.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

22 Ağustos 2009 Cumartesi

TSL 3. Hafta G.Birliği 0-0 Beşiktaş

Stat: Ankara 19 Mayıs Hakemler: Koray Gençerler, Baki Tuncay Akkın, Serkan Ok, Mustafa İlker Coşkun (4. Hakem) Gençlerbirliği: Serdar, Orhan Şam, Aykut, İlhan, Ivan, Cem, Tozo, Harbuzi (Dk. 89 Bilal), Burhan, Mustafa, Kahe Yedekler: Ulaş, Bilal, Efe, Momha, Hurşit, Murat, Kuite Teknik Direktör: Thomas Dohll Beşiktaş: Hakan Arıkan, Sivok, Ferrari, Erhan (Dk. 46 Rıdvan), İbrahim Üzülmez (Dk. 79 İsmail Köybaşı), Ernst, Fink (Dk. 46 Nobre), Uğur, Tello, Holosko, Nihat Yedekler: Korcan, Nobre, Erkan, Serdar Özkan, İsmail Köybaşı, Necip, Rıdvan Teknik Direktör: Mustafa Denizli Sarı Kartlar: Sivok (Dk. 79), Uğur İnceman (Dk. 89)

69 Yorum:

Gökhan dedi ki...

öne geçene kadar bence antalya maçına benzer olur,çok fazla pozisyon bulamayız ama saçma sapan bir gol yemediğimiz sürece geç de olsa öne geçeriz,sonra da en kötü skoru koruruz.

buzkan dedi ki...

ilk yarı 0-2 bitsin.
sonra bir tane yiyelim.
üstüne 2 tane nihat çaksın,uzansın sahaya kaldırsın elini sallasın parmağını.çok özledik be.çok zor olmasa gerek hadi koçlar,hadi nihat.

curseof26 dedi ki...

Bence gençlere gol atmakta zorlanabiliriz. Defans hattı fena değil gibi. Kısır bir maç olur gibi geliyor. Ama geçen seneden gelen alışkanlıkla bir şekilde gol atarız.

Bir de geçen haftaki antalya maçında yaptığımız üst üste pas güzelliğini görmek istiyorum. Sıkıcı bir şekilde sağdan al sola ver değilde ileri geri sağ sol uzun kısa rakibi bozan pas trafiği harikaydı. Koskoca takımla ortada sıçan oynamıştık. Benim maçla ilgili beklentim takımda yeşeren oyun zekasını görebilmek. Golü bir şekilde buluruz gibi. Ama o gol gelene kadar yine mide spazmı geçirmek istemiyorum

stfud dedi ki...

maçın başında golü bulup rahat bir şekilde izleyelim şu maçı.zaten iftardan dolayı bir gaz olacak, bir de maç yüzünden olmasın:)

okka dedi ki...

stadda yerimizi alacağız.iftar da olsa oruç da olsa bjkmiz ankaraya gelmiş kaçırır mıyız?

spirit dedi ki...

türk futbol tarihinin en sıkıcı ilk yarısını seyrettik.

AQ-47 dedi ki...

İlk yarı bitti, dayanamadım yazıyorum:
1-Erhan ancak Ernst ve Fink'e yedek olabilir, kesinlikle ilk 11'de işi yok, keşke Serdar Özkan oynasa demek istemem ama oyun kurucu Uğur olmasın da kim olursa olsun...Yerli Kaka vardı, kalmadı mı?
2-Tello'yu oyun kurucu ya da forvet arkasına çekince takımın sol tarafı hiç iş yapmıyor, Tello da saydığım mevkilerde iyi değil, yani yine kaybeden biz oluyoruz.
3-Nihat'ı hazırlamaya çalışmak, moral vermek iyi de bir yere kadar. Fiziksel olarak hazır değil.
4-Erhan maalesef çizgiye inemiyor, haliyle orta sahaya yakın yerlerden anlamsız ortalar yapıyor, Rıdvan denenmeli.
5-Üzülmez'in oynatılması saçma, o zaman İsmail'i niye aldık? İsmail ilk kez 1. ligde oynamıyor ki, neyi bekliyoruz? Rotasyon desek, geçen haftada Üzülmez oynadı, kötü oyuna 2 hafta üstüste tahammül edemem, isterse 2. yarı gol atsın.
6-Bu takıma oyun kurucu şart, 1,05 numara lazım değil diyene gülerim, Aurelio'yu istemem diyeni ayıplarım.
7-Nihat bu haldeyken santrforsuz oynuyoruz. Holosko sağda oynamazsa orası da iptal, zaten sol yok. Demekki santrfor lazım 2. yarı, elde kim var...Nobre. Ona bile razıyım şu anda.
8-Futbol takımı değil rugby takımı gibiyiz. Süvari yok, at koşuyor ama pistin dışına doğru...Bilmem anlatabildim mi?

Ousan dedi ki...

İbrahim Üzülmez sözleşmesine minimum maç sayısı falan koydurdu herhalde,bu ısrarın başka bi açıklaması yok çünkü. .

Sol bek Ismail, sag bek Toraman olacak eger savunmaci bek araniyorsa. Uzulmez'i, ozellikle kapanan takimlara karsi sahada gormek istemiyorum ben, aha bu kadar da net soyluyorum bunu.

Ayrica 10.5 mu, 20.5 mu bilmem ama, galiba transfer sart.

Bir de galiba bu sene "Besiktas nasil olsa gol atamiyor, beraberlige yatalim" butun takimlarin dusturu olacak, haydi hayirlisi..

Bir de Erman Toroglu'dan "Oyuncunun niyetiea onemliea" yorumu bekliyorum son dakikada tek kol araligi hizaya gelerek topa giren Bilal Cubukcu icin.

Jokond dedi ki...

Çok ama çok kötü futbol...
Şutumuz yok yahu!

Cenk dedi ki...

bir de neden karamsarız diyorsunuz. takım doğru düzgün futbol oynamıyor da ondan, bu sene denizli'nin şansı tutmaz, o kadar geniş alanda futbol oynanmaz en başta. bu yıl en iyi ihtimalle 3. oluruz, baştan her şey ortada zaten.

Unknown dedi ki...

Büyük skandal..Gerçekten her geçen gün takke biraz daha düşüyor, kel görünüyor!
2. yarı GB’nin Kahe (3), harbuzi (2), Aykut, Burhan’la yararlanamadığı çoook net pozisyonlar. BJK’nin ise tek, evet tek bir şutu bile yok. GB’nin adı BJK olsa, o havada top oynasa, maç başından inansalar, maçın net skoru 3-0! Ferrari’den başlayalım: büyük kazık. Kademede yok, adam kaçırır, hava toplarında yok! Sivok, aslında geçen seneki gibi: tam bir bomba: 2.sarıdan kırmızısı vardı aslında. İ.Köybaşı yarım saat oynadı ama olsun: Allah aşkına ne farkı var; Mehmet Sedeften, Emre Özkan: Sadece 6,5 milyon Euro! Rıdan: ne işi vardır BJK’de, ne ummaktayız kendisinden acaba? Nihat, top durdurabildiğinde çok iyi olacak!!!! Henüz o kıvamda değil! Holosko: Karşısında defans olmadan oynasa çok iyi fuleleri var. Nobre: off of diyorum başka bir şey değil! Tello’ya ne diyeyimki; bu kadar bir adam onu da oynuyor: 3-5 maçta bir tutturduğunda gözümüz boyanıyor. Uğur ise bırakalım Allah aşkına arkadaşlar; manisa’da oynuyordu ne güzel işte; devam etseydi orada. Arkadaşlar kendimizi aldatmayalım: Bizim takımda bir harbuzi, bir kahe bile yok. Takım gerçekten bu. Üzücü olan bu saçmalık için takımın geleceğinin ipotek altına alınmış olması: 50 milyon Euro! Sayın başkanla oturamaz bu takımın maçını izlerken: acıtır çünkü!!!

AQ-47 dedi ki...

ikinci yarı neden Fink çıktı, adamın oyunu okuma yeteneği İnceman'dan daha iyi. Köybaşı çok geç girdi. İkinci yarı Nihat neden sahadaydı? Bütün topları ezdi, İsmail'in kavisli ortasında da Nihat ıskaladı, boş kaleye Holosko vuracakken Beşiktaş'ın stoperi sağına soluna bakmadığı için Holosko'nun üzerine çıktı. Şu orta meselesi çok önemli, solda İsmail-Tello oynarsa bu sene çok sayıda kavisli ortalar izleriz. Sağda da Holosko ve Rıdvan tercihi aynı şekilde canlılık getirir. Son söz yönetime: Ey Demirören ve yönetim, 3 aydır bir oyun kurucu alamadınız, bu yanlış da İsmail, Rıdvan ve Ferrari doğrularınızı götürdü, haberiniz olsun. Anca locada sürekli kalkar oturursun zamanında işi bitiremezsen.

theotheo dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
Kalten dedi ki...

Şu maçla ilgili beni ümitlendiren tek şey maçı Rıdvan - İsmail bekleriyle tamamlamış olmamız

Unknown dedi ki...

@AQ-47

"bu yanlış da İsmail, Rıdvan ve Ferrari doğrularınızı götürdü, haberiniz olsun"
Gerçekten ciddi misin Ferrari konusunda? Daha önceki maçları geçtim..Bu maçtan bahsedeceğim: maçı kaydetmiştim geri sardırıp izledim, yanılıyor muyum diye? gene görünümü de kötüydü ama, ilk olarak Orta sahada Burhanı'ı boş geçtiği bir pozisyon var, işte Sivok sarı-kırmızı arası birşeyle durdurdu. Adam tek hamle yapıyor ve kaçırıyor, inanılmaz kaldı mı bunlar? Bir kornerde Aykut üzerine çıkıp kafayı vuruyor, aut!. 3.sü; Kahe bir sağa bir sola alıyor, ferrari izliyor, şut hakan'da kalıyor. İBB maçındaki İ.Akın pozisyonu gibi gölge savunma. 4.sü:Ceza yayıyın solunda topu kaptırıyor, harbuzi giriyor, son anda dönüp riskli pozisyonda topu ayağından alıyor. Vursa gol, timingde hata olsa penaltı-kırmızı! Daha çok var, gereçekten var. hepsini aklımda tutamadım, oldukça dengesiz ve hamle zamanlaması çok geç adamın. Umarım değişecektir ama gereçkten çok kötü görünüyor. sadece niye iyi olduğunu düşündüm merak ettim, o nedenle yazdım.

marpione dedi ki...

amma çok akbaba varmış elinde yağlı urganla bekleyen. çok merak ediyorum ne zevk alıyorlar futboldan, taraftar olmaktan, takım sevmekten.

maç berbattı o ayrı konu. her takımın her sezonda 2-3 maçı olur bu havada. herkes futbol profesörü ama kimsenin geniş düşündüğü yok. tek beklenti "kazanalım! kazanalım! hep kazanalım!"

olmaz ki böyle.

ard dedi ki...

denizli ikinci devreyi göremez.takımda zerre kadar ışık yok.gençlerbirliğinde ilerideki 4lü (haruzi-mustafa-burhan ve kahe) biraz şuurlu oynasalardı bugün neden hezimete uğradığımız tartışyor olacaktık.

Gökhan dedi ki...

porto,lyon maçlarından beri devam eden büyük bir üretkenlik problemimiz olduğu kesin.
zaten doğru dürüst pozisyon bulamazken ismail gibi ofansif bir bek varken hala nasıl üzülmez oynar aklım almıyor.
nihat halen çok kötü,holosko da bu maçta hiç bir şey yapmadı.
2.yarıda risk alınan anlar hariç yine ciddi bir tehlike yaşamadık ama hücumdaki sıkıntı çok büyük.
fb ve gs'nin geçen sezonki gibi olmayacağı ortada,bir an önce kendimize gelip iyi futbol oynamaya başlamamız lazım.


http://biroyundandahafazlasi.blogspot.com/2009/08/gbirligi-0-0-besiktas.html

delgado dedi ki...

uğur'un yazdıklarını okuyunca kendime ciddi ciddi "nası küme düşmedik ki biz geçen sene" diye sordum. cidden.

puan kaybettiğimiz zaman yerden yere vurulmayan futbolcu kalmıyor. iyi oyun oynadığımız zaman da felaket tellaları çıkmıyor ortaya ona şaşırıyorum. 3.maç daha yahu, ne çabuk gazına gelmişiz basının şimdiden. galatasaray fenerbahçe mükemmel de, onlar bi öne geçti biz puan kaybettik mi kopup gidecekler havası hakim herkesde. bi kendinize gelin.

denizli kendisinden beklenmeyecek hatalar yaptı oyuncu seçiminde. bu taktikle bu düzenle iki hücumcu bekle oynaması gerekirken iki defansif bekle çıktık ya. erhan'ın ortalarından sonra yeni yeni kendime geliyorum. gerçi hoş, iki hücumcu bekle çıksa nihat holosko ikilisinden de ne ölçüde faydalanacağız ki, orta açılmayacağına göre sağ sol kenarlarda verkaçlarla anca kalenin içine girerek gol atacaktık. holosko ile de zordu bu.

yalnız, 59.dakikada burhan'ın gol pozisyonu bizim adımıza korkunç bir tabloydu. o anda ofsayt yaptırmayan takımın konsantrasyonu direk sıfırdır. ötesi tartışılamaz.

delgado dedi ki...

bu arada nöbetçi türk teknik direktörlerin kaşar ettiği "haddini bilerek oynamak" neymiş thomas doll gösterdi herkese.

Unknown dedi ki...

Bir başka tarafta grubu profili de var. İlginç irdelemk lazım gelir bunları. Olumlu düşünmeyen ama öyle gibi görünüp, diğerlerini ötekileştirenler grubu. Böylece görünen duruma ve öyle düşünen herkese tepeden bakıp, haz verici bir açılım yapmış olurlar. Aslından onları da sabrı 3 maç sonra biter, izler görürü ama şimdilik ya öyle olmazsa diye diğerleinin eline bırakırlar urganı, kırbacı, bilimum aparatı!Bir takımın ardı ardına çözüm bulunamayan, üstelik şampiyonluk sezonundan beri çözüm bulunamayan, artık kronik sorunlarını izlersin. Üstelik gönül verdiğin o takımın alt yapısında 8 yıl oynamış da olsan,futbol profesörü değilsin de, birazcık da olsa futboldan anlarsın. Ama konuşmaman gerekir. Çünkü, olumlu düşün olumlu olsun: Secret, Thai Chio...Hem kızarlar da bak, sakın eleştirme. Olumlu düşünmezsen neler olur biliyor musun? Görme hiçbirşeyi, üzülme, kızma da. Hem kazanmak nedir ki? kazanmayı isteyen taraftar, gerçek taraftar da değildir! Sanki takımı eleştirince, 'beraber yürümüyoruz bu yollarda! Gerçekten olmaz böyle!

AQ-47 dedi ki...

@uğur

Ferrari bence daha iyi olacak, sadece dediğin pozisyonlara bakma, maç boyunca yer tutuşu, pozisyon alması önceki defans oyuncularımızdan daha bilinçli. Kafa vurduğu top keşke kaleyi tutsaydı ama ben o kadar falso görmedim. Ferrari transferi doğru derken biraz da transfer mantalitesini doğru bulduğumu söylemek istedim. İtalya liginde kafaya oynamış ve defansı iyi bir takımdan adam almak iyi bir öngörüdür, iki tane çok genç ve gelecek vaadeden kanat oyuncusu almak da öyle.
@marpione
kendi adıma yağlı urganımı daha çıkarmadığımı söylemek isterim. Böyle 2-3 maç olur ama peşpeşe 3 maç olmaz, olmamalı. Bazı hatalar birikmeye başlayınca bu tür beraberlikler sonrasında bile isyan olabilir taraftarda. Bir de şu sürekli kazanma mevzusu var. Kazanalım, kazanalım, hep kazanalım, çünkü beraberliklerle şampiyon olamıyoruz.

delgado dedi ki...

insanların olumlu düşünmemekle girilmedik yer bırakmamak arasındaki farkı anlayabilmesini umuyorum ben de. bir de yazılarına eleştiri aldıktan sonra da önceden planlamışçasına kişilik saldırı odaklı cevaplarını dökmemelerini. kimse kimsenin beşiktaşlılığına laf atmıyor veya aşağılamıyor burda. ben senin isminle veya geçmişinle tartışmıyorum. sadece yazdığın yazıya cevap veriyorum. 7 dakikada sahanın en iyi oyuncusu olmasına rağmen ismail'e mehmet sedef'ten farkı yok, rıdvan beşiktaş'ın oyuncusu değil diyenin de sinan engin'den farkı yoktur bence.

Unknown dedi ki...

@AQ-47

Bu arada, tranferin mantelitesi konusunda söylediklerine kesinlikle katılıyorum. ben de yıllardır söyler dururum, biraz ekol transferi yapsak, İtalyan savunma oyuncularımız, İngiliz kanat oyuncuşarımız olsa diye. Üstelik Seria A ve premier vasatının üzerinde olsalar bile yeter diye. Umarım söylediğin gibi olur ve haftalar geçtikçe ferrai daha iyi olur, hepimizin beklentisi bu. ben sadece hazırlık maçları da dahil olmak üzere bu haftaya kadar ve özellikle de bu maça ilişkin bir değerlendirme yapmak istemiştim. Totale bakarsan da üzüldüğüm şey transfer harcamaları aslında. Bunlar hep bir yıl sonrasını daha da zorlaştırıyor ve takımın potansiyelini azaltıyor. Yoksa geçen yılki kadro olmuş olsa o kadar da üzülmem, ne de olsa her yıl şampiyon olunamıyor.

tafarian dedi ki...

ah batuhan vah batuhan diyeceğim, ne alakası var la batuhanın diyenler için biraz açayım.
geniş alan bulamayacağı gün gibi aşikar olan nihat ve holosko ikilisi ile maça başlandığında herşeyin ceza sahası dışından vurulacak bir şuta bağlandığı ortadaydı. bu konuda 8 kişi ile savunma yapan gençlerbirliğine nihat'ın formsuzluğu da eklenince taktik tutmadı, bir de orta açma konusunda dip noktada bulunan erhan güven ve ibrahim üzülmez ile başlandığında rakip kalede şut vurulamayan bir maç görünümü oldu ilk yarı itibari ile.
ikinci yarı türk pasaportlu rakip savunmayı yoran nobre oyuna girdiğinde ona gereken ortaları açması için erhan ın yerine rıdvan girdi ki ben kendisine hayran kaldım. nobre oyuna girdi iyi güzel hoş ama aynı anda sahada olan formsuz nihat, dar alanda bir işe yaramayan holosko ile bariz bir uyumsuzluk söz konusuydu. bir de günün gerçek kaybedeni uğur inceman ın gereken pasları veremeyip oyunu açamaması sonucu nobre ceza sahasına gelip top çıkarmaya çalıştı. tello nun rıdvan'ın köybaşı'ın o kadar ortasına yükselen adam bile yoktu. orada bir batuhan olsaydı gerek motivasyonuyla gerek yeteneğiyle gerek fiziği ile bugunkü maçta bir farklılık yaratırdı. bu sene içinde 13 kere daha bu şekilde kapanan takımlara karşı deplasmanda maç yapacağız. ve her seferinde bu sorun ortaya çıkacak. batuhanın ilk ortaya çıkışında antep maçında attığı golü hatırlıyorum. ve gel artık batu diyorum...

sembolist dedi ki...

Daha önce açılan bir konu vardı hani,'bjk taraftarı niçin karamsar' başlığı altında..Bu akşamki maçı izledikten sonra şöyle bir kanıya vardım;Mustafa Denizli ve yaptğı hamleler karamsar atmosferi doğurmaya yeten etkendir bence..
Nihat-Fink-İbrahim Üzülmez-Erhan
şuanki görüntüleriyle Banka Asya seviyesindeler.İsmail'i yerinde olmak istemezdim.İbarhim üzülmezi sizin yerinize terhih eden bir hocaya karşı iyi niyet beslemek çok zor olsa gerek.Niçin o kadar bonservis verildi İsmail'e Üzülmez kadroda tutulacaksa?
Mustafa Denizli her zamanki gibi kaotik futbol oynamay çalışıyor,fakat maç boyu kocaman bir 'hiç' i oynadı takımı..
Sahi BJK'nin sistemi ne?
Hangi futbolcu hangi görevle oynadı bilen var mı?

Unknown dedi ki...

@ delgado

:)) ama ben sana cevap yazmamıştımki o metni. Senin üslubunda hiçbir problem yokki hatta seni okuduktan sonra çok kızmışımki çok sert girdim herhalde diye düşündüm. Ben kişisel olduğunu düşündüğüm diğer bir metne ve aslında bir klişeye ilişkin birşey yazdım. Hem Sinan Engin benzetmesine de kızmadım, kendisini beğenerek izliyoruz:))

smyrnian dedi ki...

beşiktaşlı abilerimiz neden ölüyo sizce?

Ze1903 dedi ki...

Şu maçtan sonra ferrari'ye de sallanıyo ya helal olsun...Ben başka bir maç izledim heralde oysa ki staddaydım.Adam beşiktaş adına sahada ki en iyi isimdi gittikçede daha iyi oluyor.El insaf allah aşkına..

stfud dedi ki...

fink bu kadar kötü mü oynuyor ki herkes kötülüyor?

delgado dedi ki...

benim ilk mesajım sana yönelik olunca sen de 5 dakika sonra cevap yazınca bana yazdın zannettim, kusura bakma okuyamadım yukardaki her yazıyı derinlemesine. yine de burda kimsenin birilerini ötekileştirme çalışması olduğunu sanmıyorum, olsa olsa senin sert yazdığın bir mesaja karşılık onlar da sert çıkmıştır di mi, böyle düşün bi de.

AQ-47 dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
sembolist dedi ki...

Fink'i Ernst'le beraber oynatmak takımın dengesini bozuyor bence.İksinden biri takımın kalitesni 1 numara büyütecek çok yönlü bir oyuncu olmalı..Tıpkı Holoskoyla Nihatı beraber oynatmak gibi..Ben tezimde iddalyım.Bu takımın çok kaliteli bir forvet ve çok kaliteli bir orta saha(finkin yerine) oyuncusuna ihtiyacı var..
saygılar.

AQ-47 dedi ki...

@uğur

Dediğin gibi her sene yapılan saçma transferler sonraki seneye kambur olarak sırtımıza bindi. Neyse ki bu sene öyle bir transfer yok. Geçmişte Demirören yönetimi ucuza çok adam alma stratejisini pahalı ama az sayıda adam alma stratejisine tercih ettiler. Bir de şu Bobo satılsıncı anlayışbence bugün iflas etmiştir. Bize en az Bobo kalitesinde adam lazımdı. Bugün maça gol atıp kurtarsın diye alacağın kimse yok. Bir de Batuhan'ı kiralık vereceklerdi. Hiç mi ileriyi görmüyorsunuz? Maçtan sonra Denizli Aurelio'yla ilgilenmediğimizi ve transferin de olmayacağını söyledi. Sanırım bu sene böyle bir iki kısır maç daha oynarız, ondan sonra Denizli çıldırır ve Necip ya da Onur'u falan koyar oyun kurucu olarak. Belki de o zaman oynadığımız top futbola benzer.

Pamukk dedi ki...

denizli de, takım da tatilde..uyanmalarını bekleyeceğiz artık.

Pamukk dedi ki...

İsmail'i fırçalad bide! üzülmezin bokunda boncuk var aq

artc dedi ki...

ferrari bence geldiği günden beri en güzel oyununu oynadı,hoşgeldin dedim içten .fink? ne yapsa yaranamıcak bize galiba , oysa her maçta şaşırttı beni .bu ikiliyle ilgili yapılan yorumlar şaşırttı beni bugün , hakkaten aynı maçımı izledik?

menderes mete dedi ki...

Bu sene şampiyon olmaktan önemli ve mutlaka yapılması gereken birşey var.Son yıllarda yabancı oyunculara mahkum bir takımdık.Yerli oyuncu kalitesi çok düşüktü.Mustafa Denizli'ye kızdığım tek konuda burada başlıyor işte.İsmail ve Rıdvan dururken başkalarıyla başlamak.Fink kötü bir oyuncu değil bunu kabul ediyorum ama yabancı kontenjanını onunla doldurmak gereksiz bence.Elimizde Necip adında çok ii bir oyuncu var ve biz onu kullanma cesaretini göstermiyoruz.Tıpkı Batuhan gibi.Gelecek yılları kurtarma adına bazen yarıştan erken kopsakda bari şu gençlere şans versek diyorum.

sy dedi ki...

Mac Degerlendirmesi:

Mustafa Denizli'nin 4-3-3 israrinin yanina yeni denemeler ekleyerek bizi sekilden sekle soktugu bir mac izledik. Artik neredeyse tum Besiktaslilar bu takimin taktiginin 4-4-2 olmasi gerektiginde hemfikir. Sadece degisimin getirecegi saskinlik ve telastan dolayi karsi fikirler var.

Ustelik bu macta Nihat'tan on uclunun ortasinda bir santrafor yaratma cabasi izledik. Buna benzer bir cabayi Fatih Terim de gostermisti (bkz: 2008 Avrupa Sampiyonasi Turkiye-Cek Cumhuriyeti ilk devresi), fakat o bile egosuna ragmen bundan vazgecmisti. 3 DMC'li oyun plani, 2 defansif bek, Besiktas'in hucum gucunu torpulerken Holosko, Nihat, Ugur Inceman gibi oyuncularin da bekleneni verememesi bu kadar kotu bir oyuna sebep oldu.

Aslinda zaten bilinen, ama bu mac sonunda artik Mustafa Denizli'nin de anlamis oldugunu umit ettigimiz gercekler:

- 3 DMC hucum gucunu yok eder.
- Erhan diger oyuncular sakatken ve savunma yapacagimiz bir macta oynayabilir. Bu adamin savunmasina az cok guveniyorum; ancak hucumda yok.
- Ridvan adam olur.
- Ismail adam olur.
- Fink'i cikarirsan orta saha biter.
- En buyuk ozelligi hizi olan Holosko kapanan takimlara karsi pek bir ise yaramaz (gecen hafta da bos kaleye attigi gol disinda bir suru top ezdi).
- Ugur Inceman Besiktas'in ilk 11 oyuncusu degildir. Rostasyona girebilir.
- Adamim Tello.
- Ferrari kotu degil, ama (Zapo + 4M Euro = Ferrari) degildir.
- Kotu gecen mactan sonra butun oyunculara sovmek en kolayidir, gunah kecisi olarak en istikrarli oyuncun Ibrahim Uzulmez'i harcamak insafsizliktir.

artc dedi ki...

(yusuf,ekrem,delgado,bobo,rüştü,toraman ) umutsuzluğa kapılmak için erken desem?çok mu hayalciyim?

Ousan dedi ki...

Denizli'nin kafası hale tatilde,geçen sene o rotasyonsuz kadroyla bile 2.yarı takım şablonunu radikal biçimde değiştiren Denizli,şimdi sadece oturup izliyor maçları.Ferrari konusuna gelince, yaptığı defansif ve ofansif hatalara bakın bakalım,hepsinin yan rol oyuncusu 10 yıllık kanbur İbrahim üzülmezdir.İsmail'i savunma yönünde eleştirenlere tokat gibi cevaptır Üzülmez'in şu performansı.Bu adam mı biliyor pozisyon bilgisini,kademe anlayışını.Defansta tek yaptığı arkasına atılan topun koşan adamı sırtına alıp bloke ederek aut a yada taca çıkmasını sağlamak.Hücuma hiç girmiyorum bile,son 10 dakika İsmail'in yapabildiklerini bir kez bile yapamaz mı milli(!) bir bek?

curseof26 dedi ki...

Bu takımın en büyük sorunu takımdaki rollerin daha belirlenmemiş olması. Ya bu roller kendiliğinden geçen sene olduğu gibi ortaya çıkacak. Ya Mustafa Denizli çoktan belirledi yada bunun çalışmalarını yapıyor.

Yada biz beşiktaşla birlikte futbol değil başka bir spor dalı izlemeye devam edeceğiz.

Basketboldan hücumdaki süre kısıtını kaldırsak üstüne de rugby'nin fiziki ağırlığını koysak. Ve bunu ilk defa oynayan insanlarla gerçekleştirmeye çalışsak bunun gibi birşey çıkar ortaya.

Yine de rıdvan ve ismail gibi iki beki olan takımdan ben umutluyum arkadaş.

fink ve ferrari beğenmeyenlere hakikaten şaşırıyorum,
fink'in çıkmasıyla ikinci yarı ortasaha yol geçen hanına döndü adam işini gayet iyi yapıyor,
ferrariyi bugün beğendim ilk yarıda burhanın sağdan geldiği ve ikinci yarıda kaleciyle karşı karşıya kalacakken mustafa'yı kalçasıyla ekarte ettiği pozisyonlar türkiye'de bir stoperden sık görmediğimiz hareketlerdi ayrıca hem sivok'un hem de üzülmez'in öyle kademe hataları oldu ki onların kedemesine gireceğim diye helak oldu,
sivok'a bu sene bir haller oldu sık sık yerini kaybediyor,hamle zamanlamasını ayarlayamıyor inşallah kısa sürede düzelir,
elimizde rıdvan ve ismail varken,bu takımın beklerinde başka adam oynamamalı adamlar her halleriyle futbolcu olduklarını belli ediyorlar yeterli özgüveni aşılarsak bu adamlar avrupanın önemli kulüplerine iyi parayla transfer olabilecek kapasitedeler inşallah harcamayız...

hakikaten şaşıyorum yahu

tamam sistem üzerine farklı yorumlar olur da bu maçta oyuncular üzerine nasıl farklı fikir olur?

fink'e kaka diyenler yıllar önce tayfur'a da kaka diyorlardı

ferrari defans değil diyenler yine yıllar önce ronaldo'ya düz adam muamelesi yapıyordu.

bırakın arkadaşlar bu tatavayı.

bu gün holosko 5 kere topu alıp gençler defansına gömüldü.

bu esnada arkasından gelen yoktu. (rıdvan girdikten sonra bile)

ismail girene kadar üzülmezin bir bindirmesi yoktu. pardon bir tane vardı onda da orta yapmak yerine telloya verdi.

fink gerek defansif olarak gerekse ofansif olarak iyi eleman. defansif özelliği daha fazla ama. guinti-tayfur ikilisindeki tayfur rolünü biçiyorlar denizli ile tayfur.

bu stratejinin tek falsosu ernst'in guinti kadar teknik olmaması. ona destek olsun diye uğuru koyuyor denizli ama uğur maalesef ilk 11'in adamı değil.

nihat'ın öyle ya da böyle bir gol atması lazım. hem fiziksel hem de mental olarak zayıf kalıyor bu yüzden.

ferrari iyi transfer. bir pozisyonda tek başına olan gençlerli elemandan direkt söktü aldı topu. ki bu hareketi ben zago'da görmüştüm en son. muhteşem milli defansımız gökhan'ın o pozisyonda ne yapacağını biliyoruz. (zapo ve sivok'un da ne yapabildiğini gördük o pozisyonlarda)

zapo+4 milyon değildir ferrari bu arada. zapo kiralık gitti bursaya ve 2 senelik sözleşmesi daha var bildiğim kadarıyla

forvet hattının ilacı (hala romantik diyebilirsiniz bana) batuhandır. oraya geçmişin darko kovaçeviç'ini, formlu vierisi velhasıl power striker'ını koyamıyorsanız batuhan tek seçenektir.

nobre'nin sınırı bu arkadaşlar. bobo bunu da yapamıyor bence.

ama bakın dakika 80, nobrenin tek yapacağı topu içeri çevirmek. ayağını yere vuruyor.

ama bu maçla umutlar sönmesin. arada böyle sonuçlar olacaktır

haa ben de diyorum lan keita ile kewell ne güzel oynuyor, arda ne biçim bir playmaker oluyor diye ama enseyi karatmaya gerek yok. vakit verin biraz amına koyim.

az sakin olun

buzkan dedi ki...

bence beşiktaş bu maçla doğru oyun formatını buldu.ama gerek sakatlar gerek denizli nin yanlış tercihleriyle çok kötü bir görüntü ortaya çıktı.4 4 2 bence 3 5 2 ile birlikte beşiktaşın kadrosuna en uygun iki sistem.3 5 2 nin dünyada kabul görmediği bir gerçek.beşiktaşın şl de mücadele edecek olması ve denizli nin bu şampiyonada sıfır çekmiş takımın hocası olması gibi nedenler bu ihtimali başlamadan bitiriyor.4 4 2 doğru şablon peki doğru 11 nasıl olmalı.kaleden başlarsak hakan arıkan bence güven vermeyen bir kaleci.bu sene hiç sırıtmamış olsada bence geçen sene olduğu gibi ligde kale rüştü ye emanet edilmeli.bek tercihlerinde ise rıdvan ve ismail denenmeli her ikisininde öncelikli alternatifi ekrem olmalı.stoper olarak sivok bence tamamıyla mecburiyetten sahada.ibrahim toraman ın sakatlıktan kurtulmasıyla ferrari ile birlikte defansı çekip çevirirler.ibrahim kaş ta bu bölge için iyi bir alternatif.orta sahada
fink le ernst in birlikte oynaması bence gereksiz.ikisinden biri tercih edilmeli yanına orta sahadan
oyunu daha iyi ileriye taşıyacak tello yerleştirilmeli.sağ açık ve sol açık ise gerçekten sıkıntı.sağda yusuf solda delgado denenmeli derim ama ikisinin birlikte oynamsı pek yarar getirmez.performansa göre biri tercih edilmeli.forvette ise nihat holosko ve bobo batuhan dan birer tercihle şekillenmeli.yani özetle kadro



rüştü


rıdvan toraman ferrari ismail



ekrem fink tello delgado
(yusuf) (ernst) (ekrem)


nihat bobo
(holosko) (batuhan)

şeklinde olmalı.

Unknown dedi ki...

maçı saatli kale arkasından yarım yamalak (bağırmaktan maç izleyebiliyor muyuz?) izlemiş biri olarak, iki yarıyı ayrı değerlendirmek gerek diyorum. ferrari ilk yarı sıfır hata ile oynadı, tello aldığı ilk üç topun tamamını rakibe verdi. sivok savunmadan iki kere topu orta göbekte rakibe attı. takımın sol tarafı hiç işlemediği için, ernst neredeyse 4-4-2'nin sol ortası gibi oynadı ama maalesef sol ayağı olmadığı için aldığı topları kime atacağını şaşırdı. holosko tartışmasız takımın en kötüsü idi, kapalı takımlara karşı ilk 11'de kesinlikle yeri yok. nihat'ın ayakta duracak hali yok, ligin ikinci devresine kadar toparlanacağını sanmıyorum, sakatlanmazsa devre arası kampında yükleme ile düzelebilir. fink çıkınca rakip, orta sahayı rahatça geçmeye başladı, savunmanın (begenilmeyen ferrari'nin) zorlandığı bölüm de budur. orta sahada tek hamle ile adam kaçırması gökhan zan'ın geçen sezonki hatasını anımsattı ama kıyas kabul etmez, savunmada bence sorun yok. ibrahim üzülmez ilk yarı arkasına adam kaçıran tek savunmacı idi, o kadarını ismail de yapabiliyor, ne gerek var hücumu sıfır bir ibrahim'i ilk 11 oynatmaya? erhan arkasına adam kaçırmadı ama yaptığı ortalar allahlık. zaten ortalar iyi olsa da santrofor yokken topa kim vuracaktı ilk yarı? uğur oynasa oynasa 4-4-2'nin sağında oynar, rıdvan hareketli idi ama hep ortaya doğru yan yan topla dripling yaptı, tam bir çaresizlikti, koca beşiktaşı u19 rıdvan mı kurtaracak? bu takım hücum yapacaksa, tello ismail iş birliği/bindirmeleri şart. bu beraberlik çok kötü oldu, karamsarlığa karşı olmama ve insanları umutlandırmak istememe rağmen, sezon çok sancılı geçecek gibi.

alper dedi ki...

Ya daha iki gün önce bir konu açılmış neden bu karamsar ruh hali diye sorulmuştu.Aha da bundan işte bu karamsarlık.

Hücumda sıkıntımız var.Bu belli su götürmez bir gerçek.Ancak dünkü puan kaybına rağmen ben sahaya nobre ve bobosuz çıkmaktan mutluyum.

Beni asıl mutlu eden ise 3 lig maçında 1 gol yememiz.ve bu maçtada çok ciddi bir pozisyon vermememiz.Benim anlayışıma göre gol atmak deil gol yememek esastır ligi çok gol atan değil az gol yiyenler kazanır.

ikinci yarı mustafa denizli iki beki değiştirdi.sebep.yeterince orta yapamadıkları veya oyunu kanatlara açamadıkları için değil mi.ee be amına koduğumun erhen güven ve üzülmez ile oyunu kanatlara açamayacağını benim 5 yaşındaki kızım bile biliyor.onun için hoca olmaya gerek yok.

kaldı 31 hafta ve alınacak 93 puan.derbileri koyar geçeriz bu beraberlikleri aramyız.geçen yıl derbi kazanmadık bu yıl sanırım o farz olacak artık.

NOT:MUSTAFA DENİZLİ FENERİN BAŞINDAYKEN BİZE 3-0 YENİLDİKLERİNDE YABANCI SAYISINI ŞAŞIRMIŞTI.BİRİ NOBRENİN TÜRK OLDUĞUNU HATIRLATSIN ONA.NOBRE YABANCI DEĞİL.NOBRE GİRERKEN DÜNKÜ TAKIMDAN UĞUR İNCEMAN ÇIKARDI FİNK DEĞİL.

Uğur Batı dedi ki...

Aslında temel sorunlardan en önemlisisn Denizli'de ortaya çıktığı da kesin. Mustafa Hoca'nın maç sonu açıklamalarından kesndisinin başka bir maç izlediğini anlıyoruz:

Kalemizde özellikle 2.yarı çok net gol pozisyonları yakalayan ve çift forvetle oynayan G.Birliği’nin aşırı defansif futbolu yüzünden puan kaybettiklerini öne süren hocamız, rakibin top oynamak istemediğini iddia etti...Oysaki BJK'nin maçta yakaladığı tek pozisyon (!) Tello'nun korneri direğe göndermesiydi.

Uğur Batı dedi ki...

Aslında temel sorunlardan en önemlisisn Denizli'de ortaya çıktığı da kesin. Mustafa Hoca'nın maç sonu açıklamalarından kesndisinin başka bir maç izlediğini anlıyoruz:

Kalemizde özellikle 2.yarı çok net gol pozisyonları yakalayan ve çift forvetle oynayan G.Birliği’nin aşırı defansif futbolu yüzünden puan kaybettiklerini öne süren hocamız, rakibin top oynamak istemediğini iddia etti...Oysaki BJK'nin maçta yakaladığı tek pozisyon (!) Tello'nun korneri direğe göndermesiydi.

alper dedi ki...

şu ikinci yarı gençlerbirliğinin yakaladığı söylenen çok net pozisyonları biri bana anlatsın yav.
hakan arıkan mı kurtardı.
çalım mı attılar defans oyuncularına bizim
verkaçlarla içeri girip auta mı attılar.sağdan soldan orta yapıp kafa mı vurdular.

artc dedi ki...

pozisyon yakaladılar ama o kadar beceriksiz ve korkaklardıki kalbimiz bile atıp atmamakta karar veremedi , net pozisyon demek biraz abartılı olmuş.

Unknown dedi ki...

GB'nin Kahe, Burhan, Harbuzi ve Alper'le yakaladığı, hepsi ceza alanının içinde olan ve kaleyi rahat gördükleri pozisyonlar vardı. Tabi bunlara Sivok'un Burhan'ı aslında ikinci sarı kartla durdurduğu, Ferrarinin son anda ayak koyduğu, kaleye 7 m mesafeden, Kahenin geciktiği için vuramadığı ve nbenzeri pozisyonları saymıyorum. Pozisyonlar net olmasına netti ama biz sadece o pozisyonlara girenler Baros, Kewell, Semih olmadığı için gerçekten ne kadar net olduğunu anlamıyoruz!Yoksa inanın ne kadar net olduğunu anlardık.

alper dedi ki...

delgadoyu arıyormuyuz???

artc dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
artc dedi ki...

kim ne derse desin delgado olmadan eski günlere dönmenin çok zor olacağını hissediyordum şimdi de yaşıyorum.

ian dedi ki...

daha sezonun 3. haftasında

"bu takım anca üçüncü olur"
"bizden bu sene bi halt olmaz"
"gs fb bırakmazlar bize bu sene"

diyen sevgili beşiktaşlı nostradamus kardeşlerim.. size nacizane birkaç tavsiye.. izlemeyin maçları, stada da gitmeyin, kartal yuvasından bir çöp dahi almayın..(!) quaresma diye bağırın..(!) tamam, takım eleştirilir, şunu kötü yaptı, bunu iyi yapamadı denir anlarım.. ama nedir bu ağustos ayından mayıs ayı için atıp tutmaya başlamak, anlayamıyorum.. aa ama doğru, takım şampiyonlar liginde bir iki güzel hareket yapsın hemen sizin süper takımınız olacak o.. şampiyon olursak sene sonunda sevineceksiniz tabi.. he olmadı mı "biz demiştik yeeaa" dersiniz.. iyi gün dostları sizi..

stfud dedi ki...

gs'liler sercanı aldık diye forumlarında yazmaya başlamışlar..bizim iş daha da zorlaşıyor.zaten zordu bu rotasyonla işleri iyice kolaylaştı gs'nin...

Kalten dedi ki...

GS bir faul bir de aut olması gereken kornerden attığı 2 golle 2-1 önde

Bi kere de katakullisiz, erkek gibi oynayın da şaşıralım..

stfud dedi ki...

@kalten: penaltıları da verilmedi ama...

Kalten dedi ki...

Doğrudur, ama o tip pozisyonlar bizim her maçımızda oluyor..

stfud dedi ki...

o da doğrudur ama biz kendi oyunumuza bakalım..top oynamıyorken hakemlere bulaşmak mantıklı değil..

Kalten dedi ki...

Bu sene oynasak da farketmeyecek maalesef..

stfud dedi ki...

o zaman şerefli ikinci oluruz:)yeter ki oynayalım..

Kalten dedi ki...

Geçen seneye göre kötü olduğumuza katılıyorum, ama bi de şu var, 3 maçta da karakteristik olarak çok kapanan rakiplere karşı oynadık, biraz fikstür şanssızlığımız da yok değil aslında..

Sivasspor, Antep, Kayseri gibi biraz daha açık oynayan rakiplere karşı oynasaydık belki daha mutlu bir başlangıç yapabilirdik lige. Gerçi o zaman da onlar "BJK nası olsa atamaz" deyip kapanırlar mıydı orası muamma :)

AQ-47 dedi ki...

Fikstür dezavantajımız olduğunu sanmıyorum ama GS'nin avantajı olduğu kesin, 2 maç içerde, bir tanesi Denizlispor, kum torbası gibi, lige ısınmak için harika bir maç. Ancak, adamlar boş değil. GS oyunu karşı sahaya yıkmakla kalmıyor, oyunun yönünü de sağdan sola soldan sağa değiştirip kanatlara, daha çok Arda'nın sol kanada gidiyor. Elano da isabet olmuş. Sercan falan da gelsin zaten yeterince iyideğillermiş gibi. GS ile aynı derecede yaptığımız tek şey koşmak. Tabii koşmak var, boşa koşmak var...Baros'a bak, hatta Lukunku'ya bak, hatta Kahe'ye bak, bir de dön de arkana bak senin koşan adamın stoper mi forvet mi? Karamsar olmaya devam edebiliriz, ama bu iş Denizli'nin macera aramayı bıraktığı anda lehimize dönecek, haberiniz olsun...Yeter ki geç kalmasın...

arkadaşlar adamlar sezonu bizden bir ay önce açtılar.
biz lyon porto catania maçlarını yaparken adamlar tobol mobol maçlarını yaptılar

ben zorlu takımlarla hazırlık maçlarındansa küçük takımlarla hedefli maçları (avrupa ligi) tercih ederim. neticede adamlar maçı sike sike ciddiye alacak

sonuçta fener ve galatasarayın erken formda olması normal.

rijkaard akşam erken forma girmenin çok da iyi olmadığını söylüyordu

sakin. sakin

Yorum Gönder

Ara