.

.

.
Ekşi Beşiktaş. Blogger tarafından desteklenmektedir.

.

.

6 Aralık 2014 Cumartesi

STSL12 / Beşiktaş - Trabzonspor


Pazar / 19:00 / Mete Kalkavan

Hakem hakkında bilgi: Geçen sene aldığı ortalama üstü puanlardan sonra, bu seneki yönettiği ilk Beşiktaş maçındaki performansı çok da beğenilmemişti (Sivasspor'u 3-2 yendiğimiz maç) Beşiktaşlılık hafızasında açıkça olumsuz anlara tekabül etmeyen bir isim gene de kendisi.

Sakatlığı bulunan oyuncular: Cenk Gönen, Sivok, Uğur Boral.

45 Yorum:

Adsız dedi ki...

Güçlü yanlar:

- Takımdaki hücum hattı TS'ninkinden çok daha birbirine alışkın ve uyumlu.
- TS'nin stoperleri ağır, yetersiz kaldıklarındaysa gereksiz sertliklere başvurabiliyorlar.
- Sivok dışında sakatlık, ceza vs. önemli bir eksiklik bulunmuyor.
- Onur'un yokluğunda TS'nin kalecisi ondan çok daha istikrarsız; bir maç iyi bir maç kötü.

Zayıf yanlar:

- Stoper bölgesi. Bilic kadroya asıl mevki stoper olan 2 oyuncu aldı. Birine bir şey olsa ya da kırmızı görse Necip o bölgede oynayacak. Son oynadığı gibi neredeyse hatasız oynar mı muamma.
- TS'nin etkili olduğu son çeyrek bizim genellikle çuvalladığımız döneme tekabül ediyor.
- Ersun Yanal en belirgin özelliği olarak, rakibin defansında en zayıf bölgeden hücumu yoğunlaştırıyor; ki bizde bu bekler anlamına geliyor.
- Zaten kapasiteleri sınırlı bekler baskıdan dolayı ileriye çıkamazsa hücum başlangıçlarında bütün yük orta alana binecek. Veli bu anlamda uzun süredir formsuz. Geriye sadece Atiba ve Sosa'nın yapacağı işler kalıyor.

TS kapanmayı bilecek kadar takım olamadı henüz ama zaten başlarında Ersun Yanal gibi bunu düşünmeyen bir TD var. Beşiktaş hem ev sahibi hem de liderlik baskısı nedeniyle her halukarda hücum edecek. Bu nedenle gollü maç olur diye düşünüyorum.

Gönlümden geçenle aklımdan geçen pek tezat değil. Korkum, içimden bir ses çok kart çıkacak diyor. Eh o durumda kimin başına ne geldiği az çok malum.

Basar dedi ki...

Görebildiğim tek eksiklik Sivok'un yokluğunda Atınç'ın kadroda olmaması. 2 sene önce Aykut Kocaman'ın benzer seçimi fener'e pahalılığa patlamıştı. Umarım sıkıntı yaşamayız. Bunun dışında zaten maçı en kötü berabere bitiririz. Türkiye'nin en iyi takımı biziz.

Emre Toraman dedi ki...

aktif turk teknik direktorler arasinda besiktas da formdaysa karsilasmayi heyecanla bekledigim, felsefesine inandigim uc teknik direktor var. senol gunes, yilmaz vural ve ersun yanal. ortak ozellikleri, hucum futbolunu dogru dizilislerle destekleyip istikrarli bir sekilde sergiletebilmeleri. yine hucum futbolu oynayan fatih terim takimlarinin aksine sahadaki futbolcularin ne yaptigini biliyor olmasi ve bu farkindaligin mactan maca degismeyip, sezon boyunca benzer bir seviyede tutulabilmesi.

macin onem seviyesinin yaninda ortaya cikabilecek futbol ziyafeti fellik fellik bu mactan konusulan futbol programi aratiyor su saatlerde mesela.

trabzonspor fenerbahce'yle kavgali diye konya'daki besiktas-trabzonspor macina trabzonspor taraftari alinmamasi adli memleketim komedyasi icin de yetkililere ayrica tebrikler. deveye de bir sormak lazim, trabzonspor'un fenerbahce'yle husumeti besiktas ve galatasaray'a da genellenirken, bursaspor'un besiktas husumetinin genellenmemesi neden egri?

du, levande dedi ki...

konu dışı ama mertcan aktaş hangi mevkinin oyuncusu tam olarak? bu sezon ikinci ligde düzenli olarak forma giyiyor ve takımının da en golcü oyuncusu şu an. bu hafta da gol atmış. a takıma ilk çıkarıldığında onunla ilgili de çok beklenti vardı ama geçen sezon kiralık gittiği takımlarda pek şans bulamamıştı. bu sezon o da kadir arı da düzenli oynuyorlar. ikisi de takımlarının galibiyet gollerini atmış bugün. kadir bi alt ligde oynuyor gerçi ama özellikle mertcan önümüzdeki sezon gökhan-kerim-olcay rotasyonuna katılabilir belki. biliç bu kiralık gönderilen oyuncuların performanslarını takip ediyodur herhalde. ilk kez bu sezon bu kadar düzenli oynayan kiralık oyuncular görünce bi umutlandım.

GeceGezgini dedi ki...

Veli yerine 8 numara pozisyonunda Oğuzhan ile başlarsak çok ciddi bir avantajımız olacağını düşünüyorum.

Ersun Yanal bildiğimiz üzere rakibin zayıf yönleri üzerine gitmesini eb iyi bilen bir T.direktör , bu sebeple beklerimiz ve Veli üzerine çok oynayacağını düşünüyorum. Şu anda oturttuğu sistemde de bizim yapamadığımız bir şekilde; m.ekici+özer ikilisi ile oynuyor ve çok başarılı pas trafiği yakalıyorlar. TS nin orta alanda yapacağı bu presi Oğuzhan'la çok rahat kırabiliriz ve Veli' li bir ortasahaya göre daha iyi savunmamız olabilir bu pas trafiği sayesinde.

Emre Toraman dedi ki...

@du, levande

altyapi takimlarinda hic izleme sansim olmadi ama a takimla ciktigi hazirlik maclarinda(sanirim kupa macina da cikmisti) enerjik forvet arkasi/forvet gorunumundeydi. toplu oyunu ile ilgili hakkinda cok fikrim yok ama topsuz oyunda mevki olarak degil de tarz olarak kuyt'a benzer bir profil cizmisti diyebilirim.

hakkinda iki yazi:
http://cartalete.blogspot.com.tr/2012/09/mertcan-aktas.html
http://spor.milliyet.com.tr/iste-yeni-arda-/spor/spordetay/17.07.2012/1568001/default.htm

Basar dedi ki...

Ben olsam bu maçta tavşan çıkartıp Veli yerine forvet arkası Olcayla başlardım. Sonuca gidince de son yarım saati Oğuzhan'ı Olcay ile değiştirip (veya Kerim) maçın sonunda bayiltici pas trafiğine giderdim...

ozkankaya35 dedi ki...

Welinin sopasi yok...mertcan bizim degil artik bildigim kadar.2:0. Bol zsans

kokocambo dedi ki...

Bir kırmızı (Özer) ve bir verilmeyen penaltıyla şimdilik ilk yarıyı, genel olarak haftayı boş geçmedik. 1-0 ken tsye verilen ofsayt olmayabilir bir de.

ozkankaya35 dedi ki...

Hic bisey olmaz

Bilic dersine iyi calismis . yine 2-0 tedirginim.

Bu arada sosa'nin pozisyonu kirmizi miydi bana mi oyle geldi ?

ozkankaya35 dedi ki...

Demba out...biraz tedirginlik heyecanlidir...:)

Selim dedi ki...

Ben bugün şampiyon gibi oynayan bir takım izledim. Helal olsun hepsine.

mustafakamış dedi ki...

ersan'ın gülüşü,
demba ba'nın cenk için sevinmesi,
biliç'in havadaki yumruğu,
pektemek'in canhıraş top mücadelesi,
veli'nin ''yapma oğlum o da neydi'' dedirtişi,
uzun uzadıya yazmaya gerek yok,yanlışlarıyla eksikleriyle bu kadar 3-0 'ın bahanesi olmaz.Çok mutlu olduk.Helal olsun.

İyi başladık , iyi devam ettirdik ve bu kez iyi bitirdik.

Biliç dediğim gibi çok iyi çalışmış , önde gerçekten muazzam bir pres yaptık.Orta sahada hiç oyuna sokmadık. Gereksiz faul yapmadık . Duran toplarda alanı iyi paylaştık.Herşey çok iyiydi Mustafa Pektemek'in şanssızlığı dışında. Büyük geçmiş olsun .

Mehmet ve Özer'in berbat perfromansları da bunda etkiliydi de onların berbat oluşunda bizim akıllara zarar presinde etkisi var.

Bunların hep Trabzon'a gelmesi de enteresan :) Bu kadar eforlu devam edebilir miyiz ? Geçen sene edememiştik . Umarım bu sene ederiz.

Barreto dedi ki...

Bravo, helal olsun, keyfini cıkaralım.

BesiktaskUlan dedi ki...

Muhteşem bir zafer kazandık, nitekim maç öncesindeki tahminlerim tuttuğu için sevinçliyim.

Neredeyse ayan beyan ortada duran her şeyi dikkate almış, o kadar da iyi bir takım olmadıklarını görmüş.

Özellikle Constant ve Bosingwa konusunda dersini güzel çalışan, onların güvenilmez olduğunu sezen Bilic'i tebrik ederim.

Sonuna kadar hak ettik.

Şampiyonluğun çeyreğini aldık, şimdi sıra yarımda.

Demba'nın topuğuna kurban

planck dedi ki...

öyle çok abartılacak bir oyun oynadığımızı düşünmüyorum, çok efor sarf ettik eyvallah oyun olarak licktvden veya biliçten duyduğum gibi ahım şahım bir oyun görmedim. golleri tsnin acemiliklerinden bulduk, ilk yarı ikinci golden sonra yine gömüldük. diğer maçlara nazaran topsuz oyunda konstrasyon daha üzt düzeydeydi fakat önde bastıkları zaman top çıkartmakta zorlandık özellikle ilk yarı. ama zaten ikinci yarıya o eforu koruyamayacakları da belliydi.
not: sosanın 6-pack'ini ilk defa gördüm ve oğuzhan da aynısından yapmadıkça hakkaten şansı yok.

YSY dedi ki...

Tebrikler. Çok önemli bir kırılma maçını hemde diğerlerinin kazandığı haftada baştan sona ezici oynayarak kazandık. Gerçekten tebrikler, helal olsun size. Bu kadar işte, yapılacak şey bu rakibi ezmek. Hep böyle oynayın çocuklar, rakip korkarak çıksın sahaya sizi görünce.

YSY dedi ki...

Geriye gs maçımız kaldı, darısı başlarına. Eğer onlarıda yenersek mental olarak level atlama işini halletmiş olacağız. İnanıyorum ki onlarıda yeneceğiz.

Basar dedi ki...

Tekniğe taktiğe gerek yok, futbolcuların gözlerinden ateş fışkırıyordu. Beşiktaş Türkiye'nin uzak ara en iyi takımı. Hocaya futbolcuya yardımcıya Ankara-Konya seyircisine tesekkurler

Adsız dedi ki...

Pek beklenmeyen şekilde, stoperlerin maçın tümüne yayacak şekilde konsantrasyonlu oynadığı, beklerin kendilerini bir miktar aştığı bir galibiyet oldu. Az çok beklenense, ön plana çıkan başta Demba Ba, Sosa ve Töre olmak üzere, Atiba ve Olcay'dı. Burada sadece Veli geçtiğimiz haftalara göre çok daha iyi oynayıp o da bu gruba katıldı. Kısacası orta alan ve hücum böyle efor sarf edip anlaşınca TS ikinci yarı dağıldı.

Bilic maça iyi hazırlanmış. TS'nin elinde ne silah varsa hepsinin ucuna mantar tıkadı. En başta kapanmayı bilmeyen ve düşünmeyen rakibine çok adamla baskı kurarak alan bırakmadı. Aslında hakem, çok bariz olmayacak şekilde inceden TS’li oyunculara göstermediği fauller ve kartlarla daha erken bir çözülmeyi engellemiş oldu. Yoksa Bilic’in hesabı muhtemelen bu baskıyla çok daha fazla pozisyon üretip maçı erken kopartmaktı. Çok değerli bir galibiyet, çünkü belki de bu sezon ligdeki en kritik maçtı ve güle oynaya kazandık. Bunun futbolculara pozitif psikolojik etkisi de çok önemli; takımdaki arkadaşlık üst düzeyde zaten.

Sadece, Oğuzhan’ın surat asacağına şapkasını önüne alıp biraz düşünmesi lazım:

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/27725380.asp

Üzüntünün adıysa Pektemek oldu:

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/27727912.asp

Geçmişten bugüne sakatlandığı her pozisyonu görmüş biri olarak, bu anlarda Pektemek’in hata anlamında bir payı olmadı. Bunun adı talihsizlik. Kurban kessin, kurşun döktürsün, nefesi sağlam birine okuyup üfletsin. Başka açıklaması yok çünkü.

Konya stadı ve atmosferi bir kez daha gösterdi ki, Anadolu Beşiktaş'a yarıyor. Keşke Avrupa maçları için de baştan bir Anadolu stadını bildirseymişiz.

Bu sezon ilk defa son çeyrekte stres yaşamadık. Nedeni Beşiktaş mı yoksa TS'nin azalan enerjisi mi, takip eden maçlarda göreceğiz. Elbette ilkini umuyoruz ve bekliyoruz; takımın farklı kulvarlarda oynadığını da unutmadan. Şu bir gerçek ki, Beşiktaş kapanmayan her takıma karşı maça en az %50 ortak olarak çıkıyor. Bu oran çoğunlukla da 50'yi bayağı aşıyor. Kapananlar içinse devre arası iyi bir sağ bek ve mümkünse hızlı ve Sosa'nın yarısı kadar da olsa isabetli pas yapabilen bir CM alınırsa bir hayli mesafe kat edilebilir.

Adsız dedi ki...

Sosa'yı çok yazdık çizdik. Bugünkü maçta da yine orta alanı toparladı ve bir de asist yaptı. Dikkatimi özellikle çeken 2 pozisyona değinmek istedim.

İlki Töre'nin içeriye müthiş kaçıp getirdiği topla pas yermek yerine vurmayı tercih etmesiyle kaçan pozisyon:

http://www.ligtv.com.tr/lig/spor-toto-super-lig/pozisyonlar/2014-2015/12/besiktas-trabzonspor/muthis-pozisyon-boyle-kacti-14902

Sosa önce top istiyor, top Töre'ye gelip ceza sahasına yönelince sağına soluna bakıp kale önündeki en uygun yeri seçiyor. Töre Sosa'ya pas verse kesin gol (Pektemek'in Töre'yi tesellisi gerçekten güzeldi bu arada).

İkincisinde yani Cenk'in golünde Serdar'a adrese pasla atağı başlatıyor, sonra içeri girip Serdar'dan topu tekrar alıyor. Töre'in kaçırdığı pozisyonda ne yapılması gerektiğini anlatırcasına vuruş açısı yaratmasına karşın topu klas bir şekilde boşta olan Cenk'e aktarıyor:

http://www.ligtv.com.tr/lig/spor-toto-super-lig/goller/2014-2015/12/besiktas/cenk-tosun-14904

İlkinde yani kaçan golde üzüldüğüm, çoktan bir gol atmayı hak eden adama pas verilip bunun yapılmaması. Tabii ki Töre'nin bir art niyeti yok, o da gol atmak istiyor ve bu gayet normal. Sosa'nın yaptıkları gol kadar hatta çok daha değerli. Gol de elbet Commandante'ye denk gelecek bir maçta.

Diego, Lanzini ve Ruiz yerine ısrarla Sosa'yı isteyip aldıran Bilic'e bir kez daha teşekkürler. Gerçi diye diye nazar değdireceğiz adama. Aman değmesin. Alternatifi şimdilik yok çünkü.

Adsız dedi ki...

Madem çenem açıldı bir post da Demba Ba için.

Beşiktaş’ın yıllardır çektiği, hatta eziyet çektiği golcü bölgesi için ilaç oldu bu muhterem adam. Fizik desen fizik, pozisyon bilgisi ve takibi desen gırla, vuruş seçimi ve tekniği de keza öyle. Attığı golde o vuruş şeklini 5 saniye düşündüğünü sananlar yanılırlar; malum Olcay topu içeriye aktaracak, tabii ki herkes gibi Demba Ba’nın ilk beklediği de önüne gelmesi. Pozisyon gereği gelmeyeceğini anladığındaysa max. 1 saniye içinde o muhteşem vuruş pozisyonuna kendini hazırlayıp vücudunu ayarlıyor ve bunu kusursuzca gerçekleştiriyor.

Ceza sahası içi şut, kafa, plase, ters ayak, topuk, kısacası bir “striker” nasıl olması gerekirse hepsine sahip bu adam. Kimse mükemmel değildir, sözü çerçevesinde illa ki bir eksikliği vardır düşüncesiyle; kendisinden rakip ceza alanı içinde top dağıtıcılığı ve sürekli asist yapmasını beklemeyin. Takımın 1. golcüsü olarak neredeyse her gollük anda doğru yerde olduğu için bu görev onda olmamalı zaten. Çünkü Beşiktaş’ın ihtiyacı da bu, diğer işi yapacak adamımız çok artık. Bunu da tam yapsa zaten Beşiktaş formasıyla görmemiz mümkün olmazdı muhtemelen (Üzülmez’e selam).

İlerde top tutma ve 3. bölgede hücum pres dışında, yorulduğu anlarda ve takım rakip baskısından bunaldığında geriye, kendi yarı sahası içine ve hatta bazen kendi ceza sahası önüne gelip aktif dinlenme içinde top keserek defansa yardım etmesi ise ayrı bir güzellik. Markaja reaksiyonu konusunu ise Avrupa Ligi maçlarında test edip gördük. Birden hızlanan hali ve sağlam bedensel gücü nedeniyle bunu basit ama etkili bir şekilde yapıyor. Top saklama özelliği de olan böyle bir oyuncuyu durdurabilmenin tek yolu iyi bir alan savunmasında 2’li ve 3’lü baskıdır. Beşiktaş’ın takım halinde geldiği hücum zenginliğinde bunun da pek önemi kalmıyor aslen.

Ülke futbolunu takip edenlerin bileceği üzere bunca hafta saftirikten sallanan müzmin sakat masalı dışında bu zamana kadar hakkında bir dedikodu çıkarılamaması da profesyonelliği hakkında bir gösterge. En son “Demba Ba çapkınlık peşinde” diye üfürülen haberin içeriğindeki hatunun da eşi çıkması muhtemelen birilerini üzmüş olsa da, işte böyle bir “adam” Demba Ba. Allah bozmasın.

Not: BJK1, BJK3, BJK5.

Emre Toraman dedi ki...

bu maci izlerken hangi mac aklima geldi biliyor musunuz? gecen seneki bursa maci falan degil. turkiye:0 - hirvatistan:3. bence oyun hikayesi olarak cok benzer maclardi. bir rakip 90 dakika boyunca bu kadar mi kilitlenir. bir kere bile mi umutlanmasina izin verilmez, vur oglum dedirtmez(yaklasir gibi olduklari pozisyonlar icin ozellikle ersan ve motta'ya tebrikler).

kaciranlar icin bir de soyle bir mevzu hatirlatmak istiyorum. onder ozen 1-2 ay once bir programda besiktasin uzun vadeli futbol anlayisi planlarindan bahsetmisti. su an oynadigimiz sistemin nihai plan olmadigini, gecis-buyume donemine ozgu dusunuldugunu, bu donem basariyla gecilirse(tahminim 1 sampiyonlar ligi sezonu sonrasi) daha farkli, daha dominasyon odakli bir oyun anlayisina burunulmek istendigini anlatmisti.

su anda bircogumuzun beklentisi olan oyun kurabilen atiba-veli mevkisi ve mac kazandirabilen bekler icin bu donemi beklememiz gerekiyor olabilir yani. o yuzden cok sabirsiz olmamakta fayda var bu hususta.

bu arada bu kadronun ve duzenin kurulmasinda bir aylik ibrahim altinsay ve bir sezonluk onder ozen gibi en azindan ulke ortalamasinin epey ilerisinde isimlerin stratejik katkilari oldugunu unutmamak gerekiyor. su anda iyi gidisten dolayi bu futbol akli pozisyonu muamma ve gecistiriliyor gibi ama ozellikle de bu iyi gidisin temelleri incelendiginde bu pozisyonun mutlaka doldurulmasi gerektigini dusunuyorum.

tamam bilic ve teknik ekip gunumuzu iyi goturuyor ama bir adim sonrasini da dusunen birileri lazim mutlaka. unutmamak gerekir ki, top ayagina geldiginde plan yapmak genellikle yetmez, topu almadan once de dogru bir plan yapabilmek onemli.

ulke bu kadar kotu ve trajikomik(futbol federasyonu baskani yildirim demiroren bence olup olabilecek en buyuk sakadir) bir futbol ve siyaset doneminden gecerken gelecek sene yurtdisi planlarini askiya aldirip istanbul'a tasinmanin yollarini planlattiriyorsun ya, vurdugun gol olsun besiktasim.

can dedi ki...

Belki ahım şahım bir futbol oynamadik ama hırs ve taktik disiplinle başında Yanal gibi kurt bir hoca bulunan formda Trabzon'u oyunun hiç bir anında maça ortak etmeden net bir galibiyet almayı başardık. O derece ki Tolga'nin tek kurtarısi yok, belki de Trabzon'un şutu. Üstelik de aleyhimize kötü yönetim gosteren bir hakemle, 1. santraforumuz 1. devrede, ikinci santraforumuz 2. devrede sakatlanmış ve oyuncu değişikliği yani hamle haklarımızı kaybetmişken. Bunda Biliç'in A planının erken golle tıkır tıkır işlemesi kadar tribünlerin inanılmaz itici gücünün de etkisi var. Bir iki not:

1) Oğuzhan'in ortasahada oldugu her maçta kıytırık rakipler karşısında bile son dakikalarda ecel terleri dökerken Sosa'nın 90 dakika oynadığı böylesine kritik bir maçi bu kadar rahat bitirmemiz belki tesadüftür ama Oguzhan şapkasını önüne koyup bu tesadüf üstüne düşünmeli.

2) İki bekimizin birden hem hücum hem savunmada iyi oynadığı ilk maç bu. Motta'nın hırsı, fizik kondüsyonu, ters kademeleri, araya attığı toplar; Serdar'in dikkati, ileriye çıkışları takımın gücüne güç kattı. Umarım bu ilk son olmaz.

3) Almeida'nın oynadığı yıllara yanarım. Schuster'in takımının forveti deve yerine Ba olsaydı bunca sene kaybetmezdik muhtemelen.

4) Mustafa hakikatten kurşun döktürsün kendine. Çok geçmiş olsun.

Basar dedi ki...

Bu maç özelinde değil, şu ana kadar yaptığımız maçlar genelinde yorum yapmak istiyorum. Ben bu yıl Serdar'ı oldukça beğeniyorum. Hatta objektif bakınca sol bekimiz sağ beke göre daha sorun gibi gözüküyor (Motta'nın performansı hiç belli olmuyor, bir hafta çok iyi derken öbür hafta saç baş yoldurtuyor, İsmail zaten bir türlü Beşiktaş seviyesine çıkamadı)

Kendi kendime devre arası sağbek istiyorsun çünkü daha çok ön yargıların seni konuşturuyor itirafını yapmaya başladım.

Serdar'ın gelişiminden yola çıkarak hemen hemen her futbolcuda çıtayı yukarı taşıma olayı var. Büyük çoğunluğunda gelişim var. Buna Ba ve Sosa bile dahil.

Basar dedi ki...

İlaveten... Transfer yapacaksak önceliği stopere vermekten yanayım. Ba-Atiba-Sosa etkisi yapacak bir defans oyuncusu (bulabilirsek)

GeceGezgini dedi ki...

Veli yerine Oğuzhan oynasın dedim ve resmen ağzıma tıkadı lafı Veli ve Biliç . Her hafta Veli' nin max yapacakları bu kadar diyorum ama adam resmen Fabian Ernst olma yolunda ilerliyor.

Basar dedi ki...

Solbek sorunu demişken konu acaba şununla da alakalı olabilir mi? Kerim'in ilk 11 başladığı 4 maçta da solbeklerimiz en kötü 3 adam içerisine girmiş. Olcay oynayınca sanki beki daha rahat oynuyor...

Unutmadan! Eşi ile (!) çapkınlık yaparken basına pişti olan Ba ile aramıza yeni bir yavru Kartal katan Biliç'i tebrik ediyorum. Allah analı babalı Beşiktaşlı büyütsün!

Bence gayet de ahm şahım oynadık ama mevzu bu değil.

Bu oyun stili bizim en çok işimize gelen , en kolay tepki verip , aksiyon aldığımız oyun stili aslında . Geriden pasla çıkan takımlara bunu genelde yapabiliyoruz zaten. Sorun uzun oynamaya başladıklarında oluyor. Açıklarımızın savunma konsantrasyonu da her zaman bu kadar yüksek olmuyor.

Beşiktaş , Aybaba döneminden beri rakip çıkarken kaptığı topları hızlıca kaleye götürerek etkili olan bir takım. Rakip az biraz iyi şekilde uzun top oynadığında , orta ikilinin kat ettiği mesafe arttıkça ve bu adamlar yoruldukça da geri dönüşü acı oluyor. Bu adamları verimli kullanmak şart.

Bir de bugün yine savurgandık. 3. golü daha erken atıp fişi çekmemiz gerekirdi. Zaten aslında en büyük problem bu.Savunma defolarımızın görünmemesi için ofansif olarak maçı öldürmek gerekiyor. Bugün attık ama saçma sapan bir duran top golü yememiz de son derece olasyıdı rakibin etkinliği düşünüldüğünde.

Bu arada geçen postta Atiba'nın çıkması gerektiğini çünkü skora yeterince etki edemediğini söylemiştim . Dün de hızlı hücumlardaki yanlış pas tercihleri ve Veli'nin şahane golü bu düşüncemi biraz pekiştirdi ama pas arası becerisi , baskı altında top kaybetmemesi , hücumda çoğalmamız açısından yüksek temposu da çok pozitif şeyler. Hem bunları yapıp hem skora etki edecek adam bulmamız zor. Dediğim gibi keşke Veli ile Atiba'yı tek adam olarak kullanabilsek :)

Sosa'ya da ayrı parantez şart. Vallahi Biliç'i tebrik ediyorum , Lanzini , Belhanda , Ruiz filan alsaydık şunun yanından geçemezlerdi kuvvetle muhtemel . İzlemek büyük keyif .

turkkant dedi ki...

Çok iyi bir ilk yarı oynadık. Birkaç tespitim:

- Rakibin kontra tehdidi olmayan santraforu olunca, Biliç basit ama etkili bir iş yaptı. Bosingwa dışında pas becerisi olmayan arka beşliye (ön libero+dörtlü) pres yaptı, hatalarla pozisyonları buldu. Öndeki oyuncularla arkanın bağlantısı kopunca Trabzon'un ön oyuncularının psiklojisi bozuldu ve dağıldılar. Üzücü olan, bunu Brumu-Burak'lı GS'ye karşı oynayamayız muhtemelen. Gerçi onların da arka dörtlüsü top kullanmada çok meziyetli değil, ama Melo orada Medjani'ye nazaran fark yaratır.

- Olcay ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Eksiksiz bir 4-3-3 kanat oyuncusu.

- Töre genelde daha düşük kalite takımlara etkili oluyor. Rakip kalitesi artınca "bilek becerisi" Sosa'da olan, Töre'de henüz olmayan oyun zekası ile birleşmediğinden etkili olamıyor. Henüz genç oyuncu, zamanla bunları aşar inşallah. Benim açımdan takımda "futbolcu kişiliği" en soru işareti oyuncu. Oğuzhan seviyesini yükseltse Sosa sağa kaydırılabilir.

- Görünen o ki, öncelikli ihtiyaç sağ bek değil, stoper ve merkez orta saha. Sağ beke Srna gibi bir adam alamayacaksan Türk alternatif bulmak lazım. Mesela GS'nin istemediği Veysel'i kiralayalım. Serdar'la değişmeli oynarlar. 6 ay iş görür. Sezon sonu adam bakarsın.

- Mutlaka pozisyon lideri bir stoper lazım. Bu bence olmazsa olmaz, parayı basıp Sosa'nın stoper versiyonunu bulacaksın.

- Keşke üst kalite bir merkez oyuncu alabilsek, o zaman gerektiğinde Atiba'yı da beke kaydırırsın, ama devre arasında o kalite adam bulunamayabilir. Böyle adamların piyasası 5-10 m. euro. Muhtemelen Necip-Oğuzhan'a bel bağlayıp sezon sonunu bekleyeceğiz.

Barreto dedi ki...

Beşiktaş resmen "Yıldırım Futbolu" oynadı. Üç golde de önde basıp şimşek gibi kaleye gittiler. Beşiktaş bunu zaten iyi yapıyordu. Bu maçta sonsuz tebriği hakeden Biliç ve takım umarım diğer senaryolara yönelik de ciddi mesafe kateder.

Trabzon'a karşı Serdar'ın mükemmel oynaması sezon ortalamasının bu düzeye yakın olacağı anlamına gelmiyor. Bence sürat ve dribling olarak klasik sağbek özelliklerini barındıran birisi şart. Serdar ile birlikte rotasyonu iyi olur. Veysel önerisi 2. Dany vakası olabilecek bir öneri, sakın aklımızdan bile geçirmeyelim!

Bu maç Beşiktaş'ın çıtayı yükseltebileceği ile ilgili iyi bir gösterge ama daha yolun başındayız. Pek çok kimsede bu iş oldu havası var. İhtiyatlı olmakta yarar var.

Veli çok çalışkan bir oyuncu, kontrat senesinde turbo modda devam ediyor. İnşallah kontrat yaparız ve sözleşme sonrasında da bu performansını sürdürür. Veli'nin gol atması çok ekstra bir olay, Veli'nin böyle kilit açtığı maçta rakibin bu işin altından kalkması başlı başına bir mesele.

Oğuzhan'ın sadece fizikse olarak değil mental olarak ta çok zayıf olduğu görülüyor. En fazla Yusuf Şimşek kariyeri yapabilecek gibi gözüküyor. Yönetim bu konuyla özel olarak ilgilenmeli, belki Alex Ferguson misali ebeveynlik yapılmalı.

Olcay'ı ayrı tebrik etmek lazım. Kerim'le rekabet Olcay'ı da daha fazlasını yapmaya zorluyor gibi.

Mustafa'nın olayı son olur inşallah. Hem şansızlık var hemde fazla cesur oynamadan kaynaklanan tedbirsizlik ve dikkatsizlik. Biraz "sakarlık" gibi aslında. Geçmiş olsun.

Bu sezon Konya ve Ankara'ya bir kaç kez daha gidilmeli. İstanbul taraftarı ise takımı neden yalnız bıraktığını bir daha düşünmeli.

Yapmayın abi zaten ekşi'de yeterince okuyup dellendim , Mustafa'nın pozisyonunun sakarlıkla filan ne alakası var yahu. Adam yükseklmiş 30 cm avantajı var , öküz gibi gelip suratının ortasına kafayı vuruyor.

Adamın burunla birlikte , elmacık kemiği de kırılmış . Hani Steven Segal'den dayak yesen ancak bu kadar olur .

Gerçekten içim sızladı vallahi .

Bir ziyaret organizasyonu filan olsa nefis olur .

YSY dedi ki...

Serdar'ın bu performansı sizi yanıltmasın derim. Oraya adam gibi transer şart. Zaten ancak böyle seviye atlayacağız. Yarın öbür gün birşey olduğunda en kötü sağbekimiz serdar olacak ki işi götürelim. Hem böylelikle serdar için farkı pozisyonlarda da alternatif düşünülebilinir. Yanlış anlaşılmasın çocuğun hakkını verelim elinden geleni yapıyor hemde iyi yapıyor ama bana kalırsa uzun vadede ipiyle kuyuya inilmez.

Bu maçta bence en büyük farkı stoperler yaptı. Çok dikkatli oynadılar ve hiç hata yapmadılar ama yukarıda serdar için dediğim gibi yapmadıkları yapmayacakları anlamına gelmiyor. Her zaman bu performansta oynayamıyorlar. O yüzden stoperde lazım diyorum hala.

Takımda en hoşuma giden şey ise motta'nın bir pozisyonda cezalanı kenarında tranbzonsporlu oyuncuya müsaade etmeyip pozisyonu kornere gönderdikten sonra hırsından yumruğunu göstermeseydi. İşte böyle olacak. Aferim.

cochise dedi ki...

Biraz geç kalınca maçla ilgili ana noktalar her zamanki gibi güzel bir şekilde ifade edilmiş. Bir iki nokta ekleyeyim.

1. Bu coşku çok önemliydi; ama olimpiyatta olsa dünkü maçı izleyemezdik. Sanıyorum Totenham maçı İstanbul için son şans; yine boş olursa gelsin Konya’lar Ankara’lar. Daha iyi zemin ve stadda takım bambaşka oluyor açıkçası.

2. Oğuzhanın keyifsizliği hastalıktan olabilir. Maçtan önce epey kusmuş.

3. Töre’nin pozisyonuna çok kızanlardan değilim; aslında pas verme amaçlı yaklaştı ama ayağından topu açınca ilk çalımı atmak zorunda kaldı zira pas açısı kalmamıştı. Sonrasında da artık buradan da atarım demiş olabilir; çok hızlı gelişti. Asıl sorun bence oradan o golü atamaması.

4. Pektemeğin bir çok sakatlığında kendisini sakınmayı bilmemesi etkiliydi ama bu daha çok şanssızlık ve Trabzon’lunun tedbirsizliği.

5. Bir düzeltme Diego, Belhanda, Lanzini’yi alamadığımız için Sosa’yı aldık iyi ki de öyle oldu. Her maç ağzım açık izliyorum. Tim Duncan gibi; zor şeyleri o kadar kolay yapıyor ki… Biliç Ben Arfa ve Luiz yerine Sosa diye ısrar etti ki Ruiz için hala yerimiz var bence ama ben arfa gibilere yok. (Bu arada uygun bir zamanımda son iki yılda almaya yaklaşıp da al-a-madığımız oyuncularla ilgili bir dosya hazırlayacağım)

6. Kerim Olcay tartışması uzun bir müddet için kapanmıştır sanıyorum. Birisi iyi bir oyuncu diğer çok iyi olma potansiyeline sahip bir oyuncu adayı. 70’de Olcay çıkar Kerim girer.

7. Motta’ya güven olmaz ama en azından arada iyi oynama ihtimali var. İsmail’de sol bek olarako potansiyel olmadığından mecbur talim.

8. Sakatlıktan bağımsız ba çıkınca cenk girmeli; pektemek ikinci forvet gibi düşünülmeli; telaşlılığı en önde oynayınca sorun yaratıyor.

9. Sosa maç sonu mutlaka oyunda kalmalı; eğer çok yorulur kaldırmaz diyorsanız Karabük gibi maçlarda oyuna sonradan girebilir (sonradan derken 46. Dakika olmak şartıyla) Zira bizim maç başı sorunumuz yok.

10. Atiba – Veli mutlaka dinlendirilmeli. Geçen haftalarda onları çok savundum yoruldular diye sağolsunlar biraz dinlenince mahcup etmediler beni. Bir arkadaş lig maçında mı dinlendirecen demişti evet; uygun rotasyonları yapacaksın. En iyi 11’inle her maça başlamak zorunda değilsin. En iyi 11 dünkü gibi mesaj maçlarında gerekli. NBA’de kimle başladığın değil kimle bitirdiğin önemli derler.

11. GS maçını kazanırsak bu işi kıvırırız; benim gözümde en önemli maç o artık.

12. Serdar aslında oynadığının çok daha fazlası. Onun sorun ağırlıkla mental. Ve bu sorun hep devam edecek; en ufak şey olsa dağılacak. Bunu hep göz önünde tutmak lazım.

Basar dedi ki...

@barreto @YSY
Tamam her zaman Serdar'dan iyisi alınabilir ama geriye yaslandığımız maçları toparlayacak bir stoper sanki daha öncelik kazandı.

Serdar'ı da kesinlikle bu maça bakarak değerlendirmeyin, bu sezon oynadığı maçlarda vasatın altına inmedi. Verdiğimiz puanlar ortada.(Not ortalaması genelde 6 üstü) Hiçbir maçta en kötü 3'e de girmemiş. Çok yakın zamana kadar ben de sizin yaptığınız yorumu yapıyordum ve şu an kendimi önyargılı buluyorum.

Barreto dedi ki...

@Basar

Bari sağ bek oynayabilen üst profil bir stoper olsun.

GeceGezgini dedi ki...

@Barreto; Ivanovic, Corluka yada eskilerden Zaccardo tarzı adamlar olabilir. Motta gibi bir sağ bek alırsak savunmamızın boyunu çok kısaltırız, Serdar ortalamamızı yukarıya çekiyor en azından. linnes de bu sebeple kotarabilir sanki o bölgeyi.

Eğer devre arası tek atış hakkımız olsa ben veli ve atiba'yı yedekleyecek bir adam isterdim, deep lying playmaker oynayabilecek, giunti tarzında birisi. Serdar ın olmadığı dönemlerde bu tarz bir orta saha Atiba' yı sağbeke kaydırmamızı sağlayabilir.

turkkant dedi ki...

@barreto @YSY

Benim öncelikli tercihim, üst kalite bir stoper ve Emre Belezoğlu tarzı orta saha alsınlar. Belezoğlu kalitesi oyunu yönlendiren lider bir merkez oyuncu Beşiktaş'a sınıf atlatır. Kritik maçlarda sorumluluk alır, pasla rakibi açar vesaire... Atiba da sağ bek-merkez arasında gider gelir. Tabi tarif ettiğim oyuncunun maliyeti 8-10 milyon euro+.

Ha öyle potansiyelli ama deneyimsiz Linnes-Kadarabek gibi bekler bence risk. Bu oyuncular anladığımız kadarıyla diri, mücadeleci, gerektiğinde dikine giden, tempolu bekler. Ama üst kalite bek demek pas kalitesidir, orta kalitesidir, defansif pozisyon bilgisidir. Bu da çoğu bekte olmaz. Bize bekte enerji değil, deneyim lazım. Srna filan alabiliyorsan al, yoksa GS'nin yabancı beklerde yaşadığı kontenjan sorununun benzerini yaşarsın.

Sezon sonu ben olsam Franco'ya talip gelirse satarım. Görünen o ki, fiziksel yetersizliği baki... İspanyol Ligi'ne daha uygun bir stoper. Şöyle 4-5 m. euroya okutsak ve oraya Avrupa'dan bir Türk stoper bulsak...

turgay dedi ki...

sosa'ya kırmızı çıkmadı diyenler acaba ekici'nin çift dalmasına neden ses çıkarmıyor ? özer'in sarı kartı varken sosaya çift dalmasına neden bişey denmiyor ? töre'ye alakasız pozisyonda elle oynadı diye sarı kart çıkarken yine özer göster göstere koluyla topu kontrol ederken neden sarı çıkmıyor ? ilk yarının son dakikasında korner kullanırken medjanı ersana yumruk atıyor çizgide bulunan hakem görmesine rağmen orta hakemi uyarmıyor. bunlar neden konusulmuyor da sosa'nın pozisyonu bu kdar göz önünde anlamış değilim. sosa neresine soksun ayağını kendisine çift dalan oyuncu varken. kazandık ama bu haksızlıklarında söylenmesi gerek.

cakmaktas dedi ki...

@turgay
valla iyiki soyledin o sosa pozisyonunu. ilk yari bittikten sonra twitter a bakiyordum, sosa nin su hareketi nasil kirmizi olmaz geyikleri falan donuyordu, ben hangi pozisyon oldugunu hatirlamadim bile.sonradan ozetlerden gordum ki o pozisyonda ekici nin en az sari kartlik cifte dalisi var, sosa da dengesini kaybedip baldirina basiyor. bilerek basmissa kirmizi tabi de zannetmiyorum cunku dengesini kaybetmis.
isin taktik teknik kismi zaten konusulmus, benim merak ettigim baska bir mevzu var.bilic kizinin ismini hirvatca da kartal anlamina gelen kartal ismini koymus geyigini kim cikardi yahu.kizin ismi sophie'ymis.
hem antep hem gs macini kazanirsak baya baya sampiyon olabilirmisiz gibi geliyor, bilmiyorum cok mu gaza geldim ama gs maci winner-loser lik mevzuu acisindan da baya onemli test olarak bizi bekliyor.

Basar dedi ki...

@turgay
Töre'nin sarı gördüğü pozisyonda elle ilk oynayan oyuncu Trabzonlu. Pozisyona bakınca Trabzonlu kolu ile düzeltmiş. Gökhan'ın elini görenin bunu da görmesi gerekir.

cochise dedi ki...

bu arada sosa'nın pozisyonunada dikkatli bakılırsa ekicinin art niyetli çift dalışından önce musa nizam da hafif bir çelme takarak dengesini bozuyor. Şu maçta bile hakemm kolladıya getirecek alçaklar. Trabzonunn yöneticisi Yakup öter şimdi. Gökhan'ın sarısı Özer falan evlere şenlik. Hatta doğru düzgün açı ile tekrar edilmedi ama dk. 45 kornerde ersanın suratı şaplak yumruk karışık bir şey oturttu trabzonlu; kırmızı penaltı olsa kimse itiraz edemezi...

şu güzel maçtan sonra hakem yazmayayım dedim ama dayanamadım...

Adsız dedi ki...

Orda burda “Sosa’ya neden kırmızı çıkmadı” diyenler olduğu için yazayım dedim. Pozisyon şu:

http://www.ligtv.com.tr/haber/dev-macta-tartisilan-pozissyon

Öncelikle, Sosa’nın topu alıp dönmesiyle bütünleşik sürede gerçekleşen böyle bir pozisyonda bakılacak ilk şey “art niyet”tir. Bunu ararken de bittabii oyun akışına bakmak gerekir.

Sosa atılan pası alıp ne yapıyor? Topu alıp geri dönüyor. Evet sayın seyirciler, belki kırmızı diye bağırırken fark etmemiş olabilirsiniz ama adam topu aldıktan sonra çok kısa süre içinde yanındaki rakipten kurtarmak için 180 derece geriye dönüyor. Sonrasında yine çok kısa sürede yaptığı tek hareket soluyla topu önüne çıkarıyor. Peki Mehmet Ekici ne zaman, bana göre “asıl kırmızı görmesi gereken hareketle” Sosa’nın ayaklarına dalıyor? Tam da bu anda. Bunu anlamayanlara: 11 puan farkla şampiyonluğa koşarken yapılan bilinçli kıyımda Toraman bunun yarısı şeklinde rakibe müdahale etti diye kırmızı görmüştü. Ne demişlerdi o zamanki hakem için? “İşte özlediğimiz hakemliğin modern yüzü, hep böyle devam hocam” Peki hakem ne yapmıştı? O sezon sonu hakemliğe veda etmişti. Neresinden tutan elinde kalıyor.

Şimdi tüm bunlar yukarıda kabak gibi ortada. Görmüyorum diyen bariz art niyetlidir. Matrix misali aklınıza mı girip de anlatalım. Bu aşamadan sonra Sosa’nın Ekici’ye bastığı ayağı söz konusu. O halde konuşulacak konu bu ayağın art niyet içerip içermediği.

Ekici öyle hızlı bir şekilde adamın ayağına dalıyor ki, topu rakipten kurtarırken dürttüğü sol ayağıyla ikinci bir hamle yapabilmesi ancak bir Marslıysa mümkün olabildiği için doğal olarak sağ ayağıyla yere basmaya çalışıyor. Programda birileri canhıraş bağırıyor nerede kızmızı diye. Hepi topu videoda 2 saniye süren bir pozisyonda (inanmayan yukarıdaki videoda sayar) olanları tekrar sıralayalım:
- Sosa Pası alıyor
- Topu alıp 180 derece geri dönüyor
- Mehmet Ekici dalıyor
- Sosa topu alıp, üstüne bir de dürttüğü ayağıyla yapamayacağı için sağ ayağıyla yere basayım derken kontrolsüz dalan Ekici’ye basıyor.

Evet sayın seyirciler; buyrunuz ve izleyiniz, bu 4 olayı 2 saniyelik süreye 4 eşit parçada böldüğünüz halde her biri yarım saniye ediyor. Yoksa 30 defa yavaşlatılan pozisyonlarla rahibe teresa bile ahlaksız hale geliveriyor, biz bu oyunu daha önce de gördük.

Tabii kabak gibi ortada olan video dururken bile olan biteni göremeyenler için şu lazım aslında:

http://www.youtube.com/watch?v=2DO-ZBZt8Lk

Birilerinin çok zoruna gitmiş hem de çok.

Yorum Gönder

Ara