.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

21 Mayıs 2021 Cuma

EkşiBeşiktaş Sezon Değerlendirmesi Anketi

 



Selamlar Herkese,

Yine güzel bir anket ile sezonu birlikte değerlendirelim istedik. Hani pek çok sorunun cevabı hepimiz için oldukça net olsa da muhtemele ayrıldığımız noktalarda olacaktır.

Katılımlar için herkese teşekkür ederiz. Sonuçlara aşağıdan ulaşabilirsiniz :


Sezonun En Değerli Oyuncusu :

Ghezzal %93 / Josef %3 /Aboubakar %2

Sezonun Kare Ası :

Ghezzal %93/ Josef %83 / Larin %63 / Aboubakar %56

Sezonun Hayal Kırıklığı

Mensah %89 / Ljajiç %6 / Güven %1

En Güzel Gol

Ghezzal vs Erzurum %36 / Aboubakar vs Fenerbahçe %26 / Hasiç vs Rze %22

En Güzel Gol Sevinci

Josef - Galatasaray / Necip - Fenerbahçe / Rıdvan - Hatay

Hangi Mevkiye Takviye Gerekli

Ofansif Orta Saha %71 / Santrafor %60 / Merkez Orta Saha %58

Hangisiyle Devam Edelim

Ghezzal %85 / Rosier %9 / Aboubakar %6

Ersin Devam Etmeli mi ?

Evet %74 

Larin Satılmalı mı ?

Evet %78

Ljajiç Devam Etmeli mi ?

Hayır %81

205 Yorum:

«En Eski   ‹Eski   1 – 200 / 205   Yeni›   En yeni»
Basar dedi ki...

En güzel gol sevinçleri Josef gs ce Nskala fb de olmalı

Pheaglix dedi ki...

sezonun oyuncusu: ghezzal
sezonun kare asi: ghezzal, josef, abou, larin.
sezonun hayal kirikligi: mensah (kotu olunur da bu kadar olunmaz).
en guzel gol: listede yok ama vida'nin erzurumspor'a golu.
en guzel gol sevinci: ridvan'in golu (josef-gs de olabilir).
oncelikli transferler: merkez ve ofansif orta saha, santrafor.
ghezzal-abou-rosier: ghezzal.
ersin as kaleci olmali mi: eger kaleci transferi yapmamak diger bolgeleri kalite dusurmeden iyilestirmek anlamina geliyorsa evet.
larin satilmali mi: evet (not: eger larin'i satinca oraya koita'yi koymak gibi bir salaklik yapacaksak larin ile omur boyu sozlesme yapilsin).
llajic ile devam edilmeli mi: hayir ama alan cikmaz.

Huzeyfe dedi ki...

@Pheaglix

Tek tek yazmaya üşendim. Senden farklı olarak en güzel gol Abou’nun Fenere attığı ilk gol, transfer için kaleci-ofansif orta saha, Larin’in satılması hayır (enine boyuna tartışılmalı- ben kararsızım), Ersin konusunda da hayır (yine kararsızım) seçtim.

turgay dedi ki...

kalacaksa rosier kalmalı. yaşı genç ve hatırladığım kadarıyla en iyi sağ bekimiz.
en güzel gol hasic ve gezzal arasında gidip geldim. vida olsa ona oy verirdim.

ersin 1.kaleci olacaksa kaleci antrenörü onu geliştirecek biri olmalı. eldekiler o mesajı vermiyor.

2 tane 8 numara almamız şart.

layiç ve larin alıcıları varsa gidebilirler.

rosier,vida,josef ve gezzal en kritik adamlar.

can dedi ki...

sezonun oyuncusu: ghezzal
sezonun kare asi: ghezzal, josef, larin, atiba
sezonun hayal kirikligi: mensah (pek bir beklentim yoktu ama oha yani).
en guzel gol: ghezzal erzurum (maradona golu maasallah)
en guzel gol sevinci: ridvan'in golu
oncelikli transferler: merkez ve ofansif orta saha, santrafor.
ghezzal-abou-rosier: ghezzal.
ersin as kaleci olmali mi: hayir dedim ama cok zor bir tercih, evet diyene de karsi cikmam.
larin satilmali mi: gelecek teklife ve transferler icin gereken paraya bakar. eger larin'in satilmasi rosier ve ghezzal'in alinabilmesini saglayacaksa mesela elbette ki.
llajic ile devam edilmeli mi: hayir ama sozlemesi devam ediyor.

F.N. dedi ki...

Güzel bir anket olmuş sezonun oyuncusu vr hayal kırıklığı net bellidir herhalde. Ersin larin ve llajic sonuçlarını merakla bekliyorum.
Benim fikrim iyi bir kaleci almalıyız. Larin için 15 ve üstü teklif varsa satılmalı. Roiser ghezzal ve yerine ikamesi o miktarlara alınabilir. Llajic de bence devam edilmeyip hocanın sistemine daha uygun bir oyuncu ile upgrade edilmeli

Basar dedi ki...

Vana da ancak Larin’i satarsak Ghezzal’ı alabilecekmişiz gibi geliyor. Eğer satın alabilirsek 1-2 şampiyonluğa mevcuttan daha yaklaşmış oluruz. Ghezzal, Hagi ve Alex’ten sonra gördüğümüz en etkin yabancı oyuncu oldu.

Rosier’i almamız daha olası, Abu ile de anlaşma zemini olabilir. Aradığını bulamayınca hem onu hem bizi üzmeyecek bir formül çıkar diye düşünüyorum. Onunla birlikte Sörloth da gelirse net upgrade ederiz. Ljajic-Salih değişikliği net maaş karı olur, 3’e 5’e bakmadan verelim (anketten bu konuda sürpriz çıkmaz)

Emre Toraman dedi ki...

En değerli: Ghezzal
Kare as: Ghezzal, Josef, Larin, Aboubakar
Hayal kırıklığı: Mensah
En güzel gol: Ghezzal Erzurum
En güzel gol sevinci: Josef Galatasaray
Öncelikli transferler: Merkez ortasaha, Ofansif ortasaha, Stoper, (Santrafor*)
Ghezal-Aboubakar-Rosier: Ghezzal
Ersin as kaleci olmalı mı: Evet**
Larin satılmalı mı: Evet***
Ljajic ile devam edilmeli mi: Evet****

*Santrafor transferi: Aboubakar, Larin, Güven, Umut, Gökhan takımda tutulursa önceliğim değil.

**Ersin: Önüne kaleci alıp kulübüde değersizleştirmeye kesinlikle hayır. Bunun dışında oyuncu ne istiyor, teklif ne kadar, yerine kim ne kadara gelecek, yabancı kontenjanı ne olacak gibi soruların cevapları önemli. Kontenjan sorunu yaratmayacaksa, teklif yüksekse, yerine güvenilir alternatifler hazırsa satılmasına karşı değilim.

***Larin: Sözleşmesinin son senesi. Aldığı ücret zaten çok düşük değildi. Transfer teklifi de varken garanti 2 milyondan aşağı istemeyecektir. Bu sezonki katkısını verecek oyuncu bulmak tabi ki zor ama bu katkıyı kendisinin bile tekrarlaması garanti değil zaten.

****Ljajic: Sözleşmesinin son senesi. Yüksek bir bonservis gelmesi imkansız. Son bölümdeki performansını ve isteğini sezona yayabileceği düşünülüyorsa kalabilir. Gönderilirse en az aynı kalitede bir transfer lazım, sadece Oğuzhan ve -geldiyse- Salih Uçan'la yola çıkılması çok büyük hata olur.

fidddas dedi ki...

gruplara kaldığımız kesinleşti. şimdi 3 ve 4 torba olma durumumuz var.
daha önce yazdığım gibi 49 puanla 3. torbanın son takımı olmaya adayız.
bu akşamki italya ve fransa ligi bizim için bu konuda daha hazirandan 3. torba olmak ile ilgili belirleyici.
- milanın şlye kalması önemli, böylece milanı 4. torbaya atıyoruz.
- fransa liginde monaconun 3. olması ve lille şampiyon olması durumunda unitedın uefa avrupa ligini alması gerekir ki monaco 4. torbadan şl ye girsin. bu kadar uğraşmak istemiyorsa PSG şampiyon olursa ve lille ikinci olursa lille 4. torbada garanti olur.
- diyelim ki lille şampiyon oldu united uefa avrupa ligini alamadı o durumda shakhtar veya benficadan birinin ön elemeleleri geçememeleri gerekir.

bizim şl de 3. olmamız için 4. torba takımı önemli.
yukarıddaki iyi senaryoda 4. torba takımları(ön elemeden gelenler favoriler diye düşünürsek)
slavia prag, olympiacos, dinamo zagreb, wolfsburg, brugge, kiev, milan, monaco, lille
9 takım oldu. lille 2. olursa kiev 3. torbada olacak.
4. torbadan milan çekmediğimiz sürece 4 puan ile 3. lük mümkün olabilir.

Huzeyfe dedi ki...

Vallahi biz 3. torba olup 4’ten Tottenham çekmiş takımız. Kısmet yani. Kura torbadan çok çok daha önemli olabiliyor.

Bence Ersin sene sonuna doğru biraz fazlaca sallandı. Destek lazım. Ya onu zorlayacak yedek kaleci yada yeri geldiğinde birinci kaleci olacak ama esasen mentörlük yapacak biri. Çok kolay bir tarif değil, yönetimin işi çok kolay değil kalede.

Abou’yla bir şekilde anlaşılması gerek. Ne onun Avrupa’da olağanüstü bir pazarı var, ne bizim Abou’ya burun kıvıracak durumumuz var. Sene sonunda katkısı yoktu belki ama ilk yarıda onun ekstra golleriyle yarışta kaldık. Çoğu maçta şapkadan tavşan çıkardı, iyi oynamıyorken kazanabilmek gerekiyor şampiyonluk için. Aboubakar bunu veriyor, Larin standart akmaz kokmaz oyuncu. Bence de Larin’i 15+ İngiltereye yollamak harika olur. Yukarıdaki düşünceye katılıyorum, Ghezzal ve Rosier daha elzem. Gitmesinden yana değilim aslında ama durumumuz belli.

@can

Senin özellikle stoperi transferde seçmemene şaşırdım. En çok şikayet ettiğin bölgeydi.

Bence Welinton’un çok iyi oynayacağı maçlar olduğu kadar çok kötü oynayacağı maçlar da var ligde. Bunun için bir üçüncü stoper ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. 1.95+, oyunu bekleyerek oynadığımızda savunmaya liderlik yapacak, pozisyon almayı bilen stoper ihtiyacımız var. Bence diğer bölgelerin hepsinden daha kritik. Diğeri de orta saha. Sergen artık kendi istediği tarzda bir 6-8 mi bulacak, yoksa kadrodakilerden mi devşirecek bilemem ama oraya mutlaka ama mutlaka belli bir yaratıcılığı veya şutu olan oyuncu lazım.

yilmaz dedi ki...

@fidddas salzburg, benfica, şaktar... Yükleeeen :)

Şu anda en kötü senaryoda pot 4'ün ilk takımı gözüküyoruz

1 Beşiktaş 49
2 Kiev 47
3 Zagreb 44.5
4 Slavia 43.5
5 Oly/Copenhag (max 43.5)
6 Brugge 35.5
7 Milan 31
8 Wolfsburg 31

Yukarıda senin saydığın ihtimaller gerçekleşir, ya da en azından Monaco Benfica ya da Şahtar'tan birini elerse, bir üst torbaya çıkıyoruz. Ya da GS gruplara kalırsa :P

Tabii ki önemli olan kura. Üçüncü torbadan girip, City, Barça ve Milan gelebilir, dördüncü torbadan girip, sporting, sevilla, zenit gelebilir.

Sonuçta öyle ya da böyle yukarıda ismi zikredilen takımların hepsi Beşiktaş'ı ya da herhangi bir Türk takımını biraz çalışmayala yenebilecek, hatta pert edebilecek takımlar. Dördüncü torbadaki takımlar da Beşiktaş'ın bir üst torbaya çıkıp eşleşmek için can atıyorlardır. Ama en azından üçüncü olma hayali, yeniden avrupa heyecanı yaşama hayaline tutunmak için, üçüncü torbada yer alabilmek harika olur.

yilmaz dedi ki...

Anketle ilgili de genel'de çoğunluk'a katılmakla beraber, sezonun golü kesinlikle Vida'nın golü. Ghezzal'ın füzeleri ve Abou'nun feneri çökerten golleri de harika goller ama bence Vida'nın golü Puskas ödülüne aday olabilecek cinsten. Zaten o golü zlatan atsa ödülü de alırdı. Sıçrayışı, zamanlaması, ayağını topla buluşturması tek kelimeyle şahane bir gol. bol bol atmak dileğiyle :)

can dedi ki...

@huzeyfe
Çok haklısın! Formu doldururken stoper seçeneğini defalarca seçip seçip değiştirdim. Takımın o kadar çok eksiği var ki (sahi nasıl şampiyon olduk biz bu kadroyla?!) Ofansif orta saha da bu sene çok vurguladığım bir eksiklikti. Şu anda kadroda sıfır santrafor var. Atiba’nın durumu da düşünülürse orta sahada Josef dışında as oyuncu yok. O yüzden bu mevkileri daha öncelikli gördüm. Ama stoper alınması şart, hatta aslında iki tane.

sports guy dedi ki...

Sagda solda pot hesaplarinda "manu avrupa ligini alirsa pot3 kesin" muhabbetleri goruyorum da ben buna anlam veremedim bir turlu.

Ya benim gozden kacirdigim bir sey var, ya da millet salzburg'u cok fena gozden kaciriyor.

Manu uefa'yi alirsa bile salzburg/benfica/shakhtar uclusunden biri elenmezse pot3 alamiyoruz gibi okuyorum ben tabloyu. Hataliysam duzeltin beni :)

Emre Toraman dedi ki...

@sports guy

Pot4'de Kiev, Brugge, Milan, Wolfsburg garanti. Şampiyonlar yolundan gelebilecek en yüksek puanlı 4 takım Salzburg, Zagreb, Slavia, Kobenhavn. Salzburg haricindekilerin hepsi Pot4. United kazanırsa Monaco geliyor, o da son Pot4 oluyor.

Kaynak:
https://kassiesa.net/uefa/seedcl2021.html
https://kassiesa.net/uefa/AccessList2021.html

fidddas dedi ki...

Manu kazandığı anda pot3 kesin. Emre Toraman güzel açıklamış. Biz 49 puanla pot3ün son takımıyız.
Şu anda sadece manunun şampiyonluğu ile pot1e geçmesini böylece dortmundun pot3ten 2 ye geçmesini bekliyoruz.
Eğer bu olmazsa bu durumda shakthar, salzburg, benfica 3 lüsünden birinin elenmesi yetecek.

Bütün bunları şl de gruptan lider çıkarak aldığımız puanlar ile yapıyoruz. O olmasa pot4 kesindi.

Bu arada pot4te milan, kiev gibi hiç gelmesin denecek takımlar var. Pot2 de zaten en zayıf iki takım dortmund ve porto(manu ve chelsea şamp olursa)

sports guy dedi ki...

Hah valla kassi benim de ansiklopedim ama manu kazanirsa monaco'nun otomatik CL katilimini kacirmisim valla.

E forza reddevils o zaman(ki city taraftariyim, blah).

BJK4EVER dedi ki...

Benim ANC'nin aciklamalarindan anladigim kadariyla isimiz baya zor. Aslinda normal ve mantikli olan da bu, CL geliri olsa bile hala dag gibi borc var, gelirler son 1.5 sene pert oldu, tasima suyla degirmen bir yere kadar doner, adama da hak veriyorum aslinda. Butcen yermiyorsa maas butcesi 30 degil 25 olacak, 25 kurtarmiyorsa 20 olacak, gerekirse 5 olacak. Boyle kurtulursun.
Ama benim garibime giden sey adama diger rakiplerin durumu sorulmamasi. Biz limitlere uyuyoruz, ama limiti bizden farksiz olan FB catir cutur transfer yapiyor. Rakipler yedegin yedegi futbolcularini olmayacak paralara 3. lig kuluplerine falan satiyor. Adaletsizligi gidermek icin ne yapacaksiniz, diger kuluplerin de limitlere uydugunu dusunuyormusunuz diye sorulmadi adama mesela. Bu benim baya garibime gitti. Ama ANC'nin aciklamalarindan yola cikarsak:

- Aboubakar defteri maalesef kapanmamis, istedigi paralar verilmeyecek ama acik kapi birakmisiz maalesef;
- Ghezzal olmayacak gibi, cogumuzun kafasinda Larin 10-15'e gider 10 civari bir paraya Ghezzal gelir vardi, ama Larin gitse bile Ghezzal'a o paralar odenmeyecek galiba, Ghezzal'i unutalim yani;
- Rosier icin 3-4 milyon euro bile olsa bonservis odemeyi dusunmuyoruz, talip olani yok sanirim bu iyi, ama Rosier de garanti kesinlikle degil.

Bir yandan baskani anliyorum, CL parasi geliyor diye acilip sacilmamak gerek. Hala dag yukuyle borc var, onu da kabul ediyorum. Ghezzal'a 15 isteniyorsa verme onu da anlarim, ama bir transfer donemi daha bonservissiz, 1 sene sonra bizden ayrilacak kiraliklarla gitmez. Gecen sene cok net duses attik ama bir kere daha yapacagimiz 6-7 transferde 4 tanesini mukemmel tutturmak cok utopik. Erdal Torunogullari sihirbaz yapar bir seyler, Sergen vasattan bile yildiz cikarira vs guvenirsek isimiz is vallahi.

Yine de bekleyip gormekte fayda var, ama bu transfer isi agustos ayinin sonuna kadar sarkacak ve sonunda agzimizda eksi bir tad birakacak sanki, hayirlisi.

GeceGezgini dedi ki...

Kafama yatmayan bazi seyler var;

- Sezon bitti ve Sergen'in oyuncu, eksik bolge vs. raporu vermesi lazim ancak Sergen dinlenmek istiyor, sozlesme imzalamadi.

- Biz nasil ve neye gore ic ve dis transfer yapacagiz ? Erdal Torunogullari elimde liste hazir bekliyorum dedi.

Ya da fazla husnu kuruntu yapiyorum. Bunlari dusunmeyi birakip ulkenin "eglenceli" gundemiyle vakit gecirebilirim :(:

Emrah D dedi ki...

2buçuk sene önce Danimarka'da kontratı bitip bedava Brentford'a gittiğinde çok dizimi dövdüğüm Emiliano Marcondes'in yine kontratı bitiyor, alıp bir çok derdimizi bitirmemiz mümkün ya tam aradığımız orta saha

yilmaz dedi ki...

@GeceGezgini bence bu kadar inceci olmaya gerek yok. Daha bitmeyen ligler de var. Azcık dinlenmekten kimseye zarar gelmez. Transfer konusu da, Sergen isterse eksiksiz bir rapor versin, biz yine son gün motosikletle yetiştireceğiz evrakları. Maalesef durum bu. Akşam pazarını bekleyeceğiz. Bu bir kaç sezon daha böyle olacak bence.

Rahat olun, kasmayın. Sergen hocamla yeni sezonda da ilk iki garanti. Tadını çıkarın.

Emre Toraman dedi ki...

Tekil olarak bakıldığında müthiş fikirler, ince tespitler falan yok belki ama oturaklı ve nizami bir iş olmuş. FM'ciler özellikle sevecektir diye tahmin ediyorum:
https://www.youtube.com/watch?v=VB__-Y_ld9s

kimyager dedi ki...

Umarım şampiyonluk yaşadığımız yıllardan sonra ki kronikleşen vedalaşamama hastalığı bu yılda tekrarlamaz. Yıl 2008 mustafa denizli ile şampiyon olduk ertesi yıl hocayla ilgili yaşlandığı heyecanı kalmadığına dair haberler çıktı fakat biz bırakmak istemedik bu olumsuz enerji takıma ve camiaya yansıdı ve sonucu hüsran oldu. Yıl 2018 iki yıl şampiyonluk yaşadığımız şenol hocayla ilgili haberler çıkmaya başladık önemsemedik yokmuş gibi davrandık fakat bu olumsuz tablo lig içinde takıma ve camiaya sirayet etti sonuç malumunuz.

Örnekleri hoca genelinde verdim fakat oyuncular içinde aynı durum geçerli, oğuzhan, tolgay,quaresma ve babel gibi oyuncularla zamanında vedalaşamamanın sıkıntısını bir çok maçda gördük yaşadık. Hatta bu durum tek bizim için geçerli değil, gs nin 2 yıl şampiyon olduktan sonra ki kadroyu koruyalım yeni yıldızlar getirelim mantığı hüsrana yol açtı akabinde hem başarısızlık hemde elde patlayan belhanda feguli milyon dolarlık topçular kaldı. 

Bizim ligimiz ne yazıkki istikrardan kurulu düzenden yana bir lig değil, gerek basın gerek camia gerek futbolcular gerekse taraftar da bir yılgınlık doyumsuzluk baş gösteriyor, yükselen prim yapan oyuncular lig maçlarını önemsemeyip cl de vitrin yapmanın derdine düşüyorlar, taraftarlar yeni gelen kötü performans gösteren oyuncular yerine uzun süredir formayı terleten ama dönemsel düşüş yapan oyuncularımıza mırıldanmayı kendilerine görev biliyor ve ne yazık ki bu durum kronikleşti...

Yazdıklarım yaşadığımız sıkıntılardı fakat hiç bir şey çözümsüz değil hayatta, bu işinde çözümü bence takımı sürekli yenilemekten,güncellemekten başarıya aç insanlarla yola çıkmaktan geçiyor.
Tabi ki elimizde ne var ne yok gönderelim demiyorum yapı olarak kaşı gözü oynayan ben oldum artık havasına giren kişilerin asla nazıyla uğraşılmamalı. Takıma mali bir disiplin getirildiyse bundan taviz verilmemeli ve en önemlisi şampiyonlar liginde başarı odaklı pembe hayallerden vazgeçip ilk hedefi ligi kazanmak olan başarıya aç savaşan bir takımla yola devam edilmeli. Bu hedefte yürüken cl de kazanabildiğimiz kadar puan kazanıp bu puanlar yanımıza kar kalmalı. Bir iki yıl daha şampiyon olup fb yi yakalama fırsatı geçti elimize,kupa sayısında zaten geride bırakmak üzereyiz bu fırsatı hiç gaza gelmeden değerlendirip iki büyük safsatasınıda resmi olarak geride bırakmalıyız. 

​​​​​​​Hoca ,futbolcuhatta başkan da dahil kim heyecanını kaybederse hiç duygusala bağlanmadan kendimizi revize edip güncellemeliyiz.Bu hava yakalandığı anda neler olduğunu bu yıl herkes gördü...

Huzeyfe dedi ki...

@Kimyager

Söylediğine katılmakla birlikte kadro istikrarının başarısızlık getireceğine dair genellemeyi doğru bulmuyorum.
Tam tersi argümanlar da var. Örneğin 88-93 Beşiktaş, 96-00 Gs, 04-12 FB kadroda istikrarı koruyup başarı sürekliliği yakalamış takımlar. Biz mesela 02-03, 15-16, 16-17 kadrolarını veya o oyunları devam ettirmedik ki istikrar kaybettirmiş olsun. Birer birer oyunculara ve hocalara indirgediğimizde söylediğin doğru ama genel şablon korunmalı. Ha, ortada bir şablon yoksa o zaman başarıyı getiren kilit oyuncuyu ne yapıp edip tutmak gerek, onun da örneği Alex.

Mevcut durumda analizi doğru yapmak lazım. Başarıyı getiren faktörler nelerdi? Hangi oyuncular veya teknik elemanlar ana aktördü, hangileri yardımcı roldeydi? Bunları ayırt edip sonra ana aktörleri motive ve mutlu tutup, yardımcı roldekileri motivasyonlarına ve projeye bağlılıklarına göre güncellemek bizi seneye de başarılı kılar.
Burada bence tartışmamız gereken en önemli şey bu. Şampiyonlukta hoca ve oyuncuların rolleri neydi?

Armagan Kaymaz dedi ki...

Yönetimin ilk yapması gereken iş sözleşmesi ayak bağı olan Vida’yla tekrar masaya oturup indirim karşılığı uzatmak olmalı, o iş tamamlanınca zincirleme reaksiyon başlar. Sonra sıra hoca ve as oyunculara gelebilir ve ancak o zaman yönetimin eli, yüksek maaş verilen personel kalmadığından yeni sözleşmelerde fiyat kendiliğinden kırılacaktır. Kabul etmezse de eyvallah seneye daha genç birileri gelir ve o da bu paraları bir daha bulamaz.

yilmaz dedi ki...

Kadro istikrarını korumak, biraz da kadronun yapısı ile alakalı. 02-03 kadrosunun iskeletinin korunması pek mümkün değildi mesela. Hatta başka olayları bi tarafa bırakıp, çuvaldızı kendimize batırırsak, o kadroyu yeterince yenileriyle değiştiremediğimiz için bir sonraki yıl çöküş geldi. Çünkü o kadro yıllarca üst üste aynı seviyede oynayacak kadar genç oyunculardan kurulu bir kadro değildi.

Bence bu işin tek bir doğrusu da yok. Aslında ideal olan, 4-5 sezon boyunca sadece bir iki takviye ile gidecek bir kadro ama ülkenin futbol düzeni buna müsait değil ve tek bir kulüp bunu değiştiremez. Mesela bilinçli olarak her sezon 10 oyuncu gönderip 15 transfer yapmak da sonuç getirebilir. Yeterki neyi niye yaptığımızı bilelim. Bunun için tüm futbol organizasyonunu yöneten tek bir ekibin, yönetimlerden bağımsız kulüpte sürekli yer alması gerekir.

dominic molise dedi ki...

turkiye ekonomisi itibariyle artik istikrarli olabilecek durumda degil.
iyi takimlar dagilmak zorunda, kotu takimlar batmak.
abou, ghezzal, rosi'den hic birinin kalacagini dusunmuyorum maalesef. %10 rosi bir yil daha kiralanabilir. bunun da anlami teknik ekip her sene yeni takim kurmaya hazir olmali. sene basinda bosuna aglamadik burada. sampiyon olsak bile takim surdurulebilir degil kiralik ve yasli oyuncularin yogunlugundan dolayi diye diye dilimizde tuy bitti. hatta ben "sampiyon olsak da zarar yazar" demistim. bence de bugune kadarki en degerli sampiyonluktu ama bu kadar. maalesef otesi surdurulebilirlik ve umudum yine yok.

takimda para eden bir tek larin var. neden? gencken geldi, gorece ucuza geldi. en degerli oyuncularimiz para etmiyor. neden? ya yaslilar ya kiralik.

cozum ne? -cogunlugu- satilabilir oyuncularla oynamak. altyazi fetisi degil derdim.

turkkant dedi ki...

Beşiktaş son 25 senede iki kez seri şampiyonluklar elde etti. Seba-Milne ile özkaynak dönemi ve Feda dönemi. Mevcut şampiyonluk bu iki seri döneme benzemiyor. Daha çok 100. yıl ya da 2008 şampiyonlukları gibi tek senelik bir hikaye gibi duruyor. Birlikte büyüyen bir jenerasyon ya da sistem yok, Sergen'in şapkadan tavşan çıkarması var.

Bu da şunu gösteriyor. Sonrasını çok dikkatli planlamalıyız. Sonrasını sanki şampiyon olmamışız gibi planlamalıyız. Bu takımın seneye Ş. Ligi - lig beraber götürmesi mümkün değil. Pahalı bir kadro oluşturmak da mümkün değil. Ben çok çıkış yolu görmüyorum. Mümkünse pahalı-verimsiz Ljajic-Vida-Oğuzhan gibi oyuncuların hepsinden çıkıp, çok fazla 1 senelik "kirala-kulübü için forma sok"lara yönelmeden transferi planlamamız lazım. Bu da işin en zor yanı. Zira, genç tecrübesiz aldın mı da genelde şampiyon kadroda yer bulamıyorlar.

Barreto dedi ki...

@turkkant +1

Yaşlı oyuncu almayalım, fakat Ghezzal, Rosier, Giunti, Elneny yöntemiyle 2 veya en fazla 3 tecrübeli ve istekli oyuncu kiralanabilir. Gomez, Abu ve Talisca tarzı kiralamalar çok pahalı ve bütçeyi eritiyor. Ayrıca kadro oyuncusu olarak Umut, Güven + altyapıdan 2 oyuncu daha eklenmeli. Josef, Atiba, kalırsa Vida ve Necip takıma liderlik edecektir. Sürdürülebilirlik için mümkün olduğunca 25 yaş altı oyunculara yönelmeliyiz. Hocanın röportajından anladığım kadarıyla lige öncelik verecek. Avrupa'da pek yıpranmak istemiyor.

fidddas dedi ki...

bütün yaz rosier, ghezzal ve aboubakar ile geçecek diye korkuyorum. şl olunca oyuncuların maaş beklentisi de artıyor. hem kiralıklar için hem de bonservissizlerin imza parası için.

bu yıl ortalığa yine fazla sayıda ilk 5 ligden çıkma 30+ sözleşmesiz oyuncu düştü. şl böyle durumlarda bu oyuncuları cezbediyor ama şl 1 sene oyuncuları 3 senelik alıyoruz. (2022de ön eleme oynanacak)

bizim önce teknik direktör konusunu çözmemiz gerek. böyle bir sezondan takımı 2 kupayla çıkarmış hocadan doğal olarak vazgeçilmeyecektir. ama bunun kısa sürede çözülmesi gerek.

neredeyse her mevkii de soru işareti var.

- ersin büyük ihtimalle transfer yapacak. hem yerine hem yedek kaleci lazım.
- sol beke en az 1 transafer lazım, büyük ihtimalle rıdvan da transfer yapacak.
- stoperlerden vidanın maaşı fazla, wellinton 3. stoper olarak kalabilir. altyapıdan gelen stoperleri ise 4. ve 5. stoper olarak düşünebiliriz. yani yine en az 1 transfer lazım.
- sağ bekte rosierde ısrar edilecek desrek ve yedekleri iki genç sağ bek (bilal ve kerem) olacak diye düşünürsek bu durumda en sorunsuz bölge oluyor ama rosier konusu da kesin değil. artık sağ bek gibi bir mevkiiyi kiralama ile çözmekten vazgeçmek gerek, orayı net bir transfer ve gençler ile kapatmalıyız. boşa çıkan çok sağ bek var. sportingin kapısında ağustos sonuna kadar beklememek gerek.
- 6 numarada josef bir sezon daha çıkarır, yedeği de kartal ve necip olur. oraya bu sezon transfer yapmaya gerek yok.
- en büyük problem 8 numaralarda. hoca iki tane 8 kullanmayı tercih ediyor. elimizde oğuzhan ve ljajic var. ancak her ikisi de varlıkları ve yoklukları dert olan oyuncular. atiba dedem bu sene şl sonrası haftalarda orayı kotarır ama oraya net 2 transfer lazım (ljajic ve oğuzhanın biri kalması durumunda) aksi durumda 3 transfer lazım oraya. bu pozisyon da en az bir tanesi kesin kiralık ile çözülecek. gedson lafları çıkmış, gelmesini isterim. benfica oyuncuyu şl de parlatıp satmayı isteyebilir.
- forvet bölgelerimiz de sorunlu. sağ forvette en az temmuz sonuna kadar ghezzal konusu gider ama bizim ona verecek bonservisimiz yok. hasic ve atakan devre arasına kadar yok, boyd bizim oyuncumuz değil, lens koşarak gitsin, töre ne zaman sağlıklı olacak diye bakınca bür sürü adam var ama net dolduramıyoruz durumu çıkıyor. kiraya giden gençleri 2. ve 3. opsiyon yapsak bile tartışılmayacak bir transfer bekliyor orası. biz bonservis veremeyeceğimize göre ya boşa çıkmışlar ya da kiralıklar ile orayı çözmek zorundayız.
- sol forvette larini satmak en mantıklı çözüm(12-15 milyon pound seviyesi gelen bir teklifi bizim seviyemizdeki takımların red etmesi doğru değil), ama yerini kiralık ile doldurmamak lazım. aynı şekilde nkoudu da rusya veya arap takımlarına satmak mantıklı olur(7-8 milyon euro bile bize yeterli). ya sağ ya sol tarafı bonservissiz oyuncular ile kapatıp, diğer tarafı kiralık ile kapatmak uygun olabilir. ancak hem sağ hem sol forvette 2. yedeklerimiz bile ya sakat ya bizim oyuncumuz değil. toplamda her iki mevki için satışlar gerçekleşirse 3 transfer gerekiyor.
- striker pozisyonuna geldiğimizde ise abou, umut ve güven seçeneklerimiz var. abounun durumu karışık her kafadan bir ses çıkıyor. herşey yolunda gitse bile abounun yedekleri umut ve güven olamaz. umut zaten splitte kalacak gibi, güven ise italya bde de oynamadı. belçikaya verelim onu. genç forbetlerden 1 tanesini 3. veya 4. yedek yaparsak ve umut veya güvenden biri kalırsa 2 transfer gerekiyor. (abouyu yeni transfer dersek)

şöyle bir bakarsak gidecekleri hesaba katınca kadroyu baştan kuracağız gibi. ama buna mecburuz, hem ülkemiz hem kulübümüz batık durumda. artık bizim ligimizde performans göstermiş bir oyuncuyu takımda tutmak eskisinden çok daha zor. en az 2 kiralık oyuncu kullanmak zorundayız çünkü bonservis vermemiz neredeyse imkansız.
10-11 oyuncu transfer edeceğiz. bunların kiralık sayısı 3 veya 4 olmalı. bir süre böyle gideceğiz. buna mecburuz. zaten diğerleri de serbest oyuncular arasından temmuz sonunda kalanlar olacak. ingiltere liginin ağustos başında transferi kapatması bu açıdan işimize yarıyor.



Huzeyfe dedi ki...

@türkkant

Bence de 2008 çifte kupalı sezona çok benziyor. Sonrası benzemez umarım.
Sergen de hoca profili olarak Denizli’ye benziyor açıkçası.

turkkant dedi ki...

@huzeyfe, barreto

M. Denizli'ye rahatlığı vb. benziyor, ama bize Denizli çok yaşlı geldi. Öncesinde Denizli daha motiveydi. Sergen'in yaşı genç teknik direktörlükte daha hedefleri var belli ki.

Transferde bence bazı ilkeler belirlemeliyiz.

1. Futbolla ilgili hedefi olan oyuncu almak. Hedef motivasyon yaratıyor, hedefsizlik ise düşük motivasyon-performans olarak geri dönüyor. Örn, M. Gomez'in dünya kupası kadrosunda olma arzusu, Sosa-Ghezzal gibi üst seviyede çok başarılı olamamış oyuncuların kendini ispatlama hırsı (Hagi bile bu kategoride değerlendirilebilir), Talisca-Abu gibi yaşı genç oyuncular. Ters örnek ise, Pepe, Drogba, G. İnler, Guti, Van Persie, Falcao... Bunları görüp hala Diego Costa'ya, Hulk'a, Mandzukic'e heyecanlananlara şaşırıyorum.

2. Ş. Liginden gelecek ek bütçeyi ya satılabilecek, ya da 3-4 sene performans verebilecek oyuncuya harcamak. mesi. Zira, 1 sene şampiyon olamayabilirsin, o zaman ortada kalıyorsun. Örneğin, Abu'nun 16/17 sezonu bize tam 7 milyon euroya patladı.

3. Hocanın 2-3 genci oynatmak "zorunda kalacağı" bir takım kurmak. Hocalar kısa dönemli düşünür. Para olsa kaleye Ersin koymazdı. Öyle takım kuracaksın ki, Kartal Kayra mecburen süre almak zorunda kalacak. Ya da sağ bekte mecburen Kerem Kalafat'tan ya da Bilal'den yararlanmak durumunda kalacak.

Bu tarz ilkeler baştan belirlenirse, sürekli aynı hataları yapmak durumunda kalmayız.



dominic molise dedi ki...

drogba fenaydi yalniz.

Milli maçlardan gördüğüm kadarıyla Rıdvan gelecek sezon da Nskala'yı kesemez. Daha çok yolu var gibi.

Barreto dedi ki...

https://youtu.be/MNIrLvPr84g

Güzel bir analiz, izlemeyenlere şiddetle tavsiye ediyorum.

Emre Toraman dedi ki...

Rıdvan'ın sakatlık dönüşü ritmini bulamadığı kesin, oynasa bulur muydu bilemiyoruz tabi. Hem kendi açıklamalarından, hem Sergen'in açıklamalarından da anladığımız sezon sonundaki maçlarda bile sakatlığının nüksetme ihtimali vardı. Umarım tedavi veya rehabilite olması gereken bir süreç yerine Avrupa Şampiyonası'nı tercih etmiyordur.

Bu bilgiler ışığında bakarsak sezonun ikinci yarısındaki Nsakala tercihine hak veririm. Fakat sırf defansif istatistiğinden dolayı, formda bir Nsakala'nın formda bir Rıdvan'a tercih edilmesini ben asla kabul etmem. Rıdvan'ın savunmadan top çıkarmaya ve orta sahadaki pas oyununa katkısı Nsakala'nın defansif katkısının çok önünde bana göre. Mesela Ljajic sol iç oynamaya başladığında sol bekte sağlıklı bir Rıdvan olsaydı biz bu kadar sağ gösterip sol vurmak zorunda kalır mıydık, sanmıyorum. Bazen de sol gösterip sağ vurabilirdik. Sol bekte Nsakala varken sıkıysa sol göstermeyi dene.

Umarım Rıdvan sezon başı kampına sağlıklı ve idman yemeye hazır bir şekilde döner ve 11'de başlayacak ritmi yakalar.

Emre Toraman dedi ki...

Özkaynaktan adını en çok duyduğumuz isim olan 2005 doğumlu santrafor Semih Kılıçsoy 2 maçtır ilk 11 başlıyor. 3-1 ve 3-0 kazanılan son 2 maçta 4 gol attı. 1, 2 ve 4 çok net bitirişler. Gol dakikaları:

https://www.youtube.com/watch?v=PDgaCxcvrgg&t=2m52s
https://www.youtube.com/watch?v=WzjxPytF3zE&t=36m40s
https://www.youtube.com/watch?v=WzjxPytF3zE&t=68m28s
https://www.youtube.com/watch?v=WzjxPytF3zE&t=82m11s

beagle dedi ki...

@barreto

Cok yanlış bir analiz:

1- Larin soldan kaçan beke çok güzel pas veriyor. hatta verkaç yaparak attigi gol var. Bekin önünü tikayan, asla zamaninda pas vermeyen Nkudu

2- Rıdvan bir hücum beki değil. Hatta bu en zayif yani. Sifira doğru inip, daha iyi ortalar cikarirsa zaten paha bicilmez olur.

3- Nsakala Ridvandan iyi bir savunmaci değil. Ligin son düzlüğünde 2 macta 4-5 golü kendi başına yedirdi. ofsaytmis, rakibin ozelligiymis vb yok. IQ 30.
Hizli diyeceksin, o da değil. Ankaragucu gibi maclarda adam kacirip yaptigi faullerle de cok negatif etkisi oldu.

Ote yandan ligin ilk yarisinda ayni düzlükte Ridvan rakiplerin sağ açıklarini bitirip oyundan cikarttiriyordu.

Ridvanla ilgili yapilması makul tek eleştiri henüz yeterince profesyonel olmayip, kendini yipratabilmesi ve sakatlik yaşaması.

Ayrica Ridvan oynadigi her macta muthiş cevikligi ile orta sahada beklenmefik toplar kazanip, rakipleri atak yaparken avlamamizi da sağliyor.

4- Gelelim Welintona. Sergen sürekli "istatistiklerde ligin en iyi adami" derken Besiktaş Welintonla can cekisiyor. Penalti yaptirma krali, kisa boylu oldugundan iyi sicrayacak firsat bulamadigi her kafa topu kalemizde, oyun kurma yok, taç cizgisine adama basmaya gidip, gol pozisyonu yedirmesi de cabasi.

Ligin son 10 maçinda Montero-Ridvan ile sahaya ciksak, topa hakim olur, rahat rahat da sampiyon olurduk.

Büyük bir avantaji kaybedip, kil payi sampiyon oldugumuzu unutmamak, o avantaji nasil aldik-nasil verdik bakmamak gelecek seneleri bize kaybettirir.

Sergenin bir sürü basarisi var ama Nsakala ve Welinton bunlardan değil.

F.N. dedi ki...

@beagle
Nskala ve Welinton konusunda sana yüzde yüz katılıyorum. Eksileri artılarından çok olan oyuncular. ikisinide transfer sezonunda upgrade etmeliyiz.

Genel olarak transfer konusunda Salih dışında net oyuncu adı zikredilmemesi yine Ağustos sonuna doğru zar atacağızımı gösteriyor. İnşallah bu sene de düşeş gelir yoksa ayrılan oyuncularla beraber takım şu an için çok yetersiz.

Barreto dedi ki...

@beagle

Rıdvan sakatlık sonrası formunu tekrar tutsaydı yazdıklarını tamamen kabul edebilirdim. Sezonun büyük bölümümde N'Skala'nın hava topları ve fiziksel direnç konusunda Rıdvan'dan belirgin iyi durumda olduğunu düşünüyorum.

Öte yandan N'Skala'nın 30IQ ve Welinton'un upgrade edilmesi gerekliliği konusunda hemfikirim. Bence şampiyonluğun bu kadar riske girmesinde bu iki ucuz, vasat defansın yetersizliğinin payı var. Ancak asıl problem ön taraftaki santrafor mevkisi ve 8/10 numarada yaşadığımız sakatlık ve form problemleridir.

Sonuç olarak ikisi de ilk 11 için yetersiz, umarım belirgin defosu olmayan çalışkan hücumcu bir solbek ve dengeli uzun boylu bir stoper alırız.

@F.N.

Eğer iyi araştırır karakteri düzgün ve başarıya aç oyuncuları tercih edersek düşeş atma şansımız artar. Son yıllarda bunu defalarca gördük.

Ama doymuş veya çabuk demotive olabilen (bkz: Lens, Ljajic, Mensah, Karius) adamları alırsak çuvallarız. Bazı transferler mecburen son güne kalacak, ben başarılı bir transfer dönemi geçireceğimizi tahmin ediyorum.

Emre Toraman dedi ki...

Benim şu anda en büyük korkum 2021/2022 model Umut Güner'lerin Şafak Mahmutyazıcıoğlu'ların piyasa çıkması. Ortada Türk futbolunun bir süre göremeyebileceği ŞL geliri pastası da var. Yönetimde bütçe kontrolü konusunda şahsen bana en güvenilir isim görünen Mesut Urgancılar'la Sergen'in arasının çok iyi olmadığı sıkça dillendiriliyor. Transfer fotoğraflarına girmeye başlayan yöneticileri/yancıları daha dikkatli izleyeceğim.

Emre Toraman dedi ki...

Yönetim ilk geldiğinde Mesut Urgancılar, Adnan Dalgakıran ve Erdal Torunoğulları'nın Ahmet Nur Çebi'ye "gel bize başkan ol" dediği söyleniyordu. Ama şimdi işler, dengeler değişti illa ki. Çebi de ne kadar güvenilir ve manipülasyonlara karşı güçlü bir insan bilemiyorum. "Evet Quaresma tesis çalışanlarının üzerine işemiş" röportajını unutmak pek mümkün değil.

Emre Toraman dedi ki...

Flood için kusura bakmayın, aklıma geldikçe ekliyorum. Bu sezon ŞL gelirinin gideceği ilk yer ne Rosier, ne Ghezzal; maaşların başkan/yönetici kefaleti olmadan ödenebilmesi olmalı. Nereye kadar kişisel kefalet gösterecek Çebi. Yarın ilk ödenemeyen maaşta Serdar Adalı vb. sugar daddy'leri asbaşkan/başkan görmeyelim sonra. @theo demişti deriz artık.

yilmaz dedi ki...

@Emre Toraman borç olmuş 3.5 milyar TL. Gelirlerin de büyük bir kısmı temlikli. Vaziyet buyken birilerinin para desteği olmadan maaşlar düzenli ödenemez gibi geliyor bana. Dolayısıyla şu an adı konulmamış bi sugar daddy olayı yaşıyoruz zaten.

turgay dedi ki...

takip ettiğim kadarıyla mevcut yönetimden 2-3 yönetici sergen hocayla devam etmek istemiyor. bu nedenle sezon içinde sıkıntılar olacaktır. özellikle transfer sezonunda hocanın istedikleri ile yönetimin verdikleri konusunda yine sorunlar yaşayacağız belli ki. belki de sözleşme bile yapılmayabilir yerine boşta olan takımıyla henüz anlaşmamış eski beşiktaşlı bir efsane gelebilir. bu riski alırlar mı bakacağız.

ali koç'un açıklamalarından anladığım fenerbahçe bu sene de klasman dışı olacak. yine değişikliklere gidiliyor yine yeni birileri gelecek yine onların adaptasyonu falan derken ilk yarı sonunda kovulur yeni gelenlerde. bizim için güzel gelişme.

galatasaray seçime gidiyor bir sürü başkan adayı var sezonu erken açacaklar terim muhtemelen devam eder ama takımlarını ne zaman toplayacaklar belli değil. transferi terime göre yapıyorlar ama süreçleri baya sıkıntılı olacaktır.

trabzonda avcı var. kimi alırlarsa alsınlar avcı olduğu sürece 2.olurlar.

bu tabloya bakınca umarım planlamamızı doğru bir şekilde yaparız. ne kadar doğru planlama yaparsak şampiyonlar ligine rağmen o kadar tehlikeli takım oluruz. hakikaten rakipler fazla eksik. bu nedenle daha sağlam hareket etmek lazım.

Basar dedi ki...

Ben de Turgay'ın yazdıklarının bir kısmını yazacaktım. fener yine hoca değiştirecek, gs'de seçim kaosundan ne olacağı belli değil. Biraz akıllıca işler yaparsak bu yılı da şampiyon olarak kapatabiliriz.

Sergen'i hangi yöneticiler istemiyormuş bilemiyorum ama şu ortamda Sergen'i istemiyorsa ya derin bir sessizliğe gömülmeleri ya da görevi bırakmaları lazım o yöneticilerin. Bunu Sergen hayranlığından filan söylemiyorum, yakın dönemde taraftarı ve rüzgarı bu kadar arkasına alan bir hoca daha hatırlamıyorum. Sergen, şu anda Beşiktaş'a zarar verebilecek bir şey de yapmıyor bu sebeple anlaşamayan yöneticilerin kenara çekilmesi gerekecek.

Transferde de orta yol bulunur illa ki. Geçen yıl da böyle oldu. Aslına bakarsanız hem yönetimin transferleri hem de Sergen'in transferleri katkı verdi. Yine doğru işlerin yapılacağını umuyorum.

Not: Seneye stadımızda oynadığı ilk maçta, para Avcısı truva atının vicdanında ömür boyu kapanamayacağı yaralar açmamız gerekiyor. O maç yaşadığı zihinsel eziyeti bir ömür boyu unutmamalı ve bundan sonra Beşiktaş'a kazık atacak her kişiye örnek olmalı. (Ben taraftarım, işin hukuki boyutu, sözleşme filan beni ilgilendirmiyor, vicdan denilen bir muhasebe var. Ona verilecek paralar bizlerin cebinden çıkıyor. Evet sözleşmeyi yapan yöneticiden kesin hesap sorulsun ama ortalamaya vursan herhalde aylık geliri en fazla 5000-10000 arası TL olan insanların kulübe verdiği paraların milyon dolarına bu şekilde cüret eden karaktersizlere de ağır bir ders verilsin! Yok o açıdan bakmayacaksak, daha sığ bakmak istiyorsak da Rosier'in transferi için kıvranan bir camianın böyle bir çapsıza 2 milyon dolar ödememesi lazım! Bu çapsız karakter fukarasına Beşiktaş'ı zarara uğratmaktan tazminat davası açılsa yeridir.)

Basar dedi ki...

@Emre

Theo'nun dediği şey "ben Ali Koç'u çok beğeniyorum"

Şu mantıkla TR'de hiç bir kulüp düzelmez. Cebinden 500 koyan da düzeltemez çünkü bir 5 yıl sonra yine 500 koyan birine ihtiyaç duyarsın.

Düşük maaş + Altyapı (Ersin + Rıdvan) + potansiyelli oyuncu + düşüşe geçip parlama ihtimali olan oyuncu + kiralık ile başarı yakalayıp 1'e aldığını 2-3 yıl içinde 10'a satmaktan başka çaren yok bu durumda.

Aksi durumu zaten gördük, bize Feda tarzı yaklaşım yarıyor. Havaya girip Sefa dediğimiz anda hem borç artıyor hem de başarı gelmiyor.

fidddas dedi ki...

@Basar
+1
bu ülkede başarının formulü de belli.
ama
bu sene banka anlaşmasına para ödenmiyor ve şl gelirleri olacak. bir sürü kişinin ağzını sulandıran bir para var ortada. ANÇnin paranın üstüne oturup kimseyi yaklaştırmaması gerekiyor.

bizim bence en büyük problemimiz transferde ağustos sonuna kalmak zorunda olmamız. aslında bu ülkenin genel sorunu. herkes sofradan kalktıktan sonra sıra bize geliyor.

yilmaz dedi ki...

Youtube'da ilk ŞL sezonumuzun maçlarının özetlerini tek bir videoda buldum. Oktay Amokachi Mrmic'i özleyenler bakabilir :)

https://www.youtube.com/watch?v=NCKq9ZiLgMI

O sezon da çok ağır bi hakem kıyımı yemişiz yalnız. Grubun kader maçında Göteborg maçında. Özellikle 12. dakika civarını izlemenizi tavsiye ederim.

BJK4EVER dedi ki...

Turk kuluplerinin mali durumu ciddi ciddi konusulunca beni bir gulme tutuyor. Hala insanlar oyuncu satarak, butceyi kisarak vs bu isten cikabilecegimizi dusunuyor ya, vallahi cok komik. Sirf faiz giderleri senede 500 milyon tl'yi asmis durumda. Sen butun sene 0 maliyetle idare etsek bile butun gelirlerin anca faiz giderlerini karsiliyor. Borc coktan dondurulebilecek seviyeyi asti bile, hala insanlar ciddi ciddi bunu tartisiyor yahu.

GS'liler de bankalar birligi anlasmasina vs seviniyor sanki bir bok olmus gibi. 2 sene anapara odemesen ne olacak, 2 sene sonra 50 milyon euro kar yapip anapara odeyebilecekmisin mesela? Sacma sapan isler yahu.

Turk kulupleri boka batmis durumda. Disaridan para gelmeden kurtarilacak gibi degil. Hadi bu sene CL gelirleriyle maaslari odedin vs, seneye ne yapacaksin? Hadi sen kurtardin diger 2 buyuk ne olacak? Turk futbolu mali reform yapacaksa toplu olarak yapmali ve bu konuda net olmali. Sikindirik uygulanmayan sozde harcama limitleriyle vs degil. Fenerbahce'nin harcadigi parayi da herkes goruyor, verilmeyen cezalari da goruyor. Ayni sekilde milyon euro'lara 3. lig takimlarina satilan bos beles oyunculari da goruyoruz, bunlar olunca TFF havaya bakmakla mesgul oluyor. Boyle sacma sapan is olmaz. CL gelirini kapacagim, taraftarimin gozunde kotu duruma dusmeyecegim diye butceler kisilmiyor, sacma sapan harcamalar devam ediyor. Birakin 40-50 milyon euro'yu, 3 buyuklerin maas butcesi bu mali sartlarda 5 milyon euro'yu gecmemeli. Bunu zorlayacak gote sahip bir TFF var mi? Yok tabii. Boyle oldugu surece bu kendi yarattigimiz rekabet ortami ve sacma sapan dunya'da big bubble olarak devam edecegiz ve patlayana kadar gidecek iste. Nerede patlayacagi mechul, ama zengin bebelerin bile artik kurtaramayacagi noktaya gelince ne olacak merak ediyorum.

dominic molise dedi ki...

@basar, cok net katilmiyorum avci hususuna. kontrat konusur, sonrasi polemiktir. bitti gitti. ben birini 3 senelik kontratla ise alsam, tazminat olarak da bir miktar para koysam sozlesmeye ve adami kovsam ne olur? neden ayni sonucu konu besiktas oldugunda gevsetmeye calisiyoruz ya da en azindan bu bireyi itibarsizlastirmanin dogru olacagi varsayimi ile klavye tuslarimizi tiklatiyoruz?

dominic molise dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
F.N. dedi ki...

Yeni yabancı kuralı ile artık transfer politikası komple değişir. İlk 11'de 8 yabancı. İlerki senelerde birer azalarak 6'ya kadar düşüyor. Anadolu'nun vasat topçuları ile artık bir 15 sene şampiyonlar ligi yalan olur

Emre Toraman dedi ki...

@yilmaz
Ben borçları sürdürülebilir hale getirip geleceği kurtarmaktan bahsetmiyorum pek aslında. Gelecek sezon özelinde maaşların -mümkün olduğunca- sugar daddy'siz ödenebildiği bir yapının başarı şansını daha yüksek görüyorum. Sezon ortasında nakit ihtiyacından dolayı "güçlü" yönetici arayışına girilmesin istiyorum.

Sonraki sezonları düşünebilecek bir durum zaten pek yok. Ben yine de basitçe izci kuralına uyulmasından yanayım. Tüm doğayı temizlemek mümkün değil ama kamp yapılan yeri bulunandan bir tık temiz bırakmak yeterli benim gözümde. O da değilse ortalama bir kampçının kirleteceği miktardan bir tık eksik kirletmek.

Uzun vadede, taşınmaz satışları ve isim sponsorlukları ilk aklıma gelen zorunluluklar oluyor ama ne derece çözüm sağlayabilir bilmiyorum. Big bubble patladığında bankalar birliğine borcu takıp Göztepe modeliyle iflas ve alt ligden ÖzBeşiktaş'la yola çıkılması bana hep olası bir senaryo gibi geliyor. Halkın cebi bunu ne kadar kaldırabilir göreceğiz tabi. Katar vb. kulüp satışları zaten en bariz görünen seçenek.

Barreto dedi ki...

Hangi ileri zekalı yatırımcı gelip bu ligin üç büyüğünden birini satın alır. Bu kadar dejenere olmuş yerel futbol endüstrisinde kim parasını batırır. Burası Portekiz seviyesinin bile çok gerisinde.

Pheaglix dedi ki...

maalesef yabanci kurali yine ligi garabete cevirecek hal aldi. yine sekiz yabanciyla baslayip yerli oyuncu degistirmemiz gerektiginde sirf kural geregi cikmamasi gereken oyuncuyu cikarmamiz gerekecek. gerci kadro planlamasini ona gore yapip yerli oyunculari yerli oyuncularla yedeklemek en mantikli olani, ama bu hem takimin potansiyeline daha fazla kisit koymak oluyor, hem de kesinlikle yapilmayacagini ve transferlerin gelisiguzel yapilacagini biliyoruz.

bu sinirin acik ara en cok yaradigi takim fenerbahce. ellerinde fazlasiyla ilk 11 seviyesinde turk oyuncu var. mesut'un da turk statusunde olmasi lazim, turk statusu icin milli takim tercihi kurali ilk ciktigi zaman coktan milli takim tercihini yapmisti. altay, gokhan, nazim, serdar, ozan, irfan can, mesut arasindan uc oyuncuyu oynatmalari yeterli, ki sinir olmasa bile seneye iclerinden ucu ilk onbir olurdu zaten.

obur tarafta bizim pek rahat oldugumuz soylenemez. eger hem ersin hem ridvan'in seneye takimda kalacagini dusunursek (ki gitme ihtimalleri hic az degil) elimizde ilk onbire yazabilecegimiz sadece uc yerlimiz var: ersin, ridvan, ve geldigini dusunursek salih. ersin ve salih'in yedekleri yerli (kalirsa utku ve oguzhan), ama ridvan'in (mecburi) yedegi nsakala. isin kotusu piyasada alip ilk onbire yazabilecegimiz seviyede cok fazla turk oyuncu da yok. su an oyuncu eksikliginden dolayi mutlaka transfer yapmamiz gereken bolgeler sag bek, sag acik (tore muzmin sakat, hasic seneye ikinci yariya kadar yok, atakan'in bizim seviyemizde oldugu supheli, lens sayilmaz), ve santrafor. bu bolgelerde maalesef hem realist olarak transfer edebilecegimiz hem de takima yazabilecegimiz aklima gelen kimse yok.

durum buyken en mantikli cozum larin'i uygun fiyata gonderip yerini kenan karaman ile doldurmak gibi. bence larin'i 10-15 milyon euro civarinda gonderip yerine bedava kenan karaman'i almak kural yokken de son derece mantikliydi, ama simdi biraz da zorunluluk haline geldi.

turgay dedi ki...

işte neden adamlar sezon ortası aytaç gibi alpaslan gibi irfancan gibi adamları ayartıp alıyor bu yüzden. bizse hala salihle veya kenanla resmi sözleşme yapamadık. bu kuralı fb ve gs istemeseydi getiremezlerdi. onlar olur dediği için geldi. bunu okuyamayan yönetim hala mobese dahil heryerde şampiyonluk anlatıyor. sergen bile şampiyon olduk bitti geleceğe bakmamız lazım derken hala şöyle kazandık böyle kazandık demenin bitmemesi bu kararlara yol açıyor.

yilmaz dedi ki...

Şimdi burada TFF'yi ya da yabancı sınırlamasını savunuyor gibi olmak istemem ama, bu tamamen kulüplerin b.k yemesinin bir neticesi olarak görüyorum. Ülke hakikaten yabancı oyuncu çöplüğü. İkinci ligdeki takımların bile as santrforları yabancı.

BJK4EVER dedi ki...

Yabanci coplugu oldu da, ligi az-cok tasiyan, kalite katanlar yine yabanci. Bizi tasiyan oyuncularin bile tamami yabanci. Takimin en zayif boktan halkasi kim desen yine Ersin, Necip vs diyorsun. Rakiplerde de oyle.

Bence de genc yerlilere yeterince sans verilmiyor. Sans verilmemesinden ziyade onlarin gelisimi dogru sekilde yonlendirilmiyor, potansiyeli aciga cikartamiyoruz. Ama derbimiz buysa bunun cozumu yabanci kurali degil. Eger gercekten derdin buysa ve gotun yiyorsa soyle birkac cozum uygularsin;

- ilk 11'de maksimum 20 yasinda 3 yerli oyuncu ile maca baslama zorunlulugu (gerci bizim kulupler o kadar yuzsuz ki ilk dakikada bu oyunculari oyundan alir, ama o zaman degisiklik haklari yanacak napalim)

- altyapiya turlu turlu kalite standartlari ve denetim getirilmesi (zeminler, antrenor qualification'i, soyunma odasi vs), ha ust yapida ne gibi bir denetim var ki altyapida olsun dersen dogru, ama bir yerden baslamak lazim

Bunlar tabii ki yapilmayacak. Cunku bunlarin derdi ulkenin yabanci coplugu olmasi, yerli genclerin oynamamasi degil. Tamamen bir grup yerli oyuncu ve menajerlerinin ac kalmasi.

Turkiye sacma sapan bir korku imparatorluguna donustu. Bu rant ve sacmalik tamamen ortadayken, ulke goz gore gore iyice bok cukuruna donusuyorken kimse agzini acamiyor. Su yabanci siniri konusunda televizyonda cikip gercekleri soyleyecek gazeteci sayisi 2-3'tur anca, onlar da konusurken sozlerini dikkatlice secer. Sacma sapan bir hal aldi koskoca ulke. Bir hafta sonra Avrupa Sampiyonasi baslayacak. Iyi-kotu sansimiz var, son senelere gore millet olarak daha hevesliyiz. Uzun donem sonra milli takimda GS-FB-BJK rant kavgasi yok. Ilk 11'de Leicester, Juventus, Sassuolo, Roma, Lille, Milan gibi kuluplerde oynayan oyuncular olacak. Yillar sonra belirli bir seviyenin, degerin ustunde birden fazla oyuncumuz olacak milli takimda. Sirf bu bile son yillarda kalkan yabanci sinirlamasinin ne kadar dogru oldugunun gostergesi, ama bu kabak gibi ortadayken bile gostere gostere aksi karar alabiliyorlar. Ve kimse agzini acamiyor iste.

Ben bu iste rant disinda FB'nin de parmagi oldugunu dusunuyorum. Parmagi yoksa bile bilgisi mutlaka vardir, ki Mesut ve Irfan Can'a bu kadar para doktuler. Bizim baskanimiz Kulupler Birligi baskani, dun aciklama yaptilar. Kulupler olarak birlikte hareket edip gerekirse tamamen radikal kararlar alip bu karari donduremiyorlarsa zaten kendilerini fesih etsinler, bizim baskan da istifa edip Besiktas'a yogunlassin zaten.

Basar dedi ki...

@dominic

Tekrardan, ben taraftarım. Evet hukuki olarak haklı ama vicdani olarak seni, beni, Beşiktaş'ı zarara uğratmış bir adamdan bahsediyoruz. Bakış açında haklısın ama ben bu olaya maalesef bu şekilde bakıyorum.

Dünyanın her yerinde ve işinde performansı düşük kişi gönderilir. Avcı'nın gönderilmesi ile Beşiktaş zarardan kar elde etti. Bu yönetimin yaptığı en doğrı iştir. Sergen'in gelmesi ile Beşiktaş, Avcı'nın batırdığı takım ile ligi 3. bitirdi ve bu sezonu şampiyon olarak tamamladık. Avcı kalsaydı ne 3. olurduk ne şampiyon

Kurduğu takım, oynattığı oyun ile Beşiktaş'ı küme düşme seviyesine getiren bu zatta müsamağa gösteremiyorum, empati yapamıyorum. Sen haklı olsanda bu konuda düşüncem sabit. İlerisi için alınan ders ise sözleşmelere başarısızlık maddelerinin de eklenmesi olmalı.

yilmaz dedi ki...

Ben çözümün yabancı sınırlaması olduğunu söylemedim, kulüplerin yaptığı saçma transferlerin sonucunun yabancı sınırlaması olduğunu söyledim. Ülkede hiç bir yönetici sorunları çözmek için uğraşmıyor zaten, TFF de buna dahil. Olmadı sınırlama getiririz diyor. Maske alımına bile sınır getirmiş bir ülkeyiz sonuçta.

Mesela senin söylediğin şeylerin çoğunu kulüpler kendi inisiyatifi ile yapmalı. Ama yapmıyorlar. İlla bir iradenin dayatmasını bekliyorlar. O iradeyi de kendi seçtikleri için dayatmıyor.

Yabancı sınırlamasında mağdur olan taraftarlar. Çünkü oyuncu yetiştirmeyen bir ülkedeki takımların hali yabancı oyuncu da olmayınca içler acısı oluyor ve kör dövüşü maçlar izliyoruz. Fakat kulüpler mağdur değil, bu sorunun birinci derecede sorumlusular.

BJK4EVER dedi ki...

Suclu varsa herkes suclu. Kuluplerin sacma transferleri yuzunden oldu demek dogru degil. Kulupler de sorumlu, ama sorumlulardan biri. Gencler oynamiyorsa veya gelismiyorsa herkesin sucu var.

20 yasina geldiginde 2 kelime Ingilizce bilmeyen, kari ve spor araba pesinde kosmaktan basla birsey bilmeyen yurdumun genci suclu.
Gencleri oynatmamak icin elinden geleni yapan, riske girmeye korkan, genclere birsey katacak bilgi-birikimi olmayan, o bilgi-birikime sahip olmak icin hicbirsey yapmayan antrenorler de suclu.
Genc oyuncularin hatalarina tahammul etmeyen, bitik sozde yildiz yabancilara tapan taraftar da suclu.
Tabii yoneticiler de suclu. Ama herkesin ortak oldugu kokusmus boktan bir duzen var.

Ama bence TFF'yi bunlarin hepsinden ayiran ozellik yonetici kurum olmasi, kurallari koymak ve denetlemekle mukellef olmasi. Kulupler kendi aralarinda anlasip zeminler piril piril olacak diyebilir. Ama 20 kulupten 2 tanesi bunu yapmasa ve cim bakimina harcayacagi parayla ekstra 1 yabanci oyuncu alirsa ona karsi ne yapacaksin? Parmak mi sallayacaksin? Kural yoksa yaptirim da olmaz, yaptirim yoksa tesvik de olmaz. Tesvigin icten ve mantiktan gelmesi en guzeli, ama bu kokusmus duzende olmuyorsa olmuyor.

Zaitsev dedi ki...

@ Basar

Sözleşmeye başarısızlık maddesi koyarsan imza attıracak kimseyi bulamazsın(Standart alt lige düşme maddeleri hariç). Sen başarısızlık maddesi koyunca o da çıkış maddesi isteyecek. Bu şartlarda imza atacak oyuncu/antrenör maaş olarak yıllık 2 yerine 3 ister. Bu yaklaşımla ancak Sergen, Rıza, Şifo, İbrahim Üzülmez ile çalışabiliriz.

Başarı maddesi ile bu işler daha kolay olabilir. Yıllık maaş 2 birim ise 1 birim şampiyonluk primi gibi. Antrenörde 3 senelik sözleşmeden kaçarsın. 2+1 yaparsın. +1 kısmı zamlı olur vb. vb.

Emrah D dedi ki...

Yabancı sınırı saçma transferleri önleyecek bir şey değil ki aynı transferleri yapan yöneticiler bu sefer saçma yerli transferleri yapıp en az yabancı sınırı olmadığı zamanki kadar para harcayacaklar, o paralar da menejerler futbolcular neye harcıyorsa ona harcanacak yani yine yurtdışına gidecek.

turgay dedi ki...

türkiye gibi bir ülkede saçma olmayan şey yok zaten. ülke saçmalık üzerinde yaşıyor. kulüpler yanlış transfer yapmış olabilir sen onları affedersen yanlış yapmaya devam ederler. ama ceza verip yapmamalarını sağlarsan yapamazlar. bugün şampiyon olmus kulübümüzün başkanı çıkıp utanmadan sıkılmadan limitlerin esnetilmesini televizyonda isteyebiliyor. ben utandım bu durumdan. başkasının ne düşündüğünü bilemem ama bu rezalettir. sen ocak ayında 16 yabancı olsun diyen adamsın. sonra 16 yabancı en çok sana yarayacakken maaş ödeyemiyorum diye yabancılarını kiralayan gönderen adamsın. hala limit istiyorsun. çünkü 1 kere esnettiler limitleri bankalar. tekrar yapılandırdılar borçları. şimdi hala istiyorsun. seneye fener şampiyon olacak onlarda isteyecek. sonra gs olacak onlar da isteyecek. sen kural koyucu olarak bu kadar mevzuatı sıçar batırırsan bunlar olur.

yilmaz dedi ki...

@diskonnektus haklısın, ben de bir çözüm fikri söylemediğimin farkındayım. Yerli saçma transferler yapılınca da iki sonra yabancı serbestliği gelecek. Bu döngü şimdiye kadar hep böyle oldu. Fakat kulüpler halen daha buna uyanmadı. Söylemek istediğim bu.

Kulüpler ağlaşıp durmak yerine, ayakları üzerinde durabilecekleri solid bir yapı kurmak zorundalar. TFF dediğin oluşum iktidarın toplantılarına meeting'lerine katılan kravatlılar ordusu nihayetinde. Futbol umurlarında bile değil.

fidddas dedi ki...

yapılması gereken ilk şey mali disiplin, bu zaten diğer bütün olması gerekenleri zorlayacak.
ancak mali disiplini ne kulüpler ne taraftarlar ne de iktidar istiyor.
bu kulüpler sosyolojik ve ekonomik açıdan birer arpalık. bütün taraflar bunu sonuna kadar sömürüyor.
ülke futbolunu bu kadar hormonlu hale getiren yayın ihalesindeki rakamların ülke futbolunun ederinin 3-4 katı olmasından kaynaklanıyordu, ülke ekonomisine bağlı olarak yayın ihalesi gittikçe küçülüyor ve küçülmeye devam edecek gibi duruyor.
mali disiplin için aşırı uygun bir ortam var aslında ancak bunun yapılması mümkün değil. ülkece popülistliği çok sevdiğimiz için ben kulüpler fiilen batana kadar bu düzenin bu şekilde devam edeceğini düşünüyorum. Beşiktaş 1903 takımı ile 2026dan sonra liglere devam ederiz gibi.

yabancı sınırı eğer siyasi baskı ile temmuza kadar eski haline dönmeyecekse şu durumda takıma 6-7 tane yerli oyuncu hazır tutmak durumundayız. ancak 2014teki gibi yaşa basıp bu oyunculara 4-5 yıllık 2-2.5 arası kontratlar vermeden bunu çözmemiz gerekiyor.

mesut yerli statüsünde olamaz. kural çıkmadan önce alman milli takımında oynadı.

ben yabancı konusunda biraz ortadayım, sınırsız yabancı ülke futboluna geliştirir doğru bir önerme değil bence. ama bir yandan yedekte oturacak 6 yabancı olması aşırı saçma, ayrıca 11e yerli oyuncu zorunluluğu da yerli oyuncu piyasasını şişiriyor. normal şartlarda kulüplerde para olmadığı için piyasanın dengesini doğal yollarla bulması beklenir ancak biz de futbol takımlarına sürekli borç para pompalandığı ve bu borçların sorumlusu yükümlü olmadığı için piyasa kontrol altına giremiyor.

limit konusu iyi bir uygulama ama ancak orada sürekli etik ihlaller yapılıyor ve buna dur diyecek bir mekanizma yok.
ülke düzelmeden bu tip konular zor düzelir.

Emrah D dedi ki...

Benim çözüm önerilerim şunlar:

1- 28 kişilik kadroda milliyetten bağımsız 8 tane clubgrown 8 tane homegrown oyuncu yazılması zorunlu hale gelecek (2 yıl geçiş süresi olarak 4/4 ve 6/6 olabilir)

2- TFF, UEFA'ya FIFA'ya vs bildirecek oyuncu ve teknik kadro ödemeleri direk federasyona bildirilen kontratlar üzerinden ve federasyon tarafından yapılacak ve bunun dışında kulüplerden alınan sözler vs geçersiz sayılacak. TFF ödemeleri kulüplerin yayın gelirlerinden düşerek günü gününe ödeyecek sene sonunda kulübe kalan para neyse sadece onu verecek böylece maaş konusunda disiplin net bir şekilde sağlanmış olacak. Ayrıca böylece Eskişehir Denizli Akhisar Karşıyaka vs vs vs gibi oyunculara borç takıp batan kulüpler olamayacak.

3- Aynı şekilde oyuncu transferleri de TFF üzerinden yapılacak ve takımların transferde TFF'den verilecek para harici söz verme hakları veya söz verildi hani para nerde diye hesap sorulma sorumlulukları olmayacak. Bu şu demek oluyor mesela transferi yaptığınız yabancı kulübe "1 milyona alıyormuşuz gibi yapalım siz de evet deyin biz sonra açıktan 2 milyon daha veririz" dediğiniz zaman o 2 milyonu vermediğinizde diğer kulübün bir yasal hak arama yolu olmayacak. Eğer öyle olursa kimse de güvenip açıktan para almaya yanaşmayacağı için alım satımda da disiplin sağlanmış olacak.

Bütün transfer ve maaş ödemeleri yayın geliri içerisinden yapılacağı için geri kalan tüm gelirler de ya halka açık kulüplerde hissedarlara kar payı olarak dağıtılacak ya da mecburen altyapıya amatör branşlara filan harcanacak zira harcayacak başka yer kalmıyor (zira borç olmayacağı için faiz ve finans giderleri de olmayacak).

can dedi ki...

Önümüzde tarihi bir fırsat var. Hem Fener’in hem de Galatasaray’ın, kongreleri yüzünden transfer konusunda ellerinin kollarının bağlı olması büyük bir avantaj. Fener’in Teknik direktörü belli değil; kulübün eski futbolcularından oluşan ve camiada belli bir karşılığı olan bir teknik/idari kadro/kliği tasfiye etme sürecinin çalkantılarını yaşıyorlar. GS cadı kazanı gibi. Her gün değişen fraksiyonlar, başkanla Terim arasında uluorta atışmalar, ultraşlan’ın gazeteciye saldırması, Terim belirsizliği… Ama yönetim ya şampiyonluk sarhoşluğundan, ya da kendi iç tartışmalarının etkilerinden kaynaklanan sebeplerle uyuşuk bir halde vakit kaybediyor. Sergen’le sözleşme gereksiz yere gecikiyor. Oysa, rakipler etkisiz bir haldeyken somut adımlar atıp sözleşmesi biten oyuncuları kapmak daha kolay olsa gerek. Ne bileyim, içerden Salih ve Caulker düşünülüyorsa beklemenin manası (mesela finansal avantajı) var mı gerçekten? Trabzon mesela Gervinho ve Bruno Peres’le akşam pazarı beklemeden hemen imzaladı. Bakalım. Geçen transfer döneminin nispeten düşük bütçeyle şampiyon kadrosu kurma başarısı şans mıymış, daha net göreceğiz.

yilmaz dedi ki...

Daha bu sabah, muhabir Sercan Dikme, Beşiktaş'ın Rossier için Sporting'e henüz bir teklif sunmadığını söyledi. Kulüpler daha performans değerlendirmesi yapmaktan aciz. Şu oyuncunun devre arası sessiz sedasız bonservisinin alınması lazımdı mesela.

Frankfurt Benfica'dan kiraladığı Jovic'i devre arasında 6m€'ya aldı, sezon sonu da Real'e 60'a sattı. Biz aval aval sezon sonunu bekliyoruz, şansa sporting bi yere satamazsa bize kalır diye.

can dedi ki...

Başkan iyice saçmalamaya başladı (gene). Sergen’le ne sorunları var bilmiyorum ama bu sözleşme meselesi kabak tadı verdi, veriyor. Bu kadar salak olmayıp Avcı’nın sözleşmesini nizami şekilde sonlandırsalardı Sergen’le bu pazarlığın yapılmasına gerek olmazdı. Bir yandan Karius, Ruiz, Avcı derken toplam 5-10 milyon euroyu çöpe at, sonra kuruş hesabı yapıyorum geyikleriyle yeni sezon planlamasının içine sıç.

BJK4EVER dedi ki...

Fikret Orman'in 2 sampiyonluk+CL'de tarihimizin en buyuk basarisi sonrasi yasadigi guc zehirlenmesini mevcut yonetim sadece 1 sampiyonluk sonrasi yasadi bile, helal vallahi.
Transferleri gectim, Sergen'le hala sozlesme uzatilmamis olmasi buyuk skandal. Rakiplerimize karsi cok buyuk bir avantajimiz var bu sene, teknik ekip belli, birbiriyle oynamaya alisik basarili olmus bir oyun grubu var, ama bu dezavantaji yok etmek icin ellerinden geleni yapiyorlar.
Gecen sene duses attik. Transferler tuttu, egrisi dogrusuna denk geldi, oyun plani oturttuk ve fazla sakatlik yasamadik son donem haric. Bu sene ayni sekilde oynarsak barbutu bu sefer duses atamayabiliriz. Sergen'den tekrar kisitli bir kadroyla yepyeni bir oyun duzeni kurup tekrardan basarili olmasini beklemek fazla iyimserlik olur.
Fenerbahce ve Galatasaray'in kadro kalitesine, butcesine ulasamayacagiz, o kesin. Ama en azindan elimizdekini korumak, firsatlari degerlendirmek lazim. Baskan hala cok buyuk marifetmis gibi Rosier, Ghezzal konusunda ketum konusuyor vs.
Baskan'dan kimse Ghezzal icin cebinden cikarip 15 milyon euro odemesini bekleyemez. Ama Larin veya Ersin'i satip o parayla (gerekirse ustune biraz koyup) Ghezzal'i almayi denemiyorsan elestirilirsin. 200-300 bin euro icin Salih Ucan'i kaptiracaksan elestirilirsin. Rosier'i bonservisi nispeten makul sevileyelere inmisken almak icin ugrasmiyorsan, transferin son haftasini bekleyim belki 1 sene daha kiralarim vs diyorsan elestirilirsin.
Su an konusmak icin henuz erken, ama baskanin aciklamalari vs hic umut vermiyor. Deli gibi para harcamamaliyiz, o konuda herkes hemfikir. Ama kalkip 200-300 bin euro icin sacma sapan kararlar alip tekrardan mucize olmasini beklemeyiz umarim.
Bu arada Aboubakar tekrardan teklifimizi reddetmis. Hayret, halbuki Aboubakar tam bir Besiktas asigiydi. Porto'dayken uclu cektirmisti, surekli sebek gibi guluyor vs. Niye boyle oldu acaba? Belki de teklifimizin farkinda degildir? Sonucta sozlesme uzama maddesinin anca son mac devreye girdiginde farkina varan, saf bir kardesimiz kendisi. Belki teklifi anlamamistir, farkinda degildir?

turkkant dedi ki...

Başkanın belirli artıları var. En azından paraları zamanında ödemesi, hoca tercihi (ki bana yanlış gelmişti) ve şu ana kadar israf transferleri yapmaması dahi önemli işler. Öte yandan, çoğu hatası da var.

- Sergen hocanın imza sürecini çok iyi yönetemedi. Devre arasında Sergen hocanın olacağı belliydi, şampiyon olamasa bile... Şimdi gereksiz süreç uzadı, Şenol Güneş - Fikret Orman sürtüşmesi gibi bu sorunlar birike birike bir yerde kangren oluyor. Bunu daha sorunsuz çözebilirdi.

- Aboubakar sözleşmesini doğru yapmamışız. Sadece "Ya bu adam sakatlanırsa?" diye düşünülerek sözleşme yapılmış. Diğer ihtimali (ya bu adam uçarsa?) düşünmememişler. Örneğin, 2 yıllık kontrat yapıp 25 maçı geçemezse kulübün tek taraflı sözleşmeyi iptal etme hakkı vardır, deselerdi, hiç bu sezon sonu sorunlarını yaşamayacaktık.

- Çok konuşuyor. Ve "GS alkışlayacak", "Herkes bizim karşımızda", "torpil istiyoruz" gibi hataları sürekli yapıyor.

Sonuçta şunu anlamalılar. Ghezzal olmasa şampiyon olamazdık. Ve Ghezzal "hocanın cep telefonundan 2 dakika izleyip bunu alın" demesiyle ve "motokuryenin yetişmesiyle" oldu. Çok da kendini dev aynasında görmeye gerek yok.



Barreto dedi ki...

@turkkant +1

turgay dedi ki...

4evera katılıyorum. Yönetim güç zehirlenmesi yaşıyor özellikle de başkan. Sürekli röportajını görüyoruz. Sanki matah bişey yapmış gibi her yerde var her kamerada hem gazetede her fotoğrafta o var. Tek özelliği maaşları zamanında yatırmış olması. Bunun için de reklamın kralını yaptı. Hala somut adım yok hep haftaya görüşülecek yarın görüşülecek falan filan geçiyor zaman. Bu kadar egoya dağ dayanmaz. Hocanın yerinde olsam imzalamam ne halleri varsa görsünler derim. Hoca sadece 1 kez konusup konuyu kapattı bunlar hala konusuyor bıkmadan usanmadan. İnsan biraz susar fa işine bakar ama yok gün aşırı konuşma saçma sapan fikirler aynı şeylerin tekrar tekrar onümüze sunulması. 1 Allahın kulu da başkanım az susun demiyor. O kadar yalakalar işte. Çekeceğimiz çile var

Zaitsev dedi ki...

Aboubakar işi uzatmamış basmış imzayı Al Nassr’a. Bizde son teklifimizi sunmuştuk galiba. Sezon sonu yatması sebebiyle kendisine affetmeyecek olsam sa transfer sezonunu kansere çevirmediği için kendisine teşekkür ediyorum. En azından para için FBye filan gitmedi.

yilmaz dedi ki...

Aboubakar'ın resmen gidişiyle "Kalinic" sezonu da resmi olarak açılıyor.

Kalinic; menajerinin itelemek için kulüp aradığı, 3.5m€ maaştan 3 yıllık sözleşme ve imza parası isteyen, kariyerinde t.şaklı kulüpler bulunan tüm oyuncuları ifade ediyor. Hulk, Mandzukic, Seferovic, Digeo Costa, Paulinho, Modeste filan hepsi bu familyadan.

"Abou'ya o maaş verilmez" lafına karşı gelmeme sebep olan bu familya ve bu familyanın bir üyesini transfer etmek için bekleyen yönetim anlayışımız. Yani Abou'ya 3m€ vermeyince gidip, 24-25 yaşında zımba gibi 20+ gol beklentisi olan bi oyuncuya vermicez o parayı.

yilmaz dedi ki...

Açık konuşayım, Abou gittiği için üzgünüm. Hem de çok. Sezonun son haftalarındaki falsolarını görmezden gelecektim halbuki :(

Zaitsev dedi ki...

Ben bu sene aldığımız katkıyı bir daha Aboubakardan alabileceğimizi düşünmüyordum. Eğer yazılan parayı imza attıysa da gitmesi gayet normal. Bizim vereceğimiz 3 senelik parayı bir senede alacak gibi duruyor.
Ghezzal ve Rosier işini bitirebilirsek eğer 32+ kaşar bir oyuncu 3.5 milyon avro vereceğimize önde Umut Nayır ile devam edelim daha iyi.

YSY dedi ki...

Abuya çok nefretle bakamıyorum, sempatiyle de bakamıyorum. İki kere geldi, ikisinde de şampiyon olduk. Adamın yaşı gelmiş 30'a bu parayı bir daha görmesi mümkün değil, o yüzden yolu açık olsun. He iki sene sonra başakcity'e kiralık gelir sakatlanmazsa.

Barreto dedi ki...

Sergen Yalçın yönetime, Abu'ya ve kendi eksikliklerine rağmen çok iyi iş çıkarmış gerçekten.

dominic molise dedi ki...

abou'ya giydirmeden once kadrodaki cimento gorevinin hakkini vermemiz lazim. ghezzal, rosier, nkoudou abou'nun abilik yaptigi adamlardi. profesyonel futbol abilige ihtiyac duymaz, dogru. ama aidiyet duygusu oyunculari nasil yukari cikariyor, bu da defalarca kanitlandi.

abou yokken daha bile iyi oynadilar diyecekseniz bu arguman da pek dogru olmaz. sampiyonluk potasina giren oyuncu zaten kendi icin oynar, potaya sokan abou oldu.

dominic molise dedi ki...

en az 10 ml euro edecek oyuncuyu bedavaya kaptirmak aci oldu sadece.

Serkbal dedi ki...

Bence sergen hoca ile de anlaşılmayacak

turgay dedi ki...

eğri oturup doğru konuşalım abou bizi şampiyonluk potasında tutan adamdı. oyununun en önemli özelliği olan patlayıcılığını kaybetmesine rağmen müthiş oyun karakteri ve tahmin edilemez oluşuyla bize çok katkı verdi. sezon sonuna doğru yatması bence kendi karakterinden çok menajerinin çakallığı. adamın iyi menajeri var. yoksa kimse arka arkaya sağlam geçirdiği 3 sezonu olmayan bir adama 6 milyon ve başarı bonusu bağlamaz. gidişi daha vicdani olabilirdi ama ne olursa olsun adam profesyonel ve o paraya her yere koşarak gidilir. ben sanılanın aksine bizimle yaptığı sözleşmenin çok çok iyi olduğunu düşünüyorum. kimse aboudan 30 maç oynamasını beklemiyordu. belki abou da beklemiyordu bu kadar sağlam kalacağını. şimdi sıcak iklimde milyon euroları mutlu yaşar.

şu durumu da eklemek lazım. sezon içinde abounun bilerek oynamadığına dair çok haber çıktı ve biz bunlara inanmak istemedik. bazen taraftar refleksini bırakıp mantıklı düşünmek lazım. acaba bu haberler neden çıkıyor demek lazım. ben de baştan inanmamıştım ama iş uzadıkça bana da mantıklı geldi. şimdi aynı durum hoca için geçerli. sezon biteli kaç gün oldu daha ortada sözleşme yok. işte kamp yeri belirleniyor bir kaç oyuncu ile anlaşılıyor ama demekki arada bir sorun var. karşılıklı söylemler veya muhabirlerin konuşmalarında sorun yok deniyor ama çok açık bir sorun var ki daha sözleşme yapılmadı. yoksa bu kadar olumlu hava esecek ama sözleşme olmayacak mantıklı mı? burada iş yönetimde bitiyor. yönetim içinde hocayı istmeyen güruh var. ancak buradan iş dönmez artık. çünkü taraftar çok net hocanın arkasında. hocanın gitmesi demek erken seçim demek. ahmet nur çebi bunu göze alabilir mi bilemiyorum. ama içeriden bunu göze alabilecekler var.

son olarak sergen yalçın bu kadar destek görmemiş veya bu kadar camiada kabul edilmemiş olsa ali koç onu havada kapardı. ali koç bu kadar kötü bir başkan işte. rakiplerimizin bu kadar çalkantılı olduğu bir ortamda bizim halen sorunlarımızı çözememiş olmamız da büyük bir yönetim zaafiyetidir.

BJK4EVER dedi ki...

Bizim taraftardaki saflik olduruyor beni. Birsey dondugune dair tum kirmizi alarmlar caliyordu. Medyadaki haberler, yoneticilerin boyle bir madde kesinlikle yok dememesi/diyememesi, tam da 29. macta sakatlanmasi, MR sonuclarinin ve sakatliginin somut bir sekilde aciklan(a)mamasi, Sergen'in MR sonuclari bile belli olmadan Aboubakar sene sonuna kadar bizimle yok buyuk ihtimalle demesi, daha ne gibi bir belirti olmali ki? Hala Aboubakar oyle sey yapmaz, bizi cok seviyor kafasinda olan insanlar vardi yahu, buna inanabiliyormusun Hasmet?

Aboubakar konusunda yapilacaklar belliydi. Her turlu saglik taramasindan gecirip birden fazla hekimden yorum almak ve FIFA'ya basvurmak. Bu bizi alcaltmazdi, aksine yuceltirdi. Ruiz, A.Avci catir catir haklarini aradi. Biri Besiktas'in hakkini gasp ediyorsa yonetimin gorevi aramaktir. Ha, FIFA elbette genel olarak oyuncudan yana tavir aliyor. Bu sakatlik mevzusu da cetrefelli tabii, muhtemelen bir sonuc da alamayacaktik. Ama su sakatlik mevzusu da tamamen oyuncu lehine beyaz olamaz. Garanti sozlesmeyi kapan bir oyuncu 40 mac boyunca kilim dondu kicim agriyor diye bahane uretemez herhalde, bir siniri vardir illa ki. MR'da birsey gozuktugu icin, Aboubakar'in sakatlik gecmisi oldugu icin bu belki gri alana girmezdi, ama en azindan Besiktas'in hakkinin yenmeyecegini belli ederdik. Ve oyuncular da buna olumlu tepki gosterirdi. Sahada mac kondisyonum yok, hafif sakatligim var vs dinlemeden olumune savasan oyuncularin da hakkini korumus oluyorsun, sadece kulubun degil. Ki bircok oyuncunun Aboubakar'i sosyal medya takibinden cikarmasi da birseyler acikliyordur herhalde.

Onun disinda futbolcu duygusal olmaz, artik bunu anlamamiz lazim. O tek-tuk olan ornekler de gunumuz futbolunda kalmadi. Karakter, aidiyet duygusu, hirs tabii ki gecerli kavramlar, ama transfer donemine kadar. Transfer donemi basladigi an bunlar bos laflar. Josef sahada ruhunu teslim edecek kadar oynuyor, ama FB'de de 2 sene evvel boyle oynuyordu. Sozlesmesi bitsin GS'ye gitsin orada da ayni sekilde oynar. Rosier'e kim birsey soyleyebilir? Ama bonservisini alamazsak ve baska bir takim iyi bir teklif yaparsa gider, damarimi kessen kanim siyah-beyaz akar diyecek hali yok. Ghezzal icin biz mutlaka ilk tercihiz, ama Leicester'i tatmin edemezsek ama Monaco ederse pasa pasa gider yani. Bu oyuncularin sezon icerisinde gosterdigi mucadeleye kimse birsey diyemez, ama profesyonel bunlar. Aboubakar profesyonel olmasinin yani sira ayrica serefsiz de. Onun yaptigi artik profesyonellik degil, baska birsey. Keske bu adami kadro disi biraksaydik da dersini verseydik, bu adamin sampiyonluk kutlamasinda yer aldigini dusundukce sinirleniyorum. Ama her zamanki gibi BJK yonetimi azicik cesaret/got isteyen bir karari almadi, alamadi, aman Ali Riza bey tadimiz bozulmasin stilinde kulup yonetmeye devam ediyor. Sadece Aboubakar degil, transfer ve Sergen konusunda da ayni sey gecerli. Gecen senenin son macinin ustunden 3 hafta gecti, hala antrenorumuz kim olacak belli degil. Bu yonetimin Sergen'in istedigi ucreti cok bulup gizliden gizliye milli takim ve Senol Gunes'i bekliyorsa ve Sergen'in arada gidemeyecegine guveniyorsa gram sasirmam.

yilmaz dedi ki...

Adama devre arası 6m€'luk teklif gelmiş. Yönetim de belli ki bi ihtimal opsiyonu devreye alırız dedi. Alemin akıllısı biz değiliz işte, alamamışlar. Sonuçta bu iki tarafı olan bi sözleşme.

Ben sadece "eğer sorun sözleşmeyse, gel o maddeyi iptal edelim, sen şu kalan maçlarını bi oyna" diye ikna edemediler diye kızarım. Adam zaten gitmiş devre arasında.

Bizden gittiği haline bakarsak Abou'nun bize larin'den düşük bir maaşa üstelik de bonservissiz gelmesi mucizeydi. Üstelik de sakat diye gelmesine rağmen şampiyonlukta çok büyük katkısı oldu. Bence 1 yıllık bu sözleşmede kimse kaybetmedi. Beşiktaş bir şampiyonluk kazandı, Abou da futbolu bırakacakken 6m'dan 3 yıllık kontrat çıkardı. Çok da rezaletlik bi durum yok bence.

BJK4EVER dedi ki...

Bir oyuncu goz gore gore sozlesmesi uzamasin diye oynamiyorsa, ustelik sampiyonluk yarisinin tam ortasinda, takimda binbir sakatlik varken bunu yapiyorsa ortada rezalet bir durum basbaya var.

Sampiyon olduk diye hersey bu kadar kolay halinin altina supurulmemmeli. O madde olmasa hakli olabilirdin. O zaman zaten sikinti cikmazdi. Oynadi topunu hakkiyla gitti derdik Gomez gibi, Talisca gibi. Onlari sindirmek de zor oldu, ama kimse adamlara hain serefsiz gozuyle bakmadi, en fazla Eysan dendi iste. Aboubakar'daki durum o degil. O madde'nin de oldugu sozlesmeye esek gibi imzayi atti. Imzayi attiysan profesyonel futbolcu olarak elinden geleni yapacaksin. Nasil kulup sen sakatlansan da, bok gibi oynasan da senin maasini odemeye devam ediyorsa sen de oynamak zorundasin. Muhtemelen kendisi 2 yillik sozlesme istemisti, biz de bu maddeyle cozduk isi. Onun da rizasi vardi, kabul etmiyorsa da imzayi atmayacakti, gidecekti Gaziantepspor'da oynayacakti oynayabildigi kadar.

O madde sozlesme'de olduguna gore o madde'den dogacak her turlu kazanca bizim hakkimiz var. O madde dogal olarak devreye girseydi ya su an santrfor sorunumuz olmayacakti ya da Aboubakar'i Arap kulubune satip bonservis geliri elde edecektik. Yani zararimiz net olarak var, kabak gibi ortada.

Madde'ler nedense kulup alehine olunca hukuksal olarak donumuza kadar aliyorlar A.Avci gibi, kimse cit cikaramiyor, ama madde bizim lehimize olunca normal oluyor. Normal falan degil. Bu isten biz zararli ciktik, ama maalesef bu isin pesinden kosacak capta bir yonetimimiz yok(tu).


@turgay,

Aboubakar'in mutlaka katkisi olur, ben de kendisini ilk 5/6'ya sokarim, ama sampiyonluk potasnda tuttu denecek performansi da gostermedi. Ona gelene kadar Ghezzal var en basta, hatta Larin var, Josef var. Aboubakar'li ve Aboubakar'siz Besiktas'in puan ortalamasi arasinda neredeyse hic fark yok. Ki Cenk Tosun sakatlanmasa veya cift forvetle oynayan takimi 2. yarida sadece 3 forvete teslim edecek kadar sigir bir yonetimimiz olmasa kendisini hic aramazdik bile.

yilmaz dedi ki...

Adamın sözleşmesini bu şartlar altında uzatmamak istememesi çok normal. Kulüp de daha fazlası için riske girmiyor. Burada bir rezaletlik yok. Son 10 hafta hikayesi de zaten adamın ondan önceki 30 haftada, sezon başı beklenenden en az iki kat fazla maç oynayıp 4 kat fazla performans vermesiyle alakalı.

Beşiktaş Abou'yu "şampiyon yapacak forvet" olarak almadı. Verilen maaş ve "sakatlanırsa bozarım" maddesi bunun göstergesi. Bence herkes istediğini aldı. Beşiktaş daha fazlasını almak istedi. Ama sezon başında niyeti bu sezonu "bir şekilde" çıkarmaktı. Çıkardı. Daha fazlası ise, 30 maç maddesinden yararlanarak 1 yıl daha bu performansı verecek oyuncuyu kapmaktı, yedirmediler. Konu bence bundan ibaret.

BJK4EVER dedi ki...

Beklenenden 2 kat fazla mac vs soyut kavramlar. Sonucta ortada bir sozlesme var. 1 mac da oynasa, 20 mac da oynasa, 40 mac da oynasa sozlesme sartlari gecerli, ona gore sozlesme yapilmis. Senaryoyu oyuncu lehine degistirelim;

Sene basinda Aboubakar'la garanti 3 milyon euro karsiliginda anlastik. As santrfor olacak, sakatligini cozecek diye dusunduk, madde vs. yok, 2 yillik sozlesme. Ilk macta diz kapagi gitti sezonu kapatti. Ne olacaktik?

Senin tabirinle Besiktas'in 'bu sartlar altinda maasini odememek istemesi' cok normal degil mi? Senin tabirinle bu adamin 'sozlesme geregi beklenen performans/mac sayisinin 10'da birini bile karsilamamasi' ortada degil mi? Bu baglamda biz Aboubakar'a bu sene 3 milyon euro yerine tek mac karsiligi 300.000 euro veriyoruz, baska para vermiyoruz desek ne olacakti? Tamam arkadas eyvallah mi diyecekti? Yoksa FIFA'ya basvurup donumuza kadar alacakmiydi? Tamamen ayni sey. Sozlesme var, yukumlulukler var. Yerine getireceksin. Getiremeyeceksen de o sozlesmeye imza atmayacaktin.

Isterse R.Madrid'den teklif alsin, isterse uzay takimindan alsin bana ne. Ben senle o sartlar altinda sozlesme imzaladiysam onun yukumluluklerini yerine getireceksin. Son 10 macin parasini aldin mi? Aldin. O zaman cikip sahaya oynayabiliyorsan oynayacaksin. O madde devreye girecekse de girecek. O madde sikinti yaratacaksa da o madde'nin de icinde oldugu sozlesmeye imza atmayacaktin. Ortada art niyet var, suistimal var.

Biz bence daha fazlasini istemedik, hakkimizi istedik. O madde'yi bir dusunceyle koydurttuk, o dusuncenin karsiligini almak da hakkimiz. Ekstra bir talep degil.

O kadar da kazancli ciktigimizi dusunmuyorum. Iyi bir forveti 30 mac oynattik 1.5 milyon euro karsiliginda hepsi bu. Rosier, Ghezzal'dan farksiz yani. Ve su an elimizde bir santrfor da yok, kazandigimiz bonservis bedeli de yok. Iyi bir oyuncuyu kiralayip kullandik gibi, bu da bu kadar buyutulecek bir durum degil.

turkkant dedi ki...

Olay tam, "Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner" durumu. Sene başı sözleşmesinde kimsenin almaya yeltenmediği Abou'ya karşı elimiz o kadar güçlüydü ki, aşırı korumacı (madde aşağıda), Abou'yu aşırı ezen bir sözleşme yaptık. Olay tersine dönüp elimizde patladı.

"ÖZEL SAKATLIK MADDESİ
Beşiktaş, oyuncunun dizindeki sakatlığın nüksetme ihtimaline karşı yapılacak mukaveleye özel madde koydurdu. Buna göre Aboubakar, diz problemi nedeniyle 1 ay süreyle sahalardan uzak kalırsa siyah-beyazlılar fesih hakkına sahip olacak."

Buradan çıkacak ders, güçlüyken ezmeyeceksin. Her zaman karşındakini de düşüneceksin. Birinci dünya savaşı sonrası itilaf devletleri Almanya'yı öyle zor şartlara mecbur ettiler ki, sonunda ikinci dünya savaşı çıktı.

Ben başkanın açıklamasını hatırlıyorum, sözleşme iptal maddesini görünce Abou sinirlendi ama kabul etti, demişti. Ne oldu sonunda, 1 yıllık sözleşmede dahi hemen iptal ederim'lere girip o riski bile almak istemezsen, bunu böbürlene böbürlene anlatırken, sonunda az daha şampiyonluk kaçıyordu. Adam kendini neden lig sonunda riske etsin ki? Cenk riske attı kariyeri bitti, K. Durant riske attı aşili kopardı tam 1 sene kaybetti. Elin Kamerunlusu neden riske etsin 18 milyon euro parayı? Sakatlansa sözleşme iptal maddesi koydurmuşsun, sen kendini garantiye alıyorsun, sonra neden kendini riske atmadı.

Bu kadar korumacı bir madde koydurmasa, oyuncu kendini kontrat açısından bu kadar güvensiz hissetmese, bence sene sonundaki o oynadı, oynamadı saçmalıkları yaşanmayacaktı. Allah yardım etti, şampiyonluk gitmedi, oradan şampiyonluk gitse, hoca da kalmazdı, yönetim de...

Emre Toraman dedi ki...

Çetrefilli konu ya. Açıkçası devre arasında 6 milyonluk teklif aldıysa bu işi hasarsız atlatmanın garantili bir yolu yoktu bence. Evet opsiyonu iptal edip sezon sonuna kadar oynamasını sağlamak akla geliyor ama oyuncu ve menajeri sakatlanıp 6 milyonluk sözleşmeden olma riskini alır mı sorusu cevaplanmayı bekliyor bu durumda. Kapalı kapılar ardında belki de menajeriyle konuşuldu bu durum. Belki de bu risk için ekstra bonus vs. istendi ve bunu ekonomik olarak karşılayamadık.

Buradaki şeffaflık noksanlığı da bir sorun gibi görünüyor ama şeffaf ve kısa vadede başarısız yapıların uzun vadeyi görme ihtimali de büyük soru işareti ülkemizde. Huzurumuz kaçmadı ve şampiyon olduysak öpüp de başımıza koymak pragmatik olarak çok yanlış olmayabilir.

Burada benim aklıma takılan asıl soru, sezon başında bu 30 maç maddesi koyulurken ne düşünüldüğü veya düşünülmediği. Yani sözleşmeyi o şekilde benim önüme getirsen oyuncu uçarsa ne olacak diye sormak aklıma gelmez belki ama profesyonellerin gözünden kaçtıysa işte o gözden kaçma büyük sıkıntı. Sözleşmeye direk "istersek uzatırız" şeklinde madde de eklemek mümkündüyse ve aklımıza gelmediyse büyük sıkıntı.

Ama akla gelmediğini sanmıyorum. Çünkü 30 maç oynarsa sözleşme uzar direk oyuncuyu koruyan bir madde. Bizi koruyan madde ise sakatlanırsa iptal ederiz maddesiydi. Burada akla gelen soru da neden sözleşme tamamen bizim lehimize gibi davranıldığı. Bu da klasik iç siyaset konsolidasyonu muhtemelen. İşe yaradı mı? Olası görünüyor.

Emre Toraman dedi ki...

Bu arada Rebocho ve kulübünün "Oyuncuda hiç bir problem yokken sırf satın alma maddesi devreye girmesin diye oynatmadınız" diye hukuki yola gitmesi ne kadar mümkündüyse bizim de hukuki yollara gitmemiz aynı derecede mümkün bence. Gayet benzer bir durum söz konusu çünkü.

yilmaz dedi ki...

@BJK4EVER

Evet.

yilmaz dedi ki...

Bence kulübün de "Abou sakat filan değil, yol yapıyor" dememesi arkada pazarlıkların sürdüğünü gösteriyor. Bence bir şekilde umutlulardı son dakikaya kadar.

turkkant dedi ki...

@emre toraman

UEFA opsiyon konusunda genelde oyuncu lehine karar veriyor. Opsiyonla sözleşmesi uzasa dahi Abou sallamayıp gitse davayı kazanma ihtimalimiz %50'den düşük.

yilmaz dedi ki...

@turkkant birebir katılıyorum. "lahanayı yerken kıtır kıtır sapına gelince me" atasözündeki gibi.

BJK4EVER dedi ki...

@turkkant,

Yildiz oyuncular da pazarlik masasinda guclu oldugu icin bizi eziyor. Ucak biletine kadar turlu turlu maddeler koyduruyor. Bu maddeler isimize gelmedigi icin bizi ezdiler diye dusunup uymamazlik yapabiliyormuyuz? Yapinca bir tarafimizda patlamiyor mu? Biz yapamiyorsak karsi taraf bu hakki niye elde etsin?

Onu ezen sozlesmeyse imzat atmayacakti o zaman bu kadar basit. Duyan da sanki kulupler Aboubakar icin siraya girmisti zanneder. Ya Porto'da kalip senede 3-5 mac oynayip kariyerinin daha da batmasini gorecekti ya da Gaziantepspor'a gidip kaybolacakti, baska isteyen takim da yoktu zaten.

O ezmeyeceksin lafini bir zahmet Ruiz ve A.Avci'ya da ilet. Biri kimsenin on goremedigi bir korona pandemisinde gelirleri tamamen erimis kulubu maasini 1-2 ay odemedi veya geciktirdi diye donuna kadar aldi, digeri de piyasa degerinin cok cok ustunde, ustelik baska bir takimda is bulmusken tazminat maddesini kullanarak piyasa sartlarinin cok cok ustunde bir para kazaniyor, hicbir is yapmadan. Biz hukuk karsisinda ezim ezim ezilirken, hakkimiz yenerken bir zahmet hukukun ustunlugunu 1 kere de biz kullanalim, bir kere de hakkimizi koruyalim. Cok mu?

@ Emre Toraman,

30 mac uzar maddesi iki tarafi da koruyabilir. Iyi oynayip 30 maca cikarsa kulup lehine olabilir. Ama Aboubakar kendini hazir tutup performans olarak eski gunlerinde uzaginda kalip alternatifsizlik nedeniyle de 30 mac cikarabilirdi. O zaman da performansinin karsiligi olmayan bir sekilde kontrati uzayacakti oyuncu korunmus olacakti. Duruma gore degisir.

6 milyon euro'luk teklif cok ucuk bir durum oldu, kimse on goremezdi. Ama o teklif bizi ilgilendirmez. Biz Aboubakar'la bir sozlesme yaptik. Nasil biz sartlarini yerine getiriyorsak o da getirecek, bu kadar basit bu yani.

BJK4EVER dedi ki...

@turkkant,

Su makale'yi okumani tavsiye ederim. Case by case bakiyorlar, ama kesinlikle cogunlukla oyuncu lehine karar cikmiyor.

https://www.thefreelibrary.com/The+unilateral+extension+option+through+the+eyes+of+FIFA+DRC+and+CAS.-a0352250403

Ayrica bu makale'de gecerliligi analiz etmek icin 5 madde de belirtilmis:

The following conditions the DRC referred to:

1. The potential maximal duration of the labour relationship shall not be excessive;

2. The option shall be exercised within an acceptable deadline before the expiry of the current contract;

3. The salary reward deriving from the option right has to be defined in the original contract;

4. One party shall not be at the mercy of the other party with regard to the contents of the employment contract;

5. The option shall be clearly established and emphasized in the original contract so that the player is conscious of it at the moment of signing the contract. (15)


Bu 5 madde isiginda bakarsak:

1 Uzatma suresi sadece 1 yillik, excessive degil.
2 Aboubakar oynasaydi sozlesme bitimine 2-3 ay kala devreye girecekti, son gun devreye girmis bir opsiyon vs soz konusu degil.
3 Medya'dan okudugumuz kadariyla uzatilmis sozlesmenin sartlari da belliydi.
4 Bu cetrefilli ama sonucta 2 tarafin imza attigi sozlesme var. 30 maclik madde oyuncuyu da, kulube de koruyabilecek bir madde.
5 Sozlesme belli, imza da var.

Sonuc gayet net bence.

BJK4EVER dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
BJK4EVER dedi ki...

@ Emre Toraman,

Ayni sey degil. Bir oyuncuyu oynatmak veya oynatmamak kulubun tercihi. Kulubun yukumlulugu maasini odemek ve oyuncunun antrenman yapmasi icin sartlari saglamak. Oyuncunun yukumlulugu antrenmanlara cikip oynayabilecek durumdaysa oynamak. Zaten bu yuzden oyuncu antrenmana gelmediginde zabit tutuluyor. Bu yuzden oyuncu kadro disi kalsa bile takimdan ayri veya 2. takimla antrenmanlara cikiyor.

Bir kulubun bir oyuncuyu oynatma zorunlulugu yok, maas odeme zorunlulugu var. Bir oyuncunun da oynayabiliyorsa oynama zorunlulugu var. Senin bakis acindan yola cikarsak bir oyuncu o zaman mac sayisina veya performans sayisina bagli bonuslari da zorla alabilir. Sonucta ben oynamaliyken kulup bu parayi odememek icin bilerek oynatmadi diyebilir ve haketmedigi bonusu alabilir. Mantikli mi sence?

Is zaten o noktaya variyor. Bu adamin sakat olmayip bilerek, isteyerek oynamamasi soz konusu mu? Sartlara bakinca bence durum kabak gibi ortada, ama bunu ne kadar ispat edebilirsin mesele o. Bence denemeliydik, basari olma sansi dusuk olsa bile kulubun hakkini korumak adina yapmaliydik. Yapmadik maalesef.

beagle dedi ki...

Bu kontrat mevzusunda Başkan %100 hakli. Abu şerefsizin tekidir.

Biz 2.5m Eurodab 2 yıl kontrat vermiş olsak, 6yı görünce gene satardı şerefsiz. Boşuna kendinizi yormayin.

Oguzhan Necip Rıdvan Larin hatta pahali bile olsa Vida gibi oyunculara hakettikleri saygiyi gösterin. Bu takimi bunlar taşıyor.

Cihane dedi ki...

Abu ya şerefsiz demek hakkını nerden buluyorsun ya? Ya arkadaş ayıp valla.
Maaş dengesi çok kötü takımda. Orman döneminin mirası ne yazık ki. Abu da haklı yönetim de. Abu 6 milyonluk sözleşme imzalayıp haklı olduğunu ispatladı. Beşiktaşta bunun yarısına oynamaya hazırdı bu bile çok büyük fedakarlık. Baskan da haklı, borç çok fazla ama İnşallah kalkıp Dzekoya 5 milyon vermez. Yoksa şimdiye kadar mali konuda gayet istikrarlı her kuruşun hesabını yapıyor.yalniz Sergen konusunda çok büyük risk alıyor. Sanirim orda mevzu para değil, transfede söz hakkı. Yoksa Sergen ile 300-500 bin dolar için sözleşme yapmazsa 2022 yılını göremez başkan.

BJK4EVER dedi ki...

Sirf bonservissiz gidebilsin daha fazla para kazanabilsin diye son 10 maca isteyerek, bilerek takimini yanliz birakip sampiyonlugu riske atan oyuncu gayet serefsizdir, az bile soyleniyor.

Biz Aboubakar'la sozlesme imzaladigimizda 6 milyon euro'luk teklif mi vardi? Kimsenin ilgilenmedigi son 2 sene bir elin parmagini gecemeyecek kadar mac anca yapmis bitik bir oyuncuydu. Boyle bir oyuncuya 1.5 milyon euro para verdik, Avrupa sartlarinda cok cok buyuk para bu. Avrupa'da kac tane forvet 1.5 milyon euro net maas aliyor? Bunun karsiliginda kendimizi koruyacak maddeler de koydurduk, Aboubakar da buna tamam dedi. Madem istemiyordu siktirolup gitseydi Porto B takiminda antrenman yapmaya, imzalamasaydi sozlesmeyi. Silah mi dayadik kafasina?

Josef bildigim kadariyla yeni sozlesmesinde 1.5 milyon euro aliyor. Yonetime gitti, Vida 4.5 milyon euro aliyor, ben de en az o kadar hak ediyorum, bana yillik 4 ver dedi, yonetim karsi cikti. Ilk lig macinda Josef aldi topu surdu kendi kalesine atti golu. Ne yapacaksin? Haklidir abi diyip alkislayacakmisin? Aboubakar'in yaptigiyla bu soyledigimin arasinda hicbir fark yok.

Cihane dedi ki...

Yukarda bı arkadaş özetlemiş aslında sen adamın sakatlığından yararlaaya çalışıyorsun sonra fedakarlık bekliyorsun. 30 maç maddesi tam bir fiyasko.az kalsın şampiyonluk kaçıyordu ve bunda Aboubakar in zerre sucu yok. Is guzarlik az daha pahaliya patlayacakti.Abubakar bu sene Fenerde yada Cimbomda olsa şampiyon yapardi. Buna rağmen sen bu adama ikinci yılda 1.5 vermeye çalışıyorsun. Adam Dünya çapında forvet ama Oguzhandan bile daha az para teklif ediyorsun şaka gibi! bu kafa ile futbol takımı değil ama mahalle bakkalı bile yonetemezsin. Yönetim işi çözüm bulmak, sorun yaratmak degil.
Ayrıca şampiyon olmussan bunda Ghezzaldan sonra en büyük pay Abunun.
Adam profesyonel futbolcu bu işi para için yapıyor.ona rağmen yılda 3 milyon az kazanacagi kontrata imza atmaya raziydi.
Hadi diyelim fanatik taraftar için şerefsiz bu adam ama Beşiktaş'ın yöneticisi bu adamdan maksimum verimi almak zorunda ve bence bu konuda çok beceriksizler.

F.N. dedi ki...

@cihane
Adamın kafaya silah mı dayadılar da imza attı sözleşmeye. Sözleşmeye imza attıysa eşek gibi çıkıp oynayacak. yaptığı şerefsizlikten başka bir şey değil.
Kimse 6milyonu Beşiktaş'a tercih etmesine laf etmiyor. Sakatım diyip yalan söylüyor takım arkadaşlarını satıyor. Siz kendinizi takımdaki diğer oyuncuların yerine koyun. Kendi işinizde işten kaçan arkadaşını satan kişiye ne gözle bakarsınız?

Huzeyfe dedi ki...

Aboubakar sezon başında bizi potada tuttu. Bence bu çok tartışılacak bir konu değil. Ghezzal henüz skor yapmaya başlamamıştı, oyun oturmamıştı, kör topal ilerliyorduk. Aboubakar şapkadan tavşan çıkardı çoğu zaman.
Bırakın adam gitsin abi, yolu açık olsun.
Sözleşmeyi iki taraflı 1+1 yapmış olsak sanki 6 milyon maaş verebilecek miyiz? Adam 30 yaşına gelmiş, dizleri 2 sene daha top oynamasına izin verecek mi belli değil. Gitsin yolu açık olsun.

beagle dedi ki...

Besiktaşı şampiyonluk yolunda bilerek yalniz birakmak serefsizliktir.

Ayrica sen nerden salliyorsun 3e bizde kalacagini? Adam Aralik ayinda imza atmiş belliki.

Iyi uykular.

yilmaz dedi ki...

Aboubakar Beşiktaş'ın şampiyonluğunu kendine dert etmek zorunda değil, yönetim ve teknik heyet zorunda. Eğer ki Aboubakar devre arası anlaştıysa yönetim o zaman durumu görüp sözleşmeyi feshetmeliydi. Burada yönetim krizin önünü alacak hamleleri yapmamış. Sezon sonuna doğru olacak krizi öngörememiş. Oyuncunun paragöz olması, şerefsiz olması, afedersin ipne olması, giden şampiyonluğu geri getirmezdi.

Bu sorunu çözümü, Aboubakar'ın şerefli olmasını beklemektense, Aboubakar'ın sezon sonuna doğru kendisini sakınabileceğini düşünerek ya feshetmek ya da uzatmaktı. Ama devre arası dönüp dolaşıp bulabildiği tek forvet, eski oyuncusu ve kendi takımında 18'e girmekte zorlanan Cenk olan yönetimin, ikinci bir forvet daha bulamayacağı da bariz.

"Şerefsiz" damgası artık ayağa düştü. Hemen herkese kolayca yapıştırılabiliyor. O yüzden yadırgamıyorum artık. Atış serbest.

yilmaz dedi ki...

@F.N.

"Sakatım" lafına yönetimden ya da teknik heyetten bir itiraz geldi mi? Samimi soruyorum, kaçırmış olabilirim. Eğer gelmediyse ya gerçekten sakat, ya da "sakat diye oynamıyor" söylentisi kulübün de işine geliyor.

turkkant dedi ki...

Gerçekten sakat değilse ve 10 hafta oynamamışsa yönetim neden uzatmaya çalıştı? Eğer öyleyse bu hakikaten çok tuhaf bir durum, bu karakterde bir oyuncuyla devam eder misin? Muhtemelen kendileri de emin değiller, kafaları karışık.

Sivas maçında oynaması da yine kafa karıştırıcı bir durum. Sakat mıydı, sakat değildi de 45 dakika oynayıp sakat numarası mı yaptı, öyle yaptıysa neden bunu yapma ihtiyacı hissetti? Anlaması zor bir şey gerçekten, Abou ve menejeri dışında kimse de gerçeği bilmiyordur muhtemelen.

BJK4EVER dedi ki...

Adamlar uzatmaya calisti cunku hicbir fikirleri yok, B planlari yok. Ne kadar ucuza oyuncu bulursam o kadar kar yaparim kafasindalar tamamen. Yoksa olacak is degil tabii. Bu adamlarin Besiktas'in marka degerini, gelecegini dusundugu tabii ki yok. Yoksa sozlesmesi bitecek olan oyuncular icin coktan harekete gecerlerdi, birseyler yapmaya calisirlardi. Yine 2 ay agustosun sonunu beklemezdik.

Bak, simdiden yaziyorum, sonradan konustu denmesin diye. Larin'in sozlesmesi de kesinlikle sorun olacak. Seneye sozlesmesi bitecek en degerli asset'imiz de goz gore gore sorun cikartacak. Bu adami ya bu yaz yeni sozlesmeye ikna edersin ya da satarsin, ama biz ikisini de beklemeyecegiz. Her zamanki gibi aktif bir sekilde yonetmek yerine aman Ali Riza bey tadimiz bozulmasin seklinde takilip olaylarin kendi kendine cozulmesini bekleyecegiz. Bunun neticesinde ya Larin seneye bedavaya elimizden kacacak, ya da hayvani bir sozlesme imzalamak zorunda kalacagiz devre arasinda. Simdiden yaziyorum.

BJK4EVER dedi ki...

@Huzeyfe,

Abi X olsaydi Y olsaydi diye bakmaya gerek yok. Sonucta iki tarafin imzaladigi sozlesme ve yukumlu oldugu konular var, bu kadar basit. 1 yillik sozlesme imzalasak ve adam uzatmayip 6 milyonluk teklife gitse kimse birsey demezdi. En fazla Gomez tepkisi gorurdu, yonetime kizilirdi.
Ama adam gibi oynayip sozlesmesi uzasa ve Arap takimi istese zorla tutacak halimiz yok. Adam 6 milyon yerine 4-4.5 milyon euro maas alirdi, biz de 4-5 milyon euro bonservis ucreti kazanirdik, ne adamin serefine laf edilirdi ne de biz zarara ugramis olurduk. Adamla da helallesip ayrilirdik.

Zaitsev dedi ki...

Aboubakar’ın bizden aldığı kontratı dönem şartlarına göre değerlendirmek gerekli. Geçen sene bizden aldığı parayı Avrupada hatta Dünyada kimse vermezdi ona. Kariyeri hiç bir zaman düz gitmemiş, son 2 senesi yok. O yüzden ucuza filan gelmedi bize. Hatta o şartlara göre aldığı kontrat yüksek. Karşılıklı bir mecburiyet oluştu.karşılıklı faydalanıldı. Ama Aboubakar büyük para ihtimalini görünce elindeki fırsatı kullandı.

1+1lik kontrata gereksiz bir çıkış maddesi koyulmuş. 1.5ten 2 senelik kontrat ne kadar zarar verebilirdi ki. İş güzarlık yapılmış.

Hasta ti dedi ki...

bosman kuralini hiç sevemedim zaten. artan maaslar, menejerler felan. NBA gibi olsun en kotu, kulüplere maas kotası felan konsun. Bu nedir domates satan sener sen gibi oyuncu satan menejerler:)

can dedi ki...

Abu hakkindaki tartisma kisir bir noktada dugumlenmis. Aylar once ben burada yazmistim Abu'nun oynamamasinin sebebinin sakatligi olmadigini. Abu'nun sozlesmesi onu tatmin eden sartlarda bir kac senelik bir sozlesme olsaydi, onunde de boyle astronomik bir teklif olmasaydi "sakatligina" ragmen cikardi son maclara. O zaman kimse toz konduramamisti, isteyen acip bakabilir.

Abu serefsiz mi, takimi satti mi, yoksa ezilen magdur muydu vs. diye tartisirken bir sey atlaniyor. Bu tartismanin terimleri ya Abu'nun sakat oldugu ya da olmadigi varsayimlarina dayaniyor. Oysa ki sakatlik, hele ki profesyonel sporcu sakatligi cok daha cetrefilli bir mesele. Agri tamamen subjektif bir olaydir. Dunyada agriyi goruntuleyebilecek, olcebilecek hic bir cihaz yok (fenemonolojik olarak olmasi da mumkun degil zaten). O yuzden doktor sana 1'den 10'a kadar agrin kac diye sorar; modern tibbin agri konusunda geldigi maksimum yer bu iste. O yuzden bir futbolcu agrim var diyorsa, hele de bu agriya temel olusturabilecek fiziksel bir bulguya da sahipse yapilabilecek bir sey yok. Ayni fiziksel bulgu baska bir oyuncuda hic bir engel teskil etmeyebilir. Bana kalirsa Abu agri kesici igneyle oynardi kariyerini riske edecegini dusunmeseydi. Hatta belki de MRda gorunen sey oynamasina engel olacak ciddiyette degildi. Ama dedigim gibi bu kismi numena- Abu disinda bilebilecek kimse yok bunu. (Hatta agrinin psikolojik ve psikanalitik boyutlari dusunuldugunde belki o bile tam olarak bilmiyordur.) Ama Abu'nun 30 mac maddesini bilmiyordum seklindeki kuyruklu yalanina ve sakatliginin kupa macinin ertesi gun sona ermesine bakarak ben Abu'ya epey mesafeli duruyorum. Bir daha yollarimiz kesismesin bir zahmet. Neyse ki sampiyon olduk, yoksa yedi sulalesine kufrediyor olurdum su anda.

can dedi ki...

Bir de basima bir sey gelmeyecekse sunu ekleyeyim. Her kosulda bizim Abu'dan daha iyi ve guvenilir bir santrafora ihtiyacimiz vardi. Abu klas ve akilli bir oyuncu tamam ama fiziksel bitikligi cok siritiyordu, bir depara bile kalkamiyordu. Bir kac maci tamamen kendi becerisiyle kopardi, dogru, ama bu sistemde hucum oyuncularimizin istisnasiz hepsinin kariyer rekoru kirdiklarini , Larin'in nerdeyse gol krali oldugunu filan unutmamak lazim. Tabii sorun Abu'dan iyisini nasil ve kaca bulacagimiz. Baska bir mesele de buldugumuz futbolcuyu nasil ve ne sekilde gelistirecegimiz. Larin'in, Abu'nun vs. seneler onceki hallerini dusununce futbolcu gelisiminin ne kadar onemli oldugu cok acik. Larin futbolcu bile degildi ve dogru bir rol bicilmemisti kendine. Abu ise hem teknik hem de fiziksel olarak inanilmaz yirtici ama beyinsiz bir futbolcuydu. Sonra ne oldular biliyoruz. Gonul ister ki top santarafor olma adayi bir genci bulup getirebilelim, ona gelisebilecek zaman ve imkani verebilelim. Gonul iste, gerceklerle alakasi yok.

Pheaglix dedi ki...

ben abou konusunda farkli dusunuyordum ve fena halde hayal kirikligina ugradim. porto'da oynarken uclu cektirmesi falan cok umrumda degil. takimdaki diger oyuncularla yakinligindan dolayi sozlesme yuzunden oynamadigina ihtimal vermiyordum, ama hem rosier hem ghezzal'in ayni anda abou'yu takipten cikmasi ve talisca'nin paylasiminin simdi anlam kazanmasi sonrasi fikrim degisti. belli ki bir sakatligi vardi ama oynamasina engel degildi. hatta yuksek ihtimal menajeri sozlesmeyi cok onceden yapti, son iki uc haftadir bizimle yaptigi pazarlik da sirf sozlesmenin onceden yapildigi anlasilmasin diye yaptigi oyun.

bu konuda bilgim tamamen fm'den ibaret olmakla birlikte, eger sozlesme'nin oyuncunun direkt inisiyatifi disinda uzama sansi varsa (takim opsiyonu, belli miktar mac sonrasi otomatik uzama, vb.) bosman kuralinin gecersiz olmasi lazim. mantiken de bu sekilde olmasi lazim: eger abou'nun menajeri bu sozlesmeyi ya da herhangi bir on protokolu maclar bitmeden imzalamissa ve abou oyle ya da boyle 30. maca ciksaydi yapilan sey sozlesmesi olan oyuncu ile ayrica sozlesme yapmak olacakti. onceden dusununce talisca'nin paylasimi sirf taraftardan etkilesim almak icinmis gibi gorunuyordu ama simdi bakinca ortada hic de masum olmayan bir seyler var gibi. eger fifa/cas "oyuncu kraldir" anlayisinda olmasa hem abou'nun hem de al-nassr'in ciddi anlamda basini agritabilirdik. ama biliyoruz ki hem yonetimin bu konuda bir cabasi olmayacak, hem de olsa bile sonuc bizim lehimize cikmaz.

o degil etrafta abou'nun sirf sozlesme uzamasin diye bile isteye oynamamasini hakki olarak goren insanlar "is sozlesmesinin" tam olarak ne oldugundan haberdar degiller herhalde. futbolcular bir sozlesmeye imza attiklarinda aldiklari garanti ucreti takim kendisini oynatmak istediginde hazir bulunmak ve oynamak icin aliyorlar. sozlesmede senelik 6 milyon euro da yazabilir, 1.5 milyon euro da yazabilir, 1903 euro da yazabilir. eger o bir senelik sozlesmeye imza attiysan takim seni oynatmak istediginde oynayabilecek durumdaysan oynamak zorundasin. hadi sampiyonlugu garantilemis olsak ve sozlesme isi son maca kalmis olsa hukuken yine haksiz olmasina ragmen oynamamasini anlayabilirim, ama sezonun bitmesine 10 mac varken bilerek oynamamak dupeduz suc.

abou meselesini futbolcular asgari ucret ya da biraz ustune calisan standard iscilermis gibi degerlendirip "sana maasinin uc kati teklif edilse calistigin isi birakip gitmez misin" seviyesine getirmek anlamsiz. bildigimiz anlamdaki islerin buyuk cogunlugunda iscinin istifa hakki var. bir cogumuz yarin gidip belli bir sure sonra (orn: iki hafta) calismayi birakacagimizi soyleyip kazasiz belasiz isimizden ayrilabiliriz. futbolcularin boyle bir haklari yok. abou'nun bizden ayrilip al-nassr'a gitmesi 8-5 mesaisi yapan bir iscinin is degistirmesinden cok buyuk bir ihaleyi alan bir sirketin isini bitirmek uzereyken baska yerden daha iyi teklif alip isi iptal etmesine benziyor. ki yine soyluyorum, eger kurumlar bu kadar tek tarafli olmasalar abou oyle kolay kolay gidemezdi.

Pheaglix dedi ki...

isin gelecek sezon planlamasina gelirsek de, @can'in soyledigi gibi abou'dan daha guvenilir bir oyuncuya ihtiyacimiz var. eger gercekten sakatligi yuzunden oynamamis olsaydi en saglikli sezonunda maclarin dortte birini kaciran bir oyuncudan bahsediyoruz. sl'yi falan bos verin, ligde iddiali olmak istiyorsak bile daha guvenilir bir santrafora ihtiyacimiz var.

ama maalesef yilmaz'in dedigi "kalinic sezonunu" acacak gibiyiz. bu kez de diego costa ile 2 ay ilgilenip olmayinca bosta kim kaldiysa onu kiralamayi deneme ihtimalimiz hic de az degil (benim favorim mitrovic). ayrica pek farkinda degiliz ama larin ile durumumuz da pek ic acici degil. seneye sozlesmesi bitiyor ve larin'in aldigi maas ve oyuncu profilini goz onune alirsak anc'nin ve larin'in ortak bir ucrette bulusmasi neredeyse imkansiz. eger bu sezon satamazsak muhtemelen seneye takimdan bedava ayrilacak.

teknik direktor olarak da @bjk4ever'in soyledigi gibi ciddi ciddi senol gunesi bekliyor olabiliriz. eger avrupa sampiyonasinda ilk turda elenirsek senol gunes bize, fatih terim de milli takima giderse hic sasirmam. ama anc'nin senol gunes'i almak gibi bir dusuncesi varsa lutfen quaresma'yi da geri alsin. belki demirspor da volkan sen'i boyd ile takas etmeyi kabul eder. takimi iyiden iyiye sirke dondurecekler bu gidisle.

turgay dedi ki...

Bence Şenol Güneş teorisini destekliyorum. Şimdiye kadar 10 defa sözleşme yapılırdı yoksa. Sergen Yalçını istemeyenler başkanı da kafaladı sanırım. Zaten şenola karşı boş değil başkanda.

can dedi ki...

@pheaglix

Cifte kupayla tamamladigimiz sezondan sonra dustugumuz duruma, yaptigimiz muhabbete bak. Bir de daha yabanci sinirlamasini konusmadik. Yerli oyuncu sayi ve kalitesinde Fener'in durumu iyi, GS'nin durumu idare eder de biz yerlerdeyiz. Bu sene Salih'e ilaveten bir yerli stoper ve Kenan Karaman, Kaan Ayhan gibi overrated oyunculardan 1-2 tane alamazsak kadro kuramiyoruz seneye. Kalede Ersin, solda Ridvan, ortada Oguzhan/Salih/Necip... En az 1-2 mevkiye daha yerli, gerektiginde ilk 11 oynayabilecek adam lazim.

Ama tabii burasi Turkiye. Bugun aciklanan kural yarin nasil olsa degisir diyerek yasiyoruz.

turkkant dedi ki...

@BJK4EVER

Dediğin gibiyse o zaman muhtemelen uzamasın diye çıkmamıştır. Böyle adamı uzatmaya çalışmamız daha acayip.

Emrah D dedi ki...

Futbol kulüpleriyle oyuncular arasındaki alışveriş kulübün para verip karşılığında oyuncunun oynaması ise, oyuncuya para vermeyen kulübe uygulanan yaptırıma paralel bir uygulama keyfí olarak oynamayan oyuncuya yapılmalı ama malesef bu işte adalet yok.

Varolan miktardaki adalet sınırları içerisinde bizim yönetimin kontrat imzalanırken yapması gereken kontratın uzama şartını tek taraflı olarak kulübe verecek maddeyi de eklemeleri olurdu. Ne oyuncu ne de kulüp bu kadar performans vereceğini tahmin ediyorduk, o yüzden oyuncu kendini korumak için 30 maç oynarsa otomatik uzar maddesini koydurdu kulüp kendini korumak için sakatlık durumu feshetme maddesini koydurdu iki taraf da bu kadar iyi oynama durumu için bir şey düşünmedi. Bir şey düşünülmeyen ihtimalde de sakatım ayağına yatan oyuncu kendi menfaatini şerefinin önüne koydu 3x6 milyon çok para.

Ha kalsa bile bir tane net forvete ihtiyacımız vardı. Hinlikten de olsa sakatlıktan da olsa yılda 30 maça çıkamayacak forveti A planı yapamazdık zaten.

Emre Toraman dedi ki...

Yahu baylar tamam sözleşmesinin şartlarını yerine getirip sahaya/antremana çıkmak zorunda olmalı diyorsunuz da mesela takım arkadaşlarına gülümseyip iyi geçinmek, uygun durumdaki arkadaşına pas vermek de zorunda mı? Çok gri ve yorumu kolay olmayan senaryolar var işin devamında. Bu kadar özel performansa dayalı bir sözleşmeyi standart bir iş/işçi sözleşmesi gibi düşünmek pek makul gelmiyor bana.

Futbolcu istemiyorsa bence oynatabilecek bir güç yok. En fazla itibarını zedelersin, kadro dışı vs. bırakırsın, sonraki sözleşmeleri riske girer. E adam zaten devre arası anlaştıysa burada bu silahın da yok. Yani Ferguson olursun, Bayern Munih olursun oyuncuya pabuç bırakmazsın da mevcut durumda boynunu eğip kapalı kapılar ardında paşa paşa pazarlığını yapmak, aman huzurumuz kaçmasın demek zorundasın bir yerde. Ya da prensip sahibi bir insan olarak Türkiye'de başarılı olmaya çalışacaksın, güzel hikaye olur.

Huzeyfe dedi ki...

Özellikle yabancı futbolcuda karakter arayışı lüzumsuz bence. Adam işi bitince çekip gidecek, kimseyi tanımaz, kimseyle yüzyüze gelmeyecek.
İstersen Ferguson ol, Pogba-Beckham-Ronaldo posta koyup gittiler. Para ve/veya kişisel kariyer yabancı oyuncular için Beşiktaş veya takım düşüncesinin önüne geçmesin istiyorsunuz. Naif biraz. Madem bu kafadaysak taraftar olarak 5-6 tane altyapı oyuncusuyla oynuyor olmamız gerek. Ben şahsen bunu destekliyorum yine de Aboubakar 6 milyon Euro için bizi niye sattın diyemem. Satmayacak adam tanıyor musunuz? 6 milyon baya para yani.

Basar dedi ki...

Objektif bakınca burada bu kadar Beşiktaşlı takımda oynuyor olsa ve böyle bir teklif gelse, ikinci defa düşünmeden kabul eder. Futbolculuk hepi topu max 15 yıl yapılan bir meslek. Böyle bir teklif olmasa paşa paşa (geçen sezon olduğu gibi) bizim teklifimizi kabul edecekti.

Başkan Sergen'i değil de Şenol Hoca'yı düşünüyorsa vay halimize!! Şenol Hoca da Beşiktaş hayali kuracağına Avrupa şampiyonluğu hayali kursun! Kadro direk final oynamaya aday, Beşiktaş ise kendi yağı ile kavrulur içleri ferah olsun...

Basar dedi ki...

Sergen Yalçın = 24-25 yaşında, formunun zirvesinde, 3 büyüklerin hepsinde oynayabilecek orta saha

Şenol Hoca = 35 yaşında, emekliliği gelmiş, takımda papazlaşmış oyuncu.

Sergen Yalçın kümü düşme adayı kadroyu 3. yapmış hoca iken, Şenol Güneş tarihin en iyi Beşiktaş kadrosunu kişisel kapris ve mobbingleri ile batırmış bir hocadır.

Duruşumuz net belli, Şenol Hoca'ya milli takımda başarılar diliyoruz. İnşallah Avrupa şampiyonu olacağız.

BJK4EVER dedi ki...

Insanlarin israrla anlamadigi veya anlamak istemedigi olay su; kimse Aboubakar'a niye gittin demiyor. 6 milyon euro teklif gelmisse tabii ki gitmek isteyebilir. Sozlesmesi bitmis olsa siktirolup gitsin. Sozlesmesi devam etseydi ve gelip Arap takimindan teklif var, hayatimi garanti altina almak istiyorum dese kimse karsi cikmaz. Ama bu herif etik ve ahlak disi harekette bulundu, tepki ona zaten. Ve bunu yaparken koca bir camia'nin sampiyonluk sansini riske atip arkadaslarinin 1 yillik emegini bosa saydi. Talisca da gitti para icin, hepimiz uzulduk ama 1 kisi serefsiz, ahlaksiz dedi mi? Niye acaba?

Madem rakam yeterince buyuk olunca etik-ahlak umursanmaz duruma geliyor, biz de yuksek maas alan bir oyuncumuz sakatlanip sezonu kapattiginda mafya tutalim vurduralim kendisini, maas odemekten kurtuluruz. Sonucta 2-2.5 milyon euro az degil, veya FIFA kurallari yeterli goruyorsa 2 topugundan da siktiralim, futbol oynayamaz hale gelsin bu da yetiyorsa. Ne dersiniz? Ne kadar mantikli degil mi? Sonucta 2.5 milyon euro az para degil.

Ayrica bu adamin ahlaksizligi yuzunden biz de olasi bir bonservis bedelinden olduk, nereden baksan 2.5-3 milyon euro kazanabilirdik. O az para mi peki?

Huzeyfe dedi ki...

@4ever

Baştan kölelik anlaşması gibi sözleşme imzalamışız, etik konuşulacak bir durum yok.
Ha, kötü yönetilen bir durum var. Teklif devre arasında geldiyse sözleşmeyi düzenleyip en azından bonservis alacak şekilde konumlandırabilirdik kendimizi.

Zaitsev dedi ki...

Burada diğer sıkıntıda yönetimin bu duruma bakışı. Sakat oyuncun var, sakatlığı nedir, ne zaman iyileşecek belli değil. Açıklama yok. Sakat mı o bile belli değil. Sezonu kapattı diyerek işi bitirirsin. o da yok.
Sezon sonu geliyor, son teklifi verdik dediğin oyuncu 24 saat içinde başka takımla sözleşme imzalıyor. Nereden baksan facia.

Yönetim ve hoca her şeyin farkında ama şampiyonluğu giderken sıkıntı olmasın diye ses çıkarmadılar diyeceğim ama o zaman sezon sonu teklifte bulunmamak gerekli. Orası da ofsayt.

Oyuncu oynamak istemez ise oynamaz. Bunun örneklerini gördük. Yönetim dik duracak bu durumlarda. Ezdirmeyecek kulübün ismini.

Geçen sezon başı yapılan maaş düşürme görüşmeleri ve Aboubakar sürecini gördükten sonra transfer sezonunda neler olacak diye düşünmek bile istemiyorum. İnşallah saçma sapan kontratlar vermeyiz.

can dedi ki...

@huzeyfe
Abi neyin kafası bu? Senelerdir futbol oynamamış, futbol hayatının bittiği düşünülen, tek bir talibi olmayan adama 1,5 milyon euro vermişiz. Ne kölelik anlaşması?

Huzeyfe dedi ki...

@can

Sakatlanırsa sözleşmeyi iptal ediyorsun. Bir futbolcu için çok ağır bir şart bu. Nasıl rehabilite olacak? Nasıl tedavi görecek? Talibi var mıydı yok muydu bilmiyoruz, belki bizim kadar üst düzey talibi yoktu.

Kölelik derken tabi ki literally değil yani. Ama Abou performansı gösterdi, bizim koyduğumuz maddeyi aleyhimize dönüştürdü. Arkasından karaktersiz diye sallıyoruz. O çelişkiye vurgu yapmak istedim.

BJK4EVER dedi ki...

2 sene topa dogru durust dokunmamis, kimsenin talip olmadigi bir oyuncu icin 1.5 milyon euro net gayet iyi bir maas Avrupa standardinda. Kaldi ki tekrar soyluyorum, bu sozlesmeye kafasina silah dayatarak mi imza attirdik? Kole sozlesmesiyse imzamayacakti, bu kadar basit. 30 mac ayrica onu koruyan bir madde, sakatlik maddesi de bizi koruyan bir madde, neresi kolelik anlamadim.

Ki kole sozlesmesi olsa ne yazar, bizim icin negatif olan sozlesmeye biz hic kulup olarak imza atmadik mi? Tonla sayarsin, en basitinden Vida var. Bu bize gayri-ahlaki davranma hakki mi taniyor? Biz de o zaman adam tutalim Vida'yi dovdurelim gidene kadar?


@Zaitsev,

Yonetimin ne kadar pasif ve beceriksiz oldugunun kaniti bu dunku roportajda var zaten:

https://www.youtube.com/watch?v=S3qUzfUGmKA&t=2770s


27:50'de zaten ne kadar berbat bir yonetici oldugunu soyluyor; bu madde'den oynamamasini yakistiramiyorum, boyle oldugunu zannetmiyorum.

Senin gorevin yakistirmamak, zannetmemek degil. Onu taraftar da, kahvedeki vatandas da beceriyor. Senin gorevin sartlara gore konum alip reaksiyon vermek, durumu yonetmek. O yuzden yoneticisin. Kaldi ki video'nun devaminda kendisi de soyluyor

28:20 kendi oynamak istiyorsa oynar demis doktor, durum o kadar basit yani.'
Dunku bu video'da bile hala uzatir falan diye dusunuyorlar Allah'in saflari. Iyi kapak olmus bu transfer.

beagle dedi ki...

Ya sokacam sozlesmesine beyler. Bu topcular ve hocalar Ferrari gibi Avci gibi Veli Kavlak gibi bizi 10larca milyon Euro s.kerken sozlesme var, Abu denen dallama sozlesmesi uzamasin diye parasini aldigi halde oynamazken sozlesmedeki madde agir.

Valla yukarida arkadasin bir demis vurduralim mi diye, ben de o kafadayim bundan sonra. Oynamayip para alacak kim varsa Sicilya Mafyasina 15 -20 atesleyip indirtelim o zaman. Sozlesme de kalmaz ortada.

yilmaz dedi ki...

Bu kadar mafyatik çözümlere gerek kalmayabilir aslında. Sözleşmeyi daha doğru düzgün yapmayı deneyebiliriz. Mesela 30 maç filan olmadan, Beşiktaş tek taraflı uzatma opsiyonuna sahiptir deyip, 20. hafta uzatsaydın, elini kolunu sallayarak gidemezdi adam.

Evet Abou sezon başında 500b€'luk bile kontrat bulabilecek durumda değildi. Peki ya biz 1.5m€'a forvet bulacak durumda mıydık? Menajerlerin kucağından inmiyorduk. Adamlar en olmucak adamları bize 3-4'e kitlemeye çalışıyordu. En az 3 yıllık emeklilik kontratı itelemeye çalışıyorlardı bize. Sanki harika bir scout ağımız varmış, elimizde 30 kişilik bir liste varmış gibi yorumluyorsunuz maaş mevzusunu. Abou'yu da yönetim sırf taraftarı yatıştırmak için aldı ve beklenenden iyi performans gösterdi. Eğer göstermese zaten sezon sonu gidecekti. Adam 2 yıl sözleşme istedi, bizimkiler de tamam 30 maç oynarsan bir yıl daha uzatırız dedi. Kendini korumak isterken kendisi vuruldu.

Ayrıca kulüpler o kadar da savunmasız değil. Biz de zorunlu satın alma maddesi devreye girmesin diye, galiba bi sözleşmedeki maç sayısına 5-10 maç kala Rebocho'yu oynatmadık. Adam belki ŞL'de oynayacakken tekrar fransa ikinci ligi'ne döndü.

Taraftarın Necip, Atiba ve Oğuzhan'ın sosyal medyada her zaman itin bilmem nerelerine sokup, taptığı oyuncular kulübe çalımı atıp kaçınca birden kıymete binmesi de güzel ülkemin bir klasiği olan "s.ken sevilir, seven s.kilir" mottosuna uyuyor.

Evet arkadaşlar, yetenek çok şeydir. Ama aidiyet olmadan, aidiyet duygusu olan oyuncular olmadan -başka oyunları bilemem ama- bu zıkkım oyun oynanmaz.

turgay dedi ki...

aslında iyi scout ağımız var ama yöneticilerimiz egolu. önce kendi reklamları sonra kulübün işleyişi. hatta hocalar bile egolu. mesela bir çok oyuncu buluyorsun ancak hoca ben bunu oynatamam şampiyon olmalıyım diyor istemiyor veya yönetim adı olmadığı için risk almak istemiyor veya kendi menajerinin oyuncusu değilse bakmıyor bile. sonuç olarak olan yine kulüplere oluyor. yönetim risk alıp alıyor bu sefer hoca oynatmıyor. ya da hoca diretiyor alın diye yönetim almıyor. sonuç olarak izleme ekibi tavsiye etse de ki benim takip ettiğim kadarıyla tavsiyeler hep geliyor karar vericilerin tutumu çok önemli.
bu konu altyapı içinde geçerli. yönetim bası yapsa da hoca oynatmıyorsa olmuyor. veya hoca oynatmak istese de yönetim oyucuyu gönderebiliyor.


abou konusunda da hata topçuda değil yönetimde bana göre. çok uzatmayayım zaten günlerdir burada da yazılıyor. aidiyet dediğimiz şeyin fiyatı var. o fiyatı verirsen aidiyet duygusu parayı verene geçiyor. özel bir şirkette çalışıp kazancınızın 10 katından fazla teklif alsanız bir düşünürsünüz. acaba bu parayı istikrarlı biçimde bana ödeyebilirler mi? 1 sene sonra işten çıksam tekrar geri dönebilir miyim?

istikrarlı alabiliceğinize inandınız, kırmadan dökmeden ayrılırsanız geri de döneceksiniz gidiyorum der çıkarsınız. abou burada dökerek gitti ama 1 sene sonra yönetim veya hoca değiştiğinde kimse bunu umursamaz. burak yılmaz örneği orada. bu kadar büyük parayı bu dizlere yatıran kulüp düşünmemiş de biz neden bu kadar dert ettik anlamadım. adamın sözleşmesi bitmiş bizim teklifi de az bulmus gitmiş. doğuştan beşiktaşlıyım diyen adam bile gidiyor abou neden gitmesin. yönetim sözleşmeyi yaparken bile inanmamış adamın 30 maç oynayacağına sakatım demesine günlerce inanmış şampiyonluk kupasını kaldırmasına izin vermiş burada neden topçuyu eleştiriyoruz?

Basar dedi ki...

Ben Abu konusunda iki tarafı da hatalı görmüyorum. Yönetim 2 yıldır oynamayan oyuncuya kendini korumak için bir madde koyuyor, oyuncunun beklenmedik performansı karşısında madde etkisini yitiriyor. Oyuncu da kısıra bakmayın 3 kat sözleşmeye hem gider hem de kendini riske etmez sözleşme maddesini kullanır.

Burada yapılacak şey, şampiyonluğu riske etmemek adına kadro dışı filan değil sözleşmedeki o maddeyi kaldırmak olmalıymış (29. Maçtan sonra)

Zaitsev dedi ki...

@ Basar

Madde konusunda sana katılıyorum. Şampiyonluğu kaçırdığın zaman zararın Aboubakar'dan gelecek bonservisin 4-5 katı olacak. Madde kaldırılabilirdi. Yıllık 5 milyon filan olsa sağlık maddesini anlarım ama 2 senelik 1.5 milyondan yapılan sözleşme içinde bu kadar zahmete gerek yoktu. Aboubakar seviyesi için 3 milyon risk edilebilir.

Ama sürece bakınca adamın niyeti de bozuk. 2 tane milli maçta 90 dakika oynadıktan sonra sakatım diye geri döndü. Muhtemelen Afrika kupası maçları zamanı ön anlaşma vb. birşeyler oldu. Sivas maçındaki 45 dakikayı bir daha izleyeceğim bulabilirsem ama o maça da sezonu kapamaya çıktı diye düşünüyorum artık. Çok fazla yerde kaldı ve temas aldı. Neyse hayırlısı olsun. Bir daha buralardan geçmesin.

Emre Toraman dedi ki...

Bence yine de çok şeyapmayın arkadaşlar. Aboubakar'ın özlemle yad edilmesi bir kaç kötü santrafor performansına, dönerse kral olması da bir kaç gole bakar. Dizini eline almazsa Fransa veya Portekiz alt ligleri öncesinde bir kere daha Türkiye yapar muhtemelen. Umarım ihtiyaç duymayacak ya da rakipte olmasına hayıflanmayacak kadar iyi ve şerefli durumda oluruz.

Basar dedi ki...

@Emre

Adanademir'e filan gidebilir sanırım 1 sonraki transferinde (o zamana kadar köklü değişiklikler olmazsa)

Basar dedi ki...

Bu korkak mobbingciyi bir daha başımıza getiren bir yönetim olursa hiç düşünmeden istifa etsin!

Huzeyfe dedi ki...

5. pas ileri taktiğiyle bu kadar oluyor. Adamın bildiği başka hiçbirşey yok gerçekten. Geri düşünce takımı ofansif oyuncularla doldurup rezil ediyor.

turgay dedi ki...

Hocanın ezberinden kaynaklanıyor bu sonuç. Mancini çok iyi çalışmış bize. Hollanda ve Norveç gibi alan bırakmadılar üstüne hiç konsantrasyonlarını bozmadılar. Bizim orta sahamızı perişan ettiler. Hiç reaksiyon gösteremedik. Neyse bulutlardan indik böylece şimdi daha mantıklı işler olur düşüncesindeyim. Tabi önce adamcılığı bırakmak lazım.

BJK4EVER dedi ki...

Italya-Turkiye maci bana S. Gunes doneminde GS deplasmaninda sampiyonlugu verdigimiz maclari hatirlatti. Sifir hazirlik, sacma sapan korkak teslimiyetci bir futbol ve kacinilmaz maglubiyet. Gerci B. Yildirim da macin icine etmisti ama biz de gram futbol oynamamistik.
Bir de utanmadan senelik 3.2 milyon euro veriyorlar bu adama, EURO 2020'nin en pahali 3. hocasi. Ne icin? Sifir hazirlikla rakibin hocasi tarafindan taktiksel olarak tamamen outperform edilsin diye.
Iyi ki kurtulmusuz bundan, bir daha donusu olmaz insallah.
Su ana kadar baya tutuk geciyor turnuva, Hollanda-Ukrayna haric pek guzel mac oynanmadi. Bugun de pek guzel maclar yok, yarinki 2 mac guzel gecmeye aday, hele Fransa-Almaya maci. Ondan sonra gruplardaki 2. maclar baslayacak, is ciddiye binince mucadele ve tempo artar herhalde.

Bizde de Awaziem istenilmis, ama konusulan rakam 600.000 euro ve 4.4 milyon euro zorunlu satin alma opsiyonu, korkunc resmen. Iyi-kotu stoper ikilisini oturtmus bir takim olarak hic oynamaya gerek yok bence. Ucuz bir 3. stoper bulsunlar idare edelim Serdar Saatci'yle birlikte. En azindan bu sene Vida'dan ne pahasina olursa olsun kurtulma seans'lari olmayacak galiba, sozlesme uzatmak istemisiz. Begenmiyeni cok olsa da ben maasindan bagimsiz olarak iyi bir oyuncu oldugunu dusunuyorum, tarzina ve aliskanligina uygun olmasa da onde oynayan bir stoper olarak baya iyi oynadi gecen sene.

Rosier icin anlasmak uzereymisiz, 4 milyon euro deniyor. Aboubakar icin hakli olarak net bir maas siniri cizen, Ghezzal icin pek istekli gorunmeyen bir yonetim umarim bir sagbeke 4 milyon euro vermez. Cok daha belirleyici olacak 8, 9 ve 7 numalara bos dururken kisitli butceye sahip bir takim olarak umarim sagbeke 4m euro vermeyiz. Gecen sene 10 uzerinden 8'lik oynadi, eyvallah, ama sagbek benim icin elzem degil. Santrforun veya ana hucum silahin 10 uzerinden 6.5-7'lik oynayinca kolay kolay sampiyon olamiyorsun, ama sagbekin 10 uzerinden 6'lik olunca gayet olabiliyorsun, bkz Andreas Beck. O profilde bir oyuncuyu da Rosier'in konusulan maliyetinin 4'te 1'ine bulabilirsin. Bana dogru gelen hamle tamamiyle Ghezzal'i ve santrforu zorlamak, ama o konuda daha agir davraniyoruz sanirim. Bekleyip gorecegiz.
Forvette de Diego Costa ve Alex Teixeira'nin adi geciyor. Diego Costa icin konusulan rakamlar hic abuk subuk degil. Profil olarak ligimize cok uygun, karakter olarak da takimi sahiplenen, hirsli bir adam. Gelirse salar gibi durmuyor kesinlikle, aksine takimi sahiplenir bence. Sakatligi yoksa gelip ligi dagitabilir. Her ne kadar son 2 sene eski Diego Costa'dan eser olmasa da ligimizi dagitmamasi icin bir neden yok. Teixeira cok iyi oyuncu olsa da sistemde yeri yok. Gelirse sanki Guven Yalcin sendromunu yasar bence. Tek forvet asla olmaz, orta saha kesinlikle olmaz, sol veya sag acikta da verimi cok fazla duser, o maliyete degmez. Cok cok iyi oyuncu olsa da sistem degismedigi surece paramiza yazik olur.

Barreto dedi ki...

@4ever +1, paranın harcanacağı yerler kesinlikle ön taraf olmalı. Sağbek ve stoper için Tosiç, Andreas Beck tarzı hesaplı çözümler lazım. Biliç'in dediği gibi "savunmayı yaparsın (bkz Pedro Franco, Necip) golü satın alırsın (bkz Demba Ba) ".

BJK4EVER dedi ki...

Benim yedek yerli golcu olarak istedigim Serdar Dursun'u FB almis. Seffaf degiller, ama bu sessiz transfer meselesini iyi goturuyorlar. Irfan Can ve Mesut haric cogu transferleri sessiz sekilde goturduler. Pelkas, Szalai, Pelkas gibi oyunculari pat diye getirdiler medya'da cikmadan.
Yonetim sagolsun bizim transfer listemiz komple twitter'da, gazetelerde vs bol bol tartisiliyor.
Serdar'i almalarina uzuldum, ama arkadas galiba fanatik FB'liymis, muhtemelen bizim cikamayacagimiz bir maas da vermislerdir. Yerli pazari daraldikca daraliyor. Kural ne olacak bilmiyoruz, ama yabanci sinirlamasi gelirse sikinti buyuk. Hele ki Salih ve Kenan'i paket olarak alamazsak ve kaptirirsak sikinti cok cok buyuk.

met1903 dedi ki...

geçmiş olsun 1959 öncesi 2 şampiyonluğumuzu geri alıyorlar.
https://youtu.be/TLVxoj3S_Zg?t=1036

Zaitsev dedi ki...

Bu dakikadan sonra TFF şampiyonlukları iptal etse bile bu iş CAS'tan döner. Fenerbahçe'de iddiasında bu kadar haklıysa olayı UEFA ve CAS'a taşırdı. Hala TFF'ye baskı yapmazdı.

Pheaglix dedi ki...

sampiyonluklari alma isi tamamen safsata. bu saatten sonra 57 ve 58'de sampiyon olan takim gelip "biz sampiyon degiliz lutfen sampiyonlugumuzu alin" dese bile tff ya da baska bir kurum o sampiyonluklari alamaz. bu iddia dogruysa nihat ozdemir'in sadece turkiye ve dunya futbolundan degil, hukuktan da bihaber oldugunu gosterir o kadar.

bu arada yakin tarihte transferleri erken bitirip sezona tam kadro ya da 1 eksikle hazirlandigimiz bir sezon var mi? daha haziran ortasinda olsak da sanirim en az iki kritik transferin yine aksam pazarina kalacagi kesinlesti.

BJK4EVER dedi ki...

Iyidir-kotudur faydali olur olmaz tartisilir, ama 1 seyden eminim. Su Kenan Karaman bize gelsin, bize geldikten sonra 1 dakika milli takim formasi giyerse Allah benim belami versin.
Bu neyin torpilidir anlamadim. Bu, Umut Meras, Kaan Ayhan, aciklanacak gibi degil.
Bu sacma sapan orta sahaya bu kadar tahammul ederken Irfan Can ve Salih Ucan'in sahada olmamasi buyuk skandal.
Torpilci icten pazarlikli cakma filozof hamsi kendini cok guzel gosterdi yine. Mirasina konamayacagi bir takim olmayinca takke dustu kel gorundu.

Basar dedi ki...

@BJK4EVER yetmez ama evet…

Çok az yazmışsın! Takımda yedek sol bek yok, Salihi bırak elindeki İrfan&Yusuf yok…

Serkbal dedi ki...

Ahmet nur çebi şenol güneşin istifasını beklemiyordur umarım

turgay dedi ki...

Adamcılık yaparsan sonuçlarına katlanırsın. Şenol Güneş için daha başka şey söylemeye gerek yok. Korkum bize gelebilme ihtimali. İnananlar dua etsinde şuradan bir mucize çıksın.

BJK4EVER dedi ki...

Bizim antrenorumuzken az kufur etmedim, gelirse daha da fazla kufur edecegim.
Iliklerimize kadar her yere sicramis liyakatsizlikten ve bu liyakatsizliklerin bir sonucu olmamasindan tiksiniyorum artik.
3.2 milyon euro maas aliyor, turnuva'nin en cok maas alan 3. hocasi. Ne kadar dogru bilemem (inanmak istemiyorum), ama milli takim oyunculari 10 milyon euro prim aldi deniyor. Bu amk hamsisi istedi diye zaten sikismis ligi 1 hafta daha sikistirdik. Ne icin? Bu boktan hazirligi organizasyonu gorelim diye.
Tam Turk kafasi, sirf poz amk. Hazirlandin, ama 1 tane setin yok. Rakip analizi koskoca bir sifir. Sadece poz amk ulkesinde.
Italya macinda en buyuk sikintin topla cikamamakti. Agzimiza agzimiza pres yaptilar. Senin pasla cikabilen sadece 1 bekin var, oyuna almadin. Galler gibi defans yapacak ve yuksek ihtimalle hucum edebilmenin gerekecegi macta o solbeki kadroya almadin. O senin solbekinin pas kabiliyeti, top teknigi diger tum beklerinin toplamindan daha fazla. Tek yedek sol bekin varken kadroya Zeki'nin yedegi olarak kulubede secondary position'i olan 2 tane adam koydun (Mert, Dorukhan, ustelik Kaan Ayhan da var, eder 4 sagbek toplamda). Bu sacmalik bile analizin sifir, hazirligin 0, likayatin 0 oldugunun gostergesi.
Bu amk ulkesinde hersey kalitesiz zaten. Oyuncularin istahi sifir, teknik ekip berbat, federasyon sacmalik ustune sacmalik gosteriyor, spikerler berbat, yayin berbat (TRT'de yine ses-goruntu senkronizasyon sorunu vardi baska kanaldan seyrettim). Hersey berbat, ama 1 kisi bile sorumlu degil.

Allah'tan su ulkede yasamiyorum da uzaktayim biraz, cekilebiliyor. Turkiye'de yasasam kafayi yerim, ya yuzerek kacarim ulkeden ya da intihar falan ederdim herhalde.

Zaitsev dedi ki...

@ BJK4EVER

Şenol hoca son sezonu Kayseri deplasmanına 3 sol bek 0 sağ bek ile gitmiş adam. Buna da şaşırmamak lazım :)

yilmaz dedi ki...

İşte çıkardığı en iyi teknik direktörler FT, ŞG olan ülkenin futbolu da bu olur.

Futbol Türkiye'de o kadar geriye gitti ki, faşist önlemler almadan bu seviyede kalmak bile mucize görünüyor. Bence kilit nokta da antrenörler.

*- Bence takımlara 4-5 yıl boyunca Süper lig ve TFF ikinci lig kulüplerine "yerli hoca yasağı" koyulması gerekiyor.
*- Sezon içinde hoca kovmak da yasaklanmalı.
*- 2 sene içinde avrupanın top 5 liginde bir ve iki, 6-15 arası liginde ise birinci seviye liginde takım çalıştırmayan hocaların lisansları iptal edilip sıfırdan başlatmalı.

Tabii ki rakamları mabadımdan salladım, dolayısıyla hiç bir bilimsel bir tarafı yok, ama anlatmak istediğimi anlamışsınızdır, ülkenin "futbol özelinde" en büyük problemi teknik direktörler. Ne kulüp seviyesinde, ne de milli takım seviyesinde iki maç üst üste aynı oyunu oynayan takımımız yok, şaka gibi.

Basar dedi ki...

"Senin pasla cikabilen sadece 1 bekin var, oyuna almadin." acaba o bunun farkında mı? böyle bir futbol görüşü var mı?

10+ yıldır 4-2-3-1... Bu esnada dünyada taktik anlayış 3 kere değişti. Bu adamın neyine 3 milyon € veriliyor, yazık bu halkın vergilerine!

Hatay'ın Hocası, Çağdaş Hoca, Sergen Yalçın... Bunlardan daha iyi bir jenerasyon geldi. Artık bu yaşlı kurtları emekli etme vakti geldi de çattı. ANÇ bu veteran arkadaşı Sergen yerine takımın başına getirirse birlikte teneke bağlayıp göndeririz... 2022'yi göremezler.

BJK4EVER dedi ki...

Yeni kural en cok bizi etkileyecek. Kadro muhendisligi herseyden onemli olacak seneye. Simdi Kulupler Birligi olarak gerekirse kulupler sahaya cikmasin, federasyon karardan dondurulsun vs gibi romantik laflar edebiliriz de, lakin ki oyle degil. FB Irfan Can ve Serdar Dursun'la onlemini aldi, GS yerlilerle sozlesme uzatti, Alpaslan ve Aytac'i da aldi.
Yerli konusunda en sikintili biziz. Tamamen yabancilar tasidi takimi. Takimin en zayif bolgesi, kalemiz yerli. Solbekimiz N'Sakala'yi bile kesemiyor. Buyuk sikinti.
Ama yapilacak sey belli bence. Bu saatten sonra iyi yerli bulacak degiliz. Ne butcemiz yeterli, ne scouting'imiz musait, ne piyasa musait. O yuzden yerlileri takima en az zarar verecek sekilde takima dagitmak lazim. Stoper, forvet gibi takim gucune net etki yapacak mevkiler yerine yan mevkilere dagitmak gerekir. Ve yerliyi yerliyle yedeklemek gerekir, yoksa oyuncu degisiklikleri, kadro tercihleri tamamen sacma sapan bir hal aliyor. Teknik direktor olarak 1 degisiklik yapabilmek icin baska 1 degisiklik daha yapmak zorunda kalabiliyorsun, resmen taktiksel olarak engelleniyorsun. Cok sacma, ama durum bu.
Su an piyasa alinacak 2 yerli var; Kenan Karaman ve Salih Ucan. Salih Ozcan dunyalari istemis ve o kadar ozellikli degil, onu gectim. Kenan konusunda daha karamsarim cunku Guven var, ama Salih Ucan kacirilmamali. Salih hem, hem pasaportu, hem mevkisi, hem bizdeki dogal yedeginin (Oguzhan) yerli olmasi nedeniyle inanilmaz bir onem kazandi. Bence Salih'i su an almak forvetten de, Rosier'den de onemli hale geldi. Salih'i alamazsak gecmis olsun bence. O yuzden artik ne istiyorsa verilmeli, bitirilmeli. Bu transferin bu kadar onemli hale getirilmesi skandal, ama durum bu.
Kaleci yerli olmali. Hali hazirda 2 yerli kalecimiz zaten var, yabanci kaleci bu saatten sonra opsiyon olamaz. Ersin satilirsa da bir yerli gelir, kim olabilir hicbir fikrim yok.
Solbek yerli olmali. N'Sakala icin teklif var dendi, 3'e 5'e bakmadan satilmali. Ridvan mecburen oynayacak, Ridvan'i vasat bir yabanciyla yedeklemenin anlami yok. Bonservissiz Caner Cavlan ve hic icime sinmese de Ismail Koybasi var. Altyapida kim var bilmiyorum, ama vasat biri varsa o da olabilir.
Bu saatten sonra Guven ve Umut'u gondermek icin de aptal olmak lazim. Bunlar Anadolu takiminda olsa ve almaya kalksak kapi 3 milyon euro'dan acilir, o da iyimser rakam bence. Aci ama durum bu maalesef. Bunun bilincinde olmak lazim.
25 kisilik kadroda 14 yabanci, 11 yerli olacak. Yerli rotasyonu su sekilde olabilir anca:
3 yerli kaleci
2 yerli solbek
1 yerli 4. stoper/Serdar Saatci
Bulabilirsek yerli yedek sagbek (Kerem Kalafat en kotu ihtimal)
Necip
Oguzhan
Salih Ucan
Guven/Kenan Karaman
G.Tore
Umut Nayir

Hazir olurlarsa Kerem Kalafat, Kartal, Atakan da kadroya girebilir ekstra olarak.
Yabancilalar da:

Rosier/yabanci sagbek
Yabanci yedek sagbek
Vida
Welinton
Yabanci 3. stoper
Josef
Atiba
Ljajic
Larin/yabanci kanatforvet
N'Koudou
Ghezzal/yabanci sag acik
Hasic
Yabanci as forvet
Yabanci yedek forvet

Bundan daha mantikli birsey aklima gelmiyor.
Yerli piyasasi belli ki ucacak tekrar. Bizim mucadele etmeye butcemiz yetmeyecek. O yuzden yerlilerin takimin zayif haklasi olacagini kabul edip minimum zararla (hem ekonomik hem sportif olarak) nasil kapatiriz onu dusunmek lazim. Bizi dogru yabanci tercihleri sampiyon yapti, sampyon olursak yine bu bizi sampiyon yapacak. O yuzden butce, konsantrasyon Salih Ucan haric tamamen yabanci transferi uzerine olmali. Hic Turkish player wars olaylarina girmeden gerekirse altyapidan oyuncu kullanip 11 yerli'yi tamamlamak lazim bir sekilde.

turgay dedi ki...

ben fenerin ocak ayında bilerek türk oyuncu aldığını düşünmüyorum. onların düşüncesi farklıydı. gs ise tam tersi bilerek transfer yaptı. bununla beraber tepki koymanın hiçbir manası yok. tepki koysan bile karşılığını alma şansın yok. bu durum diğer takımlarında batması demek. çünkü ellerinde çok fazla yabancı var herkesin. sadece biz değiliz. bilinçli olarak çıkartılmış bir kural olduğu da gerçek.

BJK4EVER dedi ki...

Ya diger takimlar akilli ya da biz salagiz.
Yabanci sinirlamasi gelecegi konusuluyordu, ama ibre hep ertelenecegi yonundeydi. FB'nin bunun bilmeden Irfan Can'a o kadar para bayilacagini zannetmem. FB bu, govde gosterisi icin herseyi yapar dersen bilemem.
Keza GS de vasat yerlileriyle bile apar topar sozlesme yeniledi, Sener haric. Ve Alpaslan ve Aytac'i aldi.

Bizde Salih Ucan ve Kenan Karaman'in adi geciyor, ama bitmis birsey yok. Utku ve G. Tore'nin sozlesmeleri yenilenmedi, Dorukhan zaten gitti. Mesela solbek alternatifi olarak Omer Bayram veya Emre Tasdemir zorlanabilirdi. Birini alsaydin kafan rahat olacakti. Omer'i Sergen'in istedigi soyleniyordu zaten, hem solbek hem solic alternatifi olurdu, kafamiz rahatlardi. Yabanci sinirlamasi netlesti, Ridvan ilk antrenmanda baglari kopartip sezonu kapatsa tamamen sictin. Yerli solbek almaya kalksan bonservissiz adam kalmadi neredeyse, 2 opsiyonu kacirdin. Takimi tasiyacak kaliteli yabancilar icin bile gidim gidim pazarlik yapip agustos'taki aksam pazarini beklemek zorundayken belki vasat yerli yedek solbek icin 2.5-3 milyon euro bonservis fiyati cekilecek bize. Ve bunun karsisinda elimiz kolumuz bagli olacak. Kisacasi, bana gore yine pro-aktif sekilde onlem almamiz gerekiyorken yonetimimiz klasik sekilde bekledi, reaktif bir sekilde aman Ali Riza bey is cikmasin kafasinda gelismeleri bekliyorlar bos bos. Ve yine cezayi biz cekecegiz, atacagimiz zarin yine duses gelmesini bekleyecegiz.

Pheaglix dedi ki...

isvicre macindan sonra ne olacagini cok merak ediyorum. su iki macta gordugumuz takim isvicre'den beraberlik bile alamaz. bir taraftan senol gunes'i gondermek isteyecekler, obur tarafta da yaklasik 3-6 milyon euroluk gelecek alacaklari var. bildigimiz senol hoca o tazminati kolay kolay birakmaz. ama olur da tff gozunu karartip 2022 dunya kupasini da heba etmek istemezse senol gunes'i gonderip ft ya da sergen'e sulanacaklar. her ne kadar etrafta sergen icin "anlasmak uzere" haberleri olsa da ben anc'nin senol gunes'i bekledigine neredeyse eminim. tutup gostere gostere sergen yerine senol gunes'i getiremez, ama senol gunes'in varligi sayesinde sergen'le anlasmayi yokusa surer. zaten dogrudur yanlistir bilmesek de her taraf sergen'in istedigi ucret yuzunden anlasma saglanamadigi haberleriyle dolu. isi "besiktas yerine parayi tercih etti" seviyesine getirip yuku ustunden atmak istiyor olabilir.

bastan soyleyeyim: senol gunes gelirse takimi izlemeyi birakacak degilim tabi ki. besiktas'i turk futbolunu takip edecek kadar severken takimin basina yaptigi mobbing ve inatciligiyla iki sampiyonlugumuzu ve ligi domine edecegimiz 5-10 yili kaybetmemize neden olan, gunumuz icin teknik direktorluk yetisi supheli birisi gelse bile besiktas'tan vazgececek degilim. ama takima dair hevesim tamamen yok olur. o saatten sonra yonetim, en azindan benden ve benim gibi dusunen taraftarlardan, urun geliri ya da "birakmam seni" tarzi kampanyalara katki falan beklemesin. takima simdi verecegim parayi saklar senol gunes'i getiren yonetim gittikten sonra girilecek feda sezonunda veririm daha iyi. su an sadece komplo teorisi seviyesinde bir durum icin bu kadar yazi yazdim ama senol gunes'in milyonda bir bile olsa takima geri gelme ihtimali tuylerimi diken diken ediyor.

Pheaglix dedi ki...

kadro planlamasi konusunda da @bjk4ever'a genel olarak katilmakla birlikte:

- kaleci: bu saatten sonra yabanci kaleci imkansiz. 3 kalecimizin de yerli olmasi en mantiklisi. bence ersin'i de konusulan fiyatlara birakmak mantikli degil. 7-8 milyon euroluk bir teklif konusuluyor ve ersin giderse muhtemelen mert gunok'a yonelecegiz. sirf mert'i almak 3-4 milyon euro tutacak, ilaveten ersin'den fazla maas isteyecek. gunun sonunda transferden elimizde 1-2 milyon euro kalacak. bence stabiliteyi bozmaya degmez.

- sol bek: nsakala'ya ciddi ciddi teklif varsa gondermemiz lazim. belki bu sene bir sekilde kadroda yer bulabilir ama seneye yabanci sayisi iki daha azalinca kesinlikle vasat oyunculara yerimiz yok. asla bizim seviyemizde olmadigini dusunsem de maalesef ismail koybasi ile ridvan sol beki beraber goturebilirler.

- sag bek: belli ki rosier ile anlasiyoruz. icimden bir ses kadroda atiba ve necip varken buraya yedek bakmayacagiz diyor. rosier'in gecen seneki enerjisini ve sakatlanmamasini referans alip burayi gorece genc bir oyuncuyla yedeklemek cok da anlamsiz olmaz.

- stoper: vida kaliyor. welinton belli ki kaliyor. vida'nin o maasla direkt 11 oynayacagini hesaba katarsak hem ikisini de yedekleyebilecek, hem de welinton'i upgrade edecek bir oyuncuya ihtiyacimiz var. eger sergen'le anlasilirsa oraya caulker gelecek gibi. dorduncu yedegin de genc takimdan olmasi gerekiyor.

- orta saha (6-8): elimizde josef, atiba, necip, ve oguzhan var. josef'in yeri banko, ama yaninda kimin oynayacagi sikintili. lutfen artik atiba'yi ilk opsiyon olarak dusunmeyelim. oguzhan'in da ilk tercih olmayacagini dusunursek buraya transfer sart. eger gorece ofansif bir oyuncu oynatacaksak salih'i almamiz sart. eger gecen seneki gibi atiba tarzi birini oynatacaksak da yabanci transfer sart.

- orta saha (10~): elimizde sadece llajic var, onu da gelen ilk teklifte gondermek takim icin en hayirlisi olur. buraya salih disinda alabilecegimiz yerli alternatif yok gibi, ama salih'in 8'e dusunuldugune inanmak istiyorum. eger bir sekilde transfer yapabileceksek buraya kaliteli bir yabanci alternatif (hatta ilk tercih) gerekiyor.

- sol forvet: hem nkoudou hem larin'in kadroda olmasi bence luks. ikisine de teklif ya da ilgi oldugu konusuluyor. bana kalsa ikisini de gonderirim, ama hem cazip teklif gelmeyebilir hem de oyle bir maceraya girisecegimizi sanmiyorum. eger larin'e 10+ teklif gelirse gonderelim, eger gonderemeyecek gibi olursak da sozlesme uzatalim. nkoudou'nun da yaptigimiz yatirimi amorti etmesi neredeyse imkansiz, ama 3-4 milyon euro civari bir teklife gonderilebilir. bu kadar maas kisintisi yaparken takimin yedek sol forvetine net 1.6 milyon euro vermenin anlami yok. iki oyuncudan herhangi birinin gonderilmesi durumunda da buraya mutlaka transfer gerekiyor.

- sag forvet: eger ghezzal kalirsa elimizde burada oynayacak iki yabanci oluyor: ghezzal ve hasic. hasic'in iyilesmesinin ikinci devreyi bulacagini dusunursek muhtemelen ilk devre kadroya yazilmaz, ikinci devrede de kiraya vermeye calisiriz. eger sozlesme uzatirsak tore buraya alternatif olacak, ama tore'nin ipiyle kuyuya inilmez. ghezzal kalirsa bir, kalmazsa iki transfer lazim.

- santrafor: su an bombos. guven hem burayi hem sol forveti yedekleyecek ucuncu tercih olur, umut da kalmayi kabul ederse (gitmek istiyor ve cok hakli) 2.5-3'uncu alternatif olur. piyasada alabilecegimiz yerli santrafor olmadigina gore bir as bir yedek iki yabanci sart.

Pheaglix dedi ki...

nsakala'nin gittigini ve rosier'in yabanci ile yedeklenmedigini, ghezzal'in kaldigini, stoperin bir, orta sahanin bir, sag forvetin bir, santrafor'un iki yabanci ile yedeklendigini dusunursek elimizde:

rosier
vida
welinton
yabanci stoper transferi
josef
atiba
yabanci orta saha (6-8-10) transferi
larin (ya da yabanci transfer)
nkoudou (ya da yabanci transfer)
ghezzal
yabanci sag forvet
yabanci as santrafor
yabanci yedek santrafor

ile 13 yabancimiz oluyor. lens ve douglas'i buraya dahil etmiyorum cunku asla takima girmeyecekleri ortada. yabanci sag forvet sergen kalirsa boyd olabilir, ama olmamasi daha iyi olur. sol forvet olarak kenan karaman'i alirsak ekstra yer acilir. ayrica yabanci sayisinin seneye daha da azalacagini dusunup yabanci transferlerin en az birini kiralik yapmak (muhtemelen ve tercihen yedek santrafor) mantikli olur.

ha bu kadar transferi yapacak paramiz var mi? bence ne paramiz ne de limitimiz var. bence yukarida yazdiklarim takimi yarismaci tutabilmek icin minimum yatirima yakin, ama sirf bu durumda bile rosier ve ghezzal dahil 6 yabanci transferi, ve kenan ve salih dahil 3 yerli transferi gerekiyor. bu transferlerin en az ikisi icin ya aksam pazarini bekleyecegiz, ya da yapmayip devre arasina kadar idare etmeye calisacagiz. ben limit asamama konusunda yonetime cok fazla kizamiyorum, sonucta gecmis sozlesmelerin baglayiciligi var. ama takimi ligde yarismaci tutmak istiyorsak mevcut kadroya 2-3 transferle sezona baslayacak durumda degiliz. bir sekilde en azindan bu sene basindaki goreceli pozisyonumuzda kalacak seviyede lige girmemiz gerekiyor.

Emre Toraman dedi ki...

Yabancı kontenjanı sebebiyle ben de kale ve sol bekin banko yerli olması gerektiğini düşünüyorum. Kale zaten çok büyük ihtimalle Ersin satılsa bile yerli kalacak. 7-8'e Ersin'i gönderip bonservisli ve yüksek maaşlı Mert Günok hatasını inşallah yapmayız. Ersin gitmek isterse de bonservis olarak 2-3'e İrfancan Eğribayat, Doğan Alemdar gibi bir hamleye hayır demem. Emre Bilgin övgülerini de okuyoruz duyuyoruz zaten. Ersin/İrfancan/Doğan - Utku - Emre yeterli bir üçlü bence. Yabancı kullanırsak çok şaşırırım.

Sol bekte umarım Nsakala'ya bahsedilen ilgi vardır. Yönetim şu ana kadar satış/elden çıkarma konularında hiç ümit vermedi o yüzden çok da ümidimi yüksek tutmuyorum. Rıdvan'a alternatif olarak Bursaspor'dan Onur Atasayar ve Gençlerbirliği'nden Halil İbahim Pehlivan boşta. İsmen aşina olmak dışında çok tanımıyorum ama yaş, profil, maaş olarak günümüz bütçesinde yedek sol beke uygunlar. Altyapıdan Emrecan Terzi de altyapıda adını duyduğumuz isimlerden. Rıdvan - Onur/Halil - Emrecan yeterli bir üçlü bence. Ama Nsakala'yı sat(a)mayıp Nsakala - Rıdvan devam edersek de çok şaşırmam.

Josef dışındaki 2 ortasahadan biri de yerli için en muhtemel üçüncü pozisyon olacak. Şu an eldekilere baktığımızda Oğuzhan ve Necip var. Açıkçası Salih Uçan'a ben bir türlü sıcak bakamıyorum. Çünkü Atiba'nın yerinde oynatacağımıza ve ikinci bir ofansif ortasahayla birlikte kullanacağımıza inanmıyorum. Josef - Atiba - Salih üçlüsünü ise Josef - Atiba - Ljajic/Oğuzhan üçlüsünden geride görüyorum. Salih'in deliciliği aşırı zayıf ve bu çok ciddi bir problem olabilir. Salih Uçan'ı verimli kullanabilmemiz için Atiba yerine Ozan Tufan kalitesinde top da taşıyabilen skor da yapabilen yabancı bir box to box bulmamız gerekiyor bence. Salih Özcan'ı Salih Uçan'dan daha fazla isteme sebebim ise Atiba yerine kullanacağımızı düşünüyor olmam. Olur da Salih Özcan'ı uygun maliyetle bitirebilirsek Josef/Necip - Salih Özcan/Atiba/Kartal - Ljajic/Oğuzhan ortasahası bana ideal geliyor. Ljajic'i elden çıkarıp o kalitede ve delicilikte bir 8/10 bulabilirsek hayır demem ama Ljajic'in de sözleşme senesi ve sene sonunda bedavaya kaçırmaya üzüleceğimiz bir performans sergileyip şampiyonluk da alabilir bu sayede.

Dördüncü ve son yerli kullanma adayı pozisyonumuz ise kanatlardan biri. Elde bir tek Güven var buraya ciddi aday olabilecek. Gökhan Töre'yi ideal 11'e yazmak çok mümkün değil ama özellikle false 9 performansından sonra yedek olarak mutlaka kalmalı. Larin'i satıp Kenan Karaman'ı almak hala en optimal çözümlerden görünüyor, umarım Kenan'ı bitirebiliriz. Umut Nayır'ın ise kesinlikle kalacağını düşünmüyorum. Sergen'in yıllar önceden bir Koller açıklaması var hatırladığım. Koller'e topu ver önünü aç 3 metre süremez diye anlatıyordu. Umut da bu kategoriye girebilecek bir oyuncu. 3.-4. forvet olarak bile düşüneceğimizi sanmıyorum.

Aslında sürekli olmamakla birlikte zaman zaman görebileceğimiz beşinci bir ihtimal daha var yerli için, stoper. Kötü kadro mühendisliği kurbanı olup her yerde yabancıya muhtaç kaldığımızda Arda Kızıldağ/Abdülkerim Bardakçı/Necip gibi bir stoperi zaman zaman göreceğiz diye düşünüyorum, özellikle maçların ilerleyen dakikalarında.

Özetle, kale: %99, sol bek %70, ortasahalardan biri %50, kanatlardan biri: %40, stoperlerden biri: %20, diğer mevkiler toplam: %50 yerli gibi görünüyoruz bence şu an için. Güzel beyin fırtınası oluyor tabi ama yarın yabancı kontenjanı ertelenmez diyebilen de yoktur sanıyorum.

Upgrade'lere tabi ki açık ve transferde en çok adı geçenler üzerinden gidiyorum ama 11 yabancılı 26 kişilik şöyle bir kadro bana kötü görünmüyor:

ErsinD/İrfancanE/DoğanA - UtkuY - EmreB
Rosier - KeremK
Welinton - ArdaK/AbdülkerimB
Vida - ErdoğanK/SerdarS
Rıdvan - OnurA/HalilP
Josef - NecipU
SalihÖ - Atiba - KartalY
Ljajic - OğuzhanÖ
Ghezzal - GökhanT
KenanK - Nkoudou - Boyd
Costa - Diouf - GüvenY

Emre Toraman dedi ki...

Yok artık daha neler seslerini duyar gibiyim ama çok, baya çok çaresiz kalırsak Sercan Sararer de boşa çıkmış :) 2 sezon boş geçtikten sonra bu sezon Almanya 3. liginde Türkgücü Münih'de futbola dönmüş, 2500 dakika 10 gol 12 asist. İhtiyaç olursa U19'dan Azad, Emirhan falan oynatabileceksek gerek yok da Rosier'i sağ kanatta görmektense Sercan'ı düşünürüm şahsen.

GeceGezgini dedi ki...

Her gün üçlü zirve ha gerceklesti ha gerceklesiyor. Sergen konusunda neler oluyor bilmiyorum ama sureck gereksiz uzamaya basladi.

Zaitsev dedi ki...

Yönetim 1.5 sene önce Sergen hocayı kovmak için getirmişti. Nasılsa puan durumu iyi değildi, mali durum iyi değildi.

Hem taraftarın gazını aldılar hem de git dediklerinde sorun olmayacak birini getirdiler. Ama bu 1.5 senelik süreç hiç beklemedikleri gibi gelişti. Sürekli Sergen hocaya kaybettiler.
Şampiyonluk kutlamalarında hocanın geride kalması da sorunun nerelere dayandığını gösteriyor artık. Sergenle anlaşmazsa yönetim taraftar gözünde büyük kayıp yaşar. Bakalım bunu göze alacaklar mı?

Huzeyfe dedi ki...

@Zaitsev

İyi gözlem. Nedense ANÇ’nin kabak tadı vermeden çözdüğü konu yok. Mikro yönetim tarzı var ondan mı acaba?

Kafasında ŞG var da Sergen’le durumu sabote etmenin yolunu arıyor sanki.

yilmaz dedi ki...

Şenol şu takıma hayatta gelmez. Ne ona verecek para var, ne istediği oyuncuları alacak para. Zaten Şenol geleceğine anç kendi yönetsin takımı, daha çok tercih ederim.

turgay dedi ki...

Şenol Güneş başarısızlığını örtmek için Beşiktaşa gelir. Kovulursa 1903 liraya kovulmazsa da sergene teklif edilen paraya imzalar. Kendisi böyle ince şeyleri çok düşündüğünden hocalık yapmaya fırsat bulamıyor. Süreç zaten şenol güneşin gelmesi için kurgulanmış gibi.

Bugun Erol bulut gibi hiçbişey kazanmayan hoca anteple 15milyona anlaşmış. Sergenin bu yönetime rağmen 2 kupa kazanmasının karşılığında para istemesi çok normal. Süreçte dikkat ettiyseniz daha başkanla hiç görüşme olmamış. Bu büyük saçmalık. Bu inat neden? Sezon içinde alsın sözleşmeyi rakamı kendısı yazsın diyen, bizim hocamla sözleşmemiz ömürlük olan diyen adamın daha hocayla görüşmemesi saçmalık. Bence Sergenden bu saatten sonra verim alamayız. Süreç çok uzadı. Bakın ne Salih ne Kenan açıklandı. Herkes hocayı bekliyor. Belki de salihle hoca anlaştı ama daha hoca yok ortada. 2 taraf içinde maalesef kötü yönetildi süreç. Geçen sene kendini gönüllü veya profesyonel scout zannedenler nskala wellinton üzerinden hocaya demediğini bırakmadılar taraftarı da galeyana getirip içinde bende varım komisyoncu dedirttiler murat şahine. Bence herkes kendi çıkarını düşünüyor. Bu çıkar da ne koparabilirsek üzerine kurulu.

Şunu da yapabilirdik bugun interi şampiyon yapan adamı inter 1 hafta sonra anlaşamadıkları için gönderdi. Hemen yerini doldurdu. Sen hocayla sezon içinde görüşmeyip bugüne bırakıyorsun hoca para isteyince sosyal medyadan hocayı karalatıyorsun bunlara ne gerek var? Ayır yolları anlat durumu ama şeffaf değiliz hep kapalı kapılar ardında iş çevirme peşindeyiz. Maalesef bu yönetimin asla şampiyon olmak istediğine inanmamaya başladım.para harcamayalım kendi yağımızda kavrulalım derdindeler sanırım. Kendi egolarını tatmin ediyorlar bu çok net.

Basar dedi ki...

Yönetim sabrımızı taşırıyorsun! Rezaletin tarifi yok! Rakipleri çok rahat geride bırakacakken hala hocayla sözleşme imzalamamak büyük bir fiyasko!

Beşiktaş faciası şenolu filan düşünüyorsanız altından kalkamazsınız! Yol yakınken hemen bu işlerden vazgeçin!

Emre Toraman dedi ki...

Sergen-yönetim mevzusu şu an aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık bir duruma geldi gibi görünüyor.

Sakal: "Bu saatten sonra ne yapıp edip ne istiyorsa vereceksin."
Bıyık: "Şartlarını sunarsın kabul etmiyorsa yoluna bakarsın."

Bence taraftar olarak yine yeniden çıkarmak gereken bir ders varsa o da işlerin hiç bir zaman rayına oturmayacağı ve sorunsuz gitmeyeceği. "O sene bu sene, bundan sonra her sene" düşüncesine kesinlikle kapılmamak gerekiyor. Kartlar her sezon yeniden dağıtılacak. Bu sadece bizim için de değil, tüm kulüpler için böyle olacak.

GeceGezgini dedi ki...

Bence is biraz daha inata binerse şu senaryoyu da çok uzak görmüyorum;

- Sergen Fb’ye imza atar. Yanında da Salih, Ghezzal ve Rosier’e de götürür. Bi güzel ortada kalırız.

Sergen bu, Fb bu, Anç bu, Bjk bu, hiç belli olmaz.

100.yıldan sonra Tümer’e kaptanlık vermeyi konuşurken bi anda nerede bulmuştuk kendimizi hatırlarsanız.


GeceGezgini dedi ki...

Dorukhan’ı unutmuşum:)

Mayor dedi ki...

Burada Şenol Güneş'in gerçekte nasıl bir hoca olduğunu kaç sene önce yazmaya başlamıştık?
Maske düştü kel göründü. Yazık verilen paralara.

F.N. dedi ki...

Adam 3 maçtır takımı pozisyona sokamıyor. Hala aynı adamlar. Farklı bir şey denemek yok. Hala Kenan ozan okay vs.

GeceGezgini dedi ki...

orkun Kokcu, Ahmed Kutucu vs neden milli takimi secmemelinin kaniti resmen bu Senol Gunes. Yazik gercekten.

Emre Toraman dedi ki...

Kazanınca vezir, kaybedince rezil sarmalına girmeden düşünmeye çalışıyorum. Gidip de Karadağ'a yenilip Cebelitarık'la berabere falan kalmazsa Şenol Güneş'in devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Dünya kupasına katılamazsak veya orada da sıfır çekersek o zaman yolların ayrılması mantıklı olur.

Bu performansın ve Türkiye milli takımı teknik direktörlüğünün maaş karşılığı Şenol Güneş'in kazandığı mı? Kesinlikle değil. Ama şu anda Sergen haricinde de Şenol Güneş'den daha uygun bir isim yok bence milli takım için.

Huzeyfe dedi ki...

Sadece oyuncu tercihleri değil, taktiksel sığlık bizi bu kadar kötü gösteren. Bunun çözümü de Sergenvrya başka bir yerli hoca değil. Yabancı teknik direktör lazım.

Pheaglix dedi ki...

ilk yaridaki basaksehir-fb maclarindan once tahminim iki maci da kaybederiz, sergen gonderilir yerine idareten biri getirilir, sonraki sezonda da turnuva sonrasi gonderilen senol gunes ile anc kavusurdu. tahminin ilk yarisi tutmasa da ikinci yarisi tutacak gibi.

bastan soyleyeyim, sergen de saha icinde benim cok bayildigim birisi degil. ayni senol'un oldugu gibi dogmalari var ve hatalarindan asla ders almiyor. ama gunun sonunda bu adam kisitli kadrodan maksimum verimi alip, yonetimin asla yapmadigi medya yonetimini belki de olabilecek en iyi sekilde yapip takimi sampiyon yapti. bu ulkede de bu is yapiyor. taraftarla belli bir sinerjisi de varken bu saatten sonra realist teknik direktor adaylari icinde bize sergen'den daha uygun tek bir kisi bile yok. hele sergen yerine gelecek olan kisi inatci, mikro milliyetci, caga ayak uyduramamis, kafatasci, yerli sevici birisi asla olmamali.

acikca soyluyorum: anc su takimin basina senol gunes'i getirirse benden (ve muhtemelen benim gibi dusunen taraftarlardan) takima bir kurus destek beklemesin. yapacagim destegin fazlasini anc ve ekurisi senol gittikten sonra yaparim daha iyi.

bu arada prim ve maas olaylarindan dolayi milli takimi desteklemiyorum (oyle cok milli duygulari olan birisi de degilim zaten). ama o oyuncu kadrosunun hakki isvicre ve galler maclarinda kotu oyunla sifir cekmek degil. su takimin basinda fb'nin esortmanli aykut'u olsa en azindan dort puan cikarirdi maclardan, ya da ne bileyim ft olsa en azindan bir mac alirdi. inanin su sifir puan ve kotu oyun konusunda verilen tepkiler asiri duygusal degil. burada isvicreli danismanim da bastan bizim en kotu ihtimal dort puan ile ucuncu olacagimizi dusunuyordu ve oynadigimiz oyuna sasirmis durumda. gel de adama senol gunes dinamiklerini anlat.

Emre Toraman dedi ki...

Turnuva performansımız akıl almaz derecede, en kötü beklentilerin bile ötesinde rezaletti. Sadece Aykut Kocaman değil, Süper Lig, 1. Lig ve 2. Lig'deki her 10 teknik adamdan 9'u da bu performansı aşardı muhtemelen. Ama soru bu olamaz, olmamalı.

Dünya Kupası elemelerinin kalan maçlarında Şenol Güneş'in toplayacağı tahmini puandan daha fazla puan toplayacağı, daha iyi futbol oynatacağı düşünülen teknik direktör kim? Soru bu. Buna kişisel olarak iddialı cevaplar olacaktır tabi ama uzlaşılabilen bir cevap verebileceğimizi düşünmüyorum. Türkiye'de futbolu en iyi bilen x kişiyi toplasan onlar da uzlaşabileceği bir isim bulamaz. Yabancı olabilir ama en iyisine teneke bağlama ihtimalimiz de hiç düşük değil. Bu sebeplerle henüz devam diyorum.

yilmaz dedi ki...

Ülkenin "futbol konusunda" esas sorunu yerel ligimizde oynanan ucube futbol. Ülkenin şampiyonundan tek bir oyuncu bile milli takımda oynamıyor, işin komiği kimse de itiraz etmiyor.

Azılı Şenol düşmanıyımdır, ama bu rezalet netice tek başına onun ve futbolcuların kabahati değil. Daha iyisini üretemeyen Türk Futbolu ve kulüplerinindir. "Avrupa'da rezil oluyürüz" diye yabancı serbestisi istediler, daha mart ayını gören kulübümüz yok. Ülkenin çok kökten bir futbol devrimine ihtiyacı var ama biz bir sonraki tff başkanlığı için hangi müteahhiti seçeceğimizi düşünüyoruz.

Özetle, yerel ligi "bu" olan milli takım da "bu" olur. Şenol'un taktiksizliği filan haklı ama yetersiz eleştiriler.

can dedi ki...

Geleceğimize dair iki olası senaryo:

1-Sergen’le anlaşılamayacak. Sergen’le bir kere bile görüşmediğine bakılırsa ANÇ’nin niyeti açıkça bu. Bu durumda tahminim Okan Buruk’un takımın başına getirileceği. Bu durumda sıfır plan, son dakikada random transferler ve hınçlanmış bir taraftar ile son derece başarısız bir sezon bizi bekleyecek. İlk günlerde taraftar Sergen’e de kızsa da sezon sonu Sergen kurtarıcı, ANÇ ise yolcu olacak.

2-Sergen’le belli ki iki tarafın gönülsüz olduğu bir beraberlik taraftar korkusundan devam ettirilecek. Çok geç kalınan transferler, yönetim içi çekişmeler, motivasyonsuz Sergen vs derken yine başarısız olunacak. Sezon sonu taraftar Sergen’e de ANÇ’ye de hesap kesecek bu boşa geçen kritik bir ay için.

Her koşulda kemerlerinizi bağlayın, düşüyoruz!

BJK4EVER dedi ki...

Kupa galibiyetinin uzerinden 34 gun gecti, ne takimin hocasi belli ne de menajerlere komisyon kazandirmak icin bir skime yaramayacak 2 genc haric 1 transfer bile yapamadik.
Bu durumdaki takim gecen seneyi 2 kupayla kapamis, sampiyonluk gelirlerini cebine atmis, CL gelirlerini yuksek ihtimalle cebine koyacak takim bu arada.
Kiraliklar olsa da dogru planlamayla en azindan hocasi ve kadrosunun buyuk bir kismi belli sekilde sezona buyuk bir avantajla baslayabilecekken avantaj tamamen kayboldu, aksine geriye dustuk bile.
FB'nin hocasi belli degil ama kadrosu buyuk oranda tamam, 2-3 transferle yarismaci olurlar zaten. GS'de kadroda eksikler var ama secimden sonra hocayla anlasmalari sadece 1 gun surdu, 1 gun.
Biz takimi sampiyon yapmis hocayla 35 gunde anlasamadik.
Basinda cikan rakamlar dogru mu bilmiyorum, ama dogruysa zaten yollari ayirirsin olur biter. Sergen dunyadaki ilk hoca degil son hoca da olmayacak, absurt talepleri varsa gule gule dersin olur biter. Bunu demeye bile cesareti olmayan sacma sapan, aman Ali Riza bey kafasinda bir yonetimimiz var. Gercekten canini sikiyorlar adamin, 2 kupali sahane sezonun karsiligina bak.

freshold dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Zaitsev dedi ki...

Eksi de Sergen hocanın çok para istediği için anlaşmanın olmadığına dair bir operasyon var. Sergen’i para üzerinden zayıflatıp taraftarın önüne atmaya çalaşacaklar görünüşe göre.

Sergen hocanın da yıllık 30-35 milyon TL gibi bir para istediği yazılıyor. Rakam çok gerçekçi gelmedi. Bakalım yeni antrenör ve devamında yönetim kim olacak?

Serkbal dedi ki...

Şenol Güneş gelecek, zaten başkan onu bekliyordu

YSY dedi ki...

Bu dakikadan sonra anlaşılsa bile gönülsüz isteksiz bir ortam var motivasyonsuzluk olacak.

Yani erdal t. niye ortalığı karıştırdı bilmiyorum ama bu iş sonraki senenin selameti için netleşmeli. Ben malatyaspordan eski.bir yönetici vasıtasıyla sergenin ciddi problemleri (takımı çalıştırma, transferler, vs..) olduğunu biliyorum ama kendine göre kuvvetli yanlarıyla bu seneyi kotardı. Belki işin içinde yönetim farklı görüyor olayı bilemiyoruz, gerçekten netleşmesi gereken bir konu var ortada. Bu arada erdal t. nin okan buruk la anlaştığı falan yazıyor da aman diyeyim, bari çağdaş falan olsun.

Emre Toraman dedi ki...

Muhtemelen bu saatten sonra her senaryo bombok olacak ama aklıma gelen en mantıklı senaryo -egoları uyuşuyorsa- Erdal Torunoğulları ve İbrahim Altınsay'ın futbol direktörü gibi takılması, Marrone'nin mutlaka tutulması ve teknik direktör olarak Farioli. Sadece Galatasaray ve Beşiktaş maçlarını izledim gerçi ama oynattığı futbol bizim lige bir kaç beden büyüktü bence bu maçlarda. Kamuoyundan koruyup da başarılı olmasını beklemek baya hayal gibi ama birbirinden bok senaryoların en aklıma yatanı bu oluyor.

Gerçi yine de enseyi karartmamak gerekiyor olabilir. Bu kaos ortamında en kötü 3 büyüğün şampiyonluk ihtimali %20'nin altında, en iyisinin de %40'ın üstünde değil bence. Atılsın bakalım yine zarlar.

Cihane dedi ki...

Anc bu kafayla mali durumu kesin düzeltir ama o kadar zaman başkan kalamaz. Aboubakar krizinin şampiyonluğa mal olmaması çok büyük şanstı. Bir daha olmaz. Kasim ayında taraftar kulübü basar.

Emre Toraman dedi ki...

Yerli adayım ise Tamer olur benim. Çağdaş biraz Sergen pozlarına girmeye çalışır gibi geliyor ve karizması yetmeyeceği için Hikmet Karaman - Fatih Terim tarzı bir fasonluk olur gibi geliyor. Tamer hem Şenol Güneş'in hem Sergen'in yardımcılığını yaptı, Göztepe ve Antalya'daki dönemleri fena değildi. Bir de daha uyumlu bir figür olması sebebiyle şu kriz döneminde ilk mağlubiyette yönetimle ve medyayla kavga etmemesi sağlıklı olur diye düşünüyorum.

turgay dedi ki...

bu yönetimin maalesef kriz yönetme kabiliyetleri yok. geldiler avcı'yla adam akıllı konuşmadan sözleşmeyi feshettiler patladılar. sonra karius meselesi çıktı biz haklıyız dediler patladılar. ruiz ben gidiyorum dedi haklıyız dediler patladılar. yabancı sayısını arttıralım ocak ayında dediler arttı biz elimizdekileri gönderdik sezonu 13 kişi bitirdik.abou meselesi çıktı yönetemediler rezil oldular patladılar. şimdi hoca meselesi çıktı 40 gündür 1 adamla orta yolu bulamadılar. madem bulamıyorsun neden bu zamana kadar bekliyorsun 2 hafta sonra kamp başlayacak ortada transfer yok takımın başında hoca yok. şimdi 1 hafta içinde hoca bulman lazım hoca senın istedikleri isteyecek mi bu kadrodan kiminle çalışacak belli değil. muhteşem bir yönetim gerçekten. güçlü başkan güçlü yönetim falan derken 2 kupa kazanmışsın belki 3 olacak bu 1 sezonda muhteşem derecede demoralize olmuş bir camia taraftar var ortada. 0 şeffaflık bolca troll besleme. gerçekten beşiktaşlı olmasan süper eğlenceli kulübüz.

gelelim hocaya. sütten çıkmış ak kaşık değil kendisi. baktın olmuyor sen kesip ataydın hocam konuyu. ben sizinle çalışamam kardeşim deseydin madem. neden bugune kadar bekledin. madem arkandan iş çeviriyorlar restini çekip gitseydin. ne çeşmeymiş bodrummuş bu kadar keyif yapacağınıza net olsaydınız. koca kulübü elaleme rezil ettiniz. istemiyorsanız ne bu naz? üstüne rıdvan gibi kurnaz üzerinden açıklama yapmalar. rezalet resmen.

son olarak. bu yönetimden de bu hocadan da bıkkınlık geldi. şimdi yine rakip öveceğiz ama şu durum rakiplerde olmaz. sadece bize özgü şeyler bunlar. bunun nedeni de otorite eksikliğidir. başkan tatil öncesi rakam bu kardeşim planlamada bu sözleşmede bu deseydi bunlar olmazdı. kimse beşiktaştan büyük değil. sergen daha önce de gitti yine gider çebi de gitti ağlayarak geri geldi 2si de. ama bir kulübün kuralları net olmalı. bizde böyle gevşeklik olduğu müddetçe bir bok olmaz.

BJK4EVER dedi ki...

O mallik bizim camia'da var, ilk olarak da taraftarda. Taraftara aciklama yapma geregi bile duymayip FB uzerinden mesaj gonderen adam icin hala ne istiyorsa verilsin sonucta 2 kupa kazandi efsanemiz diyecek insanlar var, onlardan guc aliyor. Yonetim de ne kadar beceriksizce calisirsa calissin asiri tepki gormuyor, iki kupanin rahatligiyla istedikleri gibi at kosturuyorlar. Iki kupayi unutma vefasizlik yapma pankartlarini da gorduk sonucta.

Ben sucu Sergen'de pek goremiyorum. Sergen sonucta maasla calisan, su an bosta olan bir personel. Senede 5m euro da isteyebilir, sacma sapan istekleri de olabilir, olur da olur yani. Asil suclu yonetim. Hadi 1 hafta dinlenme payi verdin, eyvallah. O zaman 1 hafta tatilden sonra oturacaktin hocanla masaya, 1 hafta da pazarlik+karar verme suresiyle 2 hafta sonunda is belli olacakti. Olur-olmaz mesele o degil, ama en azindan her sey belli olurdu. Ve seni sampiyon yapmis olsa da sozlesmesi biten bir hocan var, her turlu B planin hazir olmaliydi. Olmadigi anda B plani devreye sokup 2 haftada yeni hocayi bulup sezon planlamasina baslayacaktin.

Sezon bitiminin uzerinden 35 gun gecti, kadromuzda 15 topcu ya var ya yok, hocamiz belli degil. Dahasi, bugun itibariyle bile hala belli degil, bir gorusme daha olacak deniyor. Rezillik. Ama butun bunlarin nedeni her zamanki gibi yonetimin yonetmemesi. Ali Riza bey tadinda takiliyorlar, olaylarin gelismesini bekliyorlar, karar almaya korkuyorlar, tamamen pro-aktif degil, reaktif bir haldeler. Boyle olunca da 35 gunde antrenorun gidecek mi kalacak mi onu bile nihai karara baglayamiyorsun.

Onun disinda Sergen konusunda 1-2 sey soylemek gerekirse. Sezon icerisinde performansi tartisilirken neden Besiktas efsanesi olarak goruluyor asla anlamadigimi soylemisti. Sergen oyuncuyken rakiplerimizin hepsinde oynadi, hepsinde. Hadi BJK taraftarina orta parmagi cektiginde gencti eyvallah, ama rakiplerde catir catir oynarken genc falan degildi. Para icin Istanbulspor, Siirt Jetpaspor, hatta Etimesgut Sekerspor'da bile oynadi. Sekerspor, otesi var mi? Besiktas'a ne zaman dondu? GS'de kendisine guvenilmeyip sakatligi nedeniyle kapiyi gosterdikleri ve bizim kapiyi actigimiz anda dondu. Sergen budur iste. Ha, hadi gecmisi sineye cekin. Taraftarin kendisine buyuk destegi gun gibi ortadayken bile bir BJK'li gazeteci uzerinden aciklama yapacagi yerde kendi durumunu Ridvan Dilmen'den ogreniyoruz. Cok mu zor Firat Gunayer, Murat Ozen, Bulent Uslu uzerinden aciklama yapmak? Veya TRT-Spor'a, A Spor'a baglanip taraftarlara iletisim kurmak? Sergen'in gozunde degerimiz o kadar iste. Kankasi Ridvan Dilmen, Acun Ilicali olan o kadar insan oluyor iste. Ama suc bizim taraftarda. Biz basarisiz olalim, Sergen muhtemelen gidecegi FB'de basarisiz olup ayrilsin, seneye bizim taraftar yine Sergen gelsin ister. Oyle sacma bir gerizekalilik var ustumuzde maalesef. Antrenor konusunda tek istegim hicbir sekilde Senol Gunes gelmesin. Okan Buruk olur, Cagdas Atan olur, hatta Riza Calimbay, rebuilding yapacaksak Slaven Bilic olur, ama Senol Gunes olmasin. Okan Buruk'u tum takimlarinda begendim, Basaksehir'i sampiyon yaparkenki oynattigi futbol tam ligimize uygun buyuk takim futbolu. Cagdas'in da Alanyaspor'a oynattigi futbol ortada. Ikisi de benim gozumde iyi tercihler.

Basar dedi ki...

Basiretsiz bir yönetim, Rıdvan ile kararını açıklayan (eğer haber doğru ise, hocanın bu iletişim faciasını yapacağını düşünmüyorum) bir hoca...

Bu anlayışla bizim camiadan fazla bir şey olmaz. Amatörlük her yerimizden akıyor... Uzun vadede başarı ve biraz durumu toparlama mümkünken şu anda bunu çöpe attığımızı düşünüyorum. Şampiyonluğun filan keyfi kalmadı.

Sergen Allahlın emri değil olmuyorsa olmuyordur ama lig bittikten 5 hafta sonra hocasız kalmak büyük bir fiyasko! İşin kötüsü, bu yönetim elimizdekinin en iyisi. Bu camia için büyük acizlik!

Sergen (eğer fenere gitmezse), bir kaç yıl sonra kendi şartlarını sağlayarak farklı bir yönetim ile tekrardan başa gelebilir. O yüzden iletişimini Rıdvansız ve daha mantıklı yapması gerekiyor. Bu saatten sonra olmayacak duaya amin dememek lazım, o yüzden acil farklı bir hoca ile anlaşıp bir an önce artık ne yapacaksak transferi yapmamız lazım. Yoksa başakşehir faciası 2 oluruz...

Beşiktaşlılık artık mazoşizm gibi bir şey oldu!

theotheo dedi ki...

Ya kardeşim. Ne dedik size cebinden kuruş çıkartmayan adamdan Beşiktaş’a fayda olmaz demedik mi? Adam diyo ki 110 milyon TL borç verdim. Lan git o parayı bi tarafına sok. Demirören doların 1 e 1 olduğu zamanda 100 milyon tl bıraktı gitti. Sen neden bahsediyosun amk beceriksiz.

BJK4EVER dedi ki...

Riza Calimbay'a ben o kadar pozitif bakamiyorum. Winner kavrami cok cok onemli bence. Genis kullanilan bir kavram ama icinde kriz yonetiminden tut yaratici cozum bulma yetenegine kadar, iletisime kadar bircok sey barindiriyor.

Sivasspor'un oynadigi futbol ortada. Takimindan aldigi verim ortada, tas gibi futbol oynuyorlar. Ikinci yari performanslari belli, yenilmemezlik serisi ortada. Ama sonucta gecen sene 5. oldular. Bir evvelki sene de bitik bir Besiktas'a bile gecilip berbat bir 2. yariyla ligi 4. bitirdiler.

Istikrarli, guzel bir futbol yetmez. Sen kriz aninda dogru kararlari veremiyorsan, medya ustune geldiginde dogru iletisimi saglayamiyorsan bitersin. Sivas'ta ligi 4. bitirirsin alkislanirsin, bizde cok iyi futbol oynayip ligi 3. bitirirsin alkislanmazsin. Riza Calimbay eminim ki gelirse belirli bir seviyede futbol oynatir. Hatta oynatacagi futbol bana gore CL'de gecen sene oynadigimiz oyundan bize daha fazla puan kazandirir, lig icin emin degilim. Ama gecen sene ilk 5 haftadaki baslangici ligde yaparsak toparlayabilir mi hicbir sekilde emin degilim. Son 10 hafta sakatlik yorgunluk arsa cikarsa bir sekilde oyle veya boyle bizi sampiyon yapacak kadar puani toplayabilir mi emin degilim. Toplayabilecegine dair emareler yok, aksine kriz aninda yine batirir hissini veriyor Sivas performansiyla.

O yuzden bence Riza Calimbay'la olmaz. Okan Buruk daha fazla sey ispatladi, en azindan sampiyon apoleti var. Cagdas Atan da yabancilarin kullandigi 'aura' ve 'appearance' acisindan onunde bence, oynattigi futbol da tam buyuk takim futbolu.

Basar dedi ki...

Çıktı yine piyasaya kötü gün dostu... Ya kardeşim para ile ne alakası var? Konu yönetsel, sen 5-6 hafta nasıl hoca belirlemezsin kendine.

Sergen maaşlı hocan, iyidir kötüdür anlaşamıyorsan takımı sahipsiz bırakmazsın. Böyle sezon bittikten sonra 1,5 ay hocasız kalınmaz. Bütçen az olur çok olur ayrı, ona göre hocan olur, stratejin olur. Şu halimiz kuru yaprak gibi savrulma hali. Madem Sergen olmuyor çıkarsın çat diye hocamızla maalesef anlaşamadık, ona sonsuz başarılar/ileride elbet yine buluşacağız bu sene de yolumuza Okan/Rıza/Çağdaş/Samet/X/Y/Z hocamızla devam ediyoruz dersin konuyu kapatırsın. Taraftar da istediği kadar söylensin, 3 gün sonunda kabullenecek.

Benim gönlümden Sergen geçiyordu ama dünyadaki tek hoca da Sergen değil. Günün sonunda en önemlisi Beşiktaş! Yine bence büyük fırsat kaçtı ama bu 5-6 haftalık gecikme camianın dibine dinamit koydu. Hızlı şekilde bu olumsuz konu halledilse o dinamit olmayacaktı. Caminın başında bu yüzden yönetimler var yoksa hocalarla zaten ligler oynanır.

İstersen milyaralr dök, bu anlayış ve yaklaşım ile çoook uzun seneler başarı yüzü göremeyiz.

«En Eski ‹Eski   1 – 200 / 205   Yeni› En yeni» Yorum Gönder

Ara