.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

27 Nisan 2009 Pazartesi

Beşiktaşımdan öğrendiğim bir şey var

Beşiktaşımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi Takımın bitkin kalmalı tezahürattan Sen bitkin düşmelisin bağırmaktan marşlarını İnsan saatlerce bakabilir İnönü'ye Denize bakan kalenin ağlarına, bir taraftara, bir bayrağa Yaşamak yeryüzünde, kapalıya karışmaktır Kopmaz kökler salmaktır oraya Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın kartalını Maçlara tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin Ve sarıldın mı bir kez sımsıcak formana Bir ter tanesi gibi, bir üçlü çeker gibi, bir tribün gibi dinleneceksin Beşiktaşlı bütün güzel golleri görebilmeli alabildiğine Hem de tüm benliği filelere, meşin yuvarlağa dolanırcasına Beşiktaşlı ölümüne haykırmalı içinde maçın Kapalıdan eski açığa haykırırcasına Ve yenilgiyi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle Çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır Beşiktaşlıyı Siyah hüznün karışmalı beyazın büyük aşkına Dolaşmalı damarlarında kartalın siyah beyaz kanı Beşiktaşımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi Çünkü Beşiktaş dediğimiz şey, Beşiktaşlıya sunulmuş en değerli armağandır Ve şampiyonluk, sunulmuş bir armağandır bu sezon sana. Bu uyarlama denemesi, değerli Şair Ataol Behramoğlu'nun "Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var" şiirinden uyarlanmıştır.

Ara