.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

1 Mart 2025 Cumartesi

SL 26 Beşiktaş - B. Kayserispor

Tarih: 01 Mart 2025 Cumartesi 20.30

Stadyum: Tüpraş Stadyumu

Hakem: Halil Umut Meler

277 Yorum:

«En Eski   ‹Eski   1 – 200 / 277   Yeni›   En yeni»
koşu mesafesi dedi ki...

OGS kadro istikrarına devam diyor.
Mert/Svensson-Emirhan-Felix-Masuaku/OX-Gedson-Rafa/Rashica-Ciro-Mario. Bakalım Kayserispor hocası bu 11 ve oyuna bir antitez geliştirebilecek mi?
Kayserispor’da Attamah, Hasan Ali ve Kartal gibi tanıdık simalar ilk 11’de. Beşiktaş’ta 60 dakikalık OX ve gol yollarında sıkıntı yaşayan Ciro ile devam demiş OGS.
Beşiktaş’ta 12 yabancının 3’ü olan Muci, Amir ve genç Arroyo yedeklerde.
Sakatlıktan dönen Paulista ve hala hazır olamayan yeni transfer Ricardo kadroda yok.

koşu mesafesi dedi ki...

Mario ritmini buldu, OGS herkese dokundu Immobile hariç deniyor. Ama Immobile dün asist yaptı. 4 kere İtalya gol kralı olunca gol atmadığın her maç boş sayılıyor demek. Özellikle bir derbi oynayacaksan Semih değil Ciro ile başlarsın. Ne demişlerdi; “Immobile, attı bile…”

Kadro yetersiz denen takıma dokunan OGS; OX’u 11 oyuncusu, Mario’yu takımın yıldızı yaptı. Acaba Amartey, Rebic veya Dele Alli’ye de dokunabilir miydi? Seneye dönecek oyunculara ne olacak?

Beğenilmeyip gönderilen Can, Kasımpaşa’da kendini buldu. Maçı çeviren GS’nin karşısına Can dikildi ve son dakikalarda penaltı kazandı Kasımpaşa.

OGS kalırsa sezon başı epey geniş bir kadroyla antreman yapacak. Sözleşmesi biten tek yabancı Masuaku galiba. Kiradan dönecek yerli ve yabancıları düşünürsek durum bu.

koşu mesafesi dedi ki...

Ghezzal meselesine değinmek gerek. Sakatlık problemi düşüncesiyle sözleşmesi uzatılmadı. Zaten OX var, eskilerden de benzer N’Koudou vardı, bir de Ghezzal için risk alıp kontenjanı doldurmayalım denmiş olabilir. Ama Ghezzal Rize’de kendisinde hala iş olduğunu gösteriyor. Sözleşmesi 1+1 opsiyonlu denilmiş acaba sezon sonu Rize’de devam edecek mi?

Tabii hayali bir Beşiktaş kadrosunda sol açıkta Mario, sağ açıkta Ghezzal fazlaca temposuz kaçabilir. Hem bire bir olmasa da benzer tip olan Arroyo alınmışken tekrar Ghezzal sayıklamak tuhaf da olabilir. Ama taraftar şunu der tabii; Ghezzal ve Rafa’yı beraber izleseydik keşke!

Çoğu yabancının sözleşmesi sürüyorken muhtemelen alınacak yeni yabancılar fazlaca ince elenip sık dokunacak. Tabii başka takımlarda gördüğümüz tek transfer sezonunda bolca sözleşmeli oyuncu gönderme aksiyonları olmazsa. Kaç sezondur şunu öğrendik bir de; sözleşmeli oyuncu gittiğinde neredeyse oynasa oluşturacağı maliyet kadar maliyet çıkararak gidiyor. Belki yeni yönetim bu gidişata bir dur der, bilemeyiz.

Yabancı oyuncu portföyünü yeniden bir gözden geçirelim;
Svensson, Masuaku, Paulista, Felix, Gedson, OX, Mario, Rafa, Muci, Rashica, Ciro, Amir, Arroyo ve Ricardo.
Kiradan dönerlerse Onana, Al Musrati ve Muleka.

Ghezzal olayındaki gibi istikrar kıstası olacaksa ilk vedalaşılması düşünülecek isimler; Paulista, OX ve aktüel performansıyla Ciro olacaktır. Tabii geçen sezonki Masuaku da bu listede olurdu. Amir sezon başı istikrar endişesiyle Rizespor’a gönderildi zaten. Performans olarak da Mario, Muci, Al Musrati, Muleka istikrarsızdı. Onana’nın ise kadroda olduğu unutulmuştu.

İstikrarlı performans deyince de; Svensson, Felix, biraz bu sezonki Masuaku, Rafa, Rashica, ligi bilen Amir geliyor akla. Yeni genç transferler hususunda bir şey söyleyecek veri yok henüz lig için.

Bu durumda sakatlık ve formsuzluktan çok çeken Beşiktaş’ın kadroda tutması gereken ilk 6 isim Svensson, Felix, Masuaku, Rafa, Rashica ve Amir gibi duruyor.

Kalan 8 (Masuaku ile uzatılmazsa 9) kontenjan için; yatırımlık genç yabancıları düşünce geriye 6 kalıyor. Mario’nun yükselen formuyla beraber 5 olur. Kalan 5 için bölgesel durum şöyle;

OX veya Al Musrati veya Onana ya da yeni transfer
Ciro veya Muleka ya da yeni transfer
Paulista veya yeni transfer
Masuaku’ya yedek veya onu yedekleyecek yeni transfer
Muci veya yeni transfer

Beşiktaş’ın yaz transfer işleri biraz zorlu gibi görünüyor.

dominic molise dedi ki...

bizim mac neden cumartesi oynanmiyor ya?

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş kendi evinde Gaziantepspor ile oynuyor. Ciro Rafa’ya indirdi, Rafa’ya penaltı yapıldı ve penaltıyı Ciro gole çevirdi. Ciro da asistlerle penaltı gollerle yavaş yavaş geliyor.

Gaziantepspor takımca derli toplu. Her an beraberliği yakalayabilecek bir hava var. Teknik direktörden mi nedir hakem kararlarına çok oyuncuyla itiraz ediyorlar ama. Sanki başka takımmış gibi.

Gelelim ilk 11’deki Svensson yerine Talha tercihine: Elin oğlu sağ açığı santraforu beke çekerken sen stoperden bek yaparsan bu ligin kodlarını çözememişsin demektir. Madem Svensson yok madem Onur’a da güvenmiyorsun; Rashica sağ bek önünde de Che Che yapılamaz mı? Alameti farikası fizik kuvvet olan Barış Alper bek oynuyor da bir maçlık Semih de bekte denenemez mi? Sol açık oynayan onu da kotarır sanki?

Not: Şöyle bahar havasında tribündeki boşluklar şaşırttı. Derbi mi olması gerekiyor sadece?

Huzeyfe dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
hastati dedi ki...

en son ali palabiyik bu kadar sinirlendirmisti beni, oysaki rahat rahat mac izliyorduk

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş GS derbisine doğru giderken OGS ligin gerçeklikleriyle tanıştı. Senin ayarlarını böyle bozarlar işte. İlk yarıdan sonra yazmıştım. Sempatik Norveçli ve veteranlarının karşısında bazen sertlikle bazen itirazla bazen disiplinle başarılı olan bir rakip vardı. E tabii yabancı hakem mevzusu da rafa kalkınca maç yönetim standartları sezon başına dönmüş. Rafa yine biçiliyor faul dahi verilmiyor. Tehlikeli atağı faulle kesen oyuncu ikinci sarıdan atılmıyor. En komiği; Masuaku’nun üst bacağına taban giren oyuncunun lütfen “ikinci sarı kartla” oyundan atılması ve hakemin direkt kırmızı vermeyi geçtim itiraz eden oyuncuya tatlı tatlı neden sarı verdiğini izah etmesi.

Ama dur OGS ve yönetime de payını verelim:
OGS’nin veteran futsal 11’i ile bir yerde oyun patlayacaktı. Bu maçta patladı. Ligi de bilmiyor milletin yerlisi çift santrfordan şaşmıyor zamanla öğrenen Mourinho 3-5 forvetle oynuyor ama Beşiktaş formsuz Immobile’nin ayağına bakıyor.

Yönetime gelirsek; müthiş scout transferlerinden ikincisi yedeği bırak kadroya giremiyor. Şimdilik tüm artılar OGS’ye yazar.

BJK4EVER dedi ki...

Hakkimiz yendi de 10 kisi kalmis Antep'ten kendi sahanda 2 gol yiyip de yenilmezsin.
Solskjaer'le olacak gibi degil. Mac kazanirken de soylemistim, soylemeye devam edecegim.
Hala Immobile'yi Oxlade'i oynatan adam bizim gelecegimizi dusunuyor olamaz, anca koltuk sevdasindadir.
Koltuk sevdasi'nin bize faydasi yok. Biz gelecek senenin, hatta 2-3 sene sonrasinin takimini kurmamiz lazim.
Sen Immobile'yle Icardi'nin Osimhen'in Dzeko'nun oldugu yerde yarisamazsin. Ama 1 sene oynayip iyi gelisecek Semih ve Mustafa'yla buna yakasabilirsin.
Olmaz falan demeyin, Demir Ege 6 ay dogru tedrisat'tan gecince ne oldu gorduk.

Anadolu takimlarina karsi deli gibi hucum oynamayan takim sampiyonluk yarisinda yer alamaz.
Rakiplerin bekte Osayi, Ferdi, Baris Alper, Oguz Aydin kullanirken sen oraya Tayyip Talha'yi koyamazsin.
Tayyip-Rashica kanadiyla olmaz. Cekersin Rashica'yi sagbeke Arroyo'yu sag aciga oyle olur anca.

Anadolu takimlarina karsi 10 macin 9'unu kazanmadan sampiyon olamazsin. Kazanmak icin de deli gibi hucum etmen lazim.
Aman risk almayim ne sis yansin ne kebap zihniyetiyle 30 puan fark yemezsin belki 20 puan fark yersin.

Ovulen Solskjaer ve ekibinin bu ligde Anadolu takimlarina karsi sagbekte duz stoperle cikmanin tamamen anlamsiz oldugunu hala cozememisse bu is zaten olmaz.

Pheaglix dedi ki...

bence ogs'nin immobile ve ox tercihlerinde ciddi sorun yok. senede toplam 15 milyona yakin ucret alan adamlari tek cirpida kolay kolay kesemezsin. ha boyle giderlerse (ozellikle immobile) eninde sonunda yedege cekilirler. ama su noktada "ya tutarsa" diye ikisini de denemek mantik disi degil.

kaldi ki yerlerine oynayacak dogru duzgun alternatif de yok. mustafa belli ki hazir degil ve su an oynamasi mustafa'ya yarardan cok zarar verebilir. semih'in de tek forvet oynayabilecegini sanmiyorum. su noktada immobile ilk 11 + 60'dan sonra mustafa ve semih hem gelecege hem bugune yapabilecegimiz en iyi yatirim gibi.

ox'un da yerine oynayacak dogru duzgun oyuncu olsa neyse de, yerine kimi koysak daha iyi olacak ki? demir ege ya da al musrati olabilirdi ama tekini hala neden oldugu belli olmayan bir sebepten neredeyse bedavaya gonderdik, digeri de baskanin sozlerine bakilirsa gitmeyi kafaya koymus. kalanlardan da salih ortada yok, ve amir'in ox'tan cok daha iyi oldugu supheli. ha bence yapilan yatirim ve sakatlanmadan hemen once gordugu transfer teklifini dusununce amir'in oynamasi daha mantikli, ama ox da kafa yedirtecek bir tercih degil.

ayrica gs ve fb'nin aldiklari hakem destegini biz aliyor olsak su halimizle bile onlarla yarisirdik. 10 kisilik antep'e yenilmememiz gerektigine kesinlikle katiliyorum ama gs ve fb benzer durumda yenilecek oyun oynayip yenilmezken biz yenilince oyun/oyuncu kalitesinden bahsetmenin bir geregi kalmiyor. mesela gs kazandigi alanya macini paralel evrende besiktas formasiyla oynayasa gayet de kaybedebilirdi. ya da biraz daha uzaga gidersek, ilk yaridaki trabzonspor macinda bizim ustumuzde gs formasi olsa verilmeyen penaltimiz verilirdi ve gs macina kafa kafaya cikardik. gs macinda da hakem bizi degil gs'yi katletse bizim yerimize cokuse gecen takim gs olurdu.

bunlar tabii ki cok fazla "oyle olsaydi da boyle olurdu" tarzi hayali senaryolar, ama iste isin dengesizligi de burada ortaya cikiyor. iki senedir gs de fb de sadece ligin belli bolumunde iyi oynayip geri kalaninin tamaminda kotu oynayip kazaniyorlar. kotu oynadiklari donemde bizimle ayni muameleyi gorseler 90'i gectim 70 puani zor bulurlar. ha yine de sampiyon olabilirler tabii ki, sonucta ikisinin de kadrolari bizim de ligin kalaninin da ustunde. ama oyle ekim sonrasi iki takimli ligle degil, en kotu mart-nisan'a kadar ikiden fazla takimin yaristigi ligde olurlar.

koşu mesafesi dedi ki...

Konyaspor deplasmanı bugün. Galatasaray maçı öncesi yeni galibiyet serisi başlatmanın ilk maçı olabilir. Bu reaksiyon verilmezse derbide de işi zor olur Beşiktaş’ın. Gerçi Gaziantepspor maçı standartları devam ederse Beşiktaş’ın cezalı duruma düşecek oyuncularına da dikkat etmesi gerek. Bir ara böyle bir gelenek oluşmuştu sanki. Şimdi gelelim kadro yanlışında ısrar edilip edilmeyeceğine;

Kupa çeyrek finali kupadaki kısa mesafe hedefi. Lig için ise dördüncülüğü koruyup üçüncülüğü zorlama gerekli. Dolayısıyla kalan lig maçlarında ligin dinamiklerine göre 11 çıkarmak lazım. İşte kendi sahanda Anadolu takımına karşı stoperden sağ bek yapmamalısın! Deplasmanda da yapmamalısın!

OGS’nin yanlışta ısrar edip etmeyeceğini 19:30 gibi öğreneceğiz. Svensson’un yokluğu kimle doldurulacak? Yine Talha ile mi? Kolaycı bir metotla yedek Onur ile mi? Yoksa daha hücumcu bir takım için Rashica ile mi? Ya da bambaşka dördüncü bir tercih ile mi?

Eski temposu yok ama OX bile mantıklı bir tercih olur sağ bek için. Ama tabii tek pozisyon ile maç kaybedilip kazanılmıyor. Mesele hücumu ne ölçüde düşündüğün ve bunu rakibe ne derece kabul ettirebildiğin.

Belki GS maçı öncesi hafiften 4-3-2-1 denenebilir. Rashica-Emirhan-Felix-Masuaku/Mario-Amir-Gedson/Rafa-Muci/Ciro gibi kanatsız bir diziliş. Muci’nin sola Rafa’nın sağa devrildiği bir biçim.

Huzeyfe dedi ki...

Hocanın tercihleri bir kenara yine çok benzer bir plansız planlamaya girmişiz gibi. Arroyo’nun ciddi balon olma ihtimali var. Bence Muçi çok daha iyi profil ona göre. Ki maliyetleri farklı değil. Ricardo için daha da ham deniyor, onu düşünemiyorum artık.
Ben hocanın oyunu geliştirip oyuncuları değiştirmesini etmesini umut ediyordum ama pek öyle gözükmüyor. ŞG 2.dönem, Redmond-Mario benzerlikleri var. Aynı kısır döngüdeyiz yine galiba.

koşu mesafesi dedi ki...

OGS’den de olmayacak galiba. Ancak puan farkı yedikten sonra ligin ayarlarını çözen Mourinho ile falan buluştursalar da o anlatsa bari… Sen Beşiktaşsın! Sen hücum edeceksin, rakibine önlem aldıracaksın! Sağ bekte Talha inadı devam ediyor! Svensson’un hücum katkısı tartışmalıyken stoperden bozma sağbek ile takımın hücum opsiyonlarını körelterek başlıyorsun yine maça!

Anadolu takımlarının artık kolayca çözeceği OX-Gedson orta sahası. Santrforda yine formsuz Immobile. Takımda rakibi şaşırtacak bir sürpriz yok. Yeni korner taktikleri de göze hoş görünse de tehlikeli olmuyor. Beşiktaş’ın geçen haftadan farklı bir sonuç olması ekseriyetle Konyaspor’a bağlı görünüyor.

koşu mesafesi dedi ki...

Konyaspor 10 kişi ama 1-0 önde. Beşiktaş’ın sempatik Norveçlisi bakalım ikinci yarı ne yapacak?

Rakip 10 kişi kalıyor ve sen 3 stoperle oynamaya devam ediyorsun ileride santrforun ceza sahasına giremiyor bir de üstüne forvetsiz Konyaspor’dan golü yiyorsun.

Şimdi ikinci yarıya da değişiklik yapmadan başlasın Norveçli. Belki veteranları bir gol atıp beraberliği kurtarır.

Ligi azıcık bilen bir teknik direktör olsa Beşiktaş’ın başında, ikinci yarıya üç değişiklikle şöyle başlar;

Mert/OX-Paulista-Felix-Masuaku/Amir-Gedson/Muci-Semih-Rafa-Mario

koşu mesafesi dedi ki...

Böyle işte. Veteranlara güvenip galibiyet serisi yaparsın. Sonra önce 10 kişi, sonra 9 kişi takıma yenilirsin. Çünkü futbol bazen teknik değil hırs ve mücadele ister! OGS ikinci yarıya üç değişiklik ile başladı ama tam eksik rakibe karşı pas yapacak adam olan Mario’yu çıkardı. İkinci yarı Beşiktaş’ta zaman zaman 3-4 oyuncu Konyaspor’un tek hücum oyuncusu tehdidiyle en geriye kadar geliyordu. Ataklar aceleciydi. Kanatta eksik rakibe 2’ye 1’ler denenmiyordu. Ezber iş olan ver solda Masuaku’ya yapılıyordu!

Yaa bu takım Masuaku’nun ayağına bakıyor! Bunu gönderdiniz diyelim ne yapacaksınız?

Bugün OGS sınıfta kaldı. Muhtemelen iki stoperi de sakatlandı. Artık GS derbisinde ve kupa maçında 1,5 stoperle daha güzel kadrolar kurmak zorunda kalacak!

GS maçıyla ilgili tek şans: Derbi atmosferi ve iç saha maçı olması. Şu tabloya göre sürpriz bir sonuç gelişirse bu sebeple gelişir gibi.

Tekrar yönetime de not düşelim: Ara transferleriniz süper. Biri 5. oyuncu değişikliği. Diğeri hala kadroya giremiyor.

İşin özeti; Beşiktaşlılar milli araya hayal kırıklığıyla giriyor…

BJK4EVER dedi ki...

Cok duygusalsiniz yahu, inanilmaz irrasyonel tepkiler veriyorsunuz. Twitter'daki taraftarlar da oyle, gazeteciler de oyle. Biraz sakin kalin, biraz rasyonel yorum yapin yahu.
Takim 2-3 mac kazaniyor, takimin genel durumunu unutup seviniyorsunuz, buyuk resmi kaciriyorsunuz. Takim 1-2 mac kaybediyor, hemen dunya yikiliyor, herkes gitsin kafasina giriyor herkes.

Biraz sakin kalip tutarli olmakta fayda var. Bu takim ne herkesin gidecegi kadar kotu takim (ki buna maddin gucun zaten yetmez, mantikli olmak lazim), ne de seneye sampiyonluk yarisi verebilecek seviyede (maddi imkansizliklari da katiyorum). Bizim ekim ayindan beri Avrupa Ligi haric yapmamiz gereken sey tamamen gelecek sene'yi, hatta ondan sonraki sene'yi dusunerek yapilanmaya gitmek. Bize 2 sene sonra ciddi katki saglayacak oyunculari oynatmak, onlara guven vermek. Gerekirse 12. olacaksin, ama o yatirimi yapacaksin, cunku zamanin var. Paran yoksa zaman'dan feragat edeceksin, bizim de zamanimiz var ama kullanamadik, kullanmiyoruz. Gecen seneki gibi, hicbir fark yok arada.

Immobile, Paulista, Joao Mario, Chamberlain, Masuaku, hatta bana gore Rafa Silva. Bunlardan bize uzun vade'de fayda gelmeyecek, gelmeyecekse de oynatmanin anlami yok. Mustafa, Fahri, Emrecan Terzi, Semih, Muci, Arroyo, Elan Ricardo, bunlar oynamali, kiralik gitmeselerdi Kartal ve Demir Ege. Bunlar oynamali. Hepsi super topcu olacak iddiasinda degilim. Ama bu oyuncularin 2 sene sonraki kadro'da yer alma ihtimali 10% ise bile ustune gidilmeli. Cunku buradan bize ekmek cikar, ama saydigim oyunculardan cikmaz. Mesele biraz da altyapi'ya mesajda yatiyor. Mustafa gibi oynadigi kisitli surede iyi-kotu birseyler yapmis 17 yasinda bir yetenek var elinde. Sezon basindan beri hicbir katki saglamayan, tamamen bitik bir adami israrla oynatiyoruz, israrla oynatiyoruz. Bunu yaparak altyapi oyuncularina da "sen istedigin kadar yetenekli ol ugras elalemin bitik yabancisi gecmis kariyeriyle ismiyle senin onunde olacak" imaji veriyorsun. O altyapi oyuncusu sende kalmak da istemez, kendini gelistirmek de istemez, senin projene inanmaz da.

Immobile, Chamberlain falan satmak icin oynatilsin denmis . @Pheaglix gordun mu nasil oynuyorlar. Chamberlain'e 500.000 euro maas veren cikmaz. Immobile'ye 1 milyon euro maas veren cikmaz, belki Serie B veya Serie A'da kume dusmemeye oynayan takimlar ister o kadar. Bu oyuncular bitti, bizde isleri yok. Ha, gelecek sene maddi olarak anlasamazsin, kadronda yedek olarak tutma ihtimali dogar onu kullanirsin ona birsey diyemem. Ama bu oyuncularin aldigi her dakika bizim gelecegimizden caliyor. Buyuk dusunen takim satayim diye bitik oyunculari oynatmaz. GS Falcao, Ziyech, Zaha'ya sabretti mi? Kangreni kesip atti. Bizim maddi olarak biraz daha elimiz kolumuz bagli, ama bu kadar musamaha gostermeye gerek yok.

Takim ne 25 kisi'yi gonderecek kadar kotu, ne de 3-5 takviye'yle sene'ye sampiyonluk yarisinda yer alacak kadar iyi. Biraz daha sakin olup tutarli olmakta fayda var. Gazeteciler de tamamen skora gore konusuyor, taraftari etkiliyor. Dun Sportsdigitale'deki yayini izledim, baya guldum ne yalan soyleyim. Daha 6 ay evvel Paulista, Immobile'yi ayakta alkislayanlar simdi niye transfer edildi falan deniyor. Sanki birinin kronik sakat digerinin tamamen bitik oldugu ayan beyan ortada degilmis gibi. 2 hafta evvel Serdal Adali icin enkaz devraldi zaman verilmeli diyenler dun aksam bu skorlardan o da sorumlu tutulur demeye basladi. Bos konusuyorlar, tutarsiz konusuyorlar, gunluk konusuyorlar, gercek fikirleri inanislari yok. Bunlara deger vermeyin bosuna.

koşu mesafesi dedi ki...

Eveeeet. Beşiktaş’ın geniş stoper rotasyonundaki tek istikrarlı stoper de sezonu kapattığına göre artık lig dördüncülüğü de kupada ilerlemek de hayal olma yolunda.

FB gibi sürekli stoperleri sakatlanan BJK reaksiyon almayı sevmiyor. Peki üç stoperin birinin tam sezon diğerlerinin yarımşar sezon sakatlanması normal mi? Necip, Paulista ve şimdiki Felix’ten söz ediyorum. Bir de sakatlıktan bir türlü dönemeyen Talha var. Sözde döndü de performans olarak dönemedi. Sözleşme uzatımı basın toplantılarına/karşılıklı demeçlere konu olan genç stoper.

Şimdi uzun yıllar Beşiktaş maçlarını takip edenlere tanıdık gelecek bir senaryo yazacağım: GS derbisi tandemi mecburiyetten Paulista-Emirhan başlar ve stoperlerden biri sakatlanarak yerini Talha’ya bırakır. Talha da kırmızı görerek atılır ve biz stoperde yine Onur’u izleriz. Onur vs Oshimen. İnsan ne diyeceğini şaşırıyor.

Ben yaz transfer sezonunda birinci öncelik sakatlık geçmişi ve temiz kağıdı olsun diyorum. Bakın beğenilmeyen Omar Colley bile aranıyor. Adam santrforlardan çok gol atıyordu üstelik.

Hep bu transfer ilüzyonu zehirliyor zaten taraftarı. O gitsin bu gitsin daha iyisi gelsin! Hep daha iyisi gelmiyor işte! Ciro’yu Aboubakar ve Cenk’ten önde gördüler. Colley’nin ayağı iyi değil deyip çok da farkı olmayan Felix’i getirdiler. Ghezzal’ın boşluğu dolmadı. Farklı yönetimler olsa da Amir’in boşluğunu Al Musrati ve Onana ile doldurmaya çalışıp tekrar Amir ile doldurdular. Bu arada kayıp oyuncu Ricardo da geldi tabii.

Kadro ne herkes gitsin kadar kötü ne de 3 transferle şampiyon olunacak kadar iyi şeklinde özet geçilirken esas noktayı kaçırmayalım.

Beşiktaş kadrosu derin değil. Uydunuz GVB’ye Aboubakar’ı maaşını ödeyip gönderdiniz Immobile’nin yedeğini 17 yaşında çocuk yaptınız!

Icardi, Batshuayi, Oshimen, Morata, Kutucu. Bunların 4’ü yeni transfer.

FB desen stoper koleksiyonu yapıyor yarım sezonda bir.

Beşiktaş Immobile’nin yedeğini gerçekten altyapıdan çıkarabilseydi başka şeyler olurdu. Yakup Ardalar, Fahriler şu kısıtlı kadroda süre alabilseler durum farklı olurdu.

Tv programı konuşmaları sayesinde modern futboldan ne kadar uzak olduğunu gördüğümüz eski teknik adam bu sezon sonu yeniden çare diye sunulabilir, şaşırmam… Tüm eksiklerine rağmen Ersin ve Rıdvan profilinde oyuncuları onun kadar oynatan olmadı. Caretaker altyapı hocaları dahil!

Huzeyfe dedi ki...

Bence 10 tane genç oyuncuyu kadroya yazmak hepsinin birden değer kaybedeceği bir ortam oluşturacağı için çok mantıksız bir şey. E bu halde de kaybediyoruz derseniz de haklısınız ama yine de iki yanlış bir doğru yapmıyor işte.

BJK4EVER dedi ki...

10 tane yazilmasina gerek yok.
Gidecek Masuaku yerine Emrecan, iyi para verilerek alinmis Ricardo ve Arroyo, bitik Immobile yerine Mustafa ve Semih de yeterli. Bu da 5 ediyor zaten.

Huzeyfe dedi ki...

Ya ben söylemek istediğim şeyi anlatamıyorum bir türlü. Bu oyun sadece oyuncuları yazıp sahaya çıkararak olan birşey değil. Özellikle de taraftardan, genel atmosferden ciddi etkilenebilecek genç oyuncular için mutlaka stabilite lazım. Antrenman düzeni, taktik anlayış filan olması lazım. Çocuklar sahaya çıkınca ne yapacağını bilmeli yoksa Semih gibi Emirhan İlkhan gibi yarım sezonluk parlamaların ötesine geçmeleri imkansız. Beşiktaş’ın kimlik bunalımı var. Defansı kim kurguluyor? Orta sahada oyunu kim dikte ediyor? O oyun ne tam olarak? Bloklar arası geçişi nasıl yapıyoruz? İlerde ne tür bir yaratıcılık lazım? Kim bitirecek? Hiçkimse sahada ne yaptığını bilmiyorken ha Semih oynamış ha Immobile farkeden birşey yok. İki durumda da biz genç oyuncu kazanmıyoruz bilakis kaybediyoruz.
Masuaku’yu mesela kessin hoca. Tamam. E nasıl geriden çıkacak takım? Masuaku haricinde tek bir tane oyun kurabilecek defans oyuncusu yok. Emirhan’ı şu anda sol bek oynatmak çocuğu ateşe atmak demek.

Bazı noktalarda hocadan nüans görmek istiyor insan. Ne bileyim Rashica’yı ofansif sağ bek olarak Emirhan’ı sol bekte daha geride kullanıp yine o asimetrik geri dörtlüyü deneyebilir. Veya elinde gerçek manada 9 yokken Rafa’yı sahte 9 gibi kullanabilir. Orta sahayı ayağı düzgün Mario, Muçi, Amir’le kurabilir. Ondan sonra Semih bir kenarda Keny diğer tarafta neden olmasın?
Ben böyle şeyler bekliyordum hocadan ama o da Ox’la Immobile’yle istikrar sağlayacağını filan sanıyor. Ayrı bir saçmalık.

Katılıyorum gitmesi beklenen oyunculara bel bağlamamak lazım ama bir de oyun planı lazım. Bazen onu kurgularken mevcuttan yararlanılanabilir ama hoca onu yapmadı. Ben şahsen Kayseri maçında veya sonrasında değişiklik bekliyordum artık. Hayal kırıklığım gerçekten skorlar değil, o oyun bir parça düzelmişken kadroya yavaş yavaş eklemeler yapmaması hocanın gelecek adına soru işareti.

koşu mesafesi dedi ki...

U-21 seviyesinde Semih gollerine devam ediyor. Benim söylenenlerden anladığım şu; hazır çıkış yapmış ve sezona asist katkılarıyla başlamış bir Semih, o sıralar kağnı olan Mario’ya yer açmak için takımdan kesilmemeliydi. GVB ve OGS istikrarlı olarak onu banko sol kanatta oynatsaydı bugün bambaşka bir Semih konuşuyor olabilirdik.

Uefa çeyrek finalistinin sağ veya sol beki olarak oynayabilen öz kaynağını o kadarcık bonservise kaptırmamalıydın.

Altyapı hocası olarak Emirhan’ı tam çıkış yapmışken yedek bırakmayacaktın, o zamanki yönetim de anında sözleşmesini uzatacaktı.

Batshuayi’den daha estetik goller atan Güven Yalçın’ı gönderip santrforda aktüel olarak 17 yaşında yerli yedeğe muhtaç olmayacaktın.

10 milyon bonservis verdiğin genç yabancı yıldızı her maç ya 11’de ya da ilk girecek yedek olarak kullanacaktın.

Ajax deplasmanında çat diye 11’e koyup performans beklediğin Hekimoğlu’na diğer maçlarda az da olsa süre verecektin.

Yoksa OX’tan, Paulista’dan, Mert’ten, Mario ve Ciro’dan arada bir büyük maç performansı beklemekten başka çaren kalmaz.

koşu mesafesi dedi ki...

Derbi yarın. Beşiktaşlı taraftarlar iç saha maçında takımlarından bu sezonki nadir performanslardan bir benzerini bekliyor. 9 kişilik Anadolu takımına yenilip Athletic’e 4 atabilen tuhaf bir takım var. Karşısında da ligde yenilmeyen ama Avrupa’nın vasat takımlarına elenen bir GS var.

Şimdi Beşiktaş nasıl bir 11 ile çıkabilir?

Mert(Sağlamsa tecrübesi mühim)
Svensson(Sağlamsa o pozisyonda endişe duyulmaz)
Paulista(Sakatlıktan tam döndüyse tecrübesi mühim)
Emirhan(Sol stoper, son FB derbisinde çizgiden top çıkarmıştı)
Masuaku(Özel performans modu açarsa derbiye damga vurur)
Gedson(GS maçlarında özel oynuyor genelde)
OX(Kaç dakika oynayacağı şüpheli ama derbileri sever)
Rafa(Artık sorumluluk alma zamanı)
Rashica veya Semih(Burada tercih edilen oyuncu prese önemli katkı yapmalı)
Mario(Tecrübe önemli)
Ciro(Bir maçta eski Ciro olacaksa o maç bu maç)

GS kanadına gelirsek;
Daha kontrollü bir kadroyla çift santrforlu sistem yerine şöyle çıkılması olası:
Muslera
Frankowski, Sanchez, Bardakçı, Elmalı
Torreira, Sara, Lemina
Barış, Oshimen, Mertens

koşu mesafesi dedi ki...

Son haberlere bakılırsa ileri dörtlü Ciro, Rafa, Rashica ve Muci’den ibaret. Futbol aklı yüksek ve pas yapan Mario yedeğe çekiliyorsa anılan ileri dörtlüyle kontralarla fiş çekilmek isteniyor demektir. Hızlı Muci, Rafa ve Rashica ile birlikte son bir şarkı beklenen eski Lazio’lu Immobile baskın hücumlar yapmaya çalışacaktır. Peki Gedson ve OX orta sahayı tutabilecek mi? Uzun zamandır bir arada oynamayan geri dörtlü Oshimen ve arkadaşlarını durdurabilecek mi?

GS’nin de Oshimen ve Morata ile başlaması ihtimali var. Kontra kovalayacak Beşiktaş’a karşı daha dengeli bir kadro çıkarır diye düşünebilirsiniz. Belki beraberlik riskine girmek istemiyorlar ama en son Batshuayi-Icardi çift santraforuyla skoru çevirmeye çalıştıklarında 5’lik olmuşlardı. Oyunu kitlemeye uğraşsalar 1 puan cepte denilebilir ama muhtemelen kazanmak isteyeceklerdir.

İlk 11’ler kesinleştiğinde resim daha net olacak.

koşu mesafesi dedi ki...

OGS bu kez şaşırttı. Beşiktaş 4-6-0 ile sahaya çıkıyor. Tabii Rafa veya Muci sahte 9 olabilir. Ama formsuz Ciro veya genç Semih’ten alacağını umduğu verim yerine en azından yeni bir şey deniyor.

GS 4-4-2 gibi çıkıyor. Bu durumda BJK’nin ortasahada oyun üstünlüğünü alması lazım. Bakalım oyuncular sahaya nasıl dağılacak?

Değişik bir mücadele olacak gibi görünüyor.

Huzeyfe dedi ki...

Hoca nihayet sahte 9 denemiş. İzleyemedim ilk yarıyı, daha derli toplu oynamışız gibi durmuyor istatistiklere bakınca

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş, Galatasaray’ı yenerek bu sezon ligdeki ilk mağlubiyetini tattırdı. Süper kupada da yenmişti. Beşiktaş bu sezon görece zayıf maçlar için farklı bir oyun formatı geliştirseydi durum şu an bambaşka olabilirdi. GS’nin oyunu da yerel lige uygun ama Avrupa’da hüsrana uğruyor. Beşiktaş’ın yabancı hocaları gerek GVB gerek OGS bu oyunu cezalandırabildi. Ama Anadolu takımları veya Fenerbahçe bunu başaramadı. Beşiktaş için şimdiki hedef kupa maçı. Ama dünkü maçtaki performansları değerlendirmek lazım:

Mert; ilk yarıdaki derbide kalede Ersin vardı. Bu maçta Mert sektirdiği toplarla ve uzaydan yediği gol ile soru işareti oluşturdu.
Svensson; Standart.
Paulista; Kalite katıyor. Ama o döndü Felix sakatlandı. Beşiktaş’ın önümüzdeki sezon stoper rotasyonunda istikrar olgusunu ilk planda düşünmesi lazım. Ya da sezona 6 stoperle falan başlamalı.
Emirhan: Sanchez’e o pozisyonda daha kontrollü gitmeliydi. Takımın performansı bir penaltıyla boşa gidebilirdi.
Masuaku: Hücuma çok katılmadı. Ama Barış ile sağlam mücadele etti.
Gedson: Yine GS derbisi modunu açtı. Bu kez galibiyet golünü de attı.
OX: İlginçtir bu kez OGS onu 90 dakika sahada tuttu. Tecrübesiyle derbide etkili oldu.
Rashica: Sağ tarafta etkiliydi.
Muci: Ofsayt nedeniyle iptal edilen goldeki vuruşu şıktı. GS’yi 10 kişi bırakan sızmayı da o yaptı. Madem yatırım yapıldı, şu adamda biraz daha ısrar lazım. Şutu var ve kıvrak. İlk geldiğindeki Babel katkısına benzer katkı verebilir.
Rafa: O gol neydi be?!?
Mario: Sessiz sedasız 2 asist.

Yedekler;
Semih: Sonradan girmesine rağmen yorgun gibiydi. İlk 11’deki yerini Muci’ye kaptırdı sayılır.
Hekimoğlu: Ne oynadı anlamadık.
Salih: Amir varken herhalde derbi tecrübesi nedeniyle oyuna atıldı.

Oyuna giremeyenler;
Arroyo ve kadroda olmayan Ricardo: Bu transferleri sorgulama vakti geldi. OGS bu sonuçları resmen transfersiz alıyor. Belki başka zaman gelse Rebic’ten Dele Alli’den falan da performans alacaktı. Lucescuvari bir ekmeğini taştan çıkarma yaklaşımı var.
Amir: Bu da yeni transfer hesapta.
Ciro: OGS bu maçlık plan demiş ama sanki bu hikayenin sonuna geldik gibi. Önümüzdeki sezon mali yüküyle beraber Aboubakar volume 2 bizi bekliyor olabilir. Beşiktaş İtalya’ya zararına gönderirse şaşırmayız.

Beşiktaş çeyrek finaldeki Göztepe karşılaşmasını “büyük maç” modunda oynamalı!

koşu mesafesi dedi ki...

Olaylı “burun tutmalı” kupa derbisinin ardından Beşiktaş ve Göztepe son yarı finalist olmak için sahaya çıkacaklar. GS-Konya galibiyle eşleşmek için Trabzonspor’un rakibi olmaya çabalayacaklar.

Bu maç Göztepe eksiklerini gidermiş bir şekilde Beşiktaş’ı zorlamaya çalışacaktır. Peki Beşiktaş derbi modunu mu açacak yoksa gündüzle gece gibi farklı bir performans mı izletecek?

Muhtemel 11’lerde Muci yerine Ciro gördüğümüz durumda 4-6-0’dan 4-5-1’e dönüşün sinyali var demektir.

Peki GS karşısında başarılı olan 4-6-0’ı bozup formsuz Immobile ile tek santrfor oynamak ne kadar mantıklı?

Maliyetli topçular Muci, Al Musrati, Rafa, Ciro, biraz da Paulista, yıllık maaş baz alınırsa OX da var. Sağlam maliyete girilen oyuncular. Bu seferlik hala süre alamayan veya yedekten giremeyen Güney Amerikalıları daha sonra söylemek üzere pas geçelim.

Rafa. Performans ve istatistikleri ile geri dönen bir yatırım görüntüsünde.
Al Musrati. Kiralandı bile.
Muci. Çabuk vazgeçiliyordu ki ısrar derbide işe yaradı. Yaşı da genç.
Ciro. Çok hızlı başladı. Sakatlık dönüşü hiç dönemedi gibi.
Paulista. Oynarken yatırımın karşılığını alıyorsun ama olmadığı aylar Ali Ece isyan etti.
OX. Madem maaş yüksek, bitik halinden belli bir standart veren 11 oyuncusu yapmış oldun.

Genel çıkarım; 30+ yaşındaki yatırımlarda bir tane tutturabilmişsin. 30- yatırımlardan da çabuk vazgeçiyormuşsun ki Muci’yi yeniden kazanmışsın Al Musrati’yi de Fransa’ya staja yollamışsın. Demek ki bundan sonraki transfer stratejisinde 30+’dan uzak durmalısın. Bu da 20 yaş altı oyunculara milyonlar saçmak demek değil tabii. Şunun bir ortasını bulmak lazım! 22-29 geniş ve verimli bir aralık sanki?

Gelelim maça; Göztepe hocası da 4-6-0’ı çözmüştür. Biraz kapanıp kontra oynayabilir. Ama bu Ciro ile 4-5-1 oynasan ne olacak? OGS’den yine bir sürpriz bekliyorum. Maç uzayabilir o nedenle farklı şeyler görebiliriz.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş, Göztepe maçına GS maçından iki değişiklikle çıkıyor. Ön taraf aynı ama kalede Ersin, stoperde Talha var.

Sadece soruyorum; ikisini bedelsiz gönderse Beşiktaş, hangi Anadolu takımı Ersin’i as kalecisi Talha’yı da as stoperi olarak tahtaya yazar? Sen Beşiktaş olarak böyle sezonun elde kalan tek hedef maçında bu şekil bir rotasyonu hangi mantıkla yapıyorsun?

GS Günay’ı oynatır çünkü asıl hedefi lig. Sen GS’yi yendin okey ama asıl hedefin aktüel olarak kısa yoldan kupa. Ligde kaçıncı bitireceğin muamma. Şimdi Ersin hatalı bir gol yerse söylenecekleri düşünün. Ya da Talha Paulista gibi oyun kuramaz veya pozisyon hatası yaparsa eleştirileri hayal edin.

Bakalım Beşiktaş’ın ön hattı takımı taşıyabilecek mi?

koşu mesafesi dedi ki...

“Şimdi Ersin hatalı bir gol yerse söylenecekleri düşünün. Ya da Talha Paulista gibi oyun kuramaz veya pozisyon hatası yaparsa eleştirileri hayal edin.”

Bunca sene maç izledikten sonra Beşiktaş gurmesi olmak zor değil.
Talha kırmızı kartla Göztepe’ye ikramda bulundu. Ersin aynı pozisyonun atışında golü yiyerek maçın ibresini Göztepe’ye kaydırdı. Gedson’a penaltı verilmeyen pozisyon da akılları karıştırdı bu arada.

OGS, Paulista’yı kriz üzerine oyuna aldı ve Mario’yu çıkardı. Demek ki OX’un fizik gücüne daha fazla güveniyor. OX adına önemli bir geri dönüş hikayesi.

Bakalım nasıl bir ikinci yarı izleyeceğiz? Ee bu kez rakibi değil kendisi 10 kişi kaldı Beşiktaş’ın…

koşu mesafesi dedi ki...

Bu OGS ile hedef maçları hüsran. Önce Twente ile Avrupa’dan eleniş. Sonra Göztepe ile kupadan eleniş. Şimdi lig üçüncülüğünü/dördüncülüğünü de sezonun son maçında kaybeder mi acaba? Ama iddiasız büyük maç mı var? Ole hocam taktik dehaya dönüşür anında!

Gelelim yönetim ve transfer komitesine; N’dour, Onana ve Al Musrati’yi gönderip Rize’den Amir geri çağırma takviyesi süper olmuş takıma. Hani yeni transferler nerede? Yabancı kontenjanı şişti. Bu Ricardo ve Arroyo’yu da yeni gelecek yönetim kiralar bir yerlere bu gidişle… Transfer yaparak bir takım kalitesi geriye gider mi hiç?

Maça 0 santrforla başlayıp 3 santrforla bitermek tuhaf oldu gerçekten.

Aybaba’nın sözleşmesini uzattığı ve bugün maçı karşı takıma döndüren stoper seneye yine kadroda olacak mı? Sadece seyircisiz sezonda oynayabilen kaleci yeni gençlerin önünü tıkamaya devam edecek mi?

Takım tartışılırken yönetim tartışılmaya başlayacak şimdi. Belli ki Norveç’ten hocalar getirip Güney Amerika’dan tanınmayan futbolcular getiren futbol aklını ağır eleştirmenin önü açıldı.

koşu mesafesi dedi ki...

Taraftar yine sinirle herkesi gönderin (Rafa hariç) moduna girmiş. Ama realite buna ne kadar yakın olabilir? Bir bakalım:
Immobile’nin sözleşme devam ediyor.
OX da benzer durumda bir senesi daha var.
Mario ve Paulista’nın 2 sezonu daha var. Etti 4.
Diğer yabancılardan Masuaku’nun sözleşme bitiyor. Bazen tüm takımın hücumda ayağına baktığı Masuaku o da. Svensson, Felix, Gedson, Amir, Ricardo, Muci, Arroyo, Rashica ve Rafa var. 13 yabancının sözleşmesi devam ediyor gibi. Svensson’un opsiyonuna bakmak lazım.
Üzerine Musrati, Muleka, Onana kiralıktan dönecek. Etti mi 16.

Transfer yapma yeteneğini! bu devre arasında gösteren yönetim yeniden seçilirse bu 16 yabancıyı ne yapacak? Kimi gönderip kimi getirecek?

Beşiktaş’ın çok sayıda sözleşmeden çıktığı sezon yeniden yapılanma fırsatı ne yazık ki isabetli kullanılamamış. Valerien ile başlanan sezondan kalan ilk 11 oyuncusu sadece Gedson ve Masuaku var. Bir daha o kadar çok sözleşme biten ve yeniden yapılanma fırsatı olan transfer sezonu bulmak zor.
Şenol hoca döneminde ise mümkünse sakat, yaşlı ve Afrikalı olsun diye yapılmış gibi duran transferler ise işi çok daha zor bir boyuta taşımıştı.

Oynatılmayan yeni genç transferleri düşününce de yaz transfer sezonunun ne derece derde derman olacağını tahmin etmek zor.

Yönetim kalacak mı? OGS kalacak mı? TV programından teknik direktör aranacak mı? Yine belirsizlikler içinde bir serüven.

Beşiktaş ligde dördüncü. Konferans ligine gidebilecek mi? İlk üç sıradan biri kupayı alırsa Avrupa ligi olur mu? Yapılanma olacaksa en mantıklısı en düşük frekanslı turnuvada oynamak olmaz mı? Gerçi Şenol hocanın takımına konferans bile ağır gelmişti.

Pazartesi Kasımpaşa maçında reaksiyon görecebilecek miyiz?

yilmaz dedi ki...

Ben kupa maçı sebepli eleştirileri biraz abartı buluyorum. Kupa tek maç üzerinden oynanan bi organizasyon ve burada başarı pamuk ipliğine bağlı. Zaten gördük, kırmızı kart pozisyonuna kadar maç tek kale oynandı. Kırmızıdan sonra da devreye kadar "eh işte" gittik. Penaltı verilse ikinci yarı biraz daha az kriz yaşayabilirdik.

Hocayı savunmak bana düşmez ama Amir "bu Oxlade'den" bile geride. Bu yüzden ben hocanın Oxlade kararını doğru buluyorum. Salih'i rotasyona katabilir mi bilemem ama Rafa olduğu sürece biraz zor.

Kalan maçlarda üçüncülük hedefi var, rakip Samsunspor da ciddi bir krizin içinde. Buradaki avantajımız Başakşehir ya da Trabzonspor gibi Avrupa'yı dert edinen takımların biraz geride kalmış olması. Samsun haftalardır düşüşte ve önümüzdeki hafta da gs'ye de yüksek ihtimal yenilirler. Fakat biz de ilk yarıda hoca gönderttiğimiz periyoda girdik. Kasımpaşa, Başakşehir ve Göztepe maçları felaket olmuştu bizim için.

Ben takımın kupa hedefindense çok daha rekabetçi olan üçüncülük hedefine sarılmasını daha hayırlı buluyorum. Oyuncular o ciddiyeti gösterir mi bilemem ama geçen yıl kupa kazanıldıktan sonra ligi 2 sıra yukarıda bitirebileceğimiz maçlarda abuk subuk rotasyonlarla puanlar kaybedip 6. olduk. Altıncılık ile dördüncülük arasındaki başarı ödülü farkı %100 oranında. Tamam dünyaları kazanmıyoruz ama bu oyunu da gazozuna oynamıyoruz. Takımın toparlanması ve ne yapıp edip ligi üçüncü bitirmesi şart.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş, Kasımpaşa deplasmanından çok önemli bir 1 puan ile dönüyor!

Şu yağmurda maça giden seyircilere yazık değil mi? Normal bir Kasımpaşa bu maçı alırdı da Salih ayaklarıyla yapamadığını yüzüyle yaparak takımına penaltı kazandırdı.

Talha beni seneye mutlaka kiralık gönderin mesajının altını çizmiş oldu 5 gün içindeki ikinci kırmızı kartıyla. Yalnız tuhaf olan, Beşiktaş 10 kişi kalmışken Kasımpaşa stoperlerinin ikinci sarıdan atılmaması oldu. Burak hoca tehlikeyi anladı da genç yıldızını oyundan çıkardı. Sonra Opoku da yırttı ikinci sarıdan. Aynı pozisyonların GS veya FB’ye karşı olduğunu hayal edin. Takım hedefsizliğe düşünce Kasımpaşa deplasmanında hem oyun olarak hem de mental olarak ezildi. Rafa karşı karşıyalar kaçırdı. Bitik denilen OX fizik olarak Mario ve Immobile’nin çok önünde, enteresan.

Bardağa dolu tarafından bakılırsa Beşiktaş bu 1 puanla belki Avrupa ligine veya belki Konferans ligine katılımı sağlayacak… Ya da bu performans sürerse merhaba 5’incilik 6’ncılık.

Norveçli teknik adam ligi öğreniyor. Yanlış yapa yapa tabii. Emirhan’ın sakatlanması şansını Talha değişikliğiyle hiç etti. Sonra 10 kişi kaldı. Önce stopere Gedson’u çekti ikinci yarı doğruyu buldu.

Bu lig böyle işte! Üç stoper Svensson, Paulista ve Masuaku oynadı. Beşiktaş’ın en etkili göründüğü bölümlerde hem de. Burada ne kadar hücumcu olursan ne kadar savunmayı 2. plana atarsan Anadolu takımları da sana geri çekilir. Ama öğrenecek Norveçli. Şimdi 1 stoperi sakat 1 stoperi cezalı, elde var Paulista sadece. Bakalım Başakşehir karşısına nasıl bir defans hattı çıkaracak? Şu Al Musrati’yi bir kez stoperde denemeden gönderdiler. Sanki cuk oturabilirdi oyun kurucu stoper olarak. Neyse, iki yönetimi de tebrik edelim kadronun süper stoper rotasyonu için.

Bu sezon Arroyo falan en son giriyor, düşünüyorum düşünüyorum, OX falan oynuyor. Acaba hedef bitti de amaç sadece kadrodaki yüksek ücretli oyunculara piyasa yaptırmak mı?

Şu takımın sağ açığında Arroyo, Kasımpaşa’daki kiralık Can falan oynamaz mı? Mesela Muci bire bir adam geçmeyi neden hiç denemez? Ciro neden bu kadar bitik? Öne top gelmiyorsa neden orta sahaya gelip top yapmaz? Cidden çözemiyorum, bu kadar zor mu geliyor 90 dakika performans göstermek bu takıma? Kasımpaşa da iddiasız yıllardır. Nasıl tıkır tıkır şıkır şıkır paslaşıyorlar izlemişsinizdir.

yilmaz dedi ki...

Bu maçın berabere bitmesini bırak, 1-0 bitmesi bile mucize olurdu. Bence bu maçtan sonra kendisini sorgulaması gereken takım Beşiktaş değil Kasımpaşa olmalı! Durum o kadar feci yani. Daha 8. dakikada Fall bize nasıl gol atacağını gösterdi. Ofsayt olması bir şey değiştirmiyor çünkü o planlı bir ofsayt filan değil, baya şans eseri oldu. Sonra gole kadar da orayı maden gibi işlediler. Bi de üstüne Svensson sarı kart gördü. İlk yarının sonuna kadar da oldukça hırpaladılar bizi.

İkinci yarı Beşiktaş'ın daha fazla düşmesi gerekirken Kasımpaşa kullanamadı bu avantajını. Açıkçası şaşırdım. Ben maçın net 3 farkla biteceğini bekliyordum. Gidişat hiç iyi gözükmüyordu. Maçın 1-0 gitmesi ve iptal edilen gol Beşiktaş'a biraz umut verdi ve son dakikada kuş taşa çarptı, beraberliği kurtardık. Samsun'a ikili averajda önde olduğumuz için bu kadar kötü bir maçtan çıkan 1 puana kazanç demek mümkün.

Rafa Silva iki maçtır karşı karşıya 3 tane net gol kaçırdı. Kimse şöyle böyle demesin, o golleri Mario, Muci, Rashica kaçırsa çok tepki görürlerdi. Hatta ilk maçta ıslıklanırlardı da. Rafa tamam çok maç çözdü bize ama herkesin onun ayağına baktığı anlarda hiç güven vermiyor. Şöyle bir maçta bile son dakika penaltısını kullanmak için sorumluluk almıyor. Galiba Rafa'yı konumlandırmamız gereken yeri bi gözden geçirmemiz gerekiyor.

Mustafa'nın ise Semih'ten bi farkı var. Semih cüretkar bi oyuncu olduğu için çok top kaybediyor ve çok göze batıyor. Mustafa ise maşallah hep sorumluluktan kaçıyor. Bi pozisyonda "rafa varken vurmak ne haddime" dedi resmen. Böyle olursa göze az batar doğru, ama Semih kadar da ön plana çıkamaz. O boy ve o fizikle Semih'e gelen tekliflerin ona gelmemesinin sebebi bence biraz fazla "abilerim atsın" demesi.

koşu mesafesi dedi ki...

Bakalım Beşiktaşlı oyuncular Göztepe maçını mesele edecekler mi? Ligin ve kupanın rövanşı olarak görüp biraz olsun oynayalım diyecekler mi?

Beşiktaş futbol camiası yine saha dışı aksiyonlarla gündemde. Kongrede arbedeler, yumruklar, hoş olmayan söylemler… Mayıs kongresi yaklaşıyor. Bakalım çok adaylı bir yarış olacak mı?

Şimdi mevcut yönetim 3 yıl daha Beşiktaş’ın futbol aklı olmak isteyecek diyelim. Ne sunacak kongre üyelerine? Sallantılı sezonda şu genci kazandık var mı? Yok. Önceki yönetimin transferlerini eleştirip onun üzerine aldığı oyuncular forma bulabiliyor mu? O da yok.

Şimdi hangi referansla yaz sezonu transfer ve kadro planlaması için bir kongre üyesinden oyu istenecek? 2-3 transfer dönemi mühlet mi isteniyor? Onu geçeceksiniz kardeşim. İskandinavya’da yaşamıyoruz. Hadi yapılanma falan diyelim, bir an Norveçteymişiz gibi hayal edelim. Bu takımı doğru yapılandırabileceklerinden emin olabilir misiniz?

Her sezon lige hevesle başlayıp yarıştan koparken sezon sonu en azından 3’üncü 4’üncü bitirirken sonra takım orta sıralara abone olmasın bu kafayla?

Bana 3 transfer sezonu mühlet isteme işi hiç gerçekçi gelmiyor açıkçası…

koşu mesafesi dedi ki...

Federasyon yeni yabancı kuralını açıklamış!

14 yabancı devam ama en az 2’si 22 yaş ve altı olmalı. Tam da Beşiktaş’ın ara transferleriyle uyumlu tesadüfen.

Öte yandan, Bahtiyar yine yerli statüsüne sokulmuş. Seneye yine kadroda olur muhtemelen. Bahtiyar yabancı sayılıp sözleşmesi bitene kadar yerli sayılacaktı öncesinde. Acaba yeni statüye göre Bahtiyar’ı tutup yeni bir Orta Asyalı transferini 14 kapsamının dışında tutmak olası mı? Galiba Federasyonun sıkça sorulan sorular sayfası oluşturması lazım olacak yakında.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaşlı futbolcular Göztepe mağlubiyetlerini mesele yapmamış! Kendi sahamızda bize 2 maçta 7 gol atan takıma karşı kendimizi gösterelim dememiş!

Norveçli teknik adam ne yapmaya çalışıyor kimse anlamıyor. Ne yeni sezona hazırlık ne bu sezonda kazanma hedefi! Beraberliğe yattı demeye dilim varmıyor.

Oysa Hekimoğlu Larin gibi solda başladı. False 9 Rafa Silva falan bir şeyler deneniyor gibiydi. Ama 1-1’den sonra Beşiktaş’ın maçı çevirmesi çok zordu. Kırmızı karta bu kadar yakın malum stoperden hala ne bekleniyor? Fahri’yi son dakikada oyuna sokmak bir de taktik verdirerek ayıp değil mi?

Gelelim yönetime; şimdi Mayıs’tan sonra devam edilirse transferi bu futbol aklı mı yapacak? Eyvah! Düşünsene 7 milyonluk (teknik olarak 12 milyonluk) bir transfer yatırımı yapıyorsun ara transferde ve lig biterken hiç karşılığını alamıyorsun. Şimdi bu transfer komitesi 10 kişi göndersin 10 kişi getirsin istiyorsunuz. Takım bundan beter hale gelebilir, uyandırayım…

Beşiktaş’ın muhtemelen aynı maliyetle muadilini bulamayacağı oyuncuları;
Masuaku, Gedson, Rafa Silva.

Şimdi kazansa üçüncülüğe yükselecekti lig yarışında ancak son puan durumu ile beşincilik bile tehlikeye girdi. Yani bye bye konferans olası. Bu takım Avrupa’da da olmayacaksa seneye sonbaharda havlu attığında stadyuma insan getirmekte oldukça zorlanmaya başlayacaktır.

Bu kısır döngüden çıkmak şart!

yilmaz dedi ki...

Merhabalar. Fikrinizi merak ediyorum. Piyasada dolanan forvet isimlerinden hangisi, sezon başında Immobile'nin verdiği heyecandan fazlasını veriyor? Ben bu tuzağa yüzüncü defa düşülmemesi taraftarıyım. Beşiktaş yanlış da olsa çok büyük bir yatırım yaptı forvet bölgesine. Bu maaş ve bu kontratla Immobile'yi ıskartaya çıkarıp yerine bi o kadar maaşla daha birini almak mümkün değil. Bence santrfor konusunu bu sene bekletmeliyiz. Kanat ve ortasaha oyuncularından yana kullanmalıyız yıldız oyuncu tercihlerini. Eğer 2-3 döneme yayılacak bir transfer stratejisi geçireceksek, artık yarım sezonda bi santrfor işlerine girmemek lazım. Eğrisi doğrusuyla Immobile ve satılmazsa Semih santrfor rotasyonunda bulunmalı. Mustafa'yı bir avrupa takımına kiralık göndermeli ve avrupa liglerinden tecrübeli, güvenilir yıldız olmayan bir santrforla rotasyon tamamlanmalı. Beşiktaş'ın bu sezon çözmesi gereken birinci sorun "kaleye gitmek" olmalı.

koşu mesafesi dedi ki...

@yilmaz

Dediğin santrfor rotasyonuyla bu sezona başlandı zaten. “Immobile! Attı bile!” diye süper kupaya başladık. Altyapıdan Hekimoğlu geliyor Semih’ten bile iyi diye gaz verdiler. Çok bildiğini sanan GVB, kendine yeni bir challenge bulsun diye Aboubakar’ı göndertti. Ciro 11’deyken göz bebeğimiz Semih küsmesin diye sol kanat da ona verildi ve sezon başı gayet maçları da çözüyordu sol tarafta.

Sezon başı rotasyon bu olmasına rağmen son aylarda santrforda üç isim de tercih edilmiyor OGS tarafından. Ya Ciro-Hekimoğlu-Semih santrfor için çok yetersiz ya da OGS’de sıkıntı var. Immobile sakatlıktan bir türlü dönemedi form olarak. Semih işinde taa Feyyaz’dan beri süreç doğru yürütülemedi. Hekimoğlu desen çat diye sahaya atıldığı Ajax deplasmanında kariyeri bitiyordu neredeyse.

Şimdi aynı deneyi yeni sezonda da yapmak pek mantıklı değil gibi. Bu oyuncular şu an kadroda, 3’üncülük 5’incilik meselesi var son maçlarda ve bu maçlarda bile oynatılmıyorlar. Şimdi bu üçlüye güvenip nasıl yola çıkıcan?

Bir benzeri, stoperde Paulista’ya nasıl güvenicen? Paulista, Felix, Emirhan, Talha, Necip, belki Bahtiyar. Sezon başı stoper rotasyonu bu. 6 adamla başladığın sezonda yokluktan Svensson’u o boyla stoper oynatmak zorunda kaldın.

Şimdi Mustafa kiralanıp tarife uygun şekilde “Aboubakar’ın bir iki tık altı bir isim” transfer edince Beşiktaş’ın gol sorunu çözülür mü? Bu sezona bakarsan o muamma santrforu 11’e koymak zorunda kalacaksın.

Bana kalırsa Immobile’nin seneye OGS gibi kulübeden gelen golcü olarak kurgulanması lazım. Maliyet ağır ama yararlanmak da gerek. Birinci santrfor için de Weghorst, Onuachu, Oshimen, Nouma, Mehmet Yıldız veya Nobre benzeri tipte rakip stoperlerin fiziksel mücadelesinden veya markajdan sinmeyecek özellikte bir oyuncu alınmalı.

yilmaz dedi ki...

@koşu mesafesi

haklısın, aslında bir immobile övgüsü yapma değil niyetim. Ama 10 milyonluk bir kazık kaldıracak kadar da takatimiz kalmadı. Gözüken o ki bu sezon avrupada da yer alamayacağız.

koşu mesafesi dedi ki...

Henüz lig bitmeden lider takımdan 28 puan fark yemiş bulunan Beşiktaş gelecek sezon için ne yapmalı? Transferde önceliği ne olmalı? Bunun için puan durumuna yakından bakalım; Beşiktaş GS’den sadece 2 gol fazla yemiş fakat 30 gol eksik atmış! Buraya dikkat, sorun defans değil hücum diye bağıran bir tablo var ortada. Her ne kadar çok sayıda solak stoper ve defansif yönü zayıf bek diye Masuaku beğenilmese de Beşiktaş’ta sıkıntı hücum tarafında görünüyor.

Peki TV programında başkan ne diyor? Üç transfer. Forvet(santrfor), sol kanat ve 6 numara!!! Sonuncudan başlayalım, nasıl bir 6 numara umuluyor acaba? Bu takım 6 numara öğütüyor da sürekli. Onana, Al Musrati, Amir, Salih, muamma Ricardo ve dahası. Kahvehane sohbeti tadında bir türkü tutturulmuş gidiyor: Josef tarzı 6 numara! Dünya’da ve geçmişte başka 6 numara oyuncusu yokmuş gibi.

Sol kanat? Bu Arroyo’yu niye aldınız? Takım hücumda sıkıntılı olduğu için farklı sezonlarda farklı kadrolarla farklı hocalar solda hep santrfor orijinli oyuncular oynatmak zorunda kaldı. Babellerden Cenklere Larinlere oradan Semihlere Hekimoğlulara… Şimdi kanat oyuncusu mu önleyecek 30 gollük uçurumu?

Bir de Forvet… Sorloth zorlanmış ama olmuyormuş. Neyse ki “Alman” scout gelmiş, baksana transfer tarama ağına! Forvete Sorloth veya Onuachu? Sol kanada Nwakaeme? 6 numaraya Zokora? E bari OGS’nin üzerine de futbol direktörü olarak Şenol Güneş’i getirin oldu olacak!!!

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş futbol takımı üçüncülük şansını elinin tersiyle ittikçe her hafta yeni bir şans geliyor diyebilir miyiz? Üçüncülük süper kupa final four’unda yer alma açısından ekstra bir değer de kazandı.

Ama bugüne kadarki takım performansına bakıyorum, bir de Beşiktaş’ın kalan 6 maçına bakıyorum. Üçüncülükten ziyade altıncılık daha olası görünüyor.

Öyle bir fikstür denk gelmiş ki Beşiktaş 2 puan farkla lider bile olsaydı şampiyonluk favorisi diyemezdik. Küme düşme hattı ateşi malum iken Beşiktaş son 6 sıranın Sivasspor hariç hepsiyle maç yapacak. AdanaDemir düşmüş olsa da bu haftaki Hatay son şansını belki de Beşiktaş’a karşı zorlayacak! Bu 5 maçın haricinde bir de Kadıköy deplasmanı var Beşiktaş’ın.

Aslında ligi hangi sırada bitireceği OGS için dikkate değer bir karne olacak.

dominic molise dedi ki...

turkiye liginin bugi onuachu/gomez/sorloth ve torreira/melo/josef/melo/aurelio bence. alex/sneijder/hagi cilek - kaldi ki rafa var zaten bizde.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş Kadıköy deplasmanına “stoperde Masuaku” ile çıkıyor.

Rakip ileri uçta Talisca ve En-Nesyri gibi uzun adamlar varken Masuaku hava toplarında ne yapacak? Üstelik bekler de oldukça kısa. Paulista’nın hava toplarında üstün performans sağlaması gerekiyor.

Geçen haftadan sonra şu maça Immobile başlamaz mıydı? İleri üçlünün en ilerisinde görünen Rafa false 9 mı olacak bakalım.

Fenerbahçe’de de Dzeko ve Tadic ilk 11’de değil.

OGS bakalım yine derbi sürprizleri hazırlamış mı?

koşu mesafesi dedi ki...

Kadıköy deplasmanından galibiyetle dönen Beşiktaş, ligin son sırasındaki eksi puanlı Adana Demirspor’u Dolmabahçe’de ağırlayacak.

Derbi kralı Beşiktaş sezonun ilk yarısında yine FB galibiyeti almış ancak Adana’da 3 puan bırakmıştı. Şimdi maç sonu demeçlerden Beşiktaşlı oyuncuların belki de “fazladan tatil aşkıyla” üçüncülüğü kafaya taktıklarını hissediyoruz.

Peki Beşiktaş bu maça nasıl bir kadroyla çıkabilir? Samsunspor’un bay çektiği haftada 3 puan alıp üçüncülüğe yükselmek yeterli mi? Yoksa zayıf rakip karşısında sükseli bir galibiyet olmazsa olmaz mı? Ya da esprilerinin yapıldığı gibi Adana’ya 1 veya 3 puan bırakan bir Beşiktaş çok mu şaşırtır herkesi?

Kaleci Mert cezalı duruma düştü. Ersin akla gelen ilk isim. Defansta Felix hazır görüntü verse de ayak kalitesiyle Masuaku’yu şu maçta stoper oynatmak mantıksız değil. Ama solbek ne olacak o zaman? Semih, Arroyo ve Immobile çok az süre almıyorlar mı? Her neyse, bir muhtemel 11 şöyle;

Ersin/Rashica-Svensson-Paulista-Masuaku/ Amir-Gedson-Rafa / Semih-Immobile-Arroyo

Mario, Hekimoğlu, Felix, OX ve Yakup Arda da yedekten girsin.

Zaitsev dedi ki...

Mahallenin delisi yine karar verici pozisyonundaki görevini yerine getirdi ve mourinho'yu ülkenin gerçekleriyle bir daha tanıştırdı.

Ligin altıyla üstüne bu kadar farklı davranan bir takım olamaz. Alttaki herkesi mutlu eden, üsttekilerin ile korkulu rüyası olan bir takım olduk. Seneye inşallah normal bir büyük takım kıvamına geliriz.

Dün maçı ara ara izledim. Fener gelsin, biz çıkar atarız modunda takıldık ama 2nci yarı pek çıkamadık. Fenerde Talisca haricinde pek gelemedi. Rafa ve Gedson'u koşturmak iyi taktik ama biraz daha odaklı pas atmak gerekiyor. Bu konu geliştirilmeli.

Gedson bir zahmet penaltı atmasın. İlk hamlesinde kafasının karıştığı belliydi. Sonra saçmaladı zaten. Çok şükür Mert ve İrfancan daha büyük saçmaladılar da golü attık. Bu hafta Adana'ya puan vermezsek 3cülük için iyi bir adım olur.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş üçüncülük/dördüncülük mücadelesinde önemli bir yara aldı. 1-0’dan çevirip 2-1 yaptığı maçta gol olduktan sonra golü iptal edildi. Asist Arroyo, gol Semih idi halbuki. Başka takımların böyle son dakika golü iptal edilebilir miydi? O ayrı mesele.

Saha içine bakalım; Alanya’da da OGS’nin klasik kontraatak takımını izledik. Tabii devekuşu gibi ne deve ne de kuş durumu da var. Kontraatak takımı desen top kazanınca hızlıca kontraya çıkamıyor. Topa sahip olma oyununda ise boşluk bulamadığı takdirde sabaha kadar yatay top çeviriyor üstelik. Yani ne onu tam yapıyor ne bunu.

Bu takımın üçüncü mü dördüncü mü yoksa beşinci bitirmesi mi daha avantajlı acaba? Bütçe ve “enkaz edebiyatı” ortadayken uefa yerine konferans daha makul gibi. Gerçi Şenol hocalı sezonda o bile ağır gelmişti.

Şimdi gelelim seneye 3 transferle iş çözülür mü meselesine: İstikrarlı üç isimle çözülür.

Puan tablosuna bakıldığında Beşiktaş’ın probleminin yediği gol sayısında değil attığı(atamadığı) gol sayısında olduğu açıkça görülüyor. O zaman bir santrfor, bir skorer kanat ve bir de oyun kurucu stoper lazım. Santrfor ihtiyacı Immobile’nin kanıksanan formsuzluğundan, skorer kanat ihtiyacı Rashica’nın defansif açık gibi olmasından, oyun kurucu stoper ihtiyacı ise stoper hattındaki istikrarsızlıktan kaynaklanıyor.

Paulista ve Felix ile yola başlayıp Necip’i aramaktansa ikisinin de önünde bir stoper almak. Sezonu kaldıramayacağı belli Ciro’yu yedek santrfor yapmak. Toplam gol sayısını arttırmak için açıkta bek kovalayan değil gol kovalayan bir profil bulmak. Bu üçü çok şey değiştirir.

3 transfer tabii ki az kalır ama bütçe ve süren kontratlar malum. Hem bazı upgradeler ve hava değişikliklerini de transferden saymadan ifade edilen bir sayı bu “3”.

Mesela; Talha git bir Anadolu takımında düzenli oyna densin, atıyorum Arda Kızıldağ ayarında biri gelsin yerine. Kaleci Ersin için de geçerli aynı mantık, gitsin düzenli oynasın. Semih ve Hekimoğlu kiralık gitseler fena olmaz. Az süre alacaklarına gittikleri takımda çok süre alsınlar. 15 dakika onları oynatacağına Tayfur’u Can Keleş’i falan oynat. Evet, yaz kampı epey kalabalık olacak…

koşu mesafesi dedi ki...

Farioli Ajax’tan ayrılmış. Fırsat bu fırsat hemen anlaşma yapmalı. Büyük takım hocası hem ligi de biliyor. İnadına ayağa pas inadına geriden oyun kurma!

Aksi halde kontraatak (siz isterseniz geçiş oyunu deyin) hocası OGS ile yine sonbaharda ligten kopuş çok olası…

Haa belki de görev tazeleyen başkanın aklında dünya futbolundan uzak tv programcısı vardır?

Gerçi 40+ Ronaldo ihtimaliyle heyecanlanan taraftar profiline en uygun hoca da ondan başkası değil…

dominic molise dedi ki...

sivas'tan bekir boke bence harika bi transfer olabilir.

koşu mesafesi dedi ki...

Veee OGS Arroyo’yu ilk 11 başlatmaya karar vermiş. Üçüncülük gitti, sezonun sondan ikinci maçı. Sanki biraz erken değil mi yarısına o kadar para sayılan bu transferi oynatmak için? Rashica gibi göz lezzeti verebilecek mi bakalım?

Muci de 11’de, altın ayakkabı Ciro da… Maç içeride, gözler sahada, kulaklar Samsunspor’un Trabzonspor mücadelesinde… Üçüncülük mücadelesinde seneye takımda kalacakların forma aşkı ve tatil aşkı birlikte devreye girecek. Normal şartlarda Samsunspor’un buradan üçüncülüğü vermemesi lazım.

Sezon bitiyor, başkan beklentileri düşürdü. Galiba yeni bir Immobile benzeri transferle işin çözüleceğini sanıyor.

Genç transferler desek devre arasında yaptıkları ortada. Elan yine kadroda yok. Galiba ligin ardından transfer sezonunu da heyecansız şekilde geçirecek Beşiktaş taraftarları…

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş-Kayserispor maç başlığından Beşiktaş ve Kayserispor’a kadar geldik ligin son haftası, son maçlarıyla…

Neden Beşiktaş ve Kayserispor peki? Beşiktaş’ın üçüncü olması için hem küme düşmüş Bodrumspor’u yenmesi gerekiyor hem de Kayserispor’un Samsun deplasmanında rakibine çelme takması…

Başkan da OGS ile devam ve 3 nokta atışı pozisyonu belli transfer müjdesi vermiş!

Geçmiş sayfalarda kökten yapılanma mı 3 transfer yeter mi tartışmaları yapılmıştı. Bütçe ve kontrat gerçekleri 3 transfer opsiyonunu öne geçirmiş anlaşılan.

Transferde adı geçen Bajo’nun üzerine insan endişe etmeden duramıyor. Onana ve Elan yetmedi mi? Vasat 6 numara koleksiyonu mu yapılacak? O pozisyonda oynayabilecek kadroda ve kiralıkta bir dolu adam da var üstelik.

İşin açıkçası; mevcut yönetim başarılı (nokta atışı) transfer yapabileceği noktasında bir teminat göstermedi yaptıklarıyla…

Yeni transfere ve gençlere az süre veren OGS bu gidişle seneye şöyle bir kadro çıkaracak ilk 11’de;
Mert/Svensson-Paulista-Felix-Masuaku/Transfer-Gedson-Rafa/Transfer-Transfer-Rashica

Beşiktaş az gol yedi, yeterince atamadı ama beklerinde bir yönden çok eksik var: Bekler gidip gelemiyor, Svensson’un bindirme derdi yok, Masuaku giderse dönemiyor. Prime Rosier ve standart Üzülmez tipinde bekler olsa iş çözülürdü mesela. Ama başkandan anlaşılan mevcutlarla devam edilecek.

O zaman bakalım, lig kaçıncı sırada bitirilecek ve Avrupa maçlarına hangi aşamadan başlanacak?

koşu mesafesi dedi ki...

Ligin finali Beşiktaş’ın taraftarlarını alıştırdığı şekilde oldu. Önce umutlanma sonra hüsran. Nadiren tek golle gelen şampiyonluk gibi vakalar olsa da Beşiktaş futbol takımının belki de duşta üçüncülükten dördüncülüğe gerilemesi gurme Beşiktaşlıları hiç şaşırtmamıştır.

Sükseli, 5-0’lık süper kupa galibiyetiyle başlayan bu sezonu kupasız ve dördüncü sırada tamamlamak başarısızlıktır. Transferde buna göre reaksiyon almak lazımdır.

Elan ve Arroyo’yu getiren kim ise yönetim kuruluna hesap vermelidir ve yaz transferine karıştırılmamalıdır.

Bajo majo gibi oyuncu profillerini Beşiktaş’a yakıştıranlar derhal kulüpten uzaklaştırılmalıdır.

Gerçi Haziran ayında genel kurul hararetli geçeceğe benziyor. Sportif başarı olmadan, onu geçtim başarı ihtimali emaresi olmadan mali konularda geniş yetkiler istemek bakalım nasıl karşılanacak?

OGS ile devam kararı da gelecek sezon üçüncülük hedefi için önemli bir adım olacaktır!

koşu mesafesi dedi ki...

Sezon başı sanki Amartey’in transfer olduğu sezonki gibi bir hava var. Yani büyük atılım lazım, bütçe ile kontrat problemleri var, önümüzde Afrika kupası var ve haberleştirilen transfer ihtimalleri yine Afrikalı. Bu kez fiyat düşüren sakatlık geçmişlerine daha az denk geliyoruz tabii.

Amartey bir sembol. O sezonu özetleyen. Hem 6 numara hem stoper hem sakatlık geçmişli hem Afrikalı. İsviçre çakısı gibiydi alınırken.

Şimdi kulübün başkanı üç sükseli transferle geçmiş sezonların enkazını kaldırabileceğini düşünüyor. Ama haberleştirilen isimler Karagümrük’ün 11’e koymayacağı Bajo ve Fenerin yedek sağ beki. Bir de İsviçreli Embolo. Bunlar o 3 transfer değildir diye umuyor Beşiktaş taraftarı. Zaten 6 numara, kanat forvet ve santrfor olacakmış bu üç isim.

Peki bu üç (muhtemelen maliyetli) ismi kim belirledi? Daha da önemlisi pozisyonları kim belirledi?

At yarışlarında daha çok tecrübesi olan başkan mı?
2 maliyetli ara transferi neredeyse hiç oynatmayan OGS mi?
Yoksa gamerlar gibi ofis kurulan yeni scout ekibi mi?
Mesela Svensson - Osayi upgrade’i kimin fikri bu haber gerçekse?

Demir Ege de son gün yuvadan uçmuş galiba. Nasıl altyapıysa Rıdvan, Emirhan, Serdar, Demir Ege bir şekilde gelir hanesine artı yazdırarak uçuyor yuvadan ama ilk 11’e banko adam giremiyor kaç sezondur???

Kötü sezonda döktüren Semih müteakip sezonda Hollandalı ve Norveçli tarafından kulübeye hapsediliyor ki o Semih için Feyyaz yönetici olarak milli takım idarecilerine cephe almıştı.

Hekimoğlu çıkıyor bir maçta kayboluyor sonra sezon sonu tekrar hatırlanıyor.

Sosyal medyadaya baksan Semih de Hekimoğlu da gitsin, kiralansın diyecekler… Peki bu takımda hangi yerliler oynayacak? Aybaba’dan yadigar Talha ile Denizli’den yadigar Necip mi?

Düşünsene şöyle bir Beşiktaş olabilirdi çok rahat;
Ersin / Svensson-Paulista-Saatçı-Rıdvan / Demir Ege-Kartal-Emirhan/Semih-Hekimoğlu-Rafa

Eski yıllar gibi 3 yabancı koydum. Baksana şu iskelete. Tabii yine kaliteli yabancılar alacaksın ama bu yerli kalitesiyle her zaman yarışta olursun.

Altyapıdan takıma oyuncu kazandıramazsan sonra enkaz edebiyatı yaparsın; yok şunun kontratından çıkamıyoruz yok şu borç yok şu borç diye…

Norveçli bile üst sıralara yaklaşma mantalitesiyle Semih’in, Hekimoğlu’nun, Arroyo’nun dakikalarını harcadı. Sahada yürüyen yüksek maliyetli yaşlı oyuncular küsmesin diye.

Şu 6 numara transferi takıntısına tekrar değineyim. Demir Ege’yi tutamıyorsun, ligin tecrübelisi Kartal’ı yarım sezon bile denemiyorsun, Salih, Amir, kiralık Onana ve Al Musrati derken orası zaten şişik. Şimdi de Onana’nın benzerleri peşinde mi koşuyorsun? Bajo haberi ciddiyse bir başka Amartey sezonuna başlıyoruz demektir zaten…

koşu mesafesi dedi ki...

Evet… Sezonu aylar sonra açacak olan lig rakiplerin yıldız transferleri indirmeye başladı. Sen Beşiktaş olarak hala bir icraat göstermedin. Tabii burada muhatap Beşiktaş kulüp yönetimi.

Scout şefi ve ekibi arayıp tarayıp Fenerin yedek bekini mi buldular?

Yok mu Güney Amerika’dan yeni genç yetenekler? Her taraftarın hayalidir Beşiktaş’ta oynamak. Adamın biri farklı kıtadan gelip yarım sezon BJK kariyeri yazdı CV’sine 1 dakika oynamadan. Gerçi böyle anlatınca yıllar önceki Bruno Alves’in kardeşi transferini hatırlattı bu durum.

Bu sene de durumlar iç açıcı olmayacak gibi. Başkan zaten yeniden seçildi. Gelsin açık açık yapılanacağız desin.

Arroyo, Semih, Hekimoğlu, Demir Ege ve Kartal iskeletiyle kurulsun takım. Beklentiler ayarlansın. Beraber oynama alışkanlığıyla uzun vadeli bir takım hedeflensin. Rafa gibi Paulista gibi isimler de liderlik etsin.

Bu taraftarı başarısızlığa alıştıramazsınız! Beşiktaş’ı idrak edemeyenlerin bu kulüpte işi olmamalı.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş taraftarı transfer işinden pek ümitli değilken Jurasek ve Osayi ismi gündeme düştü.
İnsanlar düşündü, birileri teşhis yapmış ve ilk iş olarak bekleri değiştiriyorlar diye. Oysa başkan başka bölgeler söylemişti transfer için. Bu beklerle Beşiktaş çok az gol yemişti ama mevcutlar gidip gelen sürekli bindiren bek kategorisine girmiyordu. İlerideki kısırlığı çözmek için belki de geriden başlanmalıydı. Jurasek işi çözüldü ama Osayi’de son anda pürüz çıktı. Arroyo ve Ricardo getirebilenler, hatta getirip oynatamayanlar şaşırtmadı yine. Bitmemiş transferi başkan izah etti, galiba transfer komitesi yok bu sezon.

Şimdi ise Abraham gündemde hatta uçağı havada deniyor. Yüksek bonservis parçalı taksitli falan. Yönetim yavaş yavaş kulvar mı değiştiriyor acaba? Yoksa OGS bağlantıları veya etkisi mi? Bu arada Masuaku’ya da veda edilmiş. Ama Jurasek geldi ve yabancı kontenjanı hala bir mesele…

koşu mesafesi dedi ki...

Yönetimde Adalı dönemi, devre arası takıma monte edilemeyen transferlerle eleştiriliyor ancak bir de işin şu tarafı var Jurasek ve Abraham’ı da katarsak 4 transferin yaş ortalaması 23 oldu.

Yani kendinden sonraki döneme veya müteakip yıllara 30+ yaşında ve yüksek maliyetli oyuncular bırakma modelinden uzaklaşma stratejisi çok net görülüyor şimdilik.

Mesele bu transfer sezonunun iki önemli meselesi Immobile ve OX’un akıbeti. Mario da katılabilir. Rafa tuttuğu için kimse yaşını sorun etmiyor.

Mesela Ciro’yu Aboubakar/Hatayspor örneğindeki gibi para vererek göndermek mi yoksa batık maliyeti ikinci santrfor finansmanına dönüştürmek mi daha mantıklı? Hem Ciro’yu para vererek gönder hem de yeni oyuncuya masraf yap ne kadar mantıklı? Tabii yabancı kontenjanı da işin diğer yönü. Orta sahalaşan OX’u takımda tutabilirdin yabancı sınırı olmasa. Ama şimdi düşün OX kalsa Kartal ve Demir Ege ile beraber götüremezler mi orta saha rotasyonunu?

Başkan 6 numara, kanat ve santrforda yıldız isimlere gidilecek demişti. İki yıldız kaldı, ilaveten Masuaku-Jurasek sol bek güncellemesi yapıldı. Solda profil değişti.

Yıldız kanat ve 6 numaranın geldiği senaryoda;

Mert/Yabancı bek-Paulista-Felix-Jurasek/Yabancı 6-Gedson-Rafa/Yıldız kanat-Abraham-Rashica

Svensson, Onana, Musrati, Amir, Ricardo, OX, Muci, Mario, Immobile, Arroyo nereye gidecek?

10 oyuncudan 2’si yaş statüsüyle kalsa etti 12. Kalan 8 oyuncunun 6’sı ile vedalaşmak gerekecek.

İşler kolay değil.

koşu mesafesi dedi ki...

Şimdi de Cajuste peşinde koşulduğu haberleri yapılıyor. Son sezonlarda transfer stratejisi; üzerime biraz daha 6 numara atın!

Başkanının üç yıldız oyuncu beyanı vardı. Abraham yıldız dersek iki yıldız kontenjanı daha kaldı. Cajuste yıldız profiline uymuyor. Jurasek de aynı şekilde. 8 numaraya bir yabancı daha mı alınacak? Hangi yabancı kontenjanıyla alınabilir ki mevcut durumda?

Demir Ege, Kartal, Onana, Musrati, Salih, Ricardo gibi oyuncularla kadroda şişkinlik varken ve kanat, ayağı düzgün 8 numara gibi büyük eksikler varken Cajuste çok acil ihtiyaç mıydı tartışılır.

Geçen biri daha yazmış; Musrati'yi sağ stoperde denesek diye, stoper transferi hiç konuşulmuyor ama geçen sezon Paulista ve Felix uzun süre takımdan ayrı kaldı.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş için transferde "Orkun" çılgınlığı devam ediyor.
Para yok, bütçe yok, kontenjan dolu, borç çok modundan 30-40 bonservis ver al gel Başkan!!! moduna girmiş Beşiktaş spor medyası ve sosyal medyadaki taraftar grubu...

Eee rakipler 70 milyonluk oyuncular "çekerken" veya çekmeye çalışırken beklentiler de yükseliyor haliyle...

Öte yandan, Cartalete ve Parma Maniac yıllar sonra dijital platformda buluşmuş ve Beşiktaş'a yol haritası biçiyorlar. Aslında özetle iki ana ekolü temsil ediyorlar Beşiktaş'ı yorumlayanlar içinden...

Bir ekol var. Çoğu, iki takımlı lig projesinin destekçisi. Makas açıldı. Üç sezon 30-40 puan farkı falan diyerek Beşiktaş'ın şampiyonluğa oynamamasını ve "menemenli yıllar vari" yapılanmasını öğütlüyor. Yani üçüncülüğü başarı sayan veya derbilerde galibiyet yüzüne hasret kalınan yıllar.

Diğer ekol ise GS ve FB nasıl kadro kuruyor sen de kuracaksın. Onların borcu yok mu sen de yapacaksın, getireceksin ekolü. Bu transfer döneminde başkan bu yoldan gidecek gibi şimdilik. Gerçi son şampiyonluk bir taraftan Rıdvan ve Ersin ile diğer taraftan Aboubakar ve Ghezzal ile her iki ekole de benziyordu.

Şimdi gelelim Orkun'a. Adam Beşiktaşlı diye ne kadar büyük bir maliyete girmeye hazırlanılıyor? Bu maliyetin sahada karşılığı alınabilecek mi? O, transfer gerçekleşirse ele alınacak bir konu.

Bir şekilde Orkun transferi gerçekleşirse şu büyük yanılgıya düşmemek lazım: Uçucaz kaçıcaz... Geçen sene beğenilmeyen kadrodan sadece 2 değişiklik yaptın ve Jurasek'in Masuaku kadar hücum katkısı yapabileceği muamma. Yine yedek santrforda başkaları opsiyonu geniş tutarken (Icardi, Morata vb) sen Aboubakar'ı yedek yapamadığın gibi Immobile'yi de yedek yapamadın. Yedeğin kim? 18'lik Hekimoğlu!

Son bir yorum da Beşiktaş yapılansıncılara eklemek lazım. Ersin, Terzi, Ege, Kartal, Semih, Hekimoğlu çoğunu yedeğe rahatlıkla bazı bazı 11'e yazabileceğin akademi ürünü 6 oyuncu var kadroda. Şunları oynatma direktifini teknik direktöre kabul ettir 30-40 milyonluk tasarruf edersin harcama bütçesinden.

Semih ayarında adamı almaya çalışsan 10'dan aşağı alabilir misin? Arroyo'nun yarısı, Muci'nin tamamı 10'a geliyorsa mesela? Ege kurtuldu satılmaktan ama Musrati, Onana, Ricardo, Amir gibi defalarca denemelere rağmen hala başka yabancılar alınıp önü yine tıkanacak gibi görünüyor. Aynı şekilde lig konusunda tecrübelenen Kartal'ın da. Hayırlısı olsun.

koşu mesafesi dedi ki...

Terzi-Emirhan-Talha-Tayfur
Salih-Gedson-Ege-Fahri-Can
Semih

Bu yedek takım. OGS geçen sezondan akıllanmamışcasına;

Jurasek-Felix-Paulista-Svensson
Amir-Kartal-Mario
Hekimoğlu-Rafa-Arroyo 11’i ile başladı. Yani geçen sene Anadolu takımlarını açamayan kadro ve şablona Masuaku çıkarıp Jurasek’i ve Ox yerine Kartal’ı sokup ne elde edebilirsiniz??

Yedek kadro da başlar başlamaz tepki olarak iki kafa golü buldu. Semih’in attığı gol kiralanacak söylentilerine sağlam bir cevap oldu. Semih kiralanırsa büyük saçmalık olacaktır. Aboubakar’ı ve Immobile’yi yedek kuvvet yapamadın, yerli genç forveti de mi kadro içinde geliştiremiyorsun derler adama!!!

İlk yarıdaki kadroyu görünce taraftarlara;

Orkun transferiyle falan gaza gelmeyin. Bu Norveçli ile işimiz var, demek lazım…

Orkun geldiyse 4-3-3 oynanamız gerekecek sanırım. Başka türlü bu yatırım boşa gider.

koşu mesafesi dedi ki...

Pölten hazırlık maçında Ege ve Kartal göz doldurdu. Bu sene orta saha rotasyonunda olmalılar mutlaka. Hem genç hem yerli hem de altyapı çıkışlı iki farklı tip orta saha. Tayfur ve Terzi varken de sağ bek ve sol bek yedeği tamamdır. Walker gelince geri hat tamam olacak gibi ama stoper işi muamma. Geçen sezon Paulista ve Felix uzun süreler yok idi. Aslında daha yüksek profil olan ve ikisinden biriyle tandem olacak bir transfer lazım ama zor gibi.

Şimdi Orkun yolda, Walker'ın da eli kulağında. Orkun'un yerli oluşu ekstra bir avantaj. 14 yabancı kontenjanına hep beraber bakalım:

Şimdilik ilk 11: Mert/Svensson(Walker)-Paulista-Felix-Jurasek/Gedson-Orkun-Rafa/Mario(Transfer)-Abraham-Rashica

Svensson'un gönderilme ihtimali yüksek. Yabancı kontenjanı doldurmasa tam sürekli kadroda tutulacak adam ama futbol her zaman romantizmi kaldırmıyor.

Orkun ve Mert sebepli 9 yabancı ilk 11'de olacak gibi. Geriye 5 kontenjan kalıyor. Genç yabancı kuralı gereği 3 + 2. Bu iki şimdilik Arroyo ve Ricardo ama Ricardo kiralık gönderilip yerine daha potansiyelli bir genç yabancı alınabilir. Hem orta sahada çok şişkinlik de var.

Mario Benfica üçgeni kurulumları için kalır. Etti 1. Yabancı tutucu 6 numara diyor herkes ama Gedson-Orkun ikilisi ilk plansa ve Cajute'den bu yüzden vazgeçildiyse Ege/Musrati alternatifi yedekler için kullanılabilir. Etti 2. Rafa'ya ve kanada alternatif Muci. Etti 3. Ama santrfora takviye eksik kaldı böyle olunca. Geçen sezon Ciro, Semih, Hekimoğlu formülü işlememişti. Bu arada Amir ya gidecek ya Musrati yerine tercih edilecek. Onana zaten düşünülmüyordur. OX da benzer şekilde. Sanki en mantıklı iş Ricardo yerine hem kanat hem santrfor özellikli yabancı bir genç almak gibi görünüyor.

Böylece Semih ve Hekimoğlu hem onu hem Abraham'ı yedekler. Zaten yabancı bir kanat da alınacaksa bu genç yabancı pivot santrfor tipinde de olabilir gerçi. Kanatta Semih, Hekimoğlu, yeni transfer, Rashica, Arroyo, Can gibi geniş rotasyon olur. Sıkışırsan Rafa da oynar.

Umarım hesap hatası yapmamışımdır.

koşu mesafesi dedi ki...

Mert/Walker-Paulista-Felix-Jurasek (bu beşli sabit)

Gedson-Orkun-Rafa/Rashica-Abraham-Muci ya da

Ege(Musrati/Amir/Salih)-Orkun-Rafa/Arroyo-Abraham-Semih(Hekimoğlu) veya

Gedson-Orkun-Mario/Arroyo-Abraham-Muci gibi çeşitli varyasyonlar yapmak mümkün.

Bu sezonki mesele; Norveçli Ole geçiş oyununda ne kadar inat edecek? Baskı oyunu ne kadar ağırlıklı olacak ve 3. bölgede yerleşerek paslı oyunlar ne kadar tercih edilecek esas mesele bunlar sanki...

Yani bu yeni Beşiktaş kadrosunu geçen seneki Ole gibi mi yönetecek? Yoksa Şenol hoca Beşiktaş'ı gibi pas yapan bir takım mı göreceğiz? Ya da kondisyoner takviyesinden hareketle Valerien Ismael döneminden örnekler mi izleyeceğiz?

Geçişleri derbilerde yaptın yüksek puan topladın ama Anadolu takımlarına karşı bocaladın. Şimdi bu sezon ne yapacaksın acaba?

koşu mesafesi dedi ki...

Ole'nin röportajından yeni sezon takım planına dair ipuçlarını alabiliriz:

Geçen sezon en az gol yiyen takımlardan biriydik, asıl sıkıntımız 1-0'ı bulduktan sonra devamını getirememek veya 1-0'ı bulamamak gibisinden bir şeyler anlatmış. Bir de Kartal'ı Scholes'a ve Ege'yi Busquets'e benzetmiş. Orkun'u da Pirlo, Scholes ve Roy Keane'e...

Öncelikle Manchester'lı Sergen misali benzetmeleri kendi dar çevresinden yapması beni endişelendirmiyor değil. Bakalım bu sezon Ferguson hikayelerine de başlayabilir bir bakmışsın...

Takım planına dönelim; normalde az gol yiyen takımın geri dörtlüsü korunur. Oysa stoperler hariç farklı bek profillerine gidildi. Walker da Jurasek de hücumcu bekler. Aynı Masuaku gibi. Svensson'dan farklılar tabii. İki hücumcu bekten geçen sezonki savunma katkısını alabilecek misiniz yoksa Svensson-Masuaku ile bu kadar az gol yedik zaten, yeni bekler ileri gitsin hiç dönmesin mi diyeceksiniz? Paulista-Felix-Emirhan üçlüsü sezonu ne kadar götürebilecekler bakalım? Hobi olarak kırmızı kart gören Talha ve ağır sakatlıktan dönen Necip ise alternatif stoperler.

Kartal'ı Orkun'un yedeği olarak görüyor galiba OGS. Ege ise hocanın kafasındaki planları değiştirmişe benziyor, Cajuste transferi askıya mı alındı?

Başkan transferde üç bölgeye yıldız demişti. Forvet, kanat ve 6 numara. Orkun fırsatı ile 6 numara işi revize edildi zannediyorum. Orkun 6 da oynayabiliyor ama yüksek bir maliyete girildi Orkun ve Abraham transferleriyle. Bir yıldız kanat bekleniyor. Tabii bu arada bekler de upgrade edilmiş oldu.

Hekimoğlu'ndan önce kanatta oynasın sırtı dönük santrfor oynamayı da öğrenecek minvalinde bahsetmesi kadroda tutacağının sinyalini veriyor ancak Semih'i 9 numara yedeği mi düşünüyor muamma. Semih kiralansın diyenler de var ama o ayarda yabancı yedek forvet almaya kalksan en az 10 milyon maliyeti gözden çıkarman gerek ki o zaman kalsın.

Arroyo ve Ricardo'nun geçen sezonun şartlarında alındığının da altını çizmiş. Yönetim olur dese anında gönderecek gibi ikisini. Belki Arroyo'nun kalma ihtimali daha fazla, bölgesel şişkinlik-zayıflık açısından...

dominic molise dedi ki...

hoca biraz duz birine benziyor ama bu takim onun oyununu oynamaz. 1 degil 2 belki 3 tane kanat lazim ki o kadar para yok.

4-3-2-1 dusunulemez mi acaba?
orkun, ege, gedson, rafa, muci, abraaam

yerine gore muci cikar semih/mustafa girer iki forvete donulur.
ya da ege cikar musrati/amir gibi defansif orta saha girer.
ya da ege cikar rashica/mario girer, 4-2-3-1'e donulur.

turkiye'de 4 mevki cok kritik sampiyonluk icin.
bizde mert, orkun ve abraham var ancak hala stoper yok.


koşu mesafesi dedi ki...

3. hazırlık maçının ardından biraz acı reçeteden bahsedelim:

Başkanın 3 yıldız + diğer bazı transferler formülünün ilk yıldızı sahaya çıktı. Abraham sezonu tek başına götüremeyeceğinin işaretini verdi. Semih kuvvetiyle ileri hattın yedeği olabilir ama kaçıncı yedek? Hekimoğlu için de geçen sene gaza gelindi ama sonuç ortada. Bir santrfor transferi daha ister takım. Weghorst’un genci gibi mesela.

Bu Walker’ın gelişi sürekli erteleniyor. Osayi de olmadı. Sağ bek şimdilik Svensson’a kaldı. Walker solda da oynayabiliyor. Bek yedekleri de malum. Hem sağ bek hem stoper oynayabilen hızlı bir oyuncu transferiyle bir taşla iki kuş vurulabilir. Bailly profilinde ama sık sakatlanmayanı…

Yeni 6 numara Ege’nin önünü tıkayacak ama rakiplerin oyuncu koleksiyonu yaparken sen de sezonu tek adamla kurgulayamazsın. Musrati de nedense beğenilmiyor. Josef tipi adam aranıyor.

Sol kanat için de yıldız bekleniyor. Ah Nkoudou şimdi gelseydi mesela. Tabii sık sakatlanmayan versiyonu. Taraftara kalsa sağ kanat da istiyor da kanadın biri forvet veya orta sahadan devşirme kullanılabilir.

Son olarak; taraftar büyük başkan moduyla coştu özellikle Orkun transferiyle ama Çebi ve Arat dönemlerini eleştirenlerin (mevcut dönemdekilerin) transfer karnesi;

Devre arası 7 milyon maliyete girip karşılık alamamak, ki şimdi bu 2 yabancı fazlalık oldu. Sonra Abraham ve Orkun için bonservise 40 milyon civarı bağlamak. Henüz transferlerin sahaya nasıl yansıyacağı belli değil ve Avrupa kupası maçına az kaldı.

Üç transfer dönemi masalına karınlar tok. Transferde hızlanmak gerekli ve net oyuncular gerekli, maliyette bu kadar açılmışken geri kalanlar kiralama yoluyla çözülebilir. Zira bu başkanın da transfer isabet oranı pek parlak değil.

Ne şanslı sezon ki Ege ve Kartal iki yeni transfer gibi döndü, bir de Orkun gelebildi. 4 sağlam transferle iş hallolabilir.

koşu mesafesi dedi ki...

Biraz tatsız konuşmanın zamanı geldi.
Devre arası transferleri fiyasko olan “gider alırım” başkan şu takıma bir türlü sağ bek alamıyor. Üstelik imzaya getirmek üzere olduğu ikinci sağ bek işi de son anda bozuldu. Avrupa maçında mecbur Aybaba’nın gurme seçimi Svensson’a talim edilecek.

Orkun kendi kendini transfer etti desek çok abartı olmaz. Abraham’ın bonservisine 15 bağlamak da büyük başarı değil. Bu işler böyledir. İvme aniden sönüverir. İki kere bitmiş transferin bozulması hiç pozitif bir elektrik yaymadı taraftara…

Bu sene de gaza getirip hüsran yaşatılacaksa eğer orta sahayı Ege-Kartal’a teslim edip inşa sezonu gözüyle bakalım bu sezona…

koşu mesafesi dedi ki...

Önce Semih'in İtalya'ya kiralık gideceği haberi, ardından sağ bek için Emerson Royal ile anlaşıldığı haberleri... Yarın da çok önemli bir maç var yanlış anlaşılmasın!

Şimdi Semih yok pahasına kiralanıp santrfor rotasyonu Abraham ve Hekimoğlu'na bırakılacak ise ayrı bir sıkıntı. Gidip Semih profilinde bir yedek santrfor alınıp bir sürü maliyete girilecekse ayrı bir sıkıntı. Ülkedeki taraftarları anlamak gerçekten güç. Önce altyapı, bizim evladımız, yeni yıldızımız diye övdükçe överler gençleri. Sonra oynatılmayınca yönetim ve teknik direktöre değil oyuncuya atarlar suçu. Aynısını Fenerliler yaptı. Arda o derece bir yıldızdı onlara göre ama Fenerbahçe'de banko ilk 11 oynamaması dert değildi onlar için şampiyonluk yolunda. Sonra Real Madrid niye yedek bırakıyor diye dertlendiler tuhaf biçimde. Beşiktaşlılar da Montella'yı ve federasyonu karşılarına alıp Semih'i savundular ama sonrasında yeterince sahip çıkamadılar. Geçen sezon sol açıkta takımı skora taşıyordu ama kağnı hızında Mario gelince takımdan kesik yedi ve o günden beri eski itibarı gösterilmedi çocuğa. Bu şişkin kadroda şu genç yerli yıldız fazla geldi demek ki... Kimler kimlerden önce gönderilmesi düşünülüyorsa...

Emerson için sosyal medyada olumsuz bir yangın yapılıyor. Hiç izlemeden oynadığı takımlara ve verilen bonservislere baksanız; üff ne topçu almışız dersiniz, bakalım gelirse nasıl olacak?

Emerson üzerinden sağ bek meselesine bakarsak; Svensson gönderilip pozisyonu upgrade ediliyor ise önce Osayi, sonra Walker, şimdi Emerson üçü de farklı profiller gibi görünüyor. Emerson'un kesici özellikleri ve stoper de oynayabiliyor olması insana: "acaba tek transferle hem sağ bek alalım hem de stoperi yedekleyelim mi dediler" diye düşündürüyor!

koşu mesafesi dedi ki...

Emerson transferi de iptal olmuş. Bu üçüncü oldu, acaba Beşiktaş sağ bek transferinden vaz mı geçse? Ole orada Svensson veya Tayfur’u düşünüyormuş. Sıkışırsan Necip de var. Transferde artık ön tarafa odaklanmak daha mantıklı.
Bir de transferi iptal olan aynı oyuncu daha önce GS’ye gelecek denmiş. Hatta transferde adı geçen isimler neredeyse hep sırayla BJK, FB ve GS ile anılıyor. Yani Avrupa’da ve Dünya’da binlerce futbolcu yok da her takımın en az iki sağ beki veya 6 numarası yok da elde üç beş oyuncu var Türkiye’ye gelebilecek ve sanki aynı oyuncular sürekli farklı takımlara öneriliyor??? Bu kulüpler kendi organizasyonlarıyla oyuncu bulup transfer yapamıyor mu? Menejer önermesiyle transfer mi kaldı sene 2025?

Scout departmanı masalları ne peki? Transferleri başkan mı kendi futbol aklıyla yapıyor? Forvete, sol kanada ve 6 numaraya yıldız alacaktı? Şahtar maçında olası bir kötü sonuçta sürpriz transferle mi avutulacak taraftar?

Şahtar maçına takım ne kadar hazır?

koşu mesafesi dedi ki...

Şahtar maçında Beşiktaş’ın çıkması muhtemel 11 şöyle;

Mert/Svensson-Paulista-Felix-Jurasek/
Ege-Orkun-Rafa/Gedson-Abraham-Rashica

Mario sürprizi de gelebilir ancak şu an daha olası olan kampın yıldızı Ege’nin 6 numarada ilk 11 başlaması ve Gedson’un sol açıkta kullanılarak ileri dörtlüde bir dinamizm yakalanması; Gedson-Rafa-Abraham-Rashica. Bu hatla sadece önde basarsın zaten. Kanatların oyun kuracak hali yok. Orkun da tam hazır olmasa da ilk 11 başlayacaktır. Masuaku sevmeyenler derneği ne diyecek bakalım yeni geri dörtlüye? Masuaku gidince problemler ortadan kalkıyor muymuş yoksa daha büyük problemler mi ortaya çıkacak hücum yönünde? Önemli bir test maçı olacak.

İdeal onbire bakılırsa rafa sol kanatta olacak gibi. Orkun varsa bu takım 4-3-3 oynamak zorunda. Tüm transferlerde buna uygun olmalı. Shaktar Türk takımlarına çok ters bir ekip olsa da üçlü orta saha kurgusuyla çıktığımız takdirde lehimize sürpriz bir sonuç bekliyorum. Bu durum hasta beşiktaşlı olmamdan da kaynaklanıyor olabilir :)

Huzeyfe dedi ki...

LOL. Solskjaer’in sola Gedson’u koyduğunu görünce Arda’nın göbeğinde kelebekler uçuşmuştur.
1. Beşiktaş’ın Joseph’ten beri 6 sorunu var. Demir Ege Orkun Kartal hatta Musrati filan yığınla CM dolu takımda. Top kazanabilen, boşlukları dolduran oyuncu yok.
2. Kenar forvet eksiği var. Ama hocanın tercihleri de inanılmaz kötü. Bir tarafta Rashica diğerinde Gedson. Bu ne abi? Arroyo Mario ile oynayabilirsin. Rakibin beklerini hiç zorlamadık, sürekli bindirdiler. Artık defansif kenar oyuncusuyla oynayayım ki rakip etkili olmasın kenardan kafası 10 yıldan fazladır çöp bir düşünce. Şenol Güneş yapardı, Adriano-Caner. Bence Arroyo’nun kesinlikle oynaması lazım. Mario da gayet iyiydi, Jurasek’ten faydalandık o girdikten sonra.
3. Bence Rafa bir çıkmaza sokuyor takımı. Çok direkt oynuyor, orta sahada olsa net eksik oynuyoruz. Kenarda olsa etkisi azalıyor. Abraham-Rafa olacak gibi değil. Zaten hiç ikili oyun görmedik. Hatta pas alıp verdiklerini birbirlerine ben hatırlamıyorum.
4. Sol stoper-bek. Tamam Jurasek ofansif bek, geride sorunlu ama arkasındaki boşluk ne abi? Felix kademeye gelmedi, Jurasek ikiye bir kaldı çoğu zaman. İletişim filan da yok. Rezalet.
Son söz. Taş gibi 6 numara gelmeden Abraham-Rafa ile oynayamaz bu takım. Demir Ege’yi hiç beğenmedim, Kartal toplu oyunda iyi ama savunmada yok. Maalesef bu fiziksel bir oyun. Bu çocuklar daha alt seviyenin oyuncusu veya en fazla rotasyon. Paulista iyi stoper değil. Felix iyi stoper değil. Svensson iyi bek değil. Şampiyonluk filan hayal etmemek lazım. Ortada iyi bir takım yok.

Murat dedi ki...

takım kimyası 0'a inmiş en sonunda, bu takım şu haliyle Ekim ayı başında havlu atacaktır yarışa, sanırım en iyisi iplememek Beşiktaş'ı artık.

koşu mesafesi dedi ki...

Dünkü maçta Beşiktaş gerideyken ve top Şahtar kalecisinin ayağındayken Beşiktaşlı oyuncuların kaleciye basmaması OGS’ye dair her şeyi anlatıyor. Zaten tribünler de çıldırıp “Beşiktaş saldırır…” diye tezahürata başladılar.

Yönetimler şu “geçiş oyuncu” zehrine meftun yabancı hocaları nasıl da itinayla bulup getiriyorlar? Sezon sonunda bu OGS ile olmaz dedi çoğu kişi, ama sezon başı kendi takımıyla görelim dedi bazıları. Dün 4 transfer ilk 11’deydi. Peki hocadan ufak bir dokunuş görebildik mi geçen seneden farklı?

Jurasek Masuaku’yu arattı. Ege başta umut verdi sonra vasat kaldı. Orkun vasat altıydı. Abraham yalnız kaldı ve sonunda sakatlanıp çıktı.

OGS en az gol yiyen ikinci takımız diyordu, defans hattından “savunması kötü” Masuaku çıkınca 4’lük oldu takım.

Beşiktaş yönetiminin ya da kendi transfer metoduyla konunun muhatabı direkt başkanın kendine gelmesi gerekiyor.

Abraham’ın yedeği yokken Semih gönderme peşinde ise yanlış yolda. 3 yıldız transferle bu takımın yarışabileceği hayalini sakın kurmasın.

Oyun kurabilecek as stoper, dinamik sağ bek, sert orta saha (dün Şahtar’da topu alan dikine dikine ne kadar rahat geçiyordu sahayı), en az iki kanat ve bir yedek santrfor şart. 6 oyuncu alınmalı en az. Alınmıyorsa Orkun yatırımı da büyük hata olacak. Oynatırdın yerine Kartal’ı…

Zaten OGS kampta çalıştığı Kartal’ı dünkü Orkun için kesmesiyle çapını belli etti. Gitmekten vazgeçen OX’u oynatabilir yakında.

Bir yabancı hoca sadece yıldız görünümlü oyuncuları kadroya yazacaksa, gençleri formaya hasret bırakacaksa, ne geleceğin takımını kuracak ne de yarışta kalacaksa ben ne anladım o işten?

Beşiktaş erken reaksiyon almalı. Havlu kasımda değil ağustosta atılacak bu gidişle…

Murat dedi ki...

Bu takım ve yönetim boykot edilmeyi hak ediyor ve boykot edilmesi lazım, oynasınlar 5 bin kişiye, stada gitme Beşiktaş taraftarı, tek bir ürün alma Beşiktaş taraftarı..ama nerede her şey berbat olduğu gibi taraftar da berbat..

koşu mesafesi dedi ki...

Belki Şahtar mağlubiyeti faydalı mağlubiyettir. Geçen sezon başı 5 yemek GS için faydalı oldu mesela. Erkenden reaksiyon aldılar, önlem aldılar.

GALATASARAY: Muslera, Kaan, Nelsson, Abdülkerim, Köhn, Torreira, Berkan, Ziyech, Mertens, Kerem Aktürkoğlu, Mauro Icardi

BEŞİKTAŞ: Mert, Svensson-Paulista-Colley-Masuaku, Al Musrati-Gedson, Rashica-Rafa Silva-Semih, Immobile

Süper kupanın ilk 11’leri. GS 4 isim dışındakileri değiştirip sezonu öyle bitirdi. Beşiktaş seviye atlayacakmış gibi Colley-Felix değişikliği yaptı. Beğenilmeyen Colley’nin olası duran top gollerinden de oldu. Eski yönetimin yüksek bonservisli Musrati’si de kiralanıp yerine fiiliyatta hiç kimse alındı! Yani GS’ye 5 atan kadro neredeyse korundu sezon sonuna kadar. Şimdi Immobile-Abraham ve Masuaku-Jurasek güncellemesi oldu. Herhalde Orkun da orta sahaya banko yazılacak artık. Belki başka yönetim gelirse Muci ve Musrati misal Orkun da kesik yer. Her gelen yüksek bonservisi eleştiriyor ama rekor sürekli geliştiriliyor. 10, 12, 15, 25 …

Kerem için 25 milyonlar konuşuluyor. Şakadır di mi?

Şimdi üç kanal açıldı. Birinci kanal yönetim transfer yapmıyor. İkinci kanal bu topçular herkesi yer, 15 tanesini gönderin. Üçüncü kanal ise suç hocada, Beşiktaş böyle mi oynar kanalı.

Hepsine belli oranda argümanlar bulmak mümkün.

Ama OGS projesinin arkasında yönetim ne kadar duracak veya ışık görmese de duracak mı?

Beşiktaş Türk takımlarının bir yerli bir yabancı geleneğini geçen sefer bozdu. Serdar’ı geçici kabul edersek Santos üstüne GVB üstüne Ole oldu. Sırada yerli bir isim olmalı.

Şenol hocayla üçüncü tur veya Sergen hocayla ikinci bir şans??

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş taraftarı paralize mi oldu?

Önce Semih transfer haberleri şimdi de Gedson’un satışı haberleri!!! Yarım bonservis kazanıcaz diye çoğu maçta takımın tek tempolu adamını gönderiyorlar mı gerçekten???

Bu nasıl müthiş bir futbol aklıymış böyle???

Güney Amerika’dan yarım adam al oynatma, bir tane daha al hiç oynatma! Santrforunu maaşını ödeyip gönder yerine bonservisli santrfor al. Orkun ile beraber 40 milyonu bonservise göm! Sağ beke adam almaya çalış, sürekli iptal olsun!

Gelinen noktada takıma 6-7 takviye gerekirken Gedson gönderilirse bu işin sonu belli.

Her yönetim kadro için enkaz devraldık moduna giriyor ama olayı daha da karmaşık bir hale sokuyor.

Bu arada mavi kart statüsü sözleşme sonuna kadar devam eden Bahtiyar gönderilmiş.

Rafa’yı da satarlarsa taraftar tam rahatlar bu arada.

Murat dedi ki...

Stoke City gibi uzun taç kullanıyoruz.. onu da yarraq gibi sol bekimiz yapıyor.. hem de o kadar alakamız yok ki herif sağ taraftaki tacı kullanmaya çağrılıyor..sikerler böyle takımı da, TD'yi de, yönetimleri de

Huzeyfe dedi ki...

Bence Gedson’dan kurtulup net bir 6 almak yönetimin son yıllarda yapacağı en faydalı işlerden biri olur. Gedson pozisyonu belirsiz oyuncular grubunda, etrafını doldurması zor oyuncu.
Ben iddia ediyorum, Beşiktaş saglam bir 6 alsın takım seviye atlayacak.

koşu mesafesi dedi ki...

İnsanları Gedson’un yerinin dolacağına inandıran nedir? Yönetimin önceki transfer icraatları mı???

Hoşgeldin futbol muhabbetlerinde “aabi Gedson gibi adam lazım” şablonu…

Beşiktaş hangi oyuncusunu oynarken onore edebilmiş veya kaçını gönderdikten sonra yerine daha iyisini bulabilmiş?

Tolga beğenilmedi ayağı düzgün Mert hiç tatmin etmedi! Saiss elindeyken gönderdin o profilde sol stopere yaklaşamadın bile! Masuaku beğenilmedi halefi ilk maçta linç yedi! NKoudou kronik sakat deniyordu yıllardır hızlı kanat özlemi çekiliyor! Ghezzal ağırlaşmıştı muadilini bulamıyorsun! Rosier disiplinsizdi Svensson’a mecbursun! Aboubakar ile olmuyordu Ciro ile daha çok para saçıp yarısı kadar verim alamadın!

Veeee Josef tarzı 6 numara
Josef tarzı 6 numara
Josef tarzı 6 numara
Aynı kasedi dinlemekten kafalar şişti…

Bu doneler ışığında; Gedson büyük bir kayıptır ve bu sezondan itibaren çok aranılacak gibi görünüyor…

Huzeyfe dedi ki...

Gedson 8 için inanılmaz berbat bir pasör. 6 için yetersiz bir savunmacı. Sadece önünde alan bulabilirse drilling yapabilen bir adam. Bu oyun stili Beşiktaş’ın son 4 sezonunun da özeti. Biz niye derbileri kazanıp kapanan takımlara puan kaybediyoruz bir sorun kendinize. Akıllarda hep Gedson’un derbi performansları var. Lazım değil. Bir de Beşiktaş’ın elinde Orkun ve Rafa varken Gedson hangi pozisyonda oynayacak?
Gedson hiç aranmayacak bir oyuncu. Zaten gittiği yerden bunu görebilirsiniz. Niye 5 büyük ligden talibi yok?
Bence 9 milyon gibi bir karla satmamız tamamen geçen seneki balon istatistikleri. Muazzam transfer başarısı. Tebrik ediyorum yönetimi.

koşu mesafesi dedi ki...

Gedson’un takım için ehemmiyeti veya faydasızlığı zamanla anlaşılacaktır.

Ancak uefada henüz turu geçme şansı devam ederken orta sahanın banko oyuncusunu iki maç arasında gönderen yönetim, sahip oldukları futbol aklının sinyallerini vermiştir!

Beşiktaş’ta oyuncular hep fazla geliyor nedense?? Rakibinin Osimhen, Icardi, Morata ve belki Zaniolo rotasyonuyla başlayacağı sezona tek Abraham ile başladın. Geçen sezon Immobile + Aboubakar yapamadığın gibi bu sezon da Abraham + Immobile yapamadın. Geçen sezonlardaki santrforları kullanılmayan yıllık maliyetleriyle yollamak marifet midir?

Valerien’in kurup Şenol hocanın usta dokunuşlar yaptığı gül gibi takımı kaç transfer dönemidir inatla geriye götürüyor yönetimler! Şanssızlık mı beceri eksikliği mi?

Bir yerde bir kısım yanlışlar var gibi…

Zaitsev dedi ki...

Ben Gedson'un gitmesinin uzun vadede iyi olduğunu düşünüyorum. Geçiş oyunu icin onemli bir oyuncu ama bu oyunu oynamak icin pasi atacak adam pozisyonunda oyunuyor Gedson. Sen kanatlarini , ofansif orta sahani veya forvetini kosturacaksin ama biz pasi atacak adami kosturmaya çalışıyoruz.
Ayrica pas tercihleri cidden sorunluydu. Daha once de yazdigim icin rahatlikla tekrar yazıyorum.
Bence Rafa da bu takimin oyuncusu degil. Gedson ile Rafayi gonderip Immobileyi tutmak daha faydali olabilirdi. Bence bu sene 3unculge gidip butceyi toparlamali ve grnc oyuncu kazanmaya yonelmeliyiz. Gereksiz para harcamaya gerek yok. Varsa U21de genc stoper direk oynatalim. Kenny oynasin kanatta. Gözü karartalim biraz

Huzeyfe dedi ki...

Hem Kartal hem Demir Ege oynuyor. Toksik Beşiktaş taraftarı için turnusol olma ihtimali var maçın. Diğer ihtimal de bu oyuncuların yetersizliği. Bakalım.

Huzeyfe dedi ki...

Bakmayın, diğer ihtimal.

koşu mesafesi dedi ki...

Gedson’suz Beşiktaş futbol resitali vermiyor. Geçen maçla aynı manzara. Kaleciye baskı yapmazsan, en ön alanda hücum pres yapmazsan Şahtar seni yürüye yürüye yener.

Bu 90 dakikanın sonunda ya önemli kararlar alınacak ya da Beşiktaşlılar 1984-2021 yılları arası Trabzonspor gibi karanlık bir zaman evresine merhaba diyecek… Ya da hiçbiri…

İlk maçta 4 transfer, bu maçta 2 transfer(imsi) oynuyor. Bu oyun mentalitesini izah etmek zor.

Ole ile lige başlarken kim “dekoder” alalım diyecek mesela?

Huzeyfe dedi ki...

Sağ bek, sağ stoper, 6 numara ve kanat lazım. Bunların hepsi olsa da Beşiktaş Shaktar’ı eleyemeyebilirdi. Yalnız şu iki maçta Arda hoca olarak ezdi Ole’yi. Bu da bir gerçek. Bir antrenör takımıyla kadro kalitesiyle maç kazanmayı planlayan bir takım karşılaştı. Antrenör takımı üstelik oyuncu kalitesiyle de denk veya daha iyiydi. Sonuca şaşırmamak lazım. Bence hemen şimdi Ole’yi kovmak anlamsız ama uzun vadede yine şampiyon olacak hoca profili değil.

Zaitsev dedi ki...

Mac bitmeden hoca kovulmali. Zaten bitmis bir macta hala Arroyo, Jurasek filan 60da oyuna girmiyor. Tayfur oynuyorsa, Necip giriyorsa hocadan bir halt olmaz. Rafa niye sahada hala. Ne geregi var.

Sag açık, sol açık ve sol bek devsirme. Rafa zorlama 2nci forvet. Bu kadar devsirme mevki ile zaten mac kazanmak zor

koşu mesafesi dedi ki...

Benim bildiğim Beşiktaş camiası böyle değildi. Resmen beklentiyi düşürdüler ve başarısızlığa alıştırdılar taraftarı. Bu tepkisizliğin başka izahı yok!

Takımda fiziken ayakta kalan tek adamı, Gedson’u sattılar yetmedi. Dar oğlu dar kadroya rağmen Semih’i de İtalya’ya yollamışlar…

Haftaya lig başlıyor. Sağ bek yok (üç kere transfer iptal olduysa Svensson ancak yedektir) , geçen sene patlayan stoper rotasyonuna takviye yok, sol bek veya sol bek yedeği yok, aynı pozisyonda yığınla adam birikmiş olmasına rağmen 6 numara yok, sağ açık yok, sol açık yok, santrfor yedeği yok…

Kadroya göre çok elzem olmayan bir Orkun transferiyle beraber Abraham için gömülmüş bir 40 milyon var ve hocanın gönderilmesi tartışmaları var.

Bu Beşiktaş ligin ilk maçlarında puan kaybedince OGS’nin gitmesi de çözmeyebilir krizi.

Eski yönetimlere sallayanlar mevcut yönetimi görünce çok üstlerine gitmişiz moduna girdi. Paralar nerde dediklerini kurtarıcı, Trabzonsporlu dediklerini son şampiyon başkan, bırakıp gideni de 2 kupalı başkan diye görmeye başladılar.

Mevcut başkanın icraatları ne? Yüksek maliyetli ancak sahaya yansımayan transferler… Devre arası gelenler kayıp, transfer rekoru kırılanlardan biri sakat diğeri tek başına kendini yırtıyor, sol bekin de yollanması gündemde… Getirdiği hoca da kontraatak hocası zaten!

Perşembe konferans mücadelesi var ve vaziyet hiç iç açıcı değil!

Murat dedi ki...

daha beter olup 0'dan başlarız umarım

Huzeyfe dedi ki...

Bence Avrupa liginden elenmemiz iyi oldu. Orada zaten mücadele edemiyoruz, kadro da dar. Bu kadar başarısız bir takımın oyuncu satışından para kazanıyor olması iyi birşey. Semih umarım kariyerini çöpe atmaz ve çalışır. İki taraf için de iyi oldu. Ağustos başında hala orta sahayı çözememiş olmamız oyunu düzeltme imkanı vermiyor. Hoca da alternatif bir çözüm üretmedi.

Huzeyfe dedi ki...

Ndidi profil olarak doğru oyuncu bizim için şu anda. Sürekliliği soru işareti biraz

koşu mesafesi dedi ki...

Ndidi geldi. Şimdi 6 numara, 8 numara ve 9 numara sıfırdan kurulmuş oldu takım omurgasında. 10 veya 9,5 numara diyebileceğimiz Rafa zaten geçen sezondan bol övülen oyuncuydu. Başkan transferde geç kaldı. Stoper, sağ bek, kanat(lar), yedek santrfor hala ihtiyaç ama Ole’nin eline verdikleri (Ndidi, Orkun, Abraham, eski Rafa) ile teknik ekip hala etkili bir şeyler ortaya çıkaramazsa ve enkaz edebiyatı yaparsa hoca değişimi ciddi gündeme gelir.

Öte yandan, Rıdvan’ı başkan söyledi dedi biri televizyonda. Taze Jurasek alındı ama sağ bek ortada yok. Acaba Rangerstaki gibi Rıdvan’ı hem sağ beki hem de sol beki yedekler diye mi alacaklar? Çünkü yabancı sol bek + Rıdvan, takımın diğer bölgelerine bakınca oldukça lüks bir rotasyon kalıyor.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş başkanının açıklamalarını aşağı yukarı özetlersek;

-Önceliğimiz sol açık ve sağ bek
-Rıdvan ile ilgili görüşüyoruz
-Yerli takviyesi yapacağız
-Savunmaya takviye
-Abraham’a yedek

İlk cümleyi manşetten veren yerleri okuyan taraftarlar kızdı. Ama satır aralarına bakılırsa en az 5 transfer yolda. Bakalım nasıl olacak?

dominic molise dedi ki...

3-4-2-1 oynar bu takim. bu kadar. sanirim bikac yorumcu da benzer seyler soylemisler. ek olarak ben musrati'yi ekliyorum denkleme. ayagi duzgun mis gibi stoper.

mert,
paulista-musrati-felix
rashica-orkun-didi-jura
muci-rafa
abraaam

ersin
emirhan
demir ege
mario
mustafa
arroyo
kartal
tayfur

hic transfer yapmasin, basta ox ve onana olmak uzere kalanlari gondersin yeter. fener bile iskeletini korudu bu sene, bize ne oluyor? savunmaya takviye gerek elbette ama musrati'yi satamayacaksak kullanmamiz gerekiyor. gelsin defans olsun amrabat gibi. fenerbahce mert'i DRC oynatti 3lude ya gecen sene. zaten ayagi duzgun defans yok bizde. ver gelsin musrati'yi. boyu da var, teknigi de.

dominic molise dedi ki...

http://sharemytactics.com/214386/

Şu hoca kovulacaksa 5-0 mağlubiyete razıyım. Adam kontra atak dışında bir oyun bilmiyor.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş böyle oynamaz, oynayamaz! Basın toplantısında da sordular: hücum, önde baskı, çoşku vs diye. Denge diye tutturdu cevaben. Şimdi ondan öncekiler gönderildi diye kredisi mi var? Kredi oynatılan oyunla kazanılmaz mı? Aslında sadece süreci geciktiriyor yönetim. Bu sezon 10. haftayı görür mü bu hoca?

Ya da oyuncular oynamıyor! Teknik ekiple oyuncular arasındaki bağ kopmuş ya da!

Rafa Silva mesela… Piyasada yok. Takımın tümüne sirayet etmiş bir lakaytlık var.

Transfer penceresi açıkken yaşanması belki de faydalıdır bu durumların.

Fenerbahçe’yi Avrupa maçında izledikten sonra bu Beşiktaş lig yarışına giremez demek çok iddialı olmaz… Daha, transfer rekorları kıran, isimlerini açıklamak istemeyen sponsorlarıyla meşhur takımı katmadım bile…

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş taraftarı içinde optimist fazladır. Bir transferle havaya girip her şeyi unutmaya meyillidirler. Ama dün gece gerçeklerin yüze vurmuş olması lazım.

Bu takımın çok dengesiz bir kadro planlaması var. Ayrıca bazı oyuncu profilleriyle şampiyonluğa oynamak da hayal.

Mert: Dün gece daha önce örneğini Serkan Kırıntılı'da da gördüğümüz bir hareketle bir kalecide çok nadir görebileceğimiz bir konsantrasyonsuzluk örneği sergiledi. Yedeği kim? Yılların yedeği Ersin. Kalede rekabet olmalı biraz. Üçüncü kaleciler dönüşümlü kiralanırken Ersin kalenin Necip'ine dönüşüyor giderek. Tabii kale bu transfer penceresinde en son sıralardaki bir dert.

Svensson: Boş kaleye vurduğu top her şeyi özetliyor aslında. Maçta asist yapmış olsa da kendisi bir bek değil stoper gibi oynuyor olduğu pozisyonda. Zinhar orta yapmıyor. Yan pas ve geri pas. Aybaba idareten takıma kazandırdı ama takım kötüyse çok sırıtıyor. Zaten takım kötüyken ilk bekler kurban seçilirler.

Jurasek: 45. dakikada değiştirilecek bir oyun oynamadı ama stoper Emirhan ondan daha iyi sol bek oynuyor.

Paulista: Maç içinde sakatlanmaları başladı. Bir yönetim nasıl Paulista'ya güvenip yola çıkabilir? Takımda toplasan 3 stoper var ve birini de sol bek oynatıyorsun? Stoper transferi şart!

Emirhan: Sol bekte veya stoperde nerede oynarsa oynasın şu an Felix ve Paulista'nın önünde.

Felix: O eski halinden eser yok. Taş gibiydi, sakatlık sonrası vasatlaştı.

Demir Ege: Yedek olur.

Kartal Kayra: Şu formuyla ilk 11 oyuncusu olmalı.

Orkun: Sanki Kartal ve Mario'lu bir orta saha üçlüsüyle olmalı. Arkasında yumuşak Ege, önünde kayıp Rafa ile pek bir şey gösteremiyor.

Mario: Süper yedek.

Rafa: Piyasada yok. Oyunun içinde yok. Giderek Taliscavari bir oyun tarzını benimsiyor. Orta sahada takımı eksik bırakıyor. Şu adamı sağ açık oynatın bari. Hem forvet arkası işi hem o iş çözülmüş olur.

Rashica: Bu adam da Svensson gibi takım işlemeyince tepkilerin odağı oldu. Oysa transfer çalımı videolarıyla transfer edilmişti...

Arroyo: Dün ona yapılan mobbing miydi? Rakibin gücü belli zaten. Arkasına Svensson yerine Rashica konulup daha çok süre verilebilirdi.

Muci: Bu adamı ya sahte 9 ya forvet arkası oynatacaksın. İnatla sağ açıkta çürütülüyor.

Mustafa: Kadro planlamasının felaketini gözler önüne serdiği için teşekkürü hakediyor. Millet Nesyri, Duran, Cenk, Talisca veya Oshimen, Icardi, Morata, Barış Alper yoğunluğundayken koskoca Beşiktaş'ın tek santrforu var Abraham. Hekimoğlu 2. santrfor olamaz. Pehlivan gibi Semih beğenilmeyip bu yoklukta kiralandı ya kiralayanlara müstehak bu sürekli sakatlanan genç forvet! Hekimoğlu Semih'ten daha iyi olacak diyen scout eskileri vardı bir de. Böyle bir kadro planlaması olamaz!

Abraham: Takımdaki tek umut veren şey.

Bu takımda tek santrfor var o da ancak 60 dakika oynatılıyor sakatlanmasın diye. Ama taraftarda bir kanat hülyası aldı başını gidiyor.

Anlaşılan yönetim transferde akşam pazarı bekliyor. Lig maçları ertelene ertelene devam ederse kurtarır. Aksi halde çok pişman olacaklar zamanında yapmadıkları transferler için!!!

Teknik ekip de umut vermiyor, oyuncuların çoğu da, kulüp yönetimi de... Gurme Beşiktaşlılar hocayı bir an önce gönderin diyor, iş işten geçmeden...

Huzeyfe dedi ki...

Geçen seneki stoper transferlerinin ikisi de kötü, yukarıda söylendiği gibi kısa yoldan bunu ancak üçle oynatarak çözebilir Beşiktaş. Musrati fikri orijinal bir çözüm. Hoca onu dener mi? Bence hayır.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş taraftarı toz pembe bakıyor dünyaya. Üzgünüm. Kenarda deneme yapacak bir teknik adam yok. Siz Fatih Terim veya geçen seneki Mourinho gibi bir hoca istiyorsunuz. Gerekirse 4 forvetle oynasın. Açıkları beke, orta sahaları stopere koysun. Gol için yüklensin, hep hücum oynasın. İç sahada Terimli GS geriye düştü mü her şeyi denerdi, kendini attırmak dahil. Geçen sene de defansçı Mourinho bu ligte Anadolu takımlarının gelemediğini anladı ama geç anladı. Kilidi açamadığı maçlarda dört forvet, üç 10 numara falan denedi.

%99 ihtimalli bir şey söyleyeyim. OGS dahil sonrasında gelecek hiçbir BJK hocası Musrati’yi stoper olarak denemeyecek. Onana’yı denemedikleri gibi. Bu Paulista, Felix, Emirhan üçlüsü dönüp duracak. Belki biraz Necip biraz da Talha.

Eski yönetimin oyuncuları gidecek yeni oyuncular gelecek!!! Çünkü sosyal medyaya göre eski oyuncular “çöp”!
Bakın Masuaku badem gözlü oldu bile…Musrati’yi gönderip daha vasatına razı olacaklar muhtemelen.

Şimdi Hekimoğlu’nun sakatlığı ciddiymiş. Yana yakıla yedek santrfor arayacaklar. İtalya’daki Semih kadar olmayan bir adam alacaklar. Hatta bu takım bu sezon Muleka’yı falan mumla arayacak!

Akşam pazarından yeni Rebicler yeni OXlar gelir belki…

Gedson takım oyununu bozuyordu bir de di mi?

Huzeyfe dedi ki...

Gedson pozisyon oyuncuydu. Orkun varken zaten yer de yok. Mükemmel bir satış. 6’ya gelen Ndidi’yi görmedik henüz.

Onana niye stoper olsun? Musrati’nin bir mantığı var.
Mourinho bok gibi top oynatıyor, Feyenoord’u şansla geçtiler resmen.
Fatih Terim ne alaka?
2 şey var hoca ile ilgili.
1. Sistem/ekol geliştirecek biri olacak ve kendi transferlerini yapacak. Beşiktaş şampiyonluk beklemeyecek, taraftarların beklentilerini yönetim düzenleyecek.
2. Pragmatist ve yaratıcı olacak, elindeki kalabalık kadrodan birşey çıkartacak, devreye kadar takımı yarışta tutacak. Devre arasında yönetim eklemeler yapacak.

OGS ikisi de değil gibi şimdilik.

koşu mesafesi dedi ki...

Mourinho ve Terim örneklerine Şenol Hocayı da katayım. Burak Yılmaz anılarını anlatıyor. Sağa koydu itiraz ettim. Sola koydu itiraz ettim. Santrfor oynattı itiraz ettim diye…

Belli büyük hocalar bile kolay kolay pozisyon değiştirtemiyorlar oyunculara. Ancak kırmızı kart, sakatlık falan olursa oyun içinde, mecburiyetten.

Zaten şimdi çoğu Z kuşağı. Futbol kültürü, hiyerarşi anlayışı değişti. Boş mukaveleye imza çağı bitti.

Şimdiki hocanın gücü anca Hekimoğlu’na, Semih’e falan yeter…

Onana da 6 numara ve Musrati’nin 2 tık altı ama benzer oyuncuydu. Biz savaşan 6 numara sandık hayal kırıklığı bu yüzden. Ayağı temizdi ama Josef gibi Medel gibi topa ve adama atlamıyordu. Mimlendi bir kere…

Bu arada Sergen hoca da yukarıdaki hocalar sınıfında değildi. Bir kere tesadüfen santrafor Larin’i sol açığa koymuş o kadar. Umutla başlayan koca sezonu çözüm bulamıyorum diye diye bitirdi. Ne oynayan ilk 11’i değiştirdi ne oyun formatını değiştirdi ne de pozisyonları değiştirdi…

OGS de beki bekte oynatacak, stoperi stoper pozisyonunda, belki yönetimin transfer noksanlığından 4-6-0 dener bir ara santrfor yedeğim yok diye…

Beşiktaş’ın kadro genişliği şu an felaket. Lig başlamış ve 4 oyuncu dışında ilk 11’deki herkes sorgulanıyor. Bu 4 oyuncunun da 3’ü yeni geldi. 1’i henüz oynamadı.

Ama buna rağmen OGS’nin de ilk puan kaybında ismi tartışılmaya devam edecek. Dolayısıyla son yılları yaşayanlar sıradışı kararlar bekliyor yönetimden… Zaten suni puan durumunda 6 puan geridesin, bir de puan kaybederek geriye düşersen bu sezon için de geçmiş olsun!

koşu mesafesi dedi ki...

Bir not: Yeni sezon başladı!

Erteleme maçı sayılmaz, Beşiktaş’ın ilk lig maçı. Not düşelim Eyüpspor’a karşı çıkan 11’i;

Mert/Svens-Pau-Felix-Emirhan/Ndidi-Orkun-Rafa/Muci-Abraham-Mario

Jurasek yedeklerde bile yok. Yedek kulübesi deyim yerindeyse ateş ediyor! 1. lig tadında. Yedek stoper yok. Yedek santrfor yok. Yeni transfer Taylan yedeklerde.

Dengeli bekler (biri defansı üçleyecek diğeri ileri gidecek) masallarının ardından ligteki iç saha maçına 4 stoper gibi geri dörtlüyle çıkıyor Beşiktaş. Oysa bu ligte iki bekin de çıkıp hücuma katkı vermeli şampiyonluk hayalin varsa.

Ortada rüya üçlü ilk kez beraber: Ndidi-Orkun ve Rafa. Bakalım Ndidi seviyeyi yukarı taşıyabilecek mi?

Geçmiş yönetimin yatırımları Musrati kayıp iken Muci kanatta, Rafa’nın kankası da öbür kanatta.

21:30 da çok geç maç saati için, eklemek lazım…

koşu mesafesi dedi ki...

Eskiler uzatma golleriyle gelen galibiyetleri şampiyonlukla ilişkilendirirler. Şimdikiler ise iyi bari havluyu 2 hafta geç atarız düşüncesinde…

Daha iyi anlaşılması için;

TAKIMDA YEDEK YOK!

TAKIMDA YEDEK YOK!

TAKIMDA YEDEK YOK!

OGS’den pek görmediğimiz önde basan bir Beşiktaş vardı dün sahada. Svensson bile önde basıyordu yani uyandırayım. Eyüpspor oyunuyla defanstan çıkışıyla Shaktar jr gibiydi. Demek ki teknik ekip eleştirileri ciddiye aldı veya takımın tamamlanmasını bekliyorlardı.

Şimdi Lozan maçlarında göreceğiz durumu. Dünkü baskılı oyun ve girilen pozisyonlardan sonra OGS ıslıklanmayı haketmedi.

Şimdi tepkinin odağında olması gereken takımı hala kuramayan yönetim!

Abraham’a bir şey olsa santrfor yok ve sen elindeki adamı yenisini almadan İtalya’ya kiralıyorsun! Elin oğlu transfer olan oyuncusunu bile gitmeden maçta oynatıyor dibini sıyırıyor mesela. Kadro mühendisliği felaket.

Toplasan 3 stoperin var. Geriden oyun kurmada sıkıntın var. Birini sol bek oynatıp sakatlıyorsun. Diğer ikisi geçen sezon patladılar neredeyse yarım devreşer yoktular. Herhalde bu sezon sakatlanmamalarını umuyorsun.

Kalende rekabet yok. Kanadın yok. Buna rağmen Rafa var. Her maç 90+da atamaz ama.

Dün Demir Ege aslında 8 oynarmış dedirtti. Kartal da Anadolu üzerinden geldi diye underrated kaldı ama büyük kazanç.

Çok enteresan bir şey oldu dün. Maç çevrildiğinde sahada Kartal, Ege, Terzi vardı hatta yeni genç transfer Taylan. Normalde teknik adama kızılır bunları şimdi mi atıyorsun sahaya ihale gençlere kalacak diye. Ama Beşiktaş bu cendereden çıkacak ise altyapısıyla çıkacak. Yeter ki toksik sosyal medya kitlesi dikkate alınmasın. Maç 1-1 iken ayağı titrer insanın. Kartal ve Ege dün çok sakin kalıp hücumu yönettiler son anlarda…

Şöyle bitirelim; TAKIMDA YEDEK YOK!

Zaitsev dedi ki...

Öncelikle 2-1 öne geçince 3üncü stoperi oyuna sokan hocanın Beşiktaş'ta işi yok. Sanki Real Madrid ile oynuyoruz. Zorlamamak lazım.

Kadro zayıf ve eksik ama bu kadar sinerek oynayacak, bekleyecek bir kadro da değil.

Maçı parça parça izledim. Maç değişiklikler sonrası bize doğru kaydı. Hatta Rafa ve Mario topa düzgün vurabilseler 90+6'ya da kalmazdı maç ama çok net pozisyonları patates ettiler. Rafa son dakikada kendini affettirdi.
Orkun ve Ndidi çıkınca Eyüp bir rahatladı. Kartal ve Demir Ege bundan faydalandılar ve uzun ters toplarla oyunu açtılar. Bu da Eyüp'ün yerleşimini bozmaya başladı.
Hoca genç oyuncuların psikolojisini bozuyor bence. Arroyo az süre alınca kendini göstermek için yoldan çıkıyor. Dün oyuna giren Emrecan daha cesur bir çocuktu ama hiç risk almadı oyuna girdikten sonra. Atiba stili yana geriye.

Kartal ve Demir Ege ise geçmiş kazanımları sayesinde büyük kazanç olacak gibi duruyor. Dünkü gibi maçlarda 2nci plan olarak girip oyuna eş katkı verebilirler.

Huzeyfe dedi ki...

Çok öne çıkmıyor ama Paulista dökülüyor. Bu kadar çok hata yapan stoper olmaz. Dün yine penaltısı vardı. Önde basmıyor, arkaya koşamıyor, duran top savunamıyor, geriden oyun kuramıyor. Ben anlamadım bu adamın özelliği ne. 2 sene daha kontratı var bir de. Çok zor gerçekten bu takımın fazlalıklarından kurtulup iyi transfer yapabilmesi. Bir süre hiçbirşey beklememek lazım cidden.

dominic molise dedi ki...

futbolcu cekmek ve futbolcudan cikmak ne les deyisler yahu?

Aslında bu kadar tırt bir ligde bu kadroda şampiyon olur ancak bir iki maç sonra rakipler aşırı sertliğe hakemler de eyyama başlayacak. Yine yarıştan erken kopacağız. Bu sorun bir-iki takviyeyle de çözülecek iş değil. Sergen gelirse fazla doğrayamazlar. Sağlam ! bağlantıları var.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş eksik kadrosuyla (başkan transferde acele etmiyoruz demiş) yeni bir virajda. Lozan maçlarının ilki bugün. Elenirse Abraham’ı Orkun’u sadece ligte oynatacak. Ama olsun transferde acele edilmeyecekmiş.

Santrfor yok, sağ kanat yok, sol kanat yok, stoper yok ama olsun acele edilmeyecekmiş. Sağ bekteki gibi birilerini bulurlar elbet. Şimdilik Alman Taylan ile yabancı kontenjanı doldu bile.

Her transfer için Amir, Onana veya Musrati gibi isimlerin gönderilmesi gerekecek. OGS’nin en az şans verdiği isimlerle başladım. Bugün 11 başlayacakların gitme ihtimali düşük görünüyor.

Gelelim muhtemel 11’e;
Mert/Taylan-Pau-Felix-Emirhan/Ndidi-Orkun-Rafa/Mario-Abraham-Milot

Transferde akşam pazarı beklenirken Avrupa’da elenmeme challenge…

Huzeyfe dedi ki...

Geçen sezon istatistiklerine bakıyordum.
Duran toptan gol istatistiği bulamadım ama kafa gollerine bakınca geçen sezon GS’den 11, FB’den 9 az atmışız. Toplamda gerçi 30 gol gerideyiz ama onun da bir kısmı bitiricilik, gol beklentisinde fark 18. Duran top kullanma ve bitirme konusunda çok sorunlu bir takımdık. En önemli oyuncumuz Rafa ikisinde de yok. Forvetlerimiz kısaydı. Tammy ve Ndidi ile belki orada bir tehdit oluşturabiliriz. Orkun’dan da iyi orta gelmeli. Ama sonuçta geçen sene rakibin fark yarattığı en önemli alan bence bu, Sara çok iyi o konuda. Stoperlerimiz o konuda çok tırt açıkçası. Vida Colley filan da iyi stoper değildi bence ama onları gönderip daha kötülerini bulmuşuz bir şekilde.

koşu mesafesi dedi ki...

Kalede Ersin. Geride 3 stoper 1 sol bek? Yoksa üçlü mü oynatacak Ole?

Prangalarından kurtuldu ve denemeler yapmaya mı başladı nihayet? Yoksa Paulista’yı sağ beke koyup sakatlayayım mı dedi? Her halükarda dikkat çekici bir ilk 11…

Huzeyfe dedi ki...

Üçlüye benziyor. Enteresan

dominic molise dedi ki...

ya rashica sag bek, ya da 3lu defans. her iki sekilde de inanilmaz bir gelisme ole icin.

Huzeyfe dedi ki...

Diziliş defoları kapattığı için doğru düzgün pas yapamamamıza rağmen oyun hep lehimize gözüktü.
Ndidi‘nin etkisi çok net. Hata da yaptı bazen topla ama tam ihtiyacımız olan oyuncuymuş gerçekten.
Orkun ve Mario’dan daha fazlası lazım. Zemin de acayip kötüymüş yalnız. Çok da eleştirmemek lazım o yüzden.

Huzeyfe dedi ki...

Ole Rafa ve Mario’yu değiştirse 75 civarı muhtemelen çok rahat kazanacaktık. Demir Ege, Muçi oyuna girmeliydi bence.
Hem Rafa hem Abraham vasat olunca 2’yi atamadık.
Terzi çok kötüydü. Yedek falan olamaz bence.

koşu mesafesi dedi ki...

Blogda hala Kayseri maçından devam ediyoruz, neyse dünkü Kayseri-GS maçından bağlayalım konuyu:

Ligin ayarları geçen iki sezona benziyor. Zayıf Anadolu takımları ve ilk 10 haftada 10/10 yapsa garipsenmeyecek şampiyonluk adayları… GS zorlanmadan net galibiyetlerle 9 puan aldı bile. Beşiktaş 2 maç eksiğiyle 6 puan geride. Oynanacak 2 deplasman sonraya kaldı.

Ağır ağır transfer yapan Beşiktaş başkanı durumun farkındadır herhalde. İlk haftalarda puan kaybı lüksü yok artık son sezonlarda…

Ve santrfor yedeği 4. haftaya anca yetiştirildi. O da hazır durumdaysa. Hoşgeldin El Bilal Toure…

Daha sol kanat ve stoper transferi bekleniyor, bakalım…

Huzeyfe dedi ki...

Transferler erteleme maçlarında oynayabiliyor mu?

koşu mesafesi dedi ki...

@Huzeyfe

Kim bilir? Spor gazeteciliği yapılmıyor ki. Mesela Taylan yerli statüsünde mi? Bak internetteki haberlere, belli değil. Sadece transferler geldikçe hocayı yemeye çalışanların sayısı artmaya başlıyor. Ee teknik direktörlük iştahı artıyor demek ki bazılarının… OGS ile olmaz doğrudur belki ama zamanlama manidar, grup maçlarına kalmak için kritik bir maçı var takımın!

Başkan transferleri geciktirdi ama bir bir inmeye başladı uçaklar. Stoper de geldi, mevcut üzerine konuşalım: Oyuncuların sakatlık geçmişleri, potansiyelleri, maliyetleri ayrı bir tartışma konusu ancak bu başkanda çok özel bir durum var, aşağıya yazıyorum:

Ricardo(21)
Arroyo(19)
Jurasek(25)
Rıdvan(24)
Taylan(19)
Orkun(24)
Ndidi(28)
Abraham(27)
Bilal(23)
Djalo(25)

Yanlış hesaplamadıysam transferlerin yaş ortalaması 23,5. Hiç kullanılamayan Arroyo ve Ricardo’yu şu anki yaşlarıyla hesaba kattım. Verim olarak isabet oranı kötü başlamıştı ara transferden beri, bakalım kalan 8 transferin verimi nasıl olacak?

Yaşlı futbolculara yönelmemek, sonraki döneme enkaz bırakmamak önemli.

Tabii transferlerin isabet oranı, verim konusu şimdilik soru işareti.

Camianın Lozan maçına odaklanma zamanı!

dominic molise dedi ki...

bunu bir totem olarak da gorebiliriz ancak bence fb bugun tur atlar ve %50 - %50 olan maci degistiren teknik adamin dokunuslari degil soylemleri olur diyorum.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş 1-1’in rövanşında kendi sahasında Lozan’a karşı yine tuhaf bir 11 ile çıkacak.

3’lü mü 4’lü mü belli değil, kim nerede oynuyor belli değil…

koşu mesafesi dedi ki...

Al şimdi 5 stoperini birden Norveçteki köyüne götür!

Yukarıdaki cümle maçın ilk yarısını özetler. Real Madrid pardon Lozan karşısında oyunu tutmak isteyen Ole en kritik Avrupa maçında denemeler yaparak bol defansif oyuncuyla gol yemeyeceğini düşündü. Oysa ilk başta da gol lazımdı.

Şimdi bu vasat altı mantalite bu maçı çevirebilir mi?

Çevirse bile bu gece Norveçliye bye bye demek gerekiyor.

Musratiden OX’tan ne farkı var Ole’de ısrarın? Olmayınca olmuyor…

Huzeyfe dedi ki...

Svensson Taylan nedir yahu? Saçmalamış hoca

Süper olur elenirsek. Sergen gelir tek kulvarda şampiyonluk şansımız olur bari.

koşu mesafesi dedi ki...

Norveçliyi gönderdiler. İstikrar sağlayacağız diye teknik adamı göndermemekte direterek Avrupa’da oynama şansını kaybettiler. Taraftar haftaiçi takımının maçını izleme keyfini kaybetti.

Belki de bu Lozan elenişi isabet olmuştur. Lig için bile bile lades demeyecek ligi bilen yerli bir hoca gelir de takımı ite kaka yarışa tutundurur belki.

Başkan ve yönetim Ole’yi kovarak ihaleyi üzerinden attığını sanmasın! En önemli Avrupa maçında son üç transferin tribünde! O alamadığı kanat da ortalarda yok! Norveçli efendi adammış diyemedi ki Mourinho gibi; yönetim Avrupa’ya önem verseydi transferleri bitirirdi diye!!!

Alanya maçında OGS’nin olması yüzde 5 ihtimal diyen ardından sosyal medya linci yiyen medya mensubu şimdi bir özrü haketmedi mi sizce?

Zaitsev dedi ki...

Kirmizi karti görmemiştim. Simdi izledim. Kesinlikle oyuncu grubu hocayı gönderme karari almış. Bunu da en garanti olacak maçta yaptılar. Udokhai savruk, dağınık, kötü maçlar oynadi ama boyle bir atilma yok. Normalde kademe yaparak geri kactigi bir pozisyonda, kaleden alakasiz bir yerde 30 metre koşup ram 4ncu hakemin önünde tabanla adama hamle yapiyor.
Tammy'nin ilk yari rahat rahat daglara vurdugu kafa ile 2nci yari yetisemeigi ama ucan kafayla rahatlikla atabilecegi golu saymiyorum bile. Bence atmak istese direge girme pahasina gol yapardi onu. Hic kendini riske atmadi.
Yonetimin istikrar adina yapmak istemedigi hamleyi oyuncular yapti. Hadi hayirlisi olsun. Sergen hocada care olmaz ama bir tik iyi top oynatir belki.
Bence talep varsa Rafa'dqn da çıkılmalı. Dizilis ve yerlesim sorunu yaratiyor. Heyecan katkisi muhtesem ama bitiricilik ve son pas konusunda yuzdesel olarak felaket.

BlackEagle dedi ki...

OGS'nin gideceği bir aydır belliydi, yönetim son 2 yılın fırtınalı td değişimlerini düşünerek buna cesaret edemedi. Sonucu da Avrupa'ya başlamadan veda etmek oldu. En azından Konferans Ligi'ne, diğerleri zaten kadronun boyunu aşıyordu.

Şimdi büyük ihtimalle Sergen gelecek. Yabancı td lerin başarısızlıklarında hemen devreye giren “yerli lazım” söylemiyle “ligi tanıyan adam” klişesinin birleşimi başka bir seçenek sunmuyor zira. Kadronun deri değiştirmekte olduğu bu ortamda Sergen ne verebilir tam bir muamma. Oysa elde zaten ne tarz bir oyun oynadığı belirsiz bir takım varken, üzerine yeni gelen ve muhtemelen gelecek oyuncularla tam da ihtiyaç olan, belirli ve pozitif bir oyun yapısına sahip olan ve bunu sahaya ilmek ilmek yansıtabilecek bir td. Sergen’in bu anlamda ligi tanımasıyla böyle bir etki oluşturabileceğinden emin değilim.

Bu yüzden Terzic/Kavlak ikilisini tercih ederdim. Ancak bir şeyin de farkındayım, Bilic zamanında sahaya yansıyan ve sadece birkaç oyuncu değişimiyle sonraki sezona aktarılabilen oturmuş oyun tarzı artık bir hayal. Çünkü günümüz futbol dinamikleri her yıl transfer dönemlerinde ortaya çıkıyor ve gözler hep punduna getirip yakalanabilecek Sancho’ları, Sterling’leri, Anthony’leri arayıp bekliyor. Bu şekilde eskiden Arap liglerinden önce son durak olarak görülen ligimiz artık daha da farklı bir yerde oralara gitmiş oyuncuları almaya çalışıyor.

Bir şey diyemem, ahali futbol temaşasında çok sabretmek istemiyor, bunu anlıyorum. Anlamadığım, futbolumuzda olan biten, aynı arabalarla aynı hızda ve aynı yönde sürekli “gegen die wand” yaşanması. Ama işte yine aynı araba, aynı hız ve aynı yön.

Umarım takım iyiye gider. Temennimiz bu.

Huzeyfe dedi ki...

Bence Sergen geliyorsa kadronun yeterli olduğuna inanmıştır. Asla kendini ateşe atacak bir karakter olmadığını biliyoruz. Ki bence de yeni gelen stoper, Ndidi filan en azından belli eksikleri kapatıyor.

dominic molise dedi ki...

ne olursa olsun dunden aklimda en cok son dakikalardaki tribun kaldi. son dakikalarda takim bir gol bulsa mac uzatmalara gidecek, tribun ise yonetimi istifaya davet ediyor. takimi islikliyor, rakibi alkisliyor. soyleyeceklerim bu kadar. bence besiktas kapatilsin

Huzeyfe dedi ki...

Sergen 4-1-4-1 oynayacak. Ben Rafa’yı orta sahada oynatacağını düşünmüyorum. Merak ettiğim tek konu bu.
Orta sahada bence Ndidi’nin önünde Rafa-Demir Ege-Orkun-Muçi gibi oynayacak.
Hatta sol tarafı Jurasek-Rıdvan’la filan oynayabilir. Ama bence kesinlikle orta sahayı daha iyi tutmak isteyecek.

koşu mesafesi dedi ki...

Beşiktaş’ta neler oluyor? Sergen geldi deniyor ama ne resmi bir açıklama var ne de bir poz fotoğraf! Bilemedim. Antremana kim çıktı? Takımı kim hazırlıyor? Transferleri kim yapıyor ve kime göre yapıyor? Pazar takımın başında kim olacak? Sadece OGS’nin gönderildiği kesin.

koşu mesafesi dedi ki...

Resmi olarak yarınki Alanya deplasmanında takımın başında Sergen hoca olacak.

Tutturmak güç ancak şöyle bir 11 bekliyorum;

Mert/Svensson-Djalo-Emirhan-Jurasek/Ndidi-Kartal-Orkun/Bilal-Abraham-Rafa

Rafa Ghezzal rolünde Bilal Larin rolünde gibi düşünün. Tabii yanılmak mümkün.

BlackEagle dedi ki...

@koşu mesafesi Sergen'in Svensson'un oynatacağını sanmıyorum. Sağ bekte Taylan'ı göreceğiz büyük ihtimalle. Bunun dışında kadro mantıklı.

Kartal ısrar edilirse sezon boyunca 11'de iyi bir 8 olabilir. Zaten Sergen'in de 8 numara takıntısı var. Rafa ve Bilal bu şekil oynarsa ben olsam Kartal'ı Orkun'un da önünde hücuma en yakın yerde oynatırım, pres konusunda iyi çünkü. Beşiktaş'ın Rafa' dan dolayı çok eksik olduğu bir konu. Bu olursa Orkun'un pas trafiğinde nasıl etkili olduğunu izleyin derim.

koşu mesafesi dedi ki...

Tam zamanında gelmiş Sergen hoca, Norveçli olan ilk geldiğinde premier lig aşığı tayfayı sevindirdi ama o reytingi, o magazini veremiyordu.

Biraz yumuşatarak girdim çünkü yayıncı kuruluşun Beşiktaş’ın maçını 2. kanalda, Trabzon-Samsun maçını 1. kanalda verecek olması Beşiktaşlı taraftarları kızdıracaktır. Terim türevi teknik adamlar buradan çok isabetli motivasyon teknikleri çıkarırlar mesela…

Doğal olarak birbirinden farklı muhtemel 11’ler veriliyor çeşitli mecralarda. Saat 20:30 olduğunda biraz daha oturtacağız kafamızda Sergen hocanın takım için neler düşündüğünü…

Huzeyfe dedi ki...

Sergen 4-1-4-1 oynarken sekizde asla Rafa’yı oynatmaz diye düşünüyordum yanılmadım. Bence de Rafa 10’da olmuyor. Oynatması zor bir oyuncu. Kartal’a güvenmesi ilginç ama Demir Ege varken.

Baba biz ne izliyoruz ya. Topu ileri götürmek mucize bu takım için. Orkun’la rafa birlikte oynayamaz. İkisi de ikinci forvet rolüne uygun oyuncular. Rafa yerine yeni zenciyi Kanada atıp ilerde abraham orkunlu 4-4-2 denenebilir. Muhtemelen yine bir bok olmaz ama değişik işler denemek lazım. belliki bu sezonda çok acı çekeceğiz.

BlackEagle dedi ki...

Armanın hatrına izlediğim halı saha maçı bitsin de birkaç saatlik kendi işlerime döneyim. Penaltı için Djalo'ya kızılmaz, o sürati arkadan gelip durdurabilecek bildiğim tek defans Van Dijk o da bizde yok.

Kartal'ı izlerken kahroluyorum. Birader bari bir saçını sakalını düzeltip çıksaydın maça. Hiç mi izleyene saygın yok amk.

Bu takımın seneye iyi kötü demeden tüm oyuncuları gönderip gençlerle yeni bir yapılanmaya gitmesi lazım. Gs ve fenerin 300 milyonluk hormonlu kadroları ve lobileriyle mücadele edelim dersek daha da dibi göreceğiz.

koşu mesafesi dedi ki...

Eee Norveçli de gönderildiğine göre puan kayıplarında ihale, transferleri yetiştiremeyen yönetime kalacak!

Yeni transfer stoper, takımla ilk maçına ligin 4. haftasında çıkıyor.
Hala küçük takım beki Svensson oynuyor.
Hala gol rekoru kıran Colley yerine güya ayağı düzgün diye alınan Anadolu takımı stoperi Udokhai oynuyor
Sol bekimiz de fena değilmiş dedirtiyor hücum oynanınca

Ligin dördüncü haftası geldi. Sağ kanat yok, sol kanat yok. Bunlar majör. Çok yer daha upgrade istiyor ama kim yapacak?

Hadi gelsin şimdi 12 eylüle kadar panik transferleri. Hiç yoktan iyi değil mi?

Belki de Alanya mağlubiyeti hayırlı mağlubiyettir.

Mıymıy Muci ile olmayacağı anlaşıldı. Orkun’un 11’i haketmediği anlaşıldı. Bir net stoper transferi ve bir sağ bek transferi daha lazım olduğu anlaşıldı. Aylardır gelmeyen kanatları tekrar söylemeye lüzum yok.

Beşiktaş’a 2. golü atan tabiri caizse tavana asan Güven Yalçın zamanında gönderildi ama şu BJK kadrosunda Hekimoğlu’ndan 5 gömlek önde ve 2. santrforluğu zorlar. Ya bu yönetimler bu kadar transfer penceresine rağmen bu kadar yamalı ve noksan kadroyu kurmayı nasıl becerdiler???

BlackEagle dedi ki...

Tablo şu: Hiçbir oyun planı gözetilmeksizin derme çatma alınan oyuncular; bu zamana değin üstüne büyük kadro değişiklikleri de yaşandı ve alınanların önemli kısmı kronik sakatlıkları olan ve/veya vasat oyunculardı. Zırt pırt değiştirilen ve oyun görüşleri birbirleriyle keskelalaka olan td’ler. Diğer ikilinin flaş transferleri nedeniyle gerilen taraftarın önemli bir kısmının beklentilerini karşılamaya çalışan yöneticilerin temel ihtiyaç bölgelerinin acil karşılanması gerekliliğini de unutarak “fırsat” transferi peşinde koşması, ki o fırsat denilen “isimli” şahsiyetlerin çoğu arıza olmasa makul şartlarda niye gelsinler. Zaten geliyorlarsa da büyük risk alıp tonla para basacaksın.

Oysa yakın tarihimizde kabak gibi iki örnek var. Birinde büyük takımlarda oynamışlardan toplanan yıldız karması oluşturularak alınan 5.lik, ki 20 küsür puan fark yemiştik o sezon, diğerindeyse mutevazı ama hevesli ve karizmatik bir td yönetiminde yokluktan alınan düşük maliyetli ve genç oyunculardan kurulan takımın ligde çok başarılı olmasa da Avrupa’da çok iyi sinyaller vermesi ve bu kadroya eklenen Gomez’le alınan, güzel oyunlu bir şampiyonluk. Bu ikincisinin Gordon’lu zamanlara benzerlikleri var.

Mevcut duruma dönersek, tüm bu keşmekeş içinde taraftarın anlayamadığı önemli bir konu var, o da scout işinin altyapı/özkaynak işiyle alakasının olmaması. Scout konusu tamamen elindeki bütçe ve beklentilerin eşleştirilmesidir başka bir şey değil. Ama hem scout ekibi kurup hem de misal bir oyuncuya 30m bayılırsan, üstüne aldığın oyunculara yıllık tonla para verirsen, scout ekibinin elini kolunu da bağlarsın bu şekilde. Özellikle transfer hedefindeki Avrupa futbol dünyasındaki kulüpler üzümlü kek değil. Daha yakın zamanda İtalyan spor medyasında makale çıktı, Türk kulüpleri bu paraları nasıl şak diye saçıyor şeklinde. Ha, öyle talep edersen scout sana geleceği parlak yeni yetmeler de bulabilir, nitekim Ricardo ve Arroyo geldi. Amma velakin gördük ki ne taraftarın ve ne de hemen sonuç baskısıyla boğuşan td’lerin onlar gibiler için sabrı yok.

Dolayısıyla, bizim önce ne istediğimize karar vermemiz gerekiyor. Ama bunu yaparken de, bu hayatta her konuda olması gerektiği gibi önce samimi şekilde etimiz nedir butumuz nedir bunu görmeliyiz. Her ne kadar bir temaşa sporu olsa da futbol bir marvel filmi değil maalesef. Ciddi rakamların söz konusu olduğu, uzun vadeli plan ve program gerektiren bir faaliyet.

Huzeyfe dedi ki...

İlk yarıyı çöpe attı Sergen, beş yıl önce de bu yüzden çok eleştirirdim burada. Bu kadar tutucu olmaya gerek yok, daha yetenekli oyuncularla oynanabilir bu oyun. Koşuya bu kadar kafayı takarak olmaz. Her zaman papaz pilav yemiyor işte, bir tane saçma bir gol yiyip çıkaramıyorsun.
Ndidi varken Kartal’a gerek yok. Zaten Kartal da önde hareketli bir sekiz değil. Hadi Rafa olmadı Muçi’yi veya Mario’yu dene, kenara Toure’yi at. Hiç değişmemiş.

koşu mesafesi dedi ki...

Onana yine kiralık gitmiş. Şimdi transferin kapanmasına yaklaşık 10 gün kala Beşiktaş’ın yabancı durumuna bakalım:

Djalo, Paulista, Felix
Jurasek, Svensson, Taylan (+2 ama yerli statüsüne geçmeye çalışıyor)
Ndidi, Muci, Mario, Rashica, Arroyo(gidici)
Rafa, Abraham, Bilal

Taylan işi çözülürse ve Arroyo giderse kalan yabancı sayısı 12 oluyor. Sadece 2 tane genç yabancı (+2) alabilirsin.

Ama Cerny falan konuşulduğuna göre 12 kişinin içinden de gönderilmeye niyetlenilenler var.

Yönetim havluyu Kasım yerine Ağustos’ta atmış olmayalım diyecek ise çok hareketli bir transfer dönemi bekliyor Beşiktaş’ı…

Sergen hoca normalde figür olarak yönetime kalkan olma potansiyeli taşırdı ama transfer kapanana kadar tüm tepkilerin odağı yönetim olacak. Bugüne kadar Norveçli oynatamıyordu, şimdi Eylül ayında uçakların vızır vızır inmesi gerekiyor yoksa kongre gündemi doğar.

koşu mesafesi dedi ki...

Yerel turnuvalarda oynatabileceğin yabancı transferleri için son 9 gün.

Beşiktaş Avrupa’dan elendiği için o meşhur sol kanadı getirmek için hala vakti var. Bununla birlikte belki Sergen hocanın bir iki talebi daha olacak. Ama Çebi’nin Suker ile son gün telefonda görüntülü konuşmaya çalışması veya transfer yerine röpteşambırlı kıyafet balosu gibi bir hayal kırıklığı bu yönetimden çıkmaz diyemiyorsunuz. Hızlı başlandı Abrahamlar Orkunlar ama transferde makas değil berber dükkanı açıldı! Diğer takımlar Real Madrid ayarında transferler yaptı.

FB’nin 17, GS’nin 11 yabancısı var. Muhtemelen GS son günlerde genç yabancılar alıp yerel lige yönelik rotasyon hamleleri de yapacaktır. FB de şişkinliği azaltacaktır.

Beşiktaş’ta durum ise şu; Taylan yabancı ve +1 statüsünde onunla birlikte kontenjan dolu. Yeni oyuncu için kadrodan oyuncu gönderilmeli. Avrupa’da transfer kapanmışken kimi nereye göndereceksin acaba? Ama 9 gün uzun süre. Belki sürpriz transferler olabilir. Olmazsa zaten havlunun nerede olduğu belli…

koşu mesafesi dedi ki...

Lig başlamışken ancak transfer penceresi kapanmamışken hoca değişikliği kadro planlamasını anlamaya çalışanların kafasını karıştırdı.

Medyada Sergen hoca 3 transfer (sol kanat, orta saha, stoper) daha istedi haberleri. 1 haftaya sığar mı? Yabancı göndererek hem de? Ya da peşinen bu takımla bu kadar ve ben kurmadım bahaneleri mi “loading”?

Şimdi as takıma bir bakalım; (4-1-3-2)
Mert/Taylan-Pau-Djalo-Jurasek/Ndidi/Cerny-Orkun-Rafa/Abraham-Bilal

Hiç fena değil. Ama ya yedek takım: (4-1-3-2) Ersin/Svensson-Felix-Emirhan-Rıdvan/Ege/Rashica-Kartal-Mario/Muci-Hekimoğlu

Türkiye Kupasında çeyrek finali zor görür. Demek ki uzun maratonda birden fazla takviye şart.

Bir de Sergen hocanın yorumcuyken Cerny için “8” oynatırım lafları var. Yorumcuyken her söylediği laf ciddi mi yoksa biraz anlık heyecan mı? Cerny’yi 8 oynatmak lüks kaçar şu kanatsızlıkta çünkü.

BlackEagle dedi ki...

Şu Gürcü'yü fiyatı artmadan alsınlar iş yapar bizde.

Murat dedi ki...

Rashica iyi takımda hayvan gibi oynar kötü takımda yok olur bir oyuncu..Muci vasatı ile karşılaştırılmaz bile

Zaitsev dedi ki...

Futbol birbirine uyan oyuncularla oynanan bir oyundur. Kotu bir kaleci iyi 2 stoper ve 6 numarayla cok başarılı görünebilir. Iyi bir kaleci de kotu bir defans kurgusuyla kötü durabilir. Bu diger mevkiler icinde aynidir.

Biz senelerdir takim kuramadan oyuncularda keramet ariyoruz. Muci potansiyeli olan bir oyuncuyken yanlis mevki tercihleri yüzünden kotu göründü. Rachica iyi oyuncudur ama Q7 gibi aksiyon alamaz. 6-8-10 kurgun iyi olacak.
Bireysel olarak iyi oyuncularimiz var ama takim oyununa faydalari yok. Mesela Gedson bireysel olarak cok iyi ama pas tercihleri berbat. Rafa cok iyi ama onu oynatmak icin takim dizilimini çöpe atmam gerekiyor.
Sergen hocada orta sahayi kurgulayarak işe baslamak istiyor. Ndidi-xx-Orkun ile 6-8-10 kurgumala plani var gibi. Boyle bir kurguyla kanatlarda isleyebilir.
Transfer kapanana kadar neler olacak gorecegiz. Muci icin sevindim bu arada. Bizde harcanacakti. Gitmesi iyi oldu

Galatasaray'ın yenilmeyi geçtim berabere bile kalmadığı ligde bu kadar para harcamak akıl karı değil. Fenerbahçe ve Beşiktaş kafayı yemiş gibi para savurup duruyor. Oğlum adamlar berabere bile kalmıyor diyorum! Aloo! Biz şenol hocayla iki sezon üst üste şampiyon olunca Anadolu takımları kalenin önünde stalingrad savunması yapıyordu. Bütün yorumcular yayınlarında Beşiktaş'tan nasıl puan alırsın taktiği veriyordu. Şimdi bakıyorum bir iki maç dışında laylaylom her maçı kazanan bir gs var. Berabere kalsalar spor kanalları ulusal yas ilan edecek. Hala para harcıyoruz şu ortamda geleceğimizi de ipotek altına alıyoruz.

Huzeyfe dedi ki...

Kaleci demişken, Mert önde oynayan takımların kalecisi değil. Alanya maçındaki penaltıda top kale sahasına geldi, rakip 50-60 metreden geldi, Mert ceza sahası çizgisine kadar bile açılmadı.
Son üç sezonda böyle yediğimiz tonla gol var. Oyuna uygun bir kaleci olsa özetlere girmeyecek pozisyonlardan biz gol yiyoruz.
Ersin sadece belki bunu yaptığı için çizgide bayağı kötü bir kaleci olmasına rağmen Beşiktaş’ta şampiyonluk gördü.
Rafa’yı kenara atacaksak hala niye kenar arıyoruz Cerny’den sonra? Bir de madem Rafa’yı kenara atacaktık Ndidi’yi neden getirdik, daha ayağı düzgün birine gidebilirdik 6’da.
Yine karman çorman işler.

koşu mesafesi dedi ki...

Arat döneminin iki flaş devre arası transferi de kiralık gitmiş oldu. Musrati’nin Avrupa piyasası var iki sezondur öyle görünüyor. Genç Muci ise Trabzonspor’da yeni bir meydan okuma deneyecek. O zamana göre yüksek maliyetli bu transferler çok tenkit almıştı ama günümüzde neredeyse ikisinin bonservis toplamını bir yılda maaş olarak futbolcularına ödeyen kulüpler var. Yıllarca Tabata diye az mı kafa ütülediler? Ama futbol piyasamız özellikle bu sezon bambaşka bir seviyede…

Gelelim Beşiktaş kadro planlamasına; Taylan işi yetişmeyecek herhalde. Taylan +2’nin bir tanesi mevcut durumda. Şimdi kadroda 13 yabancı statülü var. Yeni oyuncu gitmezse 23 yaş altı bir transfer imkanı var ancak.

Tabii Svensson ya da Mario gibi sürpriz ayrılıklar olursa orası başka. Ama kalmış 5 gün hem Avrupa penceresi de tek yönlü kapalı. Çok merak uyandırıyor gerçekten de yönetimin şu 5 günde neler yapacağı veya neler yapamayacağı…

Bakalım motosiklet dejavusu mu yoksa röpteşambır dejavusu mu yaşayacağız transferde???

koşu mesafesi dedi ki...

Yerli Ramos ayarındaki müthiş stoper Talha Gaziantepspor’a kiralanmış. Tabii tamamen bırakmamak gerek, sakatken sözleşme uzatılacak kadar büyük bir futbolcu. Bugüne kadar kimler geldi kimler gitti ama kadroda hep yer buldu kendine. Geçen sezon da gördüğü kırmızı kartlarla gönderilme potasına girdi ancak neredeyse bu sezon da kalıyordu az daha. Talha’nın kadroda olması demek tam performans verecek bir oyuncunun kontenjanının yarım performansa harcanması demek.

8-9-10-11-12 Eylül kritik tarihler.

Muci ve Talha’nın gidişi; önce gönderelim sonra gelecekler olacak stratejisi gibi görünüyor. Ama zaman giderek daralıyor…

koşu mesafesi dedi ki...

Şimdi de Cengiz kiralık geldi. Stoper Dany’den beri GS-FB-BJK arasında kiralık transfere ihtiyatlı yaklaşmanın önemi anlaşıldı sanıyordum ancak anlaşılmamış.

Yalnız şaka maka Beşiktaş’ın kadro planlaması yorumcu Sergen’in sandalyeye yaslanarak yaptığı yorumlardan ibaret olmaya başladı. Cerny, Cengiz, gönderilen Muci. Sıra Mario’da olabilir.

Artık geldi Cengiz. Oyun tarzı itibarıyla Cerny’nin yedeği olarak sağa yazıldı diye umalım. Cumaya kadar sol açık transferi gelecek diye hayal edelim.

Güncel durum: 12 + 1 genç yabancı kontenjanı dolu.

koşu mesafesi dedi ki...

Transferin bitimine 4 gün kala Beşiktaş’ın as kadrosu;

Mert/Svensson-Djalo-Felix-Jurasek/Ndidi-Orkun-Rafa/Cerny-Abraham-Mario(sol açık muhtemelen güncellenecek)

Yedek 11: Ersin/Taylan-Paulista-Emirhan-Rıdvan/Ege-Kartal-Salih/Cengiz-Bilal-Rashica

Paulista sağlam olursa Taylan form tutturursa as kadroya girer. Sol açık gelmezse Bilal de orayı zorlar as takımda.

4 gün kala 1 yirmiüç yaş altı boş kontenjanla takım bu durumda…

koşu mesafesi dedi ki...

Sağ beke yerli çözüm. 31 yaşındaki Gökhan Sazdağı Beşiktaş’a doğru… Başkanın 30 yaş altı transfer politikasına istisna!

Sergen hocanın oyuncu bilgisinin kısıtlı olduğunu zaten biliyorduk. Wellinton ve NSakala yerine bu kez de Cengiz ve Gökhan kadroya dahil olacak gözüken. Sorumluluk transferleri isteyende… Başarılı olursa ya da olmazsa…

Bugün hariç 3 gün kaldı. Plan şöyle gözüküyor: Sağ bek Svensson’u gönderip sol kanada bir yabancı almak. İlaveten bir mevkiye daha 23 yaş altı yabancı gelebilir.

koşu mesafesi dedi ki...

Taylan yerli statüsüne geçti. Takımda 2 tane 23 yaş altı yabancı kontenjanı bulunuyor aktüel olarak.

Svensson ve Mario’nun liste dışı kalacağı haberleri yapılıyor. Svensson tamam da Mario nereye gidecek şu saatten sonra? Hadi gittiler diyelim;
3 günde 4 (2’si genç) yabancı transfer edebilecek mi gerçekten Beşiktaş?

Bişiy deniycem;

Emre / Taylan-Djalo-Jurasek-Rıdvan / Ndidi-Cerny-Orkun / Bilal-Abraham-Cengiz

Yedeklerde; Gökhan, Ege, Kartal

İstersen son yılları yaşamamış neredeyse travmasız bir kadro kurabiliyorsun. Sorun oyunculardaysa sorun çözüldü diyebilir miyiz?

BlackEagle dedi ki...

Jota transferiyle Toure ile birlikte hücumda fiziksel mücadelelerde iyi olan ve ilerde top tutabilecek iki oyuncu kadroya girmiş oldu. Sorun, Sergen'in atak yaparken bu işlere pek önem vermemesi ve tek bir oyun şablonu düşünmesi. Umarım kadro planlaması ve taktiksel anlamda bunu dikkate alır. Zira bu saatten sonra bu denli büyük bir kadro değişikliğinden sonra ceza alanı civarında iyi bir pas trafiği kurmaktan başka seçenek pek işlemez gibi.

koşu mesafesi dedi ki...

OGS ve GVB hayranı scout tayfa Jota Silva transferinden memnun değilmiş. Çünkü yine sol kanat yerine sağ kanat alınmış. Zaten pozisyonlar oyuncuya tapuludur ondan itiraz ediyorlar. Tamam beklenti yüksekliği ayarında değil ama üç tane kanat aldılar adama (Sergen hocaya). İki solak iki sağ ayağı baskın kanat var. Cengiz, Cerny, Rashica, Jota. Sıkışırsan Bilal ve Rafa var hatta Sazdağı var.

Bu kadar kısa sürede hiçbir teknik adama böyle kadro kurulmaz (OGS üvey evlat durumunda kaldı kıyasen)

Şimdi Sergen hoca ortaya bahane sürmeden lig maçlarını “meşhur tabirle” yarım sıfır da olsa kazanmaya bakmalı.

Beşiktaş’ın kadrosu Anadolu takımlarının çok üzerinde. Artık bahane duymak istemiyoruz.

Yorumcuyken ettiğin her laf kadro planlamasına dönüşüyorsa artık ihale sende demektir…

koşu mesafesi dedi ki...

Stoper Emrecan ve ağır çekim Mario kiralık gittiler. İlginçtir Svensson kaldı. +2 yabancı kontenjanı kullanılmadı. Bir bakarsınız devre arası yine Arroyo ve Ricardo benzeri iki oyuncu geliverir.

Bir bakalım alternatifli kadroya;

Yenilenmiş as kadro;

Mert/Taylan-Djalo-Emirhan-Jurasek/Ndidi-Orkun-Rafa/Cerny-Abraham-Jota

Yedek kadro;

Ersin/Gökhan-Paulista-Felix-Rıdvan/Ege-Kartal-Salih/Cengiz-Bilal-Rashica

Tribün; Svensson, Necip, Hekimoğlu

Üç sağbek işi lüks oldu. Orta sahada da bir tane daha net oyuncu olabilirdi. Ama Ege ve Kartal rotasyon oyuncusu olamayacaksa ne anlarız o özkaynaktan? Bununla birlikte, Ndidi sakatlığı atlatana kadar belki de 4-4-2’ye dönülmelidir.

koşu mesafesi dedi ki...

Başakşehir karşısına çıkan 11;

Mert/Gökhan-Djalo-Felix-Jurasek/Salih-Orkun-Rafa/Cerny-Abraham-Bilal

Kayserili Gökhan sağ bek formasını anında almış. Svensson kadroda yok, 6 milyonluk yatırım Taylan yedeklerde.
Emirhan ve Paulista yerine Felix’in tercih edilmesi ilginç.
Solda Rıdvan hazır değil galiba gerçi Jurasek son maç döktürmüştü.
Ege ve Kartal Sergen hocalarından kement yiyip kulübeye geçmişler. Kadroda unutulan Salih için belki de son şanslar.
Rafa, Cerny ve Bilal’in hangi pozisyonlarda oynayacağını maç başlayınca göreceğiz.

Ligdeki rakibin bu maç öncesi 5’te 5 ile 15 puan yaptı bile. Beşiktaş olarak önünde bu Başakşehir maçı ve iki erteleme maçı var. Erteleme maçında bazı transferler oynayamayacağına göre galibiyete en yakın olman gereken maç bu hepsinin içinde.

Sergen hocanın geri dönüşünün ilk iç saha maçı. Taraftar coşku bekler, güzel oyun bekler. Ama rasyoneller ister öyle ister böyle maç sonu 3 puandan başka şey beklemez.

İyi seyirler.

koşu mesafesi dedi ki...

OGS’ye kızıyorduk ama ayağında top tutan rakip kaleciye basmama taktiği devam ediyor. Rakip oyunculara baskı yapılıyor ama kaleci muaf. Haliyle Beşiktaşlılar basmadığı için istediği kadar zaman geçiriyor. Bu taktikle oynayan takımın ikinci yarı rakibi zaman geçirmeye oynarsa söylenmeye hakkı var mı?

Abraham bir pres yapan forvet klasiği olarak gol vuruşlarında saçmalıyor. Bilal solda güçlü ama bire birde adam geçip şut çekme konusunda eksik göründü.

Cerny; ne Rafası bu takımın yıldızı benim der gibi başladı.

Not: Orkun bu oyundan ibaretse Gedson-Orkun değişikliği yapıp üzerine borçlu çıkmak çok mantıksız olmuş Beşiktaş için.

Tabii en büyük pay yönetime. Ligin 5. haftasına anca kurarsan takımı böyle oyun görürsün. Daha oyuncular birbirini tanımadığı için hızlı paslaşmalar olamıyor.

Ayrıca şampiyonluğa oynayan bir takımda mevcut stoper rotasyonunda; Djalo > Paulista > Emirhan > Felix şeklindedir forma önceliği. Felix oyun kurulumunda hiç yok neredeyse. Mesela sağda Svensson-Gökhan değişikliği ne kadar farketti.

Hazır sarı gördüler bence Felix ve Salih devre arası değişebilir. Maç sanki biraz risk istiyor.

BlackEagle dedi ki...

İlk yarıda takımda önemli bir oyun anlayışı farkı gördük, pres ve topu 3.bölgeye hızla taşıma. Savrukluklar ve henüz birbirini tam olarak tanımamış oyuncuların halleri sonuca yansımasına izin vermedi ve tabii bir de Tammy’nin hali. Bu adam ben 4-4-2’de oynarım diye bağırıyor, bu şekilde Sergen’in sisteminde yedeğe düşecek gibi.

Savunmanın sağ tarafı iyi sol tarafı kötü. Emirhan varken Alman neden oynatılıyor anlamadım. Tamam, Paulista’nın ileri çıkışı yok yani yeni sistemde yedek başlayabilir, ama Emirhan hem daha iyi hücuma çıkıyor, hem daha hızlı, hem de daha az savruk. Alman bir de el bombası gibi her an kart yiyebilir halde. Jurasek geçen maçın ekmeğini yiyor ama bir süre sonra yerine Rıdvan geçer.

Salih’i mümkünse hep Ümraniye’de bırakalım. Birisi bu adama ortanın ortasında oynadığını söylesin çünkü orası dışında her yerde kafası kesik tavuk gibi gezdi. Ndidi dönünce zaten kesilecek ama Demir Ege hızlı akan oyunda çok daha iyi bir tercih olurdu.

Cerny iyi, Gökhan iyi, Djalo çok hızlı değil ama iyi, El Bilal de bu kadar dağınık oynamasa zaten Barça’da olurdu diyip geyiği bitireyim.

Huzeyfe dedi ki...

Bence Felix idare etti. Rakibi döndürünce ağır ama öne çıkıp topu kazandırdığı pozisyonlar da oldu.
Sergen’i hem yaptırdığı transferler, hem maça hamleleri ve oyunu okuması, hem de kurguladığı oyun açısından tebrik etmek lazım.
Bence oyunda sorun Rafa. Bir de Tammy’nin bitiriciliği. Rafa yerine Cerny ortaya geçtiği anda golü bulduk. Sergen hoca olarak kendini yeniden kanıtlamak isteyen oyunculardan iyi verim alıyor. Beşiktaş’a muhtaç oyuncular seçmesi bundan.
Salih, Demir Ege, Cengiz, Djalo gerçekten özverili oynadı. Belki Sergen’in en çok zorlanacağı oyuncu Orkun olacak.
Bir iki hafta hem Orkun hem Ndidi’nin olmaması sıkıntı olabilir.

koşu mesafesi dedi ki...

Sergen taktikle değil hocalık yaparak maçı çözdü. Rafa’yı çıkardı diğer oyuncular oynamaya başladı. Papuç pahalı ve patron benim dedi.

Rafa şu saatten sonra geçen sezona dönmezse kesik yer.

Sergen hocanın ideali Cerny’yi 8 değil 10 numara oynatmak olacak gibi.

Bilal ve Abraham’ın da aynı anda 11’de olması bundan sonra zor gibi. Daha Jota girecek takıma.

Maç yönetimi açısından Beşiktaş ev sahibi olduğunu hiç hissetmedi. 5 dakika uzayan maç da 101. dakikada bitti Başakşehir’e gol lazımken. Orkun’un kırmızısı tam (çoğunluk yanlış kullansa da) “eyyam” kırmızısıydı. Komplo teorisi yapacak olanlar olacaktır ayrıca.

koşu mesafesi dedi ki...

Şimdi Beşiktaş yönetimi, taraftarı, sosyal medyası falan odak oluşturmalı. Orkun’a bildiğin kasti ve sakatlayıcı hamle var. Buna kırmızı vermeyip niyet okuyorsun kıvranan adamın ayağı yüze değdi diye kırmızı veriyorsun. Sen sessiz kalırsan Orkun’a 4-5 maç ceza verirler.

Bak Barış Alper’e Sivas’ta faul yapıldı diye ortalık ayağa kalktı. Federasyon acil koduyla toplandı galiba. Sezonu kapattı denildi haftaya oynadı. Sivaslı oyuncuyu linç etmedikleri kaldı. Objektif görünümlü youtuberlar o futbolcuya ekmek yedirmiyordu az kalsın.

Şimdi Beşiktaş taraftarı bugünkü maç yönetimini gördü. Artık havlu atma dalga geçilmesini yaşamak istemiyorsa kendisi de farklı bir şeyler yapacak. Sosyal medyada sesi çıkacak. Yoksa teknik direktörü elini açıyor diye rahatsız olanlar yarın yine kesebilir önünü.

BlackEagle dedi ki...

Çok iyi mücadele ve galibiyet, maçın sonuna kadar akıllı işlerle çabalayan takımı görmeyeli çok oldu.

11’e girecek Jota bu oyun sisteminde çok iş yapar. Takım hücumunda herkes hareketli ve kafasını kaldırarak ve doğrudan kaleyi düşünerek oynuyor, en önemlisi herkes direnç gösteriyor. Bu anlamda Sergen’in stoperlerden birini çakılı oynatıp ataklarda diğerini ileri gönderdiği oyun anlayışında ben yine de Uduokhai yerine Emirhan taraftarıyım. Onun oyun yapısına daha uygun. Gerçi Uduokhai’nin ikinci yarı gösterdiği çabayı da takdir etmemek elde değil.

Hala eksik ne var, 6-8 arası bağlantının biraz daha hareketli olması gerekli. Orkun çok çalışıyor ama bence biraz gereksiz yere hücumculara çok yaklaşık oynuyor. Burada kastettiğim hücum bölgeleri değil, oyuncular. Bu şekil oynayınca da orta alanda boşluk oluşuyor. Bunun tek ilacı zamanla oturacak takım oyunu. Rakibin orta alanı neredeyse yoktu ve sürekli tavşan koşuları yaptılar. Ama yarın başka bir rakiple bu sıkıntı olabilir. Tabii şunu da söylemek lazım, Rafa’nın konumunun belirsizliği de bunda etken. Jota’nın dahil olmasıyla alan paylaşımı daha iyi olunca bu flu ortam da azalacaktır diye düşünmekteyim.

Hakem ve Var yine sınıfta kaldı. Sorun, bunun hep bizim maçlarda olması. Artık yönetim bi kükresin bi zahmet.

Cengiz mental olarak hazır ama fizik olarak halen çok geride. İlk kısmın iyi olması ikinci için de umut veriyor. İnşallah diyelim.

BlackEagle dedi ki...

Şimdi Segen'in önündeki en büyük sıkıntı, Rafa ile ne yapacak. Daha önce görmediğimiz için kesin bilemiyoruz fakat yedekte kalırsa küsme potansiyelli bir adam. 3.bölgeden çıkmadan yarar sağlayacağı bir konum bulmak gerekecek.

koşu mesafesi dedi ki...

Sergen hoca aldığı ilk galibiyetin ardından yine şampiyon olduğu sezon sonu gibi zorluklarla karşılaşacak. 2 tane erteleme maçı transfersiz olacaktı zaten bir de hemen önümüzdeki Göztepe maçında kadro sıkıntısı baş gösterdi.

Orkun cezalı, Ndidi ve Salih sakat. Orta sahada Ege ve Kartal yedeksiz tek alternatifler.

Hele erteleme Kayseri maçı. Mert/Svensson-Paulista-Felix-Emirhan/Ege-Kartal-Rafa/Rashica-Abraham-Jurasek gibi bir takımla çıkılacak neredeyse. Gerçi Göztepe maçı sert geçer, yeni fireler olabilir.

Şimdi Beşiktaş’ın GS derbisine kadar yarım sıfır da olsa kazanıp yarışta kalması gerekiyor.

Cuma İzmir deplasmanında ne yapılabilir?

Mert/Gökhan-Djalo-Felix-Rıdvan/Ege-Kartal-Cerny/Jota-Bilal-Rafa mesela.

200 kiloluk icardi'nin 0-0 giden maçın 70.dakikasında Eyüpspor'a attığı golü izleyin. Lig artık öylesine oynanıyor. Sarı kartlı davidson'un bileğe basıp kart görmemesi ayrı rezalet. Bizde burda sistem-mistem vakit öldürüyoruz işte.

Huzeyfe dedi ki...

Tamamen kültürel birşey. Güce tapılır bu ülkede. Bütün gurbetçi futbolcular, Anadolu kulüplerinin ikinci takımı GS şu anda. 6-7 sene önce Beşiktaş’tı. Şenol Güneş ve Fikret Orman sağolsunlar mundar ettiler.
Belki en kritik şampiyonluk maçında Quaresma Bursa deplasmanında sarı kartı varken net sarı kartlık en az iki hareket yaptı. Birinde gitti rakibin sırtına tabanını koydu. Diğerinde yerde yatan adamın bileğine bastı. İkinci sarıyı veremedi hakem. Veremezler. Güçlü hep kollanır.
Biz o tepelerde uzun süre kalamıyoruz çünkü Gs gibi futbol kulübünün ötesinde bir organizasyon değiliz. Başkanlar hocalar sıçınca biz de sıçıyoruz. Olay bu.
Şu anda taktik filan bunlara mecburuz. 12 kişiyi yenmeye mecburuz en üste çıkana kadar. Esas oraya çıktıktan sonra inmemek mesele.

Murat dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Murat dedi ki...

Maalesef bu bok ligde bizim maçlarımız dışında bazen maç seyretme hatası yapıyorum, dün Fenerbahçe denen loser camianın maçının ikinci yarısını izledim ve izlerken utandım Alanya'ya yapılanlardan; hakemi, şımarık ve ahlaksız futbolcuları İrfanCan denen hıyarın yediği gole kadar çirkeflikte sınır tanımadılar, uydurma penaltı, rakibinin oyun dursun diye taça attığı topları geri vermeyip oyunu başlatmalar, avantaj kuralını hiç eden o pozisyon (abv hakem bozması senin gibi) İnanmam ama resmen ilahi adalet tecelli etti. Bu adamlar kaybetmeye devam ettikçe daha da pisleşecekler ve pisliğin kökeni malum camiadan beter olma potansiyeline sahipler.

koşu mesafesi dedi ki...

Trabzonsporluları Fenere karşı kışkırtıyorlar sonra Trabzonspor hocası Beşiktaş’ı yanına çekmeye çalışıyor. Geçen sezon Fener maçından önce kafa ütülediler Beşiktaş gitti yendi. Beşiktaşlı görünümlü youtuberlar bile Fenere sallıyor son günlerde. Duruma bakarsak yarın Göztepeye puan kaybedecek bir Beşiktaşla beraber şampiyonlar liginde zorlanacak GS’ye lig kulvarı dikensiz gül bahçesine dönecek.

Son zamanlarda konuşulan iki takımlı lig projesi tek takımlı lig projesine dönüyor.

Hadi 1996-2000 yılları arasını hatırlamayanlar olabilir ama ona benzer bir modelle 4 sene sonunda bir zahmet Avrupa başarısı falan istiyorlar.

Şimdi 10 küsür senedir şampiyon olamayan Feneri hedefe koymak tuzağa düşmek olur. Nasıl ki Şenol Güneş - Fikret Orman birlikteliğinde GS-FB kardeş oldu. Aykut Kocaman kupa maçı uğruna Beşiktaş ile uğraştı sonra camiası yıllarca GS dominasyonu gördü. Şimdi de diğer takımların GS’yi hedefe koyması doğal olan. Ama sosyal medya ve medyada öyle güçlüler ki durum öyle işlemiyor.

Rahmetli Hıncal Uluç da yıllarca “kutsal ittifak” “feneri şampiyon yapacaklar” diye milleti uyutuyordu.

Bu sezon da bir maçlık puan kaybı lüksü yok lig yarışında. Orta sahası gerek sakatlık gerek niyet okuyan VAR ile boşaltılan Beşiktaşlılar bunun farkında mı acaba?

Sergen şampiyonlar liginde 0 çekti diye adama ganyancı diyenler Okan' toz konduramıyor. Madem her sene hakkıyla şampiyonlar oluyor Okan Ülke puanını da kendi başına toplasın da şlye direkt gitsin bir zahmet. Biz de gruplara bile kalmayalım böyle daha tatlı oluyor.

koşu mesafesi dedi ki...

Avrupa’da başarı için iki farklı yaklaşım var. İlki rekabetçi lig; Beşiktaş’ın şampiyonlar ligi grubunu namağlup bitirdiği sezon mesela ligde 4 takım yarışmış puan durumu da öyle bitmiş.
Bir de lig rakipleri helva gibi olsun takımımız yerelde yıpranmasın yaklaşımı var. Çoğu kişi hatırlamaz 2000 senesi GS’nin uefa kupasında Sergen’in büyük payı vardır mesela. Lig maçlarını o çözerdi, Hagi de dinlenir Avrupa maçlarında oynardı.

Transfer rekorları kıran ve 3 senenin şampiyonu GS Avrupa’da 5 yiyince yine ligin sportif gerçekliği sorgulandı dün gece.

Bu arada Beşiktaş şimdilerde sempatik Beşiktaş modundan çıkmış. Normalde Orkun’a en az 3 maç ceza çıkardı. O akşamdan beri ağırlık koyuldu gerek kulüp gerek taraftar tarafından ve ceza 1 maç oldu.

Göztepe maçı çok kritik. Orta saha krizi bu maçlık idare edilebilirse işler rayına girebilir.

Huzeyfe dedi ki...

Ajax, Qarabag, Slabia Prag, Bodo, Benfica, Sporting gibi bir sürü takım çok daha dandik liglerden geliyor. Onun da suçlusu lig olmasın bir zahmet.
Okan’ın hakemden şikayet ettiği maçta hakemle ilgili belki yarım pozisyon var. Kamuoyunda Okan’ı eleştirmek bugün turnusol.

Aynı Frankfurt’ta Eikitike ve Marmoush varken oynadık biz. Yenilsek de penaltı dahil dünyaları kaçırmıştık.

Huzeyfe dedi ki...

Bu arada Göztepe’ye puan kaybına kesin gözüyle bakıyorum. Zor deplasman, orta sahanın merkezi tamamen yok. Kazansak çok iyi olur ama zor gerçekten. Ertelemeler de çok zor maçlar.

Huzeyfe dedi ki...

Tiago niye yedek ya? Paulista hiç hüven vermiyor

BlackEagle dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
BlackEagle dedi ki...

Jota girmeli. İlerde top tutamıyor takım.

koşu mesafesi dedi ki...

Ego kötü bir şey. Yanlış kadro çıkardın. 2’lik oldun maçın başında. Göztepe 2 tane de boş kaleye kaçırdı. İnatla oyuna müdahale etmiyorsun. Necip fiilen futbolu bırakmış Kayseri’de full sezon oynayan Kartal’ı yedek bırakıyorsun.

Ligde alınan 2 galibiyet var iki teknik direktörle ikisi de uzatmalarda. Sonra başkan çıkıp basın toplantısı yapıyor. Eski yönetimi kötülüyor. Sen sezonu çöpe attın kadroyu yetiştiremeyerek, beğenmediğin eski yönetim iki kupa aldı. Musratiyle falan.

Hadi geçmiş olsun. Dk 45

BlackEagle dedi ki...

Necip, Paulista ve Uduokhai'nin kendi ceza sahalarındaki toplam reaksiyon hızları çok değil vasat üstü tek bir stoperinki etmez.

Bu maç bu fizikle Cengiz'in maçı değil, şapkadan yine tavşan çıkarabilir mi, zor gibi. Son 10 dk denenebilir.

Huzeyfe dedi ki...

Şu maça Djalo’yla başlasak hiç bu hallere düşmeyecektik. En atletik oyuncumuzu şu maçta oynatmıyoruz. Ne gereksiz işler ya.

BlackEagle dedi ki...

Bu sezon da gitti. Bundan sonra tek gerçek var o da bu yönetimin devre arası gitmesi ve uzun vadeli planlama işlerine gidilerek çağdaş bir oyun planı ve oyuncu yönetimiyle sürdürülebilir bir futbol teknik ekibinin gelmesi. Yoksa biz bu işleri daha çok yaşarız.

koşu mesafesi dedi ki...

İç saha maçını son dakikada kazanma işini Ole de beceriyordu.

Şimdi 2 deplasman 2 yenilgi oldu bile. Belki maçı kazanamam ama ben o oyunu oynatırım diyordu. Göztepe tarihi farkın kıyısından döndü. Ole’nin geçiş takımı bu kadar pozisyon vermiyordu en azından.

Galiba bu hafta Sergen editleri, allayıp pullamalar falan hocanın da aklını bulandırdı. Ne yapsam kazanırım kafasına girmiş olacak. Bir de inat mı inat. Bu takımda Necip Rafa’dan sonra oyundan çıkamaz.

Maçtan önce Necip hamlesini birileri de geride savunacak gibisinden açıklamıştı. Yav modern hocalar ortasahayı veya beki stoper oynatıyor. Açıktan bek çıkarıyor falan. Sen Cengiz tesadüfünü Necip ile sürdüreceğini sandın.

Oysa 4-6-0 yapabilirdin. jota, rafa, cerny, bilal, ege, kartal. Geriden korkuyorsan da 4 stoper tipli oyuncu koyardın: Taylan, Paulista, Udokhai, Emirhan.

Mert’e de parantez açalım. Gol estetik de o yediğin üçüncü gol ne öyle? Senin reaksiyonlar epey gerilemiş.

Bir parantez de Göztepe’ye; son zamanlarda TS’li Uğurcan gibi motive oluyorlar BJK maçlarına. Derbi oynuyorlar sanırsın…

Bir parantez de kimsenin hayal edemeyeceği oyuncuları alıp getiren başkana; beceriksizlikten boş bıraktığın +2 yabancı kontenjanı yüzünden Eylül’de ligden koptu takımın, tebrikler.

BlackEagle dedi ki...

Bence Sergen gitmek istiyor. Bu maçtaki ilk 11 tercihlerinin, Cerny ve Rafa'yı erken çıkarmasının, Jota'yı 10 numaraya koymasının başka mantıklı açıklaması yok.

BlackEagle dedi ki...

Topa sahip olma: 30-70
Korner: 6-5
Pas: 118-205 (%58) – 368-468 (%79)
Toplam şut: 13-13
İsabetli şut: 5-2

Anlamı: Birisi rakibi zerre çalışmamış

Huzeyfe dedi ki...

Bence bu maçı ancak kaliteyle kazanabilirdik çünkü atletizm konusunda kaybedeceğimiz çok netti. Kartal yerine Necip oynadı diye hocaya kızamıyorum. Burada planlama hatası gözüküyor bence. Ndidi gelirken bu adamın maç kaçıracağını biliyorduk. Yedeği yok. Net olarak yok.
Sergen bence Paulista konusunda yanlış yaptı. Bu kadar ağır ve atletik olarak bitik bir oyuncuyla ve Gökhan gibi ofansif bir bekle çıkmak bizi savunmada felç etti.
Tabi ki Göztepe’ye karşı bu kadronun %70 topa sahip olup maç kazanma ihtimali yok.
Ama goller çok erken geldi, hocanın istediği oyun belki de bu değildi, bilmek zor.

Zaitsev dedi ki...

Aylardir yillardir oynamamis top tekniği kısıtlı Necip'i senelerdir oynamadığı bir pozisyonda oynatmak nedir? Sergen hoca bunu anlatsin basin toplantisinda. Bu Türk hocalarin fizikli oyuncu takıntısı beni yoruyor ve üzüyor. Kartal süper bir oyuncu degil ama senelerdir alt liglerde ve super ligde o mevkide oynuyor. Fizik gucu kotu olsa veya kalcasini kullanmayi bilmese bu kadar maca cikamaz.
Necip yetmezmis gibi Paulista ve Udokhai ile maca cikiyorsun. Bu 3lu ile ancak gol yersin.

Almanyadan sag bek getiriyorsun. Oynadigi maclarda da iyi goruntu cizmis. Onun yerine Gokhan ile cikiyorsun. Ancak yedek olur kimse kusura kalmasin.

Sergenden basari beklemiyordum ama en azindan dogru mantikli kadrolar kursun.
Abdullah Avci senelerce Beşiktaş'ı Atiba uzerine baski kurarak kilitmemisti. Geldigi gibi kadroya ilk Atibayi yazdi. Bu tarz sacmaliklar yapmayan bir antrenor bulursak guzel olur.
+2 u23 kontenjaninin bos kalmasi da iyi oldu. %99 oynatilmayacak 2 oyuncuya bosuna para vermedik en azindan.

dominic molise dedi ki...

djalo neden oynamadi ya, ben bi bok anlamadim ilk 11'den.
bununla beraber bence besiktas'in cozumu mutevazi olmak. serdar ali galatasaray'in ucl macerasi icin benzer birsey soyledi gecen gun: be humble diye. besiktas da mutevazi olmali oncelikle. galatasaray ve fenerbahce degiliz biz. ben misal goztepe deplasmana forvette rafa ile baslardim. falan filan. buyuk olmak icin once kuculmek lazim. ben besiktas'im deyip de toure, abraham, rafa ile goztepe deplasmana gidersen top gostermezler

BlackEagle dedi ki...

Bu arada Sports Republic'in scout ekibi takdire şayan. Ürdünlü 19 yaşındaki elemanı 150bin avroya kapmışlar. Bu sene Göztepe'nin toplam transfer harcaması zaten totalde 3,5m avro. Romulo örneğindeki gibi birkaç elemanı parlatıp parlatıp satarlar yine.

koşu mesafesi dedi ki...

@BlackEagle

Ürdünlü genç estetik bir gol attı (Mert’in de hatasıyla) ama Beşiktaş’a getirseler burun kıvrılırdı.

Çok daha potansiyellisi Semih Kılıçsoy tuhaf bir şekilde kirada. Ondan da potansiyellisi denilen Mustafa Hekimoğlu hala sakat. En kral estetik golleri atan Güven Yalçın sebepsiz gönderildi döndü geldi 2 hafta önce tavana astı Beşiktaş’a karşı. Yaa sen genç yabancı ortasahanı Brezilya’ya kiraladın kontenjan varken sonra 2025’te Necip oynattın.

Ama suçlu yönetimler ve teknik direktörler mi? Yoksa ona buna çöp, gönderilmeli diyen ergen zihniyetli taraftar kuşağı mı?

Elin takımı oyuncusuna toz kondurmazken sen elindeki cevherleri yerin dibine sokamazsın. Olayı gol vuruşları, çalımları ve ikili mücadelelerde yıkılmaması olan Semih’i kalın bacaklı fiziği yüzünden şişmanladı diye topa tuttular.

Başka bir takım ise sadece fizik gücü olan futbolcusuna gol vuruşlarını biraz geliştirdi diye 50 milyon fiyat biçiyor şimdi. Kim olduğunu anladınız.

Yani tüm paydaşların kendini gözden geçirmesi gerek sürdürülebilir başarı için.

BlackEagle dedi ki...

@koşu mesafesi

Genç oyuncular konusunda taraftarın halinin içler acısı olduğuna katılıyorum, aslen oyunculara sabır konusunda da çok eksiğiz. Ancak son örnekler olan Arroyo ve Ricardo olaylarında bunun biraz tersi oldu. Arroyo biraz eleştiri aldı, fakat Ricardo’nun oynatıldığı tek maç sonrası taraftarın geneli onu beğendi ve hatta neden tercih edilmediği konusunda OGS’ye bir hayli salladı. Bu iki oyuncu özelinde yönetimin büyük hatası var. Scout işi ve proje diye aldırdığı iki oyuncuya sahip çıkıp az ya da çok süre almalarını sağlamaları gerekiyordu. Ancak yönetim transfer işlerini çok tuhaf bir plansızlıkla yürüttüğü için kontenjan konusu nedeniyle garip şekilde gönderildiler.

Semih konusu bana göre biraz farklı. Yine yönetimlerin beceriksizliğinden sürekli eksik kalan sol açık bölgesinde oynatılarak taraftarın önüne atıldı. O da kendini gösterme adına bencilce ve ezber işlere girdi, normal daha yaşı kaç. Avrupa macerası bence kendini toparlayabilmesi adına bir fırsat, umarım kullanır.

Genel gidişat konusunda @dominic molise’e katılıyorum. Beşiktaş bu üç tavşanı birden kovalayıp hiçbirini yakalayamayan tilki formatından bir an önce çıkıp şapkasını önüne koymalı ve mütevazı ama akıllı ve etkili işlere yönelmeli. Bugün ligde bir Göztepe kadar oynayabilseydik hiçbir taraftar kolayca eleştir(e)mezdi. İki renkli kardeşi yakalayacağız triplerinden bir an önce çıkılması lazım. Mevcut halimiz ve bütçe olarak mümkün değil. Kaldı ki onların işleri de bir rekabet histerisi halini aldı. Tonla yatırılan paralara karşın bana göre tek objektif kriter olan Avrupa’da düştükleri durum ortada. Daha önce de söylediğim gibi elimizde menemenli sezon örneği var. Ona göre bir teknik ekip oluşturup bu işe bir an önce başlanılması en hayırlısı.

koşu mesafesi dedi ki...

Mevzunun Beşiktaş’ın bütçe olarak FB veya GS’ye kıyasla geride kalması olmadığını dün gece gördük. TS bütçe olarak daha geride ama lobisi ve TFF üzerindeki ağırlığı daha fazla. Kafalarına göre başkanları “hakemlik bitirebiliyor”. Federasyon başkanı da acil koduyla kanallara bağlanabiliyor. Oysa FB başkanı bile “hakemlik bitiremeyip” anca bu hakem Kadıköy’e gelemez derecesine çıkabiliyor. Haa GS ikinci başkanı geçmişte “ligi bitirtmeyebiliyor”. O ayrı bir seviye.

Beşiktaş ise “şu hakemi istemiyoruz” dediğinin ertesi hafta yine aynı hakem verilmişti, buradan anlayın ve kıyas edin aradaki durumu.

Beşiktaş’ın yapacağı iş başkanın dediği gibi Avrupa hedef değil kendiniz için oynayın yerine ilk olarak Avrupa Konferans ligi olmalıydı öyleyse. Ligdeki rekabette sıkıntı varsa yavaş yavaş Avrupa’da duyurmalıydın adını. Derbi kazanamayan ama Premier lig takımlarını yenebilen Bilic misali.

Dört senedir Beşiktaş her yolu deniyor saha içinde. Bir sefer kuş taşa çarpar işler düzgün gidebilirdi. Ama eskiden büyük takımlar geriye düşecek hatta 2-0 geriye düşecek ve lehine penaltı pozisyonu olacak da hakemler vermeyecek? Abraham’ın penaltısını versen Göztepeliler bile itiraz etmeyecek yani. Öyle bir ortam oluştu ki Beşiktaşlılar aleyhte hakem hatalarını normalleştirdi bırak büyük takım avantajını. Sanki taraftar, yönetim ve teknik heyetle beraber düzelmesi gereken başka şeyler de var gibi. Futbolculara yıllık 20 milyon maaş verilen ortamda yurtdışından yabancı hakem ithalatı maliyet olarak kulüplere ağır gelmeyecektir. Daha önce denendi de hem. Belki buradan başlanmalı ilk olarak?

Bu sezon ne olursa olsun Sergen'e güvence verilip iyi bir iskelet çıkarması istenmeli. Seneye de eksik gördüğü noktalara kendi istediği tarzda oyuncular bir an önce alınıp takımla kamp yapması sağlanmalı. Aksi halde bu kısır döngüden çıkmamız mucize.

Huzeyfe dedi ki...

Bence bu sene ikincilik makul bir hedef. Rakibin de benzer bir çalkantıda, teknik direktör ve yönetim açısından. Kadrosu belli pozisyonlarda geniş olsa da belli açılardan sıkıntılı. Sergen oyuna odaklanmalı korkmadan. Bu deplasman kadrolarında kaybetmekten korkan, Anadolu’da takım çalıştırmış hoca izleri var. Bunlara gerek yok. Cesur olmalı hoca, doğru dersleri çıkarmalı bu deplasmanlardan.

koşu mesafesi dedi ki...

Blog için belki de en uzun yorumlu maç olan Kayseri maçından devam ede ede yine bir Kayseri maçına geldik.

Sergen hocanın ilk 11’i enteresan;
Ali Ece’nin çıldırdığı iki solak stoper var. Kadroda düşünülmeyen Svensson var. Beşiktaşlıların favori orta sahası Ndidi, Orkun ve Rafa var.

Tabii teknik direktör şovu da var. Liderden 6 puan fark yedikten sonra kanatta genç Devrim var. Geçen maçta Necip’e sarılmıştı şimdi özkaynak şovları başladı. Ege ve Kartal yedek ama nedense? Gerçi Necip de yedek, hani geçen maç Rafa’dan bile sonra çıkan Necip.

Bakalım nasıl bir maç olacak? Felix favorisi belli Paulista-Emirhan yapmamış. Kartal, Ege ve “Necip” dururken de sakatlıktan yeni çıkan Ndidi’yi sahaya atmış futbol üstadımız!

dominic molise dedi ki...

devrim bir zamanlar iyi bir ihtimaldi.

Huzeyfe dedi ki...

Sergen de hepimizin gördüğü şeyin farkında bence ve Paulista’yı kesmesi olumlu birşey. Kendisi görmek istedi belki ama ona bile gerek yoktu bence. Direk bitik adam.
Ndidi’yle Necip arasında 5-6 gömlek fark olduğu için oyun çok başka bugün. Yukarıda da söylemiştim, kadro planlamasında ciddi sıkıntı var, Ndidi’nin arkasında kimse yok.
Orkun’la Demir Ege arasında da ciddi fark var. Bu orta saha rotasyonu acayip. Belki Amir veya Onana’dan biri kalmalıydı.
Maçın ilk dakikasındaki pozisyon takımın ne çalıştığını gösteriyor ve bence Sergen’e artı yazacak birşey. Oyun açısından gelişme var bu çok iyi.
Ama yine takım savunmasında sorunlarımız var. Şu Kayseri takımına durup dururken pozisyon vermemeliydik. 3-0 yerine 2-1 girip devreye sıkıntı yaşama ihtimalimiz vardı.
Devrim çok ham oyuncu. Fiziksel olarak iyi durumda ama, bu iyi birşey en azından rotasyonda yer bulur.

Zaitsev dedi ki...

Artik yeni bir konu başlığı acilsa iyi olacak sanki. 200e dayandık artık. Maça gelirsek kalite farki skora yansıdı. Ilk yari mac bitti. 4 olduktan sonra ise tamamen kör dövüşü oldu. Orkun'un maci niye bitirdigini, Devrim'in niye çıktığını anlamadim. 4-0 olmus niye riske ediyoruz. Orkun sakatlanirsa bu hocaya yazar.
Devrim bence mevcut sartlara gore bu takimda sans bulmali. Saf sol acik bulmusuz kaybetmeyelim.

koşu mesafesi dedi ki...

Erteleme maçı ve kadro eksik olsa da mevcut üzerinden bir değerlendirme ortaya konabilir:

Öncelikle Sergen Hocayı anlamak için çaba sarf etmek lazım. Kolaycılıklarını eleştirmek de bir yöntem ama ilk olarak çaba sarf edelim:

Mert'ten devam kısmı anlaşılır. Bir iki tane ters kanada hızlı başlangıç, aldığı talimatların sonucu gibiydi. Peki Ersin'i yeniden yükseltmeyi deneyecek mi hocası?

Hocanın favori stoperi Felix orası belli. Hatta sonra Paulista, sonra Djalo, sonra Emirhan gibi hissediyorum. Felix'in tek kalıplı stoper olarak neden Anadolu takımı geçmişli hocanın favorisi olduğunu anlamak kolay. Djalo ince ama teknik. Paulista ve istikrar birbirine uzak kelimeler. Emirhan ise bek de oynayabildiği için en cılız stoper kıvamında. Önceki referanslarımız Vida, Wellinton, Necip ve Montero olduğu için hangisini hangisiyle eşleştirirsiniz mesela? Ayağı düzgün Djalo umarım Montero gibi üçüncü stoper muamelesi görmez. Yaşı genç ve potansiyelli çünkü. Hem yeni stoper transferi çat diye 11'e koymazsan form tutamaz kolay kolay.

En ideal orta üçlü Ndidi, Orkun ve Rafa. Bugün Devrim de ümit vermişken Rafa'yı kanat rotasyonuna hiç sokmamak lazım. Çünkü bu üçlüde sadece Orkun'un benzer tipte yedeği var (Kartal). Ndidi ve Ege farklı, Necip ise başka spor yapıyor gibi. Rafa ise yedeksiz.

Takım arkadaşlığı açısından mükemmele yakın bir oyuncu Abraham. Tıpkı Svensson'un içinde bulunduğu kültüre entegrasyonu gibi. Ancak hoca Bilal'i 9 numaraya çekmezse Abraham çok yakında Muleka, Veysel Cihan veya Negredo muamelesi görecek tribünlerden.

Devrim, Semih'in gidişine üzülürken özkaynağın zenginliği açısından sevindirdi. Hoca rotasyonda Rashica'nın önüne koyar. Rashica da gitsin aynaya baksın ben kanat oyuncusu muyum diye. Bugün mesela Svensson hırsı ve mücadelesiyle onu takımda düşünmeyenlere bir acaba dedirtmiştir. Rashica gönderilse daha mantıklı devre arasında.

Sırada nispeten az sert olması beklenen bir maç var şimdi. Ardından deplasmanda derbi. Derbiye en azından 6 puan fark ile girebilmek lazım. Son yıllarda Beşiktaş o sahada maç yönetimlerinden memnun kalmasa da belki bu kez farklı olur.

Bu futbol işi biraz da havaya bakar. GS Avrupa'da yıpranacak, FB ise zaten genel olarak yıpranarak başladı sezona. Karamsar olmamak lazım.

«En Eski ‹Eski   1 – 200 / 277   Yeni› En yeni» Yorum Gönder

Ara