utku,
rosier, necip, montero/vida, ridvan
josef,
oguzhan/ljajic, atiba
ghezzal, abou,
larin.

bence ilk 11'imiz boyle olacaktir bence,
maci alirsa oguzhan/ljajic, ridvan, necip alir. umutlu oldugum 3lu, hatta 4lu.
utku ve montero/vida maalesef bomba. olumsuz anlamda belirleyiciler olacaklar.
larin her turlu bi gol atar. abou her turlu bir iki golluk pas atar.
ghezzal'in oyunu belli. her mac 6-7lik. rosier keza. atiba idare eder her turlu 8'de.

maci alir, eksik maci da kazanirsak fenerle puan farki 1 olur. olur mu gercekten? olmaz!

montero/vida tercihinden bagimsiz duran toplarda ciddi dezavantajimiz var. fener'in kullanacagi her korner ve duran top tehlike. onun disinda anlamsiz bir sekilde bizim 16/17'de yapmaya baslayip takimin (bence) dagilmasina neden olan quaresma'li "at fink'e" taktigini caner ile uyguluyorlar. isin kotusu o taktigin muhtemelen efektif oldugu sinirli maclar bizim gibi 1.80'lik stoper sevdalisi takimlara karsi oynanan maclar.

obur taraftan da adamlarin zayif karni caner'in kanadini isleyebilecek bir yapimiz yok. eger sergen tavsan cikarmazsa, ki pek tarzi degil, muhtemelen sagda ghezzal oynayacak. ben olsam ghezzal'i mensah yerine serbest oynatip sag kanatta caner'in arkasindaki alani degerlendirecek gorece hizli ve top surebilen birini oynatirdim. tore, atakan, hatta ters kanat olsa bile nkoudou olabilir. ama muhtemelen kazanan kadroyu (muhtemelen vida haric) bozmayip altay'in duran top zaafindan medet umarak cikacagiz maca.

ben bu mac ve sonrasi icin fazlasiyla pesimistim. oncelikle gecen haftaki performansi sonrasi kesinlikle ridvan'in oynamasi gerekiyor ama hepimiz biliyoruz ki sergen kendi sozleriyle "cok da iyi futbolcu olmayan" n'sakala'dan vazgecmiyor. isin kotusu ridvan oynasa ve kaybetsek cocuk sonraki 5 hafta forma yuzu goremeyecek. bunun disinda ben herhangi bir futbol mucizesi haric fener'i birak yenmeyi, puan alabilecegimizi bile dusunmuyorum. onumuzdeki uc mactan 0/9 cikmamamizin tek sansi kasimpasa maci ki o macta da bu oyunla favori olamayiz.

bu arada kadikoy'de en son galibiyetimizin pancu'nun kaleye gectigi mac oldugunu da hatirlatayim. penalti noktasina sondaj calismasi yapilmasina, sahayi terkeden oyuncunun nasil olduysa gorulmemesine (o oyuncu yuzunden oyun dakikalarca durmus olmasina ragmen), formasi cekilen oyuncunun sari kart gorup atilmasina (necip), super ligin buyuk maclarindaki son yillardaki belki de en buyuk hakem faciasinin yasanmasina (ali palabiyik maci) laf edemeyen yonetimlerin ve fener'in en zayif oldugu donemde bile kadikoy'e beraberlik icin cikan buyuk hocamizin da azimsanamayacak katkisiyla bugunlere geldik.

Fener geçen hafta meşhur tabirle bildiğimiz "pas oyunu" oynadı. Tüm goller verkaçlarla, ikiye birlerle falan atıldı. Kadrolarının böyle de oynayabilecek genişliği ve zenginliği var. O yüzden Hocalarının maç başlangıcı taktik tercihi, bizimkinin vereceği karşılık, yine maç içindeki taktik değişikliklere verebileceği karşılık belirleyici olur.

Canerle Hoca 6 aydan fazla bir süre çalıştı. O zaafı değerlendirecek bir şapka çıkarabileceğine inanmak istiyorum. Ljaic de sakatlanmış, Oğuzhan zaten yok, takımı en kazmalardan kursak bile Töre ile Nkodounun formsuzluğu düşünüldüğünde belki Atakan şans bulabilir, bulursa Caneri maden gibi işleyebilir. @Pheaglix in de belirttiği gibi Ghezzal bu maç 10 numaraya daha çok uyar. Özellikle 10 oynayacak oyuncu yokluğunda.

Kendi adıma büyük maçlardan umutluyum, fizikli zor oyunu bozar kadro malzemesi bizde var ve Hocanın ilk tercihi bu yönde. Fenerin kadrosu güzel ama henüz oturmuş bir oyunu yok. Pres yiyip ayağı düzgün olmayan Utkuya habire ileri vurduracaklarını hesap edip ona uyan bir taktik bulmalı Hoca. Bence büyük maçlara daha konsantredir, bişiler yapacaksa bu maçlarda yapar.

Her ihtimal var, ama kazanma ihtimalimiz de yüzde 50 nin altında değil gibi bir iyimserliğim var, bakalım..

Rakibimiz fazla pres yapan bir takim degil, Atiba-Josef o yuzden normal sartlardaki kadar zaaf yaratmayacak. Yine de Oguzhan'i kullanmak mantikli olabilir Aboubakar, Ghezzal, oynarsa N'Koudou gibi oyunculari daha efektif kullanmak icin.

Bence N'Koudou'nun maci olabilir. Cok kisi umidi kesti, ki istikrarsizligi harbiden sikinti. Mental olarak hazir degil, bizim adama tam sahip cikmayisimiz da bunda etkili, ama tam onun maci olabilir. Hiziyla hem Caner'i hem de oynarsa Gokhan'i (atletik kanatlara karsi tirtliyor)cok zorlayacabilecek oyuncu. Hatta kadromuzdaki bunu yapabilecek tek oyuncu. Atiba-Josef'in onunde serbest Ghezzal, kanatlarda N'Koudou ve Aboubakar, en ucta Larin'le adamlari sicirtabiliriz aslinda.

Defansif olarak en onemli nokta duran toplar ve yan toplar olacak galiba. Sadece duran toptan degil akan oyunda da cok pozisyon buluyorlar. Necip gibi pozisyon alma ozurlusu biri yerine gercek stoperlerle oynama maci bu mac. Vida ve Welinton insallah yetisir ve oynar, tam onlarin maci aslinda. Vida zaten Fener'i seviyor.

N’koudou’nun kariyerinde bu adamın maçı denilecek maç yok. 100e 1 iddiaya girerim bu FB maçı olmayacak. Adam kara delik gibi sürekli top kaybı yapıyor. Bundan medet uluyorsak 0-3 yazalım direk hatta maça çıkmayalım daha iyi.

Bence geçen maçta çıkan 11 aslında bu maçta da devam etmeli. Gerçi Vida eğer döndüyse Necip'in yerine geçer ve bu çok doğal. Ben Rossier-Dorukhan tercihi konusunda da fifti fiftiyim. Dorukhan'ı Başakşehir maçında çok beğenmiştim.

Ortasaha'da bela aramaya gerek yok. Oğuzhan da Ljajic de Fener ortasahası tarafından çok çabuk sindirirler. Onların yapabileceği en büyük artı presi kırmak için hızlı pas kabiliyeti olur fakat neredeyse 1-2 yıldır bu yeteneklerinin emarelerini göstermiyorlar. Kaldı ki bunun için takımın ezberi de yeterli değil.

Joseph'in geride, Atiba ve Mensah'ın bir adım önlerinde olduğu bir kurgu, şu anda takımın uygulayabileceği en güvenilir ezber. Burada görürsem şaşırmayacağım tercih, Joseph Atiba ikilisinin önünde Ljajic. Ben Ljajic tercihine kesinlikle katılmam ama görürsem de şaşırmam.

Öndeki üçlüyü ve dizilişlerini kesinlikle bozmamak gerektiği fikrindeyim. Abou her geçen gün ısınıyor ve Larin de gol sezgisiyle ceza sahasını dolduruyor. Uzun zamandır ceza sahasında bu kadar çoğaldığımızı hatırlamıyorum (Çoğalıyoruz dediğim de 3-4 oyuncu aslında ama, buna bile hasretiz senelerdir). Ghezzal'in de artık gol asist sayılarına bir katkı yapması gerekiyor, mesela benim verdiğim kredi tükenmek üzere.

Duran top konusu, bu sezon özelinde en büyük belamız olacak. Ve maalesef bu kadro ile çözümü yok. O yüzden bu maçta da duran toplarda ezileceğimiz konusunda hazırlıklı olmalıyız. Yapılacak en büyük salaklıklar, taç çizgisi yakınlarında gereksiz fauller yapmaktır.

Sergen'in en en en başarısız olduğu konu oyuncu değişiklikleri. Hiçbir maçta oyuncu değişiklikleri bizi daha iyiye götürmedi, aksine hep geriye gittik. Umarım bu maçta böyle olmaz.

fenerin orta sahası baskılı pres yapmıyor ama topu kullanmada maharetliler. ayrıca gustavo fazla formda. 1 ve 2. bölge arasını çok iyi kapatıyor. biz ozan ve sosadan kapacağımız topları iyi kullanmalıyız. burada sorun mensah kardeşimizin topun kıymetini bilmemesi. o yine kalabalık içine umarsızca dalarsa işimiz var. burada sakin kalmak önemli. hakem gayet tecrübesiz ve bir nevi ev sahibi hakemi. kolay kartların bize çıkacağı aşikar. caner bence bu maçta yedek kalabilir. erol bulut onu skoru alamazsa oyuna sokabilir. ben olsam en azından bu şekilde davranırdım.

biz rakip kaleye sürekli gidemeyeceğimiz için gittiğimizde skoru almalıyız. yanı abou ve larin skorer olmalılar. eski abou olsa şapkadan tavşan çıkarır derdim ama biraz daha 10 numara gibi oynuyor. ayrıca fenerin en kötü yeri savunması. işlememiz lazım ama nasıl yapacağız soru işareti.

Teknik bilgi: Benim bildiğim Oğuzhan Covid(Transfermarkt a göre), Ljaic te dün sakatlanmış. Yani zaten yoklar.

Hocadan bu maç için ümitliyim. Oyuncuyken de Fener maçlarını çok severdi. Derbilere özel hazırlanırdı. Teknik Direktörken de özellikle derbilerde ekstra başarılı olmak isteyecektir, taraftar gözünde kredisini daha da arttırır. Yani bu maç şapkadan tavşanlar çıkarabilir. Sorun Erol Bulutun B planına nasıl karşılık vereceğidir.

Bizim kadro her halükarda aşırı presçi olacaktır, çünkü adamları ne kadar ceza sahamıza getirirsek o kadar gol yeme ihtimalimiz artar. Yani genelde de öyle ama bu defans siciliyle ekstra böyle. Hava topu organizasyonlarında Samatta yok, sakat. Caner de denildiği gibi kesilebilir, pas oyunu deneyebilir Erol Hoca. Tüm bunlar da bizim avantajımıza olabilir çünkü @Zaitsevin bahsettiği zaaflarımızın kaşınmasını engeller. Utkunun ayağının kötülüğü ve defansın sakarlığı tehlike. Çok salak goller yiyebiliriz. yesek de oyundan düşmemek de önemli.

Bence Ghezzal 10 numarada daha iyi olur. Kanatta alternatiflerimiz var, cidden bu maça özel şapkadan çıkacak tavşanı bekliyorum. Kısmet...

Necip'in performansi goz boyamis maalesef. Basaksehir macinda fena degildi, ama takim olarak iyi oldugumuz icin siritmadi. Necip'in stoperde ne efsane maclar oynadigini hepimiz biliyoruz herhalde.
Hele ki Samatta gibi iyi pozisyon alan ve hava topu hakimiyeti olan bir forvete karsi agir sicabilir. Welinton ve Vida'nin da cok kotu performanslari var, ama en azindan stoperler ve fiziksel gucleri var. Kotu maclarindan fazla da iyi maclari da var (Welinton'un eski Alanya performansi). Her turlu onlari Necip'e tercih ederim, ama galiba ikisi de yok. Ikisi de yoksa tartisacak birsey de yok.

Oguzhan ve Ljajic varsa bence baslamalilar, en azindan Oguzhan. Mensah gibi abuk subuk top kaybi yapacak oyuncu yerine biraz topun kiymetini bilen oyuncular sart. Bu macta 45% altinda topla oynarsak, orta sahada kritik yerde top kaybi yaparsak agir sikinti yasariz. O yuzden benim icin Oguzhan>Mensah, oynayabilirse.

Dorukhan'in da kart sinirinda olmasi iyi olmus. Yoksa kesin Atiba-Josef-Dorukhan uclusuyle cikip bir cuval inciri bok ederdik. Ben Aboubakar ve oynarsa N'Koudou'dan guzel seyler bekliyorum. Larin bence net cuvallayacak.

Ceset Ljajiç'i bile Mensah'a tercih ederim. O kadar sevmiyorum Mensah'ı. Adam Lens'in merkez orta saha versiyonu resmen. Adam ciddi tembel ve oyundan kopuk. Top kendisinde değilse sahada ne olup bittiği ile hiç ilgilenmiyor. Neredeyse bütün defansif ve ofansif verilerde geçen seneki Kayseri verilerinden %35 civarı geride. Ha orada bile savunma yapmıyordu, buradaki durumu düşünün artık ...

Antrenman fotoğraflarından gördüğüm kadarıyla Ozzy ve Hasiç takımla birlikte çalışıyorlar. Vida- Welinton ve Nsakala'yı hiçbir fotoda görmedim. Rıdvan ilk 11 ile çalışıyor gibi gördüm.

Sergen'i biraz tanıyorsam aynı 11 çıkar. Bu maçın Beşiktaş'ın ne yapacağı ile hiç alakası yok. Tamamen Fenerbahçe'nin tavrı belirleyici olur. 10 kişilik Başakşehir'in bile mantelitesini değiştirir değiştirmez sürklase edebildiği güçsüz bir oyunu Fenerbahçe'de rahatlıkla delebilir. Beşiktaş'ın reaktif futbolu sonuç alabiliyor ama çekirge bakalım sıçrayabilecek mi ?

@Ahmet Usal

Ghezzal'in 10 numaraya geçmesi, öndeki üçlünün efektifliği azaltacağını düşünüyorum. Ghezzal kanattan oyun kurucu gibi bi rolde oynuyor şu anda. Ha bu oyuncunun kendi inisiyatifi mi, yoksa Sergen Hoca'nın tercihi mi çok emin değilim :)

Biraz daha ceza sahasına girse süper olur ama o biraz da oyun ezberiyle alakalı. Bence Ghezzal en çok ihtiyacımız olan rollerden birini oynuyor, bence yerinden oynatmamak lazım.

@yilmaz

Hocam adam kariyeri boyunca golden uzak tarzda oynamış bir adam, sanmam ceza sahasına çok uğrayacağını yine, ama10 numara demek zaten serbest gezici oyuncu demek, dolaşması bence daha çok ezber bozar, kanada da her şekilde dolaşırken uğrar. Hani gol ya da asisit yapacaksa ihtimal sanki artar.

Ayrıca yine kanatta Atakan falan antremanlarda iyiyse denenebilir ki düzenli ilk 16 ya giriyor, kötü olmamalı.

Oğuzhan oynayabilirse çok iyi olur ama idmansız değil mi, iki haftadır yoktu. Ben de Mensaha tercih ederim.

Hasiç transfermarkta hala sakat görünüyor, Vida-Welinton Nskala sağlam görünüyor. Ne çabuk değişmiş.

Off the topic, Fırat Günayer youtube kanalında Maradona ile ilgili güzel kısa bir video hazırlayıp neden gelmiş geçmiş en büyük oyuncu olduğunu anlatmış ki yürekten katılırım. Tavsiye edilir..

Kanatta Güven alternatifimiz de var, iyi geçirdiği milli aradan sonra patlama potansiyeli yüksek, en azından yedekten çok geç olmayan bir vakitte girebilir.

Bence seçeneklerimiz gayet iyi, hiç kalbimden-aklımdan morarırım diye de geçmiyor. Yenicez gibi hissediyorum:)

Fener elinden geldiğince pres yapacak ve fiziksel oynayacak. Bizim pas yapmamıza mümkün olduğunca engel olmaya çalışacaklardır. Erol Bulut 6 ve 8de Gustavo, Ozan ile çıkarsa uzun topun kralını atarız.

Önde Aboubakar çok yıpranacaktır. Başlangıçta forvette Larin olsa daha iyi olabilir.

Fener topu bize bırakırsa 0-0a giden bir maç olur. Duran toptan belki gol olur.

Eğer iyileşen kimse yoksa aynı kadro iyidir. Ljajic varsa formsuz olsa da oynamalı. Oyun kurma ve pas konusunda daha iyi ve cılız olsa da nispeten daha zor eziliyor.

Sol açıkta Güven’i kullanmak isteyen arkadaşları çok iyi niyetli buluyorum. Güven 1-2 maç iyi oynasa da fabrika ayarlarına hızlı dönen bir oyuncu. Gol attıktan sonra tamamen buralar benim moduna bağlıyor.

ANÇ kendisine ezik denilmesine kafayı taktığı için Fener maçı öncesi esip gürlüyor, hakem hakkında atıp tutuyor, “yeneceğiz, yenemezsek hakem yüzündendir” diye Demirören kokan açıklamalar yapıyor. Yeneceğimiz varsa da yenileceğiz, sonra da hakem diye ağlayacağız belli ki. Şu kulübün doğru dürüst yönetildiğini görmek kısmet olmayacak belli ki!

Ozan-Sosa-Gustavo-Mert Hakan orta sahası topla yüzünü döndükten sonra bizim oyunla ilgili karar verici olmamıza imkan yok. Rakip gol kaçırabilir, son pası veremeyebilir, maçı bu belirleyecek.
Bizim şans yaratmak için stoperlere Larin-Abou ile sıkı baskı yapıp uzun oynamaya mecbur etmemiz gerek. Rakip çıkarken top kaybı yaparsa da oradan pozisyon üretmek.
Sergen’den asla beklemiyorum taktiksel akıl ortaya koymasını. Kaleyi bulan ilk şutumuzu 60’tan sonra atacağımız bir maç bekliyorum. Skor tahminim 1-3.

Sergen geçen sene Erol Bulut'un Alanyasını ezerek yenmişti deplasmanda. Bana kalırsa Fener'e oynattığı oyun bir şeye benzemiyor. Kadıköy'de ki Konya, Karagümrük ve Hatay maçlarında doğru düzgün pozisyona bile giremediler. Bizim sakar savunmayla bir penaltıları cepte ama maalesef. Gollü beraberlik bekliyorum..

erol bulutun oyununu bende beğenmiyorum. bence potansiyelinin altında bir oyun var bu kadroya göre. ama sorun çözen çok oyuncusu var fenerin. temel farkımız bu onlarla. yoksa 1 maçımız eksik konya ve gençleri yenmiş olsak şampiyon ilan edilen takımla kafa kafayayız. bizim maçın içinde tutacak temel nokta bence pozisyonları değerlendirme yüzdemiz olacak. bu nedenle orta sahamız çok az top kaybıyla ve dikine oynamalı. oyunu soğutmada başarılı değiliz. aslında başarılı olduğumuz çok konu yok ama soğutmada yıllardır hiç başarılı değiliz. bu nedenle elimize ne fırsat gelirse değerlendirmeliyiz.

@Ahmet 10 numara denen mevkiiyi pek sevmediğim için, orası için bir oyuncu kullanılmasını tasvip etmiyorum. Ghezzal'in öndeki yetenek fakirliğini çözmek için kanatta, ama biraz daha içeride konumlandığı şu anki sistemin devamından yanayım.

öncelikli olarak benim açımdan dünyanın en önemli futbolcusu olan maradonaya bir selam göndereyim :)

maç içinse ; hiçbir beklenti olmadan izlemek en iyisi. bu maçtan çıkacak herhangi bir sonuç bir şey ifade etmiyor. bu maçı kazanıp sonrasında kasımpaşaya evde 0-3 kaybedebiliriz.

Josef Atiba Dorukhan merkezine hazir olun.

En azindan bu dingilliği duzeltmek icin ghezzalin sagina 7 ye dorukhani cekmek gerek. Ghezzal de serbest pasor olsun, arada soldan orta keserse asil cok iyi olur.

@ beagle

Dorukhan cezalı :) Tabi bu Josef-Necip-Atiba göbeğine de sebep olabilir.

Ghezzal-Larin aciklariyla cikarsak bu ikilinin kanat degistirdigi dakikalar cok degerli olacak bence. Cunku sag beklerinde stoper orjinli Lemos, sol beklerinde ofansif bek olacak. Ters eslesmelerden maden cikabilir.

+
Larin-Ghezzal-Nkoudou
Aboubakar

da bu madeni islemek icin ilerleyen dakikalarda bir opsiyon olabilir.

@yilmaz

Yaf hani bir maç Ghezzal kendini sol kanada atıp şahane bir kısa ortayla asist yaptıydı ya, ben ondan dolaşıp dursun gibi düşünüyorum. Adam zaten prese iyi katılıyor, eli belinde değil. Ha 10 ha kanat, mühim olan verimli olsun, bi de şu kanaryanın tüylerini artık Kadıköyde bir kere daha yolalım, çok oldu orada kazanmayalı, yeni nesiller bilmiyor nasıl bir his, öğrensinler:)

Hazır nurlu Başkanımız yenilirsek hakeme bağladı, en azından baştan ağladı, belki sonuç verir. Ama normali seyircili olsa oraya tecrübesiz hakemi verdiklerinde misafirin defterini dür mesajıdır. Seyirci yokken Feneri Kadıköyde yenemeyeceksek ne zaman nasıl yeneceğiz?

Ben maç sonuna kadar hayal edeyim, çünkü hayatta bi şi öğrendiysem o da en iyi fırsatların zorlukların içinde yattığıdır. Rakip daha kaliteli, çok çeşitli oyunlar oynayabilecek kadroları var, bizim duran top zaafımızı en iyi değerlendirebilecek malzemeye sahipler. Öte yandan Hocaları bizimkinden de ham, daha oturmuş bir oyunları yok, iyi presçi bir takım değiller, defansları aman aman değil, futbol bu, her şey olur. Hani gerçekçi olup 68 liler gibi imkansızı istemek seviyesi de değil dediğim, alt tarafı seyircisiz Feneri Kadıköyde yenmek. Mesela gerçekçi olup imkansızı isteyecek olsam GS'ı Aslantepelerinde seyircili ve tepeye oynarken, başlarında da emperorları varken yenmeyi isterim.

Bence enseyi karartmayalım, @Emre Toramanın dediği gibi Kasımpaşa maçı bizim için daha zor maç, hani kazanma ihtimalimiz en yüksek olan maçlar kadro ve hoca kurgusuyla derbiler:)

Bizim başkanı cidden anlamak mümkün değil. Ligin tecrübeli sayılabilecek hakemleri bu maça verilse kazanma ihtimalimiz bence çok düşük.

Bu lige yeni hakemler lazımken Bu algı harekatı yeni sayılabilecek bir hakemi bitirecek bir operasyon. Bu dakikadan sonra hata yapsa diğer taraf saldıracak.

İşler kötü giderse devre arasında da Q7yi getiririz bu kafayla mis gibi olur.

Neyse maça gelirsek: maçın başındaki baskıyı atlatır, temaslı oyunda tahrik olmaz, gol yemeden devam edebilir ve hoca da takımı baltalamazsa değişik işler olabilir.

Kendimi düzelteyim :) Ligin tecrübeli sayılabilecek hakemleri bu maça verilse kazanmayı geçtim puan alma ihtimalimiz bile çok düşüktü.

@zaitsev

bunun daha var hakemi var. muhtemelen kaşarlardan olacak var hakeminin penaltı ya da penaltı değil dediği pozisyona herhangi bir toy hakem karşı çıkamaz. vida'nın penaltısını vermeyen cüneyt aynı pozisyonda bu kez ya var'a çağırmayacak ya da çağırıp penaltıyı iptal ettirecek.

işin kötüsü sosyal medyada kendi taraftarımız bile geçmiş derbilerdeki hakem kıyımlarını konuşmayı ağlamak olarak görüyor. herhalde bu takıma yapılan en büyük kötülük "hakemi de yeneceksin" anlayışını kurumsallaştırmak. ligin bayern'i değilsen hakemi de yenemezsin, bayern olursan da durum 50-50 olur. bu anlayış yüzünden son yirmi yıldır eziliyoruz derbilerde. bu maçta da tff başka hesaplar peşinde koşmuyorsa (gs'nin durumu yüzünden) hakem yine bizim aleyhimize olacak, yıllardır olduğu gibi. ha fener bizi hakeme ihtiyaç duymadan da yenebilir. net daha avantajlılar. ama günün sonunda ceza sahasında çekilen kişi ozan tufan olursa penaltı çalınacak, atiba olursa çalınmayacak.

@Pheaglix +1

Ne yazmışsan hepsi doğru değerlendirmeler. Hele ki "VAR Hakemi" hikayesi. Ben de tam senin de belirttiğin "GS" nin durumuna güveniyorum. Biraz adil olacaksa hakemler ordan olurlar, daha ligin kızışmadığı haftalar, fark açılmasın diye bakabilir olaya "Derin Futbol". E seyirci yok, hakem normale yakın olursa şeytanın bacağını kırma ihtimali daha çoktur.

Diğer "hakemi de yeneceksin" kültürü bize 80 lerden ve 90 lardan kalma, hatta 70 lere kadar gider, çünkü 70 lerde ezilmeye başlamışız hakemlere, rahmetli Peder anlatırdı, Vedat Okyarlar, Sanlı Kaptanlar çok iyi bilir bu hikayenin başlangıcını. Metin Tekinin meşhur "Hocam karşı sahaya geç de başlayalım" muhabbeti.

Biraz iyimserlik geldiyse bana bu derbiyle ilgili, Youtube da 87-90 arası Fener derbilerimizi tekrar izlemem nedeniyledir. O kadar güçlüydük ki hakikaten "hakemi de" yeniyorduk. Zaten Gordon döneminin ilk kaçan şampiyonluklarının ve son kaçan şampiyonluğunun başat nedeni hakemler. Yenmeyi bırakın, sürekli ezecek kadar güçlenmeden şampiyon olamadık! Her derbide verilmeyen penaltımız, oyuncularımızın ayağını kırma niyetli kırmızılık geçiştirilen fauller, yüzde yüz gole giden ofsaytlarımız var, ama sonuç en az 3 - 1, normali 4 - 5 - 1.. O efsane "MAF" takımı bizi alıştırdı hakemi de yenmeye. O yüzden Metin Tekin ekranlarda hakem konuşmayı sevmez. Hocamız da o dönemin oyuncusu kariyer başlangıcında ve o dönemin başında bile altyapımızın incisiydi. Her şeyi bilir.

Yani Ozan Tufan ceza sahasındaysa "çekmeyin sakın" diye sıkı sıkı tenbih edecek kadar akıllıdır. Atiba da bunca sene sonra ceza sahasında çekildiğinde kendini atmaması gerektiğini öğrenmiştir; Halis Özkahya'nın kendisini nasıl attığını hatırlaması yeterli :)

Bizim Hocanın en büyük avantajı "medya gücü - desteği". Taraftarın isteme nedenlerinden biri. Onun dönemi hakem katliamları eskiye göre azalacaktır. Futbol ekonomisi kötü, herkes batık. Alenen bir yere kadar yaparlar. Şimdilik ince ince Fenere GS ye Anadolu takımlarıyla oynadıklarında bedava penaltılarla idare edeceklerdir.

Fener olağanüstü oynayıp evire çevire bizi sürklase etmezse umutluyum kalan her şeyden. Derbiler Hocanın en büyük motivasyon kaynağıdır oldum olası. En kötü yenilmeyecektir. Yarın akşam göreceğiz. Bence hala Kasımpaşa maçı "daha zor" maç :)

Hakemin etkisini biraz daha genişleterek düşünmek gerekiyor. VAR hakemi yarı sahada tempo düşürmek için verilen faullere veya sarı kartlara karışamıyor. Cüneyt hoca orta sahada çok faul çalarak tempo düşüren bir hakemdir mesela.

Maçın hakemi bazı pozisyonları görmedim diyebilir ama VAR hakemi bariz olanı atlayamaz. O yüzden sahada karar vermek ile yukarıdan karar verdirmeyi farklı görüyorum.

Şu 70 ler ve 80 ler hikayesini biraz açayım, Dededen, Babadan-Amcadan kalma Beşiktaşlılığın bazı avantajları oluyor, müsaadenizle azıcık böbürleneyim:)

Bizde Beşiktaşlılık Dedemin Bursa da Kapalıçarşı Manifaturacı Esnafıyken 50 lerde düzenli olarak mal almaya İstanbul'a gelmesiyle ve Beşiktaş'ı takip etmesiyle başlamış, takımın iyi dönemleri. Daha sonra Babam ve Amcam da onun yanında yetişiyorlar, 60 ların ortalarında Babam İstanbul'da kendi işini açıyor, Amcam da İstanbul'da okuyor, hep iyi zamanında her maça gitme imkanları oluyor.

Fenerin ve TS nin patladığı dönem 70 lerin başı, benin doğduğum yıllar. O dönem GS nin ve bizim 12-13 yıllık şampiyon olamama dönemimiz. Daha futbol ekonomisi küçük ama "Müteahhit Başkanlar" dönemi. Gecekondulaşma, İstanbul'un hızlı iskanla yağmalanması hep bu adamlara yarıyor, onları zengin ediyor. E bu adamların en iyi reklam aracı, daha çok iş almalarını ve ünlenmelerini sağlayan iş büyük takım kulüp başkanlığı. Fenerin tarihine bakın, 70 lerden itibaren Ali Koça kadar neredeyse istisnasız hep "Müteahhit" Başkanlar. E Müteahhitlerin çoğu da Karadenizli, TS nin yükselişine bakın. Şu "hakem" konuşulmaya başlandığı dönem iste bu "Müteahhit Başkanlar" dönemi. Çünkü hakem, oyuncu satın alma, şike onlarla başlıyor. Evveliyatı Lefterlerin, Canların, Baba Hakkıların, Metin Oktayların "kardeş" olduğu, centilmence geçen derbiler dönemi.

Büyüklerimden öğrendiğim, diyelim Fener lige kötü başlamadıysa ve hep bir kaç puan farklık baremdeyse bir şekilde bu güçleri devreye sokup şampiyon olur. Mesela TS liler ondan hiç sevmez Kanaryayı. Belki 10 sene art arda şampiyon olabilecekken araya hep Fener girmiştir, en az 3 - 4 şampiyonluklarını da bu "dış güçler" le ellerinden almıştır. Derbilerde de hakem satın alma ve adaletsizliklerin başladığı dönemdir bu dönem.

Bu aynı zamanda F.T. nin yetiştiği dönem. GS de kaptan olup sembol olduğu halde hiç şampiyonluk göremedi. Sonraki dönemdeki gözü karalığının ve herşey mübah anlayışının temellerinin atıldığı dönem bu adaletsizlikleri haksızlıkları yaşadığı 70 ler ve 80 lerin başıdır. Ki kesinlikle savunmak için falan söylemiyorum, en küçük bir sempatim bile yok! Sadece nedenleri anlamaya çalışıyorum.

GS yi kurtaran rahmetli Özal'ın bacanağı Ali Tanrıyar'ın GS Başkanlığı dönemi. O zaman yükselişe geçtiler. Bizi kurtaran Serpil Hamdi Tüzünlü altyapı yatırımımız. Fikret Demiral, Ziya Doğan, Sinan Enginle başlayan, Rıza Çalımbay ve Gökhan Keskinle devam eden, sonrası Ali Gültiken, Feyyaz Uçar ki İstanbul mahalli kulüplerinden 17 yaşında geldiler, yine Metin Tekin Kocaelispor'dan 18 inde geldi, işte bu altyapı devrimimiz. GS Özal vizyonuyla ilk Avrupai düşünen ve o yatırımı yapan kulüp olarak Batıya açılan kapı oldu, biz de altyapı devrimimizle ve bileğimizin hakkıyla ilk şampiyon olabilen kulüp olduk. Ülkedeki 4 büyük kulübün kültürünün belirleyicisi olan temel etmenlerden bazıları bunlardır. Nasıl armamızda ay yıldız ve balkan şehitlerimizin anısına rengi kırmızıdan siyaha dönen formamız varsa, Nasıl GS işgal kuvvetleri döneminde müttefiklerle en iyi geçinen futbol kulübü olarak spor hayatına başladıysa, nasıl FB futbolcuları hem işgal kuvvetleriyle yapılan neredeyse her maçı kazanıp aynı zamanda Anadolu'ya kelle koltukta silah taşıdıysalar, ülke futbolunun temelini oluşturan 3 büyüklerin futbol kültürünün temel kodları bunlardır. Bizim temel kodumuz da altyapı başarısı ve hakemi de yenmektir. Değişen ülke sosyoekonomisinde 2000 leri ve sonrasını burada çok daha iyi değerlendirebilecek arkadaşlar var, çok konuştum, susuyorum. Yani kod evrimleşip değişmeliyse değişmelidir, itirazım yok!

Bu arada haksızlık etmeyeyim, eksik anlatmışım, rahmetli büyük başkan Süleyman Seba etkisinden bahsetmezsem de herhalde çarpılırım. Mehmet Üstünkaya ile başlayan ve Süleyman Seba ile en üst seviyeye ulaşan Serpil Hamdi Tüzün'ün el emeği göz nuru altyapı yapılanmamız bugün hala en büyük guru kaynaklarımızdan, bizi biz yapan unsurlardan.

Ve Trabzonspor'a haksızlık etmişim, altyapı devrimiyle ilk şampiyonluklar yaşayan kulüp onlar.

Off-topic iş fikirleri vol bilmem kaç: Yavru kartal doo-doo-doo-doo-doo (bkz. Baby Shark - Youtube)

Uygun networkü ve kaynağı olan bir arkadaş beğenip değerlendirir veya kulübe/yapımcıya iletir belki diye paylaşmak istedim :) Sanırım Youtube'da en çok izlenen video yukarıda linkini paylaştığım Baby Shark isimli bir bebek/çocuk şarkısı. Kartal, kanarya, aslan vb. temalı alternatif şarkılar da üreterek hem çocuklara, hem de çocukları taraftar yapmaya çalışan yetişkinlere ulaşmak mümkün olabilir diye düşündüm.

Penalti kural kitabindan cikarilsa FB ve GS bildigin kume dusecek, bu nedir arkadas. Gecen hafta ve bu hafta farkli kazandilar diye pek gundeme gelmedi, ama aldiklari penaltilar kilit acan penaltilar hep. Kac tane oldu saymadim, ama neredeyse mac basi 1 penalti ortalamasina yaklasmislardir.

VAR hakemi de pek cozum olmuyor. Gri pozisyonlarda full eyyam devam ediyor zaten, hatta bazen siyah beyaz pozisyonlarda bile eyyam oluyor yine de (gecen seneki FB-BJK ve GS-TS maclari mesela).

Bu verilen penaltilari gorunce insan Antalya macinda verilmeyen penaltimiza ekstra sinirleniyor. Uzucu nokta medyadaki Besiktas'li yazalarin Besiktas'in hakkini koruyamamasi. G.Bilgic yavsagi cikip bu sene en cok korunan takim Besiktas diyebiliyor ve mesela ve kimse de bu adam ne diyon sen birader diyemiyor, enteresan.

@Ahmet
Adam mikrofonlara "sikeyi kendime degil fb icin yaptim" diyor. Hala sike yapmadik diye dolasiyorlar, igrenc bir camia.
Bir gün ozumuze, ozkaynaga, denk butcelere donunce silindir gibi gececegiz uzerlerinden.

@beagle +1

En kötüsü bizi ortak etmeleriydi. O şike var dedikleri İBB maçı kıran kırana çata çat bir maç olmuştu, ya uzatmalarda ya penaltılarda almıştık, tam hatırlamıyorum ama hatır şikesi vaadiyle kandırdığımızı iddia ettikleri adamların ikisi de bize 1 er gol atmıştı, maçın normal süresi 2 - 2 idi. O maçtan bize şike çıkarmaları konu Beşiktaş olunca sinekten ne kadar yağ çıkarılabildiğinin iyi bir örneği. Bence çok doğru bir tavırla eğe bu kupayı şikeyle aldığımızı düşünüyorsanız alın bi tarafınıza sokun hamlemiz hala taraftarı olduğum kulüple gurur duyma nedenlerimden biridir. Bir daha dünyaya gelsem başka takım tutmak istemem, yine Beşiktaş.

@BJK4EVER ın dediği gibi bu sene renklilerimizin en büyük büyük rengi kilit açan saçma penaltılar. Perottiyi Fenerin niye aldığını anlamış olduk. GS nin zaten kimseye ihtiyacı yok, 12. adamı hakem. Son maç Ruhu "Kırmızı" takıma verilen Atilla bilmemne hakem bozması bu sene 4. kez onlara verilmiş ve verildiği her maçı almışlar. Ki bu son maçı izledim, lig standartlarında gayet güzel top oynuyorlar, zoraki gençleşme yaramış, ama geçen haftaki Kayseri kazasından sonra ki orada da Ljung a takılmışlardı, bu maç işi şansa bırakmamışlar.

Başakşehirin bu haftaki maçı tam skandaldı. Verilmeyen penaltıları(VARa bile gidilmedi), Denizlinin kırmızılık yaptığı en az iki faul-karlar falan hep geçiştirildi. BS nin kollandığı da tam bir şehir efsanesi. Her daim kollanan tek takım GS dır.

Bizim derbiye verilen VAR hakemleri GS yi ihya etmiş hakemler. Bu derbinin sonucu GS ne isterse o olacaktır.

Son 30 yıl ülke futbolunun en büyük sorunu "Derin GS" dir. Bu kadar saman altı bir camia olamaz. Medyadaki tetikçileri bile saman altından. Fener hep açıktı, medyacıları dahil. VAR ı falan bile temizleyemiyor bu futbolu. Anadolu takımlarının yaşadığı haksızlıklar da ortada ama onlara üzülemiyorum, futbol kasabı anlayışla işletilen kulüpler. Dün Rize'nin "yerlileşmiş" Hocası, eski GS stoperi Thomas, takımın en başarılı ve yetenekli golcüsü Remy ile geçen sene Sivası taşıyanlardan Fernandoyu yedek başlatıyor, öyle kafaya böyle ülke futbolu!!!

Ama "hakemi de yenerek" devam edemeyiz diyen arkadaşlar da haklı, çünkü futbol çok değişti, artık hiç bir takım bizim 80 lerin sonu 90 ların başındaki ezici futbolu bu ligde oynayamıyor. Çoğu kazanmalar "kılpayı". En büyük hükümranlık maksimum iki sene sürüyor, o da hakem destekleriyle. Ülke futbolunun gerçek bir "Temiz Eller" operasyonuna ihtiyacı var. Öyle bir operasyon olsa neticesi en renkli kırmızı kulübün yıldızlarından en az birinin omuzlarından sökülmesi ve küme düşürülmesi olur.

Bu bir dokun bin ah işit muhabbetine girilince dayanamıyorum, çenem düşüyor, bam telim bu, cidden kusuruma bakmayın, hepinizin bildiği şeyler, tekrar tekrar yazıp burayı doldurdum. Akşamımız güzel geçsin dileğiyle bitireyim..

Bu arada ilk 11 ler belli olmuş, bizde geçen haftaya göre tek değişiklik Rosier, Fener de Caner kesik yemiş, Novak solbek, Samatta yerine de Cisse, Ozan-Gustavo-Sosa ortasaha, bir güzel haber Lemos stoperde, gerçi presi kırıp pasla çıkmak için bu tercihi yapmıştır ama Serdar Aziz yok.

Son yıllarda Fener'i yenememizde hakemden de önce teknik direktörlerimiz kusurlu. Denizli ile başlayan bi akım var, biz fener deplasmanına her gittiğimizde abidik gubidik kadro değişiklikleri yapıyoruz.

Enteresandır korkaklık konusunda en çok damgalanmış Bilic, 3-3'lük maçta o dönem için lüks sayılabilecek Atiba Ozzie Fernandes ortasahası ile başlamış ilk yarı cayır cayır top oynamıştı. Sonra rakibin artan baskısını seyre dalmış ve maçın berabere bitmesine engel olamamıştı.

Şenol Güneş dönemindeki 4 sezonda sadece ilk şampiyon olduğumuz yıl kadromuz fenerin gerisindeydi. Özellikle beraberliğe bağladığı maçlar küfür gibiydi.

Bir de 4-3'lük maçın, Fener'in bizden üstünlüğü ele almaya başlamasının dönüm noktası olması ilginçtir. Eğer İstanbul takımları arasında şişirilmemiş, gerçek bir rekabet varsa Fener ile Beşiktaş arasındadır. 4-3'lük maç da bu derbinin zirvesidir. Bu vesileyse Koray Avcı kardeşimizi saygıyla anıyor, ve benzer bir ikonik gol sevinci de bu akşam top tepecek kardeşlerimizden rica ediyorum.

Mensah denyosunda beyin olsa ilk yarı 1-5 biterdi. Bu fener'in yaş ortalaması 80 falan mı yürüyerek top oynuyor adamlar.

Dizlerini ameliyathanede bırakmış Abou >> GG.
Caner girdikten sonra da momentumu geri aldık.

Mensah en azından 5 önemli atağı mundar etti. İkinci yarıya çıkarsa maç gider.

Mensah ne kadar gamsiz ve zeka yoksunu bir adamsin sen ya. Kac atagi hic ettin, kac defa takim kac metre geri kostu senin yuzunden, Sergen'e kart gördürdün.

Ozzy-Mensah degisikligi ile baslarsak rahat bir ikinci yari izleyebiliriz.

Tek korkum; tecrubeli Gokhan Gonul'un bir kafa topu mucadelesinde dirsek yedim numarasiyla Larin'i ikinci saridan attirmasi galiba.

Hakem berbat, kritik en az 3 - 4 faulümüzü yedi. Kornerimizi yedi, En son Mensahın ayağına basıldığını görmedi, az daha kontradan yiyiyorduk. Hoca kenarda çıldırdı.

Cisse-Montero pozisyonuna faul vermemesi de tuhaf, gerçi o pozisyona faul verilir mi bilmiyorum, temiz aldı Montero ama ayağı Cisse'nin kafasına kadar kalktı, hakem de diyetini ödeyecek gibi görünüyor ikinci yarı.

Fenerin ilk yarı nasıl bir balon takım olduğu ortaya çıktı. Hakemle "momentumu" almazlarsa maç bizim. @Huzeyfe haklı, Mensahla hızlı çıkıyoruz ama akıllı çıkamıyoruz. Kenarda Oğuzhan var, daha da iyi pres yapar ve top atar, Mensah sarı da aldı sanırım, ikinci yarıya çıkmasa iyi olur.

Maçtan önce dediğim gibi kaleye gittiğimizde golü atmalıyız. Çok iyi ilk yarı. Ama hakem fenere döndü. Mensah acil çıkmalı. Gezzal çok iyi. Abou skorer olması gereken maçta tam isteneni yaptı. Fenerin savunma kötüydü ama orta sahası bu denli nasıl kötü olabildi bilemedim. Sosa çok çok kötü keza gustavo da. 3ü mutlaka atmalıyız. Gezzal-abou-larin 3lüsü çok iyi

Fenerbahçe'de orta saha namına bir şey yok. Rakip kaleye çok kolay gidebiliyoruz. Sosa sadece yürüyor sahada. Mensah yüzünden bu avantajı kullanamadık. Erol Bulut ikinci yarı Mert Hakan'ı oyuna alacaktır. Sergen'de Mensah sorununa bir çözüm üretmeli. Elindeki maçı verirse Beşiktaş kariyeri bitme noktasına gelir.

10 kisi kalmamaliyiz. Rakip iyice acildiginda Larin ve Mensah gereksiz olacak. Mensah ise yarayabilir gerci oyun stili itibariyle, ama formsuz ve sari kartli.
10 kisi kalmazsak cevirilmez bu mac. Gol yemeyiz kesinlikle diyemiyorum, ama ikinci yari gol atamayiz demek de komik oluyor. En az 1 tane daha saplariz, saplamaliyiz, bu da yeter.
Yeter ki 10 kisi kalmayalim, momentum abuk subuk sekilde tamamen onlara gecmesin. Hakem zaten araniyor belli.
O Larin'e gosterdigi kart nedir oyle arkadas. Ligin kart standardi oysa bizim rakipler her maci 8 kisi bitirir ameka.

Mensah sezonun bidonu yolunda. Hoş bekliyorduk ama insan bu maç vurduğu girsin istiyor.

@GeceGezgini

Yani helal olsun!

@BJK4EVER

Yani sana da helal olsun ama tam olmasın:)

Al abi guven i oyuna mesah in yerine.


@Ahmet; abi cok barizdi ama olacagi :(

Belliydi zaten. Hasbelkader attik 3yu ama kontrol tamamen gitti. Al oguzhani iste bekleme, illa ikinciyi yiyelim maci mi gitsin?

Ghezzalin dandik ortalari ve vasatligina ve El bombasi Mensaha tahammul edersen yaziyordum... yedik. al afiyet olsun hoca.

Abi adamlar zaten uzunlar. Mensah yerine al iste Guven i, niye baska bi gamsiz ve kisa adam aliyorsun

hakemi de yenen beşiktaş geri döndü... çok küfür coookkkkkk

Şu son verdiği hayatımda gördüğüm en rezil penaltılardan, son dakika Altay orta sahada eliyle Güvenin yüzde yüz gollük atağını engelledi, bir şey yok.

Verilmeyen onlarca faul, en ucuzundan 10 kişi kalmamız, uydurulan penaltılar; Hakem devreye girmese 5 - 1 alacağımız maç, şurada bu kadar "hakemi de yenme!" muhabbeti yaptık, tam üstüne 15 sene öncesini egale ettik, Kadıköy'ün "Hakem Büyüsü" tekrar bozuldu!

Tebrikler Beşiktaş!

Bu denli hakem kollamasına rağmen organize 1 tane atak şansı verilmedi. Hepsi yan top. Hepsi şişirme. Sergen Yalçına balon diyoruz da Erol bulut zeplin bugün bir kere daha belli oldu. Bütün takdir hakları ve kartlar rakibin işine geldi.

Josef sen nasıl denk geldin bize inan anlamıyorum. Büyük karaktersin

Böyle bir maç olacağı belliydi, 20. dakikadan itibaren 50-50 pozisyonlarda direk FB lehine kararlar verdi hakem.
Anadolu takımı muamelesi görüyoruz, çünkü Anadolu takımı gibi oynuyoruz. Bu ülkenin gerçeği bu. Ezik ezik kadrolarla, saçma sapan taktiklerle, topu rakibe bırakıp bekleyen takımlarla çıkıyoruz 15 yıldır FB deplasmanına. Hiç şaşırmayın beyler.
Bu maç da Biliç dönemindeki 3-3’lük maçın bir tekrarı. Karşıdaki takım dedeler survivor olduğundan bu maçı çeviremedi. Yoksa biz hocamızın teknik yetersizliği ve kadro tercihleriyle bas bas bağırıyoruz: “Anadolu’nun bağrından kopup gelmişek, bize bir puan verin gidek ağa”

uzun zaman sonra kadıköy'de kazanmak güzel. en ufak umudum yoktu şu maçtan. kadıköy'de kazanmak için ille 4 gol atmamız gerekiyor anlaşılan. penaltıyı da utku yaptırıp atılsaydı keşke.

welington sağ olsun sezon başında bıraktığı yerden devam etti. tamamen gereksiz penaltı, neyse ki maç sonunda fark iyiyken geldi.

bu arada maçın sonu da olsa o kırmızı altay'a neden verilmez sorgulayan çıkacak mı merak ediyorum.

Bir senedir Nkuduyu sagda gorelim dedik. Ulan firtina cikti. manyak misin hocam niye koymuyorsun? Ghezzal de solda takilsin.

Yanıltıcı galibiyet. Rıza Çalımbay vol 2

Skor taraftarı olmak için çok ideal bir gün :

Nasıl koyduk ama :D

Yeni Koray Avcı'mız Necip oldu :)

@Övünç Şentürk

Bence 15 sene sonra Kadıköyde aynı skorla kazanıyorsak skor taraftarı olmanın tam zamanı.

Şimdi tadını çıkartıcam tabi, ama hala burada denildiği Kasımpaşa maçının daha zor olduğunu düşünüyorum:)

O değil de GG ve Caner’i göndererek muazzam iş yapmışız. Özellikle Gökhan hiçbir pozisyonda geri dönemedi. Bütün golleri onun olduğu yerden attık.

Abi bırakında bir gün keyif alalım! Zira bu kadar ... bir araya nasıl toplanmış çok enteresan

NASIL KOYDUN AMA???

Algı değil olgu...!

Ya unuttum, son bir şey yazıcam çok fena KOYDUK!

fenere koymanın taktiği olmaz :) çok da güzel koyduk.

@Huzeyfe Canerin bos toplarini armut gibi topladik. Rakipte olmasi cok iyiydi.

bir sonraki 3-4lük kadıköy galibiyetinde kenarda şifonun olması şaşırtmayacak, bu adamların kaderinde feneri tokatlamak var demek ki :))) sergenin de beşiktaşa td olarak verebileceği bu kadar, artık gidebilir. ama yine de;
KU-RA-Bİ-YE FENER!

Novakı görünce ürkmüştüm açıkçası ama perroti sakatlanıp çıkınca ferdi veya thiamı almak yerine caneri direk alınca tamam dedim. Hem baskıları kırıldı hemde her topu uzun kullandı. 4 gol sağ taraftan gökhandan.

Larini kaybetmek kötü oldu bunu da eklemek lazım. Tam formdayken olmayacak olması sorun bizim için

Cogu kisi kadromuzun kisitli oldugunu, Sergen'in sapkadan tavsan cikarttigini falan dusunuyor da, ben de tam tersini dusunuyorum.
Baslangic olarak degisik bir taktigimiz yoktu, standart takimla ciktik. Ha, senelerdir derbilere 4 onliberolu, yarim forvetli, sol acikta Ekrem Dag'li takimlarla ciktigimiz icin normal kadro bile sasirtiyor, ama biraz normal kadroyla cikinca arada o kadar fark olmadigini, tas gibi takim oldugumuzu gorduk.
Ve hakem sanssizligi ne kadar yanimizda olmadiysa mac sansi da acayip yanimizdaydi. Rakip girdigi firsatlari kacirdi, biz 2 pozisyona girip 2'sini de hemen attik. Tam 10 kisi kalmisken 1 gol atip rakibi demoralize ettik. 2-3 riskli skorken 2-4 yaptik ve rahatladik, 3-4 macin son dakikasinda degil de 10 dakika evvel gelse de sikinti yasardik. Efektiflik acisindan mukemmeldik ve kritik dakikalarda hep golu attik.
Bence Basaksehir maci da oyleydi. Tam rakip bizi oyun olarak eziyorken ciktigimiz ilk topta hem penalti hem kirmizi kart oldu. Buna ragmen oyunu tutamadik neredeyse 10 kisiye karsi 2 puan birakiyorduk. Bugun de antrenor gec kaldigi icin mac elimizden kayiyordu.
Ilk yari 1-2 bitti eyvallah. Ama hakem araniyor belli. Elinde sari kartli ve nispeten zekasi dusuk oyuncu varken 1'ini bile cikartmiyorsun. Haliyle kirmizi geliyor. Hadi 10 kisi kaldiktan sonra 1-3 oldu biraz bekledin, ama oyun tamamen gitti elinden. Skor 2-3 olana kadar sahada hic yoktuk Basaksehir macindaki gibi, gereksiz riske girdik. Oyuncu degisikliklerini yapinca kontrolu aldik tekrar, ama yine gereksiz risk Basaksehir macindaki gibi.
Antrenorluk sari kartli oyuncuyu oyundan cikartip bunu olacagini ongormektir. Taraftarlar on goruyorsa sen de hoca olarak ongoreceksin bir zahmet. Antrenorluk oyuncu degisiklikleri skor 2-3 olduktan sonra degil, 1-3 iken ve oyun tamamen elimizden kayip gitmisken yapip 2-3'u onleyip maci oldurmektir. Yapmadik riske girdik.
Acikcasi Erol Bulut bence elinden geleni yapti, korkmadi, oyunu cevirdi. Skoru alamadilar o baska.
Cekirge 2 oldu sicradi, ne kadar sicrayacak gorecegiz. Ki Fenerbahce gram top oynamiyor, net, ama hala ligimize uygun top oynuyorlar. Anadolu takimlarini ite kaka dove dove yenerler. Bizde o oyun tertibi yok bence. Her mac bu kadar mac sansi yaninda olmaz, bu kadar efektif olamazsin, bu kadar bos alan bulamazsin.
Kasimpasa maci onemli sinav olacak. Ama ben medya'nin coguna katilmiyorum acikcasi.

Bu adam ermiş yahu

Şu maçta sergen gömmeyi anlıyorum da, erol övmenin amacı nedir anlamıyorum. Afedersiniz tarrak gibi top oynadı fener. Net pozisyon yok, orta sahadan doldur boşaltla gelen saçma sapan karambol gollerine mi tav oluyorsunuz anlamıyorum ki?

Ellerindeki kadroyla şu anda ligi silip süpürmesi gerekirken, duran toplar dışında neredeyse gol atamayan bir takım fener. Kendi taraftarı herifi itin kuytu yerlerine sokmuş, biz 10 kişi kalmış takıma 2 forvet daha oyuna soktu diye erol övüyoruz.

İşte bu:

https://twitter.com/uguraktan/status/1333132638421389319

@yılmaz

Bence de Erol Bulut çok kötüydü. Caner, Cisse değişiklikleri skandal. Mert Hakan’ı başta kenarda tutması da işimize geldi.

Başlatmayın analizinizden açın those were the days dinleyin :)

@Basar Planckin versiyonu da iyi. Ku ra bi ye Fenev, YYY fenev...

Menapozda karılar gibisiniz. Fener'e koymuşuz tadını çıkarın. Kadıköy'de 4 atmak 20 yılda bir kısmet oluyor. Darısı TOKİ arenaya.

medyada kesinlikle konusulmayacak olanlar:

- var protokolu: konya macinda iptal edilen golleri icin "var protokolu sadece net hatalarda devreye girer" ve "var pozisyondan cok onceki pozisyonlar icin artik devreye girmiyor" diye ortaligi inleten fenerbahceli basinin bizim ikinci golumuze itirazindaki iki yuzluluk.

- attiklari ilk gol oncesinde mensah'a gustavo'nun yaptigi faul. ustelik o pozisyon net gol pozisyonuydu.

- larin'in penaltisi. eger "disarida yapilinca faul olan hareket iceride yapilirsa penalti" diyorsan pozisyon penalti. ki pozisyon tekrarinda larin'in itmeyle dengnesinin nasil bozuldugu cok net gozukuyor. eger "penalti penalti gibi olacak" diyorsan ve buna penalti degil diyorsan (ki bence o zaman bile penalti), o zaman welington'un yaptigi da penalti degil.

- larin'in ilk sari kartinin sacmaligi: cok bir sey soylemeye gerek yok. larin degil pelkas'a aynisi olsa, 45 dk on kisi oynamak zorunda kalan biz degil onlar olsa ortalik yangin yeriydi.

- ust uste ikinci hafta avantajimizin oynatilmamasi: sergen sagolsun bu biraz gundeme gelir ama kesinlikle ustunde durulmaz. hatta mac ozetlerine de sirf sergen laf etti diye konmustur.

- josef'in pozisyonunda lemos: lemos'un yere dustukten sonra ayaga kalkip josef'i itip, sonra josef kendini yere atinca lemos'un da kendini yere atip yuvarlanmaya baslamasi. komik.

-josef'in kirmizi pozisyonundan caner'in nkoudou'ya taktigi makas: ozetlerde yok, dogru durust konusan yok. ama sorsan o pozisyonda fenerbahce'yi bicti hakem.

- altay'in elle oynamasi: mac kisa sure sonra bitti diye kimse buna laf etmiyor, ama bundan bir dakika once olan josef pozisyonu icin edilmedik laf kalmadi.

bunlarin disinda tonla pozisyon var (ilk yarida mensah'a yapilan ve verilmeyen fauller, vs.) ama net hatirlamiyorum. hakem'in lehimize yaptigi tek net hata josef;in atilmamasi, o da mac bitmek uzereyken yapilmis ve oncesinde nkoudou'ya yapilan net faule tepki olarak gelmis. onun disinda da ikinci golumuze gri denebilir, tehlikeli hareket oldugu ya da olmadigi ustune tartisilabilir, tehlikeli hareketse de golun iptal edilip edilemeyecegi mechul. ama tabi ki gorebileceginiz en objektif yorumlar hatalar bu kadar dengesizce aleyhimizeyken "hakem besiktas'i kolladi" demeye utanip sadece "hakem kotuydu" diyebilmekle yetinebilen yorumcularin sozleri.

bu arada su elin yuze gelmesine sari kart verme kurali ne zaman revize edilecek merak ediyorum. kural net bir sekilde boyu uzun oyunculara dezavantaj sagliyor. oyuncular istemsiz olarak surekli ellerini arkaya atip alanlarini kontrol etmeye calisiyorlar, ama bu kural yuzunden uzun bir oyuncu ile kisa bir oyuncu eslestigi anda kart riski cikiyor. mesela larin'in arkasindaki 1.74'luk gokhan degil de 1.88'lik gustavo olsa o sari kart olmayacakti. birak sari karti, o pozisyonun faul olmasinin tek sebebi oyuncular arasindaki boy farki. oyun kurallarinin oyuncularin fiziksel farkliliklarini bir tarafin dezavantaji haline getirmemesi gerekiyor.

‘20 yılda bir Kadıköy galibiyeti’ kısmında problem görmüyorsanız beş sene filan kutlayın abi.
Ben yine de hatırlatayım, 2005’ten (sonra 2009’da Sivas’tan aldığımız şampiyonluk haricinde) 2016’ya kadar gün yüzü görmedik.

Takımın eksikleri olduğunu görmekle beraber, iyiye giden şeyleri söylemek de gerek. Bence hücum çeşitliliği sorununu çözdük. Öndeki 3lü -belki çok iddialı olacak ama- iki şampiyonluktan sonraki en uyumlu üçlü. Abou'da bıraktığımız gibi değil, sanki pivot santrfor meziyetleri yükleyerek dönmüş. Dün özellikle ilk yarıda çok harika toplar dağıttı. Başak maçında da öyleydi. Ghezzal de hiç bir maçı bitiremeyecek gibi duruyor ama oynadığı bölümde takıma IQ katkısı sağlıyor.

Gelişme sağlayamadığımız sorunlar çoğunlukta tabii ki. Birinci sırada da takım savunması geliyor ve bu hocayla ve bu şartlarda pek düzelecek gibi durmuyor. Stoperlerin yetersizliğinden başka, hücumda atak sonlandıramadığımızda her atağın bizim kaleye dönmesi mevzusu var.

Evet şu Beşiktaş, memnun olunacak bir Beşiktaş değil. Fakat ligin ortalamasının gerisinde de olmadığını iki haftadır gördük. "Yerinde" kullanıldığında etkili olabilecek silahlarımız var. Geçen hafta hocanın, bu hafta da hakemin saçmalamaları olmasa, iki şampiyonluk adayından 6 puanın yanında 4-5 de averaj alabilirdik.

Tabii bu 15 sene mevzuunun kapanmasının bir boyutu daha var. Bu mevzuunun kapanması, aradaki kadro kalitesi ve derinliği farkına rağmen, seyircisiz maça denk gelmesi, şimdiye kadarki maçlarda Fenerin seyircisinin hakeme, rakibe, kendi takımına nasıl bir baskı uyguladığının da işareti bence. Bence bizim taraftar da bu örneğe bakarak, kendi oyuncusunu yuhlamak dışında da bir şeyler yapabileceğini görmeli.

@yilmaz,

Adamlar oyuncu degisikliklerinden sonra oyunu aldi ve skoru eritti. Defanslari bu kadar kotu olmasi maci da alirlardi. Benim ovdugum nokta zaten oyuncu degisikliklerini cesurca hemen yapmasi, yoksa mac oncesi kadroyu, genel oyun planina vs birsey demiyorum. Onlarin hocasi daha dogru ve hizli degisiklik yapti o kadar.
Bu arada rakibi mat ettigimiz, Sergen'in muhtesem hazirladigi ve aldigi macin istatistikleri:

Topla oynama 60-40 rakip lehine.
Sut 18-7 rakip lehine.
Pas yuzdesi 82-76 rakip lehine.
Korner 9-1 rakip lehine.

Ilk yari istatistiklerini bulamadim, ama eminim o konuda da cogunda gerideyiz. Red card effect diyemezsin bu istatistiklere tam olarak, cunku biz 0-2 yapana kadar bile oyun ustunlugumuz yoktu.
Rakibe surekli atak sansi ve pozisyon verelim ama onlar max 2 gol atar, biz ise 5 kere rakip sahaya gidip 4 tane kesin atariz bir strateji degil.

Ben Huzeyfe'nin soylediklerine yakinim. Anadolu takimi gibi gittik oynadik kazandik.

Ben mactan sonra Sergen ve Emre Kocadag'in hakemi gecistirmesine anlam veremedim. Hadi Sergen'e neyse diyorum; bir ara hakeme girince hiddetlendi, sinirli oldugu belli. Ceza yemesin diye tutmus olabilir kendini.
Ama yonetici cikip konusacak, gerekirse ceza alma pahasina.
Sen bu mactan sonra hakemi hali altina supurursen seni ezmeye devam ederler. Bir sonraki macta ezerler ve bu sefer mac sansi yaninda olmaz, hakemi de yenemezsin.
Bir turlu anlamadigimiz nokta; bizim hakemi yenme gibi bir zorunlulugumuz olamaz, olmamali!
Dunku mac performansi 'ev sahibi' avantaji falan diye gecirilmez abi.

Dun tum spor programlarina bir goz attim. Ve gorduklerim sasirtmadi. Cogu yorumcu Besiktas'in ezildigini konusmadi, yuvarlak yorumlarla hakem kotuydu iki taraf icin de demeye getirdi. Ve 1 Allah'in kulu da ne diyorsunuz yarram hakem kitir kitir dogradi Besiktas'i diyemedi. Ki programlara Besiktas'li diye aldiklari Feyyaz, Tumer vs zaten ana akim medyaya yaranmak icin kendini satacak tipler.

Ozeti gormedim, ama Altay'in kirmizi kartlik pozisyonu, Larin'e yapilan penalti vs konulmamissa sasirmam bile. Hatta Josef'in kirmizi kartlik pozisyonu, bizim attigimiz gol oncesi sozde faul 10 kere tekrarlanmistir eminim.

Pheaglix yuvarlak yorumlar konusunda hakli. Duruma gore dansoz gibi kivirtiyorlar.
Isine geldi mi penalti penalti gibi olacak hocaaaaam, gelmedi mi ceza sahasi disinda faul caliyorsan o zaman penalti.
Isine geldi mi hucum oyuncusu kendini kolay birakti hakemin inanmamasi normal, isine gelmedi mi defans oyuncusu eline koluna hakim olacak, riske girme baba yaaaaa.

Dun Aspor'da Larin'in ilk sarisi konusundaki konusmalarda midem bulandi. Pozisyonda pek birsey de yok gibi, acaba niye sari gosterdi, acaba taban mi vardi sanki gibi galiba sanirsam gibi kivirdilar, eninde sonunda sari kartin varken o hareketi yapmayacaksin kirmizi dogruya getirdiler lafi.
Bir kisi de ulan adam ilk sariyi veriyor ki Besiktas sinsin Fenerbahce'nin gazini alsin, goz gore gore bile bile hakkini yiyor. Skor 0-0 olsa veya FB 1-0 onde olsa o karti siksen vermezdi, basbaya eyyam yapiyor, kirmizi karta hazirlik, sindirme metodu diyemedi.
Hepsi orada icten ice biliyor ne oldugunu, hem salaga yatiyorlar hem insanlari salak yerine koyuyorlar.

Cikip gote acikca got diyebilen 1 Allah'in kulu yokmus meger.

Anadolu takımı benzetmesi açıkladığı kadar şeyi gizliyor da. Mourinho’nun Real’i de bütün zor maçları bu şekilde oynayıp kazanıyordu mesela. Bu taktikle kazanmayı şans diye nitelendirmek die doğru değil kanımca. Sonuçta sahada deplasmanda olmasına rağmen daha çok kazanmak isteyen, daha iyi mücadele eden, rakibinden çok daha iyi dizilen, kompakt oynayıp içi açılan, maçı da baştan sona kontrolünde ve önde götüren bir takım vardı. Bunu da skandal ötesi yanlı bir hakem yönetimine (tartışmalı 1 kırmızı kart ve penaltı, rakibe verilmesi net iki kırmızı kart-Mert Hakan ve Altay-, kesilen gol pozisyonları vs.) ve çok sayıda ve önemli eksiğe rağmen. Sergen, Bulut’u böcek gibi ezdi bugün.

Bu maçta oynadığımız gibi oynayabilmek suç değil, meziyet. Asıl sorun bundan başka oyun planları geliştirmemekte. Sergen’in asıl sınavı o.

@4ever
Bu maç özelinde maç değerlendirmene katılmasam da hakem meselesi konusunda söylediklerinde %100 haklısın. Bence de Beşiktaş’ın bu maçtan sonra dünyayı ayağa kaldırması gerekirdi. Ama biz sanki hakem normal bir maç yönetmiş gibi davranırken Fenerbahçe’nin yöneticisinin hakemin yanlı tutumundan şikayet ediyor. Gerçekliği inanılmaz bir şekilde gerçekliği tersyüz ediyorlar. Biz de izliyoruz.

Not: Bu arada maçta Sosa, GG ve Caner’in paspas olmaları da bonus oldu.

Gecen sene GS'yi yenemedik. Trabzon'u yenemedik. Fenerbahce'yi 10 kisi kaldiktan sonra yendik. Bize denk PAOK'u eleyemedik.
O maclarda neredeydi Sergen'in taktik dehasi?
Istatistikler ortada. Hakem sanssizligi ne kadar yanimizdaysa mac sansi da o kadar yanimizdaydi.
Madem Sergen muhtesem hoca, onumuzdeki 8 mac Kasimpasa, Alanya, Erzurum, Ankaragucu, Sivas, Kayseri, Rize, Hatay.
Bu 8 mactan kafadan 6 tane aliriz diyebiliyormusunuz?

Mourinho'nun Real ve Inter'i ligde catir catir top oynayip sampiyon oldu. Agir kontraya yattigi maclar da genelde CL maclarinda rakip kendisinden net iyi oldugu maclar, veya Barcelona'ya karsi lig maclariydi.

https://www.mackolik.com/futbol/haber/ahmet-cakar-derbideki-tartismali-pozisyonlari-mackolikte-yorumladi/1ws916q7102pr16tlg81ugfxw1

Hmmm, tesadufe bak. Altay'in pozisyonu sorulmamis bile. Larin'in penaltisi sorulmamis. Larin'in ilk sari karti hakkinda yorum yok.
Ama Necip'in tertemiz golunde bile bit yenigi aranip sorulmus.

Igrencsiniz.

@Can,

Mesele de bu zaten. Sergen Fener'e ozel olarak mi hazirladi takimi, yoksa standart takimla ciktik da biz Anadolu takimlari gibi oyun oynadigimiz, kadro kurdugumuz icin denk mi geldi?
Bence ikincisi. Sergen iyi hocaysa, maca ozel taktik konusunda master degree seviyesindeyse Anadolu takimlarini da paspas eder degil mi?
Bak, cuma gunu Kasimpasa maci var. Ondan sonraki 7 macta da Alanya haric ve biraz Sivas haric zorluk seviyesi yuksek mac yok. Hepsini alamasak da 8'de 6-7 yapmaliyiz degil mi?
Yapacagimiza inanc tam degilse Sergen tam olarak nasil iyi hoca oluyor?

@4ever
“Asıl sorun bundan başka oyun planları geliştirmemekte. Sergen’in asıl sınavı o” demiştim yukarda. O konuda hemfikiriz.

Taktik deha lafı veya iması yok benim yazdığımda. Daha ziyade taktik sefalet var, Fener cephesinde. Takımını maça hazırlayamayan, Beşiktaş’ın basit taktiğine yanıt üretemeyen Bulut, ardarda yaptığı veya yapmaya kalktığı hamlelerle işleri iyiye götürmek şöyle dursun, kötüleştirdi Fener için. Maç sonunda da sanki bütün gece içip sabah poğaçacıya gelmiş gibi bir röportaj verdi. Maç öncesinde, sırasında, ve sonrasında Sergen’e ezildi.

@4ever
“Asıl sorun bundan başka oyun planları geliştirmemekte. Sergen’in asıl sınavı o” demiştim yukarda. O konuda hemfikiriz.

Taktik deha lafı veya iması yok benim yazdığımda. Daha ziyade taktik sefalet var, Fener cephesinde. Takımını maça hazırlayamayan, Beşiktaş’ın basit taktiğine yanıt üretemeyen Bulut, ardarda yaptığı veya yapmaya kalktığı hamlelerle işleri iyiye götürmek şöyle dursun, kötüleştirdi Fener için. Maç sonunda da sanki bütün gece içip sabah poğaçacıya gelmiş gibi bir röportaj verdi. Maç öncesinde, sırasında, ve sonrasında Sergen’e ezildi.

Abdullah avcı da bizi hep böyle yenerdi ibb deyken :)

Dorukhan bu galibiyet Emre abine gelsin!

Sergenin tembellik ve yetersizliginde hemfikiriz. Ancak kazanimlara Avci veya Senol kadar kayitsiz degil:

1-Ridvani bu macta oynatti, Ridvan da savunma ve mucadele istatistiklerinde en iyilerden olarak oynadi.

2-Manevi oglu Wellintonu yedek oturttu.

3- Larini sol mol da olsa ilk 11e yerlestirerek ceza sahasi etkinligimizi arttirdi.

4- Ilk defa iyi bir mudahale ile Nsakala sol aciga, Nkuduyu saga cekip maçı kazandı.

5- Genç Milli kalecileri oynatiyor ve gayet iyiye gidiyorlar.

Bu günden Nkudu artik sağ açik rotasyonda sonucunu cikarabilirse ciddi ciddi takimin etkinligi artar.

Bu arada takima zerre aidiyet gostermeyen Ljajic ve FBnin topcusu Dorukhan ile oynuyoruz.

Oguzhan ve Kartal Atibayi yedeklerler, Almosu da rotasyona eklersek bu sezonu kotaririz.

Uzun süredir yazmıyorum, iyi gün taraftarı :-) olarak Beşiktaş ile ilgili ufak tespitlerim. Maçın analizine çok girmeyeceğim, Sergen hoca böyle büyük maçlarda ideal bir oyun planı var, ve sonuç alıyor. Mesele geri kalan maçlardan sonuç almak ne kadar mümkün, ne yapabiliriz.

- Ön tarafta Larin'in de sol kanatta sürpriz yapmasıyla yeterli kalitemiz var. Ghezzal, Nkodou filan önemli oyuncular, götürür. Aboubakar'ın tabi hep belirli bir seviyenin üstünde oynaması lazım. Cenk acaba devre arası getirilebilir mi, o zaman kanatta Larin'e upgrade, Abou yokken de santrafor olur.

- Orta saha da Ljajic-Oğuzhan'dan verim alamamızın ötesinde (ki bu Anadolu maçlarını açmak için şart), yeterli sertlik, dinamizm, kalitemiz var. Maçına göre farklı özelliklerde oyuncular var. İş ki, kapanan takımlara karşı Oğuzhan-Ljajic'den verim alalalım. Yoksa kapalı takımlara Atiba-Dorukhan 8'de bir yere kadar verim verir. Mensah ise alana ihtiyacı olan bir oyuncu.

- Geri taraf ise, sağ beki bir kenara bırakıyorum, büyük takım seviyesinde oyuncumu yok. Vida yıllardır düşüş içinde, en iyi zamanında bile yancı stoperdi daha çok. Acaba buraya vida gidip Marcelo, ya da benzer deneyimli usta, yüksek bir stoper şart mı şart. Maçtan önce garanti kazanmak için 4 atmamız lazım demiştim. :-) Sol bekler bir şekilde idare eder, sonuçta Beck-Köybaşı ile şampiyon olduk, ama bu stoper ve kaleci üçlüsüyle olmaz, oraya ya 2 stoper, ya 1 kaleci-1 stoper bulmak lazım.

Fener'e bakınca, tabi eksik oyuncular ne kadar iyi o kadar dikkatli seyretmedim, ama en büyük 2 büyük hücum silahı Ozan Tufan-Caner olan takımın işi çok zor.

@Basar, @YSY, @can @beagle +1

Erol Bulut henüz büyük takım hocası değil, olabilir mi bilmiyorum, ülke futbolunda sadece taktik ve çabuk-doğru oyuncu değiştirmek yetmez, takıma hükmedemediği Fenerin bizim kadar mücadele etmemesinden belli, papazları kontrol edemiyor, ve maç önü planı direk salakçaymış: Bizde iki tane izbandut fizikli zenci forvet varken İspanya 2. Liginin yumuşağı Lemos ve aman aman bir stoper olmayan Tisserandla kontrol edebileceğini hayal etmiş. Elindeki en boğuşmacı stoper Serdar Azizdi, iç saha ve hakem avantajını direk hissettirecek adamdı, Aboubakar yanından öyle rahat geçip tavana çakamazdı muhtemelen mesela. Ozan da en iyi presi 10 numarada değil 8 de yapıyor, 10 a koyacaksa Sosayı koymalıydı mesela.

Erol Bulutu takip ettiğim kadarıyla kritik hiç bir maçını kazanamıyor, çünkü bizde kritik maçlar psikolojik ve fiziksel savaştır, o normal taktisyen gibi düşünüyor, yetmiyor. Hoca değiştirmezse Fener o kadrosuyla bizim altımızda bitirir ligi, buraya yazıyorum...

Önce hakem kısmına kulüp tepkisiyle ilgili takip ettiklerimi yazayım: Hoca hem maç sonu yayıncı kuruluşa verdiği röportajda, hem de resmi basın toplantısında hakeme ne kadar giydirilebilirse giydirdi, yargı dağıttı, muhtemelen büyük ceza alır. Tüm kritik pozisyonlardan da bahsetti, es geçmedi, ve MHK ye bu böyle yürümez, seminer mi verirsiniz, brifing verirsiniz çağırın tüm hakemlerinizle konuşun dedi. Ersinin Antep maçında lehimize faul pozisyonunda bedava atılıp 3 puandan olduğumuzdan bile bahsetti. Her mesajını direk ve büyük öfkeyle verdi, yumuşak konuşmadı, bulup ikisini de izlemenizi tavsiye ederim. Bunun neticesi sosyal medyada taraftarın arkasında birleşmesi ve kamuoyuna oluşturacağı baskının artmasıdır. Ceza alacaktır ama gözünü budaktan sakınmadı. Bu Hocanın en pozitif yanlarından, taraftarın sevme ve isteme nedenlerinden, dobra dobra herşeyi söyleyebilmesi. Ve şimdiye kadar gelen Hocalar arasında onun gibi Hakemlere kükreyebilen de olmadı.

Bu notu ekledikten sonra Hocayla ilgili kendimce şimdiye kadar gözlemlediğim olumlu ve olumsuz özellikleri iki kısımda aktarmaya çalışıcam. Önce Siyahla başlayayım :

Hocanın bize yetersiz gelen teknik direktörlük yeteneklerini burada cümleten bolca eleştirdik. Kurguladığı takım ve oynattığı oyun Anadolu takımlarını açmada sıkıntılı, ve ligin standart "Anadolu Takımı" oyunu. Hoca buna inanıyor ve ancak böyle başarılı olabileceğini düşünüyor, pratiği çok esnek olmadığını da gösterdi. Oyuncu değişiklikleri konusunda da genelde kıstası fiziksel yeterlilik-dayanıklılık. Ve buradaki genel kanıya göre geç oyuncu değiştiriyor, işler kötü giderken zamanında müdahele etmiyor.

Ayrıca sıkıntılı ekonomik ortamda, ayağa gelen ŞL ve AL fırsatını ve oralardan gelebilecek paraları neredeyse göz göre göre feda etmesi, bence ligde kısıtlı kadroyla Şampiyonluk yarışını daha önemsemesi nedeniyleydi ki bunda da medyadaki gücünü kullanıp pandemiye ve ŞL ye gitmeyi beklememeye sığındı. Hazırlıklara geç başlayıp hazır olmayan yeni transferler için hazırlık maçıymış gibi oynadı ŞL ve Al eleme maçlarını. Daha erken sezon açıp hazır oyuncuları değerlendirip bir kaç tur geçebilirdi, ama bunu yapıp takımı yıpratmayı tercih etmedi, kendi hazırlık şablonuna uydu.

Bu tavrıyla birlikte, kendi adıma diğer büyük hayal kırıklığım, sıkıntılı ekonomik durumda, düşük kalibrede, garanti oynayacak oyuncular aldırıp yarışma niyetine gireceğine, adını "feda" koymadan gençleri de yetiştirip bizi onlarla yarıştırmaya niyet etmemesiydi. Çünkü camiaya bunu kabul ettirebilecek cazibesi ve gücü vardı. Kısa ve uzun vadede bu tavır kulübümüz için daha faydalı olurdu, özellikle 10 Genç Milli oyunculu altyapın varken, pandemide 5 oyuncu değiştirmeli ve seyirci baskısız bir ortam mevcutken. Tercihi bu yönde olsaydı kamuoyunda duyulacak sempati de artardı, kulübün genlerine de yakışır bir tercih olurdu. Ki kendisi bizzat bu altyapının en gösterişli ürünü. Tam da bu nedenlerle herkese bu kararı kabul ettirip sindirtebilecek ve koşulsuz destek alabilecek en doğru insandı. Üstüne gelecek her başarılı sonuç, "oyuncu yetiştirebilen hoca" ve kulübün zor zamanında kendi kariyerinden çok kulübe önem veren "Büyük Beşiktaşlı" imajıyla, onu bilinçli taraftarın gözünde çok daha değerli kılardı. Samet Aybabayı iyiy hatırlama nedenimiz bu zaten. Başarısız sonuçlar alsa da, doğru şeyi yaptığı için ayrılsa bile gelecekte kredisi olurdu, bir şey kaybetmezdi. Medya zaten seviyor, yaptığı yüce gönüllük illa orada da ödüllendirilirdi, çok eleştirilmezdi. Eleştirilse bile kendini koruyacak bahanesi çoktu. Zaten taraftar her şekilde arkasında.

Bunlara ek olarak, altyapı hocalığından geldi, zamanında Mustafa Denizliye diklendi gençleri oynatmadığı için. Ama çoğu kararını "garanti" vasat yabancıdan yana aldı. Şu anda kamuoyunda kendine duyulan sempati nedeniyle aldığı kişisel destek hariç, üç büyük camia arasında en zayıf kadro, medya ve hakem desteğiyle "yarışıyoruz". Şampiyon olamayıp direk ŞL ye katılamadıktan sonra bu tamamen risk, çünkü ekonomiyi düzeltmeye genç yetiştirerek yarışmak kadar katkısı yok, hele geçmiş yıllarda TS gençleriyle yarışabilmişken, örneği varken. Bu riski kısa vadede haklı çıkarabilecek tek olgu net başarı, şampiyon olmak, direk ŞL ye kalmak. Aksi takdirde kulübe getirisi diğer seçeneğin yanında çok zayıf, üstelik olabilecek bir yapılanmada zaman kaybı.

Siyah - Kısım 2

İyice düşünülünce transferde aldığı kararların mantığı daha da oturuyor. Fatih Aksoy kalsaydı Josefi aldıramayacaktı muhtemelen. Nskala alınmasaydı Rıdvanı diğer bir genç alternatifle kullanmaya niyeti yoktu. Performansa göre Welinton ve Nskala hiç bir şey olmasa fizikleri ve mücadele güçleri yüksek, tecrübeli, ne vereceği belli iyi yedek oyuncular. Maliyetleri nedeniyle de cazip geldiler Hocaya ve yönetime. Alanyaya geleceğimizi vermişiz, 5 oyuncu kaybetmişiz önemli değil, çünkü bugün daha risksiz yarışabilecek istediği takımı kurmasını sağladı.

Kadro dışı bırakılan yabancı oyuncuların "okutulamaması" tamamen yönetime yazar. Onda günahı yok. Maaşı nedeniyle gönderilen Rocodaki ekonomik beceriksizlik de Yönetimin hatasıdır.

Bunları yazdım çünkü "olgu" her boyutuyla tartışılacaksa önce "siyah" kısmını göstermek istedim. Şimdi alta neden taraftar ve camia seviyor, derbileri daha kısıtlı kadrolarla kazanabiliyoruz, Hocanın olumlu özellikleri ne, onları dilim döndüğünce yazmaya çalışacağım.

Beyazlara geleyim :

Beyazlar başta @can la @beagle ın yazdıkları.Onları tekrar genişçe yazıp yormayayım. Kısaca oynattığı oyun da bir "plan" ve Anadolu takımlarında bu planla ve anlayışla başarılı oldu. Aldığı her takımı yükseltti. Şimdi arkasında büyük camia ve taraftar desteğiyle, bu planla başarılı olabileceğine inanıyor, kariyerini ortaya koyuyor.

Dünkü basın toplantısında özellikle fizik mücadeleye bu kadar önem verme nedenini şöyle anlattı: Pandemi dönemi seyircisiz ortamda takımı şampiyonluk yarışında ateşlemenin ve ateşi sürekli harlı tutmanın başka yolunun olmadığını düşünmesi. Anadolu takımları dışında işe yaradı : TS, Başakşehir ve FB derbilerini kazandık, ve favori değildik.

Hoca kararlı ve güçlü bir karakter. Hata da yapsa arkasında, dik duruyor. Bir planı var ve kararsız değil. Bir açıdan en kötü karar kararsızlıktan iyi, Erol bulutun Fenerine bakın, en iyi örnek: Daha ne oynadıklarını - ne oynayacaklarını bilmiyorlar; 22 kişilik alternatifli, kaliteli bir kalabalık.

Kadroya hakimiyeti tam, oyuncular üstünde otoritesi sağlam. oynatmaya çalıştığı oyuna oyuncuları inandırmış, inanmayanlara siktiri çekecek kadar güçlü.

Hoca zamanın en spekülatif oyuncusuydu, Beşiktaşta izlediğim en güzel gollerin en az yarısında imzası olan, en gösterişli derbi galibiyetlerini aldıran adam. O yüzden taraftarın gözünde efsane, ve kredisi diğer Hocalara göre çok daha yüksek.

Rıza Hoca ve Mehmet Hoca kağıt üstünde ondan daha efsane ama medya ve taraftar kalbinde Hoca daha efsane, günahıyla sevabıyla olduğu gibi sevilen bir karakter. Sadece dünkü iki basın toplantısındaki açıklamaları bile onu diğerlerinden farklı yapar. Göte göt diyebilen tek Hocamız. Cümlemizin hatırladığı kulüp tarihi renklilere hakem ve medyayla ezilme tarihidir özetle. Taraftar gözünde bunu değiştirebilecek, kulübün F.T. si olabilecek potansiyelde tek aday.

Tüm bu ve benzeri nedenlerle Hocamız Başkandan, Yönetimden güçlü. Medya ve taraftar desteği sağlam, hata yapsada kredisi bol. Bu sene aldığı üç derbi senenin kalanına bile yetecek, hele GS ı yenmeyi de başarırsa.

Hatalarından öğrenip ders almasını dileyip destekleyeceğiz, bu şartlarda aksi mümkün değil...

Dün Mensah hariç takım olabildiğince iyiydi. Rıdvan'ın oldukça iyi topçu olmasını umuyorum. 2 haftadır takır takır oynuyor.

Rosier, Josef ve Gezhal'ı alanlardan Allah razı olsun. geçen seneki transfer perişanlığından sonra çok iyi oldu. Abu'ya yine milli takım yaradı. Larin Bunları görünce gelecek adına umutlanıyorum. Kesin ve net bir şekilde geçen yıldan daha iyi kadromuz var. Alternatifler oldukça bol. Zayıf karnımız defansın ortası ve teknik yönetim. Bence Çağdaş Hoca'nın gitmesi kötü oldu, muhtemelen bir çok analiz ve taktik oradan geliyordu. Geçen yılki berbat kadronun 3. olmasında büyük payı olduğunu düşünüyorum. Bu olgu, Alanya'da da kendini bir şekilde belli ediyor.

Maçta Mensah hariç hemen her şey iyiydi. Değişiklikler de kötü değildi (Mensah daha önce çıkardı) Dün geceki oyunu eleştirmek, Anadolu takımı etiketi yapıştırmak doğru olmaz. Dün gece doğru oyunu oynadık.

Benim geleceğe dönük Ghezhal'ı 10 numara, Nkoudou'yu sağda görme gibi bir fantazim var. Bu değişikliğin Larin'e daha fazla gol şansı doğuracağını düşünüyorum. Maçına göre 8 numarada Ozzy ile Atiba da değişerek oynar. Hatta 3-5-2'ye dönersek sola da Töre geçebilir. Bence gayet iyi oynayabilecek kadroya sahibiz, biraz olay helva pişirmeye bakıyor.

Bu arada, bu galibiyeti Dorukhan'ın Emre abisine hediye ediyorum. Seneye inşallah onu da karbon kağıt yapıcaz!

atletik, saglam ve teknik bir takim kurmaya calismak başlı başına bir devrimdir, özellikle turkiye'de, özellikle 3 büyüklerde. Çünkü koşmak yetmez, yetenek lazım, yetenekliler de tembel, tembelsiz de olmaz, tembel yetenekliler de yetenekliden sayılmaz felan fisman gidiyor bizdeki futbol muhabbeti. ayriyeten sergen yalçın bunların hangisiydi, kararsızız, ayriyeten Zidane modeli mi olacak?
Tam olarak neye kızıyoruz, wellington transferi mi, ridvan'i kesmesi mi, gokhan'in gitmesi mi? yapilmaya calisilian şey güzel bence. atletik takim iyidir. üstüne az yetenek, az acı, dürüm gibi:)

Gecen senelerdeki eksigimiz olan Winner mantaliteli oyuncu acigini Abu son macta kapatti.
Kendine guveni geldikce takim da kendine guvenmeye baslayacaktir. Rosier, Ghezzal ve Nkoudu da Abu kadar olmasa da yine ayni mantaliteye sahip oyuncu imaji veriyor.
Larin kanimca Abu'dan cok sey ogreniyor ayrica tam Turk defanslarina karsi avantaj saglayacak fizikte olmasi onemli bir avantaj.

Ghezzal 10 numaranin karsilasagi sertlige dayanikli gozukmuyor. O bolgede en son etkili olan oyuncumuz Sosa macin yarisini yerde gecirirdi. Duran top kazanmak acisindan avantaj ama tamamen oyundan da sogutabilirler.

Pembe tablo cizmek icin hala erken, Sergen'in antrenmanlarda Nkoudu'yu sagda denedigini dusunuyorum. Umarim bu olumlu degisiklikleri kalici olur.

Nokta Atışı podcastinde derbi ile ilgili güzel analizler var, ilgilenenlere duyurulur.

@Mayor

Josef Abu'dan daha etkili o açıdan. Rosier de büyük caba sarfediyor. Atiba +3 altyapidan geçme oyuncu da 11e koyunca sahada aidiyet çok artti.

Keşke Kagawa şu ortama gelseydi. Mensahin yerinde olsa super olurduk.

Bu arada Rosier'in ucan tekme top kesme stilini baska bir oyuncuda gormedim galiba. Adam sadece FB macinda benim saydigim 3 defa ucan tekmeyle top kesti, inanilmazdi gercekten :D

Teknik bilgi: Benim bildiğim Oğuzhan Covid(Transfermarkt a göre), Ljaic te dün sakatlanmış.


zaman haber