keşke dönse ama artık neredeyse imkansız. :(

yav dönse nolu dönmese. sergen dönsün bu dönceğine

Aradaki fark ne biliyor musun Solomon? Sergen donmeyi istemez, ama Ilhan o kadar ister ki...

bilmem de faydası olur mu ? herhangi bir takıma . bence hayır. zaten bakınca 1 sezon 1,5 sezon oynamış. yaşı kaç 34...

bu herife doyamadım diye pes'e editle ekledim beşiktaş kadrosuna. ha çok mu matah, az da olsa özlemimi dindirio. yazık ettin kendine koca samuray.

gelsin takıma alsın 26 numaralı formayı.oyanasa da olur oynamasa da öyle milyon euro maaş da istemez.beşiktaşlı oluşu,hırsı azmi yeter.Takımda 26 numarnın i.mansız olduğunu bilmek bile sevinç verir bana..

imkansız değil..

rocky balboa filmindeki gibi kendine inanır ve başarabileceğine şartlanırsa,

rocky 3'teki gibi de çalışırsa olur.

moral motivasyonunu hakkında fikrimiz olmadan bir şey söylemek çok zor.

rosicky balboa hesabı :)

rosicky ringe çıktı mı =)

neden milanın yaptığı gibi eski yıldızlarımıza sahip çıkmıyoruz_?oynayamacağı bilindiği halde takımda görmek taraftarı heyecanlandırmaz mı?milyonlar istemiceğide çok açık takımda 26yı giysin maçtan önce o taraftarın önünde ısınmaya çıksın yeter.

beşiktaşlı uyuma yıldızına sahip çık :)

bu herif gelsin, isterse top oynamasın, 26 numarayı versinler. bir forma kendime, bir forma kuzenime, üç tane de doğacak çocuklarıma forma almazsam ne olayım.

yönetim duy lan sesimizi.

şu yorumları okudukça gerçekten bu blog hakkında garip fikirlere sahip oluyorum. 16-17 yaşında yeni ilhan'lar bulup 26 numarali formayi verecegimize 34 yaşındaki amcayi takima getirmeye çalışıyoruz taraftar olarak.

hı hı.. taraftar olarak katedilecek yol daha çok..

@Stan Van Gundy: polemik yaratmak için cevap veriyor değilim fakat 34 yaşındaki ilhanı almak ile 16-17 yaşlarındaki ilhanları bulmak arasında bir seçim yapmak zorunda değiliz, ikisini birden yapabiliriz. Aklı başında hiç kimse 16-17 yaşında ilhanları bulmanın önemini inkar edemez.

Öte yandan Milan, sırf eski futbolcusu diye bir vefa gösterisi olarak Çaykur Rizespor'dan futbolcu (zenci kanat oyuncusuydu şimdi adı aklıma gelmedi) almıştı. Üstelik Milan'ın efsane veya sembol oyuncularından birisi değildi, sadece adı az çok duyulmuş herhangi bir eski futbolcusuydu.

Şahısların kurumlara vefa göstermesi maddenin doğası gereği daha seyrek rastlanıyor ve daha çok beğeni topluyor olması gereken bir olguyken kurumların şahıslara vefa göstermesi zaten olması gereken bir harekettir bana soracak olursanız. Zira kurumlar varlığı sonucu büyük ve kudretli, şahıslar ise tek başına zayıf ve hata yapmaya açıktır. Bu bağlamda aidiyet hissettiğimiz (ve bunun sonucu olarak esas sahibi olduğumuz) kurumun bir şahısa -ki herhangi bir şahıs değil- vefa göstermesini beklemek ve istemek çok da abes değildir. Yazının başında söylediğim gibi ise bu beklenti özkaynak düzeni veya scouting gibi vasıtalarla genç futbolcu keşfetme gerekliliğiyle bence çelişmez.

Saygılar sunarım.

34 yaşında bir oyuncuyu takıma almak zordur.. yusuf şimşek'i aldık ama günü kurtarmak için ki kurtardık da.. ilhan için bu durum biraz zor tabi.. ara verdi futbola.. ara vermemiş olsaydı.. anadolu'da veya alt liglerde devam etseydi, sırf hırsı ve azmi için takımda olmasını isterdim.. forma giymese bile altyapıdaki çocuklarla vakit geçirirdi.. bu adamdaki ruha çok ihtiyacı var genç oyuncularımızın.. umarım ileriki yıllarda beşiktaş altyapısında görev alır.. ilhan'dan sonra böyle hırslı ve inançlı bir oyuncu gelmedi bence takıma.. (belki toraman).. sergen yalçın gibi bir seyyahı efsane yapan beşiktaş taraftarının ilhan mansız'ı hırsı ve beşiktaş sevgisinden dolayı ordinaryus profesör yapması gerek..

Su adamin futbola donmesine bile laf edecek adam varsa, ya da Ilhan'in sahalara donmesi onu heyecanlandirmayacak adam varsa; bizim degil onun taraftarligi sorgulansin derim ben. O kadar da kizarim yani.

Bir Galatasaray'lı olarak Delgado'nun İlhan Mansız'dan daha çok derbi golü attığını nedense hatırlatmak istedim. Fener-i del-gado 4-2'lik maçta bize gol atmıştı sadece ama olsun, en azından derbi golü attı.

Haddim olmadan konuşucam ama açıkçası İlhan Mansiz sevginizi anlıyorum. Zira İlhan'ı ben de severim. Hatta bu kadar derbide golü yok diye dokundursam da, Sami Yen'de izlediğim Beşiktaş maçında (Fleurquin'in kafası ve 1-0) keşke Ümit Karan'ın yerine onu tercih etseydik demiştim. O maç da ya da o derbicikte skor 0-0 iken bir vuruşu tam önümüzde direkten dönmüştü...

Ama katılmadığım bir nokta var. O "şerefsizliğin adı profesyonellikmiş" ve "Vefa sadece semt adıymış" fikrinden yola çıkarak İlhan'a tekrar Beşiktaş forması giydirilmesidir.

Bu adam Dünya Kupası sonrası elinde değneklerle Reina - Laila yapmış adam. Buzda dans edip, taksicilik de yaptı. Hani Sergen gibi de istisnai bir yeteneği yok. Yani bence oynaması imkansız.

Neyse gelelim notlara...

Not 1: Milan'ın ve de Rize'nin o oyuncusunun ismi İbrahim Ba. İbrahim Yattara'dan bile kötü topçuydu.

Not 2: Resimdeki İlhan Mansız 2001-02 sezonu Beşiktaş -Malatyaspor maçı. Hat-trick yapmıştı. Arka fonda gözüken de bizim eski Mapeza... Hani golden sonra size yumruk çeken ve kırmızı kart görmeyen Mapeza :)

Sevgiler ve saygılarla...

Ekşi Sözlük'teki nickiyle "Belgarath"... Yasak sokaklardaki karakteriyle "Saruhan"

Ben de bir ekleme yapayım :)
3-1 lik malatya maçında 3 asisti de tümer yapmıştı ve ilhan ın o hat-trick inden sonra ligdeki ilk hat-trick i yapan futbolcumuz 2007'de nobre'ydi.

bunun dışında benim gözümde beşiktaş'ta oynamış en iyi forvet,golcü,striker,santrfor -her ne ise artık- ilhan mansız'dı.halen daha ilk senesinde attığı golleri tekrar tekrar izlerim.

İlhan'ın derbilerde golü yoktur ama çok iyi derbi maçlar çıkarmışlığı vardır... Örneğin 2-2 biten maçta sanırım vurduğu top direkten döner, sonra arkadan tamamlarlar falan...

Özellikle son senesinde ilk yarıda 10'un altında gol attığı için bir işe yaramayan Beşiktaşlı spor yazarları "gönderin, sakat zaten" yorumlarına başladılar... Taraftar da öyle öyle kabullendi. Sonra ligin ikinci yarısının devamında yaşanan çöküşün sebebidir İlhan'ın gönderilmesi. Kim ne derse desin, o takımın çok önemli bir parçasıydı...

2-2 biten çok maç olmadığından yazmadım... Galatasaray maçı, İnönü'de... Ronaldo'nun kale ağzından 2-0'ken topu Khlestov'a iade ettiği maç...

çıktığı ilk maçta gol attı. hadi hayırlısı...