.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

21 Temmuz 2012 Cumartesi

Kısa Kısa

- Yönetim en sonunda dengeyi bulmuş gibi gözüküyor. Belirlenen bütçe içinde kalınacak (hayırlısıyla Quaresma ve Siamo vs.yi de yollarsak). En baştaki bocalamalardan sonra bir yola girildi, bu iyiye işaret. Quaresma ve Simao'nun satılış sürecinin nasıl yönetildiği ise, o süreç bitince değerlendirilir, ama ben "batık maliyet" hesabına bakmadan en düşük zararla gönderilmeleri yanlısıyım.

- Manchester City maçını izleyince gayet tatmin oldum. Ortaya koyan oyunda geçen seneye göre hiçbir gerileme yok, fakat maliyet çok daha az. Bu, iş disiplini açısından baktığında gayet olumlu.

- Erman Kunter'in röportajını miniforum'a biri link vermişti, kaçıranlar buradan okusunlar mutlaka. Şubeyi çevrelemiş belirsizlik ortasında ayakları yere basan bir koçun olduğunu ve de bir planının olduğunu görmek gayet iç ferahlatıcı.

- Erkek voleybol şubesinin faaliyetlerine bir seneliğine ara verilmesine üzülmedim açıkçası, taraftarların da çok üzüldüğünü görmedim. Ortalama 10-15 seyirciye oynayan bir takımın faaliyetlerine, hele ki gelir getirmiyorsa, devam etmesinin ve de taraftarın bundan mutsuz olmasının geçerli sebebi yok sanırım ki.

80 Yorum:

YSY dedi ki...

Gerçekten takım nasıl oynadı merak ediyorum.

sozcelyk dedi ki...

ben de kısa kısa city maçına değinecek olursam:

-cenk gönen'i en çok savunan kişilerdendin, ısrarla şans verilmesi gerektiğine inanırdım lakin ben de artık umudumu kestim. savunma oyuncusu varken ceza sahası dışına kadar çıkıp kompany'den aşırtma gol yiyecek kaleci sayısı çok azdır. agüero'ya da boşalttığı alandan avlandı yok yere. hata üzerine hataya devam ediyor.

-olcay'ın bi numarasını görmedim. kaleye bir şutu bile yoktu, iki kez al ver yaptı ama sonuca ulaştıramadı , şimdilik vasat , belki alışır.

- fernandes sahadaki ne yaptığını bilen tek adam görüntüsünde. her verdiği pasın karadelik tarafından yutulmasına ne kadar sabredecek bilemedim. yakında yeter ulan diyip umarsızlaşabilir. korkuyorum.

- uğur boral acilen sol açığa geçmeli ya da kenarda beklemeli. sol bekte görmekten rahatsızım. felaket + ruhsuzdu.

-toraman'ın hazırlık maçında sırf topu kaybetti diye pektemek'e aşırı sinirini anlamlandıramadım.

-bu takıma akıllı orta alan elemanları lazım, sahadaki tek akıllı insan ferdi.salt mücadeleyle bu işler yürümez, veteran bir oyuncu bulup forvet bölgesine dikmemiz bile bizim için iyidir.

@selman

Su Toraman'in kizdigi pozisyon derken 2. golden mi bahsediyorsun? Ben orada kim neye kiziyor anlamamistim, Toraman ise taslar yerine oturdu. Bu adama sevgim lineer olarak azaliyor her yil, sifira gayet yakin an itibariyle.

sozcelyk dedi ki...

Yok abi ilk golden bahsediyorum.Pektemek bacak arası denemişti , kaptırdı dönen top gol oldu. Sonrasında Uğur Boral ve Toraman ileri dönüp aşırı reaksiyon gösterdiler. Orda Pektemek'in hatası vardı elbette ama daha hazırlık maçında adamı sindirmek ne demek anlayabilmiş değilim.

tearkan dedi ki...

veli sırf koşar mücadele eder kotarırım havasında gibi geldi ban. aslında rapid'deyken bize karşı attığı golde falan gayet de ince işler yapmıştı. burada kendine güvensizlik yaşıyor desem fırsatını bulunca şut denemede sıkıntısı yok maşallah. bir yılda futbolu unutmadıysa derdi nedir merak ediyorum açıkcası.

ferdi'nin yanına aklı başında, 'daha çok topu koşturacak' birinin katılması gerektiğine ben de katılıyorum. bugünkü oyuncu görüntüsüyle takım veli, necip, olcay ferdi ön tarafta da almeida pektemek'le çok kısır kalır. oğuzhan biraz daha güçlenirse ilk aday o net bir şekilde. ön tarafa da şifo misali hem gol atma, hem de pozisyon yaratma konusunda etkili olabilecek birisi lazım aslında. carlos vela gestifude oyuncusu oluşunu ve sociedad'a daha yeni transfer olduğunu saymazsak hiç fena olmazdı oraya.

Adsız dedi ki...

yukarıdaki yorumlara katılıyorum, umarım teknik ekipte bunların farkındadır.bu takımın tek fark yaratacak adamı fernandes.diğerleri koşan ama üretme sıkıntısı olan oyuncular.sadece koşmak ve mücadele etmek her zaman sonuç almaya yetmeyebilir.özellikle fernandes o rolde tek başına bütün sezonu sırtlayamaz gibi,zaten bu alışkanlık haline gelir herkes onun ayağına bakmaya başlarsa çok zorlanırız.rakipler için de fernandesi kitleyip sonuç almak kolay hale gelir.mevcut kadroda o ekstra adam kim olur bilemem ama o yetenekte adam çıkaramaz veya transfer yapamazsak,farklı hücum taktikleri üzerine çok fazla çalışması lazım bu takımın..

Mehmet

Sergen Tumer oynar mi?
Sifo Sergen oynar mi?

Fernandes Muhammed oynar mi?

iste butun mesele bu...

BJK4EVER dedi ki...

Gunlerdir soyluyorum zaten bunu. Bu sistemde oynarsan orta sahada skora katki yapacak en azindan 1, forvette de kendi pozisyonunu yaratacak 1 ve mumkunse 2 adama ihtiyac var. Bizim orta saha oyuncularinin tamami duz oyuncular; Veli bal yapmayan ari, Olcay icin 1 gol 2 asist desem yeterli olur, Fernandes ise oyunun akisinda cok etkili ama skora katki bakimindan bi Alex degil.

Forvetlerimizden 4 tanesinin 3'u statik ceza alani golcusu, kendi pozisyonunu yaratatilen tek forvetimiz Holosko genel olarak kalite ve yetenek olarak takimi surukleyecek capta adam degil. Forvetlerimiz tamamen 10 numara ve kanat oyuncularinin yaraticiligina bagli ceza alani golcusu, biz ise forvete kendi ekmegini tastan cikar diyecek bir sistemde oynamaya calisiyoruz, bu ters.

Zaten bana kalsa takimdaki revizyon bu sekilde olmazdi. Piyasasi iyi olan Fernandes'i satardim, Quaresma'yi tutup yeni sozlesme onerirdim, 1 yabanci cift yonlu kanat oyuncusu (Doka bile olurdu), Fernandes'in yerine ucuz bir oyuncu (Holmen bile olurdu) ve forvete 1 tane safkan golcu (Gekas bile olurdu) alip tamamen 4-4-2'ye donerdim ve tipik Ingiliz bir hoca ile yola devam ederdim. Yani Tottenham'in simdi, 3-4 sene evvel Sevilla'nin basariyla uyguladigi klasik kanat futboluna donerdim, ki lig icin de uyumlu tarzda bir futbol bu.

Simdi bizim takima bakiyorum, bu oyuncu kadrosu ve sistem ile 34 macin asagi yukari 25'inde maksimum 1 gol atariz kafadan. Bu da ligi 55-65 arasi bir puanla bitirmek demek, en iyi olasilik 3.'luk, en kotu olasilik 5.'lik yani.

Bıkmadan usanmadan çağdaş futbolun temel prensiplerini uygulayacak sistem ve taktiksel uygulamalar lazım. Ama cidden bunun için sabır gerek. Altyapı eğitimini tam alalamıs bizim oyuncularımız için özellikle iyice sabır.. Eksikler şunlar: 1- Cenk'e " aa gerçek kalecilik nu imiş" dedirtecek bir kaleci. 2- Ferdiye pas alışverişinde yardımcı olabilecek bir adam. ( Oguzhan olabilir ama dedim ya sabır lazım.)3- KEsinlikle bir leblebici. Ben yaştakiler hatırlar.. ROMARİO tarzı.. 4- Ve bol bol maç oynayarak sistemi oturtmak. Ben takımdan umutluyum..

QuaresmA dedi ki...

Çağdaş futbola, total futbola falan gerek yok. Bu oyuncu kadrosuyla da olmaz zaten. Bizim 2 tane hücum taktiğimiz olabilir:

1) Topu şişir Almeida'ya, Mustafa ve Oğuzhan çöpçülük yapsın, hızlıca pozisyona girelim.

2) At Fink'e. Aman Fernandes'e.

Çok bi sistem dönmez bu kadroyla, ortasahada Veli - Necip oynuyor zaten. Ama başarı gelmez demiyorum, biraz inanmak lazım. Beklentileri aşırı düşürdüler bence. İyi savunma yapmak şart.

QuaresmA dedi ki...

Takımdaki en iyi oyuncular kim ? Fernandes, Almeida, İsmail, Hilbert. Aslında bu oyuncuların tam verim vermesine dayalı bi sistem bu bence.

Adsız dedi ki...

Kısır olan karı koca gibi oldu böyle cidden takım (teşbihte hata olmaz). Gerçekten gol atamayız böyle,cidden BJK4EVER'ın dediği gibi her maç max. 1 gol atarız,gerisi Allah kerim. Ve hala daha yönetimimiz ve hocamız stoper Escude'yi almaya çalışıyor. Tamam savunmayı çok sağlam tutmak istiyorsun olabilir,tabii ki savunma da çok önemli bir unsur futbolda ama bu kadrodaki bariz sorun gol atmak olacak. Sen her maçını da 1-0 bitiremezsin ki... Birazcık mantık. En basitinden Euro 2012'de çeyrek final ve yarı final maçlarında oynamış (iyi kötü oynamışlığı ayrı) piyasası olan Almeida'yı satardın,Trabzon'un aldığı N'Doye tipinde tam gol adamı bir oyuncu alırdın,yine gol yükünü biraz çekerdi. Ama neymiş Almeida-Pektemek uzun santrafor-kısa santrafor sistemiymiş. Te Allah'ım,Samet Aybaba'nın şu taktik kafasıyla bi yere gelemeyeceğimiz o kadar belli ki. ( Kesinlikle bende hocanın oyuncuları geliştireceğine,gençlere bol şans vereceğine,oyuncu oynatmada çok iyi olduğuna inanıyorum. Ama birazda taktiksel zeka, ve de taktiksel esneklik gerekli. Bu kısır takıma 4-1-3-2 veya 4-3-1-2 kesinlikle olmaz,olamazda. )
Her postta söylediğim gibi; Allah bu sezon sonumuzu hayır etsin.
*Bu arada N'Doye'yi alsaydık dedikten sonra ''ohooo adamlar 6 milyon euro verdi bizim o kadar paramız mı var ? '' minvalinde cümleler gelecektir. Benim demek istediğim N'Doye tipinde hertürlü gol yapabilecek,kanında golcülük olan bir adam. İlla ki kendisini almamıza gerek yok tabii ki.

Nedim

emireri dedi ki...

Beşiktaşın hala kötü yönetildiği fikrimi ısrarla sürdürüyorum.. Bizim için İbrahim Altınsay adı bir umuttu.. hergün yeni yöneticiler tanıyoruz, bu adamlar bizim gönül verdiğimiz renkler üzerinden sadece reklam yapma peşindeler, 3-4 ay önce adını sanını bilmediğimiz, yaşadıklarından bihaber olduğumuz adamları hergün tvde görüyoruz. Gönül vermek tvye çıkıp abdürrahim albayrakçılık, levent erdoğancılık (ismini zikretmek ile midemi bulandırıyor) oynamakla olmuyor.. bu adamların herbirinin sorumlu olduğu bir görev var ama çalıştıkları alanda icraat göstereceklerine futbol takımı üzerinden prim yapmayı seçiyorlar.. iki gün öncede basketbol takımı üzerinden prim peşindeydiler.. acilen demirören türevi olmaktan öteye gidemeyen bunlardan kurtulmamız lazım.. acilen...

Herkesin "bu takimin stopere ihtiyaci yok, hucumumuz kisir" noktasinda uzlasmasi -ki bu blog'da uzlasma ender gorulur- iyi bayagi. Aklin yolu bir, koy orada.

Dedigim gibi, ayni gecen seneki durumdayiz. Maksimum 3. oluruz, ama savunma saglam, kotu duruma da dusmeyiz. Eger Muhammed ve Oguzhan gelisirse, bir de Escude falan yerine ucuz maliyetli bir yaratici hucumcu alirsak 2.ligi zorlariz.

QuaresmA dedi ki...

Şampiyonluğu da zorlarız da, inanılmaz bi beklentisizlik yaratıldı. Hakemler bizi doğradığında "zaten takım şampiyon olamayacaktı" diyeceğimiz için rahat rahat doğrayabilecekler.

Onun dışında bu sene Fener'in sırası geldi, onları ittirirler ve büyük ihtimal onlar şampiyon olur.

Mayor dedi ki...

Hocanin dedigine gore dunku maca sadece kondisyon antrenmanlarindan sonra cikildi, hernangi bir taktik antrenmandan gecmedi bu takim. Hersey yerine oturucak insallah zamanla.
Forvet konusunda katiliyorum, cok atletik olmasada, tanju, romario, jardel tarzinda, guveni tam, ayagina gelen topu kaleye yuvarlayacak adam lazim. Elimizdekilerden Holosko bence bu ise en yatkin adam, sadece topla kosmayacagi veya pasorluk yapmayacak bir taktikte yer almali. Almeida-Holosko, Almeida-Pektemek ikilisi yeterlidir bana gore.

YSY dedi ki...

Zaten klubun aciklamalarida bu yönde. Bir kaleci ve birde forvet alacağız diyorlar. Sadece Fernandes'in yanina gelecek adam konusunda farkli bir dusunce var. Onuda saniyorum veli ile halletmeye calisacaklar ama hallolacagini bende sanmiyorum.

Adsız dedi ki...

Takımı genclestirmeye devam ediyoruz! 30 yaşındaki Uğurdan sonra 30 yasında kaleci ve 33luk defans oyuncusu aldık! Degisik liglerden kume dusen takımlarin oyuncularini toplamaya devam ediyoruz! Paralari sacmaya da devam ediyoruz! Para edecek oyuncuları kampa almayarak değerlerini düşürmeye devam ediyoruz..basket takımına sponsorsuz devam ediyoruz..bitmez... Beşiktaş tarihi bu kadar beceriksiz yönetim görmemiştir!

YÖNETİM İSTİFA!!!

Başar

QuaresmA dedi ki...

Kalecinin ve defansın yaşlısı makuldür. Bırakın artık şu FM'yi, anca orada iş yapar 185 boyunda 50 kiloluk bebeler. Escude ve McGregor geçen sezon bonservis verilerek alınsaydı herkes bayılırdı.

Adsız dedi ki...

Sevgili Quaresma,

Hayatımda hiç FM oynamadım, oyun kapağını dahil bilmem. Ayrıca, takımın gençleşeceği söylemi de benim ağzımdan değil, çeşitli defalar yöneticilerin ağzından çıktı.

Bu yıl Avrupa'da yokuz, ligde de bir iddiamız yok. Amacımız, bir an önce üstümüzdeki kamburu atmak.

Şu an yeni yönetim bırak kamburu atmayı (Holosko, Simao, Q7 kampta değil, para ödenmeye devam ediliyor, satış değerleri de düşürülüyor)takımın sırtına yeni kamburlar ekliyor.

Madem defansın yaşlısı makbuldür, o zaman Egemen neden gönderildi? Madem bu arkadaş alınacaktı o zaman Berat neden transfer edildi? Escude+Berat transfer edileceğine Egemen takımda kalırdı.

Bunun dışında istikrarlı bir şekilde düşen takımların hoca ve oyuncularını toplamaya devam ediyoruz! Bank Asya hocasını takımın başına getirdikten sonra yaptığımız 4 transferden 3ü düşen takımlardan! Ayrıca 3'ü artık son transferlerini yaptılar.

Ben Beşiktaş'ın bu şekilde daha da kötüye gideceğine inanıyorum:
1) Eldeki para edecek oyuncuların değeri düşürülüyor. (Ağustos geldi hala satılamadılar, bu saatten sonra çok zor)
2) Takıma miyadı dolmuş ileride değer etmeyecek oyuncular transfer ediyor.
3) Yapılan bazı transferler (Berat Olcay gibi) bırak Beşiktaş'ı, ilk 10da oynayacak takımların bile kadrosuna giremeyecek kalitede. Ve biz havaya para saçmaya devam ediyoruz.
4) Hocanın kalibresi de Bank Asya veya düşmeye oynayan takım ayarında
5) Herşeyden önemlisi düşük bütçe ile zirveye oynayacak bir takım kurulmadı. Buradan da gelir kaybımız olacak!

Futboldan gayrı, 3 kupalı basket takımına sponsor bulunamaması ayrı bir fiyaskodur! Kısaca, bu yönetim zaten çok zor durumda olan camiayı ayağa kaldıramaz. Fikret Orman'dan çok şey bekliyordum ama hayal kırıklıkları BJK plazadan Ümraniye'ye yol oldu!

Başar

Adsız dedi ki...

http://www.fanatik.com.tr/Besiktasta-skandalin-adi-Eriksson_3_Detail_33_270151.htm

Bu haber doğru ise yönetimin topyekün gitmesi gerekir. Eğer doğru değilse biran önce yalanlama yapılması gerekir.

BJK4EVER dedi ki...

O haberin balon oldugu hem gazete'den hemde haberi yapan muhabir'den belli oluyor, geciniz.

@Basar

Bence burada suc yonetim'den cok hoca'da. Eger hoca tecrubeli bir kaleci ve tecrubeli bir stoper gormek istiyorsa takimda sen almak zorundasin. Simdi yonetim almasa denecek ki sen ne bicim yonetim'sin, Demiroren'den ne farkin var, o da hoca'yi takmayarak kafasina gore transfer yapiyordu, sen nasil profesyonellik kurumsallasma diye konusup sonra hoca'nin istedigi transferi yapmazsin diyecektin.

Escude ve McGregor gibi 2 yanlis transfer (bana gore) yapiliyorsa hoca elestirilir, yonetim degil. Yonetim tamamen hoca'nin istegini yerine getiriyor.

Adsız dedi ki...

@BJKforever

Sana çok katılamıyorum. öncelikle yönetimi sadece bu 2 futbolcunun transferi bazında tartmadım.

Transferi TD ister ama yönetim kurulu yapar. Futbolun başına futboldan anlayan birini getirirsen sorun çıkmaz.

Yeni kadro, ne gençleşiyor ne de fayda-maliyet bazında iyiye gidiyor.

TD seçimi külliyen yanlış, bunu zaten söyledim. Bu takımın başına en az Rıza kalibresinde bir hoca lazımdı!

Elindeki göndermeyi düşündüğün oyuncular (Simao, Holosko ve Q7) bu kadar göstere göstere kelepire düşürülmez.

Basketboldaki sponsorsuzluk çok büyük bir yönetim başarısızlığıdır.

kkkam dedi ki...

tabi kesin balondur zaten Ferrari Del bosque hepsi balondu bunların.

Adsız dedi ki...

Maalesef transferi bitirdik gibi gözüküyor eğer çok abuk bişey olmazsa (geçen yıl Bebe'nin milli takım hazırlık maçında sakatlanıp tüm sezon oynamaması gibi) ve bu transferler Escude ve McGregor oldu. (Bir kaleci ve bir stoper,yaşlarını geçiyorum) Samet Aybaba o kadar defansif bir takım oluşturdu ki resmen gözlerim kamaştı. 1 aydır söylüyorum da yine söyleyeyim. Bu takım nasıl gol atacak acaba ? Fernandes,Fernandes de bi yere kadar. -Ki bence onunda sonu iyi değil gibi gözüküyor bizim açımızdan,hem kamptaki herkes mutsuz olduğunu söylüyor. Hemde şu 3 maçta gördüğümüz kadarıyla birşeyler üretebilen tek adam. Artık bi yerden sonra 'Ben böyle takımın amk' diyebilmesi kuvvetle muhtemel. O da devre arasına kalmadan transferini talep edecektir bence. Gelirsek şu kısırlık,defansiflik konusuna. Arkadaş sen hem 4 orta sahalı 4-1-3-2 oynayacağım diyosun,hem de ofansif orta sahaya transfer yapmayarak orayı asıl mevkisi olmayan ama en yüksek kalibredeki adam Fernandes'le kotarmaya çalışıyosun. Yazık değil mi hem adama hem bizlere ? En basitinden Escude'yi alacağına maliyeti düşük, skora ciddi katkı yapabilecek,yaşı ne olursa olsun bi hücumcu orta saha alamazmıydın ? (Bulunur mu öyle demeyin araştırılsaydı kesinlikle bulunurdu), yada yine hadi Escude'yi aldın defansı iyiden iyiye sağlam tutmak istiyosun. McGregor'u almayıp skora katkı yapacak ofansif orta saha almazmıydın ? (Escude yada McGregor'dan birinin yerine diyorum çünkü şu mevcut tamamlanmış ilk 11'imizde 6 yabancı var yani optimum sayı) Cenk'e yazık olmuyor mu ayrıca ? Bu blogda McGregor ismi ilk çıktığında alınması gerektiğini söylediğimi hatırlıyorum. Hala da arkasındayım McGregor iyi bir kaleci. Amma ve lakin sen Ospina,Ospina diye tutturup alamıyorsan McGregor'u da getirtmeyeceksin. Cenk'le devam edeceğim diyeceksin madem bu kadar gençlere önem veriyosan. Hatırlayalım arkadaşlar şimdilerde Türkiye'nin açık ara en iyi kalecisi Volkan Demirel Cenk'in yaşındayken Şampiyonlar Ligi maçında Schalke'den o komik ayağının altından top kaçırma golünü yememiş miydi ? Ama Volkan o günlerden bugünlere nasıl geldi ki ? Fenerbahçe yönetiminin ve taraftarının sayesinde. Ne olursa olsun sürekli ama sürekli sahip çıktılar. Yönetim ısrarla yabancı kaleci almadı. Taraftar yedekte Rüştü gibi efsane bir kaleci varken hep Volkan dedi. Ve o günlerden bu günlere geldik. Volkan açık ara Türkiye'nin en iyi kalecisi oldu. Adı Milan'la geçebilecek kadar klas bi kaleci... Yani Cenk konusunda demek istediğim,işin özü; Ya Ospina'yı alacaktın,ya da Cenk'e sonuna kadar forma verecektin,olay McGregor değil. Bu konuda da hata yapıldı. Başar'ın eleştirilerini haklı bulsamda dozunu biraz ağır buluyorum. Ama özünde doğru yakınmalar. Yönetim ilk 1-1,5 ay iyi gitse de ondan sonra resmen batırdı işleri. O kadar bölünmeler oldu, o kadar acemi hareketler sergilendi ki inanamadık. Zaten shelbyl'in bi sözü vardı Samet-Ahmet Nur-Levent ekolü ile bu kadar anca diye. Çok doğru.
Son olarakta transferi bitirmiş Samet Aybaba'nın takımının ilk 11'ini yapalım;

McGregor
Hilbert----Escude----Sivok----Uğur Boral
Necip
Oğuzhan-Fernandes-Veli
Almeida-Pektemek

Ne kadar ofansif oldu değil mi ? (Şu korkumu eklemeden geçmeyeyim, Toraman gerçeği var bizim takımda,gelen her teknik direktör mutlaka oynatıyor her ne hikmetse. Eğer Samet abisi de onu 11'e monte ederse bu orta saha olacaktır büyük ihtimalle Oğuzhan'ın yerine. Varın siz düşünün sezon boyunca kaç gol atacağımızı.

Nedim

BJK4EVER dedi ki...

Futbolun basindan anlayan kisi yapsin o zaman teknik direktorluk, hoca'ya ne gerek var? Kadro'yu hoca kurar, oyunculari hoca oynatir, transferi de hoca yapar. Normal olan budur.

Gelenler: Berat Cetinkaya: 21 Mehmet Akgun: 25 Oguzhan Ozyakup: 19 Olcay Sahan: 25 Ugur Boral: 30 Gidenler: Egemen: 31 Ernst: 33 Ekrem Dag: 31 Rustu: 39 Aurelio: 33 Sidnei: 23 Bebe: 22 Edu: 30 Gelenlerin cogu genc veya gelisim gosterebilecek oyuncular. Ugur Boral zaten Ismail sakatlandiktan sonra alternatif olarak alindi. Ugur Boral haric alinan 5 oyuncunun 4'u 25 veya daha genc. Giden 8 oyuncudan kiralik Sidnei ve Bebe haric tam 6'su 30 yas ve ustu. Daha nasil genclestirme olsun bilmiyorum.


Su ana kadar aldigimiz 5 oyuncu icin odedigimiz toplam bonservis 1.5 milyon euro ya vardir ya yoktur (Amrabat'in 5'te 1'i eder bu). Bu oyuncularin toplam yillik maliyeti de 2-2.5 milyon euro ya var ya yok (Hamit'in garanti alacagindan daha az). Giden oyunculara baktiginiz zaman da 10 milyon euro gibi bir maas kulfetinden kurtulduk, buyuk cogunlugu Egemen ve Ernst olmak uzere, yani simdiden yillik maliyetler 18 milyon TL indi. Quaresma Holosko Simao gibi fayda-maliyet bazinda fiyasko oyuncular gidince bu rakam neredeyse 35 milyon TL olacak. Yani yonetim son 2 sene gibi yine ilk 4'e girecek bir takim kurmus olacak, sadece 35 milyon tl daha ucuza. Gayet iyi bir durum bence.

TD secimi konusuna gelirsek. Yonetim geldigi ilk gun Samet Aybaba ile anlasmadi. Bircok hoca ile gorusuldu, ki bunlarin arasinda Mustafa Denizli ve Riza Calimbay da vardi. Olmadi, anlasilamadi ve Samet Aybaba geldi.

Gidecek oyunculara davranis sekli konusunda kismen haklisin. Ancak su acidan da dusunmek lazim; bu oyunculara bu sekilde davranmasak acaba bu maaslarla alacak bir kulup var mi? Ernst'i de gorduk iste, anca Kasimpasa'ya gidebiliyor. Quaresma, Simao vs anca Katar, bir ihtimal Rusya'ya gider, bonservis bedeli almamiz da cok cok zor olur maaslardan dolayi.

Basketbol konusunda haklisin, ki o konu da bence yonetimin ciddi anlamda sinifta kaldigi tek konu simdiye kadar.

BJK4EVER dedi ki...

@Nedim

Aynen katiliyorum yazina. Gelecek sene cok kisir ve sikici maclar bekliyor bizi, Samet Aybaba da bence devre arasini zor gorur.

QuaresmA dedi ki...

@ Basar

Egemen - senelik 2.5 milyon euro
Escude - senelik 1 milyon euro

Ayrıca adam Fransız milli takımında oynamış, net biçimde Egemen'den daha iyi bi stoper. İyi stoper olduğu için diyorum, geçen sezon bonservisiyle alınsaydı herkes bayram ederdi. Şimdi ise kimi transfer etseler dudak bükeceksiniz zaten. Daha başarılı nasıl küçülme olur ben anlamıyorum, senelik 5 lira'ya Messi'yi mi getirsinler ?

Samet Aybaba için vizyonsuz falan diyebilirsiniz ama adam futbolcudan anlıyor. Adamın ilk isteği kaleci transferi oldu çünkü Cenk'in kaleci falan olmadığını daha bize teknik direktör olmadan anladı. Bu Cenk'i ben Yasin Sülün'e benzetiyorum. Sırf genç ve altyapıdan çıktı diye yıllarca bize çile çektirmişti, bizden gittikten sonra da Bank Asya topçusu olmuştu. Bravo Samet Aybaba'ya ki kral çıplak diyebildi. Bu ekolün bi sonraki temsilcisi de Necip, onu da bi ara keserse helal.

Herşeyi eleştiriyorsunuz ama yönetimin aslında 2 tane tartışmalı kararı var:

- Olcay'a verilen para (En büyük derdimiz bu olsun yani. Yıllarca 250 bin'lik adamlara 2.5 milyon verdik. Şimdi fazladan 500 bin sıkmamız o kadar da büyük dert değil. Hem GS'nin 1 milyon'dan daha fazla verdiği ve bize gelmesi için bu fiyata yaklaşmamız gerekiyordu.)

- Quaresma'nın piyasasının düşürülmesi. (Düşürmesek de kimse almayacaktı zaten. Simao'ya bonservis ödeyen zaten enayidir, adam çok net bitik.)

Yani eviriyorum çeviriyorum yönetim bazında bu hatalar dışında bi hata göremiyorum. Takımın başında Samet Aybaba'yı görmekten mi utanıyorsunuz acaba ?

BJK4EVER dedi ki...

Escude Egemen'in alternatifi olamaz kesinlikle. Biri sert stoper, digeri yumusak stoper. Biri hava toplarina hakim, mucadeleci, digeri bileklerine hakim, oyun kurucu.
Kaldi ki biri yabanci, biri yerli. Eger denseydi ki Egemen cok para aliyor, ayrilmak istiyor, onu gonderecegiz ve yerini 0 maliyetle Ersan'la dolduracagiz, yedek stoper de Sezer veya Berat olacak, harika derdim. Ama Egemen'i gonderip yerine cok farkli tarzda yabanci bir stoper getirmek mantiksiz. Kaldi ki Escude tarzinda Sivok var zaten takimda, o zaman Sivok niye kaldi? Ki sen kaleci ve 2 stoperi, hatta sagbeki yabanci sekilde olusturacaksan orta saha ve forvet hatti icin sadece 2 hakkin kaliyor, seneye ise 1. Nasil bir takim kurgusu diye sormazlar mi?
Ilgilendigimiz kaleciler ve Escude iyi oyuncular. Ancak ihtiyacimiz bence hicbir sekilde yok, hele ki bu mali sartlar altinda. O yuzden kotu transfer olurlar bence.

QuaresmA dedi ki...

Başarının formülü illa bi Ali Eren tipi stoper, bi Pique tipi stoper diye birşey yok ki. Bi defa da sert giren stopersiz deneyelim. Zaten Ersan oynasaydı, o da yumuşak stoper. Hem Samet Aybaba'nın yıllardır Escude'yi takip edip de, illa ben Escude'yi istiyorum demediği çok açık. Menajerler liste vermiştir, orada en uygun görünen stoperi seçmiştir. Escude de iyi stoper işte.

Çok fazla stoperimiz olduğu doğrudur ama Sivok haricinde hiçbiri tam olarak güvenilir değil. Ayrıca bildiğim kadarıyla Escude sol bekte de oynuyor. İsmail'in sakatlığında Uğur Boral'a çok da güvenilmeyeceğine göre bence birinci öncelikli bölge olmasa da ihtiyaç olan bölgeye transfer.

Kaleci transferi de takımın en zayıf bölgesine yapılış takviye. Aslında ben olsam Trabzonspor'a gidip 2 kalecilerinden hangisinin yedek olacağını sorar, bonservisiyle onu alırdım ama buna da şükür.

İlk 11 yabancılar McGregor, Escude, Sivok, Hilbert, Fernandes, Almeida işte. Yedek Holosko. Bir de ortasahayı yedekleyebilecek genç bi ortasaha alınsa iyi olur.

BJK4EVER dedi ki...

Bende derim ki o kadar mukemmeliyet cercevesinde dusunuyorsak 1 gercek solbek, 1 gercek sagbek, 2 orta saha oyuncusu, 1 as forvet, 1 yedek forvet de lazim. Peki bunlar alinacak mi? Hayir.
Defansa transfer olmasa en azindan Toraman, Ersan var. Ersan ve Toraman'i begenmeyip oraya yabanci transfer yapan takimin orta sahasinda kim var peki? Necip Veli Olcay var. Forvetinde kim var? Almeida Pektemek Akyuz. Denge var mi peki? Dengenin d'si yok.

Ben olacaklari simdiden soyleyim, sonra gorursunuz. Kisir bir takim oluruz, sonra hoca artan stoperleri bek, Ugur ve Hilbert'i acik yapar bunu cozmek icin, bu arada takim pozisyon bulamayinca Fernandes forvet arkasi oynar, orta sahada oyun da kuramayiz boylece. Sonraki transfer doneminde de (devre arasinda) 2-3 stoper gonderip 1 orta saha ve 1 forvet transferi icin dugmeye basilir, ama bu arada puan farki 10-15 oldugu icin bir ise yaramaz. Devre arasi alalacele gelen oyuncular da maliyeti dusuk boktan oyuncular olur, faydalari olmaz, hatta fix olarak Samet Aybaba Brezilya'dan 1 oyuncu kesin getirir. Seneye kontenjan nedeniyle bu oyunculari ve Escude'yi, Hilbert'i vs elden cikarmak icin bin takla atariz, bu arada Fernandes takimdan ayrilmak ister, onu da kaybederiz. Tam tutmasa da bunun gibi birsey olur.....

QuaresmA dedi ki...

Forvet hattı o kadar da kötü değil. Almeida, Holosko, Mustafa, Akyüz idare eder.

Ortasahada o bölgenin en kötü oyuncularını saymışsın. Fernandes ligin en iyi oyuncusu belki. Onun dışında Olcay, Oğuzhan, Muhammet biraz şans işi ama bunlardan sadece biri bile iyi performans verse yeter. Bence sadece birinin iyi performans gösterme olasılığı az değil.

Takım az gol atacak orası belli, bu artık değişmeyecek birşey. Savunma ve kaleyi sağlam tutalım ki maç kazanabilelim. Hoca Hilbert ve Uğur'u niye açık yapsın, adamın sisteminde açık oyuncusu yok. Belli ki bindiren bekler kullanacak, bunlar da bolca var bizde.

Hayır benim anlamadığım yakın geçmişte Seba'nın son zamanlarında bu takımda Savaş'lar, Hengen'ler, Rahim'ler, Erkan'lar, Yankov'lar oynarken başarısız mı olduk da şimdi başarısız olalım ? Beklentisizliği, karamsarlığı çok abartıyor millet. Bu takım şampiyon olabilecek bi takım ama destek olmayan, yıldıza tapan taraftar profiliyle mümkün değil.

Abi Orhan Yildirim ve Ismail Er haberlerine prim vermeyin ya, yaziktir, gunahtir, zulumdur.

Bu kadro konusunda hicbir zaman teknik ongoru yapacak kalibrede olmadim, benim gordugum bu takim gecen seneden kotu oyun oynamayacak. Ha, ben de Escude yerine ayni maliyette biraz yaratici bir ortasaha oyuncusu beklerdim ki Fernandes'in yukunu hafifletsin. Boyle isimler de var, en azindan kiralik olabilirler, bulmak zor degil.

Adsız dedi ki...

@Quaresma bence Holoskoyu listenden çıkart. Kendisini dün markette gördüm.

Benim özelimde söylemediğini düşünüyorum ama yıldıza tapmayan bir taraftar olarak da karamsar olabiliyor insan.

Başar

Adsız dedi ki...

'Benim özelimde söylemediğini düşünüyorum ama yıldıza tapmayan bir taraftar olarak da karamsar olabiliyor insan.'
Katılıyorum. Aynı benim gibi. Gerçekten o kadar yanlış hamleler yapıldıki takımla ilgili,hiç umutlu bakamıyorum olaya. Tek sarıldığım şey,Muhammet,Oğuzhan gibi genç yeteneklerin ciddi süre alacak olmaları.

Nedim

YSY dedi ki...

Yada bu takım hiç bir transfer yapmayıp aynı kadroyla devam mı etseydi ? :))

QuaresmA dedi ki...

Aslında şu ortamda yöneticiler ceplerinden para çıkıp Melo'yu getirseler hoş olurdu :)

YSY dedi ki...

Aman mümkünse yönetici falan cebinden para çıkarmasın. Para çıkaranların sonradan senet çıkardığınıda hatırlıyoruz...

Adsız dedi ki...

Dış (yabancı oyuncu) transferden sorumlu olan ama şimdiye kadar sadece Erikson'a önsözleşme imzlatan yöneticimiz Tamer Kıran, söz konusu sözleşmeden doğan 1,2 (BİR nokta İKİ )milyon Euroyu kendi cebinden ödeyeceğini açıklamış. Hadi gene iyiyiz, feda tişörtlerinden elde edilen gelir, bize kaldı :)))

Peki neden böyle oldu. Yani bir kısım yönetici Samette samet diye tuttururken diğer bir kısımda elin TD ile önsözleşme imzalıyorlar. Her Alahın günü basına açıklama yapmaktan, TV ye konuşmaktan dolayı mı bu kadar birbirlerinden bihaberler?

Olayın açıklaması şu: Yıldırım Demirören, TFF başkanı seçildiği için kendi rızasıyla klüpten ayrıldı. Onu seçenler, ibra edenler, icraatlarını eleştirmeyen tam tersine destekleyenler nerede peki? Cevap: Bir kısmı mevcut yönetim içinde diğerlerinde kongre uyesi olarak camia içinde.

Neyse o değilde, hala sağda solda Quresma kalsın diyen taraftarlar var:)))

Ali

JimmyLue dedi ki...

Kaleci konusu çok uzamadı mı?.
Bu adam ne kadar genç,ne kadar 'Türk',ne kadar iyi reflekslere sahip olursa olsun Beşiktaş birinci kalecisi olacak kalibrede değil.
Kale adı üstünde 'kale'dir,kale olmak zorundadır.
Bu sebeple kaleci aramak S.Aybaba'nın yaptığı en akılcı iştir.

Karşı çıkacak arkadaşlara Cenk'in garip hatalarıyla takımın guardının düştüğü ve altından kalkamadığı maçları izlemelerini öneririm.

Escude - Egemen kıyası kişisel olarak yanlış olabilir.Tarzları (kesici-kurucu) farklıdır.
Fakat geriden oyun kurma adına iyi yapılmış bir hamle olabilir.
Defansın da kalecinin de hem yaşlısı hem de yabancısı makuldür kanımca.
Ronaldo-Zago-A.Yıldırım'ın hangisi kesiciydi?
Escude hamlesi Fernandes'i daha ileride ve daha yaratıcı kullanmamızı sağlar.

Tabii ki ileride 2 adet yabancı hakkımızın kalması hoş değil ama artık Veli,Olcay ve Oğuzhan'ın Fernandes'e ve skora katkı yapmalarını ummaktan başka bir çaremiz kalmayacak.

Necip konusunda Quaresma'ya katılıyorum.Paf'ın kredisini yiyor ve beklentilerimi pek azaltmaya başladı.
Standart bir yedek olmamak istiyorsa gelişime devam etmeli.

Ericsson mevzuu zannımca doğru ki yönetim haftalardır gündemde olmasına rağmen yalanlamadı.
Ceplerinden dahi ödeseler bunun adı kepazelik.O paraya Egemen gitmezdi!

Basketboldan'da ses seda yok..

ps:Pekala artık her para meselesinde 'ahh o paraya Egemenblablaaa' yapmayalım :))

Adsız dedi ki...

dün beyaztvde Tamer Kıran'ın açıklamalarını düşündüğümüzde fanatiğin haberinin gerçek olduğu ortada.. yönetim fiyaskolarına devam etmekte.. aynılarını Demirören yapsa yıkardı ortalığı Gürcan.. hayırdır kendileri nerelerde ? =) yanlış anlamayın Demirörenci filan değilim.. onu aramıyor da değilim o ayrı..

BJK4EVER dedi ki...

Ne kadar saglam defansin olursa olsun gol atamadigin surece mac kazanamazsin, en fazla 0-0 berabere kalip 1 puan alirsin. Hep Ronaldo-Zago denir ama o takimda Sergen-Tumer-Pancu-Ilhan-A.Dursun-Nouma gibi korkunc bir hucum hatti vardi. Tumer ve Ilhan kariyerlerinin en iyi donemini geciriyordu.
Hadi City ve amator takima karsi olan maclari gectim de, Maccabi Haifa'ya karsi bile gol atamadik, golu birak ben macta bu da kacar mi seklinde bir pozisyon bile hatirlamiyorum. Bu aksam nasil olacak gorecegiz.
Turkiye liginde 80% olarak takimlar sana defans agirlikli oynayacak, oynamasi gerekip oyunu kurmasi gereken taraf sensin, aktif sen olacaksin. Sen bu orta saha ve hucum hatti ile bir bok basaramazsin.

Eriksson konusu dogruysa, yonetimdeki cok baslilik (cok seslilik degil, cok baslilik) bizi ne gibi felaketlere surukleyebilir, kaniti olmus.

Fikret Orman yola "koalisyon" ile cikti. Bu koalisyonda Bilge-Altinsay-Berkan ekolu ile Ahmet Nur-Levent ekolu catisti, ikincisi kazandi ve takimin basina Samet Aybaba geldi. Sonra da bu yabanci transferleri gerceklesmeye basladi. Eger ki ilk ekol kazansaydi, muhtemelen Escude ve McGregor transferleri sozkonusu bile olmayacakti.

Bakalim, hakkimizda hayirlisi.

Mete dedi ki...

@bjk4ever
Katılıyorum. Bu takım gol falan atamaz.
Bakıyorum bu takımda yaratacak,hazırlayacak bir tane adam o da ilk taksidim ödenmesin de kaçıp gideyim havasında. Varsa başka oyuncu birisi söylesin, ben şahsen bulamadım.
Sen 20 yılını küme düşmeyeyim diye geçirmiş bir zihniyeti takımın hocası yaparsan, o da sana böyle kadro kurar tabiki.
Hengenli kadroyla şampiyonluğa oynadık romantikliğine ise hiç kapılmayın derim. O takımda bile Şifo,Ertuğrul,A.Dursun,Nihat hatta Munch gibi standart üstü performans veren oyuncular vardı.
Bu arada başkan her yerde Q7 yi yerden yere vuruyor. Ospinayı seneye bedelsiz almayı hesap ederken, o aynı sene Q7 nin de bedelsiz gideceğini unutmaması gerekir.

Adsız dedi ki...

@Mete
Dediğin gibi Samet Aybaba, teknik direktörlük kariyerinin büyük bir bölümünün de küme de kalma mücadelesi vermiş. Ama, bu sezon çok büyük bir mucize filan olmadığı sürece, Beşiktaş takımı büyük olasılıkla küme düşme hattının hemen üzerinde yani 12-15 arası bir yerde ligi tamamlar. Bu açıdan düşünürsek takımın başında uygun bir teknik direktör olduğunu söyleyebiliriz.

Ali

Adsız dedi ki...

Dün Samet Aybaba'nın çok değerli (!) abimiz Ömer Güvenç'le yaptığı samimi :) röportajı izledim ve 'Birde Toraman gerçeği var bizim takımda,gelen her teknik direktör mutlaka oynatıyor her ne hikmetse. Eğer Samet abisi de onu 11'e monte ederse bu orta saha olacaktır büyük ihtimalle Oğuzhan'ın yerine. Varın siz düşünün sezon boyunca kaç gol atacağımızı.' şunu canlı yaşadım. Adam oynatacak abi. Yoksa Antepte ilk ben oynattım yok karakterli çocuk yok gençlere örnek olacak cinsten yok takım için çok önemli blablabla.

Yani takım iyiden iyiden iyiye dipsiz kuyu halini alıyor şöyle ki;

McGregor

Hilbert----Sivok----Escude----Uğur Boral

İbrahim Toraman

Necip---Fernandes---Veli

Almeida--Pektemek

Ve Beşiktaş 2012-2013 sezonunu maximum 50 golle kapatır. O da maximum. Sonumuz hayırlı olur inşAllah...

Nedim

box2boxMC dedi ki...

Yukaridaki butun yorumlari okudum ve cikardigim sonuc su ki 8 senelik Demiroren donemi taraftar icinde tamiri zor yaralar acmis. Taraftarin kendine ve takima guveni kalmamis. Tupkafa o kadar yanlislar yapmis ki artik herkes herseyden suphe duyar olmus.

8 senedir tupkafaya muhalefet etmeye o kadar alismisiz ki esas taraftarlik gorevimiz olan salt destrkten cok muhalefet yapiyoruz. Kombine almiyoruz, forma almiyoruz bahane olarakta bu yonetime destek olmayiz diyoruz. Sanirim artik herkesin silkinip kendine gelme zamani geldi.

Fikret Ormanin su ana kadar yaptiklarini begenmiuorum, kadroyu yetersiz goruyorum, Samet'i gunahim kadar sevmiyorum ama bu sene hayatimda ilk defa forma, kombine ve feda t-shirtu aldim. Cunku baktim ki takimin gercekten bana ihtiyaci var bu sene.

Adsız dedi ki...

Büyük hocamız(!) Samet Aybaba'yı dinledim sabah radyoda.

2. hafta GS maçına süpriz taktikle çıkacakmış! Hocam burası Beşiktaş, iddiası kalmadığı play-offda feneri şampiyonluktan etti, kesin bakılan gs şampiyonluğunu son haftaya erteletti... Burda süpriz taktik filan olmaz, çıkar çatır çatır oynayıp yenersin rakibini! Sanıyorum kendini hala Buca'da sanıyorsun!

İnşallah bir süpriz olur da 2. haftadan itibaren sensiz devam ederiz yolumuza!

Demirören üstüne, bitmiş ericsonn ile sözleşme imzalayıp fesh eden ve 1,2 milyon € tazminat ödeyen bu da yetmezmiş gibi aldığının 3 misli maaş ile 2. ligden hocayı başımıza getiren yönetim...Daha lig başlamadan ezeli rakibine süpriz taktik kuran hoca... Ne bitmez çilemiz varmış Allahım!!!

Kardeşim bırakın iyimserliği Demirören batırdı, bu yönetim de tuz biber oldu!

QuaresmA dedi ki...

Adam herkesin alışık olduğu bi taktikle çıkacağım deseydi de eleştirilecekti. O yüzden Allah sabır versin, Allah yardımcısı olsun diyorum kendisine :) Sorun ettiği laflarda, yaptıklarında değil de isminde deseniz de rahatlasanız.

Toraman'ı Necip'in yerine oynatacaksa iyi olur. En azından ne yaptığı belli ortasahada oynadığında. Topu kapıp en yakınındakine vermek.

Samet Ayababa'nın aldığı maaşta ise sıkıntı yok. Microsoft ile 5 milyona format atan yerel bilgisayarcı aynı adama aynı maaşı mı veriyor ? Öte yandan teknik direktör Necip ile veya Cenk ile aynı maaşı mı alsın ? Müdür ile altındakilerin maaşı aynı mı olacak ? Bana kalırsa takımda en yüksek maaş teknik direktörün olmalı. Ama Samet Aybaba da bi Capello olmadığı için şu anki rakam normal.

BJK4EVER dedi ki...

Surpriz dedigi taktik de eminim onlibero'da toraman'i oynatip tek forvet Almeida ile kapanmaktir.

QuaresmA dedi ki...

Ön libero Toraman sürpriz değil ki, GS maçlarının banko taktiği oldu zaten :P

Adsız dedi ki...

Hiçbir şey demesin, daha 1 ay var! Vizyonu bariz belli etmiş. Ne yaptıkları, ne karakteri ne de ismi beni tatmin etmiyor!

Bir yanım dur bir şans ver diyor ama bu açıklamalar ile nehrim donüyor!

İnşallah yanıltıp tarihe geçer, burada karaktersiz bir şekilde özür üstüne özür dilemek zorunda kalırım!

Adsız dedi ki...

'Bir yanım dur bir şans ver diyor ama bu açıklamalar ile nehrim donüyor!

İnşallah yanıltıp tarihe geçer, burada karaktersiz bir şekilde özür üstüne özür dilemek zorunda kalırım!'

Samet Aybaba konusunda tamamen aynı duygular içindeyim. Ağzına sağlık kardeşim.

Nedim

Adsız dedi ki...

Quaresmayı beğenirsiniz beğenmezsiniz bu ayrı bi konu takımda kalmalı yada kalmamalı dersiniz her fikre saygım var ama takımda kalmıcaksa yönetim satma kararı aldıysa bunun bi yolu yordamı var adamı alırsın kampa oynatırsın hazırlık maçlarında değerini yerlere düşürmeden satarsın kulubun kasasına da para girmiş olur.Ama umutlar bağladığımız yönetimimiz naptı en yapılmıcak şeyi yaptı sırf bunun için bile bu yönetime ben daha nası güvenirim

Adsız dedi ki...

Sadece Q7 için değil, Simao ve Holosko için de aynı yolu izliyor.

Egemen ve Ernst yok pahasına gitti. Az da olsa para kazanabilirdik buradan...

Aynı hoca bulamamak gibi, aynı 3 kupalı basket takımına sponsor bulamamak gibi. hata hata hata...

Adsız dedi ki...

İşte yönetimden bir acizlik daha:

"Beşiktaş, basketbolda önemli bir transferi ilginç bir şekilde bitiremedi.

Žalgiris Kaunas’ta forma giyen Litvanyalı oyuncu Mantas Kalnietis ile ilgilenen Beşiktaş, oyuncuyla anlaşmaya vardı. Fakat oyuncunun 600 bin euro gibi uygun bir ücret istemesine rağmen Beşiktaş yönetimi bu transfer için ödenek sağlayamadı. Litvanya milli takımının da formasını giyen 1.95′lik guard Kalnietis’in Beşiktaş ile anlaşamaması üzerine bugün Siena’ya imza atması bekleniyor."

http://www.kartalbasket.org/2012/07/25/kalnietis-pisi-pisine-gitti/

Ha bu arada, Hawkins de gitti! Bari kaz gelecek yerden tavuk esirgemeseydik! Bir sponsor bulunsa ve kadrodaki kalite korunsa, iddia ediyorum futboldakinden fazla kombineyi baskette satardık. Ama bunu yönetebilecek kişiler yok malesef takımın başında!

Yönetim bize vaad ettiği gözyaşını fazlası ile sunuyor!!!

Başar

BJK4EVER dedi ki...

Bence o acizlik degil ekonomik sikintilarin dogal sonucu. Asil acizlik sponsor bulamayip sikintilari cozememek, ama sponsor yoksa bu tur sikintilar normal. Kaldi ki bahsedilen oyuncu bu kadar kacar mi dedirtecek bir oyuncu degil, basin kriz ortami yaratmak icin elinden geleni yapiyor yine.

emireri dedi ki...

fikretorman ve yandaşları (yönetim demiyorum çünkü hiçbirinde yönetici vasıfları yok; taraftar demiyorum çünkü bunlar beşiktaş taraftarıysa ben değilim!) taraftarın sırtına binerek, duygu sömürüsü yaparak krizden çıkılabileceğini hala umut ediyorlarsa bıraksınlar bi zahmet koltuklarını da icraat yapabilecek birilerini görelim. ağlama politikalarının hiçbir fayda getirmediği apaçık ortada.. laf değil iş üretin!

kombine satamamışlar kalkıp taraftarı suçlamasınlar. ben geçtiğimiz yıl iki defa trabzondan kalkıp maça geldim, gelirkende yanımda en az 3 kişiyi getirdim. kardeşimi ayrıca iki defa maça gönderdim, iki tane feda tişörtü aldım.. ben daha takımıma ne verebilirim?? trabzonda gittiğim beşiktaş maçını da saymıyorum.. bu işin sadece tarraftarı sömürmekle olmayacağı çok çok açık. sömürme politikasını yıllarca demirören başarıyla uyguladı, kulübü kendine bağımlı hale getirdi ve sonunda kaçıp gitti. geride enkaz kaldı, kaldı ama enkazın başında oturup ağlayıp beklerseniz olacağı bundan fazlası değil!

tek çözüm akil adamların görevi devralmasıdır. herşeyden önce fikir ve proje üretecek insanlara ihtiyacımız var. bunlar yeri gelir kongre üyesi olur, yeri gelir yurt dışından konusunun uzmanı ücretli bir yönetici olur. acilen yeniden yapılanma şart, levent erdoğan, sinan engin, yıldırım demirören ve daha onlarcası gibi mahlukatların kulüpten uzaklaştırılması, ihraç edilmesi önceliktir. ikinci adım yönetim sistemi baştan aşağı değişmeli, yenilenmeli, daha profesyonel bir yapıya geçilmelidir. selametle..

BJK4EVER dedi ki...

Bu yonetimin asiri sempatizani degilim, ama bazi yorumlari okuyunca ben bile sinirleniyorum arkadas. Ben bu yonetimin yerinde olsam coktan ne bok yerseniz yiyin Allah belanizi versin ben kaciyorum alin Besiktasi baziniza calin ne haliniz varsa gorun derdim tipki Serdar Bilgili gibi....

Adsız dedi ki...

http://spor.milliyet.com.tr/gunun-transfer-haberleri-26-temmuz-2012/spor/sporgalerihaber/26.07.2012/1572077/default.htm

İlk önce Quaresma'nın bir an önce gitmesini istediğimi söyleyerek başlayayım.

Ama adam haklı. Geçen yaz basket takımına yapılan muamele ile Quaresma'ya yapılan muamele arasında hiçbir fark göremiyorum ben.

Seversiniz sevmezsiniz veya benim gibi gönderilmesi gerektiğine inanırsınız ayrı, bu adam BJK'de oynayan son yabancı değil. Bundan sonra da yabancı transferimiz olacak, bu iyi bir referans mı? "Bunlar para ödemediler, bir de kovmaktan beter ettiler" gibi bir yorum yapsa iyi bir referans mı olacak?

Kaldı ki böyle atık mal gibi kenarda tutunca fiyatı da düşecek!

Kısaca, adam göndermenin de bir adabı var! Sponsor bulamayan, hoca bulamayan yönetim adam göndermeyi bile beceremiyor!

QuaresmA dedi ki...

Benim bildiğim kadarıyla Quaresma'nın ödenmemiş tek kuruşu bile yok. Bence yönetim ile Quaresma arasında sabır savaşı var şu an. Maaşı 1 gün geç yatsın, adam basıp gidecek. Veya bu muameleden rahatsız olacak ve parasını almasına rağmen basıp gidecek, yönetim de FIFA'ya şikayet edip adamın kontratından kurtulacak.

Ben Quaresma'nın halinden memnun olduğunu sanıyordum ama bu açıklamaları yaptığına göre değil demek ki. O da taraftara oynama kozunu kullanmış. Taraftar da sezonun en kritik maçında bi devrede 1.5 km koşmasını, teknik direkötüre gider yapmasını, abuk sabuk kırmızı kartlar görmesini unutmaya dünden razı.

Egemen ile Ernst yok pahasina gitmedi arkadaslar, bu adamlar 1 senedir para alamiyordu. Zaten Besiktas ile gonul bagi falan da kalmamisti. "Batik maliyet"in, "ekstra getiri"nin hesabini yapacak durumda degiliz, ac saticiyiz, ne kadar para kesersek kardir.

Adsız dedi ki...

Beşiktaş Kulübü Başkanı Quaresma'ya indirim teklif ettik ama o kabul etmeyip kulübü şikayet etti demişti. Şimdi hazret kimse bana indirim vs teklif etmedi, ben bunları hak etmedim, diyerek tribüne oynuyor ve çakma holywood yıldızı gibi rol kesiyor.

Bir kısım aklı evvel taraftar bu tiyatroyla gaza gelip yönetime ağza alınmayacak laflar ederken olan biteni hayretle izliyorum.

Beşiktaş Başkanı, beyler, Be-şik-taş Baş-ka-nı. Ona mı inanacağım yoksa aldığı paraları sayarken kafasına göre iş yapan şımarık Portekizliye mi.

Bunu da gördü ya bu kulüp, demek hala gideceğimiz dipler varmış.

Bu kulübün taraftarından cacık olmaz.

Hakan

Mete dedi ki...

Yönetim Q7 konusunda haklı olduğunu düşünüyorsa, ortada bir çelişki var demektir. Bu adam çekti ülkesine gittiyse, Fernandeste bunu yaptı. Bu adam çift dalıp derbi maçına çıkmadıysa, Fernandes neredeyse hiçbir derbi maçında sahada yoktu. Heryerde Fernandesin gitmek istediği yazılıp, çiziliyor. Sonra sen bütün takımı Fernandesin üzerine kuracağım diyorsun. Lütfen birisi açıklasın ben bu işi gerçekten anlamıyorum.
Tüm bunların haricinde feda konusunda Q7 nin playofflar bitmeden açıklamasını kendi kulaklarımla duydum. Bugün çıkan haber de onu gösteriyor ki yönetim yalan söylüyor (herseyi jet hızıyla yalanlıyorlar henüz bir yalanlama gelmedi). İndirim konusunda görüşmemişler dahi. O zaman feda diye her yerde çıkıp zırlamasınlar. Üstelik feda demeyenin de arkasından sallıyıp duruyorlar. Al arkadaş adam sana feda diyor.
Herşey bir yana bu adam otursada bu parayı alacak seneyede sana elini sallayarak bedavaya gidecek. Eğer bir politika uyguladığını düşünüyorsa yönetim, bunun adı politika değil olsa olsa afedersiniz sidik yarışıdır. Onu da Beşiktaş kulübünde uygulamaya hiç kimsenin hakkı yoktur.

Adsız dedi ki...

@Mete

Daha önce feda demesi ona teklif edilen parayı kabul etmesi anlamına mı geliyor güzel kardeşim. 3,7 varken 2 milyonu almaz tabi. Ona bu kadar para veren de olmayacağı için menajeri olacak şark kurnazının akıl vermesi ile taraftarın üzerine oynuyor. Daha yeni öğrendik ki o menajer transferinde açıktan 3 milyonu cebine atıvermiş zaten.

Ben bu süreçte en az hatanın yönetimde olduğuna inanıyorum. Önce gidip indirim dediler, vatandaş kabul etmeyince de kendine kulüp bulmasını istediler. Bunda abes ne olabilir. Aklı fikri yıldız oyuncuda olan güruh bunu duyunca da yaygara koptu. Yönetim açıklamalar yaptı. Üstüne medya atladı bu saçma ateşi daha da körükledi. Q7ci taraftar iyice azdı. Yönetim yine açıklama yapmak zorunda kaldı. Şimdiyse bireysel tiyatroya geçti. Yönetim yine açıklama yapmak zorunda kaldı.

Dediğim gibi. Safınızı belirleyin. Beşiktaş Başkanı mı yalan söylüyor yoksa Portekizli mi.

Hakan

Adsız dedi ki...

Aşağıdaki linki geç bir zamanda buldum. İçindekini ilginç kılanı okuyunca anlayacaksınız. Zira yorumun post ediliği sayfa en önemli Portekiz taraftar sitesinden ve yorum tarihi: 30 Ağustos 2010. Üzerinden geçen 2 yılın karbon kopyası resmen.

Hakan

http://www.portugoal.net/index.php/more-inter-milan-news/15166-i-dont-understand-you-people-forget-quaresma

Unknown dedi ki...

@jimmylue

"Ronaldo-Zago-A.Yıldırım'ın hangisi kesiciydi?"

Zago kesici degil, kesicinin kraliydi.. Ayni takimda, Ali Eren, Tolga'da vardi sert stoper olarak.. Ustune kalede cordoba..

Mete dedi ki...

@hakan
Öncelikle "saf belirleme" mevzusunu pek anlamadım. Misal, Quaresma kalsın diyorsam bana Q7'ci mi diyeceksin?
Diğer mevzu ise "Be-şik-taş baş-ka-nı" . Mesela Y.D. o da başkanımızdı. Bu adamlar inan peygamber değil.
Ben genel olarak yukarıda Quaresma özelinden ziyade izlenen yanlış yolu anlatmaya çalıştım. Bugün quaresmanın bu tavırları seni rahatsız ediyorsa, yarın canım-cicim dediğin Fernandesle de aynı sıkıntıyı yaşayacaksın. Tüm planı yapacağın adam maalesef çok güvenilir bir adam değil kanımca. Dün radyoda L.Erdoğan Fernandesin de satılabileceğinden bahsetti, hatta anlaşma aşamasında olunan klupler olduğuna dair söylentiler bile var. Bak mesela bunu da anlamıyorum. Sen takımın direği dediğin adamı sezon tam başlarken satarsan sonra nasıl bir açıklama ile insanları inandıracaksın.Yani yönetimin güvenirliği ise Fernandesten farklı değil.
Şimdi tekrar başa dönelim. Evet ben "Q7 ciyim". Daha önce burada takım hakkında fikirlerimi beyan ederken, bu takımın çok dengesiz bir kadro yapısı olduğunu ve gol sıkıntısı çekeceğini ifade ettim. Takımın yaratıcılık ve pozisyon bulma konusunda sadece Fernandese endeksli olması hasabiyle Quaresmanın da bu takımda olması gerektiği fikrini savundum
Bunun dışında "safımı" belirleyeceğim zaman çok yaklaştı. Haberlere göre denetleme sona ermiş. Hep beraber göreceğiz.

Adsız dedi ki...

olay basit. taraflardan biri yalan söylüyor. bu aşamada iki taraftan biri yanacak. quaresmanın takımda kalmasını savunanlardan biri olsam da bence açıklamasında samimi değil. aradan 2 aya yakın süre geçti. yönetim bir sürü şey söyledi. gık etmedi. o zaman laf etmediysen şimdi de etmeyeceksin. hele ki antrenman yapamamasından bahsetmesi iyice garip olmuş. üstüne taraftara da oynamış. demiş ki medyada bir sürü şey yazılıyor çiziliyor hiçbiri doğru değil. eh medyayı takip ettiğine göre kendisi için düşünülen indirimi hiç mi duymamış. çıksın desin ben bana önerilen paraya oynarım. diyelim yönetim indirim konusunda doğruyu söylemiyor. o zaman gerçek kabak gibi ortaya çıkar. yok kabul etmeyecekse yol belli. gelinen noktada koskoca kulüp quaresmanın gözyaşlarıyla sallanıyor. olacak iş değil. velhasılıkelam beşiktaş taraftarı yıllardır elma ile armutları karıştırıyor. takımda kalmasının gerekliliği başka bir tartışma konusu, parasızlıktan yönetimin yaptığı başka, şimdiki olay başka. bu saatten sonra kalsa daha beter. çektirsin derim.

mh dedi ki...

q7 muhabbetlerinden sıkılanlara;eski yönetimden hesap sorma konusuna dair güzel bir yazı:

http://www.serencebey.com/tr/detay.aspx?id=1691

PS:Aynı kaynakta,ilişkili bir kaç yazı daha var.Vaktiniz varsa onları da okuyunuz..

Adsız dedi ki...

q7 satılabilirse satılsın, satılamazsa kazanılmaya çalışsın (3.7 milyon euro bize kaçmadan).

bunun dışında şöyle bir durum da var, eğer samet aybaba ille de 4-1-3-2 diye tutturuyorsa ileri ikilide q7'ye muhtaç. ne pektemek ne almeida o taktiğin forvetleri değil. ha q7'de değil ama takımda orada oynayabilecek en müsait oyuncu o.

TWAS

Maxim Tsigalko dedi ki...

Sezon bittiğinden beri Quaresma'nın satılması gerektiğini savunuyorum. Ancak şu aşamada yönetimin de hatalı olduğu noktalar var. Öncelikle Quaresma diyor ki kimse bana indirim önerisinde bulunmadı. Eğer bulunduysa yönetim çıksın açıklasınlar; şu tarihte menajerine şu kadar önerdik, kabul etmediler vs. diye. Bu bilgi kirliliğinin önüne geçsinler. Çok gereksiz konularda durmadan açıklama yapıyorlar, bu tip önemli(taraftarı ikiye bölen) konularda adam akıllı bi açıklama yok.

İkincisi, bir futbolcuyu göndermenin yolu bu mudur yahu? Senin takımındaki iyi kötü piyasası olan ender futbolculardan. Şuanda o piyasayı öldürdüler. Aklı başında bi takım alacağı varsa da almaz şuanda bu adam. Hele bonservis verecek bi takım olduğuna ihtimal bile vermiyorum.

Yapılması gereken çok basitti aslında. Önce talibi varsa üçüne beşine bakmadan satacaktın. O olmadı indirim için anlaşmaya çalışacaktın. Baktın o da olmuyor, senede 3,75 milyon euro verdiğin(vermek zorunda olduğun) bu adamdan maksimum faydayı almaya çalışacaktın. Şuanda hala takımda kalma ihtimali az da olsa var. Ama faydalanma ihtimalimiz kalmadı. Bu konularda her zaman en çok zararı kulüp görüyor.(bkz: Ferrari, Del Bosque) Umarım bu sefer öyle olmaz.

Maxim Tsigalko dedi ki...

Bir de genç, mücadele eden oyunculardan oluşan kadro kuracağız diyip yapılan transferler de ayrıca tuhaf. Gelen adamların yaş ortalaması gidenlerden yüksek. Normal bi zamanda yapılmış olsaydı Escude çok iyi transferdi. Ayrıca 900 bin euro garanti para artı maç başı da Türkiye şartlarında oldukça iyi. Ama sahiden merak ediyorum amacımız ne kulüp olarak. Kısa vadede açıkları kapatıp şampiyonluğa mı oynayacağız yoksa gençlerden oluşacak yeni bi yapılanmaya mı gideceğiz?

Bu arada unutuldu ama Simao da hala takımda. Onun da senelik 2,5 milyon euro aldığını unutmayalım. Hiç bir katkısı olmayan Simao'ya verilen 2,5 milyon euro, ara sıra skora yönelik katkısı olan Quaresma'ya verilen 3,75 milyon euro'dan daha vahim bence.

Adsız dedi ki...

"Yapılması gereken çok basitti aslında. Önce talibi varsa üçüne beşine bakmadan satacaktın. O olmadı indirim için anlaşmaya çalışacaktın. Baktın o da olmuyor, senede 3,75 milyon euro verdiğin(vermek zorunda olduğun) bu adamdan maksimum faydayı almaya çalışacaktın. Şuanda hala takımda kalma ihtimali az da olsa var. Ama faydalanma ihtimalimiz kalmadı. Bu konularda her zaman en çok zararı kulüp görüyor.(bkz: Ferrari, Del Bosque) Umarım bu sefer öyle olmaz."

Olayın özeti budur arkadaşlar!

Bu yönetim ne basket takımını yönetebildi, ne sponsor bulma işini yönetebildi, ne kombine fiyatlandırmayı yönetebildi, ne teknik direktör bulma işini yönetebildi ne de oyuncu gönderme işini yönetebiliyor!

Şu ana kadar olumlu sadece "FEDA" kampanyası düzenlediler, onu da telif hakkı alınmadığı için yüzlerine gözlerine bulaştırdılar!

Bana sorarsanız 8 yıllık bizi enkaz haline getiren yönetimden bile kötü yönetiyor şu anda Beşiktaş'ı! Denize düşen yılana sarılır misali iyi niyetli taraftarımız nezdinde hala kredisi var.

Artık Beşiktaşımızın gerçekten iyi yönetilmeye ihtiyacı var.

Başar

Adsız dedi ki...

Ha bbabam eleştiriyorsun diyenlere...Ne yapılması mı gerekirdi?

İlk önce, daha lig bitmeden sponsor bulunabilirdi. "Hesap soracağım" dediğin adamla sponsorluğa devam etmek acayip bir durum olurdu. Türkiye'de Beşiktaş'a 5 milyon $ verecek yüzlerce şirket bulursun...Sonuçta bu takım istim üzerinde, başarılı ve Avrupa'nın en üst düzey turnuvasında boy gösterecek!

Beşiktaş yönetimi, TD olarak en azından Rıza Hoca ile anlaşabilecek kapasitededir diye düşünüyorum. Samet Aybaba ile inanılmaz tepki çekildi, Rıza olsaydı burada yaptığımız eleştiriler %80 oranında azalırdı. Ama yönetim tuttu 2. lig hocasını başımıza getirdi, hem de aldığının 3 mislini vererek! Hoca oyuncudan fazla almalıdır düşüncesi çok acayip bir düşüncedir, kaldı ki şu anda da birçok oyuncudan az kazanıyor. Eğer çok istiyorsan hocaya hisse senedi verirsin, şampiyonluk primi verirsin, yılın sonunda oyuncudan fazla kazanır hale gelir.

Beklentinin düştüğü bu sezonda taraftarı sağılacak inek olarak görmek yerine birlik beraberlik duygusunu pekiştirmek ve maksimum desteği arkana almak çok önemli bir hamle olurdu. Kombine fiyatları arttırılacağı yerde düşürülseydi stadyum her maç dolardı. Böyle 1500-2000 kombine değil 15-20bin kombine satılırdı. Hem kasaya fazla gelir girerdi, hem maç günü satışların daha fazla olurdu hem de seyirci desteği ile takım bir çıta daha baskılı oynardı... Aynı şekilde basket takımında da sponsor olayını halletseydin hemen kombineyi sürecektin ve salonu dolduracaktın. Taraftar zaten başarıyı özlemiş, bütün salonu doldururdu! Türkiye'de tarihte görülmemiş salonu doldurma rekoru bu takımda...

Q7, Simao, Holoşko... Arkadaş bu adamlar bu hafta yeni takımlarına geçmek için bavullarını toplamıyorlarsa neden kampta değiller? Al kampa, parlat cilala, sonra da satabiliyorsan sat. Satamıyorsan oyuncu ile anlaşmaya çalış, anlaşamıyorsan hala kuruş kuruş sözleşmesindeki parayı yatıracağına göre adamı sezona hazır tut ve oynat!

Çok da zor değil arkadaşlar. İnanın çok da zor değil!

Başar

Deniz dedi ki...

Başar;

Rıza daha evvel Beşiktaş'ın başında bulundu bilmem hatırlıyor musun? Rıza olsaydı da eleştiriler aynı eksende olmasa da aynı şiddette olacaktı bundan eminim.

Kombine bilet fiyatları düşseydi yine alınmayabilirdi, bence eleştirileri öngörüler üzerinden değil de gerçekler üzerinden yapmamız lazım. Beşiktaş'ın taraftar yapısının geneli kulübüne para kazandıran bir kitle değil. Eğer bir kulübün feda tişörtünün korsanını alan taraftarı varsa ben bu çıkarımı yaparım. Ben de şöyle bir şey diyeyim o zaman, kombineler düşük olsayı it kopuk dolacaktı tribüne sonra Melo'yu kovalayacaklardı derbide. Bu mudur yani, kombine fiyatları ile ilgili eleştiri bu gibi fikirler üzerinden mi yapılır?

Keza holosko, simao, q7. Kampta yaptığın maç sayısı 3, yeni sezon yapısı kurmaya çalışırken satmaya uğraştığın adamları maçta oynatıp bi de parlatmakla mı uğraşacaksın, yok ya? Ben şahsen simao'nun forma giyeceği 90 dakikadansa erkan kaş'ın forma giyeceği 45 dakikayı yeğlerim.

Tesislerde antrenman vermek, bezdirme politikası izlemek falan bunlar tabi ki de hoş değil. Ama bunun alternatifinin "kampa götür, parlat, sat" olmadığı da açık. Araba mı bu cilalayıp görücüye çıkarıyosun?

Yani sinirinizi, hayalkırıklıklarınızı anlıyorum ama şu eleştirileri biraz daha yapıcı olmasına dikkat ederek, biraz daha "bekara karı boşamak kolay" lafını idrak ederek yapsak şahane olacak.

Adsız dedi ki...

Şimdi bazı yetenekli ve yıldız oyuncular, Pascal Nouma, Anelka, Q7, muhtemelen Tevez ve Boratelli de bu kategoride değerlendirebilir, aynı zamanda sorunlu oldukları ve disipline filan yatkın olmadıkları için hiç bir takımda dikiş tutturamazlar ve sürekli takım değiştirirler. Problemli oldukları için genelde kadro dışı kalırlar ve çoğunlukla da kelepir fiyatlar üzerinden transfer olurlar. Bu oyuncular aynı zamanda taraftarı da ikiye böler. Çünkü genel istatistikleri olması gerektiği gibi iyi değildir, ama göz ardı edilecek kadar da kötü değildir. Ayrıca bazı kritik maçlarda da skora doğrudan etki ederler ya da maçı kazandırırlar. Velhasıl kelam, bu oyuncular için lehte aleyhte delil bulmak kolaydır. Birisi filan maçta sadece 1 km koştu der, öbürü falan maçta gol attı ve asist yaptı der, vs.
Peki, buna rağmen bu oyuncular neden yeni transferler e konu olurlar. Bunun birinci nedeni, elbette sahip oldukları üstün yetenekleridir. Eğer bu yeteneklerini takım için harcar ve sahaya yansıtırlarsa ortaya mükemmel bir sonuç çıkacaktır. İşte bu yüzden, Q7 gibi oyuncuların her yeni transferinde transfer eden takım, öncekilerde olmadı ama bizde olacak umudunu ya da düşüncesini taşır. Aslında bu durum bir nevi tuzaktır da.
Şimdi Q7 ile ilgili asıl mesele, bu oyuncunun ücret indirimine gidip gitmemesi ya da yönetim mi yoksa Q7 mi doğru söylüyor meselesi değil. Mesela kulübün Q7 yi satması meselesidir. Bunun içinde demin yukarıda söylediğim tuzağa düşecek ya da umuduna sahip olacak bir kulübün bulunması gerekir. Benim düşüncüme göre, gerek Türkiye’de gerekse Avrupa da bu tuzağa düşecek, “Beşiktaş oynatamadı ama biz oynatırız, hem de fiyatı da çok uygun” diyecek savurgan bir çok kulüp var. Bu nedenle zaten Q7’nin hiç talibi yok düşüncesi bana pek makul gelmiyor. Neticede Portekiz milli takımında Nani ile Ronaldo’nun yedeği olarak çağrılmış bir oyuncudan bahsediyoruz. Ancaak, sen Q7yi satış için vitrine koyar arkasından da Samet Aybaba ile Fikret Ormanın ettiği lafları söylersen, “Beşiktaş oynatamadı ama biz oynatırız” düşüncesiyle bu oyuncuyu transfer edecek takımları da kaçırtmış olursun. Misal Samet Aybaba, geldiğinden beri sürekli medya da Q7 yi kötüledi. Yarın öbür gün bir kulüp kapını Q7 için çaldığında, nasıl pazarlık edeceksin, adamlar sana bonservis için 1 milyon teklif ettiklerinde, Q7 gibi bir oyuncu en az 3 milyon eder nasıl diyeceksin?

Ali

Adsız dedi ki...

Beşiktaş’ın, hele hele şu mali ortamda, yıllık 3,7 milyon Euro ödediği bir oyuncuyu kullanmama lüksü yok. Eğer yönetim, bonservisini eline verip göndermeyi düşünmüyorsa, Q7nin satılması için tek yol var, o da takımla antrenman yapması ve oynaması. Gene istenmediğini bilsin, gerekirse yedek kalsın. Ama kadro dışı bırakmak meseleyi hem Q7 hem de Beşiktaş için daha zor bir hale getiriyor.


Yönetimin bir futbolcuyla devam etmeme tasarrufu her zaman vardır. Ama kimse kusura bakmasın, bir yönetim, hele hele Beşiktaş gibi büyük bir kulübün yönetimi, öyle üçüncü sınıf TV kanallarının dandik spor yorumcuları gibi açıklama yapmaz. Basınla oyuncusu hakkında dedikodu yapmaz. “Biz kendisini gelecek yıl takımda düşünmüyoruz, hocamız da düşünmüyor, o yüzden kampa götürülmedi demek bu kadar mı zor?”


Benzeri bir durum Egemen içinde yapıldı. Tamam kabul ediyoruz, önceden hesapsızca pahalı bir sözleşme imzalanmış Egemenle. Ama bu sözleşmenin bir tarafı Egemen ise öbür tarafı da koskoca BJK. Egemene çemkirmek yerine, mali sebepler nedeniyle önümüzdeki yıl için Egemeni kadroda düşünmüyoruz dersin ve geçersin. Rüştü olayı keza öyle.


Velhasıl kelam, mevcut yönetimin ederi tutarı bu kadar. Zor şartlar altında taşın altına ellerini soktukları için camia büyük bir kredi açmıştı bu yönetime, ama en başından beri bu yönetime umutsuz bakan ben bile, bu kadar çabuk yalpalayacaklarını, bu kadar çabuk kredilerini tüketileceklerini ummamıştım. Nasıl ki Samet Aybaba, şu olağan üstü şartlar olmasaydı, normalde hiçbir zaman Beşiktaş gibi bir kulübe TD olma şansını yakalayamayacaktı, bunun gibi Fikret Orman ve ekibi de, ancak bu şartlar altında önlerine çıkan yönetime gelme fırsatını değerlendirdiler. Yanisi şu, Beşiktaş daha tam olarak dibe vurmadı, o yüzden de yukarıya çıkması için biraz daha bekleyeceğiz.

Son olarak Q7 ile ilgili öngörümü de söyleyeyim tam olsun. Bence Q7 ücretinde indirim yapılır ve kalır, haliylen Samette yönetimde ettiği lafları yer, eğer Q7 futbola iyi bir dönüş yaparsa Ocak ayı gibi transfer olur ve Beşiktaş’ta bonservisinden para kazanır. Yok çok iyi bir futbol ortaya koyamazsa gelecek haziranda özleşmesi biter ve serbest kalır. Asıl kısa sürede, birkaç hafta içinde Manuel Fernandes transfer olacaktır. Ama benim gönlümden geçen Q7 ninde tıpkı Fernandes gibi önümüzdeki birkaç hafta içinde transfer olarak Beşiktaş tan ayrılması ve bu defterin kapanarak herkesin bir rahatlaması.

Ali

Adsız dedi ki...

@Deniz

Kombine fiyatlarını ne üzerinden eleştirecektim anlamış değilim? Feda t-shirtlerinde nasıl bir ilgi yakaladıysan, iyi bir fiyat ve pazarlama kampanyası ile kombineleri de gayet rahat satardın. Bu iş biraz fiyat biraz da feda kampanyasındaki gibi bağ kurabilme işi. Özellikle senin değinmediğin basketbol kombineleri, çok çok rahat satılırdı. Ben küçülüyorum ama sen bana daha fazla para ödeyeceksin demek mi doğru yoksa ben küçülüyorum, fiyatlarımı da bir miktar düşürüyorum e artık sen de takımın için biraz fedakarlık yap demek mi?

Şu parlatma olayına da takılmışsın. Bu adamlar tabiki hazırlık maçında parlamayacak, kastettiğim olay bu değil. Benim kastım tok satıcı olmak. Bu adamlar işe yarıyor mesajı vermek. Eğer olmuyorsa, Ali'nin yazdığı gibi sezon ortasında elden çıkartmak, en olmadı parayı vermeye devam edeceğin için adamdan maksimum verimi almak.

Beni yermek için "araba mı" demişsin, evet araba değil ama ne satarsan sat bu muameleyi yaparsan satacağın şeyin değeri dibe vurur. sen arabanı satacağın adama, bu çok benzin yakıyor, ikide bir arıza da çıkartıyor, kullanılacak araba değil bu o yüzden satmaya karar verdim der misin? Şu an yönetim ve müthiş teknik direktör(!) tam da bunu diyor.

Eleştiriler yapıcı olsun diyorsun, nasıl yapıcı olayım? Ben olsam şu konuda şöyle yapardım, bu konuda böyle yapardım diyorum.

Başar

Deniz dedi ki...

Başar,

abi yazdığım yazının herhangi bir kısmında seni yerme amacı yok. Tartışıyoruz.

Sen de haklısın, ben de haklıyım. Sevmiyorum şu football manager'a çok kaptırma muhabbetini ama, seni de öyle bişeyle itham etmiyorum, ama olay futbolcuyu satış listesine koy, kulüplere faks çek sonra teklif gelsin olayı değil bence. Yani bu işlerin içinde Mendes falan çok aktif rol oynuyo, şimdiye kadar herhangi ciddi bir teklif gelmemiş olmasını falan bile bağlayabilirim ben o adama.

Şunu demeye çalışıyorum, bu piyasada bir harekette bulunmaya çalıştığınızda o kadar çok değişkenle karşı karşıya kalabiliyorsunuz ki her zaman evdeki hesap çarşıya uymayabiliyor. Benim şimdiye dek imkansızlıklar içerisinde hareket etmeye çalışan yönetimi eleştireceğim tek ama tek bir nokta var, o da çok konuşmaları ve herkesin konuşması. Yönetimde olduğunu bilmediğim adam da demeç veriyor, başkan da. Bu çok başlılık bilgi kirliliği yaratıyor, bu kadar insan konuşunca da basın da ortamı serbest buldu, yazılan haberin bini bir para. Kendi elimizle kendi kulübümüzü karıştırıyoruz.

Futbolda bir deyim vardır, rakip sana izin verdiği kadar oynarsın diye. Yani hep kendi taktiğin üzerinden konuşursun ama karşı tarafın o taktiğe ne kadar izin verdiğini ya da ne derece önünü tıkadığını göz ardı edersin. Bu da öyle. Yani önceki yönetim tarafından kulübün kucağına bırakılan bomba bu yönetimin de istediği şeyleri hayata geçirmesini engelliyor. Ama çok konuşma kısmı ayrı hakkaten, onu ben büyük amatörlük olarak görüyorum.

Bir de, Fikret Orman normal şartlarda asla başkan olamayacak bir adamdı denmiş, insaf, 2004 seçimlerinde çok az sayıda bir farkla tüpçüye geçilmişti Fikret Orman, sonrasında Demirören'in ne dümenlerlde kombinelere rakipsiz girdiğini hepimiz biliyoruz.

Yorum Gönder

Ara