.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

29 Nisan 2010 Perşembe

Antifutbol

Şu kavramı kim icat etti bilmiyorum, ama onun hakkında iyi şeyler düşündüğüm söylenemez. Beşiktaş'ımızın en alasından havlu attığı şu günlerde, kendimizi TBL ile, Avrupa futbolu ile, NBA ile (Go Celtics!) falan avutuyoruz. Bu avunmaların en zevkli olduğu platformlardan birisi de Şampiyonlar Ligi, lakin dünkü maçtan sonra bizim futbol algımızı gene sorguladım ben. Konumuz dün Mourinho'nun oynattığı "antifutbol". Daha önce Zevk Veren Futbol yazımda bu konuda kendi görüşlerimi anlattım, en özet haliyle şunu diyeyim: Çalışılmış, bilinçli ortaya konan oyun bana zevk verir. Zevk veren futbolun, çalışma, disiplin, sistem vs. haricinde "değişitirilemez ve değiştirilmesi dahi teklif edilemez" kıstasları yoktur. Dün bu bağlamda Mourinho "antifutbol" falan oynatmadı. Tamam, kapandı eyvallah, ama çok güzel kapandı. Bunu beğenen olur, beğenmeyen olur, buna da eyvallah. Lakin bunun üzerinden fanatikçe tartışmak, bizim tüm benliğimizi esir almış kutuplulaşma gereğidir. Şimdi Mourinho'ya antifutbol diyen Barça sempatizanı, bakıyorsun Busquets'in aktörlüğü hakkında bir kelam etmiyor. "Mourinho nasıl koydu ehue" diyen adam, Yunanistan Avrupa Şampiyonluğu'nu aldığında ana avrat küfretmiş, Sivasspor'u "çağdışı futbol" oynamakla itham etmiş. Herkes gene "tarafını" seçmiş, en ateşli tartışmalar dönüyor online dünyada. Bizim amacımız üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Niyet okumaya niyet etmişiz bir kere. Sırf Barça-Mourinho üzerinden yapılan tartışmalar da bunun göstergesi. Zaten hastalıklı "binary" bakış açısına siyasetten dine toplumsal her alanda rastlıyoruz. Arkadaşım, herkesin istediği, zevk aldığı futbol farklı. olabilir. Bunu ilk önce sindireceğiz. Sonra da, futbolu yeri geldiğinde bir film gibi izlemeyi, bir konser gibi dinlemeyi becereceğiz. Ben bir futbol maçı izlerken kendimi bir takımı tutmamaya zorlayabildiğim, buna alışabildiğim gün önümde acayip kapılar açıldı. Tavsiye ederim, enteresan bir tecrübe.

21 Yorum:

gökhan dedi ki...

doğru futbol-yanlış futbol, güzel futbol-çirkin futbol, antifutbol-pozitif futbol vs. vs. bunlar hep uydurma, kimin ortaya attığı belli olmayan saçma laflar. futbol için illaki bu tarz bir terim kullanacaksak noat samisanın birçok yazısında geçen tezler ve antitezleri kullanabiliriz. dün de tam bunun çarpışması idi. alttaki konuyada bıraktığım yorumda da dünkü maçta interin futboluna kötü, zavallı, aciz gibi yorumlarda bulunan adam futbolu sevmiyordur. bunun başka bir açıklaması yok. barcelonanın tezine inter antitez üretmiş ve kazanmıştır.

mustafa denizli karşılaştırması zaten ütopya. lan adamı defansif oynatıyor diye eleştirmiyoruz ki, 5 kişeye adam adama savunma veriyor, ne savunmada ne de hücumda organize olamıyor diye eleştiriyoruz.

esgo dedi ki...

Ben Valdes veya Pique olsam, İnter ve beraberinde Mourinho'ya teşekkür ederdim. Hatta Barca sevdalıları da bunu yapsa hiç fena olmaz. En azından ben Barca taraftarı olsam takımımın oyunu rakip sahaya yıkmasından ve tüm 90 dakikayı 30 metrekarelik alana sığdırmasından acayip mutluluk duyardım. Adamlar sana bu fırsatı vermiş, maçın bir dakikasında bile yüreğin ağzına gelmemiş, kalecinin orta sahada neler yapabileceğini dahi görmüşsün ama hala daha İnter'e ve oyun anlayışına sallıyorsun. Olacak iş değil :)

Kalten dedi ki...

Binary bakış açısını kim bulmuşsa halt etmiş, yok öle bişey

Ayrıca Nobre mi Bobo mu?

Kalten dedi ki...

İlker Yasin > Andy Gray

Hikmet Karaman > Guardiola

"Ee abi, şut atmıyor Barcelona, öle maç kazanılmaz" yargı cümlesini ironi kullanmadan yapmaya okey veren Türk futbol anlayışı > La Masia

"futbolu yeri geldiğinde bir film gibi izlemeyi, bir konser gibi dinlemeyi becereceğiz."

ayni benim yazimdada belirttigim gibi.. interin savunmasini dans gosterisi gibi izledim.. o ne simetrik defans hattidir oyle..

Sertug Ozgur dedi ki...

online dünya dedin de yahu ne bu fanatiklik insanın gözlerini kör ediyor. Sadece futbolu hücumdan veya pas yapmaktan ibaret sanmakla açıklanamaz bu. Denizli içimizdeki katalanlar dese daha doğru olurmuş sanki. Yahut hepimiz hıncal uluçuz demek vallahi abes kaçmaz. Sadece türkiyede olur bunlar lafından ve mentalitesinden nefret ederim yalnız yabancı ülkelerde adam 90 dakika kapandı yendi ne var riiza callimbai'den farkı falan mı diyorlardır gerçekten merak ediyorum. Hani oynadık oynadık yenemedik lafı edilir de mourinho'ya bok atılır mı merakım bu.Türkiye ile bağım sözlükten ibaret, belki onla ilgili bir şey ama hiç sanmıyorum. Otto rehhagel sık sık tartışılmıştı evet ama o bunu bir sistem olarak belirlemişti ve dünya futbolunu etkilemişti yeni oyun düzenlerine yelken açmıştı belki de ama mourinho'nun taktikleri ise değişken.

shelbyl'in yazdigi iki seye de yurekten katiliyorum :
1) Go Celtics Go !! = )
2) bilincli bir defansif oyun, en az hucum oyunu kdr bana keyif veriyor..gercekten futbolun icinde taktigin olduguna inandiriyor beni..
tekrar ediyorum; oyle 11 kisiyi bir yere yigarak degil, bilincli bir bicimde alan daraltarak, blok halinde oyundaki yerini degistirerek, saglam bir kademe anlayasi ile yapilmis bir savunma futbolu gayet keyiflidir..

ancak Barca'ya cok uzuldum, orasi ayri..
madridin soyunma odasini ve madrid sehir meydanini dolduran barcelona formalari, paranin kolelerine acccayip bir tokat olacakti..

esperanza dedi ki...

Boyle "antifutbol" a can kurban. Bir zamanlar Real Madrid in , son yillarda da Barcelona nin ortaya koydugu ve bircok kisinin de pesine takildigi bir "guzel futbol" veya adina ne derseniz deyin bana gore "sanal guzel futbol" olayi var.

Durum oyle bir hale geliyor ki, Barcelona ya karsi ilk mactaki avantajini korumak icin gereken onlemleri alan ve 90 dk takimini hatasiz oynatan hocaya "korkak", dalagi patlayana kadar savunma yapip takim arkadaslarina yardim eden oyuncular ise "pislige yattilar yaae" oluyor.

Interliler ne yapmis arkadas ? Her pozisyondan sonra hakemleri ablukaya mi almis? Olmadik zamanlarda kendilerini yerlere atip hakemin disari cik isaretinden sonra bir anda ayaga mi kalkmis? Rakip ataga kalkarken cift dalip rakibin sacindan cekip gerginlik mi yaratmis?

Bi gecelim su "korkak futbol" veya shelbyl nin dedigi "antifutbol" olayini

MIRAT dedi ki...

Mourinho'ya korkak demek elbet haddimiz değil. Onun da oyun planlamasını yaparken bu kadar desansif bir yapı kurguladığını düşünmüyorum zaten. Motta'nın atılması da bunda etkilidir sanırım. Ve fakat ŞL yarı finali oynayan kalibrede bir takımın(bence çok da iyi bir takımın) maç boyunca sadece 1 şutu(o da sanırım orta sahanın ortasından), pas yüzdesinin de %50 olması iyi futbol-bence- değidir.

MIRAT dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
shibby dedi ki...

@MIRAT

Futbol sadece şuttan mı ibaret? Şut çekmeden de maç kazanılabiliyor. Bu maçı inter 1-0 kazanmıştır. Mourinho takımını gerektiği gibi oynatmıştır. Ve müthiş oynatmıştır. ayrıca demişsin ki iyi futbol -bence- değil diye. Inter iyi oynamasaydı kazanabilirmiydi bu maçı?

adam sampıyonlar lıgı fınalı ıcın 10 kısı kalmıs takımıyla defans yaptı dıye yerden yere vurup, futbol anlayısını sorguluyoruz.altını cızıyorum sampıyonlar lıgı fınalı ıcın, deplasmanda 10 kısı kalmıs takımı ıle defans yapıyor.

ee arkadas senın teknık dırektorun kıcı kırık turkıye lıgınde kendı evınde defans oynatıp, kontradan gol arıyor demezler mı adama? sen bu adamı trıbunlere cagırıp, onaylatmadın mı oynattıgı futbolu?

antifutbol'u star'dan degıl lıg tv'den hem de evımızde ızlıyoruz.. bılmem farkında mısınız?

alper dedi ki...

forza bayern
forza robben

parçalayacağız nasipse 22 mayısta interi.damarlarımızda dolaşan asil alman kanı bize bu kuvveti verecek.

bacon1903 dedi ki...

Interin ilk macta oynadigi futbola bayilmistim barcaya karsi.Ote yandan barcelona benim icin hala dunyanin en iyi takimidir.Bence bu sene finali en iyi takimlar degil en iyi hocalar oynuyor.

TA dedi ki...

defansif futbolla antifutbol kelimeleri terimlerini birbirine karıştırmamak lazım.türkiye bazı takımlar antifutbol oynuyor derken futbol dışı sertlik yaptığını vurguluyoruz.fb nin yaptığı defans bazı maçlarda(fb-gs,fb-bjk şükrü s.)
defansif futbol değil çirkef rakibi sertlikle sindirmeye çalışan bir yapıdaydı.hakemlerde bu sertliğe müsade ettiler.avrupada ise defansif futbol çık sıkı alan daraltmadır.türkiyede ise rakibe kontrolsüz dalmaktır.arasında büyük bir fark vardır.
inter defansif oynamıştır.antifutbol değil.zaten avrupada futboldışı sertlik kırmızı karta davetiye çıkarır.türkiyede ise sarı kart bile çok az gösteriliyor.

TA dedi ki...

fb nin son maçlarda gol yememesinin sırrı iyi defans yaptığı için değil çirkef bir futbola hakemlerin müsade etmesidir.aynı fenerli oyuncular kasımpaşa maçında kuzu gibi oldular.ne sertlik ne de hakeme itiraz görüldü.cüneyt çakır etkisi denilir buna.

Arkhe dedi ki...

Inter'in oynadığı savunma futbolunu zevk alarak izledim ama 2. dakikada kalecinin zaman geçirmeye başlamasına ve 30.da sarı kart görmesine ama maçın sonuna kadar aynı şekilde devam etmesine, Maicon'un daha 15. dakikada kolunu tutup, yağa kalkıp saha içine girdikten sonra kendini yere bırakmasına, efendi ama hırslı Lucio'nun bile defalarca kendini yere bırakmasına, Inter'in iki devreden 15'er dakika yemesine ve bunun gibi birçok çıldırtan harekete yıllardır Inter'i en az Barcelona kadar seven biri olarak her türlü lafı ederim, antifutbol da derim.

Inter'in yaptığı mükemmel savunmanın yanında bu diğer işlere laf etmeyen de bundan sonra Abdullah Avcı'lara, Mesut Bakkal'lara, Ziya Doğan'lara laf etmesin. "Mecburdu adam, başka şansı yoktu, doğru olanı yaptı" diyip geçsin.

TA dedi ki...

antifutbol oynamadan(çirkeflik rakibe sert girme) defansif futbolla bir takım belli bir başarı elde edebiliyorsa ona saygı duymak lazım.inter ilk maçta iyi kontr atağa çıktı.yani sadece defansta bekleyerek turu total de geçmedi.

@Arkhe

Allah Allah, ayni maci mi izledik yahu?

"Defalarca" kendini yere birakmasi? O macta topun oyunda oldugu sure 59 dakika 26 saniye. Hemen yanda Lyon - Bayern macinda 59 dakika 51 saniye. Oyle 5 dakikalik bir fark olsa diyeyim ki top oyunda cok durmadi, Inter abarti zaman caldi.

Bizim ligdeki maclarda, son dakikalarda top oyunda olmuyor yahu? Besiktas - Diyarbakirspor macindaki Diyarbakir performansi ile, Inter'inkini ayni kefeye koymak yuzeyselliktir.

Futbolda zaman gecirme var. Inter kalecisi, sari kart gordugu pozisyonda b.kunu cikardigi icin gordu onu. O pozisyon kadar abarttigi baska bir pozisyon da olmadi zaten.

Inter zaman gecirmedi demiyorum, ama bizde oldugu gibi bir "2-3 kisiye ayni anda kramp girmesi" sendromunu yasamadik. Antifutbol odur, cunku ona senkronize su balesi falan deniyor.

Arkhe dedi ki...

"Inter kalecisi, sari kart gordugu pozisyonda b.kunu cikardigi icin gordu onu. O pozisyon kadar abarttigi baska bir pozisyon da olmadi zaten."

Belli ki aynı maçı izlememişiz.

Uzatmayacağım. Eğer ki senin taraftarı olduğun takım sahasında bir takıma bire bir Barcelona'nın kaybettiği gibi kaybedince aynen bunları söyleyebilirsen helal olsun derim. Aksi takdirde samimiyetsiz ve taraflı konuştuğunu söylerim.

Ve böyle bir maç kaybettikten sonra aynı şeyleri söyleyemeyeceğini de biliyorum.

Basarili niyet okumussun, tebrik ederim.

Eger gercekten kaleci zaman gecirdigi icin puan kaybettigim maclardan sonra neler dedigimi merak ediyorsan, "Boyle konusmayacagindan eminim." demek yerine blog arsivini tarayabilirsin. Diyarbakirspor macindan baslayabilirsin mesela.

Lutfen bana "Sana olsa boyle demeyeceginden eminim." diye gelmeyin. Beni surada yazdigim yazilar haricinde tanimiyorsunuz bu bir, basimiza buna benzer olaylar geldiginde dediklerimiz gene ayni oldu bu da iki.

Yorum Gönder

Ara