21 Mart 2012 Çarşamba
Teknik İflas ve Beşiktaş
Öncelikle işle aşkı karıştırmamaya özen gösteren benim için dönüm noktası Noat Samisa'ın ısrarla Beşiktaş yaz demesiydi. İşim ile aşkım Beşiktaş'ı bir şekilde karıştırınca bu alanda ne tür oyunlar döndüğünü gördükçe ve benden çok daha tecrübeli üstadların bu denetim, yeniden değerleme raporlarına ses çıkartmamasına bir tepki olarak kendimi burada buldum.
1+1'in sonucunu kendine göre ayarlayan işbilirlerin eline bırakmış kulüplerin hızla uçuruma sürüklenmesinin bir futbol severin içini acıtmaması imkansız.
Geçtiğimiz günlerde kulüplerin (-) özsermaye ile nasıl ayakta kaldığını araştırırken KAP'a yapılan bir kaç bildirime rastladım. Bu bildirimlerin dayanağı TTK 324. madde.
"Madde 324 - Son yıllık bilançodan esas sermayenin yarısının karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, idare meclisi derhal toplanarak durumu umumi heyete bildirir.
Şirketin aciz halinde bulunduğu şüphesini uyandıran emareler mevcutsa idare meclisi aktiflerin satış fiyatları esas olmak üzere bir ara bilançosu tanzim eder. Esas sermayenin üçte ikisi karşılıksız kaldığı takdirde, umumi heyet bu sermayenin tamamlanmasına veya kalan üçte bir sermaye ile iktifaya karar vermediği takdirde şirket feshedilmiş sayılır. Şirketin aktifleri şirket alacaklarının alacaklarını karşılamaya yetmediği takdirde idare meclisi bu durumu derhal mahkemeye bildirmeye mecburdur. Mahkeme bu takdirde şirketin iflasına hükmeder.
Şu kadar ki; şirket durumunun ıslahı mümkün görülüyorsa idare meclisi veya bir alacaklının talebi üzerine mahkeme iflas kararını tehir edebilir. Bu halde mahkeme, envanter tanzimi veya bir yediemin tayini gibi şirket mallarının muhafazası için lüzumlu tedbirleri alır."
Bu maddenin Türkçesi ise mevcut varlıklarınızın hepsini sattığınız durumda elinize geçen para borçlarınızı karşılamıyorsa batmışssınız demektir. Sermayenizin yarısı zarardan dolayı erimiş ve elinizdeki sattığınızda borcunuz ödeyemeceğiniz anlaşıldığında yönetim kurulu durumu bir an önce genel kurula bildirmek zorunda.
Şirketin batık olduğunu kanısı ortaya çıkarsa yönetim kurulu aktiflerini yeniden değerleyerek bir bilanço oluşturmak zorunda. Futbol kulüpleri için bu şu demek bedavaya aldığınız bir oyuncuyu net defter değeri "sıfır" olarak kaydedersiniz. Ancak bu futbolcuyu satma opsiyonu sözleşme süresi boyunca sizde olduğu için o futbolcunun kulüp için bir ekonomik değeri vardır. Bunun eklenmesi ile eğer aktifleriniz öz sermayenizden fazla olursa borç ödenebilir görünmektedir.
Şimdi isterseniz Beşiktaş için verilmiş son değerleme raporununa göz atalım. Değerlemede aktifler iki bölümde incelenir. Biri gelirlerden doğan haklardır ve hesaplanması olasıdır. Örneğin yayın gelirlerinden kulüplerin geliri aşağı yukarı hesaplanabilir. Şampiyonluk payı, vs. vs.
Bir diğer değerleme unsuru oyunculardır. Benim de Beşiktaş'ın son raporuna itirazım burada başlıyor. Bu değerlemede 9 unsur göz önünde tutuluyor.
- Oyuncunun yaşı,
- Oyuncunun maaşı,
- Oyuncunun mevkiisi,
- Oyuncunun şimdiki formu ve beklentiler,
- Oyuncunun uluslararası kariyeri,
- Oyuncunun yeteneği ve gelişimi,
- Milliyeti,
- Ödenen Transfer Ücreti,
- Sözleşme Süresi,
Burada itiraz ettiğim 2 madde var. Oyuncunun maaşı onun değerini belirleme açısından fazla önemli değildir. Hatta yüksek maaşlı oyuncuların elden çıkarılması daha zordur. Futbolcu aldığı maaştan vazgeçmek istemez, oyuncuyu isteyen kulüpler sizin verdiğiniz kadar para vermek istemez gibi pek çok unsur oyuncunun takımdan ayrılmasını zorlaştırır.
Bir diğer şerh düştüğüm madde ise "Oyuncunun yeteneği ve gelişimi". Kime göre yetenek, kime göre gelişim bunun kriteri raporda açıkça verilmiyor.
Peki bu değerleme işleminde futbolculara değer biçenler kimler bu çok önemli.
Beşiktaş'ın yeniden değerleme raporu 9 kişiye yaptırılmış.
Batur Altıparmak - TFF #0026 Lisanslı MenajerŞükrü Gürsoy - Norveç FF Lisanslı MenajerErdil Arpacı - TFF #0093 Lisanslı MenajerHikmet Dağcı - İsviçre FF Lisanslı MenajerCeylan Çalışkan - TFF #0003 Lisanslı MenajerAhmet Bulut - TFF #0014 Lisanslı MenajerYemen Ekşioğlu - TFF İstanbul İl Temsilcisi
Erdal Batmaz - Şekerbank Yön.Kur.ÜyesiAhmet Kılıçoğlu - Denizbank Yön.Kur.Üyesi
Bu 9 kişinin hazırladığı rapor doğrultusunda geçtiğimiz sezon kadroda bulunan oyuncuların değeri 80,51mio€ olarak belirlenmiş.Ancak raporun "Kaynaklar" kısmı incelendiğinde "Transfermarkt GmbH & Co. KG web sayfasi, www.transfermarkt.de" yazısını görüyorsunuz. Fotomaç efekti ülkenin önemli Denetim firmalarından birine de tesir etmiş ve bu siteden alınan bilgilerle hazırlanan rapor bir şirketin geleceğinde rol oynuyor.
Raporun sonuç kısmında özetle;net defter değeri 52.985.457 TL olan maddi olmayan duran varlıkların (futbolcu değerleri ve haklar) değerleme sonrası 413.914.543 TL'ye çıktığı ve bu durumda şirket özvarlığının POZİTİF (413.914.543 - 154.597.621) = 259.316.922 TL olduğu belirlenmiş. Bu durumda TTK 324'e göre herhangi bir işlem yapmak gerekmiyor.
Aşağıdaki listede değerleme sonrası Beşiktaş'ın en değerli 10 futbolcusu bulunmakta. Sizce bu futbolculardan kaç tanesi bu tutara satılabilir?
Tabi konuyu açıklamak gerekli örneğin bedavaya gelen Guti için net defter değeri "sıfır"dır ve bu değerleme ile o değer 3,2mio€'ya çıkmıştır ve aradaki olumlu fark özkaynaklara eklenmiş. Guti bedava takımdan ayrılınca da o tutar Özsermayeye (-) yazıyor. Yani bu rapor her türlü spekülasyona açık.
Örneğin İbrahim Toroman'a biçilen değer 4,8mio€, takımdan 1,15mio€'ya zar zor gönderilen Tabata'ya biçilen değer 3,25mio€.
Aşağıdaki tabloda ise takımdan ayrılan futbolcular ve bu futbolculara biçilen değer var. Geçtiğimiz sezon sadece Tabata'dan para alan Beşiktaş için aşağıdaki tabloya oldukça iç karartıcı.
Yukarıdaki tabloya göre geçtiğimiz sezon takımdan ayrılan futbolcuların bedeli 17,6mio€. Eğer bu futbolcuların ederi gerçekten 17,6mio€ ise ve Beşiktaş A.Ş'nin kasasına sadece 1,5mio€ girmiş ise ya yukarıda adlarını verdiğimiz ve bu futbolculara bu değerleri biçen menajerler büyük yanılgıda ya da Beşiktaş yönetimi kulübü bile bile, bu denetçi raporunda açıklanan rakama rağmen zarara uğratmış.
Aslında söylenecek çok şey var tabi. Aynı raporun Fenerbahçe versiyonunda futbolculara tek bir değer değil senaryolar göre değer belirlenmiş. Örneğin Andre Santos'a 1. senaryo için 7,5mio€, 2. senaryo için 3,5mio€ değer biçilmiş. Ancak Fenerbahçe'nin özkaynakları (-) olmadığı için bu değerleme onları iflastan kurtarmıyor, o yüzden daha gerçekçi, ihtiyaca göre değil realiteye göre bir rapor hazırlanmış.
Aslında söylenecek çok şey var tabi. Aynı raporun Fenerbahçe versiyonunda futbolculara tek bir değer değil senaryolar göre değer belirlenmiş. Örneğin Andre Santos'a 1. senaryo için 7,5mio€, 2. senaryo için 3,5mio€ değer biçilmiş. Ancak Fenerbahçe'nin özkaynakları (-) olmadığı için bu değerleme onları iflastan kurtarmıyor, o yüzden daha gerçekçi, ihtiyaca göre değil realiteye göre bir rapor hazırlanmış.
Benim bu değerlemenin Beşiktaş tarafı ile ilgili bir tezim var doğrulayacak. Sanırım menajerler bu futbolcuları değerlerken "Beşiktaş bu oyuncuları kaç liradan elden çıkarabilir" den ziyade "Beşiktaş bu oyuncuları kaç liradan alır" diye düşünmüş olacak ki rakamlar bu derece şişkin ve yüksek.
TFF başkanımız, Türk futbolunun patronu, C.Ronaldo'nun Yıldırım Demirören'in yukarıdaki tablo için hesap vermesi gerekiyordu ancak bir el kaldırısın herşey biter.
Etiketler:ekonomi,finans,Kerem Akbaş
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
TEKNİK DİREKTÖR OLMAK İSTEMEMİŞTİ - Aralık 2019'da Fitbol Dergi için yazılmıştı. AMATÖR LİGLERİN BÜYÜK GOLCÜSÜ OLAN DANİEL FARKE GOLLERİYLE HAYAT VERDİĞİ TAKIMA ZOR ZAMANINDA GİTMEK ZORUN...2 yıl önce
-
Josef de Souza Beşiktaş Orta Sahasına Ne Katar? - Evet, benim için çok çok ayrı bir yer olan bu platforma, vlogger olarak geri döndüm. Bu kez, garanti bir dönüş. Bavulumu alıp, Haydarpaşa Garı'na koymuş v...3 yıl önce
-
İyi ki Doğdun Büyük Başkan! (Metin Tekin Efsane Başkan Süleyman Seba'yı Anlatıyor) - Sarı Fırtına Metin Tekin, efsane başkanın doğum gününde onu anıları ile yad ediyor. Seneler evvel dediği gibi "Efsane, yıllar aşıp yüzyıl öteye geçebilme...4 yıl önce
-
Atleti - Atletico Madrid. Bir takım kurmuş... Bu takım sahada sanki bir vatan toprağını ya da bir ülküyü müdafaa eder gibi, bir kaleyi müdafaa ediyor. Sahaya çıkma...4 yıl önce
-
Golcü Şampiyon Yapıyor mu? - Gomis'in sezona muazzam başlaması üzerine Twitter'da bir tartışma gördüm. Tartışmanın temeli Gomis'in bu performansının Galatasaray'ı şampiyon yapıp yapmay...6 yıl önce
-
sinanyyilmaz.blogspot.com - Sinan Yılmaz'ın yeni ve profesyonel yazıları* sinanyyilmaz.blogspot.com* adlı blog adresinde olacak.8 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadeles...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...9 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...9 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189510 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...10 yıl önce
-
-
6 Yorum:
Hocam Turkce terimleri pek iyi bilmiyorum, aciklarsan sevinirim. Anladigim kadariyla bahsettigin sey bildigimiz (global krizin sebebi) fair value degil mi? Eger oyleyse gercekten asset valuation tamamen subjektif bir hal aliyor.
@BJK4EVER
aynen öyle hocam. beşiktaş bunu yıllardır yapıyor çünkü şirketleşmiş futbol aş'nin bağımsız denetimi söz konusu. eh bir yerde gerçekleşenler patladığında toplam bilançoda şişmiş oluyorsun. futbolun güzelliği denetim şirketlerinin ölçümleyebileceği bir referans olmaması. malum, memlekette bulunmayan bir metada bile gümrük değerlerine bakılabiliyor. ama futbolcuyu nasıl değerlendireceksin.
fifa gerçek denetimden bahsediyorsa bu işe de el atmalı. gerekirse fm'in yaptığı gibi referans ve güncellenebilir değerler belirlemek üzere otursun komite kursun. yoksa yamulmuyorsam (ya da bana söylendiği üzere, yamultulmuyorsam) yeni tüzüklerinde yaptığı, futbolcu değerlerinin sayılmaması da garip. gerçi referans işine girsen bu sefer de futbolcu piyasasına karışmış olursun. yani neresinden bakarsan bak sakal olayı.
bu arada yeri değil ama; buna ne denilebilir bilmem artık:
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/20177227.asp
Bizim annual report'u bulabilen var mi? SPK'da sadece mali tablolari bulabildim ama report'un tamamini bulamadim. Bizim denetimciler kim merak ettim......
@BJK4EVER
En son itimat bağımısız denetim diye bu piyasada adı sanı duyulmamış bi denetim şirketiydi. İtimat böyle bir raporun altına imza atmanın ilerde başına iş açacağını düşünmüş olmalı ki consulta bağımsız denetim diye yine itimat ile alaklı olduğunu düşündüğüm başka bir merdiven altı denetim şirketine devretti.
caglar.
Transfermarkt'a göre yapılan bir denetim çalışması ne derece sağlıklı olabilir. Gerçi eldeki tek somut kayanak o olabilir ama bu şekilde olduktan sonra az çok muhasebe bilen adamda yapar bu tabloyu. Bence futbolcular için bugün satılığa çıksa ne kadar eder diye somut bir çalışma içerisinde olan bir ekspertiz ekibinin olması lazım.
Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar A.Ş ile Galatasaray Spor ve Futbol İşletmeciliği Ticaret A.Ş.'nin birleştirilmesi sırasında da böyle bir yol izlenmişti.Futbolcuların değerleri gereçeği yansıtmıyordu. SPK'nın aslında böyle gerçeği yansıtmayan durumlarda rakamların doğruluğunu sorgulaması gerekiyor ama ne yazık ki bizim ülkemizde SPK yatırımcıları korumaktan ziyade halka açık şirketlleri kolluyor. Yıl sonu denetimlerinde olumsuz görüş belirtilen, içi boşaltılan bir çok şirketin işlem görmesini engellemesi gerekirken, sermaye arttırmalarına bile izin veriyor. Halk'a açılmak önceden şeffaflaşmak anlamına geliyordu ancak artık yatırımcıyı soymak anlamına geliyor ne yazık ki. burda bağımsız olması gereken denetim kurumlarının en büyük gelir kalemlerini halka açık şirketler oluşturduğu için belli bir süre sonra denetimi yapılan şirketlerle dost-ahbap ilişkisine girilmesine sebep oluyor. Şirket mali tablolarının nasıl görünmesini istiyorsa öyle gösteriyorlar. Tabi buna göz yummaması gereken kurum SPK olduğu için böyle kısır bir döngü içerisine giriyoruz.