tam bizi yenecek takımla oynuyoruz.
şartlarda bu yenilgi için olgunlaştı.
- diğer takımlar puan kaybı yaparsa ve biz yenersek büyük ihtimalle lider oluruz, maça çıkarken lider olma ihtimali ile çıkacağız
- iki haftadır 60. dakikaya kadar hiç hiç üretmiyoruz
- rakip hem sivas hem deplasman performansı iyi hem son hafta performansı yüksek
- hakem makem işleri yine karışık. fatoya verdikleri cezanın (haklı da olsa) diyetini bizden keserler ki galatasaray maçına kadar galatasaray bizde en az 3 puan geride olmasın
- hoca kafasının dikine gidiyor ve sonuçlar onu haklı çıkarıyor ama oyun tam tersi.

Bu maç yenilme ihtimalimizin daha çok olduğu maç.

Bu ligde en sert ve fizikli, kondisyonlu takım biziz. Hava toplarında en iyi takım da biziz. En çok duran tooptan gol atıyoruz, istatistikte bu konuda zirvedeyiz. Hoca da özel çalıştıklarını maç sonu basın toplantısında anlattı. Vida yı da geri kazandık, Ghezzal 10 asist yapar dediydim 15 e çıkarıyorum, Vida da en az 7 - 8 gol atar sezon sonuna kadar. Biz zaten kavga, dövüş, hızlı geçiş oyunu takımı ve duran topuz, başka bir şey yok, ama :

- Sarı gelinlerden her şekilde sertiz, iyiyiz. Hakem desteği olmasa ikisi de şu an altımızdaydı. Onlarla yapacağımız maçlarda da anca hakemle kazanabilirler.
- Hem bizim yaptığımızı yapabilip hem de biraz oynayabilen üç takım var ligde, biri Alanya, biri Başakşehir, biri de Sivas. Bunlar sağlam hücum setleri de olan takımlar. Bunları yenmek onlar kadar oyun çeşitliliğimiz ve oturmuş takım olmamamız nedeniyle daha zor. Kabaca bu takımlarla oynadığımızda bugünkü oyunumuzla favori onlar.
- Zorlanacağımız son takım da Trabzon. Tam Avcıya uygun takım, ligin ikinci yarısında yenmesi en zor takım olacak.

Bunlar hariç, son dokuz maçta 7 galibiyet var, takım fizik olarak aşırı düşmezse her 10 maça 6 galibiyet bekliyorum, bu da lig sonu bizi şampiyon yapabilir, ama sosyal medyada etkili olup lobilerin gücünü kırmak şartıyla. Aksi taktirde bu sezon baya bir "GS" yi şampiyon yapma operasyonu sezonu. Yoksa batıyorlar.

maç tarihinin 20 aralik olmasi konusunda ciddi suphelerim var @admin :)

O degil de bu kazagi nereden bulup alacagiz? Kartal yuvasi'nda 15 dakikadir ariyorum yok resmen.

https://www.youtube.com/watch?v=bDzp3Og0CTk

@bjk4ever

https://www.instagram.com/admerspor/

@beagle

Bilmediğim bir espri mi var anlamdım :)

@Övünç

Maç postunda birkaç hata vardı, düzenledim :)

Sivas’ın başında en büyük gayesi Beşiktaş’ı yenmek olan Rıza, Beşiktaş’ın başında 3 ön libero ile mucize yaratmaya çalışan Sergen varken baya zor bir maç bizi bekliyor. Çekirge ilk maçta güzel sekti, ankarada baya zorlandı, 3. sefer seker mi göreceğiz! Vakit farklı bir şeyler deneme vakti. Un var şeker var, helva yapma vakti.

Not: Hoca hakikaten Lucescu etkisinde. Maç sonu büyük takımlar iyi defans yaparsa nasıl olsa yetenekli oyuncuları ile gol atarlar dedi. Yanlış, büyük takımlar ikisini de iyi yapar. Yetenekli ayakları organize ederse daha rahat gole giderler. Hücumu Böyle saldım çayıra yapımca çekirge gibi sekiyoruz. Az bi kafa yorsa bu kısmı rahat halleder zira Serpil hocanın Sergen’i kağıt üzerimde de çok çalıştırmışlığı vardır.

@BJK4EVER

Göğüsteki SY logosundan dolayı Kartal Yuvası'nın Sergen'e özel üretimleri sanıyordum. Kartal Yuvası ürünleri giyerek taraftarı teşvik etmesi gerekirken, başka marka giyinmesi garibime gitti. Muhtemelen sponsorluk anlaşması yapmış.

Sergen’in Lucescu etkisinde olduğu fikrine katılmıyorum. Lucescu topla ilişkisi iyi olan oyuncularla savunma oyunu oynatıyordu. Sıkıcıydı başlarda ama kazanıyorduk. İlhan, Ahmet Dursun, Tümer, Sergen, vs bu oyuncuların hepsi süre alıyordu. Sol açık olarak Beşiktaş’a gelen İbrahim sol bek, sağ açık olarak gelen Kaan Dobra sağ bek oynuyordu.
Nerede Ljajic, Oğuzhan?

@huzeyfe maalesef sadece defansif kısmının etkisinde kalmış!

aboş ve josef yokken beraberlik iyidir

@Ovunc, Burkay,
Eyv. Baktim da maalesef sadece trendyol'da satis var, ama o magaza trendyol avrupa'da yokmus maalesef. Ayrica Sergen'in kazagindaki kombo zaten magaza'da yok nedense (gri kazak siyah kapuson).

Sivas bize iki nedenden ters takım. Birincisi aynı fizik boğuşma oyununu bizim kadar oynayabiliyorlar. İkincisi direk geçiş oyununda aslında iki sezondur ligin en iyisiler. Öyle boşa pas atmıyorlar, kaptıkları gibi yerden dikine oynuyorlar, kanatlarda son çizgiye indiklerinde de genelde yerden dikine pas atıyorlar. Çok bilinçli, çalışılmış bir oyun. Ve Rıza Hoca bunu en kazma oyuncularına bile belletmiş. Tam bir takımlar. Ligin Atletico Madrid tarzı takımılar, zevksiz oyun ama çok etkili. Başarılarını tabi oyuncu kaliteleri belirliyor. Ama takım gibi takımlar.

Geçen sene bir penaltı alabildiler. Çok maçlarını izledim. En az 9 - 10 penaltıları verilmedi. Sistemin-hakemlerin en fazla yediği takım. En iyi iki oyuncuları devre arası renklilerle anlaştı, ilk devredeki performansı vermediler, şampiyonlukları gitti, sisteme rağmen olabilirlerdi yoksa.

Bu sene Fernandao, Mert Hakan ve Emre Kılınç'ı kaybettiler ki Sivası oynatan adamlar bunlardı, yerlerine aldıkları adamlar daha yeni yeni uyum sağlıyor. Sivas gittikçe yükseliyor. Gençlerbirliği maçlarını izledim, iyilerdi.

Sergen Hoca Malatya'nın başındayken, hem de en formda zamanlarında Sivasla yaptıkları maçta çaresiz kalmıştı, 3 - 1 kaybetmişlerdi. Hatta Hoca hakkında ilk soru işareti kafamda o maçla doğmuştu. Çünkü çok göstere göstere yenilmişlerdi, maçın her anı Malatya topa hakim olup bastırsa bile Sivas oyuna hakimdi, istediklerini yapıyordu.

Hele şimdi Abuş yok, Josef de sakat, maç iyice zorlaştı. Beraberlik bile iyi sonuç hakikaten, kaybetme ihtimalimiz yüksek olan maç, kazanırsak piyango olur.

Josefin de Arabistan liginden sonra bu kadar olağanüstü performans göstermesi karakterinden. Bir sezon slow motion bir ligde slow motion oynamış ve düzgün antreman yememiş bir adam burada maksimumu zorlayınca patlar. Josef de patlıyor. Devre arasına kadar sezonu kapattıracak bir sakatlık yaşamazsa, o dönem dinlenip bir de iyi yükleme antremanı yerse bu kadar sık sakatlanmaz. Bize son gün geldi, yükleme görmedi. Bu kadar zorlayıp oynaması büyük bir karakter olduğunu gösteriyor. Takımı ne kadar sahiplendiğini gösteren anekdot : Vidanın golünden sonra yayıncı kuruluşun kamerasına kafasını yapıştırıp Portekizce "Hadi bunu da iptal edin!" demiş:) Seviyoruz Josefi:)

Yani sus pus bekliyoruz maçı, bi şeyler yazayım dedim:)

Tahmini ilk 11 im - Hocanın tercihlerini düşünerek :

Ersin
Rosier-Welinton-Vida-Rıdvan
Ghezzal, Atiba, Dorukhan, Mensah, Nkodou
Larin

Macla ilgili sikintilar, kotu senaryolar kafamda cok kolay canlaniyor.
Josef Sivas'in sertligine karsi en onemli kozumuzdu, yok. Atiba garanti ezilecekti de, simdi yaninda formda sert bir Josef yerine formsuz bir Dorukhan olacak. Bu macta Necip-Atiba tercihi bile dusunulebilir bu arada.

Hucumda zaten 3 ana formulumuz vardi; duran top, sapkadan tavsan ve sag kanattan gelisen atagi Aboubakar-Larin'in bitirmesi. Aboubakar olmadigina gore sapkadan tavsan isi sikintili. Sag kanattan ekmek cikar umarim, zira Gradel ofansta hayvan, ama defansta tembel bir oyuncu.

Ama Aboubakar'in eksikliginde Guven'in en ucta oynamasi hic de az bir olasilik degil. Guven'in Appindangoye karsisinda ezilmesi simdiden gozumun onune geliyor, ki taraftarimiz tabii yine Guven'e oynayamadigi bir rolde katki veremedigi icin bol bol kufur edecek. Solda N'Koudou veya Guven, forvette Larin daha mantikli olur, ama Larin'in solda her topu ezecegi, Guven'in forvette her topu kaybedecegi dizilis bana maalesef daha olasi geliyor.

Kendim takımı yapıyor olsam şapkadan tavşan çıkarma 11 im: 3 - 4 - 3 oynardım :

Ersin

Welinton, Vida, Nskala

Rosier, Dorukhan, Oğuzhan, Rıdvan

Ghezzal(10 numero- dolaşır) ,Larin, Güven

Zaten pres yiyeceğiz, topu bekletmeden ileri vur, orada çoğal, pozisyon ara 11 i

Güvenin yerine Nkodou ya da mensah da olur, hatta daha iyi olabilir...

Yani Ersin

Welinton, Vida, Nskala

Rosier, Dorukhan, Oğuzhan, Rıdvan

Ghezzal ,Larin, Nkodou (Mensah)

Ghezzal la Nkodou - Mensah sürekli yer değiştirerek oynayacak şekilde.

Geriden uzun vur, iyi pres yap, bas, tp hep ilerde kalsın 11 i, orta sahaya gelirse de Oğuzhan hem kanatlara hem forvete iyi top atsın, pozisyona girelim

Gibi..

Gerideki üçlünün mantığı Sivasın hızlı geçişlerine karşı sürekli emniyet sübabı olmaları, Welinton-Nskala ilk toplara bassın, Vida atletikliğiyle süpürsün, kanatlarda da Rosier ile Rıdvan zaten çabuk, çift ciğerli, onların desteğiyle az pozisyon verelim.

Orta sahayı zaten Sivas da by pass edecek kadar hızlı çıkıyor, biz de bypass edelim orta sahayı, geriden hemen ileri vuralım. Orada boğuşacak olsak en boğuşmacı adamımız yok, pas yapacak kalitede Oğuzhan dışında adam da yok, Dorukhan süpürsün, Oğuzhan pas yapsın, top ne kadar ilerde kalırsa o kadar iyi.

Oğuzhan-Mensah-Dorukhan şut açısı kovalasınlar, ilerde kalabalık olursak gol şansımız da çoğalır, en iyi defans hücumdur, en baba defansı yapsak adamlar zaten ligin en hızlı çıkan takımlarından, mesele onları çıkarmamak, yoluda önde basmak. Abou o kadar tempolu değil ve bu maç zaten yok. Ama Larin ve Ghezzal basabiliyor, yorulana kadar Nkodou-Mensah da basar, oradan kapılacak toplarla gengen presi golü falan atalım.

Fantazi fitbol oynuyoruz, yok mu arttıran :)

Neredeyse hepiniz benden çok daha "baba" taktisyenlersiniz, takım kurma işinin kralını yaparsınız isteseniz. Koskoca Beşiktaş'ı "bana" mı bırakıyorsunuz?

Valla yazık olacak takıma, benden söylemesi :)

Geride sağlam durup kontra atak oynarsak kazanırız. Savunma ve kalede sıfır hata şart. Bir şekilde gol atarız. Sivas bizim üzerimize gelecektir rıza hoca sever Beşiktaşı yenmeyi

Beklenen 11(Josef yerine Dorukhan, solda Nkoudou, ilerde Larin)'le çıkarsak bence önemli noktalar:

- Atiba-Dorukhan'ın 6-8 paylaşımında net olması. Maç içinde değişseler bile bunun konuşarak ve 2 tarafın da farkındalığıyla olması.
- Geriden top çıkarırken Atiba-Dorukhan'ı mümkün olduğunca az kullanıp Rosier-Rıdvan'a daha fazla ağırlık verilmesi.
- Nkoudou-Mensah'ın özellikle yerleşik savunmaya hücum ederken 3 kişinin arasına dalmak yerine süpriz şut denemeleri.
- Dönem dönem Ghezzal-Nkoudou kanat değişikliği ve bu bölümlerde Larin'e Atiba-Dorukhan-Mensah desteği.

Savunmadan çıkarken bekleri kullanalım Dorukhan’ı kullanmayalım diye bir şey yok. 6 numaranı topla buluşturmadan nasıl alan boşaltacaksın? O topları beklerin önüne kim atacak?
Ha, derseniz iki forvetle çıkalım Larin’e uzun atalım ne çıkarsa bahtımıza. O en azından bir plan.
Ama Sergen hocamız böyle bir esneklik gösterecek mi? Hayır. Aynı 4-1-4-1’e pozisyonunu oynayamayan oyuncuları yazacak, leş gibi bir oyun izleyeceğiz. Maç sonunda da çok koştuk, mücadele ettik filan diyecek.
Topu Sivas’a verelim diyenlere de gülüyorum. Ondan Sivas’ın haberi var mı?

bence de dorukhan'ın ortada, nkoudou'nun solda, larin'in ileride oynadığı 11 ile çıkarız. yalnız bu 11'in büyük sıkıntıları var.

- rosier ve rıdvan'ın hücum katkılarında josef'in etkisi büyük. aynı şekilde welinton'un da ileri çıkması josef sayesinde. dorukhan josef'in görevini yapacak kadar futbol aklına sahip değil. tam dorukhan'ın iki sarıdan kırmızı göreceği maç bu maç. o işi bir maçlığına atiba'ya verelim desek o da olmaz. zaten formsuzken ankaragücü maçında dinlendirmemeyi seçtik. atiba'nın kimsenin açığını kapatacak enerjisi olduğunu sanmıyorum.

- yine ceza sahasına girmeden gol atmaya çalışan beşiktaş'ı görmeye hazır olalım. ne ghezzal ne de nkoudou top öbür kanattayken içeriye koşu yapacak oyuncular değiller. sırf bu yüzden geçen maçki rezil tercihlerine rağmen güven'in oynamasını tercih ederim ama oynamaz.

- duran top tehditimiz de neredeyse yok. hem josef yok, hem de büyük tehdit olmasa da abou yok. sadece vida, larin, ve bir nebze atiba'yı kontrol etmek çok zor olmasagerek.

yani kötü oyun ve puan kaybı için elimizde tüm malzemeler var. en büyük umudumuz her şeye rağmen duran top golü ve olası bir penaltı (ki onu da kimin kullanacağı meçhul). ha bir de bize karşı aşırı motive rıza hocamız var karşıda. adam antalya'da rezil kadrolarla ve hücum futboluyla bize karşı maç kazanamadı diye "beşiktaş'a yatıyor" algısını yarattılar, o zamandan beri ligde varolma amacı bizi yenmek.

ayrıca arda kardeşler atamasına laf ediyoruz da, bizim memnun olduğumuz bir hakem var mı? sorun isimler değil, sistematik olarak yapılan art niyet derecesinde hatalar. bunu da kısa vadede çözemeyiz, ancak etkisini azaltabiliriz. yapmamız gereken şey yönetimden belli isimleri büyük ölçekteki spor programlarına çıkartıp takır takır sistematik hataları söyletmek. sergen bu işi tek başına yapıyor ve artık meczup ilan edilmeye başlandı (bkz. paranoyak). o lafları kendi başına konuşmaya çalışan sergen'e karşı edebilirler ama karşılarında fiziksel olarak kulübü temsil eden biri varken edemezler. eğer yönetim işe dahil olmazsa sergenin serzenişleri yakın zamanda "ağlaklığa" dönüşecek.

maça dönersek, ben 1-2, 1-3 gibi bir skorla kaybetmemizi bekliyorum. galibiyet ekstra olur. umarım olası puan kaybı takım kimyasını bozacak ya da önümüzdeki maçları etkileyecek (mesela rosier ya da ghezzal'ın kırmızı görmesi) şekilde olmaz.

Sanki eksikler olmasa topu Sivas'a vermeyip catir catur hucum futbolu oynayacagiz haha. Aboubakar ve Josef olsa da oynayacagimiz futbol belli iste. Futbol yerine gures edecegiz, yememek icin oynayacagiz, atarsak bala gote 1 tane oh ne ala.
Oyun kurma acisindan Josef eksiklik degil ki zaten. Dorukhan'dan pas konusunda evet daha iyi (her orta saha oyuncumuz gerci pas konusunda Dorukhan'dan iyi), ama kafamizda zaten gobekten kaliteli top cikartalim, oyun aksin olsa ilk yazacagin isim Oguzhan. Onu yazmadigina gore gerisini konusmaya zaten gerek yok.
Bekleyelim ki bekler bir top cikarsin da top denk gelsin, bir duran top falan olsun da atalim.

GS'yi izledim bugun, ne yalan soyleyim imrendim. Adamlar butun sezon as kaleci ve forvetinden yararlanamadi, ustune bugun Diagne de yoktu, forvette Oguzhan Caglayan ile oynadilar. Biz Atiba-Dorukhan-Necip-Oguzhan-Mensah rotasyonu varken ne yapariz diye dusunuyoruz, adamlarda 6 numarada Etebo ve sezon basinda 6 numara olarak gorulmeyen Taylan disinda adam yok. Ama yine de cikip catir catir pozitif pas futbolunu oynadilar. Super miydi? Degildi tabii, ama adamlar futbol oynamaya calisiyor ve gures yapmiyor bizim gibi. Ve bunu bizden daha kotu bir kadroyla, daha fazla eksikle yapiyorlar. Saygi duydum.

Ersin
Rosier vida montero rıdvan
Nkoudu necip mensah güven
Ghezzal
Larin

Taktiğinden ödün vermeden böyle de çıkabilir. Montero ile top yapma, necip ile sertlik sağlanabilir.
Larin tek başına yetersiz kalacağı için serbest ghezzal ile ceza sahası kişi sayısı artar. Soldaki güven ise yine ceza sahası sayısını arttırabilir.
Tabi bunlar idealize edilmiş durumlar, zaten hoca da bunu yapmayıp
Ersin
Rosier vida welinton rıdvan
Ghezzal dorukhan atiba nkoudu
Mensah
Larin

Diye çıkar.
İlk kadroda normalde öensah yerine oğuzhan veya tarzı ( bizde ondan bi tane var) olmalı ama hoca zaten o opsiyonu hiç düşünmez diye yazmadım.

Sergen Yalçın'ın diziliş konusunda çok esnek olmadığını biliyoruz. Bu konuda tam bir klasik Türk teknik direktörü.

Geçen sezon da 4-1-4-1 oynamış, defansın önündeki elneny'nin idare eder performansı ve ite kaka gelen gollerle çok keyifsiz ama kazanan bir takımla sezonu zorlaya zorlaya şl ön elemesi potasında bitirmişti.

Bu sezon Joseph gelene kadar yine 4-1-4-1 ile defansın önünde kah atiba, kah necip, kah dorukhan oynadı. Ve Joseph orada tam olarak tutunana kadar yine eziyet maçlar oynadık.

Şimdi Joseph yokken, onun işini onun yanına yanaşacak kadar yapabilecek bir oyuncu yokken bu oyunu yine oynayacağına eminim.

Aslında benim nefret ettiğim 4231'e dönüp atiba-oğuzhan-mensah ile bu maç geçiştirilebilir. Tabii bu formasyonda oynayan kanat oyuncularının kanat özellikli olması gerekir. Ghezzal bu form durumunda kesilebilir mi emin değilim.

Teknik Direktör'ün ortasahada Dorukhan'nın enerjisinden yararlanma niyeti olduğunu düşünüyorum. Ortasaha oyuncularımız genel olarak temposuz. Dorukhan bu konuda istisnalardan. Bu yüzden Dorukhan'ın oynamasını bekliyorum.

Tahmini 11'im
ersin
ros wel vida rıdvan
atiba
mensah dorukhan
ghezzal larin nkoudu

Bu 11'de atiba'nın tek oyuncu rolünü oynayamaması, dorukhan'ın yetersiz pas becerisi, nkoudu'nun çizgiye çok yapışık oynaması gibi çok ciddi arızalar var. O yüzden Sergen Yalçın bizi şaşırtmazsa puan kaybı ihtimali çok yüksek bir maç.

Aslında Rıdvan ve Rossier gibi çok dinamik iki bek varken 3'lü savunma denense süper olur. Hatta bence 3'lü oynayıp N'skala da "bek orijinli sol stoper" işini görebilir. Tabii bu bir maçta geçilebilecek bir düzen değil.

Sakin olun la Bayern Münih'le mi oynuyoruz amk. Biri gelmiş GS'yi övüyor. Bu zat en son feneri öve öve bitiremiyordu bu arada:)

Maça gelirsek Sergen baba işini bilir. Sivas dediğin takıma beleş pozisyon vermediğin müddetçe bir bok yapamaz. Sakin sakin oynayalım hiç atamazsak Sivas kendi kalesine atar bir tane kazanırız. Gradel ürkütüyor ama Rosier yer bitirir sahadan siler.

@Huzeyfe
Topları savunmadan %100 Dorukhan alacağına %50 Rosier, %50 Rıdvan alsın gibi anlaşıldım sanırım.

Şöyle(https://tactical-board.com/fad1f4bee9ed2c_bfuk) yerleşirsin. Stoperlerin 3 pasın 2'sini Dorukhan'a atar, %66 Dorukhan - %17 Rosier - %17 Rıdvan'la çıkmış olursun.

Şöyle(https://tactical-board.com/65e2a41c5dd15b_bfuk) yerleşirsin. Stoperlerin 2 pasın 1'ini Dorukhan'a atar, %50 Dorukhan - %25 Rosier - %25 Rıdvan'la çıkmış olursun. Dorukhan baskı yiyorsa stoperlerin 3 pasın 1'ini Dorukhan'a atar, %33 - %33 - %33 yaparsın. Beklerin 180 dereceyle sınırlı olmasının doğurduğu defolarla ilgili güzel bir paylaşım yapılmıştı bir zamanlar burada(sanırım James Sneijder'di, yanlış hatırlıyorsam affetsin paylaşım sahibi) ama Süper Lig seviyesinde sorunlarını çözebilir mi, bence çözebilir.

Şöyle(https://tactical-board.com/ee20143faa6f08_bfuk) yerleşirsin, %17 - %33 - %33 - %17 yaparsın.

İstersen fantezi yapıp şöyle(https://tactical-board.com/55cf8490597f6f_bfuk) bile yerleşebilirsin %50 Rosier - %50 Rıdvan için. @Dünya futbolu takipçileri: var mı böyle bir yerleşim?

Özetle anlatmaya çalıştığım, Dorukhan'ın(tek 6 numaranın) 1. bölgeden 2. bölgeye geçişteki ağırlığını azaltmak istersen, azaltırsın.

Topu Sivas'a verme(öyle yapalım demiyorum) eleştirine de katılmıyorum. %30'la oynayalım demek değil çünkü bu. Atakları olgunlaştırmadan, ilerde çoğalmaya çalışmadan sonlandırırsın; gerçek presini 2. bölgeye saklar, 3. bölge presini top 2. bölgeye gelsin diye göstermelik yaparsın; bir bakarsın %65-70'le oynayacağına %55-60'la oynuyorsun, 0 kontraatak bulacağına 2 kontraatak buluyorsun.

Bu arada Sergen bunları düşünür kurgular demiyorum yanlış anlaşılmasın, bence de leş gibi bir oyun izleyeceğiz. Ama Sergen'i tek planlılıkla(plansızlıkla) haklı olarak eleştirirken; "Aslında 1 değil 2 taktik var, ya leş gibi 4-1-4-1 oynarsın, ya da çift forvet uzun top şansını denersin" bakışı da bana hiç yeterli gelmiyor.

@Emre

Hayır öyle anlamadım. Bu bilgisayar oyunu değil, stoperlerine pasların sadece %13.333’ünü Dorukhan’a ver deyince topu kenardan oynayacaksın diye birşey yok.
Kaldı ki 6 numara alan boşaltmadan, top taşımadan, oyunu genişletmeden, açmadan beklerinin karşısında iki oyuncu varken nasıl top çıkaracaksın? İstediğin kadar link paylaş, 6 numaraya koyduğun adam dikine isabetli pas atmadan maç bitiriyor, ne yapabilirsin?
Tabi ki de tek seçenek var elinde. Topu Dorukhan-Atina’nın üzerinden uçurup dönen topları kovalamak. Önde 2 forvetle kalabalık olursan topla 3.bölgeye geçersin. Sergen’in seçenekleriyle oynayacaksak başka alternatif yok.
Yoksa zaten 4-2-3-1’e Oğuzhan’ı monte edip futbol oynayabilirsin. Sergen ama güreşmeye çıkaracak takımı @forever’ın dediği gibi.

Bundan sonraki ironi olarak yazdıklarımın yanına muhakkak parantez içinde ironi olduğunu belirtmem gerektiğini gördüm.

@Huzeyfe

Bilgisayar oyununu programlayan değil de oynayan kişiysen oyunda da öyle bir şey diyemezsin zaten hocam.

Şu konuda haklısın, taktiğini planlarken konuştuğun ve düşündüğün dil ile futbolcuyla konuştuğun dil aynı olacaksa ya "beyler paslı çıkıyoruz" ya da "beyler uzun vuruyoruz" dersin, çıkar oynarlar.

Beklerine "Geriden top çıkarken çizgide kalmayın, merkeze yaklaşıp pas opsiyonu olun", stoperlerine de "Sadece 6 numarayı değil, merkeze yaklaşan bekleri de pas opsiyonu olarak daha sık kullanın" demek ve 6 numaranın üzerindeki geçiş yükünü azaltmak(bitirmek değil) bence bir opsiyon ama futbolcular "Bana ne bu yerleşimde topu 6 numara çıkarır" derler mi bilemem.

Oğuzhan'ın sağlayabileceği fayda ve Sergen'in güreşeceği konusunda katılıyorum.

Maç sonucu tahminleri konusunda bahis oranlarına güvenme taraftarıyım. Bu bakış value bet stratejisinin ortaya çıkmasını da sağlar, ki arbitrage/sure bet haricinde uzun vadede düzenli bet kazanmanın tek yoludur. Bir çok bet sitesi de value bet kovaladığınızı farkederse hesabınızı limitler.

Global bahis oranlarına göre galibiyet ihtimalimiz yaklaşık %53. Firma karlılık payını da hesaba katarak tüyo da vereyim. %63'ten daha yüksek ihtimalle puan kaybedeceğimizi düşünen arkadaşların iddaa'daki mevcut 1.6 orandan 02 çifte şans oynaması mantıklı mesela. Sivas'ın kazanmasını da %28'den yüksek ihtimal görüyorsanız 3.6 orandan 2 oynayabilirsiniz.

O zat Fenerbahce'yi ovmedi, aksine gayet kotu bir futbol oynadigini, bu futbolla Avrupa'da madara olacagini, ama lige uygun bir kadro ve futbol oldugundan basarili olacagini soyledi.
Nitekim haftalardir santrforunu oynatamayan, antrenorunun kovulmasi gundemde olan, kotu futbolu tartisilan takim hala muhtesem Sergen'in uber takiminin onunde yer aliyor, nasil oluyorsa artik (!). Simdi biz Aboubakar'i 2 hafta kullanamayacagiz, bakalim ne olacak.

@Emre Toraman
Besiktas bana ogretti ki, asla kadrolar belli olmadan bahis oynama, sonuc'tan ziyade alt/ust, kg dusun ve mumkunse Besiktas ve rakibinin maclarina oynama, cunku rasyonalite gidiyor duygusallik giriyor isin icerisine.

Bu arada Antep’e helal olsun. 3-5-2 ile ezber bozuyorlar. 27 gol attılar. Alanya Başakşehir Beşiktaş Fenerbahçe’yi yendiler.
Çoğu zaman geride bekleyerek oynuyorlar ama önde 2 oyuncu ile daha efektif kontralara çıkıyorlar. Küme düşme korkusu yaşamadan keyifle top oynuyorlar. Keşke bizim hocamız da biraz cesaretli olsa.

Puan kaybı baya yüksek ihtimal. Zaten zor olan maç 2 eksikle daha da zorlaştı.

Hepimiz;
Ersin
Rosier-Welinton-Vida-Rıdvan
Ghezzal, Atiba, Dorukhan, Mensah, Nkodou
Larin

çıkacağımızı kestiriyoruz. Bu kadro da yaratıcılıktan son derece yoksun bir kadro. Hoca umarım yanıltır. Berbat bir oyunla 1-0 olsun bizim olsun, yılın son maçında yüzümüz gülsün.

Larin gözkapağındaki sorun yüzünden oynamayabilirmiş. Sakatlandıktan sonra o şekilde oynatmak yanlıştı zaten. Kafasında sargıyla kafaya çıkıp tekrar darbe almış, kanaması başlamıştı. Çoktan çıkarılmalıydı oyundan ama hoca çok geç olana kadar bekledi. Buzu yarım saat önce mi sonra mı koyduğun inanılmaz etki eder şişliğin ve yol açacağı görme kaybının büyüklüğüne.

larin'in sakatlık nedeniyle oynamama ihtimali varmış, muhtemelen ileride güven solda nkoudou ile çıkacakmışız. abou ve josef yokken kalan iki gıdım kalan duran top tehditimiz de gitti. sivas hata yapmadıkça kazanamayız derdim ama onu bile demek artık zor. hata yapsalar onu cezalandıracak forvetimiz de yok. ben erkenden hesapta olmayan bir gol bulamazsak beraberlik bile zor diyorum.

Skor tahminim: 3-0 aliırız.

@Can ağzından bal damlıyor.

Tam da böyle zorluklar olduğunda başarılı oluyoruz. Zaten rahatken iş yaptığımız azdır :)

3 - 0, olur mu olur, gerçi skorun karşı taraf lehine öyle olması daha büyük ihtimal ama tam da bu nedenle olursa olur :)

1-3

1-0

75 civarı duran top, defanstan biri atar. :)

Sivasspor, Kayseri ve Gençler'den sonra en az gol atan 3. takım ligde. Bizim de savunmada bir düzelme yaşadığımız aşikar. Sivas'da ligin en az dribling yapan takımlarından biri ayrıca. Kontraya çok uygun bir yapıları yok. Nitekim kontradan golü olmayan nadir takımlardan biri ligde. 33 yaşındaki Max Gradel'in ve Fajr'in bireysel yaratıcılığı üzerinden dönüyor sistem ve biraz fazla bu ikiliye dayalı bence. Süpriz bir duran top golü olmadığı takdirde çok net bir beraberlik maçı gibi görünüyor bana.

Havada puan kaybı kokusu var..

Enteresan mac olacak. Adamlar 4 hucumcuyla cikiyor, orta sahalari stoper/onlibero Robin Yalcin ve defansif olarak zayif Hakan Arslan'a emanet. Orta sahalarinda net kopukluk olabilir.

Orta sahada baskin olup oyun hakimiyetini kuramazsak buyuk sikinti yasariz. Adamlarin hucumdaki 4lusu bireysel olarak iyi, her ne kadar fazla gol atamamis olsalar da kaliteli oyuncular.

Tam orta sahayi tutup sakin oynama maci, is kos-kos'a donerse sikinti cekeriz.

O değil de tehlikenin farkında mısınız: Ya Necip Mensah'tan daha iyi oynarsa?

Biz yanlis tactan falan gol yerken, oyuncumuz haksiz yere ikinci saridan atilirken bu soktugumun var protokolune gore ona karisilmiyor denmiyormuydu? Neyine itiraz ediyorlarno zaman?

Bence çizgiden çıkmış, güzel gol oldu ama hiç içime sinmedi. GS ile oynarken lehimize verirler mi bunu? Maçı kazanırsak malum medya çiklet gibi çiğner bunu, bakın VAR size de işliyor, Hocanız boşuna ağlıyor, üstelik hak etmediğiniz lehinize kararı veriyor diye.

Sonra faturasını da çıkartılar.

Bu şekilde önde olmak hoş olmadı. Biz bu haksızlıklara isyan ederken buna eyvallah dediğimizde renklilerden farkımız olmaz.

Eminim benim gibi düşünmeyenler vardır ama benim içime sinmedi. Duvarlarında Şerefinle Oyna Hakkınla Kazan yazan camiayız. Yarışıyoruz diye yalama olmayız inşallah...

Birde Sivaslı oyuncular top çıktı diye durakladı gibi gördüm. Bunu da eklersek hileli gol gibi oluyor. Tam renkli golü!

Rıdvan süper bücürümüz olma yolunda ilerliyor. Nazar değmesin.

Maç da 1-0 oldu, kaldi iki gol.

Oturduğum sandalyenin ayağı Mensah’tan iyi ealla

Sergen baba yine himmetçi onun bunun çocuklarını kudurtuyor. Bu adama sahip çıkmayan kendine Beşiktaşlı demesin. Tek başına takımın hakkını koruyor.

Sergen kadro seçimiyle burda hepimizi terse yatırdı. İlk yarıyı seyredemedim ama ilk yarı sonucu şimdilik dualarım kabul oldu!

Golde muallakta kaldım, izleyen arkadaşlar yorum yapsın. Köyü oyuna tamam ama haksızlıkla kazanmak istemem. Sarılar kapıda bekliyor kendi pisliklerinin üstünü örtmek için...

Benim icime sindi, hemde nasil. Hemde neyin ezikligi, efendiligi bu yahu? Goruntuden cok cikiyor mu cikmiyor mu belli degil bile? Neye gore tac verilsin ki? Alismisiz hakkimizi yenmesine yahu, boyle sacma sey mi olur? Yanlis tactan sampiyonluk macinda gol atanlarin o sampiyonluk nasil icine sindiyse bu hayli hayli siner.
Benim icime ne sinmedi biliyormusun? Sivas'li oyuncularin surekli kendini yere atmasa. Hele bir pozisyon var, Atiba dokunmuyor bile ama Ugur kendi suratini tutup yere atiyor kendini. Tumuyle boka batmis bu futbol duzeni aslinda seyredilecek gibi degil, ama Besiktas ugruna katlaniyoruz iste.
Ulkemizde adaletsiz bir ortam var, nabiza gore serbet vermek ilke olmus. Bu ortamda adaletsizlikten en fazla yararlanmak en iyisi. Cunku sana karsi adalet uygulaninca, baskalari adaletsizlikten pay alinca adalet saglanmis olmuyor, sadece sen keriz yerine gecmis oluyorsun.
O yuzden pozisyon tac mi degil mi belli bile olmuyorken ben hic sindirme problemi yasamam. Sacma sapan sekilde kendilerini atip aldiklari onca faule saysinlar.

Topun dışarıda olup olmadığını kesin olarak anlayabileceğimiz bir açı yok. VAR tahmin yürüterek golü iptal edemez. Beşiktaş'ın hakkının yenmesine alışmış renkliler kuduruyor. Bu sezon hormonlu imparatorun karşısında basın gücü olan tek adam Sergen. Yönetim ve taraftar Sergen'e koşulsuz şartsız destek olmalı. İki nokta transferle şampiyon olabilir bu takım.

Gecikmeden Atakani alip rakip savunmayi yipratmak lazim. Surekli araya kaciyor, şu oyunun cozumu.

Rakip 10 kişi ve topa hakim olamıyoruz. Oysa ki kenarda Oğuzhan oturuyor.

Bizimkiler kırmızıyı duymadı da 11'e karşı oynadıklarını mı sanıyorlar acaba. Maçı uyutalım derken savunmada uyuduğumuz bir anda Kayode falan bir bokluk çıkarmasa bari.

Hakikaten tam Atakanın yararlı olacağı dakikalar. Biz fizik olarak daha iyiyiz ama ama Sivası fiziken bu kadar ezip doğru düzgün pozisyona girememek kötü.

Larin’in pozisyonu ofsayt olmadığı gibi sanırım bir de penaltı

Bu gol içime sindi, öbüründe de hakikaten gösteren düzgün açı yok, bir açıdan teselli. Sivastan iyiymişiz, boşuna korkmuşum:)

@Can

Senin üçe bir kaldı, dur bakalım ne olacak:)

@ahmet
:))) ben de bekliyorum

Ulan en zor maçlardan biri olacak diye o kadar edebiyat yaptım, en kolay maçlardan biri oldu. Hakikaten ben bu işten anlamıyomuşum :)

Tebrikler @Can:)

@ahmet
Geldi işte! Boşa Oğuzhan dememiştim, skor tahminim boşa çıkmasın istedim.

Bahisçiler bilir ki 10 kişi kalan takımın direnci artar ve her an gol bulabilir. Sivas da ikinci yarı o dirençle oynayıp boşluk vermedi ama ilk çıktıkları anda da golü gördüler kalelerinde.

Wellington'un yükselen formu, Oğuzhan'ın kıpırdanma belirtileri göstermesi ve bu kadar eksikle Sivas gibi belalı bir rakibi mağlup etmek sevindirici.

Kaç maç sonra gözümüz 10 numara golü gördü. Umarım kenarda içeri girişi görmüştür.

Valla büyük tebrikler! Sivas o kadar rezil ki 1-0 yenikken bile otobüs çekiyor.

Kilidi Ozzy reis açtı. Oğuzhan varsa korkma. Larin’e eskiden tank gibi ağır derdik adam at gibi olmuş! 2 gol bu oyunculardan geldi. Larin oynuyor da hoca bu maçtan sonra umarım Ozzy’i daha fazla kullanır.

Kritik eksiklere rağmen önemli bir galibiyet oldu, skor olarak böyle yanılmak iyi oluyor. Oyun olarak da sivas o kadar zorlayamadı bizi.

Şimdi haftasonunda itibaren 10 günde yeni bir üçlüye giriyoruz. Eksikler var, 7 puan iyidir. Sonrası galatasaray maçı, 3 puandan fazla geride çıkmamak iyi olur o maça.
Umarım 5 ocakta açılacak olan transfer hem konsantrasyonu bozmaz hem verimli olur.

Ersin manda gibi yatma lütfen önde olduğumuz zaman tuttuğun toplardan sonra abicim, ayağını da tornaya sok.

İyi kaleci transfer etmek ne kadar zor, romantik olmamak lazım, bu takım taş gibi bir kaleciye ihtiyacı var, bu çocuklar hata yapıp maç verip hem bizi hem kendilerini mahvedecekler.

Mensah ve Oğuzhan ile olmaz, Mensah geriye çekildiğimiz maçlarda olabilir yine ama Oğuzhan iki sene önce jübile yaptı arkadaşlar bir ex olmuş adama suni solunum yapıyoruz hala.

@can
:)

Necip her ne kadar omurilikten oynasa da özveriyle oynadığında 6 numaradan bekleneni vasat oranda verebiliyor. Dorukhan’dan kesinlikle daha iyi.
Rosier çok çok ekstra oyuncu. Kanadı tek başına oynuyor çoğu zaman.
Oyun leş. Mensah çöp.
Oğuzhan oynarsa 60-70 dakika ızdırap çekmek yerine çoğu maçı yarım saatte bitirebiliriz.

topun cikip cikmadigi net olarak gorulmuyor, golun iptali daha buyuk skandal olurdu. yalniz macin iki kirilma ani da bizim lehimize oldu. daha macin basinda bireysel hatayla net pozisyon verdik, hem gradel kotu vurdu hem ersin iyi cikardi. daha sonra ikinci yarida ersin yine rahat durmayip rakibe gol hediye etti, ama welinton sagolsun yetisti. iki pozisyondan biri gol olsa su an bambaska seyler konusuyor olabilirdik, ama net skorla kazanmak yine de guzel. larin'in golune ozellikle sevindim. bu gidisle fena olmayan bir fiyata transfer yapabilir, umarim bedava kaybetmeyiz.

bahis sirketlerinin yerinde olsam "riza calimbay kac hafta arka arkaya besiktas macini konusacak" diye bir bahis acardim. ben bu kez 4 hafta gider diyorum. mecnun otyakmaz da konusmanin yolunu acti, kaptanimiz buradan alir yurur.

oyun les degil, oyun bu..bu oyunu daha da etkili hale getirmek lazim, yapacak sey bu saatten sonra iyi oyunu duzeltmek olmaz taktigi daha da iyiye goturmek olur sanki

@huzeyfe
Oğuzhan gibi kaçak güreşen adamla Anadolu takımlarını yenemezsin. 8 oynasa baskı altında çabuk siniyor. 10 oynasa dayak yemekten top oynayamıyor. Necip bugün tek başına dövdü Sivas'ı. Her Beşiktaş maçında aynı yorumları görmek bayıyor artık. Oğuzhan'la maç yarım saatte bitecekmiş. Zidane mı bu adam yarım saatte maçı bitiyor. Bruno Fernandes izlesin Oğuzhan bol bol. Belki bu yaştan sonra ayakta kalmayı öğrenir.

Sert yazmışım; elbette Mensah yerine Oguzhan görmeyi tercih ederim, Oguzhan'ı da severim hem de çok ama romantikliğin luzumu yok, bir şey verebileceğini düşünmeyenler tarafına geçtim, epey de oldu. Yanılmaktan çok memnun olurum.

Kazanmak için gereken minimum gerekliliği sahaya yansıtan fazlasını yaparsa da sanki ceza yiyecekmiş gibi oynayan bir takım kimliğine büründük.

Bir maçın, 25. dakikadaki muallak bir pozisyonda verilen/verilmeyen golle bittiğini düşünen futbolcu/taraftar/yöneticilerle bunca sene kafayı yemeden iyi futbol izlemişiz, halen daha izleyecek dirayeti bulabiliyoruz, helal olsun bize.

İlk yarısı 1-0 bitmiş bir maçın devre arasında rakip oyuncunun böyle saçma bir kart görmesi, hakemin yaptığı hatanın yanında 170 kez daha ağır. Hatta ben federasyonun yerinde olsam, bu tip hareketleri disiplin kuruluna sevk ederim. Çünkü son derece haksız bir şekilde, maçın "ne olduğu bile belli olmayan" bir pozisyon sebebiyle çıkmaza girdiği algısını yaratıyor. Bence hakemi aldatmaya yönelik hareketten çok daha fazlası. Ben devre arasında kırmızı kart gören oyuncuyu hiç masum görmüyorum. Bilinçli bir şekilde o kırmızıyı alıp almadığı araştırılmalı. En azından disiplin ya da etik kurulunun karşısına geçip "ne yaptığının", "nelere sebep olduğunun" farkına vardırılmalı.

Adam (Uğur Çiftçi) diyor ki, Beşiktaş'ın 25. dakikaya kadar pozisyonu yok. E o zaman ne yaptıysan aynısını yapmaya devam et. Sokma Beşiktaş'ı pozisyona. İkinci devre fırsatını kovala at golünü. Ki atıyordun da az daha. Bir pozisyonla bu kadar şirazesi kayar mı bi takımın Allah aşkına? Böyle futbol da oynanmaz, izlenmez de. Şu genç adamları birinin karşısına alıp anlatması gerek. Maçı koparan gerçekten gol mü kırmızı kart mı? Kendi hocalarına sorsunlar mesela, "hocam bu maçı yediğimiz gol yüzünden mi kaybettik" diye.

Ne Beşiktaş 1-0'dan maç vermeyecek bir takım, ne Sivasspor 1-0'dan maç çeviremeyecek takım. Dünya futbol tarihinde 1-0'dan dönen maç sayısı ile dönmeyen maç sayısı eminim birbirine yakındır. Allah'tan Rıza Hocam da gole değil bu pozisyona yanıyor.

Kapanan takımları tabi ki de Oğuzhan’la açarsın. Anadolu takımlarına karşı en çok puanı Veli-Atibayla değil Oğuzhan-Atibayla aldık. 100 maçlık veri var elde. Adam 2 sene doğru düzgün oynatılmadı. Oğuzhan’ı oynamadığı maçlar üzerinden eleştirmek çok saçma değil mi?
Bugün Oğuzhan kıpırdadı demek, skora göre yorum yapmak demek. Oğuzhan en iyi maçını Antep’e karşı oynadı halbuki, ama sadece skora bakarsanız göremezsiniz.
Sene başından beri ben Oğuzhan’ı motive görüyorum ben. Kaçak oynadığını da görmedim. Gayet oyunun içindeydi. Bugün 15 dk sahada kaldı, 2 gole katkı yaptı, maçı bitirdi. Söylediğimin neresi mantıksız? Mensah’ta ne gördük bugün? Ben söyleyeyim, ezik bir hoca görüyorum ben Mensah tercihinde. Welinton’da gibi sadece kendi transferi olduğu için Oğuzhan’dan önce yazılıyor kadroya.

Oğuzhan'a bonuslarla 2.5 milyon €, 10 numaralı forma ve kaptanlık verildi. İmkân olsaydı ömür boyu senatörlük verilecekti neredeyse. Böylece başka biri oldu artık. Keşke 2016 model haline geri dönebilse.

Gürcan Ulusoy'un Oğuzhan konusundaki flood'u

https://twitter.com/gurcanulusoy/status/1343651770698969089

Hala cikip Oguzhan'dan olmayacak belli oldu diyenlerin agzina kurekle vurmak geliyor icimden. Neye gore olmadi lan? Neye gore?
Bu sezon 224 dakika oynamis Oguzhan, 224! Bakin, Atiba son 4 macta takimin en kotu 2-3 oyuncusundan beri, her mac 70 dakika garanti oynadi. Sahada surunen Atiba'yi kesmiyorsun, kesemiyorsun, Oguzhan'a sonra 10 dakika sans verip olmamis diyebilirsun lan. Bu nasil is?

Hala herif olmadigi ozellik uzerinden elestiriliyor? Yok gol atmiyor, yok top kazanmiyor. Ulan zaten deep lying playmaker bu, ne top kazanmasi, ne golu, ne diyorsun sen kardes?

Bu takim 4 senedir kaliteli bir futbol oynamadiysa, hala oynayamiyorsa bunun en buyuk nedeni Oguzhan'i 8 numaradan cekip oraya devsirme, 8 gibi gorunup sapina kadar 6 numara koymandir.

Cocuk 224 dakika oynadi, 224! 2 mac bile etmiyor ulan. Takimin en iyisi oldugu ve tabii ki gunah kecisi ilan edildigi Antep macindan sonra aldigi dakikalar: 16, 7, 14, 11. Ulan bir adami 10 dakika oynatip ne bekliyorsun? Neye gore degerlendiriyorsun?

Bu ulemalara gore Guven de bok gibi forvet, cunku 1.90'lik zencilerden hava topu alamiyor. Ama neden son 2-3 yildir en cok teklif alan oyuncumuz Guven, onu sorsan cevabi yok.

Bu sikik futbol ortaminin (taraftar, yorumcu, antrenorler, hepsini dahil ediyorum) bitirdigi oyunculardan biri olacak Oguzhan, tipki Guven gibi.

Bu mac gol atti diye Oguzhan bir anda muthis motive olmadi, muthis bir performansa evrilmedi. Oguzhan hala ayni Oguzhan. Oguzhan'i oynatacaksan oynatacaksin 5 mac ust uste 90 dakika. 8 numarada, forvet arkasi falan degil. Yaninda sert bir 6 numara ve onunde pas alisverisi yapabilecegi 2-3 oyuncuyla oynatacaksin, takimin en iyisiyken 46'da da oyundan almayacaksin, ondan sonra degerlendir. Istersen yerin dibine sok, ama sen Oguzhan'a bu sansi verdikten sonra emin ol yerin dibine sokmaya yuzun bile olmayacak.

Gürcan'a da @BJK4EVER'a da sonuna kadar katılıyorum. Gider daha iyisini alırsın amenna ama alana kadar bu kadrodaki en iyi 8 numara Oğuzhan'dır. Atiba'dan-Dorukhan'dan kısır maçlarda çok daha fazla fayda sağlar.

Hakkını verelim son haftalarda baskın ve rakibi kendi sahasına hapseden bir oyun kurdu Sergen. %60 üstü topla oynamamız var. Bu oyunda ince işler yapacak oyuncu bizi daha çabuk başarıya götürür. İlk 11 planında olmasa bile 5 oyuncu değiştirme lüksünde muhakkak maç başı 30-45 dakikalık planında olması lazım Oğuzhan'ın.

Bi ara uyuyakaldığım maç olsa da kazanmak güzel. Baktığınızda alternatif olarak çok zayıf oyun planı olarak daha geride olsak da bir şekilde kazanma alışkanlığı edinmemiz güzel. Bununla beraber her zaman söylediğim skorer olmalıyız kısmını çok güzel yapıyoruz. Az ama öz pozisyondan maksimum golü çıkarmak güzel. Bu rakiplere de baskı unsuru olacaktır.

Oyunun tahmin ettiğim kadar bireylere bağlı olmadığını görmek sevindirici olsa da Ghezzal'in olmadığı bir maçı henüz tecrübe etmedik. En kötü oynadığı maçta bile duran toptan maçı çözmüştü. Kilit taşı Ghezzal olabilir.

Tam tahmin ettiğim gibi bir maç oldu. Rosier'in fahiş hatası ve Yatabare'nin baya yetenek işi kafa vuruşu dışında Sivasspor hiç zorlayamadı Beşiktaş'ı. Ben bizim de gol bulma konusunda sıkıntı yaşayacağımızı düşünüyordum ama Ghezzal yine adrese teslim kargoyla kilidi bir kez daha çözdü.

Ghezzal ve Rosier'i bilinçli bir şekilde tam da kurguladığımız bu oyunun ana çarkları olarak aldığımıza inanmayı çok isterim. Çünkü Sergen Yalçın'ın ana planında Ozzy'nin önüne Mensah'ı yazabiliyor olmasının tek sebebi kanatta muazzam bir oyun kurucu performansı aldığımız Ghezzal ve ona şahane şekilde eklemlenen Rosier'in ofansif bek performansı.

Ben maç içinde gördüğüm formasyon değişikliklerini de çok beğendim. Önder Özen'in de değindiği Necip'in sağ veya sol stoper olarak savunmayı 3'leyip sırtı dönük top almak yerine yüzü dönük oyuna başlaması mesela çok akıllıca bir dokunuş. Tam da istediğim detay hamleleri bunlar işte. Zaman zaman Ghezzal ile Rosier'in yer değiştirmesi bir anda 3-4-3'e dönmemiz filan çok şaşırtıcıydı benim için. Sergen Yalçın düşündüğüm kadar tembel ve ilgisiz bir adam değilmiş demek ki.

Ha maçların gerçekleşme senaryoları da bir şekilde aleyhimize gidiyor hala evet bu takım olmuş dedirtebilecek net senaryolar görmedik ama iyiye gidiş de bir gerçek.

Konuyu şöyle değiştireyim. Eğer Sergen Oğuzhan'dan memnun değilse ve bu kadar kullanacaksa mutlaka bir merkez orta saha transferi yapmamız lazım. Atiba hem yaşından hem de özellikleri dolayısıyla merkez orta sahada olmuyor. Tecrübesiyle idare ediyor ve pozisyonu götürüyor ama orada yetkin bir değişiklik takımın ivmesini arttırır. Yoksa özellikle 2. yarıda maçlar kızıştığında ve Ghezzal çözüldüğünde çok zorlanacağız.

Böyle bir transferi de yapacaksak mümkünse Josef-Abu-Rosier-Ghezzal transferini yapan ekip yapsın.

bana kalırsa abu transferi bir barbut transferiydi. zar iyi geldi. buna benzer transferleri 2015ten başlayarak deniyoruz, zaten o zaman transferleri yapanlar şimdi yine yönetimde. 2015 zamanında yüksek yüzdeyle tuttu bu ve benzer transferler ama 2018 sonrası bu sezon başına kadar genel olarak tutmadı.
yoksa oyuncunun son yılı ve sakatlıklarına bakınca baya riskli bir işti. ama sanırım bütçe doğrultusunda en iyisi bu olabiliyordu.

josef, ghezzal ve rosier ise her biri kendi içinde başka başka sınıftalar.
josef, ligi bilen oyuncu kontenjanında ne olduğu bilinen bir oyuncuydu. en az riskli transferlerden biriydi, ghezzal ise premier ligde tutunamamış yetenekli oyuncu kontenjanı, bir nevi fırsat transferi, iyi bir akıl bence onu transfer etmek.
rosieri ise geçen seneki fransadan gelen sol bek rebocho denememize çok benzetiyorum. mevki farkına rağmen oyun özellikleri ve mental karakterleri de benziyor bence. rebocho, şartlar gereği diyelim, olmadı. rosier şimdilik ghezzal ile birlikte açık ara en iyi sağ taraf transferimiz.
bu arada rebochonun olmamasının sebeplerinden biri futbol aklı fakiri nkoududa olabilir. yoksa adam fransa 2 liginden asist kralı (11-12 asist sanırım ve yetiştirici ve sert bir lig fransa 2) olarak geldi ama olmadı işte.

işin özü bağlamak gerekirse, benim bu yönetim ekibinden ve ülke futbolundan gördüğüm transferler belirli bir yönerge ile yapılmıyor. dolayısıyla eğer 10, 8, defans ve kaleci alacaklarsa büyük ihtimalle
- sakatlık sebebiyle gözden düşmüş
- daha önceden ligde başarı göstermiş ve bizden doğudaki ülkelere gitmiş
- premier ligde isteneni vermemiş
- bizden bir yerlere gitmiş
- gurbetçi ama bundesligada olmamış

seçeneklerinden birinden menajerlerin elinde ne varsa, bütçemiz hangisine yetiyorsa onu alacağız.

rosier ve rebocho da olduğu gibi (umarım) bizim scout ettiğimiz ve menajerine sorduğumuz oyuncu ihtimali bana düşük geliyor.

bu arada bodo/glimt sağ açığı ile ilgili haberler görüyorum. bence denenmeye değer bir oyuncu. bodo o kadrosundan milana bir oyuncu verdi, daha fazlası da holllanda ve belçikadan başlayarak avrupaya yayılır bu ocakta. çılgın bir şampiyonluk aldılar norveç liginde.

Josef ve Aboubakar savunmada ve hücumda takımın ağır merkezleri. Rijkaard'ın Barcelona antrenmanlarında oyuncuları Xavi'ye iple bağladığı söylenirdi. Biz kendi Xavi'mizi ısrarla kullanmasak/yanlış kullansak da bu görünmez ipleri Josef ve Aboubakar'a bağladık. Sağlıklı oldukları sürece bu sezonla birlikte 3 sezonu bu 2 oyuncu üzerinden planlamak ve etrafında sirküle olan(satış, kiralık vs.) oyuncuları yükseltmek bence iyi bir kısa-orta vade plan. İşte bu değerde 2 oyuncudan mahrumken kazanmak çok değerli. Beşiktaş kanseri durur mu, yapıştırmış cevabı: Dur bakalım bir Ghezzal'i de alayım.

Oyun kurarken rakibe bir baskı hedefi olarak Necip'i hediye etmemek için stoperi 3'lemesi gayet olumluydu. Ama yetmez. Çünkü bu sefer de Atiba tek 6 gibi top almaya ve baskı hedefi olmaya geldi, yıllardır deniyoruz, olmaz o iş. Bariz çözüm tabi ki Oğuzhan'ı kullanmak. Ama ille de Oğuzhan, Oğuzhan'ı koyarsak kesin şampiyonuz, koymazsak hayatta olamayız gibi bir dünya yok. (@ordabirköyfalanyok +1) Yok daha Zidane'lar.

Maç öncesi de biraz değinmiştim, tekrar değinmek istiyorum. Çare -transferi saymazsak- Rıdvan/Rosier. Ghezzal merkeze yaklaşarak oynadığı için Rosier'in çizgide kalması doğru ama top savunmadan çıkarken Nkoudou'nun bekinin çizgiye basması çok gereksiz, hele de bu oyuncu Rıdvan'sa. Mesela Evra tarzı atlet bir bek olsa tamam çizgide kalsın ama Rıdvan ben false back oynarım, Guardiola'nın bile radarına girerim diye bas bas bağırıyor. Hem oyuncu gelişimi, hem takım şekli açısından Rıdvan'ı false back olarak kullanmak çok doğru bir dokunuş olur diye düşünüyorum.

Doğma büyüme Antalya'lıyım. Küme düşseler zerre üzülmem.

Bugünkü kadroları: Boffin(33), Mert(21), Naldo(32), Ersan(33), Kudryashov(33), Hakan(35), Nuri(32), Sam(32), Freddy(30), Podolski(35), Orgill(30).

Yedeklerde: Doğukan Sinik, Bünyamin Balcı, Gökdeniz Bayrakdar. Hepsi genç milli takımların gediklileri.

Yemin ediyorum tımarhane bu Türk futbolu. Federasyon çıkıp "kadro limitini kademeli olarak 11 kişiye düşürüyoruz, U21 oyuncu sınırsız" dese "her sınırlama kendi rantını yaratır" kuralını yoksayıp sevinecek haldeyiz. Çok rekabetçisiniz ya, hıamına.

Haftayı Beşiktaş adına güzel geçirmişken bile ligin yaş ortalamalarını ve mali tabloları gördükçe delirmemek elde değil gerçekten. Öyle bir ortam ki şampiyon olsak yine Negredo'lar Pepe'ler havada uçuşacağını çok net görebiliyorum. İşin kötüsü başarıp da seviye yükseltmeye çalışan gibi vizyon diye yola çıkıp başaramayan da hemen ilk fırsatta 180 derece dönüp huzurevini kuruyor. Gençlerle çıkılan her yolun 2 sene sonra her türlü huzurevine çıkması nasıl bir çıldırtan dengedir.

Bu sistemi Lig A.Ş. falan da kurtaramaz bence. Acilen bir filozof kral lazım.

@Övünç

Geriyi 3’leme gerçekten Necip için özel bir dokunuş mu emin değilim. Elneny’ye de aynısını yaptırıyordı geçen sene Sergen.
Bence oyun gelişmiyor. Gaziantep maçında Ersin’in kırmızı gördüğü pozisyonun çok benzerini yaşadık Sivas maçında. Üstelik rakip 10 kişi kalmışken. Çekirge gibi sıçrıyoruz, değişen birşey yok. Yarım saat 10 kişilik rakibe karşı hiçbirşey üretemedik. Sivas’ın pozisyonları daha nett. Bireysel beceriyle gelmiş olabilir, bizimkiler de bireysel beceriyle geldi.

Ayrıca Sergen’in Ghezzal üzerinden oyun kurguladığına filan da inanmıyorum ben. Yeri geliyor Ghezzal da Mensah da oyundan çıkıyor zira. Bkz Ankaragücü maçı. Orada beklenti ne o zaman?
Bence ince dokunuşlar yok, şair burada ne demeye çalışmış kasıyoruz biz.

Ben hatta iddia ediyorum oyun sene başındaki Paok maçındaki oyun. Farklı olarak yönetimin kurduğu kadro sahada.
Şunu da söylemek lazım, Sergen medyayı manipüle etme konusunda maharetli. Yönetimi köşeye sıkıştırdı, kredi Sergen’e kabahat yönetime yazılıyor hep. Bence durum tam tersi.

Beşiktaş'ın güçlü bir oyunu olmadığı konusu farklı bir konu. 1 senede güçlü bir oyunu hele hele omurgası değişen bir takımdaki güçlü oyunu hiç bir teknik direktör kurgulayamaz.

Geçen sene Avcı ile de 6 maçlık seri yakalamıştık sonra takım başaşağı gitmişti yine benzeri sebeplerden. Burada da yoğun tempoda 1-2 sakatlığa bakabilir ama Beşiktaş Rosier olmadan da, Josef olmadan da, Larin, Atiba, Vida, Aboubakar olmadan da maç kazandı, kazanabiliyor. İyi kötü 3 maçtır gol yemiyor. Tamam işler mükemmel değil ama "her maçı da şansa kazanıyoruz" gibi bir durum da yok. Abi bazen takımdan gereksiz fazla bir beklentimiz olduğunu düşünüyorum. Beşiktaş bir sürü pozisyona girsin, hiç pozisyon vermesin, her detayda rakibini yensin. Öyle bir dünya yok.

Beşiktaş bundan sonra terse gidebilir Alanya dışında Ghezzal'e özel önlem alan bir takımla hiç oynamadık şimdiye kadar mesela. Ama bu mevcut durumda bu takımın son 3 maçını gol yemeden tamamladığını ve 4 maçlık Başakşehir, Fenerbahçe, Kasımpaşa, Alanya periyodundan iyi veya kötü 9 puan çıkardığı gerçeğini değiştirmiyor. Oyun ikna etmemiş olabilir ben de ikna olmadım henüz ama bu hakkını vermeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Ben en azından saha içerisinde mikro detaylar görebiliyorum ve bu hoşuma gidiyor.

@Övünç ŞentürK +1

Geçmişten örnek vereyim: İlk net hatırladığım şampiyonluk Branko Stankoviçin antrenörlüğündedir. Metin Tekinin 18 yaşında yıldızlaştığı sene. Branko babamız disiplinli, sert bir yugodur, taktiksel anlamda da hiç esnek değildir, zaten oyuncu değişikliklerinin 2 ile sınırlı olduğu dönem, hep aynı kadro ve düzenle(4-3-3) 2 puanlık sistemde önce yenilmemeye oynatır, Basın hiç sevmez ama hem bizde hem de Fenerde şampiyonluk alır, iki takımda da 2. olunca gönderilir:) Rahmetli büyüklerimin çok fazla muhabbetini yaptığı şeyler olduğu için net aklımda kaldı.

Gordon dönemini zaten hatırlayan hatırlar, katı taktik disiplin, Metin Tekini bile bir seneden fazla kesti, oynatmadı, 80 den önce oyuncu değiştirmezdi. Tüm Anadolu takımları "Çanakkale Geçilmez" oynardı. Çoğu zaman son 10 dakikada attığımız gollerle, hatta 89 - 90 da attıklarımızla kazanırdık. Yılmaz Vural dışında (O zaman Bursanın başındaydı) zorlayan karşı koyabilen olmazdı.

Yani bildiğin gibi oynayıp ilk yarıları çöpe atmak yeni bir şey değil. Yakın zamanda Carvalhal, Biliç farklı mıydı. Ya da Abdullah Avcı.

Avcı'yı herhalde burada çoğu kişi daha iyi taktisyen olarak görür, adamın zaten imajı o. Ama nerede takıldı? Liderlikte. Papaz oyunculara hükmü geçmedi, maaşlar da ödenmeyince istediği hiç bir şeyi oyunculara yaptıramadı, kontrolü kaybetti. O da zevksiz futbol oynatır ama pragmatik puan canavarıdır. Şu an geberik TS de keyifli bir şey oynamadan puanları topluyor.

Sene başı çok beğenilen Kanaryamızın sorunu ne, Hocası iyi taktisyen diye o kadar övüldü burada, kadroları da bizim bir mislimiz pahalı, renkliler, Ali Babaları var, hani onları bile geçemiyorduk? Ne oldu? Şu an geçtik...Neden, Erol Hoca da o kadar papazı yönetemiyor, geniş kadrodan bir ideal 11 kuramıyor, sonucunda istikrarı ve oyunu yok. E belli lider de değil.

Bizde itin götüne soktuğumuz Hoca 2020 yılının ülkede en fazla puan toplayan Hocası. Liderlik sağlam. Oyunculara istediğini yaptırıyor. Medyayı da gayet güzel manipüle ediyor. Takımın hakkını saha dışında da arıyor. Taraftar seviyor, oyuncular seviyor(özellikle yabancılar memnun, Ghezzal, Josef ve Rosier-Abou röportajlarına bakın, ki takımın yıldızları bunlar). Takımdaşlık tavan. Geçen sene de, bu sene de takım ve oyuncu performanslarını yükseltti, oyuncuları da parlattı.

Evet fazla garantici, pragmatist, sadece sonuca oynuyor. Şimdi bir daha Lucescudan etkilenmiş diyeceğim, yine itiraz eden olursa bir sayfa "etkili" cevap yazarım. Tabii ki onun kadar iyi taktisyen değil. Ama kendince ligi çözmüş. Demir gibi sağlam durursa, fiziken en güçlü olursa rakip bir şekilde hata yapar, ben de bir şekilde atarım, kazanırım oyunu oynatıyor. Ülke futbolunun seviyesi bu. İşe yarıyor. Ve şimdiye kadar olanı gözlediğimizde "yetiyor".

Camiayı ve taraftarı onun kadar birleştiren-birleştirecek başka isim de yok. Herşeyi bir yana bırakın, iyi bir "Yönetici". Ondan daha iyi "Taktisyen" görünenler takımlarına ve camialarına onun gibi "hakim" değil.

Oynattığı oyunu beğenmemek başka bir şey, "itin götüne" sokmak "başka". Burası da bir beşiktaş medyası. Okuyan, sadece takip eden başka taraftarlar da muhakkak vardır. Kulağınızı fazla çınlatmak istiyorsanız siz bilirsiniz:)

@emre toraman

Yazdigin kadro ciksa keske. Tempolu futbol izleriz, gozumuzun pasi silinir ve ceza sahasi icinde cogalma disinda pek bir sorun gozukmuyor, ama cikmaz.

Sergen'e birkac yardimci da benden:
-Mustafa Dogan (Almanya ayagi, Cagdas Atan v2)
-Pascal Nouma (motivasyon kocu, mevcut kadrodaki bircok oyuncuyla mukemmel bir sinerji yakalar)
-Yasin Sulun (altyapida beraberdiler galiba' laf dinleyecek caliskan kisi kontenjaninda)