bunun için yorum yapmak gerçekten zor,mesala sadece italya olsaydı ya da ingiltere böyle kıyaslamak çok daha sağlıklı olabilirdi.kaldı ki italya ve ingiltere arasında büyük bi kalite farkı var.Ama yine de bu teknik kadroya ve yönetimle italya da 8in altına düşmez ingiltere de ilk 10a girmekte zorlanabilridik

10-15'i işaretledim.

sivok-ferrari-ernst-nihat 5-9 arasında yer alacak bir takımın parçaları olabilirler.

sivok-udinese
ferrari-genoa
ernst-schalke
nihat-villareal

kariyerlerinde bunu ispat ettiler zaten.

toraman-fink-tello-holosko-bobo-nobre-delgado gibi oyuncular ise 10-15 arasında mücadele edebilecek takımların sırıtmayan parçaları olabilirler.

üzülmez-erhan-yusuf-inceman-s.özkan gibi oyuncular ise küme düşmeme mücadelesi verecek ve büyük ihtimalle de düşecek takımların oyuncuları olabilirler.

bunu genel bir toplam olarak düşünürsek mevcut takımımızın 10-15 arası bir yer edineceğini söyleyebiliriz.

7-12 diyesim var :)

Aynı şeyi fink'e de söylüyorlar.Almanya liginin sıradan bir takımın sıradan bir ön liberosuymuş fink.Sanki biz de ingiltere liginde oynuyoruz.Almanya liginin sıradan bir oyuncusu,TSL için nitelikli oyuncu demektir.
Yanlız ferrari'ye haksızlık etmeyelim kendisi bu yıl italyan medyasının yaptığı çoğu sezonun altın 11'ine girmiş.Siz bakmayın demirkola filan.Ferrari,Serie A için bile kalbur üstü bir oyuncudur.Gider ayak harika bir transfer yaptık.

fink'i şöyle eleştirebilirim. -atıyorum- sivok,ferrari,ernst üçlüsünü tamamlayan adam fink olmaz. çok net. +2 olacaksa eleştirim olmaz. fink, beşiktaş'ın yabancı kalite ortalamasını aşağıya çeken bir oyuncudur. kötü oyuncudur demiyorum bakın. tek dediğim sivok-ernst-ferrari ile yakalanan standardı düşüren oyuncudur diyorum.

Konuyla pek ilgisi yok ama bence önemli bir haber var sitelerde.Kayserispor 2011e kadar gençlerbirliği ile sözleşmesi bulunan troisi'yi kaçırmış ya da ayartmış diyelim.Transferde etik davranma konusunda bize ders verenlerin ne kadar etik olduğunu görmeye başladık

bence son yıllarda ingiltere-ispanya ligleri diğer 3 lige baya fark atmış durumda.
bu yüzden ingiltere-ispanya'da ilk 10a giremeyiz ama italya-fransa-almanya da uefa ya katılacak en azından onun için mücadele edecek bir takım oluruz.

elinde ernst varken, orta saha için iyi kötü bir alternatif sivok varken, alınacak yeni orta saha elemanının ofansif yönü bu iki adama göre daha güçlü olması lazımdı. yani gerçekten kalburüstü birisine ihtiyaç vardı. en basit örneğimiz appiah işte. fink hakkındaki duyumlarımız fena olmasada ben şüpheliyim. eleştirilmesi gereken budur bana göre. eğer ernst-fink banko oynayacak ise delgadonun takımda olması şarttı ama o da sakat. yaratıcılık konusunda sıkıntı yaşayacakmışız gibi geliyor bana.

Fink zaten ayhan,emre tipi çift yönlü orta saha oyuncusuymuş duyumlara göre.Sivok-Ernst orta sahasıyla fener maçında top göremedik.Sivok,Ernst'ten daha iyi bir performans göstemediği sürece ilk 11'e giremez seneye.Fink seneye takımın bankosu olacaktır.Çünkü takımda alternatifi yok.

cisse-sivok ile de o fenere top göstermemiştik kadıköyde. bu da dip not olsun.

Ben de aynısını diyorum jessie.Sivok bence fink'ten daha kaliteli oyuncudur ama mevkileri farklıdır.Çift ön liberolardan biri hücumcu,biri savumacı olmalı.İkisi birden savunmacı olduğu(ernst-sivok) zaman sivas,bursa,fb maçlarında olduğu gibi orta sahada eziliriz.
Geçen sene hücumcu ön libero olarak takımda alternatifi olmayan oyuncu cisse'ydi.Bu sene de takımın değişmezi fink olacak.

Bencede sivok alternatif oyuncu durumuna gelmiştir.Cisse'nin oynadığı mevkiide bu sene bence ernst oynayacaktır.Fink daha ofansif bir oyuncu ve sivok'un kötü bir yanı var ortasaha da oynayınca ortaya çıkıyor,stoperlerle iç içe giriyor çok arkada kalıyor.Fink bu yüzden değişmez oyuncu olur.Ama bir gerçek var ki daha iyi oyuncu alınmalıydı oraya..

italya 7-8
fransa 4-5
ispanya 7-8
ingiltere 11-12
almanya 7-8

ortalama olarak 5-9 aralığını seçtim.

geçenlerde üşenmedim, frankfurt'un geçen sene oynadığı tüm maçların geniş özetlerini izlemeye çalıştım.

fink fazla çıkmadı meydana, frankfurt'un ani ve nadir parlayan ataklarında takımı ileriye taşıyacak fazla hamlesi yoktu. elbette bu şekilde bir değerlendirme yapmak mantıksız, ama daha çok basit ve hızlı oynamaya çalışan bir defansif ortasaha izlenimi verdi. yine de borges'in kapsamlı yorumu daha sağlam bir değerlendirmedir, ben fink için hala umutluyum.

bu arada daha demin spor servisi'nin tekrarını verdi ntvspor'un. demirkol'la akdağ fenerbahçe'nin olası(!) robben transferini konuşuyorlardı, geç yakaladım programı. fuat akdağ'ı severim, ama adam gitti lafı dönüp dolaştırıp gene ferrari'ye getirdi, "di mi artık böyle oyuncular gelsin türkiye'ye, uğraşılmasın neydi? ferrari'ymiş falan onlarla" dedi.

bu adam tüm medyaya sağlam bişey takacakmış gibi geliyor. kendisi de arap'mış bu arada...

ayrıca, fotoğraflar bölümünde bursa taraftarı'nın açtığı o pankart gösterildi, kaynak tribündergi değil de bu blog olarak gösterilmiş, direk isim geçiyordu yani. bu da demektir ki blogu takip ediyorlarsa alttaki 2 demirkol postundan da haberdar olacaklar. eheh.

yüzlerce değişkeni önemsemeden takımı küt diye beş büyük ligden birine koyarsak fransa ligi dışında hiçbir ligde üstlere ciddi bir şekilde oynayamayız bence. üstler dediğim de avrupa kupaları falan he.

bence 5-9 çok çok iyimser bir yaklaşım

inter
juventus
milan
fiorentina
genoa
roma
udinese
palermo
cagliari
lazio

ilk 10 böyle. bizim yıldızımız bu kadroların sıradan adamı olur. nasıl bunların arasına gireceğiz biri de bunu açıklasa sevineceğim.

serie a vasatı palermo diyelim. amelia, bovo, cassani, balzaretti, liverani, nocerino, bresciano, simplicio, miccoli, budan...

nocerino-fink?
simplicio-ernst?
miccoli-bobo?
ismail-balzaretti?
rüştü-amelia?


beşiktaş'ı nasıl bu seviyede gördük ben merak ettim.

bence palermo kıyasında biraz haksızlık ediyorsun.
amelia-bresciano-simplicio biraz da miccoli dısındaki oyuncular bizdekilerden çok da iyi değil.
inter-juve-milan-fiorentina-roma dısındaki takımlarla başabaş oynayabilecek hale geldiğimizi düşünüyorum.
2 sene öncesi olsa mesela çok kötüydük ama şu an palermo-cagliari-udinese gibi takımlarla aşağı yukarı aynı seviyedeyiz bence

ispanya 6-11
ingiltere 8-13
almanya 1-7
italya 4-9
fransa 1-6

sanırım birazda olsa haksızlık ediyoruz.şöyle düşünelim,italyanın büyükleri hariç eleminasyon sistemde hangi takım çıkarsa çıksın şansımızın en az %50 olduğunu düşünüyorum..tamam belki italyada ilk 5e girmek uzun vadede çok daha iyi bi yönetim teknik kadro ve oyuncu kadrosu gerektirir ama bugünkünden çok daha kötü bi kadro şampiyonlar liginde evinde portoya kaybetmese bi üst tura çıkabilirdi.bu gerçeği de göz ardı ediyoruz

fransa 1-4
almanya 1-4
italya 7-9
ispanya 7-9
ingiltere de küme düşmeme peşinde olurduk.
beşiktaş son yıllarla pek kıyaslanmayacak sağlam bir kadro kuruyor bu sene.şu haliyle beşiktaşın şampiyonlar liginde 3.lüğü normal 4.lüğü kötü 2.liği ise başarıdır.tabi beşiktaşın kura cenabetini hesaba katmazsak.

İngiltere'de durum farklı şampiyonlar ligi çeyrek ve yarı finalistlerine ve uefa kupası çeyrek ve yarı finalistlerine baktığımız da beşiktaş'ın avrupa kupalarına oynayamayacağı aşikar hatta newcastle gibi harika bir kadronun küme düştüğünü varsayarsak küme mücadelesi bile uzak bir seçenek değil. ispanya ve italya'da da şampiyonluk değil fakat avrupa kupalarına oynayan orta sıralarda bir takım görüntüsü çizebilirdi. almanya ve fransa ligi ise turkcell süper ligle arasında bariz bir fark yok. bu kadro ile şampiyonluk olmaz tabii fakat üst sıraları zorlayacağı açık bir gerçek. galatasaraylıyım fakat galatasaray ve fenerbahçe içinde bu yazdıklarım geçerli art niyet yok yani :)

evet belki eskisi kadar loser ve kalitesiz bir kadroya sahip değiliz, yavaş yavaş sağlam bir iskelet oluşturuyor ve kaliteli liglerin kalburüstü ve iyi sayılabilecek oyuncularını topluyoruz ama bu her ligi "iyi" yerde bitireceğimizi göstermez. daha geçen sene gördük şampiyon olmamıza rağmen galatasaray'a fenerbahçe'ye tam anlamıyla diş geçiremediğimizi, yeni bir takımız çünkü. bu aralar avrupa'da beş büyük ligde 9-14 olabilecek bir takımsak eğer, uzun vadede ortalamada 3-7 olabilecek bir takım yaratıyoruz, basamakları bu yönde atlıyoruz. tabi bunun için altyapıya eski desteği vermek ve kaliteli türk oyuncuları alt liglerden çıkarıp yeni gökhan gönüller bulmamız gerekiyor. aksi takdirde bu sene 10-15te yer alırsak, seneye 4-8de yer alırız. sonraki sene 8-14 yaptıysak, ertesi sezon küme düşeriz. düzgün bir planlamayla, sabırla ve soğukkanlı olmakla basamakları klişe olsa da yavaş ama emin adımlarla çıkarız. hızlı adımlara gerek yok, zaten takımın temelini oluşturmuş durumdayız. ama ben yine de şu ana kadar planlı ve düzgün transferler yaptığımızı düşünmemize rağmen tam anlamıyla bir "plan" olduğunu sezemiyorum ortada. hala önceki yıllardan kalan deli gibi bir karamsarlık var. bu sene de şampiyon olursak seneye iki sönmüş yıldıza 11-12 milyon euro bonservis vereceğimizden korkuyorum. hala belli bir scouting ekibi üzerinde düşünülmediğini seziyorum. inşallah 3 sene sonra kendimi "oh be, oldu!" derken görebilirim...

fransa şampiyonunu geçen sezon gs bile eledi, fransa'da şampiyonluğa oynanabilir. almanya ise dengeleri çok değişken bir lig, iyi bir seri yakalayan direk potaya girebiliyor. ve ne bileyim geçen sezon bir ara şampiyonluk uman hoffenheim veya hertha'dan daha zayıf değiliz.

ayrıca hesaba katılması gereken bir faktör de seyirci avantajı. avrupa takımları inönü görünce ciddi afallıyorlar, liverpool ile kafa kafaya oynayıp galibiyet çıkarabiliyoruz mesela, üstelik şu andakinden çok daha zayıf bir kadroyla.. bence bu kadar ezik hissetmemek lazım :)

hayal kurmayalım arkadaşlar, türkiye'de yere göğe sığdıramadığımız 3 büyükler avrupa liglerinde 10. sıradan aşağıda olur. direkt midtable position. o da fransa ligi sayesinde. yoksa ingiltere'de ve ispanya'da küme düşmemeye, almanya'da da orta sıralara oynarız. italya için bir şey diyemem. ama ilk 10dan aşağıda oluruz o kesin.

türkiye süper liginin flaş takımı olarak gösterilen sivasspor'un savunmada 30küsür maç oynayan italya'daki kariyerinde venezia brescia ve palermo'da gibi küme düşen takımlarda oynayan 79 dogumlu bilica süper transfer. İtalya Seri A 'nın bu sene ki flaş takımı italya'nın sivasspor'u Genoa 'da 30 küsür maç oynayan İtalya'daki kariyerinde inter, parma,genoa ve ingiltere'De everton gibi takımlarda oynamış 79 doğumlu ferrari yaşlı vasat gökhan zan'ın yarısı etmeyen bir futbolcu... evet öyle ha bi de brezilya'da sokaktan bir adam çevirsen bobo'dan daha iyi futbol oynar. zaten

almanya'da 1-4
fransa'da 2-5
ispanya'da 8-11
ingiltere'de 10-13
italya'da 12-15

arası bir yerlerde olurduk gibi geliyor.

Serie A'da İnter, Milan,Juventus ve Fiorentina'dan sonra, Roma ve Lazio ile 5. lik 6. lık yarışı yapar.

Premier League'de 8,10 arası bir yer bulabilir. (4 Büyükler, Man City, A. Villa, Everton, Fullham vb)

La Liga'da yine 6-9 arası bir yer bulabilir(Barça, Real, Ath. Madrid, Villareal, Sevilla, Valencia)

Bundesliga'da 3-6 arası bir yer bulabilir. Herta ve Wolsburg'un bu yılki çıkışlarını saymazsak. Schalke ve Bremen olur rakipleri.

Ligue 1'de de Marsilya, Bordeaux ayarında olduğunu düşünüyorum. Lyon'dan bir kademe aşağıda. 2,3 arası bir yer bulabilir.

1-4 diyenler ne dusunduklerini bir aciklasalar guzel olur. birebir karsilastirsalar alman/fransiz takimlariyla. 5-9 makul ama almanya/fransa dahil 1-4 hayal.

digerlerini bilemem ama premiershipte ilk 10 hayaldir bence

almanya fransa dahil 1-4 nasıl hayal acaba sorabilir miyim? aynı ligi mi izliyoruz acaba? fransa liginde 4.olamayacak bir takımsak ölelim daha iyi...

Türkiye milli takımı ingiltere liginde ilk 10 a giremez.

yorumları okudum, üç aşağı beş yukarı aynı şeyleri düşünüyorum.

Fransa -> ilk 5
Almanya -> ilk 5
İspanya -> 10-15
İtalya -> 10-15
İngiltere -> 16-20

Her zaman gerçekçi olmak iyidir. Ferrari'ye sıradan diyen, Gökhan Zan'ı büyük gören, Türkiye'den Avrupa'ya giden "en" büyük yıldızlarımızın (Nihat,Tuncay vb) hangi takımlarda oynadıklarına bakmalılar. Bizim ligimiz de kendi çapında kaliteli. Rusya, Portekiz, Hollanda liglerini takip edenler anlayacaktır demek istediğimi.

Velez-Huracan finalindeki muhteşem mücadeleyi izleyenlere de sormak istiyorum : Sizce 2009-2010 yılının Beşiktaş'ı Arjantin kapanış liginde kaçıncı olurdu?

emre'nin Bilica - Ferrari orneklemesi gayet yerinde. Bilica'ya 2 milyon Euro + Yasin verildi. Biz 3 milyon Euro verince pahali/gereksiz oluyor.

Bunun adi dunyanin her yerinde ikiyuzluluktur.

Arkadaşlar uzun süredir okuyorum beşiktaş taraftarı olmamama rağmen. Çok güzel bir blog, kaliteli postlar var. Ancak bir yandan üzülüyorum okudukça. Birçok konu tartışıyorsunuz, tartışmalar oldukça seviyeli gidiyor genel itibariyle. Üzüldüğüm konu şu:

Söyleyeceklerime belki kızabilirsiniz sonuçta taraftarsınız. Ancak sizin başkanınız nedir yahu?! Bu adama nasıl sabrediyorsunuz? Neden her maç bütün tribün istifaya davet etmiyor başkanı? Kulübün adını iki paralık etti hem Türkiye'de hem Avrupa'da. Ortada herhangi bir yönetim aktivitesi yok ki kötü yönetiyor diyeyim. tv ye çıkıp Ahmet Çakar'dan ayar alıyor. Topuz bjk'ye hayırlı olsun diyor ama olamıyor. pafla çıkarız diyor, çıkamıyor. Bütün laflarını yedi adam. Şu saatten sonra kim bjk başkanına güvenir, saygı duyarki! Avrupa'da, Türkiye'de kaybetmediği dava yok. Kayseri başkanı bile "bjk önce eski pisliklerini temizlesin, öyle transfer konuşsun" diyor. Koca kulüp ne hale getirilmiş. Hala neden susuyorsunuz? "Hep destek tam destek" saçmalığı yüzünden ne maddi ne manevi gücü kalmadı beşiktaşın. Bu takım böyle değildi. Artık ben isyan edicem, ülkemizin takımıdır, Avrupa'da Türkiye adına oynuyor diye. Sizler aklı başında taraftarlarsınız. Yeter artık, birşeyler yapın! Sinan Engin denen adamdan kurtuldunuz, bu adamı da kulüpten uzaklaştırmadıkça daha çok canınız yanar. Geçen sezon kazandığınız iki kupaya sevindim, biraz olsun beşiktaş taraftarının da yüzü güldü, sinirleri yatıştı. Ama bu böyle gitmesin.

Burada güzel bir soru var beşiktaş başka liglerde olsa n'olur diye. İngiltere'de olsa taraftar böyle vurdumduymaz olmaz, bu başkanı oradan indirirler, takım kendine gelir, ilk 10 hayal falan olmaz. Ama şu haliyle orada olsa uefa kriterleri sebebiyle birkaç sezon içerisinde küme düşürülür yada başkan bi şekilde saçmalar ve öyle küme düşer.

Eleştirilerimde art niyet yok. Futbolsever bir insanım. Fanatik değilim. Umarım huzurunuzu bozmamışımdır.

@mrt309

senin gibiler huzur bozamaz, sinir bozar.

ahmet çakar'dan ayar alma gibi bir durum yoktur, tam tersi var vardır. ancak ahmet çakar sayın başkanın muhatabı falan değildir.

kulübün adını iki paralık etmiş türkiyede ve avrupada vay anasını?
6 senedir başkan, eline aldığı bir enkaz var, 6 sene içinde gelmiş 5 tane kupa var. rezil etti evet.

fulya tesisleri var. rezil etti evet.

ulan birşey bilmeden atıyorsunuz, yediği laf paf takımıyla çıkacaz lafıdır herhalde, onun da başkanla değil teknik heyetle alakası vardır, ki bu niye bu kadar önemsendi onu da bilemiyorum. ligden çekilecez diyen fenerbahçe başkanı aziz yıldırım büyük başkan değil mi?

türkiyede avrupada kaybetmediği dava yok? bosque davasını diyorsun, bende sana kapak olsun diye kleberson davasını diyorum.

maddi manevi gücü kalmadı beşiktaş'ın? bu lafa gülerim işte, beşiktaş'ın kendi büyüklüğünü bir tarafa koyuyorum, maddi güç olarak türkiyenin en büyük güçlerinden biri zaten demirörendir, beşiktaş kulübünün de gelir kaynakları da açık ortadadır daha dün bitmiş fulya projesi ortadadır, reklam gelirleri ortadadır sen neden bahsediyorsun?

sinan engin denen ismi kaale bile almıyorum.

eleştirilerinde yüzde 100 artniyet olduğuna inanıyorum, bu kadar yanlı ve taraflı bir yazı olamaz.

mrt309;
şimdi söylediğin bazı şeylerde az da olsa haklılık payı var ama çok merak ediyorum sen futbolun kirli yanını ya da başarısızlığın nedenlerini,temiz futbol isteğini fb,gs,ts,kayseri,sivas,vs... bloglarında tartışıyor musun?

ayrıca ingiltere demişsin,taraftar demişsin,vurdumduymaz gibi kışkırtıcı laflar etmişsin istersen newcastle nereden,nereye, nasıl yol aldı bir ögren...

@theotheo
Ahmet Çakar kesinlikle muhattab olmamalıydı ama fazlasıyla oldu. Buna izin verende hata bence. Kulübün ismini gerçekten çok kötü etkiledi. İtibarını çok düşürdü. Pafla çıkıcaz lafını hala nasıl savunabiliyorsun o da ayrı ama başkanı savunabildiğine göre normaldir. Beşiktaşın son dönemlerde ödediği tazminatlardan siz şikayetçi değilseniz ben ne desem boş. Maddi güç deyince, Demirören'in kulübü kendine borçlandırdığını biliyorsun sanırım? Sinan Engin'i kaale almasan bile Sinan Engin Beşiktaş'ta görev yapıyordu. Bende art niyet yok. Sadece şaşkınlığımı gizleyemedim daha fazla. Yoksa çıkıp burada tartışmak, birilerine zarar vermeye çalışmak benim işim değil.

@Manu
Diğer bloglarda kendi tuttuğum takım dahil olmak üzere eleştirdiğim birçok takım oldu. Ama bunu kötü niyetle yapmadım hiçbir zaman. Kendi fikrimi söylüyorum sadece. Kabul etmemek en doğal hakkınız yada aksini söylemek. Vurdumduymaz lafını kötü niyetle söylemedim ama bir yerlerde ciddi şekilde hata var. Bunu gören birçok beşiktaşlı olduğunu biliyorum. Benimde arkadaşlarım var bu konuları konuştuğum. Sonuçta ben insanları Fenerli Beşiktaşlı diye ayırıp, genelleme yapmamaya çalışıyorum. Yeşil rengi seviyorlar diye birilerine kızar mısınız yada eleştirir misiniz? Bu olaya öyle bakıyorum. Aynı durum başka takım için sözkonusu olsa emin ol çıkıp aynı şeyleri söylerdim. Benim her sabah girdiğim okulun karşı duvarında "Gerçekleri söylemekten korkmayınız" yazıyor.

mrt309, şirketlerin ve kulüplerin başına geçenleri indirmek kolay değil artık. büyüklerimizin sıkça andığı "eskiden hükümet istifa diye bağırırlardı istifa edilirdi" döneminde değiliz. blog kurulduğundan beri istisnasız her başlıkta demirören'in icraatleri konuşuluyor zaten. ama ne yapılırsa yapılsın kendisi şu an beşiktaş'ın başında, ve demokratik bir seçim dışında inmesi olanaksız mevcut durumda. hazır karamsarlık bulutları üzerimizde değilken, biz de her zaman başkanın geçmişteki hatalardan ders aldığını ve denizli'nin önderliğinde doğru yolda ilerlediğimizi umut ediyoruz şimdilik. tehlikeli bir yaklaşım olabilir bu evet, belki de 6-7 yıldır kötümser oluşumuzdan, her daim umutsuzluğa bağlayışımızdan sıkılıp kısa bir dinlenme, rahatlama sürecimizdir bu...

jessie'cim bence soruyu yanlış sormuşsun. şimdi beşiktaş palermo'yu geçemez diyorsun ya, beşiktaş'ı alıp başka bir lige koymak çok saçma. al getir palermo'yu türkiye'ye şampiyon olabilir mi onu tartışalım. palermo'nun üstünde bitiren 7. udinese şampiyon olabilir mi? 5. genoa şampiyon olabilir mi? fiorentina olabilir mi? ben olamazlar demiyorum sadece soruyorum...

@mrt309

yapılan hataları zaten söylüyor bir çok arkadaş, bu konuda mutabıkım onlarla.

anlayamadığınız şey beşiktaş'ın gelişimi, son 3 yıldır takımda büyük değişimler oldu, bunu gözardı edemezsiniz. beşiktaş 106 yıllık tarihi boyunca avrupada genellikle başarısız olmuştur yahu, bunu demirörene niye bağlıyorsunuz. leeds'ten 6 yerken kim vardı?

210 milyon dolar borç açıkladı galatasaray.

takımda sol bek yoktu, ismail köybaşı alındı, stoperde sıkıntı var dendi, ferrari gibi bir oyuncu alındı, toraman gibi bir türk, sivok gibi gerçekten kalitesini kanıtlamış bir stopere daha sahipsin. gökhan zan gitmese daha iyi olurdu bu da nazar boncuğu olsun diyelim. ekrem gibi bir joker oyuncun daha var, gene alternatifler de ibrahim üzülmez var, alınan erhan güven var, paf oyuncularını saymıyorum.

ortasahaya gelince, mehmet sedeflerle oynarken, iki tane önemli önlibero geldi, ernst ile fink, türk olarak uğur inceman mevcut, tello, yusuf, holosko, ekrem, serdar özkan gibi iyi oyuncular da ortasaha mevcut.

forvete bakalım, nihat-holosko-bobo-nobre, bu takım nerelerden bu hale geldi buna iyi bakalım, bu işler kolay değil, klavye başından kıç büyüterek atmakla da olmuyor.

nevzat demir'in var babalar gibi, giden gören hayran kalıyor, fulya tesislerine ağzın açık bakarsın. bunlar beşiktaş'ın geleceğidir, stad projesi hazırdır.

elbette bu yönetimin büyük hataları olmuştur, ama sadece hataları görmek, beşiktaş için gecesini gündüzüne katan adamlara büyük saygısızlıktır.

gs'nin borç durumu bizle kıyaslanamaz fakat daha bilgili döneminde hüsnü güreli beşiktaş'ın borcunu en fazla 12-18 milyon dolar olarak açıklıyordu, mali kongreleri bilemem arşivlerden bakılır. sorun demirören'in gecesini gündüzüne katıp katmaması değil. kulübün kendisine gittikçe borçlanması ve demirören'in sinir bozucu şekilde her dakika bunu "paramı almadan gitmem" şeklinde deklare etmesi. e o 50 milyon euroların içinde kimbilir nasıl giderler var. beşiktaş futbol takımı'nın şu an geldiği noktadan bahsediyorsun belki, tamam. ama bundan önceki takımları da kuran "türkiye'de ne kadar boşta oyuncu varsa aldık, her kupaya talibiz" diyen demirören değil miydi, ali güneşlere falan filan ödenen paralar da mı var yoksa o 50 milyonda. eğer demirören gerçekten dürüstse şapkasını başının önüne koyar, ben hangi harcamalarımla "kulübün direkt olarak zarara girmesini sağlamışım" der ve onları alacağından eksiltir, herkes de helal olsun der. başarı olarak gördüğümüz lig ikinciliğinin akabinde ise şampiyonlar ligi'nden sadece 2 milyon euro gelir elde edebildik, del bosque davası yüzünden. boşa giden 1-2 yıl ve takım kimyasının ağzına sıçmak da cabası. e kongrede para ödenmeyecek diyodu başkan, ne oldu?

sürekli ekonomik durumdan bahsediliyor, fulya falan. beşiktaş'ın borçları da az değil, tamam iyi para verip iyi transferler yapıyoruz, ama kaldı ki beşiktaş da futbol şubesinden ibaret değil. avrupa kupası'na göz koyduğumuz dönemde basketbolcuların paraları ödenmedi, avrupa yarı finalinde basketbol tarihinin en kötü maçını oynadık bu moralsizlik yüzünden belki de. cola turka'nın verdiği 4 yıllık parayı kırdırdık 1 senede transfer yaptık, basketbol salonunun adını değiştik hala maaş ödeyemiyoruz!!

koskoca hentbol takımı iki kupayla şampiyon oldu, yönetim onlara prim olarak "kol saati" veriyor, salonda her hentbol maçına giden insanlar arasında "paraları ödenmiyo çocukları.." muhabbetleri dönüyodu, orasını bilemiyorum neyse. yalnız şu kol saati olayı gerçekse, bu demirören'in 5-6 yıllık başkanlığının en büyük skandalıdır. ben kendim gidip görüyorum orda sporcuların akıttığı teri, kartal ruhlu olan onlar. sırf yeteneği hentbol düzeyinde olduğu için neden üvey evlat muamelesi görsünler ki? süleyman seba'ya bir-iki maç giderseniz adamların o kocaman yüreğini anlarsınız. facebook'ta mesajlaşmalarımızdan bile ağlatıyorlar adamı, siz olmasaydınız buralara gelemezdik diyorlar, sizle yaşıyoruz biz diyorlar. buna rağmen bir "kol saati" he. vay be!

amacım hiçbir şekilde hatırlanmak istenmeyen eski kötü icraatleri ve olayları akıllara getirmek değil. çok şükür iyi yoldayız ve hayaller kurabiliyoruz, bu bile inanılmaz bir gelişme bence. tahmin ediyorum ki herkes karamsar olmaktan ve geleceğe umutsuz bakmaktan sıkıldı, artık ileriye bakmak ve demirören yönetiminin hep iyi şeyler yapacağını düşünmek istiyoruz. bunun için bundan sonra yönetime arka çıkmaya bile hazırım. seçim olduğunda da büyüklerim kongre üyesi olur, belli adaylar çıkarılır ve üyeler de demokratik bir yolla beşiktaş'a yakışacağını düşündükleri adayı seçerler.

yalnız, 5-6 sene boyunca hep iyi şeyler yaşamışız gibi şeyler yazılmasın buraya, dayanamıyorum yukardakileri yazıyorum ben de. kimse unutmasın son 3 senedir her gün yaşadığımız binbir değişik travmayı. her gün gazeteyi açarkenki korkumuzu. kimse kimseyi kandırmasın. buna gelemiyorum.

Bir takım başka bir ligde kaçıncı olur sorusuna tam bir cevap vermek mümkün değil bence.Her ligin kendine özgü bir yapısı ve ekolü var.Eleme usulü maç yapmakla bir ligde oynamak arasında çok fark vardır. Sadece saha içi değil saha dışı faktörlerde var etkileyecek bu durumu.Mesela beklentiler şampiyonluk için oynamayacak üst seviye liglerde ve daha profosyonel olacaklar belki ve daha yakından rakipleri tanıyacakları için beklentilerin üstünde de başarılı olabilirler.Kısacası olasılıklarla ancak cevap verebiliriz bu soruya.Ama bence bu ligler içerisinde İspanya ve İtalya en zor olanı....