.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

10 Kasım 2009 Salı

Sen Bana Fazla İyisin

Martin Mystere'in içindeki Java aşkı bambaşka. Bu arada Martin Mystere Ferrari kullanmaz. Ferrari'ye kıl. Fiat seviyor diye biliyorum ben.

22 Yorum:

Zambo Sakizi dedi ki...

Mehmet Demirkol'a gerçekten inanamıyorum. Adam kabul etmemekte ısrarlı Ferrari'nin iyi bir defans oyuncusu olduğunu. Son yazısında hala daha Gökhan Zan, Servet Çetin vs diyip yine Ferrari'ye çamur atmış ya ne desem boş kendisine. Gökhan Zan'ın kullandığı Ferrariler kovalasın inşallah seni be!

simplextablosu dedi ki...

Kendisini komik duruma düşürüyor. Tükürdüğünü yalayamama inadı yüzünden küçülüyor. 3 gol yediğimiz Wolfsburg maçına kadar Ferrari'nin adını ızdırap içinde ağzına alamayıp sonra yazı döşenmesinin acınası zavallılığından kurtulamamış olması bizlerin ağzından sadece "Yazık" kelimesinin dökülmesine neden oluyor. Ferrari Mehmet Demirkol'u oynadığı her maçla yerin dibine sokup sokup çıkartıyor. Mehmet Bey ise gördüğümüz gibi ancak "yarabbi şükür" diyip yoluna devam ediyor. Bu inadını ise bizlere yazılarında "Türk futbolunun geldiği nokta" vs. gibi entellektüel analizlerle süsleyip alt metinlerle yedirmeye çalışıyor. Ama bakın sayın Mehmet Bey, yemezler! Sen sahibi olduğunu köşeden "Ben Ferrari’nin, Türkiye’nin en sıradan stoperi kim ise onun kadar iyi olduğunu düşünüyorum." dedin mi, dedin. Şimdi paşa paşa çıkıp o laflarını geri alacak, yaptığın yorumun yanlış olduğunu kabul edeceksin. Yoksa benim tarafımdan bundan sonra ne gazeteciliğin kabul görecek, ne de adamlığın. Hayret ve ibretle izliyorum.

Pamukk dedi ki...

kıvıra kıvıra yamulacak bu gidişle

Cherubim dedi ki...

Yakında Ernst için de bir şekil kıvrılıp Selçuk Şahin'den farkı yok demesini bekliyorum..

Adsız dedi ki...

Mehmet Mystere...

Coldplay'ı de kim dinler ki zaten milyonlarca insan hariç...

yilmaz dedi ki...

Beşiktaşın o kadar çok eleştirilecek yönü ve o kadar çok eleştirilecek futbolcusu varken Ferrari'ye sataşmak üstelikte Gökhan Zan'la karşılaştırmak tam bir komedi.

mehmet hocası büyük troll hıncal uluç'un izinden gidiyor.
ama liseli lduğu için galatasaray'a tuttuğu takım olduğu için de fenere böyle net sallayamıyor. salladığında da kıvırabiliyor direkt.

demirkol türkiyenin en büyük ikinci trollüdür

ferrari beşiktaşa ilk geldiğinde "ferrari ferrari de zapo hacı murat mı" diye bi yazı yazmıştım. ferrarinin zapodan öyle 1-2 gömlek üstün falan olmadığını sadece bi kaç artı tarafı olduğunu söylemiştim. lakin geçen zamana bakıyorum da kısacası "bok yemişim". evet ferrari zapodan da, zandan da, servetten de 1-2 gömlek üstün bir futbolcudur. ben ünlü falan olmadığım, tv lere çıkıp boy göstermediğim, gazetede köşem olmadığı için tükürdüğümü yalamak kolay geliyo heralde bana. mehmet beyin işi zor ama...

SİYAH ULAN! dedi ki...

ferrari konusunda tek eleştirilmesi gereken nokta daha önce değil de bu sene transfer edilmesidir..

http://atlangoc.blogspot.com

Jokond dedi ki...

Demirkol inatla ve ısrarla hala diyor ki, bu ülkenin genç yetenekleri ve stoperleri dururken Ferrari'ye dökülen paraya yazık. Peki eyvallah Mehmet Demirkol, o zaman bana bir tane stoper söyle. Bak sadece bir tane istiyorum. Beşiktaş gidip bunu alsaydı da Ferrari'yi almasaydı diyeceğin bir tane örnek ver. Milli takımın Fatih Terim döneminde iki stoperi vardı. Biri Gökhan diğeri Servet. Yedeği var mıydı? Alternatifi var mıydı? Biz niye Avrupa şampiyonasında son maçlarda Mehmet Topal'dan Hakan Balta'dan stoper yaratmaya çalıştık? Çünkü yok. Alternatif yok. Ama bunu bile bile, Ferrari'yi bir maç bile çıplak gözle izlemeden sallamak? Ve şimdi hatayı anlayıp kabullenmemek? Gerçekten sinir bozucu...

Gürcan Ulusoy dedi ki...

evet burada sıkıntı ferrari yi almak değil, ferrari'yi alırken kaleye rüştü'yü koymaktır. kalede rüştüsü olan takımın stoperi ferrari değil, zapotocny'dir.

totalde zapotocny ile ferrari arasındaki fark şampiyonlar liginde almanyada alınmış 1 puan olarak gözüküyor.

bunun dışında zapo ile ferrari arasında skor tabelasına yansıyan bir fark olmadı.

gene şampiyonlar liginde nal topladık, gene fener ve gassarayın arkasındayız.

zapo olsa idi daha arkada olmazdık zaten. ben o yüzden eleştiririm.

ferrariyi değil ama etrafını.

yuki the zorba dedi ki...

Ben biliyorum ya, Demirkol muhtemelen FM 2005'te falan bonservisi ödeyip aldı takıma Ferrari'yi. Sürekli 4-5-6 ratingle oynadı o dönem heralde, taktı kafayı adam... Başka açıklaması olamaz.

Bir de tükürdüğünü yalama mevzuu var . Tükürmezsen yalamak zorunda kalmazsın. Ortaya argüman koyabilirsin. Mesela "bonservis hiç ödenmemiş bu adama" demek iyi bir argümandır. Ama gidip, "Ferrari'nin Zan'dan eksiği yok" dersen komik duruma düşüyorsun. Bu ayrımı iyi yapan bir adamdı, zamanla insanlar bunu beceremiyorlar...

Bir de TV'de söylediğin boku savunma güdüsü var heralde. Ulan kıçıkırık halimle geçen gün "bak Rubin'e, en iyi futbolcusu Gökdeniz" demiş bulundum programda. Sonra ilk arada "ne bok yedim lan ben, ulan ne talihsiz beyanat oldu be" falan diye yanımdakilere söylendim... Belki Demirkol da, o beyanat sonrası böyle düşünmüş olabilir... Oluyo öyle gaz falan diyelim :P

yuki sen de haftaya de en iyi oyuncusu gökdeniz bile değil diye. iyice sıva bence

Sertug Ozgur dedi ki...

Yazın ntvspor'da her sabah izliyordum Fuat Akdağ ile olan programını.

Kesinlikle objektif değildi. Mesela Christian ve Dos Santos için evet maliyeti biraz fazla ama bu paraları da vermezsen oyuncu gelmez, Türkiye şartları derken Ferrari'ye takıntılı bir şekilde malum lafları edip duruyordu. Parası evet fazlaydı ama oyuncuyu aşağılaması beni tilt eden şeydi. Ben Ferrari'yi İnter'deki zamanından beri bildiğim için çok sinirleniyodum ama bilmediğim bir oyuncu olsa kendisinin öncü olduğu ''alternatif futbol cahillerinin'' gazına fena gelecektim.

kma dedi ki...

demirkolun tükürdüğünü yalamama konusundaki ısrarı yüzünden bizde de bu tavra karşı ferrari konulu bir fanatizm oluştu.

yazıklarının esiri olmuş gibi görünüyor, evet. ama aslında ferrarinin transferi konusunda eleştiriyi ferrarinin yetenekleri noktasında alması sıkıntı bence. yoksa verilen para yine çok demek yanlış değil. elimizdeki diğer formsuz futbolcularla karşılaştırınca çok değil gibi algılanıyor.
konuyu başka bir örnek üzerinden açıklarsak, tabatanın 8 milyon avrosu tabata katkı koyamayınca "yanlış" olarak değerlendirilmemeli. tabata katkı koysaydı da 8 milyon çok çok fazlaydı. demirkol ferrari için söylediklerini tabata için söyleseydi(ki kısmen bu minvalde yorumlar yapmıştı) şimdi haklı mı olacaktı mesela?

ferrari bize daha şimdiden çok katkı yapmıştır. ama ona verilen para bu katkıyla ölçülmemeli. bize gelmeden de belliydi bazı şeyler. aynı tabata da olduğu gibi.
tabata da gün gelecek çok iyi oynayacak, asistler yapacak goller atacak, maç kurtaracak. ama yinede 8 milyon avro etmeyecek...

Manu dedi ki...

He ya tabi,genç yetenekler..Ne diye o zaman tıpış tıpış lugano'ya geri döndü fb,bilica karşılığında yasin'i neden yolladı?oynatsaydı ya bekir'i,önder var sonra he bi arada can vardı, milli takımda oynuyordu..Ne oldu genç yeteneklere?
Ben şahsen bloglar dışında takip etmiyorum artık olayları.Ne yazar ne çizer bilmiyorum ama bunları tartıştığını hiç sanmıyorum.
Şahsi görüşüm hiçbirşey olmasa bile defansta verdiği güvenden dolayı gökhan cam'dan iyidir.Ki ayan beyan ortada kalite farkı.Ayrıca bana şahsen sorarsanız Ferarri'nin 2.5 milyon euro aldığı yerde Zan'a 1 milyon euro verilmez.Onu da konuşun bakalım.

drogba dedi ki...

Kartal’a çakma Ferrari!
Ferrari çok önemli bir markadır. Tüm dünyada ölçüm yapsanız, en fazla bilinirliği olan markaların ön sıralarında yer alır. Tanınmışlığının yanında, çok da tutkunu vardır. Bu insanlar bu markanın tüm detaylarını renk skalasına kadar tüm değişikliklerini takip eder ve heyecanlarına ortak ederler. Bu sevgilerine karşılık da çok yüksek bedeller ödeyerek bu markaya kavuşmanın egosunu ve ayrıcalığını yaşarlar. Beşiktaş'ta son günlerde transfer gündemi bu markanın eşdeğer futbolcu ismi Ferrari ile yoğun bir şekilde hareketlendi. Ardından transferı sonuçlandı. Sonuçlanırken de özellikle önüne yıldız kelimesi yerleştirilmek için çok büyük bir çaba sarfedildi. Şunu açıkça biliyoruz ki, yıldız bir oyuncu transfer edeceksiniz, zaten onun yıldız olduğunu anlatmak gereğini duymazsınız. Onun geçmişten gelen kariyeri zaten onu oraya koyar. Böyle bir geçmişi olmadığı için ve geçen sene transfer edilen Sivok ve Zapo'dan çok büyük bir farkı olmadığı için böyle bir ihtiyaç kendini ciddi şekilde göstermiş görünüyor. Everton ve Genoa'dan alınan bilgilere ve izlenen maçlara göre oyuncunun top kullanma kabiliyeti sınırlı. Yani geriden oyun kurabilme yeteneği eksik. Bu konuda takıma katkısı olmayacak.
Bunun dışında oyuncu, baskı altında panikleyebilen bir karakterde. Bu da demek ki, baskı altında oynarken bu bölgede Beşiktaş'ın eksiği olan liderlik özelliğini ortaya koyabilecek bir oyuncu değil.

45 TRİLYONLUK FATURA
Boy olarak eldeki Zapotoncy, Sivok ve Toraman'dan da bir farkı yok. Demek ki Gökhan'dan boşalan uzun boylu stoper eksiğini de kapatamayacak. Tüm bunlara rağmen dünyanın hiçbir yerinde etmeyeceği bir bonservis bedeli olan 4.5 milyon Euro ve takımda hiçbir yıldız oyuncunun almadığı yıllık 2.5 milyon Euro ile üstelik 4 yıllık bir mukaveleyle transferi gerçekleştirildi. Bu oyuncuyu almak yalnızca kendisine ödenenle sınırlı değil. Buna yer açmak için geçen sene 4.5 milyon Euro bonservis bedeli ödenip alınan Zapo ve bugün almaya kalksanız en az 4 milyon Euro ödeyeceğiniz Gökhan'ın maliyetlerini de eklerseniz bu oyuncu için Beşiktaş'ın gözden çıkardığı rakamın yaklaşık 45 trilyona geldiğini dehşetle görürsünüz.
Bu bedeller karşısında bize de, "Bu kadar tanınmayan, marka değeri olmayan, takıma eldekilerden farklı bir katkısı olmayacak sıradan bir çakma Ferrari'yi kendin transfer ettin diye zorla yıldız yapma çabası ile bu bedelleri "Beşiktaş camiasına ödetmeye değer mi?" diye sormak düşer.


ALİ GÜLTİKEN

http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/gultiken/2009/07/10/kartala_cakma_ferrari

miracsaral dedi ki...

Kendisini yakınen takip eden birisi olarak söyleyebirilim ki Martin Mystere Ferrari'yi sever hatta direkt Ferrari Mundial kullanır. Bu araba kendisine Martin'in şu anki sevgilisi Diana Lombard'ın duygusal yakınlık beslediği New York Üniversitesi Profesörü Alridge tarafından miras kalmıştır.

Fiat kısmını bilmiyorum, elbette onu da seviyordur.

CDiS dedi ki...

beşiktaş analizlerinde; geçen sene şampiyon olduğumuz zamanlarda bile, beşiktaş'ın neden kazandığını değilde, rakibin neden kaybettiğini yazardı. Gizli fanatik, fanatikliliğini entelliğiyle gizliyor. Bari Ercan Saatçi gibi olsa da tarafını herkes görse..

http://casteldisangro.blogspot.com

""# Ferrari'nin mükemmele yakın oynadığı her hafta Üstad Noat Samisa size selam gönderdi. Bu selamları aldınız mı?
Mükemmele yakın! İlginç! Değerli arkadaşlar! Ferrari’yi sanıdığınız gibi dün tanımadım ben. Youla’nın karşısında ne hallere düştüğünü 2003’de gördüğümden bu yana bilirim takip de ederim. Geniş alanda zayıftır. İnsan 30 yaşında hızlanmaz. Ferrari Türkiye’de oynar mı? Oynar tabii. Ama transferi bu şekilde olursa ben itiraz ederim. Hele Gökhan bu kadar kolay elden çıkıyorsa. Bu transfer bu paralara olurken kim ne kazandı ona bakın.""


hala yardırıyor martin.

Manu dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Manu dedi ki...

Şaka gibi. :D

Yok yani saygı duyalım diyorum da Gökhan Zan'ın yurtdışında çok iyi piyasasının olduğunu duymak valla da billa da sadece güldürüyor.En iyi oynadığı Tigana zamanlarında gidemedi bu adam bir yere,ne avrupası?
Gerçi Servet de şu an Barca veya Manchester'a gidiyor tabi o da var.Hey Allah'ım ya!

Ondan sonra Ferrari takıma ne katmış,tek bir şey söyleyeceğim ligin 12.haftası itibari ile gecen seneden 3 tane az gol yemişiz . Demek ki oyundan anlaşılmıyor buyrun size veri.

Bi de anlatmak istedigini çoğunluk anlamış.Her cevapta bu var. :D:D

Yorum Gönder

Ara