Tudor yatacak. Biz kilidi acabilir miyiz ona bakar bu mac. Fantastik bir 11 bekliyorum igor bey'den.

Aydinus iyi olmus bence, bu tarz maclardaki yonetimini begenirim. Sakin kalmayi basarmak lazim yalniz, iyi kart yeriz yoksa inonu'de olmamiza ragmen.

Tudor'un elinde yatabilecek bi kadronun olduğuna emin değilim. Ortasahası biraz yumuşak gibi sanki. Maçın sonucunu bilemem ama ilk golü bizim yiyecemize niyeyse adım gibi eminim.

Hadi şampiyonluğu filan geçtim, şu heriflere yenilmeyi hiç çekemem. Bu sene o sene değil. Lütfen bu kötülüğü bize yapmayın.

kazanamadığımız maçların hemen hemen tamamında ilk golü atamıyoruz dikkat edildiyse.. eğer bu maçta er ya da geç öne geçersek her türlü kazanacağımıza eminim.. geç olmazsa farkı da açabiliriz.. ama ilk golü onlar bulursa geçen sene içerdeki maça benzer, hatta bu kez çevirecek kadar şansımız yaver gitmeyebilir..
ben tudor'un taktisyenliğini beğenmiyorum, o da alternatif planlar üretemeyen bir adam.. daha doğrusu üretmeye kalkışıyor ama sürpriz yapayım derse eline yüzüne bulaştırıyor.. bu maçta yapacağı en mantıklı şey bizim geçen yıl kadıköy'de yaptığımızı yapıp bizi kitleyip 1 puanı alıp gitmek olabilir, ama böyle yapacağını hiç sanmıyorum.. açık oynarsa da bizim işimize gelir, orta saha üstünlüğü ve iç saha etkisiyle koparır alırız bu maçı.. başka da çaremiz yok, ya kazanacağız ya havlu atacağız..

Zor maç.

İlk yarı top, tüfek ne varsa saldırıp, tempo yapıp, dönen topları alıp, golü bulmalıyız. 1-2 farklı skorla soyunma odasına gidebilirsek, son şansı Beşiktaş maçı olan Tudor elindekinin tamamı ile saldıracaktır. Sonuç Manisa maçı gibi bile olabilir.

@sports guy

Fırat aydınus konusunda katılmıyorum görüşüne. Emenike'nin formasını çıkardığı göremeyen, geçen sene yine emenike'nin fabri'ye yaptığı engellemeyi göremeyen ve bu sene ts maçında yanılmıyorsam okay'ı 2. Sarıdan atamayan adamdır fırat. Fırat yerine kim olsaydı bu kadar eleştiriyorsun desen gönül Lahoz diyor da işte yapacak bir şey yok maalesef.

çok kapanabileceklerini düşünmüyorum. öyle bir takım değiller. orta sahada iyi basarsak hızlı oyunlarını avantaja çevirebiliriz. fernando ve ndiayeyi kontrol altında tutup bütün pas bağlantılarını kesebiliriz. kornerler bizim için avantaj olabilir. yan toplarda baya baya kötüler. ama puan kaybettiğimiz maçlardaki gibi oyunu sadece kenarlardan oynayacaksak çok şansımızın olduğunu düşünmüyorum. çünkü topu aldıkları gibi tek dertleri hızlıca karşı tarafa taşımak.

bence medel-tolgay ile başlamak lazım. talisca yerine lens mi oynar negredo mu oynar bilmiyorum ama cenk'i maicon ile baş başa bırakmamak lazım

ters tepme ihtimaline rağmen yazıyorum zira bu havaya ihtiacımız var: 3 ihtimalli maç 1-0, 2-0 veya 3-0 alırız.

Standart Anadolu takımı mantığıyla oynayacak GS. Orta 2liye ve defansa sürekli baskı. Kapılan toplarla hızlı kontra. Atiba ile maça başlarsak bunda da başarılı olurlar. Kanser bir maç izleriz. Korkmadan Oğuzhan-Tolgay çıkmalıyız maça. Önde de Negredo lazım ama nerde?

Ne yaparsak yapalim.. Hakem Faktoru orada..
Gecen yil FB ye 2 kirmizi gostermisti, FB den bir cacik olmayacagini anlayinca ama son saniyedeki bariz Emenike faulunu gormezden gelerek o kartlari telafi etti...

Ne olursa olsun Sakin Kalinmali.. Hakemle Rakiple Ugrasilmamali..
Futbolu biz oynayacagiz.. ona odaklanirsak kazaniriz..

Haftalardır beklediğim maç geldi. Bu başlık altında olumsuz yorum istemiyorum, herkes galibiyete odaklanarak sinerji yaratacak. :)

Son maçlarda aldığımız kötü sonuçlar, derbide ibreyi biraz daha bize döndürdü. Kötü sonuçlardan bağımsız, Vodafone Park'ta şu maça direkt favori çıkmalıyız. Tek korkum, berabere biten zevksiz bir maç olması. Beraberlik beni asla tatmin etmez, içeride en güçlü rakibini yenemiyorsan şampiyon olma zaten. Derbi kazanamadan şampiyonluk biraz tatsız tuzsuz.

Bildiğiniz gibi yeni stadımızda henüz derbi (veya büyük maç) kazanamadık. Şampiyonluklar geldi fakat derbi sevinci yaşanmadı. Şampiyonlar Ligi'nde de tecrübesiz Leipzig dışında hiçbir takımı yenemedik. Tamam, daha fazla bilet geliri vb. için stadı yaptık ama 40 bin kişi rakibi ve hakemi boğup bir derbi kazanalım artık. Bu sezon da derbi kazanamazsak büyük hayal kırıklığı.

Şampiyonlar Ligi maçlarındaki oyunlarımızdan kesitler sunabilirsek kazanacağımızı düşünüyorum. Tabi rakibin sertliği ve hakemin tutumu da önemli. Sürekli durmayan bir oyun olursa, oyunun lehimize olacağını düşünüyorum.

Velhasıl, bu maçı alacağız!

Gs'nin yatmadigini soyleyenler olmus, Tudor'un derbi maclarini pek izlememisler galiba. Hadi gecen seneki kadro tirtti adamlarin onu bile atsak, bu sene antalya ve trabzon deplasmanlarindaki oyun, icerde fenerle oynadiklari oyun ornekleri var.

Basaksehir macina cift forvet cikayim dedi parcalandi. Bu maca maksimum defansif cikacagina kalibimi basarim. Denayer 11 ciksa bile sasirmam orta sahada tolga da yokken, o derece.

@ekrem, valla alternatiflerin yaninda firat yine iyidir. Ev sahibi takimina gereksiz yuklenmez en azindan. Gs'de kasaplik yapan olursa tribun de iyi baski yapar problem cikartabilir.

Baska hakem dusunemedim zaten ben bu maca. Palabiyik zaten mumkun degil, Kalkavan'a kartal pencesi yaptirildi, anca Cuneyt Cakir kaliyodu geriye.

Totem: Ruyamda 0-2'den 2-2'yi bulup 2-3 yeniliyorduk. Ama Fb'ye.
Buyuk oranda tersi cikar.
En son hatirladigim Malatya'yi 4-1 yeniyorduk, Genclerbirligiyle berabere kalmistik.

Takimdan umidimi kestim ruyalarla amel ediyorum.

Negredo ve Oguzhan'a yeterli dakika vermezsek kaybederiz. Cenk hangi derbiyi almış bize?
Geçen hafta ne yazdiysam ayni fikirdeyim. Hatta seyahat ihtimali var. Kreuzberge mac izlemeye bile gitmeyecek gibiyim.

Hocanın hangi 11 ile çıkacağını biliyoruz. İlk yarı 0-0 biter muhtemelen o 11'le ve Tudor'un derbi anlayışıyla. Dengenin nasıl bozulacağını bizimkinin Medel ve/veya Oğuzhan ve/veya Negredo hamlelerini kaçıncı dakikada yapacağı belirler.

Gerekirse 5 yiyelim 0-0 1-1 bitmesin. Kısır geçen maçlardan bıktım. Hoca cesur davranır da doğru düzgün futbol izleriz umarım. Bugün okuduğum habere göre Atiba orta sahada yeri garanti olan tek isimmiş. Hakkını yemeyelim bize müthiş hizmet etti ancak artık eski enerjisi yok. Keşke biraz dinlendirilse. Neyse Galatasaray a koymak dileğiyle...

bence geçen haftaki zorunlu stoper değişikliği hariç birebir aynı kadro ile çıkacağız. Ben artık hocanın bu tip değişiklikler yapmasını ummaktan yoruldum. O yüzden "böyle bekliyorum" deyip kendimi yormamış oluyorum.

Normal şartlar altında bu maçta en kötü berabere kalırız derdim. Fakat ülkenin konjektüründe bu derbi maçı gündem değiştirmek için bir fırsat olarak görülebilir. Derbi maçları her zaman bir numaralı ülke gündemidir. Bu maçta fahiş hakem hataları, kırmızı kartlar, seyirciyi sahaya çekme çabalarının olmasından korkarım.

İnşallah bu tip denemeler olmazda kora kor mücadele olursa şansımızı yüksek buluyorum.

Bence bu maça son Monaco maçında oynadığımız orta saha ile çıkalım. Pas oyununun GS'nin presini kıracağına inanıyorum. İlaveten forvette Negredo'nun bu oyuna uyum sağlayacağını, duran toplarda etki yaratabileceğini ve Cenk sonradan girerse skor katkısı vereceğini düşünüyorum. Ama muhtemeldir ki hocamız takıldığı kadrodan asla ve katiyetle değişiklik yapmaz. Talisca bu tarz oyunda kaybolur gider, ilk golü yeriz ve maçı döndürmek için çabalar dururuz.

Çok üzülerek fark ediyorum ki artık hocaya eskisi kadar güvenmiyorum. Kafasında tek oyun planı olan, esneklikten uzak, inatçı, adam seçici bir profili var bu yıl. Umarım bu endişeleri dağıttığı bir maç olur.

ister geri kafalı deyin, ister vizyonu dar deyin, ancak eğer maliyeti şampiyonluk yarışından kopmaksa ben şampiyonlar liginde başarı falan istemiyorum takımdan. sene başında muhtemelen grup dördüncüsü olacağımızı düşünüyordum, ama sıra dışı bir performans gösterip kulüp tarihinin avrupa'da en başarılı grup aşamasını geçirdik. ama eğer önümüzdeki sene oraya gidemeyeceksek ne faydası var ki bunun? yani bu sene çeyrek finale çıksak şampiyonlar liginde, ama şl maçı öncesi ve sonrasında yine puan kayıpları yaşasak, tam olarak neye yarayacak o şl başarısı? kulübün mali yapısı şampiyonlar ligi gelirine bağlı olduktan sonra gidip yarı final oynasan, ertesi sene ittire kaktıra uefa'ya katıldıktan sonra ne olacak ki? kimse kusura bakmasın, ama ligde böyle rezil oynadıktan sonra şampiyonlar liginde altıda altı yapsan bile portekiz çetesi dönemindeki takımın bir tık ilerisi olmaktan öteye geçemezsin (hatırlıyorsunuzdur o dönemleri, avrupa'da görece iyi sonuçlar alıp o dönem ülke puanını sırtlarken ligde dördüncü oluyorduk).

atiba (ön not olarak söyleyeyim, heykeli dikilecek adam. son yıllardaki en "güzel" oyuncumuz. beşiktaş artık holosko değil, atiba'dır) formsuz, atiba takımın hızlı oynaması önündeki en büyük engel, ama herhangi bir sakatlık olmazsa sonuçlar ne olursa olsun atiba ilk 11 oynayacak. hocanın performansını beğenmediği negredo geçen kupa maçı sonrası yerel turnuvalarda hoca'nın ve medyanın yere göğe sığdıramadığı cenk ile aynı gol sayısına ulaştı, ama cenk ilk 11'deki yerini sakatlanmadığı sürece kaybetmeyecek, rezil oynasa bile oyundan alınmayacak. ancak negredo gol atamadığı bir ilk yarı sonrası ikinci yarıyı asla göremeyecek (gerçi ilk yarıyı da göremiyor, orası ayrı).

hadi diyelim biz anlamıyoruz sahada olan biteni, takımın oynayabileceği en iyi oyun bu. o zaman da demezler mi adama, "senin oyuncularının tamamı bireysel olarak karşısında oynadığın anadolu kulüplerinden daha yetenekli (top cambazlığı anlamında değil, bariz daha iyi oyuncu olma anlamında), o takımların sana karşı daha "takım gibi" oynayıp, bariz senin takımını çaresiz bırakması hoca dışında nasıl bir faktörle açıklanabilir" diye? buna bahane olarak da "hoca transfere karışmıyor, isim söylemiyor" deniyor ya bir de, cidden salak yerine koyuyorlar insanı. sene volkan'ı, burak'ı, serdar aziz'i, ozan tufan'ı isteyen, istediğim oyuncuları almadılar diye yönetimi şikayet eden de şenol hoca değil, tamer tuna'ydı zaten. gerçi tüm bunları geçip, sene başında lens ve orkan yerine sadece volkan şen alınsa, quaresma ya da babel kaçıncı haftada kesik yerdi sorusunun cevabı hoca'nın adam yönetimi konusundaki bakış açısını anlamak için yeterli oluyor.

ne bu maç ne de ağır bir şok yiyene kadar diğer lig maçları için, "şansa ilk golü atarsak ordan alır maçı yürürüz" dışında en ufak bir umudum yok. gs saçmalarsa şl planımız işler, saçmalamazsa da belki geçen seneki tt arena maçı gibi şansa bir tane atar anca öyle kazanırız. eğer kazanırsak da haftaya gider kayseri'ye kaybeder, gs galibiyetini hiç ederiz. hatta bu gidişle sene sonunda oğuzhan bedelsiz olarak ayrılır takımdan, ligde dördüncü ya da beşinci olup türkiye kupası finalisti olarak seneye uefa'ya katılırız, elimizde 4 milyon euroluk küsküni cenk'in yedeği negredo, 2 küsur milyon euroluk küskün lens ve medel ile uefa'da tarih yazarız. valla theo gibi hissediyorum kendimi. en ufak bir pozitif göremiyorum oynadığımız oyunda ve gidişatımızda.

@Pheaglix her sene ŞL'ye gitmenin bir sene gidip ilk 8'e kalmaktan daha evla olduğu konusunda sana katılsam da bu kadar keskin düşünemiyorum senin gibi. Sebeplerimden en önemlisi istikrar. Yani kendimizi kandırmayalım, takımın bu sezon son sezonu. Performans gösteren oyuncularımızın hepsi 33-34 yaş bandında. Yenilerini getirecek futbol aklımız da yok açıkçası. O yüzden acaba bu sene (özellikle de kura şandı yaver giderse) tüm gücün ŞL'ye yönlendirmesinde bir sakınca görmüyorum. Çünkü bir daha derece yapacak bir kadro kuracak zihniyete sahip değiliz gibi geliyor bana. Bu sene şampiyon olup ŞL'ye bile gitsek tekrar gruptan çıkar mıyız emin değilim.

Ben yonetimin futbol akli sorunu oldugu konusunda cok hem fikir degilim. Mitrovic haricinde bariz karavana olarak nitelendirilecek bir transfer yok ortada, kaldi ki ffp zaten butun kulupleri bu yola itti bi yerden sonra. Ffpsiz bi yaz geciren GS bile forvetini 32 yasindaki adama 3 yillik sozlesme onererek halletti. Ki zaten en gec iki aya geliyor yeni sozlesmeleri, sartlarini merakla bekliyorum.

Bu takimin her oyuncusu bireysel anlamda bakinca iyi oyuncular. Boyle kurulmus bi takimin "kotu futbol akliyla" kuruldugunu dusunmuyorum.

Ffpye erken girmemizin bir cok avantaji vardi, bunlardan biri de ilk bizim cikacak olmamiz. Bir bonservis sikintisiz transfer donemi de biz gecirelim bakalim neler oluyor.

Sl'den cikma konusuna gelince.. orda mukemmel oyun da oynasan sans gerekiyor biraz. Monaco tepetaklak oldu, Leipzig gec acildi falan. Seneye de bu sefer atiyorum real madrid benfica maribor grubuna dusersin, grup ikinciligi icin benfica ile cekisirsin. Onemli olan takimin avrupa aliskanligi kazanmasi. Kadrodan 4 5 kisi degisse bile ben arma aliskanliginin bile onemli oldugunu dusunuyorum. Birinci ve ikinci maclardaki Porto oyununu buna ornekleyebiliriz. Ilk mac hafife aldilar ikinci mac bambaska bir duzenle sahaya ciktilar.

Basari daha ciddi onlemler aldirtir. Basariyi surdurebilmek ise daha ciddi onlemleri asabilmekle gelir.

@yilmaz

feda dönemi sonrası takımın "takım" olmayı öğrendiği ve alınan sonuçlarda başarısız olsa da belli bir düzen ile oynadığı bilic döneminin ardından ilk şenol güneş senesinde yaşanan patlama sonrası birçok yerde ligde bir "beşiktaş hegemonyası" devrinin başladığından söz ediliyordu, ve o dönemki tabloya göre çok da haksız bir yorum değildi. burada önemli olan nokta bence şu: eğer ligde bir takımın hegemonyası varsa, o takımın ille de her sene şampiyon olması gerekmez. ancak ligin gidişatı o takım üzerinden tanımlanır. bunun en bariz güncel örnekleri fransa liginde geçen sene şampiyon olan takım monaco olmasına rağmen ligde uzun zamandır psg hegemonyası olması, veya ispanya'da arada başka takımların nadir de olsa şampiyon olduğu real madrid-barcelona hegemonyası olabilir. bu takımlar şampiyonluğu kaybedebilirler, sezon içerisinde kötü maçları olabilir, hatta bazı maçlarda rezil de olabilirler, ancak sezon geneline baktığınızda lig üzerindeki hakimiyetlerini kaybetmezler.

biz o görkemli ilk sene sonrası bu hakimiyeti kuramadık işte. evet geçen sene şampiyon olduk, hatta belki ligin kaderini belirleyen oyunu da biz oynadık, ama bazı anlarda o kadar şanslıydık ki, oynadığımız oyundan ziyade o şans anları bize şampiyonluğu getirdi (şimdilik aklıma sadece rize maçında adriano'nun golü ve trabzon maçında atiba'nın golü geliyor, ancak sezon özetlerini izlesek bu şekilde kazanılmış 10'un üzerinde puanımız olduğundan eminim). Sene sonunda şans biraz bizim aleyhimize döner gibi oldu, ancak rakiplerimizin yetersizliği ve son dakika gayreti ile şampiyon olduk. eminim geriye dönüp baktığımızda geçen seneki şampiyonluktan memnun olan beşiktaş'lı sayısı pek fazla değildir.

şimdi günümüze gelelim. elimizde kağıt üzerinde güçlenmiş olsa da geçtiğimiz seneki futbolun üzerine hiçbir şey koymamış olan bir takım, geçen seneki futbollarının üzerine gözle görülür ekleme yapmış olan rakiplerimiz, ve bu duruma en ufak bir şekilde reaksiyon göstermeyen bir teknik direktörümüz var. sene başından beri rakiplerimiz bize karşı aynı oyunu oynuyor, ve biz (bence) ligde tesadüfen maç kazanıyoruz. kupa finalinde takım oturmamış dedik. antalya maçında rakip futbol oynamamaya gelmiş, o yüzden kötü oynadık dedik. fener maçında hakem katletti dedik (aslında bu doğru sayılabilir. o maçtan sonra literatüre "palabıyık çocuğu" diye bir küfür katarsak çok da yanlış olmaz). trabzon maçında lens atsa maç farklı olurdu dedik. başakşehir maçında abdullah avcı yere yatsana dedik. gençlerbirliği maçında babel kırmızı görmese maçı çevirirdik dedik. akhisar ve yenimalatya maçlarında takım lige konsantre olamadı o yüzden puan kaybettik dedik. belki maç maç baksak bu bahanelerin gerçeklik payları olabilir, ancak 13 maç sonunda aldığımız tek net galibiyetin ligdeki takımların ezici çoğunluğu ile zıt bir futbol oynayan göztepe'ye karşı olması, ve bu sonuçların (bence) pek tatmin edici olmayan bir şampiyonluk sonrası gelmiş olması, bana durumumuzun yaşlı kadro nedeniyle bu senelik ligden vazgeçip avrupa'ya önem vermekten ziyade, elimize geçen hegemonya şansını çöpe atmak üzere olduğumuz fikrini veriyor.

üç büyük kulübün mevcut mali yapıları yaklaşık yirmi yıldır ligimizde devam eden "çok para harcayan ve diğer aptallardan daha akıllı harcayan kazanır" oyununun sona yaklaştığını gösteriyor. bir noktadan sonra devlet de büyükleri kurtaramayacak hale gelecek ve kulüplerin satışı ya da küçülmesi kaçınılmaz hale gelecek. o nokta öncesi son düzlüğe çok güçlü girmiştik, ama malmö faciasına yakın bir faciayı makro boyutta yaşamak üzereyiz şu an.

ben böyle gelecek bir şl çeyrek finalindense, şl'de grup üçüncülüğü sonrası avrupa'da prestij kaybettirmeyecek bir noktada avrupa'ya veda edilen, ligde oynanan dominant futbolla gelen şampiyonluk ya da en kötü ikinciliği tercih ederim. seneye kadronun daha da yaşlanması da hiç sorun değil. yerlerini alabilecek genç veya idare edebilecek yaşta alternatifi var herkesin (defans tandemi devam eder-ayrıca vida geliyor, gg bir sene daha oynar-ki buraya bence her türlü bir transfer yapılacak seneye, caner-adriano bir sene daha gider, medel tolgay oğuzhan orta saha için yeterli, ilerisi için lens babel orkan töre var, forvette cenk ve negredo zaten aşırı yaşlı değil). toplam iki sene içerisinde de herhalde ffp kıskacından kurtulmanın da etkisiyle iyi-kötü kadroyu yenileyebilirdik.

pek derli toplu anlatamadım derdimi. üzerinde konuşulacak çok şey var, ama derli toplu anlatmaya çalışınca daha da sinirim bozuluyor. 03-04 faciasından beri bu yılları bekliyorduk, tam "bundan sonra her sene" dedikten sonra herşeyi çöpe atmak üzereyiz. bu gidişle bu yıllardan sonra elimizde kalan tek şey şl derecemiz olacak. epey karamsar bir tahmin, ama daha optimist bakamıyorum takımın geleceğine.

son olarak alakasız olsa da, madem takım o kadar iyiydi ki sadece yedek kulübesinde havlu sallayacak adama ihtiyacımız vardı, o kadar parayı negredo, lens ve medel'e vermektense keşke brian scalabrine'yi getirseydik diyeyim.

@pheaglix

Gayet güzel anlatmışsın.

Geçen sene ile bu sene arasindaki en önemli fark, kadro genişliği. Geçen sene alternatifsizlikten dolayı hocayı nazur görüyorduk. Bu sene ise eldeki malzeme biraz karışık olunca, yararlanamayan hatta takimi geri götüren bir TD profili izliyoruz.

@Pheaglix

eleştirilerine kısmet katılıyorum, Şenol hocayla ilk sezonunda herkesi tatmin eden sistemli bir futbolla gelen şampiyonluk sonrası başarılar sürse de aynı oyun görüntüsünün çeşitli sebeplerle sürdürülememesi birçok insanın canını sıkıyor.. bundaki en büyük sebebi ffp olarak görenlerdenim.. düşünün Gs 4 sene şampiyon olduğu dönemde ilk şampiyonluğu sonrası Hagi ve Popescu'yu göndermek durumunda kalsa devamında sistemleri ne hale gelirdi? elbette hocanın yönetimin hataları da olmuştur, gidenlerin yerini benzer tipte oyuncularla doldurmamak gibi ama yine de bu süreç kötü idare edilmedi bence.. Sosa gibi bir adamın yeri alakasız Talisca ile dolduruldu, ama o adam da ne dersek diyelim geçen sene alınan şampiyonlukta önemli pay sahibiydi, üstelik bedava gibi bir para ile faydalanıldı.. bu gibi örnekler çoğaltılabilir..
katılmadığım noktalar ise, öncelikle sezon tahminini çok abartılı buldum, lig 4.lüğü 5.liği falan bence aşırı karamsar bir yaklaşım.. her halükarda şampiyonluk yarışında oluruz diye düşünüyorum, geçen haftadan sonra ben de umudumu kesmiştim ama bugün son bir şansımız daha var.. kazanırsak yeni bir süreç başlayabilir.. ayrıca mesele CL'ye kalmaksa bunu en kötü ihtimal 2. olarak da yapabiliriz, elemeleri rahat geçecek tecrübeye sahibiz artık..

en çok karşı çıktığım ve daha önce de isyan ettiğim şey ise şampiyonlar ligine olan bu boşvermişlik.. yahu tamam her sene katılmak önemli, ama neden önemli? adını duyurmaksa bunu en iyi çeyrek finale adını yazdırarak yapabilirsin.. maddi olarak belini doğrultmaksa, onun için de katılmak yetmez, sadece ayak bastı parasıyla, gruptan 3-4 puan çıkartarak hiçbir yerini doğrultamazsın.. katılıp başarılı olacaksın ki maddi getirisi de tatmin edici olsun.. yıllardır CL'yi bekledik durduk, peki ne için.. şahsen ben gruptan çıkacağımız günü bekliyorum 2003'te kılpayı kaçırdığımız günden beri.. nihayet o günü gördük, hem de umduğumuzdan çok daha güzel şekilde.. şimdi ise çeyrek finale bir adım uzaktayız, belki bu kadar yaklaşmak için daha uzun yıllar beklememiz de gerekebilir.. hal böyleyken çeyrek final gibi bir hedefi nasıl bu kadar geri plana atabiliriz, aklım almıyor!
geçelim bir tur daha, çeyrekte zaten büyük ihtimal eleyemeyeceğimiz bir takım gelir, o noktadan sonra da (marttan itibaren) tüm ağırlığı lige verirsin, halen geç değilse şampiyon olabilirsin, olamıyorsan da 2. olup seneye gene katılırsın, bu kadar basit.. şahsen ben mesela -olmaz ama- yarı finale çıkacak olsak ligde 4. bile olmaya razı olurdum!

neyse maç gündeminden çok uzaklaştık.. maça çıkacak 11 belli olana kadar sağlıklı yorum yapmak zor, benim için maçın belirleyici tarafı Oğuzhan'ın oynayıp oynamayacağı olacak.. umarım hakemin ön plana çıkmadığı, iki tarafın da kırmızı kart görmediği, hakedenin kazanacağı bir maç izleriz...

Yahu o da olsun lig de olsun. Neden biri icin oburunden vazgeciyoruz? Gecen sene uefada daha fazla mac yaparak yari finalin kiyisindan donduk. Kadromuz daha geniş.

İstenirse mis gibi olur iki hedefte. Yeter ki akşam koyup geçelim.

- Hocanın lig için olan oyun planını genell olarak çok eleşirsem de bu maç daha Avrupa maçı gibi geçecek gibi; o yüzden kısır-verimsiz ama topa sahip olduğumuz bir maç olmasını isterim.
- Bu nedenle bu maçta yenilik denenmesini istemem ama Atiba benim için soru işareti. Çünkü rakibin şok presi çok fazla ve Atiba o anlarda yeterince seri olamayabiliyor ve genelde topla rakip arasına vucudunu sokup faul alıyor. İşte o faul 1-2 kere çalınmazsa iş tehlike. O yüzden Medel ya da Tolgay-Ozi oynayabilir. Ben aslında bu maçta Tali yerine Ozi oynatıp orta sahayı tamamen almayı tercih ederim içerideki Monacı mmaçı gibi; sonra da vurucu güç olarak girer Tali ama bakalım..
- Hakemin tavrı bu maçta çok önemli. Çünkü GS hem faul hem de kartlık hareket konusunda çok fazla gri alanda kalacak iş yapıyor. Normalde oynatan hakem severiz ama bu maçta o tavır işimize yaramayabilir. Bir de GS'li topçular çok artistçe davranıyor; hakemin Fırat olması o yüzdne işimize yarayabilir; zira bir ortamda Fırat Aydınus varsa en artist o olmak zorundadır. Çatışma yaşayabilir.
- Tudor Biliç gibi böyle maçlarda hep çaylak hatası yapıyor. Umarız yine yapar..

@carlito

ffp bizi bağlayan önemli bir etken, doğru söylüyorsun. bu @beagle'ın söylediği gibi geçen seneki düşüşü açıklayan önemli bir sebep olabilir. ancak bu sene ffp kaynaklı bir kadro yıkımı yaşamadık. ffp olsa da olmasa da abou'yu o paraya almazdık. belki marcelo gitmezdi, ama pepe-tosic tandemi öncesine kıyasla "marcelo gittiği için böyleyiz" denecek kadar kötü değil (hatta daha iyi olduğu tartışılabilir). giden oyuncuların yerine, ve mevcut oyunculara alternatif olarak da oyuncu kalitesi bazında (bence) gayet yeterli transferler yapıldı. ama sorun şu ki, yeni oyuncuların tamamını çok kötü yönetiyor şenol hoca. ben taraftar olarak forma adaleti konusunda ciddi sıkıntıları olduğunu düşünüyorum (her ne kadar basında nedense tam aksi söylense de). eminim negredo, lens, medel, hatta orkan'da aynı şeyi düşünüyordur. eğer caner ceza almasa muhtemelen adriano ya da gökhan gönül de aynı şeyi düşüneceklerdi. hoca'nın bu seneki tutumu ve geçen sene ffp ile ilgili herhangi bir kısıtlama bunu gerektirmemesine rağmen olcay ve kerim'in gönderilmesi (oyuncular forma şansı bulamadıklarından kendileri de gitmek istemiş olabilirler, ancak sonuç değişmiyor) bana geçen sene oynadığımız ve hala devam ettiğimiz at fink'e oyununun bir zorunluluktan çok hoca'nın terciği olduğunu düşündürüyor.

lig konusunda da dördüncülük veya beşincilik abartılı bir tahmin olabilir, ama şu an oynadığımız oyun stili ile ne başakşehir'i ne de gs'yi geçebileceğimize inanmıyorum. bu da bizi en iyi ihtimalle üçüncü yapar ki zaten bizim için yeterince kötü bir sonuç. şl de kişisel bir tercihtir. malaga'da yakın zamanda çeyrek final yaptı şl'de, ama kulüp seviyesinde en ufak bir yükseliş olmadı. bir sene çeyrek final yapıp sonra yok olmak yerine üç dört sene arka arkaya katılsalardı bence isim duyurmak açısından çok daha iyi bir yerde olurlardı (bizimle birebir aynı durum olmadığını biliyorum, sadece şl'ye sürekli katılım ile tek kurşun farkını göstermesi için iyi bir örnek olduğunu düşündüm).

@Basar

oynadığımız oyunu o kadar bağnazca oynuyoruz ki hem lig hem şl'yi idare edebilecek bir oyun olmaktan çıkıyor. şl'de quaresma'ya pas geliyor, karşısındaki tek savunma oyuncusunu ekarte edip, içeride üç savunma oyuncusuna karşılık iki beşiktaşlı varken orta açıyor, teki çıkıp vuruyor ve kazanıyoruz. ligde quaresma'ya aynı pas geliyor, karşısındaki iki savunma oyuncusuna karşı yapabileceği pek birşey kalmıyor, içeride beş-altı savunma oyuncusu ve iki beşiktaşlı varken pek efektif olmayan bir orta açıyor ve topu kaybediyoruz. rakip farklı olmasına rağmen oynanan oyunda en ufak bir değişim yok. tabi ki ligle beraber avrupa da götürülebilir, ama bu şartlar altında ya ligde geçen seneki gibi rakipsiz olmamız lazım, ya da gerektiği zaman oyunu modifiye edebilmemiz lazım. ligde herkesin kapandığı büyük takımken avrupa'da kazandığımız ilk 3 maçta underdog görülen takımdık. kendinden iyi olan ve kendinden fersah fersah kötü olan takımlara karşı aynı oyunu oynayamazsın, oynarsan da iki alanda da uzun dönemde başarılı olamazsın. ama bunu anlamak istemeyen bir hocamız var.

neyse, umarım yarım sıfır da olsa kazanırız bugün. öyle ya da böyle şampiyon olma şansımız varsa o bu maçtan geçiyor. bir de lütfen bir büyük maç kazanalım şu stadda. o ara gelenin geçenin şamar oğlanına çevirdiği trabzon'la bile berabere kaldık ya. eğer hala ligde biraz ağırlığımız varsa çıkıp "ben buradayım" dememiz gerekiyor.

@Pheaglix

Seninle hemfikirim. Sadece söylemek istediğim şu: CL için doğru oyunu oynuyoruz, oynamaya devam edelim... Lİg için de doğru oyunu oynayabilecek bir kadro derinliğimiz var. Malesef inatçı hocamız (bir yerden emir geldi de bilerek mi öyle yapıyor onu da ayrıca sorguluyorum) kesinlikle kadroyu değiştirmiyor.

Burada bu kadar amatör insanın gördüğünü senelerin kurt hocasının görmemesini anlayamıyorum. Quaresma ve Cenk takıntısına Olcay bitti Kerim bitti, Lens bitiyor, Orkan denenmedi bile, Aras denenmedi bile, Negredo bitmek üzere.

Aslında bu maçı da kalan maçları da rahat alırız ama hocanın esnek düşünmesi, farklı strateji geliştirmesi lazım. Tamamen hocaya bağlı.

Cenk
Babel-Talisca-q7
Tolgay-Atiba

son 8 mactir galibiyet alamayan ortasaha ve forvet
ve bu kadro ile bu maca cikacagina bahse girerim. sonuc ya beraberlik ya yenilgi.

Yukaridaki dizilimin x3 kati pozisyon kazanabilecek ideal kadro su sekilde olmali.
Cenk
Babel-Oguzhan-q7
Tolgay-Medel

Ulan hoca, Allah seni nasil biliyorsa oyle yapsin. Adam kac mac formsuzken sahada dolasmasina izin verecek sekilde oynattin, goz yumdun. Adami en oynamasi gereken macta yedek birakiyorsun, ne diyeyim artik.

GS ligin yan top ve defansif hata toplarinda en sorunlu takimi. Ligin en cok gol yiyen takimi, ki Muslera'nin da en buyuk zafiyeti bu. Macin GS ceza sahasinda gececegi belliyken Talisca'yi yedek birakiyorsun. Ben birak Talisca'yi, Cenk'i birakip Negredo'yla baslarim hatta. Adebayor'un yaptigini Negredo rahatlikla yapar, ki adam kupa macinda o kadar istekli ve formdayken hak etti de.

Artik orta sahada salak salak pas yapariz, ceza sahasina adam sokamayiz, Cenk bir klasik olarak 2 stoper arasinda ezilir, bol bol yere atar kendini. Oguzhan da ceza sahasina girmeden mac tamamlar. Hay sikeyim yapacagin taktigi de cikaracagin takimi da.

Hoca çok dığru tercih yaptı.. Beklemiyordum Ozi'nin oynaması,iyi sürpriz oldu.. Talisca bu maçta hamle oyuncusu olarak daha iyi katkı sağlar, umarım ihtiyaç da kalmaz. Cenk yerine de Negredo olsa daha iyiydi ama olsun, Cenk'e güveniyorum..
Alıcaz bu maçı...

pastan dagilir galatasaray...daha olgun sekilde gircez ceza sahasina.
talisca demek pas hatasi demek, fernando iyi uzun pas atiyor, kapilan toplarla rodrigez haldir haldir dalardi...
bravo senol gunese walla sasirtti...sirada negredo/cenk var umarim:)

Hadi Ozzy, göster kendini. Hadi Şenol Hocam. Utandırmayın bizi. Alalım inşallah bu maçı.

bu hakemin maclarinda adam sakatlamak sari, oldurmek kirmizi :)

Q7 ye her pozisyonda 3 kişi basıyor. Q7 de akıl olsa topu hemen arkaya ya da içeri tek pas çıkartır. İçerisi bomboş kalır. Ama yoook. Paşa illa orta açacak. Çünkü Q7 çok iyi orta açıyor.

Penaltı hadi idare edilebilir de, kırmızıyı nasıl vermedi amk eyyamcısı.

Yapılması gereken değişiklikler sırayla:
Atiba- Medel: şu maçta ortada hızlı pas yapmak gerekiyor.
Cenk-Negredo: asistlik birkaç pozisyonu oldu, Negredo daha iyi değerlendirebilirdi.
Tolgay-Talisca: uzaktan iyi şut atan adama ihtiyaç var, Tolgay’ın yerini Oğuzhan rahat oynar şu anki oyunla.

Son dakikalarda iyice kapanıp kontraya asılacakları için Talisca’nın top kayıpları riskli olabilir bu arada.

Tosun paşamız karşı karşıya gol kaçırma rekoru kırmaya çalışıyor herhalde

Ulan Tosic, ulan Tosic :)))) Seviyorum ulan seni! "Öyle değil, böyle vuracaksınız a...." der gibi doksana taktı resmen :)

Manisa maci gibi olmasi lazimdi ama inanilmaz kotuyduk kale onunde.

Birrrrr kiiiii üççççç
Neggggg. Reeee. Doooo

NEGREEEEEDOOOOOO!!!

ne ezdik arkadaş. Şenol hocam dedik orta sahayı alalım,ayakta top tutmayalım gerisi kolay diye; nihayet duydun sesimizi :)

Ne güzel maçtı be. Keşke hiç bitmedi. Oğuzhan'ı medel'i ve negredoyu tekrar kazandık. Medel muhteşemdi. Az daha sürse lens'i de kımılın yerine kazanabilirdik. Tebrikler kartalima.
0-0da yine de çok zorlanıyoruz o ayrı. Muslera sağ olsun kilidi açtık.

6-0 olmadığı için yeterince sevinemedim.

Tarifi farka gidecek maçı ne yazık ki 3-0 bitirdik. Hoş bu da iyi oldu. Tarihi fark olsa idi tudor giderdi. Allah göstermesin aklı başında bir teknik direktör gelirdi.o da iyi olmazdı

2.yarı porto maçının 45-60 arasındaki oyunun 45 dakikaya yayılmış haliydi. Bunca yıldır izlediğim derbylerde en bariz ezilen takım bugünkü gsdir. Futbolla dövdük resmen. Ancak muslera o ikramı yapmasa nasıl olurdu o kısmı da galibiyeti kutladıktan sonra düşünmek gerek.

Oh be! İşte biz buyuz. 13 haftadır uyuz uyuz oynuyoruz! Biraz silkinelim artık!

tudor'u gönderdik sanırım. yalnız tarihi farkı kaçırdık. maçtan önce maçı 3-0 alacağımızı ama üzüleceğimi söylese biri kafa buluyor derdim :)

sıcağı sıcağına şunları yazayım,

- herhalde ilk yarı vermediği penaltı(lar)dan sonra fırat ikinci yarı biraz bizim lehimize yönetti maçı. lehimize yönetti dediğim de faul olmamasına rağmen ligimizde faul çalınan hücum preslerini durdurmadı, yoksa "ince ince doğrama" durumu yok.
- quaresma'nın sol ayağıyla çektiği şutların bahsi geçmişti eski podcastlerin birinde. o konuyu tekrar açabilirseniz çok iyi olur :)
- ilk yarı rölantide oynadık ama şut beceriksizliği yüzünden gol bulamadık. ikinci yarı da zaten ayyuka çıktı o beceriksizlik. quaresma kalenin yerini bilmiyor, oğuzhan boş kale olmadıkça pek şut çekmek istemiyor, tolgay maalesef bize geldiğinden beri şut çekme özelliğini kaybetti (almanya'dan gelen oyuncuların çoğuna oluyor bu. ernst ve fink de böyleydi. geldikleri sene zımba gibi şut çekiyorlar, ama sonraki senelerde tık yok). takımın tek düzgün şut çeken adamı tosic'ti bugün.
- hoca fena şaşırttı beni bugün. talisca oyuna girerken kesin quaresma ya da oğuzhan çıkar diyordum ama atiba çıktı. lütfen sonraki maçlar için bir işaret olsun bu. bu arada medel taş gibi oynadı resmen. negredo'nun golü de çok iyi oldu. tek eksik lens'ti. keşke talisca yerine lens girseydi oyuna. adamın en iyi yaptığı iş açık alanda oynamak. tam o fırsatı bulacağı maçta kenarda oturdu.
- umarım birşeyleri değiştireceğimizin işareti olmuştur bu maçtaki oyun. ilk golü orta yapıp bulmuş olabiliriz, ama ikinci yarı boyunca oynadığımız oyun gegencrossing yapmadığımızda nasıl bir takıma dönüşebileceğimizi gösteriyor. gs'nin rezalet olmasının da etkisi var tabi ki, ama o saçma orta-kafa-gol görünümlü orta-savunma çıkardı oyununu oynamaya devam etsek bu kadar baskın olamazdık.

Öncelikle Galatasaray'ı çok iyi analiz etmişiz. Oyun felsefesi boş ortalara dönse de (alışkanlıklardan kolay kurtulunmuyor) Şenol Hoca'nın Atiba-Tolgay-Oğuzhan tercihi farklı sebeplerden ötürü 10 numaraydı. Medel'i 60'ta sokması da kendi standardı için 10 numara değişiklikti.

Ama hazır coşkuluyuz, eze eze kazanmışız şunu da gene not düşeyim: Yani Cenk'in hangi tip takıma/oyuna karşı süper oynadığı, hangi tip takıma/oyuna karşı silindiği artık o kadar ortada ki... Quaresma'ya takımın hiçbir ihtiyacı kalmamışken ve kendisi sol ayakla şut çekme günündeyken sahada o kadar kalması, Negredo'nun 87'yi beklemesi... Kızmayın ama bunu her maç yazacam buraya yapacak bir şey yok :/

maç öncesi dediğim gibi: 3 ihtimalli maç 1-0, 2-0 veya 3-0 alırız.

aslında doğrusu şöylemiş: 3 ihtimalli maç 3-0, 6-0, 10-0.

tudor zaten gidecek 6-7 atsak gs futbol takımını değil klübü dağıtmıştık. 20 senelik egemenlikleri 7-0 yenilerek resmi olarak bitebilirdi. tarihi fırsat kaçtı gerçekten.

60dan sonra bir şeyler oldu, bunu isterseniz ortadan hızlı gelmek isterseniz ısrarla ayağa oynayıp doğru pozisyonu beklemek deyin, o dklardan sonra gs savunması darmaduman oldu. 75 gibi biraz düşer olduk golden sonra, Talisca girdi paslarıyla etkili geldik. Negredo ile de fatality oldu bildğin. Umarım tudor gitmez ve 26.-27. haftaya kadar dayanır.

Talisca ilk 11’de olmasa ve golden sonra biz hızlı çıkmaya çalışırken girse gerçekten iyi olacak gibi. Bu maç bunun referansıdır.

Şenol hoca çok doğru değişiklikler yaptı, maça iyi çalışmış. Darısı şu Kayseri-Osmanlı-Sivas rallisine. Bu gazla ilk yarıyı lider bitiririz inşallah...

Takım ikinci yarı şiir gibi top oynadı. Galatasaray'ı sahadan sildik resmen. Uzun zamandır bu kadar zevkli bir derbi izlememiştim. Rakip FB gibi maçı çirkinleştirmeyince, hakem de ikinci yarı bizi doğramayı bırakınca çok iyi performans gösterdik. Q7 onları kaçırmasa, Medel atsa 7-0 biterdi rahat. Neyse... Canları sağ olsun. Tudor gitmez belki, bizim işimize gelir.

Oğuzhan çok iyi oynadı, yüzümüzü kara çıkarmadı. Tosic yine çok iyiydi. Medel'i çok beğendim. Tolgay'a da çok üzüldüm bee. İnşallah kafasında bir sıkıntı olmaz çocuğun. Ama en güzeli Negredo beş dakikada ne yapacak derken Cenk'in 85 dakikada yapamadığını yapması ve tüm takımın kenetlenmesiydi :)

Tebrikler Beşiktaşım. Tadını çıkaralım galibiyetin. Siyaaah!

Hakemi atlamalıyım bu arada beyler. İki haftadır net 3 penaltımız verilmedi. Bu hakemlerle hayvan gibi kapanan takımlara karşı işimiz ekstra zor. Çok hızlı top cevirmemiz lazım. Medel ve Oğuzhan ilk 11'e monte edilmeli diye düşünüyorum.

Ozzy medel negredo takima monte edilsin. Guarejma artik yedek olsun. Hoca artik inadi biraksin

Ne olur Oguzhan artik 11'e donsun.
Adami bitkisel hayata sokacakti neredeyse Senol Gunes.

Oguzhan'in oynamasiyla hucumdaki cesitlilik nasil artti gordunuz degil mi hepiniz? Gordunuz mu soyleyin?

Aynen @Basar "Ozzy medel negredo takima monte edilsin. Guarejma artık yedek olsun. Hoca artık inadı bıraksın" + Atiba da yedek olsun.

Önce ne koyduk amaaa diyelim :)))

Sonra ilk yarida bu kadar rahat alabilecegimiz maçı niye kaybedecek pozisyonlar veriyoruz, tesadüfen gol atiyoruz onu konuşalım. Yoksa haftaya bir takim kapaninca gene aynı yere doneriz.


1.Bu takimin tesadüf olmayan goller için Oguzhana acayip ihtiyaci var. Ama Oguzhan da ceza alaninda kazma kesiliyor. Yani bu adam 10 oynamaz

2. Qimil eskiden de boktan topcuydu, yaşli hali 7 kat boktan. Ortalari da ya on direği bulmuyilor ya da arka aut cizgisine iniyor. Ama adam yetenek...asdfgh!!! Kaleye topu atamayan forvet kazmadir kazma.
Ikinci yari solda Babel Oguzhan Adriano Qimilsiz Beşiktaş neye benzerdi gosterdiler.

3. Atiba olmasa en kötü ne olurdu? Hiçbirşey. Üzülerek yedek kulübesinde joker defansif oyuncu pozisyonuna dönmeli.

4. Bu takima herkesten önce Lensi eklemek gerekiyor. Sagdan sicmalar sampiyonu yerine sürekli pozisyon arayan bir oyuncu ile oynayabiliriz.

Q7 yerine Lens olsaydı 5-6 olurdu.

Sevgili Övünç, Mehmet ve Burak

Özellikle Övünç, abi bir maçta da sevinelim yahu. Eze eze yendik, bu maçta eleştiriyi bırakalım.

Futbol evet teknik taktik oyunu ama bir yanı da psikolojik bir oyun olması. Evet malesef ne yaparsak yapalım quaresmayı kestiremiyoruz, hala takımda degisiklige gidilse çıta atlayabiliriz ama dünkü maç ligde bize psikolojik üstünlüğü getirdi.

Bence bunun ekmegini son 3 maçta yiyecegiz.

Not: Beşiktaş'ın oldugundan daha iyi bir takıma evrilme fırsatı var. Oyunda Talisca ve quaresmaya gerek yok. Medel ozzy ve negredo takıma girse bambaşka bir takıma evrilecegiz.

Şampiyonluk hava işidir. Bence bu maçla o ibre gs camiasından Beşiktaş camiasına döndü (az da olsa farklı Manisa galibiyeti etkisiyle)

Önümüzdeki maçı da alabilirsek bu duygunun pekisecegine inanıyorum. Hocanın 2 sezondur ligin 2. Yarısında takımın performansını arttırdığını da biliyoruz. O yüzden, Oldukça iyi noktaya geldik.