Rosier-Necip harici son maç 11'ini bozmayız muhtemelen.

Aslında Atiba 2 maçtır(Alanya-Erzurum) etkisiz. Ama diyelim ki kesip Oğuzhan'ı koyduk ve ilk yarıda mesela Ersin'in veya Wellinton'un bir ikramında, hatta oldu ya Oğuzhan'ın kilit açmaya çalışan bir pas hatasında Ankaragücü, Erzurum'un kesemediği cezayı kesti. Oğuzhan ilk yarıda iyi de oynamış olsa doğal günah keçisi ilan edilir ve sezon, hatta Beşiktaş kariyeri dahi bitebilir. O yüzden Erzurum maçı bu kadar göz boyamışken üzülerek söylüyorum ki başlangıç 11'inde "huzurumuz kaçmasın Ali Rıza Sergen Bey" makul benim gözümde. Geriye düşersek ilk yarı bitmeden, üretemiyorsak da devre arasında değişiklik yapmamak makul değil ama.

Lobzhanidze-Rıdvan eşleşmesi de kritik bir eşleşme olacak. Bal yapmayan arı ekolünden olsa da çok deneyen, arayan, yıpratan bir oyuncu. Rıdvan'ı bu kadar özgüveni artmışken geçen sene lanetlendiği Kayseri maçındaki tarzda bir hataya zorlayabilirse şaşırmam mesela. Rıdvan-Vida ve Wellinton-Vida arasını da çok fazla denemesine izin verirsek ekmek çıkarabilir. Josef'in mutlaka destek olup kartsız sertlikle sindirmesi lazım.

Bir diğer sıkıntı da, Sergen biraz rahatladı bu hafta. Sergen'e rahatın yaramadığı, sürekli challenge etmek, hırslandırmak gerektiği malum. Halis Özkahya'nın kendisini tribüne gönderdiği maçları falan izletmek, hatırlatmak lazım.

Bu arada kazanırken öyle görünüyor olabilir ama takım kimyası rakiplerimize oranla net önde olduğumuz bir nokta diye düşünüyorum. Burada da özellikle 2 maçtır Rosier-Aboubakar gol sevinçleriyle iyice belirginleşen bir durum var. Geçen seneden Nkoudou + bu sene gelen Nsakala, Aboubakar, Rosier, Ghezzal. Hepsinin ana dili Fransızca. Atiba ve Larin de Kanadalı, bilingual olabilirler. Tesadüf ya da menajer sebepli değil de planlıysa takdir etmek lazım. Tigana neler yapıyor acaba, sportif direktörlük için Sergen'in anlaşabileceği veya yönetime scouting/networking konusunda dışarıdan destek verebilecek bir isim olabilir bence.

Atiba'nin her zamanki hali o hocam. Zor maclarda 2. onlibero olarak takimi rahatlatiyor, geride oynayan takimda goze batmiyor. Topun bize kaldigi maclarda hucumdaki etkisizligi, temposuzlugu iyice goze batiyor. Bir degisiklik yok.
Bize bu tur maclarda lazim olan tam da Mensah performansi iste. Ilk golde o derin pasi atip penalti yaptiracak, ikinci goldeki gibi muthis bir dripling ve hizla top tasiyip kafasini kaldirip bos kaleye attiracak.
Minimum 8 kisiyle, bazen 9/10 kisiyle defansa gomulen takimlara karsi 3 hucumcu yetmiyor iste, 4 bile yetmiyor. Senin ustune gelmeye mecali olmayan, tek golluk cani olan takimlar karsi tek basina Josef yetiyor iste, fazlasi sadece zarar.
Ki 2 tane gercek 8'le oynayan bir takimla ciksan emin ol 1 gol yesek bile 3 tane atariz, soker aliriz maci. Simdi dua ediyoruz ki gol yemeyelim yoksa asla cikartamayiz diye.

Erzurum maçı gibi olur bence oyun

Ya artık hiçbir şeyden etkilenmem zannediyorsun ama sonra fener başak maçını bir açıyorsun miden bulanıyor. Ülkede mafya tetikçisi olacak adamlar hakemlik yapıyor resmen

Pek yazmiyorum artik buralara, takim iyi gidiyor olmasina ragmen biraz ilgi kaybim var futbola genel olarak.

Yalniz bu fener basak maci inanilmaz mutlu etti beni bak :) fener o maci verse erol kalmazdi. Erolla bu fenerin hic sansi yok, adamin ne oyun okuma yetisi var ne de bir orta saha nasil kurulur ondan haberi var.

Canerle falan zaten yurumez o is. Adamin zarar katsayisi yasi ilerledikce katlaniyor resmen.

Hem de fener hakemle kazandi algisi falan yerlesti simdi, aninda tokezlerler. Kirilgan camia artik orasi, kolay toparlanamazlar. Hic hakem katliami yorumu falan yapmaya gerek yok :)

Türkiye şartları için fazla mı naif bilmiyorum ama bugün tam PR'lık gün bence. "Bıkmadınız mı bu iç çekişmelerden, kısır tartışmalardan? Ülke futbolu ne hale geldi görmüyor musunuz? Geçin ekran başına, Beşiktaş'ı izleyin, eğlenin, futbola doyun." temalı bir cevap verilebilir dünkü olaylara. Rıdvan, Aboubakar, Sergen gibi taraflı tarafsız herkesin sempati beslediği değerler var elimizde mesela. Bunlardan yürümek lazım. Bizim başarı formülümüzde bu var çünkü.

@Emre
Sergene futbolcuyken bile sempati beslemiyordum Atçılık camiasıdır o :)

Solbek tercihinde buyuk sikinti yok; rotasyon yapilir, kagit uzerinde Sivas maci daha zor oldugu icin Ridvan'in dilendirilmesi dogal.
Ama orta saha tercihi hala sikintili. Atiba son 2 mac takimin en kotu 2-3 oyuncusundan biriydi, hala forma sansi buluyor. Su son 2 mactaki performansi Oguzhan gostermis olsa 46'da oyundan cikardi, bir 3 ay forma yuzu goremezdi ya, neyse.
Bakalim ne olacak, umarim golu erken buluruz da sikintiya donusmez mac. Rakip zayif, tam anlamiyla 1 golluk cani olan takim. Mac 0-0 devam ettikce rakip cesaretlenecek biz panik yapacagiz, umarim yine 45 dakikayi cope atip buyuk sikintiya girecegimiz mac olmaz.

19 yaşındaki adam yoruldu mu ki rotasyona uğruyor iki katı yaşında Atiba varken? 1 güzelleme yaptım, anında ağzıma tıktı Sergen!

Son derece kötü oynuyoruz,

ilk 20 dakika puan kaybi diye bagiriyor. rakip asiri hareketli ve motive. aslinda ridvan-n'sakala'dan cok atiba-dorukhan degisikligi daha iyi olabilirmis.

@Pheaglix
oyunda birsey degisecekse Atiba-Dorukhan degil Atiba-Kartal veya Oguzhan ile olur.

Dorukhan 45 dkda 7 pas ile oynayabilen muthiş bir casper.

Rakibinin 5 hafta önceki maçında 50/50 bir kararı medyada yeterince tartışınca bir sonraki maçında %1 faul ihtimali olsa, o golü iptal ettirebiliyorsun. Böyle boktan bir düzen var.

Larin ve Abou önde, Ghezzal solda, Mensa sağda, geride Oğuzhan-Josef veya benzeri bir şekilde dizilsek bugünki gibi birçok maçı 30 dakikada bitirebiliriz. Onun yerine bir saat ıkınıcaz ki biri hata yapsın veya kişisel beceriden gol gelsin.

@beagle

katiliyorum, hatta oguzhan'in ideal 11'imizde olması gerektigini dusunuyorum. ama realist olalim, sergen o ikinci 6 olmadan maca cikmaz. bari daha rahat adam kovalayabilen 6 ile oynasaydik.

ayrica larin'in golunun iptalinin izahi yok. adam top kaleye giderken faul verdi ya? muhtemelen gol olmadan faul verdigi icin de var devreye girmemistir. puan kaybi bagirarak geliyor.

Buz gibi gol iptal ediliyor. Tekme tokat oynayan adamlara bir sarı kartı çok görüyor halis muhlis çocuğu.

Bence bu maçı da alıcaz, hem de halis muhlis çocuğuna rağmen..

Klasik bir Besiktas maci daha; kotu bir futbol, kisir bir futbol, cope gitmis bir 45 dakika daha. Birde insanlar defansif olarak saglam oldugumuzu saniyor ya, ona guluyorum asil. Rakiplerimizin forvetleri Omer Sismanoglu ve Emre Gural degil de biraz eli ayagi duzgun bir yabanci olsa su son 135 dakikada 4 tane yemistik. Tipki Antep'ten, FB'den 3 yiyip 10 kisilik Basaksehir'den 2 gol yedigimiz gibi.

Bari cift onliberoyla cikiyorsun onu yap, o da olmuyor, cunku 37 yasindaki Atiba gidince geri donemiyor. Su Emre Gural'in karsi karsiya yakaladigi pozisyonu bu kadar net 6 numarayla oynayan takim vermemeli.

Hakem konusunda hala kendimize bakmaliyiz. Gol iptal edildi kimseden tik yok. Larin dondu kicini devam etti. Hakem golden once duduk caldigi icin elbet VAR'dan donmez, ama mesele zaten o an hakemin ustune 10 kisi cullanip bir dahaki pozisyonda zorla lehine karari verdirebilmek. Hepsi sut cocugu Josef haric. Yine kontraya ciktigimiz bir pozisyonda rakip yere yatti, oyunu devam ettirecegimiz yerde topu disari biraktik alemin enayisi biz oldugumuz icin. Biz alemin enayisi olmayi kabul ettigimiz surece daha cok ensemize vurup lokmamizi alirlar.

rakip cok motive ve sert, hakem de izin veriyor.
larin, abou, ghezzal, mensah hirsli oyuncular degiller. sertlik gorunce pisiyorlar. sonra da ust uste tokat yiyince gereksiz agresiflik yapip takimi yapacak tipteler ayni zamanda.

maalesef hakem tam da bu ortami hazirladi. ikinci yari kirmizi yer, kaybederiz. 4'unden biri yer kirmiziyi.

aslinda oyun, basindan beri ridvan, oguzhan ve nkoudou'yu cagiriyor. sanirim hocaya da yazar kaybedilen mac(ben kaybettik sayiyorum)

sahaya Atiba yerine Oguzhani surup, saga Doruk veya Mensah veya Nkudu, Sola Ghezzal cekip saldiracaksin.

yoksa halis muhlis oç bu maçı rakibe verir

Lan herif Larini cekti. penalti iste. variniza sokayim

İkinci yarı Mensahla Dorukhan değişir... öyle fazla şeyler beklememek lazım

Valla öğrenmişim hocayı...Yine 3 tane 6 numara ile oynuyoruz! Sergen de hayatını 6 numara geçirdiği için normal!

Akıllı kontra tehdidimiz çok azaldı. Larin-Oğuzhan yapıp Aboubakar ve Nkoudou'yu beslemek lazım.

1-0 dan sonra lig sondan ikincisine atak yapamayacak taktik mudaheleler gebe sahaneydi.

Bu oyunla nereye kadar gidecek bilmiyorum, ama kazaniyoruz bir sekilde, o da iyi tabii. Sanki biraz hucum hatti becerikli bir takima karsi oynayinca agir tokezleyecegiz gibi, umarim GS macina kadarki bolumde 4 mactan 3 galibiyet cikaririz da o mac liderlik maci olur.
Bugunu fazla konusmaya gerek yok. Yine kotuyduk, kisirdik, rakibin beceriksizligi ve bizim kadro kalitemiz sayesinde 1 farkla goturduk isi.
Hoca'da bir degisim yok, oyuncularda da pek bir degisim yok.

Sergen yine öne geçtiği maçı kazanarak şaşırtmadı. Adam tam bir winner. Josef mükemmel bir oyuncu gerçekten. Hayranlıkla izliyorum. Beşiktaş'ı değil Oğuzhan denen çöpü tutanlar yine umduğunu bulamadı. Sergen mücadeleci oyuncu seviyor. Israrla anlamıyor adamlar. Nonoş gibi top oynayan adamı koca yüz yıllık çınara layık görüyorlar.

Yoneticiler cikip mactan sonra takimin hakkini korumali. Verilmeyen gol boru gibi gol. Baska takimlar gol attiginda verilmeyen pozisyonlari gorunce hakikaten komik kaciyor buna faul calmak. Hele VAR'i beklemeden duduk calip VAR'a imkan vermeme cakalligina girmiyorum bile.
Asil kazandiktan sonra bagiracaksin ki bir daha yapamasinlar. Ama herhalde yine FB maci sonrasi oldugu gibi kazandigimiz icin bu olayin ustunun ortulmesine goz yumacagiz.

bu kadar kötü oynayıp kazanmak büyük başarı, rosier dışında wellington falandı en iyi oyuncu, sergen'in anadolu takımı projesi full gaz devam , ben yarışın içindeyken oynayıp, kapatmak istediğim maç yıllardır hatırlamıyorum.

Cok zor gecen macta cok kiymetli 3 puan. Ankaragucu inanilmaz mucadeleci ve sert oynadi, hakem de hem rakibin kartlarini es gecip, hem golumuzu iptal ederek isleri ekstra zorlastirdi. Sergen oyuna mudahalelerde cok cok gec kaldi (N'Sakala'nin 29. dakikada sictigi pozisyonu izlerseniz cok daha once cikmasi gerektigini gorursunuz), yaptigi mudahaleler de etkisizdi.

Bugun bizim acimizdan gozume carpan uc temel sey var.

1- Yukselisimizin arkasindaki temel aktorlerin bugun cok etkisiz kalmasi. Ozellikle Josef ve Abus bugun sahada yoklari oynadi.

2- Iki defansif orta sahayla oynayan takimda rakibin her ataginda stoperlerle, hatta kaleciyle, karsi karsiya kalmasi inanilmaz. Sorun nedir tam olarak burada, fikri olan varsa ve paylasirsa mutlu olurum.

3- Kalecimiz ve stoperlerimiz cok cok kotuler ve takimi hem hucum hem defans anlaminda baltaliyorlar. Stoperler pozisyon alamiyor, rakibi durduramiyor, kaleci butun toplari rakibe atiyor, topu ellerinden kaciriyor. Takimin dizilisi fena degil, takimca mucadele de ediyoruz. Ama 1-0 ondeyken bile rakip bombos pozisyonlar yakaliyor. Teknik direktor bu durumu bu oyuncularla ne kadar duzeltebilir, bu konudaki goruslerinizi de merak ediyorum.

bu 3 puan ekstra oldu. ne yalan soyleyeyim tam "rakip gecen haftaki gibi penalti hediye etmezse en iyi ihtimal berabere kaliriz" yazarken vida atti. yalniz sirf var'a gitmemek icin top kaleye giderken faul calip, birak 50-50 pozisyonlari 40-60 pozisyonlari bile ankaragucu'ne veren kotu niyetli bir hakeme karsi oynadik. umarim bu mactan sonra da tek konusan sergen olmaz. 10k takipcili, bircok kisinin haberi bile olmayan medya sorumlusunun twitter hesabindan sessizce bildiri yayinlayinca tepki koymus olmuyorsun.

bu arada macin tek sari kartlik pozisyonunda anlamadigim birsey var. rakip hamle yapmaya calistigi ayagiyla degil, guven onu gectikten sonra diger ayagini havaya kaldirip guven'e havada celme takiyor. bu gercekten sari kart mi? bir de guven demisken, mac sonundaki kontra tercihleri felaketti. futbol tecrubesi hali saha macindan oteye gitmemis herhangi birini guven yerine sahaya koysak herhalde ayni seyleri yapardi.

muhtemelen sivas macina n'sakala-ridvan haric baska degisiklikle cikmayiz (bence larin ilk 11 cikar, en azindan cikmasi lazim). bu da yaptigimiz muhtesem rotasyonun sonucu. iki mactir formsuz, 37 yasindaki atiba yerine her mac rakibin sag kanadini oyundan silen 19 yasindaki ridvan'i dinlendirdik. ha bir de nkoudou var ama onu dinlendirmesek ya bu macta ya da sivas macinda sakatlanirdi.

Bugün oyuncular değil ama Sergen kesinlikle yenilgiyi haketti.
1-0 öndesin, tam senin oyununa dönmüş maç. Saçma sapan değişikliklerle 7 savunmacı 3 forvetli akıldışı bir dizilişe geçiyorsun. Rakibin yarı sahası yayla gibi, maç tam Mensah, N’koudou ikilisini çağırıyor ama Mensah’ı oyundan çıkarıyorsun. Kontra oynayacağın dakikalarda bağlantıyı kuracak iki oyuncunun bir Ghezzal, onu da kenara alıyorsun. Dorukhan odun ayağıyla dikine bir tane isabetli pas veremedi. Atibanın menzili 15 cm. Ha bire geri koştuk takım halinde, rakip Ankaragücü. Bütün bunlar sadece son yarım saatte şahit olduğumuz saçmalıklar.

Maç başı diziliş zaten ayrı bir korkaklık abidesi. 4-2-3-1 dizilmiş takım, Josef’in yanında dikine top yapacak adam lazım, Oğuzhan kök saldı kulübede. Biz de futbol diye izliyoruz, tek bir tane atağımız yok. İlk yarıyı 2 şutla bitirdik, isabetli şutumuz yok sayılmayan gol haricinde.
Rezillik.

Bu arada @Ahmet Rıdvan’ın 87.dakikada yapamadığı ortayı hatırlarsanız geçen postta ne demek istediğimi anlarsınız.

Ben katilmiyorum acikcasi. Bence hem Vida hem bugun Welinton baya iyiydi. Rakibin bu kadar kolay pozisyona girmesinin bence nedeni topu kaliteli bir sekilde kullanamamizdan ve orta ikilinin cok agir kalmasindan dolayi.

Ghezzal'in topu kaptirip yedigimiz pozisyona bakinca anlarsin zaten; Ghezzal'in oraya kadar gelmemesi lazim, gelse bile pas alisverisinde bulunacagi, bosa cikacak bir oyun kurucu olmasi lazim. Iki tane etliye sutluye karismayan 6 numara olunca oyle oluyor. Topu rakip yari alanda dolastiramiyoruz, oyun kuramiyoruz. Yedigimiz cogu pozisyon zaten bizim top kaybimizdan doguyor.

Top kaybi yapinca da iki onlibero da agir oldugu icin hizli donemiyorlar. FIFA Ultimate Team oynayanlar bilir; oyunda pace hersey adeta. Oyun ona gore kurgulandigi icin gercek hayatta gayet iyi oynayan Kroos, Busquets, Casemiro gibi oyuncular oyunda tamamen cop ve hic kullanilmiyor. Bizimkisi de ayni hesap.

Gözünüzü seveyim Ersin'e top atarken bir de kullanma kılavuzu atın. Ayağı felaket.

@orda
Ersin'in gecen sene en kuvvetli gorunen yani ayak hakimiyetiydi. Hatta kaleciliginin ve atletizminin gelismesi lazim ama ayagi temiz yorumlari yapiyorduk. Nasil boyle geriye gitti, ben anlamiyorum. Teorim Ersin'in psikolojik olarak cok baski altinda hissettigi ve hata yapma ihtimalinin hissettirdi baskiyla giderek daha cok hata yaptigi.

Nskala ne kadar kötüydü. Şaka maka çok pozisyon vermiş, hep geç kalmış... bu kadar kötüyken kazanmak çok önemli, şampiyonluk böyle gelir. Bu kadar önde oynarken Welingtonun ofsayt çizgisine daha dikkat etmesi lazım.

Sergen’in Nsajala, Doruk takıntılarından, kapalı savunmaya 10 numarada Mensah’ı oynatmaktan, Nkoudou’yu sadece solda düşünmekten, Ozzy’i yanında çürğtmekten vazgeçmesi lazım.

Sergen’i birçok konuda eleştiriyorum ama maç sonlarında çok iyi düzeyde adalet dağıtıyor.

@Can
Haklısın stresten kaynaklanıyor olabilir. Mesela Güven'de de garip garip tercihler görüyoruz. Genç oyunculardan soğukkanlı kalabilen bir tek Rıdvan sanırım. Bu oyuncuların mental gelişimi için muhakkak özel bir antrenör görevlendirilmeli. Yoksa taraftar baskısı bitirecek kariyerlerini.

@basar

İletişim ve narrative dikte etme konusunda 10 numara bence de. Ki bizim ligimizde çok önemli. Oynattığı şey bir ucûbe olsa da medyada tel bir Sergen eleştirisi olmaması içeriye net mesaj veriyor.

Ghezzal, Rosier, Aboubakar ve Josef maliyet/performans-kalite acisindan cok cok iyi cikti.
Rosier ve Ghezzal'i kolay kolay tutamayacagiz (Rosier bir tik daha kolay gibi), ama bu sezonluk iyi katki verecekler.
Josef'i ayri seviyorum, cunku yillardir takimimizda gordugumuz efendi, sunepe tiplerden degil. Cikip sahada catir catir
takimi sahipleniyor, takima sertlik katiyor. Bu tur oyuncularin sayisi fazlalasmasi lazim. Hem motivasyon icin hem yarista
sinmemek icin onemli. Fenerbahce gecmisi olan bir adamin takimi bu kadar sahiplenmesi guzel, helal olsun.

Son 15 dakikaya yetişebildim. Maçı açtığımda ilk izlenimim herhalde 10 kişi kaldık o yüzden böyle oynuyoruz. Sonra baktım eksik değiliz. Cidden mahkum oynuyoruz.

Maçın hakemi futbolun katili. Tam çizgi üzerindeyken faul olmayan pozisyona faul çalarak VARa gitmemek şeytanın aklına gelmezdi. Düdüğü ağzına götürüp herkes durmak üzereyken avantaj kararı alıp Ankaragücü'ne pozisyon kazandırmak ayrıca bir süper hareket.

Sergen hoca görünüşe göre değişmeyecek. Aynı kafa aynı fanteziler devam. @Huzeyfe'nin dediği gibi maç sonralarında iyi konuşuyor ve basın üzerinde iyi baskı oluşturuyor.

Güven'e güven olmaz. Bu çocuğun varsa talibi satılması lazım piyasa değeri düşmeden. yeni kontratı aldı mı 4-5 senelik bir tatile girer bu kafayla. 2 tane tek paslık bariz kontrayı öldürdü.

Kalecilerin uzun top performansı bir problem ama daha büyük problem sürekli kaleciye geri pas atmamız. Kalecinin ayağının çözümü var. Kişisel çalışma. Ama kaleciler bu kadar uzun pas atıyorsa bu oyun sorunudur. Buna daha fazla yoğunlaşmak gerekli.

Bu arada Atiba'yı eleştirmemek için binbir takla atan spor basınına da selam olsun :)

@zaitsev
Güven’e playstation oynamayı yasaklamak ilk adım olur. Ronaldo’nun oyunda simüle edilen hareketlerini deniyor geçen haftalarda kaçırdığı penaltı atışındaki tuhaf hareketlerinin gösterdiği üzere.

https://www.instagram.com/p/CJMT3XJBATt/?igshid=a5x8nmlihrcp

#SergenYalçınaSorum hashtagiyle sorabiliyormuşuz. Ben 3 ön libero ve Ghezzal 10, Nkoudou sağda oynasa nasıl olur diye sordum. Belki cevap alırım. Belki sorular artarsa cevap veriri.

Güven ve Oğuzhan para ediyorken satılması gereken ama egolar yüzünden elde patlayan isimler. 100bine aldığın adamı 10milyona satma derdinde olduğumuzdan elde kaldı bu arkadaşlar.

@turgay
Vida da öyle! 7-8 milyonluk tekliflerden bahsediliyordu. Muhtemelen sırf egodan değil şişik maaşından dolayı da elde ve evde kaldı o gerçi.

Ömer Faruk Ünal'ın Türkiye Gazetesindeki Hakem atamalarıyla ilgili yazısı :

https://m.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/omer-faruk-unal/616814.aspx

Tam 10 hakemin G.Saray maçına çıkma şansı SIFIR!
Süper Lig'de toplam 27-28 civarında hakem düdük çalabiliyor.
Bunlardan 10’unun G.Saray maçına çıkma şansı SIFIR.
Kim neden çıkamıyor; gelin bir bakalım;
1) FIRAT AYDINUS: (2 Kasım 2018) 2017-18 sezonu 11. haftasında oynanan G.Saray-F.Bahçe (2-2) derbisinden bu yana sarı-kırmızılıların maçına verilmiyor.
2) ÜMİT ÖZTÜRK: (10 Şubat 2019) 2018-19 sezonu 21. haftasındaki G.Saray-Trabzon (3-1) maçından bu yana G.Saray maçı alamıyor.
3) HÜSEYİN GÖÇEK: (23 Kasım 2018) 2017-18 sezonundaki G.Saray-Konya (1-1) maçında Serdar Aziz'in müdahalesine verdiği penaltı sebebiyle sarı-kırmızılıların maçlarına çıkamıyor.
4) HALİS ÖZKAHYA: (23 Kasım 2018) 2017-18 sezonundaki G.Saray-Konya (1-1) maçında VAR görevi vardı. G.Saray maçlarına çıkamıyor.
5) ALPER ULUSOY: (21 Haziran 2020) Geçen sezon 28. haftada G.Saray-Gaziantep (3-3) maçında 6 saniye kuralını uygulamıştı. 20 hafta geçti, G.Saray maçı alamadı.
6) TUGAY KAAN NUMANOĞLU: (28 Kasım 2020) Babası çocukken G.Saraylı olduğunu açıkladı. G.Saray maçlarına tayini çok zor olacaktır.
7) YAŞAR KEMAL UĞURLU: (14 Haziran 2020) Geçen sezon 27. haftada Muslera'nın ayağının kırıldığı Ç.Rize-G.Saray (2-0) maçından beri sarı-kırmızıların maçına verilmiyor.
8) KORAY GENÇERLER: (14 Haziran 2020) Geçen sezon 27. haftada Muslera'nın ayağının kırıldığı Ç.Rize-G.Saray (2-0) maçından VAR görevi vardı. G.Saray maçlarına çıkamıyor.
9) SUAT ARSLANBOĞA: (15 Mayıs 2019) Kupa finalindeki Akhisar-G.Saray (1-3) maçından bu yana sarı-kırmızıların maçında düdük çalamıyor.
10) MUSTAFA ÖĞRETMENOĞLU: (18 Aralık 2020) Karagümrük-G.Saray maçından sonra uzun bir süre G.Saray maçı alamayacaktır.
Bu arada G.Saray; Cüneyt Çakır'ı, Mete Kalkavan'ı Ali Palabıyık'ı da istemiyor.
MHK, bu durumda G.Saray maçlarına 15 hakem arasından seçim yapabiliyor.

Bu sezon Galatasaray maçlarına çıkan hakemler
1. hafta: G.Saray-Gaziantep (Bahattin Şimşek)
2. hafta: Başakşehir-G.Saray (Atilla Karaoğlan)
3. hafta: G.Saray-F.Bahçe (Ali Palabıyık)
4. hafta: Kasımpaşa-G.Saray (Cüneyt Çakır)
5. hafta: G.Saray-A. Alanya (T. K. Numanoğlu)
6. hafta: Erzurum-G.Saray (Arda Kardeşler)
7. hafta: G.Saray-MKE A.Gücü (Ali Şansalan)
8. hafta: Sivas-G.Saray (Abdulkadir Bitigen)
9. hafta: G.Saray-Kayseri (Turgut Doman)
10. hafta: Ç. Rize-G.Saray (Atilla Karaoğlan)
11. hafta: G.Saray-Hatay (Erkan Özdamar)
12. hafta: BAY
13. hafta: Karagümrük-G.Saray (M. Öğretmenoğlu)
14. hafta: G.Saray-Göztepe (Mete Kalkavan)
15. hafta: Trabzon-G.Saray (Halil Umut Meler)

İşte "Derin Galatasaray" dediğimiz şey bu, F.T. ye 5 maç ceza verirler ama 7 maç vermezler ki bizim maça çıksın, konuşturmazlar ama ne istiyorsa el altından yaparlar, yeterince yapmadıklarında çıkar bir kere bağırır küfreder atılır, ceza alır, ama mesajını ulaştırır, balans ayarını yapar.

Bize gelince, Hoca atılmam için algı yapıyorsunuz dediğinde :

- Onu atan kanlımız Hakemi maçına atarlar.
- O hakem sertlikle sindirilmemize izin verir, en az 4 tane kartlık faulü es geçer.
- Yan hakemleri ofsaytları vermez, verdiklerinde de atak sonlandıktan sonra verirler, ki bizi geri koştursunlar.
- Buz gibi golümüzü VAR devreye girmesin diye top daha havadayken düdükle iptal ederler.
- Sakatlıktan kenardan Hakemden izin almadan Kitsiyu girer, ölümcül atak başlatır.
- Hakem avantaj oynatmayacak gibi yapıp düdüğü ağzına götürür, sonra oynatır, yine atak yeriz.

Şu maçı çok iyi atlattık, resmen operasyon maçıydı, Hocaya sıkıyosa kenardan itiraz et, atalım hakemini gönderip itiraz etmesi ve puan kaybetmemiz için herşeyi yaptılar.

Hakemi de "net" yendiğimiz ikinci maç olarak kayıtlara geçsin.

Sözün özü, bu şartlarda yarışıyoruz. Hocanın maç sonları yayıncı kuruluşa basın toplantısı hariç bir de özel röportaj veriyor, o röportaja ancak yayıncı kuruluşun sitesinden ya da mobil uygulamasından erişilebiliyor. Hoca en net mesajları genelde o röportajlarda veriyor. Bu maç özelinde de yine hataları ve art niyeti mecburen "kibarca" ima ederek anlattı. İptal edilen golde "VAR" niye yok diye sordu, hakemin VAR olmasın diye düdüğünü çaldığını söyledi(yine kibarca).

En büyük golü ben sportmenliğe aykırı bir şey yapmıyorum, durum tesbiti yapıyorum, ceza verdikleri konuşmamdan sonra ne dediysem oldu, alın geçen akşama bakın diyerek attı.

Bu hafta iki renkli rakibimiz de hakemle kazandı. Emre Kılınçın kırmızılık tekmesi hiç bir medyada geçmedi bile, özetlerde de yok, maç başı 10 kişi kalacaklardı.

FB-BS yi zaten gördünüz.

Sonuçta, bu maç için Yönetim hakemi teşhir edip konuşmazsa GS maçına kadar potada gitsek bile orada yine bir hakem dayağı yeriz, her şekilde yeriz zaten ama mühim olan derecesini azaltmak, o zaman hakemi de yenmek mümkün oluyor. Hoca daha fazla konuşamaz, maksimumu yapıyor zaten.

@can
Haklısın ben vidayı atlamışım.

@Ahmet

Bir sorum olacak :)

1) Beşiktaş'ın/Fenerbahçe'nin/X takımın bu sezon maçlarını yöneten 13-14 hakemi bul.
2) 27-28 hakemden bu 13-14 hakemi çıkar.
3) Elinde kalan 13-14 hakemin 9-10 tanesinin yönettiği son X takımı maçlarındaki hataları bul.

şeklinde bir algoritma ile herhangi bir X takım için rahatlıkla yapılamaz mı bu haber/çıkarım? Sonuç olarak "Derin Galatasaray"ın varlığı(Türkiye'nin en prestijli liselerinden biriyle organik bağın doğal sonucu) konusunda hemfikir olsam da habercilik vasat bence.

@Emre

Biz bilimde ne yaparız? "Pattern" lere bakarız. GS ın F.T. li her sezonu benzer patternlerden ibaret. F.T. nin arada bir saydırıp atılması bile bir "pattern". Özellikle bu kelimeyi kullanıyorum çünkü Türkçe karşılığı "örüntü-desen" ingilizce tam karşılığı kadar içi dolu ve zengin anlatmıyor. Yazılımdaki GoF'un "Design Patterns" kitabını hatırlayalım. Onu da geçtim. Matematiğin herşeyi "patten" üzerine kurulu, onun kökü de permütasyonla kombinasyon. Soyut Cebir öğrenirken ilk kafama çakılan gerçek, aslında tüm matematiğin permütasyon ve kombinasyondan ibaret olduğuydu.

Bu anlamda, istatistiki çalışmayı bile gerektirmeyecek şekilde, sadece önseziyle(ki o da geçmişin biriktirdiği deneyimlerin şekillendirdiği algıdır) bile "pattern" lere baktığımda bana böyle görünüyor. Katılmayana saygı duyarım. Ama oturup tek tek bu "örüntü"leri yazmaya kalkarsam kitap yazmam gerekir, o kadar boş vaktim yok, kusura bakma:)

Sadece basit bir "örnek" vereyim.

Son iki sezon bizim aldığımız penaltı sayısı, üstüne kilit açan ilk penaltı sayısı malum takımla karşılaştırıldığında "pattern" gayet net. Bunun üstüne Hocanın her açıklamasında bahsettiği VAR da lehimize neden bir karar yok sorusunu ekle, Onlara VAR bize YOK sonucunu çıkarmak ilkokul matematiği kadar kolaylaşır :)

@Ahmet

Eyvallah hocam, "önsezi(deneyim) + pattern" konusunda ben de katılıyorum zaten, Fatih Terim'i ve Galatasaray'ı yeni tanımıyoruz.