.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

23 Mayıs 2014 Cuma

Önder Özen'in Açıklamalarının Ardında


Önder Özen dün Bjk Tv'de uzunca bir programa konuk oldu. Yanlış hatırlamıyorsam, 14 gazetecinin 30'dan fazla sorusunu yanıtladı. Dün bir kez daha görüldü ki, Beşiktaş'ın temel sorunlarından biri, Beşiktaş'lı gazeteciler. Manasız sorular, manasız yorumlar... Bir bilgi edinmekten öte, sadece kendi fikrinin iletildiği zaman kayıpları... Soruları beğenmedim. Soru soruş biçimlerini de beğenmedim. Hepsi değilse de, bir bölümü. "Hah şunu da biri sordu" diyeceğim bir soru gelmedi. Kanal da soruların tasnifinde -bence- çok başarılı değildi, bir sürü aynı soruldu. Dolayısıyla, cevaplar belli bir intizam içinde gelmedi. Hiç soru almadan Önder Özen faaliyetleri anlatsaydı bence daha başarılı bir program olurdu.

Önder Özen -kendinin de söylediği gibi- kendiyle ilgili sorulara net cevaplar verdi. Kendiyle ilgili olmayan konulara bazen durum gereği yuvarlak, bazen korumacı tavırla yumuşak geçişler de yaptı. Bunu da doğal karşılamalıyız. Hatta ben bazı soruların sorulmasından bile rahatsız oldum, bunların kamuoyu önünde tartışılması Beşiktaş'a zarar verir diye düşündüm.

Siz bugün çeşitli mecralarda bu açıklamaların metinlerini okuyabilirsiniz hatta eğer videosu düşmüşse, izleyebilirsiniz. Bir önceki gün Fikret Orman'ın açıklamalarıyla birleştirince resim biraz daha netleşiyor. Ben de, o metinleri aktarmaktansa, Özen'in üstü kapalı geçtiği bazı konuları, Fikret Orman'ın açıklamalarıyla birleştirip aslında ne demek istendiğini sizlerle paylaşacağım. Bu paylaşımlar, benim yorumladıklarım, ima edildiğini düşündüklerim veya o sonuca çıkan açıklamalardır. Önder Özen'in açıklamalarını da -bence- okuyun, benim o açıklamalardan anladıklarımı da aşağıdan takip edin.

Önder Özen karışık gitti, benim aklımda da karışık şekilde kaldı, affınıza sığınarak aklıma gelen bütün başlıkları sıralıyorum. Benim aklımda kalanlar bunlar oldu;


  • Cenk Tosun'un maaşı 1.2 M Euro. Kap'a bildirilen fazlalık rakamlar Gaziantepspor'a ödenen bonservis ücreti. Devre arasında Gaziantepspor Cenk'i satıp para kazanmak istiyor, talipleri de var lakin Beşiktaş oyuncuyla anlaşıyor. Sezon sonu sözleşmesi biteceği için de, Gaziantepspor zora düşüyor. Beşiktaş da bir miktar bonservisi, Cenk'in maaşının içine katarak transferi bitiriyor.

  • Manuel Fernandes'i sezon başında gönderme planı varmış ancak o risk alınamamış. Bugün, tüm birimler "keşke" diyor, kimse de "ben göndermeyin demedim" diyor.

  • Kerim Frei'nin bu kadar az süre almasında, çizgi oyununu bilmemesi rol almış. 

  • Ömer Şişmanoğlu'nun bu kadar az süre almasında, top direkt Bilic'e atıldı. Kendisine haksızlık yapılmış olabilir dendi ancak bir süre sonra Ömer'in idman kalitesinin düştüğü, gece çıkmalarının arttığı da vurgulandı. 

  • Almeida'nın kalması, Beşiktaş'ın A planı değil. Bence planı bile değil. 

  • Sağ beke Sefa Yılmaz'ın devşirilmesi planı var. Bilic bu konuda çekimser kalıyor, Önder Özen tarafından ikna edilmesi gerek. 1.5 M Euro civarında bir bonservisle oyuncunun transfer işlemleri tamamlanmış durumda. Bilic onay verirse, oyuncu geliyor. 

  • Bilic Sefa konusunda ikna edilemezse, yabancı hakkının biri sağ bek pozisyonunda kullanılma durumu var. 

  • Önder Özen'in Bilic konusunda hayal kırıklıkları var. Escude-Pedro meselesi, dar rotasyon meselesi, bazı transferler meselesi, antrenman metodları meselesinde bazı fikir ayrılıkları var. Bence bu fikir ayrılıkları az-buz değil. Önder Özen, en azından kendisinin sezon başında tarif ettiği teknik direktör profilinin dışında bir manzarayla karşılaşmış olmanın hayal kırıklığını yaşıyor bence. Yine de, umudum var diyor ama başka ne diyecek?

  • 4231 düzeninde öndeki dörtlünün üçü değişiyor. Töre transferinde anlaşma noktasının uzağında olduğumuz izlenimi var. Ben o 3 oyuncunun da yabancı olacağı kanaatini edindim.

  • Ramon Motta takımda tutulmuyor, İsmail'e güveniliyor. Belki İsmail'in arkasına bir oyuncu alınabilir ama İsmail gelecek sezonun planındaki sol bek gibi görünüyor. Ramon Motta "tamam ben de farkındayım, uçmadı ama işimizi gördü" deniyor. 

  • İbrahim Toraman ve Sezer Öztürk takıma dönüyorlar. 

  • İbrahim Üzülmez ve İlhan Mansız, Slaven Bilic onay verirse Beşiktaş teknik heyetine dahil oluyorlar. 

  • Dany, Fikret Orman'ın reddettiği, Önder Özen'in çekimser kaldığı, Slaven Bilic'in istediği bir transfermiş. Önder Özen en büyük yanlışı olarak, o dönemde Bahia takımından Titi'yi almaması olarak gösteriyor.

  • Oyuncuların gece gezmesi meselesi, kulüpte büyük rahatsızlık doğurmuş. Gelecek sezon çok daha sert tedbirler alınacağı anlaşılıyor. 

  • Belçika'da 2 feeder kulüple anlaşılmış. 501.000 Euro maliyeti var. İkisinden birisi tercih edilecek. 

  • Musa Muhammed, 31 Eylül'e kadar profesyonel sözleşme imzalayamıyor. Feeder klübe gönderilecek.

  • 5 transferimiz, Forvet + Sağ açık + Forvet Arkası + Stoper + Sefa Yılmaz gibi görünüyor.  

  • Gönüllü scoutlardan 4'üne yarı resmi görev verilecek. Ben birini tanıyorum; Ersin Kurnaz.

  • Salı günü kamp kadrosu belli olacak, gidenler de o gün belli olacak.

  • Oyuncular belirlendikten sonra, transfer görüşmeleri bizzat Fikret Orman tarafından yapılacak. 

209 Yorum:

«En Eski   ‹Eski   201 – 209 / 209   Yeni›   En yeni»
can dedi ki...

@kokocambo
Valla ne yalan soyleyeyim, ben o kadar kotu bulmadim yaziyi. Altindaki yorumlar yaziyi son derece sert bir sekilde elestirmis ama ben de Ozen'in gecen seneki icraatlerinden memnun degilim. Biraz daha spesifik soyler misin yazinin hangi kisimlari seni bu kadar sinirilendirdi? (Yazarin berbat anlatimi ve haddini asan yorumlari bir yana- cunku butun yazilari boyle)

can dedi ki...

Belli bir sayiyi astigi icin artik bir sayfada goruntulenemiyor yorumlar. Arkadaslar bu sayfayi guncelleyen birilerini taniyanlar bir mesaj atsa ya! Saka yollu yazdik olmadi, ciddi yazdik olmadi, bu ne artik!

Barreto dedi ki...

@kokocambo
Evet haklısın meydan boş... Atış serbest...
extensor nickli gs'li arkadaşın yazdıklarından hangileri yanlış, yanlış olanların doğrusu ne Beşiktaş'ın içini daha iyi bilenler elbette yazmalı.

Fakat ben öncelikle herkesin yazıyı okumasını tavsiye ediyorum. Hatta link vereyim,
http://www.medyaspor.com/kose-yazilari/onder-ozen-in-icraati-432

Dışardan bir göz zahmet etmiş uzunca yazmış, dikkate almak lazım. Yazının büyük bir bölümü gayet mantıklı. Yazıda değindiği Romantik bakış açısı vs Realist bakış açısı meslesi beni de çok rahatsız ediyor. Keşke Beşiktaş taraftarı ve yazarları genel olarak daha realist olabilse. Gönüllü scout olayını biraz fazla abartmış gibi, onun dışında yazı bende kötü niyetli bir intiba bırakmadı. Tespitler çoğunlukla yerinde.

kokocambo dedi ki...

@can

Eğer yazının altına bjk-gs-fb taraftarlarının üçünden de çok güzel yorumlar yapılmasaydı yazardım ama burada tekrar ifade etmek zaman kaybı bence. Onların üzerine ısrar etmezsen eğer tek ekleme yapmak istiyorum; Özen, gönüllü scoutluk meselesini yazarın bir yazının tamamını kapsayacak şekilde büyük bir olay olarak lanse etmedi, etmediği gibi bunu defalarca dile de getirmedi, en fazla haber içinde alt başlık olacak düzeydedir. He, Fanatik türevleri ve erdal cömert takipçisiyse makuldür. Ayrıca orada Özen'i tamamen transfer endeksli bir profile indirgemesiyle bütün defosunu (hatta genel olarak hepimizin malesef algısını veya alışkanlığını) ortaya koymuş bence. Diğer noktalara hatta gs cephesinden de dahil çok güzel çıkışlar olmuş. Yazıyı çok da güzel ters yüz etmişler sonuç olarak.

@Barreto

Hocam, beşiktaşlı medya mensuplarının vasıfsızlığı konusuna değinmiştim daha önceki bölümlerde. Dediğin gibi, bir şeyleri daha sağlıklı değerlendirmek için muhakkak romantizm-realizm dengesi önemli. Ama bu, söz konusu yazarın en azından yazıdaki odağı olmamış veya olamamış bana göre. Apaçık, basitleştirme ve bunun üzerinden itibarsız kılma durumu var. Bilerek veya bilmeyerek. Niyet okuması yapmam da yanlış olur.

QuaresmA dedi ki...

Bu Sezer, Eneramo, Dany transferleri yüzünden papağan gibi aynı şeylerin art niyetle tekrarlanmasından gına geldi artık. Haber1903, Vatan, Milliyet gibi kendi başkanlarının gelmesi için çabalayanları geçtim, onların en azından bir misyonu var. Bu hainlere ister istemez maşa olan taraftar kesiminden de gına geldi.

Arkadaş transfer dediğin biraz şans işidir. Dünya'da her transferinden 100% başarı elde eden kulüp yok. Sezer, Eneramo, Dany kötü transferler ise kimse niye Tolga, Pedro, Töre, Ramon, Atiba gibi başarılı ve düşük maliyetli transferleri dile getirmiyor ? Yemin ediyorum bizim takımın en büyük düşmanı yine kendi camiası. Gerçi malum yazıyı yazan arkadaş zaten Galatasaraylımış. "Önder Özen'in İcraatları" yazılacağına kendi portakallı ördek yiyen başkanının devre arasındaki rezalet icraatlerine biraz yoğunlaşsa ya ?

QuaresmA dedi ki...

Prandelli'yi getiriyor galiba GS. Mancini ve FB Ülker'in jöleli İtalyan koçu gibi olur sonu. Türk topçusu öyle artist görünüşlü antrenörlerle iyi verim veremiyor. Çok ciddiyim, Yılmaz Vural ile daha başarılı olurlardı bence.

kokocambo dedi ki...

Hocam önceki mesajına istinaden,

Benim en garipsediğim ve üzücü olanı da bu. Hadi bırakalım yazıyı yazanı, çok farklı kaygıları, psikolojisi, düşüncesi, amacı gündemi vardır vb. Orada yorum yapan bir dolu gs fbli karşı çıkan ve makul karşı çıkışlar bunlar insanlar var. Bjkli olup da, üstelik gayet mantıklı ve akıllı konuşan insanlar, bunlara geçit vermemeli. Yani, daha iyisini yapma ihtimalimiz açıkken, niye akamete uğratmaya çalışıyoruz ya da doğrudan dolaylı önünü açıyoruz. Bunu görmek ve düşünmek gerek. Yazıya dikkat çekişim ve serzenişim de bundandır.

alper dedi ki...

Ohaa amk.Extensor denen yavşak gs li bir eski body ci yeni yetme azılı gs fanatiği bjk düşmanı biri BJK için yazı yazıp akıl veriyor.Birileri de bunu paylaşıyor.Daha öncede defalarca belirttim bir gs li bjk hakkında yazı yazıyorsa bjk iyi yoldadır bir gs li bjk ya şunu yapın derse tam tersini yapmak lazımdır.hele hele extensor gibi 20 li yaşlarda askere gitmemek için bedelli çıkmasını bekleyen ergen tayfası bjk yazacak ta ben okuyacam.
Şu bjk yönetimlerinde en kıl olduğum şey bu zaten.Bir sene yönetici olsam bjk da extensor vs gibilere abdest alıp besmele çektirmeden bjk adını ağızlarına bile aldırmam.

can dedi ki...

@kokocambo

Tartışma başka yerlere gitmeden ben düşündüklerimi yazayım. Önder Özen'in yaptığı pozitif işlere değer veriyorum, oluşturduğu yapılar uzun vadede devamlılık sağlayabilirse geleceğe yönelik bu projelerin etkilerini hep beraber gözlemleyip değerlendiririz. Ama Özen’in söylemiyle icraatleri arasındaki gerilime gözlerimizi yumup her yaptığını meşrulaştırma çabasına girmek de saçma diye düşünüyorum. Bu notlar birlikte şu Özen’i transferler üzerinden eleştirmekle ilgili eleştiriye geleyim.

Özen, Beşiktaş’ın başına proje sorumlusu olarak değil sportif direktör olarak geldi ve ilk geldiği günden itibaren A takımın oluşturulmasının sorumluluğunun kendisinde olduğunu ifade etti (meşhur 8+8+8 meselesi). Teknik kadronun oluşturulması ve transfer sürecini yöneten insanın elbette ki en temel sorumluluğu geleceğe yönelik projeler değil futbol takımının nitelikli hale getirilmesidir. Elbette ki hiç kimse transferlerde yüzde yüz başarı sağlayamaz. Mesela Altınsay’ın döne dolaşa efsaneleşmiş transfer listesi sadece Oğuzhan’i Calhanoğlu’nu değil, Mehmet Akgün ve Berat’ı da içeriyordu. Ama sadece bir Oğuzhan transferi bile maliyeti ve taraftarın Beşiktaş’ın geleceğinin bugünden kurulduğu yönündeki hissini kuvvetlendirmesi bakımından Özen’in yaptığı hiç bir transferle karşılaştırılamaz. Geçen seneki transfer skandallarını bir kenara bırakalım (ki Özen’den en büyük beklentilerden biri de YD döneminden kalan bu kim vurduya transfer olayını sonlandırmasıydı) ve Atiba, Motta vs. “başarılı” transferlere bakalım. Aralarında bir tane Beşiktaş’ın geleceği konusunda umut veren var mı Özen’in istediği 18 ayın bitmesine altı ay varken? Özen’in bile medya önünde eleştirmeye başladığı Bilic “her şeyi başarabilecek bir teknik direktör” gibi görünüyor mu? Kulüpteki disiplinsizlik, sakatlıklar ve yanlış tedavi söylentileri, sakat oyuncu transferleri vs. ile ilgili devam eden problemlere (son örnek Cenk) filan hiç girmiyorum bile.

Özen’i göklere çıkarma veya yerden yere vurma yanlısı değilim. Extensor veya benzeri ucuz adamların gönüllü scoutluk meselesinde olduğu gibi ucuz belaltı vuruşlarına prim verecek hiç değilim. Ama somut etkisini görmediğimiz veya değerlendirebilecek durumda olmadığımız projelerin büyüsüne kapılıp yapılan onca harcama ve transfere rağmen ortada hayal ettiğim Beşiktaş’a aktarabilecek bir tek oyuncunun kazanılmadığı bir dönemde Özen’i canhiras şekilde savunmanın mantığını kavramakta zorluk çekiyorum. Özen’in ve temsil ettiklerinin başarılı olmasını istemek başka olmayan başarılar hayal etmek başka şey. Bilmiyorum, ben mi çok sığ veya kötümserim.

«En Eski ‹Eski   201 – 209 / 209   Yeni› En yeni» Yorum Gönder

Ara