.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

18 Ekim 2018 Perşembe

STSL 09 Göztepe - Beşiktaş




Tarih: 21 Ekim 2018 Pazar 19.00

Stadyum: Bornova Stadı

Hakem Hakkında Bilgi: Fırat Aydınus ( BJK 14G 11B 12M - GÖZGÖZ 2G 2B 3M )

Sakatlığı Bulunan Oyuncular:  Adriano, Pepe, Adem Ljajic  / Adama Traore, Lamine Gassama, Atakan Keskin, Halil Akbunar

Cezalı Oyuncular : Domagoj Vida / -


Not :  Sakatlık ve Cezalı Bilgileri Transfermarkt'tan alınmaktadır. 

41 Yorum:

turgay dedi ki...

Jahoviç ayrılalı çok olmadı mı Göztepe’den cezalı oyunculara yazılmış :)

EC dedi ki...

yorum yok.. Firat a ve Yusuf a protesto yeter

yilmaz dedi ki...

sonucu, skoru bilemem ama, bu maçta Yasin'in %90 golü var.

Yasin'den bu maçta gol yemezsek büyük şaşırırım.

Basar dedi ki...

Vida'nın olmaması ideal savunma göbeği için ortam hazırlıyor. Tabi hoca evlatlarından Necip'i stopere çekmezse. Bu durum, orta sahada da Atiba-Ozzy-Ljajic yapar ki eğer şaklaban oynamazsa Göztepe ile harika bir maç olur.

Tahminim hoca böyle çıkmayacaktır, bu sebeple herşey olabilir.

Ljajic, Adri sakat olmasi; Atiba Medel Ozy milli takim seyahati yapip donmeleri sikinti olacaktir.

carlito dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
carlito dedi ki...

eksikler biraz korkutmuyor değil.. Adriano'nun sakatlığının uzaması çok çok kötü oldu.. Ljajic de yetişemeyecek sanırım, belki ikinci yarıda kullanabilir ama riske etmez gibime geliyor..

karius
g.gönül pepe medel caner
atiba tolgay(necip)
lens oğuzhan babel
love

şeklinde bir 11 ile başlayacağını düşünüyorum hocanın.. Q'yı yedek bırakacağını düşündüren nedir diye soracak olursanız, ben de bilmiyorum :) ama deplasmanlardaki kötü performansın bedeli olarak bir neşter vurulması gerektiği açık, bunun için de en doğru teşhis onun kulübeye çekilmesi olur..
gönül isterdi ki Ljajic oynasın ve Ozi de yerine geçsin ama bu maçı bu şekilde atlatabilmemiz gerekiyor, umarım konya'daki şanssızlıkların ardından bu maçtan itibaren şansımız dönmeye başlar..
bu ligde 3 maçı geçen bir seri yapabilen liderliği devralır, umarım bunu başaran da biz oluruz...

BurkayJK dedi ki...

Puan kaybına tahammülüm yok. Rakip kendi evinde puan kaybetmişken kazanmalı ve enselerinde olmalıyız. GS maçına kadar en az 10 puan toplarsak, hocaya olan inancım biraz toparlanır.

Adriano'dan umudu kesmeye başladım. Kalan 25 haftanın 10-15 haftasında sağlıklı oynayabilse kafi aslında.

Şunu denedik mi bilmiyorum ama bizim takım bunu oynayabilmeli;

Atiba
Tolgay Oğuzhan

Lens Love Babel

carlito dedi ki...

Adri ve Ljajic dışında bir de Pepe çıkartılmış kadrodan, hay aq

beagle dedi ki...

Altyapidan oyuncuları çıkarmakla ilişkili bir konu daha görüyoruz:

35 yasindaki atiba ve pepe milli takimlarina gidiyor. Arkadaş yillik 35ML tl maaşı olan adam sakatlansa ne yapacağız? 35 yaşında ciddi sakatliktan doner mi?

Babel emeklilik kontrati peşinde 3.5m Euro arti prim x3 sene istiyor.

Savunma merkezi tahminen jet lag durumda 2 şililiye ait.

Yarınki maç aklinda ilk gündem olan 5 6 oyuncu zor sayarız. Takımın biraz yerlilesmesi ve genclesmesi gerekli.

Pheaglix dedi ki...

dakika ağırlıklı yaş ortalaması (31,1) ve kadro yaş ortalaması (27,8) farkı en yüksek olan takımmışız (dakika ağırlıklı yaş ortalaması verisi: goal.com, kadro yaş ortalaması verisi: transfermarkt). bu iki anlama geliyor olabilir:

a) as kadrodaki genç oyunculara kesinlikle şans vermiyoruz
b) as kadroyu tek vasfı görece genç olmak olan oyuncularla doldurmuşuz

bence her ikisinden de biraz var. yine de, yönetimin demeçlerine göre hedefi avrupa ligi finali olan bir takım olarak, bu yaş ortalamasıyla iki hedeften birine bile ulaşmak imkansıza yakın. daha şimdiden yorgunluk ve sakatlık sorunları yaşamaya başladık. pepe ve adriano sakatlandı, gg zaten sezon başından beri neredeyse yok. eğer her maç oynamaya devam ederse atiba'nın da belli bir noktadan sonra pili bitecek. başka bir takımla anlaşırsa babel'in ikinci yarı başında kontak kapatma ihtimali var. felaket kadro mühendisliği ve aynı seviyede kötü kadro yönetimi ile pek iç açıcı olmayan bu noktaya geldik.

bu arada başkan hafif bir gaz alma seansından sonra fabrika ayarlarına dönmüş. yusuf abi pırlanta gibi adamdan tut, sadece biz değil her takım fikstür sorunu yaşıyora kadar geniş bir yelpaze ile geri vitesini yaptı.

maça gelince de: bence maçı alırız, ama kesinlikle kolay olmaz. 1-2 gibi bir skor bekliyorum, göztepe'nin golünü de @yılmaz'ın dediği gibi yasin atar. hatta puan kaybedersek de kesinlikle şaşırmam. sonuçta göztepe deplasmanı zor, hem gs kendi evinde zorlandı, fener ve trabzon puan kaybetti. rakiplerimiz de bu hafta puan kaybetmiş hem. sonrasında avrupa maçı ve bu kadar eksik varken deplasmanda bir puan iyidir değil mi :) eminim takımın oynadığı oyun üzerinde epey etkisi olan birisi tam olarak böyle düşünüyor şu an :)

carlito dedi ki...

İlk defa yazdığım kadroyu birebir tutturdum. Gerçi bu kadar eksikle de başka hangi 11le çıkacaktık!

yilmaz dedi ki...

Beyler bu lig nasıl bitecek böyle böyle?

carlito dedi ki...

Oğuzhan seni daha nasıl savunalım artık arkadaş! Bu ne rezil bir futboldur yahu

BJK4EVER dedi ki...

- Roco ve Tolgay'in performansi sevindirici.
- Oguzhan topun basina gectiginde ve penaltilari nereye attigi ekrana geldiginde zaten kacacagini anladim. Takimin basinda antrenor olsa zaten penaltiyi Vagner Love veya Tolgay atardi. Ama maalesef basimizda isini ciddiye almayan bir sarlatan var.
- Quaresma'yi ariyoruz.

YSY dedi ki...

Abi bu çocuk ne kadar çok penaltı kaçırıyor ya. Attırmayın arkadaş yahu

hastati dedi ki...

oguzhan-hasan ali takası gundemde :)

Pheaglix dedi ki...

son iki yıldır özetimiz şu:

onbir oyuncusu kötü oynar -> kötü oynayan oyuncunun yedeğinin daha iyi olduğu iddia edilir -> kötü oynayan oyuncunun yedeği ilk onbire girer -> yedek birkaç maç kötü oynar -> en baştaki oyuncunun aslında iyi olduğunu iddia edilir -> en baştaki oyuncu ilk onbire girer -> onbir oyuncusu kötü oynar -> ...

birkaç hafta önce takımdaki en iyi forvet denen love 45 dakikadır kendine atılan topa hafifçe dokunup "savunma hata yapsın da belki bir şeyler olur" demekten başka bir şey yapmıyor. o olmadan olmaz dediğimiz oğuzhan mahallede top oynayan çocuklardan daha kötü şut çekiyor. tolgay light fernandes tadında birkaç hareket hariç oyunda yok. lens bu oyunun adamı değil. bu gidişle sezon sonuna kadar üç-dört maçta bazı oyuncuların ne kadar iyi olduğunu hatırlayıp, diğerlerini yedeğe göndeririz. üç dört maç sonra da yedeğe gönderdiklerimizin ne kadar değerli olduğunu hatırlayıp onları tekrar onbire alırız.

normal takımlar ara sıra yaşanan performans düşüklüklerinden şikayet ediyorken biz anlık performans yükselmelerine sevinir durumdayız. takımda iyiyi geç, normal oyununu oynayabilen oyuncu - atiba - el üstünde tutulur halde.

yilmaz dedi ki...

@pheaglix sorun şu ki takımda formu iyi tek bir oyuncu yok. Bu durumda da insanlar yedeklerin oynanmasını talep ediyor.

Şu takım Akhisar'da şampiyonluğu bırakan Bilic takımının bile gerisinde. Günlük çözümlerle ligi bitirmeyi bekliyoruz.

YSY dedi ki...

Geçmiş olsun. Yenilen göllerin hali takımın vaziyeti hakkında fikir veriyor zaten. Yazık

yilmaz dedi ki...

Şut atmadan yenilmek çok koyuyor

YSY dedi ki...

Vallahi bu nedir ya..insan bari güveni falan alır zaten gitmiş maç belli yani.

Bu takımda 30 yaş üstü kim varsa hepsi gitsin + tolgay

Pheaglix dedi ki...

hangisinin daha uygun olduğuna karar veremedim, şunları buraya bırakıyorum.

- erzurum, bursa, fener, konya, göztepe deplasmanlarını atlatmamıza rağmen liderin sadece dört puan gerisindeyiz. sonuçlar o kadar kötü değil. hem rakiplerimiz de puan kaybetti. ayrıca göztepe çok iyi takım, siz bir de diğer takımları göztepe deplasmanında görün.

- avrupa maçları öncesinde böyle puan kayıpları normal. takım zorlu avrupa maçları öncesi ve sonrası lige konsantre olamıyor. akıllar genk maçında. bu ortamda hoca ne yapsın? takımdaki kariyerli oyuncular haliyle göztepe maçını çok önemsemiyorlar. ayrıca avrupa liginde gruptan çıkacaksın, ama ilk yarıyı liderin beş puan arkasında kapatacaksın deseler kabul etmez misiniz?

neyse gidelim de hocayı ve takımı tribüne çağıralım...

-

turgay dedi ki...

Sezon başından bu yana oyun olarak hiçbir şey vaat etmiyorduk. Bugün de kaçan penaltıya kadar derli toplu ne yaptığını bilen taraftık ama o kadar kırılgan bir takım var ki sahada penaltı sonrası Göztepe oyunu aldı ve bir daha da bırakmadı. Bizse maalesef her hafta geriye gidiyoruz. Kalecimizden malzemecimize kadar inançsız durumdayız. Böyle devam edersek bir kesimin sürekli dalga geçtiği Fenerbahçe’nin durumuna düşeceğiz. Değişim hocadan mı başlar bazı oyuncuların kadro dışı kalmalarıyla mı başlar bilmiyorum ama yönetiminde özellikle de başkanın umrunda değil olanlar. Bu nedenle her maçımız ayrı eziyet devam edecek gibi görünüyor. Allah bizlere sabır versin.

Unknown dedi ki...

İktidarın parti içi festivallerine gösterilen ilginin birazını takıma göstersen keşke fikret başkan.sat sat sat sat...kalırsın böyle kalitesizlere.şenol ve yönetimin derhal gitmesi gerek.
Penaltıyı 10 da 10 yapan love yerine 3/0 yapan ozzy kullanıyor.tebrikler vallaha.

Murat dedi ki...

Ben olsam Abdullah Avcı denen adamı kovarım bu yıl şampiyon yapamazsa başakcity denen skk oluşumu bu yıl sampiyon yapamazsa..

Beşiktaşa gelince, defansın çöküşü normal 2 tane lama çobanıyla çıkarsan, ihale çok pis oğuzhana kalacak, ki normaldir, oğuzhan adım adım yok oldu vay be :)

takım hızlanmış şekilde oynadı ilk yarı iyi değil ama umut vaadediyordu ama gelişim için artık vakit ve hareket alanın yok, sonuç odaklı olunmalıydı,

Avrupa Ligine sokayim afedersin,

..Ve Q7 denen ruh hastası, ayağın kırılsın lütfen

beagle dedi ki...

Ne yazik ki beklediğim oldu. Takim sahada yoktu.

Bu gibi "geliyorum ben" diye bağıran maglubiyetleri hoca engelleyecek. Kalli neredeyse 7 8 stoper kullanirdi bazen sahada.
Oyuncularin halini gördükten sonra bu maça:
Gg Necip Fatih Medel
Atiba Ozzy
Lens Babel Caner
Larin
Yapisi ile cikar en azindan direnç ve tekniği dengeleyip maça ağırlık koydurmayi denerdim.

Evet kadro yapisi bozuk ama artik bir Teknik Direktorumuz yok. Eskiden çoğu oyuncu ile ilgili haklı çıkardı. Şimdi ise mobbingler, sacma aciklamalar, berbat degisiklikler ile batiriyor.

yilmaz dedi ki...

Bunca yıllık Oğuzhan savunucusuyum ama artık biraz dinlenmesi gerektiği aşikar. Fakat kadro kalitemiz buna pek de müsait değil. Çünkü yedeği Tolgay da kötü, Necip ikisinin işini yapamıyor. Gençlerde bu işi yapabilen var mı onu bir Allah, bir de hoca biliyor, bize göstermiyorlar.

Fakat anlamadığım konu şu: Mevzu bahis Oğuzhan olduğunda hocanın adaletinin kılıcı çok keskin. Devre bile olmadan kellesini almaktan çekinmiyor. Fakat bir 8 numara var bizde, ben kötü oynadığı için çıktığı tek bir maç hatırlamıyorum.

Kötü giden bir maçta bir kereliğine ortasahanın ortasını kabak gibi oynak yerine, kenardan bir oyuncu alıp merkez hücumlarına biraz daha ağırlık versek mesela. 4-3-2-1 gibi, 4-3-1-2 gibi 3-4-2-1, 3-4-3 gibi dizilişler denesek? Tamam kabul ediyorum, bitmiş maçtan sonra bikbiklemek kolay ama, bu kaçıncı maç ortasahayı boşalttıktan sonra şut dahi atamadan maçı bitirdiğimiz.

Takımın geçmiş yılların yanına bile yaklaşamamasının bir numaralı sebebi Oğuzhan'ın rezalet seviyesindeki form durumu. Fakat Oğuzhan kötü diye merkez ortasaha mevkiisini komple cezalandırmanın bir faydası yok.

turgay dedi ki...

ciddi kararlar alınmazsa ilk yarı bitmeden şampiyonluktan koparız. bir tane pozisyonumuz yok bu nasıl kaçar dediğimiz. bu kadar bezgin, yılgın ve isteksiz bir takımdan hiçbir şey beklememek gerek. kenarda hocanın kafası karışık yüzüne yansıyor. sahada oyuncun umursamaz. böyle hezimet yaşamamış olmamız tamamen göztepenin suçu. zaten ilk golü de lutfettik de attılar. sonuç olarak bu takıma şok etkisi yaratıp herkesin kendine geleceği bir iş yapılmadığı müddetçe bizden bir yol olmaz. 4. bile olamayız.

planck dedi ki...

Takım mühendisliği kötü ama bu kadar değil. Hoca kötü ama bu kadar değil. Klübün içinde sorun var çok bariz, bunu da biz anca sahada görüyoruz.

Zaitsev dedi ki...

* Bu takım antrenörsüz, taktiksiz sahaya çıksa bundan kötü oynayamaz.

* Oyun okuma yok. Hatadan ders alma yok. Oyuna efektif müdahale yok. Genç oyuncu yok. İstemediği oyuncuyu oynatma yok. Hoca bitmiş. Takımı da bitiriyor. Biten şeyleri zorlamamak lazım.

* Oyun orta gole gidiyor ama Pektemek Larin'den önce giriyor. Larin girdikten sonra Love neredeyse defansa gelip top almaya başlıyor.

* Son 11 penaltısı atan oyuncu değil, son 2 penaltısını kaçıran adam penaltıcı takımda?

* İlhan, Guti takımın başına geçse daha kötüsü mü olacak?

* Medel hızlı oynayan rakibe karşı stoper oynar ama bizim ligimiz hava topu ligi. Medel adam paylaşımında sorun oluyor. Rakibin stoper + forvetini düzgün paylaşamıyoruz. Medel kısa, forvetimiz kısa, orta 3lümüz vitaminsiz. Hava savunması Roco ile yarım porsiyon Babel ve Atiba. Sonuç olarak Atiba kaçırdı 2ciyi yedik. Bir daha kaçırdı 3 oluyordu ama dışarı vurdu adam.

* Bazı oyuncular ile ilgili tek yorumum. isteyen varsa satacaksın arkadaş. Daha önce çok yazdım. bir süre yazmayacağım :)

* Negredo'yu çok ararız.

turkkant dedi ki...

Kötü gidiyoruz, kötü oynuyoruz... Pek savunulacak tarafı yok, hoca da en kötü performansını sergiliyor. Takıma zihinsel direnç aşılayamıyor, GS puan kaybetmişken bu kadar konsantrasyon hatasının başka bir açıklaması yok. Geçen seneler ölü toptan çok nadir gol yememizin sebebi nasıl konsantrasyonsa, bu sene tersinin olması da konsantrasyon eksikliği.

Ne yapılabilir? Açıkçası bu kadar yaşlı, doymuş oyuncularla çok kolay değil, camia olarak da gayet kırılganız zaten. Hoca kovmak meseleyi çözer mi? Hoca gitse yerine kim gelir onu çözemiyorum, bence kim gelirse gelsin bu sene şampiyonluk ihtimali düşer. Üzerine Del Bosque-Rıza Çalımbay senesi olduğu gibi yanlış bir hoca hamlesinde seneyi de kaybedersin. 6 aylık kontratı da hangi hoca kabul eder?

Tek çıkış yolu rakiplerinden de bir ileri bir geri devam etmesi, birkaç maç kazanarak güven kazanmak, Ljajic'in biraz devreye girmesi, ve devre arasına kendimizi fazla puan farkı açılmadan atmak. Sonrasında bir iki Babel gibi, Marcelo gibi eksik halkayı dolduracak devre arası transferi.

Basar dedi ki...

Sanıyorum Erzurum dışında deplasman maçı kazanamadık. Burası düşünülmesi, analiz edilmesi gereken bir konu.

Maçı izlemediğim için başka yorum yapamıyorum.

Zaitsev dedi ki...

@ turkkant

Asıl mesele zaten rakiplerin sallanması sonucu bizim geri düşmememiz. Geçen sene de aynı hikaye vardı. ilk yarı gelen kayıplar sonrası 2ci yarı 41 puan almamıza rağmen toparlayamadık ve 4cü olduk.

Hoca geçen sene de kötüydü. Bu sene daha da kötü.

Bu sene de gidişat aynı. Hatta Trabzon ve kimsenin beğenmediği Fenerbahçe'nin bile altında kalırız bu oyun ve kafa ile.

Sorunumuz doymuş oyuncu grubu. Yaşlı değil. Takımın en fit adamları en yaşlıları. İyisiyle kötüsüyle en çok katkı vermeye çalışanlar en yaşlıları.

Nispeten genç olanlar ise sanki emekli olmaya gelmişler gibi takılıyorlar. Sanki Real Madrid'de 10 sene oynayan Pepe değil de Tolgay vb. Buraya da yatmaya gelmişler. Hoca da bu mevzuda aynı kombinasyonlarda kilitlenmiş durumda. çözüm üretemiyor.

**********
Örneğin, Geçen seneden beri göbekte Necip ile oynayalım diyorum. En azından adamın ne yapıp ne yapamayacağı net. Birilerinin keyfi gelecek 2 pas yapacak diye 2ci sezonu kaybediyoruz. Yanında Medel / Atiba size seçin.

@ Basar

Maçı izlemene gerek yok. Al karbon kağıdını koy üst üste. Tek fark Q7 60da girdi. Bir de Pektemek 2-0 iken kurtarıcı olarak oyuna sokuldu.

Pheaglix dedi ki...

tff'nin arşivinde hafta hafta puan tablosu verileri olan 24 sezon içinde, şampiyon takımın 9. hafta sonunda 15 puan ve altında kalıp, sezonu şampiyon tamamladığı sadece 1 sezon var: 97-98 sezonunda 9. haftada 14 puanı olan gs sezonu 75 puan ile şampiyon tamamlamış. o sezonlarda himmet ve duanın katkısını da göz önüne alırsak bu saatten sonra şampiyonluk neredeyse imkansız diyebiliriz. gs'nin istisna sezonunu dışarıda bırakırsak, bu 24 sezonda sezonu şampiyon tamamlayan takımın 9. hafta puan ortalaması yaklaşık 20.5, ancak 17-19 arası puanlarda kaldığı 9 sezon var. yani sezonu başakşehir ya da gs'nin şampiyon tamamlayacağını söylemek - en azından istatistiksel olarak - çok da mantıksız değil.

bahsettiğim 9 sezonun ortalamasında şampiyonun lig sonu ortalaması 76 puan. buradan hareketle, 77 puanın bizi şampiyon yapacağını varsayarsak, ligin kalanında 2.48 puan ortalaması tutturmamız gerekiyor, ki şampiyon takım bunu sadece 3 kez (10-11 fb, 02-03 bjk, 95-96 fb) yapabilmiş. buradan hareketle, ya fb'nin 10-11'de yaptığı gibi ikinci yarıyı süpürmemiz, ya da hem bizim 02-03'te hem de fb'nin 95-96'da yaptığı gibi ilk yarıyı neredeyse puan kaybetmeden tamamlamamız gerekiyor (biz kalan 8 maçta 7g 1b alırken, fb 7g 1m ile devreyi tamamlamış.)

ben hem takımın oynadığı oyunun umut vermemesi, hem takımın yaş ortalaması, hem kulübün iç karışıklıkları (ipucu: muhtemelen tff başkanı olma hayaliyle hareket eden müteahhit), hem de hakemlerin bize ve diğer şampiyon adaylarına karşı tavırlarını göz önüne alarak bu sezon şampiyon olmamız neredeyse imkansız diyorum. bu şartlar altında sezonun kalanında gerekli performansı sergilememiz neredeyse olanaksız. rakiplerin finansal yapılarını göz önüne alırsak, ligin beşiktaş dönemi olarak anılması gereken dört seneyi iki şampiyonluk, bir dördüncülük, bir de muhtemel üçüncülük ile kapatıyoruz. seneye de şl gelirlerinden mahrum olacağımıza, döviz kurunun gidişatına, ve takımın artık huzur evine dönmesine bakarak muhtemelen yeni feda dönemine başlayacağımızı söyleyebiliriz.

Maçı kaçırdığım için sabahtan izledim. Ilk yarı iyi oynamışız, pozisyon bulamamamızın sebebi Oğuzhan'ın final paslarını verememesi, bu şekilde pozisyona dönüşebilecek 3-4 tane atak başlamadan sona ermiş, ayrıca Love'un karşı karşıya kaldığı pozisyon ve penaltıyı da sayarsak kötü diyemem. Ikinci yarı ise golden sonra daha kontrollü olan Göztepe'ye karşılık hiçbir şey yapamamak daha üzücü, ilk golü yedikten sonra maçı çevirmek adına hiçbir umut yok artık.

@Yılmaz'ın yorumuna katılıyorum. Kim oynasa yedeği daha iyiydi'den ötürü artık Dorukhan oynasın deme noktasına kadar gelmiş millet. Oynayanlar neden verimsiz bunu tartışmak gerek, ilk haftalar ceza sahasına girip gol arayan Tolgay neden eski haline döndü, Oğuzhan da aynı şekilde kafa golü atmıştı mesela. Geçen sene Fabri, Tosic, Babel, Quaresma ve Cenk kariyer futbollarını oynarlarken bu sezon bu çizgide kimse yok. Hoca mı oyunculara hitap edemiyor? Yoksa oyuncular mı hoca nasıl olsa gider diye düşünüyor? Kulübün yönetimi ve camiası neden yarıştan bu kadar kopmuş vaziyette? Bunların cevabını ve sorumlularını belirlemek gerekiyor.

Göztepe deplasmanını ben zor olarak tanımlamıyorum, zaten Erzurum maçı hariç hiçbir maçı kazanamadık daha Ankara ve Başakşehir deplasmanları varken bazı deplasmanları kazanmamız gerekiyor, bence Göztepe ne kadar dirençli, dinamik ve ayağı iyi hücum oyuncularından kurulu bir takım olsa da çözülemeyecek takım değil, uzun attığımız topları bile sektirip taca atacak seviyede bir arka tarafı var, sıradaki maçlarda ne değişecek ve değişim adına ne olacak bunlar önemli artık. Umarım Perşembe günü saha içi saha dışı değişen birşeyler görürüz.

Mayor dedi ki...

Yeni birşey değil son 2 sezondur ortaya konulan abukluk. Talisca varken de böyleydi, Negredo varken de, hatta Cenk daha satılmadan böyleydi.
Geçen sene ilk yarı bitmeden söyledik şampiyonluk hayal diye. Bu sene Şenol la başlamayın yoksa en fazla devre arasına kadar idare eder sezon ortasında hoca değiştirirsiniz diye.
Takıma yeni ouuncuların adapte edilmesi, formu deli gibi düşen bazı oyuncuların canlandırılması fln bunlar artık Şenol'un yapamayacağı şeyler.
Bundan sonrası kaldığı müddetçe ızdırap.

fidddas dedi ki...

Ben sampiyonluk puaninin 70i asacagina inanmiyorum.. butun takimlar bitik durumda...
bizim takim ise bildigin karismis ve darmadagin olmus...
yukarida yaziyordu bi hafta tukaka ettigimizi haftaya kurtarici goruyoruz.
Hoca takim ve taraftarin kafasi cok cok karisik yonetimin ise takim adina ne yaptigi belli bile degil.
Ben puan olarak sikinti gormuyorum ama bu sartlar altinda sampiyonluk olasi gorunmuyor.
Hoca istifa ettirilip yerine issiz meshurlardan bir hoca getiririz de e hocam sen de bu donguyu kirmak icin kendin de biseyler yap... iceri de ne donerse donsun hocanin irade koymasini beklerdim simdiye kadar ki savunmam da bu sebepleydi zaten. Neyse zaten 2 ay icerisinde hersey acikliga kavusur da biz de gercekleri hocanin istifasi sonrasi ogreniriz.
O arada bi tff secimi de araya girer mi girer.

fidddas dedi ki...

Zaten bu isin medya ayagi da devreye sokulmus gibi gorunuyor, taraftarin hocayi cagirmadigi ilk mactan sonra kovarlar ve herkes mutlu ve mesut yasar hayatina devam eder...

BJK4EVER dedi ki...

Ulan su 'baska biri gelirse daha kotu oluruz' kafasina hastayim be. AKP secmeninden farksizsiniz Allah belami versin.
Ulan neye gore daha iyi olmayiz yahu? Su an gorunurde ne var? Bok gibi bir futbol, motive olamayan bir takim, takimi sikine takmayip hata ustune hata yapan bir antrenor ve berbat bir futbol. Gecen senenin kopyasi adeta. Yine gerideyiz, yine istikrarsiziz, yine kotuyuz. Hadi gecen sene sacma sekilde Sampiyonlar Ligi bahaneydi, simdi o da yok. Ama bu sefer de x deplasmanini atlattik, rakipler de puan kaybediyor hikayesine sardik. Gecen sene de GS surekli zor maclarda puan kaybedecek diye bekledik, bekleyip bekleyip eninde sonunda elimzie alip oturduk assa.
Hala bu pasif tavir nedir anlamiyorum. Takim bu kadar kotu durumdaysa ve hoca bu kadar kotu bir performans sergiliyorsa kovarsin aga. Buyuk camiaysan kovarsin, daha iyisini getirirsin. Nasil ki Bilic'i kovduktan sonra 2 sampiyonluk aldiysan aynisini yaparsin. Bilic dunyanin en iyi antrenoru degildi, ama onun icin de manifestolar yaziliyordu vs. Gidince gorduk iste. Senol Gunes de dunyanin en iyi antrenoru degil ve kotu bir performans sergiliyor son 3 sene. Hatta o kadar berbat bir performans ki 1. seneki sampiyonlugu da golgeliyor. Ilk sene her vurdugunu atan Gomez olmasa ve zorla Atiba-Oguzhan orta sahasina gecme durumu olmasa (Tolgay sakatlanmasa veya Lucas alinsa) yine sampiyonluk gelirmiydi emin degilim.
Hala Senol Gunes gitmesin daha kotu oluruz diyor ya insanlar, deliriyorum yahu. Su an gorunurde olan net bir 3.luk. Ucunclugun nedeni de FBnin bu kadar berbat olmasi, yoksa 4.luk de olasi. Umalim Kasimpasa veya Trabzon cikislarini surdurmesin. Su anda ben herhangi bir antrenorun Besiktasi 3.lukten asagi indirecegine inanmiyorum, ki indirse bile ha 3. olmussun ha 5. olmussun bir bok da fark etmiyor ayrica. Ama yeni antrenorun gelisi camiaya hava katip sok etkisi yaratip bizi diriltecekse o risk sonuna kadar alinir. Aptallik ayni seyi defalarca yapip ayni sonucu beklemektir ve biz aptalin kraliyiz. Haftaya ic saha macinda yine Senol Gunes tribunlere cagrilir ve aptal taraftarimiz alkislar. Bu arada suc sadece antrenorde de degil. Oyuncu grubunda da, yonetim kurulunda da suc var. Ama bence en buyuk suc antrenorde. Oguzhan'a o penaltiyi atmadi diye kizabilirsin tabii. Ama bence kizilacak kisi Oguzhan'in son 5 penaltiyi ayni yere atip son 2sini kacirdigini bilmeyen, penaltilari onun elinden alip Love veya Tolgay'a vermeyen hocadir. Isini o kadar ciddiye almiyorsan o koltugu zaten haketmiyorsun.

Hidayet dedi ki...

daha önce de defalarca söylemiştim . beşiktaş'ın oğuzhan'ın dişli deplasmanlarda oynadığı bir maçı kazanması çok zor . 8 ya da 10 numara hiç farketmez . son 2 yılını kayıp geçrmiş adamın beşiktaş'tan yeni kontrat alması asıl yönetimin eleştirilmesi gereken şey . sözleşme bitimine 1 yıl kala bu adamla vedalaşmak gerekirdi . sonra para kazanamam , rakibe gider korkusuyla böyle aptalca hatalar yarsın işte . tolgay keza . gerçi özellikle ilk yıl cl performansı çok tatmin edici olsa da , o da bir var bir yok . oğuzhan'ın berbat performans gösterip hala takımda yer bulabiliyor oluşu o'nu da aşağı çekti .

mehmet demirkol , gs'de selçuk inan'ın formdan düşmesi artık iyice göze batmaya başladığında söylemişti " büyük takım bu tür durumlarda fazla beklemez , sabretmez " diye . yazık ki beşiktaş en önemli mevkisini oğuzhan'a sabrederek kaybetti . bundan maestro falan olmaz ,olmayacak . adama en güzel lakabı bizim taraftarımız bulmuş zaten . cuk diye oturmuş . şenol güneşi oyun konusunda uyarmayarak , geçen yıl vedalaşmayarak kaybetti beşiktaş malesef . bu yıl bitmez bize böyle giderse .

Yorum Gönder

Ara