.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

7 Mart 2014 Cuma

Maç Raporu: Beşiktaş 0 - 0 MP Antalyaspor



En iyi üç: Motta, Franco, Tolga.
En kötü üç: Holosko, Uğur, Olcay.

DEĞERLENDİRME:

Slaven Bilic: 4.8
Beşiktaş (genel): 4.5
Antalyaspor (genel): 4.5
Çağatay Şahan: 4.2

TAKIM:
Tolga: 6.6
***
Motta: 7.2
Ersan: 5.9
Franco: 7.2
Necip: 4.9
***
Veli: 5.5
Atiba: 6.6
Jones: 4.9
***
Olcay: 4.3
Holosko: 3.5
Almeida: 5.1
***
Oğuzhan: 4.9
Ömer: 4.8
Uğur: 4.1

NOTLAR:

- Holosko'nun maçın en kötüsü olması haksızlık bence. Evet, yapması gereken şeyi yapamayıp kaleciyle karşı karşıya bir gol kaçırdı, fakat Olcay'dan ya da Uğur'dan daha kötüydü diyemeyeceğim ben. Bilic'in Holosko tercihi, Holosko'nun puanına yansımış olsa gerek.

- Bu Franco niye haftalarca oynatılmadı, anlamak çok güç. Gerçekten sorunu fiziksel bir yetersizlik miydi?

- Atiba gibi hiç de etkileyici olmayan bir CV'ye sahip bir oyuncu, nasıl ligin en iyi, en istikrarlı ortasahalarından biri olur sorusunun cevabı, ligimizin içinde bulunduğu duruma çok iyi bir gösterge olsa gerek.

- Jones takım arkadaşlarıyla farklı bir frekansta henüz.

- Bu takımın eksiği ne belli. Fikret Orman, Fernandes'le iplerin tamamen koptuğunu da söylediğine göre, gelecek sezon için bir yaratıcı isim bulmanın, özellikle de iç sahada kapanan rakiplere karşı oynayacağımız maçlarda kullanmak üzere, vaktidir.

- Gökhan oynadığı zamanların %50'sinde saç baş yoldursa da, yokluğunda takımın hücum aksiyonları azalıyor. Oğuzhan'ın sakatlığı sonrası istikrarını koruyamaması da yazık. Bir de üzerine Almeida'nın sakatlığı geldi. Zor bir üç hafta bizi bekliyor.

- Ben hâlâ daha Beşiktaş'ın önceliğinin bir stoper olduğunu düşünmüyorum. Derbi maçlarını öyle ya da böyle çıkarıyoruz, fakat bu tür maçlarda, şu takımlara karşı puan kaybetmememiz lazım.

19 Yorum:

Armagan dedi ki...

Savunma 7/10,hücum 3/10.

Hücum yapamazsan atak yersin!Neyse ki savunmamız,özellikle Pedro, iyi ve şans da bugün yanımızda.Son 2 maçtır hücum oyuncularında bariz düşüş yaşanıyor-özellikle Olcay/Almedia ikilisinde,sakatlıktan çıktığı için Oğuzhan bir şey demek istemiyorum-.

Yapılması gerekenler:
1.Topu ileriye taşımaya çalışırken orta saha birbirine yakın oynasın.Kimseden tek başına kalıp oyun kurmasını beklememeliyiz.
2.Ceza sahasında soğukkanlı oynansın,bam güm vurmak yerine etkili pas yapmayı dene veya kontrol et öyle vur.Tıpkı orta sahada olduğu gibi bir aradayken oyun kurulmaya çalışılsın.
3.Son olarak özellikle kritik anlarda oyunu sıkıştırmak adına stoperler orta sahaya kadar açılabilir.Ama üstüne gelen adamı geriye gidip savunma mantığıyla oynandığı için,hızlı hücum yapan takımlarda sıkıntılı olabilir.

Takımın top kontrolü ve pas oranı çok düşüktü çok aşırı pres altında olmamasına rağmen.Böyle kapanan takımları açacak kilit oyuncu alınması yerine,takım olarak hücum edilmesi mantıklı geliyor.Yani kontra her zaman işe yaramaz,oyunun hızını artıramıyorsan pas oyununu dene sonra adamın dengesini bozunca tekrar kontraya dön.

Unknown dedi ki...

holosko ve necip tercihi takımı inanılmaz düz bir hale getirdi.
cok mu zordu atiba'yı saga cekip mottanın yarısı kadar olsun verim almaya calısmak.
bu iki hata üzerine de gerisi corap söküğü gibi geldi.
oyun içerisinde 3-5-2 ya da 4-4-2 denenmeliydi bana göre.
sonuç olarak 2 puan daha kaybettik içeride.

yine "ince ince" kıydı
hakem, baskı kurmamıza müsade etmedi.
antalyaspor'un oyunu sogutmasına asırı derecede müsade etti ve yaptıkları yanlarına kar kaldı ilk yarı 1 ikinci yarı 4 dakikalık uzatmalarla.

Hakem inanilmaz comezdi. Antalyasporlular iki itiraz edince pıstı, buyuk olcekli olmasa da kucuk olcekli eyyam yapti. Ben amacin "kiymak" oldugunu dusunmuyorum ama cesur bir arkadasimiz degil, ulasabilecegi en ust nokta Yunus Yildirim olur maalesef.

benim eleştirim taraftaradır.hakem ve antalya maçı soğutuyor ilk yarı boyunca bizim taraftar şarkı söylüyor.son on dakika taraftar maça döndü hem takım kıpırdadı hem antalya stres yaptı.bizim taraftar maçla ilgilenmiyor.ondan sonra hakem kafasına göre maç yönetiyor.arena ve kadıköyde taraftar maçın gidişatını direk etkiliyor.şapkamızı önümüze koyup düşünmeliyiz.kimse olimpiyat stadı şu bu demesin taraftar maça son on beş dakika dönünce baskı da oluşuverdi.yani bu şarkı beste işleri boş işler.beşiktaş taraftarının maç oynamasını öğrenme vakti gelmiştir.inşaallah yeni stad da bunları aşarız.

can dedi ki...

Fener macini izliyorum. Bizim macin ustune ilginc bir kontrast olusturuyor. Fener, rakibini ceza sahasina kistirdiginda "heh" diyorum, simdi hakem penaltiyi calacak eger Fener bu baskidan gol cikaramazsa. Hemen ardindan Cuneyt Cakir sahtekarca bir penalti caliyor, ardindan bir penalti daha, mac bitti iste. Dun Holosko'nun pmuz omuza itildigi ve bence penalti olmayan ama tartismali pozisyon, hepimiz biliyoruz ki, Fener macinda olsa penaltiydi; calinmasa devre arasi Aziz hakemi tehdit eder, ertesi gun Fenerliler federasyon binasini basardi. Acaba Besiktas'a en son ne zaman bir macta iki penalti verilmistir? Ben uc yuzde yuz penaltimizin verilmedigi bir Trabzon maci hatirliyorum mesela. Biz iyi oynayamiyoruz, ne taraftarimiz hakemi baski altina alabiliyor, ne takimimiz karsi takimi. Ama oynasak da bu sartlarda nasil rekabet edebiliriz ki?

kapgan dedi ki...

ben egoya kurban gittiğimiz bir sezon yaşadığımızı düşünüyorum . francoyu oynatmama konusunda büyük azim gösterdik sonrasında da şartlar sebebiyle oynattık baktık ki adam fena değil. kerim frei konusunda da maalesef aynısını yaşıyoruz . oynatmama konusunda ısrar acaba ben almadırmadım bu oyuncuyu düşüncesinin tepkisi midir bu?

BJK4EVER dedi ki...

Devre arasinda da yazmistim, Bilic'in takima olan katkisi tartisilmali diye. Tam 3-4 hafta iyi gidiyorduk tekrar takimin sabote etti adam resmen.
Pedro Franco'yu kesfetmesi 20 hafta surdu. Oguzhan'i 10 numarada kullanmayi 20 hafta sonra akil etti. Fernandes'i kesmesi 20 hafta surdu. Bu adamin Oguzhan'in dakikalarini ayarlayamamasi, 90 dakika top rakipteyken 10 kisi oynamamizi saglayan Fernandes'i kesmemesi sayesinde 2. yarilarda oyundan duserek kac puan kaybettik. Yetmedi Antalya macinda 3 onlibero ile baslamasi, oyuna gec mudahale edip 60 dakikamizi cope attirmasi affedilecek bir hata degil. Bilic GS'nin basinda olsa 25. dakikada Hajrovic'i cikartiymiydi yoksa 60'a kadar rezaleti bekleyip ilk macta GS'nin elenmesini mi saglardi?

Devre arasinda O.Ozen sakatliklara care bulacagiz demisti. Devre arasindan itibaren Sivok, Fernandes, Oguzhan ve Gokhan Tore sakatlandi. Bunun hesabini nasil verecek?

can dedi ki...

Arkadaslar neyi tartisiyoruz? Onder Ozen bile itiraf etti Bilic'in maci iyi okuyup mudahale edemedigini. Onder Ozen Besiktas teknik direktoru profilini tarif ederken "ya herseyi basarmis, ya da her seyi basarabilecek" diye tarif etmisti. Bilic'in ikinci kategoriye tekabul ettigi acik, yani potansiyelli stajyer hoca. (off cok pis geyikci olmusum ben bu lafi kullandigima gore!) Umudumuz Bilic'in ogrenmeye acik olmasi. Bence oldukca yavas ogreniyor ama en azindan ogreniyor. Bekleyecegiz. "Harika teknik direktor" Mancini'nin bizim takimdan kat be kat pahali takimiyla (sadece Drogba ilk 18'imizin yarisinin maas toplamindan fazla maas aliyor.) bir de essek yukuyle devre arasi transferine ragmen ligde vasat gidisini surduruyor. Dahi cocuk "Ersun Yanal"i bir de Fenerlilere sorun. O yuzden bekleyecegiz!

Coolio dedi ki...

Aynı şeyleri söylemek istemiyorum ben de ama tarftarımız maçın içinde değil. şarkı türkü olayının bir gram faydası yok tam tersine zararı var. FB gibi top rakipteyken stadı ıslakla yıkmamız gerek, GS gibi top bizdeyken takımı hücuma çıkartıcak gürültüyü yapmamız gerek.

Evet Bilic çok yavaş öğreniyor ama kendisi öğrenmiyor, şartların gerektirdği durumlarda öğreniyor. Sivok sakatlanmasa Franco oynamayacatı. Dany'yi almasak Atiba sağ bekte çürümeye devam edicekti. Bir tek Fernandesi kendi öğrendi ama o da rekor kırdı. Ersun Yanal'ı sevmem ama Ferdi Fenerde o maç satmalarını yapsaydı daha ilkinde kadro dışı bırakmıştı. Yine Oğuzhan'ın güç eksikliğini kendisinin sakatlanması ve Jones transferi ile farketti. Bir de daha Kerim varki onu ne zaman farkedicek daha doğrusu nasıl bir şans faktörü ile oynatacak bilemiyoruz.
Özet olarak kendi öğrenmiyor, şansa görüyor ve de çok inatçı biri, kafasındaki şablonda, oyuncular konusunda çok inatçı.

yilmaz dedi ki...

iki senedir aynı terane. Ben artık bu oyuncuların şampiyonluk ya da şampiyonlar ligini istediklerinden çok ciddi şüphe duymaya başladım. Ne zaman bir fırsat gelse aynı ruhsuzluk aynı konsantrasyonsuzluk. Bunun başka bir izahı kalmadı, bu oyuncu grubunun sıralama ile ilgili çok kaygıları yok. "Ben idare edeyim yeter" modundalar. Belli ki teknik heyetinde bu yönde bir stratejisi yok. "lig bitsin bakalım nerede olacağız" modundalar.

İkinciliğin bu denli önemli olduğu bir ligde hiç bir ciddi avrupa takımı böyle lakayıt, boşvermiş, isteksiz top oynamaz.

Teknik ekibinden (bence başta teknik ekip), oyuncusuna hepsinin silkinmesi lazım, tren kaçtı kaçacak.


QuaresmA dedi ki...

Biliç'in inatçılığı bazen işe de yarıyor. Mesela sezon başında Olcay dökülürken inatla oynatmaya devam etti ve Olcay kendini buldu.

Ama Lucescu görmüş bir taraftar olduğumuzdan ondan sonraki herkes eksik görünüyor.

Unknown dedi ki...

taraftarımızın maçı yaşaması gerekiyor kesinlikle, bilicin taktik varyasyonları olsun ,takımın dizilişi olsun yapılan oyuncu değişiklikleri olsun önemli eyvallah ama süper ligimizde ki mücadeleden bahsediyorsak en önemlisi hakem üzerinde oluşturulan baskıdır.Hakem üzerinde baskıyı hissettiren renklilerin maçlarına bakın kaybettikleri her top sonrası faullerle durdurulup maç rakip yarı sahaya yıkılıyor ve hakem düdük çalmasa dahil bir sonraki pozisyona çalıcam borcum olsun modu çok bariz şekilde izlerken anlaşılıyor.Ayrıca verilmeyen sarı kartlar,rakip oyuncuların sindirilip ezik konumuna getirilmesi işin cabası..Teknik taktik bir yere kadar bizim ligimizde baskıyı kur bir şekilde golü at rakip açılınca kontralardan devamı gelir nasılsa oyun anlayışı hakim..Olduda gidebilirsek cl de bu taktik varyasyonlarını fazlasıyla yaparız zaten...

sherlockholmes dedi ki...

sorunun biraz da taraftarda olduğunu fark edenler olmuş. abi antalya maçının son 15-20 dakikasına kadar taraftar "şampiyon olmasan bile"yi söyleyip durdu. türkiye 'de maça en çok etki eden taraftar kesinlikle fb taraftarı. adamlar maçı yaşıyor resmen. bizimkiler maç boyunca türkü söylüyor. ekran başında ben tiksindim.

maçtan eve yeni geldim.

wallahi bu takım gider 18 sayı farkla yenilmeyi başarır orada.

caner topaloğlu'nun transferine çok sevinmiştim. iyi de başlamıştı ama ryan broekhoff taştaşları serinletmek için kenara gelmedikçe mümkünse forma yüzü görmesin.hatta gelince de görmesin.

Unknown dedi ki...

takımın savunma yönü o kadar da kötü değil, ben turu geçeceğimize inanıyorum ama bir mucize olmazsa kupayı khimki alır.. geçtiğimiz ay gs, kupayı alan karşıyaka ve fener karşısında oynayıp 2 galibiyet çıkarmay başarmıştık, yani iyi motive olduktan sonra yeterince direnç gösterebiliyoruz.

benim gözüm açıkçası ibrahim, kenan ve samet gibi oyunculardaydı, ne yalan söyleyim caner transferi beni çok memnun etmemişti, yerine serhat'ın kalmasını tercih ederdim, sonuçta caner'de tam bir 3 değil, 2.5'tan 3 gibi..

Eldeki malzemeye göre takım fena gitmiyor, bir daha ki turda da jerusalem gelir muhtemelen, onunla da kafa kafaya oynarız ama kupayı almamız pek mümkün gözükmüyor...

Unknown dedi ki...

pardon ya kazan ile khimki 'yi karıştırdım, kupanın bariz favorisi zisis, kaimakoglou ve eidson gibi euroleague oyuncuları bulunduran kazandır..

Unknown dedi ki...

Kalan maçlarda fikstür avantajı saçmalığı başladı bu aralar,yok ligin en güçsüzüyle oynuyoruz yok ligin dibindekilerle oynuyoruz v.s. Zaten başımıza ne geliyorsa kafamıza göre planlar yapıp bu planlarda boğulmamızla oluyor.Şuan ligimizde bu hafta 3 puan cepte diyebilEceğimiz ne bir takım var , ne de bizde o kadar büyük bir güç var. Ligin dibine demir atan takım kayserispor kim şuan kayseriyi rahat yeneriz diyebilir ufak biR analiz yapılsa adamların ileri uçları bobo,nobre. Almeıdanın olmadığı bu hafta şuan elimizde bu forvetler olsa kim ilk 11 de mustafanın ömerin yerine yazmaz bu oyuncuları. Keza erciyesspor, elazığspor kim yenebilmiş bu takımları rahat rahatta biz yenelim adamların iki hafta önce fenere neler yaptığını hepimiz gördük. Bu lig de mevcut takımlar için hiç bir maçın favori olduğunu, 3 puanın cepte olduğunu düşünmüyorum. Gesenin rize deplasmanını da gördük umutla sneıder birer gol kaçırdı diye galibiyet elden kaçtı izlenimi ahı vahı var basında, önceleri 3 er 5 er atılan takımlardı bunlar yine de tatmin olunmazdı ama şuan için ligde böyle bir durumun söz konusu olduğunu düşünmüyorum. Geçen sene aybabayla ve yetersiz kadroyla 2.ciliği fenere kıl payı kaptırdık son iki maçta. Ligin sonu için ben açıkçası şurada oluruz diyemiyorum maç maç bakılması lazım, maç içerisinde kalemize girmeyip direkleri döven toplar,ya da bursa maçı gibi yarım sıfırlık galibiyetler bizi hiç ummadığımız bir yere götürebilir. Ne çok umutsuz olup birbirimizi karamsarlığa itelim ne de takımı şimdiden fikstür avantajı saçmalığıyla şampiyon yapalım. Gerekli olan biraz heyecan ve destek.

Armagan dedi ki...

@ali dincel
Eline sağlık.

Yorum Gönder

Ara