26 Şubat 2010 Cuma
Dün Ne Oldu?
Aşağıda Eser'in 100 metreden hiciv olduğu belli olan post'una gelen yorumlardan sonra bunu yazıp yazmamak konusunda iki defa düşünmedim değil. Ama ekmek sıcakken yenmeli. (Swahili atasözü)
Efendim, Türk futbolununn tartışmasız iki büyüğünün biliyorsunuz her sene bir "UEFA'da birlikte final oynama" fantazisi olur her sene başında. Aslında fantazi Şampiyonlar Ligi Finali şeklinde kurulmak istenir, lakin bu iki takımın en son aynı anda gruplarda mücadele ettiği sezon 2001-02 sezonudur. Malum, bir takımımız her sene ön elemede "şanssız" şekilde elenir UEFA'da teselli bulur, öbür takımımız gruplardan gene "şanssız" şekilde, bir güzel istisna haricinde, çıkamaz. 10 yıldır durum böyle.
Bu sene kupanın adının değişmesiyle birlikte statü de değişince, bir heyecan basmıştı gene bizleri. Maç sayısı, reklam ve yayın geliri ve marka değerini arttırmak amacıyla katılan takım sayısı arttırıldı, grup sayısı arttırılıp gruptaki takım sayısı azaltıldı. Tabii haticeye değil neticeye bakan bizler, ön elemelerdeki ve gruplardaki sonuçlara bakıp her seferinden daha güçlü bir şekilde "final" çığırmalarına giriştik. Öte yandan tesadüfi şampiyon Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde ülkemizi rezil ediyordu.
Neyse efendim, gün oldu devran döndü; iki takımımız da daha son 16 göremeden şanssız bir şekilde elendi. Yıldızlar topluluğu rüya takım Galatasaray Atletico "eski gücünde değil" Madrid'i; dahi Daum'un çalıştırdığı Fenerbahçe ise "lilililili" Lille'i geçemedi.
Tabii ki iki takım da elenemeyecek takımlar değildi. Sakatlıklar ideal kadronun çıkmasını engelledi, Galatasaray maçında oradaki tek bulunma sebebini ifa etmeyen/edemeyen dangalak 5. hakem ve amatörleşen Caner de büyük pay oynadı bu sonuçta. (Fenerbahçe maçını izlerken uyuyakalmışım, o yüzden fazla bir şey diyemeyeceğim)
Ama sadece aksilik ile açıklayamayacağımız birşeyler de var bu işin içinde. Bir musibet bin nasihatten iyidir sözde, ama öyle olmuyor (atalarımız bizden kesinlikle daha akıllı adamlarmış). Her sene gazı alıyoruz, şişiyoruz şişiyoruz, halüsinasyonlar görüyoruz; ondan sonra gerçekçi olmayan beklentilerimiz çökünce günah keçisi arıyoruz. Maçtan sonra şöyle bir baktım etrafa: Rijkaard takımı defansif oynattığı için eleştiriliyor (kontratak takımı Atletico'ya karşı yaldır yaldır saldıracaktı o forvetsizlikle, doğru), sakatlandığı için (vücut dili öyle diyordu) oyundan alınan Elano hatası konuşuluyor vs. Rijkaard bile "futbolu bilmiyor" noktasına geldi bu ülkede. Olay anında çok bakamadım ama, tahmin etmem gerekseydi Fenerbahçe için günah keçisinin Guiza olduğunu söylerdim, zira kendisi gol atamamış. Halbuki transfer politikasından psikolojik yönetime kadar konuşmamız gereken çok şey var, ama dönüp dolaşıp "Bu takıma ben de final oynatırdım" noktasına takılacağız. İddiaya giren?
Ben futboldan "çok" anladığımı iddia etmem hiçbir zaman, o yüzden teknik-taktik kısmına çok bulaşmam bu işin. Ama hafızam iyidir, tutarlılığa ve istikrara inanırım, verileri bir araya koyduğumu düşünürüm. Sonucum da şu: Had bilmek konusunda çok mesafe almamız lazım. Her sene takımı final oynamadı diye hayal kırıklığına uğrayan taraftarları anlamak istiyorum, ama sonra Türk futbolunun bulunduğu nokta suratıma tokat gibi çarpıyor. Ekolsüzlük, günü kurtarma hamleleri, icraat değil söylem bazlı yöneticilik üzerime üzerime geliyor. Sonra bir de Hiddink hamlesini "yerli olmalıydı ya!" diye eleştirenleri, getirildiği mevkiiyi bile bilmeden "Yanal yerine kim geçse daha iyi yapar, ondan teknik direktör olmaz" diyenleri düşünüyorum. Ağzımdan "müstehak" kelimesi çıkıyor.
Neyse, uzun lafın kısası, seneye aynı piyeste görüşmek üzere.
Not: Bir emsal daha gördük bugün, ondan diyorum. Türk hakemlerini eleştirirken lütfen -bunu daha önce de yazdım- tüm Avrupa'da bir hakemlik krizi yaşandığını, hakemlerin maçın artan temposuna yetişemediğini ve de bu konuda sürekli yenilik araması içinde olunduğunu, Türk hakemliğinin sorununun "kabiliyetsizlik"ten öte birinci elden duyduğum hiyerarşik "ahbap-çavuş ilişkileri" olduğunu lütfen bir düşünün.
Türk gözlüklerini çıkarıp biraz zihinsel olarak globalleşsek her şey çok güzel olacak.
Etiketler:Fenerbahçe,Galatasaray,Hiciv,semioticus,Shelbyl,Taraftar,Türk Basını
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
DERBİ POZİSYON ANALİZLERİ - 1- 0:24 saniye! Gatasaray'ın ilk etkili atağı. Burada en büyük hata *Jailson'un partneri Serdar Aziz'e gereksiz yakınlığı oldu.* Seri burada muhteşem bi...4 yıl önce
-
Feda, Sefa, Farklı Olsun bu Defa - Beşiktaş'ın son dönemini iki ana çizgi olarak ikiye ayırmak mümkün. 1- Yıldırım Demirören dönemi 2- Fikret Orman dönemi. Ben Yıldırım Demirören dönemini te...5 yıl önce
-
Bir Sağ Bek, Üç Mevki: Aaron Wan-Bissaka - Premier Lig geçtiğimiz hafta başladı. Hem takım hem de oyuncu bazında her sezon yeni bir hikaye demek. Galiba geçtiğimiz sezon hiç de fena bir görüntü verm...6 yıl önce
-
Duhuliye - Duhuliye'den 5 ay önce haberim oldu. O da bu fotoğraf sayesinde. Bunca zamandır nasıl hiç duymamışım derken, etrafımdaki çoğu Beşiktaşlının da bilmediğ...7 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadele...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...10 yıl önce
-
Manchester United - Burnley maçı - Manchester'ın ligin yeni takımı Burnley deplasmanında galibiyet alması bekleniyordu ama yine olmadı. Geride kalan 3 haftada takım henüz galibiyet görem...10 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189511 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
Hiç Unutmadığım... - 17 sene önce bugün tek bir imzanın milyonlarca insanı bu kadar etkileyebileceğini tahmin edemezsiniz. O adam hakkında bir sürü yazı yazdım, hala okuyan ...11 yıl önce
-
-
63 Yorum:
öncelikle çok güzel bir yazı olmuş. şöyle ki hipokrat bir medyaya sahibiz. üflesen balon gibi abartan, azıcık tökezlesen yerin dibine sokan. örnek mi? aramaya ne luzum.
sezona geçen sene olduğu gibi flash transferlerle başlayan gs ve fb, avrupa liginde bilmem kaçıncı eleme oynamaları sebebiyle sezonu daha yaz başında açtılar. yaz başında sezon açan her takımın yaptığı gibi lige daha hazır başladılar ve sezona kötü başlayan anadolu takımlarının düşük performansıyla birlikte üst üste galibiyetler almaya başladılar. bu galibiyetler şimdi bir 'fact'. peki basın ve amigo yazarlar ne yaptılar?
birini los galacticos ilan ettiler, her maç bu başlığı attılar hele hele daha ne başlıklar attılar. birini yüz yılın takımı ilan ettiler. her iki takım avrupada bizim ligde bile barınamayacak takımları farklı yenince inter'e fark atmış edasıyla ara gaza giriştiler.
basın gazı verdikçe verdi, verdikçe verdi. ne yaptılar? toplu kitle telkini. başladı mı sokakta taraftar takımını gökte görmeye. e sonu gelecekti, geldi. sonra bu gökteki yıldızlar(!) patır patır dökülmeye başladılar.
zayıf takımlarla bezeli gruplardan çıkınca uefa da final başlıkları açılmaya başlanmıştı bile ama. ama ufuk çok uzak değildi, makus sonda beklenendi.
nitekim yine gs-fb final hayaliyle sezona giriş yapanlar bugün oydu, buydu, şuydularda geziyorlar.
hakemmiş makemmiş, son dakika golüymüş, sakatlarmış oymuş şuymuş buymuş. onlar bir kenara ama ona gelene kadar öyle çok şey var ki arada.
bir de kendimizden değineyim bu olaya. yaşamadık mı bunları biz? lazio maçında katledilmemiz, avrupada bir türlü verilmeyen penaltılar, son dakikada ekrandaki küçük kareden gördüğümüz golle giden turlar. biliriz. ama ah be şu oldu bu oldu diyen güruhtan da olmadık. "yetmedik" dedik, diyebildik.
bugün ne gs nin ne de fb nin yetmedik diyebilme cesareti yok. çünkü o zaman ahmet çakar'ın meşhur "karton aslan" deyimiyle göz göze geleceklerini biliyorlar.
onlar için her zaman bir neden, her zaman bir sebep var. iğnecilikte ustalaşıp, asla çuvaldızla buzları eritemediler.
kısacası yüksekten uçan, ağır çakılıyor. her sezon bu dizi tekrar tekrar yaşanıyor. ama ne basın, ne camialar bu konuda pratik yapamıyor.
keza beşiktaşımızın avrupa macerası da duvarları kafayı vura vura bitti. ama dedik işte, 'yetemedik' dedik. bunu kendimize itiraf edebildik.
çelebi misali yüksek uçuş yapmadık, ne geçen sezon ne de bu sezon. basının klasikleşmiş beşiktaş dışlama stilinin de belki en güzel faydası bize, abartılmamamız olmuştur. ve bu sebeple abartılmış takımların taraftar moduna girip, bir anda sudan çıkmış balığa dönmedik.
seneye yine aynı muhabbetleri yapmak üzere...
şu zayıf takımlı gruplardan da bir kere bjk çıksın bi üst tura..
Neden bu "kiyaslama" geregi? Neden olgulari kendi icinde degerlendiremiyoruz? Politika da boyle bu, futbolda da. Biri kotu deyince "ama siz de boyle boyle..." Ben diyorum Turkiye futbolu total olarak kotu halde, bunu gormeyip hala daha "sunu bunu elimizden kacirdik" diyoruz, sen gelip "Besiktas daha kotu" diyorsun? Ben onun tersini iddia etmiyorum ki, o zaten malum.
Yerel rekabetler ile gul gibi gecinip giden bir esraf var, cita teoride yuksek, pratikte dusuk; ama hala "kim Avrupa'da iyi?" geyigi. Cevap: Hic kimse degil.
Sheriff Tiraspol'un 5 puan topladigi bir gruptan cikinca, Levadia'ya 5 atinca "Final oynariz kesin!" dememek lazim, sonra cunku "Rijkaard futbolu bilmiyor" noktasina geliyoruz.
Ya da ben bosuna kasiyorum.
kupa alınan bir turnuvada beklentinin final olması çok normal. sizin bunu anlamamanız da çok nornal. anlamayacağınız bir şeyi eleştirmeye çalışmak, abnormal.
bu zombie çok pis laf sokuyor ama ya :(
@zombie
Insanlar okudugunu anlasin, bana yeter.
@zombie kimse o zaman birşey eleştirmesin. herkes birbirine tamam sus sen beni anlayamazsın eleştiremezsin desin. demokratik bir ülkede yaşadığımıza göre, herkes istediğini eleştirebilir.
turnuva meselesine gelince, kimsenin 10 sene evvel alınmış kupaya sözü de yok, gözü de yok. shelbyl yazısında zihniyete ve türk futbolundan dem vurmuş. benim kendi fikrime göre ise ayakların yere basmadığı, sahte pohpohların kol gezdiği bir futbol ortamında daha en az bir 10 sene daha türkiye avrupa kupasının yollarını gözlemeye devam eder.
sezon başı oluşan final beklentisi anormal değil, benim demek istediğim buydu. galatasaray kupa 2 de oynuyorsa finalden aşağısı dillendirilmez. komik kaçar. final olmazsa kimse köprüden atlamaz, final olursa kimsenin şaşkınlıktan bayılmayacağı gibi. demek istediğim buydu.
ha sezon içinde gerçekleşen olaylar yüzünden final beklentisi gerçekçi olmaz.
misal dün ben ayhanı serveti sarpı uğuru izlerken acı çektim. forvetsizliğe küfrettim. bırakın finali tur beklentim bile yoktu. hatta açıkçası istemiyordum. lig çok çok daha önemli bu sene benim gözümde. o yüzden forlanın golünde gülümsemekle yetindim.
@damla
ben eleştiremezsiniz mi dedim? haddim değil zaten. o ruh halini anlayamamanıza rağmen hiciv etiketi altında makara yapmanız bana komik geliyor sadece, o kadar.
@zombie
"O ruh halini anlayamamanıza rağmen hiciv etiketi altında makara yapmanız..." O ruh halini anlayabilsek makara yapmayiz degil mi zaten? Zaten "anlasilmaz" buldugunu hicvedersin, usul budur.
Her sene "Bu sene Ruya Takim, bu sene Kupa 2 geliyor" deyip de ceyrek final goremeyen bir takimi hicvetmezsem hicvin sanina yakismaz.
Hadi futboldan cikalim daha tarafsiz bakabilmek icin. Neden CHP'liler her secim oncesi "Bu secimde iktidariz" dediginde gulunuyor, guluyoruz? Ben CHP'li ruh halini de anlamiyorum, ama hicvediyorum gayet.
Bir ulkenin basbakani her sene cikip "Bu sene ekonomimiz %15 buyuyecek" desin, vatandaslar o yonde gaz alsin, sonra ekonomi %5 buyusun. Hicvedilmez mi? "Kriz teget gecti" lafi ile niye dalga geciyoruz, krizi Turkiye olarak nispeten hasarsiz atlatmamiza karsin?
Herhalde Hiciv 101 dersinden AB alacak kivama gelmissindir, burada durayim.
"Sheriff Tiraspol'un 5 puan topladigi bir gruptan cikinca, Levadia'ya 5 atinca "Final oynariz kesin!" dememek lazim"
hiciv bundan ibaret olunca komik geliyor elbet.
ben anltamıyorum galiba. bikaç sn önce alıntıladığım yorumunu diyorum. inanarak mı yazdın onu gerçekten? yani camia o tırt takımları farklı yendiği için mi veya o senin bakış açına göre şerifin 5 puan aldığı gruptan çıktığı için mi (ki bjk 5 puan alamazdı o gruptan) final bekliyordu sence?
Birincisi, o yorum "kolay grup" tezli yoruma cevaben yazildigi icin o ornegi verdim, yoksa yazida oyle bir seye deginmiyorum bile. Ayrica, Galatasaray'in erken form tutmak ve kolay rakiple oynamaktan ileri gelen "ohoo haci butun sene herkese 5 atariz biz" mantalitesi vardi, bunun aksini iddia etmeyelim. Gazete mansetlerini, eksisozluk yorumlarini biliyoruz. Ikincisi, "ninemin sakallari" turu yorumlara gerek de yok: "ki bjk 5 puan alamazdı o gruptan" demissin ya, Besiktas 0 cekmedi neticede (Denizli oldum) bu seneki iki misli zor SL grubunda.
Su yazida esasen ne hicvettigimi ikimiz de biliyoruz; lakin su noktada yazinin ozunden adim adim uzaklasmaktayiz tali yollara saparak. "Nitpicking" yapmak yerine esasa odaklanirsak daha verimli olacagi kanaatindeyim bu diyalogun.
Sen esas yazida yazilanlara katiliyor musun katilmiyor musun? "Kupa 2'de mucadele ediyorsa finalden asagisi dillendirilemeyecek takim"inin kac senedir ceyrek final oynayamamasi hicve deger mi degmez mi? Onu da gectik, bu gaz ile teknik direktoru elestirmek, kelle avina cikmak mantikli midir?
En buyuk resme gelirsek, Turkiye futbolunun kalitesi kotu durumda degil midir? Ulke puanimiz ne haldedir?
Esas sorular bunlar. Yazida tamamen yapmaktan kacindigim, ve hatta elestirdigim "yerel rekabet"in tekrar icine cekilip kisir donguye girmek istemiyorum, sonu gelmiyor cunku...
Kupa 2'de mucadele ediyorsa finalden asagisi dillendirilemeyecek takim"inin kac senedir ceyrek final oynayamamasi hicve deger mi degmez mi?
değer.
"neden final diyorsunuz"a dönüşmemesi kaydıyla.
Iste ben bir adim otesine gidip kac senedir Ceyrek Final oynayamayan bir takim olarak neden her seneye "Final" gaziyla, ve hatta "Fenerbahce ile final" gaziyla basliyoruz onu soruyorum.
Empirik olarak bakip; "olm her sene gazla basliyoruz olmuyor, bir durup dusunelim lan" demek gerekmez mi? Hal boyleyken "yaratilan algi"dan bahsetmek cok mu sacma olur?
neden final diyosunuz hakkaten ya? siz kendinizi finale layık görmekten ne zaman vazgeçeceksiniz? sene başında da takım sezona iyi başladığı için "galatasaray'ın henüz oynamadığı ciddi rakip:))) "gibisinden başlıklar açılyıodu ekşi sözlükte... şimdi tabi yerinde yeller esiyor.
dipnotumu da düşeyim; kadro olarak gassaray çok iyi takım, bu seneki şampiyonluk adayım gassaraydır ama bu 2000 yılı sendromu falan... olmuyor.
yaratılan algıdan bahsetmek saçma olmaz. ama daha önceden de dediğim gibi, o kupa alındı bir kere. o ruh halini ne ben anlatırım, ne siz anlayabilirsiniz. benim de demek istediğim oydu.
fener ile finali ise ilk defa senden duyuyorum.
eksisozluk'te bol miktarda geyigi donen bir sey.
Tamam, o kupa alindi da, 10 yil gecti yahu uzerinden. Ne bileyim, Anderlecht taraftari da kuruyor mudur acaba her sene ayni hayali? Bakmak lazim aslinda, dil bilen biri arasin.
muhtemelen kurmuyordur. ben de kurmuyorum.
Şöyle bir şey söylemek istiyorum. Eğer eleştriler sadece final oynama gazı veren medyaya ise tamam. Ama eğer bu hicvi her sene takımından en iyisini beklemek en doğal hakkı olan Galatasaray (veya diğer tüm takımlar için de aynı şey geçerli) taraftarınaysa orada biraz garip kaçıyor. Ben sezon başından beri tuttuğum takımın maçlarını gerek statta gerekse televizyonda zevkle izliyorum. Takımıma duyduğum güven son senelere göre bir nebze arttı. Ama bu ben takımımı göklerde görüyorum demek değil.
O taraftan bakıldığında bu size sendrom gibi gözüküyor. Sonuçta siz Beşiktaş taraftarının başarıya odaklı olmadığını, sevinmek için sevmedik mottosunu biliyorum. Ama takımın ve kulübün çok yönlü olarak iyi gittiğini hissettiğiniz bir dönemde sizin de bu renklere gönül vermiş bir taraftar olarak takımınızdan en yüksek başarıyı (algıya göre değişir mesela namağlup şampiyonluk ya da bir avrupa kupası) beklemenizde bana göre hicvedilecek bir şey yoktur.
Takimdan en yuksek basariyi beklemek yerine en yuksek "muhtemel" basariyi beklemeyi secenlerdenim. Bu sene Besiktas'in SL sampiyonu olacagini, ya da hedefin yari final falan oldugunu dile getirse bir yonetici gayet makaraya alir, elenir elenmez bir daha makaraya alirdim.
Son senelerdeki duruma bakarsak, bir Turk takimi SL'de 2. tur, UEFA'da ise Ceyrek Final hedeflemelidir ilk once. Biz masallah her sene final oynuyoruz tahayyulen.
alırdın tabi. 02/03 kupa2 çeyrek finali nin ötesinde bir başarısı yok çünkü bjk'nın bildiğim kadarıyla. o da mantıklı bir yöneticiyse gruptan çıkamıyorsak uefaya kalıp en az yarı final düşünüyoruz desin. önce bir oralara gidin, sonra hedef koyarsınız. sonra o hedefe ulaşıldığında aynı hedefi tekrar koymak saçma gelir. sana bjk uefa ya kalıp çeyrek finale çıksa büyük başarıdır derlerse ciddiye alır mısın? almamalısın bence. oraya gelindi çünkü bir kere.
son seneler, son 10 yıl 20 yıl diye bir durum yok benim bakış açıma göre. ha kulüp krizdedir, takım kadrosu saçma sapan bir hal almıştır, o zaman durumu değerlendirir hedefi tekrar koyarsın. tıpkı benim kendi içimde "sakatlıklardan sonra" avrupa da bir başarı beklememe, hatta istememe olayım gibi.
Rijkaard'ın bu sene için final oynayacağız ya da oynamak istiyoruz tarzı bir açıklaması var mıydı ? (Cidden emin olmak için soruyorum la bunun da altında bir şeyler aramayın)
Abi sen bir yerde diyorsun ki "Stade de Reims SL kupasini kaldirsa buyuk basari olmaz." Bence olur. Zaten anlasamayacagimiz, hatta ihtilafimizi baslatan nokta da bu.
BJK'nin bugun UEFA'da Ceyrek Final oynamasi buyuk basaridir, zira en son Ceyrek Final oynayan kadrodan kimse kalmamistir ortada, o anlayis degismistir vs. Basarilari kulupler degil de teknik ekip alir, ozellikle de Turkiye gibi plansiz programsiz gunluk gidilen yerlerde.
Bizim ulke futbolu olarak kulup bazinda dengimiz en fazla Romanya, Belcika, Yunanistan, Avusturya falan, ki onlarin kimi kulupleri kadar bile surekliligimiz yok.
10 sene once olimpiyat kazandik diye 2.30 atlamaya calismamaliyiz bence.
abi yapmayın bunu ya. lütfen. 50 yıl geçsin, bu süre içinde gs küme falan düşsün, eski halinden eser kalmasın. asansör takım olsun vs... o zaman bana o örneği ver. yoksa olmuyor bu şekilde.
yahu sanki avrupa'da başarı bir iki senede gelmişcesine yorumlar yapılıyor; 4 yılın emeği ve birikimi sonucunda bir başarı yakalandı; sen şimdi kalkıp da 1 yıllık ve yeni kurulmuş bir takımın final oynayacağını veya oynaması gerektiğini nasıl savunup, iddia edebilirsin. Hele ki bunu ''daha önce aldık yine alırız'' mantığına dayandırmak falan .. Ne bileyim tuhaf ..
g.saray takımı erkekler basketbol liginde bilmem kaç tarihinde şampiyonluk yaşadı, ama ben 10 yıldır etrafımda bir tane bile basketbolda şampiyonluk beklentisi olan g.saray taraftarı göremiyorum; keza bu doğrultuda şampiyon olunamadığı vakit isyan edenleri de görmek mümkün olmuyor. Daha önce yaptık yine yaparız demek bu kadar kolayken, nedir bu ümitsizlik ve boşvermişlik anlamak mümkün değil.
10 yıldır çeyrek final görememek hicve değer deyip de neden final diyorsunuza döndürmeyin işi demek nasıl bir mantık ben anlayamıyorum. Pardon biz zaten camia olarak o algıya sahip olmadık, olamadık di mi unutmuşum. Bizim ülkemizde başarılar mevcut teknik kadroyla doğru orantılıdır. Dolayısıyla 2000deki başarıyı baz alarak her seneye şampiyon olcaz diye başlamak, buna ciddi ciddi inanmak, elenince de çıkıp rijkaardı eleştirmeye kalkışmak saçmalık kimse kusura bakmasın. Şunlar şunlar şunlar hicivdir, bunlar bunlar bunlar değildir şeklinde bir sınıflandırmaya tabi tutulabildiğimize göre saçmalık değildir özür dilerim.
ohoo ben ne diyorum siz ne diyorsunuz. neyse. sanmıyorum ama o kupa bir gün size de nasip olursa bu konuyu tekrar konuşmakta fayda var. ama o zaman böyle nette yazışma olmaz sanırım. hatta konuşma bile olmaz. oturduğumuz koltuktan telepati yoluyla geyik döndüren acaip yaratıklara dönüşürüz gibime geliyor. hehe.
Yazıya bir şey diyemem de yorumları okuyunca cevap hakkı doğmuş.Avrupa konusunda en son konuşacak takım Bjkdir.Sen hala Gsnin kadrosunu kıskanıyosun o kadar belli ki.O galaktikos falan diye dalga geçtiğin takımın ilk 11indeki 7-8 kişi senin ilk 11inde güle oynaya oynar.
Basit gruplardan çıkmışlar hayatın boyunca hiç gruptan çıkabildin mi de böyle laflar ediyorsun? Türkiye kupasının grubundan bile çıkamadın.
Kewel-Elano-Arda-Keita-Baros-Neil iyi kötü piyasasası olan diğer Tür oyuncular sende bu oyuncular olsa sen ne derdin oooo harika bir takımız demezmiydin.Tello-Holosko-Bobo vb oyunculara süper diyenler bunları mı beğenmiyor.
Fb Gs grupta lider oldular sen hiç 3.olabildin mi 5 takım içerisinde.
Sen vasat kadronla o basit cska wolsburg grubundan çıkamıyosun ki çıkman imkansızken biz 2.oluruz be demiyor muydun diyordun.Böyle iyi bir kadroya sahip Gs ve Fbde biz yarı finale kadar gelebiliriz umudu taşıyordur.Bjk takımı bile bu umutları taşıyorsa Gs ve Fb neden taşımasın.
Bordeaux
Helsinborg
Panionios
A.Wien
Grubundan 4 puan alıp çıkan G.saray başarılıdır
Newcastle
Celta
Palermo
Frankfurt
Grubundan 4 puan alıp çıkan F.bahçe başarılıdır
Ama;
Sevilla
Zenit
Bolton
Guimares
Grubunda 5 puan alıp çıkamayan Beşiktaş başarısızdır.
Keza aynı şekilde
Bilbao
S.Bükreş
Parma
S.Liege
Grubunda G.saray ve F.bahçe ile eşit ‘’4’’ puan alıp, onlar kadar şanslı olamayan Beşiktaş yine başarızdır.
Evet, bence de başarısızdır. İtirazım yok.
Ama bu sene değişen statü ile gruptan çıkmak çok daha kolay bir hal almışken, ve kaybettiğin puanları ‘’rövanş’’ maçları ile telafi edebilmek mümkünken; Beşiktaş’ın Uefa macerasına (hem de daha fazla puan topladığı halde) küçümsemeye çalışmak kusura bakmayın da saçmalığın daniskasıdır.
Burada elde edilmiş bir başarıyı küçümseme amacı güdülmüyor, sadece değişen statü ile seri başı takımların yola devam etmesinin daha kolay bir hal aldığı ve f.bahçe ile g.saray'ın gruplarında aldığı sonuçların normal karşılanması gerektiği vurgulanmak isteniyor.
Benfica
H.berlin
Metalist
Olmpiakos
9 puan
Yok yaw eşşeklik bizde :)
Bir önceki mesajdan çıkarman gereken sonuç bu değildi fellaini :) Panionios ve Helsinborglu grubu yeni statüde yakalasaydınız o günkü gibi zar zor ve averajla mı gruptan çıkardınız yoksa yine +12 puanla liderliğin en büyük favorisi mi olurdunuz. Kapiş ?
2 sene önce fenerbahçe şl de çeyrek final gördü. ki ben bu ve geçen sene de turu detayların belirlediğini düşünüyorum. belki de seneye aynı piyes olmaz ha?
tesekkürler shelbyl yazı icin.eser gokulu'nun yaptıgı hiciv degil "billur" gecmek olmus,bu yazı daha mantıklı ve gercek anlamda hiciv iceriyor bence.
burada biz final oynayacagız hayali medyanın gazı ve taraftar baskısının birlesiminden cıkıyor,daum lig daha önemli dediginde gördügü muameleyi biliyoruz.
ama bir galatasaraylı olarak ben bu sene final oynama beklentisinde degildim,gecen seneki gibi gaza gelmemistik kadıköye gidiyoruz diye.gidebildigimiz kadar gidelim diyorduk,bu ortasahayla ve bu sakatlarla buraya kadar gidebildik ve konu kapandı.
ancak bundan oley be biz zaten elenmistik sevmedigim adnan polatın takımı da elendi eheh asıl kasap servet agueroya tekme attı(kasti olmadıgını herkes biliyor en ufak bi falso olsa hakem zaten kırmızıyı basardı,bütün mac takdir haklarını atletico dan yana kullandıgını hakan ünsal bile gordu) sonucu cıkararak ne siz ne biz bir yere varamayız birbirimizi yer dururuz anamızın liginde.
yoksa kimse karsı takımı,baskanını,kaptanını,taraftarını sevmek zorunda degil;bu blogu okumak da zorunda degilim siz de benim istediklerimi yazmak zorunda degilsiniz.ama burayı bir taraftar forumundan öte gördügüm icin bunu soyluyorum,hiciv adı altında zekice hareketler yaptıgını sananlar adam gibi oh oldu gassaraya nası koydular forza atletico yazsın daha iyi.
Atletico madrid de bizi görecekmi???
iyi oldu koduğumun gs sine.kandil gecesi birde 90 da atılan gol varya.çok iyi oldu..uzatmayın yav.gs lilere kıçınızla gülün geçin.
Valla kimseyi inandırma zorunluluğumuz olduğunu düşünmüyorum ama Servet postuna maçın ilk yarısı oynanırken karar verdim; dileyene de kanıtlarız problem değil; yani g.saray dün akşam kazansaydı da bu post burada yer alacaktı, ama adım gibi eminim ki şu an rahatsızlığını dile getiren g.saraylılar, olası g.saray galibiyetinde ''ahahaha yemişim aguero'yu, ne alakası var yææ, kazandık uleynnn bunları mı konuşacağız, kudurdunuz di mi ibneler'' modunda olacaktı.
Evet sevindim, çok da mutlu oldum, hatta golün son dakikada gelmesi neşeme neşe kattı,fakat kasap açıklamasını yaparken bu hislerimi yansıtmak ve hissettirmek gibi bir düşüncemin olmadığının tekrardan altını çizelim; ama işte bu tip skorlar sonrası çeşitli platformlarda toschak geçmeye ve geçilmeye fazlasıyla alışkın olmanızdan mıdır bilinmez bu alınganlığınızı anlamlandırmak d pek zor olmuyor açıkçası.
herseyi kilitleyen ve tum tartismalari dead-end le sonlandiracak olan anahtar cumle bu zaten
"şu zayıf takımlı gruplardan da bir kere bjk çıksın bi üst tura.."
:)))
Besiktas in gruptan cikmisligi olsa' muhtemelen ;
"tabii siz seversiniz uefa yi yaaeaa adamlar kolpadan 2 sampiyonluk verdiler size avsvasdaskdkjg"
veya
"siz ne kasiyosunu avrupa falan uefa ya basvuru yapin 2 sampiyonluk versinler belki bize yetisebilirsiniz anbanfba"
Şimdi konuya nereden dalsam bilmiyorum.
Uefa konusunda medya pohpohlaması yıllardır yapılıyor. Başlıca sebebi tiraj meselesi muhakkak.
Tespitime göre bu medya pohpohlamasıyla paralel düşünen(hafif tabirle) taraftarlar Fb'den çok Gs'liler oluyor.
Bunun sebebini Rijkaard'ın gelmesi olarak görmüyorum. Evet özellikle Pana maçından sonra kupa sesleri yükselmişti ki oynanan oyuna bakarak şaşırmıştım ne diyeyim. Fakat bu seneye mahsus değil, çoğu sene böyle bir inanç var Gs'lilerde. Geçen sene Bülent Korkmaz'la Uefa finali meselesi gene. Şaka gibi.
-Efendim Gs Uefa'yı aldı hedefi zaten bu olmalı?
Şimdi hem marka olarak hem teknik olarak oturmuş bir kulüp için bunu diyebiliriz. Evet ben de Gs'nin genel olarak iyi bir kadrosu olduğunu düşünüyorum, fakat yeni yapılanmaya gideceğiz söyleminde kim olursa olsun yeni bir teknik direktörle final hedefi koymak veya buna inanmak ne kadar gerçekçi ve doğru? Bu Rijkaard'a da haksızlık. Sonra yok işte M.Sarp niye oynuyo, Ayhan'ı niye sokuyo eleştirileri geliyor bazı finale şartlanmış Gs'liler tarafından.
Bana kalsa hedef koymak meselesi de saçma, en az çeyrek final diyebilir yöneticiler ama mesele taraftarın aşırı gaza gelmesi. Bu konuda da her türlü hiciv yapılır, neresinden tutsan elinde kalıyor.
Ayrıca içimde bir yara olarak: Ne zaman şu küçümsediğimiz Rusya ve Ukrayna takımlarını örnek alacağız? Rusya dedik de kendimize de bir iğne batıralım. Ş.Ligi kuraları çekildikten sonra çoğumuz Cska'yı küçümsemedi mi? Hem de böyle berbat oynayan bir Beşiktaş varken.
İçimdeki ikinci yara: Milli takımlarda(son Avrupa şampiyonası hariç) ve kulüp takımlarımız neden ciddi maçlarda böyle son dakikalarda saçma sapan goller yer. Bir kerede biz atıp turu geçelim, nasıl bir duygumuş öğrenelim arkadaş ya.
@lakerda
Biz kontenjanı milletçe Euro 2008'de doldurduk :)
Son Avrupa şampiyonası hariç demişim ama yarı finalde Almanya maçını unutmuşum. Öyle bir kanıksamışım ki,İsviçre, Çek ve Hırvatistan maçları unutturmuş herşeyi bana:)
FOR ever LAN madrid..:)))
nasıl koydu ama be.ses geldi ses.
birde 90+2 de dos santos oyuna girmezmi.altıma işemişim gülmekten.ahanda dedim atacak 2 gol yıkacak dünyayı başımıza.:))
forlanın attığı gol var ya başta mondragon olmak üzere gs nin nedense bütün kalecileri aynı kocaman ağızlı onlara girsin öncelikle.sonra elendi gs beyav deyip üzülen herkese girsin..
@lakerda
Abi beni bir tek sen anladin :)
@baris
Abi Fenerbahce'nin olayina yazida da degindim "guzel bir istisna" olarak. Baska yok ama.
-----------------------------------
Galatasaray UEFA'yi aldiktan sonra iyi bir planlama ile hakikaten marka olabilirdi. Olmadi. O takim degisti, o anlayis degisti, o enerji gitti.
Stade de Reims ornegini ozellikle sectim, aklima o geldigi icin ilk. Daha yakin tarihe de bakabiliriz: Feyenoord var mesela aklima gelen. Celtic final oynamisti.
lakerda benim nedenlememi benden iyi anlatmis zaten, daha fazla laf kalabaligina gerek yok.
gassaraylıların gassarayla ilgili konuyu fener ve beşiktaşa getirme olaylarına hastayım. fenersiz ve bjksız bir cevap gelmiyo mu aklınıza?
şurda her sene final hayali kurmaktan bahsediyoruz, biri çıkıyo ki "sizz daha gruptan çıkamıyosunuz :)))" eee yani... çıkabiliyoruz mu dedik? gruptan çıkamayanlar gruptan çıkmayı, gassaray da her sene kupayı düşlesin o zaman.
ben muşsporlu da olsam bu kupa hayali hususunda böyle düşünürdüm. ne dicektiniz ilk önce muşspor bi birinci lige çıksın :))) mı?
bi not daha... 2000 yılında gassaray çeyrek finaldeyken hagi bi tv kanalının ana haber bülteninde canlı yayına çıkmıştı. kupayı alabilir misiniz diye sorulduğunda "şu an için bu büyük bir hayal olur" demişti. bunu dalga geçmek için anlatmıyorum, tam tersine, en büyük tevazu sizin şampiyon olduğunuz yıldaki kadroda vardı. şimdiki yönetimler (bjk fb dahil) laf kalabalığından başka bir şey yapmıyor
Burası Aceto yorum kutusundan Yuutub video altına doğru kaymaya başlamış :)
@Kalten
+1. (youtube olmada benim de katkim olsun.)
ne kadar yönlenebilir bir karaktermiş bu önce sakatlık mevzusu sora cok sevindim gs golü yiyince olayı
hic kimse kusura bakmasın ama
su son bjk gs macı biseyleri aldı götürdü galiba bazı arkadaslardan valla ben 8 yerken besiktas hic ama hic sevinmedim karakter meselesi olsa gerek
feneri günahım kadar sevmem ve basarısına asla kimsenin yanında sevinemem avrupa icin söylüyorum ancak yanlızken sevinirim
"fazla sanmışım cok ekşikmiş bu blog" (al sana hiciv)
napayım fatih şimdi oturup sana 2 saat gs taraftarının ruh halini mi anlatmaya çalışayım. al işte elano da 2 hafta yok. şimdi sikerim atleticosunu da avrupasını da diyorum mesela. şimdi de otur bunu düşün ne saçma sapan adam bu gsliler falan de ne bileyim.
@fatih
"fazla sanmışım cok ekşikmiş bu blog" cumlesini aciklarsan sevinirim; hakikaten anlamadim, ordan baktim burdan baktim olmadi.
@zombie
fatih galatasarayli bu arada.
@shelbyl
ekşimiş muhabbetleri ve eksik zihinleri için söyledim bu blogun
sen üzerine alınma yazınıda begendim fakat bu sisirme politakası %80 i fenerliye ait olan medyanın marifetidir
yöneticiler hedef koyabilirler söylemleriyle bunu desteklemek isterler fakat eylemler şaşabilir gecen sene meira bu sene gio hamlesi gibi fakat gs nin transferlerinide şişiren bu basın yerden yere vuranda bu basın ve niyet gs özelinde hiç ama hiç samimi degil
şimdi bu sakat ve taraflı medyanın söylemini de koca bir camia ve taraftarın düsüncesiymiş gibi de algılamamak gerek bence
@fatih
Medya ile ilgili düşüncene katılıyorum.
Fakat katılmadığım şey şu. Tespitime göre Gs taraftarı uefa finali meselesinde daha çok havaya girmiş gibi gözüküyor.
Ha tespitim tamamen ekşi sözlük ve bazı bloglardaki yorumlar üzerine dayalı, bunu da söyleyeyim.
Hep Ridvan yuzunden bunlar... Adam oyle guzel anlatiyor ki, dun uzaylilarla yemek yedik dese inanacaksin...
"Bu sene 80 puan alamayan sampiyon olamaz" diyen de o, bizim Milli Takimimizi yere goge sigdiramayan da... Yahu basinda teknik adami olmayan milli takimi konusuyoruz. Capello'lu Ingiltere'nin kadro yapisi olarak Erikson'lu Ingiltere'den ne kadar farki var? Peki ya takimlar arasindaki farki benimle tartismak isteyen var mi? Ridvan'a kalsa yillardir dogru durust sablonu olmayan bu takim dunya stari... Her yerde favori!!
Ben bile gozumle gordugumu unutup, Ridvan'a inanmaya basliyorsam, varin Fenerliler, Galatasaraylilar ne yapsin onu dusunun...
Bir de Ridvan'in iyice populer ettigi mac secme geyigi var... Iyi futbolcu mac secmez. Mac secen futbolcu buyuk takim futbolcusu degildir. Iyi futbolcu da degildir. Gerard mac seciyor mu? Messi mac seciyor mu? Hakan Sukur mac seciyor muydu? Oynayamiyorsa ayaklari tutmaz hale geldiginden oynayamiyordu adam...
Neticede Turk futbolunda Fenerbahce ve Galatasaray ile ilgili bu sezon yaratilan onlarca iluzyondan biri dun aksam son buldu. Iki takim da Ceyrek Finali oynayabilirdi, ama bu buyuk basari sayilmaliydi. Problem bunu dahi basari saymayacak sekilde pompayi basanda ve bu pompayi kabul edendedir...
Iki takimin da capi Turkiye Ligi'nde max 4 puan farkli sampiyonluga yeter.
Bu arada Ceyrek Final oynayan Fenerbahce'yi bugunun bu iki takimiyla ayni kefeye koymak naifliktir.. O takimin oynadigi futbolu ve Cuma kardesimizin iki Emre Belozoglu, hatta abartiyorum Ernst + Cisse toplami performansini unutani Allah carpar...
Yok ben ekşik kelime oyununu anlamamisim, simdi oldu.
Aynen lakerda gibi, ben de tespitlerimi eksisozluk'e ve bloglara yazan binlerce taraftari baz alarak yapiyorum, zira kamuoyu yoklamasi yapma sansimiz yok. Yurtdisinda oldugundan bu sene dogru duzgun Galatasaray maci izleyememis arkadasim bile mactan once "Olm Madrid'i kesin yeneriz, bahis oynayalim" diyor mesela. Gozunde yenilginin tek suclusu da hakemler.
Ic etkilerden mumkun oldugunca uzak, takimini sadece basin araciligiyla takip edebilen bir arkadasin girdigi bu hava benim gozumde cok aydinlaticidir.
@yuki the zorba
Hakikaten şu rıdvan'ın hipnotist yanını ayrı bir blog konusu yapmak lazım.
Yaptığın bambaşka bir yorum üzerine yazacaktım; ama shelbyl'nin fatih geseli yazdığını gördükten sonra hem kahkahama hem de yazacaklarımın değişmesine engel olamadım:) Adam o kadar şartlamış ki kendisini herkes bana saldırıyor veya içinde gese kelimesi geçen her cümle toshack içerikli diye. Yorumu yapanın da geseli olduğunun ve buradaki gese taraftarı algısını eleştirdiğinin farkında bile değil. Bizdeki algıya geseli olmadığınız, kupayı almadığınız için ulaşamazsınız diyen insan kendisiyle paralel algıya sahip birinin yazdığını anlayamıyor. Sonra da forumdaki gerizekalılara laf anlatmaya çalıştığı için kendine kızıyor. Bırak babacım sen bize bir şey anlatmaya çalışma zaten.
fenerle başlayan cümlesini yanlış okumuşum. gsli olması da kendi çapında yeterince trajik oluyor bu durumda.
benim gerizekalı lafım buraya gelip hakaret edenlere, servet/sakatlık/adnan polat hicvi yapıyoruz derken yorumda formaları değiştirirsiniz andavallığı yapanlara. bu kafadaki bi zırtoyla neyi konuşabilirsin ki? devam cümlesi ankaragücü şahin doğan 8-0 zalad falan olacak zaten. tüh sendin sanırım o...
@yuki
internet ortamında, arkadaşlarım arasında o şaklabanı ciddiye alan bir adam görmedim. ortalamanın algısından bahsediyorsan bilmiyorum, doğrudur muhtemelen. yazdığım platformlarda o salatalıkla taşak geçen yeterince yazım vardır, sonra bitmez deyip bıraktım zaten. ama tüm bu muhabbetleri rıdvana bağlamak çok fantastik bence.
Dedim ya hem çok komik hem de müthiş bir hitabet yeteneğine sahipsin. O forma lafını niye yazdığımı diğer postta anlattım -sen suçsuz bir adamın sırf geçmişte yaptıklarından dolayı suçlanmasını her türlü desteklerim diyorsan benim de verebileceğim en mantıklı ve alakalı cevap odur kusura bakma tufan görünümlü cemal dedim; yani yapılan şuursuz açıklamayı savunmak için o kadar mantıksız bir yorum yapıyorsun ki benim cevabım da ayını oranda mantıksız ve alakasız olsundu amacım- ama zannetmem ki anlayabilesin. Algılar farklı ya o bakımdan.
O postta yazdım burada da yazayım ''kişi kendinden bilir işi''
Bunun anlamını kavramak için o küçük beynini yorma; aç bir atasözü ve deyimler sözlüğü orda yazılanı oku. Gerçi okuduğunu ne derece anladığını, yada ne derece düzgün okuyabildiğini üst yorumlarda gördük; ama onun için de yapılacak bir şey yok.
Hakarete hakaretle cevap verilerek bir yere ulaşılabileceğini düşünen zihniyet de ancak senin algına sahip bir geseli olabilirdi zaten. (bu son cümle için alper'e sevgi ve saygılarımla. abi çok haklıymışsın:)
ilk yorumları okudum sadece. gerisi uzun geldi.
bjk şampiyonlar liginde her sezon 4-6 puan alırken, şerif bilmemne olduğu gruptan 5 puan alamayacaktı. komik.
her yerde ipne hakemler işte