Maçı yurtdışında olduğum için internet üzerinden 12 X 8 gibi bi resolution'da izledim, ne izlediğimden bişey anladım ne de kimin kim olduğundan..

Yediğimiz gol öncesi bizimkilerden birinin topu kaptırdığını farkettim, yabancı spikerler de kendi aralarında muhabbete daldıkları için isim vermeyi gerekli görmediler, yarım saattir gazete-gazete dolaşıyorum kim kaptırdı o topu diye, sonunda burada gördüm, oh be! Bu bana bir kez daha önce buraya bakmam gerektiğini hatırlattı, fena olmadı.. Zaten ben Michael Jackson'un öldüğünü bile bu siteden öğrendim :)

Hepinize tekrar tekrar teşekkürler, Beşiktaş'ın böyle kalifiye bir siteye ihtiyacı vardı

valla büyük bir heyecanla maçın karşısına oturdum ikinci yarının başı ve sonu dışında çok rahat izleyemedim maçı. istatistiklere de bakacak olursak ilk yarı kaleye şutumuz "0" idi. Bunda tabii ki Holosko'nun ve Bobo'nun hayalet gibi oynamasının etkisi var.

İkinci yarı Nobre ve Erkan Zengin değişiklikleri çok yerinde oldu bence. Nobre zaten belli de Erkan'ı beğendim. Genel olarak Fink'i de çok çok beğendim maçta. Son dakikada yüzüne kötü çarptı top, bir ara ödüm patladı yani.

Yusuf ve Serdar Özkan top kayıplarıyla beni deli etti. Tello'nun kaptırıp kaleye gol olarak dönen top ayrı hikaye zaten. Rüştü nasıl topa abandıysa sinirden, ben de yastığa vurdum bir kere.

umudum var hem şu abuk tarikat işi Peace Cup hem de ilerisi için. Eğer finale çıkarsak valla rakibimiz Real Madrid olursa süper kupa hiç umrumda olmaz :)

ben geçen sene bıraktığımız takımdan...

ferrari'nin gelişi defansı toparlamış, daha derli toplu çıkmaya çalışıyoruz. her atak uzun topla başlamıyor ama yine her yan top, her arkaya atılan topta sıkıntı yaşıyoruz. 4 lünün 3 ü değişti ama genel sıkıntı devam ediyor.

orta sahada cisse-ernts ikilisinin biraz daha ısıranı bir göbeğimiz var fink'in gelişi ile.. ama bizim geçen sene sıkıntısını yaşadığımız ileriye top çıkartma yani hucum yonunu hala yapamıyoruz ki buda pozisyon bulamamaya sebep oluyor. ilk yarı sutumuz yoktu bu macta.

ileriye top çıkartacak, top tutacak bir isim ne 90 dakika çıkarmasını umdugumuz yusuf olur, ne de tello.. yabancı sorunu cozuldugunde buraya bır ısım lazım. aklıma turk kımse gelmiyor.

bobo ile her sene basında, ortasında yasadıgımız "gıdıcem, kalıcam" hıkayesını bu sene basında okuyup, sene ortasında da okumamak ıcın ve bu vurdumduymazlıgı nedeniyle 5 € üzeri veren varsa kesınlıkle satılmalı. nobre, holosko, nihat ile goturebılırz.

gecen seneden kalan kondısyon ustunlugu bu macta da gosterdı kendını. yıne en cok golu 75-90 arası atarız. gerıden gelıp mac cevırebılırız.

lig için zaten bir beklentim yok..şampiyonlugu bır sekılde kovalarız. ama sampıyonlar lıgı...

ılk cumleyı tamamlayım..butun bunları ust uste koyunca ben geçen sene bıraktığımız takımdan degısen hıc fazla bir sey goremedım...

son sozum serdar ozkan'a.. senı futbolcu yapan mezarda ters donsun..durzu herıff...

1. Bobo ve Holosko beni yanıltmadılar, bu adamlar hazırlık maçlarında falan motive olamıyorlar, lig başlayınca ısınıyor ve belli bir istikrar sağlıyorlar, geçen sene Holosko'nun ilk yarının sonlarına doğru toparlandığını hatırlayın o yüzden önemsemyorum bu maçtaki performaslarını...
2. Ernst ve Fink süper ikili, ama taa başından beri diyorum Hamit gibi bir adam lazım 4-3-3'ün orta üçlüsüne...Hamit olmaz tabii peki ya kim? Ahh keşke Topuz problem çıkarmadan adam gibi gelseydi...Ya da Aurelio'yu falan alsaydık, şu anda o noktada oynayabilecek transfer edilebilecek biri var mı piyasada bilmiyorum.
3. Erhan, İsmail, Ferrari, Sivok oturacak. Kaldı ki joker Ekrem ve Rıdvan-Toraman da var. Fakat bir yerli stoper daha olsa daha rahat olurdum...
4. Bu kadroda Nihat nereye monte edilir ileri 3ün soluna, evet soluna...Yok mu hiç ters ayaklı oynayan winger birader? Ha olmadı Holosko oynayamadı, al Nihat'ı sağa koy tello'yu sola...
5. Sakin kafayla düşününce diyorum ki, tüm sempatime rağmen Tello galiba direkt 11 oynayacak bir oyuncu değil....
6. ikinci maddeyi tekrar okuyun ve kimi alabiliriz bir fikir bean edin...

valla çok mu olumlu düşünmeye çalışıyorum bilmiyorum ama daha 2.hazırlık maçımız olmasına rağmen son yılların en iyi maçlarından birini oynadığımıza inanıyorum... bunda avrupa'nın 1.sınıf bir takımıyla oynamamızın etkisi büyük tabi.

ortasahada 1.sınıf bir takıma karşı dişe diş mücadele vermek beni çok memnun etti, eskiden olsa beşiktaş bırakın deplasmanı kendi sahasında bile aut atışlarında olsun taç atışlarında olsun kendi sahasına çekilirdi, oysa bu maçta birkaç kez stoperlerin kendi ceza sahalarında iki pas yapmalarını bile engellemeye çalıştık.. fabian'la fink'in ortasahayı ve pres düzenini saha içinde mükemmel organize edeceğini düşünüyorum, özellikle fabian ne zaman nereye basacağını biliyor, ortasahada onun gibi bi adamın olduğunu bilerek maç izlemek mükemmel bir duygu, gerçekten çok şanslıyız böyle bir oyuncumuz olduğu için.

erhan güven beklediğimizden çok daha iyi katkı verecek bu sene ortalarını ve hücum paslarını geliştirdiği sürece... çünkü vasat üstü bir bekin sahip olması gereken özelliklerin hemen hepsini barındırıyor; rakibi döndürmeme, ters kademelere girme, 90 dakika boyunca fiziksel olarak tam performans gösterebilme... erhan'ın bireysel oyununa ekleyeceği her artı kendisini takım ilk 11inde banko onu yazmamıza yol açacaktır... ismail de maçın başlarında çok heyecanlıydı ama sonradan ayağı yere daha sağlam bastı, gerçekten de nazar değer korkusuyla fazla bir şey yazmak istemiyorum hakkında.

serdar özkan... bu böyle olmayacak... kiralık verilirse iyi olur. eğer bizim takımda yer yer forma bulursa gökhan zan'dan sonra "şampiyonluk kaybettirebilen oyuncu" boşluğunu doldurabilir. futbol zekâsı yok belki ama parıltısı da yok değil. düzenli oynayabileceği bir anadolu takımında ortasahanın ortasında yer bulursa seneye daha iyi dönebilir takıma. kanat oynayamaz, çevik ama hız olarak yavaş bir oyuncu.

yukarıda da söylenildiği gibi, tello ve yusuf türkiye'de bizi şampiyon yapabilecek oyuncular ama şampiyonlar ligi'nde anca kendi sahamızda yer yer kullanabiliriz gibi. keşke delgado sağlam olsaydı... şampiyonlar ligi için delgado yerine bir oyuncu alınması gerektiği doğru ama daha fazla para harcanmasını istemiyorum bir yönden şampiyonlar ligi'nde bir kademe daha ileri gidebilmek için... öncelikli hedefin türkiye ligi ve ekonomi olarak toparlanma olması gerektiğini düşünüyorum...

son olarak; ferrari'nin her tackle'ı mehmet demirkol'a girsin diyorum...

Daha konuşmak için erken ama Fink'i ben de çok beğendim.Hele cisse gibi maçı yere düşmeden tamamlayan bir oyuncudan sonra sert oyunu ilaç gibi geldi.Yanlız tekniğinin biraz daha iyi olduğunu sanıyordum.Şu ana kadar izlediğimiz 2 hazırlık maçında da orta sahada topu geçen seneki gibi daha çok ernst yönlendirdi.

Erhan Güven'de fena değildi rotasyonda falan çok işe yarar.Çok tekniği olmasa da sık sık bindirme yapması olumluydu.Hakan Balta'nın sağ ayaklı ve daha hızlısı diyebiliriz.

İsmail biraz tutuktu.Ferrari'de sivok'la uyumsuz bir görüntü çizdi zamanla taşlar yerine oturacak.
Yalnız şu net görüldü ki bu takıma çok acil yerli bir defans oyuncusu lazım.Porto maçında ferrari,sivok ikilisinden biri sakatlansa mazallah fener maçına nasıl bir defans hattıyla çıkarız meçhul.

Şu O. Lyon'un meşhur Juninho'su Katar'a mı gitmişti? Aradığımız adam, GS'nin Hagi'si gibi olurdu...

Şunu da eklemek gerekir ki, Avrupa'nın ekol olmuş takımlarından biriyle oynamamıza rağmen, eski hatalarımızı tekrarlamadık, bu ilerleme güven veriyor. Zaten hazırlık maçları bu tip takımlarla yapılmalı. Takımın da kendine güveni vardı, takımda kollektif anlayış gelişir de havayı yakalarsak iş yaparız.

''son olarak; ferrari'nin her tackle'ı mehmet demirkol'a girsin diyorum...''
ağzına sağlık arkadaşım!

Maraton.com fener yalakılığını tam gaz devam ettiriyor.İki maç sonu haberinin başlıkları şu şekilde.

Fener'den farklı açılış

Kartal vasattı

e fener ezeli rakibini beşledi. bizse sıradan bir avrupa takımı ile berabere kaldık. normaldir.

bu takıma ofansif yönü baskın bir orta saha lazım. sporting lisbonun sol bekiyle falan zor biraz.

Hurriyette yeni gordum, delgado sozlesmeyi donduracakmis, yerine deco gelecekmis... queresmayi beklerken, deco... birde boboyu olympiakosa verip huntelaari alsak bari... guzelmi guzel... olurmu olur...

Benim bu hazirlik macinda (sadece ikinci yarisini izleyebildim) dikkatimi ceken iki olgu vardi.

Birincisi, cok geyigi donen kollektif anlayis. Top Lyon yari sahasindayken, on blogun tamami hareketli, prese yatkin, mucadele eden bir goruntu cizdi. Savunmayi da hucumu da takim halinde yapma konusunda inanilmaz asama kaydettik onceki senelere gore; ozellikle progresif bakarsak bunu fark ederiz.

Ikincisi ise hucum setlerindeki farkindalik. Ozellikle Nobre'nin pivot olarak kullanildigi, arka 3'lunun Nobre ile hizli paslar yaptigi ucgensel varyasyonlar; cok basarili olmasa da, takimin bir hucum seti oldugunu gosterdi bana. Ozellikle baski kurmaya ve topu diger sahada tutmaya calistigimizda bu setleri gorduk; ki ne yaptigini bilen bir takim huviyeti, bir hazirlik macindan cikarilabilecek en olumlu sonuctur zannimda.

Ben mutluyum, huzurluyum, umutluyum netice itibariyle.

takımda bariz bi şekilde eksik gorunen kısım yaratıcılık.tello veya yusuf superlig için yeterli fakat cl için aynı sey sözkonusu değil.fink-ernst ikilisine yaratıcı bi oyuncu takviyesi sart.dos santos ismi geciyor son zamnlarda..maliyeti uygun olursa dusunulebilr.genc ve kendini ispat ermesi gereken bi adam..bunun için de cl den daha iyi bir podyum yok..

Bugün yine gazetelerde Deco dedikoduları dolaşıyor, hayırlısı diyelim Yine anlı şanlı bir gazetemiz Dos Santos'un Emre'ye attığı çalımı antremanda -dikkat edin şampiyonlar ligi finali değil- 3 fotoğraflı fotoroman halinde vermiş. Ne denir size...

anlamıyorum..3 fotolu dos santos haberi niçin bu kadar rahatsız eder bizi..10 sayfa beşiktaş haberi yayınlasalar mutlu mu olucaz..bırakalım artk bu taraflı medya olaylarını..taraflı olsunlar ne fark eder..spor sayfalarında takımlara ayrılan sayfa sayıları bu kadar onemsenmemeli..

@zacca

Tabii ki palavra dolu 10 sayfa istemem, bu fotoroman örneği asla renkli takımların bizden büyüklüğünü değil, medyanın onlara yaptığı yalakalığın boyutunu gösterir. Sadece komiktir. Yalnız, biz Beşiktaşımızla ilgili haberleri maalesef bu medyadan almak ve maçların canlı yayınlarını ya da pozisyonları maalesef bu medyadan izlemek zorundayız. Unutmamak gerekir ki, bu medya toplum üzerinde görülen ve görülmeyen etkiler, beyin yıkama yapıyor. En sonörnek, şu Topuz transferinde kimin sinirleri bozulmadı gazeteler her gün Topuz'u İstanbul'a getirtti, imza attırdı. Ya da hakemler bizi doğrarken bizim başkan açıklama yapınca biz neden şamaroğlanın yerine konduk da Aziz Başkan denen adam hakem konusu açınca mağdur olarak gösterildi. Siz transferi takip ederken aldığımız futbolcular kötülenince, hele futbolcuyla ilgili net fikriniz yoksa,ulan bu fener transferi bitirdi bak dünya yıldızı almışlar biz hala Bobo-Zapo uğraşıyoruz diye sinirlenmediniz mi?

AQ-47;

katılıyorum. medya etkin bir güçtür, kamuoyu oluşturur.
beşiktaşlı olanların algısını da değiştirebilir. örn. biz onca başarılı ve nokta transfere rağmen hep geride kalmış sanarız kendimizi. adamlar bir keita bir de zan ı aldı bizden diğer adamlar da santos, mantos aldı. rüya takım oldu sanki. sonuçta beşiktaşlılar olarak biz kendimiz için takımımızı tutarız. takımımız için transfer yapılmasını isteriz, diğerlerine hava atmak, artistlik yapmak için değil. takımımızı ve sevgimizi gösterişe, riyaya alet etmeyiz. isterse ibra gelsin. bu transferi "fener bu da sana kapak olsun" tarzında ele almayız. ibra yı beşiktaşta oynarken gördüğümüz için sevniriz.

forma o kadar da kötü değilmiş bu arada. siyah ve beyaz nasıl kötü olur?
canım beşiktaşım.

ilk yarı bi istatistik vardı lyon 10 şut çekmiş beşiktaş 0.

mustafa denizli ile avrupada başarı hayaldir.

Şu devre boyunca nedn kornerleri İnceman kulland anlamadım gitti. Adam hayatında korner kullanmamış galiba böyle gelişigüzel kullanıyor. Köybaşı denenebilirdi onun yerine. En olmadı Serdar Özkan bile olurdu. Şu 20 küsürlük kadroda en son kullanacak adammış İnceman.