.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

24 Şubat 2009 Salı

Okan Koç - İbrahim Akın - Sinan Kaloğlu - Burak Yılmaz - Serdar Özkan

Teknik direktör tercihlerini bazen anlamak hiç te kolay olmuyor. Mantıklı bir neden arıyorsun bulamıyorsun... Örneğin Burak Yılmaz ve İbrahim Akın... Bu oyuncular gönderildikleri güne kadar 11'de çıktılar. Burak Yılmaz devre arasından bir önceki hayati Porto deplasmanında 11 oyuncusuydu. İbrahim Akın da sonradan girmişti. Keşke Ertuğrul Sağlam'ı karşımıza alabilsek te sorsak, ne bekliyordu Burak ve İbrahim'den? Son 2-3 senede ne vermişlerdi ki bu maçta da yer almayı hak etmişlerdi? Madem gönderileceklerdi, madem bir memnuniyetsizlik vardı neden durmadan oynatıldılar? Madem oynatıldılar o zaman neden gönderildiler? Burak Yılmaz'ın oynadığı takımda yedek kalan oyuncu takımda tutulurken nasıl olurdu da gönderilen kişi o "yedek" değil de Burak Yılmaz oluyordu? Bunları anlamak gerçekten çok güç. Bir futbolcuyu kazanmak için illa onu her maç oynatmak gerekmez. İşte büyük teknik direktörlük te böyle olur zaten; oynatacağın zamanı iyi bilerek. Yoksa kötü oynayacağını bile bile o oyuncuyu sahaya süren teknik direktörler insana dair nosyonlarını biraz yitirmişlerdir gibi geliyor... Mircea Lucescu, Jean Tigana, Ertuğrul Sağlam, Mustafa Denizli... Peki bu teknik direktörlerin hepsi mi suçlu? Elbette bu yargıya varmak ta mümkün değil. Ama hepimizin gördüğünü görememiş te olamazlar. Burak Yılmaz'dan futbolcu olmayacağını anlamak için teknik direktör de olmaya gerek yoktu aslında. İbrahim Akın'ın sahaya çıkmasının futbol değerlerine yapılmış bir ihanet olduğunu bizden iyi bilmesi gerekirdi dönemin teknik direktörlerinin. Şimdiki aktörümüz de Serdar Özkan. Verimlilik açısından Burak Yılmaz-İbrahim Akın seviyesinde gidiyor. Takıma verdiği zarar, katkıdan daha büyük. Serdar Özkan'ın yaptığı şut/pas tercihlerinde takım arkadaşlarının tepkilerine dikkatlice bakarsanız Serdar Özkan'ın takım içindeki konumunu daha iyi tahlil edebiliyorsunuz. Ben Serdar'ın takım arkadaşlarınca sevildiğini düşünmüyorum. Ben futbolcu olsam kesin antrenmanda falan kavga ederdim kendisiyle. Şu durumda ise en çok üzüldüğüm futbolcu Fabian Ernst. Serdar Özkan'ın hareketlerini anlamlandırmaya çalışırken oldukça zorlandığını, kendini uzaylı gibi hissettiğini düşünüyorum. Neticede kurulu bir makina gibi çalışan bir beyinle ne yapacağını kendisinin bile bilmediği bir beyin aynı takımda aynı amaç uğruna mücadele ediyorlar. Şimdi Mustafa Denizli'ye sormak lazım. Serdar Özkan'ı durmadan oynatarak ona iyilik mi ettiğini düşünüyorsun diye. Serdar Özkan'ın hangi faydasını görüyorsun da oynatmaya devam ediyorsun diye. O oynasın diye oynamayan oyuncuların hiç mi hakkı yok diye... Sormak lazım bunları. Ama kendi klasik, çok şey söyleyip aslında hiç bir şey söylemeyen üslubuyla Serdar'ın iyi futbolcu olduğunu, kötü de oynamadığını söyleyecektir. Taa ki kötü bir sonuç alınana kadar. İşte o zaman da daha önce Ertuğrul Sağlam'ın yaptığı gibi bir anda arkasını dönecektir. Satın gitsin diyecektir Serdar Özkan için. Bundan önce hep böyle oldu. Bütün maçlarda görev ver, vermediğin maçlarda sonradan sok. Kurtarıcı olarak oyuna al. Kötü oynamasına rağmen ısrar et. Sonra bir gün gelsin Bank Asya Ligi'nde X takıma kiralandığını okuyalım. Olacak şey tamamen bu. Benim sorum 2 sene önceki sorumla aynı; Madem oynatıyorsunuz, o zaman neden satıyorsunuz? Madem satacaksınız o zaman niye oynatıyorsunuz? Şu haliyle Serdar Özkan'ı oynatmak ona iyilik etmek mi sanıyorsunuz?

10 Yorum:

şimdi şu noktada itirazım var, okan koç, ibrahim akın ve burak yılmazın büyük bir fiziki zaafiyeti vardı. hiçbir ikili mücadelede ayakta kalamıyorlardı.artı, ibrahim ve burak forvet olarak geldiklerinden ama forvet olarak beşiktaşta önde çok adam olduğundan, sürekli değişik mevkilerde denenip, sonunda dibe vurdular. ha keza sinan da, büyük takım da oynayacak bir yeteneği olmadığı için tutunamadı..serdarı şu noktada onlardan farklı görüyorum, serdar eğer maçı ciddiye alıyorsa it gibi koşuyor, pres yapıyor, fiziki mücadeleye girebiliyor. buraya kadar tamamdır sanırım. solda ve ortada oynadığında, tek bir adam geçme hareketi olduğundan ve onu yapamadığından da göze battı,şimdi de sağa geçse bile ekstra şeyler yapmaya çalıştığından iflah almaz bir hale geldi ama yine de diğer isimlerden biraz daha farklı gözle bakıyorum. az biraz izanla, düz bir kanat adamı olmanın kendisi için daha faydalı olduğu anlatılsa keşke..

işin mustafa denizli kısmına gelinc de, şu ana dek tek alternatifi vardı onun yerine o da erkan zengin..sakatların düzelmesiyle sanırım serdar özkan biraz kenara geçecektir.

theotheo dedi ki...

arsenal'de bendtneri hoca 2 senedir sonradan sokuyor jessie. neden acaba?

ve bendtner'ın geldiği nokta neresi 2 sene içerisinde. son saniye golleri, hava hakimiyeti vs ne kadar gelişti sence? bugün roma maçında belki tek başına savaşacak ileride. göreceğiz.

serdar özkan'da gelişecek, iyi top oynadığı maçlar var kötü oynadığı maçlar var. olacak, yetenek var. mustafa hoca bunu görüyor. ve oynatıyor. oynatacakta.

Gürcan Ulusoy dedi ki...

ben oynatmasın demiyorum. neye inandıysa onu yapsın. ama oynatıp oynatıp bizi kanser ettikten sonra satacaksa orada karşısında olurum.

ayrıca bendtner/denilson/song bir yere gelecek diye 20 puan fark yedi wenger bu sene.

ekrem dağ,holosko,delgado gelecek..serdar özkan kenarda bekleyecek!

Gürcan Ulusoy dedi ki...

holoşko da beklesin, ben oyniyim

denizli, erkan zengin için ilk geldiğinde, iki ayı var bizim seviyemize gelmesi için demişti..iki ay oldu heralde? ben daha bir kere bile izleyemedim erkanı..

theotheo dedi ki...

denilson geldi geleceği yere. song daha değil. bendtner da çok iyi durumda.

2 ay içinde rosicky tam fit hale gelecek.gelecek yıl ortasaha

arshavin-nasri-rosicky-fabregas-denilson-diaby-eboue-song rotasyonunda olacak. evet bu sene 20 yedik. ama her yıl 100 milyon para harcayan adamlarla başka türlü savaşamayız.

gelelim konumuza. bence serdar özkan gayet iyi performanslarda gösterdi bu yıl. fener maçında hiç kötü değildi mesela. belki istenilen düzeye hiç bir zamanda gelemeyebilir. ama denenmeye değer bi adam. ibb maçında özkan yerine delgado tercihi gelecektir hocadan büyük ihtimalle.

yunus dedi ki...

Burak beşiktaşdayken antremanlarda takımın en iyisi diyorlardı.antreman performansı çok üst düzeymiş.Ama bunu maça yansıtamıyormuş.Ama hocaların ısrarı bu nedenleymiş.mış miş ben öyle duymuştum.

Adsız dedi ki...

Serdar'ın problemi kararsızlık bence aklına ilk geleni yapsa herşey daha kolay olacak, dikkat ediyorum pas verirkende çalım atarkende hep bi tereddüt var. Kendini ispatlama peşinde tabi taraftara oda ayrıca sıçmasına sebeb oluyor.

Ben Serdar Ozkan hakkinda bir post atmistim gecenlerde, orada yemeyip icmeyip istatistiki bilgi hazirlamistim. (mubalagaya gel..) Kopipeysttir:

Gereksiz istatistik: Serdar Özkan, bu sezon ligde ikinci yarıda oynanan Trabzonspor, Antalyaspor ve Denizlispor maçlarında 46. dakikada yerini başkasına bıraktı. Mustafa Denizli takımın başındayken 90 dakika oyunda kaldığı maç sadece Fenerbahçe maçı. Bunun haricinde sahada 70 dakika civarı durduğu iki maç var. Geri kalanında ortalama 10-15 dakika forma giymiş.

Bu minvalde Bendtner'den farkina bakalim. Serdar Ozkan, baslarda son 10-15 dakika oyuna dahil olurken birden ilk 11'de cikmaya basliyor. Ikinci yari baslayinca da 4 mac ust uste ikinci yarida oyundan aliniyor. Serdar Ozkan gibi bir adamin psikolojisi, bu hamleyle alt ust olur. Neydim ne oldum olur.

Cocugun oyundan alinirkenki surat ifadesine bakin (ozellikle Gaziantep macindaki). O cok sey anlatacaktir..

Yorum Gönder

Ara