.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

8 Şubat 2009 Pazar

Ya tamam ya devam maçı...

Basının en sevdiği klişe başlıklardan biridir: "Ya Tamam Ya Devam Maçı"... O yüzden şu an Beşiktaş'ın durumunu anlatmakta kullanılabilecek en doğru yol bu meşhur klişeyi kullanmak... Beşiktaş Mustafa Denizli'yle yedinci veya sekizinci defa "ya tamam ya devam maçı"na çıkıyor... Bu iş ligin bu kadar erken haftalarında karşınıza çıkıyorsa, büyük sıkıntınız var demektir... Mümkün mertebe spor sayfası okumaktan kaçındığımdan, gazetelerin saçmalıklarını spor sitelerinden gözüme çarptığı ölçüde takip ediyorum... Son bomba "2009'a süper başlayan Beşiktaş"tı... Kimleri yenmiş Beşiktaş bakalım; - Yorgunluktan ayakta duramayan Werder Bremen - Gaziantep BB - Mucize bir Gaziantepsor galibiyeti - Denizlispor - Sezonun garibanı Antalyaspor - Antalyaspor - Antalyaspor Sanırım bu maçların üçünü stadyumda takip edebildim... Sık sık yaptığım bir iştir, üst üste kaç pas yapabildiğimizi sayarım... Örneğin, ligdeki Antalyaspor maçında, benim yakalayabildiğim üst üste beş pas sadece bir defa söz konusu oldu... İşin komik tarafı, bu beş pasın aktörü sadece iki futbolcuydu... Yani şu an televizyonda izlediğim Tottenham Arsenal maçında üst üste yirmi pas yapıp atağa kalkan futbol takımlarının yanında, abartmıyorum, dört pas yapamayan bir takımdan bahsediyoruz... PES, FIFA oynarken bile bilirsiniz ki, iki üç kere pas yaparsanız sahaya yayılırsınız, daha geniş alan kullanabilirsiniz, en önemlisi rakibi üzerinize çeker ve pozisyon bulmaya başlarsınız... Bu takıma monte edilmeye çalışılan Ernst ve gariban Sivok orta sahada kaç kere kendilerini Gökhan Zan ve Zapo'ya gösterebildiler? Daha önemlisi, hala savunmanızda topu dan dun vuran Gökhan Zan'la oynarsanız, nasıl ileri adım atabilirsiniz? Bu takımın reçetesi, Ertuğrul Sağlam'ın 2007 ve 2008 yıllarında Eylül sonuna kadar oynattığı futbolda gizli... Kendisine ihanet etmeseydi, şu anda şampiyonluk yarışındaki bir Beşiktaş'tan bahsediyor olacaktık... Sol bekte oynamak zorunda olan şımarık Tello, göbekte bu işi en iyi yapan Sivok Zapo olmadan Beşiktaş'ın oynadığına futbol demek imkansız... İki yıldır muhtemelen kaprislerine katlanamayarak Tello'yu ekonomik kullanamadığı bitik enerjisiyle serbest orta saha rolünde oynatmak futbol cinayetidir... Göbekte işleyen sistemden vazgeçip, Sivok'u orta sahaya kaydırmak ancak Zihni Sinir'e yakışacak bir harekettir... Üstelik artık elinde sadece Uğur değil, Ernst de varken... Sonra tabii ki savunmadan çıkamayan toplardan, olmayan akınlardan, "bloklar arası kopukluk"tan bahsederiz... Futbol düşünüldüğü kadar komplex bir oyun değildir...

4 Yorum:

Adsız dedi ki...

yuki the zorba.. seni ekşizölükten okuyorum. zhinyetini hiç tasvip etmiyorum. özellikle cem dizdar ve stadyum projeleri ile ilgili.. neyse ama güzel bir değerlendirme olmuş. ben de bu sitenin en kıdemli elemanı ve beşikten beşiktaşlı olarak bir 2 noktaya parmağımı temas ettiriyim.

1. ya tamam ya devam maçı katılıyorum. ama biz son yılarda bu maçların hepsini kaybettik üstelik inönüde... 2007 kezman 2008 alex. hatırlayalım.

2- derbilerdeki başarısızlığımız.

3- bu sene 6 takımın (ankarayı da saydım) potada olması ve bizim şu ana kadar bunlara hep kaybetmemiz. daha önce de dedim burda bunlar 6 puanlık maçlar. fener ilk devre 2 derbi kazanmasa zaten kopmuştu o sayede hala işin peşindeler..

4- trabzon bu sene farklı. yılların ezikliğini attılar. bir şekilde kazanan takım oldular. ve adamlar harbi istim üstünde

bu veriler ışığında bu maçı kazanamayız diyorum. tipik beraberlik maçı hatta 0-0 biter.

hadi kazandık (inşallah) . göz boyamadan başka birşey olmazzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz.

yuki the zorba dedi ki...

Yorum için teşekkür ederim... Stad konusunda kafam karışık, nitekim hem stad istemiyorum hem de istiyorum... Bu ruhu kaybedeceğimizi biliyorum, ve bu beni derinden yaralıyor... Cem Dizdar'la stad konusunda aynı paralelde düşündüğümüzden sanırım düşüncelerime katılmadınız... Yoksa Cem Dizdar'la maç öncesi Turgut'un yerinde rakı sofrası paylaşmak, hayallerim arasındadır :)

Adsız dedi ki...

böyle sizli bizli konuşmayalım .. valla sevebilirsin cem dizdarı birşey diyemem. cem dizdar olarak algılama o bir isim sadece. ben zihniyet olarak diyorum. feridun düzağacı da sevmiyorum. bjk liliğine laf. yok . bu semt olayını yırtıp aşmalıyız diyorum. bunlar ağır konular.. burda konuşulcak değil. bir gün blog toplantısı yaparsak geliriz konuşuruz. stadyum için şunu diyeyim yuki.. bak ben karagümrük te doğdum abbasağa oturuyorum. senin de anlıcan gibi biz gözümüzü açtık bjk kapadık bjk. başka takım bilmedik. stadyum olayı bizim en önemli tarihi meselemiz. yaparsak çıkış olur bu rezilliklerden kurtuluruz diye düşünüyom. ama yıldırım yaparsa o stadı... olcağı şu. evet demirören o stadı yaparsa kulübün anahtarını da alır. bu külüpte aksi bir isim telaffuz edilemez.. ya şimdi forzada böyle bir takım söylentiler var. rant mant. gülüm iş dünyası bu rant ta olacak jant ta olacak.. bant ta olacak.. 2 ucu b.klu değnek yani.

aamet jr. dedi ki...

Sağlam'ın sistemi hakkında ben de katılıyorum bu göruse.Bence Luce'den sonra en mantıklı sistemdi bu sene başındaki sistem. 4-5-1, gobekte zapo-sivok, sol bekte tello, önlerinde iki ön libero. kalan dörtlüde oyuncu secimine gore 2-2 veya 3-1 seklinde. metalist macı olmasaydı sonrası Sağlam gitmeseydi, ki hakketende talihsiz bi mactı, daha da oturacagına dair düşüncelerim vardı bu sistemin.

bu seneki ümtlerin ise, benim zaten bitti de, reel olarak son iki senede olduğu gibi yine inönüde fener maçında biteceği düşüncesindeyim.

Yorum Gönder

Ara