Öncelikle Ersan Maicon'a ceza alanında kalenin dibinde bulunan bir oyuncu için hem uzak duruyor, hem de iyi bir savunmacının olmazsa olmazlarından bir konu olan, henüz top en tehlikeli adama gelmeden gittiği yönü izleme gibi bir işe girişmiyor; bunu videodaki vücut hareketlerinden anlayabiliyoruz. Bunları yapabilseydi Maicon'a gelen ve çok şiddetli olmayan pası henüz hedefine ulaşamadan kesebilirdi. Yoksa kale 7 metre ve o mesafeden her türlü şekilde kaleye giden bir top mümkün. Rhodolfo bu işi çok iyi yapıyor mesela, yaparken de fiziğini çok iyi araya koyarak hamle başarısızlığı durumunda rakibin topla temasını da mümkün olduğunda dengesizleştirmeye çalışıyor.

Milosevic ile ilgili olan sıkıntı sanırım kötü olması değil yavaş olması. Milosevic artı Rhodolfo'nun arkasına anadolu takımlarının hepsi bile rahatlıkla kaçabilir.Elimizdeki tek hamleli stoperin Ersan olması gerçek sıkıntı.

Oynamayan adam fetişizmi depreşti bir golde hemen.. Milosevic ne kadar kötü olabilir diyenler, 90 dakika Milosevic 'i izlememiş midir hiç acaba??

Son günlerde sıkça zikredilen "Ersan'ın yükselen grafiği" meselesi benim için klişe manşetlerle aynı şeyi ifade ediyor. Ersan, "beşiktaş kanseri" dediğimiz mefhumun ta kendisidir, açık ve net. Her şey çok net ortada olduğu için, maçtan sonra bir şey yazmaya gerek duymadım ama en çok 0-0'ı oynayış şeklimizi beğendim.

Bu arada maç postu altında cochise yazmıştı, belki ilgili birileri okur diye tekrar ben de yazayım. Gayet yararlı bir oyuncu olduğu bizim maçta belli olan Lokomotiv'in sol beki Denisov'un sözleşmesi Aralık'ta bitiyor. Ara transferde sorunsuz şekilde uygun bir yıllık ücrete alınabilir. 28 yaşında ve 59 defa milli olmuş. Yabancı sorunu yok fekat Özbek olduğu için yerli statüsünde de oynayabilir. İsmail ve Motta'nın sözleşmeleri bu sezon sonu sona eriyor. Denisov-Tosic ikilisi yeterli olur. İlerde Tosic'in yerine 2. sol beki de buluruz bir şekilde. Artık sağ bekte yaptığımız gibi burada da akıllı bir iş yapalım.

Bilic'li West Ham Arsenal, Liverpool, Manchester City'den sonra bu sezon Chelsea'yi de devirdi ve ilk üçü deplasman maçıydı. Maçın tamamını izledim ve West Ham'ın oyununu da, Bilic'in zamanında yaptığı müdahaleleri de beğendim. Elbette ilk 3'e girmelerini beklemek filan hayal ancak ilk sezonuna sağlam bir giriş yaptı Bilic. Bundan sonra West Ham'da sözünü dinletebilecek. Evlat olsa sevilmez Mourinho da hakemden zılgıtı yiyerek tribüne çıkmak zorunda kaldı. Vatandaş kaleci Begovic + 10 oyuncu transfer etmiş Falcao ve Pedro dahil hiçbiri 11'de yok. Begovic de Courtois sakatlanmasa oynamayacak zaten. Varsa yoksa Terry ve Willian.

Bu video ve forograflar tam hakkini veremiyor pozisyonun. Bununla kalkip Besiktasin kanseri Ersan gibi abartili hukumlere varmak ne Ersan'a ne Besiktas'a yarar onu soylemeliyim bastan.

Pozisyon'un agir cekim ve farkli acidan cekilmis goruntulerini incelemenizi oneririm.
1- Ersan pozisyon olusmadan once rakip oyuncuya olmasi gereken en optimum mesafede. Daha yakin olursa o adamdan baska hicbirseyi goremez ve rakibin kaleye dogru tek hamlesi ile geride kalabilir.
2- Top rakibin sag ayagina geldiginde Ersan rakibin sagi kendisinin solunu kapatmak uzere hamle yapiyor fakat Maicon bos adam degil topu sol ayagina cektigi anda Ersan ters yone hareketine baslamis oldugu icin ters ayakla kaliyor. (yavas cekim'i bulursaniz olayin boyle gelistigini goreceksiniz)

Ismail videonun gectigi anda rakibin onunde sans eseri duruyor cunku rakibin nerede oldugunu bile bilmiyor o noktada topa baktigi icin. Zaten o top bir sekilde sekmis olsa ismailin arkasindaki adam kalenin onunde bosta bekliyor olacak.

Bu yazdiklarima gore Ersan yine yetersiz kalmis gozukebilir mudahalade, ama ben burada Ersan'a kabahat bulmak yerine rakip oyuncunun becerisi ve cabuklugunu overdim. Zira karsisinda kim olsa ayni hataya dusebilirdi ve hatta dusecekti.

Ersan'i simdiye kadar elestirmekten baska birsey yapmadim ama bu sezon gercekten iyi bir baslangic yapti simdi bunun taraftarin tepkisi veya medyanin baskisi vs ile bosa gitmesine gonlum razi olmaz.

yaptığım ithamı, tek bir meseleye dayanarak gerçekleştirmedim. Çok değil, yakın tarihli postlarda vardır ersan'la ilgili görüşlerim. klasik, yetersiz bir tc pasaportlu stoper ersan; gol atma becerisi yok, top kullanma beceririsi yok, yere sağlam basmıyor, alan kontrolü hep sıkıntılı, ona gelen her topta yürekler ağızda, kendisine çalım atabilmek için forvet pozisyonunda oynayan herhangi bir oyuncu olmak yeterli. bu hep böyleydi, ileride çok da değişeceğini düşünmüyorum ki, 30'a merdiven dayamış bir oyuncudan bahsediyoruz. ama, son birkaç maçta birebirde pek çalım yemediğini gördüm, kamera karşısında gördüğümüz kadarıyla yüreğiyle oynayan ve iyi de bir insan. ama öylesini isteseydik, ömür billah baki mercimek hep oynasın isterdik. baki'nin lisan fazlası da var ersan'a göre hem.

Ben sadece gördüklerim üzerinden düşüncelerimi aktarıyorum, yoksa hedef göstermek falan değil niyetim. İyi akşamlar.

Valla açık seçik söyleyeyim. Ortada bariz olan konu şu: Bırakın stoperi, bir defans oyuncusu kaleye bu kadar kısa mesafede duran bir rakip oyuncunun topu aldıktan sonra hamle yapmasını bekliyorsa kimse kusura bakmasın, bu bir sistematik iş değil "ben bunu keserim yav" olayıdır. İşte elin oğlu nasıl yapılamayacağını da gösteriyor şekil itibariyle, senden daha hızlı ve golcü bir adam var orada çünkü. Üstelik herkesin kaçırdığı bariz bir gerçek var; Maicon o topu başarılı şekilde biraz dürtüp pozisyonu hazırlamasaydı bile birebirde çok daha hızlı olduğu için kaleye bu kadar yakın mesafede yine içeriye gönderebilirdi, hatta çarpardı ve yine gol olabilirdi. Ortadan gelen toplar çok daha zordur, malum sağa mı sola mı gidecek ya da ortadan aksiyon mu olacak vs. Bu pozisyonda 2 ihtimal var, ya biraz geriye çıkaracak ya da bu şekilde içeriye. Biraz geriye çıkarınca zaten ekstra bir adam var orada, eh o zaman? Çok sert olmayan topu biraz takip ederek Maicon'a gelmeden hamle yapmak için kendini hazırla, o kadar.

Milosevic daha iyisini yapabilir miydi bilemem, ya da Ersan'ın bu sezon yaptığı aşamanın bununla ilgili olup olmadığını. Olayı misal Beşiktaş hakkında bir bilgisi olmayan bir Uruguaylıya izletin; ben o şekilde görüyor ve değerlendiriyorum. Herhalde böyle daha objektif olunabiliyordur.

Ersan mevzusu çok uzadı ama bende fikrimi söyleyim. Atağın yandan geliştiği bir sırada cezasahası içindeki bir forvet oyuncusunu o şekilde tutan bir defans oyuncusu ömrümde görmedim. Top kaleye kadar yaklaşmışken oyuncuyla aranda 2 metre mesafe bırakmak ve de tam cepheden yüzü adama dönük beklemek (basketbolmu oyunuyoruz?) çok ilginçti. İşin daha da ilginci o hareketi bilinçli olarak yaptı, pozisyon icabı değildi. O pasın adama geldiğinde gelişine şut çekmesine imkan tanıyan bir duruştu. Adam gelişine çekmeyi bırak topu kontrol etti ve çekti ama Ersan gelene kadar iş işten geçti. Bence savunulacak bir tarafı yok. Ersan'ı tek hata üzerinden yargılamak olmasın, diğer hatalarını yazalım. Top orta sahaya geldiğinde arkası dönük adamı biçmek ve kart görmek. Taç çizgisine paralel koşan oyuncuyu biçip kart görmek veya ıskalayıp pozsyon görmek. Top ayağındayken kullandığı pasların isabet oranı düşük, daha pas kullanmadan çalım atmaya çalışarak kaptırma oranı yüksek (evet bu sezon bunları azalttı ama hala çok). Ayrıca çok dikkat edildimi bilmiyorum ama ofsaytı da fazlasıyla bozuyor. Bunların bir kısmı hakem hatasından dolayı veya milimetrik farklardan ötürü ofsayt diye kesiliyor. Evet her defans oyuncusnun kusurları vardır ama Ersan'ınki bence çok fazla. Daha önceden de bahsetmiştim, takım içindeki bazı görevlerinden dolayı kesinlikle kadroda bulunmalı ama ilk 11 değil. Elbette elimizde süper bir defans havuzu yok ama gelişim gösterdiği konusunda hem fikir değilim. Ve de gerçekten Milo'ya şans verilmeli ve 4-5 maç olup olmayacağı görülmeli. Hocanın bir bildiği varki oynatmıyor diyoruz ama geçen sene de Bilic Franco'yu haftalarca oynatmamıştı ve zoraki olarak oynatmak zorunda kalmıştı. Bir bildiğimi vardı? Neden sonrasında yıl sonuna kadar hep forma verdi? hepimizde beğenmedikmi performansını? yanında tecrübeli hızlı bir adam olsa daha iyi olurdu dedik sadece. Ama Ersan'ın yanında kim olursa olsun zayıf halka olucak hep. Dolayısıyla Milo'yu da sadece hazırlık maçlarıyla yetersiz görmek biraz garip. Pedro'ya değinmiyorum çünkü Rodolfo Pedro'nun olmuş hali. Ama Ersan Milo'nun olmamış hali. AYrıca Milo Pedro'dan farklı olarak fiziğini de geliştiriyor.

Sarisinlar berabere bitti...1-1...aziz baskan,t.direktör ve persie icin sewindim...ama daha cok ilk yari skoru benfica 0-s.lizbon 3...

Sarisinlar berabere bitti...1-1...aziz baskan,t.direktör ve persie icin sewindim...ama daha cok ilk yari skoru benfica 0-s.lizbon 3...

Sarisinlar berabere bitti...1-1...aziz baskan,t.direktör ve persie icin sewindim...ama daha cok ilk yari skoru benfica 0-s.lizbon 3...

FB-GS maçındaki ilk golde ofsayt var mı diye tartışılıyor ya ahali. Kimse de bu işin kuralını belirleyen FIFA kitapçığından bahsetmiyor. Ne diyor kural:

A player in an offside position is only penalised if, at the moment the ball touches or is played by one of his team, he is, in the opinion of the referee, involved in active play by:

- interfering with play or
- interfering with an opponent or
- gaining an advantage by being in that position

Son maddeye dikkatinizi çekerim: “bu pozisyondan avantaj elde ediyorsa” diyor, dokunursa veya vurursa demiyor.

Bu şu demek: Olayda Muslera’nın gelen topu engellemek için ileri çıkması ve yerini kaybetmesi zaten konuşulan bir unsur, ötesinde ise RVP o topa hamle yaparak zaten ofsayft olma hadisesini gerçekleştirmiş durumda, dokunmasına filan gerek yok, kural “advantage” diyor zira.

Yoksa boru mu, bir sürü adam ofsaytta kalmayayım diye duvar gibi sabit durup pozisyonların gelişimini bekliyor.

Neyse; sonuç bize yaradı mı yaramadı mı, ben buna bakarım :)

Bir de nette kurallar değişti, ofsayt olması için topa değmesi gerek tadında yorumlar çıkmış.

Kuralları alıntı yaptığım FIFA kitapçığı 2015/2016 sezonu için. Linki de ahan burada:

http://www.fifa.com/mm/Document/FootballDevelopment/Refereeing/02/36/01/11/LawsofthegamewebEN_Neutral.pdf

Ofsayt kuralları için: sayfa 36.

Bugunku mac bize galatasarayin bu sene de sampiyon olacagini gosterdi bence. adamlar hakan baltayi cozdu kaaaaccc sene sonra(sol bekte bile kendini kabul ettirecek kadar akilli, her hareketi olumlu... yahu yillar once ibb macinda golu getirmisti, kimse bahsetmiyordu, gorunmez adam gibi:) milli takimda da cok etkisi oldu bence son maclarda), seju'yu onumuzdeki senelerde cozerler belki(hizli oyuncu kontenjani, ama hata orani en yuksek oyuncu-ofsayt yaptirmalar felan),orta alan pas yapiyor iyi ya da kotu(fenerin v.atiba/topal-josef denemesi kac mac daha surecek bilemeyiz).
bence galatasarayin bizden fazlasi oyuncu kalitesi... calinti yapalim : oyun kalitesi deil ama oyuncu kalitesi
ersan geyigine de dalmadan edemicem. atiba'nin kahramanliginin cezasini cekiyor biraz.atiba harika bir oyuncu, veli'nin yoklugunda etkisinin artmasi da tesaduf deil aslinda.ikisi farkli ozelliklerde olsalarda, benzer metrekarelerde bolgesini doldurmaya calisan 2 oyuncu gibiler. atibanin arkasina kacan toplarda ersanin "hooop birader" demesi ondan kaynakli bence.
ersan'da bu pozisyonda da yumruk yemicegini dusunen muhammed ali gibi davranmis. aslinda o da metrekare hesabi yapmis,top calmakla mesafe doldurmak arasinda gitmis gelmis .normalde takimi onde tutmaya calisiyor genelde. oynadikca da hatalarini azaltiyor.mesela enseden,belden dalmiyor fb macindan sonra, yatarak kaymalari da azaltti gibi. yan komsu rodolfo rahat, ama atiba pas arasiyla ugrastigi icin top calma isi ersanin ustune kalmis gibi.unutmayalim ki sivok'un geriye yaslanmalari, kaynana dirdiri gibi, gazli icecek gibi, icimizi sisiriyodu.

alakasız olacak ama antalya maçının adamı Necip Uysal! Haydi hayırlı traşlar!!