.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

31 Ocak 2014 Cuma

STSL19/ Beşiktaş - Kayseri Erciyesspor

31 Ocak Cuma / 19:00 / Cüneyt Çakır

23 Yorum:

Batistuta35 dedi ki...

Genel olarak sıkıcı bi ilk yarı geçti. Karşı sahaya gidiyoruz tehlikeli bölgeye dek sonra sıçıyoruz.Halbuki 5-10dk adam gibi baskı yapsak rahatlıkla 3 olur, rakip çok dandik.

Olcay'ın asist öncesi pası da çok iyiydi bu arada.

cemekici dedi ki...

ilk yarı itibariyle -bence- iyi oynadığımız maç. rüzgarın etkisi sahada net gözüküyor. kısa paslar, uzun paslar, ortalar, verkaçlar hepsi var. rakibin dandik oluşunu göz önüne alırsak belki yine aldatıcı olabilir ama ben beğendim takımı.

defansı zorlayacak pozisyon olmadı hiç. pedro bir kere güzel bir top kesti o kadar.

ha bi de, fernandes böyle oynasın daşşağımı yesin diyorum. gerçi gidecek nasıl olsa ama bugün en azından standardın altına düşmedi. jogging yerine bir iki gerekli depar attı da sevindirdi.

cemekici dedi ki...

bu arada istiyorum ki, şöyle ya hoca, ya sportif direktör ya da başkan da desin ki; "televizyon kanalının birinde iki tane dallama ileri geri yorum yapıyor takım hakkında. akıllı olsunlar, yoksa biz beşiktaş olarak akıllarını alırız."

bu nasıl spikerlik, nasıl yorumculuk.

fromida dedi ki...

döşüyoz

Cavid Nazım dedi ki...

biliçle bu iş olmaz. takımı ezbere kuran, müdahalesi ezbere olan adamla yapılanılmaz. gayet açık. 3-0 'dan maç beraberliğe gidiyordu. oyun içinde taktiksel olarak beşiktaşa dair umut besletecek emare yok. muhammet hala daha hazır değil. 60'tan sonra orta saha yine düşüyor. değişiklikler, formasyon tercihi her zamanki gibi el yordamıyla. tolga'nın gözünden ciddi bir sorun yaşadığını görmeyip muhammeti oyuna süren ciddiyetsiz bir teknik ekip. ömer şişmanoğlu yerine mustafa pektemek kararı. sosyalizm falan filan bunlar güzel şeyler. ali ece gibi naif tiplerin iyimser, canımlı cicimli muhabbetleri filan. fakat mevzu futbolsa işini iyi yapan td olduktan sonra isterse faşist olsun. ne yazık ki biliç işini iyi yapmıyor.

Minostaurus dedi ki...

Merhabalar,

Birkaç yıldır sıkı bir blog takipçisiyim ancak ilk yorumumu yapmak için içimdeki isteği bu maç körükledi.
En az 4 sezondur bu takımın en büyük düşmanının galip olduğuna inanamayan, hatta biraz abartayım, galibiyeti hak etmediğini düşünen futbolcu grubu olduğunu düşünüyorum. Pek çoğumuz ama üniversitede öğrenci olarak ama çalışma hayatında emeğimizi satarak hayatta kalmaya ya da hayallerimizi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Sizlerin adına konuşmak istemem ancak ben, emeğimi yok saymaya/harcamaya çalışan her duruma ve kişiye karşı her türlü müdahaleye -ekibim içinde olsa dahi- tepki gösteriyorum, herkesin de göstermesi gerektiğine inanıyorum. Ancak anlayamadığım bir sebepten dolayı oyuncularımız, kendi emeklerinin kıymetini oturduğu yerden ahkam kesen bendeniz kadar bilmiyor. Böyle bir maçtan sonra skor 3-3 olsaydı, futbolcularımız evlerine nasıl bir ruh haliyle giderlerdi inanın çok merak ediyorum. Korkarım, oyuncularımızın pek çoğu birçok işletmenin de özellikle insan kaynakları üzerinden aşmaya çalıştığı bir sorunla karşı karşıya: "ben elimden geleni/görevimi yaptım" düşüncesi. Bu düşünce o kadar hastalıklı bir düşünce ki, tek desteklediği şey "hata yapma", "bomba senin elinde patlamasın" sonuçlanacağı tek yer ise maalesef inisiyatif almaktan çekinen ve "görev tanımımda yok" diyen elemanlar. Bu maçta "Skor nasıl 3-2'ye geldi" yerine "X yumurtladı topu baba, ben napayım" diyen futbolcumuz, kafa yapısını değiştirmek zorundadır. Teknik ekibin bireysel olarak bu olgunun hiçbir şey ifade etmediğini, önemli olanın skor tabelası ile birlikte takım mücadelesi olduğunu futbolcularımıza anlatması gerekiyor. Umarım, -böyle bir görevi tek bir bireye yüklemek her ne kadar hoşuma gitmese de- Jones diğer oyuncularımıza da verilen emeğin kıymetinin ne olduğunu saha içerisinde gösterir. Benim tanımladığım Beşiktaş hem emeğini ortaya koyar, hem de emeğinin kıymetini bilir ve -yedirmemek- için elinden geleni yapar. Uzun yazım için özür dilerim, yılların birikmişliği diyelim, okuyan herkese çok teşekkürler.

Mayor dedi ki...

Bilic'in oyuncu degisikligi tercihlerine, sirf kendilere acidigi icin en kotulerden basladigini dusunmeye basladim.
Yani "Kerim, Omer falan Besiktasta kendine zaten banko forma sansi bulur ben en iyisi, Holoskoyu, Pektemegi aliyim de cocuklar cok uzulmesin, biraz moralleri yerine gelsin belki kazara gol de atarlar" gibi bir dusunce yapisinda olabilir mi?

Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Armagan dedi ki...

Değişiklik her ne kadar yanlış bir hamle olsa da Töre'nin hafif sakatlığı sonrası zorlanması ve Olcay'ın yavaş yavaş oyundan düşmesi bunu gerektirdi.Karar yanlış değil giren oyuncular sıkıntılı orta saha çöktü resmen son 15 dk.Yani kulübe biraz sıkıntılı(bunda tabii Veli,Necip eksikliği,Jones'un kadroya alınmaması kesinlikle etkili,3 orta saha oyuncun eksik kısacası.Bir de Sivok'u arar olduk bazı anlarda).

Evet sorunlar var ama güzel gelişmeler de oluyor.Fernandes ilk yarının son maçlarındaki gibi ruhsuz değil,Töre her ne kadar saçmasapan hatalar yapsa da daha diri,Motta'nın takımı uyumu ve katkısı iyi.Almedia desen makine gibi zaten.

Yedek oyuncularla önde topu tutamama,3-0 verdiği rehavet ve savunma oyuncularının ilk 11 kalitesinde olmaması 3-2 gibi skoru getirdi.

15-60 arası oyunu daha fazla yaymayı nasıl becerebilir onu düşünsünler.Cevap bence savunmada etkili ve hücumda topu ayağında tutan orta saha.

Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Forza dedi ki...

Alınmaca gücenmece yok, Beşiktaş olarak bir aileysek birbirimize karşı açık olabiriz. Amacım kimseyi kırmak veya Beşiktaşlılığını sorgulamak değil, sadece kendi düşüncemi paylaşmak istedim.

Bir önceki postun yorumlarında QuaresmA'nın yazdıklarını okuyunca, tribünde bu arkadaşla yan yana olmak istemem dedim. Şimdi Minostaurus için, bir deplasmanda yada iç sahada beraber sevinsek gole dedim; yada beraber üzülsek gole. O da olur.

Beşiktaş bizlerin hayatında 20,30,40 belki de 50 den fazla yıl yer almışsa bu iş duygusuz olmaz. Ama futbol takımından konuşuyorsak, iş sadece duyguyla olmuyor. Beşiktaş'ı sevmek değil esas mesela.

Beşiktaş'ı ve futbolu keyifli hale getiren doğru paylaşımı yapabilmek. Bizler yk'da değiliz. Belki bir kısmımız kongre üyesi, hepimiz taraftarız. Beşiktaş için karar alma mercilerinde değiliz. Destekleriz, para harcarız.

Daha iyisini istemek doğal olan. Ama esas olan, ne istediğindir. Ben sükseli hareketler yapan, özel goller atan ama soğuk havayı gördüğünde sinen bir futbolcu topluluğu istemiyorum. 2 tekme yediğinde korkan topçular için antep deplasmanına uçak bileti almam. Cuma erkenden bir bahane bulup havaalanına yetişmeye çalışmam. Benim istediğim, beni peşinden sürükleyecek Beşiktaş ezdirmeyecek kendini, sertlik gördüğünde ağlamayacak. Güvenecek kendine. Hak etmek için çalışacak. Çalıştıktan sonra heba etmeyecek alın terini. Korkmayacak.

Bugün takım yenilmedi ama korktu. Daha kötüsü korktuğunu hissettirdi. En başta hoca korktu. Bizim takımın, aslında camianın sorunu mental. Lucescu kırmıştı bu mental zaafiyeti, Denizli tek başına winner karakteriyle ve kısmetiyle zirveye taşıdı takımı. Lucescu'nun takımı deplasmanda sinmezdi. 95 Daum'un takımında taca çıkmış topa bile koşan Madida'ydı şampiyonluğu getiren, fener deplasmanında bizim Tayfur bize golü attıktan sonra hemen cevap veren Viking'imiz vardı.

Bu takımın kimyası belli. Onu değiştirmeye çalışırsanız, formülü yanlış uyguluyorsunuz demektir. Ben bunu istemiyorum.

Tribünde de ''Tabata transferi Jermaine Jones transferinden daya iyidir'' diyen adamla yan yana durmak istemiyorum. Sigaraya başlarım tekrar. Sağlığımı düşündüğüm için sadece. Başka bir nedeni yok.

Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Forza dedi ki...

@james sneijder

Güzellikler sanırım subjektif bir kavram.

Objektif olabileceğimiz konulara, takımın ve özellikle kulübün bugünü ile geleceğine odaklanmak gerekiyor bence.

Monchengladbach veya St. Pauli taraftarları da çok güzellikler yaşıyorlardır eminim.

Konunun Beşiktaşın başarılı yıllar yaşaması ve bunu nasıl başaracağı olması lazım. Bizim camia, son 20 senede hangi futbol takımlarıyla, ne tip futbolcu topluluğu ile başarılı olduğunu irdelemek zorundadır. Başkasını taklit etmeyi bırakıp, başarı formülümüzü uygulamalıyız.

Ve insanların hayatının olduğunu, sosyal yaşamlarında Beşiktaş'tan başka zaman harcadıkları hobileri ve uğraşları olduğunu bilmeliyiz. Beşiktaş'ın kulüp olarak amacı taraftarlarıyla spor takımlarını daha çok buluşturmak, taraftarının gücünü kulübün gücüne maksimum seviyede çevirebilmek olmalıdır. Güçlü, başarılı ve kalıcı bir camia olmak için bu gerekiyor. Eğer bir alt nesle, zirveye oynayan bir Beşiktaş bırakmak istiyorsak bunu becerebilmeliyiz.

Bunun yolu da başarılı bir futbol takımına sahip olmak.
Kulüp olarak bunun için bir formülümüz var ve daha önce çok başardık.

Jermaine Jones neden lazım isimli sorunun cevabı işte bu maçtır.

Hatta 2-3 tane lazım ...

sadrazam dedi ki...

Alıntı,

Günlük performanslar yanıltıcı olabilir, ancak oyuncuların genel futbol kültürlerini yansıtması açısından fikir verebilir.

1) Töre yine hiç bir hava topuna çıkmadı. Bırakın almayı, denemedi bile. Birilerinin bu çocuğa topun bomba olmadığını, topa kafa vurmakla beyin hücrelerinin hasar görebileceğini ancak kalıcı bir zarar vermeyeceğini anlatması gerek. Ligimizde topun oyunda kalış süresi ortalama 50-52 dk. bu sürenin ortalama 7/1 top havada. 52/7 = 7.4 dk. oyunun 2. bölgesinde bu hava toplarını alma becerisi olan tek oyuncun ise Almeida. Bu topları alamazsan oyunu tutamazsın, kuramazsın. Yerden oynamaya mecbur kalırsın ki bu da seni daha tahmin edilebilir bir takım yapar.

2) Bir Futbol takımında en zeki olması gereken futbolcuların hangi mevkide olması gerekir diye sorulsa hiç kuşkusuz stoper derim. Alanı paylaşıcan, ofside çizgisini kurucan, kaleyi ezberine alıcan, alan daraltacan, 1. toplarda oyun kurucan vb....bütün bunlar için futbol IQ sunun yüksek olması kaçınılmaz. Savunduğun bölgende 2 rakip oyuncu demarke durumdayken top sekip havuza düşünce kale çizgisine koşulmaz, rakibe koşulur. 2. golde ersanın pozisyonuna bir bakın. 1 mt yakınındaki rakibin pozisyonunu bozmak yerine 3 mt. uzaktaki kale çizgisine koşuyor.
Kaleye 40 mt. mesafede, 2-5 savunma yaparken arkası dönük oyuncuya faul YAPILMAZ. Ersan bunu sürekli yapıyor. Sadece dünkü mesele değil bu. Çünkü Ersan o pozisyonda nerede olduğundan, etrafındaki takım ve rakip oyuncuların durumundan, sayısından, oyunun hangi dakikasında olunduğundan bi haber. Oyunu tamamen spontane gelişiyor. Böyle bir oyuncuyla bu şartlarda istikrarlı bir defans kurgusu SAĞLANAMAZ.

QuaresmA dedi ki...

@ Forza

Benle maç izleyip izlememe tercihi senin tercihindir, lakin ben artık her transferimizden sonra yaşanan büyük optimizmden sıkılmaya başladım. Bu transferleri yapanları eleştirmemek takıma zarar veriyor artık. Burada Eneramo geldiğinde bile uzun uzun niye iyi transfer olduğu yazılıyordu yok ileride iyi top tutuyor, yok güçlü bilmem ne diye... Yani tamam herkes yanlış değerlendirmelerde bulunabilir ama transferlerdeki gereksiz pollyannacılık gözümüzün önündeki en net şeyleri bile göremememize sebep oluyor. Bu takıma nasıl zarar veriyor ? Sen oturur burada veya başka bir yerde uzun uzun Eneramo'nun ne kadar faydalı transfer olduğunu yazarsın, o arada gider yönetimdeki 3. sınıf keko bir iş adamı menajer komisyonlarıyla falan filan kulübü soyar, olan yine taraftarın duygularına olur.


Yukarıdaki posttaki yazdıklarımla Eneramo'nun ne alakası var ? Her transferden sonra olduğu gibi yine çok büyük optimizm. Çok basit birşey soruyorum, biz takımın uzun vadede sürdürülebilir bir ekonmiyle günün birinde Avrupa'nın baş altı takımı mı olmak istiyoruz ? Önder Özen geldiğinde bunun olmasını mı umuyorduk ? Evet. Avrupa'nın baş altı takımının artık yaşlandığı için değiştirdiği adamı transfer ederek bu nasıl olacak ?? Ben Jones kötü oyuncu demiyorum, görünüşe göre iyi bir oyuncu ve inşallah bizde de iyi oynar ama bu transferin vizyonu hoşuma gitmiyor. Takıldığın Tabata transferi de bunu yansıtıyor zaten. Ben orada sırf Tabata transferi demedim ama Tabata transferi bile o zaman için futbolunun en üst noktasındaki ve hala başarıya aç bir oyuncunun transferiydi ve gönderildiği Schuster'li sezonun yarısında 11 asist yapmıştı. Aynısını 2 milyon euro'ya alınan Fernandes yapınca taraftar coşuyor, 8 milyona alınan Tabata yapınca eleştiriliyordu o dönem. Oyuncu bile kendi bonservisinin altında ezilmemişken bu kez taraftar ezilmişti o bonservisin altında :) Neyse geçmiş geçmişte kaldı ama sürü psikolojisi ile inkar mekanizmasının çalıştırılmasının kombinasyonu tehlikeli birşey. Misal yine önceki postta 2 yıl sonra Jones yenisiyle değiştirilir deniyor, ben de kendi içimden "al işte yine inkar mekanizması" diyorum. Bizim yönetim/başkan bazı konularda iyi işler yapmış olabilirler ama transfer konusunda çok çok çok kötüler. 2 yıl sonra o neşteri ZAMANINDA (YARIM SEZON FALAN KAYBETMEDEN) atabileceklerse şaşırırım, umarım atabilirler. Benim kişisel tercihim Jones'un değil de biraz para harcanarak Jones'un 4 yaş falan gencinin alınmasıdır. Benim "iyi transfer" anlayışıma bu daha uygun.

Armagan dedi ki...

@james sneijder
hayır kesinlikle bu maça özel değil.Zaten 00:04'teki savunma hakkındaki yorumumla en iyi analizi yapmışsın,katılıyorum oradaki dediklerine.

Orta saha ve savunma arasındaki alanda savunma yapmakta çok çok başarısız bir görüntü sergileniyor ve nedeni alan paylaşımı.(Bakalım Jones merhem olacak mı çünkü ne yaptığını bilmeyen Necip ve koşmak istemeyen Fernandes o bölgede yapamıyor,Veli var o da cezalı/sakat olunca böyle olaylar işte,ki o da istenen takımın kalitesinde bir oyuncu mu tartışılır...)

Unknown dedi ki...

Dany mi :) ihtiyaç tanımının dışında bir oyuncu ama hayırlı olsun, umarım faydalı olur..

sherlockholmes dedi ki...

QuaresmA

jones'un 4 yaş genci 10 milyon euro'dan başlıyor keke.

takım iyi jones bu takımı daha da adam edecek inş. cenk tosun'uda aldık. seneye gs ve fb'nin bir ton yabancı oyuncusu olacak bizim de stad biterse elimiz rahatlayacaktır. daha rahat transfer yapabiliriz. ben şahsen çok iyi bir futbolcunun bu ara dönemde transfer edilip olimpiyatta perişan olmasını istemem. jones ve dany transferleri gayet yerinde. garanti ilk ikideyiz. şampiyonlukta olabilir.

Yorum Gönder

Ara