Yin Yang
(Ağustos başında yazmıştım bu yazıyı... Yönetim kurulu üyelerinin tamamı o kutlama senin bu kutlama benim dolaşır dururken... Güzeli yaşarken kötüyü, beyazı yaşarken siyahı yaşar olduk o günlerden farklı olarak... Burada da paylaşmak istedim bu 6 Ağustos 2009 tarihli yazımı. )
Hiç sevmem Çin kültürünü... Yemeklerini, kıyafetlerini, edebiyatını, mitlerinı, futbolunu, basketbolunu, hatta Yao Ming'i bile sevmem, ama çok da humanist olduğumdan bir an evvel iyileşmesini isterim aynı zamanda. Doğu Türkistan'daki olaylara hiç girmiyorum, çerezlik bir şeyler yazarken böylesine vahim ve mühim bir konu bu yazıda at bacağına konan sinek gibi olur... Çin'den çıkmış, kaynağı Çin olan tek bir şeyi severim, Yin Yang... Boktan Çin felsefesini türetip türetebileceği en yaratıcı önerme... Nasıldı; her iyiliğin içinde biraz kötülük her kötülüğün içinde biraz iyilik vardı bu önermeye göre; yine aynı önerme zıtlığın bir bütünü oluşturmasıydı. Pozitif ve negatif, aydınlık ve gölge, ve elbette siyah ve beyaz gibi. Her bir benzetmemde veya güzellememde olduğu gibi, siyah ve beyaz yine düşmeyecek dilimden. Yin yang benim için siyah beyazdır veya şaşırtıcı bir şekilde Bülent Ersoy ve Michael Jackson'dır. Hemen hemen aynı dönem insanı sayılabilecek bir lokal ve bir evrensel iki ünlü, Yin Yang dairesini oluştururlar benim zihnimde. Son 25 yılda bir tanesi karardıkça diğeri beyazlaşmıştır. Satırları dökerken, ırkçılık belasına ucundan kıyısından bulaşmamaya çalışıyorum; çok zor olduğunu bile bile... Ama dünyada ülke bazlı olarak üretiminde de tüketimin de şaftını kaydıran bu adamların ortaya attığı bu felsefe çok öncelerde bizler; "basiretsizler" tarafından bulunmuş, tatbik edilmiş ve doğruluğu kesinleştirilmiştir. Ne demiştik, "ölümle yaşamı ayıran çizgi, siyahla beyazı ayıramaz ki..." Kılıçtan keskin o çizgi, hayatımızın içindeki siyah ve beyazı ayıramadı... Hiçbir zaman bembeyaz bir aydınlık değildi gördüğüm, diğer yandan katran karası karanlık gecelerde dahi yolumu bulduran ince beyaz ışıklar belirirdi gözümde. Hayat kapalı ve yeni açık arasındaki paslaşmalar tadında geçti durdu. Hayat siyah dedikçe ben beyaz ulan diye çılgın atıyordum. Tümüyle karanlığa batmışken, hacı bunun tadı da bir başka derken ise bir şekilde beyazı yolladı hayat. Tabi bir önceki durumdan tek fark vardı; karanlıkla yoğrulmuş ve karanlıkta görmeyi unutmuş gözler, o beyazla her karşılaştığında far gören tavşan moduna geçip savunmasız kalmıştır. Mutlak aydınlıkta olduğumuzu sanırken kocaman bir bulut kararttı bazen hayatlarımızı, bazense karanlıkla barışmış güzel güzel geçiniyorken bir güneş çıktı karşımıza... Aslına bakılırsa, gerçekten de siyahın ve beyazın farkları her ne kadar farklı da olsa, cezbedici ve karşıkonulmazdır. Seçmek zorunda olsak, iyi bir ustanın güzel bir peynir kullanarak yapmış olduğu künefeyle, yine işin ehli biri tarafından hazırlanmış kütür kütür bir çukunduruk turşusu arasında seçim yapmak gerçekten de çok zor olurdu. Karanlığın üstüne gelen güneş gözleri kamaştırdığında; gözler başka bir yana çevrilemeden güneşe doğru bir fototropizma başladığında önünüze çıkan hiç bir engeli farkedemez ve herbirini bir şekilde aşarsınız. Sonunda anlarsınız ki ya güneş ulaşamayacağınız kadar uzaktaymış ya da güneş sandığınız ışık kaynağı işporta malı bir el feneriymiş. Üçüncü bir ihtimal ise o ışık kaynağı fena halde tevazu belası içine sıkışmış el feneri rolündeki bir güneştir ki her zaman fazla tevazu küstahlıktan gelmektedir, bu yüzden yapmanız gereken safa yatıp o el feneri görünümlü güneşten uzaklaşmaktır. Yin ve yang işte, yok ki ötesi. Ne güzeldir ki hayat siyah ve beyazın ayrılamayacak birlikteliğinden ibarettir. Boğaza kadar katrana gömülmüşken de, bembeyaz bulutların üzerindeyken zıt durumun çok uzak olmadığını bilmek ne de güzeldir. Zaten ne kadar karanlık olabilir ki etraf, arabeskin en dibine vurulan anlarda dillerimizden düşmediği gibi, "simsiyah bir yaşamın içinde bembeyaz Beşiktaşım seninleyken..."
Ara
-
DERBİ POZİSYON ANALİZLERİ - 1- 0:24 saniye! Gatasaray'ın ilk etkili atağı. Burada en büyük hata *Jailson'un partneri Serdar Aziz'e gereksiz yakınlığı oldu.* Seri burada muhteşem bi...4 yıl önce
-
Feda, Sefa, Farklı Olsun bu Defa - Beşiktaş'ın son dönemini iki ana çizgi olarak ikiye ayırmak mümkün. 1- Yıldırım Demirören dönemi 2- Fikret Orman dönemi. Ben Yıldırım Demirören dönemini te...5 yıl önce
-
Bir Sağ Bek, Üç Mevki: Aaron Wan-Bissaka - Premier Lig geçtiğimiz hafta başladı. Hem takım hem de oyuncu bazında her sezon yeni bir hikaye demek. Galiba geçtiğimiz sezon hiç de fena bir görüntü verm...6 yıl önce
-
Duhuliye - Duhuliye'den 5 ay önce haberim oldu. O da bu fotoğraf sayesinde. Bunca zamandır nasıl hiç duymamışım derken, etrafımdaki çoğu Beşiktaşlının da bilmediğ...7 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadele...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...10 yıl önce
-
Manchester United - Burnley maçı - Manchester'ın ligin yeni takımı Burnley deplasmanında galibiyet alması bekleniyordu ama yine olmadı. Geride kalan 3 haftada takım henüz galibiyet görem...10 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189511 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
Hiç Unutmadığım... - 17 sene önce bugün tek bir imzanın milyonlarca insanı bu kadar etkileyebileceğini tahmin edemezsiniz. O adam hakkında bir sürü yazı yazdım, hala okuyan ...11 yıl önce
-
-
2 Yorum:
abi duzeltmek gibi olmasin ama "yin ve yang" olacak diye biliyorum ben. bildigimiz diyalektikteki tez-antitez yani.
öleymiş:)
düzeltme için teşekkür ettim.