.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

21 Ekim 2013 Pazartesi

Karne: Beşiktaş 0 - 0 Çaykur Rizespor


12 Yorum:

can dedi ki...

Bugünki maç benim için de çok büyük hayal kırıklığı oldu. Kötü oyun, topa ve tempoya hükmedememe, bireysel kötü performanslar, Almeida filan hepsi bir yana da özellikle maçın sonunda kazanmak için hiç bir irade gösteremememiz cok acı. Ama dövünüp aglayacak bir durumumuz yok. Yeni kurulmuş, düşük maliyetli, ve sahası olmayan bir takımız. Teknik direktörümüz 3 maçtır cezalı. Üstüne üstlük bu maça orta sahada oynayabilecek 5 oyuncudan yoksun çıkmışız ve maçta Necip de sakatlanıp, kenarda yedeği olmadığı için yaptığımız zorunlu taktik değişiklik maçın içine etmiş. Ama sadece 3 puan farkla şu ana kadar kolay maç kredisini doldurmuş ve zor maçlar kendisini bekleyen liderin gerisindeyiz. Kasımpaşa ve Fenerbahçe maçları dışında da aman aman bir maçımız yok devre arasına kadar. Yani devreyi lider kapatsak şaşırtıcı olmaz. Kapatabilir miyiz peki? İşte bu muamma. Şansımızın olması icin Oğuzhan'ın takıma katılması, Olcay'ın formunu yükseltmesi ya da ilk 11'den kesilmesi, ve yönetimin de Portekizliler problemini bir şekilde halletmesi lazım. Gerisi de Biliç'e kalıyor.

Basar dedi ki...

Bu maç kadro planlamamızı ne kadar yanlış kurguladığımızı gösteren bir maç oldu. Herkes sezon başında yedek kulübemizin zenginleştiğinden bahsediyordu. Bunun doğru olmadığını bu maçta net bir şekilde gördük.

Tamda sezonun ilerlediği eksik ve sakat oyuncuların fazla olduğu bir maçtı ve yukarıdaki tezi test etmek için çok uygun bir ortam vardı.

Geçen sezonun ortasından beri transfer ettiğimiz arkadaşlarımıza bakalım: Dentinho, Gökhan Süzen, Pedro Franco, Kerim Frei, Sezercik.. Bu 5 oyuncunun sezon başından beri neredeyse takıma hiçbir katkısı olmadı. Mütemadiyen kadro dışılar.

Buradan net bir şekilde yedek oyuncu planlamasının yanlış kurgulandığı ortaya çıkıyor.

yilmaz dedi ki...

@can'in dediği gibi galibiyet, mağlubiyet filan boş da, fener 90+3 ile 90+4 arasında 2 pozisyon bulurken (geçen hafta ts maçında da öyleydi) bizimkiler 90+2 ile 90+3 arasında topu karşı yarı alana geçiremedi. Biz de saf gibi şampiyonluktan filan bahsediyoruz.

Bu takımın tek kurtuluşu oğuzhan'la atiba'nın hiç sakatlanmaması.

Herkes almeida'yı eleştiriyor. duran topları çıkartırsak, fernandes'ten daha fazla orta yaptı, daha fazla şut attı, daha fazla arapası attı. Ben emin değilim artık fernandes'in bize bi fayda sağlayacağına.

bir forvet senede 2'den fazla

http://i.imgur.com/8dedNJN.jpg

bu gollerden kaçırıyorsa o aslında hiç forvet olmamıştır.

bu sığır 3 gün önce de lüksemburg maçında 6 pastan üst direğe vurdu topu.

Yok pas oyununa etkisiymiş , yok rakibi yarı sahada tutmakmış filan zevzek zevzek yorumlar.

Ulan beleş goller dışında , gol atamıyor senin forvetin daha ötesi mi var.Senelik 2.5 m € alan bir adamdan bahsediyoruz.

yilmaz dedi ki...

@övünç forvetin yetersizliklerinde sanırım tüm renkdaşlarım hemfikir.

fakat tek suçu her sene bir futbolcuya yükleye yükleye buralara geldik. ama artık deniz tükendi.

net bir şekilde görünüyor ki, sorunumuz gol atamamaktan çok daha ciddi. Dün akşamki maçta bir tane görevini yapan futbolcu var mıydı? Belki gol yemediği için tolga ayrılabilir.




Bir forvete şu pozisyon 2 defa hazırlandıysa ve takım ciddi bir tane pozisyon vererek maçı gol yemeden tamamladıysa bence takım işini bir yere kadar yapmış demektir.

Almeida'nın tek sorunu gol atamamak değil.Topun ileride kalmasına da söylendiği kadar etki etmiyor.Beşiktaş'ın ileride çoğalamamasının sebeplerinden biri Almeida'dır.

Eneramo o işi çok daha iyi yapabileceğini Eskişehir maçında göstermişti sonra bir bakıyoruz kadroya bile giremiyor.Yedekte 3 tane kanat forvet oynayabilecek adam varken 4.sü Dentinyo yedekte.

Neyse mevzu uzayıp gider.

yilmaz dedi ki...

@övünç mevzu uzamasın :) almeida'yi savunmak değil niyetim. Ama dünkü uyuşuk takımda gol atamadı diye - üstelik de yedeği pektemek iken - tek suçlu ilan edilmemeli diye düşünüyorum.

Aksi takdirde, maçın son bir dakikasında topu KARŞI YARI ALANA taşımaktan aciz kalmış 11 oyuncuyu aklamış oluruz

Benim söylediğim topu yarı alana taşırken en önemli faktör sırtı dönük oynayabilen hedef santrafordur.Bu illaki uzun boylu adam olacak diye bir kaide yok.Gayet Messi'de bu işi yapıyor.Rakip alana taşıyamadığı için birilerini suçlayackasak bu yine Almeida'dan başlıyor.

Hedef adamınız en azından bir oyuncu kendisine yaklaşana kadar sırtındaki tek savunmacıyı oyalayamıyorsa bu iş olmaz.

Niye ileri çıkamıyoruz diye isyan ederiz.

Bu adam sırtı dönük top oynayamıyor , bu adam kritik ve çok net pozisyonlarda skor yapamıyor , bu adam ön direk koşusu yapamıyor , yapmıyor , bu adam olması gereken yerde sadece 10 dakika kadar oluyor sonrasında hep Olcay'ın olması gereken yerde.

Bu adamın oyun karakterini değiştiremeyiz bu saatten sonra.Ya kendisine uygun bir sisteme - büyük oranda 4-4-2- dönersin ya da tam anlamıyla bir hedef santrafor olan Eneramo'yu kullanırsın bu kadar basit.İkinci bir alternatif yok bu konuda bence.

Takım Bursa'yı tokatlarken de aynı şeyi yazıyordum ben şimdi de aynı şeyi yazıyorum.

Takımda 600 k €'ya oynayan dili dışarıda gezen Veli2yi mi suçlayayım %1000 pozisyonda 7 metre kalede , kaleci ters köşedeyken topu üstüne vuran senelik maç başı hariç 2.5 m € alan adam varken ?

oğuzhan bugün a2 2maçında oynadı yaw şaka gibi.

dün 15 dakika girse maçı değiştirirdi.bugün a2'nin kritik maçına saklamışlar ...

Adsız dedi ki...

Veli dün o kadar da kötü değildi ama ideal orta saha üçlümüz belli oldu bence.
Hutchinson-Fernandes-Oğuzhan.
Kerim Frei'nin de bir an önce takıma kazandırılması lazım. Ayrıca Sivok'un yokluğunda Franco-Ersan ikilisi de denenebilir...

Unknown dedi ki...

bence ideal 11'imiz şu şekilde olmalı
tolga
atiba-sivok-escude-motta
veli-oğuzhan
töre-fernandes-kerim
enaramo(almeida,ömer)

Adsız dedi ki...

@Övünç

Aynı şeyi ben de düşündüm. Bir gün sonraki maçta gayet rahat oynayabilen bir Oğuzhan neden Rize maçında yoktu?

Sakatlık vb bir problemi olmayan Kerim oynatılmak için neyi bekliyor? Üstelik Dentinho gibi olmamış ve olmayacak, sözleşmesi 2 ay sonra bitecek ve büyük ihtimal en azından bu fesih bedeliyle kadroda kalmayacak bir oyuncuyu sahaya sürerken.

Almeida banko 11, Ömer hep yedek oyuncusu mudur? Yani bu yasa mıdır?

Bu sorular havada kaldı. Kimse takıma sallamayın vs demesin. Bu yıl kurulan futbol sistemini eleştirmek başka bir şey, Rize maçındaki tercihleri eleştirmek başka. Bir yandan "takım kaybedince hemen bik bik başlıyor" diyerek yara olduğu düşünülen bir konuya parmak basacaksınız, öte yandan "eleştiri" kelimesini daima tukaka olarak göreceksiniz. Eleştiri bir mantığa oturtulduğunda kötü bir şey değildir, tersine sorular sorarak iyiyi arar. Gerçi bir filmde birine kötü adam rolü verildi diye ayaklanan gerçek hayattaki aynı meslek mensuplarını da gördük, eleştiri bizim neyimize.

Futbolda genel bir kural var; bir oyuncunun sonraki haftalara hazır olup olmadığını görmek için 15 dakika oynatırsın, oyunu değiştirmesi içinse 30 dakika veya bir devre. Bana göre yanlış diğer tercihleri de geçtim; Oğuzhan'la A2 maçını kazansak ne olacak kazanmasak ne.

Yorum Gönder

Ara