.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

14 Nisan 2009 Salı

Bahçemizi Yeşertelim

Geriden gelen takımların teknik direktörlerinin, rakip takımlar söz konusu olunca "biz kendi maçlarımıza bakıyoruz" şeklinde politik bir cevapları vardır. Tabii ki gerçek değildir. Hele işin taraftar boyutunda ise rakip takımların maçları daha da dikkatle izlenir ancak ben bu hafta bu özlü deyişi bir teknik direktör olarak değil, bir taraftar olarak sadece söylemedim, yaşadım da...
Cuma günü kolay olacağını düşündüğüm Kocaelispor maçını baş ağrısıyla bitirince, benim için de hafta bitmiş oldu. Sonra geriye dönüp baktığımda bir de neler göreyim, meğersem yılların tezgaha düşen Beşiktaş'ı tartışmaya açık bir pozisyonun ardından tezgahçı olmuş, daha geçen hafta Denizlispor maçında buz gibi yedikleri gol iptal olduktan sonra maçı iki farka taşıyan, bu hafta Antalyaspor maçında çıkan ucuz kırmızı kartla on kişi kalan rakibini yenen Sivasspor bizi şampiyon yapmayacaklar diye ağlamış, ben terasta rakı-mangal keyfi yaparken oynanan dünya derbisinde takkeler düşmüş, keller gözükmüş, Adnan Polat "Fenerbahçe ve Galatasaray'a operasyon düzenlediler" diyecek kadar şuursuzlaşmış vs vs.. Hepsi ve daha fazlası Turkcell Super Liginde. Bu böyle geldi, böyle de gidecek. O yüzden biz kalan 7 haftada çevrede yaşananlara fazla kulak asmadan, sadece Beşiktaş'a bakalım.
O Beşiktaş cuma günü Mustafa Denizli'nin deyimiyle senenin en kötü bir saatini oynadı. Bunun temel nedeni, erken golden sonra gömülen Kocaelispor'a karşı yokları oynayan Tello, heyecanlı Erkan Zengin ve bu iki isimden dolayı yalnız kalan Bobo ile hücum edilmeye çalışılmasıydı. En uçtaki üçlünün bu derece etkisiz olmasından dolayı çöpe atılan ilk devrenin ardından Mustafa Denizli'nin değişiklikleri geldi ki bu değişikliklerle aslında bu maç için Denizli'nin kafasındaki asıl takım da sahaya çıkmış oluyordu. Zira Denizli'nin maçtan sonra söylediği gibi, eğer ikinci yarıdaki onbiri ilk devrede sahaya sürse ve tabelada skor yine negatif yönde seyretse, bu sefer kenardan gelecek adamların yokluğu daha büyük bir sorun teşkil edecekti. Neyse ki ilk yarıdaki kötü oyunun telafisi son 20 dakikada yapıldı ve İbrahim Üzülmez'i dahi ofsayta düşüremeyecek kadar sahasına gömülen Kocaelispor'a karşı tartışmalı bir penaltı golünden sonra 2 gol daha atılarak kabustan uyanıldı. Penaltı pozisyonu biraz alengirli. Kale arkasından bakıldığında penaltı gibi geliyor göze, yandan bakıldığında ise Kocaelispor'lu futbolcunun elini saklamaya çalıştığı görülüyor fakat aynı zamanda topa değdiği esnada da henüz elini tamamen saklamayı başaramadığı da görülüyor. O yüzden benim taraflı fikrime göre, penaltı penaltı. Ancak penaltı değilse bile, tartışılır bir pozisyon olduğundan, dünyayı ayağa kaldıracak cinsten bir karar da olmamalı.
Bu maç bir kez daha gösterdi ki Beşiktaş artık bir takım olmuş ve hep beraber şampiyonluğu isteyen bir futbolcu topluluğuna sahip. Maça çıkan arkadaşlarını motive eden Gökhan Zan, gol sevinçlerinde kenarda havalara uçan Tello ve Yusuf Şimşek'le sarmaş dolaş olan Delgado, kalan 7 hafta için önemli ipuçları vermekteler. Takım bu ipuçlarını verirken, blog da tabii ki aynı emareleri vermekte ve şimdiden gelecek haftaların planları yapılmakta. Bursaspor maçını bilemem ancak Fenerbahçe maçından önce değerli kaptanımız Spirit organizatörlüğü ile buluşacağımızı şimdiden müjdelemek isterim. Galatasaray maçı zaten, Delgado attı şampiyonluk geldi maçı..İşin Ankara kısmı ise, eğer İstanbul'dan dönmezsem biraz zor gibi ama dönersem pek tabii ki Angara Rulez için iyi bir fırsat. Umarım dönerim yoksa Tathar ile 60 yaş ortalamalı Net Piknik'te içtikten sonra, kapı önündeki Ankaragüçlülerle kol kola, ya da kafakola, stada gitmek zorunda kalabilirsiniz:)

4 Yorum:

simplextablosu dedi ki...

=)) şair burda tathar'a seslenmiş...

bahçeleri yeşertelim başlığını okuyunca bursaspor taraftarlarını istiyorum minvalinde brşeyler diyeceksin sandım , yanılmışım !

yok abi, biz işimize bakalım sadece:)

orası ole , haklısın ...

Yorum Gönder

Ara