Ayhan ve Ahmet Yıldırım... Aynı anda takım değiştirdiler. Ayhan Beşiktaş 11'ine girmekte zorlanan bir profil çiziyordu. Ahmet de Galatasaray. Ama tabi o dönem Galatasaray'ın en şaşalı dönemiydi. Transfer gerçekleşince Beşiktaş taraftarı hiç üzülmedi, sevinenler de oldu. Çünkü Ayhan, Beşiktaş için bir kayıp olamadı. sezon başladı. Ahmet Yıldırım yavaş yavaş yeteneklerini göstermeye başladı. Bir savunma oyuncusuna oranla oyun zekası üst düzeyde olan bir oyuncuydu. Zago-Ronaldo-Ahmet dizilişi çoğu ortasahadan daha iyi bir pas organizasyonu sağlıyordu. Üçlü savunma oynayan Beşiktaş'ın önemli yerli oyuncularından biri oldu. Ayhan ise biraz daha uzun bir alışma devresi gösterdi. Mircea Lucescu ona farklı bir pozisyonda görevlendirdi ve o pozisyonda oynama başlayınca da Ayhan'ın performansı arttı. Ahmet Yıldırım'ın üzerinde hep bir "Galatasaray'lı" damgası vardı. En iyi oynadığı maçtan sonra bile "Galatasaray" renklerini atamadı üzerinden. Oysa sessiz sakin, oyununu oynayan etliye sütlüye karışmayan bir karakterdi. Ayhan'ın herhangi bir "Beşiktaş'lı" eleştirisi aldığını pek göremiyorduk. Del Bosque dönemiydi. Ortasahada oyuncu eksikliği vardı. Del bosque de çaresizce Ahmet yıldırım-Okan Buruk ortasahasını vizyona soktu. Bu elbette çok verimli bir deneme olmayacaktı. Ahmet bu bölgede iyi maçlar da kötü maçlar da oynadı. Bu dönemde Ayhan, Galatasaray'ın değişmezleri arasına girmeye başlıyordu. Artık insanlar ayhan oynamayınca takımlarını eksik sayıyorlardı. Diğer tarafta Ahmet, futbolcu olmamakla suçlanır hale gelmiş, seyirciyle arası iyice açılmıştı. 2005 yılında ise sözleşmesi karşılıklı feshedilerek yollar ayrılıyordu. Sergen'den sonra Etimesgut Şekersporla anlaşan Ahmet soluğu Ankara'da alıyordu. Geçtiğimiz sezon Adanaspor'a geçen Ahmet'in başka da bir olayı olmuş değil. Ayhan bu dönemde milli takıma yükseliyor, ülkenin oyunun iki yanını oynayabilen nadir oyuncularından biri oluyordu. Ahmet ise kariyerinin son 4-5 sezonunu 2. 3. ligde geçiren bir oyuncu. İşte beşiktaş'la galatasaray organizsyonlarının resmidir bu iki oyuncu. Üç aşağı-beş yukarı aynı kalibrenin iki oyuncunun hayat çizgilerindeki kırılmalara bakar mısınız? Biri oyuncusunu alıp en tepeye çıkarırken diğeri yollayınca anca 3. lige yollayabiliyor. Bu bağlamda biz, Ahmet'lerimizi ne kadar yüksekte tutabilirsek genel çizgimizi de o kadar korumuş oluruz. Unutmayalım Ahmet Yıldırım'ın kariyeri, Beşiktaş'la da benzerlikler gösteriyor.