.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

15 Aralık 2009 Salı

Tek Pas

EkşiBeşiktaş ailesi olarak geçtiğimiz hafta başlattığımız Tek Pas uygulamasının 2.bölümü ile kaldığımız yerden devam ediyoruz. Jokond soruyor… Bursaspor maçının sonucu Beşiktaş'ın ligdeki kaderini nasıl etkiler ? Simplextablosu cevaplıyor… En kötü ihtimalle devreyi liderden 5 puan geride kapatırız. Puan olarak sezonun kaderini etkileyecek bir tablo oluşmaz. Ama Bursaspor'un iyice motive olmasına sebep olur, arka arkaya gelen galibiyetlerden sonra ayağımıza gelen fırsatı tepmiş oluruz. Bunun yanında Mustafa Denizli'nin gerginlikten, kaostan beslenen ve başarıya bunlardan sonra ulaşmayı kendine görev bilen bir adam olduğuna inanmaya başladım ben iyice. Adam ligi lider götürmek istemiyor, arkadan gelmenin psikolojisini yaşamak,yaşatmak istiyor adeta. Simplextablosu soruyor… Yıldırım Demirören'in seçimde alacağı oy ile Beşiktaş'ın ligin ilk yarısını bitireceği pozisyon ne kadar alakalıdır ? Tribal Enfexion cevaplıyor… Büyük oranda etkilenmez kanımca. Çünkü bizdeki seçimlerde vaadlerden ve icraatlardan etkilenen %10'luk bir kesim var. Geri kalanı net olarak lobicilik, dernekçilik vs. Eğer icraata oy veriliyor olsaydı şu ana kadar Demirören'in koltuğunu ancak eskiciye satılırken görme şansı olurdu. Basındaki açıklamalara baktığımızda Levent Erdoğan'ın dernekler üzerindeki hakimiyeti üzerinden dönen bir politika var şu anda. Öte yanda da Mansimov'un mevcut yönetimi desteklediği ve zengin Mansimov'un Beşiktaş'ı sınıf atlatacağı söylentisi hakim. Ha Beşiktaş'ın para sıkıntısı değil, onu harcama erkine sahip olan kişiyle sıkıntısı olduğu da aşikâr. Tribal Enfexion soruyor … F.bahçe’deki Nobre ile Beşiktaş’daki Nobre’yi kıyasladığımız vakit performans farklılığını hangi faktörler ile açıklayabiliriz ? İki takımın oyun mantalitesindeki farklılıklar, Alex, veya bir başka neden ? Eser Gökulu cevaplıyor... Nobre hiçbir zaman savunma arkasına sarkan, kaleci ile karşı karşıya yüksek gol yüzdesi tutturan ve bu yönü ile ön plana çıkan bir isim olmamıştır ki.(bu demek değildir ki bu tip golleri yok) Hatta söz konusu Alex olduğu vakit o yere göğe sığdırılamayan muazzam ara pasları bile Nobre ile oynadığı dönemlerde her daim geri planda kalmıştır (ama ne hikmetse Nobre'nin başarılarında aslan payı sürekli Alex' verilmiş ve verilmeye de devam edilmektedir) Nobre'nin F.bahçe ve Beşiktaş formasıyla attığı golleri hatırlayacak olursak kanat ortaları, rakip ceza alanına yığılan oyunlar ve karambollerde üretken olduğunu rahatlıkla gözlemleyebiliyoruz. Nobre'nin 17 gollük parmak ısırtan performansı ve o dönemin asist dağılımı da tüm bunları doğrular niteliktedir. 2005-2006 sezonunda Nobre'nin attığı gollerde başrol oynayan isimlere baktığımızda, evet Alex 17 golün 4'üne doğrudan ve en fazla etki eden isim olmuştur, ama bu 4 asistin 3 tanesi duran top 1 tanesi de kanat ortasıdır. Attığı diğer 13 golün asist dağılımı da aşağıdadır. Appiah - 3 asist, 2 tane defans arkasına atılan top ( 1 tanesi meşhur Rize'de eliyle aldığı top), 1 tane de kanat ortası. Anelka - 2 asist, 1 tane defans arkasına atılan top, 1 tane de Holosko'nun Nobre'ye attırdığı türden boş kaleye bırakılan top Tuncay - 2 asist, 2 tane Holosko'nun Nobre'ye attırdığı türden boş kaleye bırakılan top Yozgatlı - 2 asist, 2 tane kanat ortası Semih - 1 asist, 1 tane indirilen hava topu Aurelio - 1 asist, 1 tane kanat ortası Kalan 2 golünü de defanstan ve kaleciden seken topları tamamlayarak atmış. (istatistikler Penche'den Onurlu'ya aittir) Bunların dışında bir de Nobre'nin yarım devrede attığı 10+ gol vardır, ki o zamanlar Alex, bırakın Nobre'yi beslemeyi, henüz İstanbul'a ayak basmamış, Fenerbahçe ile sözleşme imzalamamıştı. Uzun lafın kısası aradaki farkın temel sebebi; Alex-Delgado vb oyuncuların katkılarından ziyade takımın geri kalan isimlerinin sağladığı katkı ve hücum varyasyonlarının Nobre'ye uygunluğu ile alakalıdır. Nobre'nin bu sezon girip de değerlendiremediği pozisyonların hazırlanış şekli de tüm bunları doğrulayan bir başka veridir. Nobre'nin gol sayısındaki düşüşün, sözleşme yenilenmesi ve tatmin edici bir ücreti garantiye almasıyla da alakalı olduğunu düşünmüyorum, öyle ki takımda ''boşvermiş-umursamaz'' bir adam söyleyin deseler, Nobre ismi aklıma dahi gelmez. Eser Gökulu soruyor... Ocak ayında Tabata'yı kiralayıp, Tello'yu satma durumumuz olursa boşalan 1 yabancı kontejanını hangi mevki için harcamalıyız ? Molosztash cevaplıyor… Forvetten yana kullanmalıyız, Pavlyuchenko süper olur. Zaten FM'de de çakallık yapar, kim nerede mutsuzsa onu alırdım, burada da öyle oldu. Yalnız bu esnada İbrahim Toraman'i da stoperde Sivok'u aratmayacak kadar iyi kullanabilir hale gelmeliyiz, ki Bobo-Pavlyucenko elele, mesud olup şampiyonluklara koşabilelim. Molosztash soruyor… Fenerbahçe'nin sırasıyla trafik kazası, yaralanma, seks skandalı ve şike olaylarına karışmasından sonra sırada ne olabilir ? Fener'in kötü gününde bu kadar yüklenebilen medya, bizim kötü günümüzde kim bilir ne yapmaz ? Shelbyl cevaplıyor… Valla bilmiyorum ama Fenerbahçe'nin bir ara stada muska koyma, direk dibine çüğdürme gibi paranormal olaylara girişmişliği vardı, bence gene düşünsünler. Geyiği bir yana koyarsak, olay bence Kazım takıntısı, kötü gidişat için günah keçisi belirleme çabası, düşene tekme tokat dalma geleneği. Kurumdan çok bireye bakalım. Bunlar bizim başımıza gelirse sırf Ferrari yüzünden gelir. Shelbyl soruyor... 26.haftada kim lider olur ? Purplepurple cevaplıyor… Hocamız Mustafa Denizli olduğu ve soru Mustafa Denizli orijinli olduğu için ben de ilk 6 sıradaki takımların 26. haftaya kadarki tüm maçlarını tek tek kafamda oynattım. Zihnimin bana yardımcı olmadığı noktalarda fm olsun, fifa olsun yardım aldım. Kayserispor'un 26. haftada Trabzonspor ile beraber yarışta kalmayacak takım olduğu sonucuna ulaştım (vay be) Bursaspor son 10 haftayı zorlayacak sürpriz takım. Hatta Bursaspor'u ilk 3 içinde görürüz. İlk 3'ün diğer takımı Beşiktaş olur. Lider de ikinci yarıya yine hızlı girecek olan: Galatasaray. Fenerbahçe açısından da ilk yarının aksine sonradan açılma olur diye tahmin ediyorum. Galatasaray maçları tam da 27. hafta. Fenerbahçe ordan 3 puanla ayrılırsa, 30. haftayı bekleriz ak-kara belli olsun diye. 26. haftanın lideri Galatasaray (soruyu bir daha cevapladım) o maçı alırsa kırılma yaşanır. Purplepurple soruyor... Demirören'in seçilmesi veya kaybetmesi açısından değerlendirirsek; seçim sonucu Beşiktaş'ın ikinci yarı performansını nasıl etkiler ? Jokond cevaplıyor... Normal şartlar altında futbolcuların Demirören'den şikâyetçi olduğu pek söylenemez. Tabi bu durum, tamamıyla paralarının zamanında ödenmesi ile alakalı. Oynanan futbola baktığımızda ise en sert protestoların yaşandığı bu sene bile şampiyonluk potasında kalınması, futbolcuların pek de taraftar tepkisine itibar etmediğini gösteriyor. Demirören'in gitmesi halinde Denizli'nin alacağı pozisyon çok önemli. Ben başkanla geldim başkanla giderim derse ve bunda diretirse ciddi sorunlar yaşanabilir. Görevinde kalması durumunda ise yeni yönetimin Denizli'ye ne mesafede duracağı da önem kazanır.

3 Yorum:

sozcelyk dedi ki...

bu hafta tribal'e

beşiktaş ın forvet oyuncusu olabilecek kapasitede değil dediği kendi tabiriyle ''hamile'' bobo hakkındaki fikirleri değişti mi yoksa bobo hala güiza mesafesinde mi ?

benim fikrim bobo doğurdu, allah analı babalı büyütsün

@sozcelykk;

dikrim hala net ve değişmedi. nobre'yi ne akdar sevmiyorsam bobo'yu da o kadar sevmiyorum bu açık.

ha bobo ülkeye ilk geldiğinde en destekleyen adam da bendim. lan ayakta duramıyo bu diyenlere inat.

sen 3-5 senede milim gelişme göstermezsen daha doğrusu yeteneklerini esirgersen seni de sevmem :)

sozcelyk dedi ki...

ben bobonun rafadan halini seviyorum şahsen , azcık daha gelişirse diğer ligleri boylar böyle iyi , brezilya milli takımında oynayıp sıradan avrupa klüplerinde heder etmesin kariyerini, onun açısından değil beşiktaşın açısından bakıyorum.

Yorum Gönder

Ara