.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

16 Mart 2009 Pazartesi

Geldik Sivas Maçına...

Artık her şey geride kaldı. Şampiyonluk maçlarından belki de en önemlisine çıkıyoruz. Sivas'tan 3 puan alıp dönmemiz demek çok önemli bir virajın alınması demek. Her şeyden önce Sivas'tan alınan galibiyetin Sivas üzerinde yaratacağı tahribat çok önemli. Neticede Sivas genel olarak buralara ruhla ve motivasyonla geldi. Geride kalmanın psikolojik etkisi, onları bir başka takımdan daha çok etkileyecektir. Fikstüre bakıldığında da aynı manzarayı görüyoruz; Sivasspor - Beşiktaş Bursaspor - Fenerbahçe Gaziantepspor - Trabzonspor Galatasaray - Eskişehirspor Beşiktaş - Kayserispor Fenerbahçe - Eskişehirspor Trabzonspor - İBB Gaziantepspor - Galatasaray Denizlispor - Sivasspor Kocaelispor - Beşiktaş Galatasaray - Fenerbahçe Hacettepe - Trabzonspor Sivasspor - Antalyaspor Beşiktaş - Bursaspor İBB - Galatasaray Trabzonspor - Gençlerbirliği Ankaraspor - Fenerbahçe Konyaspor - Sivasspor ... diye gidiyor. Bu fikstürde belirleyici maçlar; Sivasspor - Beşiktaş Gaziantepspor - Trabzonspor Gaziantepspor - Galatasaray Galatasaray - Fenerbahçe Yani bize ait tek maç var. Dışarıda Kocaeli her ne kadar formda olsa da, düşmemek için çırpınsa da bize karşı başarılı bir sonuç alacaklarını sanmıyorum. İçeride Bursa her ne kadar bize bilenmiş olsa da, taraftarın gazı futbolcuya da sirayet edecektir diye düşünüyorum. İçerideki Kayseri maçı ise her İstanbul maçı gibi golü atana kadar sıkıntılı, sonrası rahat olacaktır. Ama Sivas'tan 3 puanla dönmüş bir Beşiktaş içeride "Kafası karışık" Kayseri'yi falan tanımaz... Sivas maçına gelince... Sivas'taki iklim / saha ve psikolojik etkenleri düşündüğümüzde güçlü / çevik ve agresif bir takımla sahaya çıkmamızın uygun olacağını düşünüyorum. Mustafa Denizli'den de bu maça özel bir takım hamleler bekliyorum. Denizli skor avantajı sağladığımız ve oyunu tutmak istediğimiz dönemlerde Sivok / Ernst / Cisse üçlüsüne birlikte görev veriyor. Ne zaman Sivok'u, ne zaman Cisse'yi tercih ediyor anlamlandıramıyorum ama üçünü birden oynatınca bunun bir anlamı oluyor. Bu sefer, bu maça böyle başlayabilir. Bence böyle başlarsa uygun olur. Neticede, o sahada o rakiple futbol oynamaya kalkmak ne derece faydalı olur tartışmalı... Delgado / Tello / Yusuf / Bobo gibi "yumuşak" oyuncular o sahada Sivas'ın agresifliğine ne kadar "teknik" yanıt verebilirler endişeliyim. Sivasspor maçın tahtaya 1. yazılması gereken oyuncusu - Gençlerbirliği maçından da hareketle - Filip Holosko olmalıdır diye düşünüyorum. Geçtiğimiz sezon Sivas deplasmanında 2 uzun top, 2 klasik Nobre indirişi ve savunma arkasına yapılan koşularla 2 Holosko golü Sivasspor'u yenmeye yetmişti. Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek var mı bilemiyorum! Bu bağlamda Nobre'nin de Sivas gibi bir deplasmanda uygun olacağını düşünüyorum. Eğer 4-3-3 oynuyorsak ve o anlamda sistemi bozmayacaksak tek "teknik" ayağımızı sol öndeki Tello olarak kullanmakta fayda görüyorum. Neticede aşağıdaki 11'in Sivas deplasmanı için uygun olacağını düşünüyorum. ............................Rüştü.......................... .........Ekrem Toraman Zapotocny Üzülmez........ ............................Sivok........................... ................Ernst ...........Cisse..................... ......Holosko........... Nobre..........Tello........... Son olarak... Kim oynarsa oynasın, alın gelin şu maçı çocuklar...

10 Yorum:

Bu kadronun altina imzami atarim.

Adsız dedi ki...

Sivastan alabilecegimiz en iyi sonuc 1 puan olur.

Cunku Denizli, Delgado'yu oynatmamazlik yapmaz.

Delgado da Denizli'nin yuzunu kara cikartmaz ve her zor mactaki gibi toptan kacip, iki faul gorunce siner.

Sivas her ne kadar kotu olsa da tundra zemininde 10 kisilik takima yenilmez.

Adsız dedi ki...

delgado bu maç oynamasın..sezon sonu da gitsin.. paşalar istemiyoruz. son paşa bodrumdaydı öldü 1996 da..

bunu kazanırsak lideriz ama ben hala bir numaralı favoriyiz diyemem.. neden ?

son yıllarda çok gördük bu filmi de ondan...ayrıca gençler maçında 60 dakika mide kanaması geçiriyordum

delgado dedi ki...

geçen seneye göre bu sene daha umutluyum ben, ertuğrul zamanında da bi ara liderliğe yükseldik ama o zaman hiçbir maçta 50.dakikada 0-0 giden bir maçta gol atamicaz diye paniklemiyordum, bu dönemde takıma belli bi özgüven/taktik anlayış oturtulduğu belli, gol pozisyonu yakalayamadığımız hücum denemelerinde bile mest oluyorum izlerken.

kerim, cm 01-02 oynuyorum demiştin. şimdiki transferlerin olduğu yamayı nerden indirdin?

marpione dedi ki...

bir postta beautiful freak son 4 maçı sıralayıp bunları kazasız geçersek netleşir demişti. 4 maçı da aldık, resmen kara göründü uzaktan. bunu kesinlikle almamız lazım çünkü aynı postta tartışıldığı gibi tepedekileri yenmeden şampiyon olunmuyor. beraberlik ve yenilgide de umidimi kesmem. delgado'nun dediği gibi takımın görüntüsü bir yenilgiyle dağılacakmış gibi değil ve yenilse bile kendini toparlayıp ligin sonuna kadar hedefi kovalayabilecek durumda.

theotheo dedi ki...

senelerdir en kritik maçları kaybediyoruz. sivas maçını kesinlikle almalıyız, alırsak büyük bir güven olacak topçulara.

ardından kolpacı tolunay, ve kocaeli maçlarını da alıp 2.ile 4.5puan bir fark yaparız. son periyoda rahat girmek lazım. inşallah bülent itinin, hıyar ve çirkef futbol takımına koyarız. bu çocuklar bunu hakediyor. haydi mustafa hoca haydi çocuklar.

Adsız dedi ki...

http://www.champman0102.co.uk/forum/showthread.php?t=5005

burdan indirdim delgado.. bu kıyağıma karşılık delgado yu en az 5-6 milyona bir rus takımına gönderirsin artık :)

Adsız dedi ki...

şampiyon olur muyuz bilmem ama bu takım gordon milne döneminden sonra ilk kez modern futbol oynamaya başladı.bu bile sevindirici ve umut verici.bu sene şampiyon olamasak bile seneye kadro korunur ve mustafa denizli bu mantalitesiyle takımı yönetirse çok başarılı olabiliriz.savunmasıyla ve ortasahasıyla birlikte hucüm pres yapabilen bir takım oluyo beşiktaş.bu da apayrı bi heyecan katıyo maçlara..

sivas maçı için holosko şart.sivasspor hazır sol kanadı aksarken holo orda harikalar yaratabilir ve kolay bi galibiyet alabiliriz.gol gelmedikçe strese girmeyelim ekran başında veya tribünde çünkü bu takımın müthiş bi kondisyonu ve mücadele gücü var.

göklerde kartal gibiydim
kanadımdan vuruldum
mor çiçekli dal gibiydim
bahar vaktinde kırıldım

yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmekten sıkıldım ben,çıkalım adımıza yakışır temiz,güzel bir futbol oynayalım "5 yeriz ama 6 yemeyiz,7 yeriz ama 8 yemeyiz" zihniyetiyle şampiyonluk kovalayan bülent uygun da köyüne dönsün artık.delgadosuz çıkmak lazım bu maça umarım denizli bunu akıl edebilir.

Gökhan dedi ki...

sivas macını kazanmak demek her seyden once rakıplere de cok buyuk bir gozdagı vermek demek olacak.bütün rakıpler bu kadar sorunluyken üstüste 5.galibiyeti sivas'ta almak hepsinin isteğini iyice kıracak.tabi bize getireceği guven de cabası.bir de tabi galibiyetten sonra bulent uygun un suratını görmek de ayrıca eglenceli olacak.

Yorum Gönder

Ara