi dalga konusu olunca, hoca kornerden yememek için bütün uzun boylu oyuncuları oynatmış. Lakin korner evet de, asıl ikinci yarıda buldukları yayla gibi boşlukları analiz etmek gerekiyordu. Adamların sağ açığı ilk yarıda sakatlanmasa maçın 4-0'a gelmesi bu kadar uzun sürmezdi.
Ben bir çöküş beklemiyorum. Zaten çıkan takım da, oyuncuların tavırları da ŞL'yi kafalarında çoktaaan bitirdiklerini gösteriyor. TS ve Alanya maçlarından sonra 3 haftalık tam bir rehabilitasyon fikstürü var önümüzde. Ligde liderden 5-6 puan uzakta ikinci yarıya girebilirsek lige tutunmak mümkün. Açıkçası ŞL'den elendikten sonra ben de bazı oyuncuların slacağını düşünüyordum ama ŞL maçlarına bakınca ŞL maçları için kendini zorlayan bi oyuncu görmedim. Hepsi güzel Avrupa turları yapmanın keyfini çıkarıyor gibiler.
Lig için kötü senaryolar ne olabilir:
*- Pjanic'in devre arası takımdan gitmesi. Ben bu ihtimali uzak görmüyorum. Sergen hocanın aklında Pjanic'i bir derin oyun kurucu gibi oynatmak yok aslında. O kendisi bu role soyunuyor. Onun olmadığı zaman Joseph'in yanındaki partner seçimlerinden bu çok açık gözüküyor. Savunmamızdan top çıkarma konusunda da çok meziyetli bir takım olmadığımız için, Pjanic Beşiktaş'ın top oynayabilmesi için birinci gerekli şart.
*- Uzun dönemli sakatlıklar. Şimdiye kadar çok sakatlık yaşadık ama NKoudu'nunki dışında nispeten kısa süreli sakatlıklardı.
*- Hocanın her maç farklı bir deneme yapma sarmalına girmesi. Bence bu ufaktan başladı. Devamı gelirse sonumuz olur. Kalede Ersin, stoperde
vida wel, Ortasahada joseph pjanic, ileri üçlüde larin bats ve ghezzal olabildiğince çok oynamalı.
*- Taraftarın eleştirinin dozunu abartıp, özellikle futbolculara yönelmesi. Bu da başladı. Beşiktaş'ın geçen seneki şampiyonluğunda stadların seyircisiz olmasının payı hiç az değil.
*- Ve Zaitsev'in bahsettiği 2004-2005 sezonundaki çöküşün asıl sebebi, saha dışı olaylara takımın elinde tuzlukla koşması. FB'nin bi maçının tekrarlanması ve sikik bi samsun mağlubiyeti ile koca takımın şirazesi kaymıştı. Şimdi de başkanın söylemleri aynı şekilde korkutuyor beni. Maçın özetlerinde tek bir pozisyonumuzun olmadığı Hatay maçında, verilmeyen bir gol yüzünden itle köpekle laf dalaşına giriyoruz.
Bir de bundan sonraki teknik direktör seçimi olarak, aynı Irak, İran, Özbekistan vs gibi ülke milli takımlarının yaptığı gibi, bize futbolu öğretecek bir teknik direktör getirmeliyiz.
Ayıp değil kardeşim, biz bu kadar biliyoruz işte. Yok yani Sporting deplasmanına toplam yaşı 100 olan bi orta üçlüyle çıkan teknik direktörün şampiyon olduğu bir lig burası. Gelsin bize futbolu öğretsin, 10m€ maaş alsın. Bi kere de saçıp savurduğumuz şu paralar bi b.ka yarasın.
Bu foruma theotheo binlerce farklı hesaptan yorum yazabiliyorken, diğer bir adam, ki başından arıza dediğim - her nedense- birden yerleşip yorum yazmaya başlayıp sonra ne olduğu ortaya çıkarken, yazdığımı bekletenlere tek diyeceğim var. Bulunduğunuz mevki önce bana önerildi ama yapamayağımı düşünerek kabul etmedim ve hala da aynı fikirdeyim. theolara gösterdiğiniz tolerans sizinle birlikte hep kalsın. Tek dileğim budur.
Unknown değilim bu arada
@ yilmaz
2004-2005te yapılanların farkında olmakla beraber tekrarlanan maç sonrası bile 8 puan öndeyken bu kadar kolay dağılmamızın açıklaması yok. Samsun maçı bir operasyon ama bu kadar öndeyken bu hale düşmek Lucescu ve oyuncuların hatası. Yanlış hatırlamıyorsam herkesten daha uzun bir devre tatili yapmıştık o sene. Kendi ritmimizi de bozmuştuk.
Sergen hoca Avrupada sorumluluğu üstlendi. Oyuncuları okkanın altına atan bir soruyu, sorumlu benim diyerek cevapladı. Zaten tek soruydu galiba o. Kurgu mu yaptılar anlamadım.
Beşiktaş seviyesinde olmayan çok oyuncu var maalesef Kenan Montero her ne kadar son zamanlarda oynamasa da Nsakala bu sezonki formuyla Gökhan Töre ilk aklıma gelenler hatta hocadan bile kuşkulanmaya başladım
Yönetim ve Hoca ne düşünüyor bilemem ama bu böyle gitmeyecek görünüyor bir kan değişikliği şart gibi
@Unknown
Browser'ınla veya blogger/google hesabınla alakalı teknik bir sorun yaşıyor olabilirsin. Kişiye özel yorum bekletme gibi bir özellik zaten yok diye biliyorum.
@Zaitsev
Kesinlikle katılıyorum, ben o "bilinmeyen eller" meselesine girmedim, bilakis bizim hatalarımızdan bahsetmek istedim.
Bitik Atiba ve futbolu bırakmış Topal'ı orta üçlüde kullanmayı hangi akıl nasıl izah edebilir çok merak ediyorum.
donderdag 4 november 2021
08:34
Bu konuda ciddi olamazsin. Sorun antrenorden once kadro kalitesinde yani?
Bu kadro BJK tarihinin en iyi 3-5 kadrosundan biri. Mevcut ligin de acik ara en iyi kadrosu.
Ortalama 3 buyukler kadrosunun da net onunde. CL grubunda belki favori olamayiz, ama 0 puan alip grubun samaroglani, San Marino'su olacak seviyede de degil. Kadromuz Lizbon'la esit, en kotu ihtimalle bir tik daha kotu'dur. En azindan 2 macta 8 gol yiyecek, Ersin ve direkler olmasa 14-15 gol yiyecek duruma gelecek kadar fark yok arada.
Tek tek bakiyorum kadro'ya. Sikintilar tabii ki var. Kalecimiz bir Ugurcan, Muslera kadar mac alacak degil, ama ozellikle bu seneki performansiyla takimin zayif halkasi denecek seviyede degil. Takimin yedek sagbeki yok, eyvallah. Ama diger mevkilerde sikinti yok.
Ligin asist krali sende. Ligin 15-20 gol atabilen kanatforveti sende. Rakipler Berisha, Babel, Diagne, Djaniny ile ugrasirken sende Larin-Bats ikisi var. Ki Bats net eksikleri olmasina ragmen Chelsea'nin bonservisiyle birakmayi kabullenmedigi seviyede bir adam.
Lig tarihinin en iyi regista'si sende. Ligin acik ara en iyi 6 numarasi sende. Ligin ustunde yetenekleri olan 9.5 numarasi sende. Ki o adamin skor potansiyeli rakibin forvetlerinden bile fazla.
Rakip orta sahasinda Alanya'nin yedek orta sahasini oynatiyor. O Alanya'nin as orta sahasi, takimin en iyilerinden Salih sende yedek, forma sansi bile bulamiyor.
Ligin en iyi sagbeki sende. Stoperler belki bir Szalai, Marcao seviyesinde degil, ama mac kaybettirecek kadar kotu de degil.
Solbeklerimiz kotu diyoruz, ama senin 3 solbekin de sana 7 puan fark atmis liderde banko oynar. O liderin solbekleri Ismail Koybasi, orta sahadan bozma Trondsen ve stoperden bozma Denswill.
Oyuncu kadrosunun kalitesi bu rezalet performans icin en son mazeret olur bence. Zaten verdigin orneklerden de belli. Takimin yedek sag acigi ve 3 solbekinden birinin kotu olmasi takim performansini ne kadar etkileyebilir ki?
https://youtu.be/sn0mLwWP8g8
Antrenor performansi konusunda hala kafasinda soru isareti olan arkadaslarin bu video'yu izlemesini tavsiye ederim. Mac oncesi izleyemedim ama bugun arabads dinledim. Yarim saat mac oncesi taktiksel hamleleri tartisiyorlar. Josef-can-salih orta sahasi, teixeira'nin kisisel cabasiyla atilabilecek goller, serdar saatci'nin hazir rosier yokken cakili sagbek oynayip boy dezavantajinin kaybolmasi gibi mantikli hamleler konusuldu. Sonuc: josef-atiba-topal, teixeira ve serdar yok, kenan ilk 11'de. O kadar hamle arasinda en kotulerini tercih eden antrenor'un bu takimda yeri olmamali. Ama maalesef liyakat sikintisi her yerimizi sardi, yonetim dahil. Yonetimde bu teknik ekibi gonderecek vizyon olsa bile yerine dusunulecek adam bizi 1 adim ileri goturemeyecek senol gunes. Okan buruk akillarina bile gelmez.
Dostum Şenol Güneş demişsin ama bu bildiğin Mustafa Denizli performansı.Ki Ş.G' i de az eleştirmedik zamanında ama biri hiçbir türk takımının alamadığı puanı almış diğeri 0 utancına bizi ortak etmek üzere.Daha Ş.L başlamadan orası farklı seviye diye diye gelecek eleştirileri önceden bertaraf etmeye çalıştı hoca.Takıma hedef koymazsan motive de edemezsin..Ben kazanmanın da kaybetmenin de takımda alışkanlık yarattığına inanıyorum.Senin için önemsiz bir maç olabilir ama takım için kaybedilen bir maç sonuçta üstelik de sürekli fark yiyorsun.Bu özgüvene hırsa motivasyona her şeye etki eder.Amorim çalıştık diyor sen aynı golü üç kere yiyip şans golleri,çıkarılacak ders yok diyorsun.En azından yaptırdığın alan savunmasını bir gözden geçir nasıl ders yok?Hala emeklilikte yaşa takılan topal oynuyor vs vs
Hocayla uzatmaları oynuyoruz