pis bir sokakta müşteri bekleyen yaşlı ve yorgun orospular için

allah allah allah allah saldır beşiktaş

Ne gaz vermiş adam. Bu kadar gazı bana verse bende döverdim Foremen'i :)

aşağıdaki notu okumasam ve -vaka-i bilica- maçında o stadda yer almasaydım, ucuz bir motivasyon kaynağı ve bayat bir fakir edebiyatı olarak benimseyecektim bu yazıyı...
Özellikle ikinci şıktaki tecrübeme dayanarak söylüyorum ki, pazar günü o stadda olacak 2 bin 500 Kartal yüreklinin içinden geçenler aynı bu şekilde tezahür edecek.
-Çeşitli iç kanamalara neden olabilecek bir bilet izdihamının ardından, çikolata fabrikasına bilet kazanmış çocuk gibi sevinçliydim. Tüm harçlığımı oraya yatırmak hiç koymamış, akbilimdeki son kuruşlarla işe dönmüştüm. 2 gün boyunca abim yerinde Bobo'yu görüyor, patrona-mahallenin yavşağına-trafikteki ibneye fener forması giydiriyordum zihnimde. Büyük gün geldi ve yine çeşitli emareleri atlattıktan sonra yerimizi almıştık. Maça yarım saat kala girmeme rağmen staddaki boş koltukların fazlalığına bakıp hayret ediyordum. Maç başladı demeye kalmadı golü yedik- bu arada tribünler dolmuştu! Bize yine hüsran şarkılarını dillendirmeye başlayacakken, sanki beyazlıların kalbine elektroşok yapılmıştı. Kartalın canlanmasıyla biz de silkindik. Daha sonra ligtvden izlediğimde nedense duyamadığım çeşitli tezahüratlarımızla boğmaya başladık kanaryaları. Demeye kalmadan PENALTI. Arkadaşımın sırtını dövüp, adrenalin fırlaması yaşayıp olana konsantre olamamamdan dönen filmden haberim olmuyordu. Ben elimi açıp Allaha yalvarırken masumca, penaltı noktasında süte su katıyormuş bir ibne(gerçek anlamda). 1 dakikada bir coşkunun yerinin nasıl bir hayal kırıklıpına dönüştüğünün yaşıyordum. Bopazımda düğümlenenleri yutkunamıyordum. Son düdüğün çalmasıyla hayatımda ilk kez gözümden iki damla yaş boşaldı. Sonra göğsüme hızlıca çarpan taşın etkisiyle uyandım. Maçın başlamasına 5 dakika önce gelen, locasından tek kelime bağırmadan oturan vip! ruhlu insanların 5 dakikalık keyiflerine meze oluyordum o anda. Hayatımda hiç o kadar çaresiz hissettiğimi hatırlamıyorum. Oranın değer yargılarına hemen alışıp, bir de akbilime güvenip cebimdeki bozukluk beş lirayı düşünmeden saydırdım kontra şekilde. patronlar çıktı yine çok beklemeden. Ben ise gözlerde bir damla yaş kalbimde bir aşk bestesinin realitisine tanıklık ediyordum...

Şimdi üzerinden henüz 5 ay geçmişken aynı süreç yeniden başladı. Kadıköy sokaklarında FORMANDA TER OLMAYA GELDİK! bestesinin söyleyebilmenin umuduyla vira bismillah diyorum.

Şimdi: danset şampiyon, savaş onlar için!
bu renklinin işini bitir, savunmasını dağıt hepsinin...
düşkünler yurdundaki zavallılar için,
emeklilik maaşı alamayan yaşlılar için,
pis bir sokakta müşteri bekleyen yaşlı ve yorgun orospular için...
meyhanelerde oturmuş demlenen bütün yalnız kalpler için...
bilardo salonlarındaki yalnızlar için,
sokak köşelerindeki yalnızlar için,
danset şampiyon, savaş onlar için...

umarım o fakir, yalnız ve bilimum hayattan muzdarip kişiler diğer takımların taraftarları arasında yoktur. aksi halde onlara da yazık olur.

yalnız bu ne duygu yoğunluğudur arkadaş, yıktı geçti üstümüzden.

ama bana kalırsa yerde yatan rakibinin üstüne top atan emreleri, sahayı kazıp haksız galibiyetler peşinde koşan bilicaları, her defasında aynı hataları yapıp taraftarına hak ettiği futbolu izletmek adına hiçbir çaba göstermeyen selçukları, rakip oyuncuya vurup hiçbir şey olmamış numarasıyla hemen yanından uzaklaşan luganoları ve bu kadroyu kuran yöneticileri utandırmak, insanlığa, vicdanlı olmaya bir nebze olsun özendirmek için saldır ve dans et şampiyon. çünkü dans edemediğin devrim devrim değildir...

saldır şampiyon, yanlışlarını yüzlerine vura vura dans et, dans et ve yık kibirleri, alçaklığı ustalık sananları utandırarak dans et ve saldır...

taa ki günah çıracakları ana kadar saldır, dans et ve utandır onları...

cska maçından sonra şu postu yukarı taşısanız daha güzel olmaz mı?

@jokond; daha yazıyı okumaya başlar başlamaz tahmin ettim senin yazın olacağını. tüylerim diken diken okudum yine. ve ceyhun'un dediklerine katılıyorum sonuna kadar. harika bir yazı olmuş ve ona layık yorumlar gelmiş. müthişsiniz...

"Ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda" tadında bir yazı...
Haydi şu renklilere boQ7relim...

abi referandumda hayır diyenler için de dansetsin :) (ben mesela)

ruff kardeşimle hem maç öncesi hemde maç sırasında dans ettik.özellikle ernstin golundeki dans figurlerimiz resitaldi :))

Şu yazıyı okuyunca hissettiğim duyguların yarısını hissetsin sahaya çıkan 11 kişi rahat rahat yener dönerim. Girişimiz kolay, çıkışımız olay olur hatta...

arkadaş ben niye bir şey hissetmedim şu yazıdan! ne ruhsuzmuşum!

Hak adalet yerini buldu gecen sene son hafta birazda olsun bu sene tamamen yerini bulacak insallah!!!

Türkiye'deki itilmişlerin,kakılmışların ve eziklerin takımı için dans et şampiyon.Bir büyük sonrası derlenmiş bir yazı olmuş herhalde.Güzelde olmuş,Bjk'li olsam fena gaza gelirdim...