.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

24 Şubat 2015 Salı

Maç Raporu: Eskişehirspor 1 - 0 Beşiktaş


Goller: -
En iyi üç: Oğuzhan Özyakup, Cenk Gönen, Ersan Gülüm
En kötü üç: Mustafa Pektemek, Ramon Motta, Olcay Şahan

Karne:

Slaven Bilic4.2
Beşiktaş3.3
Eskişehirspor5.4
Ali Palabıyık4.0


Cenk Gönen5.3
Ersan Gülüm5.0
Necip Uysal4.7
Ramon Motta (54')3.2
Serdar Kurtuluş (54')4.7
Veli Kavlak (68')4.8
Oğuzhan Özyakup5.3
Jose Sosa3.4
Olcay Şahan3.3
Kerim Frei3.4
Mustafa Pektemek1.8


Gökhan Töre (54')4.7
Atiba Hutchinson (54')4.4
Tolgay Arslan (68')4.2


Takım Ortalaması4.2

22 Yorum:

sadrazam dedi ki...

Takım ortalaması hakemle aynı puanı almış ya la.
Dikkatli incelemek lazım, daha da göremeyiz böyle bir tablo:)
Ya bir de tamam iyi değildi ama Sosa Mustafa'nın 2 katı puan almış.

yilmaz dedi ki...

sosa'yı bir-iki maç dinlendirmek lazım.

Gerçi öyle yapınca da güntekin "bilic kendini ingiltereye pazarlıyor" diye çemkirebilir ama...

planck dedi ki...

Cenk yine takım puanının ve ortalamasının üstünde puan almış. Not etmek gerek.

yilmaz dedi ki...

liverpool maçında turu getirecek kadroyu yazıyorum, dikkatle dinleyin :)

---------cenk-----------
serdar pedro necip opare
----------atiba---------
-------sosa ozzie-------
töre-------------mustafa
----------ba------------

Pektemek için eminim birazdan kulaklarım çınlayacak ama onun ordaki şuursuz koşuları bize avantaj getirebilir. Feyenoord, arsenal ve tottenham maçlarındaki gibi. Tek maçlık bir kaos futbolu oynayabiliriz. Bunu da mevcut kadroda yapacak en iyi adam o.

necip pedro ikilisi de boy olarak kısa kalıyor. ama duran top zaafiyetini göze aldım, çünkü çok hızlılar. Atınç'ı bu maçta harcamak istemem, o bize ileriki yıllarda da lazım.

Opare hem hızlı( imiş öyle diyolar) hem bek özelliği olduğu için sola çektim. Orta yapmasına gerek yok. ibe denen veledin arkasında kalmasın, yeter.

Hücuma çıktığımızda mustafa ba'nın yanına kayacak, ozzie sol kulvarı dolduracak. Töre de biraz daha merkeze yaklaşacak. Defansı sormayın, onu Allah'a emanet ettim :)



Coolio dedi ki...

@yılmaz
Opare konusundaki seçimine aynen katılıyorum ama öyle yapamayacak hoca çünkü böyle bir hamleyi Eskişehir maçında denemedi. Açıkçası o maç öncesinde denemesini beklemiştim.

Mustafa konusundaki fikrine karşı nötrüm. Her ne kadar hiç sevmesemde kendisini işe yarayabilir ama zaten yaralı durumdaki sol bek pozisyonumuza sağlam destek verilmeli dolayısıyla Olcay'ın nefesine ve defansif alışkanlığına ihtiyacımız var gibi gözüküyor. Ama Mustafa'da bu direnci gösterebiliyor kanatta oynadığında.

Sıra aynı fikirde olmadığım pozisyona geldi. Veli'nin bu maç oynaması gerekiyor Oğuzhan'ın yerine. Liverpool bizi kontrataklarla vurmak isteyecek dolayısıyla Veli'nin karşı sahadaaki presine ihtiyacımız var. Ama bu durumda Sosa'nın iyi performans göstermesini beklememiz gerekicek. Bu maçta geri dönüş yapması şart..

Necip ve Atınç konusunda hangi kararı verirse versin eleştirilmemesi gerek çünkü aralarında ağır basan yok..

yilmaz dedi ki...

@Coolio

Veli konusunda haklısın. Lakin ne sosa ne ozzie tek başlarına yetemiyorlar. sosa bir kaç maç öncesine kadar çok formdaydı ama müthiş düşüş içinde. Belki ikisini bir arada oynatarak takıma ekstra yetenek/akıl takviyesi yapabiliriz.

WiLdHoney dedi ki...

Bu maç özelinde kim oynarsa oynasın performans zirvesini görmeki, herhangi bir oyuncu için idare eder yada vasat performans demek turun kaybedilmesi demek olur, birden fazla vasat performans ise üzücü bir sonuç demek olur.
Umarım beklediğimiz gibi olacak, elensek bile helal olsun size dedirtecek bir oyun olacak.

sadrazam dedi ki...

Olcay sol bek oynasın. Hatta ciddi ciddi sol bek'e evrilsin.

Barreto dedi ki...

@coolio @yılmaz,

İkinize de katıldığım kısımlar var, yalnız Ozzy ve Olcay kulübede başlamalı, göbekte Atiba-Veli ikilisine ihtiyacımız var bence. Bu maç eğer Ba ilk 11de oynayabilecekse kağıt üzerinde tam Pektemek'e göre bir maç olacak.

----------------Ba---------------------
Pektemek---------------------Töre
----------------Sosa------------------
------ Atiba------------Veli----------
Opare---Necip-Pedro-----Serdar

Pektemek Olcay'a kıyasla Demba Ba’yı daha iyi destekliyor. Top Liverpolda iken sol açıkta, topu kazandığımızda Ba’ya yakın ve ikinci santrafor gibi oynayınca Ba markajdan daha az etkilenecektir. Olcay oynadığında hücum daha farklı oluyor, Ba kucakta kalıyor. Çift orta sahadan soldaki (Atiba olmalı) sol kanat savunmasında kritik olacak. 1-0 yüzünden hata yapma lüksümüz hiç yok. Sol bek ve Pedro'nun yanındaki stoper herşeyi berbat edebilir ama yapacak bir şey yok. Her hâlükârda Ba/Sosa/Töre üçlüsünden herhangi ikisi müthiş maç çıkarmalı.

Coolio dedi ki...

Töre en kötü maçında bile iki defa peşine adam takıp kanattan akın edip pozisyon yaratmışlığı veya ters kanatta kaçan adama çapraz oynadığı oluyor veya kızdığında defansa kadar adam kovaladığı oluyor.
Ba ise malumunuz, en kötü maçında bile kıçıyla dahi gol atabiliyor. Geriye Sosa kalıyor. İşte onun tam performansına ihtiyacımız var yoksa kötü hali çok zarar veriyor bize.. Birkaç haftalık kötü performansının nedeni biliniyorsa eğer Bilic bu duruma özel terapi uyguluyordur diye düşünüyorum. Ama bilinmiyorsa durum vahim.

Basar dedi ki...

O yenilen golden sonra Cenk'in en iyi 3'e seçilmesi...!

cochise dedi ki...

Puanlar Kerim Harici çok güzel ama Kerim'in Pektemek'ten bir farkı yoktu bu maçta. Cenk de öyle ya da böyle hatalı bir gol yedi. Tolga yeseydi ne olurdu bilemiyorum artık o golü...

Liverpool maçı için de her türlü denemeye varım zira yedeksiz sol stoper ve sol bek aynı anda olmayınca kala kaldık.

Kaos futbolu mantıklı ama ilk başta oyunu tutup araya bir tane sıkıştırma taktiğiyle başlayalım. kötü giderse kaosa geçelim.

Dün Fener maçını izleyince şunu gördüm; bizim karşılaştığımız hakemlerle diğer ikisi karşılaşsa sağlam fark yaparmışız. Tamam akhisarın bi kırmızısını yedi hakem ama dünkü hakem bizim hep karşılaştığımız türdendi.

Basar dedi ki...

@cochise

Kalecinin ilk önce yenilmeyecek gölü yememesi lazım. Yandan gelen topta kapadığın köşeden bacak arası yemeyeceksin.

Bu yenilginin yegane sorumlusu Cenk'tir.

cochise dedi ki...

@Basar
Kısa geçeyim derken yanlış anlaşılmış sanırım; "öyle ya da böyle gol hatalıydı niye böyle görece yüksek puan aldı ki" anlamında yazmak istemiştim.

Bacak arası yemeyeceksin dersen hiç konuşmayalım hocam.

Bu işte ilk söylenen şeydir , kalecilerin en zayıf noktaları ayaklarının dipleridir . Özellikle forvet oyuncularına ilk öğretilen hususlardan biridir.

"Bu yenilginin yegane sorumlusu Cenk " tespitine de ayrıca uzun uzun itiraz ederdim fakat bunu tartışma niyetin olmadığı belli .

Basar dedi ki...

@Övünç

Malesef hem hasta hem de çok yoğunum. Tartışmaya gerek yok, bu benim bakış açım, seninkine de saygı duyarım. (sen fikrini yaz yinede)

Ama fikrim sabit. Kalecinin bacak arasının zayıf olduğunu biliyorum fakat bu pozisyon kapadığı köşeden geldi, alan zaten dar bacakları fazla açıp fazla alan kapatma çabasına gerek yok. Bu pozisyonda kalecinin bacak arası yememesi lazım. Yiyorsa bu kaleci hatasıdır.

Ben kendi adıma bu maçtan zaten beraberlik bekliyordum (geçen hafta Bursa galibiyetinin öneminden bahsederken yazmıştım) Golü yemeseydik bence maçı beraberliğe bağlardık. Ligde 1 puanın bile değeri var.

Bence yenilen golde yaninda alani kapatmis oyuncu olmasina karsin bindirene basmayan Motta'nin ve rakip sutu cekince nedense kosmayi birakan ve yanindan gecen giden adami seyreden Ersan'in daha buyuk hatasi var.

Cenk belki o golu yedi ama ote yandan onemli kurtarislar da yapti. Hakkini yemedim ve ortalama bir puan verdim kendisine.

BesiktaskUlan dedi ki...

Kimse kusura bakmasın da, o goldeki hata bacak arasından top geçmesi değil, geçen topa kalkıp yetişememektir.

Top doğrudan kaleye girmedi ki, Cenk dönemediği için -iki saat- kaleye paralel gidip asist oldu.

Kaleci dediğin o kadar çevikliğe sahip olacak. Sen onu yedikten sonra maç bitiyor zaten, daha on beş kurtarış yapsan ne yazar?

Üstelik de adam can havliyle vuruyor, ortada pozisyon bile yok. Şimdi adamın kurtarışlarına laf etmek istemiyorum ama bence Cenk'in kaleciliği basit bir mantık üzerine yürüyor.

Üstüne gelen topa, ne hızla olursa olsun hamle yapıyor. Bunda bir sıkıntı yok. Fakat yandan gelen topu kontrol etmekte, ceza sahasına top düşünce doğru hamleyi yapmakta sorun yaşıyor.

Ceza sahasına bir top inince -Avrupa Kupası maçı dahil- açıkça saçmalıyor, ne yapacağını bilmiyor. Hatta bu yüzden, onun olduğu maçlarda mutlaka KARAMBOLLER yaşanıyor. Hepsi mi tesadüf? Hayır tabii ki. Adam, karambolde bile kale içinde bekliyor, adeta şuurunu kaybediyor.

Eğer top kendi vücut ölçülerine uygun noktalara gelirse onu çıkarıyor, elleri çabuk falan ama onun dışındaki her şut sorun, hatta her orta diyelim. Liverpool maçında yaptığını da hatırlayın.

Eskişehir maçında da Cenk'in yegane yeteneğini çalıştıran pozisyonlar oldu. Hep yakın mesafe ve üstüne giden toplar. Tolga da bunları beceremiyor mesela, o ayrı.

Eğer rakipte Mori denen adam yerine bitirişi kuvvetli bir adam olsa, Cenk'in akıbeti çok fena olurdu. İlk gün neyse, şimdi de o adam, değişmedi.

Bu puanlar da Beşiktaş taraftarının Cenk'i hala sevmesinin eseridir. Tamamen torpil yani. Yoksa Tolga'dan iyi olmadığını bin kere kanıtladı.

Coolio dedi ki...

Bencede Cenk Tolga'dan iyi değildir ve maalesef yıllar içinde gelişim gösterip birinci kaleci konumuna gelemeyceğini defalarca gösterdi bize. Aynen İsmail Köybaşı'nda olduğu gibi yıllardır olmayacağını gösteriyorlar ama yönetimlerin duygusal yaklaşımları sonucu o pozisyonu işgal edip potansiyel adayların önünü kapamaya devam ediyorlar. Önümüzdeki sene en başta bu iki oyuncu kiralık gönderilip yerlerine potansiyeli olan gençlere şans verilmeli. En azından tecrübeleri var, kalsınlar takımda dendiği sürece başka gençlerin önünü kapıyorlar. Ayrıca Türkiye'de tecrübe ileri yaşta olmakla yani 25 üstü olmakla kazanılıyor. Veya oyundan zaman çalmakla, faul olmadığı halde faul almakla, rakip oyuncuyu kızdırmakla tecrübe sıfatını veriyorlar Türkiye'de. Dolayısıyla yaşadıklarından ders çıkarıp bir daha aynı veya benzeri hataları yapmamak olan gerçek "tecrübe" bu oyuncuların hiçbirinde yok. İsmail aynı kritik yerlerde aynı topları kaybediyor hala. Veya Falcoa bir daha gelse Cenk aynı golü yine yemez diyebilen varmı? Daha geçen Liverpool maçında frikiki bizim gibi izlemedimi?

Neyse uzattım, kusura bakmayın. Liverpool maçında şans bizden yana olmak zorunda..

yilmaz dedi ki...

Cenk birinci kalecimiz olmadığı sürece fevkalade yeterli bir kaleci.

Asıl sorunumuz birinci kalecimiz. Ben Tolga ile Cenk arasında çok fark göremiyorum. Fakat bu geçiş dönemini bazı mevkilerde, "idare eder" oyuncularla geçireceğiz. Bu durum kaleci için de geçerli.

Coolio dedi ki...

@yılmaz
Görüşüne saygı duyuyorum, değiştirmeye çalışmıyorum ancak Cenk ikinci kaleci için fevkalede yeterli bir kaleci olmaktan çok uzak bir kaleci. Farkındayım "fevkalede iyi" değil, "yeterli" diyorsun ama yedek kaleci pozisyonun diğer 10 oyuncunun yedeğinden farklı bir misyonu, amacı vardır. Yedek bir sol bek için yılda 3-5 maç ona iş düştüğünde idare ediyor, yeterliliği var denilebilecek sıradan bir oyuncuyu orada tutabilirsin ama yedek bir kaleci için yeterlilik ölçütü yapılmaz. Yedek kaleci iki amaçtan birine hizmet etmeli. 1) genç, çok potansiyeli olan ve bir kaç sene içinde kaleyi ona teslim etmeyi planladığın biri. 2) ileri yaşta, gerçek manada tecrübeli, kaleye geçtiğinde ilk kaleci kadar güven veren ama bütün bir sezon 50 maç çıkaramayacak biri.
Küçük takımlardan farklı olarak büyük klüplerin yedek kalecileri böyle olmalı (tamamen benim fikrim). Ve Cenk bu ikisine de girmiyor. Geçen yıl Tolga gelirken birinci kaleci olarak Cenk düşünüldümü? Hayır, zaten düşünülseydi Tolga gelmezdi. dolayısıyla yaş haddinden dolayı gönderilmeli ve potansiyeli olan sıradaki genç kaleciye şans verilmeliydi. Cenk'in son iki senedir kaleye geçtiği dakikayı genç bir kaleci alsaydı belki ondan az daha fazla hata yapardı ama işte birinci kalecimiz geliyor derdik veya demeyip sıradakine geçerdik! Fenerbahçe hep bunu yaptı. Engin, Rüştü, Volkan, Mert.. bu bir şans değil, planlama.

sadrazam dedi ki...

Tolga- Cenk olayı İsmail-Motta gibi.
Hangisini oynatırsan oynat diğerinin daha iyi olduğunu düşünüyorsun.

Yorum Gönder

Ara