.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

24 Mayıs 2009 Pazar

İki Emsal Maç

Bu akşamki Galatasaray derbisiyle benzerlikler taşıyan iki maçımız var tarihimizde. İkisi de ligin bitimine bir hafta kala Galatasaray ile oynanmış, ikisinde de Galatasaray'ı yenip şampiyonluğumuzu ilan etmişiz. Biri daha yakın zamanda oynandığı için zaten her Beşiktaşlı'nın aklında, malum 100. yılımız ve Beşiktaş Galatasaray'ın 5 puan önünde; son dakikalarda Sergenin golünden sonra, "Sergen attı-şampiyonluk geldi" cümlesi siyah beyaz peşinde koşan herkesin aklına kazınıyor. Fakat 100. yıldaki maç ile bugünkünün farkı, o maç zirvedeki iki takımın maçıydı, bugün ise zirvede olan sadece Beşiktaş. Belki Galatasaray 100. yılımızdaki maçı kazanıp, umudunu son haftaya taşıyacaktı, gelişmeler farklı olacaktı. Ancak olmadı, kısfmet işte. Fakat bugünkü Galatasaray, o güne göre çok daha rahat. Tabir-i caizse ununu elemiş, eleğini asmış. O yüzden şekilsel bir benzerlik olsa da bugünle, ambiyans olarak bu maçın benzeri asıl olarak 1991-92 senesinde. Beşiktaş Fenerbahçe'nin 5 puan önünde, yine bitime bir hafta kala Galatasaray ile oynuyor ama bu sefer Galatasaray çok rahat, ligin tepesinden oldukça uzak. Tabii ki söylentiler olmazsa, olmaz. Yine bir yatacaklar, satacaklar safsataları ile maç başlıyor ki, Galatasaray bir penaltı golü ile öne geçiyor, Yusuf 0-1. Şifo çok gecikmeden cevabını veriyor, 1-1. Devre böyle biterken, ikinci yarıda Iorfa'dan şık bir pas, İsmail durumu 1-2'ye getiriyor. Ve fakat tabii ki beş dakikada Beşiktaş, beş dakika sonra taze delikanlı Sergen durumu 2-2'ye taşıyor. Ne mutluluk, iki final maçında da gol atma başarısını göstermiş. Ama dört dakikada Galatasaray, dört dakika sonra Hamza ile 2-3 öne geçiyor. Rekor dört dakikaya inmişken, Beşiktaş durur mu, bu sefer üç dakikada Beşiktaş, üç dakika sonra Ali. 3-3. İnadımız, inat, Kara Kartal iki kanat. Heyecan fırtınası bir süre duruluyor, adrenalin seviyesi normale kavuşuyor ve işte Beşiktaş forması ile izlemesi en zevk veren futbolcularımızdan Şifo Mehmet bitime 10 dakika kala çıkıyor ve durumu 4-3'e getirerek, bir hafta evvelden şampiyonluk kutlamalarını başlatıyor. Kıssadan hisse, bugün Beşiktaş maça fırtına gibi başlayıp, işi hiç uzatmadan da bitirebilir, oyunu 0-0'a kitleyip, maçı son dakikada da bitirebilir. Maçın başlarında geriye de düşebilir. Ama işte olmayacak iş değil, üç defa geriye düşülen bir maç bile çevrilmişse daha önce, öyle kolay kolay umutsuzluğa düşmemek lazım. Bugün sahada iki takım olacak fakat kazanan sadece Beşiktaş olacak.

3 Yorum:

Riggs dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Riggs dedi ki...

Kosecki'li kadronun Ali Sami Yen'de 2-0 one gecmesini muteakiben devrenin bitimine yakin iki tane Ali, ikinci yarida da Feyyaz'in bi tane kitledigi ve sampiyonlugu ilan ettigimiz maci eklemek lazim. Ben o macin uzerine tanimiyorum. Sami Yen'de 2-0 maglup durumdan 3 gol cakip sampiyonlugu kurtarmak, diger iki buyugun de tarihlerinde emsali olan bir mac degildir, tektir. Bunu bilimsel verilere dayanip iddia etmiyorum, sagduyum cok cok az bir ihtimal oldugunu soyluyor o kadar.

threepoint dedi ki...

ahhh o 92deki maç.
şampiyonluğu garantilemiştik ancak aliyi kaybetmiştik. ali o maçtaki sakatlıktan sonra bir daha asla iyileşemedi tam olarak...

Yorum Gönder

Ara