.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

21 Aralık 2014 Pazar

STSL14 / Beşiktaş - Akhisar Bld.


Pazar / 19:00 / Süleyman Abay

Hakem hakkında bilgi: Kendisinin yöneteceği ilk Beşiktaş maçı olacak.

Sakatlığı bulunan oyuncular: Sivok, Necip, Mustafa Pektemek.

Durumu şüpheli oyuncular: Demba Ba, Cenk Tosun, Motta.

35 Yorum:

Özgür dedi ki...

İçimizdeki İrlandalıların bir hafta daha inzivaya çekilmesine sebep olmasını dilediğim maç.

Maç özeliyle pek ilgisi yok ama;
Planlı programlı, güzel işler yapılıyorken, bir de kulüp doktorunu değiştirsek, şov peşinde olmayan, iki haftada iyileşebilecek oyuncuya iki ay oynayamaz deyip, iki hafta sonra normal olarak oyuncu iyileşince olayı başarı gibi gösterip prim yapmaya çalışmayan bir ekip bulsak ne güzel olur. Tamam adamlar da emek veriyor, bilgi satıyor ama bu kadar reklam yeter, biraz da gerçek icraat görelim.


Bir de rica ediyorum, lütfen, şu kelime doğrulama zımbırtısını kaldırın. Orada "Ben Robot Değilim" yazması bile ciddi anlamda irrite edici ve bu sistem cep telefonuyla yorum yazanlarda genellikle sorun çıkarıyor, bazen on dakika uğraşıyorsun bir şeyler yazıyorsun, o kelime doğrulama muhabbeti yüzünden yazdıkların kaybolup gidiyor. Özellikle benim gibi eski telefon kullananlarda.

@Ozgur

"Show word verification" secenegi zaten secili degil, o zimbirti oraya nereden geldi hicbir fikrim yok, bilenler el atarsa sevinirim :)

Özgür dedi ki...

@Shelby

http://www.aytugakar.info/joomla-kod/233-joomla-ile-recaptcha-kullanmak.html

Yukarıdaki linkte bir şeyler anlatmışlar. Maç başladığı için detaylı inceleyemedim. :D

ozkankaya35 dedi ki...

Sahanemsi adamlarsiniz hersey gonlunuzce olsun..teo'nun markamsi bir degeri oldugugunu dusunuyorum..konu bu degilkende bjk4ever ve ovunc buraya girme sebeplerimdi.su akar yolunu bulur biraz. Usulca..Besiktasin kabina sigmadigini hissediyorum..ve beence. Bunu siz yappiyorsunuz. ..yerin bile kulagi. Var...ofansi cok daha onlem alinamaz bir Besiktas bekliyorum...akliniza saglik..tesekkrler
...,,

Adsız dedi ki...

Formsuzluğuyla sahada gezen Sosa halen takımdaki en zayıf halka. Töre-Sosa değişikliğiyle Olcay Sosa'nın yerine geçerse çok daha iyi olacak.

Adsız dedi ki...

OMG!! Formsuz dedik adam inanılmaz bir frikik attı. Klas olayı bu olsa gerek. El Maestro El Commandante

Şimdi bir başkasına çıksın diyelim.

ozkankaya35 dedi ki...

bEsiktas kazanmak icin degil eglenmfek icin oynar...beni geergin goren kizim verdi bu akli son dakkalarda...iyi eglenceler...kusadasindan

BesiktaskUlan dedi ki...

Beşiktaş'taki "değişim ve gelişim" dur durak bilmiyor, sonu gelmiyor.

Önceki post'lardan birinde, "Avrupa'daki kompleksten kurtulduk" diye yazmıştım, bu benim için hayati önemdeydi.

Şimdi, ligdeki "eziklikten de" kurtulduk. Yine maç kaybedebilir, saçma sapan hatalar yapabiliriz ama şunu biliyoruz ki, bu takım, başına gelen kötü hadiseleri atlatacak, onları sineye çekecek "profesyonelliğe" ve "azme" de ulaşmış durumda.

Artık bir maç kaybedince seri mağlubiyetler almıyor ya da son dakikalarda gol yeme olayını birkaç maç sonra değiştirebiliyor.

Taktik falan filan bir yere kadar, Beşiktaş büyük bir psikolojik eşik atladı, üstelik tarihi olarak süregelen kötü alışkanlıkları yenerek...

Uzun zamandır Beşiktaş'ın böyle bir seri yakaladığını görmemiştim. Elbette yarın yenilebilir, sonsuza kadar kazanmak mümkün değil. Fakat sonraki hafta, o yenilgiyi düşünmeden maça çıkacağını, yine aynı futbolu oynayacağını görüyoruz. O maçı da kaybedebilir ama sonra yine kazanmak için çıkar ve aklında, "acaba?" şüphesiz, ezikliği, kompleksi kalmaz. İşte ben bunu takdir ediyorum.

Haftalardır, iki rakibimizden sonra oynuyoruz, bu konuda federasyona kızamayız, UEFA nedeniyle mecburuz. Ama böyle kritik bir noktada, liderliği kaybetme ihtimaline rağmen, futbolcularımız hiçbir endişe taşımıyor, çatır çatır futbol oynuyor.

Oysa biliyorum ki, ben dahil tüm taraftarlar istim üstünde, "bu hafta liderlik gider mi?" diye düşünüyoruz. Takımın atladığı bu eşiği, bizim de atlamamız gerekiyor ama biraz daha zamana ihtiyacımız var.

Çünkü o futbolcular henüz birkaç yıldır buradayken, biz yıllardır aynı şeyleri yaşıyoruz.

Beşiktaş geçmişindeki "sorunlu alışkanlıklara" büyük bir sünger çekiyor. Artık rakipleri kazanınca kaybetmiyor, liderlik için mücadele ediyor, her hafta onları baskı altına alıyor, kendisini strese sokmuyor.

Bravo, gerçekten bravo. Bana bu bile yeter şahsen.

Geriye tek bir hadise kaldı; "Beşiktaş'ın kura şanssızlığı" Bunu da yendik mi, tüm başarılar bize gelecektir.

"Beşiktaş Kanseri" ve "Son on dakikada berabere kalma" klişelerini bitirmek üzereyiz, en azından bu sezonluk.

Bir de Liverpool'u elersek...

BJK4EVER dedi ki...

Bence gecmis senelere nazaran en buyuk ozelligimiz/gelistirdigimiz nokta kazanma aliskanligimiz oldu. Gecen senelerde kotu oynadigimiz maclari kazanamiyorduk zaten, iyi oynadigimiz maclarin bir kismini da sacma sapan sekilde puan kaybiyla tamamliyorduk.

Ozellikle Aybaba doneminde ve kismen gecen sene. Bu sene bu ozellik tamamen bitti gibi. Sizi bilmem, ama ben maca bakarken bir sekilde kazaniriz maci diyorum rahatlikla. Uzun zamandir hic bu kadar rahat olmamistim hatta. Ki bu da Ba ve G.Tore olmamasina ragmen ustelik.

Devre arasinda ekstra bir sagbek ve duyumlardan yola cikarak bir G.Inler transferi ciddi anlamda kadro derinligi katar ve mukemmel bir kadroya ulasmiz oluruz.

Simdilik tek gorunen sikinti bir turlu bitmeyen sakatliklar, rakiplerimizin igrenc bir sekilde zorla yarista tutulmasi ve Oguzhan'in simarik/tembel halleri.

BJK4EVER dedi ki...

Bizim icin en guzel olay bu seneyi gectim, onumuzdeki senelerdeki potansiyelimiz.
Cenk, Ersan, Franco, Motta, Ismail, Serdar, Atinc, Necip, Veli, Oguzhan, Sosa, Olcay, Kerim, Tore, Pektemek, Tosun.
Bunlarin hicbiri 28'i gecmemis oyuncular, hatta bir kismi 22'nin altinda.
Su anda kaleci Tolga, Sivok ve Ba disinda yasli oyuncumuz yok, ki onlar bile 3 sene rahat cikartacak capta. Sivok zaten seneye takimdan ayrilacak, takimda kritik bir yer de kaplamiyor.
Rakiplerimize bakacak olursak; FB inanilmaz yasli bir kadroya sahip, cogu 30'lu yaslarda hatta daha da ilerisinde oyuncular. Hatta yerli bazinda bakarsak Caner, G.Gonul ve Alper disinda soyle bir 5 sene rahat oynar diyecegin adam yok. Emre, Alves, Egemen, Volkan, Kuyt, Topal, hepsi 32-33 yasinda adamlar.
GS desen zaten yerli kalitesi sikintili. Mali sikintilar belliyken zaten kisitli olan paralarini Tarik Camdal, Bruma gibi bos oyunculara harcadilar, Hamit, Selcuk ve Burag'in kontratlari da cabasi. Bu sene sampiyon olursak ve GS CL'ye gidemezse ciddi bir ambargo durumu soz konusu olabilir. Ne kadar farkindayiz bilmiyorum, ama farkinda olmamiz sart. Gecen sene 2. olarak GS'yi perisanliga itebilirdik, olmadi. Bu sene artik bunu gerceklestirmeliyiz.

Şampiyon gibi oynuyoruz ama bunu iyi anlamda söylemiyorum ( nasıl oluyorsa :)

Kötü oynadığımız maçları bu kadar yüksek yüzdeyle kazanabilmemiz bu sene o havayı yakaladığımızın göstergesi .

Aslında 2 maçlık bir yenilgi serimiz de oldu ama geçen senekinden farklı olarak bu sene toparlamayı başardık.

Gökhan'ın ve Sosa'nın gol atması da kazanmamız kadar önemliydi bence .

Armagan dedi ki...

hatalardan ders çıkarmak gelişimin temelinde yatar.(kayseri ve fb mağlubiyetleri tam ders oldu:
-sağ bekte necip oynamamalı
-son dakikalarda tempoyu kontrol etmeli,öncesinde ona göre hazırlık yapmalısın)
bu "olmuş takım" neden kolay kolay kaybetmez derseniz, azminden öte akıllı oynamasındandır. artık herkes kapasitesinin farkında ve her an oyunun içinde tutmaya çalışarak, gücünü gerektiği kullanarak çok verimli oyun sergiliyor. takım hücumda tempo ayarlaya çalışıp, savunmada da takım olarak iyi hareket ediyor, alanları iyi kapatıyor. ekstra, oyun sıkıştığında sabredip, oyununu oynamaya devam edip, kurtulmayı başarıyor. bir de son vuruşları iyi yapabilsek çok farklı galibiyetler gelebilir bence...

Adsız dedi ki...

Bence Beşiktaş'ın her hücresiyle kenetlendiğini ve gerçek bir takım olduğunu Sosa'nın maçtan sonraki şu ifadesi gösterdi:

"Attığım golden dolayı çok mutluyum. Kaleci antrenörümüze çok teşekkür ederim. Kendisi bana devre arasında kalecinin öne çıktığını söylemişti. Onun taktiğiyle golü buldum."

@roadrunner

Bu tespite çok katılamıyorum ben.

Oyun üstünlüğü diye bir olay vardır.Metin Tekin'in en fazla kullandığı terimlerden biridir. Hep aynı şeyi söylüyorum ama Biliç'li Hırvatıstan ile oynadığımız maçlar , geçen sene Trabzon ile oynadığımız maç , yine geçen sene Real-Bayern maçları buna net örneklerdir.

Beşiktaş'ın bugün özelinde bir oyun üstünlüğü ilk 25 dakika dışında yok.

Fiziksel yorgunluğumuz (özellikle Sosa'nın defansif aksiyonlardaki isteksizliği son derece göze battı) , Veli'nin sakat sakat oynaması bunda etken olabilir ama Akhisar Belediye'nin hakkını da teslim etmek lazım . Topsuz oyunda hiç sabit kalmadılar.Sürekli pas opsiyonu yarattılar ve Beşiktaş'ın gecikmeli vasat presini rahat aştılar.

Bu akıllı oynamak değildir bence. Hele ki kontralara 4 adamla çıkarken final öncesi gelen pas hatalarından bir anda 4-5 kişinin oyundan düşmesi ile bol alan verdiğimiz çok an oldu bu maçta.

Biraz aşırı özgüven (gavurun overconfidance tabiri) durumu da göze çarpıyor . Sorun bu özgüven gol yiyince yerini bir anda telaşa bırakabiliyor bknz :Ersan'ın sakarlıkları .

Golü atabilsek farklı galibiyetler olur mevzusu sabit bir şey zaten ama bu maç özelinde sorun o değildi kesinlikle.

YSY dedi ki...

@BJK4EVER

Benim bildiğim Ba 29 yaşında ve eğer kendine de iyi bakarsa çatır çatır en az 5-6 sene daha top oynar.

Bugüne dair tek eleştirim laubalilik, hele ki törede had safhada. Takımın yorgunluğundan mıdır bilmiyorum. Ayrıca törenin şu bencilligine bir çare bulunması lazım. Sürekli müsait adam varken pas vermeyip top kaybı yapıyor. Neyse bugün gol attıda rahatlasın bi sıkıntısı vardı heralde bu konuda :)

theotheo dedi ki...

hemen coşmamak lazım arkadaşlar. bakın büyük hatalara düşüyoruz. önümüzdeki hafta konya maçı var alıp gs maçına çıkıcaz. bir ölüm kalım maçı. beraberlik veya mağlubiyet durumunda şampiyonluk gider burası net.

onun dışında aşağıda ideal arkadaş güzel bişeyler söylemiş ona eklemeler yapalım.

mesela atibanın sözleşmesi uzatılacak. maaş artışı olmaması gerekli. eğer istiyorsa gidecek. 31 yaşında oyuncu 1 milyon euro ii bi rakam bununla devam etmeli. fazlası yok. yeni stada geçiyoruz oyuncuları zengin edelim gibi bi durum yok.

fiyatını bulan oyuncu gider. gözünün yaşına bakmayın. töre çok iyi gidiyo. pazarlamasını bilmek lazım. oğuzhan böyle giderse seneye yedek kulübesinden çıkamaz.

sosa fizik olarak yerlerde devre arası oldu bu fizikle olmaz. büyük maçlarda oynayacak 10 numara pozisyonundaki bir oyuncu bu kadar açık ve net. demba ba haftaya konya maçına çıkıp fit hale gelip galatasarayı yıkması lazım. iş böyle gidecek. rakipler çok iyi fenerbahçenin büyük bir fikstür avantajı var tökezledik mi gideriz.

gökhan inler lafları dolanıyo olursa mükemmel olur. bakıcağımız oyuncuların segmenti bu olmalı. defans komple falso bence. şampiyonluğa oynayan hedefleri olan bir takımda. ismail-ersan-franco-serdar oynamaz. bir üst seviyeye çıkması lazım.

Adsız dedi ki...

Bir çift söz de İstanbul'daki Beşiktaşlılara.

Maça gidenlere lafım yok. İnönü atmosferi yaşattılar hepsine helal olsun. Amma velakin takımın Zulümpiyat'ta değil (bu bir bahaneyse o bakımdan) Başakşehir Stadında oynanan maçına bile gitmeyip 17.319 kişilik tribünleri dahi doldurmayanlar bi zahmet bir daha Beşiktaş'tan bahsetmesin.

Tribün desteğini de geçtim, kallavi bir stad yapılıyor ve kulübün mali bakımdan da desteğe ihtiyacı var. Öyle ki Çebi'nin getirdiği demirlerle inşaat kesintiye uğramıyor deniyor. Bunu göremeyenler zaten taraftarlıktan istifa etsin. Anadolu'da oynanan maçlara bakınız yeter.

Adsız dedi ki...

Gerçi siz maça da gitmeyin, 3 kuruş da vermeyin, yine de ilerliyor Minas Tirith:

https://twitter.com/yeniinonustadi/status/546028062706786305/photo/1

cochise dedi ki...

Akhisar formsuz da olsa tehlikeli ve değişik bir takım. Özelci/specialist oyuncular çok. Orta sahadan bozma yetenekli, iyi/çok bindiren ama savunması çok zayıf sol bek Güray öbür tarafta orta sahayı bir iki kere geçen stoperden bozma sağ bek İsmail (neredeyse savunmayı 3’lü hale getirecek kadar). Yumuşak teknik stoperin yanında azman ama ayağı iyi olmayan. Çok hızlı ama yeteneksiz sol ön; yetenekli oyunu çok iyi bilen ama takım savunması olmayan Gekas. Zokora desen iyi savunmacı ama hücum katması Ayman’dan hallice. Oyunu iki yönlü oynayabilen bi Bilal var sanırım; bir de az da olsa Merter. Tek tek baktığında vasat sayılabilecek düşük kariyerli oyunculardan iyi bir takım meydana getirdiler. Yıllardır bu temel yapı korunuyor. İyi pas yapan hızlı çıkan; yardımlaşmalı oynayan bir takım. En önemli tehlike kaynakları hızlı çıkarken (veya sette de) Bilal’in attığı ters toplar. En önemli sorunları ise çok yaşlı ve 2-3 oyuncu haricinde çok (belki de en) yumuşak takım olmaları.

Bu çerçeveden maça bakarsak yorgun bir dönemde olmasak bayıltacağımız bir takım Akhisar ama o güç yoktu bizde. Bilal konusuna ise çok iyi çalışmışız. O ters paslarına nerdeyse imkan vermedik; genelde şut ve pas açısını kapattık. Golü ancak hata bazlı ani ataktan yeriz diye düşünüyordum. İsmail sağolsun hatayı yaptı ama Gekas Tolga’nın da iyi çıkmasıyla şaşırtıcı bir biçimde karşı karşıya kaçırdı. (Kafa tehlikesi olabilecek bir pozisyon; her atağı da kapatamazsınız). Yediğimiz gol ise yine çalıştığımız yerden geldi. Şut açılarını iyi kapatalım derken kısmet işte; top en tehlikeli adamın önüne en pis yerde düştü. Tabii o kadar da kısmet işi değil. Çok iyi bir atak fırsatı yakalamıştık. Cenk iyi hareketlenen Oğuzhan’ın önüne yuvarlamak yerine sağ öne zor bir pas denedi. Oğuzhan’ın yerini Olcay kapatmaya çalıştı (Olcay’ı bu gözle izleyince gerçekten müthiş oyuncu; hemen pozisyonu sezip oraya koşturdu). Ancak Olcay muhtemelen göbek oyuncusu olmadığı için şut sırasında yakın değildi Bilal’e. Tabii o da müthiş bir şut çıkardı. Özetle Cenk doğru oynasaydı o golü de yemezdik. Cenk iyi niyetli; çalışkan oyuncu ama elbette bir Ba değil. Bu eksiklik göründüğünden fazla etkiliyor takımı.

Bizim oyuncularla ilgili bir iki laf edecek olursak; Olcay ilk yarı müthişti. Araştırdı durdu. Hata yaptı falan ama yılmadı. Çok güzel bir gol attırdı. Sosa çok iyi bir gününde değildi ama müthiş bir gol attı. (Spiker gol öncesi çok fazla oyuncu gitmedi ceza sahasına diyince içimden bir acaba geçmedi dersem yalan olur). Sosa’nın etkisi ise paslaşacağı adamlar oyuna girince çok artıyor. Akhisar gibi yumuşak takıma; Veli yerine Oğuzhan girince bir zararı olmadı ve Gökhan’ın da katılmasıyla üçgenler-dörtgenler kuruldu. Çok iyi kısa paslar izledik ama sonuca gidecek türden olamadılar. (son dakika golü hariç; insan az erken atar da stres yaşatmaz!!) Bu işe biraz da özen göstermek lazım. Kerim’in bu tercih meselesini çok iyi çalışması lazım. Öyle böyle değil. Oturup günde 3 saat videolu mu çalıştırırlar bilemiyorum ama 10 tercihinin 9’u hatalı. Serdar gayet iyi oynadı. Bir iki hata dışında en çok zorlanılan bölgede oynamasına rağmen orayı iyi kapattı. Güray ve kaliteli olmasa da çok hızlı bir oyuncu olan Ntibazonkiza’nın daha çok zorlamasını beklerdim.

Hakem konuşmaya değecek bir maç gibi durmuyor ama çıkmayan 3-4 sarı karta karşılık (başlarda Merter ya da Bilal’in Sosa’ya dalışı gibi) çıkanlardan biri de hatalı gibiydi. Hatalı fauller de vardı ama iki taraflı küçük çakallıklara çok prim vermemesi hoşuma gitti.

Veli’ye geçmiş olsun ve de Hoş geldin Demba.

İyiyiz, daha da iyi olacağız. Ama bu kadar işin arasında kupayı elimizin tersiyle itsek ve sadece yedekleri (sadec U-21 demiyorum yanlış anlama olmasın) oynatsak. Atiba’yı falan yormasak çok mutlu olurum…

Not: şu robot değilim meselesi beni de kızdırıyor. 2-3 kere çok uzun yazığım şeyleri kaybetmeme neden oldu. Artık uzun yazarken word’den yazıp kopyalıyorum ama yine de sinir bozuyor.

turkkant dedi ki...

Maçla ilgili:

-Takımda fiziksel düşüşün en belirgin olduğu maç oldu. Konya maçı artık çok kritik. Fener maçında olduğu gibi GS maçına geride gitmememiz önemli. Zor maç olacak...

- Sosa'nın frikiği kritik, lig içinde frikik ve ölü top golleri işi kolaylıyor. Bir istatistik: Ligde defans oyuncuları gol atmayan 2 takımdan biriymişiz.


Transfer meselesi gerçekten çok önemli. 2 doğru transferler şampiyonluğun bir kulbundan tutarız. Bence sağ bek öncelik olamamalı, Metin Tekin çok iyi anlattı, Töre tarzı bir oyuncunun arkasına uçurtma bek sıkıntı yaratır. Daha dengeli usta bir bek bulabiliyorlarsa ok, ama bu sefer de rotasyon sıkıntısı... Düşünün: sağda misal 23 yaşında Linnes, solda İsmail, orta ikili Ersan Franco... Bu geri dörtlüyle mümkün değil şampiyon olamazsın.

Bence olmazsa olmaz stoper transferi. Çok önemli. Ersan çok bireysel hata yapan, Franco ise fiziksel yetersizliği olan oyuncular... Buraya usta ve mutlaka "gol atan" bir stoper lazım. Ölü top golümüzün olmamasının en temel sebeplerinden biri stoperlerin darbeli kafa vuruşu olmaması.

İkincisi, orta saha. Bu iş de kritik. Şu an takımın net bir felsefesi var. Agresif, basan, bozan orta ikili. Dereyi geçerken at değiştirilmez. Alınacak oyuncu bu özellikte olmalı. Gökhan İnler'i ben çok beğeniyorum, ama bu pres oyununu İnler'le devam ettirebilir misin? Bunu sorgulamak lazım. De Jong'dan bahsediliyor, aslında mevcut felsefeye çok uygun tarzda bir oyuncu.

BesiktaskUlan dedi ki...

Bazı şeyleri gerçekten anlamıyorum.

Takım ligde 6 maç üst üste kazanmış, hala, "coşmayın" diyen adamlar var. Ya hu sevinmesin mi insanlar? Yarın kaybetme ihtimalimiz var diye şu anın keyfini sürmeyelim mi?

Okuyorum yorumları, kimse, "kesin şampiyonuz" diye uçup kaçmamış, o zaman derdiniz nedir abi? Biz de biliyoruz bir maçla her şeyin bitmeyeceğini, ama çatır çatır güzel oynuyoruz, kötü oynadığımız -bugün- zaman da kazanıyoruz, niye coşmayalım?

Her güzel şeye de maydanoz olmayın artık, insanları biraz rahat bırakın.

Bir post altta, "Dortmund adamlarını sattı, küme düşecek, büyük takım olamaz" yazan adam, "Değerini bulan oyuncuyu satacaksın" diyor burada. Hangi çelişkiyle uğraşalım, sonu başı belli değil.

Diğer yandan açıkçası bu, "iyi oyun" tutkusunu da abartıyoruz. Tamam, 34 maçın 20'si kötü oynanır, anlarım ama arada derede olanlar için de, "dikkatli olmalıyız, hemen SOS vermeye başladık" tarzında şom ağızlılık da yapmamak lazım. Biraz daha günün şartlarına bakmalıyız. Yanlış anlaşılmasın, benim derdim, "bugün kötü oynadık" diyenlerle değil, "bugün kazanmamız şanstı, Akhisar şunu yapardı, bunu yapardı, bizi telef edebilirdi, onlar kötü oynadı" gibisinden afaki yorumları yapanlardır.

Akhisar kötü oynadı diye düşünüyorsanız, feci halde Beşiktaş'ın hakkını yiyorsunuz. Ligdeki maçları daha çok izlemenizi tavsiye ederim, çünkü Akhisar bundan fazlası değil. Birinin de dediği gibi, bir tane pozisyon verdik diye -ki bence de her takım verir, GS bile Arsenal'e pozisyon buldu- hemen korkmak yersiz. Akhisar'ın yapacağı buydu, Gekas atsaydı değişecekti, yoksa zaten ellerinden fazlası gelmezdi. Ne kadar abartıyoruz rakipleri, hep kendimizi aşağıda görüyoruz. As kadromuzla çıksaydık, 5'ten aşağı da bitmezdi. Demem o ki, Beşiktaş'ın kuyusunu kazmaya çalışan renkli basına dikkat edelim bu aralar.

Kaç haftadır maç başına en fazla bir pozisyon vererek tamamlıyoruz. Sadece rakiplerle mi ilgili bu durum? Çocukların hakkını yemeyelim lütfen.

Biraz şımardık. İki hafta önce, "Demba Ba yok, puan kaybedecekler" diyenlere fazla itibar ettik. 2 haftadır Demba yok, Veli yok, o yok, bu yok ama hala kazanıyoruz, sonra da o günlerdeki muhabbetlerimizi -zor günler geliyor, kötü mötü kazanıp geçmeliyiz- unutup takıma kızıyoruz. Bunu Fener yapsa yere göğe sığdıramayacak basın, bize gelince, "Beşiktaş kötü oynadı, şampiyon olamazlar böyle -Tümer Metin" diyerek insanları çığırından çıkartıyor. Biz de onlara uymayalım, ne kadar eksik bir takımla bu haftaları atlattığımızı hatırlayalım.

Ben Beşiktaş'ın maçlarını izlemekten yoruldum, onlar oynamaktan bıkmadılar. Burası İngiltere ligi değil, bizim de kalitemiz buna müsait değil.

Rakipleriyle eşit şartlarda yarışan bir takım değiliz, üstelik sakatlıktan belimiz kırılmış, yetmemiş, maç temposunun anasını ağlatmışız, muhtemelen oyuncular iki maç sonra kiminle yapacaklarını bile bilmiyorlar, rakibe dair çok az hazırlık şansımız oluyor, rotasyon konusunda açık bir sıkıntı yaşıyoruz ve bu maçta "iyi oyun" bekleniyorsa sorun onlarda değil, bizdedir.

İşin özü, ben bu maçta, bundan fazlasını oyun olarak beklemiyordum. Eğer bekleyen varsa, kadroya tekrar baksın, sonra tekrar konuşalım.

Son kez belirteyim, bu yazı herkesi kast etmiyor, internetteki genel duruma binaen yazıldı.

EC dedi ki...

Oncelikle takim bugun ne gerektiyse o kadar oynadi. Bunu yapanlar buyuk takimlardir. Hic bir aninda yenilecegimizi yada puan kaybedecegimizi dusunmedim.
Hakem in tek artisi ogur yankaya vb gibi zirt pirt duduk calan bir hakem degildi. Besiktas tempo yaptiginda rakiplere domine edebliyor.
Hakem dudukleri maalesef bazen defans oyuncusu niteliginde,
Cenk daha fazla katki yapayim derken bir kac kez hatali pas secimi yapti. Genelde de iyi bir istasyon olamadi, o nedenle ilk yarinin 35dk sindan sonra ritmi kaybettik. Ama gol vuruslari ve ceza alaninda sezgileri cok daha iyi ozellikle Mustafa nazaran. Mustafa Almeida gibi olmasi gerektigi yerde degil cogu zaman, mustafa yaratici ama plansiz..almeida dan cok daha fazla hareketli, dusundum de gecen yil Cenk bizde olsaydi SAMPIYONLAR LIGINE (2014/2015) goturecek golleri atardi.. Bence kaliteli ve hala genc. Besiktas in da artik bir nobetci golcusu oldu.
Kerim icin r dilmen soylemis bir iki sene icinde o da G Tore de bu yil sahit olmaya basladigimiz futbol olgunluguna erisecek diye.. Bende katiliyorum bu dusunceye.. Ileriye donuk biz yeni bir MAF trendi yakalayacak gibi duruyoruz rakiplerimiz bizden daha cok sorunlu duruyor.
Ligi en az 5 yil domine edebilecek bir potensiyelin uzerindeyiz eyy sevgili Besiktaslilar.. TFF ve Yayinci Kuruluslarin etkilerini de konusacagiz tabii ki! .. Daha sonra devam ederiz..

ECO Luksemburg

Adsız dedi ki...

@BesiktaskUlan
+1

Kerim için de EC'ye katılmamak mümkün değil; aynısını maçtan sonra ben de düşünüyordum. Töre ilk oynadığında ondan farklı değildi.

Beşiktaş futbolumuzdaki bunca dünyadan bihaber garabetliğe rağmen başarılı olacak. Çünkü bu takım "takım" olmuş. Çünkü herkes oyundan çıkarken birbirine usulden çak yapmıyor, birbirine sarılıyor.

O Beşiktaşlıyım diyen yorumculara verilecek en iyi yanıt ise sezon sonunda verilecek. GS mi yoksa FB mi çok iyi oynadı bu hafta. Hatta bu haftayı da geçtim, bu sezon 1-2 maç haricinde doğru dürüst top oynadıklarını gören olmuş mu. Maçları devam ederken nette hem de kendi taraftarlarının yorumları "ot gibi maç, bitse de gitsek modunda" tadındayken bu algı işlerini ancak dağ keçileri yer, çünkü her şeyi yeme potansiyeline sahip nadir canlılardandır. Çok şükür insanız.

Gerçi malum şahıslar olay değişemeyecek duruma geldiğinde 180 derece tersinde konuşmaya da başlarlar; işte Beşiktaş hep söyledik, tadında. İşte internetin ve blogun bir diğer özelliği: biz kaydımızı yaptık.

BesiktaskUlan dedi ki...

Asıl üzücü olan ne, biliyor musunuz?

Beşiktaş bir iki hafta sonra her takım gibi maç kaybedecek ve bugün, "coşmayın, takım sizi yanıltmasın" geyiği yapanlar buraya gelip, "biz demiştik" diye söylenecekler.

Oysa biz, "takım süper, über" demiyoruz, çok fazla eksiğimizle başarılıyız, sahaya çıkan kadrodan anca bu kadarı beklenirdi, o yüzden bunlar gerçekçi değerlendirmeler olmaz, gelecekteki maçlara bakılmalı, hatalarımızı da düzeltebiliriz diyoruz.

Ama anlatamayacağız, yine gelip, "biz haklı çıktık" diyecekler.

Bunun da kaydını alalım lütfen, sonrasında boş yere vakit harcamaz, bu yazdıklarımızı suratlarına vururuz.

Ayrıca herkesin dilinde olan, "Konya Torku zor maç" geyiğine de katılmıyorum. Bence o da çok kolay bir maç olacak ve geçen sezon, "niye 2 farklı maç kazanamıyoruz?" diye üzülen, fakat bu sezon yürüye yürüye 3 gol atan takımını görmezden gelen taraftarlara armağan olacaktır.

Benim için hedef maç GS'dir. Yoksa Konya'nın fişini çabuk çekeceğimizi, hatta buradaki herkes gibi en azından yenilmeyeceğimizi düşünüyorum. Bunu da not edeyim, her halükarda GS maçına liderlik ve puan farkı için çıkacağız yani.

Umarım Beşiktaş beni yanıltmaz...

Adsız dedi ki...

@BesiktaskUlan

Tam da bu konuya parmak basan, enfes bir yorum için:

http://forum.webkartallari.com/thread/dag-dayanmaz/

Emre Toraman dedi ki...

oyunculardaki yorgunlukla beraber "hadi, ha gayret, su ilk devre bitene kadar" gayreti gozle gorulur derecede var su anda. gaziantepspor macinda da bu macta da en cok dikkat ceken nokta ilk yarim saatteki coskunun, temponun surdurulememesi oldu. kosmaya ve istemeye yeni yeni baslayan galatasaray'la oynayacagimiz mac bu acidan cok zor gececek.

mactan once kafamdaki sorulardan birincisi "atinc mi, ersan mi" idi. rakip santraforun gekas olmasindan dolayi ersan'a meyilliydim ama mactaki performansini gorunce, atinc'i su andaki performansiyla daha onde goruyorum ben acikcasi. fm'cilik mi yapiyorum diye sorgulamiyor degilim ama furkan yaman icin mumkun degil ayni seyleri soylemem mesela(adana demirspor macinda en az 45 dakika oynasin tabi ki). stopere tecrube, sorumluluk, liderlik falan diyoruz da, atinc gaziantepspor macinda topla en fazla oynayan oyuncu ve ayni zamanda en fazla pas yapan 2. oyuncuydu. ki sezonda 30 mac oynasa duran toplarda 3 ila 5 gol arasi yapar diye de dusunuyorum.

olcay basit pas hatalarini yapmadigi zaman cok faydali. ozellikle bugun gokhan tore'nin yoklugunda, sosa da etkisizken atak olusumlarinda efektif rol almasi ve asist katkisi yapmasi cok onemliydi. normalde daha etkili ozelligi olan ceza sahasi kosulari bugun sonuc vermeyebilirdi.

su kale vuruslarini allah askina franco kullansin ya da atiba liberoya kadar gelip alsin ya. demba ba olsaydi yine belki birkacini kazanirdi ama bugun sanirim hepsini akhisar topladi.

ben robot degilim konusu: blogger'la ilgili cok az yardim kaynagi var internette ama sanirim onu tamamen kapatmanin bir yolu yok. kendim de bir blog acip denedim ama kelime dogrulama ozelligini kapatsaniz da anonim kullanicilara gorunebilir diyor yardimda. yani yorumu yazmaya baslamadan once hesaba giris yaparsaniz robot degilim olayi kalsa da kelime dogrulama istenmiyor anladigim kadariyla. ovunc gibi word vb. bir yerden yazip da kopyalayabilir ya da burada yazdiktan sonra yayinla'ya basmadan once yazdiklarinizi kopyalayabilirsiniz garantiye almak icin.

Emre Toraman dedi ki...

bu arada hala cok az gol atiyoruz. puan durumu ortada. 14 mac 23 gol. elestiri oklari genelde savunmaya donuyor ama 14 macta 12 gol bir sampiyondan beklenebilecek bir sayiyken 14 macta 23 golle sampiyon olan takim enteresan olur bence. yenilen gol ortalamasini 1 civarinda tutup atilan gol ortalamasini 2 civarina yaklastirmak daha saglikli bir tablo olur.

bu yuzden de serdar kurtulus idare ediyor, eder olayina katilmiyorum ben. beklerden ve ortasahalardan asist, asist oncesi pas, hucum pres, sut katkisi almamiz lazim hala. serdar'a son cizgiye in deme sansimiz olmadigina gore en azindan derinden ara pas falan yapabilmesi lazim yeter diyebilmem icin.

BesiktaskUlan dedi ki...

@james sneijer

Keşke bu yazıyı daha önce görüp, okumuş olsaydım. Boşuna kendimi yormazdım. :)

Eksiği yok, fazlası var, her cümlesine sonuna kadar katılıyor ve bundan sonra orayı da takip ediyorum.

Teşekkürler, zihnimi açtı.

Adsız dedi ki...

@BesiktaskUlan

Senin gibi über evrimleşen yazarların görülebildiği bir ortam :) Hepsi böyle yoğun yazmıyor ama bir kısmısı. Önemli olan böyle bir noktada buluşabilmek. Senin yorumların da asla replika değil. Dikkat et, aynı şeylere yakın yorumların dışında sen de daha başka çok net konulara parmak basmışsın. Zaten öyle olmasa aklıma bu diğer post gelmezdi.

Tam da LOR'da Gimli'nin dediği gibi: "başarma şansı yok denecek kadar az. öyleyse niye bekliyoruz".

http://www.youtube.com/watch?v=35i86tRUf4M

Adsız dedi ki...

Replika değil derken, oradaki bir vatandaşla böyle yoğun konularda birbirinden haberdar olmadan tinsel paylaşma bağlamında.

Hislerimde yanılabilirim ama düşlediklerimde yanılmam: Güzel günler göreceğiz.

schwadorf dedi ki...

Maçı iş sebebiyle izleyemedim. O yüzden o konuda birşey yazamayacağım, tebrikler kartallarımıza.

Söylemek istediğim başka birşey var, önümüzdeki Konya maçına atanacak hakeme dikkat edin. Eğer Türk futbolunu birazcık tanıyorsam bizim takımda ceza sınırında kim varsa kart görme ihtimalleri yüksek. Demba Ba, Töre, Sosa, Veli ve Ersan favorilerim. (hangileri sınırda bilmiyorum)

Bilic artık ülkeyi epey iyi tanıyor ama ben yine de kulüp içerisinden birinin bunu hatırlatması gerek diye düşünüyorum. Son yıllarda derbilerden önceki maçlarda gördüğümüz kırmızı kartların haddi hesabı yok.

turkkant dedi ki...

@Emre Toraman

Haklısın az gol atıyoruz, ama bunun sebebi sağ bekten çok aşağıdaki durum:

- Takımın as ön dörtlüsünden Olcay-Ba'yı çıkart, Sosa-Töre: 2 gol. Bu maçı saymazsan 0 gol. Normalde o pozisyonun oyuncularının pozisyon gol ortalamalası şu anda 4er olmalıydı.

- Stoperlerin 0 gol atması. Toraman-Sivok zamanında sezonda 5-10 gol stoperlerden gelirdi.

Bu iki istatistiğin de sağ bek performansıyla alakası yok. Haliyle müthiş ofans bir sağ bek gelse üstteki iki istatistiki de belirgin biçimde etkilemez.


Beyaz Futbol'da gündeme geldiği için ciddiye alınması zor ama bir Mario Pasalic dedikodusu da dönüyor.

Kendisinin Chelsea oyuncusu + Hırvat oluşu iddayı kuvvetlendiren bazı sac ayakları.

Pasalic'i genç Lampard olarak tanımlıyor Chelsea taraftarı.Özellikle stilini çok benzetiyorlar.

Hırvat futbolunun Alen Halilovic'le birlikte yeni neslinin en potansiyelli oyuncularının başını çekiyorlar.

Sezon başında Elche'ye gitti ve orada 10 maça çıkmış durumda.Hırvat milli takım kadrosuna pek oynatılmasa da çağırılıyor.

Enteresan bir iş olabilir.

Ayrıca Kurt Zouma'nın da ismi geçiyor. Pek golcülüğü yoktur ama
tam ihtiyacımız olan tipte bir oyuncu fakat tecrübesiz ve şampiyonluk yarışı baskısında ne yapar pek bilinmez.

Bu Chelsea ortaklığı bize olumu dönebilir gibi .

kokocambo dedi ki...

Arkadaşlar, her şey bir yana ama ben ligde şu ana kadar dar alanda bu kadar başarılı kısa pas yapan takım hiç izlemedim. Ve sadece bu maçta bunu defalarca yaptık başarıyla hem de. Oyun olarak en önemli eksiğimiz bence skorla alakalı kısım; 1) bilalin fırsat buldukça denemesi ve üçüncü vuruşta golu bulduğu gibi, başta veli atiba olmak üzere tüm oyuncuların kaleyi gördükleri an şanslarını denemeleri gerek (töre sık sık, zaman zaman serdar soluyla yapıyor), 2) rakip kale önünde topu gevelemeyi bırakmalıyız, bilalin yerinde atiba olsaydı ya ayağına dolaşmıştı top ya da sağına soluna bakıp pas atacak birini aramıştı. Rakip ceza sahasını ablukaya alırken gereksiz top tutma ve yanlış pas tercihleri kadar sinir bozucu bir durum.

Ayrıca, hakem gerçekten iyi yönetti maçı. İlk dklarda kim bilale kırmızı çıkarabilirdi bilmiyorum ama herkes en azından sarı kart verilmesi konusunda hemfikirdir herhalde. Bunun yanında özellikle gol yediğimiz dklar ve öncesinde baskı yerken pozisyon icabı yapılan birkaç harekette de birkaç sarı kartı vernedi hakem bizim oyunculara. Velhasıl, eksik de oynasak kotu de oynasak, çalmadan çırpmadan hakemle falan kazanmadan bizim olanı aldık çok şükür. En güzeli de bu.

Emre Toraman dedi ki...

@turkkant

takim hucuma cikarken gorev ustlenebilecek bir sag bek gokhan tore ve sosa'nin gol sayilarini artirabilir. su anda bu oyunculara atak baslarken gol kosusu yaptirirsan geri kalanlar tehlikeli bir atagi cogu zaman olusturamazlar. aslinda 2 oyuncu da topla tehlikeli bolgede bulussa gol yapabilecek teknik yeterlilige sahip. bu adamlarin geri gelip top almasina daha az ihtiyac birakacak bir sag bek hucum yogunlugumuzu ve haliyle gol sayimizi artiracaktir.

serdar kurtulus'un bu sezon su ana kadarki performansini tabi ki begeniyorum yanlis anlasilmasin. ama oyun karakterini onlibero haricinde guvenilir bulmuyorum ve mevcut formunun ustunde katki saglayabilecegini dusunmuyorum.

rotasyon konusunu garantiye almak icin ise bence linnes gibi genc bir oyuncunun transferi yanlis olmaz. baktin ismail ilk 11'de guven vermiyor kontenjan izin verene kadar serdar-motta'ya geri donebilirsin.

sivok-egemen, sivok-ersan, franco-ersan. bu 2'liler son yillarda ustuste bozulmadan oynadiklari zamanlarda gayet yeterli stoper 2'lileri oldular ve iyi bir defansif serileri oldu. ernst yerine hasan turk kosacak sezonunu saymiyorum tabi ki. ersan yerine atinc monte edilebilirse duran toplardan gol bulma olayini da hallederiz diye dusunuyorum. sosa iyi frikik kullaniyor olayini da henuz onaylayabilmis degiliz gerci. bu haftaki muthis golune ragmen bu konuda suphelerim var benim.

Yorum Gönder

Ara