.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

20 Ağustos 2010 Cuma

Faşizm

Ben artık bazı şeylerden sıkıldım.

İnsanlar anlamak ve görüş sunmak yerine, senin benim fikrimi değiştirmeye çalışıyorlar.

İfade özgürlüğü teorikte var, pratikte yok.

Ben Beşiktaşlıyım...

Sen de Beşiktaşlısın...

Burayı veya beni ister oku, ister okuma.

Sonuna kadar da kendi bildiğini söyle.


Ama bırak da ben de kendi bildiğimi söyleyebileyim.

Ortaya bir düşünce koymadan benim fikrimi değiştirmeye çalışma.

Benim sizin hoşunuza gidecek şekilde yazma zorunluluğum yok.


Bırak ben geri kafalı kalayım. Bırak ben Quaresma'yı beğenmeyeyim. Bırak ben hala Yıldırım Demirören'den nefret edeyim.

Hoşuna gitmiyorsa okuma.

Ben her gün daha marjinalize olduğumu hissediyor ve görüyorum. Peki siz güce yamanan bu insanların nasıl artan bir şekilde bu marjinal grupların üzerine üzerine geldiklerinin farkına varıyor musunuz?

Forumlarda, sitelerde getirilen en ufak eleştirinin hemen nasıl cevaplandırıldığını takip ediyor musunuz?

Eyy Denizlispor maçını yaşayan Beşiktaşlılar...

Hala buralarda mısınız?

Sesinizi, sesimizi duyuramaz olduk. Kendi evimizde kendi düşüncemizi ifade ettirmiyorlar...Akın akın bizi bu kulüpten def etmeye çalışıyorlar...

88 Yorum:

Adsız dedi ki...

-1-

DÖNEK:
sf. İnanç ve düşüncesini değiştiren, sözüne güvenilmeyen, caygın, kaypak (kimse), kahpe: “Esasen

bende kabahat ki sizin gibi dönek insanlarla yola çıkmışım.” -O. C. Kaygılı.

İki gün önce "yeter demirören" diyenler şimdi iki transferde kendinden geçti arkadaş, nasıl da saldırıyorlar farklı fikirlere, düşman bellemişler kendi taraftarlarını. Ne kadar kolay saf değiştiriyorsunuz, ne kolay unutuyorsunuz herşeyi. Aldatıldıktan sonra aklı bir pırlanta yüzükle çelinen öz güveni eksik kadınlar gibisiniz. İki yıldız transferiyle aklınız çelindi, kulübün başarısı bile ikinci plana atıldı, ikinci lige düşelim de macera yaşayalım diyenler var. Macera arıyorsan git bungee jumping yap arkadaş, yıldızlara tapıyorsan git Real Madrid'i destekle. Ben Beşiktaş'a tapıyorum, ve ne kadar gücüne gitse de, ne kadar kabullenemesen de en az senin kadar seviyorum Beşiktaş'ı. Peki Quaresma sakatlanıyor veya formu düşüyor da Robinho sakatlanmıyor mu? Terminatör mü bu adam? Borç olmuş 212 milyon lira, stadyum yakında başımıza yıkılacak, neresinden tutsak elimizde kalıyor, saha patates tarlasına dönmüş, geçen sene futbolcuların paraları geç ödenmiş ve olaylar yaşanmış, hatta bazı şubelerin (örn: hentbol) paraları hiç ödenmemiş. Kusura bakmayın ama sonradan görmeler gibisiniz, hepsi sizin olsun istiyorsunuz işin sonunu düşünmeden. Guti ve Quaresma gelince kendinizi kaybettiniz. Tek bir adama (sayıyla 1) bunca parayı dökmek nedir? Kendi başına hangi kulübü şampiyon yapmış bu adam? Kulüp batarsa ne olacak? Hadi batmadık diyelim, Robinho'ya döktüğümüz paralar yüzünden gün gelir Guti'nin maaşını ödeyemedik diyelim. Adam Real Madrid'de böyle bir durumla karşılaşmıdır acaba? Tepki verse haksız mıdır? Oynamasa haksız mıdır? Kendimi tekrarlıyorum ama o paraya stadyum olayına girişilse daha iyi değil midir? Madem sponsor da var, ne güzel işte, isim babası olsun stadyumun. Önce stadımızı büyütsek, gelir giderlerimizi dengelesek, yerli kalitemizi yükseltsek, birkaç sene sonra alsak Robinho'yu Adebayor'u daha iyi değil midir? Halen samimiyetine inanmadığım adamlardan borç harç almak daha mı iyidir? Kusura bakmayın ama "ayranı yok içmeye, atla gider sıçmaya" cuk oturuyor bu duruma, azıcık kendimizi bilelim.

Adsız dedi ki...

-2-

Benim anlamadığım bir diğer nokta da sizden farklı düşünenlere karşı alerjiniz. Herkes Robinho'yu isteyecek diye birşey yok. Biz burda o maliyetin tek bir futbolcu için yüksek olduğundan veya o paralarla başka işler yapılabileceğinen bahsediyoruz. Ha gelince ben de oturup desteklerim, vah niye geldi diye oturup dövünecek halim yok. Ama bana kalırsa bizim önceliğimiz Robinho değil stadyumdur diyorum. Ama yok Robinho geliyor biz beğenmiyoruz, biz enteliz "finans edebiyatı" parçalıyoruz, biz Beşiktaş'a Higuain'leri Diatta'ları layık görüyoruz, yok biz başarısız olalım istiyoruz. Azıcık objektif olun arkadaş, bir Robinho gelince kendi taraftarınıza bile sırtınızı döndünüz. Bizim de bazı konularda sıkıntılarımız var ki bu platformda sizinle paylaşıyoruz. Ne kazancımız var bu işten? Rahatsız oluyorusanız da katılmıyorum ama "bence böyle böyle" diye açıklayın. Neden hakaret etmek? Neden birilerini köstebek ilan etmek? Neden en büyük Beşiktaş'lı sizlersiniz? Çok rahatsız oluyorsanız okumayın, başka platformlarda Robinho'nun zkini taşanı yalayanlar var onları okuyun abi. Sizden farklı düşünenlere resmen saldırıyorsunuz, asıl sizin amacınız nedir ben anlayamadım. Herkes aynı fikirde olsaydı bu gibi platformların amacı nedir zaten?

Aslında düşünüyorum da Demirören çok akıllı bir adam. Vaktinde birilerinin politikada yaptığını yapıyor, yakaladı insanların damarını, veriyor gazı. Tribünlerde böl-parçala-yönet taktiği uyguluyor, artık onun adamları değil kendi arkadaşlarımızdan dayak yiyeceğiz farklı ses çıkartınca. Temizleyeceğim demişti ya tribünleri, kendisi de uğraşmıyor. O döktü çözeltiyi, biz kendi kendimize kimyasal reaksiyona girdik. size göre Robinho gelsin de gerisi mühim değil. Dediğim gibi gelirse desteklerim, adama kan davalım değil, karakterini bozmayan her Beşiktaş futbolcusu gibi arkasında olurum. Ama bana göre kulübün yaptığı ateşle oynamaktır, sizlere bunu anlatamadık. Size göre plan program yapan, geleceği düşünen, Robinho'yu istemeyen Beşiktaş'lı değildir. İki günde kukla oldunuz be, ayıptır. Gerçi eskiden de Demirören'i destekleyenlerden olmanız çok olası, zira kimden taraf olduğunuz o kadar çok belli. Temizleyin bu tribünleri ulan, döverek atın bizi dışarı, zaten sizin çoğunluk olduğunuz yerde ben Beşiktaş'lıyım demeye utanırım! Kulübün menfaatlarini düşündüğüm, Robinho'nun şatafatına kapılmadığım için adam benim Beşiktaş'lılığımı sorguluyor. Sen kimsin be? Eskiden Beşiktaş'lı olmakla neden gurur duyardım onları da bir bilen anlatır artık size, gerçi onu da dinlemeyip ırzına geçersiniz siz.

ederlezi12 dedi ki...

Bugün Forzada Robinho ile ilgili '' Babalarının parası '' ile oyuncu almaya çalışanların tutarsızlığı ile ilgili bir mesaj atmıştım. Akabinde hemen bana biri aynen şu şekilde '' Ne ayaksın bilader'' gibisinden mesja attı.

Şimdi Forzaya girmek istedim ve benim yazdığım bu mesajdaki '' terbiyesizlik '' den ötürü 17 eylül tarihine kadar ihraç edildim.

Halbuki sabah bazı gazetelerde de geçiyordu '' Baba Parası '' ile ilgili haberler , manşetler.Spor Servisi programında bu tarz bir haber görmüştüm. Bir de kadro ile ilgili eleştirimi dile getirmiştim .

Ben hiç stada gitmedim , geçen seneki Denizli maçında olanları burda takip ettim ve orada saldırıya uğrayanları şimdi daha iyi anlıyorum. Benim durumumla Denizli maçındaki insanın durumu arasında şimdi ne fark var ki ? Oradaki zihniyet burda da devam ediyor. Belki ben dayak yemedim ama benim de içim acıdı inanın..

- aklı başında olup da hala forzaya giren kalmış mı yaw ? vah vah ...

- robinho da gelse Q7 de kapalıyı dübüründen delse , o gülüş çıkmayacak bu hafızadan kırbaçlı kırbaçlı !

- jessie asla yalnız değilsin ... yapayalnızsın !

- benim beşiktaşım bana artık heyecan veriyor , borç - harç - baba parası - iflas - tüzük - hesap - kitap ile zaten ilgimizi keseli , guti deldireli çook oldu ...

- bazen o kulübe girip alın lan formanızı sırtımdan deyip yakmak istiyorum seyyar seyyar , korsan korsan !

Gökhan dedi ki...

@ ederlezi12

1 ay no post geldiyse yine iyi, şubat'tan beri yumuşamış sayılır forza yönetimi.

demirören tekrar başkan seçildikten bir gün sonra ihraç edilmiştim ben siteden.

Benim anlamadigim su.

Burasi bir blog. Burada forsumuz olan bir kurum degiliz. Bir nevi bir istisare heyetiyiz en fazla. Bunu da herkes biliyor.

Bizim derdimiz ne? Burada fikri tartisma yapmak. Niye? Cunku Besiktas'i seviyoruz, yazmayi seviyoruz, olaylara farkli acilardan bakmayi seviyoruz.

Ben SPDK Baskani degilim, Besiktas'in bir dahaki denetlemesini yapmayacagim, TFF'de calismiyorum.

Niye bu kadar hizla ve agresyonla beni "ikna" etmeye calisiyorsunuz ki?

Benim futbola dair goruslerim var. Bunlar yillarin tecrubesi ve okumasi ile sekillenmis halde. Su haliyle Robinho oraya uymuyor.

Ama sen benim gorusumu degistirmek yerine "Sana Diatta layik!" dersen, dedigimi iki kelimeyle ozetleyip "Besiktas batiyor mu?" dersen olmaz. Cunku ben sana uzuuuun uzun goruslerimin dayandigi temeli anlatiyorum. Bir iki kisi haricinde, karsilikli tartisma yapamadik su ortamda o fikirlere dayali. Is dondu dolasti benim Besiktas'i sevmememe geldi resmen.

Ulan sevmesem burada isim ne?

Adsız dedi ki...

Daha dur az sonra azınlık psikolojine bürünmüş numaraları yapmakla suçlanıp, kendimizi acındırmaya çalıştığımızdan bahsedilecek. Çünkü hep bir çakallık peşindeyiz biz, para kazanıyoruz sanki bu işten amk.

kma dedi ki...

2 tip taraftar grubu var. birincisi aklıselim ile takımını tutan, romantik yaklaşımları olan, rakip takımları takip eden, futbolsever olarak dünya futboluyla ilgilenen..

2. grup ise köktenciler. taraftarlığı din gibi, faşizm gibi bellemişler. mantıkla işleyen bir düşünce yapıları yok. 3 bitlik bellekleri ile daha büyük veri overflow oluyor...

ilk gruptakiler düşüncelerini rasyonel zemine indirgeyecek ciddi metinler kaleme alıyor. karşı tarafı muhattap kabul edip dayanaklarını dillendirken, diğer grup dinlemiyor bile.
2. grup 1. grubun fikirlerini sanki karşı takımın taraftarı gibi algılayıp saldırganca cevaplıyorlar. olsa olsa ajandırlar. gerçek taraftar olamazlar. "sizlere diattalar layık"tan öte bir argumanları da olamaz zaten.
karşı tarafın mantık algısı yoksa, tartışmaya o seviyeden devam edilemez.

ekşibeşiktaş dili şu ana kadar bozulmadı. herkes kendi dünyasına göre platform buluyor zaten..
sorun etmeye gerek yok..

Abi 1. gruptan "romantik yaklasimi" cikaralim bence. Romantik yaklasim sart degil akliselim icin.

Ben Robinho isini de akliselim adamla tartismak isterim zira, onlar da var cunku, nesilleri tukenmedi.

"herkes kendi dünyasına göre platform buluyor zaten.." Dogru.

Ben siyasette insanlarin tabulari oldugunu kabul ettim, ama futbolda bunun boyle olmadigini dusunuyordum. Ekstrem durumlarda futbol da bu hale geliyormus. Benim yasadigim hayal kirikliginin sebebi bu.

kma dedi ki...

fulham olmayı istemenin mantık dayanağı vardır ama beşiktaş'ın fulham dinamikleri ile avrupa finali oynayabileceğini hayal etmek romantizmdir.

bu romantizm yüzünden "diattalara layıksınız" deniyor zaten.

ama ben fulham olmayı istemekten vazgeçmeyeceğim...

Forza dedi ki...

Merhabalar,

Su acik ki, sizlerle farkli dusunceler icerisindeyiz. Insanin kendini ifade etme istegi, dogasi geregi kacinilmaz olandir. Bunu oncelikle iyi ayirmamiz gerekiyor, yoksa herhangi bir yere varamayacagiz. Ben kendimi ifade edince, fikrimi belirtince, seni ikna etmeye calismis mi oluyorum? Eger cikardigin sonuc buysa, koyarsin bir dip not sitenin kosesine. Benim fikrimle ortusmeyen cevaplar yazarken kelimelerini sec kardesim; beni ikna etme cabalarina dayanamiyorum dersin, ona gore kelime secer yorum yapan.

Blogda yazilar yazilip, yorumlar alinacaktir; eyvallah. Ancak her gelen farkli fikirde, "ya ama benim fikrimi degistirme ya" seklinde cevap gelecekse ustune yazilacak birsey de kalmiyor.

Diatta size layiktir veya bu "ikna etme" durumuysa senin cikarimin; ya benim kalemim gucsuzdur, yada sen beni anlamamissindir.
Sana dokunan buysa, dokunmasin kardesim; niyet o degil..

Denizlispor dunku olay.. Istanbulspor macinda yasananlari da hatirliyoruz, fulyaya gidilen geceleri de.. ve kocaeli deplasmanini.

Kimsenin gucu bu klupten 1 kisiyi bile def ettirmeye yetmez.. Giden kendisi gider.. Kapalinin sagina soluna, loca altlarina bakarsaniz ne demek istedigimi anlarsiniz.. Baskan'a bagirdilar diye, bagirttirildilar diye bu transferler kotu denemez. Sapla samani karistirmayalim.

Ne bu transferler Yildirim Demiroren'in baskanligini mesrulastirir; ne de Yildirim Demiroren'in varligi bu transferleri elestirme sebebidir.

Adsız dedi ki...

Birincisi biz bir bütün değiliz, hepimizin farklı fikirleri var. Uzlaştığımız şu anki nokta Robinho mevzusu.

İkincisi kendini neden yalnız gördün anlayamadım. Eöin ol ki yazılanların çoğu sana karşı değil, haddini aşan o kadar çok yorum var ki okusan sen de hak verirsin. Olayları "biz böyleyiz, siz şöyle" diye iki profile endekslemek yanlıştır, dediğim gibi kendinle çelişiyorsun.

Forza,

Sanki bir tek sana laf soylenmis gibi savunma yapman beni sasirtiyor acikcasi.

Biz bircok platformda yazan insanlariz. Burasi, Eksisozluk, Forza, Twitter... Burada bircok yazar var.

Eger bu ortamlardaki butun yorumlari okuduysan, butun kisisel iletisimimden haberdarsan ve buna karsi abarttigimizi dusunuyorsan o senin takdirin.

Ustteki yorumda "Bir iki kisi haricinde, karsilikli tartisma yapamadik su ortamda o fikirlere dayali." dedim. O kisiler arasinda sen de varsin, o yuzden sana hitaben uzun cevap yazdim bir asagidaki postta.

Daha nasil aciklayayim bilemedim.

Adsız dedi ki...

Ben reelde ne Jessie'yi tanırım, ne Shelbyl'i ne de bir başkasını. Onların fikirlerine de katılmadığım çok zaman oldu, kimsenin avukatlığını yapmaya da niyetim yok. Diatta'ya layık olanlar, kıçımıza kına yakanlar, fiberoptik enteller, başarısızlıktan kendine pay çıkaranlar, finans edebiyatı parçalayanlar, bilgisi dışında konuşanlar, ders alması gerekenler hep biz oluyoruz farkındaysan. Halbuki tek niyetimiz olaylara başka bir perspektiften bakmak, olayların doğurabileceği kötü sonuçları da düşünmek. Ki haksız olduğumuzu da düşünmüyorum, tarafsız ve dürüst olarak bakabilen herkes bize de hak verecektir.

sozcelyk dedi ki...

yalnız jessie

'eyyy denizlispor maçını yaşayan beşiktaşlılar' sözünle ahmet çakar tandansını da yakalamışsın :)

Unknown dedi ki...

Ben burayı ne zamandır takip ediyorum tabiki tartışılcak ama çoğu kişi robinhoyu isteyene gerizekalı muamelesi yaptığı için(tabiki sırf yıldız diye isteyenler var ama herkez sırf transfer olsun diye istemiyor faydalı olucağını hatta ihtiyaç olduğunu düşünenenler var(en azından ben varım).Ee şimdi karşımdaki adam robinhoyu istiyorum diye bana transfer delisi gözüyle bakıp konuşmalarında hisettiriyosa insan haliyle sinirlenip "sana diatta lazım" diyesi geliyo insanın.

Adsız dedi ki...

Peki 212 milyon lira borçla, Demirören'in parasıyla Robinho'ya talip olmak mantıklı mıdır? Gerizekalı diyen yok kimseye, sadece mantık dışı, sahne ışıklarına kapılmamak lazım.

BJK4EVER dedi ki...

@shelbyl

Yazini yonelttigin kisiler arasinda ben de varmiyim bilmiyorum, fakat sizlere Diatta laik diyen benim. Acikcasi uslup sert olabilir, fakat Robinho'cular diye ayrim yapip o sekilde yazi yazanlarin uslubu en azindan benimki kadar serttir.

Ismail,

Ben burada kimseye gerizekali muamelesi yapildigini gormedim. Eger oyle hissettiysen uzucu olmus.

Yalniz bir de su acidan bakin olaya. Daha once Quaresma, Guti transferlerinde de alternatif gorusler one suruldu, gayet guze ve ilimli bir tartisma ortami yasandi. Robinho'da niye bu kadar tepkiye dondu olay?

Iki senaryo:

1. Birikmislik: Insanlarda Robinho oyle bir beklenti haline geldi ki olumsuz bir laf duymak istemiyorlar artik, patlama noktasindalar.

2. Bilincaltinda kabullenis: Mesela Quaresma'nin maliyeti vs. gayet makuldu, o yuzden bir Quaresma maliyet elestirisinde bu kadar tepki olmazdi. Ama bugun Robinho'yu isteyen adam da icten ice biliyor ki acayip bir is bu. O yuzden daha sert tepki vererek kendi icindeki tilkileri oldurmeye calisiyor.
* * *
Bu anayasa referandumu dinamikleri buraya da yansidi sanirim. Ya evetciyiz, ya hayir.

Buradakiler sadece fikir beyani. 1.5 yili askin suredir her gun yaptigimiz gibi, fikirlerimizi beyan ediyoruz. Degisen bir dinamik yok, ayniyiz biz.

BJK4EVER dedi ki...

@Brother Ali

Sponsorlugun ne oldugunu bilmiyor musun? Sponsorlugun karsiligi vardir, borc yazilmaz. Ayrica yarim milyar dolar borcu olan R.Madrid'in 2 senede 350 milyon euro harcamasi ne kadar mantikliysa, nakit sikintisindan dolayi 55 milyon euro kredi ceken Barcelona'nin D.Villa'yi almasi ne kadar mantikliysa bu da o kadar mantikli iste. Ayrica Moratti-Pirelli-Inter iliskisini, veya Glazer-United veya Abramovich-Chelsea iliskisini biliyor musun? Veya Shaktar ve baskanini?

Adsız dedi ki...

@BJK4EVER
Hocam benle muhattap olma rica ediyorum senden, beni bu kadar geren sensin zaten. Tamam süpersin sen hadi.

@BJK4EVER

Evet, sen de varsin abi. Ki seninle, bence cok verimli bir tartisma yasadik. Ortaya bircok fikir kondu.

Ya dedigim cok acik: Istersen bir tek sebep ver (Robinho'yu kim istemez ulan? haricinde), ama sebep ver, konusalim tartisalim. Hazirlikli olalim, olaylara farkli yonlerden bakalim. Lineer olmayalim.

"Diatta layik" lafini sen dersen gene sineye cekerim, cunku oncesinde bir teati sureci var. Ama adam buraya damdan dusup "Diatta" derse onu sineye cekemem.

Bu arada gene soyleyeyim, ben burada kimsenin Robinho'cu diye damgalandigini gormedim (gerci birkac kisi gelip "Ben Robinho'cuyum" dedi, o unvani kendileri aldilar ona lafim yok.)

Adsız dedi ki...

Ben dedim abi ben dedim, onun derdi benimle. Beni göt etme arzusuyla yanıp tutuşuyor adam kaç zamandır, bana sponsorluğu felan öğretiyor m-oil'in demirören şirketi olduğunu bile bile, o yiyor bunları, benim de yememi bekliyor.

Abi sponsorluk olayi cok makul bir olay. Lakin bu olayi yasadigimiz ulke Turkiye.

Bugun diyelim Barcelona borc icinde (ki evet, icindeler). Ama adamlarin garanti gelir kalemi var, bir cok opsiyonlari var, dunya capinda turneye cikarlar parsayi toplarlar icabinda. Adamlar bircok yerden, sirf marka imaji ile kredi bulabilirler.

Sen Besiktas'sin. Bugun Turkiye'de kreditor sikintisi cekiyorsun. Su anki ana finansorumuz Demiroren. Her tarafimiz forma reklami olsa gene garantisi yok. Turkiye'de sponsorluk mevzusu havada bir kavram.

Demiroren bir Abramovic, bir Moratti kadar zengin mi? Bir Manchester City tadinda yasamaya devam edebilecek miyiz? Eger oyleyse, yani iki sene sonra da Robinho alacak durumdaysak biz, eyvallah, Besiktas'in yeni cizgisi bu deyip sineye cekelim.

Forza dedi ki...

Benim derdim kesinlikle kisisel degil.. Ne benden farkli dusunen birinin yazdigi herhangi bir satir, ne de benim birey olarak hissettigim. Ben yazarim, cizerim dusuncemi bildirir giderim. Ancak belirtmeye calistigim sey, farkli dusuncedeki insanlara olan tavir..

Sen Fasizm diye baslik koyup, kendi dusunceni elestiren insanlara kelimeler hazirladiysan orda bir dur demek lazim. Bu ne celiski be birader?

Hem fasist de, hem de istemiyorsan okuma de. Sen Mehmet Demirkol'u zamaninda elestirirken, adamin istersen okuma kardesim mi demesi lazimdi?

Borclari da tartisiriz, transferi de.. Oncelikle insanlarin fikirlerini saglikli bir sekilde, onyargili tepkiler olmadan belirtme imkaninin saglanmasi lazim. Sen Forza'yi hakli sekilde elesrirken, bagli bulundugun guzel platformun o noktaya kaydigini da gormelisin.. Yoksa derdim baska birsey degil; Robinho da gelir oynar, golunu atar, hepimizi cocuklar gibi delirtir... Tipki Quaresma gibi..

serkan dedi ki...

"..Diatta'nın bize layık olması"
bu bana, Robinho transferinin neden bir anlamı olmadığını ya da gerçekleşirse neden hatalı bir iş yapmış olacağımızı anlatmaya çalıştığım ortamlarda karşılaştığım; "işte vizyonunuz bu kadar, beşiktaşı küçümsüyorsun, dünya kulübüyüz biz bize yakışır" tandanslı çemkirmeleri hatırlattı..

neyse resmi sitede yazılanlar doğruysa yattı bu transfer..

yorgan gittii, kavga bitti...
şimdi dönüp işimize bakalım..
bakılacak önemli işlerden biri de jessie'nin anlatmaya çalıştığı konudur..

@Brother Ali

Abi sakin. Gerginligi elestiren bir post altinda gergin kalmayalim.

Forza,

"Ama bırak da ben de kendi bildiğimi söyleyebileyim.

Ortaya bir düşünce koymadan benim fikrimi değiştirmeye çalışma."

Burada "Benim dusuncemi elestirme" denmiyor. Burada "ortaya bir dusunce koymadan bana kabadayilik yapma" deniyor.

Burasi bir blog, forum degil. Butun yorumlar aninda yayinlaniyor, bircok spor blogunun aksine. Burada kimseyi de atmiyoruz blogdan, ceza kesmiyoruz, forumlarin aksine.

Bu ortamin bize sundugu teati ortamini optimize etmeye calisiyoruz biz. Bu optimizasyonda fikir teatisi sart.

Haa, ben insanlarin zorla "fikir belirt, fikir belirt!" diye girtlagina sarilamam. Ama fikir belirtmeyen insanin tutumunun hos olmadigini hatirlatirim.

O kadar da seciciligimiz olsun izin ver.

Eagle Warrior dedi ki...

forza = antu

daha önce forzada demirörene tek bir küfür veya hakaret içermeyen eleştirilerde bulunduğum için sebep gösterilmeden bir anda hesabım kapatıldı.(yeni topic de açmamıştım var olan başlıklarda yazıyordum.)

adminlerine 1 abilerine 2

akn dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
BJK4EVER dedi ki...

@shelbyl

Daha once usenmeyip sebepleri yazdim, ama bir daha toparlarim. Finansal olarak sponsorsuz bende sonuna karsiyim, ancak BJK'nin kasasindan cikacak para yillik asagi yukari 8-9 milyon euro (bonservis+maas), ki muhtemelen bu kadar bile degil, yani bu bana gore ciddi bir para degil. En azindan abartildigi kadar degil. Tabata, Delgado, Nobre, Ismail batirmadiysa Robinho da batirmaz, bu bir.

Ikincisi, Noat'in blogunda uzak forvet konusunda baya konustuk, ben de bu konuda bir sikintinin oldugunu belirttim. Bobo ve Q7'nin yanindaki ismi bulamadik. Nihat 4-3-3;te verimsiz, Holosko bildigimiz gibi, Hilbert ise son macta gol attigi icin abartiliyor, bence cok cok iyi degildi. Robinho tam 4-3-3 oyuncusu ve bu anlamda onemli. Yani Q7 soldan orta yaptigi zaman Buca macindaki gibi kimse olmayacak, orada Robinho duracak.

Ucuncusu, Quaresma su an muhtesem oynuyor, ama robot degil. Bu adam sakatlanmaz, yorulmaz, form dusuklugu yasamaz diye birsey yok. O dustugu zaman sikinti yasayacagimiz cok ortada. Hem mac icerisinde hem de sezonun butununde onun kadar katki yapacak ve onun yukunu hafifletecek bir oyuncu sart bana gore.

Dorduncusu, Schuster istiyor. Evet, bazilarina gore sagbek daha eksik, baska tip bir santrfor gerek, ki ben bunlara kismen katiliyor, ama Schuster gayet net konustu. Hizli, teknik, bitiric pirpir forvet, ki bu Robinho. Schuster'e uymak zorundayiz, o ne diyorsa odur. Sozlukteki kisilerin fikirlerine gore kadro kursaydik su an takimin yarisi olan Q7 gelmemisti, su an cok iyi oynayan Zapo coktan gitmisti, Sivok'un sakatlanmasiyla dimdizlak kalmistik zaten.

Besincisi, Robinho vizyon demektir, tanitim demektir, reklam demektir. Bu elbette ana hedef olamaz, ama her zaman iyi bir artidir. Su an Ingiliz forumlarina bir bak BJK hakkinda neler diyorlar, resmen Liverpool forumlarinda imreniyor herifler. Evet, su 2 sene evvel Diattali Higuainli kadroya 8 atan Liverpool, ironik degil mi?

Gercekten ben su an sirf yildiz diye gelsin istemiyorum. Su an mesela Robinho yerine van der Vaart falan dense aman derim, cunku gerek yok. Hatta Schuster uzun boylu pivot istiyorum dese bile hayir derim, ama bu faktorler benim icin onemli.

@Brother Ali

Sacma sapan konusma, seninle ne derdim olacak benim, tanimam etmem. Sadece normal bir soru soruyorum, sen gerginlik yaratan sacma bir cevap veriyorsun ve suclu bizler oluyoruz. Cevap vermeyeceksen hic verme, vereceksen de adam gibi argumanlar ve fikirler ortaya koy, tartisalim. Isterse degil Demiroren'in A.Yildirim'in sirketi olsun farketmez, bunlar cocuk oyuncagi degil. Ben isletme masteri yaptim, onemli bir sirkette calisiyorum, az cok bilgim vardir bu konularda. Sponsorluk asla borc degildir, belirli bir cercevede karsiligi vardir ve onu alirsin. Ki bu cesitli sekilde reklamlar olabilir, ama ortada bir sozlesme olur ve belirlenmis bir karsiligi olur, asla BJK'nin bir borcu olmaz.
Tabii bizim aleyhimize maddeler de olacaktir, ama bu bizim kasamizdan para cikaracak maddeler olmaz (sozlesme dahilinde).

Adsız dedi ki...

Eeeeh kabı tadı verdin ulan.

kma dedi ki...

bu arada daha transfer bile olmadan m-oil yeterince reklam yapmış olmadı mı? robinho için para vermesine gerek kalmadı ki..

beşiktaş'ın imkb tahtası da artıyor. son 2 günde %30 prim yaptı. son 1 ayda da nerdeyse 2 katı oldu.
borsadan messi parası çıkmış olmasın? :)

bu tartışma, düşünemediğimiz/bilmediğimiz büyük planın içinde çok naif kalıyor sanki.

BJK4EVER dedi ki...

AYrica maddi konuda tamamen S.Adaliya guveniyorum. O ki Q7 transferinde 250.000 euro icin gunler bekledi kulubun menfaati adina, her seferinde butce lafini agzindan dusunmuyor. Inan eski yonetim olsa Q7 transferi aylarca surmez, cok daha buyuk paralara evvel biterdi. Guti de senelik 2.7 degil 4 milyon euro gibi bir para alirdi bizden. Bu transferlerde bile bu kadar kulubun menfaati dusunulurken Robinho icin bu kadar buyuk bedelleri hesapsiz bir sekilde gozden cikarmazlar.

@sheblyl

burada daha once yorum yazmamamiz, blogu takip etmedigimiz anlamina mi geliyor da damdan duser gibi yorum yapiyoruz?

ben de yaklasik 1 senedir burayi takip ediyorum ve burada yapilan yorumlara ozellikle senin ve jessie nin nasil tepkiler verdigini gordum. en basitinden merak edenler bobo - nobre postunu acsinlar baksinlar. siz burada istediginizi yazip cizecekesiniz ama birisi farkli dusuncede yorum yapinca "vay efendim bu nasil yorum".

teoteo diye bir yorumcu vardi burda ki yazdiklarinin coguna katilmazdim ama renk katardi bu bloga. adamin attigi her yorumu okumadan sildiniz. jessie nin dedigi gibi ifade ozgurlugu teorikte var. istemiyorsaniz biz de takip etmeyiz artik.

saygilar..

Forza dedi ki...

Shelbyl,

Baskan'in ozel durumu ve Denizlispor macindaki rezillikten camia sinifta kalmis, butunlemede de cakmis.. Sezon baslamis, transflerler yapiliyor ve yeni hocayla camia heyecanli. Kimisi gecmisi unutmus, kimisi sineye cekmis, kimi de gomlek cebine koymus notunu maca geliyor..

Kongre oldu, maglup olduk; Besiktas bitti mi ? Demiroren gidene kadar kepenk mi indirelim ? Camianin yapabildigi, Demiroren'i indermek olmadi, yanina akli selim kisiler koymak oldu..

Simdi tam da burda, ya digiturk uyeligini baglayip evinde maclarini izleyeceksin; yada Besiktas'a fiili destege devam edeceksin. Ikisinde de hur iradenin sectigini yapmak da ozgursun. Ilk sikki sectiysen, ikincisini secen adamla tartisirken aradaki farki kavramak gerek.. Besiktas dedigin artik semt takimi degil; 8-10 milyon bireyin gonul verdigi bir camia. Sen her olayin sonunu ayni noktaya baglarsan bu isin icinden cikilmaz. Besiktas'a destek tabi ki tek bir sekilde olmaz. Ancak, senin sectigin yol farkli diye bu kadar alinganlik da olmaz..

Her cikan olumsuz, hadi catlak diyelim, sesten sonra is buraya gelirse kumda mac eden cocuklara doneriz.. 2 farkli dusunce, hatta 3,4 farkli dusunce olacaktir, olmalidir. Sen eger, farkli dusuncelerin kotu(!) kelimelerle ifade edildigini dusunuyorsan gormezden gelirsin, dogru tartisma ortamini yaratirsin.. Ben oynamiyorum, yada ben oynuyorum sen izleme diyerek ancak tartismanin getirecegi yarardan; kutuplasmanin getirecegi zarara gideriz.. Umarim dogru tonu yakalayip guzel tartismalar icine girebiliriz..

@bjk4ever

Ben sana tekrar sebeplerini yaz demedim, yanlis anladin sanirim. Olsun, guzel bir ozet oldu.

Schuster faktoru onemli, hatta benim tek guvencem. Yabanci rotasyonu sikintisi haricinde, benim sahadaki taktik konusunda elestiri getirmem abes kacar.

Diger bir sorun marjinal kar konusu. Ben Robinho'nun bu sene Besiktas'a ekstradan buyuk bir basari getirecegine inanmiyorum. Ben Robinho'nun bizde uzun omurlu olacagina da inanmiyorum. Ha, kiraladik gibi olsa oyuncuyu tamam, ama buradan da maliyet ve sponsorluk endiselerim portluyor.

Tabata, Delgado, Ismail vs. konulari cok acayip isler. Madem isletme master'in var, biliyorsundur Besiktas'in mali tablolarina baktiysan durumu. Kulubun ozkaynaklari ekside su an. Teknik iflas. Aktifleri arttirmamiz lazim ki uzun vadeli borc oranini kisip kurtulalim. Iste butun bu "abarti" bonservis bedelleri, o aktif kalemini sisirmek icin.

Demiroren ile Kizil is ortagi. Ben sanmiyorum ki Besiktas Gaziantepspor'a 14.5 milyon Euro verdi. O para dondu dolasti bir yerlere gitti.

Demiroren'in sirketinin sponsor olmasi da ayni hikaye. Bir insan iki sirketi arasinda sponsorluk anlasmasi imzaliyorsa, orada oncelikle kendini dusunmesi gerekir. Ben olsam oyle yapardim. Demiroren de akilli bir adam, oyle yapacaktir.

Iste butun bu durumlar cetrefilli durumlar. Icin rahat etmiyor.
* * *
Neticede durum belli. Ortada endiselerin oldugu kesin. Sen dolu tarafini goruyorsun, ben bos tarafini. Ikimiz de yanlis sey soylemiyoruz, zira burada tartistigimiz varsayimlar.

Bekleyip gorecegiz artik.
* * *
Disaridan izleyenlere fiberoptik entel notu: Boyle gelin, canimi yiyin.

Adsız dedi ki...

http://bit.ly/cXwzhx

Forza,

Tekrar ediyorum abi: "Burasi bir blog, forum degil. Butun yorumlar aninda yayinlaniyor, bircok spor blogunun aksine. Burada kimseyi de atmiyoruz blogdan, ceza kesmiyoruz, forumlarin aksine."

Demissin ya, "dogru tartisma ortamini yaratirsin...", eh biz de onu yapmaya calisiyoruz iste. Yukaridakileri yapmadan, telkinle, sakinlestirerek, daha cok fikir belirterek, aciklayarak.

Ha, biz her zaman dogruyu mu yapiyoruz, dogruyu mu soyluyoruz? Hayir. Ogreniyoruz neticede.

Benim dogrularim evrensel dogrular olmak zorunda degil, cunku oyle degil zaten. Degil yani.

Ama benim dogrularim degisecekse, yanlisimin nerede oldugu bana anlatilarak degisecek. Bunu anlatirken belki de kendi yanlislarini bulacaksin. Bu bir surec.

Niye yaziyoruz ki yoksa? Kurariz bir forum, altina "Fener'in anasini ehueheuhue" yazar stres atariz.

BJK4EVER dedi ki...

@shelbyl

Marjinal kar konusunda hemfikir degiliz sanirim, ama ben Robinho buna deger ve o katkiyi yapar diyorum, neyse bunu gecelim. Ama en azindan fiyat/performans orani bir Nobre veya Delgado kadar yuksek olmaz, ondan eminiz herhalde.

BJK'nin mali tablolarina hic goz atmadim, ama negatif ozkaynak senin dedigin gibi teknik iflas, ama sadece teknik. Tam olarak net konusmak icin gecmisten bugune kadar olan gelisime bakmak lazim, ama derin konular bunlar. Acikcasi kulubun mali durumu kotu ise bile burdan nasil cikabiliriz, onu tartisalim. Ya giderler kisilir ya gelirler arttirilmaya bakilir. Ben bir spor kulubu icin sonuncusundan yanayim, cunku giderleri kismak kuculmek anlamina gelir. Gelirleri arttirmak icin kisa vadede risk almak ve uzun vadede gelirleri arttirip kulubu saglikli bir yapiya kavusturmak daha mantikli bence, ki Robinho'yu almak tam anlamiyla bu demek. Belki ciddi bir risk, ama Robinho sayesinde seneye sampiyonlar ligine direkt katilirsak 20 milyon euro cepte, daha artan sampiyonluk gelirlerinden bahsetmedim bile. Ki bu yolu Perez doneminde 10 sene evvel R.Madrid ve Laporta donemindeki Barcelona izledi ve basarili oldu mesela. Giderleri kisip kuculen ve bu sekilde mali krizden kurtulun klup bilmiyorum ben.

Ayrica 2 tarafin da isine gelen anlasmalar da olabilir. Sonucta her zaman karli cikan 1 taraf olsa kimse anlasma imzalamaz degil mi? Ama Demiroren de bunu hayrina yapmaz, elbette karsiligini alir, o konuda tamamen haklisin.

Adsız dedi ki...

Nasıl da nezih oldu birden, tam bir beyefendi.

Forza dedi ki...

Shelbyl,

Anliyorum, ben yolun dogru olmadigini belirttim; ki yapilanlar, soylemler ve dusunceler belirttigin kadar masum degil fikrimce..

Insanlara yoneltilen yakisiksiz ithamlar var, hadi bundan onceki her seyi gectim; koskoca Fasizm yazmak, elestiriler cevapLANDIRILIyor demek sana yakisan kelimelerse buyur devam et.. kim kime cevaplatiyor? Cevaplamak ve cevaplandirilmak'in arasindaki farki da mi anlamayayim?

Elestirinin hemen nasil cevaplandigini demek farkli

Elestirinin hemen nasil cevaplandirildigini demek cok farkli..

Eger sen bana, bu yazidan insanlar ozgurce cevapliyor manasi cikariyorum diyorsan; benim hatam.

Eger burdan cikardigin, insanlarin herhangi bir sekilde cevap verDIRILDIGIyse; buyur yaz birseyler, dinliyorum.

Ps: Sanirim son yazim olacak, birazdan evden cikmam lazim.. Eger konu kopmazsa geldigimde cevaplamaya calisirim.

Saygilar.

BJK4EVER dedi ki...

@Brother Ali

Harbiden bambaska birisin. Benimle muhattap olma diyorsun, sonra benim baskasiyla olan bir tartismada araya girip laf sokmaya calisiyorsun. Karsimdaki adamsa adam gibi yazarim, degilse baska turlu yazarim, her turlu basa her turlu tarak var bende, merak etme. Cevap yazacaksan da adam gibi icerikli yaz, yazmayacaksan da gerginlik yaratma.

Adsız dedi ki...

Bana karşı olan üslubunla diğerlerine karşı üslubun arasındaki uçurumları görünce dayanamadım, işine gelince çok güzel rol yapıyorsun. Adam değilim ben doğru, tekrarlıyorum süpersin sen. Bir finans profesörü, bir teknik direktör, bir centilmen ve süper bir tiyatrocu. Gerginlik yaratmaya niyetim yok, daha da birbirimizle muhattap olmazsak sevinirim.

Hala aynı muhabbet Robinho'yu isteyenler gerizekalı mal taraftar istemeyenler romantik yaklaşımları olan bilinçli taraftar.Ondan sonra düzeyli bir tartışma bekliyorsun.

Shelbly süper bir analiz yapmış Robihno'yu istememek için 5 neden sıralamış.Ama sebeplerinde kendince haklı ama ben katılmıyorum.Bende gelmesi için kendime göre makul 5 sebep sıralayabilirim.Bunu sana dikte etmiyorum,gerizekalı Demirören yalakası biri değilim.Beşiktaş kulübünü destekleyen bir futbol severim.Merak etme en az senin kadar seviyorum kulübümü.O bakımdan kategorize etmeden önce yazılanları okumak lazım acaba mantıklı birşeyler var mı diye.Kusura bakmayın üzerime alındığım için yazıyorum.

Livescore.com'dan sparta rotterdam omniworld maçını takip edin elemanın biri 8 gol attı maç 12-0 şuanda çok zevkli :)

Oncelikle:

Su noktadan itibaren konudan alakasiz olarak kisisel saldiri ve munakasa haline donen her yorumu silecegim. Gchat'ten, MSN'den falan devam edin.

Sonralikla:

Simdi postu yazan jessie, ama bence Turkcenin elastikiyetinin kurbaniyiz.

Sen bana soru sordum, ve ben dedim ki devaminda "Sorunu cevaplandirabildim mi?"

Bunu edilgen forma sokarsan da "Sorularin cevaplandirildi mi?" olabilir.

Daha basit kullanim "cevaplandi mi?"dir ama.

Orada anlam pek asikar degil. jessie'ye sormak lazim.

* * *
Obur konuya geri donersek:

Robinho'yu istemek ne zeka duzeyi, ne taraftarlik bilinci, ne de fubol bilgisiyle alakali bir fenomendir.

Herkesin bir sebebi vardir. Bu sebebini dile getirir, ya da getirmez. O da tercihidir.

Ama bana hicbir sebep vermeden laf atarsa biri goz ardi ederim. Iki kisi olurlarsa killanirim. Sagdan soldan durmasizca sebepsiz laf yemeye baslarsam kizarim.

Dipnot: Fasizm o kadar da seytani bir sey degil canlar. Fasizm deyince insanlarin aklina Hitler geliyor. O degil illaki. Totaliter bir ideoloji bu. Sagcilar baskiyi elestirirken komunist der, solcular fasist. Takilmayin o kadar.

Fasizm bir devlet ideolojisidir. Bireyler fasizm uygulayamaz. Ama baski uygulayabilir. Bu da semantik dipnotumuz olsun, seviyeyi yukselteyim.

Robinho burda sadece bir araç.Demek istediğim , Robinho'yu istemek döneklik ,Yıldırım Demirörencilik,anlık taraftarlık demek değildir.Hepimizin kendimizce sebeplerimiz var ve bunları makul bir şekilde dile getirebildiğimiz için bu blogu takip ediyoruz. Bu bağlamda kutuplaşma normal elektriklenme normal zira BrotherAli hepimiz aynı fikirde olmak zorunda değiliz yoksa tartışmanın ne anlamı kalır gibi gayet iyi bir tespit yapmıştı ama fikir farklılıklarından ötürü yapılan kategorizasyon biçimi ve bunu dile getiriliş şekli yanlış.

Kimse kimseyi bölmeye,dövmeye,sesini kısmaya kalkmıyor.Bunu sadece bu blogdaki yorumlar babında en azından kendi adıma tekrar ediyorum ben kendimi kategorize edilmiş hissettiğim için cevap verme ihtiyacı duydum.

Jessie'ye bunları yazdıran şeyler bu blogdaki kayıtlara yapılan yorumlarsa eğer biraz fazla sert olmuş.

Ben butun gun jessie'yle konusmadim, ama sadece bu blgodaki yorumlar oldugunu zannetmiyorum. En azindan benim acimdan boyle degil durum.

Berber Kenan dedi ki...

Yıldırım Demirören Beşiktaşlı değildir. Zira bana küçüklüğümden beri gösterilen ve gururla hikayeleri anlatılan Beşiktaşlı profili ile uzaktan yakından alakası yoktur. Bu bir.

"Tutarlılık" maalesef toplumumuzda pek varolmayan bir özelliktir. O yüzden yurdum insanının iki gün önce küfür ettiği insana "büyük başkan" demesini asla yadırgamam. Zaten popülizm denen şey de böyle birşeydir. Geçmişi unutturmak üzerine kuruludur. Bu da iki.

Bu iki açıdan baktığımızda transfer politikası yüzde yüz doğrudur.

Ancak Beşiktaş'ı ve Beşiktaşlıya kimliğini sağlayan değerlerden bakınca maalesef gidişat iyi yönde değildir. Risk almadan başarı kazanılmaz fakat yürütülebilir risk diye de birşey vardır. Umarım Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün adı birgün "sponsorlar" tarafından belirlenecek duruma gelmeden bazı gerçeklerin farkına varırız "Beşiktaşlılar" olarak.

Adsız dedi ki...

@Övünç
Ben Robinho'yu isteyen herkes dönektir, Yıldırım Demirören'cidir, anlık taraftarlık demedim asla. Belli bir kitle var, ellerinde tutarlı dayanaklar olmaksızın Demirören'in her türlü operasyonuna destek veriyor, Robinho da dahil. Öne sürdükleri detaylar hep kendi kafalarında kurdukları olasılıklar, yani adamın bize gerçeklerle geldiği yok. Kulübün borcu bir gerçektir, Demirören'in monarşisi altında ezileceğimiz gerçektir, stadyumun içler acısı hali gerçektir, rakiplerimizin seneye bizden önde olacağı gerçektir, Demirören'in gün gelip seçilmediğinde onca parayı bizden geri isteyeceği gerçektir. Ama bunlara karşın Robinho gelirse şöyle olur, aman şöyle reklam yaparız, böyle kupalara koşarız demek varsayımdır. Benim niyetim kategorizasyon yapmak değil, zaten dediğim gibi herkes fikrini belirtmek için burda. Ama körkütük inançlarla uygunsuz biçimde saldırıya uğrayınca bazıları hakkında fikirlerim değişti. Kimseye mesaj vermeye niyetim yok yanlış anlaşılmasın, ama bazıları çok renk verdi kanımca.

Adsız dedi ki...

Ayrıca geç ödenen maaşlar veya parasını hiç alamayan diğer şubeleri de unutmamak lazım, bunlar da gerçekler. Aklıma gelmeyen daha niceleri de var. Yan düşünün ki bir dere var, üzerinde de 3 taş. Biz daha birinci taşa basmadan 3ncü'ye atlamaya kalkarsak fena düşeriz. Ayrıca bu linki vermekten de sıkılmadım, sıkılmayacağım, unutmamak lazım:

http://bit.ly/cXwzhx

Unknown dedi ki...

jessie ile futbola bakışımız oldukça farklı . ancak beşiktaş üzerine söylediklerinin hemen hepsine katılıyorum. yd yeniden seçilince bu blog dahil olmak üzere internet üzerinde beşliktaşlıların takıldığı ortamlarda bir istek kaybı olduğu aşikar. q7 ve guti transferlerinin ardında yönetimin bunca yanlışına rağmen yanında olan adamlar varsa ben onların iyi niyetinden şüphelenirim aga. bi de nolacak bizim yerli rotasyon oyuncusu eksikliğimiz. bunları tartışmamız lazım aslında. '' iki kupayı unutma vefasızlık yapma'' beşiktaşlılarına vakit ayırmak laf anlatmak son derece gereksiz bu saatten sonra.

Adsız dedi ki...

Buyrun burdan da yakın, görmediğimiz bilmediğimiz ne işler dönüyor kulübümüzde:

http://akaretlerdekigercek.blogspot.com/

simplextablosu dedi ki...

şimdi bu robinho tartışması ile ilgili ortada çok büyük bir sorun var, o da şu ki, bu transferin hangi koşullarda gerçekleştirileceğini bilmeden eleştiri getiriliyor. söylenti üzerinden bir fikir yaratılıp, bu fikrin etrafında "ötekiler" oluşturuluyor. örneğin sevgili shelby duyumcularla ilgili eleştiri getirip, onlardan aktarılan haberlerle tartışma zemini oluşturuyor. yani duyumculuğun kulübe zarar verdiği teziyle yola çıkıp, gerçekleşmemiş hadiseyle kulübe eleştiri getiriyor. kulübü eleştireceksek haber sızdırmasını eleştirelim, imkb yüzünden bugün saçma sapan açıklamalar yapmasını eleştirelim. çünkü bunlar gerçekleşti, önümüzde bir gariplik olarak duruyor. duyumu bir kenarı bırakırsak sponsorluk hadisesinin mali getirisi götürüsünü bilmeden gene acımasızca eleştiriler getiriliyor. bu eleştiriler çok mantıklı gözüküyor ama temeli havada. çünkü farazi bir bahsin konusu. delgado'da ağzımız yandı diye robinho'da da aynısı olacak önkabulü ne kadar sağlıklı? hatta ben desem ki, işte delgado'da yaptıkları hataları farketmişlerdir önlemlerini alıyorlardır, çok mu yanlış olur bu dediğim? geçen senelerdeki transferler ile bu senekiler bir mi? hiç mi iyileşme görmediniz? schuster'i,quaresma'yı ve guti'yi unutmadan, kaleye cenk'i ve defansa geçen sene bank asya'da yılın 11'ine seçilen ersan için kötü transfer diyebilir miyiz? bunlar düzeldiyse, bir şeyler öğrenildiyse, bunun devam etmesi için bir umudunuz yok mu? elbette bütün bunlar robinho transferinde ağır bir mali yükümlülüğün altına girilerek berbat olabilir ama daha olan bir şey yokken bu celallenmek neden? yarın çok sağlam bir sponsorluk anlaşmasıyla bonservisi alınsa, eldeki yabancılardan 3 tanesi gönderilip onların yıllık ücretlerinin toplamıyla da robinho'nun yıllık ücreti karşılansa ne olacak? fena mı olur? veya hadi size göre gene eleştirecek yanlar olabilir ama bu kadar ağır eleştirileri hakeder mi? ben şimdi yönetim yanlısı mı oldum? =)

sozcelyk dedi ki...

beyler simplextablosu robinhocu :D

simplextablosu dedi ki...

ahahahah direkt böyle yazsaydım keşke ne uğraştım o kadar =)

Adsız dedi ki...

@simplextablosu
Kendim adıma konuşuyorum, ben de bundan bahsettim işte.

"yarın çok sağlam bir sponsorluk anlaşmasıyla bonservisi alınsa, eldeki yabancılardan 3 tanesi gönderilip onların yıllık ücretlerinin toplamıyla da robinho'nun yıllık ücreti karşılansa ne olacak? fena mı olur? veya hadi size göre gene eleştirecek yanlar olabilir ama bu kadar ağır eleştirileri hakeder mi? ben şimdi yönetim yanlısı mı oldum? =)"
diyorsun. Şimdi bu da bir varsayım. Eğer öyle olursa kaparız çenemizi susarız. amda daha ne kimse gönderildi, ne de "tarafsız bir sponsor" bulundu. Gerçekler neler peki, Robinho'nun bonservisi için en az 20 milyon Euro, kendisini Türkiye'ye çekmek için de senelik 4-5 milyon euro verecek olmamız. Bonusları da cabası. Ha bunun altında bir paraya alırız, o zaman ilk önce ben zil takıp oynarım. Şu anki sponsorun Demirören şirketi olması en büyük problem zaten. Daha önce de yazdım Guti bonservissiz, Quaresma 7.3'e mükemmel transferler. Ersan desen, Cenk desen öyle. Bunları ben katiyen eleştirmedim, ama o kadar çok eksiğimiz var ki. Yukarda saydım zaten bir çoğunu, şu anda Robinho'yu almak at arabasına NOS takmak gibi birşeydir.

sozcelyk dedi ki...

simplex robinhocu çıktı diattacılar panikte :D

simplextablosu dedi ki...

@brother ali

hemen bi araya giriyim,

"Gerçekler neler peki, Robinho'nun bonservisi için en az 20 milyon Euro, kendisini Türkiye'ye çekmek için de senelik 4-5 milyon euro verecek olmamız."

abi işte o gerçekler henüz gerçek değil ya onu diyorum aslında =)

Adsız dedi ki...

ben ohen'ciyim bi kere, bi de sellami, allah utandırmasın =)

"Yonetim yanlisi olmak"?

Ya temel bir onkabulumuz var ve onu asamiyoruz.

Ben AKP'yi elestiriyorum diye CHP'li olmak zorunda degilim. Ben AKP'yi savunuyorum diye AKP'li olmak zorunda da degilim.

Robinho transferini istemek yonetim yanlisi olmak degildir. Robinho transferine karsi olmak yonetim karsiti olmak degildir.

Besiktas denkleminin icinde on yuz bin milyon parametre var. Bunlarin her biri ayri ayri tartisilir.

Yonetimin futbolda cok iyi transfer yapmasi benim finansal endisemi gidermez ki? Ikisi farkli seyler.
* * *
Bugun Robinho gelirse 20 milyon Euro'ya gelecek. Bunun duyumla alakasi yok, gerceklik yani. Schalke'nin kamuya aciklanmis bir ilgisi var. O adamlardan daha fazla para vermen lazim.

Sponsorluk anlasmasi yapilmadan "agir elestiri" getirmiyorum. Sadece bir seyin farkinda olunsun.

Bugun sponsor bulursak transfer olacak deniyor. Sponsor firma kim? Daha bir hafta once Milangaz ile birlesmis M-Oil.

Yani varsayimdan ote bir acayiplik var burada. Ben sponsorluk anlasmasinin kamuya yansiyan butun ayrintilarini okumayacagim ki zaten, hukukcu degilim. Ama Demiroren'in "alan ben satan ben" tarzi bir anlasmadan kendisini karli cikartacagini da ongormek zor degil.
* * *
Ve gene soyluyorum: Besiktas batmaz, amatore falan dusmez. Turkiye'de oyle sey olmaz.

Ama ne olur, kulubun anahtari Demiroren'e verilir.

Demiroren ile benim kisisel bir iletisimim yok. Nasil birisi oldugunu bilmiyorum. Umurumda da degil.

Benim endisem, Besiktas'in anahtarinin bir sahisa verilecek hale gelinmesi ileride.

Ya densin acik acik "Demiroren Grubu kulubu satin alacak", ona gore kafayi yemekten kurtulalim; ya densin "diger subeler kapatilacak", densin bir sey yani. Ama denmez, biz de bekledigimizle kaliriz.

Ve iste tam da bu bekleyis can sikici.

Adsız dedi ki...

Abi piyasa değeri bu adamın, gerçek dediğim budur. City bunun altında verirse veya Robinho bizden daha az para isterse "sürpriz" olarak nitelendirilir. Orda da yazdım zaten, daha altında bir fiyata alınırsa ilk önce ben zil takıp oynarım.

simplextablosu dedi ki...

ha benim dediklerim de varsayım doğrudur. o yüzden ben bu konuyla ilgili daha hiç bi yerde net bir yorum yapmadım, özellikle kaçınıyorum. ne eleştiri ne destek. iş bi ortaya çıksın ona göre bişeyler derim belki o zaman.

simplextablosu dedi ki...

shelby yazının sonunda bi lakayıtlık yapayım dedim aldın onu bana cevap yazdın ya sana da ayrı bravo.

gnyz dedi ki...

Fanatik bir diattacı olarak :)

Hani geçen sene sırt reklamına kızılay, mehmetçik vakfı felan yazılmıştıda helal olsun, işte Beşiktaş bu diyenler olmuştu onlar şimdi sırt reklamına karşı Robinho'yu istemiyordur umarım.

Ha, Robinho 15 milyona gelir, sponsorluk anlasmasi 2 seneye iptal olunmaz, Robinho kulube ekstra kulfet getirmeyecek sekilde bir sponsorluk anlasmasi dizayn edilir; o zaman "eyvallah" der susariz.

Bu tartisma en basinda "Robinho'yu istememek" uzerine basladi. Ben su su sebeplerden istemem dedim. O sebepler gecersiz kilinirsa, benim argumanlarim zaten cokmus olur.

Ben "Robinho gelirse batacagiz!" demiyorum. Robinho'nun gelecegi sartlara gore arguman getiriyorum.

Ha, diyebilirsin ki "Bekle sonra konusalim."

Abi 1.5 aydir "Robinho kesin geliyor" artik bekleyemiyorsun bir yerden sonra.

Abi sana lakayitlik, baskasina degil o. Hakikaten oyle dusunenler var, o sen degilsin illaki.

Adsız dedi ki...

@gnyz
Ben demiştim helal olsun, işte Beşiktaş bu. Ben sırt reklamına karşı değilim, M-Oil'e dolayısı ile Demirören'in sponsorluğuna karşıyım. Tarafsız bir sponsor bulunsa emin olun bu kadar ötmem. Kendi kendine iş yapıyor adamlar, kimse denetlemiyor mu bunları onu da anlamıyorum. Ha bana sorarsan Beşiktaş'a Kızılay veya Mehmetçik Vakfı reklamları daha çok yakışır, çok gururlanırım. Ama illa Robinho getireceğim diyorsan bunlardan feragat etmek zorundasın, ekstra kaynaklar gerekiyor zira.

Gürcan Ulusoy dedi ki...

arkadaşlar konuyu nerelere getirmişsiniz...

robinho'yu unutalım bu postluk. quaresma'yı da yıldırım demirören'i de unutalım.

benim bahsettiğim şey bambaşka.

beşiktaş konuşulan platformlar neler arkadaşlar? bir bakalım istiyorum oralara. robinho'ya muhalif olanların nasıl değerlendirildiklerini görelim. robinho'ya muhalif olmanın nasıl "ayıp" addedildiğini, nasıl marjinalize edildiğine bakalım.

kulübümüzde giderek yayılan bir faşizan dalga var. tabi bu 7 ay önce denizli maçında "demirören istifa" pankartını açanların dövülüp stadyumdan atılmasına kadar gider...

o insanlara ne kadar sahip çıkabildik? kimdi o insanlar? o insanlara ne oldu?

mesele robinho meselesi değil. mesele farklı fikirlerin gitgide ifade edilemez olması.

robinho en basit mesele buradaki.

benim bir duruşum var. olaylara bakış açım var. herkes gibi. ve ben bildiğimi söylemeye çalışıyorum. ekşi beşiktaş'ta da bunun özgür ortamı.

shelbyl'e senin kadar antipatik beşiktaşlı görmedim denince ben kırılıyorum. zira onun beşiktaş aşkıyla nasıl yazıp çizdiğini, fikir ürettiğini biliyorum.

ama artık gitgide okunmuyor. üzerine düşünülmüyor. çünkü kulüpte düşünme yetisi değil, linç kültürü hakim olmaya başlıyor.

"seni dinlemeyeceğim!" hakim davranış bu.

ben bundan bahsettim. robinho mobinho çerez kalır bunun yanında.

Beyler bu Eskişehir'li Pele'ye hayran kaldım.Hem inanılmaz basıyor hem dikine falan da gidiyor,çok iyi şut çekiyor,kısacası Ernst'in genci diyebilirim.Biz niye rotasyon elemanlarımızı oluştururken Fink,Hilbert gibi vasat oyuncular yerine böyle yetenekli genç oyuncuları tercih etmiyoruz anlamıyorum.

Gürcan Ulusoy dedi ki...

fink'le hilbert'i aynı cümlede kullanmayalım lütfen :)

pele'yi ben de beğendim.

Peki Erkan Zengin mi,Hilbert mi ne dersin jessie.Erkan birkaç tane muz orta kesti bugün şaşırdım.Zapo'ya verilen şans ona da verilebilirmiş.
Tello'yu da başka forma içinde izlerken bir garip oldum.Schuster biraz basit oynaması konusunda eğitse Guti'nin yedeği olarak düşünülebilirdi bence.Mesela şu galatasaray'da sol iç oyuncusu olarak gözü kapalı oynar bu formuyla Tello.

Gürcan Ulusoy dedi ki...

çok dikkatli izleyemedim konya maçını. şu an lig tv tekrarını veriyor ama buraya bir şeyler yazmaktan ikinci yarıya hiç dönemedim.

beşiktaştan bir kaç gün içinde holosko, tabata falan gidecek.

3 ay sonra, aslında holoskoya da şans verilebilirmiş diyeceğiz.

kadromuzun 13 yabancısından 7-8'i aynı kalitede. kim gitse, kim kalsa benzer şeyleri söyleyeceğiz maalesef.

Gürcan Ulusoy dedi ki...

ayrıca hilbert'le erkan zengin'i de kıyaslamayalım lütfen :) erkan bundesliga'da maça çıkabilir mi sence? :)

Unknown dedi ki...

jessie nin faşizm vurgusu ve dikkat çektiği nokta çok doğru. üzerinde düşünülmeli tartışılmalı. diğerlerinden farkımız büyüktür,öyle kalmalı.

öte yandan q7 guti ve robinho transfer edilebilir. bu gayet doğaldır. hatta bence avrupanın en sempatik, en bi joga bonito takımı olduk. kaptan da üzülmez. ayrı bi tarz. deli bi takım olduk.


ancak ben bu büyük isimlerden öte dikkatinizi başka bir şeye çekecem.

açın schuster kaptanın ilk geldiği gün basın toplantısında ağzından çıkan ilk kelimeye bakın;

"altyapı"

evet "altyapı"..

ben kaptan schustere güveniyorum.

-------cengo----------

rıdo toro ferro köyköy

----cumali neco-------
--robi guti/nihat q7--

--------bobo----------

occasion dedi ki...

robinhocu, diattacı derken zübeyir bayacıları da görmek isteriz.aslında robinho ile diattanın ortası pancudur. pancuyu da çok severdim.

her neyse;

bana göre pc başından kalkmayan, hürriyetin haberlerine yorum yazan, forumlardan çıkmayan "feneve koycaz, renklilere sokcaz" gibi bayağı espriler yapan kitleyi baz alarak transfer yapmıyordur yönetim. sadece onlar istemiyor yani robinhoyu. aklıbaşında olan, normal bir taraftar da robinho nun gelmesini isteyebilir. yoksa futbolu "fenev, cincon" kalitesinde yaşayanlar baz alınsa, 8-10 transfer yapılır senede.

beşiktaş taraftarı iki tip gibi lanse ediliyor.. birinci tür romantik, nostaljik, değerci, duruşçu, yönetim karşıtı, güce ve yıldıza sıcak bakmayan tür. ikinci tür ise yıldız görmek isteyen, başkanın kim olduğu umrunda olmayan, büyük takımlara uygun transferler bekleyen tür.oysa kırk çeşit beşiktaş taraftarı var.
romantiği, duruşçusu, pragmatisti, aklı maf döneminde kalanı, renklilere koyduk diyeni, beşiktaşa felsefi yaklaşanı, sadece maçını izleyip geri kalanıyla ilgilenmeyeni, sadece renklerinden dolayı seveni. bir de maçını bile izlemeyip yalnızca sempati duyanlar var. bu yıldız transferleri, dolayısıyla muhtemel iyi futbol ve sportif başarı atıl kalmış, taraftar olamamış, stata gelmemiş sempatizanları
da harekete geçirecek belki.

taraftar var taraftar var. herkesin taraftarlığı kendine.

sozcelyk dedi ki...

@occasion

çok başlığa senin yazdığın gibi yazdım , beşiktaşlılığı iki türe indirgemişler romantikler fenere yakınsayan populistler diye.

quaresma transferini olumladığım için fenerli bile addedildim burda , kimsenin ''benim beşiktaşımı'' sorgulamaya hakkı yok dediğimde yıldız transferi isteyenler şehrin öteki yakasındakini tutsun dendi.

o kadar farklı beşiktaşlı profili var ki

ama maalesef burda ikisinden birisine sokuluyosun , ya romantiksin ya da fenerli.

aez aez dedi ki...

umarım taraftar demirören akıllandın sanmıştık, biz aptallaşmışız farkına varamadık demez, gelecek sene bu zamanlar. çok büyük beklenti oluştu taraftarda. kesinlikle burdakilere söylemiyorum, etrafımda konuşan beşiktaş formalı fenerlilere bu yıl nasıl tahammül edilir bilemiyorum. böyle bir durum var, kesinlikle inkar edilemez bunu görmek acı veriyo.

occasion dedi ki...

@sozcelykk

evet, aynen. kutuplaşma tam da bu işte. ya ikisinden birisin ya da hiçsin. fevri, agresif, dayatmacı, fikrini severek değil döverek anlatanlar ister istemez bu havayı oluşturuyorlar. bunlar ne kadar demokrattır, ne kadar bireyin görüşüne, zevkine, takım tutma hazzına ve şekline saygı duyarlar tartışılır. ve bunlar, evet bunlar çelişiyor kendileriyle. q7 gol atınca sevinmemeliler diyeceğim ama o zaman ben de insan hakkı ihlali yapmış olurum. elbette sevinebilirler. hatta daha ileri gidip kü7 candır diyebilirler. kendileri bilir.

@occasion

Abi sen "evet, taraftar iki tipe indirgenmis" diye sikayet ediyorsun, sonra sen Quaresma elestirisi getirmis herkesi tek tipe sokuyorsun.

Ben Quaresma'yi niye elestirdim? Uzun sure top oynamadi, kisilik olarak tehlikeli, bir risktir, alinabilir ama ben almazdim.

Gorduk ki Quaresma kisilik olarak henuz falso vermedi, her sey yolunda gidiyor. Simdi benim bu durumda inatcilik edip "Quaresma patlayacak ehuehu" dememi, gol atinca uzulmemi mi bekliyorsun?

Benim fikirlerim vardir. Benim dunyamda kisi ve olay yoktur, fikir vardir. Fikre uyan uyar, uymayan uymaz.

Benim bugun Bobo'yu elestirmem, yarin Bobo'yu elestirdigim sebepler kalkinca onu ovecek olmama engel degildir.

Benim AKP'nin bir politikasini elestirmem, AKP'nin her politikasini elestirmem geregini getirmez.

Dunya sadece siyah ve beyaz degildir. Arada gri renk de vardir.

Oyle bir kodlanmisiz ki, biri koyu gri yazinca siyah, acik gri yazinca beyaz oluyor.

Boyle bir ortamda da insanin yazmaya sevki kiriliyor hakikaten.

Adsız dedi ki...

@occasion
Kendi adıma konuşuyorum, kimseye kutup olsun diye kalıplara girsin diye dayatma uygulamadım. Beni dellendiren Demirören'ci kitledir, o herif ne yaparsa yapsın kabullenecek insanları sevmiyorum. Bugün Robinho transferini savunuyorlar, maskeleri o. Olay da vay Robinho mu, nasıl istemezsin, yok sen nasıl istersine geliyor. Arada Robinho'yu diğer sebeplerden isteyen normal vatandaş da kaynıyor, sanıyor ki lafım ona. Halbuki alakası yok, Robinho suni gündemdir, burda çarpışan ideolojiler. Olaya Robinho'cu/Değilci diye bakmazsanız siz de hak verirsiniz eminim. Kalıplara gimeyin demişsiniz ama siz de bizi kalıplara sokmuşsunuz. Biz de iyi niyetimizle bize yanlış gelen şeyleri paylaşmaya çalışıyoruz, ama karışılığında "fevri, agresif, dayatmacı, fikrini severek değil döverek anlatanlar ister istemez bu havayı oluşturuyorlar. bunlar ne kadar demokrattır, ne kadar bireyin görüşüne, zevkine, takım tutma hazzına ve şekline saygı duyarlar" şeklinde bahsettiğin karakterlerden biri oluyorsun. Aklın almıyor çünkü nasıl bu kadar kör olabilir bu insan diye, en azından benim açımdan böyle. Biz de insanız, herkesin bir eşiği var, ama bize kavgacı görgüsüz damgası yapıştırmak da olaya bir çözüm değil.

occasion dedi ki...

sevgili @shelbyl
tabii ki istemek zorunda değilsin, kendine göre haklı nedenlerle istemiyorum diyebilirsin. ütopik olacak ama bugün messi gelecek olsa, onun için de "ben şunlardan şunlardan dolayı istemiyorum" diyebilirsin elbette. ne kadar da güzel olur temeli oluşmuş bir fikrin sahibi olmak ve biz bu temeli beslendiği noktaları ve bütünüyle fikri sorgulayamayız. en azından hafife alma hakkımız yok. hepimizin fikrini söylemesi anamızın ak sütü gibi helal. ama "yıldız isteyen renkli tutsun" "beşiktaş elden gidiyor, "siz bunlara layıksınız" gibi söylemler incitici, üzücü. bir de "kü7" şeklinde dalga geçercesine ve yıldız transfer isteyenlerin algı seviyesini düşük göstemek istercesine yazılar okuduk. bunlar olmasaydı keşke. bırak adam istesin gutiyi, raulu, q7 yi. ya da senin gibi istemiyorum bu da benim görüşüm desin. ama iki taraf da birbirinin algısını, takım tutma tarzını ve transferlere vereceği refleksleri yargılamasın. yani iki taraf olmasın hatta, çok taraf olsun.


:)

Adsız dedi ki...

Ayrıca fikir değiştirmek neden bu kadar yanlış birşeymiş gibi algılanıyor anlamış değilim. Adam vaktinde istememiştir Quaresma'yı, problemli biliyordur, gerçeği görünce fikrini değiştirmiştir. İnsan her gün kendini geliştirmektedir, fikirlerin değişmesi kadar doğal birşey yoktur. Gün gelir Demirören gözümüzü boyamayı bırakır, adam akıllı politiklarla kulübü düzlüğe çıkartır, bizi ileriye taşıyacak bir başkan olur, o zaman ben bile gider alnından öperim o adamın (öeeeh). Ondan sonra verdiği borcu da alsın sorun yok, yeter ki gerçek atılımlar görelim.

sozcelyk dedi ki...

fikir değiştirmek kötü bişeymiş gibi algılanmıyor tabiki de , zamanında shelbyl çok konuşulan quaresmanın istatistiklerini de verelim de herkes rahat etsin ironisi yaptığında quaresma'ya haksızlık yapmıştı şimdilik yanıldı ve bunu kabul de ediyor.

ama quaresmayı isteyenleri körü körüne fenerli diye yaftalayanlar oldu.

demirören demekten bu adamın futbolunu bir kez bile konuşamadık allah belamı versin ki , yuki pavel kuka ironisinden yola çıktı jessie yıldız açlığımızdan yola çıktı quaresmanın transferini yönetim şakşakçılığı dışında transferi doğru bir hamle olarak gören biz gerçek beşiktaş taraftarı ise ( yazar burda kendisini övüyor ehah) bu blogda sindirildi.

ben bu sınıfçılığa karşıyım ,yoksa jessienin quaresmanın golüne sevinmemesine bile saygı duyuyorum .

occasion dedi ki...

@brother ali
kavgacı, görgüsüz olarak algılandıysa yazdıklarım, özür dilerim. asla niyetim o değil.

evet demirörenci bir taraftar grubu var ama onlar da zaten akıl tutulması yaşayan, havaalanına huniyle gideceğim diyen, sabaha kadar f5 yapan insanlar. onlara kalsa 3 transfer daha olsun 15 yabancı olsun.

onlar da öyle eğleniyor işte. bırakalım öyle de eğlensinler zira taraftar homojen bir şey değil ki. her memleketten, her kesimden insanlar bunlar. gayet de güzel, renk katıyorlar ortama.

biz gölgelerle uğraşırken asıldan uzaklaşıyoruz. asıl olan, beşiktaştır. sahadaki takımın futbol adına güzel şeyler yapması, oyun oynaması, göze hoş gelmesi ve başarı elde etmesidir. bunları yaşatan sebepler guti, q7, robinho ise yani onlar araç olmuşsa ben tabii ki isterim bu transferleri. amacıma ulaştıran yol buysa, o aracı kullanırım. demirören 3-5 yıl sonra olmayabilir, olmayacaktır da. bjk yi şirket olarak şahsına alması mümkün değil. ama başarı her zaman hatırlanacak, 10 yıl sonra "2010 yılında bjk ne top oynardı şuster yönetiminde, hayran kalırdı herkes"
denilecek belki. faruk süren çok mu iyi hatırlanıyor gs nin efsane döneminin başkanı olarak. bize ne sürenden diyor taraftarlar. sevmeyeni çok var. ama terimi, hagiyi, popescuyu hatırlıyor insanlar.

benim düşüncem böyle. sizinkilere de saygı duyuyorum.

Adsız dedi ki...

@sozcelykk
Hmm anlıyorum, sen de haklısın o zaman. İşte ipin ucunu kaçırmamak lazım, ne göğe yükseltmek lazım, ne de itin g.tüne sokmak. Quaresma açıkçası elde patlaması muhtemel bir transferdi, ama 7.3 milyon Euro için makul bir risktir, değdi bu riski değdi. Şu an için çok güzel oynuyor, hep de böyle devam eder umarım. Ama Guti bence daha güzel bir transferdir, hem bonservissiz alınmıştır, hem de performansında büyük düşüşler yoktur baktığında, riski daha azdır. Ama futbol bu işte, bakarsın Guti bir bok beceremez, Quaresma döktürür, bakarsın ikisi de döktürür, veya ikisi de batar. Her transfer risktir ama bazıları daha büyük risktir. Mesela Quaresma iniş çıkışlı, Robinho ise problemli bir oyuncudur, bunu herkes bilerek transfer eder, tutar veya tutmaz istek ve şans meselesidir. Önyargılı olmamak lazım ama, temkinli olmak lazım. Gerçi geçen senelere kadar transfer politikamız daha iyidir, fiyat/performans olarak da isim kalitesi olarak da. Ta ki Robinho'ya kadar, hem büyük paraya büyük risk, hem de işin içindeki katakulli benim sıkıntım. Neyse gelsin de şu muabbetler kapansın, kabak tadı verdi zira =)

@occasion
Yok ben abarttım biraz tabi, dışarıdan hoş gözükmediğinin farkındayım ben de =) İşte Demirören birkaç sene sonra olmayacak diyor ya herkes, benim korkum onun tersinin gerçekleşmesi. Çok uzatmayacağım YD muabbetini
, kendimi tekrarlıyorum zira =)

Köfteci dedi ki...

Güzel olmuş.

Yorum Gönder

Ara