.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

18 Temmuz 2009 Cumartesi

Deliliğe Övgü

Son dönemde, işten eve geldiğim saatlerde, D-Smart'taki FutbolSmart kanalında Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi maçlarının birçoğunu tekrardan izledim. Neredeyse bütün maçları verdiler... 97-98 sezonunu bir yana koyarsak, hepsinde ortak bir isim vardı: Deli İbrahim. Gazete arşivlerini taradım, sanırım hikayemiz şurada başlıyor: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-156814 Sonra sözleşme imzalanıyor: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-158857 Ardından Levski Sofya maçında İbrahim, Mehmet'in yerine oyuna giriyor, sonra da tek golün pasını veriyor: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-170986 Hemen sonrasında da "Levski maçının yıldızı İbrahim" ilk röportajını veriyor: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-171748 İlk sezonunda sürekli olarak Mehmet'in yerine oyuna girerek orta sahada forvete dönük olarak oynuyor İbrahim. Goller, gol pasları (ilk aklıma gelen yukarıda bahsettiğim, yaklaşık üç yıllık bir aradan sonra ilk defa kazandığımız Galatasaray maçı'nda Ahmet Dursun'a attırdığı gol), başarılı grafik. 2001 yılında Markus Münch gidiyor, sol kanat İbrahim'in oluyor. Bu dakikadan sonra kafayı gömüp sol kanatta yaptığı koşuları, kirli ve sık sakalı, saç stiliyle, önce rakip taraftarların, sonra da Beşiktaş taraftarlarının en çok dalga geçtiği isimlerden oluyor. Bu değişim ne ara oldu, anlamak zor. "4 milyon dolara yapılan nokta transfer", "oyuna girdiği maçın seyrini değiştiren adam"dan, önce sol açık, sonra da sol bek'e gömülen, her nedense alay konusu olan bir adam. Sizi bilmem ama ben İbrahim'in futbol hayatı boyunca en çok haksızlığa uğrayan adam olduğuna inananlardanım. Bu piyasada maalesef eğer yıldız oyuncu değilseniz, gerçek mevkiinizden uzaklaşıyor, önce kanada, sonra beke çekiliyorsunuz. (Ekrem Dağ bek mi allah aşkına, peki ya Tello'yu Ertuğrul'un beke çekmesi, ya Avrupa'ya gitmeden önce kanatta oynayan Nihat, sık sık kanada çekilen Holosko??) Alışık olmadığınız bu alanı futbol hayatınız sürerken öğrenmek, taraftardan, medyadan azar işitmemek zorundasınız. BJK'daki hayatı boyunca önce orta yapmayı, sonra da sol kanadı savunmayı öğrenmeye çalıştı İbrahim, bunu yapmaya çalışırken sürekli olarak saçlarıyla, görünüşüyle, sınırlı orta kapasitesiyle alay konusu oldu, "Orta da yapsaydım, zaten Real Madrid'de olurdum" dedi, kafasına takmadı, Beşiktaş'ta sekiz teknik direktör değişirken (Scala, Daum, Lucescu, Del Bosque, Çalımbay, Tigana, Sağlam, Denizli) sekizinin de gözüne girdi. Hepsinde ilk 11'de kendine yer buldu. 3 ayrı teknik direktör tarafından Milli Takım'a seçildi, 35 yaşında hala Beşiktaş'ta da, Milli Takım'da da forma buluyor, geride kalan 9 sezonda oynanmış sayısız maç, Konfederasyon Kupası üçüncülüğü, iki lig şampiyonluğu, 3 Türkiye Kupası ve kendisi hala alay konusu. Ben İsmail bizi İbrahim'den kurtarsın istemiyorum, İbrahim'i sol bekten kurtarsın, sonra da jübilesinde Mehmet'i çağıralım, Mehmet'in yerine oyuna girsin, gol attırsın istiyorum.

6 Yorum:

scugnizzi dedi ki...

son derece güzel bir yazı, imzamı atarım.

MyT dedi ki...

seviyoruz seni, seviyoruz...

Adsız dedi ki...

Chrsitoph Daum'un İbo'yu sol kanada çekmesi tek skandalı değildir. Herr Daum, Munch ve Karhan gibi iki yararlı oyuncuyu da gönderir, ki muhtemelen onlardan komisyon almadığı için yapar bunu. Yerlerine Kjaer, Veit, Baya gibi ne idüğü belirsiz adamlar getirir. Tabii İbo'ya da sol kanat emanet edilir, futbolcu kurtların önüne atılır. İbo ne yapsın? Yetenek itibariyle, belli vasat bir düzeyin üzerine çıkamayan bir oyuncudur. Olaylar gelişir...

Son İspanya milli maçında da bütün basın elinden geleni yapmaya çalışan ama Sergio Ramos karşısında çok da fazla çaresi olmayan İbo'ya yüklenir de yüklenir; ama bilmem kaç milyon avroluk, geleceğin yıldızı, "zeki çocuk" Arda'nın eli belinde sol tarafta yürümesine, kaybolmasına sesini çıkarmaz.

"Emeğe saygı" duymak lazım. Ben o yüzden Deli'ye saygı duyuyorum.

birkan dedi ki...

Süleyman Demirel bilmem kaç cumhurbaşkanı, kaç hükümet, kaç nesil eskitti ama halk sürekli onu seçti.Dün dündür bugün bugündür dedi ve eleştirilere kulak asmadı.Bu yüzden ona saygı duymalıyız.
Burası böyledir bilmeyen öğrensin biz başkasına benzemeyiz bişey uzun sürüyorsa başta ve ortada şikayet etsek bile sonunda deriz muhakkak vardır hikmeti.Değişmeyeceğiz.

matiasemilio dedi ki...

@ege sezen: baya ne idüğü belirsiz bi futbolcu değil,iyi bir transferdi..ibo'yu seviyoruz da cok kendini beğenmiş yahu..adam maldini'den eksiğim yok fazlam var diyo!!çüş!!

QuaresmA dedi ki...

benim hatırladığım ibo ilk sezonunda basbaya sol açık oynuyordu. sezona öyle mi başladı bilmem ama sezonun en geç ortasından itibaren sol açıktaydı diye hatırlıyorum, hatta anılarımda quaresma ve yattara tarzı sağına soluna bakmadan yardıran bir kanat gibi kalmış. tabi orta yapamıyordu :)

Yorum Gönder

Ara