26 Kasım 2012 Pazartesi
Beşiktaş!
Kimse kusura bakmasın, giriş, gelişme sonuçla falan uğraşamayacağım. Beşiktaş'ı izlemek çok büyük keyif, öyle böyle değil. Şimdi o muhteşem tek pasları, o çevre kontrolünü, o paylaşımı görmeyip, savunmadaki hatalardan veya Uğur Boral'dan bahsedecek halim yok. Zerre umurumda değil. Beşiktaş yıllar sonra "yıldız oyuncu" prangasından çıkmış, tüketen bir kulüpten, üreten bir kulübe doğru yol almış, ben çıkıp sol bekin yerleşim hatasından mı bahsedeyim? Hadi lan!
Yıllarca ne dedik? Beşiktaş kulübünde bir zehir var. İster Holosko'yu al, istersen Messi'yi. Bu başı boşluk içinde, bu düzensizlik içinde, sen ona değil, o sana benziyor. Bobo'sundan, Nobre'sine, Tello'sundan, Ernst'ine, Simao'suna... Bugün neredeler? Eskişehir, Kayseri, Mersin İdman Yurdu falan... Gittiklerinde kariyerleri dibe vurmuştu. Şimdi tırmalayarak eski saygınlıklarını arıyorlar.
Neden Beşiktaş'a gelen her yabancı kariyerlerinin en kötü dönemlerini geçiriyordu? Cevap açık aslında. Bu cevabı almanın en kolay yolu için; Bkz: Filip Holosko. Adamdaki kol, bacak, ayak, kafa aynı. Sadece aldığı para daha makul seviyede, gol attığında sarılmaları daha samimi. 5 senedir saç baş yolduran Holosko gitti, bu ligde baya baya etkili bir oyuncu geldi. Ne oldu Holosko'ya? Olan şey çok açık; Beşiktaş -afedersiniz- götü başı ayrı oynamayan bir kulüp haline geldi. Futbolcu - kulüp, futbolcu - futbolcu ilişkileri doğru, mali disiplinin yavaş yavaş oturduğu bir kulüp. Bunun yeşil çimler üzerindeki doğal sonuçları. Olması gerektiği gibi...
Al eline kalemi kağıdı. Hugo Almeida, Filip Holosko, Manuel Fernandes, Necip Uysal, Olcay Şahan, Oğuzhan Özyakup kariyer zirvesi yaşıyor mu, yaşamıyor mu sen söyle? Almeida 3 ay önce futbolu bırakma noktasındaydı, menajeri Mendes olmasa Nobre'ye alternatif olarak Mersin'e giderdi. Holosko 3 tane daha "Feda" dese, Kayseri onu alır mıydı şüpheli.
Bu işler bugünden yarına olmuyor. Bu işler dışarıdan göründüğü kadar kolay olmuyor. Önce elinize bir dezenfektan alıp Ümraniye'yi baştan aşağıya yıkayacaksınız. Ondan sonra başlayacaksınız çalışmaya. Sileceksiniz geçmişten kalan tüm izleri. O izlerin en derini Quaresma bile olsa, bakmayacaksınız gözünün yaşına. Geride kaldı, bitti gitti o. Hadi geçmiş olsun.
Futbol bir takım oyunu. Trivela, eğer takım arkadaşıyla buluşuyorsa anlamlı. Yoksa ligin bu haftasına kadar Holosko'nun attığı golü, Quaresma bir sezon boyunca ya atıyor, ya atmıyor. Sen Quaresma'ya "biraz koşsana" dediğinde, formasını çıkarıp tribüne uzatıyordu "gel, sen koş" diye. Bugün o cevabı verecek tek bir futbolcumuz var mı? Fernandes'in kulübü sahiplenmesine bakın, Almeida'nın tavırlarına bakın farkı göreceksiniz. Beşiktaş geçen seneden fazla puan toplamış, daha çok gol atmış, fasa fiso. Onu 3 yaşındaki çocuk da görüyor. Oysa orada önemli olan, arkamda daha müsait oyuncu vardır diye Olcay'ın topun üzerinden atlaması. Kendi kendine olmuyor o iş öyle.
Şimdi diyecekler ki, bu takım daha çok toy. Yarın öbür gün tökezler. Elbette tökezleyecek. Lakin tökezlemesinin sebebi, elinde yıldız oyuncu olmaması olmayacak. Tökezlemesinin sebebi, az para harcaması, feda demesi de olmayacak. Futboldur bu, her şey olur. Önemli olan hangi yöne gideceğine karar vermek ve o yöne doğru ilerlemektir. Beşiktaş doğru yolda. Kulüp yapısı olarak da, oyun düşüncesi olarak da doğru yolda.
Bugün tribünden "koşsana lan!" diyebileceğimiz tek bir oyuncumuz yok. Bunlar "bizim çocuklar". Bunların üçü yan yana geldiklerinde "çete" olmuyorlar. Biz bu çocukların oluşturduğu değerlerin toplamına ve hatta daha fazlasına "takım" diyoruz, zaten onun adı da, "Beşiktaş" oluyor...
Gönül verdiğimiz kulüp 1903'te kurulmuş. Yüz yılı aşkın...
Sevemezdi kimse seni, bizim sevdiğimiz kadar; orası baki.
Keşke neyi sevdiğimizi bu kadar kolay unutmasaymışız.
Hatırlaması epey zor oldu,
Ama çok güzel oldu be!
Yıllarca ne dedik? Beşiktaş kulübünde bir zehir var. İster Holosko'yu al, istersen Messi'yi. Bu başı boşluk içinde, bu düzensizlik içinde, sen ona değil, o sana benziyor. Bobo'sundan, Nobre'sine, Tello'sundan, Ernst'ine, Simao'suna... Bugün neredeler? Eskişehir, Kayseri, Mersin İdman Yurdu falan... Gittiklerinde kariyerleri dibe vurmuştu. Şimdi tırmalayarak eski saygınlıklarını arıyorlar.
Neden Beşiktaş'a gelen her yabancı kariyerlerinin en kötü dönemlerini geçiriyordu? Cevap açık aslında. Bu cevabı almanın en kolay yolu için; Bkz: Filip Holosko. Adamdaki kol, bacak, ayak, kafa aynı. Sadece aldığı para daha makul seviyede, gol attığında sarılmaları daha samimi. 5 senedir saç baş yolduran Holosko gitti, bu ligde baya baya etkili bir oyuncu geldi. Ne oldu Holosko'ya? Olan şey çok açık; Beşiktaş -afedersiniz- götü başı ayrı oynamayan bir kulüp haline geldi. Futbolcu - kulüp, futbolcu - futbolcu ilişkileri doğru, mali disiplinin yavaş yavaş oturduğu bir kulüp. Bunun yeşil çimler üzerindeki doğal sonuçları. Olması gerektiği gibi...
Al eline kalemi kağıdı. Hugo Almeida, Filip Holosko, Manuel Fernandes, Necip Uysal, Olcay Şahan, Oğuzhan Özyakup kariyer zirvesi yaşıyor mu, yaşamıyor mu sen söyle? Almeida 3 ay önce futbolu bırakma noktasındaydı, menajeri Mendes olmasa Nobre'ye alternatif olarak Mersin'e giderdi. Holosko 3 tane daha "Feda" dese, Kayseri onu alır mıydı şüpheli.
Bu işler bugünden yarına olmuyor. Bu işler dışarıdan göründüğü kadar kolay olmuyor. Önce elinize bir dezenfektan alıp Ümraniye'yi baştan aşağıya yıkayacaksınız. Ondan sonra başlayacaksınız çalışmaya. Sileceksiniz geçmişten kalan tüm izleri. O izlerin en derini Quaresma bile olsa, bakmayacaksınız gözünün yaşına. Geride kaldı, bitti gitti o. Hadi geçmiş olsun.
Futbol bir takım oyunu. Trivela, eğer takım arkadaşıyla buluşuyorsa anlamlı. Yoksa ligin bu haftasına kadar Holosko'nun attığı golü, Quaresma bir sezon boyunca ya atıyor, ya atmıyor. Sen Quaresma'ya "biraz koşsana" dediğinde, formasını çıkarıp tribüne uzatıyordu "gel, sen koş" diye. Bugün o cevabı verecek tek bir futbolcumuz var mı? Fernandes'in kulübü sahiplenmesine bakın, Almeida'nın tavırlarına bakın farkı göreceksiniz. Beşiktaş geçen seneden fazla puan toplamış, daha çok gol atmış, fasa fiso. Onu 3 yaşındaki çocuk da görüyor. Oysa orada önemli olan, arkamda daha müsait oyuncu vardır diye Olcay'ın topun üzerinden atlaması. Kendi kendine olmuyor o iş öyle.
Şimdi diyecekler ki, bu takım daha çok toy. Yarın öbür gün tökezler. Elbette tökezleyecek. Lakin tökezlemesinin sebebi, elinde yıldız oyuncu olmaması olmayacak. Tökezlemesinin sebebi, az para harcaması, feda demesi de olmayacak. Futboldur bu, her şey olur. Önemli olan hangi yöne gideceğine karar vermek ve o yöne doğru ilerlemektir. Beşiktaş doğru yolda. Kulüp yapısı olarak da, oyun düşüncesi olarak da doğru yolda.
Bugün tribünden "koşsana lan!" diyebileceğimiz tek bir oyuncumuz yok. Bunlar "bizim çocuklar". Bunların üçü yan yana geldiklerinde "çete" olmuyorlar. Biz bu çocukların oluşturduğu değerlerin toplamına ve hatta daha fazlasına "takım" diyoruz, zaten onun adı da, "Beşiktaş" oluyor...
Gönül verdiğimiz kulüp 1903'te kurulmuş. Yüz yılı aşkın...
Sevemezdi kimse seni, bizim sevdiğimiz kadar; orası baki.
Keşke neyi sevdiğimizi bu kadar kolay unutmasaymışız.
Hatırlaması epey zor oldu,
Ama çok güzel oldu be!
Etiketler:Gürcan Ulusoy
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
TEKNİK DİREKTÖR OLMAK İSTEMEMİŞTİ - Aralık 2019'da Fitbol Dergi için yazılmıştı. AMATÖR LİGLERİN BÜYÜK GOLCÜSÜ OLAN DANİEL FARKE GOLLERİYLE HAYAT VERDİĞİ TAKIMA ZOR ZAMANINDA GİTMEK ZORUN...2 yıl önce
-
Josef de Souza Beşiktaş Orta Sahasına Ne Katar? - Evet, benim için çok çok ayrı bir yer olan bu platforma, vlogger olarak geri döndüm. Bu kez, garanti bir dönüş. Bavulumu alıp, Haydarpaşa Garı'na koymuş v...4 yıl önce
-
İyi ki Doğdun Büyük Başkan! (Metin Tekin Efsane Başkan Süleyman Seba'yı Anlatıyor) - Sarı Fırtına Metin Tekin, efsane başkanın doğum gününde onu anıları ile yad ediyor. Seneler evvel dediği gibi "Efsane, yıllar aşıp yüzyıl öteye geçebilme...4 yıl önce
-
Atleti - Atletico Madrid. Bir takım kurmuş... Bu takım sahada sanki bir vatan toprağını ya da bir ülküyü müdafaa eder gibi, bir kaleyi müdafaa ediyor. Sahaya çıkma...4 yıl önce
-
Golcü Şampiyon Yapıyor mu? - Gomis'in sezona muazzam başlaması üzerine Twitter'da bir tartışma gördüm. Tartışmanın temeli Gomis'in bu performansının Galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmay...7 yıl önce
-
sinanyyilmaz.blogspot.com - Sinan Yılmaz'ın yeni ve profesyonel yazıları* sinanyyilmaz.blogspot.com* adlı blog adresinde olacak.9 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadeles...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...9 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189511 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
-
18 Yorum:
Eline sağlık.
Bu arada 29'unda basın toplantısıyla yeni futbol kulübü yönetim modelini açıklayacakmışız, merakla bekliyorum.
jessie ye katılıyorum.
doğru şeyler yapılıyor. yanlış şeyler doğru şeyden daha az.
bu sene yapılan yanlışlar.
ismail ve cenkin maaşlarının yükselmesi
escude transferi
bu yanlışlar her şekil olur. bence takım çok iyi yolda. ordu maçını kazanabilirsek eğer. önümüz çok açılıyo. ordu ardından içeride eskişehiri tokatlayıp, gs fb derbisinin olduu 16.hafta lider olabiliriz. herkes dikkatli olsun.
Hatalarin icine mcgreggor transferini de eklemek istiyorum.su an sezon basindan beri cenk oymasaydi bir puan bile daha az alacagimizi iddia edemez kimse. Rustu ile yollar fikret orman'in buyuk hatasi sonucu cok uzucu bi sekilde ayrilmasa gayet iyi idare ederdi cenk-rustu ikilisi..bana gore escude transferi bile daha az bi hatadir malum egemen olayi ve ersan-sivok belirsizligi nedeniyle.
Yaziya katiliyorum bu arada ve amacim da yaziyi kaynatmak degil..tek korkum
su guzel ortamin bozulmasi ve ozan ipek,nene ya da milevsky gibi anlamsiz ve ekonomik olarak ek yuk olusturacak transferlere girmemiz. Bu takim sadece iki kulvarda bu kadroyla devam etmeyi, guvenilmeyi sonuna kadar hak ediyor..
guzel bir yazi.. tesekkurler..
bir BJK li taraftarin haber1903 de yazan attigi bir tweet vardi (Sn. Melike Ulus)
" BJK liler yazili basini ve telegol vb turevdeki yayinlari takip etmeyin diye "
Su an gercektenen heyecan verici futbolu oynayan takim BJK dir...
Kapali Tribunlerin dolmamasi, bilet fiyati, havanin durumu, sahanin kayganligindan ziyade hep YD nin yaninda olmus ( kopardiklari nemalar yuzunden) bir grup taraftarin ayni nemalanmayi su an icin elde edemediklerinden aglayip sizlanmasindandir..
BJK nin bu akilli yonetimi onlarin da ustesinden gelecektir.
#ArtNiyetVardirOTaraftarlarda
Boyali Basin da surekli bu Tribun boslugundan dem vururken, asla diger dolu olan tribunleri gostermemektedir..
#ArtNiyetVardirMedyada
Hakemler ligin en kolay kartlarini son 3-4 sezon oldugu gibi sadece BJK ye cikartmakta olup, bunun onune gecilememektedir.. tek care vardir Maclarda once hakemleri yenip, rakibi daha sonra alt etmek gerekmektedir..
#ArtNiyetVardirHakemlerde
Basketbol da gecen sene tum kupalari toplayan, bu yil da Basketbolun Sampiyonlar Ligi sayilan turnuvasinda ilk 16 yi garantileyen takimina sponspor olmamak icin deli olmak gerekir. Oynadigi diger takimlar, sehirler ve ulkeler gozonune alindiginda mukemmel bir tanitim olabilecek iken sponsor olmamak acikcasi cok aptalcadir.
#ArtNiyetVardirBJKliSirketlerde yada emir buyuk yerdendir ki kimse elini tasin altina koymaya cesaret edememektedir...
Herseyin uzerinde; 8 yil boyunca somurdugu, money laundry yaptigi, 1 lik oyuncuyu 3 e, 5 lik oyuncuyu 8 e alarak kulubu zarara sokarken, daha sonra onlari baska kuluplerde uste para verip de oynatan sahsiyetin, kulubu adeta kendisine daha cok borclandirarak ele gecirmeye calisan sisteminde artik tekere takoz sokulmustur.. Fikret Orman ve ekibi takimi zor gunlerinde duzluge cikaracaktir, bu uzun yuruyusde en buyuk kostek TFF & MHK yonetiminden gelecektir. BJK nin basarili olmasi en cok onlarin isine yaramamaktadir.
#ArtNiyetVardirTFFninHerHareketinde
BJK li BJK liyi destekler, takip eder ve korur...
Gerisi zaten arkada kalacak olanlardir..
ECO Lux
Ah bi de bu anlatılanların üstüne şampiyonluk gelse, bi gelse...
çok güzel bir yazı olmuş tebrik ederim.umarım 2003-2004 te olduğu gibi önümüz kesilmez ve bu takım çok büyük başarılar yaşatır bizlere..ama hep bi korku var içimde..
Abi ne ekleyeyim, eline saglik.
Resmen zihniyet olarak dibe vurduk ve yukari hizla cikiyoruz. Su surec guzel tamamlanirsa, en bastaki sancilari da kimse hatirlamayacak zaten.
Oguzhan, Olcay vs. dendiginde kucumseyenler utansin. Utandiklarini dile getirmelerine de gerek yok, golge etmesinler yeter. Onlar da bu guzelligin icine girsinler.
Bu takim hepimize okkali bir cevap veriyor. "Siz unuttunuz ama, sahada takimi sahiplenen, nereye ne zaman kosmasi gerektigini bilen oyuncular olursa oyle ya da boyle heyecanlanirsiniz, sizin olayiniz buydu eskiden beri" diyor.
Bize de zevkle, mahcupca izlemesi dusuyor.
Eline koluna saglik birader. ek$iden aliskanlik olsa gerek $ukuya alismis bir bunyeye yorum yazdirdin, eyvallah.
Şayet bu ortam bozulacaksa bir tek skandal olarak bizim nitelendirdiğimiz ama yazılı ve görsel kanalların; bir anlık öfke diye adlandırdıkları karalamalarla, olayların üstünü örtbas etmeye çalışmaları sonucu olacaktır.
Yazı müthiş olmuş. Yapılması gereken sade ve sadece destek olmaktır. Ayrıca takım 3-0 galip durumdayken taraftarın sinmesi de pek hoşuma gitmedi, sanırım bunca zamandır takımın kötü sonuç almasına alışkın olmasından ötürü yaşanan bir durgunluktu.
Gürcan ayarı temiz vermiş walla.
Ben kendi adıma kapağı alıp oturdum.
theotheo bile imana gelmiş lan.
eline saglik..
Muhoo,
Ben de katiliyorum sana. Ah sampiyonluk gelse, bir gelse...
Ama gelmese bile, ah simdiki gibi destekleyebilsek, bir destekleyebilsek.
Besiktas oyle bir hale getirdi ki beni; su sekilde oynayalim/davranalim da, sampiyonluk gelmese (bile) de gorelim bakalim eski gunlerimize donebilmis miyiz diyorum...
O kadar ozledim ki:
Sevinirsin, ayni.
Savunursun, ayni.
Belki aglarsin bile.
Ayni.
Suclarsin da, ayni.
Ama ozleyemezsin ayni...
Sampiyonluk gelse tabii guzel olur ama gelmesede olur be. Turkiye liginin sampiyonluguna koyayim defolu unvan oldu artik. Guzel top oynayalim ilk 3de bitirip avrupada birseyler yapalim isterim daha cok.
Birde asparagasmi bilmiyorum ama trivelacinin GS'ye gitmesi harika olur. Besiktas kurtulacagi icin degil GS'ya sifir hatta negatif etkili bir hamle olacagi icin.
Güzel yazı. Tebrikler Gürcan hocam. Mayor'un dediklerine de aynen coni waynen.
Şahsen bu ilk sene şampiyonluk beklemiyordum ama bu pozitif futbolun bu kadar kolay geleceğini de düşünmemiştim. Madem bu seviyedeyiz, devre arası 2-3 transferle takım çok iyi yerlere gelebilir. Yıllardır YD yönetimine anlatamadık ama şimdi daha aklı başında bir yönetim var. Bonservisi elinde olan veya sözleşmesinin sonuna gelmiş isimlerle bu iş yapılabilir.
Q7'nin GS'ye gitmesiyle GS'nin negatif etkileneceğine de katılıyorum. Özellikle böyle kırılgan bir takım defansları varken. Bir farkla: böyle düşündüğüm halde ve GS ligde rakibimiz de olsa ben bu transferi istemem. Çünkü Q7 gibi oyuncuların asıl yerleri olan memleketleri veya Anzhi gibi takımlara gitmelerini isterim. Hem onların hem de diğer takımların bekası açısından.
Bu arada theotheo'ya katılıyorum, herkes dikkatli olsun. Takımın dikkati yanında malum işler daha ciddi devreye girebilir.
Potaya giren diğer takımları hemen elediğim düşünülmesin, ama bu sene İBB ve Kasımpaşa dışında 3 İstanbul takımı açısından şampiyonluk veya ilk 2'ye girmek farklı nedenlerle çok önemli (GS'nin mali tablosu açısından, FB'nin morali açısından ve Beşiktaş'ın hem mali tablosu hem de yeni oluşturduğu sistemi bakımından). Ve ne zaman öyle olduysa bu garip işler hemen peydah olmaya başlar. Geçen hafta hakem o hesaplı 3 sarı kartla tansiyonu yükseltseydi 2. bir Samsun faciası işten bile değildi. Bu açıdan Samet Hoca'ya ekstra bir iş daha düşüyor, takımı bu yönden de hazırlamalı.
Bu arada, hala Guarejmaaa diye bağıran önemli bir kitle mevcut. Bu sene olabilecek bir şampiyonluğun benim için önemi bu güruhun Beşiktaş'ı bırakıp tekrar Morinyolu takımları izlemeye başlaması. Gerçi Morinyo da malum menajerle olan takım çalışması nedeniyle sürtüştüğü öz Reallilere gösterdiği tutumun meyvelerini toplamaya başladı ama o güruh bunu da görmez. Ne demişler, yediğin hurmalar bir gün gelir bir tarafını tırmalar.
güzel yazı..
Yıllar yılı ilk defa takıma bu denli umutla bakarken bu yazıyı ve altındaki diğer yorumları okuduktan sonra yalnız değilmişim diyebiliyorum.Gerçekten güzel yazı olmuş hocam eline sağlık.
Bu arada yiğidi öldürüp hakkını verelim,dibe vurmuş bir takımı bu hale getiren Samet'ten bahsetmezsek ayıp olacak.Yalan yok ilk geldiğinde herkes gibi ben de burun kıvırdım.Açıklamalarına bakıyorum.Son derece mantıklı,tutarlı ve net ifadeler var.Hiç bir şekilde kıvırma yollarına girmiyor.
Açıkçası takımın şu efektif haline bakınca şunu diyorum;Samet-Bjk birlikteliği neden ikinci bir Dortmund-Jurgen Klopp olmasın?
Böyle bir yazı yazacak cesarete sahip takip ettiğim yazarların başında jessie, ki öyle de yazmış. Tebrikler...
Kendisinin her zaman perdeyi başka açılardan aralayıp zihinlerimize farklı resimler göstermesine alıştığımız için böyle bir yazı yazmasına hayretler içinde bakmamak için kendimi zor tutuyorum...
Şayet bu yazı üzerine olumsuz bir şeyler eklersem şahsen bel altı yorum yapıyor gibi hissedicem, fakat Uğur BORAL'ı görmezden gelemiyorum. Herşey o kadar güzel ki gangnam style dansı bile izledik sahada, lakin Uğur BORAL'ı solda gördükçe cıldıracak gibi oluyorum Arkadaş...
Teşekkürler Jessie, hiç bir zaman kaybetmeyeceğimiz tek şeyin umut olduğunu tekrar burada hatırlattığın için.
Tebrik ediyorum, Beşiktaş bu kadar güzel anlatılabilirdi.