.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

23 Kasım 2009 Pazartesi

Domperidon

Bu ülkede 2 gerçek vardır; alfabetik sırayla Fenerbahçe ve Galatasaray. Beşiktaş ise ancak şansı yaver gider ve 2 büyüğümüz kötü olursa sahne alabilmektedir. Mesela geride bıraktığımız 2008-2009 sezonu ve F.bahçe’nin 100.yılında şöyle bir tablo vardı.
Bakıyoruz ki, Beşiktaş şampiyonluğa ulaşırken, F.bahçe’den fazla puan ve fazla sayıda galibiyet elde etmiş. Bakıyoruz ki, rakipleri Beşiktaş’ı şampiyonluk yolunda daha fazla zorlamış. Bakıyoruz ki, F.bahçe’nin 100.yılında Beşiktaş dışında 60 puan barajını geçebilen tek bir takım dahi yokmuş, ama gel gör ki Beşiktaş şans eseri şampiyon olurken, diğer tarafta ‘’100 yıl önce doğdu şanslı efsane’’ edebiyatı yapılmış. İşte, geride bıraktığımız sezon yaratılan senaryolar ne hikmetse kaldığı yerden devam etmekte. Beşiktaş, Galatasaray’a karşı iyi bir performans sergiliyorsa ‘’gol erken gelmiştir ve rakip yorgundur’’ El Galacticos ile baş etmek ve onlara karşı 3 pas yapmak Beşiktaş’ın ne haddinedir. Beşiktaş, son 2 yılın Şampiyonlar Ligi finalisti Manchester United ile kora kor oynayıp, puan ve puanlara göz kırptıysa ‘’gerçek Manchester o değildir, hatta akılları hafta sonu oynanacak Manchester derbisindedir, biraz kassalardı 3 olması işten bile değildi’’. Sezon öncesi askere gidip hazırlık kampını kaçıran Belözoğlu’nun zamana ihtiyacı vardır, ama Nihat aldığı paranın karşılığını 1 ayda vermelidir. Nihayetinde Emre kısa dönem, Nihat part-time askerlik yapmıştır. Derbi kazanamıyor derler, kupa maçlarını yok saydıkları yetmiyormuş gibi ligde kazanılanlara da gölge düşürmek için çırpınırlar, halbuki söz konusu Yunus Yıldırım olduğu vakit o kadar hata, derbi atmosferinde normal karşılanır.
G.saray ve F.bahçe Avrupa Kupalarında 12 takımlı torbalara girip 1.ve 4.torbanın 10 ve 12.sıradaki takımlarını çekiyorsa bu avantaj ve şans göstergesi değildir; zira onlar zaten iyi takımlardır ve ancak kötü oynamaları halinde rakiplerinin başarılarından söz edilebilir. Bir başka deyişle G.saray ve F.bahçe kötü oynamadıkları müddetçe hiç kimsenin şansı yoktur. Görüldüğü üzere bu Türkiye liginde de geçerlidir! Beşiktaş ise devler ligine gidiyorsa son torbadan Wolfsburg’a ses etmeyecektir, öyle ki orada herkes birdir, ama unutulmamalıdır ki Beşiktaş aynı zamanda şanslıdır da. Garibim Tigana, Sami Yen deplasmanında İbrahim Kaş’ı oyuna sokabilmek için kırk takla attı da İliç’in golü gelene kadar kimse oralı olmadı. Belözoğlu sakatlanmış, 10 kişi devam edilmiş, Fink boş kalmış, kılmış, tüymüş, yünmüş, ne yapalım kendi amatörlüğüne yansın. Bilica’nın cezası, Lugano’nun yorgunluğu, Guiza’nın sakatlığı da cabasıymış. Bir de penaltıları verilmemiş, çok canları yanmış vah vah. Fırat Aydunus ile İnönü’de şampiyonluk turu atarken problem yok, A.gücü-F.bahçe maçında 3 sarı kartı bulunan Lugano’nun kart işareti es geçilip, bir sonraki hafta Beşiktaş maçında sahaya çıkması sağlanırken yine Fırat’tan iyisi yok, ama işte dedik ya canları yanmaya görsün, yılların uğurlu Fırat’ı bir anda olur Beşiktaşlı Fırat. Aslında bu resim her şeyi açıklıyor. Diğer tarafta da Keita’nın cezası ve Baros’un uzun süreli sakatlığı takımın ritmini bozmuş. Düdükler de Beşiktaş lehine ötmeye başlamış, Toroğlu’na göre Beşiktaş’ın yükselişi ve G.saray’a bir adım daha yaklaşması da böyle özetlenebilirmiş. Ne diyelim, Sami Yen’in çizgilerini silecek, Leo Franco’nun dengesini bozacak sel felaketlerini de Allah bir daha yaşatmasın. 2007-2008 sezonunda F.bahçe ile Beşiktaş arasında oynanacak Türkiye Kupası yarı final maçının tarihini, Suriye’deki özel maç için 1 hafta ileri aldıranlara, 21 günlük süreçte bir özel maç yapacak takım bulunamaması da fazlasıyla manidar doğrusu. Onu da mı biz düşünecektik ?
Ligin 2.yarısının son 13 haftasında sadece 2 Ankara deplasmanı ve 11 İstanbul maçı oynayacak olmalarına rağmen fikstür ve Ankaraspor diye zırlayan bir başka takım da yok zaten. Keza Ankara’nın düşürülmesi ve bunun Beşiktaş’a olası etkileri konuşulurken 2 ay önce söylenenler ile 6’da 6’nın gelmesiyle yazılanlar arasında geçen sezon başlatılan küçümseme politikası arasında da hiçbir fark yok. Kalkan götlerin tutuşması da böyle bir şey işte. Olur da Manchester’dan puanla dönersek neler yazılacak şimdiden merak etmeye başladım. Daha sahaya çıkmadan Ferguson’un şans vereceği 3 tane genç oyuncu manşetleri süslemeye başladı bile. Ne diyelim, tanrı hepimizi Old Trafford zaferinden korusun ! Ama buraya tıklamazsanız Beşiktaş sizi de ham yapar. Sahi, hem yönetim hem taraftar bazında bu denli iç hesaplaşmalarla boğuşan kaç takım var ? Cezalı ve sakatlık dediğiniz nedir ki ? Bundan ala sakatlık mı var ? Asıl sakatlık budur, zira bu bir travma, ama biz bu travmalara rağmen hem puan cetvelinde hem de sahada mağlup olmayan tek takımız. Sabah, öğle ve akşam olmak üzere günde 3 Domperidon iyi gelecektir.

20 Yorum:

Asphalt Monkey dedi ki...

Hakem hatalariyla o kadar canimiz yandiki, isin kötü yani bunu fenerli ve gsli arkadaslara anlatamadik. Anlamak istemediler daha dogrusu. Isi yüzsüzlüge vurdular. O yüzden fair-play ruhunu birakali cok oldu. Hakem hatalariyla derbi kazanmak istiyorum. Eze eze kazandigimiz bir derbi degil, son dakikada hakemin hediyesi bir penaltiyla kazanmak istiyorum. Ezerek yendiginde unutuluyor galibiyetin, hakemle yendiginde her zaman muhabbeti dönüyor ve keyifle o galibiyeti aniyorsun. Derbi sonrasi ama hakem de böyle böyle yapti dediklerinde gevrek gevrek gülüp yok öyle birsey demenin daha büyük bir hazzi varmis onu anladim.

Factotum dedi ki...

mükemmel bir yazı olmuş.

yilmaz dedi ki...

bahadir süper yorum :) aynen katılıyorum. yok orda penaltı. üzülmezin ayağı yere basıyor. üstelik gökhan o darbeyle yere düşecek adam değil. hahaha çok zevkli valla

Adsız dedi ki...

Eser Gokulu, genel itibariyle mevcut çifte standartları belirtmesi açısından çok açıklayıcı bir yazı olmuş. Tebrikler.

Mesele, medyada bunların dillendirilmesi ve birilerinin çarpıttığı bilgilerin düzeltilmesidir.

Bunu yapacak güç camiada var mıdır? Kusura bakmayın ama yok. Olsaydı bu Demirören ve saz arkadaşları yıllar önce kaçacak delik arardı. Ne yazık ki ancak bu mecralarda bir şeyler yazılabilir ve bu yazılanlar da sınırlı sayıda insana ulaşıyor.

alper dedi ki...

daha da hastalarıma domperidon etken maddesini içeren motilıum tablet yazmam.kabız olsunlar.:)))

türkiyede üretilip satılan bir ilacı koysaydın ya eser bey.

tüm renkli medyanın ve renklilerin............

Keyifle okudum muhteşem bir yazı tebrik ederim :)

fidddas dedi ki...

yazı harika... çok keyifli okudum...
@bahadır
kesinlikle haklısın, hatta bugün patronlarım haksız, penaltı falan deyince daha da keyiflendim...
kudursunlar....

AQ-47 dedi ki...

"Penaltı penaltı gibi olmalı"...Aramızda bir grup taraftar var, hemen karşı tarafa "bak biz çok dürüstüz hak yemeyiz haa" izlenimini pekiştirmek için adamlar bize ne kadar sallarsa eyvallah diyor. Daha yeni çıktı o pozisyonun penaltı olmadığını iddia edenler. Dürüstsek dürüstüzdür, aka ak boka bok deriz, ammavelakin domalmanın da anlamı yok. Eser Gökulu çok yaşa sen.

jtr dedi ki...

ben küçükken otobuste kusmıyım diye "Emedur" verirlerdi onu da tavisye ederim:D

Sertug Ozgur dedi ki...

Hahaa çok iyi yazı. Erman Hoca'yı dinlememiştim, anlaşılan terziliğe başlamış yavaş yavaş kılıf dikmeye başlamış . Valla daha bu sene 1-2 ay önce bu Beşiktaş'ın lig sonu ilk ikiye girmesi imkansız demişti. Hani 'bu futbolla' veya 'gözüken o' gibi hafif ihtiyatlı değil kesin ifadeler kullanmıştı, hala kulaklarımda. Ha kendisini ciddiye almamdan değil de böyle tv karşısında nasıl kıvıracağını görmek zevkli olacak. E tabi serde delikanlılık var ya bozmadan şimdi bizim maçlardaki hakemlere getirecek lafı veya ota boka ilerleyen haftalarda.
Neyse lig yarışından kopmayalım sonuna kadar,önemli olan bu, geçen senenin şampiyonu olduğumuzu unutturmayalım birilerinde hazımsızlık yaratarak.
Al ver domperidon satışlarına can ver.

Adsız dedi ki...

fener'in o efsane(!) 100. yılında 2. yarıyı yatarak geçiren fenerlilere ve her aut atışını 2 dakikada kullanan serdar kulbilge'ye sarı kartını 85'te çıkaran, ikinci yarı toplam 15 dakika bile topun oyunda durmamasına göz yuman ve sadece 3 dakika uzatma veren hakem kimdi ya onu merak ettim? varsa bi fenerli hatırlatsın...

müthiş tespit için ayrıca tebrikler... bu yorumu geçen sene biz oynamadık da ondan dolayı şampiyon siz oldunuz diyen fenerlilere hatırlattım yaz boyunca :)

Unknown dedi ki...

hacı kızmayın ama kabul edin işte siz bu iki kulübün arkasında ( hadi burdan espri yapın) olcaksınız 2050 de falan trabzonun bugünü durumuna düşceksiniz.

hakemler hep size mi böyle davrandı. idda ediyorum bir fenerli veya cimbomlu da paragraflarca yok hakemler hakkında yazabilir tek tekhatalarını gösterebilir.

aliveli, bu yazi da tam olarak onu diyor. Fenerbahce'nin yenilgisine hemen hakem kilifi dikenler, oncelikle diger maclara baksinlar; eger Fenerbahce "sadece" hakem hatasi ile yenilir gibi bir gozluk takiyorsaniz, o gozlugun mislini biz takariz diyor.

tafarian dedi ki...

elinize sağlık mükemmel tespitler.

Adsız dedi ki...

@aliveli

nolur 1 tane say... ya da dur ben sayayım, olimpiyat stadındaki önemsiz bi derbi maçı.... halbuki o penaltı pozisyonundan önce attığınız ofsayt golü de unutursunuz.... sonuç, hakem düdüğü bıraktı... nolur başka bir tane say... yalvarıyorum...

ercan dedi ki...

Usta çok acıtan bir yazı yazmışsın. Ancak bunu anlayabilecek olsalar ne fenerli olurlardı ne gsli :)

Pamukk dedi ki...

Çok tartışıldı. İbrahim Üzülmez'in Gökhan Gönül'e yaptığı hareket penaltı mıydı?

Gökhan'a yapılan harekete penaltı versen de kimse bir şey demez, vermezsen de kimse bir şey demez. Hakemin yorumuna kalmış bir hareket. Ama bu penaltının üzerine herkes giderken, Serdar Özkan'ın boş kaleye atamadığı pozisyondan 10 saniye önce Lugano'nun Bobo'yu formasından çekip indirmesini kimse konuşmuyor. Hakem 'top Serdar Özkan'a geliyor' diye devam ettiriyor gibi oldu. Penaltıda avantaj kuralı uygulanmaz. Kaidedir bu. Penaltıdan büyük avantaj olmaz çünkü. Lugano'nun Bobo'yu formasından çekip indirmesinde bir şey yok, Gökhan'a ayak koyuyor İbrahim Üzülmez, penaltı. Yok ya!.. 3. gol ofsaytmış. Fenerbahçe, Beşiktaş'ı yenerken neydi durum? Fener'in golü ofsayt değil miydi, yediği golde faul yok muydu? Galatasaray'ın penaltısı ne oldu? Yani Fenerbahçe'nin lehine olunca bir şey yok, 'Fener aslanlar gibi yeniyor Galatasaray'ı.' Beşiktaş, Fener'i yenince 'Vay penaltı verilmedi', 'gol ofsayttı', ağlamalar!..

hıncal uluş demiş ama o kadar tutarsızsın ki kimsenin dediğine inanası gelmiyo. ben görmedim lugano-bobo pozisyonunu, nedir gören bilen?

sertano dedi ki...

Dönüp dönüp okuyorum yazıyı, bi teşekkür edeyim dedim Eser Gökulu..

Unknown dedi ki...

muhteşem yazı. anlayana tabi.

Yorum Gönder

Ara