.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

2 Şubat 2018 Cuma

Karne: Bursaspor 2 - 2 Beşiktaş

Goller: Adriano (13'), Alvaro Negredo (90')
En iyi üç: Adriano, Mustafa Pektemek, Gary Medel
En kötü üç: Jeremain Lens, Ricardo Quaresma, Anderson Talisca

Karne:

Şenol Güneş 4.7
Beşiktaş 4.4
Bursaspor 5.6
Halil Umut Meler 5.8

Fabri 6.1
Domagoj Vida 5.5
Pepe 5.8
Adriano 7.1
Gökhan Gönül (69')4.0
Gary Medel 6.5
Oğuzhan Özyakup (80')3.7
Anderson Talisca 3.4
Jeremain Lens (56')3.1
Ricardo Quaresma 3.4
Alvaro Negredo 6.2

Vagner Love (56') 5.7
Caner Erkin (69') 5.7
Mustafa Pektemek (80') 6.9

Takım Ortalaması 5.2

Anket: 30 kişinin katılımıyla tamamlanmıştır. İlginiz için teşekkürler.

85 Yorum:

turkkant dedi ki...

Büyük oranda şampiyonluk bu sene gitti. Biz alamayız, ancak GS-Başak saçmalarsa bir şans elde ederiz.

Gökhan Gönül'ün hali içler acısıydı. İşte 1 senelik performans için 3 sene acı çekiyorsun.

Bence yavaş yavaş birinci öncelik, eldeki pahalı kontratlardan kurtulup büyük oranda kadroyu yenilemek. Bu takımın miladı doldu, bir şekilde hala bir piyasası varken Negredo-Quaresma filan bu kontratardan çıkmamız lazım.

Beşiktaş seneye santrafor, 10 numara, sağ bek, kanat forvet filan yığınla transfere ihtayacı olacak. Arada Şenol Güneş de elden kaçarsa, yandı gülüm keten helva...

Armagan dedi ki...

Takımın yarısı belirli nedenlerden formsuz (Negredo,Lens,Gönül) veya kafa olarak maç boyunca oyunda kalamayınca (Oğuzhan,Adriano,q7,medel) takım istemsiz gelgit yaşadı.Özetlemek gerekirse gördüğüm kadarıyla 15-45 arası çıkamadığımız için savunmak durumunda kaldık ve bu noktada takım savunmasında sorunlar yaşadık (bkz: 2. Gol). Maçın 2. yarısı 55ten sonra psikolojik olarak ve 65-70lerden itibaren değişikliklerle beraber fiziksel üstünlüğü almaya başlasak da, organizasyon yetersiz olunca bu noktada da sorunlar göze battı. İlk yarı savunmada, ikinci yarı ise hücumda problemliydik kısaca.

Savunma konsantrasyon eksikliği ve oturmuş takım kadrosunun olmaması nedeniyle sorun oldu desek bile hücumda orta sahanın kayıpları oynaması ve ceza sahası yakınında maçın büyük kısmında çoğalamamız aslında belli konularda temel eksikliklerin yeterince giderilmediğini gösteriyor. Maç aslında bize neyi yapamadığımız kısmını çok iyi anlatıyor bence, daha teknik detaylara bakılırsa daha da iyi anlaşılacaktır (mesela ben ceza sahası civarında bizden ve onlardan kimin, hangi şekilde faul yaptığınımerak ediyorum. Muhtemelen Adriano bu alanda 1.liği zorlamıştır diye gördüm). Şampiyonluğun büyük ihtimalle olmayacağını düşünürsek, bu eksikliklere odaklanmak en azından seneye gereken 2.lik için şansımızı artırır.

Takım ve daha da önemlisi hoca daha fazla çalışmalı kısaca. Hepsinin iyi niyetli olduğuna inanmaya çalışıyorum ama bu çaba yeterli veya etkili değil.



zaten az olan şampiyonluk şansımızı bu maçla birlikte neredeyse sıfırladığımızı düşünüyorum. bu dakikadan sonra en iyi senaryo başakşehir'in arkasında ikinci olabilmek. kebapzede kıronun şampiyon olduğunu görmeyi hiç istemediğim kesin.

ikincilik umudu ve bayerne karşı yapılacak prestij maçlarından başka bir şey kalmadı elimizde. bakalım fikret orman yönetimi nasıl reaksiyon gösterecek.

Armagan dedi ki...

http://www.strawpoll.me/14987608

Son 14 maçta kaç puan toplanır?

beagle dedi ki...

Ligde son 15 maçta 6 galibiyet var. İkinci yaridaki kadro 2 gb 1 cirkef deplasman beraberliği aldiğina göre konu yeni transferler veya kadriya girenler degil pek. Bugün karşı jalede Harun yerine nirmal bir kaleci olsa maçı almıştık.
Gelelim kissadan hisselere:

1- Harunu alın. FB kalesine geçerse çok yanarız. Fabri ile takilsinlar 5 sene.

2- Vida gayet iyiydi. Sinirle yanlış adama çatmayalım. Hızı gücü falan gayet iyi.

3- Adriano 1 sene daha oynar, Gökhan Gönül kramponu asma noktasına gelmiş.

4- Boy önemliymiş. Medel'in bize uygunluğu bu açıdan tartisilmaliymiş. Sarı karttaki çaresiz sicrayış, ilk golde bacağının topa kalkmayışı. Kötü adam değil de bize baskı yiyecegimiz maclarda 180den kısa önlibero olmadı işte.

5-Quaresma'nin kendi standardinda en iyi macinda bile Love'a zamaninda atamadigi top, 1 kere bile calim atip sifirdan orta kesememesi bizde işinin bittiğini gösteriyor.

6-Herkes Negredo'ya sayiyordu, gelene kafayı çaktı, Lens'e gollük top atti, gol öncesi savunmayi dagitti. Love'ın Negredo varken bile fiziken rakiple başa çıkamadığını, Talisca'nin yok oldugunu unutmamak lazim. Bu mac Negredo'nun itiş kakisa direnci olmasa, hiç varlık gosteremeyebilirdik.

Sonuç derlersek:
Maçı sağ kanattan kaybettik. Esas sorun siralaması Gönul, Q, Lens olarak başlıyor. Bu kanatta acil genclesme lazım, ama mümkünse Hilbert tarzı koşabilen adamlarla. Kaan Ayhan gelse, Gönül'ün ölüsü keser onu.

Maç ozelinde Oguzhan ve Talisca da berbatti ama onlarin patates tarlasinda faullu maçta oynayamadiklarini biliyoruz zaten. Rakip de onları durdurmak için 2 hafta çimlerini yakmış belli. Tolgay'in kesin kullanılması gereken bir mactı.

sports guy dedi ki...

Bence son 14 macta 36 puan alabilir bu takim, bu kadar daginik haliyle bile puan aliyorsa bu mactan. Ha o bile yetmez muhtemelen ama olsun.

Takimdaki herkes 4/10u gecemeyecek seviyedeyken bile puan aldiysak boyle bakarim ben, herkes kotumser bakarken iyimser bakmayi severim :)

Potansiyeller kuvvetli. Bu macin meyvelerini alacagiz bence ilerleyen haftalarda. Demisti dersiniz :)

YSY dedi ki...

Beklerimiz kaldırsa aslında 433 e geçmek en güzeli ama yemez gibi geliyor 442 ye geçsek daha temiz gibi. Bu 4231 sistemi artık yemiyor ne q7 si ne taliscası ne atibası hiçbiri işe yaramıyor. Yani bu oyuncu grubuyla olmuyor. Önde love negro arkada ozzy medel tolgay babel devam abi. Bu sene ne lensten ne q7 den hayır var bize. Zaten töre yok ortada. Ne olursa olsun zaten giren girdi bari birşeyler deneyelim.

Ahh işte yönetimin yapacağı tek hareket vardı, sosa gittikten sonra alacaktın giuliano gibi bi adam. Şuan taşakları yaymış ligi izliyorduk. He birde marceloyuda bir kenara yazayım. Geriden oyun kurma anlamında da arıyoruz.

Valla ben her şeyi anlarım. Negredo'nun bu maçtaki performansının beğenilmemesini anlarım, beklenti meselesidir. Ne bileyim, Oğuzhan'ın beğenilmemesini de anlarım, orta sahanın boşluğunun ihalesi ona kesilebilir (bence ilk yarıdaki uzun top aşkımızdı bunun sebebi, Medel-Oğuzhan orta sahası pas yapar, tempo yapar, hamallık değil) Görüş farkıdır, itiraz edemem.

Arkadaş Twitter'da falan gene "Quaresma daha ne yapsın bu maçta?" falan diye salınan bir tayfa var, vallaha bunu anlayamıyorum ya.

freshold dedi ki...

Maçtan önce yorumlara baktım ve o anda anladım işimizin zor olduğunu. İdeal kadromuz bir şekilde denk gelmişti nihayet ve derme çatma kadrosuyla çantada keklikti rakibimiz. Ancak böyle afaki tahminlere karnım tok olduğu için çok fazla gaza gelmedim. Burası Beşiktaş’tı, burada böyle iyimserlik pek hayra alamet değildi. Olmadı da netekim [sic].

Adriano ustanın kendi şanlı mazisinden bulup getirdiği o harika gol üzerine ağzımdan “ne oluyo lan” şeklinde ya da ona benzeyen bir söz çıktı. Yoksa rüya mı görüyorum diye kendimi çimdikledim. Rüya olsa şöyle sunturlu bir küfür savuracaktım. Bereket rüya değildi. Buz gibi goldü işte. Sonra maçın dakikasına baktım, daha ilk yarının bitmesine bile epey vardı. Geçer miydi bu vakitler bir kaza bela gelmeden başa? Geçmezdi. Geçmedi de netekim [sic].

Derken “beyaz filimiz”, Negredo namlı matadorumuz “bak yine gol atamadı” demesinler diye erkenden önlemini alıp Bursa’nın atağını tamamlayıverdi. Halbuki o kadar acele etmesine gerek yokmuştu. Zaten atacakmıştı. Attı da netekim [sic].

Attı ama iş işten geçmişti. Yarın bir gün atlarını alanlar da Üsküdar’ı geçecekti, tıpkı Bor’un pazarının da geçtiği gibi. Peki şimdi biz elimizdeki eşşeği nereye sürecektik, şimdi biz hangi zorlama iyimserliğin peşine takılacaktık? Durun bir dakika… Galiba buldum teselli ödülümüzü: Biz bugün 2 puan kaybettik ama Pektemek’imizi kazandık. Hani şu pek de yaratıcılık gerektirmeyen “Pektemek gol demek” şeklindeki “miladı [sic] dolmuş” sloganla motive etmeye çalışıp bir türlü buna kendisini ikna edemediğimiz yüzde yüz yerli futbolcumuz. Hani şu elalemin yedi kat yabancısına “come, come” derken, kendisine “go away” mi yoksa “fuck off” mu desek daha etkili olur diye kafa yorduğumuz, bize geldiği gün çekilmiş bir fotoğrafıyla şimdikini yan yana koysalar en kralından “aradaki 7 farkı bulun” bulmacasına konu olacak kadar tipi kaymış fubolcumuz. Formasına terden daha çok kan akıtmış nadir futbolcularımızdan birisi. Eşşek yüküyle para saydığımız (bu eşşek kelimesi de nerden dolandı dilime) ama sahada hiçbir ikili mücadeleden galip çıkamayan, galip çıkmayı bırak ikili mücadeleye bile girmeden hep kaçak güreşen taife-i Efrenciyan yerine gözünü budaktan, kafasını tekmeden sakınmayan kendi oyuncularımızı oynatsak ne kaybederiz. Hadi anladık vefa denilen şey yok, tamam da, sahada korakor mücadele edecek bir takım izleme hakkımız da mı yok?

Emrah D dedi ki...

@semioticus neyi anlamiyorsun abi adam her seyi yapti hakkaten daha ne yapsin?

kritik anda musait pozisyondaki adama pas vermeyip auta vurmak: check
keyfi tekme savurup kart gormek atilma riskini almak: check
basarili hucum aksiyonunu golgeyecek miktarda top kaybetmek/ezmek: check

daha ne yapsin ya bu adam?

turgay dedi ki...

sakin kafayla bir kaç şey karalamak isterim.

1. bu sene o statta en az 5 maç seyrettim. zeminin bu hale nasıl geldiğini kimse anlamadı. bu hibrit çim arkadaşlar o stat ilk açıldığındaki gibi park bahçeler genel müdürlüğünün oradan buradan getirdiği yeşil toprak yığını değil. bu zemine başakşehir maçından sonra su dökülmemiş sanki. çok enteresan.

2. bursanın en önemli yeri orta sahasındaki direnci. o direnci sağladıkları için bu kadar çok puan aldılar. aldıkları oyuncular bile orta sahaya oldu bütün transfer döneminde. biz zemine bakmadan rakibi analiz etmeden çıkmışız. talisca bire bir marke edildi topla kat etmesine izin verilmedi. 1 kişi eksik kaldık. bunu yanına oğuzhanın topu almaması sorumluluktan kaçmasıyla 1 kişi daha eksik kaldık. zaten lens ve Q7 topu ayaklarına isteyen adamlar olunca tam 4 kişi eksik kalıyorsun demek oluyor bu. negredo şişirilen bütün topları toplamış olmasına rağmen etrafında servis edecek kimseyi bulamayınca hiçbir anlam ifade etmedi bu üstünlük.

3. rakibin baskıyla top kullanamaması analiz edilmemiş. durağan oynadık ve rakibe hiç baskı yapmadık. 5 kişi önde kalınca gönül ve adriano patladı. yusuf resmen aşırı motivasyondan sanırım 3 gün yataktan çıkamaz. o derece eforlu oynadı. gönülü paspas etti. yedek bir sağ bek neden alınmadı anlamış değilim. yönetim ve hoca büyük sıçtı bu konuda. bayern maçında allah yardımcımız olsun.

4. lensi geçen sene aynı statta yine bu şekilde eli belinde top beklerken seyretmiştim. müthiş bir vücudu var ama nedense çok ağırmış gibi görünüyordu. bugünde yine saklanarak oynaması ve en önemli yerde golü yapamaması sanırım onu kaybettirdi bize. Q bey yine bursa taraftarının ortamı gerdiği anlarda silindi. hangi sinir seviyesi yüksek maçta kart görmedi veya gerilmedi ben hatırlamıyorum. bir tane düzgün kornet kullanamadı. 1 tane doğru top kesemedi. love'un önüne tekte pası vermedi. ama lens de umut vermedi. yine kesilmeyecek.

5. canerin maç sıkışında 65ten sonra girmesi önemli. savunmada aksadı ama hücumda baskıyla kazanıp hemen hücum bölgesine topu atması önemli. karşı kaleye oyunu yığmamızda caner bu dakikalarda önemli. ama ilk 11 olmasın.

6. pepe için maç postunda yazmıştım. ilk kez marceloyu aradım dün akşam. marcelo bu kadar dan dun vurmadı topları. özellikle ilk yarı pepe bütün toplarını uzun vurdu ve 1 tane isabetli pası yok. riske girmeden taça atılması güzel topun ama bize oyun üstünlüğünü biraz da riskli topların doğru kullanılması kazandırmadı geçen yıllarda? pepe öenmli bir maçta açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı. geçmiş yıllarda olduğu gibi geriden oyun kurmada başarısısız bu sene.

7. hoca artık orta sahası dirençli takımlara karşı oğuzhan olmadan başlamalı. çünkü kendisi her dirençli takıma karşı motivasyonsuz ve korkak oynuyor. büyük yetenek ama 2 tekme yemekten korkuyor. risk almaktan korkan takımına liderlik yapamayan bir 10 numaramız var. benim ümidim kendisinden bu maçla beraber bitti. kontrat uzattıysa eğer sezon sonunda vedalaşalım kendisiyle. en azından para kazanırız.

Barreto dedi ki...

Oybirliğiyle ideal 11 olduğunu düşündüğümüz kadro, sanki ağzımıza kürekle vurup, "burada sizin anlamadığınız daha büyük sorunlar var" dedi.
Statsız zamanlarda, -kendisini beğenmediğim- Biliç'le kazandığımız deplasman yeteneklerinden eser kalmadı. Takım Amerikan Futbolu hüviyetinden Voleybol takımına dönüştü.

Hoş bu sezona dair kalan ümit zerreleri zaten Sivas deplasmanında kaybolmuştu, dünkü maçı kazansaydık bile takım şampiyonluk ışığı vermiyor.

Bence bundan sonra her bir maç için blogda post açmaya gerek bile yok. Onümüzdeki sezon icin mevki mevki post açılsa belki daha iyi. Sinir bozucu olmaz en azından. Bu gidişle önümüzdeki sezon hem finansal olarak hem de kadro kimyası olarak 2. feda dönemini başlatmak gerekli. Negredo, Q7, GG, Lens, Atiba, gibi yaşını başını almış ve kimisi ateş pahası adamlardan kurtulmak şart oldu. Takım pek çok maçta mental olarak tükenmiş görüntü verdi.

Artık ben olsam kadroya ilk Larin'i yazarım, keşke Orkan'ı ve Mitroviç'i göndermeseydik te onları da oynatabilseydik. Kayıp sezonda birkaç genç kazanırdık.

Bir de şu sosyal medya tanıtım kampanyaları oyuncuları da gevşetiyor ve konsantrasyonlarını düşürüyor olabilir mi merak ediyorum. Kulüp saha dışına daha fazla odaklanıyor gibi bir algı oluşuyor bende.

yilmaz dedi ki...

ilk yarının ilk bölümünde öyle bir oyun oldu ki maçın farka gideceğini düşündüm. Geçen haftaki Kasımpaşa maçı da öyleydi. Ne ara maç bu hale geldi bilmiyorum.

Oğuzhan'la ilgili çok büyük hayal kırıklığı yaşıyorum. Adamı kaçırması filan değil de ikinci yarıda resmen rakibe çalışıyor gibiydi. Defalarca top kaybetti, topa hakim olamadı filan filan. En azılı savunucularındanım kendisinin ama dünkü maçta puan kaybının bence bir numaralı sorumlusuydu.

Açıkçası haftalardır kötü oyun ve puan kayıplarının sebebinin Şenol Güneş olduğundan emindim. Fakat bu maç için kendisini eleştiri sırasında sonralara atıyorum. Love girerken Negredo'yu çıkaracağını düşünmüştüm şaşırttı beni.

Neyse, çok da şaapmamak lazım. Zaten şampiyonluk pamuk ipliğine bağlıydı o iplik de koptu işte.

Pektemek'in yüzyıllar sonra kendisini takımın bir parçası gibi görüp hareket etmesi, kendini göstermek için abuk subuk işlere girmemesi, neredeyse hiç top kaybetmeden hemen her topu dikine ve doğru oynaması bu maçın en ilginç olaylarındandı. Muhtemelen bir kaç maçta daha süre alacak.

beagle dedi ki...

@Barretto
Sosyal medyadan çok daha basit bir açıklaması var sanirim:
Yaş-Fizik
-Sagbek canli cenaze 33 görünümlü 43
-Sag açık 34luk delikanlı(fixiken iyi sayilir da, artik topla adam geçemiyor.
- Sol açık genç, daha 30 :) göbekli, hafta içi Rolls Royceu ile takiliyordu gecelerde
- Savunma lideri 34 yaşında, fit ama biraz karambollere dikkat ettigi kesin
- Solbek 33 yaşında. İyi ama mac başı bindirmeler sınırlı. Enerjisini idare ediyor.
- Atiba 35 haftaya 36'dan gün alacak.Ne yapacak artik? Doğanın kanunu var.
- Santrafor da 32 yenisi 33 yaşında.
Savunmayi parçalayacak koşular mı bekleniyor?

Kanatlarimiz bariz olarak düştü. Rakibi yipratamadigi gibi, rakibi savunamadı da. Biz Talisca Ozzy Negredo falan tartışırken, ismibe güvendigimiz adamlar maçları "idare eder" şekilde bitiriyor.

Arkadaşlar "depar", "sifira hizla inip orta/pas cikarma", savunma arkası koşu
Neredeyse bitti takımda.

Pres ve fiziki temasla ralibi yipratma da minimumlarda.

Oyuncularin risk almaya gönüllü olduğu derbiler, CL hatta Vodafone maçlarında bunlar biraz olsa da lig deplasman maçlarında fiziken idare ediyorlar, belki de etmek zorundalar o yaşta.

Takımı kurarken, 1 Hilbert, 1 Töre/Olcay bulundurmak lazımdı. Bence Beck'i bile ariyoruz.

Savaş ortamın da oynan macta daha dirençli bir orta saha yazılabilirdi.oğuzhan talisca çok yumuşak kaldı.maçın çıgrından cıkmasını sağlayan taraftar + hakem el birliği ile bursa canlandırıldı.bizim kulube ise izledi. :(

ayrıca yediğimiz 2.gol 7 metre ofsayt,uzaklaştırılan top siyahi oyuncunun göğsünden sekip yusuf a tekrar gidiyor.hadi 7 metre ofsaytı görmedi,son kafayla çevrildiği anda aut.

bizim taraftar ise şu anda futbolcularımızı asıp kesiyor.geberik 0 oyun oynayan fb liler kadar olamadık.adamlar bir haftadır hakem diye diye etkilediler hakemi..denesenize bursa taraftarının yaptıklarını inönü de ki ilk maçta merak ediyorum olacakları....siz devam edin böyle beşiktaşlılar aferin.

cochise dedi ki...

Sakinleyene kadar çok fazla şey yazmak istemiyorum, bir kaç madde;

1) Bu kadar çok sayıda oyuncu performans düşüklüğü gösteriyorsa bu hocaya yazar, tek tek isimleri konuşmak anlamlı değil. Bir yapı sorunu var, bunu hep dedik diyoruz.

2) Talisca ve Oğuzhan gibi kibar özellikli oyuncular; çirkefliğe ve kötü sahaya hiç cevap veremedi. Ben maçın böyle geçeceğini öngörmemiştim; benim hatam ama hoca öngörmeliydi. Talisca maçın sonlarında pozisyon icabı yaptığını daha önce de yapıp geri daha çok gelseydi fark olur muydu? Biraz daha iyi olurdu sanki.

3) Çok sayıda daha kötü varken Q'ye bok atılacak maç değil ama iyi oynadı diyenler ne izlemiş merak ediyorum.

4) Pektemek iyi oynadı eyvallah ama onun iyi oynaması zaten düzensizliğimizin göstergesi.

5) Normalde bu tip kontrolü kaybettiğin maçlarda ya oyunu almaya çalışırsın ya da doldur boşalt; ikisi de tercih eyvallah ama hocanın tercihi neredeyse tamamen oyunsuz sonuç alma üzerine. Ben her maç için orta sahayı üçleyelim derim ama böyle maçlarda illa ki üçleyelim. Her biri bazı şeyleri iyi yapan, çok özel, ama sağlam defoları olan orta saha oyuncularından ancak

6)Bekler özel maçlar hariç hakikatten çook sıkıntı.

7) Şampiyonluk gitti gibi; rakiplerin aşırı hatasına bağlı. Daha önce dediğim gibi Başak 1. biz 2. olursak bu yıl yeterli olabilir ama keşke geleceğe yönelik bir artımız da olabilseydi.

8) Babel'in en kötü hali bile bu oyunsuz takımda inanılmaz işlev görüyor. İlk yarının en önemli adamıydı. O olmayınca kaleye gidemiyoruzdaki gerçek 'o' Babel.

9) Medel-Oğuzhan maç özeli haricinde de kesinlikle uyumsuzdu. Medel çapa oynamayacaksa yanında yine defansif bir oyuncu olmazsa orta saha bomboş kalıyor. çare 6-8-8 oyunu. Ha bunu haftalarca görmek istedik eyvallah ama keşke bu denemeler çok tan yapılmış olsaydı. 20. haftada kim kimle oluru görmeseydik.

10) Lensin kötü oynması dışında maçtan önce öngördüğüm ve doğru çıkan tek şey Q7 ile olan uyumsuzluğuydu. İki kanat arasında uçurum. Her taraf bomboş. Bugün olcay olsa, kerim olsa hakikatten Lens'ten daha iyi olurdu.

11)İyi ki az yazacam demişim :/

cochise dedi ki...

ya bu arada yediğimiz ikinci gol ne sağlam ofsaytmış. La bu nasıl kaçırılır inanılır gibi değil.

BJK4EVER dedi ki...

Bu mactan sonra elestiri yapmak anlamsiz geliyor artik bana.
Elestiriler Kayseri, Akhisar, Yeni Malatya maclarindan sonra yapilmaliydi, sinirli kaldi. Yonetimde, oyuncularda, hocada ve taraftarin buyuk bir kisminda hep bir sekilde asiri ozguven vardi. Yok efendim yogun CL maclari temposundan cikinca toparlayacagiz, yoksa CL maclarina konsantre oldugumuz icin ligi sallamiyoruz yoksa cok rahat seri yapariz, yok efendim GS'nin fiksturu kolay onlarin fiksturu zorlasinca geceriz falan. Hep bir ozguven patlamasi, sorunlari gorememek, gerekli mudahaleleri yapmamak bizi bu noktaya getirdi.

Dunun ozelinde bakarsak; bize kopek gibi bilenmis bir rakip, Negredo ve Pektemek haric vasati asamayan oyuncular, mac icerisinde sanssizliklar (kacirdigimiz net goller, yedigimiz golun ofsayt olmasi ve digerinin igne deliginden gecmesi) ve buna ragmen bizim icin zor bir rakipten alinmis 1 puan. Normal sartlar altinda fena degil ama sen ilk yarida puanlari seker gibi dagitirsan yikici olur o kacan 2 puan.

Onun disinda bu maca bakip 'bak istediginiz kadro cikti hoca hakliymis iste' demek hakikaten sig oluyor beyler. Hoca'nin kadro tercihleri ne sekilde elestiriliyordu?

1 Ligde hep ezilen Cenk yerine Negredo oynamali. Begenmeyenler olmus ama Negredo dun 1 gol 1 asistle oynadi, 2 asistini de Love ve Lens yedi. Hakli mi cikmis hoca?

2 Ozellikle zayif rakiplere ve ozellikle ic sahada Atiba hucuma katkisi 0.0 oldugu icin ve el freni olup tempo yapmamizi engelledigi icin oynamamali, onun yerine Tolgay veya Medel oynamali. Dunku mac bu kategoriye girer mi? Bursa ahim sahim top oynamiyor, ama bize karsi kopek gibi bilenecekleri belliydi ve herseye ragmen orta saha direnci ve kagit uzerinde kadro kalitesi ortalama Anadolu takimindan baya iyi. Atiba'ya ihtiyac duyacagimiz 3-5 mactan birinde oynamadi diye hoca hakli mi cikti yani? Geciniz. Haa, ama ben eminim ki Karabuk macinda inatci ve pislik hocamiz (pislik kelimesinde sikinti yoktu sahi) Atiba'yi yine oynatip bizi kanser edecek.

3 Lens one gectigimiz maclarda cok az kullaniliyor, Quaresma fazla oyunda tutuluyor. Tipik bir kontra atak oyuncusu olan Lens'in etkili olacagi mac miydi dun? Alakasi yok. Belki 0-1'i tutsak 2. yarida bos alan bulurdu ama oyle bir mac olmadi. Geciniz.

Yani hoca'nin hakli ciktigi falan yok.

Onun disinda gazeteciler Basaksehir'le ilgili bir cift laf soylemeye curet edecekler mi merak ediyorum, hic sanmiyorum gerci.
Dun anladim ki bu herifler zorla sampiyon yapilacaklar.
Hakem destegini gectim (2 senedir neredeyse alehlerine kritik hata yapilmadi), siyasi destegi gectim (seyircisiz gelirsiz Arda'yi fahis paralara almalar, dunya kadar maas vermeler vs), rakipler de bu adamlara karsi farkli.
Gecen sene de bu vardi, ama su son Bursa macindan sonra bence cok net gozuktu. Hadi Bursa seyircisi bize karsi gicik, o yuzden bu macta daha fazla destek olmalarini, rakibi tahrik etmelerini anlarim. Ama o takimin hali ne oyle arkadas. Hadi 3 buyuklerden birine karsi daha hirsli olursun falan da, bu kadar fark olur mu arkadas. Basaksehir de lider takim sonucta, ama adamlar 2 hafta evvel ufak kedi gibiydi resmen, faul yapmaya cekiniyorlardi. Dun masallah kopek gibi bilendiler. Hadi fark olur da bu kadar mi fark olur arkadas. Hadi futbolculari taraftari gectim, o saha farkini nasil aciklayacaksin. 2 hafta evvel resim gibi olan saha bir anda patates tarlasina donustu. Bakalim 1 gazeteci bunu gundeme getirip Basaksehir'e dokunduracak mi? Yiyorsa dokundursun.
Bu pezevenklerin ne oldugu seneye katilirlarsa CL'de meydana cikacak karsilarinda korkudan/saygidan ezilip buzulen rakip ve Turk hakem olmayinca. 0 puan alip averaj takimi olunca AKP yalakalari ne diyecek merak ediyorum. Gerci 5-6 senedir her gittiklerinde Avrupa'da boylarinin olcusunu aliyorlar ya, neyse.
Bu adamlar muhtemelen 3 buyuklere karsi bu sefer birsey yapamayacaklar (artik bunlari kucumseyen 3 buyukler olmayacak bu devre), ama sirf Anadolu takimlari kendilerine karsi mucadele etmedigi icin sampiyon olacaklar. Utanc verici.

Armagan dedi ki...

Tekrari izledimyine, genel çıkarımlar:

1. Madem organizasyon yok mücadele ve olabildiğince takım oyunu olmalı. Baktın Oğuzhan ruh gibi geziyor veya sorumluluk almıyor, direkt 30da en geç 45te değiştir, al Tolgay’ı veya Atiba’yı, koy onun yerine Medel’i. Lens’e ilk 11 yasak olmalı, ancak öne geçeriz rakip yüklenir kontra oyuncusu olarak sürülür 60’tan sonra. Bir söz de malum şahsa. Bence bu hızlı atakta pas vermeme şımarıklığı çözülmeyecek konu değil ama baktın yapmaya devam ediyor şok değişiklik yaparsın. Pozisyonun ardından hemen alırsın, 1-2 yapar 3. de pas dener. Zaten olan oldu, artık riski alacaksın. Adam süre almaya mahkum, malum yazın Dünya Kupası’nda zaman almak için kasacak.

2. Love da geldiğine göre, artık yavaştan 4-4-2 düşünebiliriz. Talisca istekli ama markaj altında veya kötü zeminde yarardan çok zararı var. Başta gol atıp sonra çekildiğimizde alırsın Talisca’yı,tıpkı Lens gibi, koş koş da yapar, uzun iyi pas da yapar. Baktın Lens her girdiğinde batırıyor, Gönül’den son 30 dk.lık girişlerinde iyi çıkışlar beklersin, en azından servis yapar.

3. Savunma 4’lüsü artık oturmalı.Sağda Gönül yedekten gelmeli, tıpkı Atiba gibi yeterli olmuyor artık. Özellikle yenilen ilk golde takım içi iletişim faciası var. Medel’i kolay maçlarda tandeme koymak, o maçları zora sokmak dışında bu gibi duruma da neden oldu. Kimin ne rol alacağı belli değil,Vida iyi niyetli ama zorlu fikstürde bireysel savunmadan çok takım savunması gerekecek. Bence Tosic 11 devam etmeli, yıl sonunda parlatıp satarız. Vida zaten kendine iyi bakar gibi duruyor. Gönül de dediğim gibi yedeğe çekilmeli, yazın buraya net transfer gerekecek.

4. Savunma iyi kötü hallediyor ancak orta sahadaki yumuşak karın böyle sert oynayan, takip eden orta sahalarda ciddi sorun. Topun şişmesinin asıl nedeni de bu. Vida veya Pepe 50-80 arası her top geldiğinde çevresine baktı baskı yerken ama Oğuzhan orta yuvarlağın orada takılıyordu. Sonuç? Bazen işe yarayan bazen yaramayan uzun top.Son 14 maçın 4-5 tanesi böyle olsa, zaten bu tür maçlarda alınan puanlar sıralamamızı belirleyecek. Medel-Oğuzhan’ın ilk maçı tamam ama böyle olmamalıydı. Oğuzhan bu tür sert ortasaha maçlarında olmamalı işte, tıpkı 10 numarada olmadığı gibi. Talisca karambolde atar bir şey yapar ama Oğuzhan’dan beklenen 3. bölge işleriyle beraber orta sahada top taşıma. Bu maçlarda yazarsın Tolgay-Medel’i veya Atiba-Medel’i, orta sahada savaşan bir takım haline gelmeye başlarsın. Diğer maçlarda yaz gitsin, yeteneğini göstersin.

5. Asıl meselelerden biri kanatlar ve diziliş olayı. Talisca bir şekilde gole etki ediyor, hadi Love’un alışma süreci diye onu kenarda beklettik. Maç zora girdi rakip kapandı. Caner solda olacağı için, sağda bize ortadan çok pasla gelecek adam gerekiyor. Bu durumda form durumuna göre Babel veya Q7 çıkar, tercihim Q7, Love girer sağa geçer,Talisca ile değişmeli oynar. Böyle birkaç hafta bakılır, Negredo- Talisca-Love 3’lüsünden hangisi oyuna az etki ediyorsa çekilir kenara, ona göre 4-2-3-1 den devam veya 4-4-2ye geçilir.

6. Hoca hala lig maçlarına gerekli önemi vermiyor ve rakipleri küçümsüyor. Birisi söylesin yıl bitti. 60’larda izlerken o çaresizliği yüzünde görmek üzücüydü. İlk yarıları çöpe atmamaya başladık, bu iyi ama değişiklikler ve oyun planında sorun olabiliyor. Baştan savaşçı takımla çıkıp 1-2 fark yakalama alışkanlığı edinirsek ve değişikliklerle gerekli oyun devamlılığını sağlarsak o zaman yıl sonunda devam diyebilirim ama bu kibir nedeniyle gidişat kötü ve daha aç ve yeniliklere açık birisinin gelmesinin(misal Tamer Tuna) hayırlı olacak gibi duruyor şimdilik.

Daha çok çalışılmalı ösellikle organizasyon konusunda ve hiçbir maç hafife alınmamalı. Bu kadroya 65 puan yakışmaz gerçekten.

Unknown dedi ki...

Uzun uzun yazacaktım ama @cochise sağolsun.
Ancak yazdıklarından Oğuzhan&Medel özelinde itirazım var. Bence uyumsuz olan bu ikili değil de Vida ile takımın geri kalanı idi. Medel çapa oynamayacaksa, doğru, 6-8-8 gerekiyor. Ancak Oğuzhan ile Medel'i yan yana koyuyorsan, zaten Medel'in oynaması gereken rol çapa olmaktır. Hoca ikisini de 8 oynatmaya çalıştı sanki. Ama Medel Oğuzhan'dan, Oğuzhan da Medel'den daha çok 6 imiş gibi idi. Ama 6 numaranın yapması gerekenleri ikisine de yaptırmaksızın bir garip ikili çıkarttı sahaya. Anlayamadım uzun süre. Yani uyumsuzluk ikisinden kaynaklı değildi bence. Sahada ne oynadığı hiç belli olmayan bir takım varken ve zemin berbatken, doğrudan pasa dayalı bu ikili ile sahaya çıkmak yanlıştı. İşte, hooca rakibe ve kendi takımına çalışmayınca berbat bir şey izleyip ihtimal hesaplarına dalıyoruz biz de :)

Geçmiş olsun.

Sezon bitti mi yoksa halen şampiyonluk yarışında mıyız bilmem. Bence artık önemi de kalmadı. Bugüne kadar gerek büyük vizyoner başganımız gerekse de yegane kılavuzumuz hocamız hakkında ne yazmışsak, neyi eleştirmişsek bir bir doğrulandı dün gece. Yanlış anlaşılmasın, 'ben demiştim/biz demiştik' küstahlığı değil. Neye kızdıysak, aynı hatayı yine yaptı, farklı sonuç bekledi ve aynı sonucu alıp sezonu tüketti.

Fırsat bu fırsat, Ersun Yanal da hazır boşta iken Şenol Güneş ile yollar ayrılsın. Artık fayda gelmesi mümkün değil. Beşiktaş, Galatasaray'ın Tudor öncesi haline benziyor. Dolgun maaşlı, doygun, hantal, yaşlı yıldızlar. Prandelli de gelse aynı Denizli de... Neşterin tam vaktidir.

turkkant dedi ki...

Hakim çoğunluk yönetimden çok hocaya yükleniyor. Hoca da hatalı ama bence aslan payı takım yaş ortalamasını 32lere çıkaran yönetimde. Bunu ligde 2 sene GS'nin şampiyon olduğu sene gördük, Mancini'nin GS'si de benzer dolgun maaşlı yaşlılar takımıydı, benzer şekilde 2 sene şampiyon olmanın rehaveti vardı, benzer şekilde Ş. Ligi'nde başarı vardı. Tarih tekerrür ediyor.

1,4 m. euroya oynayan 30luk Marcelo satıp 5 m. euroya 34lük Pepe alırsan, 1,7 m. euroya oynayan 26 yaşında Cenk satıp yerine 34 yaşında Wagner Love alırsan bu iş er ya da geç patlar. Bu sene patlamasa seneye patlayacaktı zaten.

Şimdi canlı cenaze Gökhan Gönül, Adriano, Pepe, Quaresma, Negredo, Wagner Love, Atiba filan bu kontratların altından 2-3 sene nasıl çıkacaklar çok merak ediyorum.

beagle dedi ki...

@Turkkant
Sanırım Gönül, Q ve Atiba'nın yaşlandıklarını sene başında kabul etseydik bunlar olmayacaktı. Diğerleri henüz canlı cenaze halinde değiller.1-1.5 sene fayda verirler.

Q ile 3 yıllık sözleşme safi aptallıktı. Herkes Çine 15e satılır havasında da zaten adam gitmez, 3 yılda 1 gol atan adama da o para gelmez.
Atiba canımız tamam, ama mevkisi ve fiziki durumu 34 sonrasını kaldırmazdı. Bu sene Atiba'yı yedek başlatıp merkezi Tolgay(Medel)-Ozzy olarak oturtsaydık kritik maçlara bu kadar bilinmezle başlamazdık.
Lens'de de hepimiz özetlerden ve açık maçlarda izlemekten dolayı yanıldık. Bu kadar hiçbirşeyinin yolunda gitmemesi de biraz kötü başlama durumundan herhalde.

Hidayet dedi ki...

beşiktaş'ın yapması gereken şey , 1 yıllık talisca tecrubesinden sonra ,sezon başında talisca'nın kalacağı netleştikten itibaren , talisca'nın arkasındaki ortasaha kurgusunu yeniden tasarlamaktı . çok az bölümü hariç neredeyse geçen yılın tamamında bütün hücum kanatlardan ,özellikle quaresma üzerinden sağ kanattan oynanırken , bunun görülmesi , önleminin alınması gerekiyordu . bunu değiştirmenin yolu ,ortasahayı değiştirmekten geçiyordu. fakat şenol hoca'yı medel bile memnun etmiyordu . çünkü hoca ,önce santrfor , sonra hızlı bir stoper istiyordu. sonra olursa belki ortasaha diyordu . şimdi aceba medel de olmasaydı , sezonun geri kalanında ne yapardık , diye düşünüyor mu ,merak ediyorum .

rezil bireysel performanslar var ,fakat üzerine konuşmak beyhude. hoca görecek bunları . hadi sezon başında göremedi , ortasında görecekti. gelecek yılı da heba etmek istemiyorsak , talisca kararını verdikten sonra , ortasahaya medel'in yanına sağlam bir transfer yapacaz . tolgay-oğzuhan'dan biri de gidebilir . bence oğuzhan gitmeli . oynaması için bir milyon olasılığın lehine çalışması gereken , hava topuna çıkmak dahil hiçbir defansif katkısı olmayan , yağmur ,rüzgar,kar ,çamur her türlü olumsuz koşuldan ilk ve öncelikle etkilenen , 25 -26 yaşında 34 yaşındaki oyuncuların gerisinde fiziğe sahip bir oyuncu kendine başka bir mecra aramalı .

YSY dedi ki...

@tibet

Aman abi ersun mersun almayayım. En son trabzondaki icraatlarını gördük. Bize ya avcı lazım yada tamer tuna ama hangisi dersen avcı daha önde tabiki.

Bu arada birşey soracağım. Gs nin ffp den ceza alma ihtimali yüksek. Eğer bunlar şampiyon olursa 2. olan mi direk şl ne gidiyor ?

Huzeyfe dedi ki...

Ben bu maçta Negredo'yu beğendim. Love ve Pektemek oyuna girdikten sonra uzun topların hepsini indirdi ve doğru kullandı. Ayrıca hala kafa vurabiliyor.

Bu maç Harun'un maçıydı. Kazanacak kadar oynadık aslında.

Oğuzhan-Medel ikilisini Medel iyi oynamış olmasına rağmen beğenmedim. Medel topu verdikten sonra oyuna dahil olmuyor, Atiba (eskiden) Oğuzhan için pas opsiyonu olarak oyuna dahil oluyordu. Medel bunu yapmıyor. Oğuzhan'ın da topu karşıya taşımak için driplingden başka şansı kalmıyor. Kötü oynayan bir Oğuzhan vardı ayrı bir konu.

Marcelo'nun yerini dolduramadik. Gecen sene Marcelo-Oguzhan baglantisi vardi, ortadan deldigimiz bircok pozisyonu boyle baslatiyorduk. Bu sene oyunu geriden kuramiyoruz, 2.bolgede presle top kazanamiyoruz, beklerimiz kanatlarimiz bunu yapamiyor, dinamizm eksik. Topa sahip olup oyunu öldürmeyi de beceremiyoruz. Bu kadro gerçekten son kullanma tarihini doldurmuş.
Benim ümitsizliğim bu açıdan. Yoksa puan farkı değil beni korkutan.

Kadroya ve mali yapıya bakınca da gelecek karanlık.

sports guy dedi ki...

@YSY GS FFP anlasmasi imzalayacak tekrar, avrupaya gidememe cezasi almayacaklar. Bilgi olarak duseyim dedim bunu.

truant dedi ki...

Ligimizin fiziksel mücadele boyutu giderek daha çok önem kazanıyor. Hemen her takımda yeni yeni izbandut tipli siyahiler görüyoruz. En son Bursa’da olduğu gibi. Hele dış saha maçlarında hakemlerin de göz yummasıyla oynanan oyunun sadece adı futbol oluyor. Bu da teknik ve narin futbolcuların maç sırasında kaybolması demek. O yüzden FB’de A. Kocaman fizikli oyuncuları tercih edip Valbuena ve Potuk gibilere daha az şans veriyor. GS’de Terim kuzey ülkelerinden iri yarı yıldız adaylarını bulsun diye Elmander’i çağırıyor göreve. Futbolumuzdaki bu değişimi her altı ayda bir, yani transfer dönemlerinin sonunda daha keskin biçimde gözlemlemek mümkün. En son şampiyonluğumuzdan bu yana iki transfer dönemi geçti, bizim takıma bu tanıma uyan bir futbolcu katılmış değil. Pepe’nin, Marcelo’yu; Negredo’nun Abou’yu ikame ettiğini varsayarsak bir gelişmeden söz edilemez. Güçlü fiziğe sahip olduğunu düşündüğümüz Lens ise tercih edilmiyor. Görünüş olarak umut veren Larin nasıl çıkacak, hatta süre alabilecek mi, belli değil. Yani fiziksel anlamda bizde bir ilerleme olmadı son iki transfer döneminin ardından.

Aksine, bir geriye gidiş söz konusu. Takım zaten yaşlıydı. Geçen yıla göre birer yıl daha yaşlanmaları ve görece genç oyuncularımızın (Oğuzhan ve Talisca gibi) fiziksel açıdan adeta sefilleri oynuyor olmaları da bu geri gidişi adeta geometrik biçimde artırarak daha belirgin hale getiriyor. Bu açıdan özellikle Anadolu kulüpleri ileri giderken biz geri gittik. Geçen yıl ile bu yıl arasındaki farkın bu kadar çarpıcı olmasının sebebi bu. Son maçta ‘bu Oğuzhan ancak kızlar liginde oynayabilir’ diye düşündüğüm anlar oldu. Ki kendisini çok severim. Ancak çatır çutur kemik sesleri arasında romantik düşler kuramıyor insan.

Ara sıra hocayı gördük ekranda. Elinde kağıt kalem, bir şeyler çizip duruyordu ama yüz ifadesinden bu yapacağı değişikliklere kendisinin de inanmadığı belliydi. Çok matah bir şeymiş gibi “Ben transfere karışmam” tümcesini tekrarlayıp duracağına futbolumuzdaki bu değişimi fark edip, zamanında önlem almamış olmasının bedelini şu anda hep birlikte ödüyoruz. Başkan da ahı gitmiş vahı kalmış yıldız eskilerini takıma doldurmaya devam etsin bakalım. Nereye kadar!

Zaitsev dedi ki...

Bursa bize top oynatmamak için zemini bozmuş, GG üzerine oyun kurmuşlar. Plan sağlam. Bizde bunu kolaylaştırdık oyunumuzla.

Maç boyu defansta top patladı. Defans pas yaparken niye Ozzy o kadar ileri çıkıyor anlamadım. Medele daha yakın oynaması gerekirken Taliscaya dogru kaydı hep. Kendine yeni bir mevki yaratıp oralarda takılıyor. 8.5 numara pozisyonu :) Ayrıca ilk yarı çektiği şuttan sonra oyunu bıraktı. Bu oyunuyla keşke Lazioya satsaydık dedirtiyordur yönetime.

@ Kuzeyfo

Ozzy dribling ile dikine çıksa çoğu sorunumuz çözülür.

Marcelo iyiydi ama abartmamak gerekli. Defans oyuncusunun pas kanalı genellikle 6-8 numaradır. Defans uzun oynuyorsa orta saha oyuncuları bazı şeyleri düzgün yapmıyor demektir.

Lens'in opsiyonundan kurtalabiliyor muyuz acaba?

@ truant

Hoca girecek oyunculara taktiği yazıyor. Tercüman çeviriyor gibi duruyor :)

Ya Oğuzhan ilk yarıda bir kere dripling yaptı, golü kokladı. Başka böyle pozisyonunu hatırlamıyorum. Ama işte sorun %70 Oğuzhan'daysa %30 takımın oyun planında. 30. dakikaya kadar oyun planımız Pepe-Vida şişirir, Negredo indirirdi; bakıyorsun Negredo'nun indirdiği yerde bizden kimse yok.

Takım maçlara hazırlanmıyor. Bu futbolcunun mu suçu, hocanın mı bilmiyorum. İkinci yarıda nasıl oynamamız gerektiğini anlayınca silkindik zaten, Lens'in vs. kaçırdığı pozisyonlar yaşandı.

İşin komiği geçen sene de 45 dakikayı çöpe attığımız maçlar oluyordu ama hem sayıca daha azdı, hem de iyi çeviriyorduk. Bu sene şanslı da değiliz.

Ama evet, genel olarak tespitlerin düşünce çizgisine katılıyorum gayet, tespitler nüanslı olsa da.

Yukarıda cümlenin sonunu yazarken başını unutmuşum ahah: Oyun planı şişir indirdi, 30. dakikaya kadar 3 tane not aldığım Pepe-Negredo boş çabası oldu, kaçırdıklarım da olmuştur, Vida'nın şişirdikleri hep karavana zaten.

Ah be Marcelo, kıymetini bilememişiz. Daha doğrusu biliyorduk kıymetini de, ona ne kadar mahkûm olduğumuzu bilememişiz.

EC dedi ki...

Maci tekrar izledim sakin kafayla..
Quaresma 2.ci dakika da Sivas da Antalya yaptiginin aynisini yapti, Aziz Behich topu kapti. Hakem faul verdi de 3e 2 yakalanmaktan kurtulduk!
Ne gol atti be Adriano.. Not duseyim diye yaziyorum. Daha cok sut cekmeliyiz. 15 dk da bu kez de cizgiden Oguzhan cekti ve Harun kurtardi. Daha 6.ci dakika da sahaya madde atmaya basladilar.. Aciz durumdaki hakem maalesef kaleci Harun dan ricaci oldu seyircisini yatistirmak icin!

Bu hakemi taniyorum, babasini da taniyorum.. Babasina soyledigi gecen hafta Fetosaray macinda Muslera ya faul yapildigi fikrine kapilmis golu ilk dusundukten sonra ve fikir degistirmis!!!

Buyuk takimin attigi golde hic bu sekilde fikir degistirme yapabilir mi acaba!

Neyse 98.ci Bursa-Besiktas macina donecek olursak, Gokhan ve Quaresma kanadi su an defansif acidan Besiktas in en zayif karni. Hirs , Fitness ve takimdaslik 2.sinde de yok ve cok azalmis durumda.. Ben Quaresma ya takim icerisinde saygi ve yardimlasmanin da azaldigini dusunuyorum..

Pepe ve Vida ikilisinin uyumu da biraz zaman alacak gibi.
Bizim biraz daha sert oynamamiz gerekiyor. Futbolculari da anliyorum daha dokunmadan dusen ve taklalar atan rakiplere hakemler faul veriyor zaten.. Bize karsi yapilanlardaysa hep avantaj hep avantaj.. Boyle yaparak rakiplere gostermeleri gereken kartlari gecistirmis oluyorlar., normalde oyun durduktan sonra gostermeleri gerekiyor ama inanin hep atladilar su ana kadar..

Macta uzun top oynamanin bence Senol Gunes tarafindan istendigini dusunuyorum. Negredo nun indirdikleri yada boslukta Lens in kosulari icin.. Negredo da cogunu indirdi bunlarin..digerleri toplayamadi genelde bunlari,

Birde kendi hocasini oyuncusunu ve takimini en cok hirpalayan taraftar bizde.. Belki Trabzonla yarisiriiz sezonuna gore.. Ilk golde Vida geride kaldi takip etmedi, Fabri cikip yumruklayabilirdi yari yolda durdu, medel iskaladi, negredo da ceviremedi ve golu yedik.. Komple hatalar silsilesi..

2.ci golde ise daha macin basinda yaptigini yapti Eski Trabzonlu Velet! Indireceksin arkadas! Yusuf un Pepe ye attigi bir got var mac berabere iken, bu caylak Halil Umut Meler orada kart gostermeliydi fakat niyet kotu olunca Besiktas a faydasi olacak hic birseyi lehimize calmadi!
Hem ofsayt, hem kaleciye faul var ve de top da disardan cevrildi.! Ayni hata bu sekilde organize olarak Besiktas lehine yapilmis olsaydi, Meler kurbanlikti Bursa da, gelemezdi Izmir e.

Kacirdiklarimizi atsak 2.ci yarida cok farkli seyler konusuyor olacaktik ama ilk 5 mac icin 4 galibiyet 1 beraberlik hakkimiz sakliydi.. Sikebahce nin ne halde oldugu belli.. Haftaya bence yenilmeyecektir IBFK ya... Yenilirse Aykut asar kendisini, Besiktas a kufurler iceren bir mektup da geride birakarak...

Butun FB GS ve tum medya hala BJK ye salliyor oluslari, kendileri icin degil aslinda, Sampiyon IBFK olsun diye organize calisma yapmalarinin bir urunu.
Kendilerinden umutlari yok, hala sistemli olarak 4.cu siradaki Besiktas a saldiriyorlar.
Hepimizin derdi Besiktas...

Kenetlenmemiz gerek.. Quaresma bence su an taki,da sevilmiyor ve taraftari boldugu gibi , takimida bicak gibi boldu ama hep beraber olmaliyiz.. Sezon sonunda hesap yapilir..
Lense de acaip saldiri var bizler tarafindan.. Ona da ihtiyacimiz var..

KenetlenBesiktasli ve SaldirKartal...

Basar dedi ki...

Yazacak pek bir şey yok. Zaten çok uzun süredir yazıyoruz.

Transfere karışmayan, vizyonu Burak-Volkan'dan öteye gitmeyen inatçı hoca, Ahmet Nur başganı Erdal Torunlaroğlu'nu by-pass ederek transferi birilerinin adamına ve menejerlere emanet eden yönetim ile buraya kadar.

Bundan sonra 1 maç iyi 2 maç kötü günleri başlar. Yaş sorununu da ancak bir kaç yılda atlatırız.

Başkan ve hoca el ele verip kendi kurdukları düzene ihanet ettiler. Beşiktaş kan ter gözyaşı ile buralara geldi, yaşlı-ayağına top isteyen bireysel oynayan bir takım ile değil.

Not: Başkanım fenerden futbolcu almak eski yönetimin işiydi.

Not 1: Dün oğlumla stad turu ve müze gezisi yaptım. Çok iyi geldi. Yapanların emeklerine sağlık. Özellikle çocuklu dostlara tavsiye ederim.

YSY dedi ki...

Aslında gelinen bu noktayı sadece hoca açısından değerlendirmemeliyiz. Fikret orman ın klübe kazandırdıkları o zor günlerde elini taşın altına sokması ve marka değerinin yukarılara çekilmesi kimsenin unutacağı ve laf edeceği şeyler değil, hala daha da klüpte sıkıntılar bitmedi fakat aklımda olan ama olmasından korktuğum klasik bir zehirlenme yaşıyor kendisi. Başarı sonrası gelen aşırı özgüven (ki bana kalırsa oyuncularda da var) ile birlikte işin "one man show" a dönüşmesi. Eskiden farklı farklı yöneticileri görürüdük ederdik şimdi kendisinden başka kimse yok. O sebeple aslında fikret orman ile şenol güneş arasında şöyle bir uyum var. Hoca nasıl olsa transfere karışmıyor e zaten benim istediğim de bu, bende rahatça kafama göre oyuncu bakar alırım. Umut güner ler falan filan hikaye.

Şimdi abdullah avcı gelse belki önüne bir liste koyacak ve bu başkanın hoşuna gitmeyecek. Yani bilmiyorum dediğim gibi başkanın kattıklarını kimse göz ardı edemez ve unutulacak şeyler değil fakat bu kafayla devam edecekse klübe zarar verecek. Bu mantık gitgide yerleşiyor ve bizde kendi azizimizi çıkarmayalım. İş önder özenli kurumsal düzenden nerelere geldi iyi bakmak lazım.

YSY dedi ki...

Şunu da eklemeyi unuttum. Balık baştan kokar abiler. Yukarıda "one man show", sahada da "öne man show" var.

Ekrem35 dedi ki...

Biz kötü oynuyoruz tamam da yediğimiz 2.gol hem ofsayt hem kaleciye faul var hem de dışardan çeviriliyor ama sesimiz çıkmıyor. Kocaman sinsi ise ortasaha çizgisinde taç çizgisinin kenarında yapılan faule kart çıkmadı diye ortalığı ayağa kaldırıyor. H.içi kupa maçı sonrası Beşiktaş h.sonu maç sonrası Beşiktaş. Sinsilikte, ortamı germekte üstüne yok. Futbolculuğunda Beşiktaş galibiyeti göremediğinden dert olmuş içine. Bir de yanına ümit özat'ı almış varsa yoksa Beşiktaş. Kupa maçından sonra "bunlar fb ile kafayı bozmuş" açıklaması yapan adam lig maçından sonra kanal kanal gezip Şenol hoca'yı gömüyor. Bizden bir kişi de çıkıp demiyor ki "fb ile gb maç yaptı ama konu bjk. Hayırdır?"

Bursa maçında yaşananlar ortada. Sahaya atılmayan madde kalmadı. Kocaman'ın sinsilikleri ortada. Biz de cevap verelim istiyor bir yanım ama bir yanım da bu karaktersizleri muhattap almaya gerek yok diyor.

Bu arada eğer abdullah avcı " geçen hafta kocaman başakşehir kollanıyor demiş. Haftaya istediği hakemi alıp öyle gelebilir maçımıza" demişse müthiş bir açıklama yapmış diyorum.

Sinirden karışık yazdıysam affola.

Orkan Çınar güzel oynadı Başakşehir'e karşı. Haftanın tek tesellisi olsun bu da.

bizim taraftarların adam asmaca oynadığı bursa maçı sonrası,haftanın lig maçları oynandıkça galiba negredo nun 90 + da attığı gol ilk şampiyonlukta ki cenk in akhisar a attığı gol gibi (3-3 lük maç)değerli olacak.

Armagan dedi ki...

Gs de puan kaybederse tanrılar şampiyonluk istiyor diyeceğim başka açıklaması yok.

Haftaya umarım ibsk puan kaybeder ve aramızdaki puan farkı 2-3 seviyesine iner. Fb ile başbaşa gidip derbide onları indermek daha iyi olur, zaten sonrasında toparlayamazlar muhtemelen.

Bayern ilk maçta temizinden, sakatlık olmadan, 2-3 farkla yensin istiyorum (misal 4-1).Kafamız artık ligde olmalı. Uzun bir periyot içinde trabzon deplasman ve ibsk deplasman dışında hedef maç olmayacak zaten sonrasında.

Şu önümüzdeki 3 maç dişimizi sıkarsak gerisi gelir. Özellikle karabük ve konya maçları psikolojik sınavlar olacak. Konya deplasmanın bursa v2 olma olasılığı var ama bir şekilde hallederiz diyorum. Zaten bu dediklerim takımın ve özellikle hocanın sıkı çalışma varsayımıyla oluyor, yoksa dükkanı kapatıp gidebiliriz Avrupa Ligi’ne.

fidddas dedi ki...

ben ikinci devrenin ilk maçında iyi oyun ve galibiyet istemiştim. ama gördüm ki bu yıl bizim standartlarımızda iyi oyunu almamız biraz zor olacak.
o sebeple sonraki maçlarda tek beklentim skor kalmıştı.

ikinci devrenin ilk 5 maçına 13 puan yazmıştım. ya konya ya bursa deplasman beraberliği bizim için yeterli idi. bunun dışında bütün takımlar beklenen sonuçları almaya devam ediyor.

önümüzdeki 2 maçı kazanıp fener, trabzon, gençler, başakşehir maçlarına 4 takımın 43-47 bandında olduğu bir senaryo ile girersek yeniden şampiyonluk konuşulabilir.

evde 8 deplasmanda 6 maç var. bugün başakşehirin de hiçbirşey oyanayamadığını gördük.
ligin standartı öyle uçup kaçmıyor. şampiyon olamayız demek için hala erken...




turgay dedi ki...

Rakiplerin bize çalıştığını görüp keşke biz de biraz çalışsak. Şu sonuçlar bizim teknik ekibi ve kafa olarak rahat oyuncularımızı motive eder umarım

cochise dedi ki...

@ekrem35

o golle ilgili bir küçük itirazın bile gelmemesi takımın nasıl oyundan düştüğünün en güzel göstergesi. Çok enteresan gerçekten.

Evet bizi yine zorla şampiyonluk potasından çıkarmıyorlar. Birşeyler biraz değişse, çift forvet olur 3'lü orta saha olur (ki hayal) şampiyonluk geliyor bile dicem :) Hoca vazgeçilmez gördüğü herkesi kafasından bi çıkaracak. Sıfırdan bir takım düşleyecek. Gerekiyorsa 3'lü savunma bile yapacak. Ama birşeyler değiştirecek.

Turkkant'ın dediğine de katılıyorum, hoca eleştirisiyle haklı noktalar da olsa kolaya kaçıyoruz. Yönetimdir asıl sorumlu şu tablodan. Kilit olarak görülen golcü transferi bile lig başladıktan 2 hafta sonra geliyor. Takıma ısınmış bir Love olsaydı, Bursa maçı öyle mi olurdu? Hiç sanmıyorum...

Not: Orkan keşke gitmeseydi.

yilmaz dedi ki...

cuma günü havlu atıyorduk aslında lige, rakiplerimiz bize bir hafta daha süre tanıdı. Haftaya görece kolay Karabük maçı var. Artık eşek değilsek o maçta puan kaybetmeyiz. Fener de başakcity'yi yenerse kendi göbeğimizi kendimiz kesme şansını yakalarız. Ha biz Konya Fener Trabzon Gençler maçlarından sağ salim çıkıp başakşehir maçına iddalı çıkar mıyız bu oyunla zor gibi. Ama zaten öyle olmayacaksa hesap yapmanın pek bi anlamı yok.

Arada Bayern maçları var, özellikle ilk maç çok yıpratıcı bir skora çok müsait. İtiraf edelim Bayern son iki yılda avrupada oynadığımız hiç bir rakibe benzemiyor. Neredeyse hiç defosu yok. Napoli'nin de Benfica'nın da Porto'nun da çok güçlü olduğu kadar zayıf yönleri de vardı. Bunları iyi değerlendirdik. Bayern çok farklı. Muhtemelen ŞL'de sezon finalini yapacağız bu maçla.

Ne olursa olsun o maçın ligin kalanını etkilemesine izin verilmemeli. Artık bu motivasyonu nasıl yaparlar bilmiyorum. Kader bize son bir şans daha vermiş olabilir. Umarım artık oyuncular da Şenol Güneş de bunun farkına varırlar. Artık orta kafa gol müdür, efendime söyleyim 11 kişi defans mıdır her neyse, 1-0, yarım-0, Başakşehir maçına aradaki farkı şu ankinden bir puan bile açmadan gitmek şart oğlu şart. Şu son cümleyi kurmak bana öyle bir acı veriyor ki anlatamam.

Son birşey daha. Eğer biz olamazsak başakşehir olsun diyor taraftarların çoğu. Bizim doğal rakiplerimiz GS ve FB olduğu için bu anlaşılabilir birşey. Ama biz GS ve FB ile baş edebiliriz. Daha önce defalarda ettik ve nasıl edileceğini biliyoruz. Onlar bir senede bizden 40-50 m€ fazla kazanırsa neler olacağını, o paranın iki sene içinde nasıl buharlaşacağını da biliyoruz. Bu bizim uzmanlık alanımız ama Devlet destekli bir takımla, devletin yüzü olan bir proje takımıyla baş edemeyiz. Rakibin sadece bir futbol kulübü olmadığı çok açık. O yüzden bence kriz durumundaki GS ya da FB'nin şampiyon olması Başakşehir'in olmasından daha evladır.

YSY dedi ki...

Şampiyonluk falan konuşmayın bence. Bugün oynanan takımların hangisini biz olsak yenerdik diyebiliriz. Bizde sivasa konyaya puan vereceğiz. Bu çok aşikar yani o yüzden herhangi bir hesap kitaba girmiyorum şahsen.

yilmaz dedi ki...

@YSY fişi çekemediler hala. Başakşehir de fenerle ve bizle oynayacak. Bi umut var be Abi, olmuyor umutsuz.

fidddas dedi ki...

bana kalırsa şampiyonluk barajı 70 değil artık 65 civarına düştü.
4 takımın deplasman performansları bunu gösteriyor. biz kötüyüz ama pek iyi olan da yok.
emre denen kişiye verilecek cezayı da merak ediyorum. bakalım alacak mı 4 maç falan.

evde oynayacağımız 8 maçta 21-24 arası puan alırsak 32. hafta bu işin içerisinde oluruz.

ayrıca başakşehir konusunda yılmaz +1...

Armagan dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Armagan dedi ki...

Sivas baya iyi oynadı bugün. Nasıl tek paslarla orta sahada kontrolü sağladılar ve 3. bölgede nasıl o kadar etklili oynadılar anlayamadım.
Gs nin zayıf karnı belli, hızlı etkili pas yaptığında dengeleri bozulmaya başlıyor.
İlk 4teki takımlardan en derli toplu oynayan Başakşehir. Şampiyon olacaklarsa da onlar olsun derim. Gs-Fb’nin toparlanmasını görmektense, en azından daha fazla futbol oynamaya çalışan takımı yeğlerim.

turgay dedi ki...

Galatasaray ilk 4 içindeki en kötü orta sahaya sahip takım. Bizim lige göre fazla yumuşak oyunculara sahipler fernando dönene kadar da muhtemelen aşağıya düşerler daha fazla. Aykut’a bok atıyoruz ancak bu ligin dinamiğini biliyor. Sert oynayıp gol yememeliyiz diyor. Boşuna Bursa performansına yaklaşan Ozan’ı kesmedi çünkü yumuşak kalıyordu Ozan ve orayı hemen topal ve josefle doldurdu. O zamandan beri zor kaybediyorlar. Jansen sakatlanmamış olsa Başakşehir zorlayacak tek takım derdim ama soldado ve fernandao ile işleri zor. Ayrıca savunmadaki sakatları oyunlarını bozuyor çünkü kimse topal ve josef kadar sert değil kadrolarında. Bizde alternatif çok ama oyun planının esnek olmayışı, maç içinde çözüm üretmede yaşanan sıkıntılar, oyuncular rahatlıkları ve yaş nedeniyle performansta yaşanan dalgalanmalar umudu yeşertmiyor. Zorlu fikstürde hoca eğer özellikle defans ve orta saha kurgusunda esneklik yaratmaz ise bence Galatasaray ile 3-4 için çekişiriz diyorum. Başakşehirin de sorunlarını Konya çok güzel gösterdi. Bence başakşehiri bozacak tempolu baskıyı yapacak ilk 4 içindeki tek takım Fenerbahçe. Bu koşullar neticesinde bence Osmanlı maçının 11i sonuç almamızda bize yardımcı olacak olan 11dir. Her ne kadar sürdürülebilir bir oyun frekansını yakalayamayız ama en azından orta sahayı vermez sürekli koşan iki 6 numaramız ile sekenleri toplar veya kanat hücumcularının arkalarını kapatırız. İyi oyun değil de skor daha önemli şu aşamada

Emrah D dedi ki...

bizi şampiyon yapacak defans - orta saha kurgusunu açıklıyorum

adriano pepe vida - oğuzhan tolgay medel

3-3-3-1 şampiyonluk getirir

Armagan dedi ki...

Bu arada saçmasapan Özat muhabbetleri yerine bugünkü Belözoğlu olayına yüklenilse çok daha mantıklı olur.Caner’e ceza veren buna da vermeli, yanlış mıyım?

Tam şampiyonluk için umutlanmak isterken Bursa'dan dayak yememize izin veren hakem müsveddeleri geliyor aklıma. Belli ki kendilerine gelecek talimatlara göre şampiyonu tayin edecekler. Konya deplasmanında nasıl bir muamele görecegiz sizce? Artık psikolojik ve fiziksel savaş olacaktır kalan maçlarda. Özellikle deplasmanlarda
atiba-medel ikilisi şart görünüyor.

beagle dedi ki...

Bazen fazla mi şey bekliyorum diyorum. Sonra bunları görüyorum: https://mobile.twitter.com/authorbesiktas/status/960273239950979073
Bizim hakemi de yenmekten başka şansımız yok. Çok iyi olmak zorundayız.
Her Beşiktaş şampiyonluğu en az 2 renkli şampiyonluğu değerindedir. Bunlarla mucadele ettigimizden açık ara en büyük kulüp biziz.

dominic molise dedi ki...

sevgili eksibesiktas, bu hafta maclari takip etmedim. besiktas'in kayiplari biktirdi. sevinmek icin sevmedik, eyvallah ama sevinmeyince de takip edesim gelmiyor. sevgi konusunda bir soru isareti mevcut degil zaten. size bugun zor bir soru ile geldim:

emre'nin bu haftaki kufrunu bence gormussunuzdur. tekrar tekrar izledim az once, hakem ikinci sari kart veriyor. sorum sudur? hakeme kufurun cezasi sari kart olabilir mi? madem duydun kufru nasil sari verebiliyorsun?

tesekkurler,

Unknown dedi ki...

Acınası rakipler sebebiyle her hafta umutlanmaktan bıktım yahu :)

Özellikle fb-gs ikilisi üzerinde ligi bitirmemiz en gerçekçi hedef gibi duruyor, daha fazlasını istersek o da olabilir ama canlı yayında da belirtildiği üzere oyuncuların isteksizliği ve fikstürün inanılmaz derecede zor olması can sıkıcı boyutlarda. Neyse ikincilik, yani şampiyonlar ligi hedefi için iç sahada tulum çıkarıp, geçtiğimiz yıllarda esip gürlediğimiz deplasmanlarda maksimumu zorlamak gerek.

Ancak mart ayının ortasına kadar fikstür adamı dumura uğratıyor:
06.02 Gençlerbirliği (A)-Kupa
10.02 Karabük (H)
16.02 Konya (A)
20.02 Bayern (A)
25.02 Fenerbahçe (H)
28.02 veya 01.03 Muhtemelen Fenerbahçe (H)-Kupa (Rövanş Nisan ortası)
04.03 Trabzon (A)
11.03 Gençlerbirliği (H)
14.03 Bayern (H)
18.03 Başakşehir (A)

Konya son 4 resmi maçın üçünde berabere kaldı: sırasıyla Trabzon, Galatasaray ve Başakşehir. Bizim için gayet karşılaştırılabilir sonuçlar verecek nitelikte üç maç, sanmıyorum ama umarım gerekli analizler yapılmıştır. Diğer maçta ise 40 dakika 10 kişi oynayan Gençlerbirliği'ne 2-0 mağlup oldu. Berabere kaldığı tüm maçlarda son dakikalarda enteresan işler yaptı ve gol buldu. Bu bakımdan daha dirençli olduğu su götürmez bir gerçek ama Başakşehir maçında izlediğim Konyaspor'a karşı kazanabileceğimiz hissiyatı oluştu (Başakşehir'e karşı izlediğim Bursaspor için de aynı hissiyata kapılmıştım :)). Süper Kupa maçında yaşanan olaylardan sonra Konya da Bursa gibi ekstra motivasyonla sahaya çıkacaktır. Ayrıca Başakşehir maçındaki Jahoviç performansını gördükten sonra keşke Love'a o kadar para dökmeseydik dedim.


Konya'dan beraberlik çıkar, galibiyet gelirse piyango. Bayern sonrası Fenerbahçe kırılma noktası olur sezonun. Trabszonspor deplasmanından o kadar korkmuyorum ben, neden bilmiyorum. Başakşehir maçına kafadan ŞL gitmiş olarak çıkmak iyi de olabilir, kötü de, onu ancak yaşayarak göreceğiz.

Emrah D dedi ki...

başakşehir fener gs trabzon maçlarına içerde dışarda beraberlik 2şer puan
geniş başaltı takım listesine (kayseri göztepe sivas bursa malatya kasımpaşa) içerde galibiyet dışarda beraberlik 4er puan
alt tarafa içerde dışarda galibiyet 6şar puan

toplam 7*6 + 6*4 + 4*2 = 74 puan bu sene şampiyon edecek en kötü ŞLye götürecek puan

şimdiye kadarki artıları eksileri birbirine götürtünce tek eksiğimiz deplasmanda gençlere yenilmemiz oluyor sadece 3 puan gerideyiz

yine aynı hesaba göre kalan maçlarda 4 beraberlik (fener, trabzon(D), başakşehir(D), GS(D)) alıp kalanını (konya, akhisar ve osmanlı deplasmanları; kayseri, sivas filan dahil fener hariç tüm iç saha maçları) kazanmamız gerek.

tabi hesaptan 3 puan geride olduğumuz için 74 puana bu yetmiyor yazdığım 4 beraberlikten 2sini de artık kazanmamız gerekiyor. Ha direk rakibimiz kim olacaksa onu yenersek birini kazanmamız bile yetebilir.

yani diyeceğim o ki saç baş yolduran puanlar kaybettik fakat puan kaybedecek maçların da çoğunu oynadık. başaltı takımların hepsiyle içeride oynayacağız yani kalan maçların çoğu kağıt üzerinde kazanılacak maçlar. kalan almamız gereken puanları alır (içeride tulum veya tuluma yakın, 8 maçta 24 veya 22 puan; dışarıda 6 maçta 16 12 arası puan) direk rakiplerimizden hiç birine de 3 puan vermezsek şansımız gayet de var.

artık hoca da ne yapacaksa yapacak topçular da ne yapacaksa yapacak yönetim de hakemleri baskı altına mı alacak taraftar ıslıktan rakiplere vertigo mu yaşatacak rakiplerin uçağının pilotu beşiktaşlı çıkıp istanbula özellikle türbülansların içinden mi getirecek tankla topla ne yapılacaksa yapıp sonuca bakacağız.

şampiyon olursak davul zurna
ikinci olursak kadro gençleştirmesini krize girmeden yumuşak şekilde yapma imkanı
diğer sonuçlarda yeniden feda ya da en azından yarı feda sezonu. bu feda sezonu 2018-19 olursa daha çabuk çıkışa geçeriz yoksa bir sene kayıp olur.

Akşam gencler maçına asılmayıp elenelim istiyorum. Zaten yoğun olan fikstürde bir de Fenerbahçe gibi cirkeflikte sınır tanımayan federasyon torpillisi bir takimla maç yapmak akıl karı değil. Hem de teneke bir kupa için.

carlito dedi ki...

11.02.2018 Beşiktaş v Karabükspor - 3
18.02.2018 Konyaspor v Beşiktaş - 1
25.02.2018 Beşiktaş v Fenerbahçe - 3
04.03.2018 Trabzonspor v Beşiktaş - 0
11.03.2018 Beşiktaş v Gençlerbirliği - 3
18.03.2018 Başakşehir v Beşiktaş - 1
01.04.2018 Beşiktaş v Alanyaspor - 3
08.04.2018 Beşiktaş v Göztepe - 3
15.04.2018 Akhisarspor v Beşiktaş - 3
22.04.2018 Beşiktaş v Yeni Malatya - 3
29.04.2018 Galatasaray v Beşiktaş - 1
06.05.2018 Beşiktaş v Kayserispor - 3
13.05.2018 Osmanlıspor v Beşiktaş - 3
20.05.2018 Beşiktaş v Sivasspor - 3

10 galibiyet 3 beraberlik 1 mağlubiyetlik şöyle bir tablo oluşsa 70 puan yapar. şampiyonluğa yetebilir de yetmeyebilir de, en kötü 2. olmamızı sağlar ama..
eğer puan kayıpları ilk 3 sıradaki takımlar yerine başkalarına karşı olursa şansımız artabilir de.. iç saha maçlarında saçma sapan sürprizlere mahal vermezsek (akhisar gibi) şansımızı arttırabileceğimizi düşünüyorum.
tabii bu söylediklerimi bayern'e çok hırpalanmadan elenmemiz varsayımıyla söylüyorum.. kupada ise iki fener maçı (vebelki bir de gs finali) herşeye gebe, büyük hasarlar da almamız mümkün, büyük moraller kazanmamız da..
şu anda tahmin yapmanın zor okduğu bir süreçteyiz. dileğimiz elbette şampiyonluk, ama bayern'e karşı bir destan yazsak şampiyonluğu kaybetmek umrumda olmaz.. bir de evet t.kupası tenekeden ibaret ama özellikle Cl'den elenirsek, sonrasında iki ezeli rakibi ekarte ederek gelecek bir kupa da önümüzdeki sezon için özgüven ve motivasyon sağlayacaktır, çok da boşvermemek gerektiği fikrindeyim..

carlito dedi ki...

dipnot: maç tarihlerini dikkate almayalım, copy paste ;)

Emrah D dedi ki...

@carlito

önceki yorumda bu hesabın aşağı yukarı aynısını yaptım ben de. tek fark konya maçına galibiyet fener ve trabzon maçlarına beraberlik yazdım, daha sonra da ilk yarıdaki gençler mağlubiyetinin getirdiği -3 puanı çıkarmak için gs/bş beraberliklerinden de birine galibiyet yazdım.

beagle dedi ki...

Bence bundan sonrasını kenar yönetimin artık aklini başına alip almamasi belirleyecek. Ilk iç saha maçına Atiba Medel/Tolgay çıkarsak 62 puanı zor toplarız. Ozzy-Tolgay/Medel cikarsak da 72 bekliyorum.

Beagle

Bende senin gibi Oğuzhansız işimiz zor diye düşünenlerdendim ancak yabancı sınırının kalkması en çok oguzhanı etkiledi. Tüm takımların fizik gücü yükseldi. bir de ligde oynanan deve güreşi tarzı futbolu düşününce Oğuzhan çok çabuk oyundan düşüyor. maalesef ben umudu kestim kendisinden. 10 milyon Euro'ya okutabilsek süper olurdu.

turgay dedi ki...

abi boşverin. boşuna kendimizi hırpalıyoruz. hakemin suratına siktir lan diyen adamın sırtı sıvazlanıyor bu ülkede. her şey bir oyun boşuna kendimizi yırtıyoruz. al emreyi pfdk'ya bile sevk etmemişler.

https://twitter.com/TransferMerkez/status/960869838490144769

Zaitsev dedi ki...

Maç kadroları iç saha dış saha ve bozuk zemin-iyi zemin olarak belirlemeliyiz. Dış saha + bozuk zemin varsa Atiba-Medel önüne Ozzy/Talisca veya çift forvet iyi bir çözüm gibi duruyor.

İç saha ise Ozzy + Tolgay/Medel/Atiba olmalı.

Emre'ye ceza vermezlerse PFDK'yı BiMER'e şikayet mi etsek topluca :)

dominic molise dedi ki...

sevgili dostlar;
size haftanin (ust sira takimlarinin) maclarinin sonuclarini yaziyorum, nereden bildigimi sonuclar belli olunca aciklayacagim. ok?

bjk-kardemir: belli.
basak-fb: berabere
gs-antalya: ilk yari berabere,

iyi gunler.

beagle dedi ki...

@Mustafa
Konu Ozzy'nin mutlak yeterliliği değil aslinda. Konu 8 numara oynayabilen, gol öncesi işleri hizlica yapabilen baska kimse olmamasi. Takimda 2, 8, 10 numaraların yedegi yok. Vagneri eh işte 9 ve 10 yedeği saysak gene de normal maç kosullarinda Oğuzhan orada çakılı olmalı.

Beşiktaşın 2 onlibero ile olumlu sonuç aldığı tek donem 2009 da 3 ay. Orada da Ernst Cisse gibi zor bulacağın kariyerli adamları Yusuf Tello Delgado 3 yaratici ile destekli kullaniyorduk. Cift cigerli 2 bek. fiziken iyi Holosko Bobo Nobre forvetleri vardı.

Ozzy'siz hangi orta sahayı koysan kısır kalıyoruz. Tolgayin kendini 6 adlandırdığını ve gol ortalamasının Q ve Fabri ile yariştığını unutmamak gerek. Riskli pası o da sevmiyor ve düşünüp biraz gec atıyor. Şu anlamsiz puan kaybı maçlarında Tolgay berbat paslar atti. Adam onlibero işte.

dominic molise dedi ki...

bir de dikkatinizi cekti mi bilmiyorum,
alanyaspor bizden sadece 2 gol az atmis; cogu akbaba ve love isbirligi ile.
akbaba bence orkan cinar seviyesinde bir adam (ovuyorum ikisini de)
love da bizde olduguna gore bir zahmet gol sorunumuz bitsin artik.

6 on libero aykut hocanin takimi bizden 4, galatasaray da 8 gol fazla atmis.
iste bu bir trajedidir. (basaksehir 5 gol fazlasiyla 6 puan fark yapmis. surpriz degil). forveti bize gelmesini istemedigimiz burak olan ve 2 kazma ile oynayan trabzonspor da bizden 1 gol fazla atmis bu arada.

orta sahasinda 2 capa yerine -genelde- oguzhan ya da tolgay oynatan bir takim gol sayisi olarak bu kadar asagida kalmamali gibi.

son soz: gol sorunumuz var, hem de cok ciddi.

Emrah D dedi ki...

@dominic

unutmayayim diye kupon yaptim hadi hayirlisi

Emrah D dedi ki...

Pektemek Lens Caner Necip yerine Negredo Talisca Adriano Oğuzhan olsa kafamdaki 3-3-3-1 dizilişine yakın. Sağ bek vida olduğu icin sol bek daha ziyade orta saha gibi oynuyor. Bakalım nasıl olacak heyecanla izliyorum.

beagle dedi ki...

Vay Be. Medel Stoper (biz 2 fark öndeyken, kontra yemeyecekken) Necip Onlibero, Vida Sagbek...

Pepeyi mesela bu maçta niye kullanirsin ki? Birşey olsa FB ve Bayern maclarini Medel Tosiç mi oynayacagiz?

Sene bitmeden Tigana seviyesi saçmalama bekliyorum artık Senol Güneşten. İkinci devre için dinlenir düzelir umudum an itibariyle sona erdi. Seneye anca Bayerni elersek bizle olur.

nuri mu dedi ki...

vakti zamanında i.toraman ne kadar sağ bekse vida da o kadar sağ bek..

ozan dedi ki...

Bu Lense kursun dokturup, abdest aldirip ustune bir de nazar duasi falan okutsunlar baska turlu olmayacak.

Hidayet dedi ki...

umarım vida'yı sadece denemek üzere sağ bekte oynatıyordur . şu medel'e ellemese duramıyor mu ? pepe -vida önlerinde medel , sağda necip . medel'in stoper olarak göstereceği fayda ,ortasaha olarak göstereceği faydanın yanında bir hiç . böylelikle pepe- vida uyumunu da geliştirmiş oluyorsun ve vida'yı da mundar etmiyorsun . ne necip'i allahaşkına yaw . lyon maçında olduğu gibi , basit bir hamleyle değil de en az 3 oyuncunun yeriyle oynayarak hamle yapıyor . uffff !

beagle dedi ki...

2yi atsak da Larin girse

Emrah D dedi ki...

Gökhan Gönül'ün net bir yedeği olmadan adım adım canlı cenazeye dönüştüğü ortamda Vida'nın sağ bekte ne yapabileceğini görmek bence doğru bir deneme. Ayrıca sağ bekte defansif oyuncu oynatarak ortadan Medel'in orta bek olarak veya sol bekin iyice ileri çıktığı bir oyun yapısını da görme imkanı olabilir. Orta sahada bir kişi daha fazla gibi oluruz böylece.

Emrah D dedi ki...

Ha tabi hocanın denediği bu mu yoksa rastgele takılıyor mu onu bilmem mümkün değil :)

beagle dedi ki...

Yalniz Negredo bu Love'ı tek bacakla keser. Bjk santrafor zor iş. Boy pos istiyor. Tek şansı destek santrafor oynamak olur.

Armagan dedi ki...

Çıkacağımız %80 garantiydi, hoca da denemek istedi.Kadroda Pepe yerine Fatih olmalıydı, onun dışında memnun kaldım.
İlk 45dkyı izleyebildim sadece. Mücadele, mücadele derken bunu kast ediyordum. Önde verkaçlar,dikine çıkmaya çalışmalar oldu ve bir ara presle top kazanma süremiz baya düştü. Gençlere karşı olsa bile bu önemli bir gösterge benim için.
Hocaya kızdım aslında sonradan biraz: Madem bunu oynatabiliyorsun neden haftalardır karın ağrısı çekiyoruz? Anlıyorum şl de önemliydi, sonuçta iz bıraktın ama ligi bu kadar boşlamamalıydık. Önemli olan süreklilik olmalıydı. Neyse zaten haftayı ironik şekilde karla kapattığımız için tekrardan başlamayacağım.

Şu 2 lig maçını kazanıp işimize bakmalıyız artık.

Dün net olarak görünen birşey varsa o da biraz hareketli bir oyuncunun bile hücum hattında büyük fark yarattığıdır . Mustafa Pektemek uzun süredir çemkirdiğimiz bir futbolcu ama 2 maçtır o girdiğinde bir hücum ritmi yakalıyor olmamız tesadüf değil . Aboubakar'ın geçen sene hücumu ne kadar rahatlattığının light versiyonuydu Mustafa'nın performansı . Tabi Babel'in varlığının da ne hücum akışkanlığı için ne kadar önemli olduğunu gördük .

Beşiktaş'ın problemlerinin başında akışkanlığını kaybetmesi geliyor zaten . Bunda statik oyunun etkisi büyük doğal olarak . Şenol Güneş bu işi ana kadroyu bozmadan nasıl çözer koca bir muamma şu anda .

beagle dedi ki...

Bayern'i izlerken aynı sebepten "Hızlı ileri" tuşuna basılmış gibi hissediyorum.

GeceGezgini dedi ki...

Love' dan, Negredo' dan vs beklediğimiz " devre arası gelen Yusuf Şimşek " etkisini Mustafa Pektemek' ten görebiliriz 2. yarı. Çok acayip gerçekten. Dün yanlış saymadıysam sadece Lens' i 3 defa kaleciyle karşı karşıya bıraktı. Kendisi de 1 tane çok doğru bir ikili oyun oynayıp pozisyon buldu ama finishing çok kötüydü.

Emrah dedi ki...

Pektemek orta sahada kendini buldu.

yilmaz dedi ki...

Pektemek sanki Cenk'in gidişinden sonra "forma bulabilirim" ümidiyle oynuyor gibi. Bilic'in ikinci senesinden itibaren takımla tüm bağlantısını kopartmıştı (saha içerisinden bahsediyorum tabii ki). Süre aldığı kısıtlı dakikalarda hep kendini ispatlamak için abuk subuk hareketler yapıyordu. Sanki bir iki maçtır o gereksiz çabayı bıraktı gibi. Yine de çok süre alacağına pek ihtimal vermiyorum ama, en azından sıkışık fikstürde kupa maçlarında yükümüzü çekti.

sports guy dedi ki...

Bu takimin bu fiksturden cikmasi imkansiza yakin benim gozumde. Fazlasiyla rotasyon gerekli, hoca da ne sever ya rotasyonu :)

Taraftar olarak biz bile mental olarak yipranicaz zaten, oyunculari dusunemiyorum. Kolay gelsin ne diyeyim, en azindan ust seviye maclara doyacagiz ligin kalaninda.

planck dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Yorum Gönder

Ara