.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

19 Nisan 2021 Pazartesi

STSL 36 Demir Grup Sivasspor - Beşiktaş


Tarih: 
20 Nisan 2021 Salı 19.00

Stadyum: Yeni 4 Eylül Stadı

Hakem Hakkında Bilgi: Fırat Aydınus

Eksik Oyuncular:  Ajdin Hasiç,  Cenk Tosun, Oğuzhan Özyakup/ Aaron Appindangoye, Sergiy Rybalka, Tyler Boyd

Cezalı Oyuncular:  - / Hakan Arslan

Not :  Sakatlık ve Cezalı Bilgileri Transfermarkt'tan alınmaktadır. 

111 Yorum:

turgay dedi ki...

tam 1-0 olsun bizim olsun maçı.

Barreto dedi ki...

Son maçlar ve fazla gol yiyor oluşumuz 6-4 almamız gerektiğini gösteriyor.

Ahmet Usal dedi ki...

Boyd'un sakatlığına sevineceğimi hiç düşünmemiştim..Tabii ki acil şifalar, bizden sonra da hemen iyi olsun, oynasın, ama böyle..

Bir de keşke Nkodouyu tutacağımıza Boydu tutsaymışız, katkısı çok daha iyi okurdu.

Ben toparlayacağımızı düşünüyorum, youtube da takımın analizcilerinden Anıl Demircinin röportajını izledim, Hocanın analize çok değer verdiğini anlattı. Biz genelde sene başı hariç en fazla iki maç art arda sendeledik, sorunlar hızlı çözülüyor bizde rakiplere oranla. Bu da anlatılanı doğruluyor benim gözümde.

Federasyon da başvurumuzu kabul etmiş, abuk tuzak ikişer gün aralı maç günlerimizi birer gün kaydırmışlar.

Haydi hayırlısı..

Pheaglix dedi ki...

sezonun kalaninda oynayacagimiz en stresli mac olabilir. puan kaybi olasi, ama gecen haftadan sonra puan kaybi luksumuz yok. berabere bile kalirsak bence sampiyonluk sansimiz biter. nkoudou, tore, mensah, ve 3 on liberolara tesekkurler.

Cihane dedi ki...

puan kaybindan ziyade, futbolcularin koyacaklari reaksiyon önemli. oyunu ve 3 puani kaybedebiliriz ama mücadele gücü göstermezsek sezonu kaybederiz. bence futbolcular da bunun bilincinde. kiran kirana bir mac ve galibiyet bekliyorum. 4-2 aliriz.

Basar dedi ki...

Bugün zar zor kazanırız. Alanya maçı gibi bu da reaksiyon gösterdiğimiz bir maç olur. Puan farkı 5’e çıkar, son düzlükte 1 yenilgi 1 de beraberlik fırsatımız olur...

teahead dedi ki...

Besiktasim bu akşam karakter koyacak.
İnanıyorum.
Yeneceğiz.

Emre Toraman dedi ki...

Sergen'in Ankaragücü maç sonu açıklamalarından sonra "aha sıçtık" nidalarıyla beklemeye başladığımız 3x6'ya kavuşuyoruz muhtemelen. Sanki de 3x6'lı süreyi 2-1 önde kapattık da sonradan giren ofansif ortasahalarla 2-2'ye yakalandık. Umarım Aboubakar'ın dönüşü formda olur da oyunu alamasak da skoru alırız bir şekilde.

Sivas'ı bafileriz. Abuş,Ghezzal,Rosier,Josef sahada
Pompala kartalım pompala.

Emrah D dedi ki...

3x6 olayını her ne kadar sevmesem de Mensah'ı görünce de ölümü görüp sıtmaya razı olmak gibi Necip/Dorukhan ikilisinden birine razı oluyor insan. Mensah yine Karagümrük maçındaki gibi isabetli şut çekmeyi bilecekse o başka diyeceğim ama çok boşvermiş oynuyor. Ljajic kafaca rahmetliyse mecburen 3x6 ile bu sezonu tamamlayacağız.

Barreto dedi ki...

3x6 meselesi ile ilgili olarak, aslında ilk geldiği sezon Dorukhan'ın koşuları, enerjisi, uzaktan şutu, hatta zaman zaman kafa topuna iyi çıkışlarını gördük. 8 numara performansı fena değildi. O performansın % 80'ini verse bayağı rahatlarız. Ama sakatlık sonrası belki sözleşme meselesi nedeniyle kontrat yapabilmek için muhtemelen sakatlanmamaya çalışıyor. O nedenle % 100'ünü vermiyor. Bu sezon şampiyon olursak gerçekten pek çok şeye rağmen şampiyon olacağız.

Basar dedi ki...

3x6 yerine Ghezzalı ortaya kaydırıp Nkoudou sırıtkanını sağa çeksek keşke. Töre de olur... Ama imkansız.

GeceGezgini dedi ki...

Ben de sanki Joseph (6) x Atiba (8) x Dorukhan (8) gorecegiz gibi dusunuyorum.

Bu sistemin tutmasi icin Ghezzal ve Abubakar in mutlaka oynamasi gerekiyor. Kafasi az cok calisan birileri ayaginda top tutabilsin ki atiba ve dorukhan topla minimum dripling yapsinlar, ceza sahasina kosup ortaligi karistirsinlar yeterli bence.



BJK4EVER dedi ki...

Dorukhan 8 olarak olur da, Atiba'nin alternatifi olarak olur anca. Onun gibi ceza sahasina kosu atar, onun kadar pozisyon bilgisi olmasa da daha atletik, duran toplarda etkili, ileri-geri kosar.
Ama birisi 6 olmadigi surece bu orta saha klasik Besiktas oyununu oynayamaz. Klasik oyun dedigim gotun gotun ilerleyip rakip sahada yerlesmek, topu ayagimizda tutup sabirla hucum etmek. Josef-Atiba-Dorukhan'la bu imkansiz.
Eger o oyunu oynayacaksak Ljajic oynamali Oguzhan'in yoklugunda. Ljajic dusmanligini da anlamiyorum. Tamam, Erzurum macinda ben de begenmedim, ama bazi oyuncular nedense cok kolay silinip atiliyor bir kenara. N'Sakala o mac gibi 5 mac arka arkaya oynar kesilmez, ama Ljajic kotu 60 dakika oynadiktan sonra aniden kesilir.
Sergen'in forma adaletine hic guvenmiyorum. Oguzhan'in bu takimin 8 numarasini 30 mac sonra anlamis birine guvenemiyorum.

Veya o klasik oyunumuzdan vazgecip bu sene bolca yaptigimiz ve bize bol bol puan kaybi getiren geride bekle, alanlari kapat, gol yeme, topu kapinca 3-5 yan pas yapip sonra sacma sakan sekilde kaptir oyun sistemine donecegiz.

BJK4EVER dedi ki...

Su son yarim saatte oyundan kopmaya kesinlikle bir care bulmamiz lazim. Son 10 macta artik surekli yasamaya basladik. Ankaragucu ve FB maclarinda puanlar verdik. Antep macinda 2-0'dan veriyorduk direkten dondu son anda. Erzurum macinda 2-3'ten sonra dalga dalga geldiler, 1 top ters dusse 3-3 bitmesi de olasiydi. Alanya macinda 3-0 yapip rakibin direncini kirdik, yoksa o macta da oyunu verdik.

Surekli oyunu veriyoruz ve buna care bulamiyoruz. Yapabilecegimiz kabaca 2 sey var:

1 Geriye yaslan ve hizli ataklarla kontraya don. Kalecimiz ve geri dortlumuzun tamami baskiya gelemiyor. Kalecimiz ilk kalemize gelen topu kurtarsa bile 2.yi yiyor maalesef. Rakibimizin yedek kalecisi 89. dakikada penalti kurtarip takimina galibiyet getirirken bizim kalecimiz 89. dakikada rakibin kullandigi penaltida kipirdayamiyor bile, far gormus tavsana donuyor. Geri dortlunun tamami atletik, ileride iyi basiyor, ama geriye yaslaninca pozisyon hatasi yapiyor.
Bu sistemden iyi cikmanin tek formulu bizim icin iyi kontraya cikip fisi cekmek. Ki bunu bazen yaptik bu sene; Kayseri maci, 2 Erzurum maci, GS maci aklima geliyor. Ama pamuk ipligine bagli. Pozisyon veriyoruz ve ozellikle son maclardaki gibi kontra-atak silahlarini oyuna bu kadar gec atinca bu formul islemiyor.

2 Ayni oyunu taze guclerle oynamaya calisacagiz ve as 11'i degistirmekten korkmayacagiz. Bu formulu Fenerbahce uyguluyor ve ise yariyor da. Mutlaka 5 oyuncu degistiriyorlar ve erken degistiriyorlar, bir sekilde direnc kazanip maci bitiriyorlar.
Bizde de bunu yapacak kadro nispeten var.
Oguzhan-Ljajic-Mensah'tan ikisi zaten her halukarda yedek, orta ikiliyi her mac 65'te degistirebilirsin.
Ridvan'i kanatta oynatma firsatin var. Forvet degil ama topu ayagimizda tutmamizi saglar, sol kanadi da kapatir. N'Koudou veya Mensah gibi sisteme aslinda uymayan savruk adamlar gibi degil. Larin-Aboubakar-Ghezzal'dan hangisi formsuzsa veya yorgunsa cikar, Ridvan girer. Bek olarak kullanabilecegin Dorukhan var. N'Sakala veya Rosier yerine her mac oyuna girebilir. Josef yorgunsa Necip girebilir. Tore de pas oyununa uygun, o da girebilir.
Elimizde imkanlar var, ama oyuncu degistirmekten korkuyoruz nedense. Su gozukuyor ki, aslarla macin sonunu getiremiyoruz. Hem aslarla hem yedeklerle yaslanamiyoruz, olmuyor. Hem takim yorgun oluyor hem bu oyuna alismamisiz. O zaman geriye bence tek manikli care kaliyor; takimin yarisini degistirip rakip yari alanda oynamaya devam etmek. Tabii ki as kadro kadar iyi islemeyecek, ama en azindan takimin aliskin oldugu oyunla paralel. Bugun 11 nasil olacak bilmiyorum, ama soyle olacaksa:


-------------------Ersin-----------------

Rosier-------Welinton--Vida-------N'Sakala

Ghezzal--Atiba----Josef---Ljajic----Larin

-------------------Aboubakar-----------------

Soyle birseye donebilirsin:

-------------------Ersin--------------------------
Necip/D.Han---Welinton---Vida---------N'Sakala

G.Tore----Mensah---Josef----Ljajic-----Ridvan

------------------Larin----------------------

Oguzhan olsa o da bank girer, veya kulubedeki Ljajic.
Elde nispeten imkanlar var, ama kullanmiyoruz. Artik radikal birseyler denemek sart. Surekli ayni seyi deneyip farkli sonuc beklemek aptalliktan baska birsey degil.

Huzeyfe dedi ki...

@BJK4EVER

Aynen. Atiba-Doruk 8 oynasınlar koşu atsınlar da o koşuya pası atabilecek sadece bir tane oyuncu var elde.
Tamamen rakibe bağlı olacak oyunun şekli. Ghezzal’a önlem alabilirse rakip kör topal 1-0’ı bulmaktan başka çaremiz yok kazanmak için.

Eğer gerçekten Ljajic oynamazsa Sergen’in içindeki Rıza Çalımbay’la Sivas’taki Rıza Çalımbay arasında geçecek, 3 ihtimalli maç, %33.

GeceGezgini dedi ki...

Ben de Ljajic oynasin taraftariyim ama Sergen'in son mac sonrasi yorumlarindan niyet okuyunca onu oynatmayacak gibi duruyor.

Llajic'ten bir cacık olma.ins Dorukhan oynar.

BJK4EVER dedi ki...

Oguzhan'dan da cacik olmuyordu ama sacma sapan 5 dakikalik sureler yerine son birkac hafta hak ettigi ilk 11 formasini alinca nasil oynadigini gorduk.

Josef-Atiba-Dorukhan orta sahasi sacmaliktan ote degil. Ki hic sasirmadim, bu orta sahayla cikmisiz. Ghezzal-Aboubakar'in sapkadan tavsan cikarmasina ve duran toplara kalacagiz belli ki.

Zaitsev dedi ki...

Ghezzal’i de çıkarıp Nkodou’yu oyuna almak lazım. Biz bunu hakediyoruz çünkü.

can dedi ki...

Sivas cok diri ve alanlari iyi kapatiyor. Bu oyunla buradan 3 puan cikarmamiz mucize olur. Su anda fiziksel ve mental olarak Larin disinda ilerde bir sey yapabilecekmis gibi duran futbolcumuz yok ilerde.

turgay dedi ki...

Takım sezonu kapatmış arkadaşlar buradan abou da gitmişken şampiyonluk zor bana göre. Maalesef sakatlıklar ve taktiksel muhafazakarlık bizi bitirdi. Şu dakikadan sonra gerçekten işimiz çok zor.

Mrtoztt dedi ki...

Çok kötü oynuyoruz malesef. Abou da sakatlandı, devam edemeyecek gibi görünüyor. Umarım bir mucize olur bu maçta da bir şekilde 3 puanı alırız.

Emre Toraman dedi ki...

Sivas her ne kadar canlı görünse de bu oyunla şampiyon falan olamazlar. Beşiktaş ligin kalburüstü takımlarından ama hedefsiz de kalınca hiç bir şey oynamıyorlar, 1 puanı versen beraberlik primini alıp evine gidecek gibiler.

Pheaglix dedi ki...

su oyunu sabaha kadar oynayalim akan oyunda tek gol atamayiz. muhtemelen ikinci yariya abou-nkoudou ile baslayacagiz ki su kadro absurd kadrolar haric akan oyunda nasil daha kotu oynayabilir diye dusunsek herhalde larin'i ileri atip nkoudou'yu oyuna alirdik.

ben bu saatten sonra bu maci kazanabilecegimize inanmiyorum, beraberlik de sivasin durumuna bagli. eger abou daha fazla mac kaciracaksa da sampiyon olma sansimiz yok. guzel bir hikayesi olan sezon yonetim'in beceriksizligi (santrafor yedegimiz olmamasi) ve teknik direktor sacmalamasi (israrla 3x6 oynamamiz, ikinci devreden itibaren yedek oyunculari tamamen kenara atmamiz) ile kotu bitirecegiz.

Armagan Kaymaz dedi ki...

Mac 0-0‘a kitlendi.
keske Larin tarafini bozmasak da Ljajic girse ve 4-2-4-0 gibi bir düzene gecsek ama yapmayacak biliyorum.
Nkoudou‘yla kontraya kaldi umutlar ama mac tam da ona evrildi aslinda. Sivas savunma cok hizli degil, bizimkiler gibi, acik verebilirler, biz de verebiliriz. Ilk atan kazanir kisacasi.

Huzeyfe dedi ki...

Bütün hücum organizasyonu Abou’ya kalmış durumdaydı, o da çıkacak. Geriye çekilip topu verelim diyeceğim onu da becerecek stoperimiz yok. Ghezzal’ı ortaya Dorukhan’ı sağa koymak bir fikir. Ama tabi ki öyle yaratıcı bir çözüm beklemiyorum Sergen’den. Belki kırmızı filan görürsek, Sivas gelir gelir atamaz biz kontradan buluruz filan. Ancak böyle galibiyet hayal edebiliyorum.

BJK4EVER dedi ki...

Sampiyon oluruz olmayiz bilmem. Ki olursak bile tamamen ligin boktanligi ve rakiplerin hediyesi sayesinde olacak; ama sene sonu Sergen'le yollar ayrilmali.
Hatalar yapmasi sikinti degil, ama surekli ayni hatalari yapmasi ve gram gelisim gostermemesi gelecekte iyi bir antrenor asla olamayacagini gosteriyor.
Yonetim de bu boktan sezonda cok hata yapti. Ama yonetimin alternatifi maalesef yok, ama Sergen'in var.

Bu ligin bu sekilde bitecegi kabak gibi gozukuyordu. Birkac hafta lider olunca kendini bir bok zanneden su romantik taraftar ve camia'nin iliklerine kadar islemis ve bir turlu sokup atamadigimiz eziklik sayesinde bir 3.luk daha alacagiz, GS sacmalayip isi birakirsa 2. oluruz belki. En gunahsizi futbolcular, onlarin da emegine yazik oldu.

Huzeyfe dedi ki...

Abou’nun olmadığı ikinci yarıyı Ghezzal ve Larin’i oyundan alarak bitirdik. Maç skoru 0-0.
Anadolu hocası deyince kızıyorlar. Değil mi?

Armagan Kaymaz dedi ki...

Ipler elimizden gitmeye basladi, yarinki gs-ts macina bakacagiz artik.
Bu kadar sakatlik varken suclayamam kimseyi ama zor zamanlar yaratici cozumler gerektirir. Biz israrla ayni yanlisi yapip farkli sonuc bekliyoruz, böyle olmaz.

Serkbal dedi ki...

Elimizde ip filan kalmadı, gerçi bu kadro ile bu haftaya kadar yine iyi geldik, takıma çok kızamıyorum.,yönetime selam gönderiyorum, bence yönetim sene başından beri şampiyonluğa hiç inanmadı

BJK4EVER dedi ki...

Yonetim sikintilari var, ama asil sorun camia dinamiklerinde.
Israrla soyluyorum, israrla soylemeye devam edecegim, ezik bir camia'yiz, iliklerimize kadar ezigiz.
Su camia'da tek ezik, loser olmayan insan antrenorumuz, o da gamsiz mi desem, teknik olarak yetersiz mi desem, fazla bahis mi oynuyor takima konsantre olamiyor mu desem bilemedim.

Rakipler catir catir devre arasi transfer yaparken camia'nin pesinden kostugu Hulk'u bile alamadilar. Bu takima asgari 4 transfer gerekirken 2 tane geldi, onlardan da birini sacma sapan sekilde gonderdigin Guven goturdu zaten.

Hadi sene basi belli degildi, ama ilk yarida sen cift forvetli sistemle oynayan takima evrildin. Boyle bir takimin ideal sartlarda 5 tane forveti olmasi gerekir, bilemedin 4. Sen gittin Cenk'i aldiktan sonra ideal sartlarda bir adam daha alacagina elindeki Guven'i gonderdin. Cift forvetli oynayan takim olarak 42 haftali zor bir donemi 3 tane forvetle kapamayi denedi.

Bu arada bir rakibin elinde 10 tane orta alan varken sirf goz dagi olsun diye Irfan'i aldi. Diger rakibin Mohamed, Onyekuru, ustune Halil Dervisoglu'nu aldi. Sen kiralasaydin senin icin ideal adam olacakti, senin ihtiyacin varken gitti rakibin aldi. Sagbekleri sezonu kapatti, idare ederim Sener var kem-kum etmeden Yedlin'i aldi. Fenerbahce gitti elimde 4-5 tane stoper zaten var ne gerek var Ali Riza bey tadimiz kacmasin demedi gitti Szalai'yi getirdi.

Simdi bunlar sampiyon olmayacak da bu loser, ezik halinde sen mi olacaksin? Guldurmeyin beni yahu. Turkiye'nin 3. camia'siyiz, iliklerimize kadar ezigiz. Allah'tan rakiplerimizden biri de en az bizim kadar loser ve ara sira rakiplerin kotu oldugu doneme denk geliyoruz da sampiyon olup kendimizi birsey saniyoruz.

Normal sartlarda bos beles bir camia'yiz. Bu mactan sonra hala taraftar hala lideriz birsey bitmedi, rakipler de puan kaybedebilir falan der. Sergen'i overiz falan, birkac tane komik anisini paylasip masturbasyon yapariz. Ama radikal hicbir karar alinmaz. Oyunculara hicbir uyari yapilmaz. Oylece ezik ezik kabulleniriz 3.lugu iste, ne guzel.

Bir soz de Sergen'e. Su rezil futbolu 70 dakika izletti bize zorla. Defalarca deneyip hicbir sonuc alamamamiza ragmen yine 3 tane 6 numarayla maca ciktin. Elinde 5 degisiklik hakkin varken, en kotu ihtimalle bitik Atiba ve N'Sakala'yi cikarip taze bir Ridvan ve Mensah'i oyuna alabilecekken onu bile yapmadin. Vasat bir Anadolu takimi antrenorunden baska hicbirsey degilsin. Bu noktaya getirdiysen de bol miktar sans, rakiplerin kotulugu ve oyuncularin mucadelesi, ozverisi sayesinde geldin. Ama bir Hikmet Karaman capinda bile degilsin antrenorluk anlaminda.

yilmaz dedi ki...

Kupayı bari alsak.

Emre Toraman dedi ki...

6 hafta, ortalama bir senaryoda 10-11 puan falan alırız bence. Muhtemelen de şampiyonluğa yetmez ama imkansız değil, rakiplerin en az 2'şer maçta puan kaybetmeleri gerekir. İyimser senaryoda ise 13 puanı toplarız ve rakiplerin 1'er maçta puan kaybı yeter. Daha fazlası imkansız gibi görünüyor.

can dedi ki...

Seri puan kayiplari baslayana kadar cok onemli gorunmeyen bazi yanlislar aci sonuclar veriyor. Guven, Boyd, ve Umut'u gereksiz yere gonderip kadroyu daraltmak, Dorukhan'la isleri netlestirmemek, ofansif orta sahada sene basindan beri bagiran derin bosluga devre arasinda bir cozum bulmamak, A plani iyi giderken bir B plani gelistirmemek... Cenk, Oguzhan, ve Abus'un sakatliklari zaten aksamaya baslamis sistemimizi tamamen cokertti. Artik sahadaki takim ve oyun hic guven vermiyor.

Aglanip sizlanmanin faydasi yok. Hala Fener'den 3 (+1 ikili averaj), GSden (maclarini kazanirlarsa) 4 puan ondeyiz. Fener cekirge misali ziplaya ziplaya gidiyor, GS'nin durumu belirsiz. Kayseri, Rize, Hatay maclarinda alinacak 9 puan -ki bu tabloyla cok zor oldugu acik- sampiyonlugu getirebilir.

BJK4EVER dedi ki...

Kayseri: iyimser olursak 3, kotumser olursak 1 puan

Rize: iyimser olursak 3, kotumser olursak 1 puan

Hatay: iyimser olursak 1, kotumser olursak 0 puan (o hucum hattiyla bizi delik desik ederler)

Galatasaray: 0 puan senaryo'ya gerek yok, bir ihtimal GS onumuzdeki haftalar puan kaybedip koparsa kazaniriz, yoksa kritik bir macta GS'yi deplasmanda yenecek capimiz yok, anca iddiasiz ic saha macinda veya bize karsi hirslanmayip, aciyip maci verirlerse kazanacak kadar capimiz var

Karagumruk: iyimser olursak 3, kotumser olursak 1 puan

Goztepe: iyimser olursak 3, kotumser olursak 1 puan

En olumlu senaryo'da 13 puan, en kotu senaryo'da 4 puan, ortalama 9 diyelim.
Yapacagimiz tek sey rakiplerin en az 3 mac daha puan kaybetmesini beklemek. Ve ozellikle GS'nin derbi macina kadar kopmasini beklemek, ki bizim puan kayiplarimizla kopmasi zor gibi gozukuyor.

Fenerbahce ve Galatasaray'in da puan kaybetme ihtimali yuksek gozuken maclari var, ama onlarin puan kaybi ihtimali bizim maclara gore daha dusuk, cunku bizim gibi ezik, enayi degiller. Hakemlik birsey olmayan mactan sonra bile baskanlari konusup hakem camia'sini baski altina aliyor, biz ise 4 haftada 3 defa ayni hakemin verilmesine sesimizi cikartamiyoruz. Rakiplerimiz mac icerisinde sari kartli rakibini profesyonelce attiriyor, bizim oyuncular ise centilmenlik yarisinda (Jozef bile karakterinden odun verdi ezik birine donustu bu forma altinda). Bu tur seyler kazanmakla kaybetmek arasindaki ince cizgiyi maalesef belirliyor.

Barreto dedi ki...

6 maçlık plan program yapmanın vakti değil. Önce Kayseri maçını kazanmak gerek. Camia FB maçıyla beraber maç maç gitmeyi bıraktı Kaç puan toplarız muhabbeti dönüyor sürekli. Önce Kayseri'yi yen tekrar kazanmaya başla sonra bakarsın duruma.

Tabi Abu suz çok zor.

Armagan Kaymaz dedi ki...

Valla bu kadar eziksek tutma abi, sen de rahatlarsın böylece, sağlığına yazık. Orada mis gibi imparatore, emre abi secenekleri var, sec begen al.
(Dipnot: adamlar profesyonelce attırmadı, mahmut 9 yıl sonra kırmızı görerek kendini attırdı.)

Normalde 6g bile alabiliriz derdim 28. haftada falan sorulsaydı ama sakatlıklar belimizi büküyor.
Buradan sonrasını kimse tahmin edemez Abu’nun mr sonucu gelmeden. Oynarsa 4g2b(gs-karagümrük maclari kayıp) , oynamazsa 8-10 puan ancak toplarız.
Muhtemelen yarış 3’lü şekilde son maça kadar devam edecek (ve umarım İzmir’de kutlamalar olacak).

YSY dedi ki...

Klasik son haftalarda gerginliği kaldıramayan takım şeklimiz var. Abuyu kaybettiğimize larinden de bir bok olmayacağına göre son düzlükte forvetsiz kaldık. Artık oraya bir çözüm lazım.

BJK4EVER dedi ki...

Ne yalan soyleyim istesem bile birakilmaz, artik nasil icimize islediyse. Fb veya Gs'den birini tutacagima futbola kuserim daha iyi. Eksikleriyle durusuyla Besiktas hicbir seye degisilmez.

Zaitsev dedi ki...

Son 20 dakika oynadığımız oyunu ilk 70 dakika oynayamadık. İlk 70 dakika verdiğimiz pozisyonu son 20 dakika vermedik.
3x6 dediğimiz kabız orta saha tercihleri ile Sivas gibi biraz dirençli takımlara karşı pozisyon üretemiyoruz ve ayrıca ofansif oyuncuların fazla yorulmasına sebep oluyoruz. Aboubakar önde tek kalıyor, sağ kanat çalışmayınca Larinde etkisizleşiyor.
Aboubakar’ın sakatlanmasının sebebi de Larin’in yorgun düşmesinin belki de sakatlanmasının sebebi de bu kabız orta saha tercihleridir.

Larin önde oynayacaksak 3x6 olmaz. Akan oyun lazım. Bunu bu 3 lüler ile yapamayız.
Eğer Abobakar sezonu kapatırsa bu dakikadan sonra Ghezzal-mensah ljajic ve maalesef nkodou ile orta 4lüyü kurmalıyız. Josef ve arka 4lü her türlü pestil oluyor, en azından böyle telef olsunlar.

Geçen postta da dediğim gibi Ljajic’in sol ayak baş parmağı sahada yürüse bile bu takımda oynar.

Emre Toraman dedi ki...

Ben optimum ön beşlimizin 1 santrafor, 2 (cezasahasına da)koşucu, 2 de kurucu olduğunu düşünüyorum. Aboubakar da sezonu kapattıysa Ghezzal-Atiba-Ljajic-Rıdvan-Larin en aklıma yatan tercih olur. Larin de yoksa santraforum ne yazık ki Mensah.

Barreto dedi ki...

Mensah'a şampiyonluk primi olarak bonservisini alacağız diye protokol yapsalar işe yarar mı acaba?

Barreto dedi ki...

4ever kardeş, gerçekten bu kadar öfkelenmeye değmez. Juve'yi tutabilirsin bak, hem renkleri de siyah beyaz, üstelik imkanlarına göre muazzam bir optimizasyon ile yönetiliyorlar, seni üzmezler.

Ahmet Usal dedi ki...

Son baktığımda hala liderdik, Hoca da daha kısıtlı imkanlarla ve malzemeyle yemeğin aşçısı, ha yemekte sos eksik bazen çok tadı tuzu gidiyor ama rakiplere yediriyoruz bunu aylardır, bir 7 hafta daha yedirirsek en tatlı ve belki de son ŞL sezonuna parasına konmak var işin ucunda, hayallerden öyle kolay vazgeçmek yok. Takım da Hoca da bence başka arkadaşların düşündüğünün aksine bu zamana kadar sezonun en winnerlarıdır, kaç kere rakiple hakemi de üst üste koyup yendiler. En başta onlar vazgeçmeyecektir şampiyonluk hayalinden. Rakipler de aman aman oynamıyor, biz hala en sağlam ve en iyi takımız, enseyi karartmayalım.

Takımın mücadelesini beğendim, kalite sorunu hariç kötü oynayan yoktu. Sivas sert ve diri. Bir puan hiç yoktan iyi, en azından Fenere bir puan daha fark koyduk.

@Zaitsev Hocama katılıyorum, daha yaratıcı oyuncularla oynamak lazımdı, Ghezzalın yanına Ljaici falan kullanabilmek hele harika olurdu.

Takım ruhu ve mücadeleye bakarak son maça kadar yarışta oluruz gibi geliyor. Aboubakar ve Larinin sakatlığının ciddi olmaması kaydıyla.

Kasımpaşa ve Ankaragücü maçlarından birini bile kazanabilseydik bu puanı öpüp başımıza koyardık. Ben yine de ciddi sakatlık sorunları olmadıkça kayseri maçından başlayarak çıkışa geçeceğimizi düşünüyorum.

thenorthman dedi ki...

Bu eziklik muhabbeti sıktı bence artık Beşiktaş hiçbir zaman ezik bir camia olmamıştır.Ezik arıyorsanız son on küsür yılda şampiyonluğu bırak son haftaları son haftada üç kez kaybeden Fenerbahçe orda duruyor ötekinin tarihi şaibe zaten.Ama her şartta umutlu taraftarı biz neden böyle her şartta depresifiz biraz da bunu sorgulamak lazım

Normal şartlarda iki maç önce lig bitmişti teknik olarak.Bu tempoyu kısıtlı kadro kaldıramadı çoğu oyuncu hiç dinlenmeden oynuyor ve sonucunda da en önemli oyuncularımızı sakatlıkla kaybediyoruz.Merak ettiğim altyapıdan koyabileceğimiz bir forvet yok mudur bu takıma?

Sivas’ın bizi kitlemesini ve puan kaybını bekliyordum onun için bu maç bir gösterge değil benim için umarım Kayseri maçında alınacak bir galibiyet bizi tekrar havaya sokar.Monteronun oynayacak olması da oyun kurgusu açısından işimize yarayacak diye düşünüyorum

yilmaz dedi ki...

Valla açık konuşmak gerekirse, maç sonu hocanın açıklamaları kuyruğu dik tutma çabasından başka bir anlam ifade etmiyor. Takım çok ciddi bir krizde ve zaten geniş kadro varken bile A planından başka efektif bir çözüm üretemeyen hoca, elindeki tüm kozlardan oldu bir haftada.

Ayrıca oyuncudan bağımsız, takım oyun olarak da bayır aşağı gidiyor. Rakiplerin puan kaybı yaşaması dışında takımı diriltecek bir etken de gözükmüyor. Bence o 3 puanlık avantaj çok güvenilecek bir avantaj değil, çünkü takımın önümüzdeki 6 maçın birini bile kazanamayacak bir görüntüsü var.

NKoudu, Töre ve Mensah'tan bize kalan haftalarda bi fayda gelmeyeceği bu maçta tescillendi. Tahta bacak yine içlerinde en çok çabalayan ama etkisi 0.

Geriye bir tek Ljajic biraz da Dorukhan kalıyor. Bizi bugüne kadar getiren oyun planı ve diziliş ile bu ligi bitirmemiz imkansız. Rüzgarı tekrar bizim lehimize çevirmek için radikal bir değişikliğe ihtiyaç var. Hocanın da bunu yapabileceğine dair pek bi ışık görmedik şimdiye kadar ama, hayırlısı artık.

Armagan Kaymaz dedi ki...

Kötü olasılığı(Abu’nun eksikliği) göz önüne alıp yazıyorum, (Larin’de sıkıntı yokmuş bu arada),
İlk 11 kurulurken olması gereken limitler:
- Nkoudou denen Necip’in hızlı sol kanat versiyonu ilk 11’de olamaz, olmamalı. Antrenmanda bile alan varsa iş yapabilir ama üstünde 1-2 kişi yapışmış şekilde bekleyince hiçbir halta yaramıyor varlığı.
- 3*6’ya skor alınmadan geçilmemeli. İlk yarı 2 tane atarsan istersen 45’te dön ama en az bir 45 dk bırak takım oynasın oyununu.
- Bunu yapmıyor ama yine de yazayım, kanatlar bozulmamalı. Larin soldan alınmamalı yani, yoksa Kasımpaşa maçı ilk yarı gibi abuk bir düzen oluyor. Ha illa çekilecekse de oraya Ljajic’i denemeli ilk 11’de.

��Olmasını istediğim:
Ljajic
Larin-Mensah-Atiba-Ghezzal

✅Olmasını beklediğim:
Larin
Ljajic-Mensah-Atiba-Ghezzal

‼️Olmaması gereken:
Larin
Nkoudou-Dorukhan-Atiba-Ghezzal

Basar dedi ki...

Puan kaybı önemli değil de Abu'nun kaybı gerçekten sarsıcı oldu. Bundan sonra hüner Sergen'in ellerinde.

Artık bir kere bile işlemeyen 3x6'yı bırakması lazım.
Larin forvet oynayacaksa illa ters ayaklı kanat deneyebilir (0'dan da orta kesebiliriz)
Gerekirse Ljajic-Mensah ile orta saha kurmayı deneyebilir.
Formasyonu bozmayacaksa Mensah'ı forvete geçirebilir.
Çok uçuk olacak ama maçın bazı bölümlerinde Vida'yı forvete yollayabilir.

Evet işler kötü gözüküyor ama ipler hala bizim elimizde. Alternatif hala kurgulanabilir.

Not: Daha önce de yazıldı ama yedekliği sorun etmeyen Umut veya Güven'den birini tutmamak büyük planlama hatası. Şampiyon da olsak kaybetsekte bu senenin hataları mutlaka sezon sonunda irdelenmeli.

turgay dedi ki...

ne kadar sakatlanması gereken varken sakatlanmaması gereken kim varsa sakatlanıp sezonu kapattı. sezona nasıl başladıysak öyle bitiriyoruz. kötü başlamıştık harika seviyeye çıktık (karagümrük maçı) tepetaklak gidiyoruz. temel sorun taktik muhafazarlık ve oyunu okumada yaşanan sorunlar. hoca maalesef milli takım arasında dağıldı. zannediyorum yanındakilerden çok etkilenen bir yapısı var. buna verdiler gazı sen her halükarda şampiyon olursun bu fikstürle diye bu da saldı kendini.

yani defalarca kez yazıldığı için 3 tane 6 numara olayına girmek istemiyorum. akşam 1i çıkınca takımın nasıl nefes aldığını gördük. son 20dk top oynadık resmen. ayrıca hiçbir maçta 3 tane 6 numara ile oyunu tutamadık. akşam da biraz akıllı olsalar veya vidanın pozisyonuna normal şartlarda çıkacak penaltı düdüğü ile dağılabilirdik.

buradan bence şampiyonluğu çeviremeyiz. bunun nedeni hocadır. umutsuzluk yaymak istemem ama görünen köy de kılavuz istemiyor. aynı şeyleri yapıp farklı sonuç aramak saçmalık. bu diziliş bize verim vermiyorsa başka şeyler aramak lazım. aramayan bir hocanın da bulması imkansız.

biz çabuk dağılan bir camiayız. oynayarak kazanan masa başı bilmeyen rakip ayarlayamayan bir kulübüz. bu nedenle her anımızda konsantre olmalıyız. hocamızın kafası yarılsa da bir sonraki maça kendini toparlamalı. kadroya giremeyen adam küsüp başlarım böyle takıma dememeli. kendini hep hazır tutmalı. sözleşmemi uzatın yoksa umurumda değil dememeli. diyorsa cezasını kesmeli. sahada umursamayanı kadroya almamalı. cezasını kesmeli. biz bunları yapamazsak gelişemeyiz. kısacası bu formayı giyen adam, o kulübede duran adam bu takımın büyük olduğunu ve burada mücadele etmeden kazanılamayacağını bilmeli. bunları bilmeyen varsa beşiktaş kültürüyle yetişen 17-18 yaşında çocukları hemen sahaya sürebilirsin. kimsenin vazgeçilmez olmaması gerekir. hocaların sistemleri kimsenin vazgeçilmez olmaması gerektirir. biz maalesef sistemi kuramadık. ligin geneline göre sezon ortasında olan şansımız maalesef ligin sonunda bizi bıraktı. bu günleri düşünerek hareket etmeliydik yapamadık.

özet geçmem gerekirse, kötü başladık-harika gittik-kötü bitiriyoruz. üzüntüm bizden iyi olmayan ama bir şekilde yukarıda kalan takımların bizi geçecek olması. üzüntüm gelirken hak hukuk diyen yönetimin zor zamanlarda sessiz kalması.

Cihane dedi ki...

Abou sezonu kapatmis ise buyuk eksiklik ama Abousuz 8 macta 17 puan almisiz (5-2-1).
Takim genel olarak formsuz, yorgun vs. ama nu kadar umutsuzlugu anlamiyorum gercekten. Cimbom ayni durumda olsa sampiyonlugu kutlardi.
Kaldiki ne fener ne cimbom iki mac ustuste kazanacak formda. Biraz silkenirsek onumuzdeki uc maci da kazanir, isi bitiriz.

BJK4EVER dedi ki...

@Cihane,

Neden umutsuz oldugumuz senin mesajinda gizli zaten. Motivasyon mesaji olarak yazdigin mesajda bile hala rakipler 2 mac ust uste kazanacak durumda degil diyorsun. Takima kimsenin guveni yok, senin de yok. Su ana kadar rakiplerin sacma puan kayiplari geldik, bu saatten sonra anca o sekilde gotururuz. Bu takimin sampiyonluk alacak capi yok, ancak rakipleri hediye ederse sampiyon olur. Sen de biliyorsun. Senin antrenorun bile kimse 8'de 8 yapamaz diyor, ona guveniyor. Bu arada FB 2 mac ust uste aldi zaten, Kasimpasa maciyla 3'te 3 yapacak. 2 mac ust uste kazanamayacak rakibinin su son 6 maclik duzlukte ilk yarida kac mac kazandigina bakabilirsin. Kadrosu simdiye gore daha dar ve basinda kotu bir antrenor varken ustelik.


BJK4EVER dedi ki...

Sabah beni baya bir gulme tuttu. Hala B plani, alternatifler, taktiksel cozumler bekleyenler var haha. Vallahi saglam guldum. Neyin taktiksel hamlesini bekliyorsunuz yahu. Bu sezon 34 mac oynamisiz, Sergen'den ne gibi bir taktiksel beceri/cozum gordunuz cift forvet oynamak disinda? Ben size taktiksel olarak olacaklari soyleyim:

- Aboubakar yoksa Larin forvet, sol kanatta da Tore/Ridvan gibi mantiksal olarak dogru denemeler yerine ilk 11'de solda verim saglayamadigini 85 defa kanitlamis N'Koudou oynayacak.

- Dusuk bir ihtimal olarak Ljajic oynar, ama agirlikli olarak Josef-Atiba-Dorukhan/Necip ile sahaya cikip 60 dakika 1 sut gibi istatistikler gorecegiz.

- 85. dakika girildiginde sadece 1, maksimum 2 oyuncu degisikligi yapmis olacagiz, sahadaki oyuncular yorgunluktan gebermis halde olup 60'tan itibaren oyunu vermis olacagiz. Mac bittiginde ise 5 oyuncu degisikligi hakkini kesinlikle kullanmamis olacagiz.

- Rakip sag kanadimiza ve duran toplara onlem aldiginda taktiksel olarak tikanacagiz, yeni birsey denenmeyecek. Duran toplar ve Ghezzal/Aboubakar'in sapkadan tavsan cikarmasini bekleyecegiz.

Olacaklar bu yani. Bunlarin otesinde birsey beklemek harbiden buyuk saflik yahu. Iyi niyetle yaziyorsunuz, ben de binlerce sey umuyorum, ama olmayacagini bilin yani.

Cihane dedi ki...

@BJK4EVER
Yok o tamamen senin yorumun ayrica bu kadar karamsarligi anlamiyorum, tamam avantajimizi daha iyi kullanmaliydik ama halen iyi konumdayiz. Sergen iyi is cikardi bu sezon, futbolu da senden benden iyi biliyor. Bir sekilde toparlayacaktir takimi.
Takima güvenmiyor degilim ama cokta abartmamak lazim. Ben bizim takimin Fener ve Cimbom dan bir tik üste oldugunu düsünüyorum ama daha fazla degil. Normal kosullarda sampiyon oluruz gibi gözüküyor ama son ana kadar mücadele etmemiz gerekecek.

Zorlu Sivas deplasmanında alınan bir puan şampiyonluğun habercisi. Rakipler de çaktırmıyorlar ama bu bir puana kahrolmuş durumdalar. En büyük Beşiktaş ulan.

BJK4EVER dedi ki...

@Cihane,

Hocam istedigim kadar iyi konumda ol, sene sonu sampiyonluk gittigi surece tamamen bos. Anca o kadar hafta lider kaldik vs diye kendini tatmin edersin bos bos. Hayir, sanki team building yapsan eyvallah derim.
Oyun kurgun tamamen 2 adam uzerine kurulu, birinin bonservisini sampiyon olamazsan katiyen alamayacaksin, digeri de yari sakat bir adam. Seneye bu senekinden daha da geride olacaksin, birak ilerlemeyi gerilemis olacaksin. Daha da kuculmek zorunda kalacaksin. Bir de bu seneki gibi son gun transferlerinden duses atamazsan, seneye rakipler bu seneki gibi sacmalamazsa seneye de sampiyonlugu unut. Bunlarin hepsi kisir dongu.

Sergen neye gore iyi is cikardi anlamadim. Iyi yaptigi isler var, kabul, ama bunlar mantiksal olarak bir antrenorden bekleyebilecegimiz seyler.

Besiktas artik cift forvet oynuyor, ilk 45 dakikalari rakipten cekinip cope atmiyor diye Sergen'i mastermind ilan edecek degilim. Sergen olmasi gerekenleri yapti. Ama normalini yapan vasat bir antrenorle iyi bir antrenoru ayiracak noktadaki kritik hamlelerin hicbirini yapamadi. Sampiyonluktan ve son 6 haftadan bagimsiz olarak benim Sergen'e bu sene verecegim not 10 uzerinden 5, en fazla 6 olur, o kadar. Onumuzdeki seneler de Sergen'le sampiyon falan olamayiz. 10 uzerinden 6'lik bir antrenor performansini anca 10 uzerinden 9'luk bir kadro sampiyon yapabilir, o da bizde olmayacak.

BJK4EVER dedi ki...

Yukaridaki arkadas icin ilk basta fanatik bir ergen diyordum, ama son mesajla troll oldugu ortaya cikti.

Mactan once:

Sivas'ı bafileriz. Abuş,Ghezzal,Rosier,Josef sahada
Pompala kartalım pompala.

Mactan sonra:

Zorlu Sivas deplasmanında alınan bir puan şampiyonluğun habercisi. Rakipler de çaktırmıyorlar ama bu bir puana kahrolmuş durumdalar. En büyük Beşiktaş ulan.

Komik vallahi. Troll'luk pesindeysen degil ama.

GeceGezgini dedi ki...

Kayseri macini aldigimiz gibi ibreyi tekrar bize dondurebiliriz bence. Tabi ki Aboubakar'siz bir formulu bulabilirsek. Bunun icin de yukarida bahsedildigi gibi forvetsiz bir sisteme donebiliriz.


-------------------Ersin-----------------

Rosier-------Vida--Montero-------N'Sakala

-------------------Josef-----------------


Nkodou--Ghezzal----Atiba---Ljajic----Larin



veya


-------------------Ersin-----------------

Rosier-------Vida--Montero-------N'Sakala

-------------------Josef-----------------


Ghezzal--Mensah----Atiba---Ljajic----Larin


veya


-------------------Ersin-----------------

Rosier-------Vida--Montero-------N'Sakala

-------------------Josef-----------------


Tore--Ghezzal----Atiba---Ljajic----Larin


Zaitsev dedi ki...

Öncelikle Sivas'lı Uğur Çifçi'ye teşekkür etmek istiyorum. Delikanlı adammış. Maçın başında Rosier'in kaymasında kendini yere atsaydı 10 kişi kalmış ve maçı %95 kaybetmiştik.
***************************

Larin olması gerektiği yerde olabilen bir oyuncu. Larin'i önde etkili kullanmanın yolu da topu direk oynamaktan geçiyor. Bu oyunda 3 tane 6 ile olmaz. Topla ve topsuz hareketli oyuncular ile bunlara bu pasları atabilecek oyuncular gerekli.

Bu dakikadan sonra Ljajic, Rıdvan ve istemesem bile Mensah,Nkodou gibi hareketli adamları kullanmalıyız.

Ayrıca 3 tane 6 ile oynayınca daha fazla geriye koşmak zorunda kalıyoruz. Çünkü bu adamların top tutmak veya oyuna açmak gibi bir yetenekleri yok. Topun dönüp dolaşıp Ghezzal'e geleceği belli. Kilitle Ghezzal'i işi bitir. Bu sefer Rosier daha fazla bindirme yapmak ve geri koşmak zorunda kalıyor. Keza josef'te. Sonra takımda form düşüklüğü muhabbetleri çıkıyor. Bunu anlamak görmek bu kadar mı zor? Biz bunları yazdık daha önceki postlarda :)

Biz ne yapacağız. Haftaya Dorukhan'ı kesip sadece Ljajic'i ekleyerek sahaya çıkacağız. Sonra Ljajic 60da çıkıp yerine Mensah girecek. Falan filan. Muhtemelen Kayseri'yi de yeneriz. O yüzden Rize maçına da aynı kafayla çıkarız.

Cihane dedi ki...

Nkodou Fransa U21 de forvet oynamis. Sanki elimizdekiler icinde en mantiklisi, defansi mesgul etsie yeter. Umarim bir mac daha Larin merkezde baslamayiz.

BJK4EVER dedi ki...

Bence de 4-6-0 denenmeli. Mukemmel olur, adeta bir Barcelona v2 oluruz.

Bir defa ulkemizdeki zeminler muhtesem. Futbolun guzel yuzunu gormek isteyince mutlaka Super Lig'i izliyorum. O yemyesil hali gibi zeminlerde 4-6-0 ile hizli top dolastirmanin keyfine nasil varacagim dusunemiyorum bile!

Ikincisi, rakipler buna musait. Surekli faul yapip tempoyu dusuren, bize alan birakmayan rakipler yok. Herkes futbol oynama pesinde, dahasi hakemler tempoya izin veriyor, mukemmel degil mi? Tam bir tempolu 4-6-0 takimi icin ideal ortam bence.

Ucuncusu, oyuncu grubumuz buna musait. 4-6-0 icin gerekli olan dinamik, topsuz oyunu iyi uygulayan top teknigi yuksek oyuncularla dolu takimimiz. Mesela Atiba, hayatimda gordugum en dinamik oyuncu olabilir. Bazen o kadar hizli hareket ediyor ki sahada, bildigin goremiyorum adami. 100 metre'yi 10 dakikada kosacak bu abimiz tam bir 4-6-0 topcusu. Mesela solbekimiz, top teknigiyle goz kamastirmiyor mu? Adriano'nun resmen reenkarne olmus hali N'Sakala, mukemmel olur. Geleleim Larin'e, tam bir 4-6-0 uzak forveti. At topu cizgide ayagina, once goz kamastiran top kontrolu gelsin, sonra rakibini karsisina alip calimlarla gecsin ve 4-6-0'in ana prensipi olan genisten iceriye kat etmeyi gostersin herkese.

Daha simdiden gozumun onunde canlandi, mukemmel vallahi.

BJK4EVER dedi ki...

Ironiyi gectim, biraz da mantikli dusunmek lazim. Sen Larin'i tekrar sol forvete koyunca ayni sey olmuyor maalesef.
Larin'in sol forvette islemesini saglayan 3 nokta var;

1 set hucumunu sabirla iyi yapan bir takim, zira set hucumu disinda Larin iptal
2 stoperleri mesgul edip arka direkte alan acacak bir forvet
3 rakipte taktiksel olarak sigir seviyesindeki ve/veya fiziksiz bekler ve stoperler

Sen bunu isletmek istiyorsan once 1'i duzelteceksin. Set hucumunu yapamiyorsun, cunku senin hocan onca kaybedilmis puan sonrasinda hala 3x6 ile orta saha kuracak kadar sigirin teki. Ilk once orta sahanin ortasina Ljajic veya Oguzhan'i koyacaksin ki top dolassin, Ghezzal disinda bitirici key pass'i atabilecek bir oyuncun olsun. Bu bir.

Ikincisi, Aboubakar olmadiginda oraya ona alternatif olabilecek bir oyuncu koyabilmen lazim. Aboubakar hem toplu oyunda iyi, topun bizde kalmasini ve kaliteli olarak dolasmasini sagliyor. Ayriyeten rakip stoperleri mesgul edip Larin'e alan aciyor. Aboubakar'i alip oraya Atiba, Mensah, Ljajic gibi alakasiz bir adami koyunca ayni seyi yapmiyor. Oraya Larin'i koyunca bile ayni seyi yapmiyor, birak Mensah'i vs.

O yuzden biraz mantikli olacaksin. Taraftarimiz mi analiz edemiyor yoksa wishfull thinking mi yapiyor bilmiyorum, ama forvette Mensah, 4-6-0 falan ligimizin gercekleriyle uyusmuyor beyler. En son 4-6-0 deneyen Aragones ve Rijkaard ne oldu gorduk, biliyoruz. Gercekci olmak lazim.

Peki ne denenebilir?

Birincisi, santrforsuz bu ligde hic birsey yapamazsin. Elimizde tek santrfor kaldi, o da Larin. O yuzden onu santrfora yazaksin.

Ikincisi, bu ligde ceza alaninda cogalmadan birsey olmuyor. Bizim bu noktaya getirmemizdeki temel etken zaten Larin-Aboubakar ikilisi. Simdi bir kisi eksildigine gore, buna bir alternatif bulacaksin (oyun mantigindan ve setinden odun vermeden).
Bizim kadromuzda dogal oyuncu karakteriyle birlikte kac oyuncu ceza alanina kosu atabiliyor? Atiba, Dorukhan, zorlarsan Ljajic. O zaman bunlari orta sahadan bol bol ceza sahasina sokacaksin. Ljajic vazgecilmez, cunku topun dolasmasini sagliyor. O zaman Atiba'yi tamamen 10 numara gibi konumlandiracaksin. Dorukhan'in uzak forvet olma ihtimali uzerinde durabiliriz, ama o pozisyona aliskanligi yok ve son 1 yildir o ceza alanina kosularini pek goremiyoruz. O yuzden Ljajic-Atiba cepte.

Ayriyeten mumkun oldugunda Larin'i etkili kilmak icin ona asist yapabilecek oyunculari tercih etmen lazim. Sag kanat tamam zaten. Sol kanatta N'Sakala gibi tahtabacak bir oyuncuyu kullanmayacaksin. N'Koudou gibi takimi oynatmayan, forvete asist asla yapmayacak bir adam yerine asist yapabilen bir adami koyacaksin. Yani Ridvan-G.Tore ikilisi.


--------------------Ersin---------------------------

Rosier-------Welinto------Vida-----------Ridvan

--------------------Josef------------------------

Ghezzal---------------------Ljajic---------G. Tore

---------------Atiba-----------------------------

--------------------Larin---------------------------

Benim aklima mantikli gelen ve yatan tek format bu. Daha ekstrem yapmak istiyorsan stoperlerden birinden feragat edip Josef'i libero olarak oynatip orta sahaya cikarmak ve orta sahaya Dorukhan'i ekleyip Atiba-Dorukhan'i donumusunlu 6'da oynatmak da bir opsiyon, ama baya ekstrem bir dusunce.

Onun disinda 4-6-0, forvette Ljajic vs utopik, ulkemizin ve takimimizin gercekleriyle uyusmayan dusunceler. Ljajic'in orta sahada gobekte topla oynamasiyla 2 stoper+2 onlibero'nun arasinda topla oynamasi arasinda daglar kadar fark var, ayni sey degil.

Armagan Kaymaz dedi ki...

Abu 2 mac yok, iyinin kötüsü.
Su iki maci klise olacak ama bu sezon hic kullanmadigim bir sıfatla tanimlayacagim-> “ölüm kalım maçları”

BJK4EVER dedi ki...

Sakatliklara cok fazla kafa yoruyoruz bence. Dunyada ilk sakatlanan bizim oyuncularimiz degil. Bu sene rakiplerde Luiz Gustavo, Muslera, Feghouli, Omar Elabdelloaui, Pelkas, Samatta uzun sure sakatlandi.

Bizde bu simdiye kadar yasanmamisti, ama yasanmayacak diye birsey yok. Bir yerde sans donecekti, dondu de. Karalar baglamaya gerek yok.

Kendi 16 kisilik kadromuzu yazalim cumartesi icin, bir de Kayseri'ninkini yazalim. Hangisi agir basiyor? Yuzde 80 bizimkisi agir basmiyor mu? O zaman bunun mazereti yok, cikip yeneceksin.

Ama onemli olan elimizdeki kalan oyunculardan maksimum verim almak. Onu yapabildigimiz takdirde Rize'yi de yenersin, Kayseri'yi de. Bunlar da vasat Anadolu topculariyla oynayan takimlar sonucta. Ayni sey Karagumruk ve Goztepe icin de gecerli. Hatay hucumda korkutucu ama savunmasi bir o kadar vasat, onlardan 1 yersen 3 atacaksin. GS haric diger tum rakiplere karsi net kadro ustunlugun varsa enseyi karartmayacaksin, kadro kaliteni kullanip kazanacaksin.

Ha, ama onemli olan ne burada? Kadro kaliteni kullanmak, o farki sahaya yansitabilmek. Biz onu yapamiyoruz. Biz hala eksik oyuncular sahadaymis ve fitmis gibi oynamaya calisiyoruz. Yeni bir formul bulacaksin.

Artik sahaya 3 onliberoyla cikmayacaksin. Bu isin mental kismi onemli tabii, ama mental kisim taktiksel kisimdan da besleniyor. Puan kayiplarini, taktiksel sikintilari gectim, oyuncular da inanmiyor artik.
3 onliberoyla cikip kaliteli set oyunu kuramamak ayri birsey, takimin komple ruh gibi sahada dolasip galibiyete zerre inanmamasi ayri birsey. Oyuncularin da rahatsiz oldugu belli. Oyuncularini net bir planla, ciddi bir hazirlikla sahaya surmek baska birsey, daha once sezonda defalarca denedigin ve calismayan, oyuncularin da artik inanmadigi bir garip dizilisle sahaya surmek baska birsey.

Cumartesi sahaya ciktigimizda 60. dakikada her turlu senaryoya gore bir planin olacak, ve bunu uygulayacaksin. Oyuncu degistirmekten de korkmayacaksin. Ben sahada su anda vazgecilmez bir oyuncu gormuyorum, belki pozisyon alternatifi olmadigi icin Larin o kadar. 85. dakikayi Besiktas'in tek oyuncu degisikligiyle gecirmesini ben kabul etmiyorum. Dun bile hic degisiklik aklina gelmese bile N'Sakala-Ridvan yapip son yarim saati taze bir bekle gecirebilirdin mesela. Hadi diger takimlari izlemiyorsun, eyvallah. Ic sahadaki FB maci da mi bu konuda ders olmadi?

can dedi ki...

Santrafora birini deneyeceksem N’Sakala’yı denerim. Hem kendi kalemizden uzaklaşmış olur, hem de hızı, mücadelesi ve hatta kafa toplarındaki etkinliğiyle rakip savunmayı dağıtır. Gol atamaz ama arkadan geleceklerin iş yapmasını sağlayabilir.

Huzeyfe dedi ki...

Bugün oyun eleştirmek bana anlamsız geliyor. Tarihte ne zaman ligin başında oynanan oyun sonuna kadar götürmüş? Mutlaka devre arasında oyunu geliştirmek gerekiyor. Bu bazen ilk yarı oynamayan bir oyuncudan katkı alarak olur, bazen transferle olur. Mesela Quaresma’nın katkı vermesi, Babel transferi. İlkini yapmadı Sergen, ikincisini de isterseniz yönetime yazın. Üstüne bir de kadroyu lüzumsuz yere daralttık. Bence Trabzon maçından beri bizim oyunumuz çözülmüş durumda. Sadece momentumla götürdüğümüz maçlar var. Çok defa puan kaybetmeyi hakettik. Çekirge gibi gidiyorduk zaten. Medyaya bakarsanız Beşiktaş öldü bitti geyikleri var. Dün Rosier atsa golü son 15 maçtan farklı olarak kötü olan ne var? Daha iki hafta önce yüce Sergen, ekselansları, Guardiola ve Sergen tadında başlıklar vardı. Lucescu güzellemeleri, bilmem neler. Abi tamam ligde kalite hiç yok da yani bu sene oynadığımız futbol Türk futbolunun son 30 yılını göz önünde bulundursanız asla vasatın ötesine geçemez, en fazla 3.lük futbolu bu.
Ama herşey bir tarafa bu sene şampiyon olacağımızı düşünüyorum ben. Tamamen rakipsizlikten. Umarım bu görülür ve Sergen’e devam edilmez. Önemli olan bu.

Basar dedi ki...

Ersin
Rıdvan-Rocı-Vida-GG
Elneny
NKoudou-Boyd-Atiba-Diaby
Güven

Bu kadron maç kazanıyorsa mevcut kadron da maç kazanır. Mevcut kadron bundan daha iyi...

Ersin
Caner-Ruiz-Vida-GG
Elneny
NKoudou-Boyd-Necip-Lens
Diaby

Bu kadron maç kazanıyorsa mevcut kadron da maç kazanır. Mevcut kadron bundan daha iyi...

Çıkacaksın adam gibi oynayacaksın. Kadro şu haliyle bile geçen yılki kadrodan daha iyi. Geçen yıl o keş kadroyla 6da 5 yaptıysan yine yaparsın. O 6 maçta tek kaybettiğin maç 3 defansif orta saha ike çıktığın maç.

Zaitsev dedi ki...

GS Uğurcan’ın büyük katkısıyla 1 puanı kurtardı. 3cülüğü garantiye aldılar.

can dedi ki...

Sampiyon olursak rakipsizlikten lafina hic mi hic katilmiyorum. Besiktas ne zaman sampiyon olsa bu geyik doner. Bu seneki kadar atesli, uc takimin da son haftalara kadar basabas mucadele ettigi yaris nerde gorulmus? Bu lafla rakipler iyi oynamiyor kastediliyorsa banane yahu, ayaklarindan mi tuttuk, oynasalardi! Ligin kalitesi, takimlarin, sahalarin durumu, finansal yapilar, yonetim tarzlari ortada. Bu kosullarda saha ici ve disinda en iyisini yapabilen sampiyon olacak. Sanki her sene bir takim butun bu kosullardan azade uzay futbolu oynuyor da biz yapamadik, o yuzden kucumsuyoruz yerimizi. Kaldi ki sene basindan beri kisa bir donem GS haric bir takim olusturan, futbola benzeyen bir sey oynayan tek takim biziz. Valla sampiyon olursak tarihimizin en onemli, en zor sampiyonluklarindan birini kazanacagiz. (2003 ve 2015 boyle sampiyonluklardi; ilkinde GS'nin agir hegemonyasini, ikincide Fener tarihinin en pahali kadrosunu yenilgiye ugratmistik)

Zorlu Sivas maçında aldığımız bir puan rakipleri mahvetti. İlk GS kendi evinde dağılırken fenerliler de Kasımpaşa maçında ne bok yiyeceğiz diye kara kara düşünüyor. Şampiyon Beşiktaş yazdıracağız.

Ahmet Usal dedi ki...

@can +1

Hay ağzına sağlık, duygulara tercüman olmuşsun, sağolasın..

Huzeyfe dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Huzeyfe dedi ki...

Niye abi en önemli şampiyonluk bu? Futbol tarihimizin bir de! Yüzüncü yıl, statsız şampiyonluk, 82’de onbeş yıl sonra gelen şampiyonluk. Bunların hepsi daha önemliydi.
Rakip yok demek eşit şartlarda yarışmıyoruz demek değil, kötünün iyisiyiz demek. It’s all relative. Zaten son 30 yılın ortalamasına bakalım demişim, niye gidip kadroları boşalmış 21 takımlı, komple seyircisiz oynanmış sezonun futbolunu referans alıyoruz? Kötü oynuyoruz işte yani, şu Sivas maçı kadar kötü Beşiktaş maçı hatırlamıyorum ben yakın zamanda. Siyah-beyaz tv’de olsa Malatya-Sivas maçı deseler şaşırmazdık. FB ve Gs de daha kötü. Bunda alınacak ne var?
Sergen kötü hoca, Erol Bulut daha kötü. İkisi de Anadolu takımı hocası. Fatih Terim zaten kafayı yemiş.
Seneye aynı kafada girersek sezona, aynı vasatlıkta rakipler bulamayabiliriz. Tartışma bu, rakipsizlik derken.

Ahmet Usal dedi ki...

En önemli şampiyonluk olmasının çok basit bir nedeni var : Ekonomi

Sen ayağını daha yorganına göre uzatmaya başlamışsın Rakiplerinin birer misli pahalı kadrosu var. Herkesin gözü son direk katılımlı ŞL gelirinde. Bize ilaç, alamazlarsa rakiplere ekonomik yıkım. An itibariyle bizden daha borçlular. ŞL parası olmadı mı direk küçülmek, ayaklarını yorganına göre uzatmak zorunda kalacaklar.

Bu da rekabette daha adil koşullar, genç oyuncu yetiştirmeye önem verme olarak ülke futboluna yansıyacak. ŞL paralarına güvenip borç batağınds yürüyen aptalca oyun bitmek zorunda kalacak. İçerde oyun her boyutuyla bu kadar çirkin olmayacak. Renkliler mecburen özeleştiri yapacaklar. Kendilerinden ucuz bir kadroyu daha iyi yönetip şampiyon olan bir örnek varken sadece parayı bastırıp şampiyon olamayacaklarını, lobilerinin bile artık yetmediğini görecekler. Bu da zorunlu olarak aklı selimi beraberinde getirir.

Plus side, GS 3. olursa ülke futbolunun odadaki filinden de kurtulacağız.

Tabii ki bir günden ertesine bu değişim olmayacak. Ama fitili ateşlemiş olacağız, bu da en çok bizim kulübün kültürüne yakışır: Özkaynak devrimini yapan kulübe.

Simgesel ve sembolik bakıldığında, kulübün oyuncu olarak yaşayan efsanelerinden "winner" bir karakterin bunu başarması, 25 senedir odadaki filin egosuyla ezilen ülke futbolu ve taraftarlık gururumuzun onarımı için de en tatlı ilaçtır. Ama bir türlü anlatamadık. Etki varsa tepki de lazımdır, zıtlar birdir, F.T. Ler E.B ler varsa sana da Sergenler lazımdır, en beğenmediğiniz hali de bu adamlardan daha delikanlı ve ahlaklıdır.

İstatistiki olarak da tüm beğenilen sezonlarla eşdeğerde. Hele Hocanın istatistiği başımıza geçtiğinden beri ligin en iyisi. Daha iyisi olabilir mi, elbette olabilir. Herşey "relative" olabilir. Bana göre 40 maçın 10 maçı kötü oynamıştır, sana göre 39 u. Çanakkale geçilmez adam döve döve beraberliğe bağlar ya da atar yatarız liginde oyun da bu kadar, öyle başa böyle tarak diye de bakılabilir. Daha önce de dedim, ülke futbolundan iyi olacak halimiz yok, hele bu ekonomide.

Sen fikrini yazarken özgürsen biz de öyle. Burada savaş falan vermiyoruz illa birimiz kazanalım. Sonuçta taraftarın yazdığı bir mekan, nasıl Hocaya oyunculara saydırıp iç boşaltmak serbestse savunmak da serbest herhalde. Benim gibi düşünenlerin açısından hepsi Beşiktaşın değerleri, ve yine bence ezik deği "asil"ler. Suskunluk ülkenin en güzide semtinin "istanbul beyfendilerinin" kurup Seba gidene kadar yönetmelerinden gelen kültür, zerafet ve asalettir bu, eziklik değil.

Aksine itiraz eden olursa, cevap falan veren, çok fena dalarım, cidden bir daha da burada yazmam, başkaları da gelip buraya bok çukuruna çevirdiniz diye lafı sokup gider. Sizler de burada kimseyi hiç bir şeyi beğenmeyip saydıra saydıra içinizi boşaltıp futbol konuştuğunuzu "iddia" devam edersiniz. @Emre de @Övünç de izin verir, maksat "Muhabbet" ne de olsa..

Beğenmiyorsan beğenmediğini yazarsın, nedenleriyle, gerekçeleriyle, edep dahikinde, hakkındır. Biz de edep dahilinde karşı fikrimiz varsa yazarız. Bundan fazla olduğunda bana "fazla" geliyor.

Sözüm meclisten dışarı..

Huzeyfe dedi ki...

@Ahmet

Bana mı bu yazdıkların?

Armagan Kaymaz dedi ki...

Beyler daha şampiyon olmadık, olalım sonra sabaha kadar tartışırız gerekirse, lütfen sahada kalın. Son 24 gün.

Ahmet Usal dedi ki...

@Huzeyfe

Hocam dedim sözüm meclisten dışarı diye, sen edebinle eleştiriyorsun, hakkındır, kısmen hele bu ekonomde kısmına kadar yazdığım senin son yazdığına karşı kendi fikrim.

Ama birileri taraftarı olduğumuz kulüp adına iyi kötü bir mücadele veriyor, zaten kötü sonuçlarda, yetersiz oyunda üzülüyoruz, bir de üstüne kazıtıldıkça şişiyorum burada. Budur.

Ahmet Usal dedi ki...

@Huzeyfe

Hocam yazdığını silip düzeltip daha açıklayıcı olarak tekrar yazmışın, ben de düzeltme yapayım o zaman:)

En önemli şampiyonluklardan biri daha doğru bir ifade olacak, yoksa verdiğin ilk iki örnekten ilki daha önemli tabi, ama bu yukarıda açıklamaya çalıştığım nedenlerle bence en az ikincisi kadar önemli..

Ahmet Usal dedi ki...

82 de 15 yıl sonra gelen şampiyonluk en önemlisidir yani, alabilirsek bu şampiyonluk diğerleriyle yarışır önemde olacak bence.. Ha 100. yıl simgesel olarak daha anlamlı ama bu da ekonomi açısından daha anlamlı, 2 renkliyle de yarışıp üst üste koyup hakemleriyle TFF siyle, yayıncı kuruluşuyla lobleriyle beraber gömmüş olacağız. Üstüne bir de onları iyice batırıp bir şeylerin değişmesine muhtemelen ön ayak olmuş olacağız.

Hayırlısı..

BJK4EVER dedi ki...

Rakipsizlik konusunu Huzeyfe tam anlamiyla aciklamis bence. Burada mesele degersizlik veya hak edilmemislik degil.
Sezon sonu 1.ysen hak ettin zaten. Sampiyon olmak icin bir futbol kalite olcer'in testini gecmek gerekiyor, belirli bir puan barajini gecmek de gerekmiyor. Rakipleri gecmek yeterli. O acidan sene sonu 1. siradaysan hak etmissin zaten. Ve bu sampiyonluk degersiz falan da olmaz. Aksine Ahmet'in dedigi gibi son CL bileti oldugu icin oldukca degerli. Ki biz zaten maddi olarak sikintili durumdayiz, sampiyon olamadigin an iyice cikmaza girecek hersey.
Ki bu sampiyonluk gozumuzde degersiz vs olsa cok da tin. Kupa muzene giriyor mu? CL ayakbasti parasi ve sampiyonluk primi kasana giriyor mu? Gerisi bos.

Rakipsizligin dile getirilmesinin nedeni sampiyonlugu dogru analiz edip gelecek sene 'basari' sarhosluguyla hatalar yapmamak. GS Hamza Hamzaoglu donemindeki sampiyonluktan sonra ayni hoca ve kadroyla devam etti, cezasini cekti. Biz S. Gunes donemindeki cokusu goremedik, dogru analizleri yapamadik, bunu tarihimizin en pahali, en kaliteli kadrolariyla 2 defa 4. olarak odedik. GS bile su son 2 F. Terim doneminde kotu futbolla ve bol bol dis faktor sayesinde aldigi sampiyonluklardan sonra cokusu yasadi.

Biz bu hataya dusmemeliyiz. Sene sonunda bazi seyleri dogru analiz etmek lazim:

1 rakibin hocasi her zaman Erol Bulut olmaz
2 rakipte Muslera her zaman yarim sezonu kacirmaz
3 rakiplerde Samatta, Feghouli, Pelkas, Gustavo, Falcao gibi oyuncular her zaman uzun sureli sakatlik yasamaz
4 sen her zaman, su son 2-3 hafta haric, neredeyse sakatsiz/cezasiz bir sezon yasayamazsin
5 hakemler her zaman bu kadar adaletli olmaz (bu sene nispeten adaletli olduklarini dusunuyorum)

Ben sene sonu Sergen'le yollarin ayrilmasi gerektigini dusunuyorum. Bazi seyleri cok iyi yapti, ki bunlar benim yillarda ozlemini de cektigim seyler. Cift forvet oynamak, 45 dakika'yi cope atmamak, 1-0'dan sonra geri cekilmeyip 2-0'i yakalamak, net bir oturmus A planimizin olmasi, duran toplardaki hem defansif hem ofansif ustunlugumuz. Ama bir o kadar da hatalar oldu;

1 deplasmandaki Trabzon ve icerdeki Alanya haric hicbir maca ozel, iyi hazirlandigimiz hissini vermedi
2 bizi cozen antrenorlere karsi taktiksel olarak aciz kalip cozum uretememesi (A.Avci, C. Atan, H. Karaman)
3 sorunlara cozum urtememesi (son 10 mactir her mac son 20-30 dakika oyunu veriyoruz ve buna karsi hicbir cozum denenmiyor)
4 forma adaleti konusunda sikintilarin olmasi, 20. haftadan itibaren yedek oyuncularin tamamen yok sayilmasi
5 ayni taktiksel hatalarin surekli yapilmasi, ben acikcasi 8. defa 3x6 ile puan kaybi yapan bir antrenoru bu takimin basinda gormek istemiyorum
6 baskili oyununu tamamen destekliyorum, ama bu oyunu oynamamiza karsin rotasyonu yeterince yapmamasi ve Guven, Umut Nayir gibi oyunculari tutmamasi buyuk hata bence

BJK4EVER dedi ki...

Sergen bence iyi bir teknik direktorden ziyade iyi bir menajer/yonetici profili cizdi. Sezar'in hakkini verelim, yonetimin yapmasi gereken bazi seyleri kendisi yapti. Ama ben herkesin kendi gorevini yapmasi gerektigini, Sergen'in oncelikle saha icinde fark yaratmasi gerektigini dusunuyorum. Karsisinda taktiksel olarak cozum uretebilen bilgili bir hoca oldugunda cok basit bir sekilde alt edilecegini dusunuyorum.

Tabii bunlar Sergen'in hatalari. Yonetim kanadina gelecek olursak kadro'yu yeterince genis tutmamalari. Umut Nayir ve Guven'i gondermenin ne gibi bir anlami var bilemedim. Tabii antrenor mu bunu istedi yonetim mi bastirdi bilmiyoruz, ama 2 forvetle sahaya cikan takimin devre arasindan sonra toplam 3 forvetle sezonu kapamayi dusunmesinin izahi yok her turlu.
Camia'nin hakkini koruyamadilar, bunu Sergen yonetim'den daha iyi yapti. Erol Kaynar geldi basa, ama hicbir fark yaratamadi. Halil Umut Meler konusunda sert konusup, sonra devamini getiremeyip balon gibi sonmeleri bunun en guzel ornegi.
Sozlesme meselelerini halledemediler. Bu donemde hala Dorukhan ve Aboubakar'in sozlesme/opsiyon mevzularinin konusulmasi bana garip geliyor. Yonetim acisindan sikinti olmayabilir, ama ben oyuncunun kafasinin bos degil dolu olduguna eminim. Ozellikle Aboubakar mevzusu can sikici, Josef gibi devre arasinda halledilebilirdi bence.

Bu sene bu hatalar sonuca etki edecek mi etmeyecek mi bilemiyoruz. Belki rakipler kaybetmeye devam eder ve sampiyon oluruz. Ama onumuzdeki seneler sampiyon olmak istiyorsak ustteki seyler duzelmeli. Duzelmezse basari asla surdurulebilir olmaz. O acidan rakipsizlik vurgusu onemli.

Ahmet Usal dedi ki...

@BJK4EVER

Öncelikle aklı selim değerlendirme için teşekkürler. Sahalarda görmek istediğimiz hareketler, en azından zaten mutsuzken içimiz şişmedi, daha da üzülmedik. Mantıklı mantıklı düşünüp değerlendirme yapabilme imkanı olur böyle, çünkü duygusal tepkiyle zihin kilitlenmez, aynı ortamı paylaşıp fikir yarıştırmaktan cümleten daha zevk alırız, tabii ki bence..

Benim açımdan bu sene zaten şampiyonluk kaçarsa Umut Nayırla Güveni yollayıp sakatlık geçmişini düşünmeden Cenke güvenmenin bedeli olarak kaçar en başta.

Mesela bu eleştirileri düşünürken takım, hoca neden böyle, iyi olan ve kötü olan nedire kendi bakış açımızı getirme imkanımızda oluyor.

Ligle ilgili hep yazıldı, çizildi. Hocanın analizcisini de dinledikten sonra iyice kafama oturan şeyler oldu, bunu daha derin analiz haline getirip çeşitlendirebilecek benden çok daha yetkin arkadaşlar var, arzu ederlerse katkıda bulunurlar. Ben bi paylaşayım önce :

Bu lige Kocaman ve Avcı girdiklerinden beri 4-3-2-1 ve onların savunma-topu eveleme geveleme, araya sıkıştırıp puan alma futbolu moda oldu. Büyük takımlarla güç farkına verilen taktik cevap budur. Bilinen anlamda "Anadolu Futbolu" bence budur. Avcı Kocamanın, Bulut da Avcının talebesi. Görece başarılı oldular, pek kupaları yok ama son iki seneye kadar bu oyunla en çok puan toplayanlar lig geneline baktığımızda bunlardı. Kocamanın Konyadan kupası da var.

Bu taktiğe anca son iki senedir alternatifler çıktı ligde. Bunlardan en etkili ikisi bizim efsanemiz olan oyuncularımızın lige getirdiği yeniliktir. Onlardan gelme nedeni de ligi çözüp nasıl başarılı olur da Beşiktaşın başına geçerim derdidir. Ve bu taktiklerin en önemli özelliği az sayıda kaliteli, çoğu ortalama adamlarla uygulanabilmesi, netice vermesi. Bu ekonomide azdan çoğu çıkarmak da zaruret. Bu zaten en başta "ezici fizik oyunu" demek. Hocalar da bunu biliyor, ona göre hazırlanmışlar..

Devam edecek...

Ahmet Usal dedi ki...

Bu Hocalarımız tabii ki de Rıza Çalımbay ve Sergen Yalçın. Önce Çalımbaydan başlayım, bir kere 4-2-3-1 değil 4-4-3 oynuyor, ve bu oyun fiziki güce dayalı direk bir oyun. Geçen sene elinde Emre Kılınçla Mert Hakan varken ilk devre sildi süpürdü ortalığı, her büyüğü eze eze yendi, sonrası bu gençlerin kanına girdiler, zaten neredeyse hiç penaltı falan kazanamadan ligi bitirdiler, sistem onları bir güzel doğradı. Netice, az sayıda kaliteli kalanı ortalama oyuncularla oynanan, azdan çoğu üreten bir takım oyunu. Kocaman-Avcı-Bulut ekolünden de seyri daha iyi.

İkinci alternatif bizim Hocanın ekibiyle bulduğu (ki ekibinde taktisyenliğinin iyi olduğunu bildiğimiz Tamer Tuna, sonrasında da Çağdaş Atan da görev yaptı) 4-1-4-1 sistemli, yine önde basıp nefes aldırmadan direk sonuca gitme oyunu.

Bu iki sistem ve oyun son iki senedir ligde en çok puan alan sistem ve oyun. Renkliler bunlardan birine sahip olaydı şampiyondu.

İki Hocanın ve ardıllarının (Çağdaş Atan gibi, bizim maçta iyi oynamasına rağmen 70 te Salih Uçanı çıkarmıştı) en önemli derdi fiziki yeterlilik. Riskli bir sistemleri var, pres ve mücadele-adam takibi-geri koşma eksik olursa hemen pozisyon veriyorsun. O yüzden ilk dertleri fiziken kolay düşmeyen, iyi mücadele eden, taktik disipline sahip oyuncularla oynamak. Oyuncu değişikliklerinde de ilk kriterleri fiziken ne kadar düşmüş, açık verir mi düşüncesi.

Hoca Ankaragücü maçının basın toplantısında dedi zaten, sisteme uygun Atibayla Josefin yanına istediklerini verebilen adam bulamadı bir türlü. Aslında Oğuzhan nihayet uyandı ve @beagle ın dediği gibi değerli bir sistem oyuncusu haline gelmeye başladı, son maç 17 dakika Hocanın istediklerini bence mükemmel yaptı ama onun da atletizmi işte o kadar, patladı.

Çözüm de basit aslında, Hocaya bir Salih Uçan-Aytaç Kara ya da Bakasetas falan verebilseydik çözülecek bir şey, ya da @beagle ın hep dediği Fransadan bir atlet bir 8 numara. Hocanın hatası Ljaicten-Mensahtan-Oğuzhandan o verimi alırım hayali oldu. Ya da belki de Dorukhandan, şu anda Dorukhanı deniyor mesela.

Bu oyun sakatlıklardan ve daralmış kadrodan dolayı sekteye uğruyor, bir de pandemi dönemi üç günde bir maç trafiğinden ki görülmüş bir trafik değil.

Farkında mısınız, lig eskisi gibi 34 hafta olsaydı şampiyonduk şu an.

Kısacası ve kabacası, makinenin dişlileri hikayesi, sürekli çalışılan bir oyun bu, CM ya da FM deki gibi kolay değiştirilemiyor, alternatif üretilemiyor. İki üç sistemi cebine koyan antrenör zaten üst seviyedir, hadi bulun getirin bizim lige anasının nikahını istemeden, bir de renkli lobileri varken bakalım adam böyle yönetimlerle başarılı olabilecek mi, onu da hesaba katarak.

Sona geldik, devamı altta..

Ahmet Usal dedi ki...

Bence F.T. nin ayarının bozulmasının nedeni de bu oyundur, Hem bize hem de Çağdaş Hocaya ilk devre toplamda üç kere yenildi, bir oyunu vardı, tutturmuştu, ama egosuna ağır geldi, bizle ve Alanyayla oynadığı maçları sürekli kaybetmekten korktu, devre arası bir sürü takviye yaptırdı, Gedsonu zaten sırf dinamik presçi ayağı düzgün atlet bir orta saha olsun da oyunda bizlere karşı ezilmesin diye aldırdı, yeni bir alternatif oyun üretene kadar atı alan Üsküdarı geçti.

Kabaca olay bence bu. Seneye bir kaç takviyeyle bu Hoca yine takımı şampiyon yapabilir, ama bu sene şampiyonluk önemli, renklilerin kadrolarının daralması ve kalitelerini daha da arttırmamaları için.

Ahmet Usal dedi ki...

Ha zaten ligde alternatif olabilecek diğer iki oyun da Sumudicanın 5-3-2 - 3-5-2 varyasyonu ki Antep yeni Hocasıyla da buna devam ediyor, bir de Karagümrük İtalyan Hocasıyla(Çağdaş Atanın yardımcısıydı) farklı bir şeyler oynamaya çalışıyor. Sanırım Hatay Hocası da öyle. Onları da benden iyi değerlendirecek arkadaşlar var burada..

Bitti..

Ahmet Usal dedi ki...

Son ek, Nskala ve Welinton da bu oyunun kalitesi en sınırlı olup en faydalı olan elemanları. Welinton ligin en çok penaltı yaptıran ama en çok başarılı dikine pas yapıp en çok top alan, hatta en çok hava topu kapan stoperi.

Nskala da yaldır yaldır durmaksızın gidip gelebiliyor, takımı ve topu ileriye taşıyabiliyor.

Rıdvan gözbebeğimiz, ama sistemsel açıdan bir şeyleri eksik yapıyor ki, ya da hem öyle hem de Nskala kadar caydırıcı fiziği olmadığından, habire kement yiyiyor, nedenini anlayacak kadar futbolu bilmiyorum. Bana kalsa Rıdvanı izlemeyi tercih ederim.

Ahmet Usal dedi ki...

Bir de ne dolmuşum, eklemeden geçemeyeceğim, Hocanın övgüler yağdırdığı hakemle Dorukhana yapılan yüzde yüz penaltıyı da alamadık, Vidanın pozisyonu da UEFA kriterlerine göre penaltı değilmiş, Deniz Çobanın ifadesi. 17 maç ceza sahasında en çok oynayan takım olarak "penaltı" alamadık.

Bu şartlarda yarışıyoruz, Hocanın "menejerliği" nin önemi de burada zaten. Düşünün bunu bile övmek zorunda kalıyor...

Basar dedi ki...

Bu sene şampiyonluk aksine çok değerli. Bu kadar zor şartlarda bir lig hiç olmamıştı.

Geçen sezon Temmuzda biten ligin ardından aynı ay sezonu açtık, devre arası olmadı, lig birden bire süper saçma bir kararla 21 takıma çıktı, seyirci baskısı yok (misal fener evinde kaç maç kaybetti), ha babam Covid olan oyuncular, senden 2 kat fazla para harcayan rakipler, taktisyen yardımcı hocanın takımdan ayrılması... Her sezonun ayrı hikayesi var fakat bu sezonki kadar zor bir sezon daha yaşanmadı.

Şu rakipler kötüyken lafını da hiç anlayamıyorum. Bu kadar aciz bir laf yok. E daha iyi olsalardı... Devre arası rakipler kamyonla oyuncu transfer etti, toplamda bizim 2 katımız para harcadılar, iyi olsalardı ne yapalım? Başkası şampiyon olduğunda biz iyiyken mi oluyor? Kim en iyiyse o şampiyon oluyor.

Bazı şeyleri çok küçümsüyoruz. Sergen ve yönetimin eksikleri var evet ama bir çok şeyi de iyi idare ettiler. Biraz sükunetle düşünmek lazım. İlaveten, normal bir sezonda bu hafta itibari ile şampiyonduk!

Zaitsev dedi ki...

@BJK4EVER'ın maddelediği unsurlara bende katılıyorum.

İlginç bir sezon yaşıyoruz. Onda da sıkıntı yok. Ama daha iyisini yapma şansımız varken yapamıyorsak bunun da bahanesi yok.

Mevcut şartlar sebebiyle Kasımpaşa, Ankaragücü, Sivas, Fener maçlarında 9 puan kaybetmemize rağmen hala lideriz. Zaten normal bir sezon oynansa bu durum söz konusu olmazdı. İşin özeti; bizim hala lider olarak kalmamızın sebebi ligin bu kadar kötü olmasıdır. Bu kötü şartlarının kazananı şu ana kadar biziz.

Burada uzun süredir yazılıyor, çiziliyor. Takımın gidişatı benim düşüncemden farklı ilerlemiyor. Oyunumuzu geliştirmezsek ligin 2ci yarısı aynı oyunu oynatmazlar diye yazmıştım ilk yarının sonlarında.

Biz Şenol hoca zamanı gördüğümüz kadro takıntılarıyla kendi ayağımıza sıkıyoruz. Şenol hoca Tolgay-Atiba ile bizi bitirmişti. Sergen hoca bunu bir tık ileri taşıdı. Sanki elimizde Toni Kroos tarzı oyuncular varmış gibi 3 tane 6 ile maçlara çıkıyoruz. Bunu da marifetmiş gibi hocamız savunuyor. Çok şükür Josef transfer edilmiş sezon başı.

Beşiktaş burası herkes kendine gelmeli. Anadolu takımı gibi sahaya çıkma şansımız,hakkımız ve lüksümüz yok. Bizden puan almak isteyen takımlara bu kadrolar ile çıkarak istediklerini veriyoruz. Sonra da puan kaybettik diyoruz. Ne bekleniyor ki? Her maç birisi şapkadan tavşan mı çıkaracak?

yilmaz dedi ki...

Bence oyunu sadece diziliş ile açıklamak da yetersiz kalıyor. Beşiktaş sahaya 4141 olarak diziliyor gözüküyor ama böyle olsa kanatlardaki iki oyuncunun safkan kanat oyuncusu olması lazım. Tam tersine, kanatlarda orijini kanat oyuncusu kullandığımızda daha başarısız oluyoruz.

Bence önce oynadığımız oyunu tarif etmek gerekirse, temeli rakip sahada top dolaştırıp, mümkün olduğu kadar rakibi bizden uzak tutmak üzerine kurulu bir oyun. Aslında çok riskli bir oyun, çünkü topu kaptırdığımızda geri almada çok başarılı oyuncularımız olduğu söylenemez.

Oyundan sonra bir alt kademe olan dizilişe gelirsek de, diziliş bence 433 daha da detayında 4123 gibi bir diziliş. Joseph Atiba ve yanındaki her kimse, genelde ortalama pozisyonlarda birbirlerine yakın duruyorlar.

Beşiktaş'ın sorunu bence, diğer büyükler gibi belli bir oyununun olmaması değil. Bence çok net tarif edilebilen bir oyunu var. Rakiplerin dalgalı performansı da genelde her maçta spontane bir şekilde oynaması. Bazen 5 atıyorlar bazen kaleye gidemiyorlar.

Bizde ise başarısız olduğumuz maçların (ama oyun, ama skor olarak) ortak özelliği Joseph, Atiba, Ghezzal ve Larin'in olmalaları, formda olmamaları, yanlış yerde olmaları vs. Yani kilit oyuncular yerinde ve sağlıklıysa Beşiktaş bir şekilde oyununu oynayabiliyor. Bunun üzerinden "oyuncular şampiyon yapıyor" denebilir ama bence çok adil bir eleştiri olmaz. Larin'in kanat forvet oynaması, Atiba'nın hücuma yakın bir ortasaha oyuncusu rolünü oynaması gayet yaratıcı fikirler bence.

BJK4EVER dedi ki...

Fiziksel oyuna eyvallah, ama yeterince teknik/yaraticilik olmayinca da olmuyor. Bu sene Aboubakar ve Ghezzal takimin yaraticilari oldu, bir de bazen 8 numaradan donem donem katki aldik. Bu oyuncular eksik olunca veya form durumlari dusunce takimin ne hale geldigini goruyoruz. Yerine koydugu adam siritiyor ve baska bir oyuna gecemiyoruz. Orta sahaya fizikli bir adam koyunca bu sene bolca gordugumuz 3x6'li 60 dakika 1 sutlu oyun goruruz.

Bahsettigin 8 numara bence oyle bir 8 numara olmamali. Orta sahada Josef ve Atiba varken bir tane daha fizikli oyuncu gereksiz. Oraya eli belinde dolasan bir Alex, Talisca gelsin demiyorum, ki zaten 9.5 numarayla oynamiyoruz. Oraya bir 8 numara lazim, ama fiziksel gucten ziyade top teknigi yuksek, topu dolastirabilen, ayni zamanda her mac 10 km kosup cata cat ikili mucadele kazanamasa bile en azindan geride kosup pozisyonunu koruyan bir oyuncu lazim. Yani Oguzhan, Salih Ucan gibi bence. Sen dersen ki Fransa'dan bir 8 numara buluruz hem fiziksel olarak guclu, hem pas oyunu iyi, hem yaratici olacak sekilde, o zaman da benim aklima su zibik hikayesi gelir. Oylesini bulsam zaten ben kendi kicima sokarim.

Riza Calimbay degerlendirmesine katiliyorum. Ligimizdeki klasik hocalardan farkli, cok daha iyi bir teknik direktor. Ama buyuk takim teknik direktoru mu o konuda emin degilim. Bize geldiginde de Adem Dursun, Kursat, Youla, Okan Buruk'lu bir fizik takimi yaratmisti, gorduk sonuclarini. Teknik, yaratici oyunculari dogru sekilde bir arada oynatip onlardan verim alabilecek bir antrenor olmadigin surece basari hicbir turlu gelmiyor zaten.

Sergen hocam Beşiktaş'ın Zidane'ı olacak. Üst üste şampiyonluklar ve Avrupa'da bir kupa bekliyorum. Yeter ki sahip çıkalım hocaya.

BJK4EVER dedi ki...

@yilmaz,

Son cumlene katilmiyorum. Atiba'yi A.Avci da bir on bolgede konumlandirmisti. Bu donem defolarinin on plana cikmamasinin 2 nedeni var;
- arkasinda Elneny gibi sinameki bir oyuncu degil de Josef gibi gercek bir 6 numara olmasi
- hucumdaki eksikliklerini Ghezzal gibi bir asist canavari ve cok uyumlu, yuksek skor uretebilen bir 3'lunun kapatmasi

Atiba'yi 8 numaraya koymasinin yoksa bir numarasi yok. Onu Avci da yapti. Ama sunu da soyleyim; orta sahada 3 tam orta sahayla oynamak ve hucumda birbirini iyi tamamlayan bir ucluyu oyle veya boyle bulmak guzel. Eli belinde dolasan ve takimi kendine muhtac eden bir 4-2-3-1 ve 9.5 numara furyasindan kurtulduk. Bu 3'lu orta sahayi deneyen ilk kendisi degildi, deneyenlerin cogu da basarisiz oldu. Bence biz de aslinda basarisiz olduk, cunku orta sahadaki 8 numaralarimiz ne kadar kaliteli tartisilir. Ama hucumdaki 3'lunun uyumu ve istatistikleri cok ayibi orttu. Bunu sadece Atiba ozelinde soylemiyorum, ki ondan nispeten verim aldik, yanindaki diger 8 mevkisi de bos kaldi butun sezon.

Larin'i sol forvete koymak bir dahilik degil. Bu takimin cift forvetle oynamasi gerektigini buradaki guruh yillardir soyluyor zaten, ligimizin sifrelerinden biri bu. Bunu gormek bir dahilik olmuyor. Ki bu tercihi de Oguzhan-S.Gunes cercevesinde degerlendirebiliriz. Sergen Larin'i ilk sol acik oynattiginda Boyd, Lens kadro disi kalmisti, N'Koudou da takima donmemisti, Ljajic de ask acisindan oynayamiyordu. Yani elinde alternatif yoktu. Sene basinda Larin'in cok iyi bir sol forvet olacagini gorup takima katmis degildi bence. Ki bunu sene basinda gorse veya takimin A plani olarak kafasinda tasarlasaydi bence Umut'un gidisine de izin vermezdi.

Barreto dedi ki...

@Ahmet, hemfikirim, eline ve zihnine sağlık, düşündüğüm ve uzun yazamayacağım için teşebbüste bulunmadığım bir konuyu gayet iyi yazmışsın. Emre FB'nin başına geçince o da 4141 tarzına yöneldi.

Platon mode on:

Bu noktada, Sergen Yalçın beni telefonla arasa ve "Sabah Mustafa Denizli'yi aradım ama açmadı telefonu, normalde çoktan geri dönüş yapmış olurdu. Galiba Huzeyfe ve 4ever'in yazdıklarından etkilenmiş. Ona soramadım. Abu sezonu kapattı gibi, santraforum yok, sen olsan kalan 6 maç için ne yapardın?" diye sorsaydı.

Cevabım "Diziliş ve oyun tarzın nasıl olursa olsun bundan sonraki maçlarda Ljajiç'e göre bir ayarlama yapmalısın ve ondan maksimum verim almalısın. Yani bugüne kadarki 4-1-4-1 den farklı bir şey yapman lazım. Lajiç'in ikinci forvet gibi kaleye yakın oynadığı ve Ghezzal ile birbirlerine yoğun destek verdikleri bir oyun sıkıntıları azaltır. Hatta hiç hazzetmediğim N'Koudou'yu ve Mensah'ı bile araya kaçırabilirler.

Sergen Yalçın'da muhtemelen "N'Koudou ve Mensah'tan ben de hiç hazzetmiyorum. Peki, bir bakayım." deyip kapatır, sonrada Atiba-Josef-Necip ile 3 ön liberolara devam eder.

Platon mode off.

Kayseri ve Rize maçı için önerim. Öndeki altılı çok hareketli ve hızlı yer değiştirerek oynama şartıyla:

Rosier-Vida-Montero-Rıdvan
-Ghezzal-Atiba-Josef-Töre-
------Ljajic-Larin--------









BJK4EVER dedi ki...

Bence de oyle. Bizim icin 3 opsiyon var;

1 defansif bir anlayisla gol yemeyelim, karambol duran top 1 tane sikistirip 1-0 aliriz formati,;
2 sahaya kisisel becerisi yuksek oyunculari sur, birseyler yapsin cozsun oyunu; ve
3 Larin-Atiba-Ljajic-Dorukhan'i ceza sahasina gonder, duran top-yan top-karambol yagdir gol atmaya bak.


Birinci opsiyon olmuyor zaten.
Ikinci opsiyon icin bence yeterince secenek yok. Ghezzal son haftalarda daha fazla sut cekiyor gol atiyor, ama bizi 3-4 mac arka arkaya goturmez. Eski Tore olsa olabilir, ama o da eski Tore degil maalesef, ki 90 dakikayi cikartabilir mi tartisilir. N'Koudou'da bu yetenek kesinlikle var, ama basari orani ve bitiriciligi cok dusuk. Sivas macinda son dakikadaki pozisyon mukemmel ornek, 3 kisinin arasindan muhtesem siyrildi, sonra abuk subuk bir pas/sut cikardi. Mensah icin de aynisi gercerli. Ki bu arkadaslar zaten basari orani ve bitiriciligi yuksek arkadaslar olsa biri Atletico'da digeri Premier League'de kalirdi. Larin zaten tamamen servise bagli. Bizde o profile en yakin oyuncu Ljajic, ama o da bu performansi yarim devre disinda hic gostermedi. Su son birkac haftada bir anda o gunlere donmesi zor. Ki boyle bir takim kurarsan bol bol top kaybi ve kontra-ataga, tamamen kopuk bir oyuna da razi olacaksin. Bunun faturasi agir olabilir.
Ucuncu opsiyon bana en mantiklisi gibi geliyor. 4-6-0 bana utopik geliyor. Kagit uzerinde dehset gibi duruyor, ama ligimizde pratige dokunce Guven'in tek forvette ezildigi 0-0'lik sikici maclar ortaya cikiyor. Forvetsiz oynayinca veya forvete Ljajic, Mensah'i koyunca aynisi olacak. Larin'i forvette kullanmaktan baska sansimiz yok. Asil onemli olan Larin'e destegi saglamak ve servis yapabilmek. En iyi ceza alani kosucumuz Atiba. Ljajic de ceza sahasi cevresinden iyi vurabiliyor. Bunlarin uzerinden oyunu kurup kanatlari tamamen servis icin kullanmak bana mantikli geliyor. Bu oyunda N'Koudou ve Mensah'a kesinlikle yer yok, gerek de yok. Onlar skoru aldiktan sonra oyuna girip farka tasiyabilir. Bu kaos futbolu yuksek efor gerektiriyor, 90 dakika zaten cikaramayacagiz.


----------------------Ersin----------------------

Rosier---------Vida---------Montero------Ridvan

--------------------Josef------------------------

Ghezzal----------------------Ljajic-------G.Tore

----------------Atiba-----------------------------

---------------------Larin-------------------------

Cagdisi, ama bu saatten sonra milletin zevkine gore oynayacak degiliz. Galibiyet icin ne gerekiyorsa yapmaliyiz.
Bunca seyi niye yazdim, yaziyoruz ben de bilmiyorum. Sonucta cumartesi yine N'Koudou solda, ortada 3x6 gibi birsey cikacak ortaya.

turgay dedi ki...

güven ve umut nayırda kalsa bu oyun yapısıyla çözüm olamazdı. ayrıca kimse istemiyordu bu adamları. evet umut'a haksızlık yapıldı eyvallah ama zamanında burada umut için yazılanları da güven için yazılanları da biliyoruz. kör öldü badem gözlü oldu gerçekten.

hoca taktik muzafazarlığını sürdürmemiş olsa bu kadrodan hala gol beklentisi yaratabilir. şuan herkes çöküş döneminde. hoca dahil. sahada ruh yok. fener maçından sonra herkes ruhunu teslim etmiş gibi oynuyor. sorun coşkunun azalması. ankaragücünün o kadar eksikle bize diş geçirmesini kabul edemem. adamların en iyi oyuncuları yoktu. kasımpaşa maçını kabul edemem. bu maçlardan bile 5 puan daha alsak şuanda farklı şeyler konuşuyor olabilirdik.

sorun çözüm üretememekte. sorun hocanın beyninin oluşan sıkıntılara karşı çözüm üretememesi. 20 defa yazdım ama aynı şeyleri deneyerek aynı sonuca ulaşamazsın. çağdaş atan'da aynı şeyleri deneyerek sürekli maç kaybediyor. fatih terim'de aynı. emre de kaybedecek. çünkü hepsi tahmin edilebiliri oynuyor. kazanmak için tahmin edilemez olmalısın. en saçma pozisyonlardan gol çıkarmalısın. şampiyonluk gelecekse böyle gelecek. yoksa şu oyun birşey vaat etmiyor bana

Ahmet Usal dedi ki...

@Barreto

Eyvallah. Benim de oyum serbest oynayan gole yakın bir Ljaice, Ghezzalla beraber oynaması hele çok daha tercih sebebi... de, mevcut durumda Nietzsche nin zerdüştü ne buyurursa o olacaktır:)

@BJK4EVER

Espri güzelmiş, dediğin gibi Atiba, Josef ve Dorukhan bekliyorum ben de, Töre yine bitik dizlerden dolayı ekonomik kullanılır (ki savunma katkısı da çok sorunlu), Nkodou da sırf adamını takip edip top kapabiliyor, geriye de yardım ediyor diye oynayabilir.

İlk devredeki Kayseri maçı da çok sıkıntılı olmuştu, burada Hocaya en köpürdüğüm maçtır.

Neyse, Kayseri maçı başlığı açılınca konuşulur..

yilmaz dedi ki...

@BJK4EVER

"dahilik" demedim, "gayet yaratıcı bir fikir" dedim. Larin gibi görünüşü ve geçmişi ile "ben santrfor'um, başka yerde de oynamam" diye bağıran bir oyuncuyu kenar forvet olarak düşünmek, Türkiye'de çok az teknik direktörün yapacağı bir şey. Sergen Yalçın bu hamlesiyle Larin'den 20 küsür civarında gol katkısı aldı.

Bi teknik direktörü övmek için illa ki takımı 6 forvetle oynatmasına gerek yok. Bu yaptığı hamle ile Abou fiziksel dezavantaj yaşayacağı kanattan santrfor'a geçti, arka direk koşularını yapan bir forvetimiz oldu, sol bekimiz bindirebilecek alan buldu.

Bi de değinmeden geçemeyeceğim, Sivas maçında tüm takım felaketti ama Larin'in özellikle ilk yarıda, orta sahada baya iyi dokunuşları oldu. Bence Abou'dan bir şeyler öğrenmeye başlıyor :)

Huzeyfe dedi ki...

Ya işte ben Larin konusunun, Ghezzal ve Rosier işbirliğinin filan hep biraz tesadüf olduğunu düşünüyorum. Nedeni de örneğin ilk devrede Larin olmadığında yerine Güven gibi bir başka uzak forveti koymuyorduk, N’koudou giriyordu. Gerçekten Sergen ‘ben ceza sahasına çok adamla gireyim, böylelikle gol atarım’ düşüncesinde mi? Kendi hamleleri böyle olmadığını gösteriyor.
Benzer şekilde Ghezzal’ı çıkarırken yerine başka bir oyun kurucu sokmak gerekiyor ama bunu hiç yapmadık ve çoğu zaman maç sonlarını berbat oynadık. ŞG değişiklikleri de böyleydi, iyi oynayan takımı bozar insanı sinir ederdi.
Yapılan ilk 11 değişikliklerine bakalım, hepsi puan kayıplarından sonra gelen, Ljajic çık, Oğuzhan gir, Mensah çık, Dorukhan gir şeklinde kimin ne amaçla sahada olduğu anlaşılmayan hamleler.
Emin olun eğer 3X6 ile maç kazanabilmiş olsak asla bozmazdı bunu. Bu yüzden diyorum, genlerinde Anadolu takımı hocalığı var ve buradan çıkamıyor bir türlü kafasında.
Geçen Ankaragücü maçında bir pozisyon vardı, Oğuzhan ceza sahasına koşu atmış sırtı dönük top alacak, pası atan Atiba. Pas hızlı, Oğuzhan’ın duruşu yanlış. Bu bizim sezonun özeti benim gözümde. Pası verenin Oğuzhan, alanın Ljajic (hadi olsun Atiba) olması gerek, ama 35 haftada bunu çözemedi hoca. Bir düşünün Ghezzal-Oğuzhan sezonu olabilirdi bu yıl. Birbirlerini daha iki hafta önce ancak tanıyabildiler.

Armagan Kaymaz dedi ki...

Larin Kayseri maçında yok, yaratıcı çözüm bulmalı değil bulmak zorunda bu noktadan sonra.
Çözüm önerim:
—————-Ljajic————————-
Töre/Nkoudou-Mensah-Atiba-Ghezzal

Veya
—————-Atiba————————-
Töre/Nkoudou-Ljajic-Dorukhan-Ghezzal

fidddas dedi ki...

bir süredir blogta çeşitli yazarlar tarafından rakipler çok kötü o yüzden biz lideriz laflarına istinaden kısa bir araştırma yaptım. hangi sezonda rakipleri çok iyi olmasına rağmen uçan kaçan rakiplerini alt ederek şampiyon olunmuş diye 2000den başlayarak bir inceledim.
2000 ler, 2010lar ve 2015 sonrası ligimiz için farklı farklı konseptler aslında. normalde 2015 sonrasını (yabancı kuralı ve kur artışları) değerlendirmek daha mantıklı olur ama 5 yıl bunun için yeterli veri olmaz.

öncelikle şöyle başlayalım.
- ligimizin 2000den sonra 21 sezonda şampiyon puan takım ortalaması : 2.24
- ancak 2015-2016 dan beri ortalama istikrarlı olarak düşüyor. son iki sezon ortalaması 2.03 ki bu 2 mağlubiyet 1 beraberlik ediyor neredeyse.
- bu sezon için ortalamamız 2.12, takipçimizin ortalaması 2.03. peki 2000 yılından beri ikincilerin puan ortalaması nedir derseniz 2.11. bu da ikincinin bir mağlubiyet fazla aldığını gösterir.
- 3.lük ortalama puanı 20 sezonda 1.88 iken bu sezon 1.94 (yaklaşık 1 galibiyet), 4.lük ortalaması 1.77 iken bu sezon 1.71. (henüz en az maçı kalan takım için 5 daha var. )
- şampiyonluk ortalaması 2.24ten daha yüksek ortalama yapıp ikini olunan sezonlar 2003 Galatasaray(2.26), 2005 Trabzon(2.26), 2006 Fenerbahçe(2.38), 2011 Trabzon(2.41). yani bu ligde her iki takımında iyi(!) olduğu 21 sezonda toplam 4 sezon olmuş sadece.
- son olarak 3 istanbul takımının da birlikte yarışta olduğu sezonlarda ortalamalar şöyle
- 2002 Galatasaray (2.29), Fenerbahçe(2.21), Beşiktaş(1.82) = ikinci ile fark 0.08, üçüncü ile fark 0.47
- 2006 Galatasaray (2.44), Fenerbahçe(2.38), Beşiktaş(1.59) = ikinci ile fark 0.06, üçüncü ile fark 0.85
- 2007 Fenerbahçe (2.06), Beşiktaş(1.79), Galatasaray(1.65) = ikinci ile fark 0.27, üçüncü ile fark 0.41
- 2008 Galatasaray (2.32), Fenerbahçe(2.15), Beşiktaş(2.15) = ikinci ile fark 0.07, üçüncü ile fark 0.17
- 2013 Galatasaray (2.09), Fenerbahçe(1.79), Beşiktaş(1.71) = ikinci ile fark 0.30, üçüncü ile fark 0.38
- 2014 Fenerbahçe (2.18), Galatasaray(1.91), Beşiktaş(1.82) = ikinci ile fark 0.27, üçüncü ile fark 0.36
- 2015 Galatasaray (2.26), Fenerbahçe(2.18), Beşiktaş(2.03) = ikinci ile fark 0.08, üçüncü ile fark 0.23
- 2021 Beşiktaş (2.12), Fenerbahçe (2.03), Galatasaray (1.94) = ikinci ile fark 0.09, üçüncü ile fark 0.18

şampiyonluk ortalamasından 0.1 puan uzaktayız, ikinci ile (3 büyükler olduğu durumda) farkımız daha önceki sezonlardan farklı değil. 3. ile farkımız 3 büyükler ile olan durumlarda en az durumda.
hangi rakipler kötü ben anlamadım. ne ortalamalardan farklı bir durum ne de 2. ve 3. ler yerlerde sürünüyor. hatta genel olarak lig ortalamasının genel olarak üstünde 2. ve 3. ler ile yarışıyoruz. bunu yaparken de bizim 1.5-2 katımıza kurulmuş kadrolara karşı yapıyoruz.

benim sergen hoca falan umurumda değil. derdim o da değil. ama bizzat kendi taraftarımızı sadece sezon başında söylediği bir cümlede ya da kendi sabit fikrinde haklı çıkmak için yaee herkes kötü o yüzden lideriz falan diye konuşunca acaba doğru blogdamıyım diye düşünmeme sebep oluyor ki bu bloğu günde 2-3 kere ziyaret ederim yeni ne söylenmiş diye merak ederim.

kayseri maçında mensah forvet oynasın deyip kapatıyorum.








yilmaz dedi ki...

Ya hep biz kötüyken renkliler şampiyon oluyordu, şimdi de onlar kötüyken biz olalım nedir yani, Allah başka dert vermesin :)

Armagan Kaymaz dedi ki...

Tesislere giden varsa youtube kanalındaki antrenman videolarının arkasında neden bu kadar gürültü olduğunu yorumlayabilir mi? Otoyol yanında olsa bile bu kadar ses fazla geliyor bana, normal değil bence.

Huzeyfe dedi ki...

Şu kadar söyleyeyim, ligin ikinci yarısında hoca kovup yardımcısıyla şampiyon olabilen yok şimdiye kadar.
Diğer tarafta da hem hocanın hem başkanın istifasını isteyen taraftar var. Bahsi geçen istatistiklerin olduğunu senelere benziyor mu cidden?
Eğer bir ay önce havlu atmadıysa rakipler bu tamamen bizim beceriksizliğimiz yüzünden.

Ahmet Usal dedi ki...

GS Hoca kovup şampiyon yardımcı Hocayla şampiyon oldu, hatta yardımcı da değil altyapı Hocasıydı gibi hatırlıyorum, yanlışım varsa düzeltin. Hakan Şükürün GS deki son senesi gibi, Hoca da Cevat önisimli, yine tam hatırlamıyorum.

Bir de Sivas maçında ne son 30 dakika oyunu verdik, ne de oyundan düştük. Fiziken de Sivastan iyiydik. Üretememe hem kilit oyuncuların eksikliği, hem de Rıza Hocanın iyi tktiksel analizle kilitleme başarısından. Orada da Rosier atsa ya da penaltın verilse galip gelebilirdin.

Emre Toraman dedi ki...

@fidddas
Güzel bir inceleme olmuş, eline sağlık. Rakiplerin kötü olduğuna ben de kesinlikle katılmıyorum. İyi sezonlarında olmadıkları kesin ama tam olarak ortalamalarındalar. 00/01 sezonundan itibaren baktığımızda sezonluk puan ortalamaları:

Fenerbahçe: 69.25, Galatasaray: 67.52, Beşiktaş: 65.85

Gelecek sezon çıkıp biri süpürebilir tabi bilemeyiz. Çünkü ligimizde dominant sezonlar geçirmek için yıllarca yapılanmak falan gerekmiyor genelde. Ama bu puan ortalamalarından farklı bir sezon göreceğimize dair şimdiden hiç bir gösterge yok bence elimizde. Hatta son 3 yıla baktığımızda yine 2.0-2.1 puanın şampiyonluğa yeteceğini gayet bekleyebiliriz. Bunun altına düşmemek, götü başı dağıtmamak önemli.

Şu 3 maçta 9 puanı bir yapalım, bunun için de önce Kayseri'yi bir yenelim de sezon değerlendirmesini yazın daha ferah ferah yapalım inşallah.

Ahmet Usal dedi ki...

@fidddas güzel istatistik, emeğine sağlık.

@armağan

Larin denildiği gibi yoksa sanki Atiba forvet oynar gibi, ha benim oyum Vidaya olurdu, o ayrı ama Welinton da yokken alınmaz stoperden.

Huzeyfe dedi ki...

Eğer sizin dediğiniz gibi liderliği alıp götürebilecek rakibimiz varsa ben şampiyon olabileceğimizi sanmıyorum. Bence yok. Benim öngörüm bizim en az 2-3 maç daha puan kaybı yapmamız. Ama rakiplerin de puan kaybetmesiyle gelecek şampiyonluk bekliyorum.
Biz iyi değiliz, rakipler daha kötü. Bu kadar basit söylediğim.

Pheaglix dedi ki...

bu sezon rakiplerin seviyesini tartisirken onceki sezonlarin herhangi birisi ile puan ortalamasi karsilastirmak cok anlamli degil. mesela 2008-2009 icin bu karsilastirma yapilabilir, ama ozellikle bu sezon degisen tek sey "zaman" degil.

ilk olarak zaten eskisine gore artan mac kadrosu limitine 5 oyuncu degisikligi hakki eklenince takimlar kadrolarini iyice doldurdular. kisitli oyuncu havuzu ve genisleyen kadrolar birlesince takimlarin ortalama kaliteleri dustu. gelen oyuncularin ekstra olduklarini ve zaten oynayacak oyuncularin ilk 15-16 oyuncu icerisinde oldugunu dusunebilirsiniz, ama hem covid nedeniyle mac kaciran as oyuncularin sayilarinin artmasi, hem de ligin giderek kotulesen kondusyon ortalamasinin etkisiyle takimlar cogunlukla bu lig seviyesinde olmamasi gereken oyuncularla oynadilar.

buna ilaveten sirf siyasi nedenlerle lig 21 takima cikarildi. zaten oyuncu havuzu darken her biri en az 20 oyuncu alacak olan 3 ekstra takim lige geldi. neyse ki hatay ve karagumruk iyi ciktilar da yatay genislemenin etkisi asiri yikici olmadi.

su an ligde daha once hic olmadigi kadar kotu takim var. bu ortamda konustugumuz anlamda "sampiyonlugu hakeden" takimin en azindan gecmis senelerdeki 2.2-2.3 civarindaki puan ortalamasini tutturabilmesi gerekiyor. bizim bu ortalamayi tutturma sansimiz var mi? matematiksel olarak evet. kalan tum maclari kazanirsak tam 2.2 ortalamasini tutturuyoruz. ancak kimsenin kalan maclarin hepsini kazanacagimiza inandigini sanmiyorum.

ben puan durumuna ve takimlarin oynadiklari oyunlara bakinca bu sene kotunun iyisinin sampiyon olacagini dusunuyorum. eger biz ikinci yaridaki tepetaklak dususu yasamasaydik da en azindan devreyi rolantide goturebilseydik gayet eze eze sampiyon olduk diyebilirdim ama alenen ortada olan seyi sirf takima toz kondurmamak icin gormezden gelmek bence dogru degil. gerek takimin cozulmesi, gerek teknik direktorumuzun einstein'in delilik tanimina nazire yaparcasina kurdugu kadrolar nedeniyle sampiyon takimin oynamasi beklenen oyundan uzaklastik. obur tarafta rakiplerimiz bizden beter olduklari icin hala lideriz, ve bu hafta kaybetsek yine lider olacagiz.

en basitinden suna bakin: 30. hafta sonunda en yakin rakibimiz (gs) ile mac eksigimizi saymazsak 2 puan farkimiz varmis. ondan sonra yaptigimiz maclarda 2 kez kazanip, 3 kez berabere kali 1 kez kaybetmisiz. toplam 9 puan kaybetmisiz yani. sonuc: en yakin rakibimiz (fb) ile mac eksigi olmadan 3 puan farkimiz var. bizim ligin su noktasinda 9/18 yapmamiz bizim kalite sorunumuzu, rakiplerimizin bizi yakalayamamis olmalari da onlarin kalite sorununu gosteriyor.

turkkant dedi ki...

Bundan sonra artık tek maç tek maç düşünmek lazım. Önce Kayseri maçını alşacaksın. Sonra Rize maçına bakacaksın.

Kayseri maçında hocanın elinde iki opsiyon var.

Birincisi, fizik gücü, tempo, agresivite ile tempo yaparak rakibi baskılamak. Bu durumda santraforda Atiba ya da Necip'i orta sahada Dorukhan'ı görürürüz. Bu oyun ilk 20 dakikada dol getirirse, sonrasında rakibin hatları bir tık açılabilir ve maç daha kolaylaşabilir. Gol gelmezse git-gel, zaten iyi olmayan takımın fizik gücü ile pozisyon vermeye başlayabiliriz.

İkincisi, teknik oyuncularla santraforsuz 4-6-0 gibi bir oyun kurmak. Sakin sakin, sürekli rakip sahada pas yapıp açık aramak ve rakibi yormak, pasla yıpratmak. Montero, Rıdvan, Ljajic, Mensah gibi pas yüzdesi yüksek oyuncularla bu oyun oynanır. Komik ama Mensah da ligin en yüksek pas isabeti oranı olan 10 oyuncunun arasındaydı son baktığımda.


Ben ilkini yapabilecek fizik gücümüzün olmadığı kanaatindeyim. Bence pas ve kontrol oyununa yönelmemiz, ve hem Ljajic hem Mensah'ın olduğu bir oyun kurmamız gerek.

Huzeyfe dedi ki...

@Pheaglix

Birebir aynısını düşünüyorum, erinip yazmadım. Net açıklamışsın.

Yorum Gönder

Ara