.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

12 Şubat 2014 Çarşamba

Maç Raporu: Kasımpaşa 0 - 3 Beşiktaş



En iyi üç: Veli Kavlak, Atiba Hutchinson, Pedro Franco.
En kötü üç: Serdar Kurtuluş, Filip Holosko, Necip Uysal.

DEĞERLENDİRME:

Slaven Biliç: 8,0
Beşiktaş (genel performans): 8,0
Tolga Özkalfa (hakem): 5,7
Kasımpaşa (genel performans): 4,2

TAKIM:

Tolga Zengin: 8,0
***
Ramon Motta: 7,7
Ersan Gülüm: 7,7
Pedro Franco: 8,2
Serdar Kurtuluş: 4,3
***
Veli Kavlak: 8,7
Atiba Hutchinson: 8,4
Oğuzhan Özyakup: 7,2
***
Olcay Şahan: 8,1
Gökhan Töre: 7,4
Hugo Almeida: 8,0
***
Filip Holosko: 5,7
Ömer Şişmanoğlu: 6,0
Necip Uysal: 5,7


113 Yorum:

WiLdHoney dedi ki...

Kıydım puana verdim Veli'ye 9'u helali hoş olsun.

Bu adamın oyununu gördükçe, yada Ceyhun'un GS'^deki oyununu gördükçe, doğru şekilde doğru yerde ve doğru partnerle oynatında adamlar nasılda parıldıyor diye düşünmekten kendimi alamıyorum...

Veli Kavlak'ın askerleriyiz! :)

cemekici dedi ki...

Diğer posta da yazmıştım, gündem buradan devam etsin diyerek buraya da yapıştırıyorum:

Oğuzhan'ın sarısının gereksiz olduğunu düşünenlere yönelik şu fikrimi belirtmek istiyorum sadece,

bu takımın saha içi liderinin oğuzhan olduğunu hepimiz biliyoruz. kasımpaşalılar da biliyor. sarı kartlık pozisyon öncesinde yine bir 3-5 pozisyon bizi dövdü kasımpaşa ve kart görmediler sertliklere. oğuzhan'ın orada refleksif yaptığı o üstüste fauller kasımpaşa'ya "gerekirse biz de sizi döveriz, bu maç faullerle ezilmeyiz" fikrini vermek için çok iyi oldu. takım içi liderinin bu hareketi yapması hem bizim takımın inancını arttırdı hem de rakibin "biz bunları döveriz" algısını kırdı. ben çok gerekli ve çok anlamlı buluyorum o sarı kartı.

Unknown dedi ki...

maça tutuk başladık. 15 dakika sonucunda kasımpaşa 3. bölgemizi zorluyordu uzun atıp babel'le indirdikleri toplarla.
sonrasında dengelemeye başladık.
tam oynamaya başladık ki gol geldi. daha baskı kurmaya bile başlamamıştık. veli ve atibanın varlığı oğuzhan'a rahatlık sağlıyor. o da kanatlara da demarke oluyor. daha özgür oynuyor. boşalttığı alana kah atiba kah veli giriyor. ilk golde ve 3. golde bunu gördük. 2. golde gökhan töre ve atiba ikilisi klasını konuşturdu. top veliye çarpmasa gol olacaktı yine. olsun, daha ihtiyacı olan franco attı golü. daha da iyi oldu. Gökhan Töre korner ve duran topları iyi kullanır. hatta akan oyunda diyagonal paslarına da dikkat etmenizi öneririm. 1-0'dan sonra oyunu tutmaya dengeli hücuma gittik. baskı kurmaya çalışmadık. bu önemli bizim için. yapamadığımız şey buydu. bu yüzden de düşüyorduk oyundan geride kalan maçlarda. hem takım yoruluyordu hem de topu rakiple paylaşıyorduk. bu da atak olarak geri dönüyordu.
domino taşları misali.
ardından ikinci gol geldi.
ardından yine oğuzhanın kanata demarke olması(dikkat ettiyseniz hep ikili üçlü markaj vardı oğuzhan'a). serdar'ın kanattan bindirişi ve iyi yaptığı ortalardan biriyle arka direkte olcay'ı buluşturması. önceki sezonlarda sık sık bu işlere giriştiğini hatta 6 pas ve civarında dikkat çekecek kadar gol kaçırdığını hatırladığım velinin yine 6 pasa girmesinin bir sonucu olarak gelen gol. 6 pasa girebilmesinin nedeni ise atiba. atiba'yı dikkatli izlerseniz, şu anda takımın beyni olduğunu net bir şekilde görebilirsiniz. bu konuda asistanlarıysa franco ve veli. net bir şekilde takımı öne doğru itiyorlar. savunma halinde ise fizik yapısının pas arası yapmaya ve ikili mücadelelere verdiği avantaj ve kesinlikle dengeli oluşunun, zamanlamasının çok iyi oluşunun bir sonucu olarak çok çok başarılı olduğunu göreceksiniz. arada tam da maçın sıkıştığı, defansın ve arkadaslarının soluklanması için 30 saniyeye dahi ihtiyacı oldugu anlarda, üstüne üstlük takımı da kontraya cıkarma amaclı 2. bölgede yaptıgı sogukkanlı iniestavari hareketlerinin farkındasınızdır.

Unknown dedi ki...

2. yarıya serdar kurtuluş gereksiz kartıyla başladık ki bana kaymış gibi geldi, pozisyonu tekrar izlerseniz bir arkadaşının sitemini ve cevap verirkenki vücut dilini okursanız anlayacaksınız beni. Akıl tutulması da olabilir tabii.
49'dan sonra kötü futbolla dahi kazanmak dedikleri şeyin bence 2 temel parametresinden birinde çok iyiydik. "savunma, takım savunması".49'dan sonra bilic'in sezon bası kampı parolası : takımın savunma becerisini cıplak bir şekilde test edebilecektik. şuursuz bir kapanma mı olacaktı yoksa sogukkanlı, akılcı bir şekilde. profesyonellere yakısan bir şekilde mi olacaktı ? bana göre kesinlikle profosyonel işiydi.atiba sag beke geçti, bir süre sonra da olcay sol beke yaklastı. motta ikili orta sahanın kapanan formunda sola yakın olanı gibiydi daha cok. sol bekteki efsane olcay performansı. ilk 1-2 pozisyonda olcaya güvensem dahi cekinerek izledim(kanserin de etkisi büyük) viudez cok degisik bir adam, hepimiz biliyoruz. Fakat sonraları solumuzdan gelseler demeye basladım :). Bu hissiyatımı demek adam güven ki vermiş ilk pozisyonlardaki tutumuylaya yordum. ersan, her veteran stoperin olduğu gibi kapanırken ışıldadı. franco zaten sogukkanlılıgıyla, aklıyla ve zamanlamısıyla acık alanda, dengeli oyunda da kendini gösterdi. demem o ki ersan yanıltmasın, birden aha döndü diye atlamayalım. yine sasırtabilir.
ve yapamadıklarımız. Savunma yaparken ki uyumumuz mükemmeldi. maç boyunca da gözlemledik, hatta antep macında da. takım kesinlikle birlikte hareket ediyor ve bu da takım boyunu kısaltıyor. mükemmel bir uyum var. avrupa'daki kalbürüstü takımlardan farksız bu yönüyle. işte Bilic'in takımı. İstediklerini yapabilirse lige bir Avrupalı dahil olacak ve tozunu atacak garantisini veriyorum Beşiktaş için .
Fakat bu maçta sanırım dakika 80'e kadar bir iki defa dışında düzgün çıkamadık. Tam bu işi yapacak olan oğuzhan kıpırdanmaya başlarken de tabela kalktı ve cıktı. yine de 49'dan 80'e kadar daha da iyi olmalıydı bu yönde.
70teki holosko degisikligine ve bunun nezdinde bugüne kadarki pektemek hamlesine de bir yorumum var. bilic bu adamları sıcak tutmak için oyuna aldı hep. onlardan skor istedigi kadar sıcak kalmalarını da istedi. bugün almeida'ya bir şey olsa, begenmedigimiz Pektemek alacak yerini. ha keza töre'yi itelemek ya da yoklugunda yerini doldurmak için holosko. holosko etkisizdi, beklenen etkisi yaratamadı belki hücum yönünde ama kontrayla tehdit edemese dahi yaptıgı presle paşanın mütemadiyen akın yapmasına engel oldu. savunmanın da yerleşmesi adına kazandırdıgı 10 saniyeler bile cok degerliydi. bırak, cıkan dengesiz topların bizim cocuklar tarafından kazanılıyor olmasını.
eger ortada veli yerine atiba kalmıs olsa bu kontraatakları daha saglıklı izleyebilirdik bu arada.

tek bakısta ilk yarı dengeli, baskılı oyunu kurmaya basladıgı dakikada golü bulup, daha da akılcı daha da garantici hücuma dönen beşiktaş. büyük takımların olmazsa olmazı duran toptan da golünü atan beşiktaş.
2. yarı savunma organizasyonu yönünde mükemmel ve tek pozisyon veren, paniklemeyen beşiktaş ama daha iyi olması için sogukkanlılıgını hücum yönünde de yansıtması gereken beşiktaş. ilk elin günahı olmaz misali 2 senedir kronikleşen problemlerin cozumune dair ciddi bir gelişme gösteren ama daha iyisini yapması gereken beşiktaş..

Unknown dedi ki...


*** Veli ve Olcaya. Amele ve Irgat yakıstırması yapanların dikkatine. hala hak ettikleri değeri göremiyorlar. benzer performanslarında fernanedesi dünya yıldızı ilan ediyorduk. hayır olması gereken bu ama dikkat çekmek istedigim nokta bu cocukları asagılamaya calısıp da bugünlerde eskiden hiç sevmezdim seni sütoğlan triplerinde sezarın hakkı sezaracılık oynayan iki yüzlü beşiktaş ruhunu kavrayamamıs güruha. ne olursa olsun bizdenler.
hatalar yapılır ama tekrar edilmemeli.

*** biraz fazla dagınık oldu ama yeni basladım. Hepinize selamlar, saygılar eksibesiktas ailesi ve dısarıdan takip eden arkadaslar.,
@cemekici, kesinlikle katılıyorum. Bursa deplasmanındaki gibi, sert değil ama sinmeden, sindirme çabasına karşılık vererek oynadığımızı ben de düşündüm maç esnasında.

Unknown dedi ki...

bu arada bugün bir yazarın da dikkat çektiği üzere tolga zengin'in bariz korner olan pozisyonda oralı bile olmaması ne kendisine be beşiktaş'a yakıştı. serdar'ı asmanın alemi yok efendi adam, ne olursa olsun bizimdir. aptal dost olabilir, kızabiliriz ama asmanın alemi yok.
tolga'ya gösterilen sarı kart hatalıydı. adam kaptan ki gösteriyor da kartı görürken pazubandı.

Adsız dedi ki...

@erman sezmiş

Hocam hoşgeldiniz. Değerli yorumlarınızı zevkle okudum. Özellikle dengeli hücum ve takım savunması konularına % 100 katılıyorum. Serdar'ı hemen asmamamız gerektiğine de.

Önümüzdeki Bursa maçı önemli fakat GS maçı daha da önemli (6 puanlık maç). Bu nedenle yeni çalışmaya başlayan Jones'u bu hafta riske etmemek gerekli diye düşünmekteyim. Öte yandan Serdar'ın yokluğunda Atiba'nın o bölgeye geçme ihtimali var; bu ise orta alanda yakaladığımız uyumu bozar. Bu nedenle: Atiba yerinde kalsın, sağ bekte Dany oynasın, 1-0 olsun bizim olsun.

Adsız dedi ki...

GS maçı için büyük konuşmayalım, her şey için daha erken vb sözleri gayet iyi anlamakla ve ardındaki anlamları bilmekle beraber; hocam zaten bizim dışımızdaki faktörleri dikkate aldığımızda göreceğiz ki bu lickde bize nefes aldırmayacaklar. Dolayısıyla elimizdeki tek malzeme yine kendimiz. O halde "biz" her halukarda oynayacağız, gerisi Allah kerim.

http://www.youtube.com/watch?v=qvx7oXqiaMM

sherlockholmes dedi ki...

gomis söylentisi var şimdi de. ntvspor falan haber yapmış. bence alınsa süper transfer. yaşı da 28

Adsız dedi ki...

Güzel röportaj:

http://www.ligtv.com.tr/haber/veli-abi-artik-gol-at

Jones Bursa maçında oynar mı oynamaz mı bilmem ama twitter hesabına bakında çoktan topa girmiş gibi. Güzel.

Bu arada Gomis gerçekten süper hamle olur. Çok isteyeni var, çünkü hem hücumda dalıp dağıtması hem de vuruşları vasatın çok üzerinde bir oyuncu. Bu isteyenler arasında bizi ister mi bilinmez. Euro Zone krizde. Vergisi az kemiksiz kazanç için gelebilir aslen. Ligdeki rakipler kısmıyla ilgili fazla korkum yok. Gomis gibi istim üstündeki oyuncular doğrudan oynayabileceği takımları isterler. Halihazırda 3 golcüsü olan FB veya Drogba&Burak isimleri bulunan GS'ye gelmesi bu açılardan zor. Bu bakımdan tek söyleyebileceğim: madem kulüp Ronaldinyo için çeşmeleri açtı, Gomis için de "gereği kadar" açmalı. Yoksa mesela İtalyan kulüpleri 3 veriyor ama TR'ye en az 5'e gelirim filan derse yolu açık olsun. Makul davranırsa arası bulunur.

İşin önemli tarafı: Oğuzhan, Olcay, Töre, Veli, Atiba ve Jones'lu bir kadroda bu adam çok iyi iş yapar. Zira gezen/yıpratan/yazan kombine golcü tipi pek fazla bulunmuyor.

Gelsin, efsane olsun.

Unknown dedi ki...

theoo sensiz geçen sevgililer günün aq! nereye gittiysen çık gel, özledik lan seni!

Unknown dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

KEEP CALM
AND
VOTE 10 FOR XELI

Mayor dedi ki...

Bana Gomis hamlesi hiç inandırıcı gelmiyor. Almeida'yi tamamen gozden cikarmis olmalari lazim boyle bir transfer yapmalari icin.
Belki Almeida ile pazarlikta ellerini guclendirmek icin "dostlar alisveriste gorsun" misali bir hareket olabilir.

Emre Toraman dedi ki...

baskı altında kalınca topu geveleyip pas hatası yapma olayını törpülediği sürece veli çok güzel. uzun vadeli takım iskeletine herkesin dahil edebileceği bir adam olabilir bu oyununu devam ettirirse.

30larda oyuna girip muhteşem bir asist(asist öncesi de olabilir emin olamadım)le kurtardığı kayseri maçı vardı, o hareketinden beridir orta sahayı geçerken gayet iyi ara toplar, dikine paslar yapabildiğinin farkındaydım ama hücum bölgesinde adam eksiltip pas vermesi yeni oldu.

fm rolleriyle anlatırsak orjinalinde ball winning midfielder oynayıp zaman zaman deeplying playmaker aksiyonlarını sergilerken şimdi bir de advanced playmaker aksiyonu görmüş olduk. akışkan bir takım olmak, kilit açabilmek için böyle katkılar, oğuzhandan rol çalmalar şart.

atiba da ilk hazırlık maçından böyle girişimlerde bulunmuştu ama sezon içinde pek anımsayamıyorum ben. ondan da(sağ beke geçse bile kanat ortalarından daha verimli yapabilir sanırım bu arapas olayını) isterük :)

@erman hoşgeldin kardeşim :)

xiyar dedi ki...

bilic'in sistemi ve taktiği yavas yavas oturuyor. oyuncular hem bu sisteme hem de birbirlerine alismaya basladi, ilk onbirdeki en az 5 adam ilk defa bu sene oynuyor bu takimda. ve bu daha baslangic. eger sabirli olunursa, gercekten avrupai bir takim cikacak ortaya.
bilic'in ve onder ozen'in hatalari,kusurlari var elbet. fakat ikisinin de bu islerde (hele bizdeki gibi medya, siyaset, yoneticilerin takimin tam icinde oldugu bir yerde) acemi olduklarini unutmayalim. ama hatalarinda israr etmiyorlar en azindan. benim icin bilic'in israrla fernandes'i oynatmasi hataydi. ama bir sekilde olmadigini gorunce vazgecti. umarim bursa macinda serdar'in yoklugu nedeniyle atiba'yi saga cekip onun yerine fernandes'i koymak hatasina dusmez.
bilic ve ozen hem takim hem de futbol yonetimi icinde yavas yavas kontrolu ele geciriyorlar ki eger bu ikiliye guveniyorsak, uzun vadede asil onemli olan budur. yoneticilerin transfer basarisizligi bu acidan islerine yaradi. toraman konusu mesela, toraman medya ve yonetici destegiyle surekli af ve ben besiktasin cocuguyum haberleri cikarttirmasina ragmen affedilmedi ve bu da ikilinin gucunu gosterir. bu saatten sonra affedilmesi ise yine hata olur.
bilic bir de bu sikici duran top taktigimize bir yenilik getirse ne guzel olurdu.

QuaresmA dedi ki...

Bu aralar oynadığımız sistemin sezon başıyla ilgisi yok. Bunu Kasımpaşa maçı topla oynama yüzdesiyle sezon başı topla oynamasını kıyaslayarak görebilirsiniz. Ha oturtmaya çalıştığı sistem buysa bilemem ama ben bu aralar oynadığımız topun Samet Aybaba sisteminden çok farkı olduğunu düşünmüyorum. Tabi Samet Aybaba takımı + 10-15 milyon dolarlık transfer takviyesi de diyebiliriz.

Ama bu sistem daha iyi, umarım tekrardan Türkiye Ligi gibi taktiksel açıdan basit bir ligin seviyesini aşacak düzeyde pozisyon futbolu oynatmaya çalışmaz. Olcay - Hugo - Töre, arkalarıda Oğuzhan fıstık gibi hücum hattı. Ama Töre ve Olcay açık alanda çok daha etkililer. Açık alanda herkes daha etkilidir tabi ama Olcay ve Töre aynı zamanda kapalı defansa karşı çok çok etkisizler. Diz bunları böyle, arkalarına sigorta Jones + Veli, bitti gitti tamam işte. Kontra atak futboluna devam, Samet hocanın bir bildiği varmış demek ki, değil mi Bilic :p

QuaresmA dedi ki...

Üstte 10-15 milyon dolar demişim, euro o.

Emre Toraman dedi ki...

jones bu akşamki idmanda da takımla çalışamamış. Necip sağbeke opsiyonunu idmanlarda denedik mi ki acaba. bilic mustafa denizli'ye danışmazsa üç opsiyon var gibi elimizde.

1. necip sağbek - atiba ortasaha
2. atiba sağbek - necip ortasaha
3. atiba sağbek - fernandes ortasaha

birincisi en ideali gibi görünüyor zira veli-necip ikilisi aynı anda ortasahada olduğu zamanlarda verimli olamıyor, akılsızlaşıyoruz genellikle.

formda bir fernandes olsa 1 çapa (jones) + 2 yaratıcı ortasaha (oğuzhan+fernandes) taraftarıyım kesinlikle ama hem jones haricinde o mevkiyi kaldıracak profilde yok elimizde hem de fernandes formsuz. haliyle 3. opsiyon düşünülmemeli şu an için bence.

bir de carvalhal da yanlış hatırlamıyorsam sezonun bu dönemlerinde fernandesi kesmiş, namağlup bir seri yakalamıştık. tesadüf olmayabilir.

Emre Toraman dedi ki...

2 yaratıcı ortasahadan kasıt 2 tane ayağına top bekleyen 10 numara değil de, maç içinde değişmeli olarak biri daha merkez biri daha ofansif oynayabilen bir ikili. ki ben hem fernandes'in hem oğuzhan'ın bu karakterde oldukça verimli oynayabileceğini düşünüyorum.

ps: fm2014 çok zor :'(

planck dedi ki...

Evet yahu aynı sametin sistemini oynuyoruz, sadece 15M€ değerinde 100lük bankotlarla kaleyi ördük, geçen sene en çok gol yiyenlerdenken bu sene en az yiyenlerden olduk. Futbol böyle de basit bir olay işte. Bas parayı al q7yi getirsin sana kupaları, koy parayı kaleye gol yeme falan. Bir de tabi inönüde seyirci takımı olumsuz etkiliyordu inönü bize deplasman oluyordu o yüzden bu sezon deplasman problemi de kalmadı. samet ne şansız adamdı yahu..

du, levande dedi ki...

kasımpaşa maçında 10 kişi kaldıktan sonra yaptığımız savunmayı izleyen biri hemen bu maçtan sonra takımın sistemini samet aybaba'nın sistemine benzetiyosa niyet pek iyi değildir bence :/ orta sahada şok preslerle topu kaptıktan sonra akıllı ve hızlı düşünen hücumcularla gol aramak futbol literatüründe samet aybaba sistemi diye geçiyosa bi yönüyle haklı bi tespit olur tabi. ama takımın sistemini değerlendirirken sadece hücum etme şekline değil nasıl savunma yaptığına da bakmak gerekir sanırım. biliç'in beşiktaş'ıyla samet aybaba'nın beşiktaş'ını savunma anlamında pek kıyaslayabileceğimizi sanmıyorum.

QuaresmA dedi ki...

Ben savunma sistemine bakmıyorum, o doğrudur. Sonuçta Biliç, Samet'ten daha iyi bir stoperdi ve Biliç şüphesiz Samet'ten daha iyi taktisyendir.

Ama hücum sistemi aşağı yukarı aynı. Poziyon futboluna değiştirmeye çalıştı, sene başında iyi başlar gibi olduk ama sonra habire puan dağıttık. Böyle daha iyi. Ayrıca 10 küsür milyon euronun neyine takınıldı anlamadım. Biliç'in gönlü olsun diye geçen seneki kadronun aynısıyla oynuyor mu diyelim ?

Holosko -> Töre
Uğur Boral -> Motta
McGregor -> Tolga
Necip -> Atiba
Ekstradan Jones ve 1-2 potansiyelli genç

E bir zahmet takım daha iyi oynasın :)

QuaresmA dedi ki...

La GS derbisine sağ bekte Mehmet Akgün, solda Emre Özkan ile çıktı bu takım geçen sene, hala oyuncular değil sistem önemlidir edebiyatı nedir ?

Hani olmasını istediğimden değil de Biliç'te aynı kadro olsa takım kaç gol yerdi merak ediyorum. Elbette Biliç'in defansif sistemi daha gelişmiştir ve sırf bunun için bile değişmeleri iyidir ama kadrosal anlamda bazı değişimleri göz ardı etmeyelim, demek istediğim budur.

can dedi ki...

Aybaba'nin bir sistemi yoktu, o yuzden ayni sistemle oynuyor olmamiz imkansiz. :)

Aybaba'dan tiksiniyordum, o yuzden gitmesine cok sevindim. Bilic'e ise sempati duymamak imkansiz. Bunlara ragmen, Bilic'le Aybaba kiyaslamasi acikcasi benim de yapmaktan kendimi alikoyamadigim bir sey. Boyle bir kiyaslamaya kalkan biri icin de Quaresma'nin dikkat cektigi kadrodaki ciddi guclenmeyi hesaba katmamak olmaz. Sadece McGregor- Tolga degisikligi bile gecen seneki kadronun en az bir kac galibiyet ve beraberlik fazla almasini saglardi. Ne de olsa gecen sene kaleyi bulan sutlarin gol olma orani gibi bir sacmalikta lig birincisiydik. Neyse tartisilmasi gereken gecen seneki futboldan bu sene nereye geldigimiz zaten.

Bu arada Eneramo 4 macta takimda Almeida ve Olcay disinda kimsenin atmadigi kadar gol atti ya, askolsun.

Yani dedi ki...

@Shelbyl
Yoğunsunuz herhalde ama şu maç postları, küçük bilgilendirme yazıları, sonra maç sonu değerlendirmeleri güzel oluyordu.

cochise dedi ki...

kasımpaşa maçı ile antep maçında birbirinin tamamen zıt bir futbol anlayışıyla oynamışken; "bu aralar oynadığımız oyun" ile geçen seneyi benzetmek komik. geçen senenin puanıyla, futbol arzusuyla cartıyla curtuyla hatta oynanan somut futbolla bu yılı karşılaştırana laf etmem ama futbol tarzı aynı diyenin geçen seneyi unuttuğuna eminim. Bir sistem mi plan mı vardı geçen sene; kısmi kaos futbolu. Samet kendi bile demişti rakipler bizi çözemiyormuş bazen ben bile ne oynadığımızı anlayamıyorum diye. Ha oyuncu kalitesi arttı eyvallah (Gökhan süzen'i de şahsen samet aldırdı, ernst'e gerek yok diyen de oydu unutmayalım, o kalitesizlikte onun da suçu var) ama rakiplerin de eli armut toplamadı artı stad meselesini söylemeye gerek bile yok. Bu sene iyi ya da köyü her maç maça özel bir taktikle de olsa temelde pozisyon futbolunu oynuyoruz. Kasımpaşa maçı dahil.

Not: Burada şu bundan iyidir, samet olsa az puan alırdı vb. gibi zahiri konular ya da samet döneminde daha iyi/kötü oynuyorduk gibi öznel konularla ilgili en ufak bir yorumum yoktur. Tek demek istedğim bu yıl bir plan var geçen yıl kapsayıcı, üzerine birşeyler inşa edilmeye çalışılan bir sistem yoktu. Hangisi daha iyidir bile demiyorum. Zira kimi zaman kaos futbolu, gün kurtarmak daha iyi de olabilir. (Ama bunu genelde Denizli, Terim gibileri yapabilir bence)

QuaresmA dedi ki...

Kasımpaşa maçı da dahil pozisyon futbolu oynadık diyorsun da ilk yarıda 10 kişi kalmamışken 3-0 öndeyken bile maç içinde verilen istatistiğe göre topla oynamalar 57-43 Kasımpaşa lehineydi. Bu pozisyon futboluysa dünyanın en orijinal pozisyonu futboludur :)

Neyse bu tartışmanın bir yere varacağı yok, en azından hücum sistemi olarak dediklerimin arkasındayım. Olcay'ın sezon başı ile şimdiki performansı arasındaki fark bile Biliç'in hatadan döndüğünün kanıtı aslında.

Bugün 11'de Manuel yok, Atiba ne olursa olsun ortada oynamalı denmiş ve Biliç bence hata yapmamış burada. Umarım Dany bu söylenenleri pişman edecek saçmalıklara girişmez.

Adsız dedi ki...

yine güzelim bi düdük vermişler bize. teşekkürler lorel&hardy.

Abi bu nasıl saçma sapan kartlar yahu.

yok abi ister Aybaba olsun ister Biliç olsun istersen Mourinho getir bu takım baskıyı kaldıramıyor yaw.Olmuyor ...

Orada penaltıyı verse biz bu maçı mümkün değil çeviremezdik.Şimdi de pek mümkün değil tabi orası ayrı.

Hiç tempo yapamıyoruz.Sürekli takılıp düşüyorlar.

Adsız dedi ki...

Evet Övünç, Fernandao sarı kartı varken hakemin gözü önünde Necip'e arkadan geçirirken, ki bırak 2. sarıyı doğrudan kırmızı, sürekli takılıp düşmüyor değil mi?

Şerefsiz nasıl vermedi orada kartı inanamadım ... her boku gören 6. hakem bize gelince görmez tabi.

Ben takılıp düşüyorlar diye çimden bahsettim.Hemen atar yapmayaydın iyidi.Atiba'nın sarı yediği pozisyon , Motta'nın sarı yediği pozisyonlar gibi !

2 haftadır Biliç'i ibretle izliyorum ama İlk yarıdaki müdahale seviyesi ile 2. yarıdaki arasında dağlar fark var.Takım gerçekten çok sağlam duruyor, bireysel hata sayısı inanılmaz azaldı .Kasımpaşa'dan sonra Bursa'ya da tek pozisyon verdik 10 kişi.

Şimdi Dany varken , bek oynaması daha normal olacak Necip'i attı stopere bir hata yapsa burada 10-11 bakmaz ağzına sıçardık doğruya doğru.

Bir de Pedro Franco'nun bonservisini Theo'ya hediye edek lan burup burup münasip şekilde kendini datmin etsin.

Unknown dedi ki...

geçen sene benzer bir durumdaki trabzon maçını düşünün.
maçtan önce ve maça çıktığımız stratejiyi düşünün.
ve bugün 45ten sonra bilic'in ne yaptıgına bakın.
aybaba'yı severim ama neden bilicle devam etmeliye dair net bir çıkarım yapabiliriz. tebrikler beşiktaş.
maçın adamı : töre

*emre selam dostum :) seninle yine karsılasmak güzel

du, levande dedi ki...

pedro franco gerçekten çok iyi. yalnız gerçekten necip'in bölgesinden bi kaç kez arkaya tehlikeli toplar attılar becerikli olsalar gol de gelebilirdi, her şeye rağmen dany'yi çekmesi gerekirdi oraya.

Pheaglix dedi ki...

erken dönüş yapmazsa theonun muhtemel dönüşüne 6 gün kaldı.

o değil böyle anlar için seviyorum futbolu. bu galibiyet o sahadaki tosuncuğa gelsin.

Adsız dedi ki...

@Övünç

Ben de bu yaşta atar yaptım ya, kusura bakma.

Bence Bilic'in taktiksel anlamda bu maçtaki en büyük olayı: Sezon sonu gitmesi neredeyse kesin olan isteksiz Fernandes'i bile oyuna alarak saha içinde kullanabildi. Rakip ceza alanı önünde topu geveleyecek adam lazımdı, Fernandes'in en iyi yaptığı iş olması hasebiyle cuk diye oturdu. Gerçi maç 0-0 devam etse ve hazret o son dakikada yaptığı vurdumduymazlığı yapsa ne olurdu orası meçhul.

Bence de Dany stoperde Necip bekte olmalıydı, hele ki Franco yalnızken. Daum belli ki yatabildiğim kadar yatarım bir gol olsa amenna, sonra lig ortalamasında 60. dakikada yorulan Beşiktaş'ın karşısına iki hızlı kanatla çıkar olayı bitiririm diye düşünmüş. Bilic bu taktiği gördü de mi böyle yaptı, bilinmez.

Bir de; tamam kardeşim Latinler iyi futbol oynarlar, amma velakin bu zart-zurt tripleri de yetti gari. Premier Lig'de bu tiplerin hiç gözünün yaşına bakmıyorlar, netekim çok az biraz La Liga hariç Bundesliga ve Serie A'da da bu böyle. Darısı bizim lige.

Forza dedi ki...

Özellikle genç arkadaşlara yazıyorum.

Beşiktaşlı olmak böyle birşey dostlar. Takım yenilince herkes konuşur, yazar çizer. Bloglarında sayfa sayfa nedenler niçinler; analizler yaparlar. Takım toparlanır 4 hafta kazanır, bir sonraki maçın başlığı da açılmaz; güzel gidişat irdelenmez.

Biz mazoşist bir topluluğuz. Acı çekmekten zevk alırız. Ya bunu bilin öyle sevin Beşiktaş'ımızı, yada değiştirin bu düzeni. Bizim nesilden ben umudu kestim, siz bunu yapın genç Beşiktaş'lı kardeşlerim.

Yani dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Yani dedi ki...

Ben bu maçta kırmızı kartın işimize yaradığını düşünüyorum. Veli en az iki tane nşa sarı kart verilebilecek taktik faul yaptı, Necip ha keza. Fenerin devamlı yaptığı ve kart gösterilmeyen fauller gibi, ilk defa bizde de işledi. Hakem yaptığı hatanın sonucu Beşiktaş'a tolerans gösterdi. Büyük takım toleransının nadir işlediği anlardı. Bursalılara peşpeşe olması gereken sarı kartları gösterdi ki Beşiktaş maçlarında bu kartların verilmediği ve takımın sindiği çok maç oldu. Bu tabi rakibin Bursa olmasının da etkisi. Bir de tabi ki taraftarın kendi varlığını hissettirmesi.

Mesela Almeida'nın gol önceki pozisyonunda normalde yüzde doksan faul çalınırdı, ki bence faul değil. Ama çalarlardı. Sonra Serdar Aziz ve Civelli'nin Almeida'nın büyük cüssesinden dolayı küçük görünen ama onu diğer maçlarda yıpratan net faulleri çalındı ki normalde kolay kolay çalınmıyordu.

Ayrıca bir önceki maçtaki 10 kişi kalıp gol yememiş olmanın verdiği özgüven ve bir maçlık da olsa o tecrübe bugün yararlı oldu.

Kartın bir diğer etkisi de Beşiktaş taraftarı bu sayede gerçekten maçın içindeydi, bu da bir artı. Maçı etkiledi, ve en önemlisi bu oyunculara da yansıdı. Töre'nin insan üstü 5 kişiden kaptığı top isyan etmenin sırf oyuncu karakterinden dolayı değil taraftar tutumuyla da ilişkili olduğunu gösterdi. Fernandes'ten sonra en umursamaz oyuncuların başında gelen Töre'nin bu tavrı bile taraftar nasıl maç kazandırır sorusuna cevap veriyor. Taraftar mağduriyetini ağlayıp sinmek yerine ya da sinirlenip küfretmek ya da şiddete dönüştürmek yerine pozitif enerjiye dönüştürebilmeli bugün olduğu gibi. Bu da yeni stat öncesi beni umutlandırmadı değil.

Yani dedi ki...

Ayrıca bir travmanın eşiğinden döndük, bu maçı kaybetmiş olsaydık, hele bir de haksızlığa uğrayıp ilk yarıdaki durum yeniden hortlayabilirdi.

theotheo dedi ki...

herkese selam. valla bursayı antepi yendik diye göbek atamıcam burda. gs den 6 yemiş bir takımdan bahsediyoruz. theo nerde diyen arkadaşlara duyuralım da bunu.

çok net söylüyorum beşiktaş büyük maç kazanmadığı takdirde. hiç bir zaman rakiplerinin üzerine çıkma ihtimali söz konusu olamaz. he gider haftaya gs yi arena da yener. o zaman bütün bu söylediklerimi yer ve internet bağlantımı keserim çok net söylüyorum.

beşiktaş galatasarayı arena da yenerse. bugüne kadar yazdığım bütün yorumları yerim ve herkesten tek tek özür dileyip. bu ortama bir daha adım atmam.

delgado dedi ki...

gökhan töre'nin yaptığı şu presi ve topu saklamasını youtube'a yükleyebilecek bir arkadaş var mı? özetlere de koymamışlar.

planck dedi ki...

theocan olm nası yalancı yüzsüz bi herifsin lan sen :D fenere kaybetmezsek kesicektin neti 3-3 kaldık, sergenin antebini yenersek bir daha internete girmeyecektin yine mi olmadı dostum ya :D bari nickini değiştir gel la nası bir organizmasın sen :D

Adsız dedi ki...

@planck

Yanlış anlamışsın. ISP'lerle bağlantımı kesecem dedi :) İkisi gitti kaldı iki tane :))

Bu arada GS kadrosu büyük ihtimal şöyle olacak:

Tolga
Atiba-Dany-Pedro-Motta
Jones-Veli
Töre-Oğuzhan-Olcay
Almeida

theotheo dedi ki...

@planck

o dediğin lafı bul intihar edicem. feneri yenersek dedim. eğer kaybetmezsek dediğim lafı bul intihar edicem.

du, levande dedi ki...

çok net söylüyorum theotheo gelmiş. bonservisleri alt alta yazsana theotheo :(

assortique dedi ki...

Ona rakip takımın bonservis ücretlerini alt alta sayın...

du, levande dedi ki...

çok net söylüyorum önder özen ve biliç gidecek. rize'de 5 yiyen sergen gelecek yanına da genel menacer olarak sinan engin.

Unknown dedi ki...

harbiden tiksiniyorum bu ligden.
bir yandan da gönül bırakmıyor.
birileri cumhuriyet ek bük bekçi diyerek şikeyi falan manipüle ediyor.
öte yandan birileri tribünlerde bir ideoloji yaratmaya çalışıyor.
öte tarafta hakemler mevzuları.
geçen hafta yaşananlar ve bu ülkede adalet düzgün işlese en çok cezayı çekecek olanların adalet yürüyüşleri falan.
yahu ne boktan bir ülkede yaşıyoruz.
gerçekten de bir yaradan ve sınav olmalı. yoksa bu yaşananların başka hiçbir açıklaması yok.

planck dedi ki...

theocan yorumları silmişsin sonra da intihar edicem diyosun şakacı seni :D buraya yazdığın her yorumda imza olarak "ben sözünde durmayan yalancı ve yüzsüzün biriyim" diye yazsana, yeni gelen arkadaşlar sana hemen adapte olsunlar :D

Forza dedi ki...

hahah adam yorumları silmiş, bul o yorumları intihar edecem diyor.

Beşiktaş adama tükürdüğünü yalatır. Özlemişiz bu Beşiktaş'ı. Pazartesi sabahı stresi falan da kalmadı. theo sen hep buralarda ayak altında ol, gitme hiç bir yere. Stres topu ile yoyo arası bir görevin var bu platformda.

sherlockholmes dedi ki...

theo

ulan gsden 6 yemiş bursa diyosun ama bizim deplasmanda 3-0 yendiğimiz gsnin zar zor 1 puanı aldığı bursadan hiç bahsetmiyosun. haklı çıkmak için bu kadar ödün verme kişiliğinden. bak güzel kardeşim burada yazan beşiktaş taraftarının hiçbiri gerizekalı değil. hepsi aklı başında insanlar. bizde biliyoruz arenadaki maçta galatasarayın favori olduğunu. yalnız galatasaraydan bahsediyoruz. bayern-real-barca gibi bir dünya devi oldular da bizim mi haberimiz yok. derbinin bahis oranları şimdiden malum sitelere düşmüş. gs galibiyeti 1.80- beşiktaşsa 4 civarlarında. belki bu rakamların çok önemi yok ama doğru futbolla yenemeyeceğin takımda yok. saydığım dünya devleri hariç.

Coolio dedi ki...

@james sneijder

Jones uzun süredir maç oynamamış, iyileşir iyileşmez ilk maçını GS'ye karşı ilk 11'de oynatmazlar diye düşünüyorum (sırf bu ve benzeri maçlar için alınmış olmasına rağmen). Jones yerine Ferdi oynayacak bence, çünkü Bilic 3 haftadır Ferdi'yi yedek oturtup gaza getirmek istiyordu GS maçı için (gerçi ben hala çekip gitsin istiyorum). Jones'u ise bir şekilde maçta öne geçersek Ferdi'nin yerine alacak bence.

Bu arada Ferdi'nin kaleciyle karşı karşı pozsiyonlarda ayaklarının birbirine dolaşması durumu devam ediyor. Rezil bir özellik. O golü atsa GS maçı için çok morallenmiş olucaktı, şimdi tam tersine motivasyonu bozuldu sanki.

@yani

dediğin gibi ilk defa büyük takım baskısı yiyen hakem davranışları gösterdi maçın hakemi ama bunu haksız yediğimiz kırmızı karttan sonra göstermesi yine tam olmadı. Hemen hemen tüm BJK taraftarı gibi ben de bu tür hakem eyyamlarını lehimize de olsa istemiyorum. Bileğimizin gücüyle alacaksak alalım. ama bu maçta gördükkü bu hakem eyyamlarıyla maçı kazanmak gerçekten çok daha kolaymış. Yani adam bıçaklasa bile kırmızı kart görmeyecek bir Alves, Emre'nin olması. Hiç verilmeyen fauller, ofsaytlar gerçekten büyük avantaj. Bu Feneri, Cinconu geçip şampiyon olmak ise çifte haz..

Bilic yavaştanda olsa hatalarını düzeltiyor gibi. burda bir arkadaşın da dediği gibi (adını hatırlayamadım kusura bakmasın) yaz transfer sezonun da geçmesini bekleyip, en azından önümüzdeki devre arasında eleştirmek veya tebrik etmek daha mantıklı.

Bu arada 80 milyonluk bir ülkede şu Motta'nın yaptığı basit ama faydalı işi yapacak yerli bir oyuncu olmaması ise tez konusudur bence.

Unknown dedi ki...

Themcit pilavı aramıza yeniden hoş geldin ile söze başlamak şart oldu.

Dün bir seviye daha atladık, kötü oynarken ve üstelik rakip en az bir (belki de 4-5) kişi daha fazlayken, yani sayısal olarak saha içerisinde eksikken kazanmayı başardık. Bu takıma ayrıca bir pozitif hava getirecektir.

Bu takımın daha iyi oynaması için derbi kazanmaya ihtiyacı var, daha yüksek öz güvene ulaşabilmek ve büyük takım hüviyetini rakibi hissetirebilmek içinde bir derbiyi muhakkak kazanmalıyız. Ne olursa olsun kaybetmemeliyiz, hele iyi oynayarak kesinlikle kaybetmemeli ve hatta berabere dahi kalmamalıyız. Ben beraberliği de kayıp olarak saymayacağım bu hafta için, ancak rakibin geri çekilmeden oynayacağını varsayarsak (kendi sahalarında kapanarak oynamayacaklardır, oyun açık alanda oynandığında ise gs'nin fener kadar sağlam bir savunması olmadığını hepimiz biliyoruz.), bu çıkarımlardan yola çıkarak rakip sahadan galibiyet çıkarmamızın olası olduğunu görüyorum.

theo gibi bir Beşiktaşlıyı kaybetmeyi istemezdik ama kazanırsak ilerleyen haftalarda fikstür avantajını da kullanarak rakibimize yaklaşabilir ve hatta önlerinde ligi bitirebiliriz.

Kaybedersek de gelen fırsatları değerlendirebilmek için en azından mevcut yerimizi korumalıyız.

Unknown dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Unknown dedi ki...

Birde theocum bursalılar bize karşı oynadıkları hiçbir maçta topun üstünden atlamazlar.. bilmem anlatabildim mi??

Jones'un GS maçına çıkması bence de intihar olur.

Şu maçta Necip'i stopere çekecek kadar takımına inanan Biliç'in Atiba'yı sağ beke atacağını hiç sanmıyorum ben.Hele ki sol kanadı neredeyse hiç tehdit olmayan bir GS karşısında.

Merkezi güçlü tutup topun arkasına geçmek GS maçında yeterli olmayacak.Bireysel hata gelmesi muhtemel.

Beşiktaş'ın ileride baskı kuramamasının en önemli iki sebebi bekleri gibi görünüyor Motta dahil.Biliç beklerin geride birebir kalmasını pek istemiyor sanıyorum.

Bursaa maçında ne zaman Motta ve Dany Sestak ve KAzım'a yakın oynamaya onları rakip yarı sahada takip etmeye başladı o zaman oyunun dengesi bize doğru geldi ama bu kez de Oğuzhan'ın sakatlığı , Olcay'ın yetersiz hücum aksiyonu tempo yapmamızı engelledi.Burada Bursa'nın yüksek savunma konsantrasyonunu da es geçmemek lazım.Zaten maç bize bu şekilde geldi.Daum duran top dışında hiç bir hücum planı yapmamış direkt olarak beraberliğe gelmiş GS maçındaki faciadan sonra.Aynısını bu maçta yapsalar bir 6 tane daha yiyip giderlerdi muhtemelen.

Ama 70'te Ferhat ve Volkan'ı aynı anda sahaya sürüp oyuna genişlik katmak için bu planını başarılı bir şekilde güncelledi bence.Golü atamamış olsaydık ve Fernandes , Almeida değil de olsaı şekilde Atiba-Veli ikilisinden birinin yerine girseydi bu maç çok net giderdi.

Biliç'in yaptığı doğruları kurtaran şey tek atak tek gol oldu.

Ama dediğim gibi bunlar GS maçında yeterli olmayacak.Çok ciddi şekilde ön alan baskınısını kırmaya yönelik çalışma yapmak lazım.Uzun top çıkacaksakAtiba veya Veli hariç geri kalan 5 linin Almeida'ya çok yakın oynamaları ve dönen topları yüksek tempo ile kovalamaları şart zira GS ne Antep , ne Bursa gibi az sayıda çözüme sahip bir takım değil.

Bu arada Fernandes ne gamsız adam ya.Ben olsam kadroya filan almam bunu.Yanında dakika 85 olmuş götünü yırtan Veli'den utanmıyor , çıkıp orada hafif tempo koşu yapıyor.

Ben bunu hep söyledim.Beşiktaş ilk 4 haftada muazzam oynarken de böyleydi bu herif.Sürekli hafif tempo koşu yapıyordu ama en azından arada gaza gelip deparla kaleciye filan basıyordu aklına esince.MAçı yerinde izleyenler için okuması çok rahat bir adam.

Ben bu şekilde takım satan oyuncu çok az gördüm ya.

Coolio dedi ki...

Bu arada Franco bana bizim eski Ronaldo'yu hatırlatıyor. Sakin, ayağı düzgün ama çok hızlı olmayan bir defans oyuncusu modeli.
Franco her geçen gün daha da iyileşiyor. Bazı hamleleri çok kritik oluyor iyi anlamda. Maçın sonlarında Bursa kontratağa çıktığında Bursalı oyuncu ayağından biraz açtı topu ve Franco bu anı tetikte beklermiş gibi karşıdan hamle yapıp topu uzaklaştırdı mesela. Bunlar zaten bir defansın yapması gereken hamleler ama bu çocuğu basın 1 maça bakarak o kadar çok eleştirdiki şimdi her iyi hareketinde evladım gibi sevinmeye başladım.

Bu arada karşı takımda ne zaman biri sert müdahaleden dolayı kırmızı veya sarı kart görse pozisyondaki kurban hep Veli oluyor. İlginç bir tesadüf.

Bu arada GS maçında Töre'den çok şey bekliyorum. Eğer Rusya'dan ayrılmak istiyorsa (BJK için olması zorunlu değil, FB veya GS içinde olaiblir) bu maça damga vurmalı.

Yani dedi ki...

@Coolio

Katılıyorum. Benim de içime sinmiyor. Ama onu geçtim dün Kerem Şeras'a verilen kartın muadillerini acımadan yapan Fener oyuncuları kart bile görmüyorlar. Hakemler kendilerini düzeltmediği sürece tepede kalmak istiyorsak bunlara ihtiyacımız var ve bence bu baskıyı kurmak için de taraftar her zaman maçın içinde olmalı.

Onun dışında GS maçı ilk maç gibi olmayacak. Bursa maçı ilk yarıdan ders alındığını net gösterdi. Hem şampiyonluk gibi bir baskının da olmadığını varsayarsak, takım defansının ve mücadele gücünün yükselmesi, takımın oturmuş olması (tabi sakatlık olmayacağını varsayıyorum o güne kadar) ve Biliç'in artık lig dinamiklerini ve Türk oyuncularını ve hakemleri daha iyi tanıması beni umutlandırıyor. Bugün GS'nin puan kaybetmesi durumunda daha da rahatlayacaklar. Ben en kötü beraberlik olur diye düşünüyorum, yine bir oyun çevrilmezse tabi.

Gs başladı yine bugünkü açıklamayla yolu yapmaya. Bir de bizim maçı kullanıyorlar te allaam ya. Sarılar yine saha dışına çıktılar, artık hakem, rakip taraftar, çirkefler hepsini yenmek zorundayız. Başka yolu yok.

Flaming Buzz dedi ki...

Stadtaydım.

Maç hakkındaki yorumum;

Fernandesin a*k,
EYYAMCI hakemlerin a*k,
Veli' ye laf eden futbol fakirlerinin 7 ceddinin a*k.

sherlockholmes dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
sherlockholmes dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
xiyar dedi ki...

coolio,
o müdahalelerin hep veli'ye olması tesadüf değil aslında. top neredeyse, veli orada. her topa her pozisyona bir şekilde maydanoz oluyor, bu da rakibi sinirlendiriyor. veli, motta gibi çok fazla ekstrası olmayan düz adamlar iyidir. düz olmak da kötü değil kanımca, zıddının eğri olduğunu düşünürsek.
bir de pek değinilmemiş, ya da artık söylemek manasız geliyor belki, atiba yine müthiş oynadı. takımın bir beyni varsa o da orta sahada oynadığı müddetçe atiba aslında. hem hücumda hem savunmada takımı hiç sezdirmeden o yönetiyor.
gs maçında biliç inşallah ilk onbirle çok oynamaz. orta sahada olası bir ferdi-oğuzhanı melo-selçuk ikilisi yerler bence. keşke veli-atiba-jones üçlüsüyle çıksak.

sherlockholmes dedi ki...

gaziantep-kasımpaşa-bursa gibi ligin kalburüstü takımlarını geçtikten sonra sıra ligin kader maçlarından birine geldi. galatasaray derbisinde rakibe nefes aldırmamak adına şöyle bir ilk 11 düşündüm ;

tolga-serda-dany-franco-motta
atiba-jones-veli
olcay-gökhan töre
almeida


velinin yerine oğuzhan da oynayabilir. atiba-jones kesinlikle oynamalı. veli-atiba ikilisi kesinlikle yeterli olmaz kaybederiz.

çok mu defansif oldu sizce ?

Deniz dedi ki...

Ferdi ve Ozzy aynı anda olmasın takımda da, en kötü bir puan alırız diyorum.

Onun dışında, sizce Gökhan Töre'nin bonservisini mevcut rakam üzerinden de olsa almalı mıyız? Eğer yabancı sınırı kalacaksa ben elzem olduğunu düşünmeye başladım.

Töre'nin potansiyeli ayarında 7.5 m €'ya yabancı bulmak bile çok zor geçtim yerliyi.

22 yaşında ya adam. 10 sene tepe tepe kullan.Hele kendini az biraz geliştirse o 7.5 m'u rahat rahat çıkarırsın.Geliştiremezse de Hajrovic'lerden , Bruma'lardan , Stoch'lardan kötü olmaz hiç bir şekilde.3 gol 6 asisti var.Ortalmaya vurduğumuzda 5 gol 10 asist ile bitirir sezonu gibi duruyor.7.5'luk performans değil kesinlikle ama adamda daha fazlası olduğu çok net.

Ben olsam alttan Olcan'ı da zorlardım .

sherlockholmes dedi ki...

bence de törenin bonservisi alınmalı. sonuçta yerli bir kanat oyuncusu bulmak mümkün değil. gökhan potansiyel olarak çok üst seviyeleri zorlayabilecek yeteneklere sahip. beşiktaş da oynamaktan mutlu olduğunu da düşünüyorum.

galatasaray maçı franco-gökhan-oğuzhan gibi oyuncuların baskı altında ne yapacaklarıyla ilgili iyi bir sınav olacaktır. oğuzhan kadıköydeki derbide bu sınavı çok da kötü geçirmemişti. franco tam soru işareti.. ve jones lütfen sahada olsun. çok lazım bize bu maçta.

Ekrem Ph.D. dedi ki...

jones ilk 11 baslamaz haftaya. Daha once hic resmi maca cikmamis, ustune sakatliktan yeni cikmis bir adami adrenalinin tavan yapacagi bir maca, Arena'nin ortasina atmaz Bilic.

Mete dedi ki...

Defansta kısa kaldık. Dünkü Bursa maçında da duran topların hepsine ayrıca ceza alanına şişirilen topların neredeyse tamamına rakip vurdu. Bence Franco başarılı ve iyi bir kumaşa sahip ama fiziksel özellikleri sanki defansif orta saha tiplemesine daha yatkın gibi. Stoper için kısa kalıyor.
Dünkü maçın ilk yarısında da belki hiç pozisyonumuz yoktu ama önde baskılı oyunla her an maçı kendimize çevirecek gibi oynuyorduk. Pozisyonun olmayışı da Almeida'nın berbat bir oyun sergilemesiyle de alakalı. Ama ön alan baskısı Bursayı belirli dönemlerde orta sahayı dahi geçirtmedi.Gs maçının da anahtarı bence bu ön alan baskısı olacaktır.
Dortmund takımını birçok futbol izleyicisi kadro olarak sayamaz. Çünkü bireysel oyuncu kalitesi yarıştıkları takımlara kıyasla oldukça geridedir. Ancak buna rağmen, uluslararası arenada her takımla kafa kafaya oynamasındaki en temel etken, takım halinde ön alan presini sahada mükemmel derecede yapmasıdır.
Aslına bakarsanız Biliç ile geçen bu süreçte oyuncu anlamında seviyesini bir tık dahi artıran oyuncu olmadı bence. Ama takım halinde özellikle sezonun 2.yarısıyla bu ön alan presini gerçekten iyi uyguluyor takım. Kapılan toplardan sonra o topları biraz daha uzun süreli ayağımızda tutabilirsek bence takım bir tık daha yukarı çıkacak ve bu seviye rakiplerle arayı bir anda açacak diye düşünüyorum.
Biliçle ilgili bir güzel gelişme de Atibanın mevkisinin orta alanda ne kadar elzem olduğunu kavraması.

Okan dedi ki...

ben dün maçtaydım, 1-2 şey söylemek lazım olimpiyat stadıyla ilgili.
bir kere maç günü başakşehir'de hastane temel atma töreni yapan arkadaşları tebrik ediyorum, gitmek eziyet oldu.
maça yetişemedim bu yüzden. stat girişinde herhangi bir güvenlik önlemi yoktu, biletli - biletsiz herkes turnikelere kadar hiç bir aramadan geçmeden ilerleyebildiler.
turnikeler çalışmıyordu. insanlar turnikelerin üzerinden atlayarak ya da kendi biletlerini kendileri okutarak geçiyorlardı.
içeride maç izleyebileceğim bir yer yoktu, ilk yarıyı sahanın yarısını göremediğim bir yerde izlemeye çalıştım.
galatasaray maçından sonra ilk defa olimpiyat stadı'na gitmiştim, hiç bir ders alınmadığını görmek üzdü.
bundan sonra fenerbahçe maçı dışında bir maça gitmem olimpiyatta.

Okan dedi ki...

eğer ligi şampiyonlar ligi'ne kesin katılabileceğimiz bir pozisyonda bitirirsek gökhan töre kesin alınır. eleme oynayarak katılabilecğimiz durumda düşünülür, diğer türlü transfer edilmez.

Unknown dedi ki...

Bana Gokhan'in transferi 4-5 milyon gibi bir rakama bitecek gibi geliyor. Gokhan'in da istegi ve ne kadar yetenekli de olsa istikrarsizligi fiyati oralara ceker umarim.. Genc Turk oyuncu kontenjanindan ve hep bir umut istikrar yakalayacagini dusunecegimizden, bence Sampiyonlar ligi durumundan bagimsiz alinmali. Sampiyonlar ligine gidilmesi durumu 5'in ne kadar ustunde yabanciyi kaldirabiliecegimizi daha cok etkiler gibi.

7'den fazla da yabanci olmamali gibi. Sol sag forveti de orta saha kategorisine koyarsak, 3+3+1 gibi dusunulebilir.
Defans 3 yabanci: Franco, Sivok/baska stoper, tercihen sol bek (bence ters ayagi da biraz iyi olup, sagda da kullanilabilirse cok iyi olur)
Orta saha: Jones, Atiba, ve ofansif bolgede her yerde oynayabilecek FM'den bildigimiz Joe Cole, Farfan tarzi AMRLC olsa, normalde forvet arkasi oynatip, gokhan/olcay yerine de kullanabilsek :)

Forvet: Kalmasi istenirse ve kalirsa Almeida ya da baskasi

Unknown dedi ki...

Edit: Tabii ki adamlari degil terim olarak AMRLC'yi FM'den bildigimizi kastettim. O adamlari bilmeyen yoktur sanirim :D

du, levande dedi ki...

o amrlc tanımına en uygun adamlardan biri kagawa sanırım, bi kaç sitede de ilgilendiğimizi okudum ama çok zor transfer tabi. yine de direkt şampiyonlar ligi bileti ve yeni stadla birlikte bi ihtimal diyorum. çok da güzel bi ihtimal.

Adsız dedi ki...

Jones’un oynayıp/oynamamasıyla ilgili aynı fikirde değilim. Elimizde bir Ernst örneği var. 31 Ocak 2009’da transferi kesinleşiyor, 2 Şubat Pazartesi akşamı havalimanına iniyor, aynı hafta ayın 8’inde Pazar günü maça çıkıp 75 dakika başarıyla süre alıyor. O maçta sonra da banko oynadı zaten. Üstelik Jones geçen 30 Ocak’ta geldi. Diyeceksiniz ki sakatlığı çıktı; sakat kalıp oynamadığı gün sayısı 5’i geçmiyor ve neredeyse 1 haftadır özel antrenman yapıyor. Hatta neredeyse bu maç da oynatılacaktı. Ayrıca takımı da Ernst’den daha iyi tanıma fırsatı buldu, hem maçlardan hem de antrenmanlardan. GS maçı atmosferine gelir isek; Jones kadroda böyle bir baskıyı rahat kaldırabilecek oyuncular arasında en üstteki 4-5’inden biri. İlaveten 2 Schalke maçından GS’yi en az Atiba kadar tanıyor.

Neden Jones önemli? O oynamazsa ya Serdar oynayıp Oğuzhan olmayacak. Bu maç Oğuzhan’ı oynatmama gibi bir lüksümüz olamaz bana göre. Aksi durumda GS Olcay’la Töre’yi kilitlediğinde gol yapma şansımız yüzde 70 azalır.

Korkum, bu halde Oğuzhan’sız bir maçın dakikaları negatif ilerledikçe, mesela 60’da onu oyuna alıp Atiba-Veli’den birini kesecek olmamız. Bu en kötü senaryo olur, ki daha büyük bir kumar bana göre. Tabii her halukarda teknik yönetim kimleri oynatırsa fitim. Her bir şeyi bizden daha iyi görüyorlar çünkü. Mesela Jones böyle bir derbi için fizik olarak hazır değilse kesinlikle oynamamalı.

Adsız dedi ki...

"sakat kalıp oynamadığı gün sayısı 5’i geçmiyor" derken "sakat kalıp antrenman yapmadığı gün sayısı 5’i geçmiyor" olacaktı, düzeltir özür dileriz.

Unknown dedi ki...

yürü be samet kim tutar seni!!

gs'nin iki beki de facia, orta sahaları çok yumuşak ve çok fazla hücumu düşündükleri için geri dönemiyorlar.. topa müdahale eden yok, terim zamanındaki galatasaraylardan çok daha farklı bir takım olacak karşımızda..

Adsız dedi ki...

@Emir Eri

Bu maç ne olur bilemem, yenseler bile fikrim değişmez (zaten allem kullem en az beraberlik yaptırırlar diyorum): GS orta sahasının bu durumunu defalarca yazdım. Rakibi ısıran bir tek Melo var (bunun da yarısında görmezden gelinen haşatlık pozisyonlarının rolü var). İç Saha-Dış saha performanslarındaki büyük fark da TT Arena'daki ilk 15 dakikada seyirciyle hücum baskısı kurabilmelerinden kaynaklanıyor. Fakat bu baskı bile durdurulabilir, yeterki adam akıllı oynayalım.

Sağ bek durumu iyi olsa, ben de Jones'u oynatarak Atiba-Veli ikilisini hayatta bozmam. Fakat Serdar bu maçta aşama kaydeder mi ve bu riske girilir mi? Asıl soru burada.

Adsız dedi ki...

Klasik sarılı rakiplerine tonla sarı kart gösterme durumu aynen devam ediyor. Kırmızı olursa şaşırmam.

Adsız dedi ki...

Amk ben böyle işe. Milyonları harcayıp transfer yapıyosun, sonra ligde düşme mücadelesi veren takımıyla son anlarda berabere kalıyosun. Amrabat nerde lem, Dany ve geleceğin yıldızı denilen Bruma nerde? Bu Drogba ne işe yarar lem? Bostan korkuluğu mu aldık tonla paraya. Amk resmen. Burdisso tam patlayan bomba. Telles ne ki. Amk. Hatta Anthony Quinn. Bu ara Avrupa maçı da yokkine ne dicez şimdi maalledeki çoluk çocuğa.

cochise dedi ki...

galatasarayı ilk yarı çok dikkatli takip etmedim ama son 5 maçlarını izledim. Evlerinde her maçta çok coşkulu, harika oyun ve mutlak favori; deplasmandaki maçlarda ise 1 puan alırlarsa iyi sayılır; hakikatten rezalet oynuyorlar. İçerde taraftar gazı mıdır artık rakip mi çekiniyor bilemedim. ama aynı oyuncuların iç dış bu kadar farklı performans vermesi inanılır gibi değil.

Ben açıkçası eğer psikolojiyi kaldırıp başta sert durursak en az bi puanı zorlanmadan alırız diye düşünüyorum. Çünkü evlerinde oynama psikolojisini kaybederlerse geriye bir şey kalmıyor. Ama bunu atamazsak kötü bir sonuç alırız.

En kritik hatta tek kritik adamları Melo; Sneijder drogba falan hikaye. Eyvallah nerede ne yapacakları belli değil; her an gol atabilirler ama onların yaptığını hatta daha iyisini selçuk-umut yapıyor ama Melo takımın adeta her şeyi. Ve alternatifsiz. Sarı kart görse favori olurduk diyim o derece. (üstelik sarı karta da yaklaştı bi iki ama nerdee) Hem hucumun alt yapısını yapıyor hem de savunmayı toparlıyor. Bu kadar nefret ettiğim bir oyuncuya bu kadar saygı duyduğum için kendime kızıyorum ama yapacak bir şey yok. Bence şu anda ligin en formda oyuncusu. Onun üzerine oynayıp sindirmeyi başarırsak bu maçı alırız.

Unknown dedi ki...

gs puan aldı ama yine aybaba hataları ile ve yine şans faktörü yanlarındaydı.
1- drogba sadece fiziğiyle oyunda var, ligimizin vasat stoperlerinden oluşan antalya savunması karşısında yok oldu.
2- selçuk yerine meloya yakın oynanırsa hem bu oyuncunun sinirlenerek kart görmesi hem de bu oyuncunun oyun içerisindeki etkinliği azaltılabilir. bu bakımdan Jones'un oynaması düşünülebilir veya son haftalardaki Veli performansı bile melo denyosunu çıldırtabilir (Veli Kavlak'ın askerleriyiz!).
3- gs bekleri facia ötesi, kimse baştan söyleyim Serdar'ı boşuna boklamasın..
4- gs'nin sağ kanadı yok! orası bizim maçta bu şekilde oynarlarsa otoban olur, Olcay da hattrick yapar!
5- sol kanatları oldukça yaratıcı lakin savunma yanları yok! sneijder ve telles'ten oluşan kanatları höldür höldür atağa çıkıyorlar ama ortasahadan geriye geldikleri bile yok! ayrıca telles daha çok toy ve net şekilde (theocan tabiriyle) henüz gs'nin oyuncusu değil.
6- selçuk-melo bağlantısını kopardığımız vakit, maçı alırız. theo tabiriyle bu çok net!
7- ayrıca bu gs takımı yine saha içinde her türlü çirkefi yaptı ve yine kart görmedi. bkz melo'nun çifte dalması (sarı kart) ve kolpa ronaldonun antalyalı oyuncuya dirseği (kırmızı kart)..

Ekrem Ph.D. dedi ki...

Birader. Bu oyunculari kim transfer etti, harcanan paralara yazik. Burdisso icin mi Dany'i gonderdiniz?Tonla adam alindi yedek kulubesinde bile yoklar. Sneijder ve Drogbayla kume dusme hattindaki Antalyayi yenemiyorsan birakip gideceksin birader cok net soyluyorum bakin. Hepiniz benim soyledigime geleceksiniz. Mancini gidecek, Sergen gelecek. Care Sergen.

Adsız dedi ki...

En büyük avantajımız: GS'nin başında Mancini denilen bir sabit fikir abidesinin olması. Teknik-taktik, bu adamdan farklı hiçbir şey beklemeyin. Eminim bizim teknik kadro onu ezberliyordur zaten. GS her halukarda oynadığının dışına çıkamaz bu yüzden teknik anlamda rahat olun.

Bu arada: Ekrem sen beni güldürdün, Allah da seni güldürsün kardeşim :)

Adsız dedi ki...

Ha, eğer GS bu hafta farklı bir şey yapmak adına Catanaccio formasyonunda çıkarsa da kimse şaşırmasın. Böyle olursa her bi şey Olcay-Töre-Oğuzhan'a yıkılır (bana göre her halukarda Oğuzhan oynamalı zaten).

Bizim maç farklı olacak ya.

Bu maç önde baskıyı hiç yapamadılar.Antalya ayağa çok temiz çıktı.Beşiktaş'ın dar alandan kurtulma refleksi zayıf.Kurtuldu mu zaten büyük oranda gol yapıyor.Olumlu yanımız şu an göbeğin sonunda oturmuş olması.Yukarıda yazıldığı gibi havadan zayıfız ama Drogba'da gerçekten berbat durumda.


Biliç'in bildiğinden şaşacağını hiç sanmıyorum.Zorla bulduğu Atiba-Veli göbeğini anormal bir durum olmazsa bozmaz.

Atiba ve Jones benzer adamlar değiller.Orta ikili bozulacaksa Veli çıkıp Jones girmeli , Atiba beke , Jones ortaya bence çok gereksiz bu maç özelinde.Son 2 maça kötü ve rolanti başladık.Gs maçı bunu kaldırmaz.En baştan kora kor girmek lazım.

YSY dedi ki...

Bence hoca sağbekde serdar ile başlayacaktır. Maçın gidişatına göre atiba sağa geçip ortaya jones gelebilir. Bu maçı psikolojik olarak töre-olcay-oğuzhan üçlüsünün ne derece kaldırabileceği önem arz edecek. İnşallah sıkıntı çıkmaz. Bana bu konuda çok güven vermiyorlar çünkü.

Adsız dedi ki...

Bence de Jones ve Veli birbirine oyun yönünden daha çok benziyor, yani ikisiyle Atiba kıyaslaması yapacak olursak. Maalesef bizim memleketteki derbilerde orta alan mücadelelerinde akıl fikir hesabı pek olmuyor, kim neyi kaparsa onunla yürüyor. Bu bakımdan Jones-Veli ikilisi (Jones oynayabilir durumda olursa tabii) bence tam olur. Zira GS istese bile Melo'nun yanına benzer bir oyuncu bulamaz, kadrolarında yok çünkü. Birileri Ceyhun diyebilir, bana kalırsa da keşke o oynasa. Fakat GS kenar yönetimi formsuz Drogba'nın yanında Burak'ı oynatabilmek adına Selçuk'u kesemez. Bu durumda Atiba Serdar'ın yerinde gayet oynayabilir.

Böyle bir ikilide topu kim ileri dürtecek olayına gelir isek, Veli'nin inanılmaz işler yapma olayı dışında, Jones'un bu yönü de var. Hücum kapasitesi Melo'dan daha fazla zaten.

du, levande dedi ki...

olcay'da sorun çıkmaz, gökhan da fizik olarak çok iyi durumda, sadece oğuzhan'ın melo karşısında çabuk sinmesinden korkuyorum şahsen. neyse ki hem galatasaray fener gibi bizi fizik üstünlüğüyle dövebilecek bi takım değil hem de biz son maçlarda ilk yarıya oranla çok daha diri gözüküyoruz. ilk yarıdaki maçtan önce biz bugüne göre daha formda olmamıza ve galatasaray da bana göre o zamanlar çok daha formsuz durumda olmasına rağmen galibiyet için o maça göre daha fazla umudum var. ve kazanırsak devamında da iki iç saha maçı ve galatasaray'ın da chelsea maçı dalgasına kaybetmesi muhtemel olan bi kaç puanla birlikte 6-7 puanlık bi fark açma fırsatımız olacak. gerçekten çok çok önemli bi maç.

Armagan dedi ki...

Gs-bjk maçı çok önemli olsa da ben maça çok anlam yüklenmemesi taraftarıyım.rakiplere göre pozisyon almanın ne kadar zarar verdiğini gördük devamlı.O yüzden bu maça son 13 maçtan birisi gözüyle bakılmalı.Kazanılır/ kaybedilir,önemli olan iyi oyun ve istikrar.İlk 2 yolu burdan geçiyor yoksa derbiden değil bence.


Derbi konusunda :
gs favori olsa da,zayıf tarafları olduğu aşikar -sağ kanat,orta alan düşünce kontrolü kaybetme,savunmada ara sıra çıkan uyumsuzluklar vs vs-

Yapılması gerekenler:
1.ilk 20 dk çok baskı yiyeceğimiz kesin.ama bu kontra ve rakibi yormak için iyi fırsat olabilir.
2.Orta saha özelikle orta alanda sert olmalı,Melo-Selçuk ikilisini yıldırmalı kısacası.kalan oyuncular da-Oğuzhan,Töre- olabildiğince etkili pas yapabilmeli,pasla oyunda kalmak demek galibiyeti getirebilir o kadar.
3.Savunma sertliği de önemli.ilk yarıdaki maçta Serdar'ın yeterince sıkı olmaması savunmayı yormuştu.sertlik derken bam güm dalsın demiyorum,ayakta kalsın düşmesin anlamında.işte baş ağrısı burda başlıyor,sakat/cezalı savunma oyuncu sayısı hayli fazla.-bu arada sertlik düzeyi de iyi ayarlanmalı,işte asıl zorluk da bu olacak!-
4.Bence Veli-Atiba ikilisi korunmalı çünkü oyun zora girdiğinde ceza sahası önü pas trafiği açısından çok kritik bir yer oluyor-bir nedeni,gs kanatları iyi kullanamıyor çoğu zaman.
5.Maçın kaderini savunma rotasyonu ve baskı altında hata yapıp yapmayacakları belirleyebilir,hücum oyuncuları için çok önemli maç ama formlarıyla bana güven veriyorlar.

Armagan dedi ki...

En önemli şeyi unuttum.Herhangi bir sakatlık ve ceza alma durumunun olmaması bence galibiyetten daha önemli!!!

Önceki yorumda belirttiğim gibi istikrar bir 3 olasılıklı bir derbinin sonucundan daha dikkatli edilmesi gereken bir olgu.

sherlockholmes dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
sherlockholmes dedi ki...

hazır durumdaysa jones kesinlikle oynamalı. bu adam hazır olup bu maçta da oynamayacaksa transfer edilmesinin bir anlamı kalmayacak. geçen sene ki shalke-gs eşleşmesinde istanbuldaki ilk maçta jones müthiş bir futbol ortaya koymuştu.eğer fizik olarak hazırsa atmosferi falan siklemez veliden 10 gömlek üstün futbol oynar.haddime değil ama bence en mantıklı 11

tolga-serdar-franco-dany-motta

atiba-jones-veli

gökhan olcay

almeida


oğuzhan ikinci yarı girer.

Coolio dedi ki...

Hücumda Almeida'yı yalnız bırakmamamız gerekiyor. Bursa maçında çok yalnız kaldı ve her giden top öldü, daha da kötüsü bize atak olarak geri döndü. Ama nadiren de olsa Töre veya Olcay destek verdiğinde tehlikeli pozisyonlar yaratıyorlar. Ekstra bişey yapmalarına gerek yok, fiziken Almeidanın yanında bulunsalar bile yeter. Golü de zaten Töre'nin Almeida'ya yaklaşmasıyla bulduk.
Hele bir de Oğuzhan-Olcay-Almeida üçlüsü klasik tek paslarını yaparlarsa gol rahat atarız.

Defanstaki en büyük korkum ise duran toplar. Oldukça kötüyüz bu konuda. Kornerlerde Almeida yine destek vermeye gelir (çok da faydalı oluyor) ama akan oyunda bir orta ile Burak'ın gol bulması çok bütük risk. Dany Drogba ile eşlecek muhtemelen ve o eşleşmeden Dany galip ayrılır gibime geliyor. Dany sadece top çıkartırken basit oynasın yeterki.

Maçta çok fazla deneyeceğimiz taktik ise bence şu olacak: Sağdan Töre'nin sol çapraza Olcay'ı veya Almeida'yı kaçıracak olan uzun pasları. Zaten taraftar baskısını da alan GS karşısında bizimkiler pas oyununa çok geçemezler.

Walla Gs'nin aklının Çelsi maçına kayacağını da düşünürsek bence çok önemli fırsat bu maç zira bizim maçın telefisi var ama o maçın yok.

Biliç çok istese de takımın Bursa deplasmanındaki oyunu sergileyebilecek durumda olmadığı aşikar.

2 hafta önceki Man City-Chelsea maçına benzer bir maç olabilir.O maçta City atamadı Çelsi aldı yürüdü.Willian isimli cibilliyetsizin yerine başkası olsa daha farklı da olabilirdi.

GS baskıdan gol çıkarıp erken kopartmak isteyecek.Ne kadar erken alırsa skoru o kadar erken yatışa geçecek . Beşiktaş'ın set oyununda ki başarısızlığını da düşünürsek , tam bir bulmaca bu maç.

Biliç'in ne yapacağını merak ediyorum aslen ama Kasımpaşa-Bursa maçlarındankinden çok farklı bir şey göreceğimi de sanmıyorum.

sadrazam dedi ki...

Yukarıda yazılan yorumların geneline katılmakla beraber,

1) Ersan ve Sivok'un olmadığı defans hattında Franco (1.83 cm),dany(1.84,
Motta (1.73), Serdar (1.84).
Rakipleri; Burak(1.88), Drogba (1.89), Umut (1.84)
Üstelik gese forvetlerinin tamamı iyi hava topuna çıkabilen, rakibi bozabilen oyuncular. Bence bu savunma kurgusunda en çok ölü toplara ve doldur boşaltlarda dikkatli olmak lazım. Almeida zaten tüm kornerlerde geri gelip yardım ediyor. Ancak akan oyunda yüksek toplarda çelimsiz kalıyoruz biraz.

2) ilk 15-20 dk. baskı yiyeceğimiz konusunda neredeyse herkes hemfikir. Bizim en büyük avantajımız oyun 0-0 oynanıyorken olduğunu düşünürsek maça Veli-Atiba-jones ile başlamak gesenin en etkili olduğu göbekte çok büyük avantaj sağlayacağını düşünüyorum.
Sneijder 'in kanat oyuncusu olmadığını, daha ziyade ortaya kayarak oynadığını ve hemen hemen hiç çizgiye inerek orta yapmadığını düşünürsek, klasik bir sağ bek yerine Necip-Atiba gibi birebir oynayabilecek ve ortayı kapatabilecek bir bek düşünülebilir. Alex Telles'in Gökan'ın kontrolünde ve tehdidinde olacağından o bölgeyi kullanabileceğini düşünmüyorum.

sadrazam dedi ki...

@Coolio ile duran top olayında hemen hemen aydı şeyler yazmışız.Geç fakettim:)

sherlockholmes dedi ki...

veli-atiba orta sahasıyla başlarsak hiç şansımız yok kesinlikle. jones oynamalı. başka türlüsü büyük hata olur. bakın iddia ediyorum veli-atiba başlarsak veli daha ilk yarıdan kırmızı kart görebilir.

Unknown dedi ki...

GS'nin 4-3-1-2 cikacagini varsayarsak, Melo ve Selcuk'u onde isirmak adina, eger hazirsa ben de Jones ile birlikte Veli-Atiba-Jones'a donmekten yanayim.

GS'nin hem taktik kurgusundan hem de oyuncu kalitesinden dolayi ortadan kilitlenip, kanatlardan saldirmamiz gerekli. Tum hucum girisimimizi kanatlardan yapacagimiza gore, Oguzhan'in varligi (tabii ki oyunu tutmamiza katki yapacak olmakla beraber yeterli olmayacaktir) cok elzem degil, terazide Jones'un en azindan katabileceklerinin katkisi daha agir bana gore.

turgay dedi ki...

oğuzhan sakatlanmış zaten jones'un oynaması ortasahamızı çok daha güçlendirecektir. ortasahada ne kadar basarsak şansımız o kadar artacaktır.

Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Emre Toraman dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Emre Toraman dedi ki...

daha önce de bir arkadaş paylaşmıştı sanırım. başarılı bir iş olacak gibi görünüyor. teşekkür ve ilgiyle takipteyiz: http://vk.com/videos242924621

Adsız dedi ki...

Şimdi düşününce GS maçı ilk yarı orta alanda Veli-Atiba-Jones üçlüsüyle başlayıp Oğuzhan'ın gerekirse sonradan oyuna girmesi sanki daha bir mantıklı gibi. Hem ilk dakikalardaki baskıyı engellemiş oluruz, hem de halihazırda 90 dakikayı çıkarmayı başaramamış Oğuzhan ikinci yarı daha diri olabilir. Zaten Jones'un da 90 dakikalık performans gösterip gösteremeyeceği muamma.

Adsız dedi ki...

Bursa maçı hikayesi:

http://www.ligtv.com.tr/haber/atiba-golden-emindi-ama

Pheaglix dedi ki...

"ardından yaşanan diyalog sonrası"

Adsız dedi ki...

@Pheaglix

Bahsedilen zannımca çizgi hakeminin orta hakeme yaptığı Fifa/Uefa kitaplarında kural olarak yer almayan uyarısı.

Ben bu Terzic'i seviyorum ya. Adamın maç içindeki hal ve hareketleri takımı ne kadar benimsediğini gösteriyor. Bu arada 4-5 hafta önce demiştim, Bilic kenarda çok stabil duruyor diye. Artık öyle değil. Bence nedeni bizim ligi çözdü adam. Yeri geldiğinde verecen gazı hocam, başka türlü böyle garabet bir kararla 10'a 11 kalınca takım da fara bakan davşan gibi kalıverir.

Adsız dedi ki...

ManCity bir “takım”a karşı kendi evinde 0-2 yenildi. Tespitler:

- Öncelikle Barça La Liga’da orta sıralardaki bir takıma, mesela Levante’ye karşı deplasmanda oynasaydı bu maçtan çok daha fazla zorlanırdı emin olunuz.
- ManCity o derece kötü, çünkü öncelikle orta alanları tam bir fecaat. Chelsea de para akıtılan kulüplerdendir ve bu durum futbolda alışılagelmiş bir olaydır, ama hep adam akıllı transfer politikasına sahip olmuştur. Obi Mikel, Essien, vs. Bunlar hiç de boş hamleler değildir ve sonuçları da geçmişte yaşanmıştır. Kökten gelen Lampard ve benzerlerini saymıyorum bile. Fakat ManCity orta sahası? İşin garip tarafı bu takım Pellegrini gibi üst düzey bir futbol adamının yönetiminde bunları yaşıyor. İkinci bir büyük soru işareti?
- Özellikle bu maçla birlikte görüldü ki, Dzeko çok yetenekli bir adam ve bu kadroyla harcanıyor. Şimdi diyeceksiniz ki City bir maçı eksik olarak liderin sadece 3 puan gerisinde. Fark etmez ki. Mesele takımının nerede olduğu değil performansını ne kadar sahaya yansıtabildiği. İlaveten Agüero tek başına bir takım gibi oynadığından bu fazla göze batmıyordu, fakat yokluğunda daha bir kabak gibi ortaya çıkıyor. Ayrıca Navas’a da yazık lem. Barça’nın kafası La Liga’dan dolayı karışık olmasa daha neler olurdu kim bilir.
- 15 yıl önce tamamen tesadüfen bulunan biletle bir ManU ev sahibi maçına gitmiştim. Orada gördüğüm neredeyse tüm ManU taraftarının söylediğine göre, Manchester’da City taraftarı parmakla sayılacak haldeydi. Neftin gücü adına, şimdi görüyoruz ki sayı bayağı artmış. Güzel, yani rekabet için güçlü takım sayısı artsın vs. Emme velakin ManU gibi, Liverpool gibi geçmişe sahip olamayınca elde kalan da böyle gofrettin taraftar oluyor. ManCity’nin en az bir 10 yıla daha ihtiyacı var taraftar açısından kökleşmesi için. West Ham bile daha afilli bu konuda.
- Kısacası: Pellegrini’nin bu orta alan konusunu cidden düşünmesi gerekli. Yoksa olay sadece CL’de değil liginde de her an patlayabilir. Ultra dışarıdan bakınca sorunu savunmada ve stoperlerde gibi görmek gayet mümkün. Oysa dert bu değil, yalancı okey bu.

Walla orta saha kurgusuna mı yoksa oyuncu seçimine mi vurgu yaptın anlayamadım.

Benim anlamadığım Demichelis gibi kariyerinin en iyi zamanlarında bile üst seviyenin çok çok aşşağılarında olan bir adamın 33 yaşında böylesi hayvani bir kadroya stoperlik yapması.Hani John O'shea'nin , Wes Brown'ın senelerce Utd'de oynamasından bile daha büyük bir saçmalık.Hele hele böylesine Rus ruleti bir taktikle oynuyorsan.

City golü bulamadığı her saniyede panikliyor.Panikledikçe daha fazla adamla hücuma gidiyor.Git geller arttıkça fizik kalite ne kadar üst düzey olursa olsun takım bir yerden sonra düşüyor.Bir de üstüne gol yerlerse direkt yamuluyorlar zaten.

Abi parayla bir yere kadar ya.Acil paraya ihtiyacı olan kulüplerden oyuncu alabiliyorsun sadece.Vidal'i , Pogba'yı , ne bileyim , Iniesta'yı ,Kroos'u , İlkay'ı filan alamadıktan sonra kimi alıp orta sahayı sağlam tutacaksın ki ? A sınıfı orta sahalara 100 milyon çekiyor artık her takım.Zaten sayılarıda çok az.Bayern boşuna mı kaçırdı Javi Martinez'i . Hem de 45 m e satın alma opsiyonunu ödeyecek olmasına rağmen adamı kaçırdı diğerleri uyanmadan almak için :)

Bu sefer 2. sınıf orta sahaları ederinin üstünde almaya başlıyorsun.Çünkü adam akıllı oyuncu yok , deneme yanılma yapacak vaktin yok. Fernandinho , Willian , Javi Garcia , Freddy Guarin , Hernanes gibi adamlar 20 m 'un üstünde ediyor gerçekten şaka gibi.

City'nin eli kolu bağlı biraz o konuda.Psg sadece forvete 200-300 harcadı orta sahada Veratti - Motta-Cabaye-mataudi oynatıyor.Hadi Veratti neyse de bence Cabeye - Motta baş altı takım oyuncusu olur ancak.

Adsız dedi ki...

Valla sadece geçen dönem transfere 116 milyon avro harcandığı zaman hem oyuncu seçimi hem de kadro yapısını eleştiririm gayetten.

Barça maçına 4-2-3-1 ile çıkmış zat-ı muhterem. Ne geri 4'lünün önündeki o "2" olması gereken 2 değil (bunlardan biri olan 2. dünya savaşından kalma Jagdtiger tankı Fernandinho 40 milyona Pellegrini zamanında alınıyor) ne de yine bu ikili hücum anlamında sürekli beslenmesi gereken mesela Silva ve Navas için uygun değil. Navas biraz farklı bir kanat oyuncusu; yüksünmez, gider-gelir, takım oyunu oynamaya çalışır. İşte orta alan bu olunca o da "takım oyunu" adına heba oluyor. Kolarov ne bu arada ayrı bir soru işareti tabii.

Bakınız, defansınız ağır olabilir, (Kompany değil ama DeMichelis ağır oğlu ağır. Böyle bir düzey takımda yedin ilk çiziği). O halde önlerindeki adamlar hızlı olmalı ve hepsinden önemlisi hızlıyken saha kontrolü de ellerinde olacak. ManCity'de böyle bir orta alan yok.

Gelelim golcü bölgesine. Dzeko gibi mücadele edebilen bir adamın var. Negredo nedir şimdi? Anladık, zaten kendi evinde Barça'dan tırsıp yatarak ve maçı kilitleyebileceğini düşünerek araya bir de gol sıkıştırırsam diye düşünmüşsün ve tek golcüyle çıkmışsın maça; zaten ağır defans ve orta alanınla bu hatayı baştan yapmışsın, üstüne tüy diker gibi ilerde topla daha fazla mücadele yapacak bir adamı da son 15 dakika oyuna alıyorsun. Bakınız mesela Jovetic de kazmadır vs fakat o da ilerde daha fazla topla oynayıp rakibi rahatsız edebilirdi.

Netçe itibariyle 450 milyon değeri olan bir takım, son transfer harcama ederi 116 milyon. Bu rakamlara karşın kağnı gibi hücum edip müdafaada rakibi sürekli defansın önüne yığıyor. Pellegrini ne yapıyor? Dzeko'yu geç oyuna aldığı yetmezmiş gibi Navas'ı çıkarıp Nasri'yi alıyor, soft kemancı Nasri'yi. Aferin iyi yaptın Gareth Barry'i satmakla ManCity.

Şu bir gerçek: Agüero bu takımın tas tamam yarısı. Transfere GS'den az, FB ile aynı parayı harcayıp 6 ay önce yeni 12 futbolcu alan ve bunların yarısını hatrı sayılır şekilde oynatan Everton ManU'nun üstünde 6. sırada varın hesap edin gerisini. Yani ManCity liginde şöyle durumdaymış bunu yapmış pek bir şey ifade etmiyor bana göre. Dün seyrettiğim takım Premier Lig'de ilk sıradaysa İngiliz ligini de yavaş yavaş Serie A'nın yanına "unutulmaz nostaljiler" kervanına eklemeye başlayabiliriz.

Dün bir ara kaçırdığı yüzde 100 olmasa bile 80'e yakın pozisyon sonrası Fabregas ağzını sadece yandan biraz burktu ya la. Herşeyi anlattı aslen.

Unknown dedi ki...

Jones, Motta ya da Ferdi kadroya giremeyecek !! dany- franco ikilisi garanti almeida ve atiba da. Diğer iki yabancı hangileri olur ben hiç tahmin edemiyorum şuan. İsmail e ya da Uğur a güvenilceğini sanmıyorum. Yani Jones un kadroda olma ihtimalini az görüyorum.

Adsız dedi ki...

Oh-a. Hübele. Über alles Bayern. Tamam rakip kendi evinde 37. dakikada 10 kişi kalmış da; Halen Uefa resmi sitesindeki rakamlara bakıyorum: Topla oynama oranları 27-73. Pas sayıları: 268-924. Başarılı pas sayıları: 170-812. Gol çabası: 6-26.

Aslında demek ki: Guardiola'nın olayı tiki-taka ile özetlenebilecek kadar kısa değilmiş.

Adsız dedi ki...

Bir tiki-taka isyanı:

http://www.youtube.com/watch?v=tgZeKXs9mxM

Yorum Gönder

Ara