.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

13 Nisan 2023 Perşembe

STSL 29 Trabzonspor - Beşiktaş


Tarih: 
16 Nisan 2023 Pazar 20.30

Stadyum: Şenol Güneş Stadyumu

Hakem Hakkında Bilgi: Volkan Bayarslan (BJK Karnesi  5G 1B 0M)

Eksik Oyuncular: Dele Alli, Tayip Talha Sanuç, Cenk Tosun / Stefano Denswill, Serkan Asan, Dorukhan Toköz, Marek Hamsik, Abdülkadir Parmak, Abdülkadir Ömür, Edin Visca, Lazar Markoviç

Cezalı Oyuncular: Amir Hadziahmedoviç / -

7 Yorum:

koşu mesafesi dedi ki...

Trabzonspor'un postta yazılan eksikleri o kadar değilmiş. İlk 11'de ve yedekte olanlar var. Yani Beşiktaş için kolay maç değil. Beşiktaş'ta beklenen 11 çıkıyor. N'Koudou'nun takımda düşünülmedikten sonra kamp kadrosuna ve yedeğe alınması ise muhtemelen Atletico maçındaki performansı ile ilgili.

Huzeyfe dedi ki...

Onur-Rosier yapmazsa yenileceğiz.

turgay dedi ki...

Kazanırken de kaybederken de dile getirdik burada oyun olarak ortada bişey yoktu diye. Bireysel oyuncu performansları olmasa hükmederek kazandığımız bişey yok. Dün akşam yine gördük başlangıç planı zaten kötü olan Şenol Güneş devam eden oyunda da yanlış tercihler yaparak az kalsın kaybetmemize neden oluyordu. 3 tane değişiklik yerine 1 tane rosier alsa maç farklı yere gidebilirdi.

Başlangıç planında topla haşır neşiri kötü olan gedsonu savunma önünde başlatacağına maxim gibi takımda kalmak için götünü yırtan adamı geride gedsonu ileride kullanmayı akıl etse baskı geldiğinde pamuk şeker olan Trabzon savunmasını çözebilirdi. Maçı o kadar geride kabul ettik ki adamlar bile şaşırdı bizim savunma boyumuzu görünce. Kimse de sormadı yahu hocam top çıkaramadınız neden geride bekleyip uzun vuruyorsunuz da önde baskıyı tercih etmediniz diye? Doğru ya da yanlış Trabzona önde bastığında ayarları bozuluyor.

Onur bulut için yangın yapanları buraya alalım. Rosierin ayakkabılarını bile zor taşır. Benim anlamadığım rosier yapamayıp onurun yaptığı şey nedir? Rosier varsa rosier oynar. Çok zor değil bunu düşünmek.

6 haftadır kadroya almadığın - ki neden almadığını bile doğru düzgün açıklayamıyorsun- adamı kurtarıcı olarak oyuna almayı ben gerçekten anlamıyorum. Oyuncu tercihleri gol atması ya da atmaması üzerine mi yapılıyor? Gelecek yıl bizleri neler bekliyor merak etmiyor değilim.

BJK4EVER dedi ki...

Bu maclari kazanmak veya kaybetmek bizim icin hic birsey fark ettirmeyecek sampiyon olamayacagimiza gore. Ikinci ve ucuncu olmak arasinda da cok buyuk fark yok.

Ama insan birazcik oyun, organizasyon gormek istiyor ki gelecek seneye aktardigimiz birseyler olsun.

Senol Gunes geldiginden beri organizasyon namina birsey goremedik. Organize atak yok, sablon yok, tamamen baski ve kisisel beceriye dayali oyun planimiz var.

Senol Gunes'in su ana kadarki artilari Mert+Cenk tercihi ve oyunculara daha fazla ozgurluk tanimasi. Arti Weghorst/Aboubakar degisikliginin takima olumlu yansimasi, ama bu kendisiyle pek alakali degil. Onun disinda eksikleri Saiss'i kusturmesi, Rosier'i kusturmesi ve hala iyi bir oyun duzenimizin olmamasi.

Benim takimla ilgili ciddi cekincelerim:

- Colley iyi stoper degil. Uzun toplari berbat ve israrla baski da yokken atmaya devam ediyor. Fizigiyle ve defans durtusuyle iyi toplar kesiyor ama ozellikle Giresun macinda cok kritik pozisyon hatalari da yapti. Bende klasik oyun zekasi dusuk hata yapmaya meyilli fizigiyle is yapmaya calisan Anadolu takiminda oynayan Afrikali stoper imajinin bir tik ustunu cizdi. Simdilik cok goze batmiyor ama seneye kendisini ilk 11 dusunursek (hele ki Saiss yerine) facia olur.

- Saiss dun yine sag stoper oynamasina ragmen muhtesemdi. Tayyip sakat Welinton cezali olmasa bu arkadas yine yedek kalacakti. Colley gibi vasat bir stoperi alip ilk 11'e koyarak zaten sacma bir durum yarattik, cik isin icinden cikabilirsen. Mantik Saiss-Talha yap Colley yedek kalsin der, ama biz mantik degil inatla yonetildigimiz icin gelecek sene icin stoper bolgesi soru isareti oluyor.

- Rosier-Onur da su mantik yerine inat tercihinin canli ornegi iste. Su mac ozelinde olsa yerli zorunlulugu sebebiyle dersin, ama sezonun geri kalaninda sakatlik olmadigi surece yine Onur oynayacak. Resmen laz inadiyla takim yonetiliyor, olacak gibi degil.

- Maxim'in olayini ben cozemedim. Fena oyuncu kesinlikle degil, ama Antep'teyken de niye bu kadar sisirildigini anlamiyordum. Hiz yok dripling yok fizik guc yok, teknik iyi ama muhtesem degil, skor katkisi cok kisitli. Bir de bonservisini almayi dusundugumuz soyleniyor. Besiktas 32 yasinda bu kadar vasat bir oyuncu icin bonservis parasi vermemeli. Amir icin de 3.5 milyon euro bonservis bedeli odedik. Uluslararasi piyasada komik rakam bunlar, ama Besiktas gibi kisitli butceyle is yapmaya calisan takim icin buyuk paralar. 2.5 milyon euro rakamini gordum, umarim olmaz.

Gelecek sene Redmond, Gedson gibi oyunculari tutup Ghezzal, Cenk, Aboubakar gibi adamlarin suresini ve formunu maksimumda tutarsak birseyler olabilir, ama yine kadro kalitesi ve kisisel performansa bagimli olarak birseyler yapariz Senol Gunes'in ilk 2 senesindeki gibi. Ondan sonraki senelerde oldugu gibi kadro kalitesi 1-2 tik dustugunde tepetaklak gideriz yine. Valerien Ismael bir sekilde olmadi, eyvallah. Ama bu girdigimiz yol da yine anca 1 senelik basari getirir ite kaka, otesi olmaz.

yilmaz dedi ki...

Şenol Güneş, şampiyon olamadığı iki sezonda da büyük galibiyet serileri yakalamış ve şampiyonluk şansımızı son maçlara taşımıştı. Aslında çoktan havlu atması gereken takımı son maçlara kadar potada tutmuş olması başarı sayılabilir, ama o dönemlerde de bu dönemde de oyun olarak hiç bir şey vadetmediği için, ilk puan kaybında kırılıyor takım.

Şenol Güneş'in asıl meselesi, bulunduğu sezonda ne yaptığından çok, ileriye dönük bir miras bırakmaması. Ha tek artısı nedir derseniz, daha fazla "büyük takım gibi oynama girişimi" denebilir. Zaten bizim medya ve taraftarın teveccühünü de bence bundan sebep alıyor.

Ismael yanlış kişi olabilir, itiraz etmiyorum ama doğru yöntemdi. Sonuçta Şenol Güneş er ya da geç takımın başından ayrılacak ve biz yine aynı yönteme başvuracağız, çünkü bir Şenol Güneş daha yok, olmayacak.

koşu mesafesi dedi ki...

Dünkü maçta Rosier oynasa yerli kontenjanı sıkıntısı olmazdı. Mert, Salih ve bir de yerli sayılan Maxim vardı. Rosier savunucuları Rosier'in 2021 yılındaki performansından uzak olduğunu ve yakın zamanda ameliyat olduğunu unutuyor. Onur defansif olarak zayıf olmasına rağmen dün defansta iki kritik gol önledi. Beşiktaş öncesi de milli sağ bek adam. Hem de Kayseri'de oynarken. Niye bu kadar üstüne gidiliyor ki?

Dün adeta Şenol hoca şov vardı.
N'Koudou'nun vasatın çok altı, Muleka'nın da vasat oyunu "gördünüz mü niye oynatmıyorum"un kanıtı gibiydi. Atletico görünce coşan N'Koudou resmi maçta şimşekleri üzerine çekti. Tabi şimdi bu futbolcuları haftalarca kadroya almazsan, geçen sene lige damga vuran forveti ya sağ açık oynatıp ya da son dakika oyuna giren genç oyuncu görevi verirsen çok fazla şey beklemeyeceksin. Özgüven futbolda önemliymiş dün onu gördük.

Dün Trabzonspor'un da kaçırdığı enteresan goller vardı Beşiktaş'ın da. İlk yarıdaki seyir işkencesinin ardından ikinci yarı karşılıklı pozisyonlar heyecan verdi.

Zirveyle puan farkı biraz daha açıldı Beşiktaş'ın bu hafta. Puan kaybında teknik direktöre yüklenmek olağan olsa da ilginç bir istatistik var. Beşiktaş'ın rakipleri bu hafta 3 puan alırken bir tanesi uzatmada kazandı ve "yine tartışmalı bir penaltı" kazandı. Diğeri ise rakip takım aleyhine iki penaltı + kırmızı kart tarifesinin ardından farka koştu. Normal şartlarda da Trabzon deplasmanında 2 puan bırakmak çok da anormal değildir.

Pheaglix dedi ki...

n'koudu gecen gun oynadi cunku atletico hicbir mecburiyeti yokken o kadar yoldan gelip bizimle hazirlik maci yapti ve n'koudou bos alanda kosmayi basardi. eger o hazirlik maci olmasaydi sene sonuna kadar forma yuzu gormezdi.

muleka gecen gunun kotulerindendi degil mi? eger 90+5'te sirtina falan carpip gol olsa ve cenk haftaya hazir olmayacak olsa muleka sonraki macta ilk onbir baslardi.

senol hoca maalesef boyle. bazi oyunculari seviyor (ya da seviyelerini inkar edemiyor), adlarini direkt onbire yaziyor ve asiri buyuk hata yapmadiklari surece de oynatmaya devam ediyor. bazilarindan nefret ediyor, mecbur kalmadikca oynatmiyor, ve yaptiklari en ufak hatada kesiyor. bazilarini da "ya tutarsa" hesabi oynatiyor: eger skora katki yaparlarsa forma buluyorlar, yoksa ebediyen yedek kalmaya devam ediyorlar.

eger kadro uyumluysa ya da oyuncular belli bir kalitenin ustundeyse, bir sekilde egrisi dogrusuna da gelince sonuc aliyoruz. obur turlu lig tarihinin en iyi kadrolarindan biri dorduncu oluyor. ya da ismael'in yonetmeyi beceremedigi buyuklukteki kadro yetersiz oluyor.

ha bu sekilde sampiyonluk sansimiz var mi? gunun sonunda senol gunes geldiginden beri iki tane galibiyet serimiz var ve boyle seriler sampiyonluk icin baska bir sezonda yeterli olabilir. iki seride de "iyi oyun" adina hicbir sey gosteremedik ama ligimizin standardi o kadar dusuk ki baska bir zamanda bu seriler bizi sampiyon yapabilirdi. belki seneye de bir sekilde potada oluruz, ama ilk 45 dakikanin cope atildigi, sonrasinda bireysel performansla hasbel kader one gecip kapattigimiz cok mac izleyecek gibiyiz.

Yorum Gönder

Ara