16 Ocak 2011 Pazar
Bu Hepimizin Meselesi
Galatasaray dün akşam yeni stadının açılışını yaptı biliyorsunuz. Tamamlanması uzun zaman yılan hikayesine dönen, TOKİ'nin el atmasının ardından müthiş bir hızla tamamlanan stadın açılışı oldukça ilginç oldu. Galatasaray taraftarı önce kendi başkanı Adnan Polat'ı yuhaladı, zaten bunu Ali Sami Yen'in kapanışında da yapmışlardı, kimse şaşırmadı. Polat'tan sonra ise kürsüye TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar çıktı. Öyle bir konuşma yaptı ki binlerce taraftarın önünde, akıl alır gibi değildi. "Stad helal-i hoş olsun" dedi, "Özhan Canaydın bizim önümüze geldiğinde mahsun ve mazlum oturuyordu" dedi, "Galatasaraylı yöneticiler işi beceremeyince biz becerdik" dedi...Velev ki doğru şeyler söyledi ama söylenebilecek en yanlış yerde söyledi. "Stad helal-i hoş olsun" derken sanki babasının parasıyla yaptırdığı bir binadan bahsediyordu da onu bağışlıyordu o gece. Halbuki Bayraktar bir devlet kurumunda görevliydi ve zaten stadı da bizim vergilerimizle yapmışlardı. Ama o, Tayyip Erdoğan'ın ve kendisinin ceplerinden çıkan paralarla yapıldığını sanıyordu heralde stadın. Velhasıl, bu adamın konuşmasında sonra ortalık iyice karıştı. Yuhlamalar, ıslıklamalar derken protokol stadı terk etti. Başkanı olduğu kulüp Bursaspor ile kupa maçı oynarken kendisi açılışta bulunan İBB Başkanı Göksel Gümüşdağ bile takıldı protokolün peşine ve mekanı terk etti. Buraya kadar olanlar bir Beşiktaş bloğunun okurunu çok ilgilendirmiyor olabilir ama bundan sonrası birer taraftar olarak hepimizi ilgilendirmelidir bence.
Tepkilerin ardından Tayyip Erdoğan, Bakanları, Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve bilumum zevat sert açıklamalar yaptı. Fotoğraflarda gördüğünüz gibi taraftara nankör, beyinsiz, geri zekalı, şerefsiz diyen devlet görevlileri çıktı. Bazıları ise "Bunları yapanlar babalarını bile bilmiyorlardır" diyecek kadar ileri gitti. Hakaretler, tehditler, küfürler havada uçuştu velhasıl. Başbakan bugün televizyona çıktı ve "Daha kullanım hakkını Galatasaray'a vermedik o stadın" diyerek tehditini savurdu, Adnan Polat bunun korkusuyla acil toplantıya çağırdı yönetim kurulunu ve yuhlayan herkesin tespit edileceğini, o stada bir daha sokulmayacaklarını söyledi.
Orada bulunan taraftarın yuhlamalarını haksız bulabilirsiniz, stadın Galatasaray'a peşkeş çekildiğini düşünebilirsiniz, GS taraftarının stad yapılırken hiç ses etmediğini ama şimdi sesini çıkararak samimi olmadığını belirtebilirsiniz, nezaketsizlik diyebilirsiniz ve daha bir sürü açıklamada bulunabilirsiniz. Ama eğer stada giden bir taraftarsanız bu olanlara sessiz kalamazsınız. Tribünde bir şeyi protesto eden taraftarın küfürlere maruz kalmasına, tehditlerle sindirilmesine, kamera kayıtlarından bulunup evinden gözaltına alınma ihtimaline, kombinesinin iptal edilmesine sessiz kalamazsınız. Çünkü bu, yarın sizin de stadınızda en ufak bir ses çıkaramamanızın başlangıcı olacak bir olaydır. 6 ay sonra başkanınızı protesto etmek için "yeteeeer" diye bağırdığınızda stadtan atılacağınızın garantisidir, yeni stadınız yapılırken oluşması muhtemel sorunları protesto ettiğinizde kombinenizin iptal edilmesinin kesinleşmesidir. Bu hangi takımı tuttuğumuzla ilgili bir mesele değil, bu tüm taraftarları ilgilendiren bir süreç.
Şiddet, aşağılama, küfür içermediği sürece tribünlerden çıkacak her ses meşrudur. Stadların gerçek sahipleri özel davetiyelerle açılışlara gelen takım elbiseliler değil, gece gündüz takımlarının peşinden koşan, varını yoğunu aşık olduğu renklere harcayan taraftarlardır. Bu taraftarın konuşma, ses çıkarma ve var olduğunu bildirme hakkı vardır ve meşrudur.
PS: Fotoğraflar http://petitinyeri.blogspot.com/'dan alıntıdır.
Tepkilerin ardından Tayyip Erdoğan, Bakanları, Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve bilumum zevat sert açıklamalar yaptı. Fotoğraflarda gördüğünüz gibi taraftara nankör, beyinsiz, geri zekalı, şerefsiz diyen devlet görevlileri çıktı. Bazıları ise "Bunları yapanlar babalarını bile bilmiyorlardır" diyecek kadar ileri gitti. Hakaretler, tehditler, küfürler havada uçuştu velhasıl. Başbakan bugün televizyona çıktı ve "Daha kullanım hakkını Galatasaray'a vermedik o stadın" diyerek tehditini savurdu, Adnan Polat bunun korkusuyla acil toplantıya çağırdı yönetim kurulunu ve yuhlayan herkesin tespit edileceğini, o stada bir daha sokulmayacaklarını söyledi.
Orada bulunan taraftarın yuhlamalarını haksız bulabilirsiniz, stadın Galatasaray'a peşkeş çekildiğini düşünebilirsiniz, GS taraftarının stad yapılırken hiç ses etmediğini ama şimdi sesini çıkararak samimi olmadığını belirtebilirsiniz, nezaketsizlik diyebilirsiniz ve daha bir sürü açıklamada bulunabilirsiniz. Ama eğer stada giden bir taraftarsanız bu olanlara sessiz kalamazsınız. Tribünde bir şeyi protesto eden taraftarın küfürlere maruz kalmasına, tehditlerle sindirilmesine, kamera kayıtlarından bulunup evinden gözaltına alınma ihtimaline, kombinesinin iptal edilmesine sessiz kalamazsınız. Çünkü bu, yarın sizin de stadınızda en ufak bir ses çıkaramamanızın başlangıcı olacak bir olaydır. 6 ay sonra başkanınızı protesto etmek için "yeteeeer" diye bağırdığınızda stadtan atılacağınızın garantisidir, yeni stadınız yapılırken oluşması muhtemel sorunları protesto ettiğinizde kombinenizin iptal edilmesinin kesinleşmesidir. Bu hangi takımı tuttuğumuzla ilgili bir mesele değil, bu tüm taraftarları ilgilendiren bir süreç.
Şiddet, aşağılama, küfür içermediği sürece tribünlerden çıkacak her ses meşrudur. Stadların gerçek sahipleri özel davetiyelerle açılışlara gelen takım elbiseliler değil, gece gündüz takımlarının peşinden koşan, varını yoğunu aşık olduğu renklere harcayan taraftarlardır. Bu taraftarın konuşma, ses çıkarma ve var olduğunu bildirme hakkı vardır ve meşrudur.
PS: Fotoğraflar http://petitinyeri.blogspot.com/'dan alıntıdır.
Etiketler:antidoto
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(Atom)
Ara
-
DERBİ POZİSYON ANALİZLERİ - 1- 0:24 saniye! Gatasaray'ın ilk etkili atağı. Burada en büyük hata *Jailson'un partneri Serdar Aziz'e gereksiz yakınlığı oldu.* Seri burada muhteşem bi...4 yıl önce
-
Feda, Sefa, Farklı Olsun bu Defa - Beşiktaş'ın son dönemini iki ana çizgi olarak ikiye ayırmak mümkün. 1- Yıldırım Demirören dönemi 2- Fikret Orman dönemi. Ben Yıldırım Demirören dönemini te...5 yıl önce
-
Bir Sağ Bek, Üç Mevki: Aaron Wan-Bissaka - Premier Lig geçtiğimiz hafta başladı. Hem takım hem de oyuncu bazında her sezon yeni bir hikaye demek. Galiba geçtiğimiz sezon hiç de fena bir görüntü verm...6 yıl önce
-
Duhuliye - Duhuliye'den 5 ay önce haberim oldu. O da bu fotoğraf sayesinde. Bunca zamandır nasıl hiç duymamışım derken, etrafımdaki çoğu Beşiktaşlının da bilmediğ...7 yıl önce
-
Euroleague bwin Mart 2015 MVP Nemanja Bjelica Röportajı - Fenerbahçe Ülker dokuz maçlık bir galibiyet serisi yakalamış durumda ve 2008-2009 sezonundan bu yana ilk kez Euroleague 'playoff'larına katılma hakkını ...9 yıl önce
-
Önce krampon, sonra performans - Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat mücadele...9 yıl önce
-
NBA: Bir Ayın Ardından... (Part 1) - Her ne kadar başlığımızda bir aylık zaman dilimini ele aldıysak gerek tembellik, gerek iş güç yüzünden yazının paylaşılması, gerekli güncellemeler yapıldık...10 yıl önce
-
Manchester United - Burnley maçı - Manchester'ın ligin yeni takımı Burnley deplasmanında galibiyet alması bekleniyordu ama yine olmadı. Geride kalan 3 haftada takım henüz galibiyet görem...10 yıl önce
-
Bu Sefer Bahanem Var - Yine ihmal ettim blogu ama bu sefer sağlam bahanem var. Son 9 senedeki ikinci kıtalar arası taşınma olayına kalkıştım. Bilenler bilir, son 9 senedir Avus...10 yıl önce
-
Babylon Dergisi Röportajı - http://www.aliece.com/2013/11/babylon-dergi-ali-ece-roportaji/#more-189511 yıl önce
-
Arsenal Kendine İnanıyor - Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm bölüm saha...11 yıl önce
-
Hiç Unutmadığım... - 17 sene önce bugün tek bir imzanın milyonlarca insanı bu kadar etkileyebileceğini tahmin edemezsiniz. O adam hakkında bir sürü yazı yazdım, hala okuyan ...11 yıl önce
-
-
52 Yorum:
Ben bu olaya cok tepkiliydim daha cok politik reflekslerle, o yuzden o acidan bakan bir yazi yazdiydim diger blog'uma. Simdi bu mumkun oldugunca taraftar kimligini on plana cikaran acidan da bakiyorum, ve goruyorum ki hani hicbir politik derdi olmayan adamin bile aslinda bir derdi olmasi lazim.
Bana en cok koyan da su: Tribunlerde yillardir irkci tezahuratlar cigrilirken tespit edilen yok da, yuhalamada var. "Ermeni kopekler Besiktas'i destekler", "PKK disari", "Sehitler olmez vatan bolunmez" falan cok masum soylemler; ama Erdogan'a ve de sacmasapan bir konusma yapan birisine yuh deyince butun olanaklar seferber edilecek ve o soylemlerde bulunanlar tespit edilecek.
Futbol bizim oyunumuz mu, onlarin oyuncagi mi boylece goruyoruz iste.
Allah Allah siz padisahiniza nasil karsi cikarsiniz??????Size bir stad yapmis BEDAVAYA vermis.Siz kimsiniz bee!!!!!Soyle soyleyim gs uefa kupasini kaldirdiginda bu kadar gurur duymamistim gs ile helal olsun gs taraftarina kral ciplak diye bagirdilar dun gece!!!!Ama yok canim hersey tikirinda bu ulkede yoksulluk-issizlik-yolsuzluk hic yok hep iyi seyler var ulkemde.Eskiden nerdeyse her basbakan bakan yuhalanirdi stadlarda kimse tinlamazdi!!!!Stadin kullanim hakkini vermezmis!!!!Verme kime verecen o stadi ibbye mi!!!!!Gs de ali samiyene geri doner olur biter!!!!
ben de GS ile birlikte herkesi ilgilendirdigini dusunuyorum. bugun onlarin basina gelen yarin bizim nasimiza gelir. bence taraftarin ilk macta bir tavir alip bu sekilde yapilacaksa biz inonu'den memnunuz mesajini vermesi gerekiyor. bir stad icin kimsenin gururunu hice sayacak hali yok.
Bu yazının altına imzamı atıyorum.
Helal olsun!
http://aksoyugur.blogspot.com/
Başımızda adamakıllı bir başkan olsa ve tepki verebilse bu konuya.. Dese ki biz ezeli rekabeti bir kenara bırakabiliriz. Gelin Galatasaraylılar boyun eğmeyin siyasi erk'e ve İnönü'de sizi de misafir edelim. Evsahibi gibi tepe tepe kullanın mabedimizi..
Alsın başına çalsın Başbakan stadını.. Tehdit etmek nedir ya? İyice padişah sanmaya başladı bunlar kendini..
Biz de birseyler yapmaliyiz..
kılıçtaroğlu aslında güzel söyledi;
''o stad halkın parasıyla yapıldı.''
başbakanın katkısı aslında halkın vergisi değil mi?
kimin parasıyla hava atıyorlar? şov yapmaya geldikleri belliydi.
ben adnanı anlamakta zorluk çekiyorum, ulan taraftar toki başkanını yuhalayarak aslında seni korudu. aciz yönetim dedi ve tepki başladı. başbakan gereğini yapın dedi, polat korktu ve faturayı sey6irciye kesti, ultraslanada özür yazısı yazdırdı. protesto etmeli galatasaray seyircisi, yer ise alisamiyen olmalı.
neredeyse butun bloglari okudum konuyla alakali. herkesin kacirdigi onemli bir nokta var bence. toki baskaninin konusmasi gercekten tahrik edici. ama ondan onemlisi bence tahrik etmek icin yazilmis olabilir. cunku toki baskani bu konusmayi dogaclama yapmadi. sizce bilmiyormuydu boyle sacma bir konusmanin taraftari galeyana getirecegini? bu olayin aktorlerini salak sanmak bence en buyuk hata. sebebi hakkinda ise herhangi bir fikrim yok ama belki siz yardimci olursunuz.
Tayyip ve cetesinin son zamanlarda idare ettigi bir durum var dikkat ettiyseniz. Son iki haftadir Turkiyede suni gundem yaratiyorlar, Once cikti Ucube dedi durduk yerde, ardindan YeniYuzyil dizisini kaldirma isine el atti simdide bu planli provakasyonla yine gundemi mesgul ediyor. Ya baska mevzulari ortbas ediyor bu gundemlerle yada secim oncesi iyice saflari siklastiriyor, simdi buna tepki versek bi mesele vermesek bi mesele.
Zaten bugüne kadar belirli medya kuruluşlarına yaptırdıkları haberlerle, sürekli olarak yaptıkları konuşmalarla vs. stadın yapılış hikayesi bahanesiyle alttan alta bu durumu insanlara benimsetmeye çalışıyorlardı. Mücahit erbakan tarzı bir destek beklerken ıslıkla karşılaşınca da sanki parasını ceplerinden verdikleri stadı geseye hediye etmişcesine daha anlaşma yapılmadı diyerek aba altından sopa göstermeye başladılar. Söyleyecek çok şey var da ne söylesem spordan çıkıp siyasete kaçacak işte.
Adnan da battı balık yan gider nasılsa taraftar benden yana değil bari stadı kurtarayım diyerek bunlardan yana olmayı tercih etti. (zaten başka bir ihtimal de pek mümkün değildi)
''Şiddet, aşağılama, küfür içermediği sürece tribünlerden çıkacak her ses meşrudur.''
Bu cümle ve konuşmanın ıslıklanmasına karşılık verilen tepki her şeyi özetliyor zaten. Taraftar 'taraf' olduğu için tepki görüyor, cezalandırılıyor.
bir kaç düzeltme yapmak istiyorum birader olayın cerayanı o şekilde işlemiyor rte nin stada gelişi anons edilince yuhlama sesleri gelio stadın çoğu kısmından daha sonra işgüzar toki başkanı o konuşmayı yapmaya çalışıo izin vermiolar haliyle rte de küfürleri duyunca çıkıyo ayrıca rte nin tehdit etmesi filan yok adam stadın daha anlaşmaları bile tamamlanmadı gs ye hayırlı oldun falan diyor ama kasımpaşalı uslubü ile hoş karşılanmıyor.bizim dolmabahçe ye anıt diye izin vermeyen zihniyete söğme iyi yada kötü bişeyler yapan adama söğ işte burası yanlış öncelikle bu işe siyaset karışması yanlış ülkemizdeki hazımsızlar dünya basketbol şampiyonası finalinde sanki podyuma terörist çıkmışcasına rte yi yuhladılar al sana büyük ülke sonra futbol neden kötü neden işsizlik çok falan filan bırakın bu işleri beyler sevmiosan saygı duy adam bjk linin fb linin vergisini oraya dayamış somut bişeyler çıkmış olimpiyatı yapanların halini de gördük... saygılar
@fveg66
Keske bu verdigin bilgilerin yanina, ayni sampiyonada belirttigin sahislarin izledigi maclara cikartilmayan dansci kizlari da ekleseydin. O zaman tepkilerin nedenini daha net anlayabilirdi okuyan.
Galatasaray taraftarinin yeni stad heyecanlarinin parti propagandasina cevrilmesine dayanamamalarini da belirtmis olsaydin, daha objektif bir yazi olurdu sanki?
Meclisle baslandi, sonra Askeriyede, ardindan Yargida, Okullarda, ve simdi Stadlarda.. Ulkede cikan civileri yerine sokmaya hicbirimizin gucu yetmeyecek boyle giderse.
böyle tavırlarla gerçek yüzleri ortaya çıkıyor bunların seviniyorum o yüzden bir yandan da. adnan polat'a da tavsiyem hiç bulaşmasın o ıslıkçılara eskaza kombineleri iptal ederse staddan gelen parayı yargı yoluyla kaybeder yazık olur.
umarım seçime kadar daha pek çok böyle olay olur da birazcık gözü açılır insanların..
yalnız bu arada dikkatten kaçmaması gereken bir diğer konuda beşiktaş'taki üst geçitin kaldırılmasıdır. önce vapurlar ve otobüsler sonra otobüs durağı şimdi de üst geçit. yakında o yolu da kapatırlar rahatlar başbakan ofisinde ve yanındaki yedi yıldızlı olacak otelde konaklayacak kankaları.
@fveg66
"sanki podyuma terörist çıkmışcasına rte yi yuhladılar"
Iste anlasamadigimiz, ve de anlasamayacagimiz nokta da burasi.
Pankart aciyorsun "Hii pankart actilar", bildiri okuyorsun "Bildiri okumak da ne demek?", yumurta atiyorsun cop yiyorsun, yuhaliyorsun tepki bu.
Yahu insanlarin tepkileri var, ama tepkilerini nasil gosterirlerse gostersinler kinaniyorlar. Ne yapacaklar?
Esas trajedi su: Turkiye'de herkes karsi tarafi demokrasiyi sindirememekle sucluyor, ve ne yazik ki herkes hakli.
----------------------------------
Bir de su var: Siyaset hayatin her alanina karisabilir, normaldir. Nasil Emir Kusturica'ya (sinema) ve Naipaul'a (edebiyat) siyaseti bizzat erk sahibi karistirdiysa, spora karisinca da rahatsiz olmamayi bilecek.
Yetmez ama evet ...
Daha yeni başlıyor.Senin paranla stad yapıp sana bağışlıyorlar. Bu stadın altından sanki hiç nemalanmıyormuş gibi görgüsüzlükleriyle tavan yapıp seni borçlu bırakıyorlar.
Uzun süredir tek icraatı gerizekalı ok lets go isimli saçma sapan bir tezahürat olan Gs taraftarının sesinin yeniden çımasına sevindim.
@ shelbyl
Anlaşamadığımız nokta bu işte.
Tepki olacaktır, olmalıdır da. Ama bunu bir spor müsabakasının hemde uluslararası bir müsabakanın finalinde yapamazsın sen. Bu hem bana hem sporculara hemde ülkeye haksızlıktır.
Sen madem bir açlışa gidiyorsun, bunun kuralları bellidir, gösteriler yapılır, konuşmalar yapılır bu bu şekilde olur. Eğer ki birileri sindiremiyorsa bunu oraya o gün gelmeyecek. Senin demokratik hakkın yüzünden ben huzursuz oluyorsam o demokratik hak değildir.
Yumurta atılıyor bir çuval, adı demokratik hak oluyor.
E adamı sen davet ediyosun hem oraya ardından yumurta atıyorsun.
Her ülkenin anayasası vardır, kurallar bellidir. O kurallar ışığında bugün suçlular dışarı çıktığında birşey yapamazsın çünkü sen bir hukuk devletisin, hukuğun dışına çıkamazsın. Dolayısıyla da izinsiz gösteri yapamazsın. Sonra müdahale edilince de bakın bizi engellediler diyemezsin.
Konumuza geri dönersek TOKİ başkanı bencede haddini aşmıştır ve gereksiz bir konuşma yapmıştır. Burası tamam. Fakat başbakan'ın stada geldiği andan itibaren hasımsız bir grup tarafından ıslıklanarak, yuhalanması kabul edilemez. Tekrarlıyorum, bu demokratik bir hak değildir, bu saygısızlıktır, terbiyesizliktir
...
@ fveg66
"ülkemizdeki hazımsızlar dünya basketbol şampiyonası finalinde sanki podyuma terörist çıkmışcasına rte yi yuhladılar "
***
Yazının tamamına katıkıyorum ama bu cümleni çekmemin nedeni özellikle bir kesimin başbakanı hain olarak adledmesidir. Yuhalanmasının sebebi de budur aslında.
Haklılar tabi başbakan saltanatı ve halifeliği tekrar geri getirecek.
@ Forza
"Keske bu verdigin bilgilerin yanina, ayni sampiyonada belirttigin sahislarin izledigi maclara cikartilmayan dansci kizlari da ekleseydin. O zaman tepkilerin nedenini daha net anlayabilirdi okuyan."
***
Ne denebilir ki ?
Sevgiyle kal...
Ben direkt olarak başbakana yapılıp yapılmadığını anlayamadım.Ortamı geren sanki kendi parasıyla yapmış gibi stadı helal ettiğini açıklayan Toki başkanının gereksiz konuşmasıdır.Merhum bir adamın arkadından çok güzel laflar ederek hem de.Adam gibi hizmetini etmişsin propoganda yapacaksan yap sizin için çalışıyoruz güle güle kullanın büyük zaferler yaşayın dersin işin görülür, ama kimin parasyıla yaptığını kime bağışlıyorsun demezler mi adama ? Devlet memurları ne zamandan beri halkıyla alay ediyor halkına yağtığı hizmetleri bağış olarak sunuyor ?
Demoktarik hakla ne ilgisi var senin hakkında hemde senin evinde abukça konuşan birine tepki göstermenin.Ananıda al git dendiğinde alıp gidecek miyiz sürekli ?
@ Övünç
Toki başkanı durup duruken ortamı gerdi, çok anlamsız konuştu.
Fakat ondan önce başbakan stada gelirken ıslıklanarak, yuhalandı. Hatta küfürler edildiği de söyleniyor, o da bunun üzerine böyle bir konuşma yaptı zannedersem.
Sebep her ne olursa olsun ona böyle bir konuşma yapma hakkını tanımaz lakin ortada iyice kanamaya başlayan bir yara var, bu iş sürekli kendini tekrarlamaya başladı. Başbakanın her gittiği yerde yuhalanması,ıslıklanması bana mantıklı gelmiyor. Sonuçta nerden bakarsan toplumun yarısının oyunu alarak bu göreve gelmiş biri daha fazla saygıyı haketmelidir.
He unutmadan şu "ananı da al git" ne kadar da angaje olmuş herkesin diline, toplumsal kaçış noktası gibi adeta her tartışmada duyuyorum hala.
Başkaban seviyesini korumalıydı tamam ama hırsızın hiç mi suçu yok bu olayda ?
Ülkemizde en iyi yapılan iş minareye kılıf bulmak anlaşılan.Hükümetin görevi nedir ,yetkilerinin kaynağını nereden alır diye soran hiç yok.Diğer hükümetler yapmamışta bunlar yapmış felan.vsair mazeretler..Hükümet ülkenin sportif alanda başarılı olması için gerekli yatırımları yapmak zorunda değil mi? Avrupa Basketbol Şampiyonasını düzenlemesi ve spor salonları yapması bize lütufları mıdır yoksa olması gereken midir? Başkaları yapmadı en azından bunlar yapıyor demek herşeye göz yummamızı mı gerektirecek? Bazı arkadaşlar anayasadan felan bahsetmiş.İzinsiz gösteri yapılmazmış,kanunlar ve kurallar varmış.RTE'nin ıslıklanması izinsiz gösteri midir? G.S başkanı bile daha bunu bilmiyor ve haddini aşarak bunları stada almayacaz diyor.Haddini aşarak diyorum çünkü hukuken orda ıslıklayanlar suç işlemiş değiller.Neye dayanarak almayacaksın? Sonrada kalkıp RTE'ye yalanmak ve yaranmak için saçma sapan açıklama yapıyorsun.G.S taraftarı için açıkcası böyle bir başkanları olduğu için üzülüyorum.
buyrun bu da bir beşiktaşlıdan geliyor; daha yazının başlığından belli ne olduğu, vefasızlık ve nankörlük
http://www.fotomac.com.tr/Yazarlar/turgay_demir/2011/01/17/vefasizlik_ve_nankorluk
Turgay Demir, gözümde bittin. Demirören'e yaranmaya kasanlara yalakalar derken bu yaptığına ne demeli? çok teşekkürler
....Yazarlar/turgay_demir/2011/01/17/vefasizlik_ve_nankorluk
linkin tamamı verilince kesiyor yarıda
Konuya yüzeysel bakıldığında ;
Yeni bir stad yapılacak,Toki'ye peşkeş çekilmiş,Gs masrafları karşılayamamış. Devlet yaptırmışmış..
Öncelikle devletin Gs'ye stad yapmak gibi bir yükümlülüğü yok.Gs'ye stad yapmaktan evvel yapılması gereken o kadar çok şey var ki zavallı memlekette.600 bilmem kaç milyon lira harcadığını gururla söylüyor Adam.Kendi cebinden yaptırmış gibi.Sonra Toki başkanı çıkıyor Özhan Başkan şöyle Mazlumdu,geldiler acizce karşımızda oturdular.vs
Ne kadar iğrenç, ne kadar sahtekarca!
Sonra insanlar tepkilerini gayet güzel bir şekilde : Gürültü yapıp,konuşan kişiyi protesto ederek gösterdiklerinde kendi yönetimlerince stada bir daha alınmamakla tehdit ediliyorlar.
Kamera kayıtları incelendikten sonra cezalandırılacaklarından bahsediliyor.
Merak ediyorum kaç bin kişi arasından kaç kişiye patlayacak bu hadise..
Rezillikler dizboyu memlekette..
Doğrusu Türkiye-ABD finali sonrası düzenlenen seremonide yaşananlara ilişkin bir yorumum yok. Ama, “Yapanlar kameralarla tespit edilecekler” yaklaşımının, o olayın ‘Çok ayıp’ olarak nitelendirilmesinin ardından, ‘Asıl gerçek ayıp’ olarak tarihe daha fazla geçtiği kanısındayım. ‘Aslantepe vakası’na gelince, eleştirilerde yine ‘Yeri miydi?’ vurgusu öne çıkıyor. Bir diğer vurgu da stadı yapan hükümet ve TOKİ mantığı üzerinden üretilen ‘Nankörlük’ tezi. Şimdi, bu yer ve zaman meselesi oldukça izafi. Öğrenciler Dolmabahçe’de yürüyor, ‘Yeri mi?’ deniyor, Tekel işçileri sesini yükseltmek istiyor, ‘Yeri mi?’ deniyor, Türk Telekom Arena’da neredeyse bütün stat, ‘Münferit’ damgasından uzakta Başbakan’ı protesto ediyor, ‘Yeri mi?’ serzenişleri yükseliyor. Sahi, Türkiye’de bir Hyde Park var da ben mi bilmiyorum? Söyler misiniz, neresidir bu doğru yer ve de zaman? Adamın şehrine git, heykeline “O ucubeyi yıktıracağım” de, dizisine “Yasaklayacağım” tehditinde bulun, içkisine “Yok canım, karışmıyorum” derken “İstediğiniz kadar zıkkımlanın” imasına soyun ve tüm bu eylemler için yeri ve zamanı sen belirle, iş protestoya gelince, “Yeri değil” de. Bana çok da mantıklı ama her şeyden öte adaletli gelmedi.
Diğer protestoları bilemem ama Seyrantepe’dekine ilişkin sadece futbol üzerinden şöyle bir tanımlama yapabilirim; malum bu oyunun en bilinen gerçeklerinden biri, “Yakaladın mı atacaksın”dır. Başbakan ve dünya görüşüne tepki duyanlar, Tayyip Bey’le bir daha nerede karşı karşıya gelecek ki? Meseleye tepkililer, cumartesi gecesi Aslantepe’de uygun pozisyonu yakaladı ve değerlendirmeye çalıştı, olay bence bu kadar basit…
uğur vardan - radikal
@fveg66
"ülkemizdeki hazımsızlar dünya basketbol şampiyonası finalinde sanki podyuma terörist çıkmışcasına rte yi yuhladılar al sana büyük ülke"
O finalde bulunan birisi olarak neyi hazmedemediğimizi ben sana açıklayayım. O finalde molalarda dansçı kızların her parkeye çıkışında Emine Erdoğan yerinden kalkıp dışarıya çıktı. Daha sonra protokolde oturan bazı kadınlar da ona katılmaya başladılar. Bu hareketle başbakanın karısı, sanki tribündekiler kızları köyden kaçırıp dağa kaldırmış da ortada oynatıyormuş gibi bir tavır takındı. O kadınların onurlu bir meslekleri olduğunu, bu iş için emek verdiklerini ve bizlere bir gösteri sunduklarını anlamaktan acizdi.
Emine Erdoğan; kadınların kollarından, bacaklarından, saçlarından, göğüslerinden utanarak yaşamalarını öğütleyen bir siyasi (dini değil siyasi) anlayışa mensup olduğu için paradoksal biçimde kadının varlığından rahatsız olabilir; ama kimseye "bir de oturup bunu izliyorsunuz ahlaksızlar" der gibi bir tavır takınma hakkı yoktur, kimse de bizden böyle bir tavrı hazmetmemizi beklemesin. Şimdi siz söyleyin dans etmeyi, kadının bedeniyle gurur duyabilmesini hazmedemeyen bir başbakan eşi mi bizi dünyaya rezil etti, yoksa bu çağ dışı zihniyeti yuhalayan taraftarlar mı?
@ menderes mete
? Bazı arkadaşlar anayasadan felan bahsetmiş.İzinsiz gösteri yapılmazmış,kanunlar ve kurallar varmış.RTE'nin ıslıklanması izinsiz gösteri midir?
***
Arkadaşım belli ki bana söylemişsin bunu fakat ben bu maç için söylemedim yazımı tam okuyup kavrayamamışsın. Ben diğer arkadaşların gösteriler hakkındaki tepkilerine istinaden söylemiştim elbette ki bende farkındayım ıslık ve yuhalamanın izinsiz bir gösteri ile alakası olmayacağını.
Yani bana bu kadar saçma birşey için cevap yazma gereği duyurduğun için sana teşekkür ederim.
Karşı takım oyuncuları stada gelince onları yuhalayan bizler, oraya mesleğini icra etmeye gelen kişileri yuhalayınca saygısızlık etmiyoruz da halkın büyük bir bölümü tarafından sevilmeyen, yağcısını önden yollamış ve gerizekalı konuşmalar yapan bir adamdan sonra çıkan başbakanı yuhalayınca mı haksızlık oluyor.
Eğer saygıdan haktan, hukuktan bahsediyorsak öncelikle Fenerbahçe'li, Galatasaray'lıları yuhalamayacağız(yapmayalım demiyorum) sonra başbakan bizden isteyecek o saygıyı.
@ Yaz Helvası
Neden siyasi ? Başbakan eşi = başbakan eşi.
Bumudur olay ? Yani bunlar seçilmiş insanları temsil ettiğinde seçme hakkını kaybedip toplum içinde bir idol konumuna mı sahip oluyorlarda kendi hür iradesine uygun birşey yaptıklarında tepki topluyorlar.
Neden siyasi ? Bu kadın dini inançları gereği olarak oradan uzaklaşma ihitiyacı hissettiği için değil de neden hemen siyasi etiketi yapıştırılıyor bu insanlara.
Ayrıca neden saygısızlık yaptığını düşünüyorsun, kendi inancı gereği inandığını yapan bir insanı neden yargılıyorsun ?
Ayrıca onun adına yorum yapıp daha sonra o yorumu eleştirmek de kime neyi ispatlama çabası ?
Farkındamısınız bilmem ama toplumu ayrıştırmaya başladınız bu ve buna benzer tutumlar sayesinde, herkese bir etiket yapıştırma sevdası nedir nerden gelir bilemem ama çok moda oldu bu dönemde...
Beşiktaşlilik bir felsefe olarak açıklanamazmis, çok daha öte diğer taraflılığı kiskandiran hatta yerini yadirgattiran bir olguymus. Ultraslanla ne kadar utanç duyuyorsak çarşı ile o kadar gurur duyduk su önemli meselede. Bravo çarşı siz biz galatasaralilarinda trübün olusumusunuz.
Madem burası hukuk devleti o zaman hukuk önünde bir başbakanın, rakip takım futbolcusundan, hakemden ya da kulup başkanlarından ne farkı var? Bugüne kadar kişiler ve kurumlara tiribunlerden ana avrat düz gidilerken kimsenin sesi çıkmaz ama Başbakan ıslıklanınca olay terbiyesizlik olur, ıslıklayanlar kamerayla tespit edilir vs. Nerde hak hukuk eşitlik? Sonuçta Başbakana hakaret edilmemiş, küfür edilmemiş sadece ıslıklanmış. İnsanların ıslıklama hakkı da mı yok?
Hani daha fazla özgürlük? Hani daha fazla demokrasi? Bizi AB ye sokacak görevdeki adamlar kendi vatandaşına ıslıkladı diye en ağır hakareti edebiliyor. Gerçekten trajikomik...
Son sözüm de izinli gösteri olmaz. Gösteri izinsiz olur. İktidara, hükümete ya da hangi büyük güce karşı siz gösteri planlayıp buna izin alabilirsiniz :) Sizi protesto edeceğiz, bize izin verir misiniZ?
- Hay hay. tabiki ne demek :)
Komik oluyorsunuz.
Ne benim meselem olcak ya banane!
g.s yıllardır şampiyonluklarımı çaldı nefretimsin galatasaray!!!
@Jasper
1) Neden siyasi? Çünkü o maçtan on gün önce oynanan Rusya maçında başbakan eşi siyasi gücüne dayanarak dansçı kızların salona çıkmalarına engel oldu. Salondaki 10.000 kişinin böyle bir gücü yok ancak başbakan eşinin o insanların yaptıkları üzerinde karar verme yetkisi var. Eğer bu yasaklama girişimi olmasaydı benim de onun tavrı üzerine söz söyleme hakkım olmazdı.
2) İkinci soruna istinaden yazıyorum. Evet, maalesef seçilmiş veya atanmış devlet görevlilerinin ve onların nezdinde eşlerinin yaptıkları eylemlerle kendi hür iradeleri kadar devleti de temsil ettiklerinin bilincinde olmaları gerekir. Sadcece başbakan eşi değil, örneğin yurtdışındaki bir toplantıda bir büyükelçi o salonu terk ederse bu onun bireysel tercihlerinin ötesinde devlet adına bir tavır takındığı anlamına gelir. Zaten yaptığım bütün yorumlar da onun bu temsil gücünden kaynaklanıyor. Soyut kalmasın diye isim verdim; ama isimlere yönelik herhangi bir tavrım yok, olamaz da.
3)Başta dediğim gibi ortada bir engelleme girişimi olduğunu hatırlaman gerekir, yoksa dini değil insanı ihtiyaçları için de tribünü terk edebilir; zaten molalar biraz da bunun için var. Ama kendisinin bu tavrına kadar Rusya maçında dansçıların niye sahaya çıkmadıkları bilinmiyordu. Finaldeki bu tavırla birlikte ne olduğunu anladık ve bu noktada bir soruyu sormak zorundayız: "Başbakan'ın eşi neden bir dans gösterisini yasaklamaya çalışıyor?" Benim yaptığım diğer yorumlar(köyden kız kaçırma, kadın bedeninden utanma) bu soruya yanıt verme çabasıdır. Ben senin verdiğin cevaptan "Din gereği kadınların dans etmesi yasaktır" gibi bir sonuç çıkarıyorum, eğer başka bir şey ima ediyorsan bir kez daha açıklamanı istiyorum.
4) Etiket yapıştırmayı bırak, bunu "hazımsız taraftar" diyen etiketçi arkadaşı eleştirmek için yazdım. "Kadının dans etmesini hazmedemeyen başbakan eşi" derken de bu etikete gönderme yaptım. Bu yasaklama girişimi ya dans etmeye ya da kadının kolunun, bacağının, saçının görünmesine karşı yapıldı. Birinde onurlu bir mesleği olan insanlara, ötekisinde ise kişilerin hayat tercihlerine karşı bir tavır takınma var.
@ Yaz Helvası
Rusya maçında rica etmişler dansçı kızlar çıkmamış. Ve bu o zaman baya polimik konusu oldu hatırlıyorum.
Bu karar siyasi diyosun başka birisinin böyle bir siyasi gücü olamaz diyorsun ve eleştiriyorsun. Buna tamam.
Daha sonra tekrar revize edilmiş ki bu sefer sorunu molalarda kendi dışarı çıkarak çözmeye çalışmış.
Buna neden karşı çıkıyosun ben bunu anlamadım.
Belli ki dini inançları gereği bunun doğru bir tercih olmayacağını düşünüyor, neden saygı duyulmuyor hiç birşey kabul edilmiyor.
Bana bir soru yöneltmişsin, sonuçta ben hoca da değilim diyanette de çalışmıyorum ama bunla ilgili araştırna ihtiyacı duyarsan bu konuda yardımcı olacak insanlar çok.
Ayrıca sevap / günah bu olayın çok farklı bir boyutu, orayı tartışmıyoruz biz.
Tartıştığımız kısım farklı.
Ayrıca bende dini bir kişilik değilim, basketbol maçlarına gidip maçı da gösterileri de izlerim fakat bu olaylara başka açılardan bakmamam gerektiği anlamına gelmez, gelemez asla.
Herşey bir yana bu saydığın ve tartıştığımız sebep bir uluslararasu basketbol finalinin sonunda ıslıklanarak, yuhalanarak hatırlanmasını gerektirmiyor.
Bu hem şampiyonaya, hem kendimize ve hemde rakibe yapılan büyük bir saygısızlıktır.
Sportif faaliyetlerin zaman zaman siyasal etkileri olabilir. Fakat bu şekilde kaba bir dil kullanılmaz.
@jesper
yaptığın yorumun genelinden çıkardığım sonuca göre yaptım ben yorumumu senin bunu saçma bulup bulmaman da umrumda değil.açılışda uyulması gereken kurallar vardır dedikten sonra verdiğin örneklerden ben bu şekilde bir sonuç çıkardım.açılışta protesto yapılamaz diye bir kural mı var? Yapılanlar hangi kritere göre terbiyesizlik yada saygısızlık olarak nitelendiriliyor? Sporda,siyasette ve sanatta alkış kadar ıslıklanmanın ve yuhalanmanın da olduğunu ve buna katlanılması gerektiğini kabullenmeyenler mi terbiyesiz yoksa ıslıklayanlar mı?
halkın vergisi ile yapılan bir stadın neden galatasaray'a verildiği de ayrı bir tartışma konusu sanırım
@Jasper
Bir önceki yorumda tam olarak anlatamadım sanırım, Emine Erdoğan'ın dışarı çıkmasına değil Rusya maçında dansçıların salona çıkmamalarının yasaklanmasına karşıyım. Final öncesinde bir açıklama yapılmadığı için kızların Rusya maçında neden salona çıkmadıklarını tam olarak bilmiyorduk. Atıyorum, Turgay Demirel iktidara hoş görünmek için dansçıların çıkmasını engellemiş olabilirdi. Ama Emine Erdoğan'ın dışarı çıkmasıyla Rusya maçında neler yaşandığını anlamış olduk. Tepkimiz de siyasi yollardan organizasyonun bir parçasına yasak konulmasınaydı. Finalde televizyon yayınları vs. nedeniyle Red Foxes'ın sahaya çıkmasını engelleyemediler; ama o gün orada Efes Kızları gösteri yapsa bunu engelleyeceklerdi, en azından ilk tavır bunun habercisi. Bu bir rica değil bir yasaklama ve siyasi güç kullanılarak uygulanan bir yasaklama.
Sana sorduğum sorunun muhatabı aslında Emine Erdoğan'dır zaten; ama ne kendisi aldığı tavrı açıklayacak cesareti göstermiştir ne de medya bu soruyu ona yönlendirebilmiştir. Mesele dünyaya rezil olmak ise, benim sana yönelttiğim sorunun çok daha provokatif olanını Rusya maçındaki yasağın ardından NBC Sports'da yorum yapan Rick Chandler sormuş: "I’m sure there were plenty of women in the crowd, however; and I’m sure they all weren’t wearing burkas. How do Muslims regard that?" (Eminim ki o kalabalıkta bir sürü kadın vardı ve hepsi de burka giymiyordu. Acaba müslümanlar bu durumu nasıl karşılıyor?) Konulan yasağın Türkiye ile ilgili hangi çağrışımlara yol açtığı ortada ve bunu konuya açıklık getirmek adına yasağı koyanların çıkıp konuşması gerekir. Türkiye'nin Burka -> Afganistan ve İran örneklerinden farklı olduğunu duyurabilmek ve tepkimizi göstermek için bizler finaldeki yuhalama dışında nasıl bir tepki koyabilirdik ki?
Yazının linki de burada: http://offthebench.nbcsports.com/2010/09/01/free-the-red-foxes-dance-group-banned-from-turkeys-world-championship-games/
Tepkinin üslubu ve yeri tartışılabilir; ancak kürsüdeki rakiplerin (Litvanya ve ABD) taraftarlardan gereken tebriği aldıklarını orada bulunan biri olarak garanti edebilirim. Kanımca şampiyonaya yapılan en büyük saygısızlığı ise şovlara müdahale etme hakkını kendisinde gören siyasiler yapmıştır.
Bir de gördüğün gibi tartıştıkça ve üzerine düşünülmesi gereken noktalar buldukça birbirimize daha çok konuda hak verebiliyoruz, toplumun ayrıştığı falan da yok. Esas birisi ortaya "hazımsızlar" diye çıkınca işler geriliyor.
bırakın bu işleri yav.senelerfce bizim şampiyonluklarımızı çalan bir takıma devlet bedava stat verdi diye yuhlarım asıl ben iktidarı.ulan adamlar ali samiyenin kirasını ödememişler hala bazı gs li dangalaklar çıkıp biz ali samiyeni verdik değerli bir arayı verdik diyor.bir kuruş paraları yok demek ne demek ya.utanması sıkılması olan o statta oynamaz gider lisesinin bahçesinde oynar.düne kadar tt arena olan statı bile ali sami yen spor kompleksi yapmaya çalışan bir zihniyete tabiki hatırlatılacak hoşşt ulan burada bir allah kuruşunuz yok diye.yemişim gs yi.sürünsünler.cuma çıkışı cami avlusunda mendil açıp para dilensinler.benim verdiğim vergi ile gs ve gs lilere yapılan her hizmeti lanetliyorum.yürüyedur erdoğan bayraktar.senelerce mesut yılmaz ile mehmet ağar ile haluk ulusoy ile şerefli!!! şampiyonluklar kazanmış bir takım bırakında bu kez tayyip ile kötü olsunda biz seyredelim.sırtını devlete dayadıklaır yeter artık bu takımın.düşsünler devletin sırtından da görelim kaç kuruşları varmış.
nerden bakarsan bak tayyip ve kabinesi haklıdır el etek öptürmek istemeleri doğaldır.600 trilyona kaç çuval kömür pirinç bulgur olurtdu ve haziran ayı garantiye alınırdı farkındamısınız siz.adam onu yapmamış gs ye bedava stat vermiş başına gelene bak.ben olacam şırnağa sürerim o takımı.
Bence buyuk bir yanilgi icindeyiz. Bir kere su Galatasaray'a bedava stad verilme meselesini cozelim.
Besiktas, Fenerbahce, Galatasaray her ne kadar Borsa'da islem goren sirketler de olsalar, kamuya mal olmus sosyal vakiflardir. Biz zamaninda Istanbul'un en guzel yerindeki stadimiz icin ne verdik ? Ciragandaki arsayi soyleyecekseniz, orayi nasil almistik da verdik? Umraniye'yi, Cilekli'yi nasil klubumuze kazandirdik? Fenerbahce devletten hangi sembolik rakamlara nerelerin tapusunu aldi?
Mecidiyekoy'un gobeginde futbol sahasi kadar arazi burda hepimizin 7 sulalesini gecindirir. Ust kullanim hakki Galatasaray'a aitti, yani bu saatten sonra orayi kimse alamazdi Galasataray'dan, tipki bizden Inonu'yu alamayacaklari gibi. TT Arena'nin devletin de gucu ortaya konularak yapilmasinda sakinca olmamali.. Ama, ne zamanki sahislar -Toki baskani, Adnan Polat, Basbakan- bu konudan rant saglama pesine duserler, secim propagandasi yaparlar iste orda sakinca vardir.
Benim cok cok 10 liram Galatasaray'a gitti belki de bu stad meselesinde, helal olsun.. Inan ki helal olsun. Inonu yapilirken de hangi Galatasaray'linin emekleri vardi acaba? Biz o stadda ne guzel gunler yasamadik mi ? Birakalim onlar da yeni stadlarinda yasasinlar.. Ben bu stad meselesinde peskes gormuyorum. Ama oncesinde-sonrasinda yapilan bircok ahmaklik ve is bilmezlik var. Bizim tepkimiz Adnan Polat'a, elestirelemez konuma getirilmeye calisan Basbakan'a, ve onun yalakcisi medya'ya olmalidir..
@Jesper
"Dolayısıyla da izinsiz gösteri yapamazsın."
Hayir, yaparsin.
"Madde 34. - Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir."
Ha, peki bu hak nasil sinirlanabilir? "Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla"
Genel saglik, genel ahlak, milli guvenlik... Hep "kisve" laflari. Bu kisve altinda 30 yildir en temel haklarimizdan birisine tecavuz ediliyor.
Bakin dunyanin her yerinde, her politik figur yuhalanir. Bunun otesi berisi yok. Toplumun belli bir kesimi tepkisini sadece yuhalayarak verecek durumdadir, o kesimi minimalize edecek olan da, iktidarin katilimci tutumudur. Bizim iktidarlar hic oyle bir tutum benimsemezler, cunku demokrasiyi sindirebilmis degiliz.
"Senin demokratik hakkın yüzünden ben huzursuz oluyorsam o demokratik hak değildir."
Bu da yanlis. Senin demokratik hakkin, benim demokratik hakkimi engelleyemez. Ama demokratik hak bizzat huzursuz eder zaten. Escinsellerden, Kurtlerden bahseder, azinliklardan bahseder, uc fikirlerden bahseder ve senin etrafina olusturdugun "konfor balonu"nu patlatir demokratik hak. Demokrasi, farkliliklarin dile gelmesidir. Basbakani yuhalamak "yanlis, gereksiz, yersiz" olabilir; ama sapina kadar bir haktir ve de bunun ifa edilmesi "isimlerini alacagiz, cezalarini kesecegiz" tutumuna yol acarsa buyuk bir ayip islenmis olur.
@alper
klavyene sağlık.
sırf akp'ye karşı oldukları için galatasaray'a destek veren beşiktaşlıları anlamıyorum.
inşallah stadı alamazlar da, olimpiyata mahkum olurlar.
@jesper izinli gösteri mi olur lan, ne diycen adamlara toplanicaz ve sizi eleştireceğiz bu mudur? bravo
eline sağlık usta...
@menderes mete
Sırf birşey yakalamak için o yazının bir cümlesini cımbızla çekip "ya nası yakaladım" pozuna girersen kusura bakma ama böyle bir tepki gösteririm.
@Yaz Helvası
Tartışmaya başka bir boyut açmışsın, çok pardon ama Rick Chandler ve dahası içinde bulunduğu toplumun bizim hakkında ki düşünceleri neden bu kadar umrunda ? Aman İran yada Afganistana benzemeyelim çabası neden. Dahası bunun çabası buysa çok komik. Ayrıca hala İran ve aynı ideolojik yapıya sahip devletlerden farkımızı anlayaman varsa onlara bu farkı bu şekilde anlatacaksak çok acı bizim için.
@ shelbyl
Sende biliyorsun ki maddeler, yönetmelikler uygulamanın ta kendisi olmadı,olamaz hiçbirzaman bizim ülkemizde. Bu bugünün değil dünün sorunudur aynı zamanda.
Bir dönem buna izin vermedi ve bu içtihat oldu. Sonuçta iktidar meselesinden çok öte birşey bu sende bahsetmişsin. Sonuçta benim dediğime çıkıyor bu, bahsettiğin sınırlamalar bir şekilde karşımıza çıkıyor burda. Maalesef demokratik hak arayışı bazen o kadar çok hak tecavüzü içeriyor ki işte burda o sınırlamalar belli bir kalıp halini alıyor.
Sonuç olarak izinsiz bir yürüyüş,gösteri,miting şuan itibarıyla yasaktır. Kağıt üzerinde farklı olduğu gerçeği değiştirmez, ben uygulamalara bakarım.
"Bu da yanlis. Senin demokratik hakkin, benim demokratik hakkimi engelleyemez"
Buna katılmıyorum, bal gibide engeller. Sen demkratik hakkımı kullanıyorum diye bir yolu kapatamazsın, o an benim hakkıma tecavüz etmiş olursun.
Ayrıca elbetteki bütün siyasiler eleştirilir,ıslıklanır,yuhalanır.
Benim bunlara herhangi bir lafım yok. Ama bunun yeri bellidir. Miting yaparsın,yürüyüş yaparsın ama gidipte bunu spor salonunda, stadda yaparsan şık olmaz.
Anlatmak istediğim budur...
GSnin avantası benim de midemi bulandırıyor ama o ayrı konu, adam bulmuş erdoğan'ı protesto etmesin mi? Caddede gösteri yapıp iber gazı ve cop mu yesin? Kendini stadda güvenilir hissetmiş ve bombayı patlatmış, daha ne konuşuyoruz? Bizim taraftar yapsa ben bravo derdim.
@Jesper
Abi ayni yere donuyoruz. Sen diyorsun ki "Izinsiz gosteri yapamazsin". Sonra da diyorsun ki "Protesto edeceksen gosteri yaparsin." Iktidari protesto etmek icin iktidardan izin mi alinacak yani? Boyle bir demokrasi tasviri yok.
Bak, yol kapatmak vs. ayri bir tartisma konusu. Burada stadyumda yuhalamak var. Hangi demokratik hak gasp ediliyor yuhalaninca? Basbakan'in yuzunu gorme hakki? 100 db sesten daha yuksegini duymama hakki?
Sanirim demokrasi mefhumuna bakisimiz cok farkli, bu durumda en temelden baslamamiz lazim konusmaya ki burasi yetmez.
@ shelbyl
"Bak, yol kapatmak vs. ayri bir tartisma konusu. Burada stadyumda yuhalamak var."
Anlamadığım neden tek bir nokta hedef alınıyor benim söylediklerimden. Elbetteki stadyumdaki olayın izinsiz gösteri ile ne alakası var. Ben onu konu oraya geldiği için söylemiştim.
Elbette ki bende biliyorum stadyumdaki haraketin bir suç yada benzeri birşey olmadığını.
Zaten onu ifade ederken kaba, şık olmayan tabirler kullandım asla suç demedim, gösteri de demedim.
Sadece yeri değildi dedim. Yapılması yer mitingler,gösteri alanlarıdır şeklinde bir açıklamam oldu hatta.
Burayı iyi anlayalım.
Ayrıca,
" Iktidari protesto etmek icin iktidardan izin mi alinacak yani? Boyle bir demokrasi tasviri yok."
Alınacak ve alınıyorda. Benim bildiğim gösteri hakkında valilikten yer hakkında izin alınıyor.
Cumhuriyet mitinglerinde olduğu gibi.
Yapmayın ya o kadar da diktatör bir rejim tarafından yöneiltmiyoruz.
...
süleyman seba'dan sonra ilk kez özhan canaydın'a hayranlık duymuş bir beşiktaşlıyım. hastalığın pençesinde son günlerini yaşarken, bu adamın cenazesine gidip saf tutsam iyi olur diye çok düşündüm ama nasip olmadı. ali aydın'a düdüğünü asmalı çıkışı dışında bir yanlışını da görmedim. o yüzden hala tt arena'da yaşanan terbiyesizliğin şokunu yaşıyorum, hislerimi küfürsüz ifade etmek için kendimi zorluyorum.
iktidarda hangi parti ya da görüş olursa olsun, muktedirin karşısısında olmak benim kişisel tavrımdır. çünkü muktedirler bal tutarken parmağını yalayan, bizim gibi doğu toplumlarında kendilerini seçen, kendilerine vekalet veren asılların önüne geçen, kendilerini halktan üstün gören, trafikte ilerlemek için yolları kapatan, çocuklarına torpilli askerlik yaptıran ya da hiç yaptırmayan, ihaleleleri yandaşlarına akrabalarına dağıtan, yargıdan kaçan, kıyak emeklilik maaşı alan, imar değişikliklerini insider yolu ile bildikleri için önceden arsa kapatıp zenginleşen sülüklerdir benim gözümde. 35 yıllık bir hayatın, yakın çevresinde siyasetçi akrabalar olan bir adamın tecrübesiyle söylüyorum. şimdi bu muktedirler kamunun kaynaklarıyla yapılan hizmetleri bir lütuf gibi sunacak, kendilerini padişah/sadrazam gibi görecek, halk da buna itiraz ettiğinde kafasına vurulacak. buna boyun eğen adam beşiktaşlı olamaz. gs nefreti bile böyle bir zulmü ve küstahlığı mazur gösteremez. ben de sevmem gs'yi, malatya'ya araba, ankaragücü'ne para olaylarının aktörleri ergun gürsoy ve adnan polat'tır ve içimde o iki kayıp şampiyonluk hala yaradır. hatta fb'ye olan allerjim gs'ye olan kadar güçlü değildir. ama tt arena'da ve törenin sonrasında yaşananlar bize şunu göstermeli. toki'nin gözü dolmabahçe'de, inönü'nün yerindedir, bunun kulisleri yapılmaktadır, muktedirlerin, beşiktaş'ı da bir dağbaşına sürüp, eline yalandan teknoloji ürünü bir stat tutuşturup, sonra da alın lan amına kodumun aç köpekleri diye kalbimin sahibi beşiktaşı ve beşiktaşlılar'ı aşağılamaları an meselesidir. anıtlar kurulunun derdinin dolmabahçe sarayı vs olduğu kanaatinde değilim. şimdi gs'ye kıyak yapıldığı gerekçesiyle ya da beyin damarlarınızı tıkamış müritlik/şakirtlik münasebetiyle akp iktidarını her ne pahasına olursa olsun desteklemek gayesiyle zulme ve baskıya sessiz kalmak, birkaç yıl içinde beşiktaş'a ve beşiktaşlıya yapılacak zulme de şimdiden onay vermek demektir. aklı ve vicdanı olan hiçbir beşiktaşlı buna izin vermemelidir. ilk inönü maçında, "inönü bizimdir", "toki akıllı ol" tarzı pankartlar ve ölçülü tezahüratlarla devlete ve aç gözlü memurlarına/müteahhitlerine gerekli uyarılarda bulunulmalıdır. hatta çekirdekçi diye alay ettiğimiz fenerbahçe taraftarına da ilk saraçoğlu maçında benzer bir uyarı görevi düştüğü kanaatindeyim. milletin vekilleri, zamanı geldiğinde vekaletten azledilebileceklerini, devletin memurları, görevleri gereği yapmak zorunda oldukları bir hizmet karşılığında yurttaşlara ve 100 küsur yıllık camialara artistlik yapamayacaklarının farkına varmalıdırlar. bu ortam sporda şiddet yasası ile birlikte değerlendirildiğinde, türk futbolu ve beşiktaş açısından, hatta sivil ve yasal muhalefet açısından tarihi bir dönemeçte olduğumuzun farkında olmalıyız. yasalara göre suç teşkil etmeyen usullerle ve her türlü iletişim vasıtası ile protesto demokratik bir haktır. başbakan, bakan, bürokrat hayranları ve muktedir parti sempatizanları üzülmesin diye hyde park'a gidip speakers' corner'da bir tabureye çıkıp mı protesto edecez ülkemizdeki kanunsuzluğu ya da ahlaksızlığı?